Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume: 3 Issue: 12 Summer 2010



Benzer belgeler
BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM

Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması

KATILIMCI YEREL YÖNET M ANLAYI INDA. H.Burçin HENDEN. Özet. Uluslararası nsan Bilimleri Dergisi ISSN:

BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar

ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER *

TÜS AD YÖNET M KURULU BA KANI ARZUHAN DO AN YALÇINDA IN GLOBAL L DERL K FORUMU AÇILI KONU MASI. 11 Mayıs 2007 Bahçe ehir Üniversitesi, stanbul

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu Ekim 2007, zmir

Aratırma Koordinatörü: Prof. Dr. Faruk en. Hazırlayanlar: Gülay Kızılocak Cem entürk Dr. Martina Sauer

EL PARMAKLARINA DEERLER VEREREK KOLAY YOLDAN ÇARPMA ÖRETM YÖNTEMYLE ZHN ENGELL ÖRENCLERE ÇARPIM TABLOSU ÖRETM UYGULAMASI

OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA ETKS

TÜLN OTBÇER. Seminer Raporu Olarak Hazırlanmıtır.

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI

AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler

ICS TÜRK STANDARDI TS EN OHSAS 18001/Mart 2001

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER *

KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ

FEN BLGS, SOSYAL BLGLER VE SINIF ÖRETMENL ÖRENCLERNN BLGSAYAR DERSNE YÖNELK TUTUMLARI

BOSAD Boya Sanayicileri Dernei TÜRK BOYA SEKTÖRÜ. Dünya Boya Ticaretindeki Gelimeler

Bu dönemde daha önce belirttiim gibi yatırımlarımızla ilgili almı olduumuz kararlarımızın yanı sıra;

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu Ekim 2007, zmir

II. Ara tırmanın Amacı III. Ara tırmanın Önemi

ODÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Aratırmaları Dergisi Issn: Cilt: 2 Sayı: 3 Haziran 2011

ÜNVERSTELERN GÖREVLER

KÜRESEL YÜZYILDA YEN SOSYAL HAREKETLER VE TOPLUMSAL KATILIMIN TEVK EDC ARACI OLARAK YAZILI BASIN

MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES

BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI

B LG ÇA INDA SOSYAL SORUMLULUK ODAKLI GAZETEC L K: YURTTA GAZETEC L

BLG SSTEMLERNN GÜVENLNE LKN OECD REHBER LKELER- GÜVENLK KÜLTÜRÜNE DORU

ETK LKELER BANKACILIK ETK LKELER

BRSA BRDGESTONE SABANCI LASTK SANAY VE TCARET A. BLGLENDRME POLTKASI

Haziran 25. Medya ve Güven. Gündem. Tüm hakları gizlidir.

Türkiye de Hanehalkı

PIZZA DONALDO TÜRKYE. Mevcut Durum

ÖRETMEN ADAYLARININ ALGILADIKLARI LETM BECERS DÜZEYLERNN NCELENMES

LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR

10 th INTERNATIONAL EDUCATIONAL TECHNOLOGY CONFERENCE

Eitim-Öretim Yılında SDÜ Burdur Eitim Cansevil TEB

Üretim irketleri daıtım irketleri ile itirak ilikisine girebilirler fakat kontrol oluturamazlar (Md. 3.c.1)

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi. Güz 2012 Fall 2012

SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES

OPTK KONUSUNUN 9. SINIF MÜFREDATINA ALINMASININ ÖRENC BAARISINA ETKS

TÜS AD B LKENT ÜN VERS TES BUSINESS SEMINAR KONU MASI

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM

SVAS L MERKEZNDE BULUNAN LKÖRETM ÇAINDAK ÇOCUKLARIN AIZ D SALII DURUMU VE ALIKANLIKLARININ BELRLENMES

ODÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Aratırmaları Dergisi Issn: Cilt: 3 Sayı: 6 Aralık 2012

Bu model ile çalımayı öngören kuruluların (servis ve içerik salayıcılar),.nic.tr sistemi ile uyumlu, XML tabanlı yazılım gelitirmeleri gerekmektedir.

GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ ÖRENCLERNN OKUL DENEYM I DERSNE YÖNELK LGLER VE BEKLENTLER **

TOPLUMLARIN GELMLNDE MÜZN ETKLER *

E-demokrasi Projesi Anket Sonuçları

ÖRETM ELEMANLARININ ETM VE LETM SORUNLARI EDUCATIONAL AND COMMUNICATIONAL PROBLEMS OF FACULTIES

ÖRGÜTLERN SOSYAL SORUMLULUKLARI:KAVRAMSAL BR ÇÖZÜMLEME. Kürad YILMAZ ÖZET

Borsa : Vadeli lem ve Opsiyon Borsası A.. ni,

BYS. T.C. Ulatırma Bakanlıı Biliim Belge Yönetim Sistemi Çözümü


ÖZGEÇM!" Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Hem#irelik Istanbul Üniversitesi Florence Nıghtıngale Hem#irelik Yüksekokulu. Görev Unvanı Görev Yeri Yıl

*** Prof. Dr., Mersin Üniversitesi, Eitim Programları ve Öretimi Bölümü,

ODÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Aratırmaları Dergisi Issn: Cilt: 3 Sayı: 6 Aralık 2012

Çada nternet Yönetimi

2. Ara tırma Sahasının Konumu ve Co rafi Özellikleri

ÜNVERSTELERMZDE BAKA SORUNLAR DA VAR. Fikret enses 1

PORTER MODEL: ULUSLARARASI REKABET ÖZLEM ÖZ ODTÜ LETME BÖLÜMÜ

INTOSAI KAMU KES M Ç KONTROL STANDARTLARI REHBER. Özet Çeviri Baran Özeren Sayı tay Uzman Denetiçisi

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURYET MERKEZ BANKASI ÜÇ AYLIK BÜLTEN SAYI: 2005-I

Hekim-Hasta likisi: Karar Verme Sürecinde Hastanın Yeri

Metropol Bölge ve Yönetiim

Emine ÖZMETE. Ankara Üniversitesi Salık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü Öretim Üyesi

! " #$! "# $$ $! " % % # $ &&& " '( % )* " '(

KENTSEL RAYLI SSTEMLERDEK SON GELMELERE LKN GÖRÜ VE ÖNERLER

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

KIREHR REHBERLK VE ARATIRMA MERKEZ ÖZEL ETM BÖLÜMÜNDE NCELENEN ÖRENCLERN ÇETL DEKENLERE GÖRE NTELKLER

ÜNVERSTE ÖRENCLERNN ÇEVRE DUYARLILIKLARININ NCELENMES

LKÖRETM OKULLARINDA SOSYAL BLGLER ÖRETMNN ÖNCELKLER VE SOSYAL BLGLER ÖRETMEN YETTRMEYE YÖNELK ÇIKARIMLAR

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu

LKÖRETM SOSYAL BLGLER DERS KTAPLARININ ÖRETMEN GÖRÜLERNE GÖRE DEERLENDRLMES (KIRIKKALE ÖRNE)

Bilgi savunmasının cepheleri

SOSYAL DYALOG HAYATINDA STRES. hayatında stres ile ilgili Çerçeve anlaması

ARACI KURUMUN UNVANI :DELTA MENKUL DEERLER A.. Sayfa No: 1 SER:XI NO:29 SAYILI TEBLE STNADEN HAZIRLANMI YÖNETM KURULU FAALYET RAPORU

Amaç ve Kapsam. Yetki ve Sorumluluk

Üniversite Gençleri İçin E-Demokrasi Projesi Anket Çalışması

YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır.

