TC nin meclisi. KK nýn deðil. Açý

Transkript

1 Göç yasasý denilen rezaleti ortadan kaldýrmaya kimsenin gücü yetmiyor. Davullarý boyunlarýnda taþýyanlara kýzmayýn... Bu kez tokmak davula deðil, baþlarýna mý insin istersiniz yoksa? ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 25 Kasým 2014 Salý YIL: 13 SAYI: 4718 FÝYATI: 2.50 TL (KDV dahil) Þener LEVENT Açý O ÇOCUK 'AFRÝKA'DIR ÝÞTE l 2. sayfada KK nýn deðil TC nin meclisi nankara'nýn dayattýðý göç yasasý meclisi bir kez daha gerdi... Sert tartýþmalarýn yaþandýðý dünkü oturumda, yasanýn iptali için Mehmet Çakýcý'nýn sunduðu önerinin ivedilikle görüþülmesi oyçokluðuyla reddedildi... n Dünkü oturumu meclis salonunda izleyen "Göç Yasasýna Dur De Ýnisiyatifi" meclise bir barra da salonda çekti... n "Ben Ocak ayýnda gereðini yapacaðým, oyalamayacaðým" sözü veren Özkan Yorgancýoðlu "Yapýlan önerinin nereden finanse edileceðini söylememek iþin kolayýna kaçmaktýr" diye konuþtu... n Hükümete mensup bazý milletvekillerinin de olumlu oy verdiði ivedilik görüþmesi 14'e karþý 17 oyla reddedildi... Eylemciler de bunun ardýndan salonda "Hükümet hade barra" sloganý atarak "Hade barra" pankartlarý açtý... n Serdar Denktaþ: Hükümet bulsun ödesin deniyor. Nasýl bulacak? TC'ye gidecek isteyecek ve biz alem ahkam devam edeceðiz... Burada birbirimize madik atacaðýz... Önder Sennaroðlu n Çakýcý'nýn yasa önerisinin ivediliði reddedilirken, Angolemli ve Çeler'in sunduðu ivedilik oyçokluðuyla kabul edildi sayfada "Afrika'dan Mektup"ta, haberi 3. sayfada Elektriðin Türkiye ve güney Kýbrýs þebekeleri ile baðlý olmasý tüketicinin yararýna olur... n 15. sayfada

2 Þener LEVENT AFRÝKA dan mektup... Açý HERKES HAYATTAKÝ GERÇEK ROLÜNÜ OYNUYOR... Tarihimize 'göç yasasý' diye geçecek... Asýl tanýmlamasý "Kamu Çalýþanlarýnýn Aylýk (MaaþÜcret) ve Diðer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasasý" 'de yürürlüðe giren bu yasa ile ayný iþi yapanlar arasýnda büyük bir eþitsizlik yaratýldý. Ankara'nýn toplumumuza dayattýðý bir uygulamaydý bu... Ve dayatma henüz CTP-ÖRP hükümeti döneminde baþlamýþtý... Ferdi Sabit Soyer dünkü meclis oturumunda da hatýrlattý... Kendileri bu dayatmaya, bu uygulamaya karþý çýkmýþlar ve bu yüzden istifa ederek hükümetten çekilmiþler, sonra da erken seçimin yolunu açmýþlar... Ýyi güzel de neden þimdi açýklýyor bunu bu topluma Ferdi? Zamanýnda neden açýklamadý... Neden "Ýþte biz bundan dolayý hükümetten ayrýlýyor ve erken seçime gidiyoruz" demedi? Ankara'nýn böyle bir dayatmasý topluma açýklanmayacak þey mi? Pekala bunu açýklayabilir, Türkiye'ye "Hayýr", ya da popüler deyimiyle "barra" diyebilir ve sendikalarla örgütleri de yanýna alarak bir mücadele baþlatamaz mýydý? Yönetimde kalýp böyle bir mücadele baþlatacaklarýna neden kaçmayý tercih ettiler? Söz vermekle ününü artýran Özkan Yorgancýoðlu bir söz daha verdi dün... Þöyle dedi: "Bütçemizi zora sokmadan, alt gelir gruplarýna daha fazla artýþ vererek, iki barem listesini yakýnlaþtýracaðýz. Ben Ocak ayýnda gereðini yapacaðým, oyalamayacaðým." Ancak hükümet ortaðý Serdar Denktaþ daha farklý konuþtu... Dedi ki: "Hükümet bulsun ödesin deniyor. Nasýl bulacak? TC'ye gidecek isteyecek ve biz alem ahkam devam edeceðiz... Birbirimize madik atacaðýz." Göç yasasýnýn yeniden ele alýnmasý için ivedilikle görüþülmesi istenilen iki yasa önerisi vardý dün meclisin önünde Ve ne gariptir ki, iki öneri de ayný partinin, TDP'nin milletvekillerinden geliyordu Biri Mehmet Çakýcý'nýn önerisi Diðeri Hüseyin Angolemli ile Zeki Çeler'in TDP adýna birlikte sunduklarý öneri Göç yasasýnýn tümden iptalini öngören Çakýcý'nýn önerisi oyçokluðuyla reddedildi Angolemli ile Çeler'in önerisi ise oyçokluðuyla kabul edildi ve görüþülmeye baþlandý Bakalým kuyuya atýlan bu taþý kim nasýl çýkaracak bu kez Ankara bu tiyatromuzu seyrediyor uzaktan Sevgili Yaþar Ersoy alýnmasýn, ama bu özel emek gerektirmeyen tiyatro gerçekten çok ilgi çekici Herkes hayattaki gerçek rolünü oynuyor çünkü O ÇOCUK 'AFRÝKA'DIR ÝÞTE Barýþ Ruh ve Sinir Hastanesi'nde grev Kýbrýs Türk Amme Memurlarý Sendikasý(KTAMS), personel eksikliði ve buna baðlý olarak halka gerekli hizmetin verilememesi gerekçesiyle Barýþ Rum ve Sinir Hastalýklarý Hastanesi'nde uyarý grevi yaptý. Hastanede dün saat 8.00 ile saatleri arasýnda yer alan greve Ebeler ve Hemþireler Sendikasý da destek veriyor. KTAMS Genel Baþkaný Ahmet Kaptan, Barýþ Rum ve Sinir Hastalýklarý Hastanesi önünde yaptýðý açýklamada, 198 yatakla KKTC'nin ikinci en büyük hastanesinin 4 çalýþanla yürütüldüðünü yapýlan grevle hastanenin tüm iþlemlerinin durduðunu belirtti. Hastanenin, personel eksikliðinden dolayý eczanesinde çalýþan eczacý kalfasýnýn istifa etmesi durumunda, eczaneden ilaç tedarik edilemeyecek, kayýt memurunun hasta olmasý halinde kayýt tutulamayacak bir durumda olduðunu savunan Kaptan, hükümeti halkýný düþünmeyen, sendikalara kulak asmayan bir anlayýþla hareket etmekle suçladý. Zaman zaman sendikalarýn çok fazla grev yapmakla suçlanmasýna da deðinen Kaptan, çalýþanlarýn sýkýntý yaþamasý veya halkýn hak ettiði hizmeti alamamasý durumlarýnda sendikanýn en son çare olarak eylem seçeneðini kullanmaya devam edeceðini ifade etti. GÜZELYURT'TA ÖLÜMLÜ KAZA BOLKAN RESMÝ HAYATINI KAYBETTÝ Güzelyurt'ta, önceki gece yarýsý meydana gelen trafik kazasýnda 41 yaþýndaki Bolkan Resmi hayatýný kaybetti. Polis Basýn Subaylýðý'nýn açýklamasýna göre, Bolkan Resmi, Serhatköy-Güzelyurt anayolunun birinci kilometresinde kendi kullandýðý YF 56 LBV plaklý salon araçla dikkatsiz ve süratli bir þekilde Güzelyurt istikametine doðru seyrettiði sýrada kaza geçirdi. Resmi'nin kullandýðý araç, Saldam Petrol Ýstasyonu'nu yakýnýndaki saða meyilli viraja geldiði zaman sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önce yolun saðýndan çýkarak köprü betonuna çarptý ve savruldu. Daha sonra yolun solundan çýkarak tarladaki su rögarýna çarparak durabilen aracýn sürücüsü Bolkan Resmi kaza yerinde yaþamýný yitirdi. Çiziktir di Çiziktirdi Bir sýnýfta öðretmen matematik öðretiyor çocuklara... -Ýki kere iki kaç eder, diye soruyor... Cevabýný da kendisi veriyor: -Beþ... Dönüp sýnýfa soruyor sonra: -Kaç edermiþ? Bir çocuk ayaða kalkýp, -Beþ deðil efendim, dört eder, diyor... Kýzýyor öðretmen: -Beþ dedim sana, beþ eder... Sen mi bilirsin, yoksa ben? Bana akýl mý öðreteceksin? Tekrar soruyor çocuða sonra: -Ýki kere iki kaç eder? Çocuk, -Dört eder efendim, diyor yine... "Dört eder ha, þimdi ben sana gösteririm" diyerek hiddetle sýnýfýn kapýsýný açýyor öðretmen ve kollarý kýrmýzý bantlý üç muhafýz çaðýrýyor odaya... Çocuðu da karatahtanýn yanýna çekiyor... Bir tebeþir uzatýyor ona... -Bak, diyor, bu senin son þansýn... Ya doðru çözersin, ya da bu iþ burda biter... Çocuk tebeþiri alýr, karatahtaya döner... 2X2= yazar ve durur... Sonra dönüp arkasýna bakar... Üç muhafýzýn üçü de ona niþan almýþ vaziyette... Azýcýk duraksar... Ve tam beþin kuyruðunu yaparken vazgeçer, dört yazar... Sonra da muhafýzlarýn kurþunlarýyla yere serilir... Öðretmen bunun üzerine yeniden sýnýftaki çocuklara döner ve sorar: -Ýki kere iki kaç eder? Çocuklar hafif bir sesle, -Beþ, derler... -Daha yüksek sesle söyleyin, daha yüksek, der öðretmen... -Beþ, beþ, beþ sesleri çýnlatýr sýnýfý... Kýsa metrajlý bir filmdi bu... Çok etkileyici... Ama sanýrým bizim halimiz de, Türkiye'nin hali de ve dünyanýn birçok yeri de böyle... Ya rejimin emrettiðine uyarsýn,ya da kurþunu yersin... Faþist diktatör ne demiþti bir zamanlar: -Birkaç kiþiyi daraðacýnda sallandýrdýk mý bu iþ tamam... Gerisi yola gelir... Þimdi Türkiye'nin Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan kalkmýþ, þöyle diyor: -Amerika'yý Kristof Kolomb keþfetmedi, müslümanlar keþfetti... Ülkenin mutlak lideri bu saptamayý yaptýktan sonra çok merak ediyorum þimdi... Çocuklar derste ne yapacak? "Amerika'yý kim keþfetti" diye soran öðretmene ne diyecek? Ya "Kolomb keþfetti" derlerse? Öyle ya, koskoca cumhurbaþkaný mý bilir, yoksa onlar mý bilir? Ders müfredatlarý deðiþir herhalde yakýnda... Darwin'in pabucunun dama atýldýðý gibi, Kolomb'un pabucu da dama atýlýr... Ve "Amerika'yý Kolomb keþfetti" diyenlerin hepsi de sýnýfta kalýr... Sýnýfta iki kere ikinin dört ettiðinde ýsrar eden ve bu doðru uðrunda kelleyi veren çocuk Galileo gibi... O da dünya dönüyor diye direttiði için zýndanlara týkýlmýþtý... Ýþkence görüyordu... Ve bu fikrinden vazgeçmesi isteniyordu... O ise hala "dönüyor" diyordu... Ýktidarlara ters düþen kendi doðrularýnda ýsrar eden bir topluluk yok yurdumuzda... Ýþini, mevkisini kaybetmemek için iki kere ikinin beþ ettiðini kabullenen çok... Hele bunu kabullenmeyenelerin baþýna neler geldiðini gördükçe sayýlarý daha da artýyor... Gözümüzün içine baka baka yalan söylüyorlar... Beþ diyorlar... Ve herkes de kafa sallýyor... Kendilerine 'marjinal' denilen birkaç kiþiden baþka... Ýki kere iki dört diye ýsrar eden o çocuk kim bilir misiniz? Bizim 'Afrika'...

3 x istence e elvan12@mail.ru Elvan Levent DÜNYA ÝZLEDÝKÇE "Göç Yasasýna Dur De Ýnisiyatifi" bir barra daha çekti n Ýnisiyatif: Milletvekillerimizden, kamuda adaletsizlik, eþitsizlik ve haksýzlýk yaratan bu yasayý kaldýrmasýný istiyoruz "Göç Yasasýna Dur De Ýnisiyatifi", "Anayasa'ya aykýrý olduðu ve kamuda çalýþanlar arasýnda adaletsizlik, eþitsizlik ve haksýzlýk yarattýðý" gerekçesiyle Kamu Çalýþanlarýnýn Aylýk (Maaþ-Ücret) ve Diðer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasasý'nýn kaldýrýlmasýný istedi. Ýnisiyatif, dün Meclis önünde basýn açýklamasý yaptý. Ýnisiyatif adýna açýklama yapan Devrimci Genel Ýþ Baþkaný Hasan Felek, "göç yasasý" olarak nitelendirdikleri yasanýn kaldýrmasýna yönelik sunduklarý yasa önerisinin mecliste ivedilikle oylamasýný beklediklerini belirterek, bu amaçla meclis oturumunu izleyeceklerini ve mücadeleye milletvekillerinin oylamada verdiði oya göre devam edeceklerini söyledi. Ýnisiyatif ayrýca dün önerinin meclis komitesinde ivedilikle görüþülmesinin oy çokluðu ile onaylanmasýnýn ardýndan da genel kurul salonunda eylem yaptý. Göç Yasasýna Dur De Ýnisiyatifi, hükümete mensup milletvekillerinin bazýlarýnýn da onay oyu verdiði yasa önerisinin ivediliðinin Meclis'te 17'ye karþý 14 oyla ve oy çokluðuyla onaylanmasýnýn ardýndan "Hade Barra" pankartlarý açtý ve "hükümet hade barra" sloganý attý. O sýrada Meclis oturumunu yürüten UBP Milletvekili Zorlu Töre bunun üzerine konuklarýn salonu terk etmesini istedi, ancak eylemciler salonu terk etmeyince oturuma 10 dakika ara verdi. Bunun üzerine sendikacýlar salonu olaysýz boþalttý. Eylemciler, Genel Kurul toplantýsýný izlemek üzere izleyici locasýna girmezden önce Meclis önünde basýn açýklamasý da yapmýþtý. Göç Yasasý Çakýcý'nýn iptal önerisinin ivediliði reddedildi Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu'nda, sendikalarýn Göç Yasasý olarak nitelediði yasanýn yürürlükten kaldýrýlmasý için TDP Milletvekili Mehmet Çakýcý'nýn sunduðu yasa önerisinin ivediliði oy çokluðuyla reddedildi; ivedilik görüþülürken tartýþmalar yaþandý. TDP Lefkoþa Milletvekili Mehmet Çakýcý, göç yasasý olarak nitelendirilen yasanýn gerçekten kaldýrýlmasý isteniyorsa Meclis'e sunduðu yasa önerisine destek verilmesini istedi. Çakýcý, "Kamu Çalýþanlarýnýn Aylýk (MaaþÜcret) ve Diðer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasasý'ný Yürürlükten Kaldýran Yasa Önerisi'nin komitede ivedilikle görüþülmesine iliþkin tezkeresiyle ilgili yaptýðý konuþmada, Türkiye'de bile eþit iþe eþit ücret kavramýnýn geldiðini belirtti. Çakýcý, ülkede Göç Yasasý olarak isimlendirilen yasayla büyük bir adaletsizlik baþladýðýný söyledi. Göç yasasýyla kamuda 2011'den sonra iþe alýnanlar yanýnda KTHY ve CAS çalýþanlarý ile 2009 öncesi devlete girenler arasýnda eþitsizlik ve adaletsizlik baþ gösterdiðini anlatan Çakýcý, bu yasaya karþý 6 saatlik konuþma yaptýðýný hatýrlattý. Çakýcý, Kamu Görevlileriyle ilgili yasa meclisten geçerken yaþanan olaylara deðinerek, þimdi bir tuzakla karþýlaþmak istemediðini, çünkü KTHY çalýþanlarý için hazýrlanan yasaya ivedilik istenmediðini belirterek, "Göç Yasasý'nýn kaldýrýlmasýný gerçekten istiyor musunuz?" diye sordu. Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu'nda sunduðu yasa önerisine ivedilik istemi sýrasýnda konuþan Çakýcý, yasa geçtiðinde karþý duranlarýn þimdi hükümette bulunduðunu ifade etti. "Gelin Göç Yasasý'ný kaldýralým. Sunduðum bir deðiþiklik yasasý deðil, yasanýn tamamen kaldýrýlmasýdýr" diyen Çakýcý, CAS çalýþanlarýnýn 137 kiþi olduðunu ancak eski KTHY çalýþanlarý için bulunan çözümün tümünü kapsamadýðý için yeni sorunlar yaþanacaðýný belirtti. Mehmet Çakýcý, yasanýn kaldýrýlmasý için bir zaman verilmesini istedi ve kandýrýlmak istemediklerini söyledi. "Bana göre herkesin pozisyonunun belli olmasý, Sayýn Baþbakan'ýn da verdiði sözü yerine getirmesi lazým. Nasýl ki mitinglerde yürüdü, nasýl ki eþit iþe eþit ücretin yanýndaydý bunu göstermesi lazým" diyen Çakýcý, geçen Perþembe günü yapýlan valizli eyleme iþaret ederek "Ben görevimi yaptým, valizimi iade ediyorum" ifadelerini kullandý. Çakýcý, Göç Yasasý'yla ilgili önceliklerinin deðiþiklik deðil yasanýn kaldýrýlmasý olduðunu yineledi. "Bugünkü hükümetin UBP'den farklý olduðunu düþünmüyorum" diyen Çakýcý, yasanýn ortadan kalkmasý için sunduklarý öneride, yasanýn kalkmasý için 3 ay öngördüklerini belirtti ve herkesin samimi duruþunu halka göstermesi gerektiðini söyledi. IÞÝD'in rehin aldýðý rehineleri yan yana diz çökmüþ þekilde dizerek, hepsinin ayný anda kafalarýný kestiklerini gösteren görüntülerin internete düþmesiyle, bu görüntüleri izleyenler de dehþete düþmüþtü. Böylesi bir barbarlýk, böylesi bir vahþet karþýsýnda dünyanýn kaný donmuþtu adeta. Üstelik oldukça profesyonel bir þekilde hazýrlanmýþ görüntülerdi bunlar. Neredeyse bir Hollywood filmindeki gibi. Ama akan kan da gerçekti burada, hissedilen acý da. Baþýný kesmeden önce herkese ayný þeyi söyletiyorlardý kameralar karþýsýnda. "Bütün bunlardan ülkemin dýþ politikasý sorumludur". Amerikalý ise 'Amerika' diyordu. Fransýz ise 'Fransa' Ortaya IÞÝD gibi bir canavar çýkýnca, diðer bütün canavarlar gölgede kaldý tabii. Kesilen her baþ, Suriye'de, Mýsýr'da, Libya'da ve bundan öncesinde Irak'ta, Afganistan'da ve bundan yirmi yýl önce de Yugoslavya'da oluk oluk akan kaný gölgede býraktý. Býraktý mý gerçekten? Denizden çýkan Godzilla gibi mi? Ne diyorlardý ona? 'Canavarlarýn Kralý'. Oysa daha geçtiðimiz yýl tam da bu zamanlarda, Ýsviçre'de sunulan kapsamlý bir araþtýrma raporunda belirtilen Suriye'deki iç savaþýn bilançosu dehþet vericiydi; özellikle çocuklar için. Bu savaþtan ötürü bir milyonun üzerinde çocuk ülkeden kaçmak zorunda kalmýþ. Yetmiþ binin üzerinde çocuk babasýný kaybetmiþ. 3 bin 700 çocuk ailesinden tamamen ayrý yaþamak zorunda kalmýþtý. Lübnan'daki hastanelerde, sadece geçtiðimiz yýl 750 çocuk tedavi gördü. Suriye'de hala devam eden iç savaþta, toplamda on binden fazla çocuk öldürüldü. Irak'taki savaþ ve Amerikan iþgali ise yaklaþýk on yýl sürdü. Bu savaþta ölen Iraklýlarýn sayýsý bir milyon olarak hesaplanýyor. Bir buçuk milyon insan evini terk etmek zorunda kaldý. Irak savaþýnda patlayan bombalardan sað kalan insanlarýn yüzlerini Niko Guido'nun fotoðraflarýnda görmüþtük. Unutulmasý imkansýz fotoðraflardý. Geçtiðimiz yýl The Independent gazetesi muhabiri Patrick Cockburn 'Dünya Irak'ý Nasýl Unuttu' baþlýklý araþtýrmasýný yayýnlamýþtý. Irak'ýn þimdiki durumunun, iþgalden önceki durumundan nasýl beþ beter olduðunu yazmýþ, ortaya tek kelimeyle bitmiþ tükenmiþ bir ülkenin tablosunu koymuþtu. Ama bana kalýrsa en korkuncu, gerçekten de dünyanýn Irak'ý unutmuþ olmasýydý. Týpký Yugoslavya'yý, Afganistan'ý, Libya'yý unuttuðu ve çok yakýnda Suriye'yi de unutacaðý gibi. Ýþte büyük bir mucize eseri bizim kýyýlarýmýza ulaþan Iraklý ve Suriyeli mülteciler. Toplam 235 kiþi Büyük bir ümitle Türkiye'den yola çýktýklarý limana geri gönderildiler. Onlar ve daha milyonlarca insanýn içine düþtükleri bu korkunç trajedinin mimarlarý takým elbiseleriyle dolaþýyorlar. Aranan listesinde deðiller. Hesap verecek olanlar listesinde deðiller. IÞÝD gibi korkunç canavarlar yaratýp, sonra tedbir üstüne tedbir alýyorlar Onlarýn peþine düþüp kendi izlerini kaybettiriyorlar. Vay canýna Nasýl korkunç, nasýl kanlý bir oyun bu kaç perdedir oynanan Böylesi bir izleyiciyle sonu gelir miydi hiç? Dünya izledikçe þova devam.

