CARİ AÇIĞIN KAYNAKLARI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ: EKONOMETRİK BİR ANALİZ

Benzer belgeler
Türkiye deki Cari Açık Sürdürülebilir mi? Ekonometrik Bir Analiz

Cari İşlemler Açığının Sürdürülebilirliğinin Çoklu Yapısal Kırılmalı Eşbütünleşme Yöntemi ile Sınanması

TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ

Cari İşlemler Açığı ve Sürdürülebilirlik: Türkiye Örneği

FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI?

TÜRKİYE DE REEL DÖVİZ KURU İLE KISA VE UZUN VADELİ SERMAYE HAREKETLERİ İLİŞKİSİ

TÜRK EKONOMİSİNİN ENERJİ BAĞIMLILIĞI ÜZERİNE BİR EŞ-BÜTÜNLEŞME ANALİZİ A CO-INTEGRATION ANALYSIS ON THE ENERGY DEPENDENCY OF THE TURKISH ECONOMY

İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI

Türkiye de Petrol Tüketimi İle Reel GSYİH Arasındaki Uzun Dönem İlişkinin Johansen Eş-Bütünleşme Yöntemi İle Analiz Edilmesi

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Ankara e-posta: Geliş Tarihi/Received:

Türkiye Ekonomisinde Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme

PETROL FİYATLARININ BORSA İSTANBUL SANAYİ FİYAT ENDEKSİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

Türkiye nin İthalat ve İhracat Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama

KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ

Eurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi ISSN:

İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ *

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama

MEVSİMSEL EŞBÜTÜNLEŞME TESTİ: TÜRKİYE NİN MAKROEKONOMİK VERİLERİYLE BİR UYGULAMA

AYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ

TÜRKİYE DE CARİ İŞLEMLER DENGESİ VE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİ. Özet. Anahtar Kelimeler: Ekonomik Büyüme, Cari Denge.

Türkiye nin Kabuklu Fındık Üretiminde Üretim-Fiyat İlişkisinin Koyck Yaklaşımı İle Analizi

Şeyma Çalışkan Çavdar Yildiz Technical University ISSN : scavdar@yildiz.edu.tr Istanbul-Turkey

TÜRKİYE EKONOMİ KURUMU. TARTIŞMA METNİ 2012/25 http :// TÜRKİYE DE CARİ AÇIK TARTIŞMASI. Ercan Uygur

EKONOMİK PERFORMANS VE BÜROKRASİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

HİSSE SENEDİ FİYATLARI VE DÖVİZ KURU İLİŞKİSİ

AVRASYA Uluslararası Araştırmalar Dergisi. Cilt : 6 Sayı : 15 Sayfa: Kasım 2018 Türkiye. Araştırma Makalesi

İSTANBUL MENKUL KIYMETLER BORSASI NDA EŞHAREKETLİLİK VE ASİMETRİK AYARLAMA

Erkan Özata 1. Econometric Investigation of the Relationships Between Energy Consumption and Economic Growth in Turkey

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

ZAMANLARARASI DIŞ DENGE VE OPTİMİZASYON YAKLAŞIMLARI ÇERÇEVESİNDE TÜRKİYE DE CARİ AÇIĞIN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ 1

Crude Oil Import and Economic Growth: Turkey

BİR YATIRIM ARACI OLARAK ALTIN İLE HİSSE SENEDİ ENDEKSİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: TÜRKİYE ÜZERİNE AMPİRİK UYGULAMA 1


Sabit Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz

Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

THE CAUSALITY RELATION BETWEEN CONSUMER CONFIDENCE AND STOCK PRICES: CASE OF TURKEY. Abstract

TÜRKİYE DE ELEKTRİK TÜKETİMİ, İSTİHDAM VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ

Niğde Üniversitesi İİBF Dergisi, 2014, Cilt: 7, Sayı: 2, s

REEL DÖVİZ KURUNUN TİCARET DENGESİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ. Osman PEKER (*)

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

TÜRKİYE DE DIŞ TİCARET VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNİN ANALİZİ ANALYSIS OF RELATIONSHIP BETWEEN FOREIGN TRADE AND ECONOMIC GROWTH IN TURKEY

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

Enflasyonun Borsa Performansı Üzerindeki Etkisi

Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Etkileri: Türkiye Örneği

A Study on the Estimation of Supply Response of Cotton in Cukurova Region

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 11, Sayı 1,

AKADEMİK BAKIŞ Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi ISSN: X Sayı: 10 Eylül 2006

Avrupa Borç Krizinin Türkiye nin İhracatı Üzerindeki Etkileri The Effects of European Debt Crisis on Turkey s Exports

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarına Geçiş Sürecinin Planlanmasında Doğrusal En İyileme Tekniğinin Kullanılması

SORU SETİ 02 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI

GDP and openness while it is negatively effected by labour cost and inflation variables.

TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ PĐYASALARI ÜZERĐNE ETKĐSĐ

ÜRETİCİ FİYATLARINA GEÇİŞ ETKİSİNDE ARA MALLARI İTHALATININ ROLÜ

İTHALATA DAYALI BÜYÜME: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

Mevsimsel Kointegrasyon Analizi: Güney Afrika Örneği. Seasonal Cointegration Analysis: Example of South Africa

Yabancı Sermaye Yatırımlarının Ekonomik Büyümeye Olan Etkisinin Türkiye Bağlamında Test Edilmesi

NET YABANCI İŞLEM HACMİ İLE HİSSE SENEDİ GETİRİLERİ ARASINDA UZUN DÖNEMLİ İLİŞKİ VAR MIDIR? Cüneyt AKAR (*)

TÜRK KATILIM BANKALARININ FON KAYNAKLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER VE BU BANKALARIN KLASİK BANKALARLA İLİŞKİLERİ ÜZERİNE BİR UYGULAMA 1

Borsa Getiri Oranı ve Faiz Oranı Arasındaki İlişkinin Doğrusal Olmayan Yöntemlerle Analizi: Türkiye Örneği

Tüketici Güveni ve Hisse Senedi Fiyatları Arasındaki Nedensellik İlişkisi: Türkiye Örneği (2004: :01)

Türkiye de Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme Arasındaki İlişkilerin Ekonometrik İncelemesi. Erkan Özata *

DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller

Türkiye de Dış Borçlanma-Ekonomik Büyüme İlişkisi: Dönemi

Türkiye nin İthalat ve İhracat Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama

TÜRKİYE DE DÖNEMİNDE KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ÜCRETLERİ ÜZERİNE AMPİRİK BİR UYGULAMA

Türkiye de Elektrik Tüketimi Büyüme İlişkisi: Dinamik Analiz

Finansal Gelişme ve Ekonomik Büyüme Arasındaki Đlişkinin Ampirik Bir Analizi: Türkiye Örneği

REEL DÖVİZ KURU VE DIŞ TİCARET DENGESİ İLİŞKİSİ:

FİRMALARIN BANKA KREDİSİ KULLANIMINDA GÜVEN FAKTÖRÜNÜN ETKİSİ * THE EFFECT OF CONFIDENCE FACTOR ON USED OF BANK CREDIT BY FIRMS

BRIC Ülkeleri ve Türkiye Arasındaki Sermaye Piyasaları Entegrasyonunun Parametrik ve Parametrik Olmayan Eşbütünleşme Testleri ile Analizi

Türkiye de Bütçe Açığı, Para Arzı ve Enflasyon İlişkisi

TÜRKİYE'DE ŞEKER FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİN OLASI ETKİLERİNİN TAHMİNİ: BİR SİMÜLASYON DENEMESİ

TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE CARİ İŞLEMLER DENGESİ İLİŞKİSİ

REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL

HİSSE SENEDİ FİYATLARI, ALTIN FİYATLARI VE HAM PETROL FİYATLARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİNİN ANALİZİ

Türkiye de Kırmızı Et Üretiminin Box-Jenkins Yöntemiyle Modellenmesi ve Üretim Projeksiyonu

Finansal İstikrarın Bankacılık Sisteminin Borç Verme Politikaları Üzerindeki Etkisi: 2008 Küresel Krizi Çerçevesinde Türkiye Üzerine Bir İnceleme

YAPISAL KIRILMA DURUMUNDA SAĞLIK HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÜZERİNE BİR UYGULAMA

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE BÜTÇE AÇIĞININ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİNİN ANALİZİ

Teknolojik bir değişiklik veya üretim arttırıcı bir yatırımın sonucunda ihracatta, üretim miktarında vs. önemli artışlar olabilir.

