ENFLASYONLA MÜCADELEDE PARA KURULU SİSTEMİ VE TÜRKİYE DE UYGULANABİLİRLİĞİNİN ANALİZİ



Benzer belgeler
TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ

İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ *

THE CAUSALITY RELATION BETWEEN CONSUMER CONFIDENCE AND STOCK PRICES: CASE OF TURKEY. Abstract

Şeyma Çalışkan Çavdar Yildiz Technical University ISSN : scavdar@yildiz.edu.tr Istanbul-Turkey

REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL

Tüketici Güveni ve Hisse Senedi Fiyatları Arasındaki Nedensellik İlişkisi: Türkiye Örneği (2004: :01)

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI

KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ

Avrupa Borç Krizinin Türkiye nin İhracatı Üzerindeki Etkileri The Effects of European Debt Crisis on Turkey s Exports

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI

FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI?

İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH

I. Uluslararası Parasal Ortam 1

YÜKSEK ENFLASYON ENFLASYON BELİRSİZLİĞİNİ ARTIRIYOR MU?

Plan Ödemeler Dengesi, tanım, kapsamı Ana Hesap Grupları Cari Denge, Sermaye Hesabı Dengesi Farklı Ödemeler Dengesi Tanımları Otonom ve Denkleştirici


Türkiye nin İthalat ve İhracat Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler

HİSSE SENEDİ FİYATLARI VE DÖVİZ KURU İLİŞKİSİ

ÜCRET-FİYAT SPİRALİ: TÜRK İMALAT SANAYİ ÖRNEĞİ

DÖVİZ KURU VE HİSSE SENETLERİ FİYATLARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ

Türkiye de Kırmızı Et Üretiminin Box-Jenkins Yöntemiyle Modellenmesi ve Üretim Projeksiyonu

Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

TÜRKİYE DE İNŞAAT SEKTÖRÜ VE PARA POLİTİKALARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİLERİ

TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ PĐYASALARI ÜZERĐNE ETKĐSĐ

TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU KANALININ İŞLEYİŞİ: VAR MODELİ İLE BİR ANALİZ. Seyfettin ERDOĞAN * Durmuş Çağrı YILDIRIM **

İçindekiler kısa tablosu

Rasyonel Beklentiler Hipotezinin Testi: Enflasyon, Faiz ve Kur 1

REEL DÖVİZ KURU VE DIŞ TİCARET DENGESİ İLİŞKİSİ:

EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER

DÖVİZ KURU POLİTİKALARI VE TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU OYNAKLIĞININ ETKİLEŞİMLERİ

REEL DÖVİZ KURU VE ÇIKTI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ ( )

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

TÜRKİYE DE DIŞ TİCARET VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNİN ANALİZİ ANALYSIS OF RELATIONSHIP BETWEEN FOREIGN TRADE AND ECONOMIC GROWTH IN TURKEY

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Ankara e-posta: Geliş Tarihi/Received:

Türkiye Ekonomisinde Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme

Satın Alma Gücü Paritesinin Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan İçin Geçerliliği: Birim Kök ve Eşbütünleşme Analizi

Enflasyonun Borsa Performansı Üzerindeki Etkisi

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA

SIVILAŞTIRILMIŞ DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI

AYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ

Eurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi ISSN:

EKONOMİ POLİTİKALARI VE

Kamu bütçesi, Millet Meclisi tarafından onaylanıp kanunlaşan ve devletin planlanan gelir ve harcamalarını gösteren yıllık bir programdır.

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

ENFLASYON ve DOLAYLI VERGĐLERDEN ELDE EDĐLEN GELĐRLER ARASINDAKĐ ĐLĐŞKĐNĐN VAR YÖNTEMĐYLE ANALĐZĐ

Türkiye nin Kabuklu Fındık Üretiminde Üretim-Fiyat İlişkisinin Koyck Yaklaşımı İle Analizi

Chapter 15. Para, Faiz Oranları ve Döviz Kurları (devam) Slides prepared by Thomas Bishop. Copyright 2009 Pearson Addison-Wesley. All rights reserved.

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri

CAGAN IN PARA TALEBİ MODELİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ ( ) *

Para Talebinin Belirleyenleri ve İstikrarı Üzerine Bir Uygulama: Türkiye Örneği

DOĞAL GAZ DEPOLAMA ġġrketlerġ ĠÇĠN TARĠFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BĠRĠNCĠ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġstenecek Veriler

Sabit Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz

8.Ders(EK) Zaman Serileri Analizi

TÜRKİYE'DE ŞEKER FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİN OLASI ETKİLERİNİN TAHMİNİ: BİR SİMÜLASYON DENEMESİ

Dengesi Dr. Dilek Seymen Dr. Aslı Seda Bilman

TÜRKİYE DE CARİ İŞLEMLER DENGESİ VE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİ. Özet. Anahtar Kelimeler: Ekonomik Büyüme, Cari Denge.

Türkiye de Dış Borçlanma-Ekonomik Büyüme İlişkisi: Dönemi

CARİ AÇIK NEREYE KADAR?

Hisse Senedi Fiyatlarıyla Yabancı İşlem Hacmi Arasında Nedensellik:

İthalat-İhracat-Döviz Kuru Bağımlılığı: Bootstrap ile Düzeltilmiş Nedensellik Testi Uygulaması

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 11, Sayı 1,

Effects of Agricultural Support and Technology Policies on Corn Farming in Çukurova Region

TÜRKİYE DE DÖNEMİNDE KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ÜCRETLERİ ÜZERİNE AMPİRİK BİR UYGULAMA

Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü Çalışma Tebliğ No:09/5


TÜRK EKONOMİSİNİN ENERJİ BAĞIMLILIĞI ÜZERİNE BİR EŞ-BÜTÜNLEŞME ANALİZİ A CO-INTEGRATION ANALYSIS ON THE ENERGY DEPENDENCY OF THE TURKISH ECONOMY

Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Etkileri: Türkiye Örneği

Türkiye de Faiz Kanalı İle Parasal Aktarım Mekanizması

Ayhan Topçu Accepted: January ISSN : ayhan_topcu@hotmail.com Ankara-Turkey

Para Politikası, Parasal Büyüklükler ve Küresel Mali Kriz Sonrası Gelişmeler. K. Azim Özdemir

IS-LM-BP Grafikleri. B. Sabit kur rejimi ve tam (sınırsız) sermaye hareketliliği altında politikaların etkinliği:

IS-LM-BP Grafikleri. A. Sabit kur rejimi ve tam (sınırsız) sermaye hareketliliği altında politikaların etkinliği:

Döviz Kuru Belirsizliğinin İhracata Etkisi: Türkiye İçin Bir Uygulama

AVRASYA Uluslararası Araştırmalar Dergisi. Cilt : 6 Sayı : 15 Sayfa: Kasım 2018 Türkiye. Araştırma Makalesi

Kırılgan Beşlide Satın Alma Gücü Paritesi (SAGP) Hipotezinin Test Edilmesi The Test of Purchasing Power Parity Hypothesis for Fragile Five

Enflasyon ve Nominal Faiz Oranı İlişkisi: Türkiye Örneği ( )

Erkan Özata 1. Econometric Investigation of the Relationships Between Energy Consumption and Economic Growth in Turkey

Türkiye de Tarımsal Üretim ile Tarımsal Kredi Kullanımı Arasındaki Nedensellik İlişkisi

REEL DÖVİZ KURU TEORİ VE UYGULAMA, KUR-ENFLASYON İLİŞKİSİ VE CARİ AÇIK

2015 NİSAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

RASYONEL BEKLENTLER DOAL ORAN HPOTEZ Türkiye çin Zaman Serisi Bulguları

Çift Üstel Düzeltme (Holt Metodu ile)

A. ENFLASYON VE İŞSİZLİK A.1. Enflasyon ve Tanımı: Fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artışlardır. Temel olarak ortaya çıkış nedenleri üçe ayrılır:

TÜRKİYE DE REEL DÖVİZ KURU İLE KISA VE UZUN VADELİ SERMAYE HAREKETLERİ İLİŞKİSİ

Türkiye de Petrol Tüketimi İle Reel GSYİH Arasındaki Uzun Dönem İlişkinin Johansen Eş-Bütünleşme Yöntemi İle Analiz Edilmesi

Crude Oil Import and Economic Growth: Turkey

KAMU HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNİN WAGNER VE KEYNES HİPOTEZİ ÇERÇEVESİNDE İNCELENMESİ

Enflasyon Hedeflemesi, Büyüme ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası

A Study on the Estimation of Supply Response of Cotton in Cukurova Region

3. BÖLÜM DÖVİZ PİYASASI

FAİZ HADDİ VE PARA ARZININ DÖVİZ KURU ÜZERİNE ETKİSİ: KAZAKİSTAN ÖRNEĞİ

Finansal Gelişme ve Ekonomik Büyüme Arasındaki Đlişkinin Ampirik Bir Analizi: Türkiye Örneği

AKADEMİK BAKIŞ Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi ISSN: X Sayı: 10 Eylül 2006

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

Transkript:

ISSN:1306-3111 e-journal of New World Sciences Academy 2009, Volume: 4, Number: 2, Aricle Number: 3C0007 SOCIAL SCIENCES Received: Sepember 2008 Acceped: March 2009 Series : 3C ISSN : 1308-7444 2009 www.newwsa.com Tayfur Baya Muzaffer Albayrak Adiyaman Universiy ayfur_baya@homail.com Adiyaman-Turkiye ENFLASYONLA MÜCADELEDE PARA KURULU SİSTEMİ VE TÜRKİYE DE UYGULANABİLİRLİĞİNİN ANALİZİ ÖZET Para kurulları, enflasyonla mücadelede gelişmeke olan ülkeler için merkez bankacılığı uygulamasının alernaifi olmakadır. Yapılan araşırmalarda para kurulu sisemini uygulayan ülkelerde enflasyon ve faiz oranlarının düşmesi ile yüksek büyüme hızlarının elde edildiği; ancak ödemeler bilânçosu açığı oluşurduğu, işsizlik oranını arırdığı, finansal piyasalarda nihai ödünç verici pozisyonunun olmaması nedeniyle küçük bankacılık krizlerini finansal krizlere dönüşürdüğü sapanmışır. Türkiye uygulamasında ise enflasyon oranı ile nominal döviz kuru ve reel döviz kuru arasında Granger nedensellik esi yapılmışır. Bu çalışmada nominal döviz kurundan enflasyon oranına doğru bir nedensellik bulunmamasına karşın, reel döviz kurundan enflasyon oranına yönelik bir nedensellik olduğu oraya çıkmışır. Anahar Kelimeler: Para Kurulu Sisemi, Merkez Bankası, Enflasyon, Zaman Serileri, Granger Nedensellik IN COPING WITH THE INFLATION, THE CURRENCY BOARD SYSTEM AND THE ANALYSIS OF FEASIBILITY IN TURKEY ABSTRACT For developing counries, he currency board ook over he place off cenral bank. The objecive of he sudy was he invesigaion of he currency board sysem. In his sudy, we found ha in he counries pracicing currency board sysem, he inflaion and ineres raes decrease, bu his caused a curren accoun balance, and increased he oal public dephs socks and because of no having final money lenders in he financial sysem, i was found ha small banking crises, become financial crises. Granger causaliy es is done beween inflaion rae and nominal exchange rae, inflaion rae and real exchange rae in Turkey pracicing. In his sudy, i is undersood ha here isn causaliy from nominal exchange rae o inflaion rae bu here is causaliy from real exchange rae o inflaion rae. Keywords: Currency Board Sysem, Cenral Bank, Inflaion, Time Series, Granger Causaliy