Yöntem Ara tırma Modeli Evren ve Örneklem Veri Toplama Aracı Verilerin Analizi Bulgular

YEN GELMELER IIINDA YÜKSEK ÖRETMDE YAPISAL DÖNÜÜMLER STRUCTURAL TRANSITIONS IN HIGHER EDUCATION UNDER THE LIGHT OF RECENT DEVELOPMENTS

OTSTK ÇOCUKLARDA TEACCH PROGRAMININ GELMSEL DÜZEYE ETKS: OLGU SUNUMU

BA ALANLARINDAK AZALMA NEDENLER VE BALICA BACILIK SORUNLARI: TEKRDA MERKEZ LÇE ÖRNE

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi. The Journal of International Social Research. Cilt: 7 Sayı: 31 Volume: 7 Issue: 31

KMYA ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KAYNAKLARINI KULLANIMLA LGL TUTUMLARI VE KARILATIKLARI ZORLUKLAR

ERP MPLEMENTASYONU PROJELERNDE DENETM SÜRECNN ÖNEM ve KARILAILAN RSKLER. Uur Kaan DNÇSOY

Fatih Emiral. Deloitte

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi

Türkiye de Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Bakanlıklar Tarafından Uygulanması

Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A Tarihli Faaliyet Raporu. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan

ULUSLARARASI GÖÇ VE KÜLTÜRLERARASI LETM INTERNATIONAL MIGRATION AND INTERCULTURAL COMMUNICATION Zeynep AKSOY

!" # $! %&'(()*"!!+",$!-+ "./ #!". " " " 0$ $ 1-0!.,0! 2! $!! ""2 3 $-! 0 "$! 4 444,3,," 5!.!",

DELTA MENKUL DEERLER A..

Öretmen Adaylarının letiim Becerisi Algıları Üzerine Bir Çalıma

ETM MÜZNDE PROZOD * Yrd.Doç.Dr. Selçuk BLGN

LEM KURALLARI BLDRM FORMU. Önemli Açıklama

KONTROL SSTEMLER LABORATUARI

GÜNÜMÜZDE BLGSAYAR DESTEKL MÜZK YAZILIMLARININ MÜZK ETMNE KATKILARI

Liderlik Üzerine Bir Analiz

Transkript:

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume: 3 Issue: 12 Summer 2010 VATANDALIK BLNC ÜZERNE: Ege Üniversitesi, letiim Fakültesi Örencilerinin Bilgi, Vatandalık ve Sivil Toplum Kurulularına Bakı Açılarını Sorgulayan Bir Aratırma ON CONSCIOUSNESS OF CITIZENSHIP: The Survey on the Reviewed Perspective about Consciousness of Citizenship, Knowledge and Non-Govermental Organizations of Freshmen of Ege University, Faculty of Communications. Pelin DÜNDAR * Didem DENZ ** Özet Vatandalık kavramı Antik çadan günümüze birçok farklı anlamda karımıza çıkmaktadır. Tebaadan vatandalıa geçi sürecinde toplumsal deiim faktörleriyle beraber vatandalık kavramı da biçimlenmi ve yenilenmitir. Günümüzün en önemli silahlarından biri olan bilgi ise, vatandalık bilincinin olumasında önemli bir yere sahiptir. Günümüz toplumu Bilgi Toplumu olarak anılsa da, bilginin herkese eit ve tarafsız olarak aktarılmadıı yaanan bir gerçektir. Bu manada toplumda birçok konuda yaanan bilgi açıı, bireylerin toplumsal deiim sürecinde; hak ve özgürlüklerle birlikte ödev ve sorumluluklarının bilincinde olmaları açısından da kendini göstermektedir. Yukarıda vurgulanan hususlar temel alınarak hazırlanan bu çalıma, günümüz toplumunda yaayan insanların nasıl bir toplumsal yapı içerisinde varlıklarını sürdürdükleri ve bu toplumsal yapıyı/yapıdan bir vatanda olarak ne ölçüde etkiledikleri/etkilendiklerini esas alan bir mantıktan hareket edilerek hazırlanmıtır. Çalıma, yaama yeni atılan Ege Üniversitesi letiim Fakültesi 1. Sınıf örencilerinin vatandalık olgusuna bakı açılarını sorgulayan anket sonuçlarıyla tamamlanmıtır. Anahtar Kelimler: Vatandalık, Vatandalık Bilinci, Bilgi, Bilgi Açıı. Abstract The term of citizenship has come across in different meanings since the Antique Era. Citizenship term, in the transition process from subject to citizen with the social change factors, has been also formed and renewed. Information which is the one of the most important weapons of the present day has a major position to consist of citizenship mind. Although society of nowadays calls information society, it s a fact that information isn t distributied to everyone equally and fairly. In this regard, info-gap which is lived at society in many cases stand out in social change process of people with the justice and liberty, in the way of conscious of duty and commitment. This study which has prepared by taking the base of points that are emphasized above, is prepared on the base of logic that how nowadays people living in social structure, keep on their existency, and how they are influenced from this social structure and how they effect this structure as a citizen. Paper has been fulfilled with the survey results of inquisitorial point of views of the freshmen of Ege University, Faculty of Communications. Key Words: Citizenship, Consciousness of Citizenship, Knowledge, Info-Gap. * Doç. Dr., Ege Üniversitesi letiim Fakültesi, Basın Ekonomisi ve letmecilii Anabilim Dalı Öretim Üyesi, ismet.pelin.dundar@ege.edu.tr ** Ar. Gör., Ege Üniversitesi letiim Fakültesi, Genel Gazetecilik Anabilim Dalı Öretim Elemanı, didem.deniz@ege.edu.tr

129 Bilgiye Ulama Yolunda Vatanda Deiim süreci, toplumların yapısına göre farklılık gösteren bir olgu olarak kendini göstermektedir. Ancak son yıllarda küreselleme ve teknolojinin getirileriyle birlikte farklı toplumların kaynaması ve birbirleriyle girift hale gelmesi, toplumsal deiim sürecindeki bu farklılıkların azalmasını da beraberinde getirmitir. Her ne kadar bilgi toplumu konusu ele alınırken bazı boluklar ya da farklı bir anlatımla eletiriye açık noktalar belirginlese de, bilginin deiime giden yolun en önemli belirleyicilerinden olduunu söylemek yanlı olmayacaktır. Bu deiim sürecinin kukusuz ba aktörü de birey ya da bireylerdir. Geçmie bakıldıında; günümüz vatandaının ahsi kimlik ve benliklerinin oluumu senelerin birikiminin sonucunda olumutur. Bu süreç içerisinde ulus, devlet, millet, vatanda, demokrasi, insan, insan hakları gibi kavramlar da çeitli anlamlarda anılmılardır. Ancak yıllar ilerledikçe bu kavramlardaki mulâklık artmı, her yeni tanım bir eskisini deitirmi veya dierine eklemlemitir. Bilgi güçtür: önceleri Francis Bacon un daha sonra (biraz daha farklı bir anlamda kullansa da) Foucault un söyledii bu söz belki de günümüz dünyasını betimlemede bize en yardımcı olacak ifadedir. Bilgiye sahip olmak beraberinde teknolojiyi kullanmak ve yeni eilimlere her zaman açık olmak, daha doru bir ifade ile yeni eilimleri yaratmak gücüne sahip olmak demektir. Peter F. Drucer (Drucker, 1991: 211) bunu kabullenmekle beraber daha geni bir anlatım biçimiyle bilginin dünyayı saracaından bahsederek, emek youn ya da malzeme youn bir düzenden enformasyona (bilgiye) dayalı bir düzene geçildiinin haberini vermektedir. Keifler, icatlar, sanayi devrimleri, dünya savaları, teknolojik gelimeler, bilimsel çalımalar küresellemenin getirileriyle birlikte aktarımı kolay ürünler haline gelmitir. Bunun doal sonucu olarak da; bilginin tüm dünyaya hâkim olmaya balayan bir üretim faktörü haline geldiini söylemek doru olacaktır. Yeni dünya düzeni ile birlikte yeni dengelerin oluması, bilginin güç olduu iddiasını daha da desteklemektedir. Yeni bulular, hayatı daha yaanabilir ancak daha karmaık bir hale sokmutur. Durumun bu hali almasında iletiimin ve bilimin önemli bir rolü vardır. Bu aamada bilginin hayatın devamlılıını salayacak bir dili olarak görevini devam ettirmesi kaçınılmaz olacaktır. Ancak temel anlamda bilgi, eskisinden çok daha farklı bir anlama bürünmütür. Drucker ın (Drucker, 1993: 33) da belirttii gibi geçmite bilgi hem Dou da hem Batı da var olmaya uygulanan bir ey olarak görülmütür. imdi ise var olmak yerine, yapmaya uygulanan bir ey haline gelmitir. Bilgi iyi olmaktan toplumsal iyi ye doru evrilmitir. Bu basit gibi görünse de, büyük bir deiimi ifade etmektedir. Artık, bilgi, yararlılık ve güç sahibi olmada kendini göstermektedir. Önceleri sadece veriler (enformasyon) varken daha sonraları bu veriler ilenerek günümüz anlamıyla bilgi ye (bir anlamda sermayeye) dönümülerdir. Sanayi ötesi toplumun temelleri böylelikle atılmı olmaktadır. Bu aamada birey bilek gücünü kullanmak yerine bilgiye dayalı zihinsel gücünü kullanmaya balar. Sanayi ötesi topluma geçi bu anlamda bireyin birey olma vasfını da deiime uratmıtır. Bu sebeple de, birey yaadıı topraklar üzerinde bazı nitelikleri arama özgürlüünü kendinde bulmak istemitir. Çünkü Tekeli (Tekeli, 1999: 231 232) nin de ifade ettii üzere iyi bir yerlemenin nitelikleri üç ilke altında toplanabilir. Bunlardan ilki; insan haklarını somut olarak ifade etme özellii taıyan yaanabilirlik, ikincisi; kaynakların adil daılımını öngören sürdürülebilirlik, üçüncüsü de; birey düzeyinde eitliin gerçekletirilmesini temel alan hakçalıktır. Bilgi Teknolojilerinin Yarattıı Toplumsal Yapı Buhar makinesinin bulunması ile yeni yerler kefedilmi, ulaımın kolaylaması ile birlikte de dünya daha küçük bir yer olmutur. Günümüzde ise bilgisayar ve internet teknolojisinin kefedilip gelimesi dünyayı daha da küçültmütür. Telefon, bilgisayar, uydu, televizyon gibi araçlar hem teknolojinin hız kazanmasını salamı hem de deiimi daha fazla tabana yaymaya olanak salamıtır. Özellikle internet üzerinden arama motorları, e gazeteler dergiler, çevrimiçi veri tabanları ve wikipedia gibi çeitli ansiklopedik nitelikteki internet sayfaları ile neredeyse örenemeyeceimiz, aratıramayacaımız bilgi kalmamıtır. Ayrıca internet üzerinde twitter, blog sayfaları, paylaım siteleri ve forumlar gibi web sayfaları bilgiyi paylaım süreci içerisine de sokmutur. Bunun doal neden ise, bilginin hem üretim hem de tüketim aracı haline gelmesidir. Kukusuz bilgi teknolojisinin gelimesi hayatımızı kolaylatırmıtır. Günümüzde her türlü banka ileminin internet ya da telefonla yapılabilmesi, internet üzerinden alıveri, günlük gazetelerin internet üzerinden yayımlanması gibi çeitli aktiviteler, insanların hem zaman hem de emek yönünden tasarrufunu salamıtır. Ancak bilgi teknolojilerinin her alanda kullanılması ile birlikte, bu teknolojinin yararlı yönlerinin yanında zararlı yönlerinin de olabilecei konusunda çeitli düünceler ortaya çıkmıtır. Özellikle bilgiyi yayma açısından büyük bir etkiye sahip olan kitle iletiim araçlarının tek kiinin elinde