Paper prepared for the EY International Congress on Economics I "EUROPE AND GLOBAL ECONOMIC REBALANCING" Ankara, October 24-25, 2013

CARİ İŞLEMLER AÇIĞININ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ VE TÜRKİYE ÜZERİNE BİR UYGULAMA

İMKB NİN LATİN AMERİKA BORSALARIYLA İLİŞKİSİ ÜZERİNE ÇOK DEĞİŞKENLİ GARCH MODELLEMESİ

HİSSE SENEDİ PİYASALARINDA SÜRÜ DAVRANIŞI: BİST TE BİR ARAŞTIRMA HERDING IN STOCK MARKETS: A RESEARCH IN BIST Bahadır ERGÜN Hatice DOĞUKANLI

Para Talebinin Belirleyenleri ve İstikrarı Üzerine Bir Uygulama: Türkiye Örneği

Levent KÖSEKAHYAOĞLU *, İkbal KARATAŞLI ** ABSTRACT

THE RELATIONSHIP BETWEEN TRADE OPENNESS AND ECONOMIC GROWTH; THE CASE OF TURKEY

Döviz Kuru Belirsizliğinin İhracata Etkisi: Türkiye İçin Bir Uygulama

İthalat-İhracat-Döviz Kuru Bağımlılığı: Bootstrap ile Düzeltilmiş Nedensellik Testi Uygulaması

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler

The Roles of Financial Factors on the Real Money Demand: Turkey Case

Türkiye de Büyükbaş Hayvan Sayıları ve Nüfus Arasındaki Nedensellik İlişkisi. Şenol Çelik

PARA ARZININ ÇIKTI ÜZERİNE ETKİLERİ

TÜRKİYE DE FAİZ, DÖVİZ VE BORSA: FİYAT VE OYNAKLIK YAYILMA ETKİLERİ

Hisse Senedi Fiyatlarıyla Yabancı İşlem Hacmi Arasında Nedensellik:

Türkiye nin Marshall-Lerner Koşuluna İlişkin Parçalı Eşbütünleşme Analizi

EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER

BÖLÜM 5 İKTİSAT POLİTİKALARININ UZUN DÖNEMLİ BÜYÜMEYE ETKİLERİ: İÇSEL BÜYÜME TEORİLERİ ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRME

Transkript:

CARİ AÇIĞIN KAYNAKLARI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ: EKONOMETRİK BİR ANALİZ Mehme MERCAN Hakkari Üniversiesi e-posa: mmercan48@homail.com İsme GÖÇER Adnan Menderes Üniversiesi e-posa: igocer@adu.edu.r ÖZET Çalışmada, Türkiye'deki cari işlemler açığının sürdürülebilirliği; Johansen eş-büünleşme yönemi yardımıyla, 1992:01-2011:01 dönemi verileri kullanılarak es edilmişir. İki al dönem ve am dönemin araşırıldığı çalışmada şu ampirik bulgulara ulaşılmışır: Büün dönemler iibariyle, cari açığın zayıf formda sürdürülebilir olduğu espi edilmişir. Haa düzelme modeline göre yapılan analizde ise, büün dönemlerde haa düzelme erimi kasayısının isaisikî olarak anlamlı ve yorumlanabilir olduğu görülmüşür. Anahar Kelimeler: Cari açık, Sürdürülebilirlik, Eş-büünleşme. Jel kodu: G01, F13, F41. RESOURCES AND SUSTAINABILITY OF CURRENT DEFICIT: AN ECONOMETRIC ANALYSIS Absrac In his sudy, he susainabiliy of he curren accoun defici in Turkey has been esed by Johansen's co-inegraion mehod by using he daa of he 1992:01-2011:01 period. In his sudy, along which wo lower and a complee period has been researched, hese experimenal evidences have been reached: In respec of all periods, he curren accoun defici has been deermined as weakly susainable. According o he analysis of he error correcion model, i has been found ou ha -in all periods- he coefficien of error correcion erm is saisically meaningful and inerpreable. Key Words: Curren Accoun Defic, Susainabiliy, Co-inegraion. Jel Codes: G01, F13, F41. 1

1.GİRİŞ Bir ülkede yerleşik kişilerin, belirli bir dönemde, yurdışında yerleşik kişilerden sağladığı gelirler ile dış dünyaya yapığı ödemeleri içeren üm ekonomik işlemlerin sonuçlarının yer aldığı hesaba, ödemeler bilânçosu denir (TCMB, Terimler Sözlüğü). Ödemeler bilânçosu; cari işlemler ve sermaye harekeleri olmak üzere başlıca iki kısımdan oluşmakadır. Cari işlemler hesabı; ihraca, ihala, urizm, aşımacılık, inşaa, karşılıksız ransferler, doğrudan yaırım geirileri ve dış borç faiz ödemelerini içerir. Sermaye harekeleri hesabı ise; doğrudan yaırımlar, porföy yaırımları, yur dışı kredi ve borçlanmaları ve bu borçların ana para ödemelerini içerir (TCMB, Ödemeler Dengesi Meodolojisi ve Türkiye Uygulaması). Cari işlemler hesabında, giderlerin gelirlerden fazla olmasına, cari açık denir (TCMB Terimler Sözlüğü). Cari açıklarının büyümesi, 1990 sonrasında birçok gelişmeke olan ülkede yaşanan ekonomik krizlerin en emel nedenlerinden birisi olarak göserilmekedir (Yücel ve Yanar, 2005). Cari açığın bir kriz sinyali olarak kabul edilip edilemeyeceği üzerine yapılan araşırmalar, 1990 lı yıllarda başlamışır. Dornbusch ve Fischer (1990), cari açığın, GSYİH ye oranın %4, Freund (2000) ise %5 olmasının bir eşik değer olduğunu belirmiş ve bu değerin aşılmasını, kriz sinyali olarak kabul emişir. Bununla birlike, sadece cari açığın GSYİH ye oranının yüksekliğine bakarak kriz olasılığından söz emenin eksik olacağını, ülkenin döviz kuru poliikası, dış borçların mikarı, vadesi ve bileşimine de bakılması gerekiğini düşünen ikisaçılar (Edwards, 2001; Uygur, 2004) olduğu gibi, cari açık kamu kesiminden değil de özel sekörden kaynaklandığına, endişeye gerek olmadığını düşünen ikisaçılar da vardır 1 (Sachs, 1981; Corden, 1994 den akaran Uygur, 2004). Bu konuda bir görüş birliği olmamakla birlike, yüksek cari açık yaşanan ülke ekonomilerinin, krizlere daha açık bir hal aldığı kabul edilmekedir. Meksika, Türkiye, Doğu Asya, Brezilya, Arjanin gibi gelişmeke olan ülkelerde büyük cari açık, krizler için öncü bir gösergedir (Labone 2005). Cari işlemler hesabındaki durum, karşılaşılabilecek krizlere ilişkin önemli bilgiler içerdiği için önemlidir (Zanghieri, 2004; Edson 2003). Bir ülkedeki cari açığın büyüklüğü, geleceke karşılaşılabilecek döviz kuru krizleri için önemli bir göserge olarak değerlendirilebilir (Corsei, vd., 1999; Radele ve Sachs 2000). 1 Bu görüş, İngilere eski maliye bakanı Nigel Lawson arafından popüler hale geirildiği için, buna Lawson Dokrini de denilmekedir. 2

Finansal isikrarın korunabilmesi için, cari açık, dikkale izlenmesi gereken bir risk unsurdur (Yılmaz, 2010). Ödemeler dengesinin sağlanması, ekonomi poliikalarının en önemli hedeflerinden birisidir. Cari işlemler hesabında medyana gelen bir açık, yur içinde asarrufyaırım dengesinin bozulmasına yol açmakadır. Bu açık, ülkede yerleşik kişi veya kurumların sahip oldukları dış varlıkların saışıyla ya da yur dışından borçlanma ile karşılanmakadır. Bu durum ülkenin borç yükünü arıracak, bu durum, yabancı yaırımcılar arafından kriz belirisi olarak algılanacak ve ülkeden yabancı sermaye çıkışına neden olacakır. Böylece ülkenin dış borçlanması sürdürülemez hale gele gelecekir. Bu nedenle cari işlemler hesabı, açık vermemesi gereken önemli bir makroekonomik değişken olup, poliika belirleyebilmek için, harekelerinin ve sürdürülebilirliğin açıklanması önemlidir (Thanh vd., 2001). Bu çalışmanın amacı; Türkiye ekonomisinde cari açıkların sürdürülebilirliğini, 1992:01 2011:01 dönemi verileriyle analiz emekir. 2010 ylında cari açığın, 48.5 milyar dolar ile arihinin en yüksek değerine ulaşması, konunun arışılması ve çözüm önerilerinin gelişirilmesi gerekliliğini doğurmakadır. Burada yapılan analiz, bu yönüyle önemlidir. Amacımız; cari açık sorununa bir kez daha dikkaleri çekmek, beklenimiz ise, sürdürülebilirliğin riskli olduğu yönündedir. 2.TEORİK ÇERÇEVE Cari açık (CA), birbirini amamlayan üç farklı yaklaşımla anımlanabilmekedir 2 : CA = NX + r B + TR (1 a) CA = B B (1 b) + 1 CA = r B + TR + Y C T G = S I (1 c) (1a) da cari açık; mal icarei, dış borç faiz ödemeleri ve ransfer ödemeleri kanalıyla açıklanmakadır. NX ; ne mal ve hizme ihracaını, B ; bono, ahvil, hisse senedi, krediler ve fiziki sermayeyi içeren ne dış varlıkları (dış borcu olan ülkelerde, dış borç sokunu), ; r uluslararası faiz oranını, r B ; ne dış varlıklardan sağlanan ne geiriyi (dış borcu olan ülkelerde, dış borç faizini) ve TR ; ne kamu ve özel sekör ransfer ödemelerini ifade emekedir. NX = X M olup, Türkiye de son dönemde CA içinde en büyük paya sahip kısım budur. Ülke borçlu olduğu zaman r B, negaif değer alır ve CA yı olumsuz ekiler. Türkiye de işçi gelirleri, ransfer ödemeleri içinde yer aldığı için, TR poziifir ve CA yi 2 Bu kısımda, Uygur (2004) çalışmasındaki çözümleme referans alınmışır. 3

