KOLOREKTAL POLİPLERİN ve KİTLELERİN SAPTANMASINDA ÇOK KESİTLİ BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ KOLONOGRAFİNİN TANISAL ETKİNLİĞİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "KOLOREKTAL POLİPLERİN ve KİTLELERİN SAPTANMASINDA ÇOK KESİTLİ BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ KOLONOGRAFİNİN TANISAL ETKİNLİĞİ"

Transkript

1 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI HAYDARPAŞA NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ RADYOLOJİ KLİNİĞİ KOLOREKTAL POLİPLERİN ve KİTLELERİN SAPTANMASINDA ÇOK KESİTLİ BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ KOLONOGRAFİNİN TANISAL ETKİNLİĞİ (Radyoloji Uzmanlık Tezi) Tez Danışmanı: Prof. Dr. M. Masum ŞİMŞEK Dr. Osman Yücel CANCA İSTANBUL 2009

2 ÖNSÖZ Uzmanlık eğitimim boyunca, bilgi ve deneyimlerinden yararlandığım, asistanı olmaktan mutluluk duyduğum Klinik Şefim Prof. Dr. M. Masum ŞİMŞEK e, Eğitimim süresince mesleki bilgi ve tecrübesinden yararlanma fırsatı bulduğum Şef Yardımcısı Uzm. Dr. Zeynep Gamze KILIÇOĞLU na, Eğitimimde ve tezimin oluşturulmasında bana bilgi ve deneyimlerini aktaran kliniğimiz Başasistanı Burcu Seher ANIL a, Eğitimime olan katkıları ve her konuda desteklerini esirgemeyen kliniğimiz uzmanları Uzm. Dr. Mustafa SARITAŞ, Uzm. Dr. Yusuf Ziya BENEK, Uzm. Dr. Hakan Fazlı SÜMER, Uzm. Dr. Hikmet KARAGÜLLÜ ve Uzm. Dr. Ahmet ÇÖLÜOĞLU na, Birlikte çalışmaktan her zaman onur ve mutluluk duyduğum asistan doktor arkadaşlarıma, kliniğimiz teknisyen, hemşire ve yardımcı sağlık personeline, Rotasyon yaptığım kliniklerdeki şef, şef yardımcısı, başasistan, uzman ve asistanlara, Birlikte çalışma fırsatı bulduğum hastanemizdeki tüm şef, şef yardımcıları, başasistan, uzman, asistan, hemşire ve yardımcı sağlık personeline; Beni bu günlere ulaştıran anne ve babama, Beni her zaman destekleyen ve yanımda olan sevgili eşime, saygı ve teşekkürlerimi sunarım. Dr. Osman Yücel CANCA

3 İÇİNDEKİLER I. GİRİŞ ve AMAÇ... 1 II. GENEL BİLGİLER Kolorektal Anatomi 3 2. Kolorektal Polip ve Kanserler 9 3. Kolorektal Polip ve Kanserlerde Görüntüleme Yöntemleri 17 III. GEREÇ ve YÖNTEM...32 IV. BULGULAR...35 V. TARTIŞMA...46 VI. SONUÇ...53 VII. KAYNAKLAR...54

4 I. GĐRĐŞ ve AMAÇ Kolorektal kanserler gelişmiş ülkelerde ciddi morbidite ve mortaliteye yol açan önemli bir sağlık sorunudur. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri nde en sık görülen üçüncü kanser olup kansere bağlı ölümlerde ikinci sırada yer almaktadır (1). Kolorektal kanserlerin çoğunluğu var olan adenomatöz poliplerden gelişir. Bu adenomatöz polip-karsinom süreci yıl olup (2) bu arada prekanseröz adenomatöz poliplerin saptanması ve tedavisi mümkündür. Bu amaçla yapılan birçok prospektif, vaka-kontrol çalışmaları ve prediktif çalışmalarda, çeşitli tarama stratejilerinin ve testlerinin kolorektal kanser mortalitesini azalttığı kanıtlanmıştır (3,4,5,6,7). Bu açıdan bakıldığında kolorektal kanserler önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olarak durmaktadır. Bu sebeple prekanseröz adenomatöz lezyonların tanısı için tarama yöntemlerinin uygulanması kolorektal kanser mortalite ve morbiditesini azaltmak açısından büyük önem taşımaktadır yılında Amerikan Kanser Derneği 50 yaş ve üzeri asemtomatik erişkinlerde adenomatöz polip ve kolorektal kanserin erken tanısı için tetkikleri iki gruba ayırıp aşağıda belirtilen şekilde öneride bulunmuştur (8): Kolorektal kanserleri saptamaya yönelik tetkikler: Yüksek duyarlılıklı gaytada gizli kan testi her yıl veya Yüksek duyarlılıklı immunokimyasal gayta testi her yıl veya Yüksek duyarlılıklı gayta DNA testi süre belirsiz Adenomatöz polip ve kolorektal kanserleri saptamaya yönelik tetkikler: Fleksıbl sigmoidoskopi her 5 yılda veya Konvansiyonel kolonoskopi her 10 yılda veya Çift kontrastlı baryumlu kolon grafisi her 5 yılda veya Bilgisayarlı tomografi (BT) kolonografi her 5 yılda Amerikan Kanser Derneği 2008 yılında revize ettiği bu son önerilerde tetkikleri ilk kez kolorektal kanseri saptamaya yönelik ve adenomatöz polipleri ve kolorektal kanseri saptamaya yönelik olarak iki gruba ayırmıştır. Đkinci grup tetkikler prekanseröz olan adenomatöz polipleri ve özellikle erken dönem kolorektal kanserleri saptamada üstündürler. Bu yaklaşım, kolorektal kanser gelişmeden önce ya da kolorektal kanseri erken evrede saptamaya vurgu yapmaktadır. Bu ikinci grup tetkiklerden fleksibl sigmoidoskopi, konvansiyonel kolonoskopi, çift kontrastlı baryumlu kolon grafisi uzun süredir kullanılmaktadır. Ancak bu yöntemlerin hepsinin bazı kısıtlılıkları bulunmaktadır. Fleksibl sigmoidoskopi ile kolonun sadece distal yaklaşık 60cm lik segmentini içeren inen kolon, sigmoid ve rektumun incelenebilmesine olanak tanır. 1

5 Konvansiyonel kolonoskopi tüm kolonun incelenebildiği, lezyon biyopsisi ve rezeksiyonuna olanak tanıyan bir metod olmasına rağmen, hastaların yaklaşık %5-10 unda tüm kolonun değerlendirilemediği bildirilmiştir. Ayrıca tüm adenomların yaklaşık %20 nin gözden kaçabilmesi söz konusudur (9). Tanısal ve terapotik kolonoskopide, perforasyon (0,8 1/1000), majör hemoraji (3/1000) ve ölüm (1/30000) gibi komplikasyonlar da görülebilmektedir (9,10). Çift kontrastlı baryumlu kolon grafisinin polip saptamada duyarlılığı ve özgüllüğü düşüktür. Rockey ve ark. (11) yaptıkları çalışmalarında çift kontrastlı baryumlu kolon grafisinin duyarlılığı 1cm den büyük polipler için % 48, 6-9mm polipler için ise %35 olarak saptamışlardır. BT kolonografi ise kolorektal kanser ve poliplerin taranmasında kullanılan yöntemlere en son eklenendir. Đlk defa Helikal BT ile kolonun kolonoskopiye benzer şekilde üç boyutlu (3B) görüntülenmesi Vining tarafından 1994 yılında tanımlanmıştır (12). BT kolonografi ince kesit BT ile yüksek rezolüsyonlu iki boyutlu (2B) aksiyel görüntülerin oluşturulması esasına dayanan bir görüntüleme yöntemidir. Bu incelemeyle BT ile elde edilen dijital bilgi değişik bilgisayar yazılımları ile rekonstrükte edilerek kolonun konvansiyonel kolonoskopiye benzer 3B görüntüleri oluşturulur (13). Kolon mukoza yüzeyinin bilgisayar yardımıyla üç boyutlu endoluminal görüntülenmesine sanal kolonoskopi adı verilmektedir. BT kolonografi genel anlamda 2B ve 3B teknikleri kullanarak kolorektal polipler ve/veya kanserler açısından kolon mukozasının değerlendirilmesidir. Yeni geliştirilen çok kesitli bilgisayarlı tomografi (ÇKBT) cihazları ile yapılan çalışmalarda, hızlı çekim süresi ve sağladığı uzaysal rezolüsyon sonucu 3mm den küçük poliplerin dahi saptanabileceği kaliteli sanal rekonstrüksiyonlar yapılabilmektedir. Yakın zamanda poliplerin saptanmasında duyarlılığı artıran, poliplerin volümetrik özelliklerine dayanarak geliştirilen cihazın otomatik tarama programıda kullanılmaya başlanmıştır (CAD; Computer-Aided Detection). BT kolonografi kolon lümeni yanı sıra kolon dışı organ, vasküler ve kemik yapıları da görüntüleyerek ekstrakolonik patolojileri saptamada olanak sağlamaktadır. Yapılan çalışmalar BT kolonografinin rölatif olarak güvenilir ve minimal invaziv olması nedeni ile kolorektal hastalıklar açısından diğer tarama yöntemlerine iyi bir alternatiftir (14). Bu çalışmanın amacı, erişkin yaş grubundaki kolorektal kanser riski yüksek hastalarda, ÇKBT kolonografinin kolorektal poliplerin ve kitlelerin saptanmasındaki tanısal etkinliğini değerlendirmektir. 2

6 II. GENEL BĐLGĐLER 1. KOLOREKTAL ANATOMĐ 1.1. KOLON ANATOMĐSĐ Kalın barsak veya kolon, proksimalde ileoçekal valfden başlayıp distalde rektosigmoid bileşkeye kadar uzanır. Yaklaşık olarak 150cm uzunluğundadır (15). Kolon abdominal kavitenin periferinde yerleşir ve sağda çekum ile çıkan kolon, transvers kolon, solda inen kolon ile sigmoid kolondan oluşur (resim 1). Sağ kolon soldan daha geniş çaplıdır ve çekum en geniş kalibrasyona sahiptir Kolon Segmentleri Resim 1: Kolon segmentleri Çekum ve ileoçekal bileşke Çekum sağ iliak fossada yerleşimli luminal çapı 6 9cm arasında değişen kör sakküler bir poş olup kolonun en ince duvarı olan porsiyonudur. Genel olarak çekum ilioçekal plika ile fikse şekilde retroperitoneal yerleşimlidir. Đleum, çekum medial duvarına ileoçekal valf ile açılır. Đntraluminal olarak orifis superior ve inferior mukozal dudaklardan oluşur. 3