130 toplanabilmesi sonucunda kamuoyunun da bu ekilde yönlendirilecei endiesi dile getirilmitir(çelik 1998: 58). Global medya çerçevesinde yayın organlarının fazlalıı ve teknolojinin kullanımı açısından çeitlilik görülmektedir. Ancak mülkiyetlerin küçük bir azınlıın elinde bulunması ile birlikte bu araçlar halkı bilgilendiren araçlar olmaktan çıkıp, neo-liberal politikanın yüzeysel bir aracı olarak karımızda belirginlemektedir.(duran 2001: 14). Alvin Toffler (Toffler, 1998: 38) a göre bilgi en demokratik silahtır. Çünkü silah bilgi olduuna göre, zayıf ve yoksullar da bu silaha sahip olabileceklerdir. Ancak Toffler bir noktaya dikkat çeker, ona göre bilginin nasıl ve kimlere doru akmakta olduunu kavrayamazsak, ne kendimizi gücün haksız kullanımına karı koruyabiliriz ne de yarının teknolojilerinin vaat ettii daha demokratik toplumu kurabiliriz. Toffler bu konuya dikkat çekerken günümüze de iyi bir referans oluturmaktadır. Günümüz açısından durumu deerlendirirsek, bilgi ne herkese eit ne herkese adil ne de herkese tarafsız olarak sunulmaktadır. Bilgi çou zaman tek elden, taraflı ve eit olmayan koullar altında yayınlanmaktadır. Kaldı ki toplumsal gerçeklikler açısından bakıldıında; gücün haksız kullanımına karı bir farkındalık tan (biliim teknolojilerini kullanma ve bilgiyi alma açısından) söz etmek güç olacaktır. Bunun nedeni, bilginin toplumun her kesimine eit olarak daılmayıının yanı sıra güç odaklarının bilgiyi topluma istenilen ekilde ve dorultuda yayma konusunda hemfikir olmalarıdır. Ya da farklı bir ifadeyle yine güç odaklarının bilgiyi çarpıtmadan, deitirmeden, yönlendirmeden aktarma konusunda çıkarları dorultusunda hareket etmekten kendilerini alıkoyamamalarıdır. Bilgi toplumunda sanayi toplumundan farklı olarak uzlama, hogörü, çounluk ve katılım gibi kavramları da barındıran kültürel bir yapı vurgulanır. Toplumdaki zıtlamaların temelini ise, bilgi eksiklii oluturmaktadır. Kültürel çeitlenme ve hogörü ise, toplum yapısının katılımcı ve çoulcu olmasını salayacak güçtür (Çoban, 1997: 56). Ancak bahsedilen ortamın yaratılması günümüz koullarında oldukça zordur. Tarihsel süreç içerisinde incelendiinde tarım ve sanayi toplumunda olduu gibi imdilerde de bilginin meta haline gelmesi, tüm dünyada birçok sorun yaratmaktadır. Bu sorunların temelini bilgiye olan açlıın yerinde ve tam olarak karılanamaması oluturmaktadır. Bilgi Çaı ve Sistem Vatandaı Çok fazla detaya girmeden toplumsal bir deerlendirme yaptıımızda; gelir daılımı adaletsizliiyle paralel bir ekilde bilgi daılımı hususunda da adaletsizliin yaandıını görmekteyiz. Bunun temel sebeplerine bakıldıında; özellikle son on yıllarda durdurulamaz bir akım haline gelen neoliberal politikanın etkileri mevcuttur. Bu etkinin sonucunda doan insan tipi, bu politikanın varlıını devam ettirirken bu dorultuda kendini de yeniler. Aırı uçlarda bir düünceyi veya hareketi ise reddeder. Bu insan profili; kendisinden olmayanı reddetmeyi esas alan, reddetmeyi baaramadıı anda da onu kendi içine hapsetme ve kendine uydurma yolunu tercih edendir. Böyle bir profilin oluumuna zemin hazırlayan siyasal, ekonomik ve sosyo-kültürel birtakım faktörler bulunmaktadır. Tüm bunların dayanak noktası ise; sivil toplum, bireycilik, özgürlük gibi kavramlarla süslenmi bir sistem vatandaı yaratılmaya çalıılmasıdır. Bu vatanda tipi; içinde yaadıı karmaık ve bunalımlı toplumu görmekle birlikte buna karı bir duru sergilememektedir. Oy verme davranı biçiminden, toplumsal olaylara verdii tepkiye kadar, günlük alıkanlıklarından, para harcama biçimine kadar ekillendirilen bu insan tipi aslında nitelikten çok nicelii yücelten bir tip olarak karımıza çıkmaktadır. Köklü deiimler ve radikal mücadeleler yoktur bu durumun içinde. Yeni sa düüncenin kısaca öngördüü ey; devlet müdahalesini en aza indirerek bireycilik, özelletirme, özgürlük gibi kavramları ön plana çıkarmak; sosyal alandaki bolukları ise aile, din, ahlak kavramları gibi gelenekçi ve muhafazakâr deerlerle eklemletirmektir. Bu dönüüm, popüler kültür ile birlikte vatanda profilini de büyük ölçüde deitirmitir. Vatandaların gözünde öncelikli olan deerler bu dönemle birlikte deiime uramı, sosyal hukuk, sosyal demokrasi, gelir daılımı adaletsizlii gibi konular ikinci plana atılırken, istikrar ve serbest piyasa ön plana çıkarılmıtır. Bu eilimin olumasının sebepleri incelendiinde; özellikle 80 ve 80 sonrası dönemde gelien olayları göstermek mümkündür. Bu dönem çerçevesinde tüm dünya sosyoekonomik açıdan deimi ve kendine yeni doru lar edinmitir. Ancak bu deiim sadece sosyoekonomik bir deiim deildir. Teknolojik deiime vurgu yapan bu süreç, bilgisayar çaı, uzay çaı, bilgi toplumu, sanayi ötesi toplum gibi adlarla anılmakla birlikte temel olarak teknolojinin insan hayatında yarattıı farklılamayı ifade etmektedir. Matbaanın icadı nasıl bir toplumsal dönüüm yarattıysa, internetin icadı da aynı toplumsal dönüümü yaratmıtır. Ancak daha önce de belirttiimiz gibi bu dönüüm yaanırken tüm deiim çarklarının yerli yerine oturduundan ve sancısız bir geçi döneminden bahsetmek mümkün