4 ALAKAYA DÝRÝFÝL Huzurunuz için bakýn neler yapýyor Sizi çok düþünen fedakâr polisimiz Basýný da alýp gece kulübü basýyor Ama yýpratmayýn diyor Serdar beyimiz Kalay TAYYÝP'ÝN FITRATINDA ZIRVALAMAK VAR Tayyip Erdoðan'ýn kadýna dair kurduðu her cümle arýzalý zihniyetini ele veriyor. "Kadýn ile erkeði eþit konuma getiremezsiniz, o fýtrata terstir" diyor. "Bizim dinimiz kadýna annelik makamýný vermiþ. Cenneti babanýn deðil annenin ayaklarý altýna koymuþ. Annenin ayaðýnýn altý öpülür.ama bunu anlayanlar olur anlamayanlar olur. Bunu feministlere anlatamazsýn, onlar anneliði kabul etmiyor. Anlayanlar yeter bize, onlarla yola devam ederiz." "Ortadoðu'nun ilk kadýn cumhurbaþkaný" olmaya pek heveslenen Sibel Siber, Tayyip'i "anlayanlar" listesinde mi acaba? Kalaycý Ali OSMAN Periyodik aliosmanus@yahoo.com O KADAR... Konu açýldýðýnda kimisi için "sosyal deðildir", kimilerine de "sosyaldir" derler. Bu sözleri sýk sýk duyarýz... Dostlar en çok da içe kapanýklýk konusunda kullanýrlar bu yakýþtýrmayý... Sosyallik toplumla alakalýdýr... Toplumsal olmak demektir... Ayný meslekten, ayný çevreden, ayný mahalle, köy, þehirden olmayan insanlarla da ayýrým gözetmeden sorunlarýyla ilgilenmek ve o duyguyu yaþamak, en basit anlatýmýyla sosyal insan olmak demektir. Ýlkokulda hayat bilgisi dersimiz vardý. Bir de ziraat dersi. En sevdiðim derslerdi bunlar... Sonradan sosyal olmanýn dersi olduðunu öðrendim... Hayat bilgisiyle baþlayýp, tarih, coðrafya ve felsefe ile devam edermiþ bu sosyallik. Felsefe dersini hiç sevmedim. Nedendir de bilmem... Geçecek kadar not alýrdým her defasýnda. Ne fazla ne az... 45'ten 50 girerdi karneye. Zorlasam da bir þey çýkmazdý. Hesap kitap isteyen ekonomiyi de sevmedim, matematiði hiç... Ama insanlarýn üzüntülerini hep içimde hissettim... Onlarýn ah edip aðlamadýðý zamanlarda ben onlarýn hallerine içten içe üzüldüm, aðladým. Sevinçlerine ortak oldum. Disipline deðildi benim insanlýk sevgim. Topluma olan aþkým... Ýnsanlarýn din, dil, renk ve ýrk ayýrýmý yapmadan sevilmelerinin yanýnda oldum hep pratikte. Teori pek hoþuma gitmedi aslýnda. Okuduðum teori kitaplarýnýn pek çoðunu anlamadým, anlamadýðým için yeniden okuyup anlamaya da çalýþmadým. Ýnternet girdi þimdi hayatýmýza... Bazan sizlere sorular sorulur. Çoðu kez bu sorularda sosyalliðinizi "Sosyal içici misiniz?" sorusuyla ölçmeye çalýþýrlar. Ýçiçiliðin sosyali mi olurmuþ? Bir arada içilirse sosyal içicilik olurmuþ! Yalnýz baþýna, günün yorgunluðunu atmak, "tek baþýma deli gönül" hesabý birkaç duble içmek asosyal sayýlýrmýþ meðerse... Bunlar aklýma nereden geldi bilir misiniz? CTP'nin cumhurbaþkaný adayý Sibel Siber'in son açýklamasýndan... "Sosyal bir cumhurbaþkaný" olacakmýþ! Bugüne kadar seçilen cumhurbaþkanlarý, toplumun deðil, Ankara'nýn cumhurbaþkanýydýlar, ben toplumun cumhurbaþkaný olacaðým demek istediyse anlarým da inanmam! Kendisi baþbakan mevkiine oturtulduðu zaman maaþlarýn ödenmesi için bakanlarýndan gizli olarak elçiliðe imzalý belge vermedi mi? Bu yaptýklarýndan geri adým mý atýyor? Cumhurbaþkaný seçilirse Ankara'ya hizmetten vazgeçecek mi?.. Ben ona bakarým... Sosyallikten, asosyallikten anlamam... Kime hizmet ettiðine bakarým kiþinin... O kadar... Kar-Ýþ'ten grev uyarýsý Kar-Ýþ üyeleri sorunlarýnýn çözülmesi için Eðitim Bakanlýðý'na 26 Kasým'a kadar süre verdi Aytaç: Bugüne kadar öðrenci taþýmacýlýðýyla ilgili herhangi bir ödeme almadýk. Bu konuda Eðitim Bakanlýðý ile mukavele süreci de baþlatýlamadý Kamu Araçlarý Ýþletmecileri Birliði (KAR- ÝÞ) 15 Eylül'de baþladýklarý öðrenci taþýmacýlýðýyla ilgili herhangi bir ödeme almadýklarýný, taþýmacýlýk konusunda Milli Eðitim Bakanlýðý ile sözleþme sürecinin de baþlatýlamadýðýný savunarak, taleplerinin yerine getirilmemesi halinde 27 Kasým Perþembe günü greve gideceklerini duyurdu. KAR-ÝÞ üyeleri, Milli Eðitim Bakanlýðý'na baðlý okullara yapýlan öðrenci taþýmacýlýðý için gerekli sözleþmelerin henüz yapýlmadýðýný öne sürerek, ilgili bakanlýðýn 26 Kasým Çarþamba gününü mesai bitimine kadar gerekli adýmlarý atmamasý halinde 27 Kasým'da grev yapacaklarýný açýkladý. Menteþ Aytaç baþkanlýðýndaki KAR-ÝÞ yetkilileri ve üyeleri bugün bir basýn toplantýsý düzenleyerek, sektördeki sýkýntýlarý dile getirdi, siyasilerin günü kurtarma politikasý izlediðini, sektörden anlamayan kiþilerin uygulamalarý nedeniyle iþlerini icra edemeyecek duruma düþürüldüklerini öne sürdü. Milli Eðitim Bakanlýðý'ný keyfi uygulamalar yapmakla suçlayan KAR-ÝÞ üyeleri, sorunlarýnýn uzun zamandýr çözülmediðini, her geçen gün yeni sorunlarla karþýlaþtýklarýný söyledi. Öðrenci taþýmaya baþlamalarýndan 2 buçuk ay sonra sözleþmelerde deðiþikliklerin olmasýnýn ve ödemelerde kýsýtlamalara gidilmesinin kabul edebileceðini belirten KAR-ÝÞ üyeleri "Sektörümüze gereken önemin ve duyarlýlýðýn verilmediðini görüyoruz" iddiasýnda bulundu. Mazot paralarýný kendi ceplerinden koyduklarýný kaydeden üyeler, öðrencileri borçlanarak, yüksek faizler ödeyerek taþýdýklarýný belirterek, "Eðitim Bakanlýðý henüz nasýl sözleþme yapacaðýnýn kararýný alamadý. Güne oynamaya devam ediliyor" dedi. Birlik üyeleri, Milli Eðitim Bakanlýðý'nda yapýlan toplantýlarda iyi niyetli ve sürdürülebilir sonuçlar çýkmadýðýný, ayrýca kararlarýn her gün deðiþtirildiðini de öne sürerek, "Bugüne kadar beklememizdeki amaç sýnav haftasýndaki öðrencilerin psikolojilerini bozup sýnavlarýna etki etmek istemiyor olmamýzdandý. Ancak görüyoruz ki biz sabrettikçe yetkililer hep zamana oynadý, artýk sabrýmýz taþtý. Perþembe sabahýndan itibaren vereceðimiz rahatsýzlýktan dolayý halkýmýzdan özür dileriz" ifadelerine yer verdiler. KAR-ÝÞ üyeleri ayrýca sigorta, seyrüsefer harçlarý ile þoförlerin maaþlarýný ödemekte zorluk çektiklerini söyleyerek, okullara, acentelere ve daha birçok münferit kiþilere yeni izinlerin verildiðini de öne sürdü, "Bu izinler bizim yok olmamýza neden oluyor" dedi. Bakanlar Kurulu'ndan geçirilen Yeni Mesleki Ehliyet Tüzüðü'nü de eleþtiren üyeler,"bu kapsamda 5 yýldan az süreden buyana adada kalan Türkiye Cumhuriyeti vatandaþlarýmýzý çalýþtýramayacak olmamýz sektörümüze vurulan en büyük darbelerden biri olmuþtur" iddialarýna yer verdiler. COÞKUN TÜRK VE RUM OKULLARINI ZÝYARET ETTÝ Dipkarpaz Belediye Baþkaný Suphi Coþkun, 24 Kasým Öðretmenler Günü nedeniyle Dipkarpaz'daki Rum okullarýný ve Recep Tayyip Erdoðan Ortaokulu ile Dipkarpaz Ýlkokulu'nu ziyaret etti. Belediyeden yapýlan açýklamaya göre, Coþkun ziyaretlerde öðretmenlere karanfil daðýtarak bu özel günde onlara kendilerini özel hissettirmenin önemli olduðunu vurguladý. Coþkun, eðitimin dili, dini olmadýðýný, geleceðe emek veren, yatýrým yapan tüm öðretmenlerin kendileri için eþit deðere sahip olduðunu ekledi. Sessizliðin Sesi Mehmet Levent NASIL BÝR CUMHURBAÞKANI ÝSTERÝM Türkiye sözcüðünün önüne asla "Anavatan" sözcüðünü koymadan konuþan ve yazan bir cumhurbaþkaný isterim... Bütün askeri ve sivil resmigeçit törenleri ile son yýllarda moda olan "Þafak Nöbeti"nin kutlama programlarýndan çýkarýlmasýný savunan ve bu amaçla elinden gelen her þeyi yapan bir cumhurbaþkaný isterim... Anastasiadis'e "Masaya dön" çaðrýsý yaparken, ondan önce Türk savaþ gemileri ile Barbaros'a da "Türkiye'ye geri dön" çaðrýsý yapan bir cumhurbaþkaný isterim... Türkiye ile her türlü iliþkide "Türkiye karar verir, KKTC uyar" zihniyetiyle deðil, "KKTC karar verir Türkiye destekler" ilkesiyle hareket eden bir cumhurbaþkaný isterim... Anavatan, yavruvatan, et-týrnak sözcüklerini defterlerden silen, yerine dost ve kardeþ sözcüklerini koyan bir cumhurbaþkaný isterim... Davutoðlu Rum tarafýna "Gelin iki ayrý devleti görüþelim" çaðrýsý yaptýðýnda "TC baþbakaný çizmeyi aþtý" diyebilecek bir cumhurbaþkaný isterim... Gerektiðinde "Davul bizim boynumuzda ama tokmak Ankara'nýn elinde" diyebilecek ve tokmaðý eline alýp, Kýbrýslýtürklerin havasýný çalmak için mücadele edecek bir cumhurbaþkaný isterim... AP Türkiye'ye "Uluslararasý hukuka ve Kýbrýs Cumhuriyeti'nin münhasýr ekonomik bölgesindeki doðal kaynak arama haklarýna saygýlý ol, gemilerini derhal geri çek" dediðinde, "Türkiye AP kararý ve çaðrýsýna uymalý, bunun gereklerini derhal yerine getirmelidir" diyebilen bir cumhurbaþkaný isterim... Askerin emir komuta ve organizasyonunda düzenlenen bir törende "Yurt ödevimiz barýþ, vicdani ret hakkýmýz" pankartý açmak isteyen gençlerin polis tarafýndan hoyratça ve zorbaca tutuklanmasýna tepki olarak, anýnda tören alanýný terkeden bir cumhurbaþkaný isterim... Üçlü kararname sisteminin iptali için üzerine düþen her þeyi, hatta daha fazlasýný yapacak bir cumhurbaþkaný isterim... Bütçeden "Örtülü ödenek" kaleminin bir daha konmamak üzere çýkarýlmasýný savunan, bunun gerçekleþmesi için elinden gelenden fazlasýný ortaya koyabilen ve örtülü ödeneði reddederek, tüm siyasi makamlara örnek olan bir cumhurbaþkaný isterim... Eþel mobilin mutlak surette asgari ücretli kesime de uygulanmasý için çalýþacak bir cumhurbaþkaný isterim... Gerektiðinde "Býçaða yumruk vurmaktan" çekinmeyecek bir cumhurbaþkaný isterim... Siyasi partilere verilen devlet katkýsýnýn, en kýsa bir zaman dilimi içinde tamamen kaldýrýlmasý için elinden gelen herþeyi yapan bir cumhurbaþkaný isterim... Kýbrýslýtürk toplumunun siyasi iradesine ipotek koyan "Geçici 10. maddenin" Anayasadan çýkarýlmasý için her türlü adýmý atmaktan çekinmeyen bir cumhurbaþkaný isterim... Toplumsal varoluþun köküne kezzap dökecek "Göç Yasasý"nýn iptali için elinden gelen her çabayý gösterecek bir cumhurbaþkaný isterim... Kendi yurdunda insan onuruna yakýþýr bir yaþam arzusundan kaynaklanan taleplerdir bütün bunlar. Bu konudaki görüþlerimi yeri geldikçe sizlerle paylaþmaya devam edeceðim. Gerek þahsen, gerekse toplumsal açýdan büyük bir mutlulukla söyleyebilirim ki, böyle bir cumhurbaþkaný adayýmýz var. Toplumsal yokoluþ güzergâhýnda çýrpýnan toplumumuzu oradan çýkarýp toplumsal varoluþ güzergâhýna sokacak bir aday... Mustafa Akýncý... Çok umutluyum... Çünkü yolda belde karþýlaþýp da görüþünü sorduðum her üç kiþiden ikisi, hiç tereddütsüz... "Akýncý" diyor... Kim ne derse desin... Son þans... Ve son umudumuz...

5 5 25 Kasým 2014 Salý Þaziye nin Görüþü: Erdoðan Baybars Biz eskiden "Tumba" çekerdik, þimdikiler "Barra" çekiyor Bir arpa boyu bile yol almamýþýz anasýný satayým. MÝÞ-MIÞLAR TEL-SEN, Telefon Dairesi'nin daha iyi hizmet vermesi için, halktan yardým isteyecekmiþ. - Utanmasýn, istesin 3-5 kuruþ veririz Ama taþýma suyla dönecek deðirmen deðil bu Kalýcý çözüm istiyorlarsa, patron deðiþtirmeyi denesinler Asým Akansoy, hükümetin sorun çözmekte baþarýsýz olduðunu söylemiþ. - Hükümet aleyhinde en son konuþan iktidar milletvekili Taçoy'du. O þimdi "tu kaka" dediði hükümette bakan. Haftaya bakarsýnýz Akansoy'un da bahtý açýlmýþ. Asým Akansoy, hükümetin sorun çözmekte baþarýsýz olduðunu söylemiþ. - Doðru söylemiþ. Üstelik eksik söylemiþ. Sorun çözemediði bir yana, daha karmaþýk, içinden çýkýlmaz hale getiriyor. Hristofyas, Türkiye'nin altýndaki halýyý çekmeyi hedeflediklerini söylemiþ. - Muz kabuðu atmayý denesen Hristo Çünkü halýyý çekmek için eðildiðinde, doðrulamama tehlikesi, doðrulup da oturamama riski var! Dünya Suriyelileri yalnýz býrakmýþ. - Sadece Suriyelileri mi? Kimseyi baðrýna basmýyor Kýbrýs Türkleri dahil. Puþt dünyanýn huyu böyle Hasan Taçoy, "Öðretmenlik çok kutsal bir meslektir, deðeri maddi olarak ölçülemez" demiþ. - Lololoya getirip de geçiþtirmeyin. Aþýrý duygusallýða gerek yok. Siz verin öðretmenin hakkýný, gerisine karýþmayýn. Talat ""Çözümsüzlük çözümdür anlayýþý tarihe gömülecek" demiþ. - Gömüldü bile... Altýn plaket ile! CTP Gençlik Örgütü, insan haklarýna uygun politikalar üretilmesini istemiþ. - Kimden istersiniz be gençler ama Hallerini görmez misiniz oðlum? Ahlarý gitti, vahlarý kaldý... Sizler umut olmaya bakýn Hazýr yeyici müþavir, hoop cebe örtülü ödenek ve ye yememisin dedikleri siyasi partilere verilen paralarla iki yýlda Dubai oluruz. HADE BUYURUN KAKAYA!.. Lala Mustafa Paþa Camii'nin, güneye bakan tuvaletleri dolmuþtu. Atýklar, güney duvarýnýn temeline zarar veriyordu. "Napalým, napacayýk" diye düþündüler ve karar verdiler: Yeni bir tuvalet yapalým. - Tamam, yapalým da nereye yapalým? - Kuzey duvarýnýn yanýna yapalým. Düþünün Aslýnda düþünmek bile istemez! Temele risk oluþturan "güney duvardaki" tuvaleti kaldýracaklar ve Ve "kuzey duvarýn" yanýna baþka tuvalet yapacaklar. Eminim sizin kafanýzdan bile; "e nasýl yahu, güneydeki duvar için risk ise, kuzeydeki duvar için risk deðil mi?" gibilerden bir soru geçmiþtir. Yanlýþ anlamayýn Sizi küçümsediðim için "Sizin kafanýzdan bile geçmiþtir" demiyorum. Üstünüze vazife olmadýðý için böyle söyledim. Çünkü; o üstüne vazife olanlar, tonlarca para alýyor ama kuma kazýk çakmaktan öte yaptýklarý iþ yok. Dönemin Baþbakaný Ferdi Sabit Soyer, dönemin Maðusa Belediye Baþkaný da Oktay Kayalp idi. Tuvalet inþaatý baþladýktan sonra, burada Lololo'da yazdým. Sonra AFRÝKA manþet yaptý. Sonrasýnda olay patladý. Medyada, sivil toplum örgütlerinde, karþý çýkmayan kalmadý. En çok da "Yahu CTP döneminde nasýl böyle bir rezalet yaþanýr?" gibilerden sorular ortaya atýlýyordu. Ýnsanlar gerçekten þaþkýndý! CTP nasýl olur da, bir tarihi eserin gecekonduya çevrilmesine müsaade ederdi? Neyse Kimsecikler týnmadý, inþaat devam etti, tuvaletler bitti ve 8-10 yýldýr verimli bir þekilde Maðusalý müminlere ve turistlere, cüzi bir para karþýlýðýnda hizmet veriyor. Birkaç yýl sonra, "kuzey duvarý risk altýnda" raporlarý ortaya çýkarsa, hiiiiç þaþmayýn. Bugünlerde benzer bir durum Bellapais'te yaþanýyor. O görkemli eserin altýna arýtma tesisi yapacaklarmýþ. Baþlamýþlar bile. Olay mahkemeye kadar gitti. Aldýrmayýn. Brakýn gitsin. Ama bilin ki; nereye giderse gitsin, dönecek gelecek ve o arýtma tesisi orada bite-cek! Tesadüfe bakýn ki, baþta yine CTP var. Ve beni en çok "CTP döneminde böyle rezaletler yaþanýr mý?" gibi laflar duygulandýrdý. Bazýlarý sanýyor ki CTP, sütten çýkmýþ ak kaþýk. Deðil. Lala Mustafa Paþa'yý bu nedenle örnek gösterdim ya!