7 Çıkan kolon Yaklaşık 12,5 20cm uzunluğundadır (15). Çıkan kolon; diğer kolonik segmentler gibi; çekumdan daha küçük çapa (4 7cm) sahiptir. Anterior, medial ve lateral yüzleri periton ile örtülü olup retroperitoneal olarak sağ alt kadrandan karaciğer sağ lobu (hepatik fleksura) komşuluğuna ve sağ böbrek ventraline uzanır. Sağ kolonik fleksura sağ renokolik, hepatokolik ve sağ frenikokolik ligamanlar ile fiksedir. Transvers kolon Yaklaşık 40 50cm uzunluğundadır (15). Transvers kolon intraperitoneal yerleşimlidir. Transvers mezokolon ve gastrokolik ligaman ile asılı durur. Karaciğer, safra kesesi, duodenum ve pankreas, mide, omentum majus ve ince barsak ansları ile ilişkidedir. Sol kolonik fleksura sağdakinden daha yukardadır ve dalak (splenik fleksura) ve sol böbrek ile komşudur. Sol kolonik fleksura splenokolik, sol renokolik ve sol frenikokolik ligamanlar ile fiske olmuştur. Đnen kolon Đnen kolon sol kolonik fleksuradan itibaren dorsal abdominal duvar boyunca solda aşağıya doğru uzanır. Çapı 3 4cm arasında değişir. Çıkan kolona benzer şekilde retroperitoneal olarak fikse olmuştur ve renal fasyanın ventral kılıfına (Gerota fasyası) tutunmuştur ve bu nedenle transvers kolondan daha az mobildir. Sigmoid kolon Đntraperitoneal yerleşimli olan sigmoid kolon inen kolonun devamında sol iliak fossadan pelvik kavitede rektum superioruna kadar uzanır. Yaklaşık 12cm ile 60cm arasında değişen uzunluğa sahiptir. Fleksible mezosuna bağlı olarak sigmoid kolon çok mobildir ve kolayca pozisyonunu değiştirebilir. Mezosigmoid kökü psoas major kasının medial kenarından başlar; sol üreter, sol genital kan damarları ve aortik bifurkasyonu geçer ve kaudalde 3. sakral vertebra seviyesine ulaşır. 4

8 Kolon Arterleri Kolon superior ve inferior mezenterik arter dalları tarafından beslenir (resim 2). Resim 2: Kolonun normal arterleri Superior mezenterik arter Çekum, apendiks, asendan kolon ve transvers kolonun 2/3 ünü besler. Aşağıdan yukarıya doğru ileokolik arteri, sağ kolik arteri ve orta kolik arteri verir. Đleokolik arter ileal arterlerin çıkımından sonra superior mezenterik arterin devamıdır. Çıkan kolon için superior dalı ve çekum (kolik dal) ile apendiks (apendikular arter) için inferior dalı verir. Sağ kolik arter direkt superior mezenterik arterden, ileokolik arterden veya orta kolik arterden kaynaklanabilir. Çıkan kolon ve sağ kolonik fleksurayı besler. %70 hastada tanımlanabilir sağ kolik arter mevcut değildir, bu nedenle sağ kolon ileokolik arterin kolik dalından ve orta kolik arterin sağ dalından beslenir. Orta kolik arter superior mezenterik arterin infrapankreatik segmentinden kaynaklanır ve transvers mezokolon içerisinde sağdan orta hatta doğru seyreder. Transvers kolona ulaşmadan önce arteriyel trunkus %50 vakada sağ ve sol dala ayrılır. Đnferior mezenterik arter Transvers kolonun sol 1/3 ünü, inen ve sigmoid kolonu ve rektumun büyük kısmını besler. Sol kolik arter inferior mezenterik arterin sol tarafından çıkar, sol böbreği geçer ve sol 5

9 kolik fleksura, giden asendan dal ile inen ve sigmoid kolona giden desendan dala ayrılır. Sigmoid arterler inferior mezenterik arterden kaynaklanır, sol üreter ve gonodal damarları mesosigma içerisinde geçer ve sigmoid kolona ulaşır. Dallar sol kolik arter ve superior rektal arterlerle anastomoz yapar (kolonun marjinal arteri). Son tarif edilen anastomoz Sudeck s point olarak tanımlanır Kolon Venleri Kolon venleri kolon arterlerini izlerler ve aynı adı alırlar. Sağ kolonun venleri superior mezenterik veni oluştururlar. Pankreas boynu arkasında splenik ven ile birleşerek portal veni yaparlar. Sol kolonun venleri inferior mezenterik veni oluştururlar ve aynı adlı arterlerin yanında kraniale seyredip splenik vene dökülürler Kolon Lenfatikleri Kolonik lenf nodları dört gruba ayrılabilir (resim 3): 1. Epiploik lenf nodları; serozal yüzde epiploik apendices içerisinde 2. Parakolik lenf nodları; kolonik duvara komşu 3. Đntermedier lenf nodları; kolik kan damarları boyunca 4. Preterminal lenf nodları; superior ve inferior mezenterik arterlerin ana trunkusları boyunca Preterminal lenf nodları bu visseral arterlerin orjini lokalizasyonundaki paraaortik lenf nodlarına drene olurlar ve kolonun en yüksek lenf nodu istasyonu olarak bilinir. Resim 3: Kolonik lenf nodları; 1. Epikolik, 2. Parakolik, 3. Đntermedier, 4. Santral Kolon Sinirleri Kolon otonom sinir sisteminden sempatik ve parasempatik dallar alır. Sempatik inervasyon kolonik duvarın relaksasyonuna ve ileoçekal valf ile damarsal kas tabakalarının 6

10 kasılmasına neden olur. Aferent sinir lifleri visseral ağrı duyusundan primer olarak sorumludur. Parasempatik inervasyon kolonik duvar kaslarının kontraksiyonuna, internal anal sfinkter relaksasyonuna ve sekretomotor fonksiyonlara neden olur. Distansiyon ve ağrı hissi aferent parasempatik sinir lifleri ile taşınır. Sempatik sinirler Çekum, çıkan kolon ve transvers kolonun 2/3 ü torasik segmentlerden kaynaklanan sempatik sinirlerle inerve olurlar. Preganglionik sinir lifleri major ve minör splanknik sinirler yoluyla çölyak ve superior mezenterik pleksusa ulaşırlar ve buradaki ganglionlarda sonlanırlar. Postganglionik sinir lifleri superior mezenterik arter boyunca periarteryel pleksus yoluyla kolonik duvara ulaşırlar. Transvers kolonun sol 1/3 ü, inen ve sigmoid kolon lomber ve üst sakral spinal segmentlerden kaynaklanan sempatik sinirlerle inerve olurlar. Preganglionik sinir lifleri lomber splanknik sinirler yoluyla inferior mezenterik pleksusa ve sakral splanknik sinirler yoluyla superior ve inferior hipogastrik pleksusa ulaşırlar. Postganglionik sinir lifleri inferior mezenterik arter boyunca periarteryel pleksus yoluyla kolonik duvara girerler. Parasempatik sinirler Çekum, çıkan kolon ve transvers kolonun 2/3 ü vagus sinirinden kaynaklanan parasempatik sinir lifleri ile inerve olurlar. Vagal sinir lifleri çölyak ve superior mezenterik sinir lifleri yoluyla kolonik duvara ulaşırlar ve burada intramural ganglion hücrelerinde sonlanırlar. Transvers kolonun sol 1/3 ü, inen ve sigmoid kolon 2 4. sakral segmentten kaynaklanan parasempatik sinirler yoluyla inerve olurlar. Parasempatik sinir lifleri pelvik splanknik sinirler yoluyla inferior ve superior hipogastrik pleksusu geçerler ve inferior mezenterik arter dallarının takip ederek kolonik duvara ulaşırlar REKTUM ANATOMĐSĐ Rektum kalın barsağın en son segmentini oluşturur ve kontinans ile defekasyondan sorumludur. Rektum yaklaşık 15 19cm uzunluğunda olup 3. sakral vertebra hizasından perineye kadar uzanır. Sakrokoksigeal kavite boyunca aşağıya doğru inen ve anorektal bileşkede pelvik duvarı geçen intrapelvik organlar içerisinde en dorsalde yerleşimli olandır. Rektum iki segmente ayrılır: rektal ampulla, anal kanal. Sabit semilunar transvers foldları vardır; orta fold (Kohlrausch), superior ve inferior fold (Houston). Rektumun inferior ve dorsal kısmı ekstraperitoneal yerleşimlidir ve mezenteri yoktur. Rektal ampulla; rektumun en geniş porsiyonudur. Ön duvarı visseral periton ile kaplı olup periton buradan erkekte mesane ve seminal veziküllere (rektovezikal poş) kadında uterus ve posterior vajen duvarının superioruna (rektouterin poş, Douglas poşu) uzanır. Anal kanal ve anüs; anal kanal yaklaşık 2,5 4cm uzunluğundadır. 7

11 Rektumun Arterleri Esas olarak inferior mezenterik arterin terminal dalları ve superior rektal arter tarafından beslenir. Mezorektum içerisinden geçen arter 2 3 dala ayrılır ve rektum duvarının posterolateralini çevreler. Đnternal iliak arterden kaynaklanan medial rektal arterler %10 vakada mevcuttur. Anal kanal inferioru ve internal anal sfinkter inferior rektal arterden kaynaklanan anal arterlerle beslenir (resim 4). Resim 4: Rektum ve anal kanal arterleri; 1. Superior rektal arter, 2. internal iliak arter, 3. pudendal arter, 4. Medial rektal arter, 5. Đnferior rektal arter, 6. Eksternal anal sfinkter, 7. Levator ani kası Rektumun Venleri Rektumun venöz drenajı portal ve sistemik dolaşıma olur. Superior rektal ( hemoroidal ) ven, rektumun üst kesimini drene ederek inferior mezenterik vene ve oradan da portal vene dökülür. Orta rektal ven ise rektum alt kesimini drene eder. Đnferior rektal ven anal kanalı drene eder. Orta ve inferior mezenterik ven de pudendal ve hipogastrik venler aracılığıyla internal iliak vene drene olur. Böylece potansiyel bir porta-kaval şant oluşur Rektumunun Lenfatikleri Rektum ve anal kanal zengin bir lenfatik ağa sahiptir. Dentate çizgi üzerinde lenf; inferior mezenterik ve internal iliak nodlara drene olur. Dentate çizginin altında ise superfisial inguinal lenf nodlarına dökülür. 8