131 deildir. Sosyal deiimin de etkisiyle, insanlar teknolojinin yardımıyla daha çok enformasyona sahip ancak daha bilgisiz, daha az düünen, daha içe kapanık, hazırcılıa kaçan bir toplulua dönümütür. Sosyal deiim aynı zamanda sivil toplum örgütlerinin varlıından haberli ama isteksiz, politika hakkında bilgiye sahip ama siyasetle hiçbir eyin deieceine inanmayan, kendine ait düünceleri olan ama paylamak konusunda cömert olmayan bir kesim ile kendi geçim sıkıntısı içine dümü ve (haklı olarak) gününü kurtarmaya çalıan, günün stresini magazin ve çeitli TV programlarıyla atmaya çalıan, vatandalık bilincini içinde yaamayan, sorgulamayan, düünmek istemeyen ve deiime inanmayan bir baka kesimi dourmutur. Ancak oy potansiyeli ve vatanda olma özellii açısından bakıldıında; altı çizilen kesimler herhangi bir farklılık taımamaktadır. Buna ramen bu iki kesim bir taraftan üst tabakanın varlıını bizlere hatırlatırken dier taraftan da yaamak için mücadele veren bu sebeple de bilgi olgusunun farkında olmayan, bilgi açlıının ne olduundan bile habersiz bir kesimin karımızda durduunun sinyallerini vermektedir. Bu sadece bireysel deil bir ülke sorudur, vatandalık sorunudur. Gelimekte olan ülkelerin koullarının doal sonucu olarak kendilerini içinde buldukları ortamın sorunudur. Bilgi Açıı Kuramı Gelimekte olan ülkelerin en büyük sorunu, kaynakların kıt oluunun yanı sıra dengesiz gelir daılımıdır. Küresellemeyle her noktada yaanan ba döndürücü gelimeler bu konuya çözüm getirmekte maalesef yetersiz kalmıtır. Çünkü Tichenor, Dnohue ve Olien ın ileri sürdüü Bilgi Açıı Kuramı nda da ifade edildii üzere; teknoloji yönündeki gelimeler bir taraftan bazı bolukları kapatma hususunda büyük ilev üstlenirken dier yandan sahip olunan bilgi seviyesi açısından bakıldıında: yüksek ve düük statüde var olan gruplar arasındaki mevcut uçurumu daha da derinletirmitir. Çünkü kurama göre Bilgi, toplumda eit olarak daıtılmamıtır. Bilgi konusunda da sahiplik vardır. Kitle iletiim araçlarıyla aktarılan bilgi, bu bilgiye daha fazla erime olanaı olan bazı toplumsal kesimlerin dierlerine oranla daha fazla bilgi sahibi olmasını salar. Bunun sonucu olarak, toplumdaki bilgi artıı yüksek statü kesimlerinde alt kesimlere göre daha fazladır (ermin vd., 2004: 139). Bunun nedeni önce toplumun çekirdei olarak ifade edilen aileden gelir. Doru düüncenin bireylere kazandırılması youn bir uraın ve yılların neticesidir. Ralp Waldo Emerson un ifade ettii gibi Her eylemin atası bir düüncedir ite bu düüncenin temeli de ailede atılır. Ancak bu düüncenin, bireylere mal edilmesinin en büyük destekçisi ise; eitim öretimdir. Ülke ya da ülkelerin eitim ve öretime yeterince kaynak ayıramamaları açlık, salık gibi sorunların zaman zaman da olsa eitim öretimin önüne geçmesi kapanması zor bolukların oluumuna engel olamamaktadır. Bu sebeple de Hüsnü Erkan ın Bilgi Toplumu ve Ekonomik Gelime kitabında da ifade edilen Artan Verimler Yasası, Azalan Verimler Yasası nın yerine geçmitir. Odak noktasını yenilik ve deiimin oluturduu bilgi çaında sürekli üretim esastır ki; bu da bilginin kümülatif olarak artıı anlamına gelmektedir. Bu nedenle ekonomik kaynakların kıt olduu eklindeki deer yargısıyla azalan verimler yasası terk edilmek zorundadır. Çünkü bilgi üretimi sürekli ise: kıt deil, sürekli yıılarak artar ve azalan deil artan verimler yasası egemen olur (Erkan, 2000, s.163) Ancak bu yasanın egemenliinden bahsetmek; bilgi açlıı yerine yaamak için açlık çeken toplumlarda pek olası gözükmemektedir. Düünen insan kazanan insandır. Düünmeyi bilen insan çizgisi, vizyonu olan insandır. Yönlendirilmekten ziyade kararlarında ısrarcı olan insandır. Eksik yanlarının sömürülmesine izin vermeyen aksine tamamlamak konusunda çaba gösterendir. Tam tersine: düünme dürtüsünden uzak insan ise vizyona sahip olma imkânı olmayandır. Bu hem birey hem toplum için felakettir. Çünkü Joel Barker ın da ifade ettii üzere vizyon olmadan eylem zaman geçirmektir. Oysa gelimekte olan ülkelerin boa geçirilecek zamanı yoktur. Zaman en kıymetli hazinedir. Bilgiyle beraber bütünletii zaman kapıları açan en önemli anahtar ya da kriz anında korumayı salayan en mükemmel kalkandır. Tüm bunların gerçekletirilmesi ise: gerçek bir yönetim felsefesiyle mümkündür. Çünkü; yönetim, amaca yönelik olmanın yanı sıra bireyselliin ötesine çıkan, i bölümü ve uzmanlamaya evet diyen, insancıl olmanın yanı sıra rasyonel ve global olmayı gerektiren iletiime dayanan bir süreçtir. Bu sürecin oluumunda oluan ya da oluması imkan dahilinde olan hata veya aksiliklerin önünde durabilmek için ise, bilginin yıınsal olarak anlam tekil etmeyen ancak yönetilebildii sürece kayda deer olma sıfatı kazanan bir unsur olduunun da farkına varabilmek art gözükmektedir. Yüksek beklentiler yüksek daların tepesindedir. Beklentileri yüksek tutabilmek için ise; önce inanmak, inancı ilevsellie dökebilmek ya da dönütürebilmek için ise; çizgi sahibi olmak gerekmektedir ki, istismara açık bir toplumun en büyük boluu da budur. Bu boluu kapatmak ya da oluumuna