6 Baflýnýn Köþesi Dr.Dolgun Dalgýçoðlu MÜLTECÝLER (Ýstanbul)- Mersin'den kalkan yük gemisinin motorlarý bozuldu Dalgalar üç metreyi aþýyordu Ceviz kabuðu gibi sallanýp duran gemi, batma tehlikesi geçirdi Kaptan, SOS çaðrýsýnda bulundu Ve tüydü Mersin ve Kýbrýs'ýn kuzeyinden kurtarma gemileri yola çýktý Ýki tarafýn da kaptanlarý TC'liydiler Gemiler de öyle Gemiyi baðladýlar, Girne Limanýna getirdiler Gemi içinden yüzlerce mülteci çýktý Mülteciler Suriye ve Irak uyrukluydular. TC, mültecileri kurtardý limana getirdi Bizde ne kadar yetkili varsa oradaydýlar. Kurtardýk dediler Sevindiler Ve TC kendi topraklarýnda gemiye binen mültecileri yine kendi topraklarýna doðru götürdü Bizdekiler mültecilere el salladýlar Mülteciler bizdekilere el salladýlar Gittiler. Mülteciler çoluk çocuk karýþýktýlar Periþandýlar Saçlarý baþlarý yýlgýndý Yorgundular. Onlar kendi ülkelerinde sakin hayat sürerlerken birden bu yola düþmüþlerdi Karada, topraklarýnda olmalarý gerekirken, denizin ortasýnda can derdine düþmüþlerdi. Hem de bu kýþ kýyamette Ne ilginç bir dünya bu Eset diye tutturdular. "O adam gidecek" dediler Eset'e karþý savaþacak gruplara silah, destek saðladýlar. Ve start verdiler. Savaþ nerede olursa yýkýmdýr. Felakettir Ýçindekilere göç yollarý yakýndýr. Ya göç, ya ölüm þartý gelince kapýya Elbette göç kazanmalýydý Göç kazandý. Ve bohçasýný dahi almadan yola düþtü savaþla hiç alakasý olmayan maðdurlar. Týpký bizim gibiydi denizden kurtarýlan mülteciler Evleri oradaydý ama gidemiyorlardý. Anýlarý, aþklarý, sevdalarý Her þeylerini býrakýp yollara düþmüþlerdi Bizim yollara düþtüðümüz gibiydiler. Çadýr nedir bilmezdik, çadýra koymuþlardý bir dönem Kasaphanelerde yatýrdýlar. Su, çeþme, tuvalet, mutfak Sýcak bir çorbaya hasrettik Bizde uzun sürmedi Ama Suriye'den kaçanlarýn iþi uzun sürecek gibi Sýcak bir aþa muhtaçlar. Ütülü bir kýyafet onlar için gereksiz artýk... Baþlarýný koyacaklarý sýcak bir ortam Hayata tutunmak için bir desteðe ihtiyaçlarý var. Geleceðe dair hayalleri var mýdýr bilinmez Ama þimdilik direnecekler Mersin'den kalkan yük gemisinin motorlarý bozuldu Dalgalar üç metreyi aþýyordu Dalgalar üç metreyi aþmasaydý Motorlar bozulmasaydý Mültecilerden haberimiz olmayacaktý. Kim bilir hangi batý ülkesine demir atacaklardý. Ve hangi batý ülkesinde gelecek arayacaklardý Oysa gitmek için ölümü göze aldýklarý batý ülkelerinden geldi, baþlarýna ne gelmiþse ÞAFAK ÖNERÝ PARTÝLERÝ ZÝYARET EDÝYOR Yüksek Mahkeme Baþkaný Þafak Öneri ve beraberindeki heyet Birleþik Kýbrýs Partisi'ni (BKP) ziyaret etti. Yüksek Mahkeme Baþkaný Þafak Öneri ziyarette yaptýðý konuþmada, yargýnýn genel sorunlarý ve önümüzdeki seçimlerde yargýyý ilgilendiren hususlarda bir anayasa deðiþikliði yapýlabilir mi konusunda araþtýrma içerisine girdiklerini belirtti. Bu çerçevede siyasi partileri ziyaret ederek görüþlerini almayý uygun bulduklarýný ifade eden Öneri, ilk ziyareti de BKP'ye gerçekleþtirdiklerini söyledi. YKP Þafak Öneri, Birleþik Kýbrýs Partisi'ne (BKP) gerçekleþtirdiði ziyaretin ardýndan Yeni Kýbrýs Partisi'ni (YKP) de ziyaret etti. Öneri yaptýðý konuþmada, yargýnýn daha ileri götürülmesi, geciken adaletin ortadan kaldýrýlmasý amacýyla bir giriþim baþlattýklarýný belirterek, Yüksek Mahkeme ile ilgili þu an yürürlükteki anayasada bulunan hükümlerin güncelliðini yitirdiðini kaydetti. "Yargýç sayýsý bugünkü ihtiyaca cevap veremiyor, Yüksek Mahkeme'deki gecikmelerin sebeplerinden biri de budur; acaba bunlar ortadan kaldýrýlabilir mi? Önümüzdeki seçimlere sadece yargýyý ilgilendiren noktalarda referanduma götürecek bir süreç yaþanabilir mi?" diyen Þafak Öneri, siyasi partilere yönelik DAMDELEN: TÜRKÝYE VE YUNANÝSTAN GEMÝLERÝNÝ GERÝ ÇEKMELÝ Kýbrýs AB Derneði Baþkaný Mustafa Damdelen, Kýbrýs'ýn yeraltý kaynaklarýnýn her iki toplumun hakký olduðunu ve bunun inkar edilemeyeceðini kaydederek, müzakere sürecinin önkoþulsuz þekilde baþlamasý, Türkiye'nin ve Yunanistan'ýn gemilerini geri çekmesi gerektiðini savundu. Damdelen, yazýlý bir açýklamayla Kýbrýs konusunda gelinen son noktayý deðerlendirdi. Kýbrýs Türk toplumunun ve Türkiye'nin Kýbrýs'ta adil bir çözüme ulaþýlmasýna odaklanmasý gerektiðini belirten Mustafa Damdelen, "Uluslararasý hukuka ters düþerek yapýlacak çýkýþlar ne Kýbrýs Türk, ne Kýbrýs Rum toplumuna ne de Türkiye'ye fayda saðlayacaktýr" dedi. "Türkiye'nin Kýbrýs Cumhuriyeti Münhasýr Ekonomik Bölgesi'nde (MEB) sismik araþtýrma yapmasý BKP Genel Baþkaný Ýzzet Ýzcan ise, yargýnýn hukuk devletlerinin olmazsa olmazý olduðunu belirterek, ülkede her kesimin olduðu gibi yargýnýn da sorunlarý olduðunu vurguladý. Herkesin yargýdan büyük beklentileri olduðunu bu nedenle yargýnýn zaman zaman partiler ve kurumlar hatta yargý mensuplarý tarafýndan eleþtirildiðine iþaret eden Ýzcan, ülkede çözümlenemeyen yolsuzluklar olduðunu ve suç oranýnýn da her geçen gün arttýðýný söyledi. gerçekleþtirmekte olduklarý ziyaretlerde bunun arayýþý içerisinde olduklarýný vurguladý. Üniversitelere yaptýklarý ziyaretlerde, diðer dersler yanýnda 'Kýbrýs Hukuku' ile ilgili eðitim verilmemesi konusunu ele aldýklarýný belirten Yüksek Mahkeme Baþkaný Þafak Öneri, usul þahýs ve temel hukuk konularýnýn üniversitelerde zorunlu ders olarak verilmesini istediklerini kaydetti. YKP Parti Meclisi Üyesi Alpay Durduran ise, yargýnýn baþý Yüksek Mahkeme'nin gerçekleþtirdiði ziyaretin parti için bir ilk olduðunu ifade ederek, yapýlan ziyaretin görüþlerini zenginleþtireceðini kaydetti. Yargýnýn sorunlarý ile yargýda gecikmenin büyük bir sorun olduðunu ifade eden Durduran, YKP olarak bunun farkýnda olduklarýný söyledi. uluslararasý hukuka aykýrýdýr" iddiasýnda bulunan Damdelen þöyle devam etti: "Türkiye ancak Kýbrýs sorununun çözümüne odaklanýr, komþularýyla iyi iliþkiler geliþtirir ve uluslararasý hukuka saygýlý davranýrsa, bölgedeki enerji senaryolarýnda önemli rol oynayabilir. Kaba kuvvete dayalý adýmlar, Türkiyesiz alternatifler geliþtirilmesine yol açabilir." Kýbrýs Rum liderliðinin müzakere sürecinden çekilmesinin ve rezervlerin görüþülmesini müzakere sürecinin dýþýnda tutma ýsrarýnýn yanlýþ olduðunu ifade eden Damdelen, "Varolan uzlaþmazlýklarýn çözümü gerginlik veya savaþla deðil müzakere ile olmalýdýr. Görüþme süreci Kýbrýs'ýn siyasi ve ekonomik geleceðinin þekillendirileceði zemindir. Müzakereyi reddetmek gerginliðe davetiye çýkarmaktadýr" dedi. GÜNLÜK "GÜNÜN BÝRÝNDE BU ÜLKEYÝ TERKEDEBÝLÝRÝM" Mario Levi 1957'de Ýstanbul'da doðdu. Türkçe edebiyatýn bu büyük ustasýnýn eserleri arasýnda "Bir Þehre Gidememek" var, "Madam Floridis Dönmeyebilir" var Ama baþyapýtý 2000 Yunus Nadi Roman Ödülü"nü kazanan "Ýstanbul Bir Masaldý" adlý romanýdýr. Ýstanbul dendi mi ilk akla gelen yazarlardan biri olan Mario Levi'ye Türkiye'nin üzerine karabasan gibi çöken Ýslamofaþist AKP zihniyeti bakýn neler dedirtti "Cumhuriyet"teki söyleþisinde: "Edebiyata sýðýnýþým, Türkçeyi mümkün olduðu kadar iyi kullanmak için elimden geleni yapýþým, yaþadýðým topraklarýn hafýzasýna sahip çýkmak isteyiþim beni kaygýlardan ne kadar kurtaracak bilmiyorum.sýrf isminden dolayý, seni tanýmayan insanlarýn hakaretlerine, tehditlerine maruz kalabiliyorsun. Günün birinde bu ülkeyi terk edebilirim.hayatým önemli deðil, yazmamýn engellendiðini görürsem giderim. Çünkü benim için önemli olan yazý ülkemdir.öte yandan, çevremdeki sevgi aylasýný görünce, böyle bir þeye ihtimal bile vermiyorum, bu olmaz, diyorum." TOKMAK VE DAVUL Göç yasasý denilen rezaleti ortadan kaldýrmaya kimsenin gücü yetmiyor. Davullarý boyunlarýnda taþýyanlara kýzmayýn... Bu kez tokmak davula deðil, baþlarýna mý insin istersiniz yoksa? NERDE BULACAKMIÞ... Özkan Yorgancýoðlu, "Öneriyi yapanlar parayý nerde bulacaðýmýzý söylemiyorlar" diye yakýnýyor. Biz söyleyelim öyleyse... En baþta 'örtülü' denilen þu kýyak ödenekleri kaldýrýn... Sonra da her 15 Kasým'da resepsiyon düzenlemekten baþka iþi olmayan KKTC dýþ temsilciliklerini hemen kapatýn... Buna bir de evde oturup maaþ çeken müþavirleri kattýnýz mý tamam... Fazlasýyla iþe yarar... NEDEN AÇIKLAMADINIZ? Soyer vaktiyle göç yasasýna karþý çýktýklarý ve Türkiye'nin dayatmasýný kabul etmedikleri için hükümetten ayrýlýp erken seçime gittiklerini söylüyor. Madem sebep buydu, o halde halka neden açýklamadýnýz bre efendi bunu? Týrnak... "Özker Hoca haftada bir kez de olsa 'Halkýn Sesi'ne uðramadan edemezdi. Dr. Fazýl Küçük, evleri yakýn olduðundan da 'Hoþ geldin komþu' diye hitap eder ve sohbete dalarlardý... Özker Hoca, Dr. Küçük'le sohbete bayýlýr, arada bir Doktor'un yazýhanesinden kahkahalar yükselirdi..." Akay CEMAL (Kýbrýs) "Bir umut yolculuðuydu bu ve son duraklarý, umut ettikleri topraklar olmadý. Birileri, belki de sahip olduklarý tek malvarlýðýna el koydu, onlarý 'vadettikleri' topraklara ulaþtýrmak adýna. Ýtalya'ya gitmek için tam 6 bin dolar ödemiþler kiþi baþýna. Ama paralarý da gitti, umutlarý da." Tümay TUÐYAN (Yenidüzen) "Elimize ilk ulaþan bilgilere göre Eroðlu seçmen tarafýndan yeterli desteði görmüyor ve ikinci turda seçimi kaybediyor. Elbette bu bilgiler Eroðlu'nun adaylýðýný henüz daha açýklamamasýnýn temel nedeni mi diye insan düþünüyor?" Erkut YILMABAÞAR (Detay) "Kýbrýslý Türkler yok! Kýbrýslý Türklerin, adanýn kuzeyine sýkýþtýrýlmýþ da olsa, böyle yaþamalarý lazým: Böyle yaþamamýz lazým ki, ada üzerinde çýkarý olanlar, buradan hesap yapanlar, karmaþýklýk içinde iþlerini götürebilsinler. Bütün dünya ülkeleri, tüm bireyler ve toplumlar deðerli Biz deðiliz! " Çiðdem DÜRÜST (Kýbrýs Postasý) Günün Kahramaný SERDAR DENKTAÞ Göç yasasýnýn kaldýrýlmasýna ve adil bir düzenleme getirilmesine en çok karþý çýkanlarýn baþýnda Serdar Denktaþ geliyor. Dün mecliste yapýlan tartýþmalarda Denktaþ þöyle dedi: "Hükümet bulsun ödesin deniyor. Nasýl bulacak? TC'ye gidecek isteyecek ve biz alem ahkam devam edeceðiz. Burada birbirimize madik atmaya devam edeceðiz. Seyircilere bakarak konuþma yapan milletvekilleri var"... Denktaþ'ýn 'seyirciler' dediði, meclis salonundaki izleyiciler. Yani sendikacýlar... Bu meclise "Hade barra" çekmekte haksýz mýlar?