1. GİRİŞ (INTRODUCTION) Finansal isikrarın ve ekonomik gelişmenin sağlanması ülkelerin ulusal paralarının iibarlı ve konveribl olması ile yakından ilişkilidir. İsikrarlı bir para, paranın işlevlerini yerine geirebilen, yüksek enflasyon karşısında iibarını yiirmemiş, para ikamesi oranının düşük olduğu para olarak anımlanmakadır. Küresel piyasalarda sağlam bir paraya sahip olmak, dış icaree rekabe gücünü arırmak ve borçlanmayı kolaylaşırmak demekir. Gelişmeke olan ülkelerde merkez bankası kaynakları, hükümelerin izledikleri popülis poliikalar nedeniyle ekin olarak kullanılmamakadır. Merkez bankalarının görevlerini yerine geirememesi ve dolaysıyla kredibiliesini yiirmesi, finansal isikrarı sağlamada alernaif sisemlerin uygulanmasını gündeme geirmişir. Para kurulu siseminin emel karakerisiği olan kamu harcamalarının finanse edilmemesi ve para arzının oomaik bir sürece bağlanması, gelişmeke olan ülkeler için; enflasyonla mücadelede para kurulu sisemini, merkez bankalarının alernaiflerinden birisi haline geirmişir. Öe yandan ekonomiler dışa açıldıkça döviz kuru ercihi de önemini arırmakadır. Uluslararası alanda oluşan bölgesel para birlikleri, ülkelerin para kurulu sisemini ercih emesinin alında yaan bir başka nedendir. Parasal birliklerin sağladığı avanajlardan, yararlanan ülkeler, para kurulu siseminin bir diğer özelliği olan rezerv para seçimini, birliklerin orak para birimine bağlamışlardır. Bu sayede para alanına adapasyon sürecinde önemli kazanımlarda elde edilmişir. 2. ÇALIŞMANIN ÖNEMİ (RESEARCH SIGNIFICANCE) Bu çalışmada, enflasyonla mücadelede para kurulu sisemi ve Türkiye de uygulanabilirliğinin analizi yapılmış olup, nominal döviz kurundan enflasyon oranına doğru bir nedensellik bulunmamasına karşın, reel döviz kurundan enflasyon oranına yönelik bir nedensellik olduğu hususu oraya çıkmışır. 3. PARA KURULU SİSTEMİ NEDİR? (WHAT IS THE CURRENY BOARD SYSTEM?) Para kurulu (currency board), amamı yabancı bir rezerv para arafından deseklenen, sabi bir oran üzerinden alep olduğu akdirde amamı rezerv paraya çevrilebilen bankno ve ufaklık parayı edavüle çıkaran parasal bir kurumdur (Hanke, Schuler, 2001). Para ooriesi, bankno ve ufaklık paraları yabancı çıpa para birimini (rezerv para) sabi bir kur üzerinden konveribilie eder. Seçilen para çıpası durgun olması beklenen ve uluslararası kabul görmüş bir para birimidir. Para kurulu, düşük faiz riski içeren çeşili varlıkların baskın olduğu rezerv parayı uar. Konulan çok basi bir kural ile para kurulu bankno ve ufaklık paraların sirkülâsyonu için %100 rezerv paraya denk bir rezerv uar (Saleh, 2004). Rezerv para birimi seçiminin para poliikasının yur içi olaylara müdahale esnekliğini azalabilme olasılığı vardır. Para kurulu siseminin en uç nokası am dolarizasyondur. Tam Dolarizasyon ile Orodoks bir para kurulu arasındaki emel farklar iki şekilde oraya çıkar; Dolarizasyon yapan ülke, para kurulu siseminin varlığında kazanabileceği senyoraj gelirini kaybeder. Para kurulunun siyasi avanajları ve bağımsız bir para poliikası uygulama olasılığı daha fazladır (Hanke, 2000). Para kurulunun Temel Karakerisikleri ise şunlardır; Rezerv para: durgunluğu beklenen, uluslararası piyasalarda kabul gören ve poliik riskleri karşılayabilecek özellike olmalıdır. 106

Konveribilie; am ve sınırsız konveribilie rezerv para ile yerli para arasındadır. Ticari bankalarda rezerv para umakadır. Bireyler hem icari bankalardan hem de para kurulundan konveribilie sağlayabilirler. Rezervler: rezerv paraya karşılık gelen %100 oranında yerli paranın bulundurulmasıdır. Orodoks para kurulu siseminde %100 e denk bir rezerv oranının bulunması gerekmekedir. Ancak uygulamada para kurulu benzeri sisemi uygulayan ülkelerde bu oranın %60-%110 arasında olduğu espi edilmişir. Karlar; Kar= rezerv kazanmanın faizi- irkülasyon içinde bankno ve bozuk para umanın maliyei Harcamalar; emisyon ve para kurulu çalışanlarının ücrelerinden oluşmakadır. Bunun dışında maliyei görülmemekedir. Faiz oranları; poliik risk veya sermaye giriş çıkışını engelleyen bariyerler olmadığı sürece, rezerv para olarak seçilen ülkenin faiz oranları ile eşi düzeydedir. Rezerv ülke faiz oranları ile para kurulu ülkesi faiz oranlarını birbirine yaklaşıran mekanizma arbirajdır. Para kurulunda merkez bankasında olduğu gibi reeskon oranı kurulmaz. Enflasyon; rezerv para birimi seçilen ülkenin enflasyonu kadardır. Para kurulu ile enflasyon ihal edilir. Ancak seçilen rezerv para sağlam, isikrarlı ve güvenli para özelliklerine sahip olduğu için muhemelen rezerv para seçilen ülkenin enflasyonu oranından düşük olacakır. Para poliikası; amamıyla oomaik bir mekanizmaya bağlıdır. Ülke içine giren rezerv para mikarı kadar ulusal para emisyonu yapılır. Hüküme harcamalarını borçlanma veya vergi geliri ile karşılar. Büçenin monearizasyonu kesinlikle yokur. Senyoraj; ülkeye giren rezerv para mikarı karşılığında emisyonu yapılan ulusal para mikarı kadar senyoraj gelirinin elde edilmesidir. Para kurulu elinde uuğu rezerv para varlıklarından gelir elde eder, ama bankno veya bozuk para üzerinden faiz elde emez. Ne senyoraj geliri= gayrisafi senyoraj geliri-bankno ve bozuk para emisyonu maliyei (Feldsein, 2002). Para kurulu, enflasyondan senyoraj geliri kazanmaz. Çünkü para kurulu gücünü nominal para arzını arırarak elde emez (Saleh, 2004). Parası rezerv para olarak seçilen ülke genellikle sanayi ülkesidir. Ekonomide verimlilik ve gelir, icaree konu olan ürünler üzerinde nispeen yavaş arma eğilimindedir. İnelasik arzın söz konusu olduğu ve icaree konu olmayan mallara ilişkin fiyalar, gelişmiş ülkelere oranla gelişmeke olan ülkelerde daha hızlı arabilir. Dolayısıyla bu durum ulusal paranın yaşadığı enflasyonun, rezerv para enflasyonundan neden daha yüksek olduğunu açıklamakadır (Okar, 2001). Gelişmeke olan ülkelerde ulusal para iibarını yiirmişir ve bireyler asarruflarını yabancı para cinsinden (gayri resmi dolarizasyon) elde umayı ercih eder. Para kurulu siseminde seçilen rezerv para biriminin düşük enflasyona sahip olması nedeniyle, para kurulu sisemi uygulayan ülkelerde de fiya isikrarı sağlanmış olacakır. Para kurulu sisemi özellikle küçük ölçekli ve dışa açık ekonomilerde merkez bankalarına göre daha elverişlidir (Okar, 2001). Sabi döviz kuru rejiminde kredibilienin arması ve kur riskinin elimine edilmesiyle sağlanan kombinasyonla yabancı yaırımlar para alanına (currency zone) yönelecekir. Çünkü, yabancı yaırımcılar rezerv para vasıasıyla karların aşımaları konusunda herhangi bir 107