132 imkan vermemek için kii ya da kurumların vizyon edinmeleri arttır. Vizyon somut bir gelecek görüntüsüdür. Gerçeklemesini görebileceimiz kadar yakın, ancak yeni bir gerçek için yalınlamanın hayranlıını uyandıracak kadar uzaktır (Akdemir, 1998: 11). Bu uzak mesafeyi kat etmek bir ekip iidir. Japonların Kaizen felsefesinde ifade edilen iyi yoktur iyinin de daha iyisi vardır düüncesine ulamak için aile, eitim öretim kurumları, arkadalar, dernekler ve tabii ki toplum ayrı ayrı deer taımaktadır. Bunun için durmaya izin yok Doup da nefes almaya baladıımız andan itibaren aktif olmak zorundayız. Artur Schopenhauer ında dile getirdii gibi Sürekli aktif olmak varoluun kalitesini gösterir. Ancak aktifliimiz ülke kaynaklarını doru yerlere kanalize etme yönünde deerlendirebilirsek ve yine aktifliimizi bilinçli bir toplum yaratma yani fiziksel açlık yerine bilgi açlıı çeken bir toplum oluturma yönünde kullanabilirsek, o zaman içimizden liderler çıkmı demektir. Bir dier deile: insani deerlerden üretim sürecinde istifade edebilen ve bu uurda amacı toplumsal kalite olan bir ülke yaratmak uruna savaan ya da savamayı göze alan bireyleri toplumun parçası haline getirmekte geç kalmamıız demektir. Ancak unutulmaması gereken, liderlik olgusuna farklı anlamlar yüklerken toplum nezdinde bakıldıında; bu olguyu tamamlayan yurttalık bilincinin ihmale uratılmaması gerektiidir. Pasif Vatandatan Aktif Vatandaa Doru Toplumsal kalite önce beyinde balar. Zihinlerde bu olgunun kabullenebilirlii, yola çıkarken bireyin birey olmanın yanı sıra bir vatanda kimlii taıdıı gerçeinin, her çıkı noktasının balangıcında yer aldıını bilerek hareket etmekten geçmektedir. Bu açıdan bakıldıında; Hacısaliholu nun (Hacısaliholu, 2009: 35-36) deyimiyle Vatandalık, birey olmanın gereini vatan duygusuyla yourabilmenin becerisidir. Yaadıın corafyaya ve sahip olduun deerlere sahip çıkma bilincini taıyan vatandalık, sadece yaadıklarından sorumlu olabilmeyi deil aynı zamanda ne gerekçeyle ve niçin yaama sarılmayı getiren bir süreci anlamayı da içine almaktadır. Bunun altında yatan en önemli neden, vatanda kimliinin bir bütünün temel parçası olmanın sonucu doan bir davranı ekli olmasıdır. Dolayısıyla da vatandalık, ayrımanın yerine bütünlemek gerektiinin habercisidir. Yaratıcılık olgusuna mana kazandıran ya da farklı bir deyile bu sorumluluu bizzat yüklenme cesaretini gösteren vatandalık, hem soran hem de sorgulayan bu sebeple de; millet-devlet bütünlemesinin temel aktörü konumunu hak eden en önemli öznedir. Ancak bu öznenin ilevselliinin zedelenmemesi açısından toplumda iyi nin belirlenmesine, karılıklı etkileimler açısından yönelmek gerekmektedir. Bu yönelim, demokratikleme konusunda atılacak olumlu adımlar dâhilinde mümkündür. Ama öte yandan kitle iletiim araçlarıyla toplumda belli konularda oydama yaratılması, gelien teknolojinin ise, denetim için kullanılması gerekmektedir (Tekeli, 1999: 230) Tüm bunların yaanabilirliini doal kılmak için ise; yönetimden ziyade yönetiim olgusuna sıcak bakmak gereklilik arz etmektedir. Çünkü bilinildii üzere yönetiim sisteminin ilerlii; toplumda yer alan aktif aktörlerin kendi kendini yönlendirme kapasitesine sahip olmalarıyla, yani vatanda olmalarıyla, hak arayabildikleri kadar sorumluluk yüklenebilmeleriyle yakından ilikilidir. (Tekeli, 1999: 230) Altı çizilen sorumluluu yüklenme konusunda istekli olan vatanda pasif birey konumundan çıkmı bulunmaktadır. Bu da devletin rolünde farklılamayı gerekli kılmaktadır. Çünkü devlet artık servis üretmenin dıına çıkmalı ve sorumlu, hakkını arayan bireyler yetitirmede yönlendirme misyonunu yüklenmelidir. Her ne kadar doru olan bu ise de, toplumsal kesimler arasındaki uçurumlar yönetiim salanmasına olanak tanımamaktadır. Bu manada da daha eitlikçi, düündüünü söylemek de özgür vatandalardan oluan bir topluma duyulan ihtiyaç kendini göstermektedir ki; bu da köprülerin bilgi kanalıyla oluumunu salamak suretiyle mümkündür. Aratırma Konusu ve Amaç: Günümüz vatandaının ahsi kimlik ve benliklerinin oluumu kısa sürede yaananların deil, uzun bir zaman dilimini kapsayan birikimlerin sonucudur. Bu uzun zaman diliminde ulus, devlet, millet, vatanda, demokrasi, insan, insan hakları gibi unsurlar ya da kavramlar da günün koullarına paralel olarak deiik anlamda kullanılmılardır. Zamanın ilerlemesi ve beraberinde deien ve de gelien koullar ise çalımanın teorik kısmında da deinildii üzere; belirtilen kavramlara yönelik bakıı kimi zaman bulanıklatırırken kimi zaman da daha geni perspektiften düünmeyi getirmi ve ortaya atılan her yeni tanım güncel olarak deerlendirilip ya eski ifadelerin rafa kalkması sonucu dourmu ya da eski tanımların anlamını daha da derinletirmitir.

133 Bu farklılamanın altında yatan temel neden; teknolojiden bakası deildir hiç üphesiz. Ancak sorgulanması gereken ya da ortaya çıkan bir sonuç var ki; o da teknolojinin bir yandan enformasyon zengini bir toplum yaratırken dier yandan da toplumu pasifize ederek farklı bir kıyafet giymeye mecbur kıldııdır. Çünkü; hepimizin bildii gibi sosyal deiim olgusuyla beraber düünülmek durumunda olan teknoloji, bir taraftan toplumu oluturan bireylerin enformasyon açlıını tatmin etme yolunda olumlu açıdan mesafe kat ederken dier taraftan da bireyleri az düünmeye, isteksiz davranmaya, içine kapanık olmaya ve üretmek yerine de hazırcılıa sevk etmitir. Bütün bu süregelen koullar ise; vatanda olgusunun formatını da doal olarak etkilemi ya da deiime uratmıtır. Tüm bunların sonucunda da vatanda, sivil toplum örgütlerinin ilevselliklerine duyarsız, siyaset olgusu ile toplumsal birtakım sorunların deieceine dair inancını yitirmi, sorgulamayan, düünmek konusunda kendisini zorlamayan, sadece günü kurtarmak kaygısı ile yaayan bir çemberin içerisine maalesef hapsolmutur. Bütün bu yaananların kökeninde yatan temel gerçek bilgi eksikliidir. Bu eksiklik; bilginin üretim faktörleri arasında hammadde, igücü, teknoloji ve sermayeden sonra dördüncü faktör olarak algılanmayıında ki yetersizlikten ve dier üretim faktörlerinin içerisinde gizli olarak var olduu gerçeinin kabulüne yönelik bilinçsizlikten kaynaklanmaktadır. Bu bilinçsizlii pekitiren nokta ise; devletin servis hizmet üretmek konusundaki ısrarcı tutumu ve buna balı olarak da sorumluluk bilinciyle hareket eden ve hakkını arayan bireyler yetitirmede hususundaki alt yapı yetersizliidir. Tüm altı çizilenler, doal olarak yönetiim olgusunun ileyiine engel olurken, kendini ifade etmekte hür iradeye sahip bir vatanda profilinin oluumuna da izin vermemektedir. Yukarıda belirtilen hususları sorgulama sürecine dahil etmek suretiyle gerçekletirilen aratırma; üniversite hayatına yeni balayan ve iletiim fakültesini seçen birinci sınıf örencilerinin gerçek anlamda vatanda olmak denilince ne ya da neler üzerinde durduklarını saptamanın yanı sıra bilgi ve iletiim teknolojilerini kullanma düzeylerini belirlemek ve sivil toplum kurulularının örenci nezdinde yerini ortaya koymak mantıı üzerine kurulmutur. Buna paralel olarak da; aratırma eksenini oluturan dier noktalar, seçim süreçlerinde örencileri etkileyen unsurları tespit etmek ve yine vatanda olarak Türkiye de öncelikli sorunun ne olduuna ilikin bakıı saptamak ve siyasal katılım boyutunda hangi nokta da yer aldıklarını belirlemek ve bilgi faktörünün temel olduu gerçeinden hareket ederek teknolojinin bilgi amaçlı kullanılıp kullanılmadıını sorgulamak olmutur. Tüm bunların saptanmasına yönelten temel hedef ise; gençlerin bilgi toplumu olma yolunda nasıl bir vatanda profili ortaya koyduklarını sergilemektir. Yöntem ve Teknik Yöntem ve teknik olarak 7 tanesi seçmeli, 4 tanesi de öncelik sıralamalı olmak üzere toplam 11 soruyu içeren anket formu hazırlanarak, aratırma evrenini oluturan Ege Üniversitesi, letiim Fakültesi 1. sınıf örencilerine(gazetecilik, Radyo-Televizyon-Sinema, Halkla likiler ve Tanıtım, Reklamcılık Bölümleri) uygulanmıtır. Örneklem Örneklem belirlenirken üzerinde durulan temel nokta; bilinçli bir kitlenin dikkate alınması gerektii gerçeidir. Bu sebeple de üniversite gençleri örneklem olarak seçilmitir. Dier taraftan ise; iletiim in disiplinlerarası bir bilim olduu gerçei bakıların iletiim fakültesi üzerinde younlaması sonucunu getirmi ve buna balı olarak da üniversite ile henüz yeni tanıan ve örenmeye ve gelimeye açık bir kitlenin vatanda olgusuna bakı açısı deerlendirilmek istenmitir. Anket yukarıda da belirtildii üzere, iletiim fakültesindeki 4 bölüm dikkate alınmak suretiyle toplam 280 kiiye uygulanmıtır. Aratırmanın Sınırlılıkları Bazı örencilerin derse devam etmemesi dolayısıyla anketi yanıtlayamamasının yanı sıra üniversite hayatına yeni balayan kitlenin bir bölümünün anketin sorularını yanıtlarken yaadıkları bilgi yetersizlii çalımanın kısıtlayıcılarını oluturmaktadır.