12 Rektumun üst 2/3 ünün lenfatikleri genellikle inferior mezenterik ve paraaortik nodlara dökülür. Alt 1/3 ünün lenfleri ise başlıca iki yoldan buradan ayrılır. Đlki hemoroidal ve inferior mezenterik arterler boyunca; ikincisi ise orta hemoroidal damarları takip ederek lateraldeki internal iliak nodlara doğrudur Rektumun Sinirleri Rektum ve anal kanal superioru otonomik sinirlerle inerve olurken anal kanal inferioru ve anüs pudendal sinirler yoluyla somatik olarak inerve olur. Otonomik sinirler; lomber sempatik sinirler periarteryel sinir ağı, inferior mezenterik ve superior hipogastrik pleksusu oluşturmak üzere inferior mezenterik ve superior rektal arter boyunca seyreder. Superior hipogastrik pleksustan sağ ve sol hipogastrik sinirler kaynaklanır ve paryetal pelvik fasyaya (Waldeyer fasyası) tutunmuş olarak her iki taraftan pelvik kaviteye girerler. Lateral rektum duvarlarına ulaşırlar ve intrapelvik sinir ağını, inferior hipogastrik pleksusu oluştururlar. Sakral parasempatik sinirler inferior hipogastrik pleksusa pelvik splanknik sinirler (nervi erigentes) yoluyla katılırlar ve sıklıkla rektum duvarına girip intramural yerleşimli olan enterik sinir sistemi ile bağlantı kurarlar. Somatik sinirler; anal kanal inferioru pudendal sinirlerin perianal dallarıyla beslenir. Otonom inerve olan rektuma karşı anodermal segment yoğun olarak bulunan somatosensör sinir uçlarına bağlı olarak dokunma, basınç, ağrı ve ısıya oldukça duyarlıdır. 2. KOLOREKTAL POLĐP ve KANSERLER 2.1. KOLOREKTAL POLĐPLER Polipler, mukozadan gelişen barsak lümenine doğru düz veya saplı büyümelerdir. Polip Yunanca bir kelime olup parmaksı çıkıntılar manasındadır. Bu terim patolojik bir durumu bildirmeksizin klinik bir terim olarak kullanılmaktadır. Bu lezyonlar mukozadan gelişebildikleri gibi (örneğin villöz adenom), submukozadan gelişip mukozayı barsak lümenine iten lezyonlar şeklinde de (örneğin karsinoid, lipom) olabilir. Kolorektal polipler oluştuğu mukozaya bir uzantı ile bağlı olabilir (pediküllü, saplı polip) ya da mukoza üzerine oturabilir (sesil, sapsız polip) (16). Poliplerde büyüme ya da ülserasyon gözlendiğinde malignite yönünden değişim akla gelmektedir. Çok sayıda ve yaygın olduğunda polipozis olarak adlandırılır. Kesin tanı ise histopatolojik inceleme sonucu yapılır (16,18). 9

13 Non-neoplastik Polipler Hiperplazik (metaplazik): a- Geniş tip hiperplazik polip b- Adenom alanları içeren hiperplazik polipler En çok görülen kolorektal polip tipidir. Genellikle rektosigmoid bölgede olan epitelin nonneoplastik proliferasyonudur. Mukozal hücrelerin doğal yenilenmesi sırasında oluşan aşırı hücre artışı sonucu gelişir. Küçük, sesil oluşumlardır. Ortalama 5mm çapında olurlar. Üzerleri düzdür. Malign potansiyelleri yoktur. 40 yaş atında %40, 40 yaş üzerinde %75 civarında görülür. Multipl olabilirler. Bazen 1cm çapından büyük, lobule ve saplı da olabilirler Hamartomatöz: a- Peutz Jeghers polipi b- Cowden hastalığı polipi c- Juvenil polip d- Cronkhite Canada Sendromu e- Gaglionöromatozis a- Peutz-Jeghers Sendromu polipleri: 1921 yılında Peutz tarafından tarif edilmiştir. Mukokutanöz melanotik pigmentasyon ve gastrointestinal sistemde poliplerle karakterize bir sendromdur. Ağız çevresindeki mukozada, kolda, avuç içinde ve perianal bölgede pigmentasyonlar görülebilir. Polipler gastrointestinal sistemde en sık jejunum ve ileumdur. %50 sinde ek olarak kolonda ve rektumda da olabilir. Hastaların %25 de gastrik polipler de olabilir. Bunun önemi eğer hastalarda multipl kolonik, rektal ve gastrik polipler varsa, polipler adenomatöz polipten ziyade hamartom olabilir. Poliplerin malign potansiyeli %2 3 kadardır (16). b- Cowden Hastalığı: Multipl polipler dışında yüzde trişilemmoma, hiperkeratotik verrüler, el ayası ve ayak tabanında keratoderma, vitiligo, ağız mukozasında papillomlar, meme ve tiroit kanseri gibi ek bulgularla birliktedir. Polipler olguların %35 inde bulunur. Polipler gastrointestinal sistemin herhangi bir yerinde olabilir. c- Juvenil polip: Malign potansiyeli yoktur. Ortalama görülme yaşı 4 yaş civarıdır. Erkek/kadın oranı 3/2dir. Genellikle rektumda görülür. Polip oluşumuna muskularis mukoza katılmaz. Defekasyon sonrası kırmızı rektal kanama ile kendini gösterir. Kendiliğinden kopabilir (otoamputasyon). Genellikle tektir ancak %30 hastada multipl olabilir. 10 dan fazla polip olması durumunda polipozis olarak kabul edilirler. Polipler çıkartılmalı ve hasta ile ailesinin takibi esastır. d- Cronkhite-Canada Sendromu: Mide barsak polipleri, alopesi, deride hiperpigmentasyon alanları, tırnaklarda atrofi vardır. Kalıtsal değildir ve kadın-erkek oranı eşittir. Tüm gastrointestinal sistemde olabilirler. Anemi ve hipoproteinemi olabilir. Sulu diyare, karın ağrısı ve sıvı-elektrolit kaybı vardır. 10

14 Đnflamatuar: a- Đnflamatuar (basit) polip b- Đnflamatuar fibroid polipler (Vanek polipi) c- Lenfoid polip-polipozis Đnflamatuar polipler genellikler polipoid şeklindedirler. Lenfoid polip en çok görülen tiptir. Genellikle rektumdadır ancak tüm kolonda görülebilir. Genellikler sesildir. 2 3cm çapa ulaşabilirler. Malign dönüşüm göstermezler. Kanama veya rektal prolapsusa neden olabilirler Neoplastik Polipler Adenomlar: a- Tubuler b- Villöz c- Tubulovillöz d- Yassı adenomlar e- Mikst hiperplastik adenomlar Benign lezyonlardır. Ancak adenokarsinom ve daha sonra invaziv adenokarsinoma ilerleyebilirler. Displastik görünümleri veya aşırı mitotik davranışları vardır. Adenomların tümü kanser öncüsü kabul edilir. Tarama amaçlarında amaç bu tip poliplerin tespiti ve çıkarılmasıdır. Adenomatöz polipler saplı veya sapsız olabilirler. Eğer saplı ise sap uzunluğu önemlidir. Sap uzunluğu 2cm den fazla ise çevredeki kolon duvarlarına invazyon yapmazlar. Adenomatöz polipler genellikle sigmoid kolon ve rektumda oluşurlar. 65 yaşından sonra daha proksimalde de görülebilirler. a- Tubuler adenomlar: Adenomatöz poliplerin %75 ini oluşturur. 20 yaş altında nadirdir. Yaşla birlikte görülme sıklığı da artar. En önemli belirtisi kanama ve anemidir. Mukuslu gayta, karın ağrısı, ishal ve invajinasyon da oluşabilir. Şikâyeti olmayan, gaytada gizli kan testi ile tanı konan adenomların %30 da malign gelişim görülebilir. Genellikle 1 2cm çapındadırlar. %65 i 1cm den küçük, %4 ü 2cm den büyüktür. Çap büyüdükçe saplı hale gelme ihtimalleri fazladır. b- Villöz adenomlar: Adenomatöz poliplerin %10 unu oluşturur. Papiller polip veya papiller adenomlar da denir. Parmak şeklinde aşırı dallanma gösterir. Çoğu sesil ve büyüktür. %85 i 1cm, %60 1 2cm çapın üzerindedir. En önemli klinik bulgusu mukuslu gaytadır. Mukustaki K oranı çok yüksek olduğundan hipokalemiye neden olabilirler. Ülser oluşumu ve kanama malign değişimi akla getirmelidir. c- Tubulovillöz polipler: Adenomları %15 ini oluşturur. Villotubuler veya villoglandular adenomlar da denir. Tubuler ve villöz görünümde patolojik görünümleri vardır. Đçindeki fazla komponenti adenom gibi davranır. Villöz komponentin fazla olması malign dejenerasyon için daha fazla risk demektir. 11

15 Karsinomlar: a- Nonnvaziv karsinom b- Malign polip Mezankimal tümörler Submukozal polipoid lezyonlar a- Lenfoid birikim b- Pnömatozis sistoides intestinalis c- Kolitis sistika profunda d- Lipom e- Karsinoid f- Metastatik lezyonlar g- Leiyomyom h- Hemanjiom ı- Fibrom Malign potansiyeli olan kolon poliplerinde ortalama %10 oranında malign değişim görülmektedir. Geniş sesil adenomlarda bu oran dört kat artış göstermektedir. Villöz adenomlarda bu oran %30 a çıkmaktadır. Çapı 2cm üzerinde olan poliplerde %15 20, 1cm altında olanlarda %1 oranında kanser gelişimine rastlanmaktadır (16,17,18) Polipozis Sendromları Hamartomatöz polipozis sendromları: a- Peutz-jeghers Sendromları b- Ailevi Juvenil Polipozis c- Cowden Hastalığı d- Cronkhite-Canada Sendromu OD geçişlidir. Hamartomlar premalign değildir ancak gastrointestinal sistem dışı malign vakalar bildirilmektedir Adenomatöz polipozis sendromları a- Familyal Polipozis ( Familyal Adenomatozis Polipozis) b- Gardner Sendromu c- Turkot Sendromu a- Familyal Polipozis ( Familyal Adenomatozis Polipozis): Tüm kolorektal kanserlerin %1 ini oluşturur. OD geçişli olup 8300 doğumda bir görülür. Kolon ve rektumda yüzlerce polip vardır. Polipler genellikle tubuler bazen de villöz tiptedir. 10 yaş civarında görülmeye başlarlar. Ortalama tanı yaşı 22 dir. 35 yaşından sonra yeni vaka nadirdir. Tüm aile taranmalıdır. Rektal kanama, diyare, karın ağrısı ve mukuslu gayta en önemli bulgularıdır. Kolon opere edilmezse %100 kanser gelişimi ile sonuçlanır. Malign dönüşüm için ortalama yaş 39 dur. Hastalarda kolon 12