olumlu yönde ekiler. Bu anıma göre, cari açığın nedenleri; mal icareindeki açık ve dış borç faiz ödemeleridir. (1b) de cari açık; dış varlıklar kanalıyla açıklanmakadır. Burada, B + 1 B ; ne dış varlıklardaki değişmeyi ifade emekedir. den küçükse, ülke cari açık veriyordur. Ülke, cari açığını kapaabilmek için, dış varlıklarından bir kısmını samak durumunda kalmışır. B, + 1 (1c) de ise cari açık; asarruf ve yaırım dengesi kanalıyla açıklanmakadır. Burada ( r B + TR + Y ), ülkenin gelirler oplamını, ( C + I + G ) ise giderler oplamını (oplam iç alebi) gösermekedir. Bunlardan Y ; yuriçi üreimi, C ; özel ükeim harcamalarını, I ; özel B ve kamu yaırım harcamalarını, G ; cari kamu harcamalarını ve S ; oplam kamu ve özel asarruflarını ifade emekedir. Bu durumda (1c) de halini alacakır. Bu eşilik negaif değer alıyorsa, ülkede iç asarruf eksiği olduğunu ifade emekedir. Bu açık, kamu ve/veya özel kesimde, harcama fazlası olmasından kaynaklanmakadır 3. 2.1. Maemaiksel Modelleme: Türkiye'de cari açığın sürdürülebilirliğini incelemek amacıyla, Hused (1992) arafından gelişirilen, Hakkio ve Rush (1991) e dayalı zamanlararası dış denge kısıı modeli 4 kullanılmışır. Bu modelde, dünya faiz oranı veriyken, uluslararası piyasalardan borç alıp verebilen bir ülkenin cari dönem büçe kısıı emel alınmakadır. Denklem (1b) ve (1c) den; + 1 Buradan B +1, B +2, ifadeleri bulunup yerine yazılırsa (ierasyon ekniği), açık ekonomi için zamanlararası dış denge kısıı elde edilir. CA = S I B = [( Y C I G ) /(1 + r )] + B /(1 + r ) (2) τ T τ 1 1 1 ( C + I + G ) + Lim B = (1 + r ) B + Y (3) + T + 1 1 T r = τ + 1+ r = τ 1+ r Bu eşilike, T 1 Lim T 1+ r B + T + 1 = 0 (4) 3 Son dönemde Türkiye de gözlenen durum budur. İç alep aşırı canlanmış, iç asarruf oranları yüzde 24-25 en 15-16 ya düşmüş, yur içi oplam kredi hacmi, bir yılda % 35 armışır (Yılmaz, 2010). Son dönemde Türkiye de gözlenen cari açıka bu üç yaklaşımın da ekisi vardır. 2010 yılında NX, 71,6 milyar dolar açık verirken, kamu arafından 5,4 milyar dolar dış borç faizi ödenmiş, yuriçi oplam kredi hacmi 142,7 milyar TL armışır. 4 Bu anımlama Uygur (2004) e aiir. Orjinali: ineremporal exernal balance consrain. 4

olmalıdır. Yani, gelecekeki ne borç soku sıfıra yaklaşmalıdır 5. Denklem (4) eki eşiliğin sağlanmasıyla, denklem (3) şu hale gelecekir: 1 (1 + r ) B = ( Y C I G ) (5) = τ 1+ r Bu eşiliğin sol arafı, dış borcun dönemi sonundaki faiz dâhil değeri, sağ arafı ise, faiz dışı cari fazlayı gösermekedir. Faiz dışı ne cari fazla (CA Ne Faiz Gideri ), aynı zamanda (NX +TR + Ne Kar Transferleri) olarak da ifade edilebilmekedir. TR ve ne kar ransferinin olmadığı varsayıldığında, faiz dışı cari denge; şeklini alacakır. Bu durumda, cari açığın sürdürülebilmesi koşulu, dış icare dengesinin sürdürülebilirliği koşuluna bağlı hale gelmekedir. Uzun dönemde, NX = X - M = 0 olduğunda, dış icare dengesi ve cari işlemler dengesi sürdürülebilir olacakır. Bu koşul, ihracaın yanına; hizme, ransfer ve faiz gelirlerinin, ihalaın yanına ise; hizme giderleri ve dış borç faiz ödemelerinin kaılmasıyla genişleilip, regresyon denklemi formunda R = α + β E + u düzenlendiğinde; τ ( CA r B ) = NX = ( Y C I G ) (6) ( 7 ) şeklini alacakır. Burada, R ; dış âlem gelirlerini, E ; dış âlem giderlerini, e de haa erimini ifade emekedir. Böylece, cari açığın sürdürülebilirliği, R ve E serilerinin eş-büünleşik olması şarına bağlı hale gelmişir. Aynı zamanda, eş-büünleşme kasayısı β 'nın bire eşi olması beklenmekedir (Hused, 1992). Eğer, β kasayısı birden küçük ise, sürdürülebilirlik hipoezi ihlal edilmiş olup; ülkenin giderleri, gelirlerinden daha fazladır. Ülke sürekli borç bulmak zorundadır ve uluslararası borçlarını zamanında geri ödeyememe riskiyle karşı karşıyadır. 6 Bu koşul daha sonra Quinos (1995) arafından gelişirilmiş ve açıkların, β bire eşi olduğunda güçlü formda, β sıfır ile bir arasında olduğunda ise zayıf formda sürdürülebilir olduğu belirilmişir. 2.2. Cari Açığın Sürdürülebilirliği 5 Çünkü borç verenler, borcunu ödemeden, borçlunun ölmesine izin vermezler (Obsfeld ve Rogoff, 2004). 6 Daha geniş bilgi için bkz., Hakkio ve Rush (1991); Hused, (1992). 5

Cari açığın sürdürülebilirliği, açığın finansman biçimine bağlıdır. Cari açığın finansmanı emelde iki kaynakan sağlanmakadır. Bunlar; yabancı sermaye yaırımları ve borçlanmadır (Aydoğuş ve Özürkler, 2006: 101). Cari açık, doğrudan yabancı yaırımları gibi borç yaramayan dış kaynaklarla finanse ediliyorsa, sürdürülebilir kabul edilirken, borç yaraan, özellikle kısa vadeli dış kaynaklarla finanse ediliyorsa, sürdürülememe riski aşıdığı öngörülmekedir (Yapar Saçık ve Alagöz, 2010). Cari açık, ükeim harcamalarından kaynaklanıyorsa, ehlikenin boyuu daha da armakadır (Karabulu, 2009). Ancak; ülkenin ekonomik büyüme oranı, ihracaın GSYİH ya oranı, finansal yapı, asarruf yaırım dengesi ve yabancı sermaye harekelerinin hacmi de cari açıkların sürdürülebilirliğinde ekilidir (Ouanes ve Thakur, 1997). Sürdürülebilirliğin ahmini konusunda farklı yönemler kullanılmakla birlike, bunları iki ana başlık alında oplamak mümkündür. Birincisi; ödemeler bilançosu içindeki cari işlemler hesabı dışındaki hesapları kullanarak yapılan çalışmalardır (Milesi-Ferrei ve Razin, 1996; Roldos, 1991; Nason ve Roger, 1999). İkinci yönem ise; cari işlemler hesabı al kalemlerini kullanarak sürdürülebilirliğin ahmin edilmesidir (Hused, 1992). Burada cari işlemler hesabı al kalemlerinden, ihala ve ihraca arasında uzun dönem ilişkisinin varlığı araşırılmakadır. İhala ve ihraca arasında uzun dönemli bir ilişki varsa, cari işlemler açığının sürdürülebilir olduğuna karar verilmekedir (Founas ve Wu, 1999; Hused, 1992). Bu çalışmada, cari açıkların sürdürülebilirliğinin espiinde, ikinci yönem, genişleilerek kullanılmışır. 3. DÜNYADA VE TÜRKİYE DE CARİ AÇIK SORUNU Son yıllarda, gelişmiş ve gelişmeke olan birçok ülkede, cari açık, en emel makroekonomik sorunlar arasında yer almakadır. Dünyanın en büyük ekonomisine sahip olan ABD, aynı zamanda en yüksek cari açığın da sahibidir. Bu durum, başa ABD olmak üzere, birçok ülkede ekonomik isikrarın sürdürülmesine ilişkin önemli kaygılara yol açmışır. ABD ye ilişkin yapılan çalışmalarda, (Founas ve Wu, 1999; Cooper, 2001; Obsfeld ve Rogoff, 2004; Freud ve Warnock, 2005; Edwards, 2006; Roubini, 2006), ora ve uzun dönemde cari açığın sürdürülebilirliğinin pek olanaklı olmadığı sonucu elde edilmişir. Çünkü ABD cari açığı dünyayı yeni bir finansal krize sürükleyebilecek boyulara ulaşmışır. 19 yy sonlarında, ABD gelişmeke olan bir ekonomi iken bile cari açığı %4 ü asla aşmamışır (Obsfeld ve Taylor, 2004). ABD de cari açığın GSYİH ye oranı, 1960 lardan bu yana, sürekli köüye gimekedir( Obsfeld ve Rogoff, 2004). 6