kaygı duymayacakır. Sabi kur uygulayan ülkenin girişimcileri yüksek likidie ve iyi kurulmuş bir piyasa sağlayacakır (Baiz, Sy, 2000). Para kurulu siseminin büün avanajlarına karşın, dezavanajları vardır. Para kurulu, düşük enflasyona sahip rezerv ülkenin parasına bağımlı olduğu için, rezerv para değerli olduğu sürece para kurulu parası bağımlı değerli kalır (Kalaycı, 2003). Para kurulu siseminde para poliikası araçları daha az kullanılır. Yüksek rezerv maliyei ve deflasyonis ekileri vardır. Para poliikası araçlarının ekinliğini yiirmesiyle hükümeler yur içi faiz oranlarını ve döviz kurlarını kullanarak ekonomiyi uyaramayacaklardır. Bunun yerine sadece ücre ve fiya ayarlamalarını kullanabilirler. Para poliikası araçlarının ekinsizliği özellikle yur dışı şoklar konusunda da önemlidir. Para kurulu ülkesi özellikle sabi kurlarda dolayı, bu şoklara maruz kalabilir. Ancak para kurulunun, kurala bağlı para poliikası uygulamasından dolayı bu şoklardan minimum maliyele kurulabilirler. Deflasyon konusunda ise; ödemeler bilançosu ve büçe açıkları durumunda, bankno ve ufaklık para arzı, alepen daha yavaş aracağından deflasyonis eki yapacakır (Irving, 2001). Para kurulu siseminde nihai ödünç vericinin yokluğu olası likidie sıkışıklığına neden olabileceğinden bankacılık krizi oraya çıkabilir. 3.1. Para Kurulu Siseminde Para Arzı Sürecinin Varsayımları (Assumpion of Money Supply Process in Currency Board Sysem) Para kurulu siseminde para arz ve alebi piyasa akörleri arafından belirlenir. Para kurulu siseminde para arzı sürecinin bu basileşirilmiş açıklamasının emelini oluşuran varsayımlar; Ticari banka mevduaları, sabi bir oran üzerinden para kurulu bankno ve ufaklık parasına çevrilebilir. Para kurulu, ülkede kâğı ve bozuk para çıkaran ek birimdir. Ticari bankaların rezerv mevdua oranları sabiir. Toplumun, para kurulunun çıkardığı kâğı ve ufaklık paraların icari banka mevdualarına oranı sabiir. Gelir ve para arzı aynı yönde hareke eder. Para kurulunun ülkesi ile rezerv ülke arasında uluslar arası şube bankacılığı yokur. Ödemeler dengesindeki değişme ancak cari işlemler dengesinde söz konusu olabilir, sermaye hesabı değişmez. Bankalar için minimum rezerv oranları veya özel banka regülâsyonları mevcu değildir. İnsanlar rezerv parayı ülke içi icari işlemlerde almaz veya kullanmazlar (Hanke, Schuler, 2001). 3.2. Para Kurulu Siseminde Para Arz ve Talebi (Money Supply and Demand of Money in Currency Board Sysem) Merkez Bankası, sadece döviz ve döviz cinsi varlıklar karşılığında sabi kur üzerinden piyasaya para arz emekle yükümlüdür. Bunun dışında hiçbir görevi bulunmamakadır. Para Kurulu siseminde, para abanı döviz rezervlerine bağlıdır. Parasal aban, ancak özel ya da kamu sekörü ulusal para ihiyacını karşılamak için para kuruluna sabi kurdan döviz saığı zaman armaka, dış ödemelerde kullanmak ya da spekülasyon amacıyla döviz saın aldıkları zaman azalmakadır. Para kurulunun arz edeceği kağı ve ufaklık para mikarı, piyasa arafından belirlenir. Parasal abanı belirleme konusunda akif bir rolü yokur. Rezerv para ile sabi bir döviz kuruna sahip olması ve %100 yabancı rezervleri elinde umasının gerekliliği, kurulun iseğine bağlı olarak parasal aban arışını veya azalışını önler. Tipik bir para kurulu siseminde para arzı alep değişmelerine cevap 108