16 dışı bulgular da görülebilmektedir. Bunlar konjenital retinal pigment epitelyum hipertrofisi, mandibuler osteomlar, fazla sayıda diş, epidermal kistler, adrenal kortikal adenomlar, desmoid tümörler gibi çeşitli benign durumlar ile tiroit tümörleri, duodenal ya da ampuller adenokarsinoma neden olabilen gastrik ve ince barsak polipleri, beyin tümörleri gibi malign durumları içerir (19). Beyin tümörleri Glioblastoma multiforme ya da medulloblastoma olabilir ve belirli beyin tümörleri ile ilişkili kolonik polipozis Turcot sendromu olarak adlandırılır (20). b- Gardner Sendromu: doğumda bir görülür. Gastrointestinal polip yanı sıra osteom, epidermoid kist, desmoid tümör, diş anomalileri, deri lezyonları, glioblastoma, tiroit papiller karsinom, hepatoblastoma, safra yolları kanserleri ve pankreas karsinomu gibi patolojilerle birlikte görülür (16,17,18). c- Turkot Sendromu: Nadir olup OD geçiş gösterir. Kolonda adenomatöz poliplerle birlikte sinir sisteminde tümörler (medulloblastoma) vardır (16,17,18) KOLOREKTAL KANSERLER Kolon kanserleri ABD de üçüncü sık (21) ve Avrupa da ikinci en sık kanser tipi olup, her iki cinsiyette de kansere bağlı ölümlerde de ikinci sırada yer almaktadır (22). Kolorektal kanserlerin yaklaşık %38 i çekum ve çıkan kolon, %18 i transvers kolon, %18 i inen kolon ve %35 i rektosigmoidde saptanır. Kolon karsinomlarının anatomik dağılımı belirgin morfolojik özellikler gösterir. Sağ taraf tümörleri genellikle polipoid, egzofitik vasıfta büyürler, gizli kan kaybına neden olurlar ve nadiren tıkanıklığa yol açarlar. Buna karşılık, sol taraf tümörleri genellikle halka şeklinde gelişirler, hem kanamaya hem de barsak lümeninde daralmaya yol açarlar (peçete halkası veya elma koçanı). Kolorektal kanserlerin neredeyse tamamı değişik düzeylerde glanduler farklılaşma gösteren adenokarsinomalardır; çoğu lezyonun genişlemesi ve prognozun kötüleşmesine yol açan müsin salgılar. Lezyonlar doğrudan yayılımla barsak duvarını geçerek perikolik yağ tabakası ve mezentere ulaşır, hatta komşu organlara ulaşabilir. Ayrıca lenfatik sisteme geçerek lenf nodlarını, venöz sisteme geçerek portal ven aracılığı ile karaciğeri tutabilir. Kolorektal kanserler periton boşluğuna yayılabilir veya kan akımı aracılığı ile akciğer ve kemik iliğine metastaz yapabilir. Rektal kanserler perirektal yağ dokusu, vajina, prostat, mesane, üreter ve kemik pelvis gibi komşu dokulara yayılabilir (19,20). 13

17 Kolorektal Kanser Gelişiminde Predispozan Faktörler Bunlar üç gruba ayrılabilir: a- Kolorektal polipler b- Đnflamatuar barsak hastalıkları Kolorektal mukozanın prekanseröz ve tümöral lezyonlarında kripta tabanında yer alan hücrelerin hiperproliferasyonuna neden olan faktörler arasında, iltihabi barsak hastalıkları özellikle ülseratif kolit ve crohn hastalığı bulunmaktadır. Lezyon iltihabi barsak hastalığı zemininde displazi gösteren adenomatöz hiperplazik polipöz lezyon olarak tanımlanır. Etyolojileri tam olarak bilinmeyen iltihabi barsak hastalıklarında özellikle ülseratif kolitlerde, kolorektal kanser riski hastalığın yaşı ile paralel olarak displazi zemininde artış gösterir. Mukozada yaygın ülserler ve psodopolipoid lezyonlar ile mukozal atrofinin görülmeye başladığı kripta ve yüzey epitelinde erken yassı adenom tipinde displazik hücresel değişiklikler uzun yıllar sonra dikkati çekmektedir. Bu tür vakalarda ilk 10 yılda % 3 5, ikinci 10 yılda %20 ye kadar yükselen malign dejenerasyon söz konusu olmaktadır (17,18). c- Yüksek risk grupları Kolorektal kanser öyküsü olanlar En az iki birinci derece akrabasında kolorektal kanser öyküsü olanlar Kolonik adenomatöz polipleri olanlar Meme, over ya da endometrium kanser öyküsü olanlar Radyoterapi hikâyesi olanlar Đnflamatuar barsak hastalığı olanlar Familyal adenomatozis polipozisi olanlar Lynch I-II sendromlu hastalar (17,18) Kolorektal Karsinomda Klinik Bulgular Genellikle görülen klinik bulgular şunlardır; dışkılama alışkanlıklarında değişiklik anüsten kanama, rektal akıntı şeklinde veya dışkıyla karışık mukus sekresyonu, dışkının özelliklerinde ve çapında değişiklik, tenezm, yaş ve kötü kokulu gaz, karın ağrısı ve anorektal ağrı, obstrüksiyon, tümör perforasyonu, abse, fistül, kilo kaybı, halsizlik, iştahsızlık ve anemi görülmektedir. Fizik muayenede ele gelen kitle, rektal tuşede tümörün tespit edilebilmesi mümkündür. Rektum tümörlerinin 1/3 ü tuşe mesafesindedir (18) Kolorektal Karsinomda Laboratuar Tetkikleri Laboratuar tetkiklerinde; kan sayımı, karaciğer fonksiyon testleri, CRP, dışkıda gizli kan, Siayltransferaz, Galaktosiltransferaz II, Procalcitonin, CEA, CA19 9, CA 50, CA 242, TPA (Tissue polipeptit antijen) ve TPS (Tissue polipeptit spesifik antijen) dir. En sık kullanılanları CEA, CA 19 9 ve TPA dır. Primer tümörün rezeksiyonundan önce CEA düzeyi tespit edilirse 14

18 prognoz açısından yol gösterici olabilir. Ancak bunların hiçbiri tek başına tanı koydurucu değildir, diğer radyolojik tetkiklerle desteklenmesi gerekmektedir (17,18) Kolorektal Kanserlerin Histolojik Tipleri Adenokarsinom Đyi diferansiye Orta diferansiye Az diferansiye Musinöz Adenokarsinom Taşlı yüzük hücreli karsinom Skiröz tip Lenfangiotik tip Skuamoz Diferansiasyon Gösteren Karsinom Adenoskuamöz Saf skuamöz Saydam hücre (Clear cell) komponentli karsinom Bazaloid (cloacogenic) karsinom Koriokarsinomatöz Diferansiasyon Gösteren Adenokarsinom Nöroendokrin Diferansiasyon Gösteren Adenokarsinom Nöroendokrin Tümör Đyi diferansiye (karsinoid tümör) Nöroendokrin karsinom Küçük hücreli karsinom Evreleme Kolorektal kanserlerinin evrelemesi Amerikan Joint Committee on Cancer (AJCC) tarafından önerilen TNM sınıflaması ve evreleme sistemi kullanılmalıdır (23) Dukes evrelemesi (24) (tablo 1) A evresi: Mukoza, submukoza ve muskularis propria tutulmuştur. B evresi: Mukoza, submukoza, muskularis propria ve seroza yani tüm duvar tutulmuştur. C evresi: Lenf nodu tutulumu vardır. D evresi: Uzak metastaz mevcuttur. 15

19 Modifiye Astler-Coller (MAC) evrelemesi A: Tümör sadece mukozadadır B1: Muskularis propria tutulmuştur B2: Seroza invazedir B3: Tümör seroza dışına çıkmış, komşu organ invazyonu vardır C1: B1 ilaveten lenf nodu tutulmuştur C2: B2 ilaveten lenf nodu tutulmuştur C3: B3 ilaveten lenf nodu tutulmuştur TNM evrelemesi (tablo 1) T: Primer tümör Tx: Primer tümörün belirlenememesi Tis: Karsinoma in situ T1: Tümör submukozaya invazedir fakat onu geçmemiştir T2: Muskularis propria tutulmuştur fakat onu geçmemiştir. Duvar dışına çıkmamıştır T3: Tüm barsak duvarı katlarını tutarak dışa çıkmış (seroza ve adventisya tutulmuştur), perikolik yağ dokusu tutulmuştur; periton boşluğuna ve organlara yayılım, fistül yok T4: Tümör visseral peritonu perfore etmiş ve komşu organ invazyonu yapmıştır, fistül vardır N: Bölgesel lenf nodu tutulması Nx: Bölgesel lenf nodları değerlendirilmemiş veya tutulum kaydedilmemiş N0: Lenf nodu tutulumu yoktur N1: Perikolik veya perirektal 1 3 lenf nodu tutulumu vardır N2: Perikolik veya perirektal 4 ya da daha fazla lenf nodu tutulumu vardır M: Uzak metastaz Mx: Uzak metastaz varlığının değerlendirilmesi M0: Uzak metastaz yoktur M1: Uzak metastaz vardır Evre 0: Tis, N0, M0 Evre 1: T1, N0, M0 T2, N0, M0 Evre 2: T3, N0, M0 T4, N0, M0 Evre 3: Herhangi bir T, N1, M0 Herhangi bir T, N2, M0 Evre 4: Herhangi bir T, herhangi bir N, M1 16

20 TNM EVRESĐ EVRE DUKE EVRESĐ EVRE 0 TisN0 M0 I T1 N0 M0 A Barsak duvarında sınırlı T2 N0 M0 II T3 N0 M0 B Seroza/mezenterik yağa yayılım T4 N0 M0 III Herhangi T N1 M0 C Lenf nodu metastazı Herhangi T N2 M0 IV Herhangi T Herhangi N M1 D Uzak metastaz Tablo 1: Kolorektal kanserlerde TNM ve Dukes evreleme sistemi 3. KOLOREKTAL POLĐP VE KANSERLERDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERĐ Kolonun görüntülenmesinde çeşitli görüntüleme yöntemleri kullanılmaktadır. Son zamanlarda, tüm kolonun görüntülenmesinde 4 metod bulunmaktadır. Bunlar çift kontrastlı baryumlu kolon grafisi, konvansiyonel kolonoskopi, BT kolonografi ve Manyetik Rezonans (MR) kolonografidir (25). Bu yöntemlere ek olarak ultrasonografi (USG) de kolon görüntülenmesinde kullanılabilir Ultrasonografi USG, nonspesifik abdominal şikâyeti ve semptomları olan hastalarda ilk görüntüleme yöntemidir. USG; radyasyon yokluğu, noninvaziv ve ucuz olması, abdominal bölgede şikâyeti olan hastalarda ilk görüntüleme yöntemi olarak kabul görmesini sağlamıştır. USG, barsak ve barsak 17

KOLOREKTAL POLİPLER. Prof. Dr. Mustafa Taşkın

KOLOREKTAL POLİPLER. Prof. Dr. Mustafa Taşkın KOLOREKTAL POLİPLER Prof. Dr. Mustafa Taşkın -Polip,mukozal örtülerden lümene doğru gelişen oluşumlara verilen genel isimdir. -Makroskopik ve radyolojik görünümü tanımlar. -Sindirim sisteminde en çok kolonda

Detaylı

Polipte Kanser. Dr.Cem Terzi. Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Kolorektal Cerrahi Birimi

Polipte Kanser. Dr.Cem Terzi. Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Kolorektal Cerrahi Birimi Polipte Kanser Dr.Cem Terzi Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Kolorektal Cerrahi Birimi Polip ve polipoid karsinoma POLİP Epitelyal yüzeyden kaynaklanan çıkıntı HİSTOLOJİK POLİP TİPLERİ

Detaylı

Prof.Dr.. Mustafa TAŞKIN. Genel Cerrahi A.B.D.