134 Aratırma Sonuçlarının Deerlendirilmesi Tablo 1: Vatandalık Tanımları 17% 3% 1.Öncelik 5% 75% Vatanda Oy Kullanma Sorumluluunu Taıyan Kiidir Hak ve Özgürlüklerinin Bilincinde Olan Kiidir Deien Toplumsal Kararları Özenle Takip Eden Kiidir. Toplumsal Yapıda Aktif Olarak Rol Almak steyen Kiidir. 35% 31% 2.Öncelik 19% 15% Vatanda Oy Kullanma Sorumluluunu Taıyan Kiidir Hak ve Özgürlüklerinin Bilincinde Olan Kiidir Deien Toplumsal Kararları Özenle Takip Eden Kiidir. Toplumsal Yapıda Aktif Olarak Rol Almak steyen Kiidir. 3. Öncelik 20% 34% 40% 6% Vatanda Oy Kullanma Sorumluluunu Taıyan Kiidir Hak ve Özgürlüklerinin Bilincinde Olan Kiidir Deien Toplumsal Kararları Özenle Takip Eden Kiidir. Toplumsal Yapıda Aktif Olarak Rol Almak steyen Kiidir. Vatandalık olgusuna iletiim fakültesi örencilerinin bakı açısı deerlendirildiinde; tablodan da görüldüü üzere öncelik hak ve özgürlüklerin bilincinde olmaktır. Ancak örenciler bu bilinci taısalar da toplumsal yapıda aktif olarak rol almak konusunda daha çekimser davranmaktadır. Bu durum, gençlerin vatanda olma gerçeinden hareket ederek toplumsal yapıda aktif olmak yerine hak ve özgürlükler konusunda bilinçli olmayı yeterli bulduklarının bir göstergesidir. Bunun yanında görülmektedir ki; üniversite eitimine yeni balayan gençler vatandalık olgusunda, oy verme davranıını ön planda tutmamaktadırlar. Bunun sebeplerinden biri, seçimlerle birçok eyin deimeyeceine dair inanç olabilecei gibi oy verme davranıının artık vatandalık için çok belirleyici bir özelliinin kalmadıı anlamına da gelebilir. Tablo 2: Demokrasinin Anlamı 1.Öncelik 2.Öncelik 20% 4% 3% Vatandaların Yasalar Önünde Eit Olması Yargı Baımsızlıı 27% 6% 16% Vatandaların Yasalar Önünde Eit Olması Yargı Baımsızlıı 73% Kadın-Erkek Eitlii 51% Kadın-Erkek Eitlii Aile Yapısının Korunması Aile Yapısının Korunması 3.Öncelik Vatandaların Yasalar Önünde Eit Olması 18% 6% 23% Yargı Baımsızlıı 53% Kadın-Erkek Eitlii Aile Yapısının Korunması Üniversiteye yeni balayan gençlerin demokrasiye bakı açısını gösteren dolayısıyla yüzdelik dilimi en fazla olan ifade tablodan da görüldüü üzere; vatandaların yasalar önünde eit olmasıdır. kinci

135 öncelik olarak yargı baımsızlıı ön plana çıkmaktadır. Kadın- erkek eitlii ise, üçüncü öncelik olarak göze çarpmaktadır. Bu sıralamanın sonucu olarak söylenebilir ki; demokrasi yasalarla korunan bir eitlii ifade etmektedir ve bunun salanmasında yargıya görev dütüü vurgulanmaktadır. Dier taraftan bir zamanlar çok tartıma konusu olan kadın erkek eitlii konusunun gündemden dütüü göze çarpmakta dolayısıyla gençler vatanda denilince, cinsiyet ayrımı yapmamaktadırlar. Tablo 3: Seçimlere Etki Eden Koullar ( deolojik Eilimler Dıında) 1.Öncelik Yerel Çalımaların Etkinlii 2. Öncelik Yerel Çalımaların Etkinlii Parti Yöneticilerine Duyulan Güven Parti Yöneticilerine Duyulan Güven 18% 5% 7% 40% 30% Çevredeki Bireylerin Siyasi Eilimleri ahsi Beklentiler 11% 16% 2% 32% 39% Çevredeki Bireylerin Siyasi Eilimleri ahsi Beklentiler Dier Dier 3. Öncelik Yerel Çalımaların Etkinlii Parti Yöneticilerine Duyulan Güven 35% 3% 22% 23% 17% Çevredeki Bireylerin Siyasi Eilimleri ahsi Beklentiler Dier Üniversite gençlerini ideolojik eilimler dıında seçimlerde etkileyen öncelikli koul, parti yöneticilerine duyulan güvendir. Bu açıdan bakıldıında; gençler yönetici ile partiyi bütünleik olarak deerlendirmektedirler. Dolayısıyla parti yöneticilerinin yaptıkları mitingler, söylemleri, seçimler üzerinde son derece tesirli görülmektedir. Bunun yanında ikinci öncelik olarak ön plana çıkan yerel çalımalar da seçimler üzerinde oldukça etkilidir. Çünkü birey yaadıı ortamdaki çalımalardaki iyilemeleri takdir ettii gibi olumsuzlukları da deerlendirmeye almaktadır. lginç bir sonuç ise, tüm bu kararları verirken gençlerin çevrelerindeki görülere aldırmadan kendi görüleri dorultusunda hareket etmeyi tercih etmeleridir. Dier ilginç bir sonuç ise, üçüncü öncelikte yer tekil etse de, ahsi beklentilerin oy verme davranıında etkili olduudur. Demek ki; hala toplumun bazı kesimleri kiisel menfaatleri toplumsal menfaatlerin üzerinde düünebilmektedir. Tablo 4: Türkiye nin En Öncelikli Sorunu Toplumsal Düzen 20% 4% 3% 21% Ekonomik Mücadele fade Özgürlüü 13% 39% Hükümet Uygulamalarındaki stikrar Yargı Baımsızlıı Gençlerin Türkiye nin öncelikli sorunu olarak deerlendirdikleri konu; %39 luk oranla ekonomik anlamdaki mücadeledir. Bu tercihin sebebi, üniversiteye yeni balayan gençlerin gelecekte isiz kalma endiesidir. Bu noktadan hareketle hükümet uygulamalarındaki istikrarın dier öncelikli sorun olarak belirginlemesi de tesadüf deildir. Toplumsal düzenin salanması da gençlerin çözülmesini bekledii sorunlardan biridir. Çünkü uzun yıllardan beri toplumsal huzursuzluk içerisinde soluk alan gençler bundan sonra daha dingin bir hayatı arzu etmektedirler. Tüm bunların yanında son günlerin önemli konularını tekil eden yargı baımsızlıı ve ifade özgürlüü gibi konuların gelecein