verme konusunda oldukça esnekir. Para kurulu siseminde ki nihai rezervler, rezerv paranın parasal abanını oluşurur. Nihai rezerv; edarik emenin ek yolu da onu rezerv ülkeden elde emekir. Dolayısıyla cari işlemler bilânçosu fazlasının elde edilmesi gerekmekedir (Hanke, Schuler, 2001). Para kurulu siseminde para arzı denklemi; M=[(1+C)/(r+C)]. (C+D) (1) M= para arz C= halk arafından uulan bankno mikarı D= icari bankaların merkez bankasında uukları rezervler C= naki oranı r= ihiyaç duyulan rezerv mikarı Para Kurulu nun para arzı, basi para çarpanıdır. Varsayalım rezerv ülkede geçici olarak faiz oranları arsın. Eğer para kurulu ülkesindeki yaırımcılar yüksek faiz oranlarından dolayı dışarı sermaye çıkarırlarsa, ilk önce para kurulu parasını, rezerv para ile değişirmeleri gerekir. Yur dışına sermaye çıkışı nedeniyle para kurulu ülkesinde yur içi para arzı azalırken, ödemeler bilânçosu dengesi düşüş göserir. Faiz oranları, para arzı kadar arar. Rezerv ülke para oranındaki düşüşün oluşurduğu baskı para kurulu ülkesindeki faiz oranını eşiler. Eğer rezerv ülke, para kurulu ülkesinden açık farkla büyükse, faiz oranındaki değişim para kurulu ülkesi ile sınırlı kalacakır. O zamanda eşilik şu şekle dönüşecekir; M=[1+C/r+C].(R) (2) R=rezerv para varlıkları Bu durumda para kurulunun faydası nedir? Para kurulu ülkesinde; para kurulu sisemi ile fiya isikrarı ve kredibiliesi sağlanır. Merkez bankası uygulaması ile para kurulu arasındaki fark; para arzı konusunda oraya çıkmakadır ve yur içi eminalarla ilgilidir. Yöneimli dalgalanma veya sabi kur sisemi alında, merkez bankası da benzer uygulamalar yapmakadır. M=[1+C/r+C].(R+S) (3) S=yur içi eminalar Rezerv mikarında bir değişme olduğu zaman, merkez bankası açık piyasa işlemleri ile yur içi para arzı üzerindeki ekilerini serilize edebilir. Eğer değişim kısa vadeli ve geçici ise, müdahaleler fiyaları ve faiz oranlarını sabilize edecekir. Eğer değişim kalıcı ve yapısal ise yur dışına sermaye kaçışı oluşur ve devalüasyon oraya çıkabilir. Para kurulu hüküme eminalarının umamasına rağmen bazı para kurulları (para kurulları benzeri sisemleri) para arzı üzerine ekileşim yapabilirler (Spiegel, 2002). Ayrıca Para Kurulu siseminde para arzının ülkenin döviz rezervlerine bağlanması, döviz girdilerinde isikrar ve sürekliliğin olmasını gerekir. Döviz girdisi için emel kaynağın ihraca olması, ihracaı arırmaya yönelik geniş kapsamlı kurumsal bir yapının oluşurulmasını zorunlu kılar. Bu çerçevede ihracaı olumsuz yönde ekileyebilecek vergiler ve bürokraik engellerin kaldırılması, geniş kapsamlı eşviklerin sağlanması ve kullanılan eknolojinin yenilenmesi gerekir (Kwan, Lui, Cheng, 2000). Türkiye için değerlendirildiğinde ihraca sekörünün, ihracaa konu olan malların fiya elasikiyeinin düşük seviyede olması eknoloji ikame derecesinin yüksek olması, dünya piyasalarında genel kabul görmüş bir paraya sahip olmaması gibi nedenler, döviz rezervlerinin sürekliliğini ve isikrarını olumsuz yönde ekilemekedir. 109

4. PARA KURULU SİSTEMİ EKONOMETRİK ANALİZİ (ECONOMETRIC ANALYSIS OF CURRENCY BOARD SYSTEM) 4.1. Veri Sei ve Yönem (Daa Se and Mehodology) Para kurulu siseminde rezerv para olarak ek bir para birimi veya sepe seçimi de yapılabilir. Araşırmanın uygulama bölümünde Türkiye nin 1970 1997 arası enflasyon, nominal döviz kuru ve reel döviz kuru endeksleri alınmışır. Buna göre nominal döviz kuru enflasyona göre düzelilmemiş döviz kurudur (Seyidoğlu, 1999). Reel döviz kuru anımı ise Saın Alma Gücü Pariesine göre yapılmışır. Saın Alma Gücü Pariesi nde uzun dönem reel döviz kuru (r ppp ); (P * ) yur dışı fiyalar genel seviyesi, (P) yuriçi fiyalar genel seviyesi ve (e) düzelilmiş nominal döviz kuru olmak üzere; r ppp = e P * / P (1) olarak ifade edilir (Kıpıcı, Kesriyeli, 1997). Ayrıca döviz kurlarında ise 0,5 ABD doları + 0,5 Alman Markı şeklinde bir sepe oluşurulmuş ve buna bağlı olarak veriler çekilmişir. RDKE = reel döviz kuru endeksi, NDKE = nominal döviz kuru endeksini göseriyor ve Pf = yabancı fiya endeksi ve Pn = yerel fiya endeksi olmak üzere; Pf = ABD*0.5 + ALM.*0.5 (2) RDKE = NDKE* (Pf/Pn) (3) ilişkisi üzerine kurulmuşur. Çalışmada, ekonomerik yönem olarak zaman serisi yaklaşımı kullanılmışır. Bu çerçevede E-views 5.1 pake programıyla, birinci olarak, ADF esi kullanılarak değişkenlerin durağanlığı es edilmişir. Daha sonra ise, Granger nedensellik esi kullanılarak değişkenler arasındaki ilişkinin yönü espi edilmeye çalışılmışır. 4.1.1. Granger Nedensellik Tesi (Granger Causaliy Tes) Nedensellik esi iki değişken arasında bir sebep-sonuç ilişkisinin olup olmadığını, eğer varsa ilişkinin yönünü es emek amacıyla kullanılmakadır. Uygulamada zaman serileri arasındaki nedensellik ilişkisinin espi edilmesinde en sık kullanılan yönem Granger (1969) arafından gelişirilen Granger nedensellik analizidir (Granger, 1969). Granger (1969), nedenselliği şu şekilde anımlamışır Y nin öngörüsü, X in geçmiş değerleri kullanıldığında X in geçmiş değerleri kullanılmadığı duruma göre daha başarılı ise X, Y nin Granger nedenidir. Seriler arasındaki nedensellik ilişkisinin espiinde F esi uygulanmakadır. Buna göre, hesaplanan F değeri, seçilmiş bir anlamlılık düzeyinde F ablo değerini aşıyorsa, nedensellik ilişkisinden söz edilir. 4.1.2. Birim Kök Tesi (Uni Roo Tes) Granger nedensellik esi için kullanılan serilerin durağan olması gerekmekedir. Bu çalışmada durağanlık analizlerinde aşağıdaki Dicky-Fuller (1981) regresyon denklemleri akip edilecekir. Denklem 1, bağımlı değişken ( X ) ve bağımsız değişken X -1 in yer aldığı regresyonu; Denklem 2, Denklem 1 e sabi erimin ilave edildiği regresyonu; Denklem 3 ise, Denklem 2 ye rendin dahil edildiği regresyonu gösermekedir (Dickey ve Fuller, 1981). X = α X + e (4) 1 X = a + X + e α (5) 1 X = a + b + X + e α (6) 1 Denklemlerde X serisinin birim köke sahip olduğunu (α = 0) yani durağan olmadığını ileri süren sıfır hipoezin esi yapılacakır. Regresyon sonucu, eğer -τ (mulak au değeri) MacKinnon mulak değerinden büyükse, sıfır hipoezi re edilerek ilgili serinin durağan olduğu sonucuna ulaşılacakır. Eğer Denklem 1, 2 ya da 3 en elde 110