Prof.Dr.. Mustafa TAŞKIN. Genel Cerrahi A.B.D. Prof.Dr.. Mustafa TAŞKIN İ.Ü.. Cerrahpaşa a Tıp T p Fakültesi Genel Cerrahi A.B.D. Polip:Epitelyal yüzeyden doğan bir çıkıntı anlamındad ndadır Kolon Polipleri 1. Neoplastik:adenomatöz poliplerdir. a)tubüler

Detaylı

igog toplantıları 23.şubat 2011

igog toplantıları 23.şubat 2011 igog toplantıları 23.şubat 2011 PUCCINI MADAM BUTTERFLY OPERA III PERDE ANADOLU SAĞLIK MERKEZĠ Medikal Onkoloji vaka sunumu M.B 54 yaşında kadın hasta ilk başvuru tarihi: 6/5/2010 Öykü: 6 hafta önce başlayan

Detaylı

BATIN BT (10/11/2009 ): Transvers kolon orta kesiminde kolonda düzensiz duvar kalınlaşması ile komşuluğunda yaklaşık 5 cm çapta nekrotik düzensiz

BATIN BT (10/11/2009 ): Transvers kolon orta kesiminde kolonda düzensiz duvar kalınlaşması ile komşuluğunda yaklaşık 5 cm çapta nekrotik düzensiz Olgu Sunumu Olgu: 60y, E 2 ayda 5 kilo zayıflama ve karın ağrısı şikayeti ile başvurmuş. (Kasım 2009) Ailede kanser öyküsü yok. BATIN USG: *Karaciğerde en büyüğü VIII. segmentte 61.2x53.1 mm boyutunda

Detaylı

KOLOREKTAL KANSER. Prof. Dr. Ömer ŞENTÜRK

KOLOREKTAL KANSER. Prof. Dr. Ömer ŞENTÜRK KOLOREKTAL KANSER Prof. Dr. Ömer ŞENTÜRK Tanım En sık görülen 3.kanser Kanserden ölümlerde 2.sırada 80-90 milyon insan risk altında Gelişiminde iminde Genetik Değişiklikler iklikler Normal Kolon Hiperproliferatif

Detaylı

KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI

KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI AMAÇ Kanser ön ya da kesin tanılı hastalarda radyolojik algoritmayı belirlemek ÖĞRENİM HEDEFLERİ Kanser riski olan hastalara doğru radyolojik tetkik

Detaylı

Doç. Dr. Abdullah BÖYÜK

Doç. Dr. Abdullah BÖYÜK 1 Doç. Dr. Abdullah BÖYÜK KOLOREKTAL KANSERLER GİS in en çok rastlanan tümörleridir. Dünyada erkeklerde KRK lar AC Ca'lardan, kadınlarda meme Ca'lardan sonra 2. sıklıkta görülürler. Ülkemizde ise KRK malign

Detaylı

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Dr. Ayşegül Örs Zümrütdal Başkent Üniversitesi-Nefroloji Bilim Dalı 20/05/2011-ANTALYA Böbrek kistleri Genetik ya da genetik olmayan nedenlere bağlı olarak, Değişik

Detaylı

Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri. Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı

Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri. Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Meme kanserli hastalarda ana prognostik faktörler: Primer tümörün büyüklüğü

Detaylı

KOLON KANSERİ. Op.Dr.Aytekin COŞKUN VAKIF GUREBA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

KOLON KANSERİ. Op.Dr.Aytekin COŞKUN VAKIF GUREBA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KOLON KANSERİ Op.Dr.Aytekin COŞKUN VAKIF GUREBA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KOLON KANSERİ GİS İN EN ÇOK RASTLANAN TÜMÖRLERİDİR. ERKEKLERDE: AKC KANSERİNDEN KADINLARDA MEME KANSERİNDEN SONRA EN SIK RASTLANAN

Detaylı

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM Nadirdir!!! Üst aerodijestif sistem malinitelerinin % 5-10 u, tüm malinitelerin ise %0.5 i hipofarinks kanserleridir. Kötü seyirlidir!!! İleri evrede başvurmaları ve

Detaylı

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Göğüs Cerrahisi Metastatik Akciğer Tümörleri Giriş İzole akciğer metastazlarına tedavi edilemez gözüyle bakılmamalıdır Tümör tipine

Detaylı

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Aydın Aytekin Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Rafiye Çiftçiler Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları

Detaylı

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu 29 yaşında erkek aktif şikayeti yok Dış merkezde yapılan üriner sistem ultrasonografisinde insidental olarak sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması üzerine hasta polikliniğimize

Detaylı

KOLON VE İNCE BAĞIRSAĞIN NONTÜMÖRAL REZEKSİYON MATERYALLERİNDE TANIYA YAKLAŞIM. Dr. Armağan GÜNAL GATA Tıbbi Patoloji AD - Ankara

KOLON VE İNCE BAĞIRSAĞIN NONTÜMÖRAL REZEKSİYON MATERYALLERİNDE TANIYA YAKLAŞIM. Dr. Armağan GÜNAL GATA Tıbbi Patoloji AD - Ankara KOLON VE İNCE BAĞIRSAĞIN NONTÜMÖRAL REZEKSİYON MATERYALLERİNDE TANIYA YAKLAŞIM Dr. Armağan GÜNAL GATA Tıbbi Patoloji AD - Ankara Konuşmanın başlığı üzerine GİS patolojisinde Kolon ve ince bağırsağın Nontümöral

Detaylı

İSKEMİK BARSAĞIN RADYOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Ercan Kocakoç Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul

İSKEMİK BARSAĞIN RADYOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Ercan Kocakoç Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul İSKEMİK BARSAĞIN RADYOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ Dr. Ercan Kocakoç Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul Öğrenim hedefleri Mezenterik vasküler olay şüphesi ile gelen hastayı değerlendirmede kullanılan

Detaylı

Gastrointestinal Polipler. Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Tıp F.Gastroenteroloji BD

Gastrointestinal Polipler. Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Tıp F.Gastroenteroloji BD Gastrointestinal Polipler Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Tıp F.Gastroenteroloji BD Kolorektal Polipler Neoplastik mukozal lezyonlar Non-neoplastik mukozal lezyonlar Submukozal lezyonlar Kolorektal Polipler Neoplastik

Detaylı

İNTERAKTİF VAKA TARTIŞMASI

İNTERAKTİF VAKA TARTIŞMASI İNTERAKTİF VAKA TARTIŞMASI Olgu 1: Yaşlı mide kanserli olgu OLGU 1: 77 yaşında, erkek hasta, 2 yıl önce antrum lokalizasyonunda mide kanseri tanısıyla opere edildi subtotal gastrektomi- D1 lenfadenektomi

Detaylı

İnvaziv Mesane Kanserinde Radikal Sistektomi + Lenfadenektomi, Neoadjuvan ve Adjuvan Kemoterapi. Dr. Öztuğ Adsan

İnvaziv Mesane Kanserinde Radikal Sistektomi + Lenfadenektomi, Neoadjuvan ve Adjuvan Kemoterapi. Dr. Öztuğ Adsan İnvaziv Mesane Kanserinde Radikal Sistektomi + Lenfadenektomi, Neoadjuvan ve Adjuvan Kemoterapi Dr. Öztuğ Adsan Radikal Sistektomi Radikal sistektomi pelvik lenfadenektomi ile birlikte kasa invaze ve

Detaylı

Yıl: 2000 35 Yaş, Kadın, S.B., İstanbullu, ev hanımı, evli

Yıl: 2000 35 Yaş, Kadın, S.B., İstanbullu, ev hanımı, evli Yıl: 2000 35 Yaş, Kadın, S.B., İstanbullu, ev hanımı, evli Şikayeti: Sağ memede kitle Hikayesi: Sağ memede olan kitlenin son bir ayda daha da büyümesi üzerine doktora başvurmuş. Menarş: 14 İlk doğum yaşı:

Detaylı

T.C. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ RADYOLOJİ ANABİLİM DALI. Tez Yöneticisi Prof. Dr. Mehmet Ercüment ÜNLÜ

T.C. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ RADYOLOJİ ANABİLİM DALI. Tez Yöneticisi Prof. Dr. Mehmet Ercüment ÜNLÜ T.C. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ RADYOLOJİ ANABİLİM DALI Tez Yöneticisi Prof. Dr. Mehmet Ercüment ÜNLÜ KONVANSİYONEL KOLONOSKOPİ İLE GEÇİLEMEYEN OBSTRÜKTİF KOLON KİTLELİ YA DA DOLİKOKOLON OLAN OLGULARIN

Detaylı

Crohn Hastalığı. İnflamatuar Barsak Hastalıkları. Patofizyoloji. Klinik. Dr. Erkan GÖKSU Acil Tıp A.D.

