Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download ""

Transkript

1 BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl:3 sayý:19 Ekim-Kasým-Aralýk 2008 KRÝZÝN ÇÖZÜMÜ ANLAMAKTAN GEÇÝYOR Ahmet ERTÜRK, Sayfa 3 te FÝNANSAL SÝSTEMÝN ÝSTÝKRARI ve REEL KESÝME FON AKTARIMINDAKÝ ROLÜ Sayfa 6 da EKONOMÝK KÜRESELLEÞMENÝN YOL AÇTIÐI PROBLEMLER: TEORÝK BÝR BAKIÞ Sayfa 14 te MEVDUAT SÝGORTACILIÐINDA AHLAKÝ TEHLÝKE (MORAL HAZARD) SORUNU Sayfa 27 de

2 TEMEL PARAMETRELER SÝGORTA VE RÝSK ÝZLEME DAÝRE BAÞKANLIÐI GENEL EKONOMÝK VERÝLER FÝYATLAR GENEL DÜZEYÝNDEKÝ GELÝÞMELER (%) (Aðustos) Aylýk 12 aylýk ortalama* Önceki yýlýn ayný ayýna göre ÜFE -0,90 11,29 12,49 TÜFE 1,45 9,76 11,13 Kaynak: TÜÝK (Veriler bir sonraki ayýn ilk haftasý açýklanmaktadýr.) (*Cari ay dahil 12 ay ortalamasýnýn, bir önceki 12 aya oraný) DÖVÝZ KURU GELÝÞMELERÝ* EYLÜL 2008 ARALIK 2007 EYLÜL 2007 USD 1,2500 1,1689 1,2009 EURO 1,7930 1,7144 1,7066 GBP 2,2109 2,3099 2,4350 Kaynak: REUTERS *Serbest Piyasa FAÝZ ORANLARI (%) Gecelik 16,75 15,75 17,25 Mevduat Faizleri* **17,53 16,86 17,30 TRLIBOR (O/N) 16,74 15,77 17, 22 Kaynak: TCMB / TBB *Sektör Ortalamasý/1 aylýk ** MERKEZÝ YÖNETÝM BORÇ VERÝLERÝ (milyon USD) Eylül 2008 Eylül 2007 Aralýk 2007 Ýç Borç Stoku Dýþ Borç Stoku Toplam Kaynak: Hazine Müsteþarlýðý KONSOLÝDE BÜTÇE (BÝRÝKÝMLÝ) (milyar YTL) Eylül 2008 Eylül 2007 Aralýk 2007 Gelirler Harcamalar Bütçe Dengesi Faiz Dýþý Denge Kaynak: Maliye Bakanlýðý BANKACILIK SEKTÖRÜ VERÝLERÝ ÞUBE ve PERSONEL SAYILARI (Aðustos 2008) Mevduat Katýlým Kalkýnma ve Toplam Bank. Bank. Yatýrým Bank. Banka sayýsý Yurtiçi Þube Yurtdýþý Þube Yurtiçi Personel Yurtdýþý Personel Kaynak: BDDK BORSA ENDEKSÝ Eylül 2008 Aralýk 2007 Eylül 2007 ÝMKB Sýnai Mali Kaynak: ÝMKB YATIRIM ARAÇLARININ GETÝRÝLERÝ Son Deðer 1 ay öncesine 1 yýl öncesine ( ) göre (%) göre (%) ÝMKB ,5-33,3 Dolar 1,2500 6,1 4,0 Altýn(YTL/gr) 34,33 7,8 19,7 Altýn (Usd/Ons) 869,30 3,9 17,5 DÝBS Endeksi (3 aylýk)* 1002,15 1,5 17,6 DÝBS Endeksi (12 aylýk)* 1.024,15 1,5 16,3 Kaynak: ÝMKB,Reuters *ÝMKB DIBS performans endeksi GSMH ve GSYÝH 2008 (2.çeyrek) 2007 (2.çeyrek) 2007 GSMH (milyar YTL) GSYIH (Büyüme)* %1,9 %4,1 4,6 Kaynak: TÜÝK *Büyüme oranlarý sabit fiyatlarla ve çeyrek dönemlere aittir. Avrupa Hesaplamalar Sistemi ne (ESA95) göre hazýrlanan yeni seri ÝÞGÜCÜ VERÝLERÝ(%) Temmuz 2008 Aralýk 2007 Temmuz 2007 Ýstihdam Oraný* 45,2 41,2 45,2 Ýþsizlik Oraný 9,4 10,6 8,8 Kaynak: TÜÝK *Ýstihdam/15 ve daha yukarý yaþtaki nüfus Eylül 2008 Eylül 2007 Aralýk 2007 Ýmalat Sanayi Kapasite %79,8 %83,2 %81,1 Kullaným Oraný ÖDEMELER DENGESÝ ÖZET (BÝRÝKÝMLÝ) (milyon USD) Aðustos 2008 Aðustos 2007 Aralýk 2007 Cari Ýþlemler Hesabý Dýþ Ticaret Dengesi Toplam Ýhracat Toplam Ýthalat Ýhracat/Ýthalat %70,2 %70,9 %71,2 Kaynak: TCMB (Veriler bir sonraki ayýn 2 inci haftasý açýklanmaktadýr.) BÝLANÇO BÜYÜKLÜKLERÝ (Aðustos 2008) Mevduat Katýlým Kalkýnma ve Toplam milyon YTL Bank. Bank. Yatýrým Bank. Toplam Aktifler Toplam Krediler Konut Kredileri Kredi Kartlarý Takipteki Alacaklar Menkul Kýymet Mevduat/Kat.Fon. Özkaynak Toplam Bilanço Dýþý Ýþlemler -Gayrinakdi Kredi ve Yükümlülükler -Taahhütler YPNGP* MEVDUAT VE KATILIM FONU milyar YTL Aðustos 2008 Aðustos 2007 Hesap Adedi (milyon) MEVDUAT HESABI Dth oraný KATILIM FONU Dth oraný TOPLAM Dth oraný milyar YTL 380,75 %34,55 17,02 %49,68 397,77 %35,20 Sigorta kapsamýndaki mevduat Dth oraný Sigorta kapsamýndaki katýlým fonu Dth oraný TOPLAM Dth oraný 325,31 %36,54 13,38 %49,98 338,69 %37,07 91,6 1,8 93,4 Haziran Haziran Mudi Adedi* (milyon) 111,41 %28,7 6,56 %32,6 117,97 %28,9 100,27 %32,6 5,22 %39,9 105,49 %32, *Mudiler her bir bankada ayrý ayrý sayýlmýþtýr. BANKACILIK SEKTÖRÜ SERMAYE YETERLÝLÝK ORANI (%) % Aðustos 2008 Aralýk 2007 Aðustos 2007 Mevduat Bankalarý Katýlým Bankalarý Kalk. ve Yat.Ban. Bankacýlýk Sektörü 16,29 14,31 62,44 17,71 17,37 16,13 64,74 18,94 17,06 15,97 67,75 18,67 SÝGORTA PRÝM TAHSÝLATLARI YTL Haziran Haziran 2007 Mevduat Bankalarý Katýlým Bankalarý TOPLAM TMSF - Büyükdere Cad. No:143 Esentepe Ýstanbul Tel: (212) Fak: (212) Bilgi ve Önerileriniz için: Sigorta ve Risk Ýzleme Dairesi srid@tmsf.org.tr Tel: (212) Kurum içinde baþvuru kaynaðý olarak kullanýlmak üzere derlenmiþ bilgilerden oluþur. Resmi baðlayýcýlýðý yoktur. Kaynak: BDDK *Yabancý Para Net Genel Pozisyonu NOTLAR Bankacýlýk sektörü aktif büyüklüðü Þubat 2008 tarihi itibariyle 594,6 milyar YTL seviyesindedir. Toplam aktiflerin %50,4 ünü krediler, %29 unu menkul deðerler cüzdaný oluþturmaktadýr. Toplam mevduat / katýlým fonu büyüklüðü 365,2 milyar YTL seviyesindedir. Mevduat / katýlým fonunun %35,4 ü YP, %64,6 ü TP mevduat / katýlým fonlarýndan oluþmaktadýr.

3 ÝÇÝNDEKÝLER EDÝTÖR DEN Dr. Yusuf Adýgüzel 2 KRÝZÝN ÇÖZÜMÜ ANLAMAKTAN GEÇÝYOR Ahmet Ertürk 3 FÝNANSAL SÝSTEMÝN ÝSTÝKRARI ve REEL KESÝME FON AKTARIMINDAKÝ ROLÜ Dr. Kadir Tuna 6 LÝNUS A BATTANÝYESÝNÝ GERÝ VERMEK Çevirenler : Yasemin Þenol, Egemen Eroðlu 8 FÝNANSAL ENTEGRASYON ve GÜVENLÝK AÐI Berna Koçer, Erol Ortabað 9 FÝNANSAL ÝSTÝKRAR ve EKONOMÝK KAPSAMA Elif Arýpýnar 11 EKONOMÝK KÜRESELLEÞMENÝN YOL AÇTIÐI PROBLEMLER: TEORÝK BÝR BAKIÞ Fatih Deniz 14 AB Müzakere Süreci 2008 YILI ÝLERLEME RAPORU Ahmet Yücel Vural 24 MEVDUAT SÝGORTACILIÐINDA AHLAKÝ TEHLÝKE (MORAL HAZARD) SORUNU Ýsmail Acar 27 ULUSLARARASI DENETÝM STANDARTLARI ve DENETÝMDE ETÝK KURALLAR Derleyen: Yalçýn Dere 32 TMSF NÝN DIÞ DENETÝMÝNDE SAYIÞTAY IN ROLÜ Av. Ahmet Yýlmaz 38 DÜNYADAN HABERLER Fatih Deniz 45 YEÞÝLÝN HER TONU; UZUNGÖL Ahmet Yýlmaz 46 BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TMSF TMSF Adýna Sahibi : H. Bayram Babacan Yayýn Yönetmeni : Dr. Yusuf Adýgüzel Sorumlu Yazýiþleri Müdürü : Kamil Oðuz Danýþma Kurulu : Doç. Dr. Cüneyt KOYUNCU - Dumlupýnar Üniversitesi, Doç. Dr. Fuat ERDAL - Adnan Menderes Üniversitesi, Prof. Dr. Halil Seyidoðlu - Doðuþ Üniversitesi, Doç.Dr. Muhsin Kar - Kahramanmaraþ Sütçü Ýmam Üniversitesi, Doç. Dr. Rahmi Deniz Özbay - Marmara Üniversitesi, Doç. Dr. Rasim Yýlmaz - Dumlupýnar Üniversitesi, Prof. Dr. Recep Tarý - Kocaeli Üniversitesi, Prof. Dr. Rýdvan Karluk - Anadolu Üniversitesi, Prof. Dr. Sabri Orman - Ýstanbul Ticaret Üniversitesi, Doç. Dr. Selahattin BEKMEZ - Muðla Üniversitesi, Doç. Dr. Yusuf Bayraktutan - Kocaeli Üniversitesi, Prof. Dr. Zekai Özdemir - Ýstanbul Üniversitesi, Dr. A. Kadir Tuna - Ýstanbul Üniversitesi, Dr. Bekir GÖVDERE Süleyman Demirel Üniversitesi Yayýn Kurulu : Dr. Rýdvan Çabukel, Fethi Çalýk, H. Bayram Babacan, Haluk Ersoy, Ahmet Yýlmaz, Ali Göçer, Ýsmail Güler, Nizamülmülk Güneþ Yayýn Türü : Yerel Süreli Yayýn Periodu : 3 Aylýk - Ekim-Kasým-Aralýk 2008 Görsel Tasarým : 1111 Adam Yapým &Tanýtým Adres : Büyükdere C. No: Esentepe/ istanbul E-posta : koguz@tmsf.org.tr Tel : Faks : Baský : FSF Printing House Baský Tel : TMSF Çatý Basýn ve Halkla iliþkiler Müdürlüðü tarafýndan hazýrlanmaktadýr. Telif haklarý TMSF'ye aittir. Yazýlarýn sorumluluðu yazarlarýna aittir.

4 EDÝTÖR DEN Mevduat Sigortacýlýðý artýk daha önemli Dr. Yusuf Adýgüzel Yayýn Yönetmeni TMSF Basýn ve Halkla Ýliþkiler Müdürü Dergimiz Çatý nýn son sayýsýnýn kapak konusu Global Krizin Risk Yönetimi Perspektifinden Deðerlendirilmesi idi. Amerika dan baþlayarak Avrupa ya sýçrayan ve yaklaþýk olarak bir buçuk yýldýr dünyayý etkisi altýna alan kriz, maalesef bizi de etkilemeye baþladý. Geçtiðimiz sayýlarda dünya nýn krizi ile, bir anlamda baþkalarýnýn krizi ilgili yazý ve makaleleri hariçten kiþiler olarak okur iken, bu sayýmýzla birlikte daha kriz odaklý düþünmeye baþladýk. Televizyon ve gazetelerde krizde ilk yapýlacaklar ile ilgili konular iþlenirken, hepimizin gözü de piyasa ekranlarýna odaklandý. Borsa ve dövizdeki hareketler, bir gün sonra ne olacaðýnýn kestirilemiyor olmasý ister istemiz herkesi daha temkinli olmaya zorluyor. Boyutlarýný ve içeriðini bilmediðimiz bir sorunu çözmeye çalýþmak ancak daha fazla karýþtýrmaya sebep olabilir. TMSF Baþkaný ERTÜRK, krizi anlamanýn ve çözmenin yolunun krizi iyi analiz etmekten geçtiðini söylüyor. ERTÜRK krizin saðlýklý bir þekilde deðerlendirilmesi ve çözüme odaklanýlabilmesi için, sistem sorgulamasý, düzenleme/yönetme ve ahlak olarak üç farklý boyutta deðerlendirilmesi gerektiðini ifade ediyor. Türk vatandaþý olarak çeþitli kereler krizlere maruz kalmýþ ve þimdi de eski krizlerin enkazýnýn kaldýrýlmasýna çalýþan bir bürokrat olarak Ahmet ERTÜRK ün yazýlý basýnda yer alan önemli ropörtajlarý biraraya getirildi. Soygunu Gören Adam adýyla yayýnlanan röportajlar kitabý, krizin doðru algýlanmasý ve çözümleme süreçlerine iliþkin çok þeyler anlatýyor. Hem dünya, hem Türkiye için mevduat sigortacýlýðý artýk daha fazla önem taþýyor. Çatý nýn ilk sayýsýndan itibaren sürekli vurgulanan istiktarda mevduat sigortacýlýðýnýn rolü kriz ile birlikte bir kez daha anlaþýlmýþ oldu. Çatý, mevduat sigortacýlýðýna verdiði özel önem sayesinde, Türkiye de bu konuda önemli bir açýðý kapatýyor ve bilimsel kaynak ihtiyacýný karþýlýyor. Çatý nýn bu sayýsýndaki yazýlar ve makaleler de aðýrlýklý olarak kriz ve mevduat sigortacýlýðý ile ilgili. Ýlerleyen sayfalarda, Küresel Kriz ve Mevduat Sigortacýlýðý, Finansal Ýstikrar ve Ekonomik Kapsama, Küreselleþmenin Yolaçtýðý Problemler, Uluslararasý Kriz: Ahlak ve Finans, Mevduat Sigortacýlýðýnda Ahlaki Tehlike gibi yine mevduat sigortacýlýðý aðýrlýklý yazýlarýn olduðu bir Bilimsel ÇATI ile sizlerleyiz. Gelecek sayýda; daha güzel günlerde görüþmek ümidiyle. Hoþçakalýn. 2

5 KONFERANS HABER KRÝZÝN ÇÖZÜMÜ ANLAMAKTAN GEÇÝYOR * Türkiye olarak ilk defa kendimizin yaratmadýðý bir krizle uðraþma becerisi göstermek zorunda kalýyoruz. Ýlk olmanýn verdiði acemilikle, biraz zorlandýðýmýzý itiraf etmeliyiz. Toplum, finansal kurumlar ve/veya yönetim olarak hepimiz biraz zorlanmaktayýz. Krizin üç boyutu Geliþmiþ ülkelerde baþlayarak dalga dalga çevre ülkelere yayýlan küresel mali kriz ile ilgili analizleri incelediðimizde sistem sorgulamasý ve düzenleme yönetme sorunlarýnýn teþhisi þeklinde iki temel baþlýk altýnda toplandýðýný görmekteyiz. Bu iki baþlýða bir de ahlaki zaaf veya moral hazard dediðimiz ahlaki sorun boyutunun da eklenmesi gerektiðini düþünüyorum. Krizi bir sistem sorgulamasý olarak ele alan yaklaþým, henüz yüksek sesle dillendirilmeye baþlanmamýþ olsa da, eleþtiriler yavaþ yavaþ uç vermeye baþlamýþtýr. Buradaki sitemden kastýmýz tabi ki kapitalizm, liberalizm veya serbest piyasa rejimidir. Bu adlandýrmayý herkes dilediði gibi yapabilir. Ancak, mevcut sistemin bir sorgulanmaya tabi tutulmasý artýk kaçýnýlmazdýr. Krizi düzenleme yönetme sorunu olarak gören uzmanlar ise, sistemin dýþýnda, sisteme fazla dokunmadan ya da sisteme temel bir kusur atfetmeden, bunu bir yönetim, gözetim, denetim yapýlanma ve düzenleme sorunu olarak görmek istemektedirler. Bu bakýþ açýsý, krizin biraz daha pratik, biraz daha pragmatik ve yerel bir boyutu olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Ama eminim ki bu boyutun daha geniþ anlamda kritik edilmesi durumunda, mutlaka bir sistem tarafýnýn olduðunu, sistemi sorgulamadan, bu sadece bir düzenleme sorunudur demenin mümkün olmadýðýný göreceklerdir. Moral hazard Türkiye de çeþitli kereler krizlere maruz kalmýþ, halen bir önceki krizin enkazýný kaldýrmaya çalýþan bir kurumun baþýnda bulunan biri olarak kirizin analizinde gözardý edilmemesi gereken bir üçüncü boyut olduðuna inanýyorum. Bu da krizin bir ahlaki sorun olarak deðerlendirilmesi. Dikkatli bakýldýðýnda bunun, Moral Hazard dediðimiz ahlaki zaaf boyutunun zaten hem birinci (daha köklü sistem yaklaþýmý) hem de ikinci (daha pratik) yaklaþýmýn vazgeçilemeyen bir boyutu olarak karþýmýza çýkacaðý görülür. Kiþisel olarak özellikle sistem sorgulamasý tarafýný çok ilgiyle izlediðimi, literatürü mümkün olduðu kadar yakýndan takip ettiðimi, acaba nasýl yeni bir açýlým geliþtirilebilir diye konunun bu yönünü büyük bir merakla izlediðimi itiraf etmeliyim. Bu krizin ortaya çýkmasýndan sonra, dünyanýn her yerinde yüzlerce kriz toplantýsý yapýlýyor. Bunlardan birinde bir Güney Amerika ülkesinin (Arjantin) Ekonomi Bakaný kürsüye çýkýp diyor ki; oh, nihayet ilk defa bu krizin sorumlusu biz deðiliz. Bu tabi güzel bir teselli. Türkiye olarak biz de böyle söyleyerek kendimizi teselli edebiliriz. Ama bu teselli sonucu deðiþtirmiyor. Bugün Arjantin bu krizden en çok etkilenen ülkelerden bir tanesi. Bu kriz ister bizden kaynaklansýn, isterse bize dayatýlan, bize ihraç edilen bir kriz olsun, sonuçta bütün ülkeler bu krizi kucaðýnda buldu veya bulacaktýr. Baþkasýnýn krizi! Burada bir analiz daha yaparak krize merkez ve çevre ülkeler baðlamýnda da bakabiliriz. Bu krizin özelliði merkez ülkelerde baþlayarak çevre ülkelere yayýlmasýdýr. Merkez piyasalarda ortaya çýkan, oradan kaynaklanan kriz maalesef çevreyi çok daha þiddetli etkilemektedir. Türkiye olarak ilk defa kendimizin yaratmadýðý bir krizle uðraþma becerisi göstermek zorunda kalýyoruz. Ýlk olmanýn verdiði acemilikle, biraz zorlandýðýmýzý itiraf etmeliyiz. Toplum, finansal kurumlar ve/veya yönetim olarak hepimiz biraz zorlanmaktayýz. Bunun sebeplerini düþündüðümüzde ilk etapta birkaç sebebe baðlayabiliriz. Birincisi bu kriz, bizim kendimizin yaratmadýðý, bize dayatýlmýþ olan bir krizdir. Ýkincisi bu krize yol açan enstrumanlar ve piyasalara çok aþina deðiliz. Aþina olmamak, doðal olarak kontrol etmeme ve tedbir almama yý da beraberinde getirmektedir. Üçüncüsü, tüm dünya da olduðu gibi bu yabancýlýk, krizin niteliðini, sonuçlarýný anlama ve öngörme zaafý da yaratmaktadýr. Ama sonuçta bizim bilmediðimiz, görmediðimiz ve yaþamadýðýmýz bazý enstrümanlar ve piyasalar bu krizde önemli bir rol oynamaktadýr. Bu da bizim için ilave güçlük yaratan bir faktördür. Türev ürünler Çok yakýn geçmiþte büyük finansal yaratýcýlýk eseri olarak görülen, finansal mühendislik harikasý ürünler olarak piyasaya sürülen ürün ve kurumlar, bugünkü kriz ile sadece bu ürünleri kullanan pisasalarýn deðil, herkesin sorunu haline geldiler. Kriz yaklaþýk olarak 2007 Haziranýnda ortaya çýkmaya baþlamasýna raðmen, biz son birkaç aydýr daha sýcak hissetmeye baþladýk. Türkiye olarak, finansal mühendislik ürünü türev ürünleri çok fazla kullanmadýðýmýz için diðer ülkelerden daha iyimser, daha olumlu bir hava içindeyiz. Finans sektörünün bütün oyuncularýnýn kriz konusundaki rahatlýðý, krizin olumsuz sonuçlarýný öngörememekten daha aðýr sonuçlara yolaçabilir. Bugün görüyoruz ki, Ahmet ERTÜRK TMSF Baþkaný * 6 Kasým 2008 Tarihinde Finans Külübü nde yaptýðý konuþmadan özetlenmiþtir. 3