edilen kalını eriminin (e) ardışık olarak bağımlı olduğu görülüyor ise, bu bağımlılık oradan kalkıncaya kadar, ilgili denkleme, ele alınan serinin farkının gecikmeleri ( X -i ) ilave edilir. Örneğin, Denklem 3 deki (e) nin ardışık bağımlı olduğunu varsayarsak. Denklem (3 ) e göserildiği gibi, Denklem 3 e, kalını erimi (e) beyaz gürülü (whie noise) oluncaya kadar X -i ilave edilecekir. m = a + b + X 1 + β X i = 1 i X α + e (5 ) Denklem (3 ) e genişleilmiş DF (Augmened DF) denklemi de denmekedir. Durağanlık esleri sonucunda X serisi kendi seviyesinde ya da farkı veya farklarında durağan çıkabilir. Kendi seviyesinde durağan çıkması durumunda X serisinin kendi seviyesinde büünleşik olduğu yani I olduğu sonucuna ulaşılır. Eğer X serisi birim köke sahipse yani I değilse (kendi seviyesinde durağan değilse), serinin 1. dereceden farkı alınarak ( X ) bu farkı alınmış serinin durağanlık esleri yapılır. 1. dereceden farkı alınan X serisinin durağan çıkması durumunda X serisinin 1. dereceden büünleşik olduğu söylenir, yani I(1) olarak nielendirilir. Bu anlamda eğer X serisi d dereceden farkı alındığında durağan duruma dönüşüyorsa, X serisi I(d) olacakır. 4.2. Ampirik Analiz Sonuçları (The Resuls of Empirical Analysis) 4.2.1. Birim Kök Tesi Sonuçları (The Resuls of Uni Roo Tess Granger nedensellik esinin yapılabilmesi için kullanılan zaman serilerinin durağan olması gerekiği yukarıda belirilmişi. Bu çalışmada kullanılan değişkenlerin durağanlığı ADF birim kök esi ile incelenmişir. Tablo logariması alınmış NDKE ve RDKE serilerine ai birim kök esi (durağanlık) sonuçlarını gösermekedir. Düzey Değeri Birinci Fark İkinci Fark Tablo 1. NDKE, RDKE, TUFE nin ADF birim kök esi sonuçları (Table 1. NDKE,RDKE,TUFE s ADF uni roo es resuls) ln(ndke) ln(rdke) Sabisiz Trendsiz -0.3509 (2)* [-1.955]** -0.2560 (1)* [-1.955]** -8.8141 * [-1.955]** Sabili 3.900 [-2.976] -2.8075 [-2.981] -8.7595 [-2.986] Sabili rendli -1.2961 (6) [-3.587] -4.6642 [-3.595] -8.5559 [-3.603] 111 Sabisiz rendsiz 0.0655 [-1.953] -4.8731 [-1.954] Sabili -1.5815 [-2.976] -4.7731 [-2.981] Sabili rendli -1.7150 [-3.587] -4.7255 [-3.5595] ln(tufe) Sabisiz Trendsiz Sabili Sabili Trendli Düzey Değeri -0.3417 (1)* [-1.944]** 6.1706 [-2.976] -0.8927 [-3.587] Birinci Fark -0.1338 (1)* [-1.954]** -1.9005 [-2.981] -3.4044 [-3.595] İkinci Fark -6.0333 * [-1.955]** -6.0804 [-2.986] -5.9554 [-3.603] No: *Paranez içindeki değerler SC krierine göre seçilen gecikme sayısını gösermekedir. ** ADF esi için %5 güven aralığında Mac Kinnon kriik değeridir.