Avrupa Birliği (EU) ve diğer Doğu Avrupa ülkelerinde de son yıllarda cari işlemler açığı sürekli olarak büyümekedir. Örneğin; Euro Bölgesinin borçlar konusunda sorunlu ülkelerinden İspanya ve Porekiz in cari işlemler açıkları, GSYİH nin %10 una yaklaşmışır (Hermann ve Jochem, 2005; Blanchard, 2007). IMF ye göre 2010 yılında dünyada 183 ülkeden 130 unda cari işlemler hesabı açık vermişir. Cari açığı en fazla olan ilk 10 ülkeye ai veriler Tablo 1 de görülmekedir. Tablo 1: 2010 Yılında Dünyada En Fazla Cari Açık Veren 10 Ülke Ülke Adı Cari Açık Cari Açığın Büyüme Tasarrufların Yaırımları (Milyar Dolar) GSYİH ya Oranı (%) Oranı Karşılama Oranı (%) ABD 487.7 3.2 2.8 72 İspanya 75 5.2-0.14 80 İalya 59.2 2.8 1.3 82.1 Brezilya 55.6 2.9 7.5 88 Fransa 51.4 1.9 1.3 89.1 Türkiye 48.5 6.5* 8.9 67.9 Avusralya 41.5 3.5 2.7 90.8 Kanada 40 2.5 3.1 86.3 İngilere 36.9 1.6 1.2 83.1 Yunanisan 31.5 9.6-4.5 28.2 Kaynak: IMF, World Economic Oulook Daabase, April 2011. Tablo 1 e göre, Türkiye 48,5 milyar dolarla, dünyada en fazla cari açık veren ülkeler arasında alıncı sıradadır. Türkiye de cari açığın GSYİH ya oranı ise, kriik değerleri aşmış durumdadır. Cari açığın sürdürülebilirliği hakkında yorum yaparken, cari açığın GSYİH ye oranlarının yanında, ülkelerin büyüme oranları ve yuriçi asarruflarının yaırımlarını karşılama oranlarına da bakmaka fayda vardır. Bu bağlamda, abloda bu oranlar da verilmişir. İspanya ve Yunanisan da yüksek cari açığın yanında, negaif büyüme oranları ve iç asarruf eksikliği de dikka çekicidir. Türkiye de ise, yüksek büyüme oranı, cari açığın sürdürülebilirliği konusunda ümi vermekedir. 24 Ocak 1980 e kadar, ihal ikameci üreim poliikasıyla, iç ükeime yönelik ve ihalaa gereksinim hisseirmemeyi amaçlayarak üreim yapan Türkiye, bu arihen sonra ihracaa dayalı büyüme sraejisini benimsemişir. 6 Ocak 1984 e Türk Parasının Değerini Koruma Kanunu kabul edilmiş, böylece döviz aşımak, alış-verişini yapmak serbes hale geirilmiş, sermaye harekelerinin önü açılmışır. Bu gelişmelere bağlı olarak, 1990 lı yıllarda harekelenen cari açık, 2002 yılı sonrasında, hızla armaya başlamışır. Bu durum Grafik 1 de görülmekedir. 7

50 Grafik 1: Türkiye Ekonomisinde Cari Açıklar (Milyar Dolar) 40 30 20 10 0-10 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Kaynak: TCMB No: Cari açık değerleri -1 ile çarpılarak grafiğe akarılmışır. Grafik 1 e göre, cari açık, son yıllarda aran bir rend izlemekedir. Ayrıca, Türkiye ekonomisinin çok az dönemde cari fazla verdiği, bu dönemlerin de genellikle ülkede ekonomik kriz yaşanıp, döviz kurunun aşırı derecede arığı yıllara denk geldiği görülmekedir 7. Türkiye, 2001 ekonomik krizinden sonra, bozulan ekonomik yapıyı düzelebilmek için, Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı nı 8 uygulamaya koymuşur. Aynı yıllarda dünya ekonomisindeki aran likidie olanakları, Türkiye nin yakaladığı isikrar oramı, uyguladığı yüksek reel faiz poliikalarıyla birleşerek, Türkiye yi dünya piyasaları için cazip bir ülke haline geirmiş ve ülkeye yönelik sermaye girişi armışır. Bu süreçe ucuz kredi imkânları, ucuz ihala ve düşük döviz kuru poliikaları ile reel sekörü canlandırmaya çalışan Türkiye ekonomisi, bir arafan hedeflediği büyüme seviyesine ulaşırken, diğer arafan çok yüksek dış borçlanma ve cari işlemler açığı ile karşı karşıya kalmışır (Susam ve Bakkal, 2009). Oluşan güven ve isikrar oramı, insanların ükeim alebini arırmış, iç asarruf oranı düşmüş, ihal mallarına olan alep yükselmişir. İç alebin göreli olarak gücünü korumasına karşılık, dış alepe görülen zayıflama, beraberinde hissedilir bir dış icare ve cari açık sorununu da gündeme geirmişir 7 Bu durumdan harekele, Türkiye Ekonomisi nde ödemeler bilançosu dengesini sağlayabilmek için, döviz kuru kanalının (Marshall-Lerner Koşulu nun) çalışığı söylenebilir. Döviz kuru arırıldığında, ihala pahalanmaka, ihraca görece ucuzlamaka, böylece ihraca daha fazla armaka ve cari işlemler hesabı fazla vermekedir. 8 14 Nisan 2001 de açıklanan bu program; köklü mali, ekonomik ve yasal değişimleri içermekedir. Siyasein konrol eiği ekonomik kaynakların oldukça sınırlandırılmasının amaçlandığı programda, şeffaflık ve hesap verilebilirliğin sağlanması, rasyonel olmayan müdahalelerin kaldırılması, yolsuzlukla mücadele, kamu finansmanının güçlendirilmesi, ekonomide rekabein ve ekinliğin arırılması öngörülmekedir. Sürdürülebilir bir gelişme oramını sağlayarak verimliliği arırmak, rekabe gücünü gelişirmek ve ekonomik büyümeyi, yaırım ve isihdamı arırarak halkın refah düzeyini yükselmek nihai hedef olarak öngörülmüşür. 8

(Finansal İsikrar Raporu, 2010). Başa Euro Bölgesi ekonomileri olmak üzere, icari oraklarda ekonomik oparlanmanın yavaş gerçekleşmesi ve TL nin değerli konumunu sürdürmesi, dış alebi olumsuz ekilemişir. Buna karşılık, değerli TL nin ihal mallarını ve girdilerini göreli olarak ucuz hale geirmesi, perol ve emia fiyalarında gözlenen hızlı arışlar, ayrıca canlı seyreden iç ükeim ve yaırım alebi, ihalaın çok hızlı biçimde arması sonucunu doğurmuş ve cari açık hızla armaya başlamışır. Hızla aran cari açık karşısında T.C. Merkez Bankası, Aralık 2010 da, kur ve faiz poliikalarında değişikliğe gime kararları almışır. Ancak, Merkez Bankası'nın, emel poliika aracı olan kısa vadeli faizleri ek başına kullanarak, cari açıkaki genişlemeyi durdurması mümkün değildir. Bu nedenle kredilerdeki hızlı arışı önlemek için, bir yandan faiz dışı araçları sıkılaşırırken, diğer yandan kısa vadeli faiz oranları, kurlardaki değerlenme eğilimini sınırlamak amacıyla, konrollü bir şekilde indirmek, cari açıkaki arışa karşı ideal poliika bileşimi olacakır (Yılmaz. 2010). Bu amaçla MB, poliika faiz oranını, 16 Aralık 2010 da 50 ve 20 Ocak 2011 de de 25 baz puan indirerek. 6.25 e çekmişir. Türkiye de cari açığın en önemli kaynağı, mal icareindeki açıkır. Bu durum Tablo 2 de görülmekedir. Tablo 2: Cari Açığa Ai Veriler (Milyar Dolar) İhraca İhala Mal Ticarei Cari İşlemler Dengesi Dengesi CA/GSYİH (%) 2000 27.8 54.5-26.7-9.9-3.7 2001 31.3 41.4-10.1 3.7 1.9 2002 36.1 51.6-15.5-626 -0.3 2003 47.3 69.3-22.1-7.5-2.4 2004 63.2 97.5-34.4-14.4-3.6 2005 73.5 116.8-43.3-22.2-4.6 2006 85.5 139.6-54.0-32.2-6.1 2007 107.3 170.1-62.8-38.4-5.9 2008 132 202-69.9-41.9-5.7 2009 102.1 140.9-38.8-13.9-2.2 2010 113.9 185.5-71.6-48.5-6.5 Kaynak: TCMB-EVDS- Dış Ticare Geniş Ekonomik Kaegorileri Sınıflamasına Göre. Tablo 2 nin son süununda cari açığın GSYİH ya oranı verilmişir. Bu oranın yüzde 4 veya 5 i geçmesini ehlike sinyali olarak kabul eden ikisaçıların (Dornbusch ve Fischer. 1990; Freund. 2000) varlığı da göz önüne alınırsa, cari açığın yükseldiği seviyenin, Türkiye ekonomisi için riskli boyulara ulaşığı görülmekedir. 2010 yılında, 2009 a göre ihraca %11.5, ihala %31.6 armışır. Dış icare açığı 71,6 cari açık 48,5 milyar dolara ulaşmışır. 9