6 KONFERANS HABER Küreselleþme öyle bir mekanizmaydý ki bugüne kadar hep iyi yüzünü bize gösterdi. Hep olumlu tarafý ile algýladýk küreselleþmeyi. Ama bugün ayný mekanizma tersine çalýþmaya baþladý. Küreselleþme, nasýl finansal ürünleri hýzla yaygýnlaþtýrýyorsa, çöküþü de ayný hýzla yaygýnlaþtýran bir mekanizmaya dönüþtü. kriz Amerika Birleþik Devletlerinde ortaya çýkmasýna raðmen, etkileri ABD den Uzakdoðu ya, Rusya dan Güney Amerika ya, Avrupa ya, Balkan Ülkelerine, Çin e,kore ye kadar bütün ülkelere sýçramýþ durumda. Neredeyse krizin kapýsýný çalmadýðý hiçbir ülke ve piyasa kalmadý. Küreselleþme Herkesin az çok bildiði bu konular üzerinde biraz daha sistematik düþünürsek, krizi iki temel özelliðe baðlayabiliriz: Bir tanesi bunun küresel bir kriz olmasý; diðeri bu küreselleþmenin getirdiði ve ilk defa bütün dünyanýn çok vahim bir þekilde yaþadýðý bulaþýcýlýk etkisi. Küreselleþme öyle bir mekanizmaydý ki bugüne kadar hep iyi yüzünü bize gösterdi. Hep olumlu tarafý ile algýladýk küreselleþmeyi. Ama bugün ayný mekanizma tersine çalýþmaya baþladý. Küreselleþme, nasýl finansal ürünleri hýzla yaygýnlaþtýrýyorsa, çöküþü de ayný hýzla yaygýnlaþtýran bir mekanizmaya dönüþtü. Ancak, yayýlmasý kontrol edilebilir bir mekanizma iken, çöküþü kontrol edilemez bir mekanizma olduðu anlaþýldý. Bu krizle dünyanýn iyi yýllarýnda elde edilen birikimlerin hepsi, bir/ bir buçuk yýlda, hatta birkaç ay içinde küreselleþmenin etkisiyle yok olup gitmiþtir. Finansal piyasalarýn bir çoðu bu çöküþü ve yokoluþu ayný zamanda yaþamýþ oldu. Borsadan türev piyasalara her yerde bunun etkileri görülüyor. Balon metaforu Bu küresel ekonomide çok olaðanüstü karlar, bir gecede yok olup gidebiliyor. Tabi olaðanüstü büyük karlar derken, burada bir balon etkisinin varlýðýna da vurgu yapýlmasý gerekiyor. Balon metaforunu biraz açmamýz gerekirse, kýsaca þunlarý söyleyebiliriz. Balonu istediðiniz kadar þiþirebilirsiniz, ama sönmesi için bir toplu iðne temasý kafi gelmektedir. Bu metafora göre, çok büyük hacimleri yok etmek için çok büyük silahlara gerek yok. Ve küçücük bir toplu iðnenin ortaya çýkardýðý yýkýcý etkinin ne boyutlarda olabileceðini dünya ile birlikte hepimiz yaþýyoruz. Balon metaforu, finansal piyasalardaki karlarýn ne kadar sanal olduðunu da daha kolay algýlamamýzý saðlayacaktýr. Finansal inovasyonda çok ileri ülkeler, Türkiye gibi bu konuda fazla geliþmemiþ ülkelere karþý bir deriden bir kaç post çýkarmakla övünüyorlardý. Ýþte bugün bu böbürlenmenin dünyayý getirdiði nokta budur. Aslýnda ortadaki postlardan sadece bir tanesi gerçek idi. Yani bizim elimizdeki post gibi, bir tek gerçek post vardý. Diðerleri sanaldý. Kriz bu sanal postlarýn hepsini alýp götürdü. Burada, geliþmiþ ülkelerdeki finansal inovasyonun gerisinde kaldýðýmýz için kendimizi þanslý saymamýz gerektiðini söylemek istiyorum. Bunu bir teselli olarak da algýlayabiliriz. Öngörülememiþ kriz Tabi postlar sanal olabilir ama ortada gerçek bir kriz var. Bir de þu sorunun sorulmasý gerekiyor: Krizin iþaretleri ne zaman görülmeye baþlandý? Maasef bu sorunun cevabýna uzun bir süre, makul bir süre demek mümkün deðildir. Bu finansal krizin bir diðer önemli özelliði öngörülememiþ olmasýdýr. Çok yakýn bir tarihte bir önceki ABD Merkez Bankasý Baþkaný Greenspan, türev piyasalarýn finansal piyasalarýn stepnesi olduðunu, Bankacýlýk sisteminde oluþabilecek herhangi bir arýzanýn ekonomiyi tahrip etmesini önleyecek, ekonomiyi ayakta tutmaya yol açacak ürünler olduðunu söylemekteydi. Bugün bunun tam tersi çýktý.. Bu türev piyasalar, ekonomiyi ayakta tutmayý saðlayacaðý öngörülen türev ürünler, bugün ekonomiyi tahrip eden baþlýca araçlara dönüþtü. Ve yine biliyoruz ki Greenspan de, o dönemin ABD Hazine Bakaný Rubin de bu piyasalarýn denetlenmesine þiddetle karþý çýkmaktaydýlar. Ýki yýl kadar önce Chicago da yapýlan uluslar arasý bir konferansta, hedge fonlarýn denetimi ile ilgili bir tartýþma yaþanmýþtý. O günkü hakim görüþ þuydu: Bu fonlar, bir milyon dolar ve üzeri tasarruflarý kabul etmekte ve çok sýnýrlý sayýda yatýrýmcýlarla çalýþýyorlar. Bu yatýrýmcýlar hesap kitaplarýný iyi bilen insanlar. Bunlar için düzenleme yapmaya gerek yok. Böyle bir düzenlemeye iki yönüyle gerek duyulmadýðýna kanaat getirildi. Birincisi bunlar risk getiri hesabýný çok iyi yapýyorlar, ikincisi çok sýnýrlý bir camia. Ama þu öngörülemedi ki buralarda oluþan bir arýza, o hýzlandýrýcý ve çarpan etkisi yaratan mekanizmalar dolayýsýyla, bugün olduðu gibi çok masum piyasalarý da etkisi altýna alýp tahrip edebilir. Bu deðerlendirmeleri 3-4 sene önce yapanlara, ya piyasa düþmaný, yahut da geri kalmýþ, modern ürünlere ve piyasalara yabancý, biraz ilkel-geleneksel bankacýlýktan baþka bir þey bilmeyen insanlar olarak bakýlabilirdi. Hatýrlanacaðý gibi, geçmiþ tarihte bankalarýn hazine departmanlarý ile kredi ve diðer reel faaliyetleri yürüten þube veya departman çalýþanlarý arasýnda bir rekabet vardý. Hazine departmanlarýndan çýkan parlak çocuklar (çocuklar olumsuz anlamda deðil, genç anlamýnda kullanýlmýþtýr) uzun süre bankalarý yönettiler. Ama o çocuklar bankalarý batýrmaya tam baþlamýþlardý ki, (birkaç örneði ortaya çýktý) bu iþlemi onlardan alýp, ak saçlý, kredicilikten yetiþmiþ, þubecilik yapmýþ bankacýlara teslim ettiler. Psikolojik kriz Bir de þöyle bir deðerlendirmenin yapýlmasýný yararlý görüyorum.. Finans dünyasý sadece finansçýlara býrakýlamayacak kadar önemli bir dünyadýr. En azýndan finans dünyasýndaki aktörler sadece ekonomi okumakla ve bu konuda yetiþtirmekle iktifa etmemelidirler. Finansçýlarýn biraz da tarih; felsefe, sosyoloji ve psikoloji bilmeleri gerekiyor. Bugün bu alanlarý tanýmanýn ne kadar önemli olduðunu daha iyi anlýyoruz. Yaþadýðýmýz kriz önemli ölçüde psikolojik boyutu olan bir kriz. Demek ki bankacý dostlarýmýz mevduat-mudi psikolojisini çok iyi analiz etmeliler. Türkiye nin yaþadýðý 80 li yýllardaki krizde, 94 ve 2001 krizlerinde mudi psikolojisinin yol açtýðý banka hücümlarýnýn bankalarý çöküþe sürüklediðini hepimiz yaþadýk. Finansçýlar, mudinin ya da piyasa aktörlerinin rahatsýzlýk yaratan unsurlara maruz kaldýklarýnda nasýl bir düþünce tarzý, nasýl bir reaksiyon geliþtirdiklerini öngörebilecek kadar sosyal psikoloji bilmelerinde fayda vardýr. Krizden çýkýþ Krizden çýkýþ çabalarý kapsamýnda en sýk duyduðumuz kavramlardan biri de yeni bir finansal mimari kavramýdýr. Bütün dünya yeni bir finansal mimari arayýþý içinde. Bunun altýnda geçmiþ finansal mimarinin makbul bir þey olmadýðý varsayýmý yatýyor. 4

7 KONFERANS HABER O halde krizin çözümü için geçmiþ finansal mimari hangi olumsuz özellikler taþýyor da o sonuçlara yol açtý, yeni finansal mimarinin özellikleri ne olabilir? sorularýna cevap bulunmasý gerekmektedir. Burada çözüm yollarýnda etkili olacak birkaç faktörden söz etmek gerekmektedir. Birincisi geçmiþte Merkez Bankalarýnýn faiz politikalarýnýn öngörülemeyen ters etkilerinin ortaya çýktýðý unutulmamalýdýr. Mortgage piyasasý bunun çok belirgin bir örneðidir. Faiz politikalarý genel dengeleri (para piyasasýndaki ya da enflasyonal genel dengeleri) etkileyen bir özellik taþýmakla beraber, piyasalarda hiç öngörülemeyen olumsuz etkiler de yaratmaktadýr. Bunu öngörmekte ve kontrol etmekte büyük zaaflar yaþandýðýný söylemek zorundayýz. Burada mortgage piyasasý ile ilgili, Amerikan Merkez Bankasý FED in izlediði faiz arttýrým politikalarýnýn mortgage kontratlarýný ödenemez hale getirmesi ile ilgili spekülasyonlara vurgu yapýlmasý gerekiyor. Self-fulfilling prophecy Burada finansal mimaride kritik rol oynayan rating þirketleri unsuru da kritize edilmelidir. 1,5 yýl öncesine dönüp hatýrlamaya çalýþýrsak, faiz arttýrýmlarýnýn, kredi kontratlarýnda default ihtimalini ortaya çýkardýðýný görürüz. Ama bu durum, rating þirketleri ve psikolojik mekanizmalar yüzünden ihtimal olmaktan çýkýp bir gerçeklik haline dönüþtü. Self-fulfilling prophecy dediðimiz, bu kendi kendini gerçekleþtiren kehanet burada iþledi. Mortgage piyasasýnda bir geri dönme sorunu ve bunun o piyasaya baðlý türev ürünlerde bir deðer erozyonuna yol açma ihtimali vardý. Gerçekten bir yönetici olarak kendi kurumumuzu yöneten ya da ekonomide belli bir rol oynayan birileri olarak hepimiz böyle bir ihtimalin o tarihlerde de var olduðunu biliyorduk. Ama bu bir ihtimaldi. O ihtimalin minimuma indirilmesi ve etkilerinin kontrol edilebilmesi ihtimali de her zaman vardý. Ama o zamanki mevcut mekanizmalarla ve bu rating þirketlerinin AAA verdikleri notu bir anda aþaðý çekmeleriyle ihtimal olan þey gerçeklik oldu. Ve bu süreç hýzlandý. Bu bir yönetim sorunu ve tabi ki bu yeni krizin belki de yönetilemezliði ile ilgili bir sorundu. Ve bugün ortada traji komik bir durum var. Bu rayting þirketleri hala bu krizi çok þiddetli biçimde yaþayan ülkelerle ilgili derecelendirmeler yapýyorlar ve hala notlar verebiliyorlar. Bu yeni ulusal/finansal mimarinin sahipleri kim olacaksa bunlarýn herhalde bütün iþini gücünü býrakýp bu konuya eðilmeleri gerekiyor. Yani zaten herkesin psikolojisinin böyle uçlarda olduðu, piyasalarýn bir haberle, bir söylentiyle, bir olumsuz göstergeyle allak bullak olduðu bir dönemde, hala analiz raporlarý adý altýnda reytinglerle bu psikolojiyi olumsuz biçimde etkileme çabalarý görülüyor. Buna hepimizin, bütün finansal mimari sahiplerinin bu iþe ciddiyetle eðilmesi gerekiyor. Paket bütüncül olmalý Geçmiþ finansal mimarinin zaaflarýný yaratan bir baþka önemli unsur da düzenleme, denetleme, gözetleme mekanizmalarýn çalýþmamasý, bu krizi öngörememesi. Bütün dünyada kýyamet koptuktan sonra, kurtarma paketleri açýklanmaya baþladý. Bizim de bir kurtarma paketimiz olmalý mý?. Bu konu bir süredir gündemi iþgal ediyor. Kurtarma paketi oluþturulmasý için de asgari bazý þartlar olmalýdýr. Mesela, önce kurtarýlacak bir þeyler olmalý. Sonra kurtarma yöntemleri ve modelleri üzerinde çalýþýlmalýdýr. Nihayet kurtarma paketinin topluma maliyetleri ile ilgili hesap kitabýn iyi yapýlmasý gerekmektedir. Paket, adýndan anlaþýlacaðý üzere bir dizi tedbiri veya uygulamayý bünyesinde barýndýran bütüncül bir plandýr. Tek tek deðiþik zamanlarda ortaya konulacak tedbirlerin hiçbir faydasý yoktur. Yani bugün þöyle bir tedbir, yarýn bir baþka tedrbir, öbür gün baþka bir uygulama; bunlarýn faydasý yoktur. Eðer bunun yaratacaðý olumlu etkiyi maksimize etmek istiyorsak gerçekten bunun bütüncül bir þekilde, birbirini destekleyen ve beklenen yararý maksimize eden bir paket biçiminde ortaya konulmasý gerekiyor. Bütün bu paketlerin iki tane temel amacý olmalýdýr. Bir tanesi aslýnda bozulmuþ olan, krizin bozduðu piyasa mekanizmasýný tekrar iþletmeye baþlatmak. (Piyasa derken kredi piyasalarý anlaþýlmalýdýr.) Kredi piyasalarý bu mekanizmanýn en fazla tahrip ettiði piyasalardýr. Eðer kredi mekanizmasý yeniden çalýþmaya baþlamazsa (bütün dünya için) ekonomi iþlemez hale gelir. Kredi piyasalarýnýn çalýþmasý, yeni ekonominin can damarýdýr. Kredi piyasasý vurgusu ile sadece kredi kurumuyla krediyi kullanan ya da dar anlamda reel sektörle finans sektörü arasýndaki iliþki deðil, ayný zamanda finans sektörünün kendi içindeki kredilendirme iþlemleri de kastedilmektedir. Dahasý Merkez Bankalarýnýn finans sektörüne iliþkin likidite imkanlarý da buna dahil edilmelidir. Bunu çalýþtýrmaya baþlamak için sadece telkin, tavsiye, rahatlatma önerileri yeterli deðildir. Mevduat Sigortacýlýðý Bankacýlýk eðer kendisini rahat hissetmiyorsa, bankacýyý kredi vermeye zorlayamazsýnýz. Bunun fiyatý da yoktur. Hangi fiyat, hangi faiz olursa olsun, bankacý yüksek risk görüyorsa kredi vermeyebilir. Burada en temel unsur, siteme olan güveni yeniden tesis etmektir. Sisteme olan güveni tesis etmekte de mevduat sigortacýlýðý çok önemli bir rol oynuyor. Mevduat sigortacýlýðý, bildiðiniz gibi finansal güvenlik aðý dediðimiz o büyük mekanizmanýn önemli bir parçasýdýr. Finansal güvenlik aðýnýn diðer parçalarý ise Merkez Bankacýlýðý, Düzenleme Denetleme organý ve kamu maliyesidir. Burada Devlet Hazinesi çok temel bir rol oynayacaktýr. Mevduat sigortacýlýðý sisteme güveni tesis etmekte önemli bir rol oynamaktadýr. Bugün açýklanan paketlerin bir bölümünü mevduat sigortacýlýðýnýn gelecekte ortaya çýkarabileceði þarta baðlý maliyetler oluþturmaktadýr. Türkiye, Bankacýlýk sisteminde on yýl boyunca uygulanan sýnýrsýz güvencenin ahlaki zaaflarýný çok þiddetli biçimde yaþamýþtýr. Bu yüzden bu kavrama karþý çok duyarlýyýz. Mevduat sigortacýlýðýnýn kapsamý sýnýrsýz hale getirilebilir ancak geçici bir süre için uygulanmalýdýr. Sisteme olan güveni yeniden inþa etmenin temel unsurlarýndan biri de budur. Bankacýlýk eðer kendisini rahat hissetmiyorsa, bankacýyý kredi vermeye zorlayamazsýnýz. Bunun fiyatý da yoktur. Hangi fiyat, hangi faiz olursa olsun, bankacý yüksek risk görüyorsa kredi vermeyebilir. Burada en temel unsur, siteme olan güveni yeniden tesis etmektir. 5

8 MAKALE FÝNANSAL SÝSTEMÝN ÝSTÝKRARI ve REEL KESÝME FON AKTARIMINDAKÝ ROLÜ Geliþmiþ ekonomilerde, fon daðýlýmýnýn etkin þekilde gerçekleþtirilmesi son derece önemli bir olgudur. Ekonomide kaynaklarýn verimli þekilde daðýlýmýnda finans piyasalarýnýn, önemli iþlevleri bulunmaktadýr. Dr. Kadir TUNA Genel Koordinatör Ýstanbul Üniversitesi Bankacýlýk Araþtýrma Merkezi 1. Finansal Aracýlýk Kavramý Geliþmekte olan piyasalarda ortaya çýkan dalgalanmalarýn küresel ölçekte bir mali krize dönüþmesi, finansal sistemin üstlendiði temel fonksiyonunun önemini tekrar gündeme getirmiþtir. Küresel finans sistemindeki istikrarsýzlýðýn ortaya çýkardýðý en önemli sonuç, reel kesime fon aktarýmýnýn kesilmesi ve ekonominin durgunluða girmesidir. Bu nedenle finansal sistemin ve finansal aracýlarýn dolayýsýyla bankalarýn ekonomideki rolünü ve önemini kýsa bir literatür taramasýyla hatýrlamakta yarar bulunmaktadýr. Finansal sistem, piyasalarýn ve kurumlarýn bir araya geldiði, finansal araçlarýn alým-satým yöntemlerinin ve finansal hizmet sunumunun kurallarýnýn belirlendiði bir yapý olarak ifade edilmektedir. Sistem içinde fon arz eden ve talep eden birimleri bir araya getirme teþebbüsünde bulunan kurumlar da, finansal aracý olarak tanýmlanmaktadýr. 1 Finansal aracýlar, vade, miktar ve risk eþleþmesine göre sistem içerisinde taraflar arasýnda dolaylý finansmaný saðlamaktadýr. Baþta bankalar olmak üzere, finansal piyasalarda faaliyet gösteren tüm aracýlar, dolaylý finansman faaliyetlerini; iþlem maliyetlerini düþürme, riskin paylaþýmý ve asimetrik bilginin azaltýlmasý gibi üç temel iþlevi de beraberinde yerine getirmektedir. 2 Basit anlamda finansal aracýlar; ekonomi içerisinde iþletme ve bireylerin davranýþlarýna göre iki yönlü iliþki içerisindedirler; Birinci olarak cari harcamalarýn tüketim ve yatýrým gelirlerini aþmasý durumunda, borçlanma ihtiyacý artacak ve finansal aracýlar bu ihtiyacý giderme yönünde harekete geçecektir, Ýkinci olarak bireylerin ve kurumlarýn gelirlerinin mal ve hizmetlere yapýlan harcamalarý aþmasý durumunda, fazla fonlar tasarruf ve yatýrým alanlarýna kanalize olacaktýr. 2. Finansal Sistem Reel Kesime Fon Aktarýmýndaki Rolü Finansal sistem, tasarruf birikimi, servet oluþumu, likidite, kredilendirme, ödeme, piyasa risklerinden korunma ve makro ekonomik politikalara aracýlýk gibi temel fonksiyonlara sahiptir. Temel görevi; ödünç verilebilir fonlarý, mal ve hizmet satýn alanlara, yeni araç ve tesislere yatýrým yapan kiþilere ve firmalara aktarmaktýr. 3 Bu çerçevede sistem bu görevini yaparken iki temel unsuru gözetmektedir; Birinci olarak, bilgi üretmek ve sermaye daðýtmak, Ýkinci olarak risklerin optimal daðýlýmýný saðlamaktýr. Finansal Sistemin bilgi üretimi fonksiyonunu araþtýran Tahkor (1984), Bhattarcharya ve Pfeiderer (1985), Boyd ve Presscott (1986) ve Allen (1990) in geliþtirdikleri modellerde, finansal aracýlarýn bilgi üretmek için ortaya çýktýklarý ve bu bilgileri tasarruf sahiplerine sattýklarý ifade edilmektedir. Sistemin diðer önemli fonksiyonu risklerin optimal daðýlýmýný saðlamaktýr. Ekonomik sistemin büyümesi ile risk paylaþýmý arasýndaki iliþkiyi inceleyen birçok çalýþmada, risk paylaþýmýnýn ekonomik büyüme ve refahý desteklediði ve yatýrým süreçlerinin etkinliðini artýrdýðý ve bu þekilde ekonomik büyümeye hýz kazandýrdýðý savunulmaktadýr. 4 Finansal sistemin önemi ekonomik faaliyetlerin etkinliði ile ortaya çýkmaktadýr. Bu nedenle ekonomik kalkýnmanýn kýt kaynaklarla gerçekleþtirilmesinde karþýlaþýlan temel sorunlardan biri, yatýrýmlarýn finansmaný için gereken fon teminidir. Gerek ekonominin finansman ihtiyacýnýn karþýlanmasýnda kaynaklarýn en yüksek ölçüde ve en düþük maliyetiyle kullanýlabilir fonlara dönüþtürülmesi, gerekse mali kaynaklarýn ekonomide en verimli alanlar kanalize edilmesi, ekonomik geliþmeyi teþvik etmekte, hýz kazandýrmaktadýr. 5 Geliþmiþ ekonomilerde, fon daðýlýmýnýn etkin þekilde gerçekleþtirilmesi son derece önemli bir olgudur. Ekonomide kaynaklarýn verimli þekilde daðýlýmýnda finans piyasalarýnýn, önemli iþlevleri bulunmaktadýr. Sanayileþme sürecinde ekonomik geliþmeye hýz kazandýrmasýnda; reel kesime düþük maliyetle fon aktarma iþlevine sahip geliþmiþ finans piyasalarýna ihtiyaç duyulmaktadýr. 6 Geliþmiþ olan ülkelerde finansal araç sayýsý ve çeþidi ile finansal piyasanýn geliþmiþliði arasýnda önemli bir paralellik bulunmaktadýr.ekonomik geliþme ile birlikte daha geliþmiþ finansal piyasalara sahip olmak ulusal ve uluslar arasý fonlarýn kalkýnmaya yönelik kullanýmý ve uluslar arasý piyasalarada rekabet gücünü artýrmaktadýr. Bu nedenle büyüme ve finansal sisteminin büyüklüðü arasýndaki korelasyon ekonomistler tarafýndan uzun yýllardýr savunulmaktadýr. Johnston ve Sundarrarajan (2001), istikrarlý ve 1 Robert Hudson, Alan Colley and Mark Largan, The Capital Markets&Financial Management in Banking, USA, Grenlake, 2000, s Frederic Mishkin, The Economics of Money, Banking and Financial Markets, Seventh Edition, Addison Wesleys, USA, 2004, Peter Rose, Money and Capital Markets, 5. Edition, USA, Mc Graw Hill, 2003, s Franklin Allen and Hiroko Oura, Sustained Economic Growth and the Financial System Institute For Monetary And Economýc Studies, Bank of Japan Discussion Paper No. E-24, 2004, s Targan Ünal, Sigorta Sektörünün Ekonomik Ýþlevi ve Fon Yaratma Kapasitesi, Ýstanbul, ÝTO, No:4, 1994, s Targan Ünal, Finans Kesiminin Reel Sektöre Kaynak Yaratma Kapasitesi, Ýstanbul, ÝTO, 1996., s