7 25 Kasým 2014 Salý Doðruya Doðru Hasan Kahvecioðlu "Struma"yýbitirmiþ, yeni bir kitaba baþlamýþtým Ama, göz göre göre batýrýlan o kocaman gemi, deniz üzerinde yüzen çocuk cesetleri, gözlerimin önünden gitmiyordu Romanya; Nazilerin iþgali altýndaydý ve Yahudiler topluca fýrýnlarda yakýlýyordu 1941 yýlýnda,2. Dünya Savaþý sýrasýnda, Filistin'e gitmek üzere Romanya'dan yola çýkan "Struma" gemisi, motoru arýzalanýnca, Ýstanbul'da Sarayburnu açýklarýnda demiþ atmýþtý. Zamanýn Alman dostu Türk Hükümeti, gemideki Yahudiler'in Ýstanbul'da karaya çýkmasýna izin vermemiþ, 769 Yahudi tam 72 gün bu kýrýk dökük kömür gemisi içinde, deniz ortasýnda bekletilmiþti. Dokuz hafta sonra, Türk makamlarý, gemiyi sürükleyerek Karadeniz'de Þile açýklarýna çektiler. "Struma" ertesi gün bir Sovyet denizaltýsý tarafýndan torpidolandý ve batýrýldý. 103'ü çocuk olmak üzere 768 Yahudi öldü. Bu olay; Alman ve Ýngilizlerin baskýlarýna boðun eðen zamanýn Türk hükümetinin "günah"larýndan biri olarak tarihe geçti Yahudi asýllý Türk iþadamý Ýshak Alaton o günlerde 15 yaþýndaydý. Bu "katliam"a bire bir þahit olmuþtu. Halit Kakýnç'ýn"Struma" adlý araþtýrma kitabýnýn arka kapaðýnda þöyle diyordu: "Struma cinayetinin üzerinden 70 yýl geçti. Mensubu olduðum Türk toplumunun eleþtirilecek birçok yönü var. Bence bunlarýn baþýnda, Struma ve mültecilerin, sýðýnmacýlarýn haklarý eskiden beri süregelen geçmiþte kalmýþ sayýsýz günahlarýyla yüzleþememek ve huzura erememek var. Bu cesareti ýskalamak Cesetleri arka arkaya, üst üste yýðýp dolap kapýlarýný kilitlemek Ýyi de, cesetler orada kokuþup duruyor. Koku etrafa yayýlýyor, havayý zehirliyor. Þu dolaplarý artýk açýp havalandýrsak, günahlarýmýzla yüzleþsek, huzura ermeyi denesek daha iyi olmaz mý?" Bu toplu katliam, gerçekten beni çarpmýþtý Nazilerin elinden kaçmaya çalýþan 769 Romanyalý Yahudi'ye mezar olan gemininsilüeti, duygu dünyamýn derinliklerinde, þiddetli deniz dalgalarý içinde günlerden beridir çalkalanýp duruyordu "Struma" gemisi; beynimde bir yerlere, bir insanlýk kýyýmýnýn "anýtý" olarak dikilmiþti adeta Suriyeli ve Iraklý mültecileri taþýyan Tanzanya gemisi, Kýbrýs'ýn kuzey kýyýlarýnda arýzalanýp, 200'ün üzerinde insan denizin ortasýnda kalakalýnca "Struma"yý bir kez daha anýmsadým Çaðýmýzda; mültecilerin, göçmenlerin dramý bir türlü bitmek bilmiyor Ýnsanoðlu,yoðunlukla bizim coðrafyada; savaþtan, katliamdan, yok olmaktan kurtulmak için, karanlýk yollara gözünü kýrpmadan dalýyor ve çoðu kez bunu yaþamý ile ödüyor Günümüzde mülteci ve göçmen hareketleri sürekli olarak artýyor Özellikle Suriye ve Irak'tan kaçanlar çevre ülkelere sýðýnmaya, oralarda sýfýrdan bir yaþam kurmaya çalýþýyorlar Yanýbaþýmýzdaki bu insanlýk HARMANCI'NIN KABULÜ - Lefkoþa Türk Belediyesi (LTB) Baþkaný Mehmet Harmancý, Buket Asilsoy baþkanlýðýndaki Peyzaj Mimarlarý Odasý yetkililerini kabul etti. LTB Basýn ve Halkla Ýliþkiler Birimi'nden yapýlan açýklamaya göre, görüþmede, yeþil alan ve park konularý ele alýndý. Peyzaj Mimarlarý Odasý Baþkaný Buket Asilsoy yaptýðý konuþmada, yeþil alanlarýn yönetiminde planlama ile uygulama aþamalarýnda bazý yetersizlikler bulunduðunu belirtti. Mevcut park ve peyzaj alanlarýnda ise bakým ve donatý elemaný, yapýsal-bitkisel materyal gibi birtakým yetersizliklerin bulunduðunu dile getiren Asilsoy, Harmancý'ya konuyla ilgili çözüm önerilerini içeren mektup sundu. Asilsoy, talep gelmesi halinde LTB'ye proje dalýnda destek vermeye hazýr olduklarýný da ifade etti. TABÝPLER BÝRLÝÐÝ AÇIKLAMA YAPTI Türk Tabipleri Birliði ve Kýbrýs Türk Tabipleri Birliði, Kýbrýs Türk Tabipleri Birliði'ni yok sayan giriþimlerin kabul edilemez olduðunu vurgulayarak, hekimlik iliþkisinin birbirini yok sayarak kurulamayacaðýný kaydetti. Türk Tabipleri Birliði ve Kýbrýs Türk Tabipleri Birliði yaptýðý ortak yazýlý açýklamada, Kýbrýs Rum basýnýnda geçen hafta yer alan haberi deðerlendirdi. Açýklamada, Rum Tabipler Birliði'nin (PIS) adanýn tamamýnýn yetkili tabipler birliði olduðu, Kýbrýs Türk Tabipler Birliði'nin Kýbrýslý hekimleri temsil edemeyeceði, bunun da Türk Tabipleri Birliði (TTB) tarafýndan kabul edildiðinin ifade edildiði belirtildi. Açýklamada, haberlerde ayrýca PIS'in kendi Dýþiþleri Bakanlýklarý ile birlikte hareket ederek Avrupa Hekimler Daimi Komitesi'nde bunun kabul edilmesi için diplomatik faaliyet yürüttüklerinin belirtildiði de anýmsatýldý. Kýbrýs Türk Tabipleri Birliði'nin 1956 yýlýnda kurulan ve halen KKTC'deki hekimlerin üye olduklarý meslek örgütü olduðuna dikkat çekilen açýklamada, 750 üyesi olan kurumun, güçlü ve kurumsal yapýsýyla Kuzey Kýbrýs'ta hekimlik mesleðini icra etmek için her hekimin üye olmasý gereken bir tabip meslek örgütü olduðu vurgulandý. dramýnýn etkileri ise giderek bizi de sarmalýna alýyor Girne açýklarýnda batmak üzere olan gemiyi kýyýdan izlerken, her Kýbrýslýnýn,farklý ve þiddetli bir "duygu" seline kapýlmasý yakýn tarihimizde yaþadýklarýmýzla doðrudan baðlantýlýdýr Örneðin, göçmenlik Bizim yaþamýmýzda derin izler býrakmýþ bir dramatik gerçeðimizdir Lefkara'dan bir sabah apar topar daðlardan kaçýþýmýzý, Köfünye'de, sinema salonuna sýra sýra dizilen yer yataklarýný, kurulan Kýzýlay çadýrlarýný ve oralarda geçen tam 11 yýlýmý anýmsýyorum Galiba bu yüzdendir ki göçmen dendi mi, mülteci dendi mi bir baþka oluyorum Onlara daha "sýcak" davranýlmasýný, "suçlu" gözü ile bakýlmamasýný, insan haklarýna özen gösterilmesini istiyor ve talep ediyorum Özellikle medyamýzda "kaçak göçmen" diyerek ellerine kelepçe taktýðýmýz ve mahkeme huzuruna çýkardýðýmýz "mülteci" ya da "sýðýnmacý"larýn fotoðraflarý yayýmlandýðýnda öfkem tepeme çýkýyor Hele mülteci çocuklarýnýn, kadýnlarýn çaresizliklerinin "artistik" fotoðraflarla sayfalarýna koyanlarýn insanlýk anlayýþýný anlamam mümkün deðil Bu konuda "Medya Etik Kurulu" ile Mülteci Haklarý Derneði'nin ortak çalýþmalarýný yürekten destekliyorum Girne açýklarýnda arýzalanan mülteci gemisinin limana çekilmesi, içindeki insanlara yapýlan muamele, kurulan yatakhane ve saðlýkla ilgili alýnan önlemler, bugüne kadarki "resmi mülteci politikasý"na pek uymadý Uymamasý da harika oldu Resmi makamlarýn mültecilere "insanca" davranmasý, bu konuda bazý umutlar geliþtirmemize yol açtý Öyle anlaþýlýyor ki, dibimizde bir gemi dolusu insanýn "ölümle" yüzleþmesi, bizim resmi politikalarýmýzý sorgulamamýz açýsýndan ciddi bir "fýrsat" yarattý Dileriz ki; bundan böyle "mülteci"lere "suçlu" gözü ile bakýlmaz, kaçak muamelesi yapýlmaz ve dünyadaki uygulamalar örnek alýnarak "insan haklarý"na uygun bir tutum sergilenir Bunun için de, ilk yapýlacak olan iþ; yasal bir düzenlemedir "Göçmen, mülteci, sýðýnmacý" tanýmlamalarýnýn uluslararasý hukukta anlamlarý vardýr. Uluslararasý sözleþmelerdebu kategoriye giren insanlarýn haklarý güvence altýna alýnmýþtýr. Bizde de bu çerçevede tüm yasal boþluklar doldurulmalýdýr. Medyamýzýn da, yeni bir "mülteci" terminolojisine ihtiyacý vardýr. Gece kulüplerindeki baskýnlara götürülen basýn mensuplarýnýn, yüzlerini gizlemeye çalýþan kadýnlarýn fotoðraflarýný renkli olarak gazetelerinde yayýmlamasý ne kadar saçma ve insan haklarýna aykýrý ise, ülkemize çaresiz olarak gelmiþ insanlarýn, kadýnlarýn, çocuklarýn da fotoðraflarýný yayýmlamak o kadar kiþi haklarýna saygýsýzlýktýr Dilerim ki bu gemi olayýnda yaþadýklarýmýz; hem siyasetçileri, hem sivil toplumu, hem de medyamýzý harekete geçirir ve bu konuda bize yakýþan yeni bir anlayýþ, yeni bir kültür oluþur Dýþ dünyada, uluslararasý toplumun yayýmladýðý çeþitli raporlarda sürekli suçlanan bir toplum olarak, sanýrým elimizi çabuk tutmalý ve bunu baþarmalýyýz 7 GÖR DUY KONUÞ GÖR DUY KONUÞ ALO AFRÝKA HATTI KURÞUN GÖÇÜ TETÝKLER... Gazetemize elektronik postayla mektup gönderen bir vatandaþýmýzýn mültecilerle ilgili mektubu þöyle: "Hafta sonu yaþanan bir mülteci dramý vardý. Ýlk kez deðil. Sýk sýk rastlanýr bu gibi durumlara buralarda. Ýnsanlar ülkelerinde, doðup büyüdükleri topraklarýnda kýt kanaat da olsa yaþayamadýklarýndan göç ederler. Nereye gidecekler, ne yapacaklar bilemediklerinden birilerinin peþine takýlýrlar ve ya kurtulurlar, ya da yok olurlar. Bir vatandaþ olarak ben son yaþanan dramdan mülteci denilen kiþileri sorumlu tutmuyorum. Bu kiþiler kimlerdi? Suriye ve Iraklýlar... Ülkelerinden neden göç ettiler? Yýllardýr süren savaþ nedeniyle. Suriye ve Irak'ta þu anda en büyük bela nedir? IÞÝD... Bu canavarý yaratan kimdir? Amerika yarattý, Türkiye de besliyor. Türkiye'yi boþuna BOP eþbaþkaný yapmadýlar. Ýþi dini terörü yani Sünni terörü desteklemek ve yaratýlacak olan kan gölünde insanlarý boðmak. Kim bu Türkiye diye birisi soracak olursa bizim garantörümüz demeye utanýyorum þu anda. Katilin eline býçaðý, silahý veren, yedirip içiren, yani besleyen ve her kestiði insan kellesi için onu taltif eden Türkiye Kýbrýs'ta garantörümüzdür de ayný zamanda. Böyle bir Türkiye'nin baþýndakiler milyonlarca oyla defalardýr koltuða seçiliyorlar. Ýþte onlarý seçen ahalinin belli bir kýsmý da kendi güçleri oranýnda vurgunlarýný yapýyorlar. Gör beni göreyim seni misali... Kaptan ve mürettebat insanlarý yük gibi bir tekneye bindirmiþler, ceplerindeki paralarý da almýþlar ve getirip denizin ortasýnda býrakmýþlar. Türk filmlerinde bu tür sahnelere rastlarýz zaman zaman. Türkiye'den Almanya'ya kaçak yollarla girmek isteyen Türklerin baþlarýndan geçenleri dramatize eder bu filmler. Gerçeðini de gariban bu insanlar yaþýyorlar iþte. Kazýklamak da ne kazýklamak... Ülkesinden göç eden Iraklý ve Suriyeli gruplar Türkiye'de bir noktada buluþmuþlar ve kurtarýcý gördükleri Türk kaptana güvendiler. Sonuçta Kýbrýs'ýn kuzey sahillerine çýktýlar. Ama kaptan ve mürettebat yok. Keþke buraya geldiklerinde birisi onlara, güvenilecek baþka insan bulamadýnýz mý deseydi... Biz Kýbrýslýlar olarak güvendik onlarý garantör yaptýk. Geldiler bizim bozulan anayasamýzý düzeltecekler diye adayý ikiye böldüler. Nüfuslarýný taþýdýlar ve yerli halk olarak bizleri göçe zorladýlar. Yurtdýþýnda burada yaþayan nüfusumuzdan çok insanýmýz yaþamaktadýr. Biz toplum olarak güvendik, þimdi kurtulmanýn yollarýný arýyoruz. Tükendik. Siz kiþi olarak güvendiniz paranýzý kaptýrdýnýz ve denizin ortasýnda ölüme terkedildiniz. Bu ne ilk ne de son olacaktýr. Bitmeyen bir savaþ var Ortadoðu'da... Kurþun sesleri göçü artýrýr." BÝZÝM DUVAR KADIN KADINDIR, ÇÝÇEK SENÝN BABANDIR Bizim Mandra Eroðlu'nun Türkiye'ye gidip Erdoðan'la görüþmesinden sonra adaylýk konusunda nasýl bir karar açýklayacaðý merakla beklenirken, vatandaþlar da bu ziyarete ilginç yorumlar getirmeye baþlar. Bir vatandaþa göre Eroðlu aday olursa, bu adaylýðýn Erdoðan'ýn desteðinde olduðu izlenimini yaratmayý amaçlayacak; aday olmazsa da, Erdoðan'dan olumsuz telkin geldiði anlaþýlacak. Tarafsýz siyasi gözlemciler ise, Mustafa Akýncý gibi güçlü bir aday karþýsýnda Eroðlu'nun bu seçimi kazanmasýnýn mümkün olmadýðý görüþündedirler.

8 8 25 Kasým 2014 Salý Baðýmsýz Köþe Ali Kiþmir HESAP HATASI AKINCI: MEMLEKETÝN HALÝ BÝZE LAYIK DEÐÝL DÜZELTMELÝYÝZ Cumhurbaþkanlýðý seçimlerinde baðýmsýz aday olacaðýný açýklayan Mustafa Akýncý, ülkenin toplum her kesiminde ve çevre konusunda büyük sorunlarýn mevcut olduðunu belirterek, "Memleketin bu hali bize layýk deðil. Bu durumu düzeltmek zorundayýz" dedi. Mustafa Akýncý önceki gün Serhatköy'ü ziyaret ederek vatandaþlarýn Kýbrýs sorunu ve iç meselelerle ilgili sorularý yanýtladý. Akýncý'nýn basýn bürosundan yapýlan açýklamaya göre, Mustafa Akýncý Ortadoðu ülkelerinde doðal zenginlikler nedeniyle yaþanan sorunlara dikkat çekerek, Kýbrýs'ta da benzer sorunlarýn yaþanabileceðine dikkat çekti ve her iki toplumun akýlcý bire yolla uzlaþmasý gerektiðini ifade etti. Doðal gazýn bir fýrsat olduðu görüþünü yineleyen Akýncý, "Buna inanmak, uðraþmak gerek. Biz bunu isteyen taraf olarak Kýbrýs Rum tarafýný masaya çekmeli ve bu zenginliði paylaþmalýyýz" diye konuþtu. Kýbrýs Rum tarafýnýn harita sunduðu yönündeki iddialara deðinen Akýncý "Ortada ne harita ne anlaþma var. Hatta müzakere masasý bile kalmadý. Harita iddialarýyla insanlarýn kafalarýný bulandýrmaya çalýþýyorlar" dedi. Ýç konulara deðinen Akýncý, Güzelyurt bölgesinde yaþayanlarýn yýllardýr huzursuzluk içerisinde olduðunu, beldelerine yatýrým yapmaktan çekinmeleri bir yana, cenazelerini dahi Lefkoþa'da defnettiklerini iddia etti. Akýncý, "Asýl olan bir an önce belirsizlikten kurtulmaktýr. Bir anlaþma yapýldýðýnda bunun, maðduriyetleri dikkate alan ve bunlarý gideren bir anlaþma olmasý gerekir. Bu da ancak görüþme masasýnda olur ve halkýn da onayý alýnarak yaþama geçer" þeklinde konuþtu. Cumhurbaþkaný olmasý halinde kapalý Maraþ konusunda da adým atmak istediðini anlatan Akýncý, bu adýmýn da Kýbrýslý Türklere uygulanan ambargolarý bertaraf edecek þekilde atýlacaðýný belirtti. Geleceðe olumsuz bakmamak gerektiðini ifade eden Akýncý, Türkiye ve Güney Kýbrýs'la iyi iliþki istediklerini anlattý. Akýncý ziyaretleri çerçevesinde Güzelyurt'ta Leymosun Kültür Vakfý'nýn öðretmenler için düzenlediði etkinliðe de katýldý. TEL-SEN YARDIM TOPLAMA ÝZNÝ ÝSTEDÝ Telekomünikasyon Dairesi Çalýþanlarý Sendikasý (Tel-Sen) Yönetim Kurulu, Telekomünikasyon Dairesi'nin halka daha iyi hizmet verebilmesi ve toplumun bir varlýðý olarak ayakta kalabilmesi için Lefkoþa Kaymakamlýðý'na baþvuruda bulunarak halktan yardým toplama izni talep etti. Kýbrýs Türk Ýþçi Sendikalarý Federasyonu (Tük-Sen) Baþkaný Arslan Býçaklý ve Tel-Sen Baþkaný Tamay Soysan baþkanlýðýndaki heyet, Lefkoþa Kaymakamý Alkan Deðirmencioðlu ile görüþtü. Heyet görüþme ardýndan, Kaymakamlýk önünde "Dileneceðiz, Direneceðiz" yazýlý pankart açarak basýn açýklamasý yaptý. BIÇAKLI Kaymakam Deðirmencioðlu'yla görüþmede ilk sözü alan Türk Sen Baþkaný Arslan Býçaklý, "Bu devlet hepimizin" diyerek hükümet yetkililerinin devleti yönetmek için halktan yetki aldýklarýný anýmsattý. Hükümet yetkililerine yapýlan zamlar, her gün yapýlan atamalar nedeniyle devletin "fazla" masrafý bulunduðunu söyleyen Býçaklý, bu sebeple devletin bütçeden fazla paya ihtiyacý olduðuna dikkat çekti. Býçaklý, devletin masraflarý nedeniyle, bütçeden kurumlara sahip çýkmak için yeterli paranýn ayrýlamadýðýný ileri sürdü. Telefon Dairesi'ne yýllardýr yatýrým yapýlmadýðýný ifade eden Býçaklý, "bina insanlarýn baþýna çöktü, kablo alacak para yok, ama hala yatýrým yapýlmýyor" dedi. Telekomünikasyon Dairesi'nin milyon yýllýk geliri olduðuna iþaret eden Býçaklý, devletin bu parayý alýp genel bütçe için kullandýðýný, ancak daire için kullanmadýðýný ileri sürdü. Daha verimli, daha kaliteli hizmet için halktan para "dileneceklerini" söyleyen Býçaklý, bu tür çalýþmalarýn izne tabi olduðunu, bu amaçla da Kaymakamlýktan izin talep etmek amacýyla bugünkü ziyareti gerçekleþtirdiklerini kaydetti. DEÐÝRMENCÝOÐLU Lefkoþa Kaymakamý Alkan Deðirmencioðlu da, Telekomünikasyon Dairesi'nin önemine iþaret ederek, dairenin geliþip, ayakta kalmasýnýn gerekliliðine dikkat çekti. Tel-Sen'in talebinin, iþleme alýnarak, yasal çerçevede araþtýrýlacaðýný söyleyen Deðirmencioðlu, sonucun Tel-Sen'e bildirileceðini söyledi. Görüþme ardýndan TelSen Kaymakamlýk önünde pankart açarak, Tel-Sen Baþkaný Tamay Soysan basýn açýklamasý okudu. Son seçimlerden önce CTP'nin ve dolayýsýyla Genel Baþkaný Özkan Yorgancýoðlu'nun "göç yasasý" ile ilgili düþüncelerini tekrar etmenin bir anlamý yok... Zaten geçmiþ bu parti ve kiþilerin açýklamalarýyla dolu... Muhalefette olduklarý dönemde elçiye uzak olmanýn rahatlýðýyla aðýzlarýna geleni söylediler... Ve topluma karþý tutamayacaklarý sözler verdiler... Týpký 2004 öncesi verdikleri gibi!.. Daha sonrasý zaten hepinizin malumu!.. Toplumun umutlarýný büyük oranda yok eden CTP'ye halk yeniden güvendi ve hükümetin büyük ortaðý olarak görevlendirdi... Peki, toplumu bu yöne ne itti? Yani insanlar neden farklý bir parti denemek yerine yeniden CTP'ye þans verdi? Sanýrým buradaki en önemli faktör CTP'nin "biz geçmiþten ders aldýk" söylemiydi... Ve bununla birlikte "hesap soracaðým" vaadiydi... Ancak geçen bir buçuk yýllýk süreçte CTP'nin geçmiþten pek ders aldýðýný söyleyemeyiz... Aksine geçmiþten hiç ders çýkartmadýðýný yaptýklarý açýklamalar ve uygulamalarla görebiliriz... Sanýrým bu duruma en büyük örnek "göç yasasý"ný gösterebiliriz... Seçimlerden önce Sayýn Yorgancýoðlu ve partisi bu yasayý deðiþtireceklerini ya da ortadan kaldýracaklarýný söylemiþti... Týpký ortaðý DP gibi onlarda düzenlenen tepki mitinglerine ve eylemlere katýlmýþ, birinci maddesi göç yasasýnýn kaldýrýlmasý olan 13 maddelik ilkelerin altýna sendikalar birlikte imza koymuþtu... Ancak ayný Yorgancýoðlu þu anda "göç yasasýný ortadan kaldýrmak için bütçemiz yok" diyor... Ve kendi çözüm önerisini ortaya koyuyor... Özkan Bey hayat pahalý ödeneðini en alt barem ile en üst barem çalýþanýna eþit vererek aradaki farkýn kapanacaðýný iddia ediyor... Öncelikle HP'nin bu þekilde, yani baþbakanýn söylediði þekilde ödenmesi bana göre de en adil ve doðru olanýdýr... Ancak bu ödeme þekli Özkan Bey'in iddia ettiði gibi sorunu ortadan kaldýrmýyor... Aksine devamýný saðlýyor... Örneklemek gerekirse; Göç yasasýndan önce istihdam edilen bir kiþi diyelim ki 2500 TL maaþ alýyor... Sonrasýnda giren ise, 1500 TL maaþa çalýþýyor... Bu iki çalýþana düzenli bir þekilde 6 ay ara ile 200'er TL HP verildiðini varsayalým... Yani 18 ay sonra bu iki kiþinin maaþlarýna 600'er TL artýþ yapýlmýþ oluyor... Bu durumda göç yasasýndan önce iþe giren kiþinin maaþý 3100, sonrasýnda giren kiþinin ise 2100 oluyor... Bu iki kiþinin HP verilmeden önceki maaþ farký 1000 TL idi... Sayýn Baþbakan Özkan Yorgancýoðlu'nun dediði sistemde yapýlan 3 HP ödeneði sonrasý bu fark yine 1000 TL olarak kalýyor... Yani fark açýlmadýðý gibi Özkan Bey'in iddia ettiði gibi kapanmýyor da... Doðal olarak da eþit iþe eþit ücret adaleti yine saðlanamamýþ oluyor... Doðrusu Özkan Bey'e bu fikirleri kim veriyor büyük merak içerisindeyim... O kadar üst düzey danýþman atadýktan sonra gelinen durum vahim bir noktada... Bu arada bu yasanýn görüþülmesine ivedilik alýnmasý için dün mecliste oylama yapýldý... Korkak olan vekiller oylamaya katýlmadýlar... Geçmiþi unutup toplumu ahmak yerine koymak isteyen vekiller ise ivediliðe "ret" oyu verdiler... UBP popülizm yaparken TDP ise istikrarlý duruþunu devam ettirdi... Güne damgasýný vuran kiþi ise Doðuþ Derya oldu... Bir çok kendini yürekli sanan kiþilere inat oylamaya katýldý ve düþüncesini özgürce ifade ederek dik bir duruþ sergiledi... Diðer "muhalif" vekiller ise Facebook'tan imalý paylaþým yapmayý tercih ettiler... Neyse ki bu "muhalif" vekillerin yapmasý gerekeni UBP yaptý ve en azýndan bu yasanýn görüþülmesi için ivedilik alýndý... Daha önce de söylediðimiz gibi!.. Bu partilerin birbirlerinden tek bir farklarý var, o da renkleri...