Dış icare açığını azalan fakörler ise; hizmeler 9 ve karşılıksız ransferler 10 hesabının fazla vermesidir. Dış borç faiz ödemeleri ise her geçen gün azalmaka, borçların vade yapısı uzaılmaya çalışılmakadır 11. Türkiye ekonomisinde cari açığın sürdürülebilirliğine dair önemli bir işare, oplam ihala içinde, nihai ükeim mallarının payının düşüklüğüdür. İhal edilen mallar daha çok üreim ve yaırıma yönelikir. Bu aramaları işlenerek, ihraç mallarına dönüşmekedir. Bu da uzun vadede cari işlemler açığının sürdürülebilirliğini arırmakadır. Tablo 3 e ihal mallarının sınıflandırması görülmekedir. Tablo 3: İhal Mallarının Sınıflandırılması (Milyar Dolar) Ara Malı Sermaye Malları Tükeim Malları Diğer İhala Toplam İhala Tükeim Malları / Toplam İhala (%) 2000 36.0 11.4 6.9 0.2 54.5 12.7 2001 30.3 6.9 3.8 0.3 41.4 9.2 2002 37.7 8.4 4.9 0.6 51.6 9.5 2003 49.7 11.3 7.8 0.5 69.3 11.3 2004 67.5 17.4 12.1 0.5 97.5 12.4 2005 81.9 20.4 14.0 0.6 116.8 12.0 2006 99.6 23.3 16.1 0.5 139.6 11.5 2007 123.6 27.1 18.7 0.7 170.1 11.0 2008 151.7 28.0 21.5 0.7 202.0 10.6 2009 99.5 21.5 19.3 0.7 140.9 13.7 2010 131.4 28.8 24.7 0.5 185.5 13.3 Kaynak: TCMB. Dış Ticare Geniş Ekonomik Kaegorileri Sınıflamasına Göre. Tablo 3 ün son süunu incelendiğinde, 2010 yılında ükeim malları ihalaının, oplam ihalaın yüzde 13 ünü oluşurduğu görülmekedir. Türkiye ekonomisinde cari açığın dör önemli nedeni vardır: 3.1. Enerji Konusundaki Dışa Bağımlılık ve Aran Enerji Fiyaları Türkiye ekonomisinde cari açığın en önemli nedenlerinden biri, enerji ihalaıdır. Grafik 2 de enerji ihalaının cari açık üzerindeki ekisi görülmekedir. Grafik 2: Cari İşlemler Dengesi (Ocak 2000- Ağusos 2010. GSYİH ye oranı, %) 9 Hizmeler hesabının fazla vermesinde, bu kalemde yer alan urizm gelirlerinin payı büyükür. 2010 yılında Türkiye nin urizm geliri 20.8 milyar dolar, urizm gideri ise 4.8 milyar dolar olup, ne gelir 16 milyar dolardır. 10 Yur dışında yaşayan Türk işçilerin, Türkiye ye gönderdikleri paralar, bu hesapa yer almakadır. 11 Mar 2011 Hazine Borç Gösergeleri ne göre, dış borçların %73 ü uzun vadeli hale gelmişir. İç borçların oralama vadesi ise 53.6 aydır ki bu oldukça uzun bir süredir. 10

Kaynak: TCMB Başkanı D. Yılmaz ın TBMM Plan ve Büçe Komisyonu ndaki Sunumundan. Ekim.2010. Grafik 2 ye dikka edildiğinde, enerji ihalaının, cari açığı ne kadar arırdığı görülmekedir. Türkiye, enerji ihiyacının yüzde 74 ünü ihala yoluyla karşılamakadır (Babacan, 2011). Türkiye, enerjide dışa bağımlılıkan kurulabilirse, cari açık sorununu da büyük oranda çözecekir. Türkiye nin ham perol, doğal gaz ve diğer enerji kaynakları ihalaı ve bunun oplam ihala içindeki payları Tablo 4 e verilmişir. Tablo 4: Türkiye nin Enerji İhalaı Enerji İhalaı (Milyar Dolar) 11 Enerji İhalaının Toplam İhala İçindeki Payı (%) 2000 9.5 17.6 2001 8.3 21.7 2002 9.2 19.5 2003 11.5 17.5 2004 14.4 15.8 2005 21.2 19 2006 28.8 21.3 2007 33.8 20.8 2008 48.2 24.8 2009 29.9 22.2 2010 38.5 21.7 Kaynak: TUİK, Dış Ticare İsaisikleri. Tablo 4 incelendiğinde, son yıllardaki ihalaın yüzde yirmiden fazlasının enerji ihalaından kaynaklandığı görülmekedir. 3.2. Düşük Döviz Kuru Türkiye ekonomisinde döviz kuru düşüğü dönemlerde, ihraç mallarının fiyaı armaka ve ihraca bundan olumsuz ekilenmekedir. Aynı zamanda ihal mallarının fiyaları görece ucuzlamaka ve ihala armakadır (Peker ve Hounluoğlu. 2009). Tüm bunlar, cari açığı olumsuz ekilemekedir. Bu durum Tablo 5 e görülmekedir. Tablo 5: Döviz Kuru - Cari Açık İlişkisi Dolar Kuru Cari Açık (Milyar Dolar) 2000 0.627-9.9 2001 1.231 3.7 2002 1.513-0.6 2003 1.500-7.5 2004 1.429-14.4 2005 1.347-22.2 2006 1.438-32.2 2007 1.308-38.4 2008 1.299-41.9

2009 1.555-13.9 2010 1.508-48.5 Kaynak: TCMB. Tablo 5 en de görüldüğü üzere. Türkiye ekonomisinde döviz kuru arığında, cari açık azalmaka, en azından daha az armakadır. Özellikle 2000-2001 döneminde ve 2008-2009 döneminde bu eki daha ne biçimde görülmekedir. 3.3. Kamu Borç Sokunun Yüksekliği Türkiye ekonomisinin en önemli gider kalemlerinden biri de, geçmiş dönemlerde sürekli açık veren kamu maliyesi nedeniyle oluşan olan yüksek kamu borç soku için faiz ve anapara ödemeleridir. Bu borcun önemli nedenlerinden birisi de, Kasım 2000 ve Şuba 2001 krizlerinden kaynaklanan bankacılık sekörü zararlarının, kamu arafından üslenilmesidir. Bu ödemelerin kamuya maliyei, anapara ve faizleriyle birlike Şuba 2011 iibariyle 381.87 milyar TL dir (Babacan. 2011). Oysaki 2010 yılsonu iibariyle, kamu kesimi oplam iç borç soku 352 milyar lira, dış borç soku ise 91.3 milyar dolardır. Bu durum Tablo 6 da görülmekedir. Tablo 6: Türkiye nin Kamu Kesimi Dış Borç Soku (Milyar Dolar) Dış Borç Dış Borç Faiz Dış Borç Faiz Ödemelerinin Cari Açık Soku Ödemeleri Cari Açık İçindeki Payı (%) 2000 50.1 4.8-9.92 48.3 2001 47.1 5.5 3.76 146.2 2002 64.5 4.4-0.626 702.8 2003 70.8 4.5-7.515 59.8 2004 75.7 4.3-14.431 29.8 2005 70.4 5.0-22.198 22.5 2006 71.6 6.3-32.249 19.5 2007 73.5 7.5-38.434 19.5 2008 78.3 8.7-41.959 20.7 2009 83.5 7.3-13.991 52.1 2010 91.3 5.4-48.557 11.1 Kaynak: TCMB Dış Borç Soku. 12

Tablo 6 incelendiğinde. 2010 yılı dış borç faiz ödemesi, cari açığın %11 ine karşılık gelmekedir. Dış borç faiz ödemesi, cari işlemler hesabına kaydedildiği için, cari açığı arıran bir fakör durumundadır. 3.4. İç Tasarruf Eksikliği IMF, 16 Şuba 2011 de yayınlamış olduğu bilgi nounda, Türkiye için ana sorunun, aşırı iç alebe ve kısa vadeli sermaye girişlerine bağlı kırılganlıklara karşı uygulayacağı poliika sepeini belirlemek olduğunu belirerek, yüksek iç alebin, cari açığı arırdığına dikka çekmişir. Cari işlemler açığındaki hızlı bozulma, ihraca canlanamazken, iç alebe dayalı hızlı büyümeyle aran ihalaın bir sonucudur (Kalkan. 2011). Türkiye de. uzun yıllar yüzde 24-25 seviyelerinde seyreden iç asarruf oranı. son dönemde yüzde 15-16 seviyelerine kadar düşmüş durumdadır (Yılmaz. 2010). Son dönemlerde, düşen faiz oranları ve isikrar oramına bağlı olarak uzayan kredi vadeleri sonucunda, kredi kullanımı ve iç alep aşırı derecede armışır. Bankacılık sekörü oplam iç kredi hacmindeki değişmeler Tablo 7 de verilmişir. Tablo 7: Yuriçi Toplam Kredi Hacmi (Milyar TL) Toplam Kredi Hacmi Kredi Hacmindeki Yıllık Fark Kredi Hacmindeki Yıllık % Değişim 2000 28.6 11.2 64.9 2001 36.1 7.4 26 2002 36.6 5.2 1.4 2003 54.0 17.4 47.5 2004 83.3 29.3 54.3 2005 133.2 49.8 59.8 2006 186.5 53.2 40.0 2007 239.6 53.1 28.5 2008 296.1 56.3 23.5 2009 332.4 36.3 12.3 2010 475.1 116.7 43 Kaynak: TCMB Bankacılık Sekörü Yur İçi Kredi Hacmi Tablo 7 ye bakıldığında, 2010 yılında, yuriçi kredi hacminin, yüzde 43 arığı görülmekedir. Bu krediler, çoğunlukla ükeim harcamalarında kullanıldığı için, cari açığın armasında önemli bir paya sahipir. 4. LİTERATÜR Cari açığın sürdürülebilirliğinin zamanlararası dış denge kısıı yaklaşımıyla es edildiği çalışmalar Hused (1992) ile başlamış, onu Milesi-Ferrei ve Razin (1996), Rogoff (1997), Founas ve Wu (1999) ve Edwards (2001) izlemişir. Bu çalışmalarda cari açığın 13