Crohn Hastalığı. İnflamatuar Barsak Hastalıkları. Patofizyoloji. Klinik. Dr. Erkan GÖKSU Acil Tıp A.D. Crohn Hastalığı İnflamatuar Barsak Hastalıkları Dr. Erkan GÖKSU Acil Tıp A.D. Kronik granülamatöz inflamatuar hastalık Etyoloji net değil Gastrointestinal Sistemde heryeri tutabilir 15-22 birinci zirve

Detaylı

TÜRK KOLON ve REKTUM CERRAHİ DERNEĞİ ANALKANS

TÜRK KOLON ve REKTUM CERRAHİ DERNEĞİ ANALKANS TÜRK KOLON ve REKTUM CERRAHİ Sİ DERNEĞİ ANALKANS ER TÜRK KOLON ve REKTUM CERRAHĠSĠ DERNEĞĠ ANAL KANSER NEDİR? Vücudumuzdaki normal hücrelerin çoğalması sırasındaki kontrol mekanizmalarının değişmesi (genetik

Detaylı

Tıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu

Tıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu Tıkanma Sarılığı Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu Normal serum bilirubin düzeyi 0.5-1.3 mg/dl olup, 2.5 mg/dl'yi geçerse bilirubinin dokuları boyamasıyla klinik olarak sarılık ortaya çıkar. Sarılığa yol

Detaylı

Akut Mezenter İskemi. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012

Akut Mezenter İskemi. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Akut Mezenter İskemi Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Sunum Planı Tanım Epidemiyoloji Anatomi Etyoloji/Patofizyoloji Klinik Tanı Ayırıcı tanı Tedavi Giriş Tüm akut mezenter iskemi

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Alkın Yazıcıoğlu. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi

Göğüs Cerrahisi Alkın Yazıcıoğlu. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Mediastenin Nadir Görülen Tümörleri Tüm mediastinal kitlelerin %10 dan azını meydana getiren bu lezyonlar mezenkimal veya epitelyal kökenli tümörlerden oluşmaktadır. Journal of linical and nalytical Medicine

Detaylı

PEDİATRİK ABDOMİNAL ACİLLERDE RADYOLOJİ. Doç.Dr. Gökhan ARSLAN Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı

PEDİATRİK ABDOMİNAL ACİLLERDE RADYOLOJİ. Doç.Dr. Gökhan ARSLAN Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı PEDİATRİK ABDOMİNAL ACİLLERDE RADYOLOJİ Doç.Dr. Gökhan ARSLAN Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı İçerik Abdominal acillerde istenebilecek radyolojik tetkikler nelerdir? Radyolojik

Detaylı

Gastrointestinal Polipler Kolorektal Polipler Diminutive polipler

Gastrointestinal Polipler Kolorektal Polipler Diminutive polipler Gastrointestinal Polipler Dr.Ömer ŞENTÜRK Kolorektal Polipler Neoplastik mukozal lezyonlar Benign (adenoma) Tubuler adenom Tubulovillöz adenom Villöz adenom Malign (karsinoma) Noninvaziv CA Karsinoma insutu

Detaylı

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı 1 Ameliyat Yapılmadan İlgilendiği Konular: Sıvı ve Elektrolit tedavisi Şok Yanık tedavisi 2 Travma Hastaları Kesici karın travmaları: Karın bölgesini içine alan kurşunlanma,

Detaylı

Mide Rezeksiyon Materyallerine Yaklaşım, Evreleme ve Raporlama

Mide Rezeksiyon Materyallerine Yaklaşım, Evreleme ve Raporlama Mide Rezeksiyon Materyallerine Yaklaşım, Evreleme ve Raporlama Banu Bilezikçi Güven Hastanesi Patoloji Bölümü, Ankara 25. Ulusal Patoloji Kongresi 6. Sitopatoloji Kongresi 14-17 Ekim 2015, Bursa 2014

Detaylı

Adalet Elçin Yıldız, Sinan Genç, Berna Uçan, Suat Fitoz. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi Bilim Dalı, Ankara

Adalet Elçin Yıldız, Sinan Genç, Berna Uçan, Suat Fitoz. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi Bilim Dalı, Ankara Adalet Elçin Yıldız, Sinan Genç, Berna Uçan, Suat Fitoz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi Bilim Dalı, Ankara Klinik Öykü: 4.5 yaşında erkek çocuk, kusma ve karın ağrısı atakları ile

Detaylı

DÖNEM IV 3. GRUP DERS PROGRAMI

DÖNEM IV 3. GRUP DERS PROGRAMI T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ A.D. BAŞKANLIĞI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ KLİNİĞİ 2013-2014 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI DÖNEM IV 3. GRUP DERS PROGRAMI

Detaylı

ERKEN EVRE OVER KANSERİ VE BORDERLİNE OVER TÜMÖRLERİ. Dr. Derin KÖSEBAY

ERKEN EVRE OVER KANSERİ VE BORDERLİNE OVER TÜMÖRLERİ. Dr. Derin KÖSEBAY ERKEN EVRE OVER KANSERİ VE BORDERLİNE OVER TÜMÖRLERİ Dr. Derin KÖSEBAY OVER KANSERİ Over kanseri tanısı koyulduktan sonra ortalama 5 yıllık yaşam oranı %35 civarındadır. Evre I olgularında 5 yıllık yaşam

Detaylı

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU TÜRKİYE YÜKSEK İHTİSAS HASTANESİ GASTROENTEROLOJİ CERRAHİSİ KLİNİĞİ DR.TAHSİN DALGIÇ GİRİŞ Laparoskopik kolorektal cerrahi son

Detaylı

Adrenal lezyonların görüntüleme bulguları. Dr. Ercan KOCAKOÇ Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul

Adrenal lezyonların görüntüleme bulguları. Dr. Ercan KOCAKOÇ Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul Adrenal lezyonların görüntüleme bulguları Dr. Ercan KOCAKOÇ Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul Öğrenme hedefleri Adrenal bez kitlelerinin BT ile değerlendirilmesinde temel prensip ve bulguları öğrenmek

Detaylı

Savaş Baba, Sabri Özden, Barış Saylam, Umut Fırat Turan Ankara Numune EAH. Meme Endokrin Cerrahi Kliniği

Savaş Baba, Sabri Özden, Barış Saylam, Umut Fırat Turan Ankara Numune EAH. Meme Endokrin Cerrahi Kliniği Savaş Baba, Sabri Özden, Barış Saylam, Umut Fırat Turan Ankara Numune EAH. Meme Endokrin Cerrahi Kliniği Tiroid kanserleri bütün kanserler içinde yaklaşık % 1 oranında görülmekte olup, özellikle kadınlarda

Detaylı

MEME KANSERİ TARAMASI

MEME KANSERİ TARAMASI MEME KANSERİ TARAMASI Meme Kanseri Taramanızı Yaptırdınız Mı? MEME KANSERİ TARAMASI NE DEMEKTİR? Kadınlarda görülen kanserlerin %33 ü ve kansere bağlı ölümlerin de %20 si meme kanserine bağlıdır. Meme

Detaylı

SİNDİRİM SİSTEMİ KANSERLERİNDE ONKOLOJİK TEDAVİ. Prof. Dr. Evin Büyükünal Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları. ABD Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı

SİNDİRİM SİSTEMİ KANSERLERİNDE ONKOLOJİK TEDAVİ. Prof. Dr. Evin Büyükünal Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları. ABD Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı SİNDİRİM SİSTEMİ KANSERLERİNDE ONKOLOJİK TEDAVİ Prof. Dr. Evin Büyükünal Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları. ABD Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı SİNDİRİM SİSTEMİ KANSERLERİ MEME VE AKCİĞER KANSERİNDEN

Detaylı

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ Dr. Filiz Yenicesu Düzen Laboratuvarı Görüntüleme Birimi Meme Kanserinde Tanı Yöntemleri 1. Fizik muayene 2. Serolojik Testler 3. Görüntüleme 4. Biyopsi Patolojik

Detaylı

Gerçek şilöz asit: yüksek trigliserid oranlarına sahip sıvı.

Gerçek şilöz asit: yüksek trigliserid oranlarına sahip sıvı. GİRİŞ Süt rengi Şilus un peritoneal kaviyete ekstravazasyonudur. Oldukça nadir görülen bir durumdur. Asit sıvısındaki trigliserid seviyesi 110 mg/dl nin üzerindedir. Lenfatik sistemin devamlılığında sorun

Detaylı

Olgu Sunumu. Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Özkan Saydam

Olgu Sunumu. Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Özkan Saydam Olgu Sunumu Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Özkan Saydam 26 yaş erkek hasta Şikayet: Nefes darlığı, kanlı balgam Fizik Muayene: Stridor, inspiratuar ronküs

Detaylı

TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 3. Sorular

TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 3. Sorular TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 3 Sorular Soru 1 a) BT US izleminde boyut artışı gösteren ovaryan kompleks kistik bir lezyon için ne yapılmalıdır? b) PET BT c) MR d) Laparoskopi e) Laparotomi Soru 1 a) BT US

Detaylı

ENDOSONOGRAFİ HAKKINDA TEMEL BİLGİLER DR. EMRAH ALPER

ENDOSONOGRAFİ HAKKINDA TEMEL BİLGİLER DR. EMRAH ALPER ENDOSONOGRAFİ HAKKINDA TEMEL BİLGİLER DR. EMRAH ALPER EUS eğitimi teorik bilgi ile desteklenen hands-on bir süreçtir Kendi kendine yada yabancı ülkedeki bir merkezde TEMEL endosonografik değerlendirmeyi

Detaylı

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri Diagnostik görüntüleme ve teknikleri, implant ekibi ve hasta için çok amaçlı tedavi planının uygulanması ve geliştirilmesine yardımcı olur. 1. Aşama Görüntüleme Aşamaları

Detaylı

KOLANJİOKARSİNOMA. Sunum Planı. Safra Kanalı Kanseri-Kolanjiokarsinoma- Sunum Planı. Sunum Planı. Kolanjiokarsinoma- Lokalizasyon

KOLANJİOKARSİNOMA. Sunum Planı. Safra Kanalı Kanseri-Kolanjiokarsinoma- Sunum Planı. Sunum Planı. Kolanjiokarsinoma- Lokalizasyon KOLANJİOKARSİNOMA Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK Safra Kanalı Kanseri-Kolanjiokarsinoma- Safra kanalı epitelinden köken alır (en sık adenokarsinom) Anatomik olarak 3 gruba ayrılır icca (intrahepatik) pcca (perihiler)

Detaylı

Metastatik Karaciğer Tümörlerinin Cerrahi Tedavisi

Metastatik Karaciğer Tümörlerinin Cerrahi Tedavisi Metastatik Karaciğer Tümörlerinin Cerrahi Tedavisi Prof. Dr. Orhan Bilge İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD Karaciğer Safra Yolları Cerrahisi Birimi Kolorektal Kanser 950 000 hasta / yıl Kanser ölümlerinin

Detaylı

Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri...

Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri... Kanser Nedir? Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri... Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk

Detaylı

Primeri Bilinmeyen Aksiller Metastazda Cerrahi Yaklaşım. Dr. Ali İlker Filiz GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Genel Cerrahi Servisi

Primeri Bilinmeyen Aksiller Metastazda Cerrahi Yaklaşım. Dr. Ali İlker Filiz GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Genel Cerrahi Servisi Primeri Bilinmeyen Aksiller Metastazda Cerrahi Yaklaşım Dr. Ali İlker Filiz GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Genel Cerrahi Servisi okült (gizli, saklı, bilinmeyen, anlaşılmaz) okült + kanser primeri bilinmeyen

Detaylı

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD Multipl Myeloma da PET/BT Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD İskelet sisteminin en sık görülen primer neoplazmı Radyolojik olarak iskelette çok sayıda destrüktif lezyon ve yaygın

Detaylı

Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler.

Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler. KARIN TRAVMALARI Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler. Amaçlar Karnın anatomik sınırlarını, Penetran ve künt travmalar arasındaki

Detaylı

Kolorektal Kanserler. Doç. Dr. Abdullah BÖYÜK

Kolorektal Kanserler. Doç. Dr. Abdullah BÖYÜK Kolorektal Kanserler Doç. Dr. Abdullah BÖYÜK Kolon duvarı İçten dışa; Mukoza Submukoza Sirküler kas tabakası Longitidunal kas tabakası Seroza Kolon Kanseri Kolon ve rektum kanseri gastrointestinal sistemin

Detaylı

KANSER KAYITÇILIĞI AÇISINDAN PROSTAT VE KOLOREKTAL KANSERLERDE PATOLOJİ RAPORLARININ OLMAZSA OLMAZLARI Dr. Mehmet UHRİ

KANSER KAYITÇILIĞI AÇISINDAN PROSTAT VE KOLOREKTAL KANSERLERDE PATOLOJİ RAPORLARININ OLMAZSA OLMAZLARI Dr. Mehmet UHRİ KANSER KAYITÇILIĞI AÇISINDAN PROSTAT VE KOLOREKTAL KANSERLERDE PATOLOJİ RAPORLARININ OLMAZSA OLMAZLARI Dr. Mehmet UHRİ Kanserle mücadelede üç düzey A. Hücre düzeyi B. İnsan organizması düzeyi C. Toplum

Detaylı

Genitoüriner Sistem Tümörlerinde Radyoloji Dr.Oğuz Dicle

Genitoüriner Sistem Tümörlerinde Radyoloji Dr.Oğuz Dicle Genitoüriner Sistem Tümörlerinde Radyoloji Dr.Oğuz Dicle III.Tıbbi Onkoloji Kongresi Onkolojik Görüntüleme Kursu 24 Mart 2010,Antalya Böbrek Mesane Prostat Böbrek Mesane Testis Radyolojiye Sorular Tümör

Detaylı

Karaciğer Metastazlarının Cerrahi Tedavisi. Dr. Orhan Bilge İ.Ü. İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD

Karaciğer Metastazlarının Cerrahi Tedavisi. Dr. Orhan Bilge İ.Ü. İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD Karaciğer Metastazlarının Cerrahi Tedavisi Dr. Orhan Bilge İ.Ü. İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD Kolon tümörlü olguların %40-50 sinde karaciğer metastazı gelişir ; % 15-25 senkron (primer tm ile /

Detaylı

Akciğer Karsinomlarının Histopatolojisi

Akciğer Karsinomlarının Histopatolojisi Akciğer Karsinomlarının Histopatolojisi Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Akciğer karsinomlarının gelişiminde preinvaziv epitelyal lezyonlar; Akciğer karsinomlarının gelişiminde

Detaylı

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni Dr. Koray TOPGÜL Medical Park Samsun Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü/ SAMSUN 35 yaşında erkek hasta, İlk kez 2007

Detaylı

TORAKS DEĞERLENDİRME KABUL ŞEKLİ 2 (Bildiri ID: 64)/OLGU BİLDİRİSİ: MEME KANSERİ İÇİN RADYOTERAPİ ALMIŞ OLGUDA RADYASYON PNÖMONİSİ

TORAKS DEĞERLENDİRME KABUL ŞEKLİ 2 (Bildiri ID: 64)/OLGU BİLDİRİSİ: MEME KANSERİ İÇİN RADYOTERAPİ ALMIŞ OLGUDA RADYASYON PNÖMONİSİ TORAKS DEĞERLENDİRME ŞEKLİ 2 ( ID: 64)/OLGU Sİ: MEME KANSERİ İÇİN RADYOTERAPİ ALMIŞ OLGUDA RADYASYON PNÖMONİSİ SONRASINDA GELİŞEN ORGANİZE PNÖMONİ (OP/ BOOP) Poster 3 ( ID: 66)/Akut Pulmoner Emboli: Spiral

Detaylı

AKCİĞER KANSERİ AKCİĞER KANSERİNE NEDEN OLAN FAKTÖRLER

AKCİĞER KANSERİ AKCİĞER KANSERİNE NEDEN OLAN FAKTÖRLER AKCİĞER KANSERİ Akciğer kanseri; akciğerlerde anormal hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalması sonucu ortaya çıkar. Kanser hücreleri akciğerlere, komşu dokulara veya vücudun diğer bölgelerine yayılabilir.

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı Göğüs Cerrahisi Akciğer Kanserinde Anamnez ve Fizik Muayene Bulguları Giriş Akciğer kanseri ülkemizde 11.5/100.000 görülme sıklığına

Detaylı

Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD Son dört dekat boyunca prenatal izlem sırasında fetüs taramaları için ultrasonografi

Detaylı

Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması

Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması Op. Dr. Savaş Baba, Doç. Dr. Barış Saylam,Op. Dr. Hüseyin Çelik, Op. Dr. Özgür Akgül,Op. Dr. Sabri Özden, Ass. Dr. Deniz Tikici, Ass. Dr.

Detaylı

OTONOM SİNİR SİSTEMİ (Fonksiyonel Anatomi)

OTONOM SİNİR SİSTEMİ (Fonksiyonel Anatomi) OTONOM SİNİR SİSTEMİ (Fonksiyonel Anatomi) Otonom sinir sitemi iki alt kısma ayrılır: 1. Sempatik sinir sistemi 2. Parasempatik sinir sistemi Sempatik ve parasempatik sistemin terminal nöronları gangliyonlarda

Detaylı

IYE'D -' """ A 1 IGI. Pror. Hr. İlhan Ti ~( ~R. Editörler. Dr. Ediz F~ ( 'f lşa R. lh>\'- i>r. ~afi1 8()ZDl-:\1İR. Uo~. Ur. Rl"fik Rl 'Rt;l'T.

IYE'D -'  A 1 IGI. Pror. Hr. İlhan Ti ~( ~R. Editörler. Dr. Ediz F~ ( 'f lşa R. lh>\'- i>r. ~afi1 8()ZDl-:\1İR. Uo~. Ur. Rlfik Rl 'Rt;l'T. TU lt@ IYE'D -' """ A 1 IGI Editörler Pror. Hr. İlhan Ti ~( ~R Uo~. Ur. Rl"fik Rl 'Rt;l'T lh>\'- i>r. ~afi1 8()ZDl-:\1İR Dr. Ediz F~ ( 'f lşa R ANKARA NUMUNE HASTANESİ'NDE 1985-1990 YILLARI ARASINDAKİ

Detaylı

Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir Dr. Recep Savaş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir SİSTEMATİK DEĞERLENDİRME Yorumlama dıştan içe veya içten dışa doğru yapılmalı TORAKS DUVARI Kostalar Sternum Klavikula Torasik vertebralar

Detaylı

RUTİN KOLONOSKOPİK İNCELEMEDE TERMİNAL İLEUM BULGULARI VE SIKLIĞI

RUTİN KOLONOSKOPİK İNCELEMEDE TERMİNAL İLEUM BULGULARI VE SIKLIĞI RUTİN KOLONOSKOPİK İNCELEMEDE TERMİNAL İLEUM BULGULARI VE SIKLIĞI Hemşire, Songül Gültekin, Endoskopi, 544 44 37, songul.gultekin@acibadem.com.tr Eğitim ve Gelişim Hemşiresi, Aysun Çakır, 544 45 25,aysunca@acibadem.com.tr

Detaylı

Gastrointestinal Polipler

Gastrointestinal Polipler Kolorektal Polipler Gastrointestinal Polipler Neoplastik mukozal lezyonlar Non-neoplastik mukozal lezyonlar Submukozal lezyonlar Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Tıp F.Gastroenteroloji BD Kolorektal Polipler Kolorektal

Detaylı

MEME PATOLOJİSİ SLAYT SEMİNERİ

MEME PATOLOJİSİ SLAYT SEMİNERİ MEME PATOLOJİSİ SLAYT SEMİNERİ Prof. Dr. Şahsine Tolunay Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı 17.10.2015 OLGU 43 yaşında kadın 2 çocuğu var Sol memede ağrı ve kitle yakınması mevcut

Detaylı

Meme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi

Meme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi Meme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi Dr. Handan Onur XXI. Düzen Klinik Laboratuvar Günleri, Ankara, 23 Ekim 2011 MEME KANSERİ Meme Kanseri Sıklıkla meme başına

Detaylı

Özofagus Mide Histolojisi

Özofagus Mide Histolojisi Özofagus Mide Histolojisi Sindirim kanalını oluşturan yapılar Gastroıntestınal kanal özafagustan başlayıp anüse değin devam eden değişik çaptaki bir borudur.. Ağız, Farinks (yutak), özafagus(yemek borusu),

Detaylı

RADYOLOJİ RADYODİAGNOSTİK ANABİLİM DALI-DÜTF- DİYARBAKIR

RADYOLOJİ RADYODİAGNOSTİK ANABİLİM DALI-DÜTF- DİYARBAKIR NÖRORADYOLOJİ NÖRORADYOLOJİDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ ve GİRİŞİMSEL RADYOLOJİ RADYODİAGNOSTİK ANABİLİM DALI-DÜTF- DİYARBAKIR Dr. Faysal EKİCİ İNCELEME YÖNTEMLERİ DİREKT GRAFİLER BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ MANYETİK

Detaylı

Erken Evre Mide Kanserine Yaklaşım

Erken Evre Mide Kanserine Yaklaşım Erken Evre Mide Kanserine Yaklaşım Cerrahi İlkeler ve Türkiye de Durum Dr. Dursun Buğra Mide Tümörleri Sempozyumu 17-18 Aralık 2004, İstanbul TNM Sınıflaması 2002 T Tümör Tis Karsinoma in situ (lamina

Detaylı

Toraks BT Angiografi Pulmoner emboli tanısı

Toraks BT Angiografi Pulmoner emboli tanısı Toraks BT Angiografi Pulmoner emboli tanısı 64 yaşında erkek hasta 10 yıldır KOAH tanılı ve diyabet hastası 25 gün önce göğüs ve sırt ağrısı, nefes darlığı PaO2: 68.2; PaCO2:36 ; O2 satürasyonu: 94,4 FM;

Detaylı

Lokal İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri Tedavisi

Lokal İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri Tedavisi Lokal İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri Tedavisi Lokal ileri evre akciğer kanserli olgularda cerrahi tedavi, akciğer rezeksiyonu ile birlikte invaze olduğu organ ve dokuların rezeksiyonunu