9 9 25 Kasým 2014 Salý Posta... Posta... Posta... Tünel ALINTI Memleketimden Manzaralar ARÞÝV FAÞÝSTTEN DEMOKRAT YARATMAK Þevket Demirel'in Isparta'da kardeþi Süleyman Demirel için yaptýrdýðý "Demokrasi" müzesi' nden hareketle Demirel'in "demokrat" lýðý koro halinde övüldü. Demirel'in iktidarda olduðu arasýnda demokrat, devrimci, sosyalist ve komünistlere yapýlan baskýlar, iþlenen cinayetler, katliamlar gözümün önüne geldi. Demirel, 12 Mart gelmeden 12 Mart'ýn alt yapýsýný döþeyen bir "demokrat" týr. "Demokrasi Müzesi" nin açýlýþýnda iktidar ve "muhalefet" milletvekillerinin bulunmasý anlamlýydý, Demirel'e vefa borçlarýný ödemekteydiler. Acýolan, Demirel'in "demokrat" lýðýnýn kanýtý olarak takdim edilen bu müze haberinin bazý "sol" yayýn organlarýnca benimsenmesi. Kurtuluþumuzu emek eksenli, antifaþist, laikharekette aramak yerine faþistlerden demokrat yaratarak onlarla omuz omuza yürüme çabasýnýn bize ne kazandýracaðý sorusunu sormaktan kendimi alamýyorum doðrusu. Serpil GÜVENÇ (sol) TARÝH 30 EKÝM 2013 Ülkü Ocaklarý'nýn yeni merkez binasý tekbir sesleriyle yol ortasýnda kurban kesilerek açýldý... Dualar okundu... "Lefkoþa ovasý, Bozkurt yuvasý" diye sloganlar atýldý. Köþklüçiftlik "Allah-ü ekber" sesleriyle inledi... Göç Yasasýna Dur De Ýnisiyatifi KK nýn deðil TC nin meclisinde... Gözden kaçmayanlar... MECLÝS DEDÝÐÝN MADÝK ATMA YERÝ TDP milletvekili Mehmet Çakýcý, "göç yasasý olarak nitelendirilen yasayý kaldýralým" diyor. TDP milletvekili Zeki Çeler, "Eþit iþe eþit ücret uygulamasýný getirin, baremlerini doðrulayýn, sosyal güvencelerini saðlayýn" diyor. Sonra Baþbakan Yardýmcýsý olan ve daha bir sürü Bakanlýðý da "idare" eden Serdar Denktaþ alýyor sazý eline: "Muhalefetteyiz diye atýn gitsin. Hükümet bulsun ödesin deniyor. Nasýl bulacak TC'ye gidecek isteyecek. Burada birbirimize madik atmaya devam edeceðiz" diyor. Nerden biliyor bunlarý? Elbette kendinden. DÝPNOT Avusturyalý parlamenter Peter Pilz PKK'nin AB'nin "terörist örgütler" listesinden çýkarýlmasýný, daha önce batýnýn Filistin Kurtuluþ Örgütü'ne verdiði þansýn bu kez PKK'ye de verilmesini talep etti. ÝNCÝR ÇEKÝRDEÐÝ "Çocuklarýn beyni kumbaraya benzer açtýðýnýzda ne atarsanýz onu bulursunuz." Derviþ EROÐLU (Cumhurbaþkaný) VÝRGÜL... ÇÝLLER DE "KADIN"DI AMA CTP'nin cumhurbaþkaný adayý Sibel Siber "Ortadoðu'nun ilk kadýn cumhurbaþkaný olma" hayallerine fena kaptýrdý kendini. Sadece "kadýn"lýðýný öne sürerek oy talep etmesi çok tuhaf doðrusu. Kadýnlarýn gofa gelip kendisini seçeceðine mi inanýyor acaba? Unutmayýn ki, Tansu Çiller de kadýndý, Margaret Thatcher de kadýndý E Barak Obama da ABD'nin ilk "siyah" Baþkaný oldu ama vaziyet ortada TEL-SEN TURKCELL VE TELSÝM'E KURBAN OLSUN BAÞKAN "Telefon Dairesibinasý insanlarýn baþýna çöktü, kablo alacak para yok, ama hala yatýrým yapýlmýyor" Aslan BIÇAKLI (Türk-Sen Baþkaný) Yoksa bizim "1984"ümüz, AKP iktidarýnýn pek çok alanda hedef aldýðý "2023" mü olacak? ( ) Geçen gün haber ajanslarýnda vardý: Güvenlik görevlileri Kahire Üniversitesi'nin ana kapýsýnýn önünde bir öðrenciyi üstünde George Orwell'in "1984"üyle yakalamýþlar. Yalnýzca "1984"ün çevirmeni olduðum için deðil, þu yaþadýðýmýz dünyanýn bir yurttaþý olduðum için de ürküttü beni. Mýsýrlý öðrencinin mutlaka politik bir kimliði vardýr ama beni hiç ilgilendirmiyor. Beni ilgilendiren, yeryüzünde bir insanýn, üstünde "1984" ile yakalanmýþ olmasý. Çünkü "1984", kimsenin üstünde bir kitapla yakalanmayacaðý bir dünya özlemiyle yazýlmýþ bir roman RayBradbury'nin "Fahrenheit451"i geldi aklýma. Hani þu, bütün evler yanmaz plastikle kaplanýnca itfaiyecilere kitap yakmaktan baþka bir iþin kalmadýðý, kitaplarýn yakýlmasýna karþý olanlarýn kurduðu örgütün her bir üyesinin de insanlýk tarihinin önemli bir yapýtýný ezberleyerek "kitap-insan"a dönüþtüðü kitap! Fahrenheit 451, kitap kâðýtlarýnýn tutuþtuðu sýcaklýk derecesi. Ne var ki, kitaptan korkan kitapsýzlarýn baskýlarýnýn bu en kýzgýn anýnda bile direnenlerin olmasý, insanýn yüreðine umut saçar. Týpký geçen yýl, Türkiye'de istedikleri gibi at oynatacaklarýný sananlarýn kendilerine en güvendikleri günlerde Gezi Direniþi'ni yaratan gençlerin, umudunu yitirir gibi olanlarýn yüreðine umut saçmasý gibi.gerçi, nedense (!) Gezi Direniþi'yle birlikte KARÝKATÜR / Serhan Gazioðlu Türkiye'nin en çok okunan kitaplarý arasýna giren "1984" henüz yasaklanmýþ deðil... Ama 31 Mayýs 2013'ten bu yana, Gezi'yi konu alan kitaplar, oyunlar, filmlersansürle karþýlaþýyor.her zaman doðrudan yasaklama gerekmiyor. Oluþturulan baský ortamý, insanlarý otosansüre, Türkçesi kendi kendine yasak getirmeye zorluyor. 51. Antalya Uluslararasý Altýn Portakal Film Festivali'nde Reyan Tuvi'nin "Yeryüzü Aþkýn Yüzü OluncayaDek" adlý Gezi belgeselinin baþýna gelenler hâlâ belleklerde... Altýn Portakal, hem de sinemamýzýn 100. yýlýnda, yasal yetkililere iþ býrakmayan Festival Komitesi'nin otosansürüyle geçti tarihe. ( ) Giderek bir "hastalýk" halini alan otosansürün son çarpýcý örneklerinden biri de CNN Türk ekranlarýnda yaþandý. 17. yüzyýlýn büyük ustalarýndan Rubens'in "Üç Güzeller" tablosu, RTÜK korkusuyla mozaikleniverdi. Ýþin en ürkütücü yaný da, bu sansür iþleminin, ceza yeriz korkusuyla, CNN Türk gibi dünyaya açýk bir kanalýn yönetimi tarafýndan uygulanmýþ olmasý."1984"e dönersek... Kitabý 1948'de tamamlayan Orwell, bu karþýütopyaya bir ad düþündüðünde, 1948'in son iki rakamýnýn yerlerini deðiþtirmeye karar vermiþti. Peki, bugün Türkiye'de bir yazar bir karþý-ütopya yazmaya kalksa, 2014'ün son iki rakamýnýn yerlerini deðiþtirip "2041" mi demeli? Yoksa biz "1984"ü yýllardýr yaþýyoruz da farkýnda mý deðiliz? Yoksa bizim "1984"ümüz, AKP iktidarýnýn pek çok alanda hedef aldýðý "2023" mü olacak? Yasal düzenlemelerden eðitim, sanat ve kültür alanlarýnýn yeniden düzenlenmesine, toplumun temellerini oluþturan pek çok konuda adým adým ilerliyor iktidar... Bilmem farkýnda mýyýz, AKP'nin "Yeni Türkiye" kandýrmacasýna yaslanarak "EskiTürkiye" yaratma çabalarý, asýl kültür alanýnda kendini gösteriyor. "2023"ün bizim "1984"ümüz olmamasý için, Gezi Direniþi'nden çýkarýlacak çok ders var... (Bu yazý Celal Üster'in "Cumhuriyet"te yayýmlanan "2023' bizim '1984'ümüz olmasýn" baþlýklý yazýsýndan kýsaltýlmýþtýr )

10 10 25 Kasým 2014 Salý Mahmut Anayasa Her devrin adamý olan, meslekten zengin olup, beþ para vergi ödemeyen, özel ders alan öðrencilerini geçirip, almayanlarý sýnýfta býrakan, çocuklara "Pazartesi gelirken çiçek getirin" diyen, "Sülük" cinsi öðretmenlerin de öðretmenler günü kutlu olsun mu...??? Olsun, olsun, öðretmen sevmeyen var mý...??? Peki Ülker Çokoprens sevmeyen var mý...??? Mine Atlý Ben mülteci haklarý uzmaný deðilim... Azacýk bir hukuk eðitimim var... Birazcýk da mültecilerle tecrübem... Ama bu ülkede uzmanlarýmýz var. Her þeyi bilmemek, her þeyin uzmaný olmamak ayýp deðil... Ama öðrenmemek, bilgi almamak, bilgiyi inkar etmek sadece sinir bozucu deðil komiktir. 50 kiþi gözlerimin önünde sürüklenerek gemiye bindirilmiþti KKTC'den, yasal mevzuat deðiþmedi, yine ayni manzaraya tanýk olamam diye gitmedim Girne Limanýna. Boðulma tehlikesi yaþayan insanlarý 'kurtardýlar' yatak yorgan ve yemek verdiler birkaç saat diye gurur duyan siyasetçilerimiz... Uzmanlarýmýzý dinleyin, uzmanlarýmýza kulak verin, uzmanlarýmýza saygý duyun ve bu düzeni... Ülkedeki yasal mevzuatý deðiþtirin. Oncel Polili yýlma arkadaþým... Baþka ülkelerde senin paylaþtýðýn bilgileri milletvekilleri parayla satýn alsa da... Yýllarýný buna adamana raðmen 'facebook' kahramaný imajýný yesen de, sen yine de yýlma. Kazým Denizci Özker hocaya kýzýlmaz, onun mücadeleci kimliði yanýnda hoþgörü, insan sevgisi ve hayvanlara da olan tutkusu unutulmaz. O kimseyi üzmek, kýrmak istemeyen bir kiþiliðe sahip oluþu ve yol göstericiliði benim hayatýma yön veren kiþilik olarak hep hatýrlanacak. Bir þey daha hatýrlanacak onun ifadesi dahi alýnmadan dava arkadaþý sandýklarý tarafýndan bir çýrpýda partisinden atýlmasý oldu. Onu partiden atanlar baþta Talat olmak üzere teslimiyetçi politikalarý ile de unutulmayacaklar... Bülent Fevzioðlu (Kýbrýs Türk sosyal yaþam tarihimizden, notlar... bf) Kýbrýs'ta ilk radyo satýþlarý, 1930'lu yýllarýn ortalarýnda baþlar... Ve dönemin en çok dikkat çeken radyolarý ise Philips marka olanlardýr... Ýþte, Mart 1936 tarihli bir gazete ilâný: "Bütün adada maruf [bilinen, tanýnan] ve meþhur olan Ouzounýan ve Sutnian müessesesinde fennin [bilimsel olan] en son terakkisine [ilerleme, geliþme] göre yapýlmýþ gayet güzel ve dayanýklý Philips radyolarý satýlmaktadýr. Bu radyolar bütün mevcelerle [ses dalgasý] yani kýsa orta ve uzun mevcelerin hepsi ile iþlerler. Bunlarla dünyanýn her yerini gayet temiz, vazýh [açýk olan, netlik] ve mükemmel olarak dinleyebilirsiniz. En maruf ve en büyük kimseler bu radyolarý almýþlar ve son derece memnun kaldýklarýný bildirmiþlerdir. Fiyatlarý gayet mutedil [ýlýmlý] olup ödemek hususunda kolaylýklar yapýlýr." Ediz Özünlü-Kalasý tutan iþ güvenlik uzmanýdýr. Feza Güzeloðlu KIBRIS'TA Çanlar AKP ÝÇÝN çalýyor!!! Yaþananlar TC için sonun baþlangýcýný gösteriyordu. Eskiden bayraklarla, halaylarla, nutuk çekilerek karþýlananlar artýk protestoyla kaþýlanýyordu ve bu bir ilkti. Arkasý da gelecektir, meþale bir kez yanmaya görsün! Toplum içten içe kaynýyor ve sular ýsýnýyor. AKP'li yöneticiler bir hesap hatasý yapmýþlar! Öncelikle Kýbrýs'a taþýdýklarý nüfusla yerli nüfusu azýnlýða düþürmüþ, ekonomik deðerleri yeþil sermayenin temsilcilerine peþkeþ çekmiþ ve tüm bunlar yetmezmiþ gibi iplerini ellerinde bulundurduklarý kuklalar vasýtasý ile Göç Yasalarýný geçirmiþler ve topumuzun defterini dürmeye hazýrlanýyorlar! Yaþam kalitemizi Türkiye'nin de altýna çekerek bu topraklardan açýkça göç etmemizi istiyorlar! Nasýlsa Yeni Kýbrýslýlar (ampüller) yolda! Son 10 yýlda onbinlerce insanýmýz Ýngiltere'ye göç etmiþ, Larnaka'da yüzlerce Türk ailenin yaþamasý ise kuzeyin terkedilmesi açýsýndan durumun vahametini ortaya koyuyor!. Tavsiye diye aldýrttýklarý kararlarýn ekonomiyle uzaktan yakýndan ilgisi yok!. Sürekli nüfus taþýnan bir yerde tedbir alamadýðýnýz gibi yapýlanlar da zaten Cenevre Konvansiyonu'na tamamen aykýrý!. Eskiler "Yanlýþ hesap Baðdat'tan döner" derlerdi ya?! Bu da öyle olacak!. AKP KIBRIS'TAN DEFOL! KIBRIS KIBRIS'LILARINDIR! Çamlýköy Lefke Kýbrýs- Anafeninin Bükümü (Karþýyaka-Çamlýköy Yolu Lefke) by Rifat Salim Müdüroðlu. Ülker Fahri APTALLARA HÝKAYELER: Türkiye Orman ve Su Ýþleri Bakaný Veysel Eroðlu, Ergene ve Konya havzalarýnda arýtýlmýþ atýk sularýn KKTC'de sulamada kullanýlmasý için çalýþma yapýldýðýný açýkladý. (Bak: Kýbrýs Gazetesi , sayfa 14) Allah Allah... Türkiye'den 2 aya kadar borularla yýlda 70 milyon metre küp içme ve tarým amaçlý su gelmiyor muydu? Þimdi nereden çýktý bu atýk sularýn arýtýlarak KKTC'ye gönderileceði? Hem de ta Konya'dan. Konya'dan KKTC arasý kaç kilometre? Baþka boru mu döþeniyor da haberimiz yok? Ama... Karþýsýnda adam gibi bir Gazeteci yok ki "neden bahsediyorsunuz" diye kendisine sorsun? Mustafa Serdengeçti Ayný borudan hem onu hem ötekini verecekler herhalde. Hem içelim hem sulaylým. Bizden baþka "baþka" var mý? Adil Küçük Dur bakalým bu iþin sonu ne olacak, inþallah içme suyu yerine atýk su gelmez.. Mustafa Serçelik Konya'dan atýk su gelene kadar çok daha kolay daha yakýndan temiz sular gelebilir. Amerika'yý müslümanlar keþfetti sözü gibi bir söz herhalde Adil Küçük Temiz su ile atýk su konusu Bizi aldý bir gayle Bu memlekette her þeyin tersten yapýlmasý karþýsýnda þimdi ne yapacayýk? Bize bir fikir verin sevgili dostum... Hüseyin Kuruç Bir boklu su içmediðimiz kaldý þimdi onu da içeceðiz. Elveda Kýbrýslýlar.. Mebrure Tahir Altuð Vallahi bu haberi okuyunca kahkahalarla güldüm... Hep diyordum, " Türkiye baþka bir cumhuriyete yani Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti'ne niye boru döþüyor diye"... Güneþ Þenol Mevlüt Bu haberler yüzünden Mahmut Anayasanýn Mandýra Timesý reyting kaybedecek Duygu Amber Yargýtay onadý: Erdoðan'a hýrsýz demek suç deðil Cumhurbaþkaný Erdoðan, CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu'nun kendisine "hýrsýz" demesinin ardýndan tazminat davasý açmýþtý. Mahkeme, Erdoðan ve AKP'nin "hakaret var" diye açtýðý toplam 100 bin lira istemli tazminat davasýný reddetti, Yargýtay deliller isabetli diye mahkemenin kararýný onadý. Vedal Çeliker Ýnsan ne olursa olsun, sonradan utanacaðý sözleri söylemekten itina etmelidir. Çünkü o kelimeler aðýzdan bir kere çýktýktan sonra geri dönülmez dostluklarýn kýrýlma noktasý olacaktýr...