sürdürülebilirliği, ihraca ve ihala değişkenleri arasında eş-büünleşme ilişkisinin varlığı koşulu alında, uzun dönem denge kasayısının bire eşi veya yakın olmasıyla ölçülmüşür. Apergis vd. (2000) ve Baharumshah vd. (2003) çalışmasında ise cari açığın sürdürülebilirliği, cari dengeyi oluşuran gelir ve gider kalemleri arasında eş-büünleşme ilişkisinin varlığına bağlanmışır. Founas ve Wu (1999), ABD ekonomisinde cari açığın sürdürülebilirliğini, 1967-1994 dönemi verilerini kullanarak, Engle-Granger eş-büünleşme yönemiyle incelemiş, ihraca ve ihala serileri arasında eş-büünleşme ilişkisi çıkmadığı için, uzun dönemde cari açıkların sürdürülemez olduğunu belirmişir. Kim vd. (2009), Asya Ülkelerinde 12 cari açığın sürdürülebilirliğini, cari açıkların yüksek yaırım oranlarından kaynaklanması koşulu alında, 1981-2003 dönemi verileriyle, ESTAR yönemiyle, zamanlararası dış denge kısıı yaklaşımıyla incelemişir. 1998 Aysa ekonomik krizinin bu ülke cari açıklarını önemli ölçüde ekilediğinin görüldüğü çalışmada, bu ülkelerde cari açıkların sürdürülebilir olduğu sonucuna ulaşılmışır. Karunarane (2010), Avusalya da cari açıkların sürdürülebilirliğini, 1959-2007 dönemi verileriyle, iki aşamalı Engle-Granger eş-büünleşme yönemiyle incelemişir. Analiz sonucunda, cari açığın, GSYİH nın yüzde 6 sını geçmesi durumunda, ehlikeli olabileceği sonucuna ulaşmışır. Holmes vd. (2011), Hindisan ın cari açığının sürdürülebilirliğini, 1950-2003 dönemi verileriyle, GLS ve VEC yönemleriyle, ihraca ve ihala serileri arasındaki eş-büünleşmenin varlığını, Hindisan Ekonomisi nin liberalleşiği 1991 öncesi ve sonrası için araşırmışır. Çalışma sonucunda, 1991 öncesi dönemde seriler arasında eş-büünleşme çıkmazken, sonrasında bulunmuşur. Böylece, Hindisan da cari açıkların sürdürülebilir olduğu sonucuna ulaşılmışır. Çalışmanın sonunda, özellikle hizme ihracaının, Hindisan ekonomisi için giikçe aran bir önem kazandığı vurgulanmışır. Türkiye den konu ile ilgili yapılan ilk çalışmalar arasında Selçuk (1997), Akçay ve Özler (1998) ve Uygur (2004) sayılabilir. Bu çalışmalarda, Türkiye de cari açığın yükselmesinin doğurabileceği risklere dikka çekilmiş, Türkiye nin yüksek iç ve dış borç soku ile birleşen cari açığın ehlikeli olduğu belirilmişir. Uygur (2004) e, farklı senaryolar alında cari açığın sürdürülebilirliği arışılmışır. 12 Endonezya, Kore, Malezya, Filipinler ve Tayland. 14

Yücel ve Yanar (2005), 1964-2003 dönemi yıllık verileriyle, Engle-Granger iki aşamalı eşbüünleşme esi yönemiyle yapığı analizde, Türkiye nin cari işlemler açığının sürdürülemez olduğu sonucuna ulaşmışır. Yamak ve Korkmaz (2007), 2001-2005 dönemi aylık verileriyle, sınır esi yönemiyle yapığı analizde, Türk cari işlemler açığının, zayıf formda sürdürülebilir olduğu sonucuna ulaşmışır. Peker (2009), Türkiye de cari işlemler açığının sürdürülebilirliğini, 1992-2007 dönemi aylık verilerini kullanarak, Johansen eş-büünleşme yönemi yardımıyla analiz emişir. Çalışma sonucunda, ihraca ve ihala serileri arasında uzun dönemli ilişki bulunmasına rağmen, eşbüünleşme kasayısının birden küçük çıkması nedeniyle, Türkiye de cari işlemler açığının ancak düşük formda sürdürülebilir olduğu, döviz gelirlerinin döviz giderlerinden az olduğu sonuçlarına ulaşmışır. Kalkan (2011), 2010 yılındaki cari açığın, önceki dönemlerde görülenlerden, kaynakları ve finansman biçimi yönünden farklı olduğunu ifade emekedir. Bu cari açığın kaynağı olarak; hızla aran iç alebe (ihalaa) karşılık, 2008 küresel ekonomik krizi ve Yunanisan ın borç sorunuyla uğraşan Avrupa Ülkeleri nde ekonomik oparlanmanın ve buna bağlı olarak Türkiye nin ihracaında 13 arışın yavaşlığının olduğunu belirmekedir. Cari açığın finansmanında yaşanan farklılık (ehlike) olarak ise, kullanılan dış kaynakların vade yapısının çok kısa olmasını gösermekedir. 2010 yılında kullanılan dış kaynağın %94 ünün kısa vadeli dış kaynaklardan (porföy yaırımları) oluşuğunu belirmekedir. 5. VERİ SETİ VE ANALİZ 1992:M1 2011:M1 dönemini kapsayan bu çalışmada, iki değişken kullanılmışır. Değişkenlerden gelirler (R); mal ve hizme ihracaını, hizme gelirlerini, ransfer ödemelerini ve dış borç faiz gelirini, giderler (E;) ise mal ve hizme ihalaı, hizme giderlerini ve dış borç faiz ödemesini emsil emekedir. Değişkenlerin logariması alınarak analizde kullanılmışır. Değişkenler; Türkiye Cumhuriye Merkez Bankası Elekronik Veri Dağıım Sisemi (hp://evds.cmb.gov.r/), ödemeler bilânçosu ayrınılı sunum kısmından alınmışır. 5.1. Yönem Türkiye de cari açığın sürdürülebilirliğini analiz emek için, vekör ooregresif (vecor auoregressive: VAR) emelli Johansen eş-büünleşme yönemi kullanılmışır. İlk olarak 13 Türkiye nin 2010 yılındaki ihracaının %50,3 ü (AB-27) ülkelerine yapılmışır (Dış Ticare Müseşarlığı). Dolayısıyla, bu ülkelerdeki alep düşüklüğü, Türkiye nin ihracaını ve cari açığını doğrudan ekilemekedir. 15

Engle ve Granger (1987) arafından bulunan eş-büünleşme analizleri daha sonra Johansen (1988) ve Johansen ve Juselius (1990), arafından gelişirilmişir. Johansen yaklaşımı p. dereceden bir vekör ooregresif süreç ele alınarak açıklanabilir: y = A1 y 1 +... + Ap y p + Bx + ε (8) Burada y ; durağan olmayan I(1) değişkenlerinin bir k vekörünü, x ; deerminisik değişkenlerin bir d vekörünü, ε ise, yenilik (innovaion) vekörünü emsil emekedir. Denklem (8) deki vekör ooregresif sürecinin birinci farkı alındığında: p 1 y = π y + τ y + Bx + ε 1 i i i 1 (9) p π = A I ve τ = Aj i i i= 1 j= i+ 1 p (10) ' Burada, π marisinin indirgenmiş bir rankı olarak anımlanan eş-büünleşme hipoezi, π = αβ biçiminde ifade edilmekedir. α ve ' β (kxr) boyulu ve rankı r olan iki marisi emsil emekedir. r; eş-büünleşme sayısını (rankı), ' β ; değişkenlerin denge ilişkileri içinde uzun dönem ekilerini göseren eş-büünleşme vekörünü, α ; haa düzelme modelinde uyarlanma hızını gösermekedir. Buna göre, Johansen yöneminde, kısılanmamış bir VAR dan π marisi ahmin edilmeke ve π nin indirgenmiş rankıyla belirilen koşulların reddedilip reddedilmeyeceği es edilmekedir. π marisinin kaç rankı olduğu, Johansen yönemi es isaisiği iz ( λ race ) değerleri yardımıyla belirlenmekedir. Johansen yöneminin avanajı, uzun dönem analizinde, serilerin düzey değerlerinin kullanılması, böylece serilerin olabildiğince fazla bilgi içermesidir. Johansen yöneminin en önemli kısıı ise; analize dâhil edilecek serilerin aynı dereceden durağan olmasının gerekliliğidir (Johansen, 1988). Bu çalışmada, analiz iki al dönem ve bir am dönemden oluşmakadır. Dönemler, 1992:01-2001:02; 2001:03-2011:01 ve 1992:01-2011:01 şeklinde olup, 2001 ekonomik krizi ve ardından ilan edilen Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı nın ekilerini daha ne görebilmek için, bu yola başvurulmuşur. 5.2. Ön Tesler 16