Birim kök esi; sabisiz rendsiz, sabili ve sabili rendli olmak üzere üç model için yapılmışır. Çalışmada kullanılan değişkenlerinin düzey değerleri için, her üç modele göre elde edilen DF değerleri incelendiğinde, söz konusu değişkenlerin kendi seviyelerinde durağan olmadıkları görülmekedir. Buna karşın değişkenlerin birinci farkları alınıp, birim kök esindeki her üç model ekrar es edildiğinde, lnrdke değişkenin durağan olduğu, lnndke ve lntufe değişkenlerinin ise durağan olmadığı görülmekedir. Dolayısıyla lnndke ve lntufe değişkenleri için serinin ikinci farkı alınıp birim kök esi yapılmış ve her üç modelde de serinin durağan olduğu görülmüşür. Dolayısıyla, nedensellik analizinde lnrdke serisinin birinci farkı ve lnndke ve lntufe serilerinin ise, ikinci farkı kullanılacakır. Serilerin durağan olmasının para kurulu sisemi açısından anlamı; rezerv para ülkesinde para kurulu ülkesine yönelik enflasyon ihalinde, rezerv ülke enflasyon oranının gecikmeli değerlerini para kurulu ülkesindeki enflasyon oranı üzerindeki ekisinin azalmakır. 4.2.2. NDKE, RDKE, TUFE arasında Granger Nedensellik Tesi (The Causaliy Granger Tes Among NDKE, RDKE and TUFE) Granger nedensellik esleri gecikme uzunluğuna karşı çok duyarlı olduğundan, gecikme uzunluğunun espii önem kazanmakadır. Bu bağlamda, gecikme sayısının belirlenmesinde serilerin durağan oldukları seviyelerinde VAR analizi yapılmışır. VAR analizinde, gecikme uzunluğu SC (Schwarz) ve AIC (Akaike) bilgi krierlerine göre espi edilmişir. Söz konusu krierlerin minimum olduğu gecikme sayısı, Granger da kullanılacak gecikme uzunluğunu vermekedir. lnrdke den lntufe ye ve lnndke den ve lntufe ye nedensellik analizinde gecikme uzunluğunu belirleme için yapılan VAR ahmininde, ilgili krierler çerçevesinde, gecikme uzunluklarının 1 olduğu belirlenmişir. Tablo 2: NDKE, RDKE, TUFE Granger Nedensellik Tesi Sonuçları (Table 2. The Resul of NDKE,RDKE and TUFE Causaliy Granger Tes) Sıfır Hipoezi F-İsaisiği Olasılık lnrdke, lntufe nin Granger Nedeni Değildir 6.95181 0.01507 lnndke, lntufe nin Granger Nedeni Değildir 2.79390 0.10879 Granger nedensellik esi sonuçlarına göre lnrdke, lntufe nin Granger Nedeni Değildir şeklindeki sıfır hipoezi %5 anlamlılık düzeyinde reddedilmekedir. Buna karşın, lnndke, lntufe nin Granger Nedeni Değildir hipoezi ise, kabul edilmekedir. Bu sonuçlara göre; lnrdke, lntufe nin Granger nedenidir, ancak lnndke, lntufe nin Granger nedeni değildir. Söz konusu hipoez eslerinden anlaşıldığı üzere nominal döviz kurundan enflasyon oranına bir nedensellik bulunmamakadır. Buna karşın reel döviz kurundan enflasyona yönelik bir nedensellik bulunmakadır. Araşırmanın ekonomerik analiz bölümünde oraya çıkan sonuç şudur: Eğer 1970-1997 arasında rezerv para birimi 0,5 ABD doları+ 0,5 Alman Markı şeklinde oluşurulup Orodoks Para Kurulu sisemi uygulansaydı, ceeris paribus, Türkiye de enflasyon oranı söz konusu ülkelerin enflasyon oranına yaklaşabilirdi ve dolaysıyla düşebilirdi. 112

5. SONUÇLAR VE TARTIŞMA (CONCLUSIONS AND DISCUSSION) Türkiye de 1994, 2000 Kasım ve 2001 Şuba krizleri merkez bankasının döviz rezervlerinde önemli ölçüde azalmalara yol açmış ve bu durum her iki kriz döneminde de uygulanan döviz kuru rejiminin erk edilmesiyle sonuçlanmışır (Bozkur, Dursun, 2006). Para kurulu siseminde, ulusal para arzı ülkeye döviz girişi ile arırılır. Ulusal paradaki genişlemenin yabancı para girişine bağlı olması ile geçmişe ve bugünde iki farklı sona ulaşılır. Kasım 2000 ve Şuba 2001 krizlerinde merkez bankasının likidie sıkınısı içinde olan bankaları fonlamayı engellemiş ve kriz daha da derinleşmişir. Para kurulu siseminde para arzı oomaik bir mekanizmaya bağlıdır. 2000 yılında belirli bir bana döviz kurunu sabi umaya çalışan merkez bankası yüksek cari açık ve diğer küresel ekenlerden dolayı sermaye çıkışına karşı sabi parieden döviz samışır. Ancak bu seferde TL de likidie sıkınısı yaşanmışır. Para kurulunda nihai ödünç verici olmadığı için merkez bankası likidie sıkınısını gideremedi. Böylece döviz krizine bağlı olarak finansal piyasalarda kriz yaşanmışır. Akyazının da (1999) beliriği gibi ülkenin para kurulunda parasal abanı desekleyecek kadar döviz rezervi bulunmamışır. Genel olarak ifade emek gerekirse Para kurulu siseminde- Arjanin de olduğu gibi- her zaman devalüasyon riski vardır. Bunlara ek olarak kamu borç sokunun sürdürülemezliği para poliikası ercihinde para kurulu sisemini uygulanabilir olmakan çıkarmakadır. Bununla birlike Türkiye nin Euro Bölgesine adapasyonu için rezerv para olarak Euro nun seçilmesi söz konusudur. Şu an için küresel piyasalarda Euronun dolara karşı daha değerli olması ve geleceke de Euro nun 2015 yılında Doların yerine rezerv para birimi olacağı öngörülmekedir (Dooley, Landau, Garber, 2008; Chinn, Frankel, 2008; Haji, 2007). Bu durumda ulusal parayı sabilediğimiz rezerv paranın değerlenmesi rekabe gücünü azalır ve zaen yüksek olan cari açığı sürdürülemez hale geirir. Sonuç olarak yine ulusal paranın devalüasyonu gündeme gelir. Yaırımcılar için ise devalüasyon riski ile birlike yüksek oranda kamu borç soku olan ve finansal piyasaları yeerince gelişmemiş olan ülkeler için ülke riskini arıracakır. Para kurulu siseminin Türkiye de uygulanabilirliğinin desekleyenler, rezerv para olarak Euro nun seçilmesinin, Euro bölgesine adapasyonu kolaylaşıracağını savunmakadır. Söz konusu bu avanajlar ise; mali açıklarını monearizasyonun önlenmesi, büçe açıklarına ve oplam kamu borcuna sınırlama geirmesi, bölge içi icare hacmini arırmasını örnek gösermekedirler. Bir başka avanaj ise Euro nun uluslar arası dövizler karşısında dalgalanmasıdır. Böylece olası dönemsel üreim dalgalanmaları durumunda Euro bölgesine dâhil ülkelere esneklik sağlar. Faka bu ercihin dezavanajı da bulunmakadır. Bu dezavanaj ise; ülkelerin ek başlarına kur poliikası belirleyememesi nedeniyle ülke kendine özgü (idiosyncraic) bir şoka maruz kalırsa nominal kurlarda ayarlama yapamamasıdır (Ara, 2003). Euro bölgesine adapasyon amacıyla Para Kurulu sisemine geçilebilir. Ancak sisemin uygulanmasının ön koşulları olan kamu borç sokunun düşük seviyelerde olması, finansal piyasalarda yeerli seviyede derinliğin olması gerekiği ve bu durum finansal araç çeşililiğini gerekirdiğinden, günümüzde Türkiye için makro ekonomik gösergeler göz önüne alındığında Para Kurulu sisemi ekin olarak işlemez ve sisemden amaçlanan fayda sınırlı düzeyde kalır. KAYNAKLAR (REFERENCES) Akyazı, H., (1999). Para Kurulu Ve Türkiye de Uygulanabilirliği Üzerine Bir Araşırma, Türkiye Bankalar Birliği Yayınları, Yayın No:214 113