11 25 Kasým 2014 Salý 11 Selim Sayarý Öðretmenler gününde hep ayný yalakalýklar... "Üzerimde emeði olan öðretmenlere teþekkür ederim" vs... Öðretmenlik bir meslektir, herhangi bir ayrýcalýðý yoktur, bir çok öðretmen mesleðin temel gereklerini dahi yerine getirmez, öðrencilere kötü davranýr, psikolojilerinden anlamaz, kaytarýr, müfredattan fazlasýný vermez, kendisini-bilgisini yenilemez... Uzun lafýn kýsasý, öðretmenlik herhangi bir meslek dalýndan farklý deðildir. Ayþe Bolayýr Koççat Atatürk Ýlkokulu'nda okula baþladýðým yýllardý. Öðretmenlerimiz bizim için anne, babaydý. Gözümüze baktýðýnda bir sorunumuz, sýkýntýmýz olduðunu anlardý ve elinden geleni yapmak için de uðraþ verirdi. Bizleri eðitmek için canla baþla çalýþýrlardý. Arif Hasan Tahsin Bey Türkçe öðretmenimdi. Öðretmenlerimizi çok seviyorduk. Eski yýllarda daha güzeldi okul hayatý. Bence her þeyin bir anlamý vardý. Çocuklarýn öðretmen ile arasýndaki sevgi, saygý farklýydý, þimdi zaman deðiþti pek bunlarý göremez olduk. Öðretmenler bu toplumun en deðerli kiþileridir kýymetlerini bilelim ve her zaman saygýda kusur etmeyelim. Tüm öðretmenlerimizin öðretmenler gününü caný gönülden kutluyorum Gülçin Erkmen 24 Kasým Öðretmenler Günü.. Adýmla bütünleþmiþ bir meslek. 30 yýl, dile kolay. Binlerce öðrenci yetiþtirmiþim. Öðretmen arkadaþlarým ve müdürlerimle uzun bir mesaim olmuþ. Bu arada öðrencilerimi yetiþtirirken kendime katma deðerler kazandýrdým. Caným öðrencilerim, ben de sizlerden ne çok þeyler öðrenmiþtim! Sizleri eskimeyen ve Eksilmeyen sevgilerle kucaklýyorum. Benim yetiþmemde emeði geçen öðretmenlerimi en derin sevgi ve saygýlarla selamlýyorum. Ebediyete intikal edenleri de hürmetle anýyorum. Ey sevgili genç etkili ve lider öðretmenler! Öðrencilerinizi sevin. Dinleyin, anlayýn. Sadece sunum yaparak ders vermeyiniz. Eðitim, öðretimin vazgeçilmez iþ birlikçisidir. Umutlar sizde ve sizin yetiþtireceðiniz nesillerde... Yolunuz açýk ve aydýnlýk olsun. Sizi önemsiyorum. Çünkü bu memleket ve eðitim politikalarý umurumda... Bülent Zeka Bugün haber çýktý KKTC sýðýnmacýlarý feribotla Mersin'e gönderecek.. Yani ihraç eden ülkeden ithal edip yine ihraç eden ülkeye döndük. KKTC çað atladý. Yüzbinlerce insanýný yurt dýþýna gönderen bu yönetime ve bu yönetime çanak tutan bütün köpeklere, guliciklerine selam olsun. Münevver Çaðýn Bektaþ Öðretmen olmak kadar güzel bir duygu yoktur sanýrým. Gençlerle birlikte olmak, onlarla bilgi paylaþmak, heyecanlarýna ortak olmak. Gelecek gençlerin ellerindedir. Hep buna inandým. Onlarýn iyi yetiþmesi için elimizden geleni yapalým. Yýllar sonra 'hocam nasýlsýnýz?' cümlesini duymak kadar güzel bir an yoktur. Tüm öðretmenlerimizin bu güzel günü kutlu olsun. Özgü Özkul Özyiðit Eski Portekiz Baþbakaný Socrates kara para aklama, vergi kaçýrma ve yolsuzluktan dolayý gözaltýna alýndý. Ýþte bizdekiler da, tam bu sebepten dolayýdýr ki uluslararasý hukukun içine girmek istemezler, varsa yoksa Mandra ve sürdürdükleri saltanat. Tahminim bizde böyle denetlemeler olsa, deðil 2., 3. cezaevine dahi ihtiyaç duyacayýk... Hasan Recep- Muhabbet sofrasý... Bumin Bezmen YÝNE SPOR YAZARLARI Lefke futbol takýmýnýn bu lige renk heyecan kattýðný kimse inkar edemez. Yýllarca final, yahut derbi deyip,15-20 kiþiye oynanan maçlarý herkes hala daha hatýrlýyordur. Spor yazarlarý tarafsýz olmak zorundadýr, herkes istediði takýmý tutmakta serbesttir. Ancak taraf olacaklarsa spor yazarlýðý yapmasýnlar. Bakýyoruz gazetelerde, TV'lerde spor yazarlýðý yapanlarýn her birinin tuttuðu bir takýmý var. Bu efendiler tuttuklarý takýmlarýn maçlarýnda boy gösterirler, gecesi TV'lerde yorum yaparlar. Yetmedi ertesi gün yine maç hakkýnda yorum Bu yorumlarda taraftarý olduklarý takýmý göklere çýkarýrlar, en ufak bir rakip takýmýn açýðýný yakalasalar hop konuþ babam konuþ. Bir spor programýnda bakarsýn biri Yenicamili, takýmý maðlup olursa, ben maçta uyukladým diyebilecek kadar taraflý, diðer TV'de Kaymaklý taraftarý yorumcu.. Bir diðer tarafta Çetinkaya'nýn durumuna üzülen taraftar spor yazarý Ee diðer takýmlar elbette figüran. Geçen günkü Lefke-Kaymaklý maçýna yorum yazanlara baktým. Acaba bunlardan kaç tanesi maçý Kaymaklý'nýn kaybetmesini isterdi Yýltan Taþçý- Maðusa Buðday Camii... derseniz cevabým hiçbiridir. Yorumlara bakýyorum, "Ee, hakem Arif Solkanat'a sarý kart göstermeliydi ve kýrmýzý kartla atýlmalýydý" diye yazýyor bir tanesi. Lefke'nin verilmeyen penaltýsý ve sayýlmayan golünde ise "Oturduðum yerde tam olarak göremedim, yorum yapamam" Bir diðeri hiç bahsetmiyor penalti pozisyonundan ve sayýlmayan golümüzden, alýn size spor yazarý, hakemlere yapýlan baský ve sözlü saldýrýlarý es geçtim, biz yapaydýk görecektiniz siz yazýlarý yorumlarý. Ýþte bizim spor yazarlarýmýzýn hali, biz bu yýl bu oyunlarýný hep bozduk, hep iþleri ters gitti, bunlar da nerden çýktý dedirttik ya þimdi baþladýlar. Hayatýmda Lefke'de maçta görmediðim bir gazeteci, yazdýðým yorumu paylaþýyor ve spor yazarý taraftar, gazeteci arkadaþlarýna avukatlýk yapýp yorum yapýyor, alýn iþte size bir gazeteci daha, hayýr filan adam deðildi da filan adamdý, deyip yorum yapýyor ama yapýlan sözlü saldýrýlarý söylemeye gelince haberi yok. Sizin gibi gazeteci olursa maç seyretmeðe artýk kiþi de bulamayacaksýnýz haberiniz olsun! Ahmet Ersöz Flaþ Haber: Yýllardýr nereden, kimin tarafýndan geldiði belli olmayan GÖÇ yasasý tartýþmasý sürerken, sabahýn erken saatlerinde toplanan bir grup genç, GÖÇP (Gýbrýsdan Ölümüz Çýkar Platformu) adlý örgütü kurduklarýný duyurdular. Örgüt Genel Sekreteri Hamdi Göçkýranoðlu yaptýðý açýklamada, amaçlarýnýn bu yasanýn kaldýrýlmasý olduðunu aksi takdirde kan döküleceðini vurguladý. Bu açýklamanýn ardýndan toplanan Kan Bankasý Sendikasý bir bildiri yayýnlayarak "bu akacak kanýn toplanabilmesi" için Polis Müdürlüðüne dilekçe yaptýklarýný duyurdu. Bu arada IÞÝD Örgütlenme Sekreteri Hamidi Kelleuçuranoðlu CNN'e yaptýðý açýklamada, GÖÇP'nin destekçisi olduklarýný her an adaya yeni bir çýkarma yapabileceklerini ancak Girne ve Maðusa sahillerinin topyekün parsellenmiþ olmasý nedeniyle çýkarma yapacak uygun yer bulamadýklarýný vurguladý. Bu geliþmeler ýþýðýnda toplanan Bakanlar Kurulu, IÞÝD kurucu üyelerinin tümüne vatandaþlýk verileceðini ayrýca Karpaz sahillerinde de uygun bir arazi tahsis edileceðini bildirdi.(a.e.) Mehtap Çardak Hala anlayamadýnýz deðil mi? Önemli olan haklý yada haksýz olmak deðil... Kavganýn kazananý yoktur... Ya kaybedersiniz... Ya da daha çok kaybedersiniz... Önemli olan kalp kýrmamak... Önemli olan yargýlamadan... Karþýlýksýz sevebilmek ve ÝYÝÝK yapabilmek... Egonuzu kontrol edemediðiniz sürece, o sizi kontrol etmeye devam edecek... Böyle olduðu sürece tüm dünya sizin bile olsa... Asla mutlu olamazsýnýz... Buse Demiralp Dün gece hiç tanýmadýðým bir erkeðe sýrf sana benziyor diye usulca sokulup MÖ dedim! Ahmet Karakaþlý Biz burada az konuþup, çok sigara içiyoruz. Nefes almakta zorlanýyoruz bazen. Biz dediðim de Recai ve ben iþte. Aþaðýda iþler bu kadar kötü gittiðine göre, yukarýda durumlar karýþýk olmalý diye düþünüyorduk. Sonra birden "sen öldün" dediler. Pazarlýk masalarýnda öldün. Atýlan ya da atýlmayan imzalar yüzünden öldün. Çözümsüzlük kimlerin iþine geliyorsa, iþte onlar yüzünden öldün. Katillerin birbirlerini kucaklarken, sen tabutunu kucaklayanlarýn göz yaþýnda bin defa öldün. Adýn yok senin, sen sadece öldün. Onlar için birer rakamdýn, matematiksel olarak da öldün Azalarak bitiyoruz, sesimiz çýkmýyor. Sesimiz çýkmadýðý için öldün. Aðustos yeteri kadar berbat geçti diye düþünme, sen zaten Eylül'de öldün. Zordur elbet, gözünü kan bürümüþ zalimlerin olduðu bir dünyada umudunu yitirmeden yaþayabilmek. Ama "Gün gelecek"dersin, "Gün gelecek gün gelecek gün gelecek gün ge..." (Burak Aksak)

12 12 Günün Manisi EMÝNE HÜR Aþk bulur aþký içer Gönlüm uygun eþ seçer Kalbime giden yollar Pýrlantalardan geçer KÜLTÜR - SANAT Kitap Dünyasý Milli Ýrade Nedir? Kollektif Banu Avar ELMADAÐI 25 Kasým 2014 Salý ÖZDEYÝÞLER TADIMLIK "Çok güvenirseniz aldatýlýrsýnýz, ama hiç güvenmezseniz hayatýnýz azapla geçer." Frank Crane Hesaplayamadýðým Zaman dilimleri arasýnda dokunur tenin Ve tenin Teninden önce hiç bilmediðim Bir yangýn, yanar tenimde Ayþen Daðlý "Senden önce" adlý þiirinden LEFKOÞA BELEDÝYE ORKESTRASI'NDAN KANSER ARAÞTIRMA VAKFI YARARINA ODA MÜZÝÐÝ KONSERÝ Lefkoþa Belediye Orkestrasý, "her ay bir konser" hedefi çerçevesinde, bugün Kanser Araþtýrma Vakfý yararýna Oda Orkestrasý Konseri gerçekleþtiriyor. Lefkoþa Türk Belediyesi açýklamasýna göre, Tanju Hoca'nýn viyolonsel ile solist olarak yer alacaðý Oskay Hoca'nýn þefliðini yapacaðý Lefkoþa Belediye Orkestrasý Oda Orkestrasý Konseri, Türk Maarif Koleji salonunda saat 20.00'de baþlayacak. Tüm gelirinin Kanser Araþtýma Vakfý'na baðýþlanacaðý konserde J.Haydn, G.B.Sammartini, F.Schubert, C.Gounod, B.Bartok gibi ünlü bestecilerin eserleri icra edilecek. Ursula Le Guin: Piyasaya meta üretmekle sanat yapmak arasýnda fark var n Dünyaca ünlü fantezi/ bilimkurgu yazarý Ursula Le Guin, zor zamanlarýn yaklaþtýðýný söyleyerek, "fanteziye ihtiyacýmýz var" dedi. Le Guin, kitaplarýn yalnýzca meta olmadýðýna da dikkat çekti... New York'taki Ulusal Kitap Ödülleri töreninde ödül alan Ursula Le Guin, yayýncýlýk ve edebiyat dünyasý hakkýnda önemli tespitlerde bulundu. Zor zamanlarýn yaklaþtýðýna dikkat çeken Le Guin, bunun için þu anki yaþantýnýn alternatiflerini görebilen yazarlarýn sesine ihtiyaç duyulacaðýný söyledi. Le Guin, "Özgürlüðü hatýrlayan yazarlara ihtiyacýmýz var - þairlere, hayalperestlere, daha büyük bir gerçeði görebilen gerçekçilere" dedi. Ursula Le Guin þöyle devam etti: Þu anda, piyasaya meta üretmekle sanat yapmak arasýndaki farký bilen yazarlara ihtiyacýmýz var. Þirket kârýný ve reklam gelirini artýrmak amacýyla satýþ stratejilerine uyumlu metinler yazmak ile sorumlu bir kitap yayýncýlýðý ve yazarlýðý ayný þey deðildir. Le Guin, konuþmasýnýn devamýnda kendi yayýncýsýný da sert sözlerle eleþtirdi. Satýþ departmanlarýna editoryal kýsýmdan daha fazla kontrol verildiðine dikkat çeken ünlü yazar, kendi yayýncýsýný "cahil ve açgözlü" olarak nitelendirdi. "2.ULUSLARARASI AKDENÝZ PÝÞMÝÞ TOPRAK SEMPOZYUMU" VE "ALASHÝA YENÝDEN DOÐUYOR " SERGÝSÝ DEVAM EDÝYOR Vakýflar Ýdaresi ve Doðu Akdeniz Üniversitesi'nin organize ettiði "2.Uluslararasý Akdeniz Piþmiþ Toprak Sempozyumu" ve "Alashia Yeniden Doðuyor " sergisi devam ediyor. Sergi, 30 Kasým'a kadar izleyiciyle buluþmaya devam edecek. Proje sorumluluðu Rauf Ersenal, küratörlüðü Ayhatun Ateþin tarafýndan gerçekleþtirilen ve Lefkoþa Bedesten'de yer alan sempozyum ve sergi; üniversiteler, sivil toplum örgütleri ve konularýnda uzman bilim insanlarýnýn katýlýmýyla sürüyor. Ayhatun Ateþin'in verdiði bilgiye göre, akademik sunumlarda, Özgen Acar; tarihsel süreç içerisinde Kýbrýs'a ait arkeolojik eserlerin nasýl talan edildiði ve yurt dýþýna kaçýrýldýðý konusunda ayrýntýlý açýklamalarda bulundu. Nezih Baþgelen; "arekolojinin sesiz dili" olan seramiklerden bahsederek Anadolu Kýbrýs baðlantýlarý ve iliþkileri hakkýnda bilgi verdi. Prof.Dr.Bülen Kýzýlduman; Doðu Akdeniz Üniversitesi tarafýndan Kaleburnu Kral tepesinde yapýlan arekolojik kazýlar sonucu ele geçirilen en son bulgular hakkýnda sunum yaptý. Prof Dr.Levent Zoroðlu; özellikle Kilikya bölgesindeki buluntularla Kýbrýs ile iliþkileri arasýnda benzer öðelere dikkat çekti. Prof Dr.Sevim Çizer; son kalan kadýn çömlekçiler hakkýnda sunum yaptý. Dr.Luca Zavagno; Ortaçað ve Kýbrýs iliþkileri hakkýnda aydýnlatýcý bilgi verirken, Dr.Rýza Tuncel de, ana tanrýça figürleri ve ele geçirdikleri evreler ile anlamlarý konusunda sunum yaptý. Yarýn saat 19.00'da film yönetmeni Mustafa Ersenal, sempozyum çalýþmalarýný içeren belgesel bir sunum gerçekleþtirecek. Atölye çalýþmalarý da sunumla son bulacak. Sergi ise 30 Kasým'a kadar Bedesten'de devam edecek. Le Guin þunlarý ekledi: Kitaplar yalnýzca meta deðildirler; kar dürtüsü çoðunlukla sanatýn hedefleriyle ihtilaf içindedir. Kapitalizmde yaþýyoruz, onun iktidarý içinden çýkýlamaz gibi görünüyor - krallarýn kutsal haklarý da öyle görünüyordu. Ýnsana ait her iktidar, yine insanlar tarafýndan direniþle karþýlaþabilir ve deðiþebilir. Direniþ ve deðiþim çoðunlukla sanatta baþlar. Sýklýkla da bizimkinde, kelimelerin sanatýnda. Güzel insanlarýn yardýmýyla, bir yazar olarak oldukça uzun ve iyi bir kariyerim oldu. Þimdi, bunun sonunda, Amerikan edebiyatýnýn ihanetini izlemek istemiyorum. Biz, yazarak ve yayýmlayarak yaþayanlar, gelirden kendi payýmýzý istemeli ve talep etmeliyiz: fakat bizim harika ödülümüzün adý kâr deðil: Onun adý özgürlük.

