KAVRAMLAR ve KAVRAMSAL ÖĞRENME
Kavramlar Olay, obje ve olguların, sınırlı sayıda da olsa gözlemler sonucunda, ortak özelliklerinden yola çıkılarak bir genellemeye varılır, bu genellemenin insan zihninde oluşturduğu yapı (imaj) KAVRAM dır.
Benzer özellikleri veya ayırtedici vasıfları taşıyan sınıflandırılmış nesneler veya olaylardır. Kavram, kişinin bir kategorinin örneklerini kavramasını sağlayan kategorinin hayali yapısı veya temsilidir.
Kavramlar Kavramlar somut eşya, olaylar veya varlıklar değil, onları belirli gruplar altında topladığımızda ulaştığımız soyut düşünce birimleridir. Kavramlar gerçek dünyada değil, düşüncelerimizde vardır. Gerçek dünyada kavramların ancak örnekleri bulunabilir.
Kavram öğrenme; Nesneleri, olayları ya da olguları bir sınıfa koyabilme ve bu sınıfa bir bütün olarak tepkide bulunabilme durumudur (Özyürek, 1984)
Kavramları zihnimizde oluştururuz, Kavramlar olay, olgu ve nesnelerin benzer özelliklerini toparlayıp özetleyen bilgilerdir Kavramlar soyut düşünce birimleridir,
Kavramlara niçin ihtiyaç duyarız
Bu bir kaos olur, sistemli bir edinim veya bilgi olmazdı. Deneyimlerimiz sonucunda varlıkları ortak özelliklerine göre gruplamasaydık, birbirinden ayırt edilmemiş ve birbiriyle ilişkileri kurulmamış binlerce izlenim karşısında bulunurduk. Hayvanları düşünelim, teker teker yüzlercesinle karşılaşmış olabiliriz.
Kavramlar bilgilerin yapı taşlarını, kavramlar arası ilişkiler de bilimsel ilkeleri oluşturur. İnsanlar çocukluktan başlayarak kavramları öğrenir, sınıflar, aralarındaki ilişkileri bulurlar, böylece bilgilerine anlam kazandırır, yeniden düzenlerler, hatta yeni kavramlar ve yeni bilgiler yaratırlar. İnsan zihnindeki bu öğrenme ve yeniden yapılanma süreci her yaşta sürüp gider.
Uçan hayvanları diğerlerinden ayırt ederek kuş kavramına ulaşırız; böylece kuş sözcüğü zihnimizde anlam kazanır. Kuşların ortak özelliği uçmaları mıdır?
Öyleyse kuş kavramı gerçek dünyadaki tüm kuşları değil. Kuş kavramının gerçek dünyadaki örneği tipik kuşlar olur, istisnalar değil.
Kavram Öğretimine Önem Verilmesinin Nedenleri 1- Kalıcı öğrenmede kavram öğretiminin daha etkili olması 2- Bilgilerin yeni durumlara uygulanabilmesinin kavramsal öğrenmeyi gerektirmesi
3-Bilgilerin gelişimi ve değişimi öylesine hızlı olmaktadır ki, bu insanın algı sınırını aşmaktadır. Bundan dolayı, kavramsal olarak temel bilgiler kazanmak daha önemli hale gelmektedir.
Kavramlar öğreniliş yollarına göre üçe ayrılır. 1) İnsanın dış dünyadan duyu organlarıyla aldığı izlenimler sonucu oluşan kavramlara algılanan kavramlar denir (Açlık, siyah, susuzluk, aydınlık gibi).
2) İnsanlar, eşya ve olayların gözlenebilir niteliklerini özetlemeye, açıklamaya onlara anlam vermeye çalışır. Bu yolla edinilen kavramlara betimlemeli kavramlar denir. (daha hafif, daha hızlı, daha yukarıda gibi).
3) Bazı kavramlar insanın dış dünya ile doğrudan doğruya etkileşimiyle değil, zihinsel işlemlerle ve süreçlerle öğrenilir. Bu şekilde öğrenilen kavramlara kuramsal kavramlar denir. Örneğin, sıcaklık dendiğinde moleküllerin kinetik enerjilerinin bir ölçüsüdür anlaşılıyorsa bu bir kuramsal kavramdır.
Kavram geliştirme süreçleri Kavramların geliştirilmesinde önemli zihin süreçlerinden biri genelleme sürecidir. Kişi kavramlarını çoğu halde sınırlı sayıda gözlem ve deneyimlerden genellemelere giderek geliştirir. Aynı şekilde önceden tasarlanmış deneylerden bir takım sonuçlar çıkararak bir genel ilkeye varmak da genellemedir.
Çocuk birçok kuşu gözledikten sonra onların ortak özellikleri olan tüylü olmak, uçmak, yumurtlayarak üremek gibi niteliklerden genellemeye varırsa zihninde kuş kavramı oluşur.
Ancak, genellemelerin hatalı olabileceği de unutulmamalıdır. Bu süreçte ilgilendiğimiz varlıkların hepsine ulaşmamız mümkün değildir. Bir kategoriye dahil varlıkların ancak bir kısmını gözleriz, fakat kategorinin tümüne ilişkin bir genellemeye varırız.
Kategoriye dahil olmayacak varlıkları da kategorideymiş gibi düşünmeye gereğinden fazla genelleme denir. Bir kategoriye dahil olması gereken bir varlığı dışarıda bırakmak da gereğinden az genelleme olur.