Ara, K., (2003). Türkiye de Opimum Döviz Kuru Rejimi Seçimi Ve Döviz Kurlarından Fiyalara Geçiş Ekisinin İncelenmesi, TCMB Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Uzmanlık Yeerlilik Tezi,, hp//www.cmb.gov.r/kuuphane/turkce/ezler/kursadara.pdf Erişim Tarihi: 18.10.2008 Baız, L., SY, N.R, (2000). Currency Boards, Credibiliy And Macroeconomic Behavior, IMF Working Paper, No:WP/00/97, hp//www.imf.org Erişim Tarihi: 25.10.2008 Bozkur, H., Dursun, G., (2006). Türkiye de Para Krizinin Öncü Gösergeleri:Erken Uyarı Sisemi, Avrupa Araşırmaları Dergisi, Cil:14, Sayı:1 Chinn, M., Frankel, J., (2008). The Euro May Over The Nex 15 Years Surpass The Dollar As Leading İnernaional Currency, Naional Bureau Of Economic Research, Working Paper No: 13909 Erişim Tarihi: 06.10.2008 Dıckey, D.A., and Fuller W.A., (1981). Likelihood Raio Saisics for Auoregressive Time Series wih a Uni Roo, Economerica, Vol. 49, No. 4, pp.1057-1072. Dooley, M.P., Landau, D., and Garber, P., (2008) Will Subprime Be Twin Crisis For The Unied Saes, Naional Bureau Of Economic Research, Working Paper No: 13978, www.nber.org/papers/w13978 Erişim Tarihi: 18.10.2008 Feldseın, M., (2002). Argenina s Fall, Naional Bureau Of Economic Research Working Paper No:2, hp//www.nber.org/papers/w2 Erişim Tarihi: 18.10.2008 Granger, C.W.J., (1969). Invesigaing Causal Relaions by Economeric Models and Cross-Specral Mehods, Economerica, Vol. 37, No. 3, pp. 424-438. Hanke, S., (2000). The Disregard For Currency Board Realiies, Cao Journal, Sayı:20, No:1, hp//www.cao.org/pubs/journal/cj20n1/cj20n1-7.pdf Erişim Tarihi: 09.11.2008 Hanke, S., Schuler K., (2001). Currency Boards For Developing Counries: A Handbook, ICS Press, hp//www.dollarizaion.org Erişim Tarihi: 06.10.2008 Haji, K., (2007). Subprime Morgage Crisis Cass a Global Shadow, Medium-erm Economic Fore cas 2007-2017, www.nliresearch.com, Erişim Tarihi: 25.10.2008 Irwın, G., (2001), Currency Boards And Currency Crises, Oxford Universiy, hp//www.rgemonior.com/asiacri2.pdf Erişim Tarihi: 18.10.2008. Kalaycı, İ., (2003). IMF Kıskacında Arjanin Ekonomisi: Bir Çöküşün Arka Planı ve Türkiye İçin Bazı Dersler, İkisa, İşleme ve Finans Dergisi, Sayı:203. Kıpıcı A. ve Kesriyeli, M., (1997. Reel Döviz Kuru Tanımları ve Hesaplama Yönemleri, Türkiye Cumhuriyei Merkez Bankası Araşırma Müdürlüğü, Yayın No: 97/1, Ankara. hp://www.cmb.gov.r/research/work/wpaper2.pdf Erişim Tarihi: 11.03.2009. Kwan, Y., Lui, F., and Cheng, L., (2000). Currency Board, Asian Financial Crisis And The Case For Srucured Noes, Research Gran Council Of Hong Kong, No: HKU57 6217/97H, hp//www.ideas.repec.org/p/ eab/macroe/214.hml, Erişim Tarihi: 06.10.2008. Okar, S., (2001). Kuramda Ve Uygulamada Para Kurulu, Bilim Teknik Yayınevi. 114

Saleh, S., (2004). Currency Board Arrengemens: Analysis And Perspecive,CarleonUniversiy,hp//www.carleon.ca/economics/u ndergraduae%20programs/honours%20essays/saleh.pdf Erişim Tarihi: 25.10.2008 Seyidoğlu, H., (1999). Ekononmik Terimler Ansiklopedik Sözlük, Güzemcan Yayınları No:16 Spıegel, M., (2002). Argenina s Currency Crisis: Lessons For Asia, Lain America/Caribbean and Asia/Pasific Economics and Business Associaion Working Paper No:2, hp//www.frbsf.org/publicaions/economics /leer/2002/el2002-25.pdf Erişim Tarihi: 18.10.2008 115