VAR modeline dayalı Johansen yönemiyle analizin yapılabilmesi için bazı ön eslerin yapılması gerekmekedir. Önce büün değişkenler logarimik biçime dönüşürülmüşür. İkinci aşamada, değişkenlerin büünleşik derecelerini belirlemek amacıyla Augmened Dickey Fuller (ADF) birim kök esi uygulanmışır. Değişkenlerin hesaplanan ADF değerleri Tablo 8'de sunulmuşur. Tablo 8: ADF Birim Kök Tesi Sonuçları Değişken ADF Tesi 1992:01-2001:02 2001:03-2011:01 1992:01-2011:01 Kriik Değer (%1) R -0.6761[10] -1.8061[11] -0.5769[11] -3.4604 E -0.3613[9] -1.7713[9] -0.2623[11] -3.4604 R -3.6132 [9] -3.772 [10] -3.6035 [9] -3.4605 E -3.5181[8] -3.7881[8] -3.4185[11] -3.4610 No: Tes biçimi olarak düzey değerde büün değişkenler için sabi erim ve rend kullanılmışır. Değişkenlerin birinci farkı ( ) için ise, sabi erim kullanılmışır. Köşeli paranez içindeki değerler, değişkenlerin, AIC'ye göre belirlenmiş uygun gecikme uzunluğunu belirmekedir. Değişkenler, önce düzey değerleriyle sonra birinci farkları alındıkan sonra es edilmişir. Buna göre, R ve E 'nin aynı dereceden büünleşikleri ve ikisinin de I(1) oldukları görülmüşür. Dolayısıyla, eş-büünleşme için gerekli ön koşul sağlanmışır. Johansen yöneminin uygulanabilmesi için uygun gecikme sayısının belirlenmesi gerekmekedir. Lieraürde gecikme uzunluğunu belirlemede çok sayıda ölçü kullanılmakadır. Bunlar arasında. Akaike bilgi krieri (Akaike Informaion Crierion: AIC). Schwarz bilgi krieri (Schwarz informaion crierion: SC). Hannan Quin bilgi krieri (Hannan Quin informaion crierion: HQ) ve Son Tahmin Haası krieri (Final predicion error: FPE) en sık kullanılanlar arasında yer almakadır (Johansen. 1995; Enders. 1995). Bu çalışmada gecikme uzunluğu belirlenirken kullanılan krierler ve elde edilen gecikme uzunlukları Tablo 9'da sunulmuşur. Dönem Tablo 9: Gecikme Uzunluğu Tespii Gecikme Uzunluğu 17 Kullanılan Krier Ookorelasyon Tesi 1992: 01-2001: 02 3 FPE, AIC 0.347 2001: 03-2011: 01 3 LR,FPE,AIC,SC,HQ 0.569 1992 :01-2011: 01 3 SC,HQ 0.153 Tablo 9'a göre, üm dönemlerde gecikme uzunluğunun 3 alınmasının uygun olduğu ve bu gecikme uzunluğunda modellerde ookorelasyon sorununun olmadığı görülmüşür. 5.3. Eş-büünleşme Tesi Tablo 8'e göre, büün değişkenler I(1) olduğu için gelirler ve giderler serisi arasındaki eşbüünleşme ilişkisi Johansen yönemi yardımıyla araşırılabilir durumdadır. Eş-büünleşmenin

varlığı ve eş-büünleşme vekörü sayısını belirlemek amacıyla elde edilen iz (λrace) değeri es sonuçları Tablo 10'da sunulmuşur. 1992: 01-2001: 02 2001: 03-2011: 01 1992: 01-2011: 01 Tablo 10: Eş-büünleşme Tes Sonuçları Boş Hipoez (H 0 ) Alernaif Hipoez (H 1 ) Eigenvalue %5 Kriik Değer Karar λrace esi λrace değeri r = 0 r > 0 0.1135 16.3468 15.4947 Eş-Büünleşme Var r < 1 r > 1 0.0331 3.5745 3.84146 λrace esi λrace değeri r = 0 r > 0 0.2849 40.3249 15.4947 Eş-Büünleşme Var r < 1 r > 1 0.0150 1.7481 3.84146 λrace esi λrace değeri r = 0 r > 0 0.0788 18.3449 15.4947 Eş-Büünleşme Var r < 1 r > 1 0.0012 0.26666 3.84146 Tablo 10 da, λrace isaisiğine göre, değişkenler arasında hiçbir eş-büünleşme ilişkisinin olmadığı boş hipoez (r=0), değişkenler arası eş-büünleşme ilişkisinin olduğuna ilişkin alernaif hipoeze (r>0) karşı reddedilmekedir. Çünkü λrace değeri % 5 kriik değerden daha büyükür. Bu durumda % 5 kriik değerde en az bir eş-büünleşme ilişkisinin varlığı kabul edilmelidir. 5.3.1.Uzun Dönem Analizi Gelirler ve giderler serileri arasında eş-büünleşmenin olması dönemlerarası dış denge kısıının sağlandığına yani, giderler ve gelirler arasında ilişki olduğuna dair bir kanı olarak görülebilir. Ancak bu, ek başına yeerli görülmemekedir. Bunun için, eş-büünleşme vekörü birinci elemanı gelirler giderler serisine göre normalleşirilerek; uzun dönem denge ilişkisini göseren eş-büünleşme denklemine bakılmalıdır. Değişkenler arası uzun dönem ilişkisini göseren eş-büünleşme denklemi Tablo 11'de sunulmakadır. Tablo 11: Eş-büünleşme Denklemleri ve Uzun Dönem Kasayıları R E Normalleşirilmiş eş-büünleşme -0.8671 1.0000 1992:01-2001:02 kasayıları (β ) (0.1054) Eş-büünleşme denklemi R=1.057+0.8671.E Normalleşirilmiş eş-büünleşme -0.8022 2001:03-2011:01 1.0000 kasayıları (β ) (0.0223) Eş-büünleşme denklemi R=1.6912+0.8022.E Normalleşirilmiş eş-büünleşme -0.8638 1.0000 1992:01-2011:01 kasayıları (β ) (0.0280) Eş-büünleşme denklemi R=0.9302+0.8638.E No: Paranez içindeki değerler sandar haaları gösermekedir. Tablo 11 de, uzun dönem ilişkisini, eş-büünleşme denklemleri gösermekedir. Bu denklemlere bakıldığında, gelirler serisi, giderler serisiyle poziif bir ilişki içinde olup; eorik 18

beklenilerimizi doğrulamakadır. Eş-büünleşme denklemlerinde harcama değişkenlerinin kasayıları; 0.86, 0.80 ve 0.86 çıkmışır. Bunun anlamı; yüz birimlik dış harcamanın, ilk dönemde 86 biriminin, ikinci dönemde 80 biriminin ve üm dönemde 86 biriminin gelirler arafından karşılandığıdır. Dolayısıyla, denklem (7) deki β kasayısı birden küçükür. Bu durum, Türkiye de cari açığın zayıf formda sürdürülebilir olduğunu ve sürdürülebilirliğin, 2001 sonrasında daha da zayıfladığını gösermekedir. 5.3.2. Haa Düzelme Modeli Uzun dönemde birlike hareke eden gelirler ve giderler serilerinin kısa dönem dinamiklerini araşırmak amacıyla haa düzelme modeli (vecor error correcion:vec) ahmin edilmiş ve elde edilen sonuçlar Tablo 12 de verilmişir. Tablo 12: Haa Düzelme Modeli Kasayıları ve Model Doğrulama Tesleri Haa Düzelme Teriminin Dönem İsaisiği R 2 2 (EC -1 ) Kasayısı R F İsaisiği 1992:01-2001:02-0.23-8.22 0.27 0.22 5.49 2001:03-2011:01-0.77-6.44 0.45 0.42 13.00 1992:01-2011:01-0.13-5.33 0.29 0.27 12.96 Tablo 12 incelendiğinde; haa düzelme erimlerinin (EC -1 ) kasayılarının negaif ve isaisiki olarak anlamlı olduğu görülmekedir. Bu erimin negaif çıkması; kısa dönem sapmalarının dengeye yakınsadığını ve haa düzelme mekanizmasının çalışığını göserir. Yani, uzun dönemde birlike hareke eden seriler arasında, kısa dönemde oraya çıkan sapmalar, oradan kalkmaka ve seriler ekrar uzun dönem denge düzeyine yakınsamakadır. Dengesizliğin giderilmesi, ikinci dönemde daha hızlı gerçekleşmekedir 14. SONUÇ Bu çalışmada, Türkiye'deki cari işlemler açığının sürdürülebilir olup olmadığı, VAR emelli Johansen eş-büünleşme yönemiyle, 1992:01-2011:01 am dönemi ile 1992:01-2001:02 ve 2001:03-2011:01 al dönemi verileri kullanılarak araşırılmışır. Tüm dönemlerde, seriler arasında eş-büünleşme ilişkisinin olduğu, seriler arasında kısa dönemde meydana gelen sapmaların uzun dönemde oradan kalkığı espi edilmişir. Uzun dönem bulgularına göre, büün dönemler iibariyle cari açığın zayıf formda sürdürülebilir olduğu espi edilmişir. Beklenimiz cari açığın, Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı nın uygulandığı 2001 sonrası dönemde daha güçlü formda sürdürülebilir olması yönündeydi. 14 Seriler uzun dönem dengesine 1/(EC -1 in kasayısı) kadar dönem sonra dönecekir (Tarı, 2008: 417). 19