136 iletiimcilerinin ilgi perspektifinin dıına çıkması, dikkat çekici bir boyut oluturmaktadır. Elde edilen bu sonuçlar bizi u gerçee götürmektedir: zengin ve fakir arasında giderek artan uçurum, isizlik sonucuna balı olarak eitimin sahip olduu önemi yitirmesi, insanların tamamen yaam telaı içerisine dümesi, ekonomik mücadeleyi sosyal mücadeleden daha ön plana çıkarmıtır. Tablo 5: Üniversite Gençlerinin Teknolojiye Bakıı 33% 2% Çok Önemli 65% Orta Derecede Önemli Önemsiz Artık ulusal deil uluslararası bir platformda yaamakta ve çabalarımızı sürdürmekteyiz. Bu da doal olarak teknolojiyle iç içe geçmek gerçeiyle bizleri yüzletirmekte. Nitekim tabloda verilen %65 lik oran bunun göstergesi. Dier taraftan ise, toplumda herkesin teknolojik olanaklarla kavuma potansiyelinin aynı düzeyde olamayıı ya da bu olanakları kullanma yeti ve becerisinden eksik oluu, bazı kesimlerin teknolojiye orta derecede önemle bakması sonucunu getirmitir. Yine de orta derecede de olsa %33 lük oranın %65 lik oranla bütünlemesi sonucunda çıkan sonuç teknolojinin yaamın bir gerçei olduunu göstermektedir. Tablo 6: Gençlerin nterneti Kullanma ekli 4% 16% 0% 1. Öncelik 42% Arkadalarımla ve Çevremle letiim Salamak çin Yeni Bilgilere Ulamak çin Vakit Geçirmek, Elenmek çin 32% 0% 2. Öncelik 23% Arkadalarımla ve Çevremle letiim Salamak çin Yeni Bilgilere Ulamak çin Vakit Geçirmek, Elenmek çin 26% 1% 3. Öncelik 27% Arkadalarımla ve Çevremle letiim Salamak çin Yeni Bilgilere Ulamak çin Vakit Geçirmek, Elenmek çin 38% Ülke Gündemini Takip Etmek çin 13% 32% Ülke Gündemini Takip Etmek çin 22% 24% Ülke Gündemini Takip Etmek çin Dier Dier Dier Çaımızın iletiim çaı olduunu düünecek olursak; teknolojinin insan ilikilerinde ön plana çıkması normal gözükmektedir. Ancak gençlerin arkadalarıyla iletiimi yüz yüze yerine teknoloji kanalıyla gerçekletirmesi yani teknoloji kullanımını sadece arkadalarıyla iletiim boyutunda tercih etmesi, gençleri sosyal yaamdan uzaklatırmaktadır. Oysa bilgi toplumunun temel felsefesinde de aktarıldıı üzere; teknolojiyi kullanmayı tercih etmenin en önemli sebebi yeni bilgilere ulamak olmalıdır. Fakat gençlerin bu seçenek yerine teknolojiyi Messenger, Facebook gibi iletiim kanallarına ulamak amacıyla kullanmaları teknoloji kullanımında kısır bir döngü içerisinde kaldıklarını göstermektedir. Kaldı ki; gündemi takip etmek ve yeni bilgilere ulamak amacıyla kullanılan teknoloji, hiç üphesiz toplumu anlamak ve deerlendirmek açısından önemliyken üniversite eitimine yeni balayan gençlerin henüz bu bilinci taımamaları bazı noktaları sorgulama sürecine sokmaktadır.

137 Tablo 7: STK Denilince Akla Gelen lk Kurumlar TEMA AKUT 5% 4% 3% 3% 6% 8% 8% 11% 12% 25% 15% TOG ÇYDD TEV ADD GREENPEACE UNICEF DSK UNESCO ETM SEN Üniversite eitimine yeni balayan gençler, sosyoekonomik ve siyasal eilimi aır basan kurululara tabloda da ifade edilen yüzdelerden görüldüü üzere ilgisiz kalmaktadırlar. Nitekim DSK (Devrimci çi Sendikaları Konfederasyonu) ve ETM-SEN gibi kuruluların bilinirliklerine verdikleri yüzdeler bu ilgisizliin kanıtıdır. Bu da gençlerin apolitik bir eilim içerisinde üniversiteye baladıklarını göstermektedir. Bunun yerine TEMA (Türkiye Erozyonla Mücadele ve Aaçlandırma) ve AKUT (Arama Kurtarma Dernei) gibi kurululara ilgi duymaları dikkat çekicidir. Dier taraftan kendilerini ilgilendiren ÇYDD (Çada Yaamı Destekleme Dernei) ve TOG (Toplum Gönüllüleri Vakfı) gibi eitime destek veren kurumların gençler için son derece önem taımasına ramen dier kurululara göre 3. ve 4. sırada yer almaları ironiktir. Tablo 8: Gençlerin Sivil Toplum Kuruluları le likisi STK Üyelii STK Faaliyetlerine lgi Düzeyi 16% 13% Üyeyim Üye Deilim 36% 12% Evet. Aktif Olarak Katılırım Sadece Takip Ederim 71% Yakın Zamanlarda Katılmayı Düünüyorum 52% Hayır. lgilenmem STK'ların Hükümet Kararlarını Etkileme Düzeyi Etkisi Yok 40% 8% 8% 10% 34% Sivil Toplum Kurulularına Güvenmiyorum Etkili. STK Yönetimin Karar Alma Mekanizmasında Etkili STK'nın Çalımalarından Haberdar Deilim lgisizim Üniversiteye yeni balayan gençlerin %71 lik dilimi STK lara üye deildir. Ayrıca gençlerin %52 lik kısmı STK larının faaliyetlerini sadece takip etmeyi tercih etmektedir. Gençler STK lara güven duyma açısından ve hükümeti etkileme düzeyi balamında bakıldıında ikiye bölünmektedir. Etkisi