13 25 Kasým 2014 Salý 13 SAÐNAK YAÐIÞ BEKLENÝYOR Meteoroloji Dairesi bugün ve yarýn saðanak veya gök gürültülü saðanak yaðýþlarýn yer yer etkili olmasýnýn beklendiðini bildirdi ve yetkililerle vatandaþlarýn tedbirli olmalarý konusunda uyarýda bulundu. Meteoroloji Dairesi tarafýndan yapýlan açýklama þöyle: "Yapýlan son meteorolojik deðerlendirmeler ýþýðýnda Kasým, 2014 tarihlerinde gerçekleþecek saðanak veya gökgürültülü saðanak yaðýþlarýn yer yer etkili olmasý beklendiðinden oluþabilecek olumsuzluklara karþý yetkililerin ve vatandaþlarýn tedbirli olmalarý tavsiye edilir." "24 KASIM ÖÐRETMENLER GÜNÜ" KUTLANDI - "24 Kasým Öðretmenler Günü" dolayýsýyla Lefkoþa Atatürk Anýtý önünde ve Atatürk Kültür Merkezi'nde tören düzenlendi. Atatürk Anýtý önündeki tören, Milli Eðitim Bakaný Özdemir Berova'nýn çelenk sunmasýyla baþladý. Daha sonra Saygý Duruþu ve Ýstiklal Marþý'nýn okunmasýyla tören sona erdi. Atatürk Kültür Merkezi'ndeki tören de, Saygý Duruþu ve Lefkoþa Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Korosu'nun okuduðu Ýstiklal Marþý ile baþladý. Törende; Kýbrýs Türk Orta Eðitim Öðretmenler Sendikasý (KTOEÖS) adýna Ümitcan Yaþamsal ve Milli Eðitim Bakaný Özdemir Berova konuþma yaptý. Konuþmalarýn ardýndan meslekte 25'inci yýlýný dolduran öðretmenlere plaket verildi. ULUDAÐ'A "AVRUPA YURTTAÞLIK ÖDÜLÜ" Araþtýrmacý Gazeteci-Yazar Sevgül Uludað'a, kayýplarla ilgili çalýþmalarý nedeniyle Avrupa Parlamentosu tarafýndan "Avrupa Yurttaþlýk Ödülü" verilecek. "Avrupa Yurttaþlýk Ödül Töreni" Þubat tarihlerinde Brüksel'de yapýlacak. Sevgül Uludað, Avrupa Parlamentosu'nun bu prestijli ödülüne AKEL'in Avrupa Parlamentosu Milletvekilleri Takis Hacýyeorgiu ile Neoklis Silikiotis tarafýndan önerildi. Sevgül Uludað'la birlikte Kýbrýslý Rum þair Mihalis Hristofidis de Kýbrýs'ta barýþa katkýlarý nedeniyle Avrupa Yurttaþlýk Ödülü'ne layýk görüldü. Kayýplar ve toplu mezarlarla ilgili 2002 yýlýndan bu yana araþtýrmalar yürüten, Kýbrýslý Türk ve Kýbrýslý Rum okurlarýnýn yardýmlarýyla kayýplarýn olasý gömü yerlerinin bulunmasýna KARATAHTA Burak Maviþ Sendikamýz yaptýðý açýklamalarda da belirttiði gibi 5 Ekim'i Dünya Öðretmenler Günü olarak kabul eder Kasým'ý da bir toplumun kabul edilmiþ lideri olan Mustafa Kemal Atatürk'e 'baþöðretmenlik' ünvanýnýn verildiði gün kabul eder ve bu güne bu anlamýyla saygý duyar. Mustafa Kemal Atatürk' e bu ünvan gökten zembille inmemiþtir yýlýnda gerçekleþen harf devrimi ve okuma yazma seferberliðine göstermiþ olduðu çaba üzerine layýk görülmüþtür. Gericilikle mücadele ve laikliði bir adým olan bu çaba takdire deðerdir. Mustafa Kemal Atatürk'ün her uygulamasýna doðru diyebilir miyiz bir tartýþma konusu olabilir... Ama eðitimle ilgili atmýþ olduðu adýmlar O tarihin sosyal ortamý, sosyo ekonomik durumu düþünüldüðünde, gayet ilericidir... Bununla birlikte bir kaç yanlýþ algýlamayý tartýþalým. Birinci yanlýþ algýlama; Mustafa Kemal Atatürk'ün liderlik mevzusudur. Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir lideridir. Kýbrýslý Türklerin zaman, durum, mekan olarak lideri olmasý mümkün deðildir. Kýbrýsla doðrudan baðlantýsý yoktur... Türkiye'de yapmýþ olduðu sosyal ve kültürel devrimler Kýbrýs'ta da kabul görmüþ, ve Türkiye'den daha hýzlý benimsenerek uygulanmaya baþlanmýþtý. 1920'li yýllardaki toplumun sosyal, ekonomik ve kültürel yapýsý ve adamýzýn politik ortamý düþünüldüðünde, bu deðiþimleri benimseyip, modernleþmenin temellerini adaya taþýyýp, gönüllü olarak yardýmcý olan ve Kýbrýs'ýn anlatýlmamýþ öykülerini Yenidüzen ve Politis gazeteleri ile "Hamamböcüleri" web sitesinde Türkçe, Rumca ve Ýngilizce olarak yayýmlayan Araþtýrmacý Gazeteci-Yazar Sevgül Uludað, 2008 yýlýnda da Uluslararasý Gazetecilikte Cesaret Ödülü'ne layýk görülmüþtü. "Sýnýr Tanýmayan Gazeteciler Örgütü" de Uludað'a "Basýn Özgürlüðü Ödülü" vermiþti. Uludað, Kýbrýs'ta barýþ ve karþýlýklý anlayýþa katkýlarý ve "kayýplar" ile "toplu mezarlar" konusundaki çabalarý nedeniyle Kýbrýs'ýn her iki tarafýndan da çeþitli sivil toplum örgütleri tarafýndan pek çok kez ödüllendirilmiþ bulunuyor. Uludað, iki toplumdan "kayýp" yakýnlarýný ilk kez bir araya getirerek "Birlikte Baþarabiliriz" adlý ortak örgütün kurulmasýna yardýmcý olurken, benimsenmesini de saðlayanlara, toleranslý ve laik yaþam felsefemizi borçluyuz. Sonuçta ortak kültür baðlarýmýzla birlikte yenilikler adamýza da yansýmýþtýr ve Mustafa Kemal Atatürk doðrudan belirleyici olmasa da, Türkiye'de belirlediði politikalar neticesinde atmýþ olduðu adýmlarýn bir parça da bizde yansýmasý nedeniyle, bir ülkenin lideri olarak, O'na saygý duyulmasýnda bir sorun yoktur. Ýkinci yanýlgý ise 24 Kasým'ý öðretmene Mustafa Kemal Atatürk'ün armaðan ettiði yanýlgýsýdýr. Öðretmenler günü kutlamasý 12 Eylül Cuntasý tarafýndan 1981 yýlýnda öðretmene armaðan edilmiþtir. Bu tarih Atatürk'ün 100.cü doðum gününe denk gelir. Cunta'nýn darbe esnasýnda tutuklanan, yargýlanan, iþkence edilen ve öldürülen binlerce öðretmenin varlýðýný unutturmak adýna; 24 Kasým'ý öðretmene dayattýðý gerçeðini unutmamamýz, hatýrlamamýz, paylaþmamýz esastýr. Üçüncü yanýlgý ise saygýsýzlýk konusudur. Kutlayanlarý ötekileþtirmek, kutlamayanlarý saygýsýz ve ihanet edermiþ olarak göstermek, soðuk savaþ taktiklerinden öteye gitmeyecek ve öðretmen hareketini, dayanýþmasýný ve örgütlülüðünü aslolan toplumsal sorunlar ile mücadele etmek yerine, bu tartýþma ile meþgul edecektir. Tarihi yeniden yazmak yerine, resmi tarihin uydurduðu olaylarýn doðrusunu deþifre etmek görevimizdir. 24 Kasým'ý gerçekleri bilmeden gözü kapalý bir þekilde kabul etmek, Atatürk'ten armaðanmýþ gibi lanse edip, damarlarýmýzdaki asil kaný kabartmaya çalýþmak! Atatürk'ün bir ulusun temellerini atmaya çalýþtýðý devrimlerine bir parça da saygýsýzlýktýr. Nazým Hikmet'in dediði gibi 'Hepimizi birer öðretmen yetiþtirdi' ve þu an öðretmen olmaktan yaþamý boyunca pek çok iki toplumlu grubun oluþturulmasýnda da önemli roller oynadý. Her yýl Avrupa Birliði'ne üye 28 üye ülkeden birer veya ikiþer kiþiye veya birer gruba "AB üyesi yurttaþlar, gruplar, örgütler arasýnda daha iyi anlayýþ ve yakýnlaþma ile sýnýrlarý aþan iþbirliðine yaptýklarý olaðanüstü katkýlar" nedeniyle "Avrupa Yurttaþlýk Ödülü" veriliyor. Avrupa Parlamentosu 2012 yýlýnda da yine AKEL'in Avrupa Parlamentosu Milletvekili Takis Hacýyeorgiu'nun önerisiyle iki toplumlu "kayýp" yakýnlarý örgütü "Birlikte Baþarabiliriz"in kurucularýndan, her ikisi de katliamlarda ailelerini kaybetmiþ olan Murataða'dan Hüseyin Rüstem Akansoy ile Palekitire'den Petros Suppuris'e "Avrupa Yurttaþlýk Ödülü" vermiþti. Öðretmenler Günü Yanýlsamasý gurur duyuyorum. Bizim iþimiz doðrularý söylemektir ve bunu yapmaya birlikte devam edeceðiz. Kimin hangi günü kutladýðýnýn bir önemi yok. Hangi günün ne anlama geldiðinin bir önemi vardýr. 5 Ekim Dünya Öðretmenler Günü'dür ve tarihsel sürecinin alný açýktýr. 24 Kasým 1928 Atatürk'e eðitim ile ilgili devrimlerinden dolayý baþöðretmenlik ünvanýnýn verildiði gündür ve saygý duyulmayý haketmektedir. Ama 24 Kasým'ý Mustafa Kemal Atatürk'ten armaðan bir gün olarak düþünmek, 12 Eylül Cuntasý'nýn 1981'de dayatýðý bir gün olduðunu söylememek, ve öðretmenler günü olma sebebini saklamanýn alný açýk deðildir. Biz öðretmenler doðrularýn peþinden gidelim. Günler üzerinden bir tartýþmaya gerek yok, her iki günün tarihsel süreci açýktýr. Her iki günü gerçek anlamlarý ile anmanýn toplumsal örgütlülüðümüze yararý olacaðýna inanýyorum. Öðretmenin politik manevralar ile deðersizleþtirilmeye çalýþýldýðý, eþitlik ve adaletten yoksun ekonomik politikalar ile haklarýnýn budandýðý bir dönemdeyiz. Bu politikalara karþý koyup, gerilettiðimizde, gerçek anlamda bir günü kutlamaktan geri durmayalým. 5 Ekim'inde, 24 Kasým'ýnda tarihsel süreci bellidir. 5 Ekim 1966'da öðretmen statüsüne kavuþmuþ, 24 Kasým 1928'de de Türkiye'de eðitimde laik ve modern adýmlar atýlmýþtýr. Her iki günü de gerçek anlamýyla analým ve kendi kendimizi yönetme, demokratikleþme sürecine eðitim ve toplumsal mücadele ile katký koyalým. Sevgilerle... MAKAMER YÜRÜYÜÞ DÜZENLEYECEK Maðusa Kadýn Merkezi Derneði (MAKAMER) bugün "Kadýna Yönelik Þiddete Hayýr" sloganýyla yürüyüþ düzenleyecek. Dernek'ten verilen bilgiye göre, Doðu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Çemberi'nde saat 15:00'de baþlayacak olan yürüyüþ Sakarya Sulu Çemberi'nde sona erecek. Yürüyüþün tamamlanma noktasý olan Sakarya Sulu Çember'de "Cam Tavan Sendromu (öðrenilmiþ çaresizlik)" temalý etkinlik de sunulacak. EIDE DENKTAÞ'LA GÖRÜÞECEK Birleþmiþ Milletler Genel Sekreteri'nin Kýbrýs Özel Danýþmaný Espen Barth Eide, Kýbrýs'taki temaslarý çerçevesinde Demokrat Parti Ulusal Güçler Genel Baþkaný, Baþbakan Yardýmcýsý Serdar Denktaþ'la da görüþecek. DP Ulusal Güçler'den yapýlan açýklamaya göre, görüþme bugün saat 10.00'da Parti Genel Merkezi'nde yer alacak. YORGANCIOÐLU ANKARA'YA GÝDÝYOR Baþbakan Özkan Yorgancýoðlu, Türkiye Cumhuriyeti Baþbakaný Ahmet Davutoðlu'nun davetlisi olarak temaslarda bulunmak üzere bugün Ankara'ya gidecek. Baþbakanlýk Basýn ve Halkla Ýliþkiler Müdürlüðü'nden verilen bilgiye göre, Yorgancýoðlu'na Dýþiþleri Bakaný Özdil Nami, Maliye Bakaný Zeren Mungan ve Baþbakanlýk Özel Kalem Müdürü Hüseyin Gürþan eþlik edecek. KURAKLIK TAZMÝMATLARI ÖDENDÝ üretim yýlýnda KKTC genelinde kuraklýktan zarar gören ve ürün verim kaybýndan etkilenen yaklaþýk 5 bin üreticiye, 26 milyon TL'ye yakýn tazminat ödendiði bildirildi. Ýtirazlarýn ise bugünden itibaren 1 Aralýk'a kadar yapýlabileceði kaydedildi. Genel Tarým Sigortasý Fonu Müdürü Hasan Burancan'ýn yazýlý açýklamasýna göre, teknik komitelerin itiraz deðerlendirme sonuçlarý çerçevesinde ikamet adresi bazýnda hazýrlanan tazminat bordrolarý Kooperatif Merkez Bankasý'na yatýrýldý. Bu kapsamda yaklaþýk 725, dönüm alan için 5001 üreticiye 25, 742, 333 TL tazminat ödendi. Üreticiler tazminatlarýný Kooperatif Bankasý'ndan veya Köy Kooperatif Þirketleri'nden alabilecek. ESENTEPE BELEDÝYESÝ BES'Ý SEÇTÝ Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakanlýðý Sendikalar Mukayyitliði nezdinde Esentepe Belediyesi'nde yetkili Sendika belirsizliði çalýþanlarýn yapmýþ olduðu seçimle sona erdi. BES Yönetim Kurulu Adýna yazýlý açýklama yapan BES Baþkaný Ulus Arpalýklý, yapýlan seçimde çalýþanlarýn eskiden olduðu gibi Belediye Emekçileri Sendikasý'ný (BES) yetkili sendika olarak seçtiðini açýkladý. Arpalýklý, 42 personelden 35 personelin oy kullandýðý seçimde 1 geçersiz oya karþýlýk BES'e 33 oy, BEL-SEN'e ise 1 oy çýktýðýný kaydetti. GÜNEYDE BÝR YABANCI ÝKÝ KÝLO KOKAÝN ÝLE YAKALANDI Rum Narkotik Þube Birimi'nin, Latin Amerika'dan Larnaka Havalimaný'na önceki gün gelen 44 yaþýndaki Bulgar asýllý bir yolcunun bagajýnda 2 kilo kokain tespit ettiði belirtildi. Fileleftheros gazetesi, 44 yaþýndaki Bulgar asýllý kiþinin tutuklanarak sorgulandýðýný, dün ise hakkýnda tutuklama emri verilmesi için mahkeme önüne çýkarýlmasýnýn beklendiðini yazdý.

14 14 25 Kasým 2014 Salý DÜN Nöbetçi Eczaneler DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... Lefkoþa Ecegül Eczanesi: Þht. Kemal Ünal Cad. No:118 B Taþkýnköy Metropol Yolu Tel: Adahan Eczanesi: Gazeteci Kemal Aþýk Cad. No:17 K. Kaymaklý (Otobüs Terminali Yolu Royal Hotel Yaný) Tel: Maðusa Umut Eczanesi: Salamis Yolu Çetin Apt. No:2 Dumlupýnar Spor Kulübü Yaný Sulu Çember-Zafer Anýtý Arasý Tel: Girne Sertaç Eczanesi: Kurtuluþ Cad. Yýlmaz Sami Apt. No:1/B Öðretmenevi Karþýsý, Bektaþ Gýda Pazarý Yaný Tel: Güzelyurt Nilgün Eczanesi: 25 Ecevit Cad. Tel: BULMACA Soldan Saða: Hazýrlayan: Osman Levent Savaþa katýlan kiþilerle konuþan Guardian, hava saldýrýlarý sonrasýnda Özgür Suriye Ordusu ve bazý Ýslamcý gruplarýn IÞÝD'e katýldýðýný, bazýlarýnýnsa örgütle ateþkes yaptýðýný iddia etti. Gazete, koalisyonun saldýrýlarýnýn ardýndan bazý bölgelerdesivillerin IÞÝD'e olan desteðinin de arttýðýný belirtti. Gazetenin konuþtuðu isimlerden biri Ebu Talha"IÞÝD, büyük sayýda Müslüman'ý çeken bir mýknatýs gibi" dedi. "ÖSO bayraðý altýnda savaþmayacaðýma yemin ettiðim günden beri, yanlarýnda savaþabileceðim dürüst cihatçýlar arýyordum. IÞÝD'den daha iyi cihatçýlar bulamam. Savaþçýlarýma, 'ben IÞÝD'e katýlacaðým, sizler de beni takip etmekte ya da kendi yolunuza gitmekte özgürsünüz' dedim" ifadelerini kullanan Talha, 200'den fazla askerinin kendisi gibi IÞÝD'e katýldýðýný söyledi. 'Nusra pazarlýk halinde' IÞÝD ve El Nusra'nýn diyalog halinde olduðunu belirten Talha'ya göre, IÞÝD Nusra'nýn kendisine baðlý olduðunu açýklamasýný ve Beþar Esad'ý yenmek için birlikte hareket etmelerini istiyor. Guardian'ýn konuþtuðu Assam Murad da ÖSO'nun Humus yakýnlarýndaki 600 kiþilik ekibinden olduðunu söyleyip ekledi: "ABD'nin operasyonu devam ederken, IÞÝD'le savaþmamýz mümkün deðil. Koalisyan IÞÝD'e deðil, Ýslamiyet'e karþý." (diken.com.tr) (leventosman@yahoo.com) 1-Bir birliðe verilen ve aðýzdan aðýza bütün askerlere yayýlan emir. 2-Sonsuza kadar. 3-Bir kimseye veya bir aileye kendi adýndan ayrý olarak sonradan takýlan o kimsenin veya o ailenin bir özelliðinden kaynaklanan ad. Ýnsan yaþamayan ýssýz yer. 4-Yünden dövülerek yapýlan kalýn ve kaba kumaþ. Çayýr. Ýki þeyi birbirinden ayýran uzaklýk. 5-Tenis oynanan alan. Hamam gibi tabaný ýslak olan yerlerde kullanýlan, üstü tasmalý, tabaný yüksek, aðaçtan bir çeþit takunya. 6Ýridyum'un kýsaltmasý. Eski dilde "Küçük kitap, broþür". 7-Baþarýsýzlýk, sonuçsuzluk. Harf okunuþu. 8-Güney Amerika'da And daðlarýndan çýkan ve 6280 kilometre katettikten sonra Atlas Okyanusu'na dökülen dünyanýn ikinci uzun nehri. Kuzu sesi. 9-Ürün daha tarladayken, yetiþtiði zaman teslim edilmek üzere önceden pey verilerek yapýlan satýþ. Kiraya verilerek gelir getiren ev, dükkan gibi mülk. 10-Delik, yýrtýk veya eski bir yeri uygun bir parça ile onarma. Baþka bir manzume örnek alýnarak ayný ölçü ve ayný uyakla yazýlan manzume. 11Karþý, karþýt. Taþýtlarda bulunan ve tiz ses çýkaran alet. Dünkü bulmacanýn çözümü The Guardian: ABD saldýrýlarý IÞÝD ve El Nusra'yý yaklaþtýrdý "IÞÝD, Kobanê'de ele geçirdiði Kürt köylerini satýþa çýkardý" Yukarýdan Aþaðýya: 1-Ýçine soðan, sarmýsak, maydanoz ve havuç gibi þeyler katýlarak zeytin yaðýyla piþirilen yemek. Bir tür halk türküsü. 2-Geminin devrilecek kadar yan yatmasý. Deðerli bir taþ. 3-Sýk sýk küçük, önemsiz kazalar yapan kimse. Eski dilde "Kâðýt para". 4Çocuðu olan kadýn. Yol üzerinde çýkýntý yapmayacak biçimde döþenmiþ özel raylarda hareket eden yolcu taþýtý. 5-Ucundaki lüle içine tütün konulan ve yakýlarak dumaný çekilen kýsa, çubuk biçiminde tütün içme aracý. Bayýndýrlýk. 6-Sesin tonuna göre piþmanlýk, öfke, özlem, beðenme, sevgi gibi duygular anlatýr. "... Aksu" (Türk kadýn pop müziði bestekârý ve yorumcusu). 7-Trenin üzerinde hareket ettiði demir yol. Kuzey Atlantik Paktý Teþkilatý'nýn uluslararasý kýsa yazýlýþý. Ýskambil oyununda "Birli". 8-Týð veya firkete ile yapýlan ince dantel. Kýrmýzý. Ýkinci Dünya Savaþý'nda Hitler'in ordusunun subaylarýna verilen unvan. 9-Aðzýna kadar dolmuþ olarak, silme. Pislik. 10-Bal yapan hayvan. Ýz, belirti. 11-Bir toplumda, bir toplulukta eskiden kalmýþ olmalarý dolayýsýyla saygýn tutulup kuþaktan kuþaða iletilen kültürel kalýntýlar, alýþkanlýklar, bilgi, töre ve davranýþlar, gelenek. Olaðanüstü sezgileriyle birtakým gerçekleri gördüðüne inanýlan kimse. Kobanê'deki çatýþmalarda durum YPG lehine dönerken, ele geçirdiði köylerden çekilen IÞÝD'in iþgal ettiði Kürt köylerini Araplara sattýðýiddia edildi. IÞÝD'in iþgal ettiði Kürt köylerini 5 ile 10 bin dolar arasýnda sattýðý ortaya çýktý. Köyleri satýlan Ziraviklýlar, talan edilen köylerinin Arap komþularýna satýldýðýný belirterek, IÞÝD'in amacýnýn halklarý birbirine düþman etmek olduðunu söyledi. Rojava'nýn Kobanê Kantonu'nda 362 köyü iþgal eden IÞÝD þehirdeki Kürt güçlerinin direniþi karþýsýnda aðýr kayýplar vermeye baþlayýnca Kürt köylerini satarak kaçtýðý ortaya çýktý. Suruç'un Boydê köyüne yerleþen Kobanê'nin güneyinde ki Ziravik köylüleri, köylerinin IÞÝD tarafýndan Araplara satýldýðýný ifade etti. Kürtlere ait köylerin 5 ile 10 bin Dolar arasýnda satýldýðýný söyleyen köylüler, satýlan köylerin talan edildiðini söyledi. Köylüler, amacýn IÞÝD saldýrýsýna kadar kardeþçe yaþayan Arap ve Kürtlerin arasýna bu yolla düþmanlýk ekilmek olduðunu belirtti. Arap halkýnýn çete saldýrýsýndan önce Kürtler ile birlikte yaþadýðýný, saldýrýlardan kaçan Araplarýn Kobani'de barýndýrýldýðýný söyleyen Ziraviklý Fevaz Ýbrahim, tüm halklara Kürtlerin kucak açtýðýný dile getirdi. Kobanê'ye saldýran 12 bin çeteci olduðunu ve bunlarýn çoðunun Kürtlerin Araplardan oluþtuðunu ifade eden Ýbrahim, "Köylerimizi talan etmiþler. Çetecilerden satýn alýp, buðday, arpa, taþýnabilecek ne varsa alýp götürmüþler. Evlerimizdeki peyniri, elektrik tesisatýnýn kablolarýný bile çalmýþlar. IÞÝD'den 3-4 köyü birden satýn alýyorlar. Tarlalarýmýzdaki zeytinleri topluyorlar. Eskiden kardeþçe komþu idik. Biz ihanet etmedik. Ýhanet hep onlardan geldi. Gelecekte nasýl komþu olacaðýz bilemiyorum" dedi. Eþi YPG'li Hesen Mihemed'in 5 aydýr IÞÝD'in elinde esir olduðunu söyleyen Ziravikli Helim Seydo, saldýrýlardan önce tüm halklarla kardeþçe yaþadýklarýný ifade etti. Köylerinde 3 kiþinin çeteler tarafýndan baþlarý kesilerek katledildiðini dile getiren Seydo, þunlarý aktardý: "Duyduk köyümüzü çevremizdeki Araplara satmýþlar. Onlarda gelip köyü talan etmiþler. Köyde sadece duvarlar ve boþ tarlalar kalmýþ. Kobanê Kürtlerindir. Döneceðimiz günü sabýrsýzlýkla bekliyoruz. IÞÝD bizi Araplar ile düþman etmek istiyor. Biz biliyoruz ki çok iyi Araplar da var. Kimse ile düþman olmayacaðýz." (diken.com.tr) DÜNKÜ SERBEST PÝYASA DÖVÝZ KURLARI DOLAR Alýþ EURO Satýþ Alýþ Satýþ S.T.G. Alýþ Satýþ Ýlanlarýnýz için i arayýnýz...