Sıvı kavramını dikkate alalım. Çocuk sıvılarla ilgili deneyimlerini süt, çay, su, vb. gibi içilen örneklerle kazandıysa, şampuan onun için sıvı değildir. Bu, sıvı sayılması gereken bir örneği kategori dışı bırakmaktır; içilmeyen sıvılar olamayacağı gibi yanlış bir düşünceye götürür.
Çocuk sıvıların akıcılık, bulunduğu kabın şeklini alma, v.b. gibi özelliklerinden hareket ederek ince kumu da bulundukları kabın şeklini aldıkları için sıvı sayarsa, gereğinden fazla genelleme hatasına düşmüş olur.
Spor ilgili kavramları ders de konuşmuştuk.
Kavramların geliştirilmesinde önemli zihin süreçlerinden bir diğeri ayırım sürecidir. Bu süreç birbirine benzer iki uyarıcıyı ayırt edip her birine farklı tepkide bulunma diye tanımlanabilir. Bu süreç genellemenin aksine, varlıkların ve olayların birbirine benzemeyen özelliklerini görebilmeye dayanır.
Ayırımları yapabilmek genelleme yapmak kadar kolay değildir. Ayırımlar kavramlarımızda netleşmeye ve bilgilerimizde kesinleşmeye götürür. Ayırımlara ulaşılmayan hallerde kavramlarımızın anlamı genel kalır, bazen de hatalı olur.
Penguenleri dışarıda bırakan kuş tanımı dar olduğu için hatalıdır. Yarasaları içine alan bir kuş tanımı ise kategoriye dahil olmaması gereken bir elemanı kapsadığı için hatalıdır.
Bazı kavramların tanımlamayla geliştirilmesi kolaydır. Örneğin, dik üçgen kavramı kolayca tanımlanabilir. Çünkü bir üçgeni dik üçgen yapan nitelikler ve dik üçgeni diğer üçgenden ayıran nitelikler kesinlikle bellidir. Ne yazık ki birçok kavramda tanımlayıcı nitelikler ve ayırt edici nitelikler açıkça belirlenemez. Böyle hallerde tanımın kapsadığı kategorinin tüm elemanlarını değil, kavrama en çok uyan elemanı tanımlamaya çalışırız.
Genel hallerden yola çıkarak özel hallere inmeyi temsil eden tümdengelim sürecinde kavram önce sınıfta değişik yöntem ve tekniklerle verilir. Daha sonra laboratuar ortamında somut materyallerle bu kavramların ispatı yapılır.
Kavram öğretimij, ilköğretimin ilk yıllarından itibaren önem verilmesi ' gereken önemli bir süre çiti ri İçerdikleri kavramların büyük çoğunluğu, soyut olan, fen disiplinlerine ait terapi kavrarilann, ilköğretimde tam ve doğru olarak öğretilmesi, öğrencilerin, ortaöğretim ve daha sonraki dönemlerdeki kavranılan anlamalarında oldukça önemlidir. Doğru bir şekilde öğrenilmeden geçilen kavramlar ve^a bilgiler, bireylerin hem daha sonraki öğrenim hayatlarım etkilemekte, hem de günlükj ve mesleki yaşantılannda çok daha büyük anlama ve kavrama problemleriyle karşı karşıya gelmelerine neden olabilmektedir (Schulte, 2001). ı;
KAVRAM YANILGILARI
Kavram yanılgısı, öğrencilerin herhangi bir konuda o konunun uzmanlarından farklı olarak düşünmeleri şeklinde tanımlanabilir. Kavram yanılgısı zihinde bir kavramın yerine oturan fakat bilimsel olarak o kavramdan farklı yapı demektir. Öğrenciler, hatalarının doğru olduğunu sebepleri ile birlikte açıklıyorsa ve ısrar ediyorlarsa o zaman kavram yanılgıları var diyebiliriz. 36
Bütün kavram yanılgıları birer hatadır ama bütün hatalar birer kavram yanılgısı değildir. 37
Atom gözle görülemeyecek kadar küçük olduğundan atomun yapısı Güneş sistemine benzetilerek veya somut bir model oluşturularak anlatılmaya çalışılır. Bu şekilde yapılan bir anlatım sonucunda öğretmen, öğrencilerin zihninde köklü bir yanılgı oluşmasına sebep olur. 38
Sporla ilgili kavram yanılgılarını dersde konuşmuştuk.
Kavram yanılgıları Okul öncesindeki yaşam döneminde ya da İlköğretim, Ortaöğretim, Üniversite ve lisansüstü eğitim olmak üzere örgün eğitimin her seviyesinde de şekillenebilir. Kavram yanılgıları değişime karşı engel teşkil eder. 40
Öğrencilerdeki kavram yanılgıları sınav yaparak, deney yaparak veya ev ödevi vererek düzeltilemez. Öğrenci sahip olduğu kavram yanılgılarını kullanarak karşılaştığı problemleri çözdüğü veya çözdüğünü düşündüğü sürece kavram yanılgıları zihinde kalmaya devam eder. Öğrenci sahip olduğu kavram yanılgısı ile yüzleşmediği ve bu bilgi ile açıklayamayacağı olay ve problemlerle karşılaşmadığı sürece zihinde kalmaya devam eder. 41
Ödüllendirilen kavram yanılgıları kalıcıdır. Bazı sınav soruları öyle hazırlanır ki öğrenci kavram yanılgısına sahip olsa dahi doğru cevap verebilir. Bu durumda öğrencinin kavram yanılgısı ödüllendirilmiş olur. Benzetmeler ve modellemeler yapılırken hedef ile model arasındaki ortak yönler ve ortak olmayan farklı yönler mutlaka belirtilmelidir. 42
son