Detaylı

MIDE KANSERİ. Prof.Dr.Yusuf ÇİÇEK GENEL CERRAHİ ANABİLİM DALI

MIDE KANSERİ. Prof.Dr.Yusuf ÇİÇEK GENEL CERRAHİ ANABİLİM DALI MIDE KANSERİ Prof.Dr.Yusuf ÇİÇEK GENEL CERRAHİ ANABİLİM DALI GENEL BİLGİLER %95 adenokarsinom Hastaların %80 i ileri evrelerde müracaat eder, metastaz nedeniyle kaybedilir 20.000 yeni vaka 30 yıl öncesine

Detaylı

Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ

Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ Doç. Dr. Tuncay Göksel Ege Ü.T.F. Göğüs Hast. A.D. SONUÇ Konuşması Yöntemi Toraks Derneği Akciğer ve Plevra Maligniteleri Rehberi 2006 + Kurs Konuşmaları Prognozu

Detaylı

LAPAROSKOPİK SURRENALEKTOMİ DENEYİMLERİMİZ

LAPAROSKOPİK SURRENALEKTOMİ DENEYİMLERİMİZ LAPAROSKOPİK SURRENALEKTOMİ DENEYİMLERİMİZ Bülent Çitgez 1, İsmail Akgün 1, Ayhan Öz 1, Gürkan Yetkin 1, Feyza Yener Öztürk 2, Mehmet Mihmanlı 1, Mehmet Uludağ 1 1 Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma

Detaylı

Karsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik:

Karsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik: Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Karsinoid Tümörler Giriş Ender görülen akciğer tümörleridirler Rezeksiyon uygulanan akciğer tümörlerinin %0,4- %3 ünü oluştururlar Benign-malign

Detaylı

Özofagus Tümörleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2016

Özofagus Tümörleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2016 Özofagus Tümörleri Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2016 Özofagus tümörleri Benign / iyi huylu tümörler Malign / kötü huylu tümörler daha fazla! Skuamöz /yassı hücreli karsinom (SCC) Dünyada en çok görülen özofagus

Detaylı

MEMENĐN LENFATĐK ANATOMĐSĐ

MEMENĐN LENFATĐK ANATOMĐSĐ MEMENĐN LENFATĐK ANATOMĐSĐ Dr. N. Zafer Utkan Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Meme Kanseri Sempozyumu Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 10 Mart 2010 Lenfatik Sistemin Genel

Detaylı

Acil Serviste Bilgisayarlı Tomografi Kullanımı. Doç. Dr. M. Ruhi Onur Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD

Acil Serviste Bilgisayarlı Tomografi Kullanımı. Doç. Dr. M. Ruhi Onur Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD Acil Serviste Bilgisayarlı Tomografi Kullanımı Doç. Dr. M. Ruhi Onur Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD Sunu Hedefleri Acil serviste BT kullanımı neden artıyor? Acil departmanında BT özellikle

Detaylı

Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm

Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm BAZAL HÜCRELİ KARSİNOM Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm Nadiren met. yapar fakat tedavisiz bırakıldığında invazif davranış göstermesi,lokal invazyon,

Detaylı

AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 Ani ölümün önemli bir nedenidir Sıklığı yaşla birlikte artar 50 yaş altında nadir rastlanır E>K Aile

Detaylı

KOLOREKTAL KANSER. Plan. Plan. Olgu Sunumu Hikaye. Olgu Sunumu Fizik Muayene. Olgu Sunumu Laboratuvar

KOLOREKTAL KANSER. Plan. Plan. Olgu Sunumu Hikaye. Olgu Sunumu Fizik Muayene. Olgu Sunumu Laboratuvar KOLOREKTAL KANSER Dr. Ömer ŞENTÜRK 75 Yaş; Erkek Halsizlik, yorgunluk 6 aylık öykü Hikaye Son 2 haftadır belirginleşen şikayetler Öz geçmiş Özellik Ø Soy geçmiş Özellik Ø 55/paket/yıl Ø Fizik Muayene TA:110/70mmHg

Detaylı

ÜST ÜRİNER SİSTEM KANSERLERİNDE GÖRÜNTÜLEMENİN ÖNEMİ

ÜST ÜRİNER SİSTEM KANSERLERİNDE GÖRÜNTÜLEMENİN ÖNEMİ Disiplinler arası üroonkoloji toplantısı-2014 ÜST ÜRİNER SİSTEM KANSERLERİNDE GÖRÜNTÜLEMENİN ÖNEMİ Dr. Mustafa HARMAN EÜTF Radyoloji 1 SUNUM AKIŞI Görüntüleme yöntemleri Görüntülemeden beklentiler - Tespit

Detaylı

NEDENLERİ. Endometrial polipler ile sigara kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı ve yapılan doğum sayısı arasında bir ilişki yoktur.

NEDENLERİ. Endometrial polipler ile sigara kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı ve yapılan doğum sayısı arasında bir ilişki yoktur. Polipler küçük ve çoğu zaman iyi huylu küçük tümoral oluşumlardır. Vücutta rahim ağzı, rahimin içi (endometrium), ses telleri ve barsaklar gibi pekçok değişik bölgede görülebilir. Endometrial polip rahimin

Detaylı

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Kronik Pankreatit Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Tanım Pankreasın endokrin ve ekzokrin yapılarının hasarı, fibröz doku gelişimi ile karakterize inflamatuvar bir olay Olay histolojik

Detaylı

ANOREKTAL HASTALIKLAR DR. MÜJDAT ŞİMŞEK

ANOREKTAL HASTALIKLAR DR. MÜJDAT ŞİMŞEK ANOREKTAL HASTALIKLAR DR. MÜJDAT ŞİMŞEK REKTUM 3. Sakral omurla anüs arasında bulunan kalın barsağın son kısmıdır. Rekto sigmoid köşe ile anal kanal arası ampulla rekti olarak bilinmektedir;12-15 cm arasındadır.

Detaylı

KÜNT ve DELİCİ/KESİCİ KARIN TRAVMALARI

KÜNT ve DELİCİ/KESİCİ KARIN TRAVMALARI KÜNT ve DELİCİ/KESİCİ KARIN TRAVMALARI Dr. Ömer USLUKAYA DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ ANABİLİM DALI Karın travması Karın travmaları, baş, boyun ve toraks travmalarından sonra üçüncü en

Detaylı

Kötü Huylu Yumuşak Doku Tümörleri. Tanım, sınıflama, hastaya ilk yaklaşım. Dr. Serkan BİLGİÇ

Kötü Huylu Yumuşak Doku Tümörleri. Tanım, sınıflama, hastaya ilk yaklaşım. Dr. Serkan BİLGİÇ Kötü Huylu Yumuşak Doku Tümörleri Tanım, sınıflama, hastaya ilk yaklaşım Dr. Serkan BİLGİÇ İskelet dışı bağ dokusundan kaynaklanan mezodermal kökenli nadir malignitelerdir. Tanım Görülme Sıklığı Tüm kanser

Detaylı

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Apandisit; Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Dr. Selcan ENVER DİNÇ ACİL TIP ABD. 09.03.2010 Acil servise başvuran karın ağrılı hastalarda en sık konulan tanılardan bir tanesidir. Apandektomi dünya genelinde

Detaylı

Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız

Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız Dr.Levent Alpay Süreyyapaşa Egitim vearaştırma Hastanesi Mart

Detaylı

PULMONES (AKCİĞERLER) DOÇ.DR.M.CUDİ TUNCER D.Ü.TIP FAKÜLTESİ ABD

PULMONES (AKCİĞERLER) DOÇ.DR.M.CUDİ TUNCER D.Ü.TIP FAKÜLTESİ ABD PULMONES (AKCİĞERLER) DOÇ.DR.M.CUDİ TUNCER D.Ü.TIP FAKÜLTESİ ABD İntrapulmoner hava yolları (Segmenta bronchopulmonalia) Bronchus principalis (primer) Bronchus lobaris (sekundar) Bronchus segmentalis (tersiyer)

Detaylı

Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim

Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim Murat Özdemir, Özer Makay, Tevfik Demir*, Berk Göktepe, Kamil Erözkan, Barış Bingül**, Yeşim Ertan**, Hüsnü Buğdaycı***, Gökhan İçöz, Mahir Akyıldız

Detaylı

T. C. Sağlık Bakanlığı. Dr.Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi. I.Genel Cerrahi Kliniği. Klinik Şefi: Doç.Dr.

T. C. Sağlık Bakanlığı. Dr.Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi. I.Genel Cerrahi Kliniği. Klinik Şefi: Doç.Dr. T. C. Sağlık Bakanlığı Dr.Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi I.Genel Cerrahi Kliniği Klinik Şefi: Doç.Dr.Mustafa ÖNCEL REKTUM VE REKTOSİGMOİD KANSERLERİN TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİNİN

Detaylı

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri Doç. Dr. Onur POLAT Toraks Travmalarında Temel kuralın tanı ve tedavinin aynı anda başlaması olduğu gerçeği hiçbir zaman unutulmamalıdır. Havayolu erken entübasyon ile sağlanmalı, eğer entübasyonda zorluk

Detaylı

GELİŞİMSEL KALÇA DİSPLAZİSİ PROGNOZU VE GÖRÜNTÜLEME. Dr. Öznur Leman Boyunağa Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Radyoloji Bilim Dalı

GELİŞİMSEL KALÇA DİSPLAZİSİ PROGNOZU VE GÖRÜNTÜLEME. Dr. Öznur Leman Boyunağa Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Radyoloji Bilim Dalı GELİŞİMSEL KALÇA DİSPLAZİSİ PROGNOZU VE GÖRÜNTÜLEME Dr. Öznur Leman Boyunağa Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Radyoloji Bilim Dalı Doğal seyir & Prognoz Tedavi edilmezse uzun dönemde ekstremite

Detaylı

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM Gastrointestinal Sistem Hastalıkları Dr. Nazan ÇALBAYRAM ÇÖLYAK HASTALIĞI Çölyak hastalığı bir malabsorbsiyon sendromudur. Hastalık; gluten içeren unlu gıdalara karşı genetik bazda immünojik bir intolerans

Detaylı

SPECT/BT 16-19 MAYIS 2015 XV ULUSAL MEDİKAL FİZİK KONGRESİ TRABZON

SPECT/BT 16-19 MAYIS 2015 XV ULUSAL MEDİKAL FİZİK KONGRESİ TRABZON SPECT/BT 16-19 MAYIS 2015 XV ULUSAL MEDİKAL FİZİK KONGRESİ TRABZON * Nükleer tıp SPECT görüntülerinde artan tutulum bölgesini tanımlamada, Bölgenin kesin anatomik lokalizasyonunu belirlemekte zorlanılmaktadır.

Detaylı

YÜKSEK LİSANS TEZİ DANIŞMANI

YÜKSEK LİSANS TEZİ DANIŞMANI T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI ÇUKUROVA BÖLGESİNDE KOLOREKTAL KANSERLİ HASTALARDA KRAS MUTASYONU GÖRÜLME SIKLIĞINA BAKILARAK TEDAVİDE KULLANILAN İLAÇLARA

Detaylı