138 yok ve güvenmiyorum seçeneklerinin toplamı ile STK ların yönetimin karar alma mekanizmasında etkin olabilecei görüüne verilen yüzdelerin birbirine yakınlıı bunu bariz olarak göstermektedir. Bu sonucun altında yatan temel neden, eitime yeni balayan gençlerin STK lar konusundaki bilgi eksiklii ve kuruluların geçmite gösterdikleri verimsizlik tablolarıdır. Gençleri ikilemde bırakan dier bir nokta ise, STK lar üzerinde yapılan tartımaların bu kuruluların yeterince baımsız olmadıı yönünde younlamasıdır. Tablo 9: Siyasal Katılım Düzeyi Gündemi Takip Ederim 19% 9% Gündemin Üzerinde Younlaıp Düünürüm 19% 53% Younlatıım Olaylarla lgili Verilere Sahip Olmak sterim Siyasi Kararları Etkileme Boyutunda Bizzat Çaba Gösteririm Gençlerin siyasetle olan ilikisi ve siyasal katılım düzeyi incelendiinde, %53 lük oran gençlerin sadece gündemi takip etmekle sınırlı bir davranı sergilediklerini göstermektedir. Bu noktadan hareketle gençlerin Dahl ın siyasal yaama katılım ölçütlerinden ilgi, önemseme, bilgi ve eylem aamalarından sadece ilk basamak olan ilgi düzeyinde katılım saladıkları gözlemlenmektedir. Siyasal olayları önemseme ve bu konular hakkında bilgi sahibi olmayı isteme oranı ise, %19 larda seyretmektedir. Siyasal kararları etkileme boyutunda eyleme geçme konusu ise, %9 luk bir orana sahiptir. Üniversiteye yeni balayan gençlerin çok fazla siyasal olmaları beklenmemekle birlikte; yine de gündem üzerinde düünme oranı ile gündem hakkında aratırma yapma konusunda çok fazla younlamamaları, örencilerin gelecek için apolitik bir eilime daha yatkın olabilecekleri eklinde yorumlanabilmektedir. SONUÇ Aratırma sonuçlarından elde edilen veriler, bütüncül bir zihniyetle deerlendirildiinde; Ege Üniversitesi letiim Fakültesi örencilerinin vatandalık olgusuna bakı açıları, temelde bilinçli olmak gerçei üzerine kurulmutur. Ancak dier taraftan gençler, aratırma verilerinin yorumlandıı kısımda da belirtildii üzere; bu bilinç göstergesini ilevsellikle bütünletirmek konusunda aktif bir rol üstlenmek eilimi içerisinde deildirler. Bunun bir nedeni de; yine yapılan anket çalımanın sonuçlarına balamak gerekirse; oy verme davranıının içinin boaltılması ve yaanan gerçeklere balı olarak da oy verme potansiyelinin vatandalık olgusu paralelinde gençler için artık anlam ifade etmemesidir. Anket sonuçlarından elde edilen bir baka önemli bulgu ise; gençlerin vatandaların yasalar önünde eit olması suretiyle demokrasi gerçeinin anlam ifade edebileceine dair bilinci taımalarıdır. Hatta bunun yanında bu eitliin anlam kazanması noktasında da, cinsiyet ayrımı yapmamaları, Türkiye nin potansiyel yaamının bu konuya yönelik tehditlerden uzak kalacaına gösterge tekil etmektedir. Tüm bunların yanı sıra yargı baımsızlıının bir ülke vatandaı için ne mana tekil ettii konusunda bilgi sahibi olan gençler, ideolojik birtakım eilimleri dıarıda bırakacak olursak; seçimlerin gidiatını etkileyen en önemli unsurun parti yöneticilerine duyulan güven olduu konusunda hemfikirdirler. Bu sebeple de; parti yöneticilerinin seçime yönelik olarak yaptıkları ya da yapacakları çalımaların etkinliine dair ortak bir inanç ve fikir birliktelii içerisindedirler. Küçük adımların büyük giriimlere temel tekil ettii görüünü dayanak noktası olarak alan gençler, yerel çalımaların da bu anlamda önem taıdıını düünmektedirler. Bu kararı iyi bir gözlemleme yapmak suretiyle veren gençler, dier taraftan da ahsi beklentilerin öneminin ise küçümsenmemesi gerektii kanaatini taımaktadırlar. Her ne kadar toplumsal refah ve kalitenin yükseltilmesinde, pek çok genç kesim toplumsal menfaat ve

139 dayanımayı temel olarak alsa da, farklı görüü benimseyen bir genç kesimin varlıı da anket sonuçlarından da anlaıldıı üzere dikkat çekici ve düündürücüdür. Yaadıkları ortama bakarak geleceklerinden kaygı duyan gençlerin, Türkiye gerçeinde öncelikli sorunu, ekonomik anlamda mücadele olarak deerlendirmeleri, yaptıklarından ya da yaadıklarından elde ettikleri marjinal faydanın her geçen gün azalan bir seyir izleyiinden kaynaklanmaktadır. Buna paralel olarak da ekonomik mücadeleyi takiben hükümet uygulamalarındaki istikrarı da sorun olarak benimsemeleri rastgele deildir hiç üphesiz. Toplumsal düzenin salanması gerektii konusuna da çözüm bekleyen bir sorun olarak bakan gençlerin bilinçli olduu konusu üphe götürmezken, gelecein iletiimcilerinin yargı baımsızlıı ve ifade özgürlüü gibi konulara ilgi anlamında çok sıcak bakmayılarını ise bilgi eksikliine ve yaam telaına balamak yanlı olmayacaktır. Üretim faktörlerinden olan teknolojinin yaamın ayrılmaz bir gerçei olduu konusuna aynı pencereden bakan gençlerin, teknolojiyi bilgiye giden yol olarak görmemeleri ise, bazı konularda taıdıkları bilincin bu nokta da olgunlamadıının ispatıdır. Sivil toplum kurulularına yeterli düzeyde ilgi göstermeyen ya da duyarlı davranmayan gençlerin bu noktadaki en önemli sorunları bilgi yetersizliinin yanı sıra pasif kalmayı tercih ederek hayata apolitik bir eilimle atıldıklarıdır. Potansiyel yaamla ilgili risk almak endiesi taıyan gençlerin bu tutumunu, siyasal iktidarların vatandaı aktif kılmaktan uzak bir tavır içerisine sokmaya mecbur etmelerine balamak mümkündür. Sivil toplum kurulularına gereken güveni duymayan gençlerin dayanak noktası, geçmite sergilenen davranı ve tablolardır. Ancak eletirilmesi gereken bir nokta da; sivil toplum örgütlerinin yeni ve gelien davranı ve çalımalarından gençlerin gerektii kadar haberdar olmadııdır. Bunun altında yatan ise; gençlerin aratırma yapmak ve bu dorultuda yeni kapıları zorlamak konusunda çekimser kalmasıdır. Tüm bu sonuçlar ya da elde edilen veriler bizi elbette bir noktaya götürmekte. Hak ve sorumluluklarının bilincinde olan vatanda, yaarken verdii ekonomik mücadele sonucunda pasifize olmutur. Çalımanın teorik kısmında da vurgulandıı üzere; fiziksel açlık çeken vatanda, yaadıı bilgi açlıının ya da tam eiinde durduu bilgi açıının yarattıı uçurumunun farkında bile deildir. Dolayısıyla içinde bulunduu bilgi eksikliini giderme yolunda ve daha aktif bir vatanda olabilme çabası içerisine girmek konusunda da aktif rol üstlenmemektedir. Dier taraftan ise, teknolojinin yine bilgi eksikliine balı olarak doru kullanılmadıı gerçei kendini göstermektedir ki; bu konuda ki eitimin aileden balayıp, eitim öretim kurumlarında devam ettirilmesi gerektiinin doru olacaını söylemek gerekmektedir. Bütün bunların yanı sıra ülke koullarına balı olarak kendini ifade etmekte zorlanan, düünce ve duygularını ise açıklayanların yanlı deerlendirildiini gören vatanda, kendi kabuuna çekilmeyi tercih etmekte ve yaamak için mücadele vermekle yetinmektedir. Bu konuda ki pasiflii kırmanın tek ve en güçlü silahı bilgidir. Ancak bilgi yayıldıkça ya da paylaıldıkça ve de hak ettii ekilde yönetilebildikçe anlamlı ve deerlidir. Bu konuda küçükten büyüe hepimizin kendimizi sorumluluk çerçevesine dahil etmemiz zorunluluk arz etmektedir. Bilinçli bir vatanda ve beraberinde bilinçli bir toplum yaratmak hepimizin elinde KAYNAKÇA AKDEMR, Ali (1998). Vizyon Yönetimi, stanbul: Avrupa nsan Hakları Merkezi Yayınları. ÇELK Ahmet (1998). Bilgi Toplumu Üzerine Bazı Notlar, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi C. 15/1. ÇOBAN, Hasan (1997). Bilgi Toplumuna Planlı Geçi, stanbul: nkılap Kitabevi. DRUCKER, Peter F. (1991). Yeni Gerçekler, (Çev. Birtane Karanakçı), Ankara :Türkiye Bankası Kültür Yayınları. DRUCKER, Peter F.(1993). Kapitalist Ötesi Toplum, (Çev. Belkıs Çorakçı), stanbul: nkılap Kitabevi. DURAN, Ragıp (2001). Burası Dünya Polis Radyosu Global Medya Eletirileri, stanbul: Yapı Kredi Yayınları. ERKAN, Hüsnü (2000). Bilgi Uygarlıı çin Yeniden Yapılanma Cumhuriyetten Günümüze Deiim Süreci, Ankara: mge Kitabevi. HACISALHOLU, Yaar (2009). Algı Çaında Yurttalık Kimlii ve Yurttalık Bilinci, Çadalık ve Yurttalık Bilinci (Yay. Yön. Zeynep Atayman), stanbul: Cumhuriyet Kitapları, s. 34 38. TEKEL, lhan (1999). Modernite Aılırken Siyaset, Ankara: mge Kitabevi. TEKNALP, ermin ve UZUN, Ruhdan (2004). letiim Araçları ve Kuramları, stanbul: Derin Yayınları. TOFFLER, Alvin (1992). Yeni Güçler Yeni oklar, (Çev. Belkıs Çorakçı), stanbul: Altın Kitaplar Yayınevi.