9 MAKALE etkin bir finansal sistemin uygulanan istikrar politikalarý ve sermaye akýmlarý üzerindeki pozitif etkisinin büyüme sürecine katký yaptýðýný ifade etmektedir. 7 Bagehot W.(1873) ve Hicks, J(1969) Ýngiltere nin sanayileþme sürecinde sermaye akýmlarýna itici gücü saðlayan finansal sistemin üstlendiði kritik rolü vurgulamaktadýrlar. Schumpeter, J(1912), ise iyi iþleyen bankacýlýk sektörünün giriþimcilere yeni teknolojik icatlar yapmalarý için gereken fon kaynaðýný saðlayarak onlarý teþvik ettiðini ifade etmektedir. Diðer taraftan Robinson J (1952) ve Lucas, R(1988) gibi karþý görüþler ise finansal sistemlerin büyüme ve finansal geliþme için gerekli bir ön koþul olmadýðýný belirtmektedir. 8 Bu görüþlerin aksine, Johnston ve Sundarrarajan(2001) nin destekleyici görüþleri açýklayan, Claus, Jacobsen and Jera(2004), finansal sistemin ekonomik büyümeyi, sermaye birikimi(fiziksel ve insan sermayesi) ve teknolojik icatlar olmak üzere iki kanalla etkilediðini ifade etmektedir. Buna göre borç veren ile borç alan arasýndaki fon maliyetini düþürmesi, bireylerin ve hane halkýnýn tasarruf ve tüketim arasýndaki kararýný etkilemesi ve tasarruflarýn getiri oranlarýnýn yüksekliði dolayýsýyla tüketim yapmanýn maliyetini artýrmasý rolü ile tasarruflarýn yatýrýma dönüþmesinde önemli rol oynamaktadýr. Teknolojik icatlara etkisi incelediðinde finansal sistemdeki aracýlar ekonomik sistemdeki yeni firmalara dýþ finansman desteði saðlayarak teknolojik yatýrýmlarýna yardýmcý olabilmektedir. 9 Ancak finansal sistemin ekonomideki büyüme sürecine yapacaðý katkýnýn sonucunun alýnmasýnda ön koþul finansal sistemin nasýl düzenlenmesi gerektiði kabul edilmektedir. Düzenlemenin finansal etkinlik ve finansal istikrar olmak üzere iki temel odak noktasý bulunmaktadýr. 3. Finansal Sistemin Etkinliðini Sýnýrlandýran Faktörler Finansal sistemlerin etkinliði, finansal kaynaklarýn toplanmasý ve daðýtýmýnda ortaya çýkmaktadýr. Finansal istikrar, finansal kurumlarýn yükümlüklerinin deðerini korumasý olarak ifade edilmektedir. Ýstikrar ve etkinlik piyasanýn düzenlenme yapýsý ve kurumsal yönetim yapýsýna baðlý olarak deðiþmektedir. Piyasa tabanlý iç yapýdan güçlendirilen kurumsal yönetimde ekonomik performansýn sonuçlarý büyük önem taþýmaktadýr. Piyasa tabanlý olmayan sistemlerde ise doðrudan kontrol olabilmekte ve kurumsal yönetim kalitesine baðlý olarak deðiþmektedir. Bu nedenle baskýlanmýþ bir finansal sistemde istikrarsýzlýk, etkinsizlik beraberinde ekonomide daha düþük büyüme gerçekleþmesine neden olabilmektedir. 10 Özellikle geliþmekte olan piyasalarda çok sýnýrlý olan fonlarý çekebilmesinin ön koþulu finansal istikrarýn ve yeterli kurumsal düzenlemelerin bulunmasýdýr. Bu yapý, öz kaynak yolu ile fon teminini ve uluslararasý piyasalardaki kaynak kullanýmýný daha da kolaylaþtýrmaktadýr. Özellikle kurumsal yatýrýmcýlarýn yatýrýmlarýnda kurumsal yönetim yapýsý güçlü ülkeleri öncelikli olarak tercih etmeleri bu geliþmenin bir sonucudur. Geliþmekte olan piyasalarýn ihtiyaç duyduðu sermaye ihtiyacýnýn karþýlanmasý yabancý yatýrýmlar öncelikle piyasalarda þeffaflýk ve açýklýk ilkelerinin bulunup bakmaktadýr yýlýndaki Asya krizinden önemli ölçüde etkilenen, Tayland, Endonezya, Güney Kore, Malezya, Filipinler Singapur gibi ülkelerde krizin derinleþmesinde kurumsal yönetim ve denetim mekanizmalarýndaki eksikliðin önemli rol oynadýðý gösterilmektedir. Geliþmekte olan ekonomilerde crony capitalizm (eþ dost kapitalizmi) problemlerinin ortaya çýkardýðý sorunlar kurumsal yönetiminin önemini daha fazla artýrmýþtýr. 11 Bu nedenle þeffaflýk ve açýklýk alanýndaki zayýf kurumsal yönetim standartlarý küresel finans piyasalarýnýn arkasýndaki istikrarsýzlýðýn en önemli nedenleri olarak gösterilmektedir. Bunun en önemli göstergesi 1997 Doðu Asya Krizinde crony kapitalizm ile birlikte makroekonomik dengesizliðin toplam ekonomik büyümenin önünü kesmesidir. Krizlerin yaþandýðý ülkeler de finans kesimindeki kötü yönetimin özellikle kriz dönemlerinde etkileri daha derin þekilde ortaya çýkmaktadýr. Bu geliþmeler kurumsal yönetim ve risk yönetim eksikliðinden kaynaklý skandallarýn piyasalarda ortaya çýkardýðý güvensizliðin bir sonucu olarak, yatýrýmlarýn yönünü finansal ve siyasi istikrarýn olduðu piyasalara yöneltmiþtir. 4. Sonuç Özetle ekonomik kalkýnma, büyük miktarlardaki yeni sermaye oluþumlarý ile gerçekleþtirilmektedir. Bu durum tasarruf oranlarýnýn ve yatýrýmýnýn niteliðine uygun ve yeterli oluþuna baðlýdýr. Finansal aracýlar, bir taraftan tasarruf sahiplerine cazip finansal araçlar sunan, diðer taraftan yatýrýmcýlara kredi imkanlarý saðlayan kuruluþlardýr. Finansal aracýlar, reel fiziki yatýrým konusunda çok az etkinlikleri olsa da verdikleri hizmetlerle hem tasarruf oranlarýnýn artmasýna, hem de fonlarýn en verimli yatýrýrým fýrsatlarýna kaydýrýlmasýna katkýda bulunurlar. Bu nedenle reel gelirdeki büyüme ile finansal aracýlýðýn geliþimi arasýnda baðlantý bulunmaktadýr. 12 Temel fonksiyonu söz konusu iliþkilere aracýlýk etmek olan bankalar, hizmet üretim süreci içerisinde, harcama fazlasý bireylerin ve kurumlarýn fonlarýný çekerek bu fonlarý kredi olarak harcama açýðý olan bireylere ve kurumlara aktarmaktadýrlar. 13 Bankalar iþletmeler için kýsa vadeli sermaye kaynaðý saðlamakla birlikte, son yýllarda iþletmelerin ihtiyaç duyduðu makine ve bina ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasý için uzun dönem kredi imkaný da sunmaktadýr. Ödeme sisteminin en önemli parçasý olan bankalar, finansal bilgi ve finansal planlamaya ihtiyaç duyulduðunda iþletmelere danýþmanlýk hizmetleri saðlamakta ve ekonominin istikrarýnýn saðlanmasýnda devletin ekonomi politikasýnýn temel kanalý konumundadýr. 7 R.Barry Johnston and V.Sundararajan, Managing Financial Sector Liberalization Sequencing Financial Sector Reforms, Ed by R. Barry Johnston and V.Sundararajan, IMF, Washington, 1999, s.1. 8 Allen and Oura, Sustained Economic Growth and the Financial System, s.2. 9 Iris Claus, Veronica Jacobsen and Brock Jera, Financial Systems And Economic Growth: An Evaluation Framework For Policy, New Zealand Treasury Workýng Paper 04/17 September New Zealand, 2004, s R.Barry Johnston and V.Sundararajan, Managing Financial Sector Liberalization Sequencing Financial Sector Reforms, Ed by R. Barry Johnston and V.Sundararajan, IMF, Washington, 1999, s Oman, Corporate Governance and National Development, s Ünal, Sigorta Sektörünün Ekonomik Ýþlevi ve Fon Yaratma Kapasitesi, s Peter Rose and James Kolari, Financial Institutions, Irwin, 1995, s.152. Finansal Sistemin Etkinliðini ve Ýstikrarýný Etkileyen Faktörler Piyasa Tabanlý Baþarýsýz Liberal Döviz Kuru Finansal Reformlar ve Para Sistemleri: Rekabetçi Finansal Crony Capitalism Piyasalar, Etkin Eþ-Dost Kapitalizmi Finansal Kurumlar ve Piyasalar Zayýf Yönetiþim Ýyi Yönetiþim Uzun Süren Doðrudan Kontrolün Kullanýmý Baskýlanan Finansal Sistem Piyasa Tabanlý Olmayan Sistemin Doðrudan Kontrolü KAYNAKÇA -Charles Oman, P., Corporate Governance and National Development, Techical Papers No:180, OECD, France, Franklin Allen and Hiroko Oura, Sustained Economic Growth and the Financial System Institute For Monetary And Economýc Studies, Bank of Japan Discussion Paper No. E-24, 2004, s Frederic Mishkin, The Economics of Money, Banking and Financial Markets, Seventh Edition, Addison Wesleys, USA, Iris Claus, Veronica Jacobsen and Brock Jera, Financial Systems And Economic Growth: An Evaluation Framework For Policy, New Zealand Treasury Workýng Paper 04/17 September New Zealand, Peter Rose and James Kolari, Financial Institutions, Irwin, Peter Rose, Money and Capital Markets, 5. Edition, USA, Mc Graw Hill, R.Barry Johnston and V.Sundararajan, Managing Financial Sector Liberalization Sequencing Financial Sector Reforms, Ed by R. Barry Johnston and V.Sundararajan, IMF, Washington, Robert Hudson, Alan Colley and Mark Largan, The Capital Markets&Financial Management in Banking, USA, Grenlake, Targan Ünal, Finans Kesiminin Reel Sektöre Kaynak Yaratma Kapasitesi, Ýstanbul, ÝTO, Targan Ünal, Sigorta Sektörünün Ekonomik Ýþlevi ve Fon Yaratma Kapasitesi, Ýstanbul, ÝTO, No:4,

10 ÇEVÝRÝ LINUS A BATTANÝYESÝNÝ GERÝ VERMEK Çevirenler: Yasemin ÞENOL Fon Uzman Yrd. Sigorta Risk Ýzleme Dairesi Egemen EROÐLU Fon Uzman Yrd. Sigorta Risk Ýzleme Dairesi Roberto MORETTÝ nin konuþmasý FDIC (Finansal Entegrasyon ve Güvenlik Aðý Konferansý) 29 Ekim 2008,Washington DC Baþkan Bair, Dr Gruenberg, Sayýn Callum McCarthy, IADI üyeleri ve deðerli misafirler, Bu akþam burada bulunmak benim için gerçekten büyük bir þeref ve büyük bir ayrýcalýktýr. Özellikle, Baþkana ve IADI Kurul üyelerine, bu toplantý günlerine katýlmam için gönderdikleri nazik davetiyeden ötürü teþekkür etmek isterim. Öncelikle, EFDI baþkaný ve Ýtalya Bankalararasý Mevduat Sigorta Fonu Genel Sekreteri olarak, EFDI nin 54 üyesinin tümünden ve özellikle de EFDI Kurulu üyelerinden en sýcak selamlarý ve bu Yýllýk Toplantý nýn baþarýsý için en iyi dileklerimizi arz etmeme müsaade edin. IADI nin, web sitenizde görülen sloganý Mevduat Uzmanlýðýný Dünya ile Paylaþmak týr. Bu, EFDI nin amacý ile aynýdýr. Bildiðimiz gibi, mevduat korumasý ve mevduat uzmanlýðý dünya çapýnda ciddi biçimde farklýlaþmaktadýr. Fakat bu çetin finansal ve ekonomik kriz zamanlarýnda, ortak yaklaþýmlar ve mevduat sigorta kuruluþlarý arasýnda uzmanlýðýn paylaþýmý yaþamsal hale gelmiþtir. Avrupa Merkez Bankasý Baþkaný Jean Claude Trichet, kýsa bir süre önce New York Ekonomi Klübü nde, son haftalarýný Avrupa ile Amerika arasýnda mekik dokuyarak geçirmiþ gibi göründüðünü söyledi. Biz Avrupa da, merkez bankacýlarýmýzýn, maliye bakanlarýmýzýn ya da baþbakanlarýmýzýn bir haftadan diðerine nerede olduklarýndan asla tam olarak emin deðiliz: Londra'da hükümet binalarýnýn olduðu Downing Street te mi buluþuyorlar? Paris te L Elysee de mi? Roma da on yedinci yüzyýldan kalma bir sarayda mý? Yoksa Camp David de mi? Bütün bu toplantýlar, mevcut krizin aðýrlýðýnýn iþaretleridir. Ve mekik diplomasisi hem IADI ve hem de EFDI yi etkilemiþ görünüyor: bu son birkaç ayda Varþova ve Dublin de buluþmuþtuk ve þimdi Arlington dayýz. IADI ve EFDI, mevduatý korumak, ya da daha kiþisel hale getirirsek, mevduat sahibini korumak ortak görevlerine sahip olsa da, çok farklý ulusal çevrelerde faaliyet gösteren üyeleri bulunmaktadýr. Mevduat sigorta sistemleri ve sigorta edilecek mevduatýn miktarý son zamanlara kadar, çoðu ülkenin finansal sistemlerinin en iyi korunan sýrrý olarak görüldü. Ve bu bilgi yoksunluðu, sýradan mevduat sahiplerimizin güven hissini ortadan kaldýrdý. Mevduat sahiplerimizi, battaniyesi olmayan Linus gibi býraktýk. Warþova da söylediðim gibi Kamu oyunun ilgisini istiyorduk!!! Pekala, þimdi ona sahibiz!!! Geçtiðimiz aylarda Ýtalya Bankalararasý Mevduat Koruma Fonu ndaki ofisimizde telefonlarýmýz mevduat garantileri hakkýnda bilgi almak isteyen halkýn ve hatta gazetecilerin sorularýyla her iki dakikada bir çalýyordu. Geçenlerde FDIC web sitesinde sadece bu yýl in üzerinde bu tür arama aldýðýnýzý gördüm. Geçtiðimiz bir yýl veya daha uzun bir süre içinde, yani oldukça yakýn bir zamanda Avrupa ve Amerika daki bütün otoriteler mevduat sahiplerinin korkularýný gidermek için sert önlemler almak zorunda kaldý. Daha geçtiðimiz hafta Fed Baþkaný Bernanke, Temsilciler Meclisi Bütçe Kurulu öncesinde; Þu andan itibaren geçerli olmak üzere, Federal Mevduat Sigortasý Kurumu ve Ulusal Kredi Birliði Yönetimi tarafýndan saðlanan mevduat sigortasý sýnýrýný Amerikan dolarýndan Amerikan dolarýna yükselttik. açýklamasýný yaptý. Ve bize bunun neden gerekli olduðunu anlattý : Sebep, son haftalarda finansal kuruluþlara güven kaybýnýn çok þiddetli olmasý ve ayrýca Baþkan Franklin D. Roosevelt in Pervasýz kiþisel çýkarlarýn kötü ahlak olduðunu hep biliyorduk; þimdi bunun kötü ekonomi olduðunu biliyoruz. sözünü çabuk unutmuþ olmamýzdý. Sayýn Bernanke geçen hafta ayrýca Finansal sistemin global yapýsý ortadayken krizi hedefleyen icraatlar üzerinde uluslararasý danýþma ve iþbirliðinin, güven ve istikrarý yeniden saðlamakta önemli olduðuna iþaret etti. IADI, EFDI ve diðer mevduat sigorta kuruluþlarý, dünya çapýnda milyonlarca banka müþterisinin sakinleþtirilmesi için ilk sýradalar. Daha sonra, fýrtýna karaya ulaþtýðýnda tam ortasýnda olduðunu herkes kadar ve aslýnda çoðumuzdan daha fazla söyleyebileceðimiz Bay Callum McCarthy i dinleyeceðiz. Mevcut kriz finansal ekonomi için gerçek bir krizdi ve þimdi reel ekonomiye de yayýlýyor olabilir. Fakat ayný zamanda güven kaybý ve gelecek hakkýndaki güvensizlik hissi nedeniyle sanal bir krizdir. Ve IADI ile EFDI nin Avrupa ve Amerika da, piyasalarý sakinleþtirmek ve mevduat sahiplerinin güvenini tazelemek için ortak yaklaþým ve ortak stratejiler planlamak üzere müþterek toplantýlar düzenlemelerinin sebebi de budur. Atlantik in her iki tarafýndaki mevduat sigorta kuruluþlarý olarak Linus a battaniyesini geri vermeliyiz. Teþekkürler bayanlar ve baylar. 1Linus, Snoopy (Charlie Brown) çizgi romanýnda gittiði her yere elinde battaniyesini sürükleyen karakterdir. Onu yanýndan hiç ayýrmaz. Battaniyesi onun için psikolojik bir emniyet unsurudur. 8

11 TOPLANTI FÝNANSAL ENTEGRASYON ve GÜVENLÝK AÐI Avrupa Mevduat Sigortacýlarý Birliði (European Forum of Deposit Insurers - EFDI) Genel Kurulu Toplantýsý ile EFDI ve Amerika Mevduat Sigorta Kurumu (Federal Deposit Insurance Corporation - FDIC) tarafýndan ilk kez ortak düzenlenen Finansal Entegrasyon ve Güvenlik Aðý konulu uluslararasý konferans Eylül 2008 tarihleri arasýnda Ýrlanda nýn baþkenti Dublin de gerçekleþtirilmiþtir. Söz konusu toplantý ve konferansa Kurumumuzu temsilen Fon Baþkan Yardýmcýsý Dr. Rýdvan ÇABUKEL katýlmýþtýr. Ýcra Kurulu üyesi olduðumuz EFDI ile FDIC tarafýndan Eylül 2008 tarihleri arasýnda ortak olarak düzenlenen Finansal Entegrasyon ve Güvenlik Aðý konulu konferansa yaklaþýk 120 kiþilik bir katýlým saðlanmýþtýr. EFDI Baþkaný Roberto MORETTI nin açýlýþ konuþmasýnýn akabinde, ilk oturumda Avrupa Birliði ve A.B.D. bankacýlýk sektörleri karþýlaþtýrýlmýþtýr. FDIC Uluslararasý Ýliþkiler Daire Baþkaný Jack Reidhill, EFDI ve FDIC nin mevduat sigortacýlýðý alanlarýnda daha çok ortak terminoloji oluþturmasý gerekliliðini vurgulamýþ ayrýca, A.B.D. bankacýlýk sistemindeki çeþitli ekonomik göstergelerdeki deðiþimlere vurguda bulunarak, yýllarý arasýndaki banka iflaslarý hakkýnda bilgi vermiþtir. Trinity College tan Prof. Patrick Hohohan Mevduat Sigortasýnýn Politik Ekonomisi- Günümüzdeki Bankacýlýk Krizlerinden Elde Edilen Dersler konulu bir sunum yapmýþtýr. Sunumda mevduat sigortacýlýðýnýn kriz ortamlarýndaki performansýna deðinilmiþ, büyük banka iflaslarýnýn krizlerin ilk safhalarýnda görüldüðü, bankacýlýk kayýplarýnýn dört sýnýfta incelenebileceði, bunlarýn zarar etmiþ olmasýna raðmen batmamýþ olan bankalar, batýp batmayacaðý henüz net olmayan bankalar, riskli alanlara yatýrým yaparak zarar etmiþ bankalar ve kaldýraç etkisi yüksek mortgage kredi kuruluþlarý olduðu belirtilmiþtir. Bu tür bankalarýn sistemik risk yarattýklarý ayrýca, A.B.D. benzeri bir varlýk çözümleme faaliyetinin maliyetli ve politik olarak tartýþmaya açýk bir konu olduðu anlatýlmýþtýr. FDIC Hukuk Dairesinden Douglas Jones, Continental Illinois National Bank and Trust Company nin 1984 yýlýnda gerçekleþtirilen çözümleme süreçlerini anlatmýþtýr. Continential Illinois in 124 yýllýk eski bir banka olduðu, bu yýlda A.B.D nin yedinci büyük ticari bankasý olduðunu, 1981 yýlýnda baþlayan sorunlarýnýn bankanýn üç önemli iþtirakinin iflas etmesiyle devam ettiðini, 1984 yýlýna gelindiðinde ise uluslararasý basýnda bankanýn kötü durumda olduðu haberlerinin çýkmasýyla birlikte bir hafta içerisinde 6 milyar USD nin üstünde mevduat çekiliþi olduðu belirtilmiþtir. Bu durumda FED ten yardým isteyen bankaya yaklaþýk 4 milyar USD borç verildiði belirtilmiþtir. Bankanýn çözümleme faaliyeti kapsamýnda FDIC nin önünde çeþitli seçeneklerin mevcut olduðu, söz konusu seçenekler deðerlendirildiðinde FDIC nin doðrudan doðruya müdahale etmesine karar verildiði belirtilmiþtir. Bankanýn batamayacak kadar büyük olmadýðý ancak tasfiyesi için büyük bir banka olduðu vurgulanmýþtýr. Müdahalenin yaklaþýk 5 yýl sürdüðü ve bu bankanýn çözümleme sürecinin FDIC için hala önemli bir kýlavuz olduðu belirtilmiþtir. ABD kanunlarý ve FDCI uygulamalarý 1984 den beri deðiþim içerisindedir. Günümüzde FDIC in tecrübelerinden dolayý banka tasfiyesi konusunda daha esnekliðe sahip olduðu, gelecekte buna benzer bir durumla karþýlaþtýðýnda her banka için ayrý bir çözümleme süreci uygulanabileceðini ifade etmiþlerdir. Ýngiltere Finansal Hizmetler Kurum (Financial Services Authority - FSA) Bölüm Baþkaný Peter Smith Northern Rock örneði ile batamayacak kadar büyük (too big to fail) kavramý ile ilgili bir sunum yapmýþtýr. Northern Rock olayýnda, Ýngiltere Finansal Hizmetler Kurumunun neleri yapýp neleri yapamayacaðýný ve batamayacak kadar büyük kavramýndan ne anlamamýz gerektiði, iflasýn ne olduðu ve konunun gelecekteki açýlýmlarýnýn ne olabileceði konusunda sunum yapmýþtýr. Ayrýca finansal sisteminin istikrarý ve güçlendirilmesi, bankalarýn karþýlabileceði zorluklarýn azaltýlmasý, eðer banka güç durumda durumda ise bunun etkisinin azaltýlmasý, müþterilerin güvenini saðlamak için etkin bir düzenleme yapýlmasýnýn Berna KOÇER Finansman Dairesi Uzmaný Erol ORTABAÐ Sigorta ve Risk Ýzleme Dairesi Uzmaný 9

12 TOPLANTI TMSF ye devredilen bankalara baktýðýmýz zaman süreç içerisinde 26 banka þu anda hâlâ yönetimimiz altýndadýr. Bunlarýn ya tasfiye sürecini yönetiyoruz ya satmaya çalýþýyoruz veya varlýklarýný ortadan kaldýrmaya çalýþýyoruz. Aslýnda krizin büyüklüðü açýsýndan çok önemli. Bugüne kadar 43 milyar dolara ulaþan bir bankacýlýk aktifini kaybetmiþ durumdayýz. saðlanmasý ile Ýngiltere Merkez Bankasýnýn hem ülke içinde hem de ülke dýþýnda yetkili denetim otorileri ile etkin çalýþmasýnýn gerçekleþtirilmesi konu baþlýklarýna deðinilmiþtir. White&Case den Dr. Henning Berger Garanti Sistemlerindeki Yetersizliðinin Giderilmesi Ýçin Çözümler konulu bir sunum yapmýþ, garanti sistemlerindeki yetersizliklerin günümüzde gittikçe arttýðýný, finansal krizin garanti sistemlerindeki eksiklikleri daha da körüklediði, ancak bu eksikliklerin krizle sýnýrlanmadýðý ve mevzuatta yapýlacak deðiþikliklerle giderilmesi gerektiði vurgulamýþtýr. Finansal Güvenlik Aðýnda Mevduat Sigorta Sistemleri ve Ýhtiyat Amaçlý Yapýlacak Düzenlemeler ve Denetlemeler konulu sunumu, Avrupa Banka Federasyonu Bankacýlýk Denetleme Daire Baþkaný Robert Priester gerçekleþtirmiþtir. Sunumda güvenlik aðý ile mevduat sigorta sistemlerinin genel özelliklerine deðinilmiþ, bu sistemlerin bir kurtarma planý gibi iþlev görmediðini, günümüzde ulusal gözüken risklerin aslýnda ülke sýnýrlarýný oldukça aþtýðýný, bu sebeple etkin bir denetim mekanizmasýnýn geliþtirilmesinin gerekli olduðu belirtilmiþtir. TV, internet gibi araçlarla kamuoyu bilincinin arttýrýlmasý gerektiði vurgulanmýþtýr. Avrupa da ülkelere göre mevduat sigorta sistemlerinin deðiþtiði, bu nedenle merkez bankalarý ile banka düzenleyici otoritelerinin daha fazla iþbirliði ve bilgi aktarýmý yaparak finansal istikrarýn daha fazla etkin bir biçimde saðlanmasýna katkýda bulunmalarý gerektiðini belirtmiþtir. A.B.D.den Douglas Roeder Büyük ve Kompleks Banka Organizasyonlarýnýn Sýnýrötesi Denetimleri konulu bir sunumunda, FDIC nin deneyimi, sýnýr ötesi uygulamalarý ve sýnýr ötesi banka faaliyetlerinin kontrolünün saðlanmasý konusunda günümüzde yapýlan çalýþmalara deðinmiþtir. Fransa Mevduat Sigorta Kurumu Yönetim Kurulu Baþkaný Charles Cornut, Finansal Güvenlik Aðýnda Bankacýlýk Sektörü ile Denetleyici Otoriler Arasýndaki Görev Daðýlýmýnda Fransa Örneði ni anlatmýþtýr. FDIC Sigorta ve Araþtýrma Dairesinden George Hanc, Etkin Mevduat Sigorta Sisteminin Ön Koþullarý konulu bir sunum yapmýþtýr. Sunumda mevduat sigortasýnýn ön koþullarýna ve ahlaki çöküntüye deðinilmiþ, hangi ekonomik koþullarda altýnda hangi mevduat sigorta sisteminin uygulandýðýna iþaret edilmiþ, mevduat sigortasý ve bankacýlýk sektör yapýsý ile FDIC ýn kuruluþ aþamalarý anlatýlmýþtýr. FDIC ten Gregory Muse Mevduat Sigortasý Konusunda Kamuoyunun Bilgilendirilmesi konulu bir sunum gerçekleþtirmiþtir. Sunumda FDIC nin tanýtýmý için yapýlan yayýn, ilan ve bunun gibi etkinlikler anlatýlmýþtýr. Tayvan Merkez Mevduat Sigortasý Kurumu Uluslararasý Ýliþkiler ve Araþtýrma Daire Baþkaný Yvonne Fan, Kamuoyu Bilincinin Oluþturulmasýnda Bilginin Gücü konulu bir sunum yapmýþtýr. Sunumda geçmiþ tecrübeler çerçevesinde, -Bankalara ve finansal piyasalara güvenin kýrýlgan olduðu, -Etkili bir mevduat sigorta sistemine ihtiyaç duyulduðu, - Kamuoyu bilinçlendirilmesinin zorunlu olduðu belirtilmiþtir. Etkili bir kamuoyu bilgilendirme kampanyasý için hedef kitle seçiminin, verilecek mesajlarýn, iletiþim araçlarýnýn, bütçe ile yeterli kaynaklarýn iyi ve doðru belirlenmesi gerektiði belirtilmiþtir. Hedef kitlenin kurumsal mevduat sahipleri, düzenleyici otorite, medya, kamuoyu ve üye kuruluþlar olduðu belirtilmiþtir. Verilecek mesajlarýn kýsa, öz ancak kapsamlý olmasý, bir çok dilde yayýnlanmasý gerektiði, açýk ve yanlýþ anlaþýlmalara sebebiyet vermeyecek nitelikte olmasý gerektiði belirtilmiþtir. Ayrýca, mevduat sigorta sisteminin özellikleri, kamuoyunun güveninin kazanmak ve güçlendirmek için düzenli olarak yayýnlanmasý gerektiði vurgulanmýþtýr. 10

13 SEMÝNER FÝNANSAL ÝSTÝKRAR ve EKONOMÝK KAPSAMA Uluslararasý Mevduat Sigortacýlarý Birliði (IADI) tarafýndan düzenlenen 7. yýllýk toplantý ve konferans Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC) ev sahipliðinde Ekim 2008 tarihleri arasýnda Washington DC, Amerika da gerçekleþmiþtir. Finansal Ýstikrar ve Ekonomik Kapsama konulu konferans ve toplantýlara Kurumumuzu temsilen Fon Baþkan Yardýmcýsý Dr. Rýdvan ÇABUKEL ve Sigorta ve Risk Ýzleme Dairesi Uzmaný Elif ARIPINAR katýlmýþtýr. Yýllýk toplantý, konferans ve ilgili toplantýlara yaklaþýk olarak IADI üyesi mevduat sigortasý kuruluþlarýndan 120 kiþi, FDIC temsilcisi 70 kiþi ve üye olamayan kuruluþlardan 50 kiþi katýlým saðlamýþtýr. Konferansta IADI üyelerinden ve diðer kuruluþlardan 42 üst düzey yetkili konuþmacý olarak yer almýþtýr. Üyesi olduðumuz IADI tarafýndan düzenlenen 7. yýllýk toplantý ve seminer IADI komite ve alt komitelerinin toplantýlarý ile baþlamýþtýr. Bilindiði üzere IADI nýn Üyelik ve Ýletiþim Komitesi, Eðitim ve Konferans Komitesi, Denetim Komitesi, Araþtýrma ve Yönlendirme Komitesi, Hukuk Komitesi ve Finans ve Planlama Komitesi bulunmaktadýr. Bu komite ve alt komite toplantýlarýnda çalýþmalar deðerlendirilmiþ ve haftanýn ikinci günü gerçekleþtirilecek olan IADI icra kurulu toplantýsý için ön hazýrlýklar yapýlmýþtýr. Bu toplantýlarda Kurumumuz açýsýndan da oldukça önemli olabilecek konular görüþülmüþtür. Bu konulardan biri de uluslararasý birlikler ve kuruluþlarla iþbirliðinin arttýrýlmasýdýr. Bu kapsamda özellikle Merkez Bankalarý nýn Merkez Bankasý olarak kabul edilebilecek, Bank for International Settlements (BIS) ile iliþkiler geliþtirilmiþtir. Eðitim ve Konferans Komitesi, BIS içerisinde yer alan Finansal Ýstikrar Enstitüsü (FSI) ile ortak bir internet tabanlý eðitim programý hazýrlamaktadýr. Buna ek olarak önümüzdeki yýl içerisinde dört seminer ve Mevduat Sigortacýlýðýnýn Temel Prensipleri konulu bir konferans düzenlenmesi planlanmaktadýr. Araþtýrma ve Yönlendirme Komitesi yine BIS ile Mevduat Sigortacýlýðý nýn Temel Prensipleri nin BIS tarafýndan uluslararasý bir standart olarak kabul edilmesi ve bildirge olarak yayýnlanmasý için çalýþmalarý sürdürmektedir. Toplantýda yapýlacak araþtýrma çalýþmalarýnýn daha etkin hale getirilmesi, düzenlenmesi ve geliþtirilmesi hususu da belirtilmiþtir. Haftanýn ikinci günü IADI icra kurulu toplantýsý ile baþlamýþtýr. Bilindiði üzere Türkiye icra kuruluna üyedir ve toplantýda Fon Baþkan Yardýmcýsý Dr. Rýdvan ÇABUKEL tarafýndan temsil edilmiþtir. Bu toplantýda IADI Sekreterlik çalýþmalarý, genel kurul hazýrlýklarý ve komite ve alt komitelerde görüþülen konular icra kuruluna sunulmuþ, kurul tarafýndan deðerlendirilmiþ ve onay gerektiren konular onaylanmýþtýr. Bu toplantýlarda IADI nýn çalýþmalarýný izleme ve katkýda bulunabileceðimiz alanlarý belirleme imkaný olmuþtur. Çalýþmalarýn ana konusu mevduat sigorta kuruluþlarýnýn uluslararasý bilgi, iletiþim ve ortak çalýþma standartlarýna sahip olmasýna yöneliktir. Günün ikinci yarýsýnda bölgesel komite toplantýlarý gerçekleþmiþtir. Kurumumuz bilindiði üzere hem Avrupa bölgesel komitesine hem de Ortadoðu ve Kuzey Afrika bölgesel komitesine üyedir. Toplantýlarýn eþ zamanlý olmasý nedeni ile Avrupa bölgesel komite toplantýsýna katýlým saðlanmýþtýr. Bu toplantýnýn ana konusu IADI ile Avrupa Mevduat Sigortacýlarý Forumu nun (EFDI) iliþkilerinin geliþtirilmesi olmuþtur. Özellikle Batý Avrupa ülkelerinin çoðunluðu sadece EFDI üyesidir ve IADIüyesi deðildir. Yeni üye olarak geçtiðimiz sene içerisinde Ýngiltere IADI ya üye olmuþtur. Ýliþkilerin geliþtirilmesi için, bu yýllýk toplantýya EFDI Baþkaný (Ýtalya) ve EFDI Baþkan Yardýmcý (Almanya) da davet edilmiþlerdir. Özellikle araþtýrma ve geliþtirme çalýþmalarýnda EFDI ile ortak çalýþýlmasý üzerinde durulmuþtur. Avrupa bölgesel komitesinin baþkanýnýn (Çek Cumhuriyeti) icra kurulunda görev süresinin dolmasý nedeni ile yeni komite baþkaný (Macaristan) seçilmiþtir. Toplantýda üyeler ülkelerinde olan ekonomik ve finansal geliþimleri kýsaca anlatmýþlardýr. Hemen hemen tüm geliþmeler yaþanan mevcut finansaý krizle baðlantýlý olduðu için toplantýnýn ana gündemi mevcut finansal kriz olmuþtur. Bu krizin tüm ülkeler için ciddi bir zorluk olmakla birlikte, mevduat sigortacýlýðý açýsýndan farklý bir dönemi baþlattýðý, mevduat sigortacýlarýnýn ve diðer güvenlik aðý üyelerinin konumunun önemini ortaya çýkardýðý belirtilmiþtir. Hazýrlayan: Elif ARIPINAR Fon Uzmaný Sigorta ve Risk Ýzleme Dairesi 11

14 SEMÝNER Oturumda mevcut krizin bir karmaþýklýk ve yüksek borçlanma krizi olduðuna, yatýrým bankalarýnýn ilk baþta sermayelerinin 12 katý kadar borçlanmasýna izin verilirken oranýn 30 kata kadar çýktýðýna deðinilmiþ, geçmiþin bugünden farklý olduðu ve tam olarak anlaþýlamayan ürünlerden korunmak için daha fazla þeffaflýk gerektiði belirtilmiþtir. Üçüncü gün IADI ýn Finansal Ýstikrar ve Ekonomik Kapsama konulu konferansý baþlamýþtýr. Finansal Ýstikrar konusu üçüncü gün Ekonomik Kapsama konusu ise dördüncü gün tartýþýlmýþtýr. Yýllýk toplantý ve konferansýn konusu bir önceki seneden belirlenmektedir. Toplantýlar ve konferanslar bir sene süren çalýþmalar sonucunda gerçekleþmektedir. Burada belirtecek olursak ev sahibi FDIC nin toplantý ve konferanslarýn en iyi þekilde gerçekleþmesi için ciddi bir çalýþma gösterdiði gözlemlenmektedir. Toplantý ve konferans yeri olarak FDIC nin içinde bir otel de bulunan Washington DC ye çok yakýn Arlington, Virginia da yer alan tesislerinin kullanýlmasý da toplantý ve konferansýn yoðun ortamýný sürdürmek açýsýndan yararlý olmuþtur. Toplantý odalarýnýn giriþ bölümünde yer alan tanýtým kiosklarda mevduat sigorta kuruluþlarý ve ilgili kuruluþlar faaliyet raporlarýný ve tanýtýcý yayýnlarýný sergilemiþler, ülkelerinde yapýlan çalýþmalarý tanýtmýþlardýr. Kurumumuzun kioskunda faaliyet raporumuzun yanýsýra Türkiye tanýtýmýný, faaliyet raporumuzu ve Türkiye de gerçekleþen IADI ve EFDI toplantýlarýný içeren DVD lerden oluþan bir set sunulmuþtur. Bilindiði üzere mevcut finansal kriz geçtiðimiz yýlýn ortalarýnda baþlamýþtýr, fakat bugünkü durumuna gelmesi nispeten yenidir, ve Finansal Ýstikrar toplantýnýn konusu olarak seçilirken mevcut gündemle bu derece uyum içerisinde olacaðý bilinmemektedir. Bu nedenle konferans tüm katýlýmcýlar için önemli bir paylaþým ortamý olmuþtur. Konferans IADI Baþkan ý ve FDIC Baþkan Yardýmcýsý Martin G. GRUENBERG in baþlangýç konuþmasý ile baþlamýþtýr, daha sonra FDIC Baþkan ý Sheila C. BAIR açýlýþ konuþmasý yapmýþtýr. Dünyanýn en güçlü ikinci kadýný olarak seçilen BAIR finans kesiminin mevcut durumu ve FDIC çalýþmalarý hususunda bilgi vermiþtir. Daha sonra yapýlan ilk oturumun konusu mevcut finans piyasasýnda oluþan zorluklar ve bunlarýn finansal kuruluþlara etkileri olmuþtur. Oturum BIS Parasal ve Ekonomik Departmaný nýn eski Baþkaný tarafýndan idare edilmiþ, ve konuþmacý olarak Finansal Ýstikrar Fonu (FSF), Uluslararasý Para Fonu (IMF) üst düzey yöneticileri, yine bir Amerikan düzenleme ve denetleme kuruluþu olan Para Birimi Kontrol Ofisi (OCC) eski Baþkan ý ve FDIC nin Arlington, Virginia daki tesislerine de adýný veren FDIC nin eski Baþkan ý L. William SEIDMAN yer almýþtýr. Oturumda mevcut krizin bir karmaþýklýk ve yüksek borçlanma krizi olduðuna, yatýrým bankalarýnýn ilk baþta sermayelerinin 12 katý kadar borçlanmasýna izin verilirken oranýn 30 kata kadar çýktýðýna deðinilmiþ, geçmiþin bugünden farklý olduðu ve tam olarak anlaþýlamayan ürünlerden korunmak için daha fazla þeffaflýk gerektiði belirtilmiþtir. Öðle yemeðinde konuþmacý olarak Amerika Merkez Bankasý (FED) eski Baþkaný bir konuþma yapmýþ ve uluslararasý iþbirliðinin üzerinde durmuþtur. Konferansýn ikinci oturumunun konusu geçmiþ ve mevcut finasal krizlerde mevduat sigortacýlarýnýn rolü olmuþtur. Bu oturum IADI eski Baþkan ý ve Malezya Mevduat Sigorta Kuruluþu Baþkaný Jean Pierre SABOURIN tarafýndan idare edilmiþ, ve konuþmacý olarak Nijerya, Amerika, Türkiye, Japonya, Meksika ve Ýngiltere mevduat sigorta kuruluþlarýnýn üst düzey yöneticileri yer almýþtýr. SABOURIN mevduat sigortacýlýðýnýn finansal krizlerde ne derece önemli bir görev üstlendiðinin yaþanan finansal kriz ile ortaya çýktýðýný belirtmiþtir. Türkiye nin yaþadýðý krizler ve bunlardan edinilen tecrübelerle ilgili sunum Fon Baþkan Yardýmcýsý Dr. Rýdvan ÇABUKEL tarafýndan gerçekleþtirilmiþtir. ÇABUKEL Türkiye de geçmiþte yaþanan krizlerin sýnýr ötesi krizler olmadýðýný, fakat bugün yaþanan krizin dünyadaki ekonomik entegrasyon nedeni ile hiçbir geliþmiþ veya geliþmekte olan ülkenin sýnýrlarý dahilinde kalamayacaðýný ifade etmiþtir. Ülkelerden geçmiþte kriz yaþayanlar bu krizlerle de ilgili bilgi verirken Ýngiltere ilk defa karþýlaþtýðý kriz ortamýnda almaya çalýþtýklarý önlemleri belirtmiþtir. Konferansýn üçüncü oturumunda IADI temel prensipleri ve mevduat sigortacýlarý için yeni araþtýrma ve yönlendirmeler üzerinde durulmuþ, burada daha önce komite çalýþmalarýnda da deðinilen konular toplu olarak sunulmuþtur. Ýdareci olarak Macaristan mevduat sigorta kuruluþu üst düzey yöneticisi yer almýþ, Nijerya, Kore ve Kanada üst düzey yöneticileri sunum yapmýþ, bir Loyola Üniversitesi iþ idaresi profesörü ve bir BIS ekonomisti de tartýþmacý olarak oturuma katýlmýþlardýr. BIS ile temel prensipler konusunda çalýþmalarý yürüten David WALKER (Kanada) bu konuda bilgi vermiþ, Nijerya sigorta kapsamý ve Kore fonlama ile ilgili yönlendirmeleri sunmuþtur. Tartýþmacýlar özellikle temel prensiplerin kriz dönemlerinde uygulanabilirliðini sorgulamýþlardýr. Dördüncü gün Ekonomik Kapsama konusu tartýþýlmýþtýr. Ekonomik Kapsama genel anlamý ile kiþilerin ekonomiye katýlýmýný ifade etmekle birlikte toplantýda daha çok Finansal Kapsama üzerinde durulmuþtur. Ekonomik Kapsama nýn içerisinde yer alan eðitime, iþ ortamýna katýlým gibi konulara pek deðinilmemiþ daha çok Finansal Kapsama nýn içerisinde yer alan, kiþilerin banka, finans, para ve borsa sistemine hem borç ve sermaye veren hem de borç ve sermaye alan olarak katýlýmlarý incelenmiþtir. Burada da üstünde durulan konu geliþmiþ finansal ürünlerin henüz mevcut olmadýklarý piyasalarda kullanýmý 12

15 SEMÝNER deðil, mevduat ve krediden oluþan en temel bankacýlýk ürünlerini kullanmayan kiþilerin finans sistemine dahil edilmesi olmuþtur. Konu mevduat sigortacýlýðý ve ekonomik kapsamanýn birbirlerine karþýlýklý etkisi açýsýndan önemlidir. Dördüncü günün baþlangýç konuþmasý tekrar IADI Baþkan ý ve FDIC Baþkan Yardýmcýsý Martin G. GRUENBERG tarafýndan yapýlmýþtýr. Açýlýþ konuþmasýnda Fakirlere Yardým Danýþma Grubu (Consultative Group to Assist the Poor/CGAP) Baþkaný ekonomik kapsama global bir bakýþ konulu konuþmasýný gerçekleþtirmiþ, mikrofinansýn -fakir kesimlere çok az miktarlarda kredi saðlanmasý ve çok az tutarda mevduat toplanmasý- önemi üzerinde durmuþ, pek çok uluslararasý bankanýn mikrofinans departmanlarý kurduðunu belirtmiþtir. Mevcut ekonomik koþullarýn fakir kesimlerin ekonomik kapsama katýlmasýnýn önemini arttýrdýðý vurgulanmýþtýr. Ýlk oturumda Dünya Bankasý ve IFC nin Ekonomik Kapsama konusunda en önde gelen isimlerinden olan Anjali KUMAR ekonomik kapsamanýn ölçülmesi ile ilgili bilgi vermiþtir. KUMAR ekonomik kapsamanýn hem arz hem de talep tarafýnda ölçülebildiðini belirtmiþ, ekonomik kapsamaya eriþimin geliþmiþ ülkelerde %80 ve üzerinde oranlarda olduðunu vurgulamýþtýr. Ýkinci oturumda ekonomik kapsamanýn geliþtirilmesi için yaratýcý yöntemlerden söz edilmiþtir. Michigan Üniversitesi nden bir hukuk profesörü oturumu idare etmiþ, Kanada, Güney Afrika, Ýngiltere ve Amerika da ekonomik kapsama konusunda çalýþan üst düzey yöneticiler konuþmacý olarak yer almýþlardýr. Amerikalý konuþmacý, kurucusunun mikrofinans konusunda yaptýðý çalýþmalar nedeni ile Nobel Barýþ Ödülü aldýðý Grameen Foundation ýn üst düzey yöneticisi olarak oturuma katýlmýþtýr. Burada öncelikle devletin bu konuda yapabileceði çalýþmalara deðinilmiþ, bu konuda uygulanabilecek yaratýcý politikalar tartýþýlmýþtýr. Öðle yemeði sýrasýnda toplantýya konuþmacý olarak davet edilen fakat gelemeyen Hindistan Mevduat Sigorta Kuruluþu Baþkaný nýn Hindistan daki mevduat sigorta sistemi ile ilgili yaptýðý konuþma video kayýtlarýndan izlenmiþtir. Konferansýn üçüncü oturumunun konusu uluslararasý finansal okuryazarlýk olmuþtur. Burada dünya çapýnda finansal eðitimin mevduat sigortacýlýðý konusunda toplumsal farkýndalýðý ve halkýn finansal sisteme olan güvenini arttýrmasý üzerinde durulmuþtur. Toplantýyý Amerikan Hazinesi nin finansal okuryazarlýk konusunda çalýþan üst düzey yöneticisi idare etmiþ, Kanada, Filipinler, Ýrlanda ve Amerika dan bu konularda çalýþan üst düzey yöneticiler panelist olarak katýlmýþlardýr. Oturumda panelistler ülkelerinde finansal okuryazarlýðý arttýrma amaçlý yaptýklarý çalýþmalarý iletmiþ ve bu konuda çektikleri tanýtým filmlerini de göstermiþlerdir. Filipinler özellikle öðrencilerin finansal okuryazarlýðýný arttýrma çalýþmalarýna deðinmiþtir. Konferansýn dördüncü oturumunda ekonomik kapsamanýn geliþtirilmesinde mevduat sigortacýlýðýnýn rolü tartýþýlmýþtýr ve dünya çapýnda toplumsal farkýndalýðý ve kapsamayý arttýrýcý yöntemlere deðinilmiþtir. Toplantý Ürdün Mevduat Sigorta Kuruluþu Baþkaný tarafýndan idare edilmiþ, konuþmacý olarak Malezya, Meksika, Amerika, Nijerya ve Hindistan ýn mevduat sigorta kuruluþlarý üst düzey yöneticileri yer almýþtýr. Konuþmacýlar hem ülkelerinde olan mevcut durumu belirtmiþler, hem de konunun geliþtirilmesi için yapýlan çalýþmalar konusunda bilgi vermiþlerdir. Hindistan ekonomik kapsama ve finansal kapsama kavramlarýný açýklamýþ, her iki kavram arasýndaki baðlantýlarý belirtmiþtir. Hindistan ýn ekonomik kapsama ve finansal kapsama konusunda önemli bir örnek olduðunu vurgulamýþtýr. Konferansýn beþinci oturumunda IADI Baþkaný Martin G. GRUENBERG ve IADI Genel Sekreteri Donald INSCOE konferansýn amacýný ve önemini özetleyerek toplantýnýn kapanýþýný gerçekleþtirmiþtir. Beþinci gün AIDI yýllýk genel toplantýsý gerçekleþtirilmiþ, bu genel kurulda tüm ülkelerin temsilcileri tarafýndan oylama yapýlarak alýnacak idari kararlar alýnmýþ, icra kuruluna yeni üyelerin seçimi gerçekleþtirilmiþ, icra kurulunda görev sürelerini tamamlayan üyelere takdir belgeleri verilmiþtir. Toplantýda yýlýn mevduat sigortasý kuruluþu seçimine FDIC ve Malezya mevduat sigorta kuruluþunun aday gösterildiði ve FDIC nin yýlýn mevduat sigorta kuruluþu seçildiði açýklanmýþtýr. Toplantýnýn devamýnda IADI Baþkan ý Martin E. GRUENBERG tarafýndan yeni icra kurulu üyelerine baþarý dilenmiþ, IADI ve EFDI iþbirliði, IADI ve FSI iþbirliði ve IADI Baþkaný nýn öncelikleri üzerinde durulmuþ, bölgesel komitelerin baþkanlarý bölgelerinde olan geliþmeler konusunda genel kurulu bilgilendirmiþlerdir. Toplantý gelecek sene Basel/Ýsviçre ve Meksika da yapýlacak olan icra kurulu toplantýlarý ve Basel/Ýsviçre de yapýlacak yýllýk toplantý ve konferansýn açýklanmasý ve tekrar görüþme temennileri ile kapatýlmýþtýr. IADI/EFDI ortak idare komitesi yýllýk genel toplantýnýn bitiminde kýsa bir toplantý gerçekleþtirmiþtir. Kurumumuz ve ülkemiz açýsýndan bu toplantýda farklý olan husus, bu þekilde bir dönemde bu toplantýya katýlmak, daha önce bu tarz bir finansal krizle karþýlaþmamýþ olan ülkelerin yaklaþýmlarýný ve çalýþmalarýný görmek, anlamak ve tecrübelerimizi aktarmak olmuþtur. Türkiye nin yaþadýðý krizler ve bunlardan edinilen tecrübelerle ilgili sunum Fon Baþkan Yardýmcýsý Dr. Rýdvan ÇABUKEL tarafýndan gerçekleþtirilmiþtir. ÇABUKEL Türkiye de geçmiþte yaþanan krizlerin sýnýr ötesi krizler olmadýðýný, fakat bugün yaþanan krizin dünyadaki ekonomik entegrasyon nedeni ile hiçbir geliþmiþ veya geliþmekte olan ülkenin sýnýrlarý dahilinde kalamayacaðýný ifade etmiþtir. 13

16 MAKALE EKONOMÝK KÜRESELLEÞMENÝN YOL AÇTIÐI PROBLEMLER: TEORÝK BÝR BAKIÞ Yeni dünya düzeni taraftarlarýna göre, küreselleþme kaçýnýlmaz bir olgu ve bu olgunun gereklerini yerine getirmek her ulus-devletin yapmasý gereken görevlerdendir. Doðal olarak, ulus-devlet kavramýnýn sýkça tartýþýldýðý ve globalleþen dünyada, önceden çizilmiþ maddi sýnýrlarýn anlamlarýný yitirdiði yönünde yeni tezler de ileri sürülmeye baþlanmýþtýr. Fatih DENÝZ Strateji Geliþtirme Dairesi/Fon Uzmaný ÖZET Bu çalýþma, ekonomik küreselleþme kavramýný incelemeye çalýþmaktadýr. Küreselleþme, uzunca bir zaman önce baþlamýþ olan ve halen sürmekte olan bir süreçtir. Günümüz dünyasýnda ekonomi ve politika çok yakýn olarak birbiriyle iliþkilidir. Bu açýdan herhangi biri, televizyon ekranlarýnda Dünya Ticaret Örgütü karþýtlarýný ya da Afrika kýtasýndaki açlýðý rahat bir þekilde gözlemleyebilir. Bu durum ekonomik küreselleþme ile de yakýndan iliþkilidir. Bu makalede ilk önce ekonomik küreselleþmenin teorik ve kurumsal kökenleri üzerinde durulmuþtur. Buna ilaveten yerel ekonomik iliþkiler mercek altýna alýnmýþtýr. Ekonomik karþýlýklý baðýmlýlýk, uluslararasý finansal aðlar ve uluslararasý ticaret de bu baðlamda incelenmiþtir. Son olarak çok uluslu þirketlerin, kâr güdüsü ile büyüme ve rekabet ile saldýrganlýk gibi ikili davranýþ özellikleri ele alýnarak acil problem alanlarý tartýþýlmýþ ve bu konuyla ilgili diðer anlamlara vurgu yapýlmýþtýr. Anahtar Kelimeler: Ekonomik Küreselleþme, Çok Uluslu Þirketler, Uluslararasý Ticaret, Ekonomik Ýliþkiler. 1. GÝRÝÞ 1980 lerden beri dünya ekonomisinde meydana gelen geliþmeler, sosyal bilimcilerin küreselleþme kavramý üzerinde yoðunlaþmasýna neden olmuþtur. Aslýnda çok yeni olmayan bu kavram etrafýnda düþünmeyi en fazla artýran olaylar Sovyetler Birliði nin daðýlmasý (1991), Avrupa Birliði nin ilan edilmesi (1994) ve bu yýllarda büyük hýz kazanan iletiþim ve haberleþme alanýnda yaþanan devrimlerdir. Bu kavram etrafýnda meydana gelen kutuplaþmalar, kavramýn önemini artýrmýþ ve bu konudaki tartýþmalar hýz kazanmaya baþlamýþtýr. Yeni dünya düzeni ve liberalleþme kavramlarý da küreselleþme ile paralel olarak ele alýnmaya baþlamýþtýr. Yeni dünya düzeni taraftarlarýna göre, küreselleþme kaçýnýlmaz bir olgu ve bu olgunun gereklerini yerine getirmek her ulus-devletin yapmasý gereken görevlerdendir. Doðal olarak, ulus-devlet kavramýnýn sýkça tartýþýldýðý ve globalleþen dünyada, önceden çizilmiþ maddi sýnýrlarýn anlamlarýný yitirdiði yönünde yeni tezler de ileri sürülmeye baþlanmýþtýr. Bu kapsamda küreselleþmeye, her ulusun geleceðini doðrudan ilgilendiren bir olgu olarak bakmak zorunlu hale gelmiþtir. Küreselleþmeyi bu denli önemli hale getiren diðer geliþmeler ise, yaþanan enformasyon ve teknolojik devrimin son derece hýzlý bir þekilde yol almasý ve büyük bir ekonomik dev olarak görülen Sovyetler Birliði ni dahi yutarak büyümesini devam ettirmesidir. Bu çalýþmada, ekonomik küreselleþmenin kuramsal ve kurumsal temeli ile küreselleþme etrafýnda meydana gelen temel sorunlara eleþtirel bir yaklaþýmda bulunularak bu çerçevede ortaya çýkan belli baþlý sorun alanlarýna deðinilmektedir. 2. KURAMSAL ALTYAPI Ekonominin küreselleþmesi, kapitalist serbest piyasa ekonomisinin, rekabetin, üretim ve tüketim iliþkilerinin ulus-aþýrý hale gelmesidir. Ekonomik iliþkilerin uluslararasýlaþmasý ise küreselleþmeyi tarif etmek için tek baþýna yeterli deðildir. Ekonominin neden uluslararasý hale geldiði sorusunun cevabý þu faktörlerde gizlidir: yerel üretimin yetersiz oluþu, uluslararasý fiyat farklýlýklarý ve mal farklýlaþmasý. Yerel üretimin yetersiz kalmasýnýn nedenleri kaynak daðýlýmýnýn dengesizliði, teknik eleman eksikliði ve farklý geliþmiþlik seviyelerinin varlýðýdýr. Fiyat farklýlaþmalarýnýn nedeni ise maliyetlerin farklý olmasýdýr. Mal farklýlaþmasý ise bireysel tatmin ile ilgili bir konudur. Bu sebeplerden dolayý ekonomik iliþkiler uluslararasý hale gelmiþ ve uluslararasý ticaret doðmuþtur. Kapitalist serbest piyasa ekonomisinin veya serbest ticaretin insanoðlunun nihai güvenliði ve özgürlüðünü saðlama iddiasý vardýr. Bu amaca ulaþmak için sahip olduðu öngörüler ise þunlardýr: rekabet yeni buluþlarý teþvik eder, verimliliði artýrýr ve böylece fiyatlar düþer. Ýþ bölümü, uzmanlaþmaya neden olur ve böylelikle yine verimlilik artar ve fiyatlar düþer. Üretim birimi büyüdükçe iþ bölümü ve uzmanlaþma da artar ve daha fazla kâr elde edilir (Morris, 1996: 219). Not: Yazarýn makalesi 2006 yýlýnda Zonguldak Karaelmas Üniversitesi, Sosyal Bilimler Dergisinde yayýnlanmýþtýr. Cilt 2, Sayý 3, ss

17 MAKALE Ekonomi uluslararasý hale gelirken bunun düþünsel çerçevesi de Adam Smith ve David Ricardo gibi kuramcýlar tarafýndan çizilmiþtir. Smith in ortaya attýðý mutlak üstünlükler teorisine göre uluslararasý ticaret, her ulus üretiminde mutlak üstünlüðe sahip olduðu, maliyetleri en aza çekebildiði malý üretebildiði sürece tüm devletler için kârlý olabilir. Smith in kafasýndaki modelde liberal ekonomi, yani serbest piyasa kapitalizmi, tekellerin deðil tüm insanlarýn ihtiyaçlarýný karþýlamak amacý ile ortaya çýkmýþ olan bir mekanizmadýr. A. Smith Milletlerin Zenginliði nde, ekonomideki devlet korumacýlýðýný ve merkantilist yapýlarý eleþtirmiþ, gittikçe tekel niteliði kazanan iþletmelerin hükümetlerce korunmasýnýn, görünmez bir el tarafýndan düzenlenen rekabetçi piyasayý ve onun içindeki küçük ölçekli alýcý ve satýcýlarý olumsuz yönde etkileyeceðini öne sürmüþtür. Smith e göre tam rekabet piyasasý denen bu sistemde çok sayýdaki alýcý ve satýcý fiyatlarý etkileyememekte ve denge noktasýný arz ile talebin kesiþtiði yer belirlemektedir. Görünmez el (invisible hand) adýný verdiði bu sistem her zaman için dengeye ulaþma eðilimindedir. Özetle Smith kapitalist serbest piyasa ekonomisinin ve liberal uluslararasý ticaretin insanoðlunun nihai güvenlik ve özgürlük arayýþýna cevap olabileceðini düþünmekteydi. Ricardo nun karþýlaþtýrmalý üstünlükler teorisi ile ortaya çýkmasýnýn nedeni þudur: þayet bir devlet iki veya daha çok sayýda malýn üretiminde mutlak üstünlüðe sahip ise o zaman ne olacaktýr? Uluslararasý ticaret gerçekleþmeyecek midir? Ricardo ya göre bir devlet diðer devletlere göre birkaç malýn üretiminde mutlak üstünlüðe sahip olabilir. Bununla birlikte o devlet kendi içinde mallardan birisini ötekilere göre daha düþük maliyet ile üretebilir. Bu durumda o ülke ürettiði mallardan en çok maliyet avantajýna sahip olduðu malýn üretiminde uzmanlaþmalý ve diðer mallarý öteki devletlerden almalýdýr. Böylece kâr elde eder ve uluslararasý ticaret her iki taraf için de fayda saðlar. Uluslararasý ticaret büyüdükçe devletlerin üretim fazlalarý da artar, verimlilik ve etkinlik çoðalýr ve refah artar (Goldsmith, 1996: 172). Geleneksel klasik yaklaþým böyle olmakla beraber, 1990 lardan itibaren küreselleþmenin hýz kazanmasýyla iktisadi anlamda küreselleþmenin teorik ve pratik açýdan algýlanmasý konusunda farklý yaklaþýmlar ortaya çýkmaya baþlamýþtýr. Buna göre ekonomik küreselleþme, artan sýnýr ötesi karþýlýklý baðýmlýlýða, mal, hizmet ve para piyasalarýnýn bütünleþmesine iþaret etmektedir (Narula, 2000: ). Ekonomik faaliyetlerde yaþanan sýnýr ötesi geniþleme, uluslararasý ticaret, doðrudan yabancý yatýrýmlar ve sermaye piyasasýnda yaþanan geliþmeler þeklinde ortaya çýkmaktadýr. Ulusal ekonomilerin ihracat oranlarýnýn artmasý ile küreselleþmenin ticaret boyutundaki geliþmeler açýkça gözlenmektedir. Örneðin geliþmiþ ülkelerde (GÜ) uluslararasý ticaretin toplam üretime oraný 1987 yýlýndan 1998 e kadar %27 den %29 a, geliþmekte olan ülkelerde (GOÜ) ise %10 dan %17 ye yükselmiþtir (The World Bank, 17 Ocak 2001). Küresel ekonomik entegrasyon, üretim faktörlerinin bir kýsmýnýn ya da tamamýnýn uluslararasý ekonomik sisteme entegre olmasýný içermesi ile küresel liberalizasyonla eþ anlý olarak geliþmektedir. Bu konuda oluþmuþ olan geniþ bir ekonomik literatür, farklý tartýþma noktalarýna iþaret etmektedir. Bazý yazarlara göre, bölgesel ekonomik entegrasyon giriþimleriyle karþýlaþtýrýldýðýnda, bütüncül ve küresel bir liberalizasyonun, ekonomik büyüme açýsýndan daha anlamlý sonuçlar doðurduðu ve bu tür politika tercihlerinin daha yüksek büyüme hýzlarýna ulaþmayý saðladýðý (örneðin Vamvakidis, 1999: 42) belirtilmektedir. Þayet finansal sistemde yerinde düzenlemeler yapýlýrsa, finansal liberalizasyonun ekonomik büyüme üzerinde olumlu etkileri olabileceði de bu baðlamda ileri sürülen tezlerdendir (örneðin Balassa, : 66). Daha sonraki çalýþmalarda (Edison, Levine vd. 2002: 772), finansal küreselleþmenin, farklý açýlýmlarý ile birlikte genellikle açýk ekonomilerde ekonomik baþarýlarý sürükleyeceði üzerinde durulmaktadýr. Bununla birlikte küresel anlamda neo-liberal politikalarýn uygulandýðý geliþmekte olan ülkelerde, gerek büyüme rakamlarý, gerek finansal krizler ve gerekse piyasa geliþmeleri açýsýndan son yirmi yýl içerisinde önemli problemlerin yaþandýðý ileri sürülmektedir. Geçiþ ekonomileri de denkleme dâhil edildiðine, bu ülkeler içerisinde en iyi performans kaydeden ve AB üyeliði elde eden Polonya da bile yoksulluk oranýnýn 1990 lardan daha yüksek düzeyde ortaya çýktýðý gözlemlenmektedir (Rodrik, 2002: 1). Küreselleþmenin ekonomiler üzerindeki temel etkisi, kendi ulusal ekonomilerini kontrol etme konusunda ulus-devletlerin gözle görülür bir þekilde aðýrlýklarýnýn azalmasýnda gözlemlenebilir. Artýk iktisat politikalarý, uluslar-üstü kurumlara ve ticaret anlaþmalarýna daha fazla önem vermeye baþlamýþtýr. Bu durum, ulusal organlardan uluslararasý kurumlara doðru kýsmi bir otorite ve güç transferinin yaþanmasýndan da gözlemlenebilir. Bunu doðrulayan pek çok ekonomik gösterge ortaya çýkmakla birlikte, politik açýdan bakýldýðýnda da yaklaþýk olarak ayný þeyler geçerlidir (Levy, 1997: 317). Artýk uluslararasý kurumlar, hem ulusal ekonomik hem de ulusal politik kararlarýn alýnmasýnda etkili olmaya baþlamýþtýr. Küreselleþmenin, uluslararasý ekonomi-politiðin geçirdiði süreç ile de yakýn bir ilgisi vardýr. Çünkü Soðuk Savaþ döneminde yapýlan anti-komünist amaçlý dýþ yardýmlar ve yatýrýmlarýn küresel bir kapitalist ekonominin inþa edilmesi üzerinde yoðun bir etkisi olmuþtur. Thurow a göre (1997: 99), komünizmin sona ermesinden sonra küresel bir kapitalizm yaratmak için gerekli tehditler sona ermesine raðmen, alýnan tarihsel yol büyük bir Küreselleþmenin ekonomiler üzerindeki temel etkisi, kendi ulusal ekonomilerini kontrol etme konusunda ulus-devletlerin gözle görülür bir þekilde aðýrlýklarýnýn azalmasýnda gözlemlenebilir. Artýk iktisat politikalarý, uluslar-üstü kurumlara ve ticaret anlaþmalarýna daha fazla önem vermeye baþlamýþtýr. Bu durum, ulusal organlardan uluslararasý kurumlara doðru kýsmi bir otorite ve güç transferinin yaþanmasýndan da gözlemlenebilir. 15

18 MAKALE Sanayi devriminden sonra yerel düzeydeki üretim ve tüketim iliþkileri deðiþmeye baþlamýþtýr. Kitle üretimi kavramýnýn gündeme gelmesi, beraberinde nüfusun þehirlerde toplanmasýný ve kentleþmeyi, burjuvazi sýnýfýný ve uluslaþmayý getirmiþtir. Ýnsanlar artýk bir topluluða deðil de, bir topluma ait olduklarýnýn farkýna varmaya baþlamýþtýr. farklýlýk meydana getirmiþtir. Önü dizginlenemeyen bu küresel ekonomi, artýk düþünce biçimlerini deðiþtirerek herkesin dünya görüþüne þekil vermektedir. Baðýmlýlýk artmýþ, eskisine göre farklý bir arz-talep iliþkisi meydana gelmiþtir. Dünya çapýndaki bankalar, çok uluslu þirketler ve uluslararasý kuruluþlar kendilerini ve çevrelerini oluþturan hak ve çýkarlarla birbirine baðlý olmuþlardýr. Sonuçta küresel ekonomi, tam anlamýyla ve fiziki olarak limanlarda, havaalanlarýnda ve haberleþme sistemlerinde sarsýlmaz bir yere sahip olmuþtur. Thurow a göre, en önemlisi de zihinlerde küresel kapitalist bir ekonominin kök salmýþ olmasýdýr. Bu baðlamda ekonomik küreselleþme, geliþmekte olan ülkeler için her zaman sihirli bir deðnek rolü üstlenmese de dünya çapýnda ticaret hacmini artýrmýþtýr. Bu sonucun arkasýnda pek çok faktör vardýr. Ýlk önce, dünya piyasalarýnýn entegrasyonu ve hýzlý teknolojik deðiþme, düþük iþlem ve iletiþim maliyetlerinden ortaya çýkan verimlilik kazançlarýna yol açmýþtýr. Bu geliþmeler, düþük maliyetler, yüksek pazar etkinliði, yüksek verimlilik, düþük ticaret engelleri ve yeni yatýrým fýrsatlarýnýn ortaya çýkmasý aracýlýðýyla rekabeti artýrmýþtýr. Bu sebeple rekabet, hem GÜ leri hem de GOÜ leri hemen hemen ayný düzeyde etkilemiþtir. Bu noktada GOÜ lerin son yirmi yýlda dünya ticaretine ve küresel ekonomiye aktif olarak katýlmaya baþladýklarý söylenebilir. Çünkü coðrafi sýnýrlar, artýk mal ve hizmetlerin tedarikinin sýnýrlanmasýnda bir faktör olmaktan çýkmýþ bulunmaktadýr. Baþta Asya ülkeleri olmak üzere, yeni geliþen ülkelerin (emerging markets) dünya ticaretindeki önemleri gittikçe artmaktadýr. Ýkinci olarak, banka dýþý mali kurumlarýn, finansal aracýlýk sürecindeki önemlerinin gittikçe arttýðý belirtilmelidir. Bu sebeple, daha yüksek uluslararasý rekabet, daha yüksek ekonomik geliþme, daha yüksek gelir düzeyi, daha kaliteli ürünler ve böylece daha yüksek hayat standartlarý küreselleþme süreci ile birlikte görülebilir (Erçel, 2000: 2 3) Bütün bu geliþmeler, mevcut politik ve sosyal sistemlerin kapasitesini dýþlayarak zorlamaktadýr. Küresel üretim ve pazarlama yapýlarý þimdi artan hýzlýlýk ve yayýlma ile þekillenmektedir. Küresel ürünler ve ulus-aþýrý firmalar tarafýndan üretilmiþ markalar, küresel bir tüketim kültürünü kuþatmaktadýr. Bu uluslararasý kültür, geliþen (ama henüz tam anlamýyla deðil) haberleþme, teknoloji, hizmetler, taþýmacýlýk ve finans piyasalarý tarafýndan desteklenmektedir. Ortaya çýkan bu uluslararasý sistem, yönetimlerin bir uçtan bir uca etkin olmasýný gerektirmekte; ideal anlamda, yalnýzca ticaret ve parasal akýmlarýn deðil, ekonomik ve ekonomik olmayan yapýlarýn da etkileþim içine girmesini teþvik edip düzenleyen bir çatýnýn oluþmasýný talep etmektedir (Rhodes, 1995: 386). Bu durum ulus-devletleri, kendi yasalarýný küresel standartlarla uyumlulaþtýrmasý konusunda zorlamaktadýr (çevreyi koruyucu politikalar ve iþ hayatý düzenlemeleri gibi). 3. KURUMSAL ALTYAPI Liberal ticaret mekanizmasý ekonomiye devlet müdahalesini ve yirmi yýl içinde iki dünya savaþýný engelleyemeyince, 1929 dünya ekonomik bunalýmýnýn da etkisi ile ABD, Ýkinci Dünya Savaþý nýn son yýllarýnda yanýna Ýngiltere yi de alarak Bretton Woods sistemini kurmuþtur. Buna göre, dolar altýn karþýsýnda konvertibilite yeteneði kazanmýþ ve amaç uluslararasý iþlemleri hýzlandýrmak ve döviz kurunu kontrol altýnda tutarak fiyat istikrarýný saðlamak olmuþtur. Böylece uluslararasý büyüme saðlanacak ve refah elde edilecekti. Bu sistem birtakým istikrarsýzlýklar ile boðuþarak 1944 ten 1973 yýlýna kadar yaþadý ve 1973 teki petrol bunalýmýnýn son noktayý koymasý ile çöktü. Amerika savaþ sonrasý dünyasýnda egemenliðinin ekonomik tabanýný oluþturmak amacý ile Bretton Woods ikizleri adý verilen uluslararasý kurumlarý yarattý (Gökçe, cilt: 3, 1996: 1938). Söz konusu örgütlerin gücü, fondan para verilen devlete uygulamasý gereken ekonomik davranýþ þekillerini dayatmalarýndan kaynaklanmaktadýr. Bretton Woods sistemi ekonomik liberalizasyondan ziyade kontrol ve istikrar kavramlarý etrafýnda odaklanan, kuruluþ aþamasýnda Keynes in önerilerini kabul etmese de Keynezyen politikalara benzer þekilde hareket eden bir yapý idi yýlýnda patlak verip tüm dünyaya yayýlan Asya krizinin olumsuz sonuçlar yaratmasýndan dolayý Bretton Woods benzeribir yapýya özlem dile getiren çevreler olmuþtur (Gavin, 1997: 185). Bugün ise böyle uluslararasý bir kontrol mekanizmasýndan ziyade Dünya Ticaret Örgütü, GATT ve MAI gibi kurumlar ve giriþimler çerçevesinde uluslararasý ticaretin gittikçe liberalleþtirilmesi yönünde bir eðilim vardýr. Bu geliþmeler þayet istenen noktaya ulaþýrsa, bu durumdan en fazla kâr saðlayacak olan aktörler çok uluslu þirketler olacak ve uluslararasý rekabet ulusal firmalarýn aleyhine olacak bir rotaya doðru yönelecektir. Ýçinde bulunulan ulus-aþýrýlaþma sürecinin ve ufukta görünen çizginin insanoðlunun güvenlik ve özgürlük arayýþýna etkisinin ne olacaðý konusuna eðilmeden önce geleneksel veya yerel ekonomik iliþkilerin sahip olduðu davranýþ özelliklerini incelemek gerekmektedir. Bu þekilde yerel alandan küresel alana geçilirken yaþanan dönüþümün özellikleri ve etkilerini karþýlaþtýrmalý olarak, daha saðlýklý bir þekilde anlamak mümkün olabilir. 4. YEREL EKONOMÝK ÝLÝÞKÝLER Yerel ekonomik iliþkiler tarihsel akýþ içinde incelenirse, sanayi devrimi öncesi ve sonrasý zaman dilimlerine bakýlmalýdýr. Sanayi devrimi öncesinde insanlar için ekonomik faaliyetler bakýmýndan gözetilmesi gereken fayda, öncelikle içinde bulunduklarý cemaatin faydasý idi. Daha üst düzeyde bir siyasal veya sosyal birime aidiyet duygusu henüz geliþmemiþti. Ýnsanlar için, içinde 16

19 MAKALE yaþadýklarý coðrafya dilimi ve küçük ölçekli topluluklar önemli idi. Bu yüzden, herhangi bir yenilikle karþýlaþýlmasý durumunda bunun o cemaatin refahýný nasýl etkileyeceði araþtýrýlýrdý. Üretim ve tüketim iliþkileri yerel düzeyde gerçekleþtiði için yeniliklere karþý þüpheci bir tutum söz konusu idi. Topluluk, içinde yaþamakta olduðu tabiata karþý da saygý gösterirdi. Toprak, hava, su ve canlýlarýn varlýðý ile kendi varlýklarýný doðru orantýlý olarak algýlarlardý. Topluluk içinde birincil iliþkiler yoðunlukta idi ve komþularýn karþýlýklý yardýmlaþmasýnýn yaný sýra yerel ihtiyaçlarýn yerel kaynaklardan karþýlanmasý söz konusu olurdu (Berry, 1996: 413). Yerel ihtiyaçlar karþýlanmadan komþu kasaba ve þehirlere mal satýlmazdý. Merkezi okullara giderek eðitim almaktan ziyade, çocuklar topluluðun kendi öðretmenleri tarafýndan eðitilirdi. Ayrýca, yaþlýlar ile gençler arasýnda karþýlýklý saygý ve birbirine sahip çýkma âdeti vardý. Gençler yaþlýlardan öðrenirler ve çocuk veya yaþlý bakýmevleri bulunmazdý. Yaþlýlar ile gençler toplulukta iç içe yaþarlardý. Özetlenecek olursa, rekabetçi ve pozitivist bir ekonomik zihniyetten çok, iþbirliðine dayanan ve insancýl normatizmi temel alan bir davranýþ þekli mevcuttu. Sanayi devriminden sonra yerel düzeydeki üretim ve tüketim iliþkileri deðiþmeye baþlamýþtýr. Kitle üretimi kavramýnýn gündeme gelmesi, beraberinde nüfusun þehirlerde toplanmasýný ve kentleþmeyi, burjuvazi sýnýfýný ve uluslaþmayý getirmiþtir. Ýnsanlar artýk bir topluluða deðil de, bir topluma ait olduklarýnýn farkýna varmaya baþlamýþtýr. Siyasal üst yapýnýn deðiþmesi ve ulus-devletin ortaya çýkmasý, bu hareketin enerjisini seçkin burjuvazi üyelerinden almasý ile birlikte, merkezi bir eðitim, merkezi bir bürokrasi ve genel askerlik hizmeti aracýlýðý ile ulus-devlet öncesi adem-i merkezi iliþkiler artýk ulusal düzeye yükselmiþtir. Ulusdevletler arasýndaki savaþlar yeni teknoloji arayýþlarýný körüklemiþ ve bu yenilikler ekonomik hayata da uyarlanmýþtýr. Devletler olabildiðince fazla üretip, dýþarýdan en az miktarda ithalat yaparak avantajlý konuma geçmeye çalýþmýþ ve korumacý ekonomi politikalarý uygulamýþlardýr. Bu türden merkantilist ve sürekli hükümet desteðine bel baðlayan politikalar, tüketiciye modasý geçmiþ, çekici olmayan ürünler sunan, verimsiz ve hantal þirketlerin ayakta kalmasýna yol açmýþtýr (Gökçe, Cilt 1, 1996: 471). Bu politika, ulusal bir burjuvazi yaratma amacý doðrultusunda desteklenmiþtir. Fakat tüm koruma ve desteklere karþýn fabrikalar kapanmýþ ve insanlar iþlerinden olmuþtur. Pazarlar daralmýþ ve dünyadaki ekonomik etkinlik azalmýþtýr. Geleneksel geniþ aile yapýsý parçalanmýþ ve tüketim toplumunun yapýsýna uyan çekirdek aileler ortaya çýkmýþtýr. Zamanla sosyal refah devleti kavramý önemli bir gereksinim olarak gündeme gelmiþtir. Sonuçta sanayi devrimi öncesi ve sonrasý zaman dilimleri içinde ekonomik zihniyet ve ekonomik kurumlar kesin bir dönüþüme uðramýþtýr. Küreselleþme taraftarlarýna göre, yerel ekonomiler otokratik olabilmektedir. Bununla birlikte, tarihsel deneyim göstermektedir ki, yerel ekonomiler, merkezileþmiþ ulus-aþýrý þirketler sistemine göre daha istikrarlý, barýþçýl ve demokratiktir. Yerel toplumlarýn birbirleri ile çatýþmalarý durumu ise genellikle dýþ müdahalelerle ortaya çýkmýþtýr. Ülkelerin, içinde bulunduklarý bölge dýþýndaki dünya ile temasý kesmeleri kuþkusuz ki tüm iletiþim ve ulaþým teknolojilerinin terk edilmesi gerektiði anlamýna gelmemektedir (Norberg-Hodge, 1996: 393). 5. KÜRESEL EKONOMÝK ÝLÝÞKÝLER Dünya ekonomisi Bretton Woods sistemi ve ikiz kurumlarý olan IMF ve Dünya Bankasý ile uluslararasý hale gelmiþ ve bu süreç GATT ile devam etmiþtir. Fakat küreselleþme denen dönüþüm yoðun olarak son yirmi yýlýn ürünüdür ve Uruguay Round u görüþmeleri ile devam eden ekonomik küreselleþme süreci karþýlýklý baðýmlý bir yapýnýn ortaya çýkmasýna neden olmuþtur. Soðuk savaþýn sona ermesi ise bu süreci hýzlandýrýcý bir etki yaratmýþtýr ve yaklaþýk iki milyar insan daha kapitalist serbest pazar ekonomisinin kurallarýna göre yaþamaya baþlamýþlardýr yýlýnda kurulan Dünya Ticaret Örgütü (WTO), GATT ýn yerini almýþtýr yýlýnda GATT ýn 128 üyesi varken, kuruluþunun daha ilk gününde 76 ülke WTO ya üye olmuþtur (Gökçe, Cilt 1: 469). 1 Ocak 2002 tarihi itibarýyla ise 144 ülke Dünya Ticaret Örgütü ne üye bulunmaktadýr (wto, 2002). Artýk WTO nun çekici motor rolünü üstlendiði dünya ekonomisinde ulusal ekonomiler artan bir hýzla uluslararasý ticaret, sermaye ve iþgücü akýmlarý ile etkileþimde bulunmakta bir tür uluslararasý entegrasyon süreci yaþanmaktadýr. Yeni enformasyon teknolojilerinin geliþmesi, uluslararasý ekonomik iþbirliðinin ve ticaretin serbestleþmesi sürecinin hýzlanmasý ve yoðun bir üretim artýþý ile ortaya çýkan küresel düzeydeki özel ve çok uluslu þirketler, ekonominin küreselleþmesinin deðiþik boyutlarýdýr Karþýlýklý Ekonomik Baðýmlýlýk Devletler, bireyler ve sýnýflar arasýndaki karþýlýklý ekonomik iþlemler, hâlihazýrdaki iletiþim ve ulaþým teknolojisinin katkýsý, mesafenin kýsalmasý, mekân ve zaman kavramlarýnýn deðiþmesi ve bilgi kaynaklarýna ulaþmanýn geçmiþ ile kýyaslanamayacak derecede kolaylaþmasý ile birlikte büyük bir hýz kazanmýþtýr. Soðuk savaþýn bitiþi ve ideolojik sýnýrlarýn ortadan kalkmasý, internet gibi bir haberleþme ve bilgi aðý ile birleþince karþýlýklý baðýmlýlýk artmýþtýr. Piyasa küresel hale gelmiþtir ve artýk üretim dünya ölçeðinde düþünülmekte ve gerçekleþtirilmektedir. Sermaye, uluslararasý arenada serbestçe dolaþmakta ve maliyetin en düþük, kârýn en yüksek olacaðý yerde üretim gerçekleþmektedir. Hisse senedi borsalarý, portföy yatýrýmlarý ve elektronik donaným üretimi artýk ulusal düzlemde kontrol edilememektedir. Küreselleþmenin ekonomik aktörleri dünya çapýnda bir að içinde hareket etmektedirler. Bir Küreselleþme taraftarlarýna göre, yerel ekonomiler otokratik olabilmektedir. Bununla birlikte, tarihsel deneyim göstermektedir ki, yerel ekonomiler, merkezileþmiþ ulus-aþýrý þirketler sistemine göre daha istikrarlý, barýþçýl ve demokratiktir. Yerel toplumlarýn birbirleri ile çatýþmalarý durumu ise genellikle dýþ müdahalelerle ortaya çýkmýþtýr. 17

20 MAKALE Geliþmiþ nakliyat teknikleri dýþarý ile rekabet edebilmeyi kolaylaþtýrmaktadýr. Yeni bilgi teknolojileri sýnýr aþýrý hareketlerin maliyetlerinin azalmasýný saðlamaktadýr. Ýþlemlerin ve bilgiye ulaþmanýn maliyeti azaldýðý için, bazý hükümetler siyasal ifade özgürlüðünü kýsýtlamak isteseler bile, piyasalar fiyat, kalite ve seçenekler bakýmýndan daha iyi bilgiye sahip olabilmektedir. devletin borsasýndaki istikrarsýzlýk birkaç dakika içinde diðer borsalarda da olumsuz etkilere neden olmaktadýr. Piyasalar siyasal ve ekonomik geliþmelere karþý aþýrý duyarlý hale geldiði için sermeye hareketleri anlýk zaman dilimleri içinde bir ülkeden diðerine yön deðiþtirebilmektedirler (Kapstrein, 1999: 533). Küreselleþmeye eþlik eden iletiþim devrimi ve sanayi devrimi sonrasý döneme verilen isim olan bilgi çaðý, artýk bilgiye dayanan yenilikçi aktivitelerin ve ekonomik bir karþýlýklý baðýmlýlýk ile karþýlaþtýrmalý üstünlükleri kaçýnýlmaz hale getirmiþtir. Bir devletin makroekonomik stratejileri, baþarýlý bir teknolojik geliþmeye dayanmak ve bu teknolojinin, karþýlýklý üstünlükler dünyasýnda optimum þekilde kullanýlmasýný saðlamak için gereken örgütsel yapýyý yaratmak durumundadýr. Çok uluslu þirketler artýk örümcek aðýna benzeyen ve yumurta akýnýn hassasiyetine sahip olan küresel ekonomik alanda karmaþýk teknolojilerin transferi için birer özne olarak faaliyet göstermektedirler. Bununla birlikte, bu sistemin büyük bir oranda, geliþmiþ ve nispeten geliþmekte olan ülkeler arasýnda gerçekleþmekte olduðu da gözden kaçmamalýdýr. Özel ve kamusal sektörlerin rolleri konusunda bazý tartýþmalar halen sürmekle birlikte, ekonomi politikasýnýn sorularýna verilen cevaplar konusunda dünya çapýnda bir anlayýþ birliði vardýr. Bazý hükümetler, ulusal egemenliði çok taraflý kurallar ve kurumlar ile paylaþmak konusunda tereddüt içinde olsalar bile, açýk olan bir geliþme var ki, büyümekte olan uluslararasý ticaret kendi kendine yeterli olan ulusal ekonomileri kuþatmakta ve onlarýn yerini almaktadýr (Cameron, 1998: 450) Uluslararasý Finansal Aðlar Ekonomik küreselleþmenin belki de en çarpýcý belirtisi sermayenin hýzla artan hareket kabiliyetidir. Soðuk savaþ sonrasý uluslararasý ortamýn verdiði güvenin bir sonucu olarak finans piyasalarý küreselleþince büyük ölçekli sermaye akýmlarý gerçekleþmeye baþlamýþtýr. Bilgi devriminin de saðladýðý avantajlar sayesinde uluslararasý sermaye için ulusal sýnýrlarýn anlamý azalmýþ ve coðrafyanýn veya mekânýn sonu denebilecek bir geliþme ortaya çýkmýþtýr lerin baþýnda kur sisteminin dalgalý hale gelmesi ve elektronik ticaretin büyümesi döviz piyasalarýnýn geniþlemesine neden olmuþtur (Keohane vd., 2000: 109). Bugün döviz piyasalarý tüm dünyada inanýlmaz bir hýzla sermaye alýþ veriþlerine sahne olmaktadýr. Bununla birlikte, dalgalý kur sisteminin baþlangýçta düþünülen verimliliði saðladýðý söylenemez. Halen önemli miktarda istikrarsýzlýk öðesi mevcuttur. Uluslararasý sermayenin ulusal vergileme sistemlerinden kaçmasýný önlemek ve kurun dalgalanma aralýðýný belirlemek için devletlerin birbirleri ile olan iþbirliðini artýrmalarý gerekmektedir Uluslararasý Ticaret Tüm geliþmiþ ve geliþmekte olan ülkelerin uluslararasý ticaret aktivitesi son on yýl içinde büyük artýþ göstermiþtir ama Afrika ülkelerini bunun dýþýnda tutmak gerekmektedir. Teknolojideki geliþmeler, bu sürecin hýzlanmasýna katkýda bulunmuþtur (Smith, 1997: 317). Geliþmiþ nakliyat teknikleri dýþarý ile rekabet edebilmeyi kolaylaþtýrmaktadýr. Yeni bilgi teknolojileri sýnýr aþýrý hareketlerin maliyetlerinin azalmasýný saðlamaktadýr. Ýþlemlerin ve bilgiye ulaþmanýn maliyeti azaldýðý için, bazý hükümetler siyasal ifade özgürlüðünü kýsýtlamak isteseler bile, piyasalar fiyat, kalite ve seçenekler bakýmýndan daha iyi bilgiye sahip olabilmektedir. Adam Smith in düþlediði tam rekabet piyasasý ve onun özelliklerinden biri olan mükemmel enformasyona, piyasadaki tüm aktörlerin sahip olmasýna doðru bir gidiþ mevcuttur. Deniz aþýrý müþterilere hizmet sunmanýn önündeki ulusal, yasal, teknik ve kültürel sýnýrlarýn, enformasyon teknolojisinin geliþmesi ile birlikte, daha geçirgen hale geldiðine tanýk olunmaktadýr. Uluslararasý ticaret hýzla büyümektedir ve bankacýlýk, nakliyat ve sigorta sektörleri bunun motor görevi üstlenen kalemleri olmaktadýr. Gümrükler ve diðer ulusal vergilerin GATT ve WTO nun çabalarý ile kaldýrýlmasý ticareti artýrmaktadýr. Büyüyen özel sektör ve özellikle çok uluslu þirketler bu süreçte önemli bir role sahiptir. 6. ÇOK ULUSLU ÞÝRKETLER VE STRATEJÝLERÝ Çok uluslu þirketler, küreselleþmenin hýz kazandýðý bu dönemde daha etkin olmaya baþlamýþtýr. Bu baðlamda, bu tür kuruluþlarýn faaliyet stratejilerinin incelenmesinde konunun öneminin belirtilmesi anlamýnda yarar bulunmaktadýr Kâr Dürtüsü Þirketler son tahlilde kararlarýný verirken belli bir zaman dilimi içinde elde edebilecekleri kârý hesaplarlar. Kâr düþüncesi toplumun refahý, iþçilerin saðlýðý, kamu yararý, barýþ, çevrenin korunmasý veya ulusal güvenlik fikirlerinden önce gelmektedir. Bu þirketler ulus-devletlerin düþman ilan ettiði ülkelerle bile ticaret yapmanýn yollarýný ararlar. Amerikan þirketlerinin Libya, Ýran veya Küba ile ticaret yapma peþinde olmalarý bu savýn bir kanýtý olarak ileri sürülebilir. Kâr ve büyüme dürtüsü çok uluslu þirketler için temel teþkil eder ve adeta yaþamsal bir içgüdüdür (Spar vd., 1999: 558). Bunun ne kadar önemli bir argüman olduðunu en kapalý ülkelerde bile þubeler açma baþarýsý elde eden McDonalds gibi þirketlerin ulus-aþýrý faaliyetlerine bakarak algýlamak mümkündür Büyüme Dürtüsü Çok uluslu þirketler büyüme süreçlerini sürdürüp sürdüremediklerine göre ya yaþamaya devam ederler ya da varlýklarý sona erer. Büyüme olgusu yatýrýmcýlar, bankalar, kamuoyu ve piyasalar ile olan iliþkilerin temel belirleyicilerinden biridir. Büyüme dürtüsü, þirketlerin dünyanýn gizli köþelerindeki kýt kaynaklarý bulmak ve kullanmak konusundaki isteklerini de kamçýlar. Artýk oldukça 18

BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl:4 sayý:21 NÝsan-Mayýs-Haziran 2009 YENÝ MEVDUAT SÝGORTACILIÐI DÝREKTÝFÝ Fatih DENÝZ, Sayfa 4 te EKONOMÝK BALONLAR ve ETKÝLERÝ Sayfa 27 de ÝFLAS

Detaylı

BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl:2 sayý:17 Nisan-Mayýs-Haziran 2008 SOYGUNU GÖRMEK ÝÇÝN PERDENÝN ARKASINA BAKALIM Ahmet ERTÜRK, Sayfa 3 te 1. ULUSLARARASI TÝCARET HUKUKU SEMPOZYUMU

Detaylı

BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl:2 sayý:18 Temmuz-Aðustos-Eylül 2008 Ahmet ERTÜRK, Sayfa 3 te GLOBAL KRÝZÝN RÝSK YÖNETÝMÝ PERSPEKTÝFÝNDEN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ MEVDUAT SIGORTACILIÐI

Detaylı

BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl:2 sayý:14 Temmuz-Aðustos-Eylül 2007 DÜNYA MEVDUAT SÝGORTACILARI ÝSTANBUL DA BULUÞTU Sayfa 3 te TÜRKÝYE DE MEVDUAT SÝGORTACILIÐI VE TMSF Sayfa

Detaylı

BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl:7 sayý:29 Ocak - Þubat - Mart 2012 Dünya Mevduat Sigortacýlarýný TMSF de Aðýrlamaktan Dolayý Gururluyuz Þakir Ercan GÜL, Sayfa 3 te BANKA DEÐERLEME

Detaylı

GENEL EKONOMÝK VERÝLER MERKEZÝ YÖNETÝM BORÇ VERÝLERÝ

GENEL EKONOMÝK VERÝLER MERKEZÝ YÖNETÝM BORÇ VERÝLERÝ BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl:2 sayý:15 Ekim-Kasým-Aralýk 2007 KATILIM BANKACILIÐINDA MEVDUAT SÝGORTA SÝSTEMÝ ve TÜRKÝYE ÖRNEÐÝ Sayfa 3 te MEVDUAT SÝGORTA REZERVÝNDE ÜLKE

Detaylı

BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl:5 sayý:24 Ekim - Kasým - Aralýk 2010 KRÝZLERE YAKALANMADAN GELÝÞMEYÝ SÜRDÜRMEK Þakir Ercan GÜL, Sayfa 3 te HUKUKÝ YÖNÜYLE MEVDUAT Çaðdaþ EKÝCÝ

Detaylı

KÜRESEL KRİZ SONRASI KÜRESEL FİNANSAL SİSTEM İÇERİSİNDE TÜRK FİNANSAL SİSTEMİ BAKİ ALKAÇAR (BDDK)

KÜRESEL KRİZ SONRASI KÜRESEL FİNANSAL SİSTEM İÇERİSİNDE TÜRK FİNANSAL SİSTEMİ BAKİ ALKAÇAR (BDDK) KÜRESEL KRİZ SONRASI KÜRESEL FİNANSAL SİSTEM İÇERİSİNDE TÜRK FİNANSAL SİSTEMİ BAKİ ALKAÇAR BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU (BDDK) KÜRESEL KRİZ SONRASI KÜRESEL FİNANSAL SİSTEM İÇİNDE TÜRK FİNANSAL

Detaylı

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Cahit YILMAZ Kültür Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İstanbul c.yilmaz@iku.edu.tr Key words:kredi,büyüme. Özet Banka kredileri ile ekonomik büyüme arasında

Detaylı

ORTAK SORUMLULUK TMSF BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI SINIR ÖTESÝ BANKALARIN ÇÖZÜMLENMESÝNDE YEREL ALACAKLILARIN KORUNMASI SANAL PARA: BÝTCOÝN

ORTAK SORUMLULUK TMSF BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI SINIR ÖTESÝ BANKALARIN ÇÖZÜMLENMESÝNDE YEREL ALACAKLILARIN KORUNMASI SANAL PARA: BÝTCOÝN BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl: 9 sayý: 36 Ocak-Þubat-Mart 2014 ORTAK SORUMLULUK Þakir Ercan GÜL, Sayfa 3 te MEVDUAT SÝGORTASI VE PÝYASA DÝSÝPLÝNÝ ÝLÝÞKÝSÝ ÇERÇEVESÝNDE TÜRKÝYE

Detaylı

NDEK LER I. Finansal stikrarın Makroekonomik Unsurları II. Bankacılık Sektörü ve Di er Finansal Kurulu lar

NDEK LER I. Finansal stikrarın Makroekonomik Unsurları II. Bankacılık Sektörü ve Di er Finansal Kurulu lar İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... i İÇİNDEKİLER... iii TABLO LİSTESİ... v GRAFİK LİSTESİ... vii KUTU LİSTESİ... xiv KISALTMA LİSTESİ.... xvi GENEL DEĞERLENDİRME... xvii I. Finansal İstikrarın Makroekonomik Unsurları...

Detaylı

B Ý L Ý M S E L Y A Y I N O R G A N I TMSF yýl:6 sayý:26 Nisan - Mayýs - Haziran 2011 TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU GLOBAL KRÝZ SONRASINDA DÜNYA DA VE TÜRKÝYE DE Þakir Ercan GÜL MEVDUAT SÝGORTACILIÐI,

Detaylı

Ekonomide Değişim. 15. ÇözümOrtaklığı Platformu. 15 Aralık

Ekonomide Değişim. 15. ÇözümOrtaklığı Platformu. 15 Aralık Ekonomide Değişim www.pwc.com.tr 15. ÇözümOrtaklığı Platformu Temel göstergelerde neler değişti? Ortalama Büyüme, % Milli gelir hesaplama yönteminde revizyon Ekonomik Büyüme Oranları % 12.0 10.0 8.0 6.0

Detaylı

MAYIS 2012 FON BÜLTENİ

MAYIS 2012 FON BÜLTENİ MAYIS 2012 FON BÜLTENİ PİYASALARDAKİ GELİŞMELER Zayıf Halka: Avrupa Ocak ayında yaşadığımız ralli dönemi sonrası son üç aydır, tüm Global piyasalar tam anlamıyla yatay bir bant içerisinde hareket etmektedir.

Detaylı

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ BİLGİ YÖNETİMİ DAİRESİ EKİM 2011 25 Görüş ve Önerileriniz İçin: E-posta: beklentianketi@bddk.org.tr Tel: (312)

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI TABLO LİSTESİ

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI TABLO LİSTESİ TABLO LİSTESİ Tablo I.1. Ödemeler Dengesi (Milyar ABD doları) 6 Tablo I.2. Cari İşlemler Açığını Finanse Eden Taraflar (Milyar ABD doları) 7 Tablo I.3. Seçilmiş Ekonomilerde Cari İşlemler Dengesinin GSYİH

Detaylı

YENİ BÜYÜME STRATEJİSİ VE FİNANS SEKTÖRÜ

YENİ BÜYÜME STRATEJİSİ VE FİNANS SEKTÖRÜ YENİ BÜYÜME STRATEJİSİ VE FİNANS SEKTÖRÜ Dr. Şeref SAYGILI BDDK, Mali Sektör Politikaları Dairesi 6 Eylül 2003, ODTÜ BÜYÜME STRATEJİSİ VE FİNANS SEKTÖRÜ J. SCHUMPETER (1912), EKONOMİK GELİŞMENİN TEMELİNİ

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD de başlayan ve ardından tüm gelişmiş ülke piyasalarına

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEM İKİNCİ ÜNİTE PARANIN ZAMAN DEĞERİ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEM İKİNCİ ÜNİTE PARANIN ZAMAN DEĞERİ İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEM 1 13 1. EKONOMİK SİSTEM 2 2. FİNANSAL SİSTEM 5 3. FİNANSAL SİSTEMİN UNSURLARI 8 4. FİNANSAL PİYASALARIN YAPISI 9 4.1. Borç ve Öz Sermaye Yapısı 9 4.2.

Detaylı

EKONOMÝDE GELÝÞMELER

EKONOMÝDE GELÝÞMELER 03 Þubat 2011 Perþembe Kemal AKAR Ýl Baþkan Yard. Ekonomi Ýþleri EKONOMÝDE GELÝÞMELER Kiþi Baþýna Milli Gelir 10 Bin Dolarý Aþtý Teþkilatýmýzýn Deðerli Mensuplarý, Kýymetli Yol Arkadaþlarým, Ak Parti bayraðýnýn

Detaylı

BANKA DIŞI FİNANS KESİMİNİN GELİŞİMİ VE GELECEĞİ DR. GÜRMAN TEVFİK KURUMSAL YATIRIMCI YÖNETİCİLERİ DERNEĞİ

BANKA DIŞI FİNANS KESİMİNİN GELİŞİMİ VE GELECEĞİ DR. GÜRMAN TEVFİK KURUMSAL YATIRIMCI YÖNETİCİLERİ DERNEĞİ BANKA DIŞI FİNANS KESİMİNİN GELİŞİMİ VE GELECEĞİ DR. GÜRMAN TEVFİK KURUMSAL YATIRIMCI YÖNETİCİLERİ DERNEĞİ SERMAYE PİYASASI KURUMU KONFERANSI 8 MAYIS 2003 1 FİNANSAL SİSTEMİN İŞLEVLERİ I Malların, hizmetlerin

Detaylı

Ekonomik ve Finansal Verileri Anlamak ve Yorumlamak Eğitimi

Ekonomik ve Finansal Verileri Anlamak ve Yorumlamak Eğitimi 18 Ocak 2013 Divan Otel Ankara Kurumsal Yönetim ve Sürdürülebilirlik Merkezi 09.00-09.15 Kayıt Doç. Dr. C. Coşkun Küçüközmen 9.15-10.30 Ekonomik Veri Nedir? Nasıl ve nereden toplanır? Önemi Nedir? Finansal

Detaylı

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.50 Altın (USD) 1,225 Ekim 18 EUR/TRY 6.24 Petrol (Brent) 76.2 BİST - 100 90,201 Gösterge Faiz 24.4 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 5.21% -11.0% 25.2% 10.8%

Detaylı

VII PARA, BANKA VE MALÝ PÝYASALAR

VII PARA, BANKA VE MALÝ PÝYASALAR VII PARA, BANKA VE MALÝ PÝYASALAR 103 104 PARA, BANKA VE MALÝ PÝYASALAR A. GENEL DURUM 2002 yýlý baþýndan itibaren dalgalý kur rejimi altýnda nominal çýpa olarak para tabanýnýn ve örtük enflasyon hedeflemesinin

Detaylı

Haftalık Bülten. Sanayi üretiminde gerileme sürüyor... Japonya yeni bir. paketi. Global ekonomiye. beklentiler bir miktar. 1. çeyrek bilanço.

Haftalık Bülten. Sanayi üretiminde gerileme sürüyor... Japonya yeni bir. paketi. Global ekonomiye. beklentiler bir miktar. 1. çeyrek bilanço. Haftalık Bülten 103 Nisan 2009 Sanayi üretiminde gerileme sürüyor... inin %23 etiminde gözlenen keskin sektör tahvili BoE, piyasadan 150 BoE faizleri %0,5 düzeyinde sabit Japonya yeni bir paketi, 154 milyar

Detaylı

HAFTALIK BÜLTEN 12 EKİM 2015 16 EKİM 2015

HAFTALIK BÜLTEN 12 EKİM 2015 16 EKİM 2015 12 EKİM 2015 16 EKİM 2015 HAFTANIN ÖZETİ Küresel piyasalarda bu hafta ABD den gelen olumsuz veriler sonucu Fed faiz artırımı beklentisinin ötelenmesi ile Çin verileri etkili oldu. Fed in uzun süredir piyasada

Detaylı

MEVDUATA GÜVENCE LÝMÝTÝ Þakir Ercan GÜL, Sayfa 3 te

MEVDUATA GÜVENCE LÝMÝTÝ Þakir Ercan GÜL, Sayfa 3 te B Ý L Ý M S E L Y A Y I N O R G A N I TMSF yýl: 8 sayý: 32 Ocak-Þubat-Mart 2013 TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU MEVDUATA GÜVENCE LÝMÝTÝ Þakir Ercan GÜL, Sayfa 3 te ÇÖZÜMLEME SÜRECÝNDE KREDÝ PORTFÖY DEÐERLEME

Detaylı

Bankacılık sektörü. 2002-2008 Mart. Mayıs 2008

Bankacılık sektörü. 2002-2008 Mart. Mayıs 2008 Bankacılık sektörü 2002-2008 Mart Mayıs 2008 Sunumun içeriği I- Finansal sektörün büyüklüğü ve kamu ile ilişkisi II- Bankacılık sistemine ilişkin bilgiler III- Büyüme IV- Bilanço yapısında değişme V-Risk

Detaylı

TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER - BÜYÜME

TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER - BÜYÜME 1 TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER - BÜYÜME 12.0 Türkiye GSYİH Büyüme Oranları(%) 10.0 9.4 8.4 9.2 8.8 8.0 6.0 4.0 6.8 6.2 5.3 6.9 4.7 4.0 4.0 5.0 2.0 0.7 2.1 0.0-2.0-4.0-6.0-8.0-5.7-4.8 Tahmin(%) 2014

Detaylı

İÇİNDEKİLER YAZAR HAKKINDA

İÇİNDEKİLER YAZAR HAKKINDA İÇİNDEKİLER YAZAR HAKKINDA... ii ÖNSÖZ... iii 2. BASIM İÇİN ÖNSÖZ... iv İÇİNDEKİLER... v ŞEKİLLER... xi TABLOLAR... xiii KISALTMALAR... xv GİRİŞ... 1 BÖLÜM 1: FİNANSAL SİSTEMİN EKONOMİ İÇERİSİNDEKİ YERİ...

Detaylı

TABLO LİSTESİ. Sayfa No

TABLO LİSTESİ. Sayfa No TABLO LİSTESİ Sayfa No Tablo I.2.1 Merkezi Yönetim Bütçe Gerçekleşmeleri... 1 Tablo I.2.2 Konsolide Kamu Sektörü Faiz Dışı Fazla Hedefleri ve Gerçekleşmeleri... 2 Tablo I.2.3 Kamu Kesimi Borçlanma Gereği

Detaylı

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212) 315 10 00

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212) 315 10 00 GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 09:00 EUR GFK Tüketici Güven Endeksi (Haz) ORTA 9,7 9,7 11:00 EUR Almanya İşletme Beklentileri (May) ORTA 100,8 100,4 11:00 EUR Almanya Mevcut

Detaylı

ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY

ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY 3 EYLÜL 2013 DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Değerli konuklar, yurtdışından gelen değerli misafirlerimiz, finans sektörünün kıymetli

Detaylı

HAFTALIK BÜLTEN 16 KASIM 2015 20 KASIM 2015

HAFTALIK BÜLTEN 16 KASIM 2015 20 KASIM 2015 16 KASIM 2015 20 KASIM 2015 HAFTANIN ÖZETİ Geçen hafta Paris'teki terörist saldırıların ardından jeopolitik riskler öne çıkarken, dönem başkanlığını Türkiye'nin yürüttüğü G20 Liderler Zirvesi'nden gelen

Detaylı

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR Sermaye Hareketleri ve Döviz Kuru Politikaları Türkiye Ekonomi Kurumu Paneli Doç.Dr.Erdem BAŞÇI Başkan Yardımcısı, TCMB 11 Aralık 2010, Ankara 1 Konuşma Planı 1. Merkez

Detaylı

DOLARLIK MAL VE HİZMET H ÜRETEN ÜLKE TARAFINDAN DOLARLIK KREDİ HACMİ SORUN YARATIYOR

DOLARLIK MAL VE HİZMET H ÜRETEN ÜLKE TARAFINDAN DOLARLIK KREDİ HACMİ SORUN YARATIYOR KÜRESEL KRİZİN N ANATOMİSİ MORTGAGE KRİZİ VE HEDGE FONLAR KRİZİ TÜREV ÜRÜNLER PİYASASINDA KIRILMA 64 TRİLYON DOLARLIK DÜNYA D EKONOMİSİNDE, NDE, 18 TRİLYON DOLARLIK MAL VE HİZMET H ONU ÜRETEN ÜLKE TARAFINDAN

Detaylı

GRAFİK LİSTESİ. Grafik I.7.

GRAFİK LİSTESİ. Grafik I.7. GRAFİK LİSTESİ Grafik I.1. VIX Endeksi 1 Grafik I.2. itraxx Europe Crossover Endeksi 1 Grafik I.3. Gelişmiş Ülke Borsa Endeksleri 2 Grafik I.4. Seçilmiş Bazı Ülkelerde Büyüme Oranları 2 Grafik I.5. Seçilmiş

Detaylı

Yatırımcılara dünyayı vadediyoruz.

Yatırımcılara dünyayı vadediyoruz. Yatırımcılara dünyayı vadediyoruz. Akbank T.A.Ş. B Tipi Franklin Templeton Şemsiye Fonu na Bağlı Yabancı Menkul Kıymetler Alt Fonları Akbank - Franklin Templeton işbirliği ile dünya çapında yatırım fırsatı:

Detaylı

https://www.garantiemeklilik.com.tr/fon-ile-ilgili-duyurular.aspx internet adreslerinden

https://www.garantiemeklilik.com.tr/fon-ile-ilgili-duyurular.aspx internet adreslerinden GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2013 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU 1- Ekonominin Genel durumu Dünya ekonomisi 2013 ü genel olarak bir

Detaylı

HAFTALIK BÜLTEN 6 EKİM 10 EKİM 2014

HAFTALIK BÜLTEN 6 EKİM 10 EKİM 2014 6 EKİM 10 EKİM 2014 HAFTANIN ÖZETİ Geçtiğimiz hafta piyasalarda küresel ekonomik büyümenin yavaşladığı endişesiyle satış havası hakimdi. Euro bölgesinde özellikle Almanya tarafından açıklanan verilerin

Detaylı

TÜRKĐYE CUMHURĐYET MERKEZ BANKASI

TÜRKĐYE CUMHURĐYET MERKEZ BANKASI TÜRKĐYE CUMHURĐYET MERKEZ BANKASI Türkiye Ekonomisi ve Para Politikası Uygulamaları Durmuş YILMAZ Başkan 12 Ocak 2011 1 Sunum Planı I. Küresel Görünüm II. Türkiye Ekonomisi III. Para Politikası Gelişmeleri

Detaylı

KÜRESEL KRİZİN DÜNYA EKONOMİSİNDE NEDEN OLDUĞU TAHRİBAT

KÜRESEL KRİZİN DÜNYA EKONOMİSİNDE NEDEN OLDUĞU TAHRİBAT KÜRESEL KRİZİN DÜNYA EKONOMİSİNDE NEDEN OLDUĞU TAHRİBAT Dünya Ekonomisinde 3 trilyon $ Kayıp Taşıt üretiminde %16 (=12 milyon adet) gerileme Büyük İstihdam Kaybı: ABD 8.7, AB de ise 3.5 milyon kişi işini

Detaylı

EÐÝTÝMDE ÖZELLEÞTÝRME EÞÝT, PARASIZ EÐÝTÝM HAKKININ GASPIDIR

EÐÝTÝMDE ÖZELLEÞTÝRME EÞÝT, PARASIZ EÐÝTÝM HAKKININ GASPIDIR Savaþ SARI Makina Mühendisi EÐÝTÝMDE ÖZELLEÞTÝRME EÞÝT, PARASIZ EÐÝTÝM HAKKININ GASPIDIR 1. Giriþ Ýçersinden geçtiðimiz dönemde insan ve toplum yaþamýndaki birçok olgunun metalaþtýðý ve bu anlamý ile de

Detaylı

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 6. HAFTA 4. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE ULUSLAR ARASI FON HAREKETLERİ Gelişmekte olan ülkeler, son 25 yılda ekonomik olarak oldukça

Detaylı

HAFTALIK RAPOR 23 Şubat 2015

HAFTALIK RAPOR 23 Şubat 2015 23Q4 24Q2 24Q4 2Q2 2Q4 26Q2 26Q4 27Q2 27Q4 28Q2 28Q4 29Q2 29Q4 21Q2 21Q4 211Q2 211Q4 212Q2 212Q4 213Q2 213Q4 214Q2 214Q4 HAFTALIK RAPOR 23 Şubat 21 Makro ekonomik değişkenlerin takipteki alacaklar üzerindeki

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ NAZİLLİ İİBF İKTİSAT BÖLÜMÜ VE AVRUPA ARAŞTIRMALAR MERKEZİ TARAFINDAN DÜZENLENEN GÜNCEL EKONOMİK SORUNLAR KONGRESİ NDE YAPACAĞI Açılış Konuşmasının

Detaylı

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212) 315 10 00

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212) 315 10 00 GÜNLÜK EKONOMİ TAKVİMİ SAAT ÜLKE VERİ ÖNEM BEKLENEN ÖNCEKİ 09:00 EUR Almanya İhracatları (Aylık) (Nis) AZ -0,6% 1,9% 09:00 EUR Almanya İthalatları (Aylık) (Nis) AZ 1,2% -2,3% 09:00 EUR Almanya Ticaret

Detaylı

ODA/BORSA BAŞKANLARI. 2 Temmuz 2009, Ankara

ODA/BORSA BAŞKANLARI. 2 Temmuz 2009, Ankara ODA/BORSA YÖNETİM M KURULU BAŞKANLARI BİLGİLENDİRME TOPLANTISI 2 Temmuz 2009, Ankara Küresel Krizin Etkileri; Hem gelişmiş ülkelerin, hem de gelişmekte olan ülkelerin büyüme hızları düşüyor Gelişmekte

Detaylı

HAFTALIK BÜLTEN 23 KASIM 2015 27 KASIM 2015

HAFTALIK BÜLTEN 23 KASIM 2015 27 KASIM 2015 23 KASIM 2015 27 KASIM 2015 HAFTANIN ÖZETİ Önceki hafta Avrupa Merkez Bankası'nın parasal genişlemeyi artıracağı beklentilerinin kuvvetlenmesiyle hafta başında EUR/USD kurundaki düşüşe paralel USD/TL kuru

Detaylı

Endi eli yimserlik Kamuoyu Beklentilerinde Pozitif Trend Devam Ediyor Genel Seçim Sürecine AKP Önde Giriyor, CHP Takipte de Bahar Havasý Türkiye nin LoveMarklarý Arçelik-Adidas-Nokia-LCWaikiki-Beko Türkiye

Detaylı

Borsa Istanbul Faiz Döviz

Borsa Istanbul Faiz Döviz TÜFE de yılı Aralık ayında bir önceki aya göre %0,21, bir önceki yılın Aralık ayına göre %8,81, bir önceki yılın aynı ayına göre %8,81 ve on iki aylık ortalamalara göre %7,67 artış gerçekleşti. Ana harcama

Detaylı

Piyasa Kahvesi. Amerika Avrupa Asya. sürdüren Asya piyasalarýnda bu FED'in parasal geniþletmeyi sona

Piyasa Kahvesi. Amerika Avrupa Asya. sürdüren Asya piyasalarýnda bu FED'in parasal geniþletmeyi sona Piyasa Kahvesi 75.514 9.12 1.9332 : Yukarýdaki iþaretler kolon baþlarýnda belirtilen sürelerde beklediðimiz yönü göstermektedir. 1 7 gün ; : 1 hafta 3 Ay 3 aydan uzun süre Borsa Endeksin güne yatay baþlangýç

Detaylı

ASYA KATILIM BANKASI A.Ş. 2015 YILI II. ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU. Raporun Ait Olduğu Dönem : 01 Ocak 2015 30 Haziran 2015

ASYA KATILIM BANKASI A.Ş. 2015 YILI II. ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU. Raporun Ait Olduğu Dönem : 01 Ocak 2015 30 Haziran 2015 ASYA KATILIM BANKASI A.Ş. 2015 YILI II. ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU Raporun Ait Olduğu Dönem : 01 Ocak 2015 30 Haziran 2015 Bankanın Ticaret Unvanı Genel Müdürlük Adresi : Asya Katılım Bankası A.Ş. : Saray

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: ABDULKADİR TUNA Doğum Tarihi: 10 Haziran 1975 Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans İktisat Fakültesi/İngilizce İktisat İstanbul Üniversitesi

Detaylı

Para Politikaları ve Finansal İstikrar

Para Politikaları ve Finansal İstikrar Para Politikaları ve Finansal İstikrar Ekonomi Yaz Seminerleri 211 Pamukkale Üniversitesi Doç. Dr. Erdem Başçı Başkan 22 Temmuz 211 Denizli 1 Sabit mi, değil mi? Sabit Kur Rejimleri Sabit Getirili Borç

Detaylı

Grafik I.1 Seçilmiş Ülkelerde Piyasa Güven Göstergeleri 1 Grafik I.2 Kredi İflas Takası Endeksleri 2 Grafik I.3 Gelişmiş Ülke Borsa Endeksleri 2

Grafik I.1 Seçilmiş Ülkelerde Piyasa Güven Göstergeleri 1 Grafik I.2 Kredi İflas Takası Endeksleri 2 Grafik I.3 Gelişmiş Ülke Borsa Endeksleri 2 GRAFİK LİSTESİ Grafik I.1 Seçilmiş Ülkelerde Piyasa Güven Göstergeleri 1 Grafik I.2 Kredi İflas Takası Endeksleri 2 Grafik I.3 Gelişmiş Ülke Borsa Endeksleri 2 Grafik I.4 Seçilmiş Gelişmekte Olan Ülkeler

Detaylı

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı

Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı Ulusal Finans Sempozyumu Dr. İbrahim M. Turhan Başkan Yardımcısı 13 Ekim 2011 Malatya KÜRESEL KRİZ ORTAMINA NASIL GELİNDİ? Net Bugünkü Değer Yöntemi Varlık fiyatlarının indirgenmiş nakit akımları (Net

Detaylı

Uluslararası gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve Bankacılık sektörü. Ocak 2013

Uluslararası gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve Bankacılık sektörü. Ocak 2013 Uluslararası gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve Bankacılık sektörü Ocak 2013 Sunum Uluslararası piyasalardaki gelişmeler Türkiye ekonomisinin temel göstergeleri Bankacılık sektöründe gelişmeler Gündemdeki

Detaylı

Bankacılık sektörü. 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

Bankacılık sektörü. 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri Bankacılık sektörü 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri Şubat 2012 İçerik Bankacılık sektörünü etkileyen gelişmeler ve yansımalar 2012 yılına ilişkin beklentiler Gündemdeki başlıca konular 2

Detaylı

Türkiye de Bankacılık Sektörü 2009-2014 Mart

Türkiye de Bankacılık Sektörü 2009-2014 Mart Türkiye de Bankacılık Sektörü 2009-2014 Mart Bu çalışma, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Türkiye İstatistik Kurumu, Sermaye Piyasası Kurumu, Bankalararası Kart

Detaylı

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ BİLGİ YÖNETİMİ DAİRESİ OCAK 2011 22 Görüş ve Önerileriniz İçin: E-posta: beklentianketi@bddk.org.tr Tel: (312)

Detaylı

B Ý L Ý M S E L Y A Y I N O R G A N I TMSF yýl:6 sayý:27 Temmuz - Aðustos - Eylül 2011 TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU FÝNANS SEKTÖRÜNDE DÜZENLEME VE REFORM Þakir Ercan GÜL, Sayfa 3 te 6100 SAYILI HUKUK

Detaylı

Finansal Kurumlar ve Araçlar (Seçmeli) (MGMT 614) Ders Detayları

Finansal Kurumlar ve Araçlar (Seçmeli) (MGMT 614) Ders Detayları Finansal Kurumlar ve Araçlar (Seçmeli) (MGMT 614) Ders Detayları Ders Adı Finansal Kurumlar ve Araçlar (Seçmeli) Ders Kodu MGMT 614 Dönemi Ders Uygulama Saati Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Her İkisi

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD ekonomisindeki büyümenin ikinci çeyrekte %1.7 olarak

Detaylı

Grafik I.3. ABD Enflasyon, İşsizlik ve Fed Bilanço Büyüklüğü Değişiminin Gelişimi 2

Grafik I.3. ABD Enflasyon, İşsizlik ve Fed Bilanço Büyüklüğü Değişiminin Gelişimi 2 GRAFİK LİSTESİ Grafik I.1. Seçilmiş Ülkelerde Yıllık Büyüme Oranları 1 Grafik I.2. 2012 Yılı için Yapılan Büyüme Tahminleri 1 Grafik I.3. ABD Enflasyon, İşsizlik ve Fed Bilanço Büyüklüğü Değişiminin Gelişimi

Detaylı

GÖSTERGELER YABANCI HAREKETİ:

GÖSTERGELER YABANCI HAREKETİ: Alaattin AKTAŞ ala.aktas@gmail.com PROJEKSİYON YABANCI HAREKETİ: Piyasa oyuncuları gelişmeleri yorumlarken üç göstergeye bakıyor; döviz, faiz ve borsa. Döviz geriler, faiz düşer ve borsa çıkarsa, genellikle

Detaylı

Haftalık Bülten. 29 Mayıs Piyasalar makro verilerde. dolu. dikkate. Euro/$ paritesi. yükseldi... Emtia karar verirken, nu diler. sürüyor...

Haftalık Bülten. 29 Mayıs Piyasalar makro verilerde. dolu. dikkate. Euro/$ paritesi. yükseldi... Emtia karar verirken, nu diler. sürüyor... Haftalık Bülten 29 Mayıs 2009 Piyasalar makro verilerde dolu dikkate nin,, göre S etti. olumlu verileri d. Euro/$ paritesi yükseldi... parite, piyasalarda güvenin geri dönmeye seviyelerini test etti. Paritenin

Detaylı

Haftalık Para ve Banka İstatistikleri ne İlişkin Yöntemsel Açıklama

Haftalık Para ve Banka İstatistikleri ne İlişkin Yöntemsel Açıklama Haftalık Para ve Banka İstatistikleri ne İlişkin Yöntemsel Açıklama İstatistik Genel Müdürlüğü Parasal ve Finansal Veriler Müdürlüğü İçindekiler I- Tanım... 3 II- Amaç... 3 III- Yöntem... 3 IV- Yayımlama

Detaylı

MEVDUAT SÝGORTA SÝSTEMÝNÝN GÖZDEN GEÇÝRÝLMESÝ

MEVDUAT SÝGORTA SÝSTEMÝNÝN GÖZDEN GEÇÝRÝLMESÝ BÝLÝMSEL YAYIN ORGANI TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU TMSF yýl: 7 sayý: 31 Ekim-Kasým-Aralýk 2012 MEVDUAT SÝGORTA SÝSTEMÝNÝN GÖZDEN GEÇÝRÝLMESÝ Þakir Ercan GÜL, Sayfa 3 te FONUN UYGULADIÐI TAKÝP HUKUKU

Detaylı

Küresel Finansal Kriz ve Türkiye ye Etkileri

Küresel Finansal Kriz ve Türkiye ye Etkileri Küresel Finansal Kriz ve Türkiye ye Etkileri Selahattin Altýer (*) Dünya büyük bir finansal krizden geçmektedir. Finansal krizin reel sektörü de etkisi altýna alarak, küresel bir ekonomik krize dönmesi,

Detaylı

Finansal Piyasa Dinamikleri. Yekta NAZLI ynazli@yahoo.com

Finansal Piyasa Dinamikleri. Yekta NAZLI ynazli@yahoo.com Finansal Piyasa Dinamikleri Yekta NAZLI ynazli@yahoo.com Neleri İşleyeceğiz? Finansal Sistemin Resmi Makro Göstergeler ve Yorumlanması Para ve Maliye Politikaları Merkez Bankası ve Piyasalar Finansal Piyasalardaki

Detaylı

SEDEFED REKABET KONGRESİ Büyüme Dinamikleri Üzerine Bir Tartışma

SEDEFED REKABET KONGRESİ Büyüme Dinamikleri Üzerine Bir Tartışma SEDEFED REKABET KONGRESİ Büyüme Dinamikleri Üzerine Bir Tartışma Panel: Özel Sektörün Büyümeye Yaklaşımı, Şirketler Kesiminden Uygulama Örnekleri İstanbul 8 Kasım 2007 Ülkemiz son 5 yılda hızlı bir büyüme

Detaylı

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık İÇİNDEKİLER FİNANS, BANKACILIK VE KALKINMA 2023 ANA TEMA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: FİNANS VE BANKACILIK ALT TEMALAR Türkiye Ekonomisinde Kalkınma ve Finans Sektörü İlişkisi AB Uyum Sürecinde Finans ve Bankacılık

Detaylı

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014 Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş Finansal Erişim Konferansı Açılış Konuşması 3 Haziran 2014 Sn. Hazine Müsteşarım, Sn. BDDK Başkanım, Dünya Bankasının ülke direktörü Sn. Raiser, yurtiçinden

Detaylı

ZİRAAT HAYAT ve EMEKLİLİK A.Ş. LİKİT ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 6 AYLIK RAPOR

ZİRAAT HAYAT ve EMEKLİLİK A.Ş. LİKİT ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 6 AYLIK RAPOR ZİRAAT HAYAT ve EMEKLİLİK A.Ş. LİKİT ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 6 AYLIK RAPOR Bu rapor Ziraat Hayat ve Emeklilik A.Ş Likit Esnek Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2014-30.06.2014 dönemine ilişkin gelişmelerin,

Detaylı

Türkiye de Bankacılık Sektörü

Türkiye de Bankacılık Sektörü Türkiye de Bankacılık Sektörü 196-211 Bu çalışma, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Türkiye İstatistik Kurumu, Sermaye Piyasası Kurumu, Bankalararası Kart Merkezi,

Detaylı

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015 Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü 21 Ocak 2015 Sunum Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın ın değerlendirmesi Küresel ekonomi Türkiye ekonomisi Bankacılık sektörü 2 Değerlendirme

Detaylı

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ 2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ TEPAV EPRI Dış Politika Etütleri AB Çalışma Grubu 9 Kasım 2005 Ankara Zeynep Songülen

Detaylı

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME Doç. Dr. Ýlker BELEK Akdeniz Üniversitesi Týp Fakültesi Halk Saðlýðý Anabilim Dalý Öðretim Üyesi SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME Burjuva Sýnýf Saldýrýsýnýn Tepe Noktasý Yukarýda tanýmlanan saðlýk sistemi yapýsý

Detaylı

GÜNLÜK BÜLTEN EUR / USD

GÜNLÜK BÜLTEN EUR / USD Ekonomik Gündem Günün şüphesiz takip edilecek en önemli gelişmesi bu akşam saatlerinde açıklanacak FED faiz kararı olacak. Sonrasında ise FED Başkanı Janet Yellen in basın toplantısı izlenecek. Öncesinde

Detaylı

SPK Konferansõ-Abant Aralõk-2003

SPK Konferansõ-Abant Aralõk-2003 SPK Konferansõ-Abant Aralõk-2003 VADELİ İŞLEM VE OPSİYON BORSASI TÜRK FİNANSAL PİYASALARINDA YENİ BİR SIÇRAMA İçindekiler 1) VOB Hakkõnda 2) Dünyada Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsalarõ 3) Neden Vadeli İşlemler?

Detaylı

TURKHISH YATIRIM TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR.

TURKHISH YATIRIM TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR. Yıl: 25 Sayı: 91 Nisan 2011 101 EKONOMİK GÖSTERGELER TURKHISH YATIRIM TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR. TÜKETİCİ FİYAT ARTIŞLARI ( AYLIK) TOPLAM 2005 0.55 0.02 0.26 0.71 0.92 0.10 0.57 0.85 1.02 1.79 1.40 0.42

Detaylı

Para Teorisi ve Politikası (ECON 303T) Ders Detayları

Para Teorisi ve Politikası (ECON 303T) Ders Detayları Para Teorisi ve Politikası (ECON 303T) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Para Teorisi ve Politikası ECON 303T Güz 4 0 0 4 6 Ön Koşul Ders(ler)i

Detaylı

Martta, ilk iki ayın toplamından daha fazla döviz geldi. (Milyon Dolar) Ocak Şubat Mart Ocak- Ocakvar.

Martta, ilk iki ayın toplamından daha fazla döviz geldi. (Milyon Dolar) Ocak Şubat Mart Ocak- Ocakvar. TÜRKİYE NİN GÖSTERGELERİ > > HABER Hazırlayan: Alaattin AKTAŞ ala.aktas@gmail.com PROJEKSİYON CARİ AÇIK: İlk çeyrekte ithalat 56, ihracat 32, cari açık 22 milyar dolar olarak gerçekleşti. Merkez Bankası

Detaylı

2001 ve 2008 Yılında Oluşan Krizlerin Faktör Analizi ile Açıklanması

2001 ve 2008 Yılında Oluşan Krizlerin Faktör Analizi ile Açıklanması 2001 ve 2008 Yılında Oluşan Krizlerin Faktör Analizi ile Açıklanması Mahmut YARDIMCIOĞLU Özet Genel anlamda krizler ekonominin olağan bir parçası haline gelmiştir. Sıklıkla görülen bu krizlerin istatistiksel

Detaylı

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI Türkiye Ýnþaat ve Tesisat Müteahhitleri Ýþveren Sendikasý (ÝNTES) 01 Haziran 2001 tarihinde Ýstanbul'da Hilton Otelinde

Detaylı

FİNANSAL RİSKLER & KORUNMA YÖNTEMLERİ

FİNANSAL RİSKLER & KORUNMA YÖNTEMLERİ FİNANSAL RİSKLER & KORUNMA YÖNTEMLERİ Finans Önemli, Öğrenmek Heyecan Verici, Bilmek Değerlidir! DOÇ. DR. KORAY KAYALIDERE SUNUŞ İÇERİĞİ Finansal piyasalardaki riskler, Faiz - döviz kuru etkileşimi ve

Detaylı

Türkiye de Bankacılık Sektörü 2009-2014 Aralık

Türkiye de Bankacılık Sektörü 2009-2014 Aralık Türkiye de Bankacılık Sektörü 2009-2014 Aralık Bu çalışma, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Türkiye İstatistik Kurumu, Sermaye Piyasası Kurumu, Bankalararası

Detaylı

ING EMEKLİLİK A.Ş. GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU A. TANITICI BİLGİLER

ING EMEKLİLİK A.Ş. GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU A. TANITICI BİLGİLER ING EMEKLİLİK A.Ş. A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE BAKIŞ YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER Halka arz tarihi: 27 Ekim 2003 31 Aralık 2012 tarihi itibariyle Fonun Yatırım Amacı Portföy Yöneticileri Fon

Detaylı

Ekonomik Rapor 2011 I. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.

Ekonomik Rapor 2011 I. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org. Ekonomik Rapor 2011 I. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ 67. genel kurul 5 6 1. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ Küresel ekonomiyi derinden etkileyen 2008

Detaylı

İHRACATIN FİNANSMANI METİN TABALU / TİM GENEL SEKRETER YARDIMCISI

İHRACATIN FİNANSMANI METİN TABALU / TİM GENEL SEKRETER YARDIMCISI 1 İHRACATIN FİNANSMANI METİN TABALU / TİM GENEL SEKRETER YARDIMCISI 4 EKİM 2013 2004-1 2004-4 2005-3 2006-2 2007-1 2007-4 2008-3 2009-2 2010-1 2010-4 2011-3 2012-2 2013-1 TÜRKİYE DE GSYH İTHALAT İLİŞKİSİ

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI GRAFİK LİSTESİ

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI GRAFİK LİSTESİ GRAFİK LİSTESİ Grafik I.1. VIX Endeksi 1 Grafik I.2. itraxx Europe Crossover Endeksi 1 Grafik I.3. Gelişmiş Ülke Döviz Kurları 2 Grafik I.4. ABD 10 Yıllık Devlet Tahvili Getirisi 2 Grafik I.5. Gelişmiş

Detaylı

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARI BİRLİĞİ 1. OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI. 8 Temmuz 2014 DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARI BİRLİĞİ 1. OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI. 8 Temmuz 2014 DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARI BİRLİĞİ 1. OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI 8 Temmuz 2014 DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın Başbakan Yardımcım, Çok kıymetli BDDK Başkanım,

Detaylı

interview INTERVIEW Ernst WELTEKE Haziran 99

interview INTERVIEW Ernst WELTEKE Haziran 99 söyleþi interview söyleþi - interview SÖYLEÞÝ(*) Ernst WELTEKE INTERVIEW Ernst Welteke is currently the Guvernor of the Central Bank of Essen State of Germany. He was recently elected as the Guvernor of

Detaylı

GÜNLÜK BÜLTEN (16 Mayıs 2016)

GÜNLÜK BÜLTEN (16 Mayıs 2016) GÜNLÜK BÜLTEN (16 Mayıs 2016) BIST100 Endeksi dünü 495 (% 0.63) puanlık düşüş ile 77.808 seviyesinden ve 3.482 milyon TL işlem hacmiyle kapattı. Borsa dalgalı seyirle düşüş sürerken bono faiz oranları

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI (EUROBOND) EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2008 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI (EUROBOND) EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2008 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI (EUROBOND) EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2008 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu Yılın ilk ve ikinci çeyreğindeki

Detaylı

BÖLÜM BANKALARIN FAALİYET ALANLARININ GELİŞİMİ

BÖLÜM BANKALARIN FAALİYET ALANLARININ GELİŞİMİ İÇİNDEKİLER SUNUŞ...xiii ÖN SÖZ... xv TABLOLAR LİSTESİ... xvii ŞEKİLLER VE GRAFİKLER LİSTESİ... xix BİRİNCİ BÖLÜM BANKALARIN FAALİYET ALANLARININ GELİŞİMİ 1. Bankacılık Faaliyet Alanları... 1 1.1. Mevduat

Detaylı

BANKA KREDİLERİ EĞİLİM ANKETİ

BANKA KREDİLERİ EĞİLİM ANKETİ BANKA KREDİLERİ EĞİLİM ANKETİ OCAK - MART 216 8 NİSAN 216 İstatistik Genel Müdürlüğü Reel Sektör Verileri Müdürlüğü İÇİNDEKİLER Sayfa ANKET SONUÇLARININ GENEL DEĞERLENDİRMESİ i TABLOLAR Tablo 1 İşletmelere

Detaylı

Cari açıktan fazla döviz geldi, on yılda 68 milyar Merkez Bankası rezervine eklendi (Milyon $)

Cari açıktan fazla döviz geldi, on yılda 68 milyar Merkez Bankası rezervine eklendi (Milyon $) Alaattin AKTAŞ ala.aktas@gmail.com GÖSTERGELER PROJEKSİYON CARİ AÇIK: TÜİK geçen ay 2003-2012 dönemini kapsayan son on yılın turizm gelirlerini revize etti, Merkez Bankası da turizmdeki bu revizyondan

Detaylı

İSTANBUL ALTIN BORSASI. MİDHAT ŞENER Başkan

İSTANBUL ALTIN BORSASI. MİDHAT ŞENER Başkan İSTANBUL ALTIN BORSASI MİDHAT ŞENER Başkan İstanbul Altõn Borsasõ Türkiye Altõn Talebi Açõsõndan Dünyada ilk Sõralarda Yer Almaktadõr Ülke Talep (ton) 1. Hindistan 670 2. İtalya 400 3. ABD 290 4. Tayland

Detaylı