Sonuç olarak; Türkiye de cari açığın poansiyel bir problem olduğu izlenimi edinilmişir. Cari açığın konrol edilmediği akdirde, krizleri uyarabilecek bir dinamiği her zaman doğurabileceği düşünülmekedir. Türkiye nin cari açığının 2010 yılı içinde ekrar riskli bir duruma geldiği düşünüldüğünde, bazı önlemlerin alınması zorunluluğu doğmuşur. Niekim Merkez Bankası nın son dönemlerde almış olduğu önlemler, cari açığın sürdürülebilirliği konusunun ne kadar önemli olduğunu görmek bakımından önemlidir. Burada öncelikle yuriçi oplam kredi hacminin daralılması, cari açığın azalılması bakımından oldukça önemlidir. Bununla hem oplam alep bir mikar azalılmış olacak, hem de ulusal asarruf mikarı arırılabilecekir. Bu bağlamda ayrıca urizm gelirlerinin arırılması, kısa vadeli sermaye harekelerinin konrol alına alınması, ihalaı azalıcı, ihracaı arırıcı yönlendirmeler yapılması gerekiği de düşünülebilir. KAYNAKÇA AKÇAY, C. ve Ş. ÖZLER, (1998), Curren Accoun Posiion of he Turkish Economy: Is There any Cause for Concern?, Bogazici Journal Review of Social, Economic and Adminisraive Sudies, 12(1):39-53. APERGIS, N., Konsaninos P. KATRAKILIS and Nicholas M. TABAKIS, (2000), Curren Accoun Defici Susainabiliy: The Case of Greece, Applied Economics Leers, (7):599-603. AYDOĞUŞ, İ. ve H. ÖZTÜRKLER, (2006), Türkiye de Cari İşlemler Açığı Sorununun Analizi, Gazi Kiabevi, Ankara. BABACAN, A., (2011), 16 Ocak arihli konuşması, hp://www.ekspresgazee.com, 13.03.2011. BAHARUMSHAH, A. Z., Evan LAU and S. FOUNTAS, (2003), On he Susainabiliy of Curren Accoun Deficis: Evidence From Four ASEAN Counries, Journal of Asian Economics, 14(3): 465-487. BLANCHARD, O. (2007), Curren Accoun Deficis in Rich Counries, NBER Working Papers, No:12925. COOPER, N. R., (2001), Is he U.S. Curren Accoun Defici Susainable? Will I be Susaine, Broking Papers on Economic Aciviy (1): 217-226. CORSETTI, G., P. PESENTI, and N., ROUBINI, (1999), Paper Tigers? A model of he Asian Crisis, European Economic Review, 43 (7): 1211-1236. DORNBUSCH, R.and F. FISCHER,(1990), Macroeconomics, McGraw-Hill, Inernaional Ediions. EDSON, H., (2003), Do Indicaors of Financial Crisis Work? An Evaluaion of an Early Warning Sysem, Inernaional Journal of Finance and Economics, 8 (1): 11-53. EDWARDS, S., (2001), Does he Curren Accoun Maer?, NBER, WP, No:8275:1-71. EDWARDS, S. (2006), The End of Large Curren Accoun Deficis, 1970-2002: Are There Lessons For The Unied Saes?, NBER Working Papers, No: 11669. 20

ENGLE, Rober F. and Clive W. J. GRANGER, (1987), Co-Inegraion and Error Correcion: Represenion, Esimaion and Tesing, Economerica, 55(2): 251 276. FOUNTAS, S. and Jyh-Lin WU, (1999), Are he U.S. Curren Accoun Deficis Really Susainable?, Inernaional Economic Journal, 13(3). FREUND, C. L., (2000), Curren Accoun Adjusmen in Indusrialized Counries, Board of Governers of he FED Inernaional Finance, Discussion Papers, 692. FREUD, C. L. and F. WARNOCK, (2005), Curren Accoun Deficis in Indusrial Counries: The Bigger They Are, The Harder They Fall?, NBER Working Papers, No:11823. HAKKIO, C. S. and M. RUSH, (1991), Is he Budge Defic Too Large?, Economic Inquiry, pp:429-445. Hermann, S. and A. JOHEM, (2005), Deerminans of Curren Accoun Developmens in The Cenral and Eas European EU Member Saes Consequences forthe Enlargemen of The Euro Area, Deusche Bundesbank Discussion Papers Series, 1(32). HOLMES M. J., T. PANAGIOTIDIS and A. SHARMA, (2011), The Susainabiliy of India s Curren Accoun, Applied Economics, 43: 219 229. HUSTED S., (1992), The Emerging U.S. Curren Accoun Defici in he 1980s: A Coinegraion Analysis, The Review Of Economics & Saics, February, pp: 159-166. IMF, (2011), Türkiye İçin Bilgi Nou, Public Informaion Noice (PIN) No. 11/24 hp://www.imf.org/exernal/np/sec/pn/2011/pn1124.hm, 16.03.2011. IMF (2011), Wold Economic Oulook, April. JOHANSEN, S., (1988), Saisical Analysis of Coinegraion Vecors, Journal of Economic Dynamic and Conrol (12): 231-254. JOHANSEN, S. and K. JUSELIUS, (1990), Maximum Likelihood Esimaion and Inference on Coinegraion Wih Applicaion o he Demand for Money, Oxford Bullein of Economic and Saisics, 52:169-210. KALKAN, S., (2011), Cari İşlemler Açığında Neler Oluyor? Bu Defa Farklı mı, Yoksa Aynı mı?, TEPAV Değerlendirme Nou, Şuba 2011, hp://www.epav.org.r, 16.03.2011. KARUNARATNE, N. D., (2010), The Susainabiliy of Ausralia s Curren Accoun Deficis-A Reappraisal Afer he Global Financial Crisis, Journal of Policy Modeling, 32: 81 97 KIM, Bong-Han, Hong-Ghi MIN, Young-Soon HWANG and Judih A. MCDONALD, (2009), Are Asian counries curren accouns susainable? Deficis, Even When Associaed Wih High Invesmen, Are No Cosless, Journal of Policy Modeling, 31: 163 179. LABONTE, M. (2005), Is he U.S. Curren Accoun Defici Susainable?, CRS Repor for Congress, 13, December. MILESI-FERRETTI, G. M., and A. RAZIN, (1996), Susainabiliy of Persisen Curren Accoun Deficis, NBER, WP, 5467. OUANES, A. and S. M. THAKUR, (1997), Macroeconomic Accounig and Analysis in Transiion Economies, IMF Press, ISBN 10 1557756287. PEKER, O., (2009), Türkiye deki Cari Açık Sürdürülebilir mi? Ekonomerik Bir Analiz, Kocaeli Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Dergisi, 17(1): 164 174. 21

PEKER, O. ve H. HOTUNLUOĞLU, (2009), Türkiye de Cari Açığın Nedenlerinin Ekonomerik Analizi, Aaürk Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 23(3). QUINTOS, C. E. (1995), Susainabiliy of he Defici Process wih Srucural Shifs, Journal of Business and Economic Saisics, 13: 409 417. RADELET, S. and J. SACHS, (2000), The Onse of he Eas Asian Financial Crisis in Krugman, P. (eds), Currency Crises, NBER and Chicago Universiy Press. Roldos E.J.(1991), Tariffs, Invesmen and Curren Accoun, Inernaional Economic Review, 32. ROUBINI, N. (2006), The Unsusainabiliy of he U.S. Twin Deficis, Coa Journal 25: 343-356. OBSTFELD, M. and K. ROGOFF, (1997), Foundaions of Inernaional Macroeconomics, The MIT Press. OBSTFELD, M. and A. M. TAYLOR, (2004), Global Capial Markes: Inegraion, Crisis, and Growh. Cambridge, UK: Cambridge Universiy Press. SELÇUK, F., (1997), Consumpion Smoohing and he Curren Accoun: Turkey s Experience 1987-1995, METU Sudies in Developmen, 24(4): 519-529. SUSAM, N. ve U. BAKKAL, (2009), Kriz Süreci Makro Değişkenleri ve 2009 Büçe Büyüklüklerini Nasıl Ekileyecek?, Maliye Dergisi, 155: 72-87. TARI, R., (2008), Ekonomeri, 8. Baskı, Avcı Ofse, İsanbul. TCMB Terimler Sözlüğü, Elekronik Yayın, hp://www.cmb.gov.r, 05.02.2011. TCMB Ödemeler Bilançosu Dengesi Meodolojisi, Elekronik Yayın, hp://www.cmb.gov.r, 15.03.2011. TCMB, (2010), Finansal İsikrar Raporu, Aralık. THANH, Vo Tri, Hien Minh DINH, Thu Houng DO and Thi Hong NGUYEN, (2001), The Susainabiliy of Curren Accoun Defici and Exernal Deb in Vienam, EADN W. P., 10. TUİK; (2011), hp://uik.gov.r, 10.03.2011. TCMB; (2011), hp://evds.cmb.gov.r, 10.03.2011. UYGUR, E.; (2004), Cari Açık Tarışmaları, İkisa, İşleme ve Finans, 19(222): 5-20. YAMAK, R. ve A. KORKMAZ, (2007), Türk Cari İşlemler Açığı Sürdürülebilir mi? Ekonomerik Bir Yaklaşım, Bankacılar Dergisi, 60. YAPAR SAÇIK, S. ve M., ALAGÖZ, (2010), Türkiye de Cari İşlemler Açığı Sorunu ve Borçlanma İle İlişkisi, Ekonomi Bilimleri Dergisi, 2(2). YILMAZ, D., (2010), TCMB, BDDK, Hazine, SPK ve Banka Yöneicileriyle Yapığı Toplanıdaki Konuşmasından, 24 Aralık, hp://www.dunya.com,15.02.2011. YÜCEL, F. ve R. YANAR, (2005), Türkiye de Cari İşlemler Açıkları Sürdürülebilir mi? Zaman Serileri Perspekifinden Bir Bakış, Ç.Ü. Sosyal Bilimler Ensiüsü Dergisi, 4(2). ZANGHIERI, P. (2004), Curren Accouns Dynamics in New EU Members: Susainabiliy and Policy Issues, CEPII, Working Paper, 7. 22