15 25 Kasým 2014 Salý Önder Sennaroðlu: Elektriðin Türkiye ve güney Kýbrýs þebekeleri ile baðlý olmasý yararlý olur (T.A.K/Ýbrahim Diran): Gýda, Tarým ve Enerji Bakaný Önder Sennaroðlu, KKTC'deki elektrik þebekesinin, Güney Kýbrýs ve Türkiye'deki elektrik þebekeleri ile birbirine baðlý olmasý durumunda tüketicinin daha ucuza elektrik alacaðýný belirtti. Sennaroðlu, elektrikte enterkonnekte sisteme geçilmesiyle, Avrupa'dan herhangi bir yerden en ucuz elektriðin satýn alýnabileceði, ülkede yenilenebilir kaynaklardan üretilen enerji fazlasýnýn satýlabileceðini de vurguladý. Gýda, Tarým ve Enerji Bakaný Önder Sennaroðlu, TAK muhabirine yaptýðý açýklamada, hükümetin enterkonnekte sistem (ülkedeki elektrik þebekesinin Türkiye ve Güney Kýbrýs ile birbirine baðlý olmasý) yönünde olumlu düþüncesi bulunduðunu kaydetti. Türkiye'den elektrik getirilmesi konusunda deðerlendirmeler yapýlmakta olduðunu kaydeden Sennaroðlu, bir seçeneðin KKTC ile Türkiye arasýnda kablonun döþenmesine karþýlýk satýn alým garantisi verilmesi olduðunu, ancak bunun ülke için doðru bir seçenek olmadýðýný düþündüklerini ifade etti. Sennaroðlu, "Satýn alým garantisi ülkeyi uzunca bir süre baðýmlý kýlacaktýr. Bunun çok doðru olacaðýný düþünmüyoruz. Kablo, Kýb-Tek malý olabilir. Çeþitli alternatifler üzerinde çalýþýyoruz" dedi. Satýn alým garantili bir modelin, satýn alýnacak elektriðin sabit bir ücrete baðlanmasý tehlikesini getireceðini, bunu istemediklerini ifade eden BAÞSAÐLIÐI Sendikamýzýn Yürütme Kurulu Üyesi Ersen Öndeþ'in Kýymetli Dedesi Osman Öndeþ'in vefatý camiamýzda üzüntü yaratmýþtýr. Merhuma Tanrý'dan rahmet, yaslý ailesine baþsaðlýðý dileriz. KIBRIS TÜRK ÖÐRETMENLER SENDÝKASI Bakan Sennaroðlu, olumsuz bir durum yaþanmamasý için Kýb-Tek ve hükümet olarak hassas davrandýklarýný söyledi. Güney Kýbrýs ile enterkonnekte olmanýn sadece Güney Kýbrýs'tan elektrik alýnacaðý anlamýna gelmediðini, Güney Kýbrýs'a elektrik de verilebileceðini kaydederek, dolayýsýyla bunun sadece Güney Kýbrýs'tan elektrik alýnacak þekilde yorumlanmamasý gerektiðini ifade eden Sennaroðlu, "Bakanlýk ve hükümet olarak öyle bir geliþmeye olumsuz bakmýyoruz. Enterkonnekte olmak hem bizim için hem Güney Kýbrýs için bir avantajdýr" dedi. "BÜYÜK AVANTAJLARI VAR" Enterkonnekte olmanýn büyük avantajlarý bulunduðunu belirten Sennaroðlu, böyle bir durumda ülkedeki elektrik üretim santrallerinde yaþanacak bir arýzayý tüketicinin hissetmeyeceðini, yenilenebilir enerji alanýnda þebekeye aktarýlan elektriðe getirilen sýnýrlamanýn kaldýrýlmasýna olanak saðlayacaðýný, tüketicilerin bugünkü fiyattan çok daha düþük fiyata elektrik alabileceðinin altýný çizdi. "GÜNEY KIBRIS ÝLE GÖRÜÞME YAPILDI" Kýb-Tek yetkilileri ile Güney Kýbrýs'taki elektrik idaresi arasýnda bir görüþme yapýldýðýný, ancak henüz bir sonuç elde edilmediðini ifade eden Bakan Sennaroðlu, konunun siyasi yönü de bulunduðunu, Kýbrýs Rum Yönetimi'nin böyle bir iþe olumlu bakýp bakmayacaðýnýn önemli olduðunu kaydetti. "KIB-TEK VE AKSA KALACAK" Enterkonnekte sisteme geçilmesiyle Kýb-Tek'e veya AKSA'ya ihtiyaç duyulmayacaðý yönündeki endiþelerin de yersiz olduðunu belirten Sennaroðlu, bu santrallerin yedek olarak zaten kalmasý gerektiðini vurguladý. Sennaroðlu, hükümetin Kýb- Tek'le ilgili politikasýný ise, "Hükümet olarak politikamýz, Kýb-Tek'in sürdürülebilir bir yapýya kavuþturulmasý, arz güvenliðinin saðlanmasý ve maliyetlerin düþürülmesidir" ifadeleriyle dile getirdi. 15 HIRSIZLIK Alayköy'de Ömer Kurkmaz'a ait evden ziynet eþyalarý çalýndý. Polis Basýn Subaylýðý'ndan yapýlan yazýlý açýklamada, önceki gün yaþanan olayla ilgili soruþturmanýn devam ettiði belirtildi. ELEKTRÝK KURUMUNDAN PARA ÇALINDI Güzelyurt'taki Kýbrýs Türk Elektrik Kurumu'na ait binadan toplam 3 Bin 231 TL nakit para çalýndý Kasým tarihleri arasýnda kurum içerisine girilerek, iki ahþap masanýn kilidinin zorlanýp açýldýðý ve kuruma ait paranýn çalýndýðý kaydedilen açýklamaya göre, olayla ilgili soruþturma devam ediyor. HAMAMCI KAYIP Ercan Havalimaný'ndan önceki gün saat 10:00 sýralarýnda KKTC'ye giriþ yapan Yeter Hamamci'ya (K-48), henüz ailesi ve yakýnlarý tarafýndan ulaþýlamadý. Konuyla ilgili soruþturma devam ediyor. ÖZGÜRYAY'A AÝT ARACIN ÝÇ KISMI YANDI Alsancak'da Günay Özgüryay'a ait aracýn içerisinin, muhtemelen sönememiþ sigara izmaritinin sürücü koltuðuna düþmesi sonucunda yandýðý belirtildi. EH 288 plakalý aracýn iç kýsmý ve tavanýnýn kýsmen yandýðý olayla ilgili soruþturma devam ediyor. TEDAVÝLERÝ TAMAMLANAN 10 MÜLTECÝ GÖNDERÝLDÝ Saðlýk problemleri nedeniyle KKTC'de kalan 10 mülteci de, Mersin'e gönderildi. Polis Basýn Subaylýðý'ndan elde edilen bilgiye göre, tedavileri tamamlanan ve Girne Limaný'ndan dün saat 18.00'de ayrýlan 3 erkek, 3 kadýn ve 4 çocuktan oluþan mültecilere bir doktor, bir hemþire iki de polis eþlik ediyor. Cumartesi Girne açýklarýnda batma tehlikesi geçiren gemiden kurtarýlarak KKTC'ye getirilen mültecilerden 225'i önceki gün Mersin'e gönderilmiþ; 10 mülteci saðlýk problemleri nedeniyle KKTC'de býrakýlmýþtý. SATILIK ARSA Karþýyaka'da dað-deniz manzaralý, yol, su, elektriði mevcut yol kenarý 3 dönüm 3 evlek arsa satýlýktýr Stg. Tel: SATILIK ARAZÝ Elye'de 2 evlek 3300 ayakkare anayol üzeri, yol, su, elektriði olan süpermarket veya benzin istasyonu olabilecek arazi satýlýktýr Stg Tel: SATILIK PÝYANO En az 100 yýllýk iyi durumda piyano satýlýktýr. Tel: SATILIK 1- Elektrostatik Komple Konveyörlü Sac/Alüminyum Boyama Fabrikasý 2- Eksantrik Press Makineleri - 40 ton / 60 ton / 80 ton / 125 ton / 150 ton ton Hidrolik Sývama Press - Sac Rulo Açýcý - Plastik Enjeksiyon Makineleri Ton / 150 Ton - Plastik Kýrma Makinesi - Chiller - Clavemeneta 108 / 102 Kcal/h - Çift Kompresör Ýletiþim için telefon: Ýlanlarýnýz için i arayýnýz... Satýlýk yýllarý arasýnda üretim yapan fabrikanýn makine ve techizatý satýlýktýr. Üretim alaný: Tabii kauçuk- Latex ürünleri 1.Kauçuk mutfak eldiveni 2.Kauçuk iþçi eldiveni 3.Ameliyat ve muayene eldiveni 4. Balon 5. Kauçuk emzik (Biberon emziði) 6. Tabii kauçuk (Naturel Rubber) ve sentetik kauçuktan imal edilen yapýþtýrýcýlar (ayakkabý yapýþtýrýcýsý vs.) Not: Üretim için teknik bilgiye ihtiyaç duyulursa verilecektir. Tel: Eleman aranýyor 1-Kültürel faaliyetlerde aktif rol alabilecek yönetici kabiliyetine sahip olan, bilgisayar kullanabilen yaþlarýnda part-time eleman 2-Kýbrýs mutfaðýnda tecrübe sahibi þefyönetici ve iþletme tecrübesi olan eleman 3-Düz iþçi Müracaat: arasý Kýbrýs Özel Etnografya Müzesi Tel: SATILIK Satýlýk þöminelik odun. 1 van 370 TL. Tel: / Kindy ROO The International Early Childhood Development & Learning Academy Fatma Eriþken Uzman Geliþim Psikoloðu Adres: Cengiz Han Sk. No:16-A Köþklüçiftlik (Þht. Tuncer Ýlkokulu karþýsý, Referans Lab. Yaný) Tel: MELÝ EMLAK SATILIK K. Kaymaklý'da müstakil villa Stg. Tel: Lefkoþa'da 3+1apartman dairesi Stg. Tel: Kiralýklar... Lefkoþa'da 2+1, 3+1 full eþyalý apartman dairesi. Tel: Köþklüçiftlik'te 2+1 full eþyalý daire. Tel: Küçük Kaymaklý'da 1+1, 2+1 full eþyalý daire. Tel:

16 16 25 Kasým 2014 Salý

17 25 Kasým 2014 Salý 17

18 18 25 Kasým 2014 Salý

19 25 Kasým 2014 Salý 19 HAFTANIN PANORAMASI Haftanýn Takýmý: KÜÇÜK KAYMAKLI Haftanýn On Biri: Haftanýn Futbolcusu: Haftanýn Teknik Adamý: Haftanýn Hakemi: Devrim... (Mormenekþe) Kaan... (Serdarlý) Þenol... (G.Birliði) Mustafra Tekpýnar... (Y.Boðaziçi) Gökhan... (Çetinkaya) Bahadýr... (Kaymaklý) Sherman... (Çetinkaya) Samuel... (Kaymaklý) Halil... (G.Birliði)) Ndoye... (Y.Boðaziiçi) Jose... (DTB) K-Pet Süper Ligi Puan Durumu TAKIMLAR O G B M A Y P 1 Yenicami K. Kaymaklý Yeniboðaziçi Doðan T.B Lefke Mormenekþe Serdarlý Gençler Birliði B. Baðcýl Maðusa T.G Çetinkaya Gönyeli Cihangir Lapta SHERMAN (ÇETÝNKAYA) Haftanýn Kareasý Mustafa Tekpýnar (Y.Boðaziçi) Bahadýr... (Kaymaklý) Sherman... (Çetinkaya) Jose... (DTB) BÜLENT AYTAÇ (YENÝBOÐAZÝÇÝ) Gol Krallýðý 11 GOL: Kenneth (Yenicami) 9 GOL: Juvenal Uzor (Gençlerbirliði) 8 GOL: Kasým Taðman (Lefke) MEHMET MALEK (CETÝNKAYA-GÖNYELÝ) K-Pet Süper Lig'de 10. Hafta Programý: 29 Kasým 2014, Cumartesi: Maðusa T.G. - Yenicami, Göyeli - B.Baðcýl, Yeniboðaziçi, L.Gençlerbirliði, Serdarlý - Cihangir. 23 Kasým 2014, Pazar: K.Kaymaklý - Doðan T.B., Lapta - Çetinkaya, Mormenekþe - Lefke.

20 Messi'li Barcelona Kýbrýs'ta UEFA Þampiyonlar Liginde Kýbrýs Rum takýmý APOEL le ayný grupta yer alan Avrupa'nýn dev takýmý Barcelona akþam Kýbrýs'a geldi. Bu akþam saat 21.45'de GSP Stadý'nda APOEL Nicosia ile Barcelona karþý karþýya gelecek. Zamana oynamaya uyarý n Futbol maçlarýnda topun oyunda kalma süresinin azaldýðýný gözlemlediklerini belirten KTFF Baþkaný Hasan Sertoðlu bu konuda önlem aldýklarýný kulüplerin de gerekl hassasiyeti göstermelerini istedi n MHK, hakemlerin ciddi sakatlýklar dýþýnda oyunu durdurmamalarý, taktik amaçlý sakatlýklarda oyunu devam ettirmeleri ve oyuncu sakatlýklarýnda kaybolan (eksilen) zamaný mutlaka devre sonlarýna eklemeleri talimatýný verdi... Son haftalarda KTFF bünyesinde oynanan müsabakalarda, futbolcu sakatlýklarý nedeniyle oyunun sýk sýk durduðu ve topun oyunda kalma süresinin azaldýðý gözlemlenmiþtir. Futbolun seyir zevki ve heyecaný yüksek olan bir spor dalý olduðu bilincinden hareket ederek, MHK'mýz önümüzdeki haftalarda oynanacak müsabakalarda oyuncu sakatlýklarý ile ilgili olarak hakemlerimizden daha titiz olmalarýný istemiþtir. MHK, hakemlerimize ciddi sakatlýklar dýþýnda oyunu durdurmamalarýný, taktik amaçlý sakatlýklarda oyununu devam ettirmeleri ve oyuncu sakatlýklarýnda kaybolan (eksilen) zamaný mutlaka devre sonlarýna eklemeleri talimatýný vermiþtir. Þampiyonlar Ligi'nde, heyecan, bugün ve yarýn oynanacak 5. hafta maçlarýyla devam edecek... Avrupa'nýn futbolda kulüpler bazýndaki en büyük organizasyonu UEFA Þampiyonlar Ligi'nde 5. hafta heyecaný, bugünbaþlayacak. Programý þöyle: Bugün E Grubu CSKA Moskova-Roma Manchester City-Bayern Münih (NTV) F Grubu Paris Saint Germain-Ajax APOEL-Barcelona G Grubu Sporting Lizbon-Maribor Schalke 04-Chelsea H Grubu BATE Borisov-Porto Shakhtar Donetsk-Athletic Bilbao Futbol Federasyonu Baþkaný Hasan Sertoðlu k, oyun içerisinde oluþan sakatlýklar ile ilgili oyunu durdurma yetkisinin sadece hakemin olduðunu ve topun oyuncular tarafýndan oyun alaný dýþýna gönderilmemesi gerektiðini bir kez daha hatýrlattý ve bu konuda kulüplerin de gerekli hassasiyeti gösterilmelerini rica etti. Ýlkokullu Küçükler Futbol Þampiyonasý'nda zorlu maç... Galibiyet Ertuðrul'un n Göçmenköy Stadý'nda iki denk güçteki ilkokul arasýnda oynanan karþýlaþmayý 3-1 kazanan Þehit Ertuðrul Ýlkokulu, final grubu için büyük bir averaj elde etti... Yarýn A Grubu Malmö-Juventus Atletico Madrid-Olympiakos B Grubu Basel-Real Madrid Ludogorets-Liverpool C Grubu Zenit-Benfica Bayer Leverkusen-Monaco D Grubu Arsenal-Borussia Dortmund Anderlecht-Galatasaray Merhum Ahmet Kebapçýoðlu Anýsýna 17.'si düzenlenen Tavla Turnuvasý tamamlandý... Þampiyonlar belirlendi Göçmenköy'de her yýl geleneksel olarak düzenlenen Ahmet Kebapçýoðlu Tavla Turnuvasý'nýn bu yýl büyük bir katýlým ile 17.'si düzenlendi. Göçmenköy'ün sembol olmuþ kahvehanesinin sahibi olan Merhum Ahmet Kebapçýoðlu anýsýna bu yýl 17.'si düzenlenen turnuvada düz ve bastýrmalý kategorilerinde maçlar oynandý. Kývanç Özsoy ve Kebapçýoðlu ailesi tarafýndan organize edilen turnuva 21 Kasým Cumartesi günü tamamlandý. Maçlar sonrasý düzenlenen tören ile dereceye girenlere kupalarý takdim edildi.daha sonra Merhum Ahmet Kebapçýoðlu'na sembol olmuþ kebap partisi düzenlenip herkese ikram yapýldý. Milli Eðitim Bakanlýðý Eðitim Ortak Hizmetler Dairesi Müdürlüðü Milli Günler, Okul Sporlarý ve Kol Etkinlikleri Koordinasyon Birimi tarafýndan düzenlenen Ýlkokullu Küçükler Futbol Þampiyonasý'nýn grup karþýlaþmalarýna dün oynanan karþýlaþmalarla devam etti. Göçmenköy Stadý'nda oynanan günün ilk karþýlaþmasýnda iki denk güçteki ilkokul Þehit Ertuðrul Ýlkokulu ile Hamitköy Dr. Fazýl Küçük Ýlkokulu karþý karþýya geldi. Karþýlaþmayý 3-1'lik skorla kazanan Þehit Ertuðrul Ýlkokulu, final grubu için büyük bir averaj elde etmiþ oldu. Yine Göçmenköy Stadý'nda oynanmasý gereken 9 Eylül Ýlkokulu ile TED Ýlkokulu arasýndaki karþýlaþma, TED Ýlkokulu'nun karþýlaþmaya çýkmamasý nedeniyle oynanmadý. 9 Eylül Ýlkokulu karþýlaþmayý hükmen 3-0 kazanan taraf olarak tescillendi. ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Devler Ligi'nde 5. hafta DERECEYE GiRENLER ÞÖYLE Bastýrmalý: 1.Ali Juri 2.Orhun Öztürk 3.Erdoðan Mani Düz Tavla: 1.Boran Özsoy 2.Mesut Akay 3.Ali Ýzveren Sahibi AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Direktör ALÝ OSMAN TABAK Genel Yayýn Yönetmeni: ÞENER LEVENT Dizilip Basýldýðý Yer: AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Tesisleri Adres: Arca Apt. Ýkinci Selim Cad. No:49, Daire 1 Lefkoþa (Meclis Yaný) Santral: Fax: Reklam servisi: Kültür-Sanat servisi: Dýþ muhabirler: Almanya: Yaþar ALTAY Sidney: Hakan LEVENT avrupa@kktc.net Web sayfasý: