ÜNİTE HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI İÇİNDEKİLER HEDEFLER CEZA HUKUKU. Doç.Dr.M.Tevfik Gülsoy

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÜNİTE HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI İÇİNDEKİLER HEDEFLER CEZA HUKUKU. Doç.Dr.M.Tevfik Gülsoy"

Transkript

1 HEDEFLER İÇİNDEKİLER CEZA HUKUKU Ceza Hukuku Hakkında Genel Bilgi Ceza Hukuku Genel Hükümler Suç Teorisi Yaptırım Teorisi Ceza Hukuku Özel Hükümler Ceza Muhakemesi Hukuku HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI Doç.Dr.M.Tevfik Gülsoy Bu üniteyi çalıştıktan sonra; Türk Ceza Hukuku hakkında genel bilgi sahibi olacak, Suçun tarifini ve unsurlarını öğrenecek Kusurluluk ve suçun özel görünüş biçimlerinin ne anlama geldiğini bilecek Yaptırım teorisi hakkında bilgi sahibi olacak, Bir suçun nasıl inceleneceğini ve Türk Ceza Kanunu ndaki suçları öğrenecek Ceza Muhakemesi hakkında genel bilgi sahibi olacak Ceza muhakemesi faaliyetlerini ve bu faaliyetleri yerine getiren makamları öğrenecek Ceza muhakemesinin evrelerini öğrenecek Koruma tedbirlerinin ne anlama geldiğini bileceksiniz. ÜNİTE 8

2 GİRİŞ Kamu hukukunun bir alt disiplinini oluşturan ceza hukuku, esas olarak bireylerin suç teşkil eden eylemlerini ve bu eylemler karşılığında öngörülen yaptırımları incelemektedir. Ceza hukuku, suç oluşturan haksızlık dolayısıyla, ceza hukuku kurallarını koyan devletle bu haksızlığı gerçekleştiren yani ceza hukuku kurallarını ihlal eden kişi arasında bir ilişki tesis etmektedir. CEZA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİ Ceza hukukunun kendi içerisinde maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku olmak üzere ikiye ayrıldığından bahsedilmesi mümkündür. Maddi ceza hukuku; ceza hukuku genel hükümler ve ceza hukuku özel hükümler olmak üzere iki bölümde incelenir. Ceza hukuku genel hükümlerde öncelikle suç teorisi daha sonra yaptırım teorisi hakkında bilgi verilir. Ceza hukuku özel hükümlerde ise; ceza hukuku genel hükümlerde kazanılan bilgilerin bir suç ile ilgili değerlendirmelerde ve açıklamalarda bulunulurken nasıl kullanılacağı anlatılır. Ceza muhakemesi hukuku ise bir suçun belli bir kişi veya kişiler tarafından işlenip işlenmediği hususundaki maddi gerçeğin araştırıldığı ve ilgili kişi veya kişiler hakkında yapılabilecek işlemler ve verilebilecek kararlarla ilgili esas ve usullerin, bu sürece katılabilecek kişilerin haklarının, görevlerinin ve yetkilerinin belirlendiği süreçtir. Ceza hukukunun ceza muhakemesi hukuku bölümünde bir suç işlendiği Kanunilik ilkesinin kısaca kanunsuz suç olmaması ve kanunsuz ceza olmaması şeklinde ifade edilmesi mümkündür. hususundaki şüphenin öğrenilmesiyle başlayan ve kural olarak hükmün kesinleşmesiyle sona eren ceza muhakemesi süreci hakkında bilgi verilir. CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER Ceza Hukukuna Hâkim Olan İlkeler Kanunilik ilkesi Kanunilik ilkesinin kısaca kanunsuz suç olmaması ve kanunsuz ceza olmaması şeklinde ifade edilmesi mümkündür. Bu anlamda, kişilerin suç teşkil eden bir fiili işlemelerinden önce bu fiilin suç olarak kanunlarda tanımlanmış olması gerekir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2

3 Aynı şekilde bu suç karşılığında öngörülen yaptırımın da kanunlarda açıkça belirtilmiş olması gerekir. Anayasanın 38. maddesinde kanunilik ilkesiyle ilgili yer alan hükme göre; Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez. Suç ve ceza zamanaşımı ile ceza mahkûmiyetinin sonuçları konusunda da yukarıdaki fıkra uygulanır. Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur. Kanunilik ilkesini düzenleyen bir diğer hüküm olan TCK nın 2. maddesine göre; (1) Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil içim kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz. (2) İdarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamaz. (3) Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz. Suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz. Kanunilik ilkesinin birtakım doğal sonuçları bulunmaktadır: Belirlilik ilkesi Suç ve ceza içeren ceza hukuku kuralları açık bir şekilde belirlenmelidir. Bu kurallar muğlak anlamlar içermemeli, hangi insan davranışlarının suç oluşturduğu kanun metninden açık bir şekilde anlaşılır olmalıdır. İdarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza ihdas edilememesi Nitekim bu husus TCK m. 2/2 de açıkça ifade edilmiştir. Buna göre suç ve ceza içeren hükümlerin ancak kanunla yani yasama organı tarafından konulması gerekir. Kıyas yasağı Kıyas, kanunda açıkça suç olarak tanımlamamış bir fiilin, aralarında benzerlik bulunan diğer bir fiille ilgili suç tanımı kapsamında değerlendirilmesidir (Özgenç, Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3

4 Ankara 2011, sh. 114). Bu takdirde hâkim âdeta suç içeren yeni bir ceza hukuku kuralı yaratmış olacağı için ceza hukukunda kanunilik ilkesinin bir diğer doğal sonucu olarak kıyas yasaktır. Kusur İlkesi Kusur ilkesi, suç işleyen fakat kusurlu olmayan bir kişiye yaptırım türü olarak ceza verilemeyeceğini ifade ettiği gibi suç işleyip aynı zamanda kusurlu olan bir Kusur ilkesi, suç işleyen fakat kusurlu olmayan bir kişiye yaptırım türü olarak ceza verilemeyeceğini ifade ettiği gibi suç işleyip aynı zamanda kusurlu olan bir kişiye de kusurunun gerektirdiğinden daha ağır bir ceza verilemeyeceğini ifade etmektedir. kişiye de kusurunun gerektirdiğinden daha ağır bir ceza verilemeyeceğini ifade etmektedir. Ceza hukukunda kusur ilkesi kusurun, cezalandırmanın vazgeçilmez şartını oluşturduğunu kabul etmekte ve nulla poena sine culpa = kusursuz ceza olmaz şeklinde de formüle edilmektedir. Kusursuz ceza olmaması ilkesinin bir sonucu olarak salt netice sorumluluğunun yani objektif sorumluluğun kabul edilmesi mümkün değildir (Koca ve Üzülmez, Ankara 2010, sh. 40). Hukuk Devleti İlkesi Ceza hukukuna hâkim olan bütün ilkelerin hukuk devleti ilkesi içerisinde değerlendirilmesi mümkündür. Bir başka ifadeyle, ceza hukukuna hâkim olan bütün ilkeler kaynağını hukuk devleti ilkesinde bulmaktadır. Hukuk devleti ilkesi; bireyin özgürlük alanına en derin müdahalelerde bulunan ceza hukukunun kötüye kullanılmasını önleyici önlemlerin yine hukuk düzeni tarafından konulmasını; ceza kanununun insana saygı esasına dayanmasını, işkence ve eziyet niteliğini gösteren uygulamaları etkin bir biçimde yasaklamasını, insan onuruyla bağdaşmayan cezalar içermemesini ve hâkimlerin keyfi ve duygusal biçimde hüküm vermelerine yol açabilecek kavram ve tanımlara yer vermemesini; ceza ve güvenlik tedbirlerinde uygulama yapılırken fiilin ağırlığının ve failin tehlikeliliğinin göz önünde bulundurulmasını gerektirir (TBMM Adalet Komisyonu nun Türk Ceza Kanunu Tasarısına İlişkin tarih ve Esas: 1/593, Karar: 60 sayılı Raporu, Özgenç, sh. 64 ten naklen). Hümanizm İlkesi Hümanizm ilkesine göre bütün ceza hukuku yaptırımlarının nihai amacı, suç işlemiş bireyi topluma yeniden kazandırmak, onu yeniden topluma uyumlu bir Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4

5 birey hâline getirmek olmalıdır. Diğer bir ifadeyle hümanizm ilkesi; suç işleyen bireyin yeniden sosyalleştirilmesi ve toplumsal sorumluluğa sahip bir birey durumuna getirilmesi hedefinin izlenmesidir (TBMM Adalet Komisyonu nun Türk Ceza Kanunu Tasarısına İlişkin tarih ve Esas: 1/593, Karar: 60 sayılı Raporu, Özgenç, sh. 64 ten naklen). Türk Ceza Kanununun Uygulama Alanı Zaman Bakımından Uygulama Türk ceza hukukunun zaman bakımından uygulanmasında geçerli olan kurallar ceza hukuku kurallarının derhal uygulanması ve geriye yürüme yasağıdır. Türk ceza hukukunun zaman bakımından uygulanmasında geçerli olan kurallar ceza hukuku kurallarının derhal uygulanması ve geriye yürüme yasağıdır. Nitekim zaman bakımından uygulamayı düzenleyen TCK m. 7/1 e göre; (1) İşlendiği zaman yürürlükte bulunan kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. İşlendikten sonra yürürlüğe giren kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı da kimse cezalandırılamaz ve hakkında güvenlik tedbiri uygulanamaz. Böyle bir ceza veya güvenlik tedbirine hükmolunmuşsa infazı ve kanuni neticeleri kendiliğinden kalkar. Kanun koyucu geriye yürüme yasağına yine m. 7 de bir istisna getirmiştir ve bu istisna lehe kanun uygulamasıdır. TCK m. 7/2 ye göre; (2) Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur. Lehe kanun uygulaması; henüz yargılanmamış olan suçlar ile kesin hükme bağlanmış, yargılanmış ve hatta cezası çekilmekte olan suçlar hakkında yapılır. Zaman bakımından uygulama ile ilgili TCK m. 7 nin devamındaki fıkralarda ise şu hususlar belirtilmektedir: (3) Hapis cezasının ertelenmesi, koşullu salıverilme ve tekerrürle ilgili olanlar hariç; infaz rejimine ilişkin hükümler, derhal uygulanır. (4) Geçici veya süreli kanunların, yürürlükte bulundukları süre içinde işlenmiş olan suçlar hakkında uygulanmasına devam edilir. Yer Bakımından Uygulama Kanun koyucu, Türk ceza hukukunun yer bakımından uygulanması ile ilgili olarak mülkilik sistemi, şahsilik sistemi, koruma (savunma) sistemi ve evrensellik sistemi şeklinde dört sistem benimsemiştir (Centel, Zafer ve Çakmut, İstanbul Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5

6 2006, sh. 123). Mülkilik sistemine göre; Türkiye de işlenen suçlar hakkında Türk kanunları uygulanır. Fiilin kısmen veya tamamen Türkiye de işlenmesi veya neticenin Türkiye de gerçekleşmesi hâlinde suç, Türkiye de işlenmiş sayılır. (TCK m. 8/1) Şahsilik sisteminde ise suçu işleyen kişi göz önünde tutularak Türk kanunların uygulanma alanı belirlenir. Şahsilik sisteminin faile göre ve mağdura göre şahsilik olarak ikiye ayrılması mümkündür. Faile göre şahsiliğin benimsendiği hükümlere örnekler TCK m. 10 ve m. 11; mağdura göre şahsiliğin benimsendiği hükümlere örnekler ise TCK m. 12/1 ve m. 12/2 dir. Koruma (savunma) sisteminde işlenen suçtan hareket edilmektedir. TCK m. 13/1 de vatandaş veya yabancı tarafından işlenmiş olmasına bakılmaksızın yabancı ülkede işlenmesi hâlinde Türk kanunlarının uygulanacağı suçlar sınırlı olarak sayılmıştır. Evrensellik sisteminde ise suçun faili ve mağduru Türk olmadığı, suç da Türkiye de işlenmediği hâlde TCK nın uygulanması yoluna gidilmektedir. Bu durumda TCK nın uygulanmasını gerektiren şartlar TCK m. 12/3 te sayılmıştır. Kişi Bakımından Uygulama Bir ülkede geçerli olan ceza kanunları, kural olarak, hükümlerini ihlal eden Türk hukukundaki genel kabule gören suçun dört unsuru bulunmaktadır: 1- Suçun kanunilik/tipiklik unsuru 2- Suçun maddi unsurları 3- Suçun manevi unsurları 4- Suçun hukuka aykırılık unsuru bütün kişilere vatandaş veya yabancı olması bakımından herhangi bir ayrım yapılmaksızın uygulanır. Bununla birlikte, kanun koyucu kişi bakımından uygulamadaki bu esasa bazı istisnalar getirmiştir: Örneğin Cumhurbaşkanının sorumsuzluğu, milletvekillerinin sorumsuzluğu ve dokunulmazlığı, diplomasi dokunulmazlığı, yabancı askerlerin dokunulmazlığı gibi (Artuk, Gökcen ve Yenidünya, Ankara 2009, sh. 179 vd.) SUÇ TEORİSİ Suçun Tarifi ve Unsurları Türk hukukundaki genel kabule gören suçun dört unsuru bulunmaktadır: 1- Suçun kanunilik/tipiklik unsuru 2- Suçun maddi unsurları 3- Suçun manevi unsurları 4- Suçun hukuka aykırılık unsuru (Dönmezer ve Erman, İstanbul 1997, sh. 310, 311). Bu unsurların dikkate alınması suretiyle suçun, hukuk devleti ve hukuk devleti olmanın gerektirdiği toplumsal düzenin devamı açısından korunması gereken Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6

7 hukuki değerlerin açık ve bilinçli bir ihlali (kast) veya en azından bu değerleri korumaya matuf kurallara özensizlik (taksir) niteliği taşıyan insan davranışları şeklinde tanımlanması mümkündür. Suç da haksızlık teşkil eden diğer fiiller gibi hukuka aykırı bir fiili ifade etmektedir (Özgenç, sh. 150). Suçun Kanuni/Tipiklik Unsuru Tipiklik veya diğer adıyla kanuni unsur, işlenmiş olan eylemin kanunda suç olarak tarif edilmiş eylemle örtüşmesidir. Bu anlamda, bir fiilin suç oluşturabilmesi için somut fiilin kanunda tarif edilmiş olması ve cezayla tehdit edilen bir hareketin soyut unsurlarına uyması gerekir. Bir davranış bir suçun tanımındaki bütün unsurları taşıyorsa bu takdirde o davranışın kanundaki tipe uygun olduğundan bahsedilebilir (Dönmezer ve Erman, sh. 361, 362). Suçun Maddi Unsurları Suçun maddi unsurlarının fiil, netice, nedensellik (illiyet) bağlantısı, fail, mağdur ve konu olarak belirtilmesi mümkündür. Fiil: Fiilin, kişinin iradesiyle hâkim olduğu, belli bir neticeyi gerçekleştirmeye matuf ve harici dünyada cereyan eden bir davranış şeklinde tanımlanması mümkündür. Fiil hem icrai hem de ihmalî bir davranışla işlenebilir. İhmalî davranışla işlenen ve suç teşkil eden bir fiilden dolayı failin cezalandırılabilmesi için koruma veya gözetim yükümlülüğünden veya öngelen tehlikeli fiilden kaynaklanan neticeyi önleme yükümlülüğünün varlığı gerekir. Fiilin dikkate alınması suretiyle suçların bazı tasniflere tabi tutulması mümkündür: 1- Tek veya çok hareketli suçlar: Kanunda yer alan suç tanımlarında tek bir fiile yer verilmişse tek, birden fazla fiile yer verilmişse çok hareketli suç söz konusudur. 2- Serbest hareketli suçlar: Suçun kanuni tarifinde o suçu oluşturan fiilin ne tarz bir fiil olduğu hususunda bir özelleştirme yapılmamışsa serbest hareketli suç söz konusudur. 3- Bağlı hareketli suçlar: Bir suçun kanuni tanımında bu suçun hangi tür hareketlerle icra edilebileceği belirtilmiş ise bağlı hareketli suç söz konusudur. 4- Seçimlik hareketli suçlar: Suçun kanuni tanımında o suçun icrasının birden fazla alternatif hareketle gerçekleşebileceği belirtilmişse seçimlik hareketli suç söz konusudur. 5- Kesintisiz Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7

8 (Mütemadi) suçlar: Suçun kanuni tanımındaki fiilin icrası süreklilik arz ediyorsa kesintisiz (mütemadi) suç söz konusudur (Özgenç, sh. 155 vd.). Netice: Netice, hareketin dış dünyada meydana getirdiği ve suçun kanunî tanımında unsur olarak yer alan değişikliktir. Suçun kanuni tanımında neticeye ayrı bir unsur olarak yer verilmişse suçun tamamlanmış sayılması için bu neticenin de gerçekleşmesi gerekir. Neticesi bakımından suçların sırf hareket suçları ve neticeli suçlar şeklinde bir ayrıma tutulması mümkündür. Sırf hareket suçları, icrai veya ihmalî bir hareketin gerçekleştirilmesiyle tamamlanan suçlardır. Sırf hareket suçları tamamlanması için neticenin aranmadığı suçlar olarak da ifade edilebilir. Neticeli suçlar ise suçun kanuni tanımında sırf icrai veya ihmalî bir hareketin gerçekleştirilmesinin yeterli görülmediği bunun yanı sıra bir neticenin gerçekleşmesinin de arandığı suçlardır. Neticeli suçlarda hareket ile netice arasında bir nedensellik bağının bulunması da gerekir (Koca ve Üzülmez, sh. 163, 164). Nedensellik (İlliyet) Bağlantısı: Ceza sorumluluğunun oluşması için failin işlemiş olduğu fiilin suçun kanuni tanımında yer alan neticeyle bir ilişki içerisinde bulunması gerekir ki bu ilişki nedensellik (illiyet) bağlantısı olarak adlandırılmaktadır. Nedensellik bağlantısının bir sonucu olarak kişilerin, üçüncü kişilerin veya doğa olaylarının meydana getirdiği sonuçlardan sorumlu tutulması mümkün değildir. Fiil ile netice arasında nedensellik bağlantısının kurulabilmesi failin cezalandırılabilmesi açısından zorunludur (İçel ve Evik, İstanbul 2007, sh. 65). Fail: Fail, suçun kanuni tanımında yer alan fiili gerçekleştiren kişi veya kişilerdir. Ceza kanunlarında yer alan suçların faili kural olarak herkes olabilir. Bununla birlikte, kanun koyucu bazı suçların sadece belli şahıslar tarafından işlenebileceğini kabul etmiştir. Örneğin zimmet, irtikâp vb. Bu şekilde ancak belli bazı özellikleri bulunan kişiler tarafından işlenebilen suçlara mahsus (özgü) suç adı verilmektedir (Soyaslan, Ankara 2005, sh. 223). Mağdur: Mağdurun, suçun maddi konusunun ait olduğu kimse olarak tanımlanması mümkündür. Suçun mağduru ancak gerçek kişiler olabilir; buna karşılık tüzel kişiler ise ancak suçtan zarar gören konumunda olabilirler. Mağduru belirli bir kimse olmayan suçlarda toplumu oluşturan bütün bireylerin yahut daha doğru bir ifadeyle toplumun mağdur olduğundan bahsedilmesi gerekir. Suçtan Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8

9 zarar gören kavramının mağdur kavramından daha geniş olduğu ifade edilmelidir. Suçtan zarar gören bir suçun işlenmesiyle hukuken korunan menfaatleri doğrudan veya dolaylı olarak ihlal edilen kimsedir. Mağdur ise kural olarak işlenen suç ona karşı bir haksızlık teşkil ettiği için suçtan zarar görendir. Örneğin kasten öldürme suçunda suçun mağduru ölen kimsedir. Buna karşılık, ölen kimsenin mirasçıları ve akrabaları mağdur olmamalarına rağmen hukuken suçtan zarar gördükleri için suçtan zarar gören olarak ceza davasına katılabilirler (Artuk, Gökcen ve Yenidünya, sh. 307, 308, 309). Konu: Suçun konusunun, eşyanın veya şahsın fiziki, maddi yapısı veya bünyesi olarak belirtilmesi mümkündür. Örneğin hırsızlık suçunda suçun konusu taşınır bir maldır. Bazı suçlarda suçun konusu ile mağdur iç içe olduğu hâlde ikisinin birbirine karıştırılmaması gerekir. Örneğin kasten yaralama suçunda yaralanan kişi mağdurdur; kişinin vücudu ise suçun konusudur. Suç teşkil eden fiilin ihlal ettiği hukuki değer ile suçun konusu kavramlarının da birbirine karıştırılmaması gerekir. Örneğin yine kasten yaralama suçunda kişinin vücut dokunulmazlığı ihlal edilen hukuki değerdir; belli bir şahsın vücudu ise suçun konusudur (Özgenç, sh. 200, 201). Suçun Manevi Unsurları Suçun manevi unsuru, işlenmiş olan fiil ile bu fiili işleyen fail arasındaki manevi bağı ifade etmektedir. İşlenmiş olan fiil ile fail arasında manevi bağ mevcut değilse gerçekleştirilen fiilin suç teşkil etmesi mümkün değildir. Suçun manevi unsurlarıyla kusurluluk arasındaki fark da bu noktada kendisini göstermektedir. Manevi unsur mevcut olmadığında suç da mevcut olmadığı hâlde, işlenmiş olan fiil dolayısıyla kişinin kusurlu olmadığı hâllerde suç mevcuttur ve fiil suç teşkil etme özelliğini devam ettirmektedir. Bu bağlamda, fail hakkındaki kusurluluk değerlendirmesi eylemin bütün unsurlarıyla suç niteliğini taşıdığının anlaşılmasından sonra yapılır (Özgenç, sh. 220) s. Türk Ceza Kanunu suçun manevi unsurlarını kast, taksir ve amaç ve saik olarak belirlemiştir. Kast kendi içerisinde doğrudan ve olası kast; taksir de kendi içerisinde basit ve bilinçli taksir olarak ayrılmaktadır. Ceza sorumluluğunun Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9

10 oluşması açısından kural suçların kasten işlenmesidir; bu nedenle taksirle işlenen suçlardan dolayı sorumluluk istisnadır. Nitekim TCK m. 21/1 de bu husus (1) Suçun oluşması kastın varlığına bağlıdır. şeklinde ifade edilmiştir. Kastın tanımlandığı 5237 s. TCK m. 21 e göre; (1) Suçun oluşması kastın varlığına bağlıdır. Kast, suçun kanunî tanımındaki unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesidir. (Doğrudan kast) (2) Kişinin, suçun kanunî tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi hâlinde olası kast vardır. Bu hâlde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda müebbet hapis cezasına, müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi yıldan yirmibeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur; diğer suçlarda ise temel ceza üçte birden yarısına kadar indirilir. (Olası kast) Suçun bir diğer manevi unsuru olan taksirin tanımlandığı TCK m. 22 ye göre de; (1) Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hâllerde cezalandırılır. (2) Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanunî tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir. (Basit taksir) (3) Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi hâlinde bilinçli taksir vardır; bu hâlde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar artırılır. (4) Taksirle işlenen suçtan dolayı verilecek olan ceza failin kusuruna göre belirlenir. (5) Birden fazla kişinin taksirle işlediği suçlarda, herkes kendi kusurundan dolayı sorumlu olur. Her failin cezası kusuruna göre ayrı ayrı belirlenir. (6) Taksirli hareket sonucu neden olunan netice, münhasıran failin kişisel ve ailevî durumu bakımından, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açmışsa ceza verilmez; bilinçli taksir hâlinde verilecek ceza yarıdan altıda bire kadar indirilebilir s. Türk Ceza Kanunu nun sisteminde, doktrinde özel kast olarak ifade edilen amaç veya saik kastla özdeş veya kastın bir türü olarak değil ayrı bir manevi unsur olarak değerlendirilmiştir. Bu anlamda, amaç veya saik bazı suçlar açısından suçun temel şekline ilişkin bir unsurdur. Örneğin TCK m. 220/1; m. 79/1 Bazı suçlar açısından da amaç veya saik suçun nitelikli şekline ilişkin bir unsurdur. Örneğin TCK m. 109/5; m. 211 Yine bazı suçlarda unsur olarak belirtilen amaç, bir başka fiilin işlenmesine yöneliktir. Örneğin TCK m. 252/3 (Özgenç, sh. 267, 268)... Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10

11 Suçun Hukuka Aykırılık Unsuru Bir fiilin suç teşkil etmesi için o fiilin taşıması gereken diğer bir unsur da hukuka aykırılık unsurudur. Hukuka aykırılıkla ilgili olarak üç hususun önemle belirtilmesi gerekmektedir. İlk olarak, hukuk her ne kadar medeni hukuk, ceza hukuku, borçlar hukuku gibi alt disiplinlere ayrılmış olsa da bir fiil hukuka aykırı ise hukukun bütün disiplinlerinde hukuka aykırı olarak değerlendirilir. Bunun doğal bir sonucu olarak, bir fiil hukuka aykırı değilse yani hukuka uygun ise hukukun bütün disiplinlerinde yine hukuka uygun olarak değerlendirilir. Dolayısıyla hukukun bir disiplininde hukuka aykırı olan bir fiilin diğer bir disiplininde hukuka uygun olması mümkün değildir. İkinci olarak, hukuka aykırılığın derecelendirilmesi mümkün değildir. Diğer bir deyişle, bir fiil ya hukuka uygundur ya hukuka aykırıdır. Bu fiilin hukuka az veya çok aykırı olduğu yönünde bir değerlendirme yapılması mümkün değildir. Nihayet üçüncü olarak kanun koyucunun hukuka aykırı olarak, hukuka aykırı diğer davranışlarla, hukuka aykırı yollarla vb. ifadeleri kullandığı suç tanımlarında failin işlediği fiilin hukuka aykırı olduğu hususunda doğrudan kastla hareket etmesi gerekir. Bir başka ifadeyle, söz konusu suçlar ancak doğrudan kastla işlenebilir. Kanun koyucu bazı hâllerde, fiilin hukuka aykırılık vasfının ortadan kalktığını kabul etmiştir. Fiilin hukuka aykırılığını ortadan kaldıran bu hâller hukuka uygunluk sebepleri/hukuka aykırılığı ortadan kaldıran hâller olarak adlandırılmaktadır (Koca ve Üzülmez, sh. 265) s. TCK da hukuka uygunluk sebepleri dört grupta toplanmıştır: 1- Hakkın kullanılması (TCK m. 26/1: Hakkını kullanan kimseye ceza verilmez. ) 2- Kanunun hükmünü yerine getirme (TCK m. 24/1: Kanunun hükmünü yerine getiren kimseye ceza verilmez. ) 3- Meşru savunma (TCK m. 25/1: Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hâl ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez. ) 4- İlgilinin rızası (TCK m. 26/2: Kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakkına ilişkin olmak üzere, açıkladığı rızası çerçevesinde işlenen fiilden dolayı kimseye ceza verilmez. ) Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11

12 Kusurluluk Kusur, işlenen fiil dolayısıyla failin hangi şartlarda sorumlu tutulabileceğinin araştırılması faaliyetidir. Bu anlamda, kusurluluk suçun bir unsuru değildir. Kişi işlemiş olduğu haksızlık teşkil eden fiil açısından kusurlu olmasa dahi fiil haksızlık ve dolayısıyla suç teşkil etme özelliğini devam ettirecektir. Kusur, haksızlık teşkil eden fiili gerçekleştiren şahsın bu fiili gerçekleştirmesi nedeniyle muaheze edilmesi gerektiği konusundaki yargıyı ifade etmektedir (Özgenç, sh. 338). Çağdaş ceza hukukunda hâkim olan fail ceza hukuku değil fiil ceza hukuku anlayışıdır. Dolayısıyla kişi hakkındaki kusurluluk değerlendirmesi fiilden bağımsız olarak yapılmayacaktır (Hakeri, Ankara 2005, sh. 183). Kişinin işlemiş olduğu suç teşkil eden fiili dolayısıyla kusurlu olarak değerlendirilebilmesi için kusur yeteneğine sahip olması gerekir. Kusur yeteneği; algılama ve irade yeteneklerinden oluşmaktadır (Koca ve Üzülmez, sh. 297; Soyaslan, sh. 390 vd.). Kanun koyucu bazı hâllerde kişinin kusur yeteneğinin ya tamamen ortadan kalktığını veya azaldığını kabul etmiştir s. Türk Ceza Kanunu nda yer alan ve kusurluluğu etkileyen hâller şunlardır: 1- Yaş küçüklüğü (TCK m. 31); 2- Akıl hastalığı (TCK m. 32); 3- Sağır ve dilsizlik (TCK m. 33); 4- Geçici nedenler, alkol veya uyuşturucu madde etkisi altında olma (TCK m. 34); 5- Cebir veya tehdit dolayısıyla kişinin irade yeteneğinin etkilenmesi (TCK m. 28); 6- Zorunluluk hâli dolayısıyla kişinin irade yeteneğinin etkilenmesi (TCK m. 25/2); 7- Hukuka aykırı ve fakat bağlayıcı emrin yerine getirilmesi (TCK m. 24/2 4); 8- Hukuka uygunluk sebeplerinde sınırın aşılması (TCK m. 27); 9- Haksız tahrik (TCK m. 29); 10- Çeşitli hata hâlleri (TCK m. 30/3, 4). Suçun Özel Görünüş Biçimleri Türk ceza hukukunda suça iştirak şekilleri faillik (TCK m. 37) ve şeriklik olarak ikiye ayrılmaktadır. Teşebbüs Suça teşebbüs, 5237 s. TCK da madde 35 te ve 36 da düzenlenmiştir. TCK Madde 35 e göre; (1) Kişi, işlemeyi kast ettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur. Kanun koyucu teşebbüs niteliğindeki hareketlerin teşebbüse ilişkin hükümler doğrultusunda değerlendirilmeyip aynen Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12

13 tamamlanmış bir suç gibi değerlendirildiği bazı suçlar da tanımlamıştır ki bunlar teşebbüs suçları olarak adlandırılmaktadır. Örneğin TCK m. 309 da yer alan Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs, teşebbüs suçu niteliğindedir. İfade edilmelidir ki teşebbüs hareketlerinin bağımsız suç tipi olarak düzenlendiği bu tür suçlara teşebbüs mümkün değildir (Özgenç, sh. 433). İştirak Türk ceza hukukunda suça iştirak şekilleri faillik (TCK m. 37) ve şeriklik olarak ikiye ayrılmaktadır. Şerikliğin gerçekleştirme şekilleri de azmettirme (TCK m. 38) ve yardım etme (TCK m. 39) olarak ikiye ayrılmaktadır. Şeriklerin işlenen suçtan dolayı sorumlu tutulabilmeleri için bağlılık kuralı (TCK m. 40) esası getirilmiştir. Kanun koyucu suça iştiraki TCK m arasında düzenlemiştir. İçtima 5237 s. TCK nın suçların içtimaı için benimsediği kural, gerçek içtima kuralıdır. Bu kuralın Kaç tane fiil varsa o kadar suç, kaç tane suç varsa o kadar ceza vardır şeklinde ifade edilmesi mümkündür (Özgenç, sh. 493). Bununla birlikte, TCK da kendisine has özellikleri bulunan farklı içtima türlerine de yer verilmiştir s. TCK da düzenlenen farklı içtima türlerinin bileşik suç (TCK m. 42), zincirleme suç (TCK m. 43/1), aynı neviden fikrî içtima (TCK m. 43/2) ve farklı neviden fikrî içtima (TCK m. 44) şeklinde belirtilmesi mümkündür. YAPTIRIM TEORİSİ Cezanın Tanımı Arapça bir kelime olan ceza, karşılık anlamına gelmektedir. Bu anlamıyla ceza olumlu yahut olumsuz bir karşılık demektir; ancak Türk ceza hukuku açısından ceza denilince anlaşılması gereken olumsuz karşılıktır. Cezanın topluma zarar veren fiiller karşılığı olarak devletin kanunla koyduğu, izlediği diğer amaçlar yanında, özellikle suçluyu bazı yoksunluklara tabi kılmak ve bu şekilde toplumun söz konusu hareketleri onaylamadığını belirtmek üzere, yargısal bir kararla ve sorumluluk Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13

14 derecesiyle orantılı olarak uygulanan korkutucu yaptırım şeklinde tanımlanması mümkündür (Demirbaş, Ankara 2009, sh. 514). Her bir hukuk normu içerisinde olumlu yani yap veya olumsuz yani yapma şeklindeki bir emri ve bir yaptırımı barındırmaktadır. Her bir ceza hukuku normunun da içerisinde suç teşkil eden bir fiile ilişkin tanım ve bu fiil karşılığında uygulanacak yaptırım bulunmaktadır s. TCK ya göre suç karşılığında uygulanabilecek ceza hukuku yaptırımları cezalar ve güvenlik tedbirleridir. Kanuna göre cezalar hapis cezaları ve adli para cezası olarak ikiye ayrılmaktadır. Hapis cezası da; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, müebbet hapis cezası ve süreli hapis cezası olmak üzere üçe ayrılmaktadır. Süreli hapis cezasının âdeta bir alt dalı denilebilecek kısa süreli hapis cezası ise hükmedilen bir yıl veya daha az süreli hapis cezasını ifade etmektedir. Cezanın Türleri Cezanın birtakım özellikleri dikkate alınarak sınıflandırılması ve buna göre türlerinin belirlenmesi mümkündür. Bu anlamda; Hukuki nitelikleri yönünden cezalar: Birincil/asli, ikincil/ek (fer i), seçimlik ve tamamlayıcı cezalar. Yöneldikleri değerler yönünden cezalar: İdam cezası (yaşama yönelik ceza), hapis cezası (özgürlüğe yönelik ceza), para cezası (mal varlığına yönelik ceza) (Çınar, Ankara 2005, sh. 19 vd.). Cezanın Nitelikleri Çağdaş ceza hukukunda iyi bir cezada bulunması gereken niteliklerin şu şekilde belirtilmesi mümkündür: -Ceza mutlaka kanunda düzenlenmiş olmalıdır. (Kanunilik ilkesi); -Ceza bireyselleştirilebilir olmalıdır. -Ceza sadece (o) suçu işleyen kişiye uygulanmalıdır. (Cezaların şahsiliği ilkesi) -Ceza insan onuru ile bağdaşabilir olmalıdır. -Ceza geri alınabilir ve düzeltilebilir olmalıdır. -Ceza devlete az yük getirmelidir (Özbek ve diğerleri, Ankara 2010, sh. 538, 539). Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14

15 Güvenlik Tedbirleri Ceza hukuku yaptırımlarının amaçları ile ilgili olarak değişik teoriler ileri sürülmüştür. Bu teorilerin mutlak teoriler, nispi teoriler ve karma (uzlaşmacı) teoriler şeklinde tasnifi mümkündür. Güvenlik tedbirinin, işlediği suçtan dolayı kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın, suç işleyen kişi hakkında ya da suçun konusu ile veya suçun işlenmesinde kullanılan araçla ilgili olarak uygulanan, koruma veya iyileştirme amacına yönelik ceza hukuku yaptırımı şeklinde tanımlanması mümkündür. Kişi hakkında güvenlik tedbiri uygulanabilmesi için bu kişinin bir suç işlemiş olması şart olmakla birlikte işlediği suçla ilgili olarak kusurlu olması şart değildir. Bir başka ifadeyle, kusurluluk yalnızca ceza hukuku yaptırımlarından ceza ile ilgili bir şartı oluşturmaktadır. Kişi işlediği suç dolayısıyla kusurlu ise bu kişi hakkında cezanın yanı sıra güvenlik tedbirine de hükmolunabilir. İşlediği suç dolayısıyla kusurlu değilse bu takdirde bu kişi hakkında yalnızca güvenlik tedbirine hükmolunabilir (Özgenç, sh. 688, 689) s. TCK da yer alan güvenlik tedbirleri şunlardır: 1- Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım olarak güvenlik tedbirleri (m. 50) 2- Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma (m. 53) 3- Eşya müsaderesi (m. 54) 4- Kazanç müsaderesi (m. 55) 5- Çocuklara özgü güvenlik tedbirleri (m. 56) 6- Akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirleri (m. 57) 7- Mükerrirlere ve diğer özel tehlikeli suçlulara özgü güvenlik tedbirleri (m. 58) 8- Sınır dışı edilme (m. 59) 9- Tüzel kişilere özgü güvenlik tedbirleri (m. 60) Ceza Hukuku Yaptırımlarının Amaçları Ceza hukuku yaptırımlarının amaçları ile ilgili olarak değişik teoriler ileri sürülmüştür. Bu teorilerin mutlak teoriler, nispi teoriler ve karma (uzlaşmacı) teoriler şeklinde tasnifi mümkündür. Mutlak teorilere göre, cezanın uygulanmasıyla güdülebilecek herhangi bir amaç yoktur. Cezanın sırf kendisi bir amaçtır ve bu amaç, suç nedeniyle topluma verilen zararın ödetilmesi ve kusurun kefaretidir. Mutlak teorilere göre ceza gelecek için değil; failin işlemiş olduğu fiil dolayısıyla ve geçmişe yönelik olarak uygulanmalıdır (Centel, Zafer ve Çakmut, sh. 532, 533). Nispi teoriler ise cezanın geçmişe yönelik olarak değil başka amaçlara ve geleceğe yönelik olarak uygulanması gerektiğini kabul etmektedir. Nispi teorilerin kendi içerisinde genel önleme ve özel önleme şeklinde ikiye ayrılması mümkündür. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15

16 Genel önleme, müspet ve menfi anlamda genel önleme; özel önleme de yine müspet ve menfi anlamda özel önleme olmak üzere ikiye ayrılabilir. Menfi anlamda genel önleme cezalandırma yoluyla insanları korkutarak, müspet anlamda genel önleme ise yine cezalandırma yoluyla insanların hukuk bilincini ve hukuka güvenini güçlendirerek, onları hukuka uygun davranışta bulunmaya motive ederek gerçekleştirilir. Özel önleme ise ya suçluyu cezanın şiddetiyle korkutarak bir daha suç işlemekten alıkoymak veya suçluyu tecrit ederek toplumu ondan korumak veya suçluyu bir rehabilitasyona tabi tutarak ıslah etmek, topluma yeniden kazandırmak şeklindeki üç yolla gerçekleştirilir (Artuk, Gökcen ve Yenidünya, sh. 706, 707). Karma (uzlaşmacı) teoriler, mutlak adalet teorileri ile nispi adalet teorilerini bağdaştırmaya çalışmıştır. Buna göre; ceza hem adaleti yerine getirmek amacıyla geçmişe yönelik olarak hem genel ve özel önlemeyi sağlamak amacıyla geleceğe yönelik olarak verilmelidir. Cezalandırmada sınırı belirleyecek olansa adalet ve yarardır; bu anlamda ceza adil ve yararlı bulunuyorsa verilmelidir (Koca ve Üzülmez, sh. 490). Dava ve Cezanın Düşürülmesi 5237 s. Türk Ceza Kanunu na göre dava ve cezayı düşüren hâllerden biri sanığın veya hükümlünün ölümüdür (TCK m. 64). Dava ve cezayı düşüren bir diğer hâl ise aftır (TCK m. 65). Burada genel ve özel af arasındaki farkın ortaya konulması gerekir. Genel afta, kamu davası düşüp, hükmolunan cezalar bütün neticeleri ile birlikte ortadan kalktığı hâlde; özel afta hapis cezasının infaz kurumunda çektirilmesine son verilebilir veya infaz kurumunda çektirilecek süresi kısaltılabilir ya da adli para cezasına çevrilebilir. Buna karşılık, cezaya bağlı olan veya hükümde belirtilen hak yoksunlukları, özel affa rağmen etkisini devam ettirir. Şikâyetten vazgeçme de dava ve cezayı düşüren hâllerden biridir. Nihayet dava ve cezayı düşüren diğer hâller de dava ve ceza zaman aşımıdır (TCK m. 66, m. 68). Dava veya cezanın düşmesinin etkisini düzenleyen TCK m. 74 e göre de; (1) Genel af, özel af veya şikâyetten vazgeçme, müsadere olunan şeylerin veya ödenen adlî para cezasının geri alınmasını gerektirmez. (2) Kamu davasının düşmesi, malların geri alınması ve uğranılan zararın tazmini için açılan şahsî hak davasını etkilemez. (3) Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16

17 Cezanın düşmesi şahsî haklar, tazminat ve yargılama giderlerine ilişkin hükümleri etkilemez. Ancak, genel af hâlinde yargılama giderleri de istenemez. CEZA HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER Ceza hukukunun kendi içerisinde Maddi Ceza Hukuku ve Ceza Muhakemesi Hukuku; maddi ceza hukukunun ise yine kendi içerisinde Ceza Hukuku Genel Hükümler ve Ceza Hukuku Özel Hükümler olmak üzere incelendiği ifade edilmişti. Maddi ceza hukukunun ceza hukuku özel hükümler ile ilgili kısmında, kanunlarda yer alan çeşitli suç tanımları ile ilgili açıklamalar yapılır. Bu açıklamalarda izlenecek yol ise maddi ceza hukukunun ceza hukuku genel hükümler kısmında kazanılan bilgilerin çeşitli suçları değerlendirmede kullanılması ve bunlar üzerinde tatbik edilmesidir (Özgenç, sh. 35, 36). Örneğin Türk Ceza Kanunu m. 244/1 de Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. şeklinde ifade edilen; Bilişim sisteminin işleyişini engelleme ve bozma suçu ile ilgili açıklamalar yapılırken öncelikle suçla korunan hukuki değerin ne olduğu belirtilir. Daha sonra söz konusu suç; suçun maddi unsurları, manevi unsurları ve hukuka aykırılık unsuru bakımından incelenir. Suçun özel görünüş biçimleri olan teşebbüs, iştirak ve içtima bakımından da suç incelendikten sonra, suç karşılığında kanun koyucunun öngördüğü yaptırımın ne olduğu ve nihayet bu suçta soruşturma usulünün nasıl olduğu açıklanır (Erdoğan, İstanbul 2012, sh. 177 vd.). İfade edilmelidir ki maddi ceza hukukunun ceza hukuku özel hükümler kısmında inceleme konusu yapılabilecek suçlar yalnızca 5237 s. Türk Ceza Kanunu nda yer almamaktadır. Türk Ceza Kanunu haricinde çeşitli suçların yer aldığı kanunlar da bulunmaktadır tarihli ve 1632 sayılı Askeri Ceza Kanununu, tarihli ve 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunu, tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanunu, tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununu, tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu nu vb. çeşitli suçların yer Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17

18 aldığı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunlara örnek göstermek mümkündür (Özgenç, sh. 45, 47, 48, 49) sayılı Türk Ceza Kanununda suçlar, kanunun Özel Hükümler başlığını taşıyan İkinci Kitap ında düzenlenmiştir. Kanunun İkinci Kitap ı dört kısımdan oluşmaktadır ve her kısım altındaki bölümlerde de suçlar yer almaktadır. Aşağıda Türk Ceza Kanunu nun tasnifi doğrultusunda kısımlar altındaki bölümlerden bazı suç örnekleri verilecektir. Birinci Kısım Uluslararası Suçlar: Soykırım, İnsanlığa Karşı Suçlar, Göçmen Kaçakçılığı, İnsan Ticareti. İkinci Kısım Kişilere Karşı Suçlar: Kasten Öldürme, İntihara Yönlendirme, Taksirle Öldürme, Kasten Yaralama, Taksirle Yaralama, İnsan Üzerinde Deney, İşkence, Eziyet, Terk, Yardım veya Bildirim Yükümlülüğünün Yerine Getirilmemesi, Çocuk Düşürtme, Çocuk Düşürme, Kısırlaştırma, Cinsel Saldırı, Çocukların Cinsel İstismarı, Reşit Olmayanla Cinsel İlişki, Cinsel Taciz, Tehdit, Şantaj, Cebir, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma, Hakaret, Kişinin Hatırasına Hakaret, Haberleşmenin Gizliliğini İhlâl, Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması, Özel Hayatın Gizliliğini İhlâl, Hırsızlık, Yağma, Mala Zarar Verme, Güveni Kötüye Kullanma, Dolandırıcılık. Üçüncü Kısım Topluma Karşı Suçlar: Genel Güvenliğin Kasten Tehlikeye Sokulması, Radyasyon Yayma, Çevrenin Kasten Kirletilmesi, Gürültüye Neden Olma, İmar Kirliliğine Neden Olma, Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti, Zehirli Madde İmal ve Ticareti, Parada Sahtecilik, Resmî Belgede Sahtecilik, Özel Belgede Sahtecilik, Suç İşlemeye Tahrik, Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Ulaşım Araçlarının Kaçırılması veya Alıkonulması, Müstehcenlik, Fuhuş, Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkân Sağlama, Kötü Muamele, Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlâli, İhaleye Fesat Karıştırma, Edimin İfasına Fesat Karıştırma, Tefecilik, Bilişim Sistemine Girme, Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması. Dördüncü Kısım Millete ve Devlete Karşı Suçlar ve Son Hükümler: Zimmet, İrtikâp, Rüşvet, Görevi Kötüye Kullanma, İftira, Suç Üstlenme, Cumhurbaşkanına Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18

19 Hakaret, Devletin Egemenlik Alametlerini Aşağılama, Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğünü Bozmak, Düşmanla İşbirliği Yapmak, Anayasayı İhlâl, Cumhurbaşkanına Suikast ve Fiilî Saldırı, Halkı Askerlikten Soğutma, Askerleri İtaatsizliğe Teşvik, Siyasal veya Askerî Casusluk, Uluslararası Casusluk, Yabancı Devlet Başkanına Karşı Suç, Yabancı Devlet Bayrağına Karşı Hakaret. CEZA MUHAKEMESİ HUKUKU Ceza Muhakemesi Hakkında Genel Bilgi Ceza muhakemesi, ceza hukukunun ihlâl edildiği iddiasının doğruluğunun araştırılması faaliyetidir. Ceza muhakemesi; suç işlenip işlenmediğinin, işlenmişse failinin veya faillerinin kim olduğunun, kim olduğu tespit edilen failin veya faillerin Ceza muhakemesinde gerçekleştirilen ortak faaliyet esas olarak iddia, savunma ve yargılama şeklinde adlandırılan alt faaliyetlerin birleşiminden oluşmaktadır. ceza sorumluluklarının bulunup bulunmadığının, sorumlulukları bulunuyorsa bu sorumlulukların türünün ve miktarının belirlenmesi ve infaz edilebilir bir yaptırımın ortaya konulması amacıyla yapılan bir dizi faaliyetten ibarettir (Şahin, Ankara 2007, sh. 17). Ceza muhakemesinde gerçekleştirilen ortak faaliyet esas olarak iddia, savunma ve yargılama şeklinde adlandırılan alt faaliyetlerin birleşiminden oluşmaktadır. Bu anlamda iddia faaliyetinin tez, onun karşısında yer alan savunma faaliyetinin antitez ve ikisinin değerlendirilmesiyle bir sonuca varılması anlamına gelen yargılama faaliyetinin sentez olarak değerlendirilmesi de mümkündür (Ünver ve Hakeri, Ankara 2012, sh. 2). Ceza muhakemesi sürecinde yerine getirilen faaliyetlerin yöneldiği bazı amaçlar bulunmaktadır. Bu amaçların ilki maddi gerçeğe ulaşmaktır. Hakikaten ceza muhakemesi sonucunda kişinin özgürlüğünü kaybetmesi ile karşı karşıya kalınabilecek olması, ceza muhakemesinde şekli gerçeğin değil aksine maddi gerçeğin elde edilmesi amacını gerekli kılmaktadır. Maddi gerçeğe ulaşma amacı ceza muhakemesinde hukuka uygun olmak kaydıyla her türlü olanağın kullanılabileceğini ifade etmektedir (Özbek ve diğerleri, Ankara 2011, sh. 41). Bu nedenle, ceza muhakemesi hukukunda her şey delil olabilir, hâkim de delil Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19

20 toplayabilir ve hatta toplamak zorundadır; bir başka ifadeyle hâkim önüne getirilen delillerle yetinmek zorunda değildir. Ceza muhakemesinin ikinci amacı, maddi gerçeğe ulaşma amacıyla doğrudan ilişkilidir. Maddi gerçeğe ulaşma amacının ne pahasına olursa olsun bunu gerçekleştirmek şeklinde anlaşılmaması gerekir. Bu anlamda, Ceza Muhakemesi Hukuku bu gerçeğe insan haklarına saygı çerçevesinde ulaşılmasını sağlamayı garanti eden normlar koymuştur. Böylece ikinci amacın birden fazla amacın bütününden oluştuğu ifade edilebilir: Örneğin maddi gerçeğe ulaşılması, insanlık onuruna saygı gösterilmesi ve masumları cezalandırma riskinin azaltılması gibi (Ünver ve Hakeri, sh. 10). Nihayet ceza muhakemesi hukukunun üçüncü ve bir diğer amacı da toplumdaki hukuki barışı ve düzeni kurmaktır. Bir anlamda suç işlenmesi suretiyle toplumda bozulan sosyal barışı yeniden sağlamaktır. Bu amaca iki şekilde ulaşmak mümkündür: İlk olarak, sanığın suçu işlediğinin tespit edilmesi ve bu suç karşılığında mahkûmiyetine karar verilmesi ile bu amaca ulaşılabilir. İkinci olarak da suç işlenmediğinin veya suç işlediği iddia edilen kişinin aslında suçsuz olduğunun tespit edilmesiyle bu amaca ulaşılabilir (Şahin, sh. 17). Ceza hukukunda bu hukuk dalının kendisine has birtakım ilkeler var olduğu gibi, ceza muhakemesi hukukunda da yine bu hukuk dalının kendine has birtakım ilkeler bulunmaktadır. Bu ilkelerin İnsan Haklarına İlişkin İlkeler (İşkence Yasağı, Adil Yargılanma Hakkı, İsnadı ve Hakları Öğrenme Hakkı, Masum Sayılma Hakkı), Muhakemenin Hazırlanmasına İlişkin İlkeler (Kovuşturmanın Kamusallığı, Kamu Davasının Mecburiliği, Davasız Muhakeme Yapılmaması), İspata İlişkin İlkeler (Delillerin Re sen Araştırılması, Delillerin Doğrudan Doğruyalığı, Delillerin Serbestçe Elde Edilmesi ve Serbestçe Değerlendirilmesi, Şüpheden Sanık Yararlanır), Muhakemenin Şekline İlişkin İlkeler (Sözlülük, Alenilik) ve Ceza Muhakemesinde Kıyasın Mümkün Olması şeklinde belirtilmesi mümkündür. Hemen ifade edilmelidir ki ceza muhakemesinde kıyas kural olarak serbest olmakla birlikte; sınırlayıcı hükümler ile istisnai hükümlerin varlığı durumunda ve koruma tedbirlerinde kıyas yasaktır (Ünver ve Hakeri, sh. 14 vd.). Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20

21 Türk Hukukunda ceza yargısı, hukuk yargısı ile birlikte adli yargının içerisinde yer almaktadır. Ceza yargısındaki ilk derece mahkemeleri genel ve özel mahkemeler olarak ikiye ayrılabilir. Sulh ceza, asliye ceza ve ağır ceza mahkemeleri genel mahkemelerdir. Buna karşılık çocuk mahkemeleri veya askerî mahkemeler ise özel mahkemelerdir. Ceza yargısındaki ikinci derece mahkemeler bölge adliye mahkemeleridir. Ceza yargısındaki temyiz mercii ise hukuk yargısında olduğu gibi Yargıtay dır. Bununla birlikte, bölge adliye mahkemeleri henüz göreve başlamadığı için ülkemizde ceza yargısının hâlen iki dereceli olduğunun söylenmesi mümkündür. Türk hukuku açısından ceza muhakemesinin ve ceza muhakemesi hukukunun temel pozitif düzenlemesi tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu dur. Bu kanunun yanı sıra tarihli ve 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun da da ceza muhakemesi ile ilgili bazı hükümler bulunmaktadır s. Ceza Muhakemesi Kanunu genel olarak, ceza muhakemesinin nasıl yapılacağı hususundaki kurallar ile ceza muhakemesi sürecine katılan kişilerin haklarını, yetkilerini ve yükümlülüklerini düzenlemektedir (CMK m. 1). CMK nın 2. maddesinde kanunun uygulanmasında karşılaşılabilecek bazı kavramların tanımlaması yapılmıştır. Bu maddeye göre; Şüpheli: Soruşturma evresinde, suç şüphesi altında bulunan kişiyi, Sanık: Kovuşturmanın başlamasından itibaren hükmün kesinleşmesine kadar, suç şüphesi altından bulunan kişiyi, Müdafi: Şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatı, Vekil: Katılan, suçtan zarar gören veya malen sorumlu kişiyi ceza muhakemesinde temsil eden avukatı, Soruşturma: Kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi, Kovuşturma: İddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi, Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21

22 İfade alma: Şüphelinin kolluk görevlileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesini, Sorgu: Şüpheli veya sanığın hâkim veya mahkeme tarafından soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesini, Malen sorumlu: Yargılama konusu işin hükme bağlanması ve bunun kesinleşmesinden sonra, maddî ve malî sorumluluk taşıyarak hükmün sonuçlarından etkilenecek veya bunlara katlanacak kişiyi, Suçüstü: 1. İşlenmekte olan suçu, 2. Henüz işlenmiş olan fiil ile fiilin işlenmesinden hemen sonra kolluk, suçtan zarar gören veya başkaları tarafından takip edilerek yakalanan kişinin işlediği suçu, 3. Fiilin pek az önce işlendiğini gösteren eşya veya delille yakalanan kişinin işlediği suçu, Toplu suç: Aralarında iştirak iradesi bulunmasa da üç veya daha fazla kişi tarafından işlenen suçu, Disiplin hapsi: Kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış olan fiil dolayısıyla verilen, seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, önödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen hapsi, ifade eder. Ceza Muhakemesi Kurallarının Uygulama Alanı Ceza muhakemesi kurallarının uygulama alanı incelenirken, bu kuralların konu, yer, zaman ve kişi bakımından uygulanırken gösterdiği özelliklerin neler olduğunun belirtilmesi gerekir. Ceza muhakemesi kurallarının konu bakımından uygulamasına bakılacak olursa bu kuralların konu bakımından uygulama alanı ceza uyuşmazlıklarıdır. Diğer bir deyişle, ceza muhakemesinin konusu ceza uyuşmazlıklarıdır. Ceza uyuşmazlığı ise bir eylemin suç teşkil edip etmediği ve suç teşkil eden eyleme hangi yaptırımın uygulanacağı hususunun araştırıldığı uyuşmazlıktır (Yurtcan, Ankara 2002, sh. 15, 16). Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22

23 Ceza muhakemesi kurallarının yer bakımından uygulama alanına bakıldığında, Ceza Muhakemesi Kanunu nun kural olarak Türkiye de işlenen eylemler hakkında uygulanacağının belirtilmesi gerekir. Bununla birlikte, ilgili hükümlerde belirtilen koşulların var olması kaydıyla yurt dışında işlenen eylemler hakkında da Türkiye de Türk ceza muhakemesi kurallarının uygulanması mümkündür (Söz konusu hükümler için bkz. TCK m. 11 vd.; CMK m. 14, 15). Ceza Muhakemesi Kanunu nda ceza muhakemesi kurallarının zaman bakımından uygulama alanına ilişkin açık bir hüküm bulunmamakla birlikte, bu hususta 5320 s. Ceza Muhakemesi Kanunu nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun da kanun koyucu bir hüküm sevk etmiştir s. Kanun a göre; Ceza Muhakemesi Kanunu, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren, aşağıdaki maddelerin hükümleri saklı kalmak üzere, kesin hükme bağlanmış olanlar hariç, görülmekte olan bütün soruşturma ve kovuşturmalarda uygulanır. (m. 4/1) Ancak Ceza Muhakemesi Kanunu nun yürürlüğe girmesinden önce soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yapılmış işlem ve kararlar hukuki geçerliliklerini sürdürürler. (m. 4/2) Bu hükme göre kanun koyucunun ceza muhakemesi kurallarının zaman bakımından uygulanması noktasında derhal uygulama ilkesi ni kabul ettiğinin söylenmesi mümkündür. Ceza muhakemesi kurallarının kişi bakımından uygulama alanı hususunda da bu kuralların kural olarak Türkiye de yaşayan herkese uygulanacağının belirtilmesi gerekir. Bu kurala, bazı ceza muhakemesi kurallarının bazı kimselerle ilgili olarak hiç uygulanamaması (diplomatlar, milletvekili sorumsuzluğu) veya bazı sınırlamalara tabi tutularak uygulanması (cumhurbaşkanı, yasama dokunulmazlığı, yabancı bazı asker kişiler) şeklinde birtakım sınırlamalar getirilmiştir (Ünver ve Hakeri, sh. 102; İçel ve Donay, sh. 141 vd.). Muhakeme Engelleri Kanun koyucu bazı hâllerde soruşturma, kovuşturma veya yargılamanın yapılabilmesini birtakım şartlara bağlı kılmıştır. Bu şartlar eğer soruşturmanın yapılabilmesi için getirilmişse şartlar gerçekleşmeden soruşturmanın yapılması, eğer kovuşturma için getirilmişse şartlar gerçekleşmeden kovuşturmanın Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23

24 yapılabilmesi, eğer yargılama için getirilmişse de şartlar gerçekleşmeden yargılamanın yapılabilmesi mümkün değildir. Bu nedenle söz konusu şartlar muhakeme engelleri olarak adlandırılmaktadır. Şikâyet Bir muhakeme engeli olan şikâyet ile ilgili olarak hem TCK m. 73 te hem CMK m. 158 de hüküm bulunmaktadır. Türk ceza hukukunda esas olan soruşturma ve kovuşturmanın re sen yapılması olduğu hâlde, bazı suçların soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete tabi tutulmuştur. Nitekim şikâyetin düzenlendiği TCK m. 73 ün madde başlığı Soruşturulması ve Kovuşturulması Şikâyete Bağlı Suçlar şeklindedir. TCK m. 73 e göre; (1) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikâyette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamaz. (2) Zamanaşımı süresini geçmemek koşuluyla bu süre, şikâyet hakkı olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği günden başlar. (3) Şikâyet hakkı olan birkaç kişiden birisi altı aylık süreyi geçirirse bundan dolayı diğerlerinin hakları düşmez. (4) Kovuşturma yapılabilmesi şikâyete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür ve hükmün kesinleşmesinden sonraki vazgeçme cezanın infazına engel olmaz. (5) İştirak hâlinde suç işlemiş sanıklardan biri hakkındaki şikâyetten vazgeçme, diğerlerini de kapsar. (6) Kanunda aksi yazılı olmadıkça, vazgeçme onu kabul etmeyen sanığı etkilemez. (7) Kamu davasının düşmesi, suçtan zarar gören kişinin şikâyetten vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada şahsî haklarından da vazgeçtiğini ayrıca açıklamış ise artık hukuk mahkemesinde de dava açamaz. Şikâyetin düzenlendiği diğer bir hüküm olarak CMK m. 158 e göre; (1) Suça ilişkin ihbar veya şikâyet, Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk makamlarına yapılabilir. (2) Valilik veya kaymakamlığa ya da mahkemeye yapılan ihbar veya şikâyet, ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir. (3) Yurt dışında işlenip ülkede takibi gereken suçlar hakkında Türkiye nin elçilik ve konsolosluklarına da ihbar veya şikâyette bulunulabilir. (4) Bir kamu görevinin yürütülmesiyle bağlantılı olarak Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24

25 işlendiği iddia edilen bir suç nedeniyle, ilgili kurum ve kuruluş idaresine yapılan ihbar veya şikâyet, gecikmeksizin ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir. (5) İhbar veya şikâyet yazılı veya tutanağa geçirilmek üzere sözlü olarak yapılabilir. (6) Yürütülen soruşturma sonucunda kovuşturma evresine geçildikten sonra suçun şikâyete bağlı olduğunun anlaşılması hâlinde; mağdur açıkça şikâyetten vazgeçmediği takdirde, yargılamaya devam olunur. İzin Bazı suçların işlenmesi hâlinde failin yargılanabilmesi için kanunda gösterilen kişiden izin alınması gerekir. Örneğin TCK m. 299/2 ye göre Cumhurbaşkanına hakaret suçundan dolayı kovuşturma yapılması Adalet Bakanının iznine bağlıdır. Aynı şekilde TCK m. 301/4 e göre Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama suçundan dolayı soruşturma yapılması Adalet Bakanının iznine bağlıdır sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun a göre de kamu görevlilerinin işledikleri görev suçları nedeniyle dava açılabilmesi yetkili merciin izin vermesi şartına bağlıdır. Talep Bir muhakeme engeli olan talep ile ilgili bir hüküm TCK m. 13/3 te yer almaktadır. TCK m. 13/3 e göre; m. 13/1 in (a) ve (b) bentlerinde yazılı suçlar dolayısıyla yabancı bir ülkede mahkûmiyet veya beraat kararı verilmiş olsa bile Adalet Bakanının talebi üzerine Türkiye de yargılama yapılır. Karar 1982 Anayasası m. 83/2 ye göre; seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekilinin, Meclis tarafından dokunulmazlığının kaldırılması kararı verilmediği müddetçe, tutulması, sorguya çekilmesi, tutuklanması ve yargılanması mümkün değildir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25

26 Ceza Muhakemesi Faaliyetleri ve Bu Faaliyetleri Yerine Getiren Makamlar Türk ceza muhakemesi hukukunda iddia, savunma ve yargılama olmak üzere üç türlü faaliyet yerine getirilir. Bu faaliyetleri yerine getiren makamlar ise iddia, savunma ve yargılama makamlarıdır. İddia ve savunma makamları açısından toplumsal ve bireysel ayrımı yapılabildiği hâlde, yargılama makamı açısından böyle bir ayrımın yapılması mümkün değildir; zira yargılama makamı yalnızca toplumsal olabilmektedir (Şahin, sh. 69). Ceza muhakemesi suç şüphesinin öğrenilmesiyle başlamakta ve kural olarak hükmün kesinleşmesiyle sona ermektedir. Suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadarki aşama soruşturma evresini oluşturmaktadır. İddianamenin kabulünden hükmün kesinleşmesine kadarki aşama da kovuşturma evresini oluşturmaktadır. Toplumsal iddia makamı olarak Cumhuriyet savcılığı ve yardımcısı sıfatıyla kolluk görev yapmaktadır. Bununla birlikte CMK m. 163/1 e göre; suçüstü hâli ile gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, Cumhuriyet savcısına erişilemiyorsa veya olay genişliği itibarıyla Cumhuriyet savcısının iş gücünü aşıyorsa, istisnai olarak sulh ceza hâkimi de toplumsal iddia makamında yer alabilir. Bireysel iddia makamında ise mağdur yer almaktadır (Şahin, sh. 69). Bireysel savunma makamında şüpheli ve sanık, toplumsal iddia makamında ise CMK m. 2 de de belirtildiği gibi bu kişilerin savunmasını yapan avukat olarak müdafi yer almaktadır. Bununla birlikte, şüpheli veya sanığın eşi ve yasal temsilcisi, malen sorumlu kişi ile tüzel kişinin temsilcisi de bireysel savunma makamı süjelerindendir (Şahin, sh. 69). Yargılama makamı ise yalnızca toplumsaldır ve bu anlamda yargılama makamı süjeleri hâkimler ve mahkemelerdir (Şahin, sh. 69). Nitekim 1982 Anayasası nın 9. maddesine göre yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız mahkemeler tarafından kullanılır. Ceza Muhakemesinin Evreleri Ceza muhakemesi suç şüphesinin öğrenilmesiyle başlamakta ve kural olarak hükmün kesinleşmesiyle sona ermektedir. Suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadarki aşama soruşturma evresini oluşturmaktadır. İddianamenin kabulünden hükmün kesinleşmesine kadarki aşama da kovuşturma evresini oluşturmaktadır. Kovuşturma evresinin dar anlamda ve geniş anlamda kovuşturma olarak ikiye ayrılması mümkündür. Buna göre dar anlamda Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26

27 kovuşturma iddianamenin kabulü ile hükmün verilmesine kadarki, geniş anlamda kovuşturma ise hükmün verilmesinden hükmün kesinleşmesine kadarki kısımdan oluşmaktadır. İddianamenin mahkemeye verilmesi ile mahkeme tarafından kabulü arasındaki aşamanın da ara muhakeme evresi olarak adlandırılması mümkündür (Öztürk ve Erdem, Ankara 2007, sh. 693). Bununla birlikte, bu aşamanın soruşturma evresi içinde tanımlanmış olması dolayısıyla ara muhakemesi olarak adlandırılmasının kanunun düzenleme biçimine uygun düşmeyeceğini belirtenler de bulunmaktadır (Şahin, Ankara 2007, sh. 21, 22). Soruşturma Soruşturma evresi bir anlamda kovuşturma evresinin hazırlık aşaması niteliğindedir. Bu evrenin sorumlu ve yetkili kişisi savcıdır. Soruşturma evresinde, bir suçun işlendiği iddiasının gerçekliği araştırılır ve bu araştırma için de konuya ilişkin deliller toplanır. Soruşturma evresinin sorumlu ve yetkili kişisi savcı olmakla birlikte, araştırma faaliyetlerinin yerine getirilmesi savcı tarafından kolluğa yaptırılır (CMK m. 161). Soruşturma evresinin kendisine has birtakım özellikleri bulunmaktadır ve bu özelliklerin soruşturmanın gizliliği (CMK m. 157), soruşturmanın yazılılığı (CMK m. 169/2) vb. şeklinde belirtilmesi mümkündür (Ünver ve Hakeri, sh. 542, 543). Re sen öğrenme, ihbar veya şikâyet yoluyla öğrenme, tutanakla öğrenme, yabancı hükûmetin şikâyeti veya Adalet Bakanının talebi yollarıyla başlayabilen soruşturma evresi; kamu davasının açılması, kamu davasını açmada takdir yetkisinin kullanılması, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi yollarından biriyle de sona ermektedir. Kovuşturma İddianamenin mahkemeye verilmesiyle on beş günlük iddianameyi inceleme süresi başlar. Bu sürede iddianame incelendikten sonra CMK m. 174 te belirtilen sebepler dolayısıyla iade edilebilir. Eğer iddianame iade edilmez ve mahkeme tarafından kabul edilirse bu takdirde artık kovuşturma evresi başlamış olmaktadır. Kovuşturma evresinde, soruşturma evresinde toplanan deliller değerlendirilir ve böylelikle suçun işlenip işlenmediği hususundaki maddi gerçeğe ulaşılmaya çalışılır. Suçun işlendiği ispat edilirse yaptırımın ne olacağına karar verilir. Kovuşturma Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27

28 evresi üç aşamadan oluşmaktadır ki bunlar duruşma hazırlığı, duruşma ve son karardır. Soruşturma evresinin gizlilik ve yazılılık özelliklerine karşılık, kovuşturma evresinin duruşma aşaması açıklık, kesintisizlik, sözlülük ve doğrudan doğruyalılık özelliklerini taşımaktadır (Ünver ve Hakeri, sh. 597). Kovuşturma evresinin sonunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi veya davanın düşmesi hükümlerinden biri verilir (CMK m. 223/1). Koruma Tedbirleri Koruma tedbirleri, ceza muhakemesinin gereği gibi yapılabilmesi veya hükmün infazının mümkün kılınması amacıyla muhakeme sürecinde başvurulabilen ve hükümden önce, gerektiğinde zor kullanmak suretiyle bazı temel haklara ve özgürlüklere geçici müdahaleyi gerektiren işlemlerdir. Koruma tedbirlerinin amacı, ceza muhakemesini yapılabilir kılmak ve yargılama sonucunda verilecek hükmün yerine getirilebilirliğini güvence altına almaktır. Delillere ulaşmak ve delillerin karartılmasını önlemek, şüpheli veya sanığın muhakeme sırasında veya hükmün infazı için hazır bulundurulmasını sağlamak üzere bu tedbirlere başvurulabilir (Şahin, Ankara 2007, sh. 197). Koruma tedbirlerinin ortak özelliklerinin yasallık, geçici olma, araç olma, gecikmede tehlike, görünüşte haklılık, orantılılık (ölçülülük) ve bir karara dayanma şeklinde belirtilmesi mümkündür (Kunter ve Yenisey, İstanbul 1998, sh. 605, 606; Kanun yolları, kovuşturma evresinde verilen hükmün fiili (maddi) veya hukuki anlamda denetlenmesi istemiyle başvurulan hukuki çarelerdir. Şahin, sh. 200 vd.) s. CMK ya göre Türk ceza muhakemesi hukukunda yer alan koruma tedbirleri yakalama ve gözaltı (CMK m ), tutuklama (CMK m ), adlî kontrol (CMK m ), arama ve elkoyma (CMK m ), telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi (CMK m ), gizli soruşturmacı görevlendirilmesi (CMK m. 139) ve teknik araçlarla izleme (CMK m. 140) şeklindedir. Kanun Yolları Kanun yolları, kovuşturma evresinde verilen hükmün fiili (maddi) veya hukuki anlamda denetlenmesi istemiyle başvurulan hukuki çarelerdir. Kanun yolları, yargılama makamları tarafından verilen ve hukuka aykırı veya yanlış olduğu Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 28

29 ileri sürülen kararların, kural olarak, başka bir makam tarafından tekrar incelenmesini sağlayan yasal yollar şeklinde de ifade edilmektedir. Kanun yollarının olağan kanun yolları ve olağanüstü kanun yolları şeklinde bir tasnife tabi tutulması mümkündür. Türk ceza muhakemesi hukukunda olağan kanun yolları itiraz, istinaf ve temyiz (Bölge Adliye Mahkemeleri henüz göreve başlamadığı için itiraz ve temyiz); olağanüstü kanun yolları ise Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı nın itirazı, kanun yararına bozma ve yargılamanın yenilenmesi şeklindedir (Centel ve Zafer, İstanbul 2010, sh. 721; Öztürk ve Erdem, sh. 833, 837). CMK m. 260/1 e göre; kanun yollarına başvurma hakkı Cumhuriyet savcısına, şüpheliye, sanığa ve CMK ya göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlara aittir. Belirtilmelidir ki kanun yolunun belirlenmesinde yanılma başlığını taşıyan CMK m. 264 e göre; (1) Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz. (2) Bu hâlde başvurunun yapıldığı merci, başvuruyu derhâl görevli ve yetkili olan mercie gönderir. Türk ceza muhakemesi hukukunda kanun yolları açısından belirtilmesi gereken diğer bir husus da, yalnızca sanık tarafından veya sanığın lehine olarak Cumhuriyet savcısı tarafından kanun yollarına başvurulduğunda aleyhe bozma yasağının varlığıdır (CMK m. 283, m. 307/4, m. 323/2). Buna göre, sanık tarafından veya sanığın lehine olarak Cumhuriyet savcısı tarafından kanun yollarına başvurulduğunda hüküm hiçbir zaman sanık aleyhine bozulamayacaktır. Bu anlamda, suçun niteliğinin değişmesi söz konusu olmamakla birlikte, sonuç cezanın daha ağır olması yasaklanmaktadır. Adlî Tatil CMK nın 650 s. Kanun Hükmünde Kararname ile değişik 331. maddesinin ilk fıkrasına göre; Ceza işlerini gören makam ve mahkemeler her yıl bir eylülde başlamak üzere, yirmi temmuzdan otuzbir ağustosa kadar çalışmaya ara verirler. Bu hüküm ile birlikte CMK nın ilk hâlinde 35 güne indirilen adlî tatil süresi yeniden 45 güne çıkarılmıştır. Aynı maddenin 4. fıkrasına göre de adlî tatile rastlayan süreler işlemeyecektir. Bu süreler tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılacaktır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 29

30 Özet Ceza Hukuku Kamu hukukunun bir alt disiplinini oluşturan ceza hukuku, esas olarak bireylerin suç teşkil eden eylemlerini ve bu eylemler karşılığında öngörülen yaptırımları incelemektedir. Ceza hukuku, suç oluşturan haksızlık dolayısıyla, ceza hukuku kurallarını koyan devletle bu haksızlığı gerçekleştiren yani ceza hukuku kurallarını ihlal eden kişi arasında bir ilişki tesis etmektedir. Ceza hukukunun kendi içerisinde maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku olmak üzere ikiye ayrıldığından bahsetmek mümkündür. Maddi ceza hukuku da kendi içerisinde ceza hukuku genel hükümler ve ceza hukuku özel hükümler olmak üzere ikiye ayrılmakta ve bu şekilde incelenmektedir. Ceza hukuku genel hükümlerde öncelikle ceza hukuku hakkında genel bilgi verilir. Bu bağlamda, ceza hukukuna hâkim olan ilkelerden kanunilik ilkesi, kusur ilkesi, hukuk devleti ilkesi ve hümanizm ilkesi açıklanır. Suç teorisi başlığı altında suçun tarifi yapılır ve suçun unsurları olan suçun kanuni/tipiklik unsuru, suçun maddi unsurları, suçun manevi unsurları ve suçun hukuka aykırılık unsuru açıklanır. Yaptırım teorisi başlığı altında ise Türk ceza hukukundaki ceza hukuku yaptırımları olan cezalar ve güvenlik tedbirleri hakkında bilgi verilir. Ceza hukuku özel hükümlerde ise ceza hukuku genel hükümlerde kazanılan bilgilerin bir suç ile ilgili değerlendirmelerde ve açıklamalarda bulunulurken nasıl kullanılacağı anlatılır. Ceza hukuku özel hükümlerde bir suç incelenirken öncelikle suçla korunan hukuki değerin ne olduğu belirtilir. Daha sonra söz konusu suç; suçun maddi unsurları, manevi unsurları ve hukuka aykırılık unsuru bakımından incelenir. Suçun özel görünüş biçimleri olan teşebbüs, iştirak ve içtima bakımından da suç incelendikten sonra, suç karşılığında kanun koyucunun öngördüğü yaptırımın ne olduğu ve nihayet bu suçta soruşturma usulünün nasıl olduğu açıklanır. Ceza muhakemesi hukuku bir suçun belli kişi veya kişiler tarafından işlenip işlenmediği hususundaki maddi gerçeğin araştırıldığı ve ilgili kişi veya kişiler hakkında yapılabilecek işlemler ve verilebilecek kararlar ilgili esas ve usullerin, bu sürece katılabilecek kişilerin haklarının, görevlerinin ve yetkilerinin belirlendiği süreçtir. Ceza hukukunun ceza muhakemesi hukuku kısmında bir suç işlendiği hususundaki şüphenin öğrenilmesiyle başlayan ve kural olarak hükmün kesinleşmesiyle sona eren ceza muhakemesi süreci hakkında bilgi verilir. Bu süreçte şikâyet, izin, talep ve karar gibi muhakeme engellerinin varlığından bahsedilmesi gerekir. Ayrıca ceza muhakemesinin iddia, savunma ve yargılama şeklindeki faaliyetleri ve bu faaliyetleri yerine getiren makamları anlatılır. Ceza muhakemesi sürecinin soruşturma ve kovuşturma şeklinde iki evreye ayrıldığından bahsedilmesi mümkündür. Ceza muhakemesi hukuku kısmında bu evreler ve evrelerin özellikleri de açıklanır. Nihayet koruma tedbirlerinin ne anlama geldiği ve kanun yollarının neler olduğu incelenir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 30

3. SUÇ POLİTİKASININ TEMEL İLKELERİ I. HUKUK DEVLETİ İLKESİ II. KUSUR İLKESİ III. HÜMANİZM İLKESİ

3. SUÇ POLİTİKASININ TEMEL İLKELERİ I. HUKUK DEVLETİ İLKESİ II. KUSUR İLKESİ III. HÜMANİZM İLKESİ CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER DERS PLANI BİRİNCİ BÖLÜM GİRİŞ, GENEL BİLGİLER, HUKUK DEVLETİ VE CEZA HUKUKU 1. CEZA HUKUKU KAVRAMI VE GÖREVİ I. CEZA HUKUKUNUN ANLAMI VE TANIMI II. MADDİ CEZA HUKUKU VE YAKIN

Detaylı

CEZA HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER

CEZA HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER İsmail ERCAN THEMIS CEZA HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM GİRİŞ Birinci Bölüm Suçların Sınıflandırılması ikinci Bölüm Temel Kavramlar I. KAMU GÖREVLİSİ KAVRAMI... 5 II. SİLAH KAVRAMI... 8

Detaylı

İÇİNDEKİLER BEŞİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ... VII DÖRDÜNCÜ BASKIYA ÖNSÖZ... IX ÜÇÜNCÜ BASKIYA ÖNSÖZ... XI İÇİNDEKİLER... XIII

İÇİNDEKİLER BEŞİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ... VII DÖRDÜNCÜ BASKIYA ÖNSÖZ... IX ÜÇÜNCÜ BASKIYA ÖNSÖZ... XI İÇİNDEKİLER... XIII BEŞİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ... VII DÖRDÜNCÜ BASKIYA ÖNSÖZ... IX ÜÇÜNCÜ BASKIYA ÖNSÖZ... XI... XIII Birinci Bölüm CEZA HUKUKUNUN İŞLEVİ VE UYGULANMASI 1. CEZA HUKUKUNUN İŞLEVİ... 1 I. CEZA HUKUKUNUN HUKUK SİSTEMİMİZ

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO İnfaz ve Güvenlik Hizmetleri Programı Genel Hukuk-1 Dersleri Kamu Hukuku Alt Dalları (Anayasa Hukuku, İdare Hukuku, Ceza Hukuku) ve Bu Dallar ile İlgili Temel

Detaylı

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER İsmail ERCAN THEMIS CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ KISIM CEZA HUKUKUNA GİRİŞ Birinci Bölüm Ceza Hukuku ve İşlevi I. CEZA HUKUKU... 3 II. CEZA HUKUKUNUN ÖZELLİKLERİ... 3 III.

Detaylı

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER İsmail ERCAN THEMIS CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ KISIM CEZA HUKUKUNA GİRİŞ Birinci Bölüm Ceza Hukuku ve İşlevi I. CEZA HUKUKU... 19 II. CEZA HUKUKUNUN ÖZELLİKLERİ... 19 III.

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO İnfaz ve Güvenlik Hizmetleri Programı Genel Hukuk-1 Dersleri Kamu Hukuku Alt Dalları (Anayasa Hukuku, İdare Hukuku, Ceza Hukuku) ve Bu Dallar ile İlgili Temel

Detaylı

AĞIR CEZA MAHKEMESİNİN GÖREVİNE GİREN SUÇLAR 1- SOYKIRIM 23 I. GENEL OLARAK 25 II. KORUNAN HUKUKİ DEĞER 27 III. SUÇUN KONUSU 27 IV.

AĞIR CEZA MAHKEMESİNİN GÖREVİNE GİREN SUÇLAR 1- SOYKIRIM 23 I. GENEL OLARAK 25 II. KORUNAN HUKUKİ DEĞER 27 III. SUÇUN KONUSU 27 IV. AĞIR CEZA MAHKEMESİNİN GÖREVİNE GİREN SUÇLAR 1- SOYKIRIM 23 I. GENEL OLARAK 25 II. KORUNAN HUKUKİ DEĞER 27 III. SUÇUN KONUSU 27 IV. SUÇUN MADDİ UNSURU 27 a- Fail 27 b- Mağdur 27 c- Hareket unsuru 27 V.

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU

Yrd. Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU Yrd. Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii İÇİNDEKİLER...ix KISALTMALAR...xxiii Birinci

Detaylı

Fihrist FİHRİST. BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler. BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı. BİRİNCİ BÖLÜM Temel İlkeler ve Tanımlar

Fihrist FİHRİST. BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler. BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı. BİRİNCİ BÖLÜM Temel İlkeler ve Tanımlar Fihrist XI FİHRİST Madde No Sayfa No BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı BİRİNCİ BÖLÜM Temel İlkeler ve Tanımlar Ceza Kanununun amacı MADDE 1 1 Suçta ve

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Ceza Hukuku Genel Hükümler

İÇİNDEKİLER. Ceza Hukuku Genel Hükümler İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm Ceza Hukuku Genel Hükümler -1. CEZA HUKUKUNUN TANIMI... 1 I. Ceza Hukukunun Tanımı... 1-2. CEZA HUKUKUNUN KAYNAKLARI VE YORUM... 2 I. Ceza Hukukunun Kaynakları... 2 II. TCK ile

Detaylı

Milletlerarası Ceza Hukuku (Özgenç)

Milletlerarası Ceza Hukuku (Özgenç) İzzet Özgenç Türkiye de işlenen bütün suçlar dolayısıyla, failleri hangi devlet vatandaşı olursa olsun, ceza hukukuna ilişkin Türk kanunları uygulanır. Türkiye de işlenen suçlar hakkında Türk kanunları

Detaylı

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

Arş. Gör. F. Umay GENÇ CEZA HUKUKUNA GİRİŞ Arş. Gör. F. Umay GENÇ CEZA HUKUKUNUN HUKUK DÜZENİ İÇİNDEKİ YERİ KAMU HUKUKU ÖZEL HUKUK CEZA HUKUKU DİĞER KAMU HUKUKU DALLARI MADDİ CEZA HUKUKU CEZA MUHAKEMESİ HUKUKU CEZA İNFAZ HUKUKU

Detaylı

TEMEL YASALAR /DÜZENLEMELER

TEMEL YASALAR /DÜZENLEMELER GİRİŞ Gelişen bilişim teknolojilerinin bütün kamu kurumlarında kullanılması hukuk alanında bir kısım etkiler meydana getirmistir. Kamu tüzel kişileri tarafından bilgisayar teknolojileri kullanılarak yerine

Detaylı

Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL. Bursa Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU

Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL. Bursa Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL Bursa Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU İÇİNDEKİLER İKİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...

Detaylı

ULUSLARARASI SUÇLAR. İçindekiler. 1. GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇU (TCK m. 79) İNSAN TİCARETİ SUÇU (TCK m. 80) Onuncu Baskı için Önsöz...

ULUSLARARASI SUÇLAR. İçindekiler. 1. GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇU (TCK m. 79) İNSAN TİCARETİ SUÇU (TCK m. 80) Onuncu Baskı için Önsöz... İçindekiler Onuncu Baskı için Önsöz... 5 ULUSLARARASI SUÇLAR 1. GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇU (TCK m. 79)...25 I. SUÇLA KORUNAN HUKUKİ DEĞER...25 II. SUÇUN MADDİ UNSURLARI...25 A. Suçun Hukuki Konusu...25 B1.

Detaylı

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru 1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri 2. Suçun Yapısal Unsurları 3. Hukuka Aykırılık Unsuru 4. Ceza Sorumluluğunu Kaldıran ve Azaltan Nedenler 5. Suçun Özel Görünüm Biçimleri 1 6. Yatırım

Detaylı

HAYATA KARŞI SUÇLAR. Madde 81- (1) Bir insanı kasten öldüren kişi, MÜEBBET HAPİS CEZASI ile cezalandırılır.

HAYATA KARŞI SUÇLAR. Madde 81- (1) Bir insanı kasten öldüren kişi, MÜEBBET HAPİS CEZASI ile cezalandırılır. KASTEN ÖLDÜRME HAYATA KARŞI SUÇLAR Madde 81- (1) Bir insanı kasten öldüren kişi, MÜEBBET HAPİS CEZASI ile cezalandırılır. (Madde 48- (1) Müebbet hapis cezası, hükümlünün hayatı boyunca devam eder.) Nitelikli

Detaylı

İsmail ERCAN THEMIS CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER ÖZEL HÜKÜMLER

İsmail ERCAN THEMIS CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER ÖZEL HÜKÜMLER İsmail ERCAN THEMIS CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER ÖZEL HÜKÜMLER İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ KİTAP GENEL HÜKÜMLER BİRİNCİ KISIM CEZA HUKUKUNA GİRİŞ Ceza Hukuku ve İşlevi I. CEZA HUKUKU... 3 II. CEZA HUKUKUNUN

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİ KANUNU

CEZA MUHAKEMESİ KANUNU CEZA MUHAKEMESİ KANUNU Kanun Numarası : 5271 Kabul Tarihi : 4/12/2004 Yayımlandığı Resmî Gazete : Tarih : 17/12/2004 Sayı: 25673 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt: 44 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ

Detaylı

CEZA HUKUKU (FĐNAL SINAVI) 1- TCK ye göre, aşağıdakilerden hangisi davayı düşüren nedenlerden biri değildir?

CEZA HUKUKU (FĐNAL SINAVI) 1- TCK ye göre, aşağıdakilerden hangisi davayı düşüren nedenlerden biri değildir? CEZA HUKUKU (FĐNAL SINAVI) 1- TCK ye göre, aşağıdakilerden hangisi davayı düşüren nedenlerden biri değildir? a) Sanığın ölümü b) Hükümlünün ölümü c) Ön ödeme d) Genel af e) Dava zaman aşımı AÇIKLAMA: Bir

Detaylı

Ali Kemal Yıldız Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi alikemal.yildiz@bahcesehir.edu.tr

Ali Kemal Yıldız Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi alikemal.yildiz@bahcesehir.edu.tr Ali Kemal Yıldız Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi alikemal.yildiz@bahcesehir.edu.tr ANAYASAL KURALLAR Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir (Ay. m. 56/1). Çevreyi geliştirmek,

Detaylı

SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ CEZA DAİRELERİ ARASINDA İŞ BÖLÜMÜ TASLAĞI

SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ CEZA DAİRELERİ ARASINDA İŞ BÖLÜMÜ TASLAĞI SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ CEZA DAİRELERİ ARASINDA İŞ BÖLÜMÜ TASLAĞI Sıra No Dava Çeşidi BİRİNCİ CEZA DAİRESİ İŞ BÖLÜMÜ 1 Madde 81... Kasten öldürme, 2 Madde 82... Nitelikli haller, 3 Madde 83... Kasten

Detaylı

5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel Suçlarla Ġlgili Bölüm. Önerilen DeğiĢiklik Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42)

5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel Suçlarla Ġlgili Bölüm. Önerilen DeğiĢiklik Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42) 5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel saldırı Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42) Madde 102- (1) Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal eden kişi, mağdurun şikayeti üzerine, iki yıldan

Detaylı

Ceza Hukukuna Giriş. Ceza Hukukuna Giriş (Özgenç)

Ceza Hukukuna Giriş. Ceza Hukukuna Giriş (Özgenç) İzzet Özgenç Ceza Hukukuna Giriş 2 İnsan: Algılama yeteneği İrade yeteneği Kişiliğini serbestçe tekâmül ettirmek Kişilik Tekâmül İrade serbestisi 3 Davranış normları Muhatap İnsan Davranış normları Yükümlülük

Detaylı

Emre Can BASA MÜKELLEFLERİN ÖZEL İŞLERİNİ YAPMA SUÇU

Emre Can BASA MÜKELLEFLERİN ÖZEL İŞLERİNİ YAPMA SUÇU Emre Can BASA MÜKELLEFLERİN ÖZEL İŞLERİNİ YAPMA SUÇU İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...VII KISALTMALAR LİSTESİ...XIII GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM MÜKELLEFLERİN ÖZEL İŞLERİNİ YAPMA SUÇUNA İLİŞKİN BAZI TEMEL

Detaylı

KABAHAT GENEL TEORİSİ AÇISINDAN VERGİ KABAHATLERİ İSTANBUL ARŞİVİ

KABAHAT GENEL TEORİSİ AÇISINDAN VERGİ KABAHATLERİ İSTANBUL ARŞİVİ Dr. ALTAN RENÇBER İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mali Hukuk A.B.D KABAHAT GENEL TEORİSİ AÇISINDAN VERGİ KABAHATLERİ İSTANBUL ARŞİVİ İÇİNDEKİLER TAKDİM...VII DANIŞMANIN ÖNSÖZÜ... IX ÖNSÖZ... XI İÇİNDEKİLER...XV

Detaylı

CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN DA BELİRLENEN İLKELER

CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN DA BELİRLENEN İLKELER İnfaz hukukunun temel ilkeleri, İnfaz hukukunun diğer hukuk dalları ile ilişkisi, Uluslararası hukukta infaz hukuku, İnfaz sistemleri, Ülkemizde bulunan ceza infaz kurumları İNFAZA İLİŞKİN EVRENSEL İLKELER

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI / MALATYA

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI / MALATYA HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI 28.11.2013 01.12.2013 / MALATYA Grup Adı : CEZA HUKUKU 3. GRUP Grup Konusu : Yaralama, öldürme suçları Grup Başkanı : Muzaffer ÖZDEMİR Yargıtay

Detaylı

KİŞİSEL VERİLERİN KAYDEDİLMESİ SUÇU

KİŞİSEL VERİLERİN KAYDEDİLMESİ SUÇU SEDAT ERDEM AYDIN AİHM İÇTİHATLARI BAĞLAMINDA KİŞİSEL VERİLERİN KAYDEDİLMESİ SUÇU İSTANBUL ARŞİVİ İÇİNDEKİLER DANIŞMANIN ÖNSÖZÜ...VII YAZARIN ÖNSÖZÜ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR... XIX GİRİŞ...1

Detaylı

1- Hukuk düzeninde geçerli bir davranış kuralıdır. 2- Ceza normunun değerlendirme konusu yapıldığı noktalar;

1- Hukuk düzeninde geçerli bir davranış kuralıdır. 2- Ceza normunun değerlendirme konusu yapıldığı noktalar; 1. Hafta Ceza Hukukuna Giriş Ceza Hukuku Düzeni Davranış Normu Olarak Ceza Normu Ceza Hukuku; 1. Bir İrade Tezahürüdür. 2. İradenin emir olarak tezahürüdür. 3. Bir değerler sistemi bütünüdür. 4. Beşeri

Detaylı

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK Devletin yargı gücünü temsil eden adalet organlarının bir suçun işlenmip işlenmediği konuusnda ortaya çıkan ceza uyuşmazlığını çözerken izleyecekleri yöntemini gösteren normlar bütünündne oluşan hukuk

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ KANUN NO: 5237. Taksir. (1) Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde. cezalandırılır.

TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ KANUN NO: 5237. Taksir. (1) Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde. cezalandırılır. TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ KANUN NO: 5237 Taksir Madde 22- cezalandırılır. (1) Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde (2) Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla,

Detaylı

CEZA HUKUKU CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 15.00

CEZA HUKUKU CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 15.00 HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ CEZA HUKUKU CEVAP ANAHTARI 2018-2019 GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI --- 16 Ocak 2019 saat 15.00 1. Türk ceza hukuku

Detaylı

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ Hukuk Fakültesi 2. Sınıf Güz Dönemi. HUK233 İdare Hukuku I Lisans Zorunlu Türkçe. Yok. Yok

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ Hukuk Fakültesi 2. Sınıf Güz Dönemi. HUK233 İdare Hukuku I Lisans Zorunlu Türkçe. Yok. Yok . Sınıf Güz Dönemi Teori HUK İdare Hukuku I 4 İdare hukukuna giriş İdare hukukunun kaynakları Hukuk devleti ve eşitlik 4 Merkezi idare Yerel yönetimler İdari özerklik 7 Büyükşehir belediyeleri Kamu iktisadi

Detaylı

Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu. Dr. Yusuf Solmaz BALO

Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu. Dr. Yusuf Solmaz BALO Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu Dr. Yusuf Solmaz BALO Anlatım planı Terör gerçekliği Güvenlik ihtiyacı Bu ihtiyacın Ceza Hukuku alanında karşılanması Ceza Kanunları (TCK, TMK) Yeni suç tipleri Mevcut

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN Kanun Numarası: 5320 Kanun Kabul Tarihi: 23/03/2005 Yayımlandığ Resmi Gazete No: 25772 Mükerrer Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 31/03/2005

Detaylı

MADDE 106. Tehdit MADDE 107. Şantaj MADDE 111. Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması MADDE 112. Eğitim ve öğretimin engellenmesi MADDE

MADDE 106. Tehdit MADDE 107. Şantaj MADDE 111. Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması MADDE 112. Eğitim ve öğretimin engellenmesi MADDE CEZA DAİRELERİ İŞ BÖLÜMÜ Birinci Ceza Dairesi : MADDE 81- MADDE 82- MADDE 83- MADDE 84- MADDE 87/4- Kasten öldürme Nitelikli hâller Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi İntihara yönlendirme Kasten

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Yargı Örgütü Dersleri Türk yargı teşkilatının genel görünümü ve bunu oluşturan çeşitli yargı kolları ADLİ YARGI ADLİ YARGI HUKUK YARGISI (medeni

Detaylı

İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme

İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme İnfaz Hukukunun Zaman Bakımından Uygulanması Zaman bakımından uygulama Madde 7- (1) İşlendiği zaman

Detaylı

Karşılaştırmalı Hukuk Işığında KAMU DAVASININ AÇILMASINDA CUMHURİYET SAVCISININ TAKDİR YETKİSİ

Karşılaştırmalı Hukuk Işığında KAMU DAVASININ AÇILMASINDA CUMHURİYET SAVCISININ TAKDİR YETKİSİ MELİK KARTAL İstanbul Üniversitesi/ İstanbul Medeniyet Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Karşılaştırmalı Hukuk Işığında KAMU DAVASININ AÇILMASINDA CUMHURİYET

Detaylı

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır Doç. Dr. Tuğrul KATOĞLU* * Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Ceza

Detaylı

Dr. SEYİTHAN GÜNEŞ Emekli Hakim HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

Dr. SEYİTHAN GÜNEŞ Emekli Hakim HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI Dr. SEYİTHAN GÜNEŞ Emekli Hakim HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII TEŞEKKÜR... XI İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI GİRİŞ...1 Birinci Bölüm KAVRAM, HUKUKİ NİTELİK VE TARİHSEL

Detaylı

Türk Ceza Kanunu. Kanun No. 5237 Kabul Tarihi:26.09.2004 Sayı:25611. BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler

Türk Ceza Kanunu. Kanun No. 5237 Kabul Tarihi:26.09.2004 Sayı:25611. BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler Türk Ceza Kanunu Kanun No. 5237 Kabul Tarihi:26.09.2004 Sayı:25611 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı BİRİNCİ BÖLÜM Temel İlkeler ve Tanımlar Ceza Kanununun

Detaylı

İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM CEZA HUKUKU. 1. Kavram

İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM CEZA HUKUKU. 1. Kavram İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM CEZA HUKUKU 1. Kavram I. TANIM, TERİM 2 1. Tanım 2 2. Terim 3 3. Ceza Hukukunun Meşruluğunun Temeli 3 II. CEZA HUKUKUNA HAKİM OLAN İLKELER 5 1. Hukuk Devleti İlkesi 5 2. İnsan Haysiyetinin

Detaylı

KISA İÇİNDEKİLER BIRINCI BÖLÜM SUÇ VE YAPTIRIM HUKUKUNA BAŞLANGIÇ

KISA İÇİNDEKİLER BIRINCI BÖLÜM SUÇ VE YAPTIRIM HUKUKUNA BAŞLANGIÇ KISA İÇİNDEKİLER BIRINCI BÖLÜM SUÇ VE YAPTIRIM HUKUKUNA BAŞLANGIÇ 1. GİRİŞ...1 I. KAVRAM...1 CEZA HUKUKUNUN AMACI...2 I SİSTEM...5 2. CEZA KANUNUMUZ...9 3. CEZA HUKUKUNUN VE SUÇ POLİTİKASININ TEMEL İLKELERİ...10

Detaylı

Türk Ceza Kanunu. Kanun No. 5237, Kabul Tarihi : 26.9.2004 Resmi Gazete: 12 Ekim 2004 SALI, Sayı : 25611. Genel Hükümler

Türk Ceza Kanunu. Kanun No. 5237, Kabul Tarihi : 26.9.2004 Resmi Gazete: 12 Ekim 2004 SALI, Sayı : 25611. Genel Hükümler Türk Ceza Kanunu Kanun No. 5237, Kabul Tarihi : 26.9.2004 Resmi Gazete: 12 Ekim 2004 SALI, Sayı : 25611 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı BİRİNCİ BÖLÜM

Detaylı

TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR

TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR Bilgi Notu-2: Cinsel Suç Mağduru Çocuklar Yazan: Didem Şalgam, MSc Katkılar: Prof. Dr. Münevver Bertan, Gülgün Müftü, MA, Adem ArkadaşThibert, MSc MA İçindekiler Grafik Listesi...

Detaylı

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar Dt. Evin Toker dtevintoker@gmail.com Şiddet Nedir? Dünya Sağlık Örgütü (WHO) şiddeti; fiziksel güç veya iktidarın kasıtlı bir tehdit veya gerçeklik biçiminde bir

Detaylı

UZLAŞTIRMA KAPSAMINDAKİ SUÇLAR YETİŞKİNLER -SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR BAKIMINDAN UZLAŞTIRMA KAPSAMINDA KALAN SUÇLARA İLİŞKİN TABLO

UZLAŞTIRMA KAPSAMINDAKİ SUÇLAR YETİŞKİNLER -SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR BAKIMINDAN UZLAŞTIRMA KAPSAMINDA KALAN SUÇLARA İLİŞKİN TABLO UZLAŞTIRMA KAPSAMINDAKİ SUÇLAR YETİŞKİNLER -SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR BAKIMINDAN UZLAŞTIRMA KAPSAMINDA KALAN SUÇLARA İLİŞKİN TABLO SIRA NO SUÇUN ADI MADDE/FIKRA ŞİKAYETE TABİ Mİ KANUNDA ÖNGÖRÜLEN CEZA MİKTARI

Detaylı

Yasemin BABA Türk Ceza Kanunu nda Etkin Pişmanlık İSTANBUL ARŞİVİ

Yasemin BABA Türk Ceza Kanunu nda Etkin Pişmanlık İSTANBUL ARŞİVİ Yasemin BABA Türk Ceza Kanunu nda Etkin Pişmanlık İSTANBUL ARŞİVİ İÇİNDEKİLER İSTANBUL CEZA HUKUKU VE KRİMİNOLOJİ ARŞİVİ...VII ÖNSÖZ... IX YAZARIN ÖNSÖZÜ...XIII İÇİNDEKİLER...XV KISALTMALAR LİSTESİ...XXI

Detaylı

Cinsel taciz suçu TCK. nun 105 inci maddesinde düzenlenmiştir. Burada;

Cinsel taciz suçu TCK. nun 105 inci maddesinde düzenlenmiştir. Burada; Cinsel taciz suçu TCK. nun 105 inci maddesinde düzenlenmiştir. Burada; (1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikâyeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya

Detaylı

TRAFİK KAZASINDAN DOĞAN TAZMİNAT TALEPLERİNDE ZAMANAŞIMI

TRAFİK KAZASINDAN DOĞAN TAZMİNAT TALEPLERİNDE ZAMANAŞIMI TRAFİK KAZASINDAN DOĞAN TAZMİNAT TALEPLERİNDE ZAMANAŞIMI Hukuk kurallarına aykırı bir şekilde bir kişinin malvarlığı ya da şahısvarlığında zarara yol açan eyleme haksız fiil denir. Haksız fiil faili malvarlığı

Detaylı

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

Arş. Gör. F. Umay GENÇ SUÇ TEORİSİ SUÇUN UNSURLARI Tipe Uygunluk (Maddi ve Manevi Unsurlar) Arş. Gör. F. Umay GENÇ SUÇUN UNSURLARI Arş. Gör. F. Umay GENÇ Maddi unsurlar Manevi unsurlar Hukuka aykırılık unsuru Hukuka aykırılık

Detaylı

ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. HIV bulaştırma ile ilgili özel bir yasa yoktur.ve buna gerek de yoktur.türk Ceza Kanununun Vücut Dokunulmazlığına Karşı Suçlar başlığı altında Kasten Yaralama suçlaması bu konuda yeterli düzenlemedir.

Detaylı

Kanun No. 5237 Kabul Tarihi : 26.9.2004

Kanun No. 5237 Kabul Tarihi : 26.9.2004 29/6/2005 tarihli ve 5377 sayılı Kanunla değişik TÜRK CEZA KANUNU (1) Kanun No. 5237 Kabul Tarihi : 26.9.2004 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı BİRİNCİ

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Giriş 1 SORUŞTURMA EVRESİ. 1. SORUŞTURMA KAVRAMI ve SORUŞTURMANIN AMACI 3 2. SORUŞTURMANIN YÜRÜTÜLMESİNDEN SORUMLU MERCİ

İÇİNDEKİLER. Giriş 1 SORUŞTURMA EVRESİ. 1. SORUŞTURMA KAVRAMI ve SORUŞTURMANIN AMACI 3 2. SORUŞTURMANIN YÜRÜTÜLMESİNDEN SORUMLU MERCİ İÇİNDEKİLER Giriş 1 SORUŞTURMA EVRESİ 1. SORUŞTURMA KAVRAMI ve SORUŞTURMANIN AMACI 3 2. SORUŞTURMANIN YÜRÜTÜLMESİNDEN SORUMLU MERCİ OLARAK CUMHURİYET SAVCISI VE ZORUNLU SAVCILIK 4 3. SORUŞTURMA EVRESİNİN

Detaylı

İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XVII GİRİŞ...1

İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XVII GİRİŞ...1 İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XVII GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM GENEL AÇIKLAMALAR, KAVRAM, TARİHİ GELİŞİM, LEH VE ALEYHTEKİ GÖRÜŞLER, HUKUKİ NİTELİĞİ, BENZER KAVRAMLARDAN

Detaylı

ADLİ SİCİL KANUNU. Kanun Numarası : 5352 Kabul Tarihi : 25/5/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 1/6/2005 Sayı : 25832

ADLİ SİCİL KANUNU. Kanun Numarası : 5352 Kabul Tarihi : 25/5/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 1/6/2005 Sayı : 25832 ADLİ SİCİL KANUNU Kanun Numarası : 5352 Kabul Tarihi : 25/5/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 1/6/2005 Sayı : 25832 Amaç ve kapsam Madde 1- (1) Bu Kanun, kesinleşmiş ceza ve güvenlik tedbirlerine mahkûmiyete

Detaylı

Tanzimat tan Günümüze Anayasal Gelişmelerde Temel Hakları Sınırlayan Ceza Muhakemesine İlişkin Düzenlemeler

Tanzimat tan Günümüze Anayasal Gelişmelerde Temel Hakları Sınırlayan Ceza Muhakemesine İlişkin Düzenlemeler Tanzimat tan Günümüze Anayasal Gelişmelerde Temel Hakları Sınırlayan Ceza Muhakemesine İlişkin Düzenlemeler Yrd. Doç. Dr. Selman DURSUN İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNU Türk Ceza Kanunu Kanun No:5237 Resmi Gazete:12 Ekim BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM

TÜRK CEZA KANUNU Türk Ceza Kanunu Kanun No:5237 Resmi Gazete:12 Ekim BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM Türk Ceza Kanunu Kanun No:5237 Resmi Gazete:12 Ekim 2004-25611 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı BİRİNCİ BÖLÜM Temel İlkeler ve Tanımlar Ceza Kanununun

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNUNDA ÇOCUĞUN CİNSEL İSTİSMARI

TÜRK CEZA KANUNUNDA ÇOCUĞUN CİNSEL İSTİSMARI TÜRK CEZA KANUNUNDA ÇOCUĞUN CİNSEL İSTİSMARI Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar Çocukların Cinsel İstismarı Madde 103 (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI. Denizli KASIM 2013

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI. Denizli KASIM 2013 HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI Denizli 07-10 KASIM 2013 Grup Adı Grup Konusu : Ceza Grubu 6. Grup : İhaleye Fesat Karıştırma Suçları, Zimmet, Rüşvet, İrtikâp, Görevi Kötüye

Detaylı

CEZA HUKUKU DERS NOTLARI

CEZA HUKUKU DERS NOTLARI CEZA HUKUKU DERS NOTLARI Ceza Kanununun amacı: Ceza Kanununun amacı; kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplum barışını korumak, suç işlenmesini

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNU Kanun Numarası : 5237 Kabul Tarihi : 26/9/2004

TÜRK CEZA KANUNU Kanun Numarası : 5237 Kabul Tarihi : 26/9/2004 TÜRK CEZA KANUNU Kanun Numarası : 5237 Kabul Tarihi : 26/9/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 12/10/2004 Sayı :25611 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 43 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNU (1)

TÜRK CEZA KANUNU (1) 8965 TÜRK CEZA KANUNU (1) Kanun Numarası : 5237 Kabul Tarihi : 26/9/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 12/10/2004 Sayı :25611 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 43 Sayfa: BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNU Kanun No Kabul Tarihi : Yürürlük Tarihi 1 Nisan 2005; Yayımlanması tarihli, sayılı R.G.

TÜRK CEZA KANUNU Kanun No Kabul Tarihi : Yürürlük Tarihi 1 Nisan 2005; Yayımlanması tarihli, sayılı R.G. TÜRK CEZA KANUNU Kanun No. 5237 Kabul Tarihi : 26.9.2004 Yürürlük Tarihi 1 Nisan 2005; Yayımlanması 11.10.2004 tarihli, 25610 sayılı R.G. GENEL HÜKÜMLER (Madde 1-75) Ceza Kanununun amacı MADDE 1. Kanunun

Detaylı

MÜKERRİR HÜKÜMLÜLERİN İNFAZINDA MÜDDETNAME HESAPLAMALARI:

MÜKERRİR HÜKÜMLÜLERİN İNFAZINDA MÜDDETNAME HESAPLAMALARI: Osman ATALAY Ankara İnfaz Cumhuriyet Savcısı MÜKERRİR HÜKÜMLÜLERİN İNFAZINDA MÜDDETNAME HESAPLAMALARI: I - GENEL ESASLAR : Tekerrür, kişinin daha önce işlediği suçu nedeniyle belli bir cezaya mahkum edilmiş

Detaylı

BÖLÜM SAYILI TÜRK CEZA KANUNU. BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler. BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı.

BÖLÜM SAYILI TÜRK CEZA KANUNU. BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler. BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı. 5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU BÖLÜM 26 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM Temel İlkeler, Tanımlar ve Uygulama Alanı BİRİNCİ BÖLÜM Temel İlkeler ve Tanımlar Ceza Kanununun amacı: Madde 1 (1) Ceza

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler 9333 CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN Kanun Numarası : 5320 Kabul Tarihi : 23/3/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 31/3/2005 Sayı : 25772 (M.) Yayımlandığı Düstur :

Detaylı

Kanun No. 5237 Kabul Tarihi : 26.9.2004

Kanun No. 5237 Kabul Tarihi : 26.9.2004 Anayasa Mahkemesi nin 17/11/2011 tarihli ve E.: 2010/115, K.: 2011/154 sayılı kararı ile değişik TÜRK CEZA KANUNU (1) Kanun No. 5237 Kabul Tarihi : 26.9.2004 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNU (1)

TÜRK CEZA KANUNU (1) 8965 TÜRK CEZA KANUNU (1) Kanun Numarası : 5237 Kabul Tarihi : 26/9/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 12/10/2004 Sayı :25611 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 43 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ

Detaylı

BİRİNCİ KISIM : TEMEL İLKELER, TANIMLAR VE UYGULAMA ALANI

BİRİNCİ KISIM : TEMEL İLKELER, TANIMLAR VE UYGULAMA ALANI Page 1 of 92 TÜRK CEZA KANUNU Kanun Numarası: 5237 Kabul Tarihi: 26/09/2004 Yayımladığı Resmi Gazete Tarih: 12/10/2004 Yayımladığı Resmi Gazete Sayısı: 25611 BİRİNCİ KİTAP: GENEL HÜKÜMLER BİRİNCİ KISIM

Detaylı

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi 1) CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİ Hukuka aykırılıklar çok çeşitli biçimde gerçekleşebilir. Her hukuka aykırılık

Detaylı

4857 SAYILI İŞ KANUNU'NA GÖRE UYGULANACAK PARA CEZALARI

4857 SAYILI İŞ KANUNU'NA GÖRE UYGULANACAK PARA CEZALARI 4857 SAYILI İŞ KANUNU'NA GÖRE UYGULANACAK PARA CEZALARI 4857 SAYILI İŞ KANUNU'NA GÖRE UYGULANACAK PARA CEZALAR (01.01.2012 tarihinden itibaren) Kanun Mad. Ceza Mad. Cezayı Gerektiren Fiil 1 OCAK-25 OCAK

Detaylı

ADLİ TIBBİ AÇIDAN ADLİ PSİKİYATRİ

ADLİ TIBBİ AÇIDAN ADLİ PSİKİYATRİ ADLİ TIBBİ AÇIDAN ADLİ PSİKİYATRİ Prof. Dr. Faruk AŞICIOĞLU Adli Tıp Uzmanı &Tıbbi Biyoloji Bilim Dr. Adli Tıp Enstitüsü ADLİ PSİKİYATRİ NEDİR? ADLİ PSİKİYATRİST KİMDİR? Hukuki çatışmaların çözümünde psikiyatri

Detaylı

HÜKÜM KURMA SANATI I. BÖLÜM MAHKEMECE VERİLEN KARARLAR

HÜKÜM KURMA SANATI I. BÖLÜM MAHKEMECE VERİLEN KARARLAR HÜKÜM KURMA SANATI I. BÖLÜM MAHKEMECE VERİLEN KARARLAR A Genel Olarak...1 B Ara Karar...2 C Son Kararlar (Hükümler)...5 D Hüküm Çeşitleri...6 E Ceza Muhakemesi Kanunu nda Düzenlenen Hüküm Çeşitleri İle

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNU (1)

TÜRK CEZA KANUNU (1) 8965 TÜRK CEZA KANUNU (1) Kanun Numarası : 5237 Kabul Tarihi : 26/9/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 12/10/2004 Sayı :25611 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 43 BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ

Detaylı

adli psikiyatride epilepsi

adli psikiyatride epilepsi adli psikiyatride epilepsi Mustafa Sercan AİBÜ İzzet Baysal Tıp Fakültesi Psikiyatri AD TPD Adli Psikiyatri Bilimsel Çalışma Birimi suç hukukun suç saydığı eylem, ya da eylemsizlik (ihmal vb.) 04 Haziran

Detaylı

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN Kanun No. 4483 Resmi Gazete Tarih: 4.12.1999; Sayı: 23896 Amaç MADDE

Detaylı

ADLİ SİCİL KANUNU. Kanun Numarası : Kanun Kabul Tarihi : 25/05/2005. Resmi Gazete Tarihi : 01/06/2005. Resmi Gazete Sayısı : 25832

ADLİ SİCİL KANUNU. Kanun Numarası : Kanun Kabul Tarihi : 25/05/2005. Resmi Gazete Tarihi : 01/06/2005. Resmi Gazete Sayısı : 25832 ADLİ SİCİL KANUNU Kanun Numarası : 5352 Kanun Kabul Tarihi : 25/05/2005 Resmi Gazete Tarihi : 01/06/2005 Resmi Gazete Sayısı : 25832 AMAÇ VE KAPSAM Madde 1 - (1) Bu Kanun, kesinleşmiş ceza ve güvenlik

Detaylı

ADLİ SİCİL KANUNU. Kanun Numarası : Kanun Kabul Tarihi : 25/05/2005. Resmi Gazete Tarihi : 01/06/2005. Resmi Gazete Sayısı : 25832

ADLİ SİCİL KANUNU. Kanun Numarası : Kanun Kabul Tarihi : 25/05/2005. Resmi Gazete Tarihi : 01/06/2005. Resmi Gazete Sayısı : 25832 ADLİ SİCİL KANUNU Kanun Numarası : 5352 Kanun Kabul Tarihi : 25/05/2005 Resmi Gazete Tarihi : 01/06/2005 Resmi Gazete Sayısı : 25832 AMAÇ VE KAPSAM Madde 1 - (1) Bu Kanun, kesinleşmiş ceza ve güvenlik

Detaylı

Ceza Hukuku Genel Hükümler Pratik Çalışmaları

Ceza Hukuku Genel Hükümler Pratik Çalışmaları İçindekiler I Prof. Dr. Hamide Zafer Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Ceza Hukuku Genel Hükümler Pratik Çalışmaları Olaylar ve Kararlar Çözümlü Örnekler

Detaylı

Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Şiddete Karşı Ceza Hukuku Tedbirleri Almanya daki son kanun değişiklikleri ve Türk ceza hukukundaki durum

Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Şiddete Karşı Ceza Hukuku Tedbirleri Almanya daki son kanun değişiklikleri ve Türk ceza hukukundaki durum Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Şiddete Karşı Ceza Hukuku Tedbirleri Almanya daki son kanun değişiklikleri ve Türk ceza hukukundaki durum Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi 7. Kasım 2018

Detaylı

İÇİNDEKİLER KASTEN ÖLDÜRME

İÇİNDEKİLER KASTEN ÖLDÜRME İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V İÇİNDEKİLER... VII KASTEN ÖLDÜRME Kasten Öldürme (Md. 81)... 1 I. GENEL OLARAK...1 II. KORUNAN HUKUKİ YARAR...3 III. MADDİ UNSUR...4 IV. 1. Fail...4 2. Mağdur...4 3. Suçun Konusu...7

Detaylı

SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜTLENME SUÇLARI (TCK m )

SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜTLENME SUÇLARI (TCK m ) Dr. Erkan SARITAŞ SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜTLENME SUÇLARI (TCK m. 220-221) İSTANBUL ARŞİVİ İÇİNDEKİLER SUNUŞ...VII ÖNSÖZ... XI İÇİNDEKİLER... XVII KISALTMALAR LİSTESİ...XXIX GİRİŞ...1 I. KONUNUN MAHİYETİ

Detaylı

CİNSEL SALDIRILAR ACİL HEKİMİNİN SORUMLULUKLARI. Dr. Serhat KOYUNCU Gaziosmanpaşa Üniversitesi Acil tıp A.D

CİNSEL SALDIRILAR ACİL HEKİMİNİN SORUMLULUKLARI. Dr. Serhat KOYUNCU Gaziosmanpaşa Üniversitesi Acil tıp A.D CİNSEL SALDIRILAR ACİL HEKİMİNİN SORUMLULUKLARI Dr. Serhat KOYUNCU Gaziosmanpaşa Üniversitesi Acil tıp A.D Tanımlar Cinsel saldırı çeşitleri Yasal düzenlemeler Acil hekiminin sorumlulukları Cinsel saldırı,

Detaylı

CEZANIN ERTELENMESİ VE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARLARI. Stj. Av. Müge BOSTAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA

CEZANIN ERTELENMESİ VE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARLARI. Stj. Av. Müge BOSTAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA CEZANIN ERTELENMESİ VE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARLARI Stj. Av. Müge BOSTAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA 13.09.2017 muge@eryigithukuk.com Cezanın Ertelenmesi Cezanın ertelenmesi, mahkeme

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? CEZA HUKUKU SUÇ Suçun Unsurları Suçun Türleri CEZA Ceza Hukukunun İlkeleri Cezai Sorumluluk CEZA HUKUKU "Ceza hukuku, devletin organlarınca suç sayılan

Detaylı

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet 3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet Fikret İlkiz Anayasaya göre; herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLÎ YARGI MAHKEMELERİ, BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ,

Detaylı

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN 6405 TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN Kanun Numarası : 3002 Kabul Tarihi : 8/5/1984

Detaylı

CEZA HUKUKU- ULUSLARARASI HUKUK. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

CEZA HUKUKU- ULUSLARARASI HUKUK. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi CEZA HUKUKU- ULUSLARARASI HUKUK Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi CEZA HUKUKU Öğrenme Hedeflerimiz CEZA HUKUKUNUN KONUSU SUÇ VE CEZALARIN KANUNÎLİĞİ SUÇ VE CEZALARIN GEÇMİŞE YÜRÜMEZLİĞİ CEZA

Detaylı

TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR

TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR Bilgi Notu-2: Cinsel Suç Mağduru Çocuklar Yazan: Didem Şalgam, MSc Katkılar: Prof. Dr. Münevver Bertan, Gülgün Müftü, MA, Adem Arkadaş- Thibert, MSc MA İçindekiler Grafik Listesi...

Detaylı

BİRİNCİ KISIM : TEMEL İLKELER, TANIMLAR VE UYGULAMA ALANI

BİRİNCİ KISIM : TEMEL İLKELER, TANIMLAR VE UYGULAMA ALANI TÜRK CEZA KANUNU Kanun Numarası: 5237 Kabul Tarihi: 26/09/2004 Yayımladığı Resmi Gazete Tarih: 12/10/2004 Yayımladığı Resmi Gazete Sayısı: 25611 BİRİNCİ KİTAP: GENEL HÜKÜMLER BİRİNCİ KISIM : TEMEL İLKELER,

Detaylı

5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNUNDA KAMU GÖREVLİLERİNE İLİŞKİN HÜKÜMLER. (Sınav Yön. Md.: 40)

5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNUNDA KAMU GÖREVLİLERİNE İLİŞKİN HÜKÜMLER. (Sınav Yön. Md.: 40) 5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNUNDA KAMU GÖREVLİLERİNE İLİŞKİN HÜKÜMLER (Sınav Yön. Md.: 40) Dr. Erkan İSPİRLİ Orman Yük. Müh. Hukukçu Oda AR-GE Kom. Üyesi CEZA KANUNUNUN AMACI (5237/Md.1) a) Kişi hak ve özgürlüklerini,

Detaylı

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA: Sanık. 30/08/2014 tarihinde emniyet görevlileri tarafından yapılan üst aramasında uyuşturucu olduğu değerlendirilen madde ele geçirildiği, ekspertiz raporu uyarınca ele geçirilen maddenin uyuşturucu niteliğine

Detaylı

6698 SAYILI KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUN UNUN AMACI VE KAPSAMI

6698 SAYILI KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUN UNUN AMACI VE KAPSAMI 6698 SAYILI KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUN UNUN AMACI VE KAPSAMI AMAÇ 2010 yılında 5982 sayılı Kanunla Anayasanın 20. maddesine eklenen ek fıkra Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını

Detaylı

SPKn İDARİ PARA CEZALARI

SPKn İDARİ PARA CEZALARI SPKn İDARİ PARA CEZALARI Av. Ümit İhsan Yayla Sermaye Piyasası Kanununda Halka Açık Şirketlerle İlgili Suç ve Yaptırımlar ile Önemli Nitelikte İşlemler Paneli İstanbul 27.06.2014 Sunum İçeriği Ceza Vermeye

Detaylı