Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Polikliniğine Başvuran Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları

Benzer belgeler
Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Bölümü nde Düzenli Takip Edilen Dirençli Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuğa yaklaşım Epileptik sendrom kavramı

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuk Epileptik sendrom kavramı ve West

FEBRİL NÖBETLER. Doç Dr. Sema Saltık

Antiepileptik İlaç Başlama İlkeleri. Prof. Dr. Dilşad TÜRKDOĞAN

Epilepsi Tedavisinde Klasik ve Yeni Antiepileptik İlaç Seçimindeki Eğilimler

Nörofibromatozis Tip 1 de Epilepsi Sorunu. Dr. Dilek Yalnızoğlu Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Nöroloji Bilim Dalı

Konvülsiyon Geçiren Çocuk; Ateşli ve Ateşsiz. Doç.Dr. Gülşen KÖSE Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

HEMORAJİK İNME. Yrd. Doç. Dr. Aysel MİLANLIOĞLU Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD

Epileptik Durum, ED yönetiminde güncelleme. Dr. Şerife ÖZDİNÇ Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD

Anahtar sözcükler: Ekstratemporal lob epilepsisi; semiyolojik lateralize edici bulgular; temporal lob epilepsisi; video-eeg.

Nöroloji alanında güncel gelişmelerin olduğu konularda seminer Nöroloji Uzmanlık Öğrencileri tarafından sunulur.

ÇOCUKLARDA DİRENÇLİ EPİLEPSİ. Prof. Dr. YÜKSEL YILMAZ Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nörolojisi BD

KONVÜLSİYON (NÖBET) GEÇİREN ÇOCUK. Dr.Ayşe SERDAROĞLU Gazi ÜTF Çocuk Nöroloji

Epilepsi. ¹Gönül Akdağ, ¹Demet İlhan Algın, ¹Oğuz Osman Erdinç 1. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı *

KAFKAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III DERS YILI GÖZ - SİNİR VE PSİKİYATRİ SİSTEM DERS KURULU

Belgin Petek Balcı1, Aytül Mutlu1, Feriha Özer2, Özlem Çokar1

Çocukluk Çağı EEG si : İnteriktal Aktiviteler. Dr. Hasan Tekgül EÜTF Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı 13. Ulusal Çocuk Nöroloji Kongresi 2011 Kapadokya

İYİ HUYLU SÜT ÇOCUĞU NÖBETLERİ. Doç. Dr. Uluç Yiş DEÜTF Çocuk Nöroloji İzmir

Pediatrik epilepsi cerrahisinde güncel tedavi yaklaşımları. Dr. Nejat Akalan

Ventrikulomegali. Prof Dr Rıza Madazlı Istanbul Universitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi

Çiğdem Özkara İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı

Şizofreni tanılı hastada antipsikotiklerletetiklenen nonkonvulsif statusepileptikus olgusu

GEÇİCİ İSKEMİK ATAK: Görüntüleme Gerekli mi? Prof. Dr. Cem ÇALLI

Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler

Harran Tıp Fakültesi Epilepsi Polikliniğinde Takipli Semptomatik Epilepsi Hastalarının Demografik, Klinik Bulguları ve Prognozu*

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

FEBRİL KONVÜLSİYON: Tedavi Edilmeli? / Edilmemeli? Prof. Dr. Hasan Tekgül E.Ü.T.F. Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı

Özgün Araştırma / Original Article. Alevtina Ersoy, Ceyda Tanoğlu, Hasan Yaşar, Tuğçe Özdemir Gültekin. Abstract

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Patogenez Hastalığın etyopatogenezi tam olarak açıklanamamıştır. Yüksek ateşe bağlı vücut ısısındaki değişiklikler, enfeksiyonun

DR. SAMİ ULUS ÇOCUK HASTANESİ ONKOLOJİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HEMANJİOMLU OLGULARIN EPİDEMİYOLOJİK DEĞERLENDİRMESİ

EPİLEPSİ: GÖRÜNTÜLEME

Journal of Neurological Sciences [Turkish] 22:(4)# 57; , 2005

Dirençli Epilepsi Hastalarında Zonisamid Deneyimi ZONISAMIDE EXPERIENCE IN PATIENTS WITH REFRACTORY EPILEPSY

ACİL SERVİSTE NÖBET YÖNETİMİ UZ DR SEMRA ASLAY YDÜ HASTANESİ ACİL SERVİS MART 2014

KRONİK VİRAL HEPATİT C Lİ HASTALARDA IL28B NİN İNTERFERON TEDAVİSİNE YANITLA İLİŞKİSİ. Dr. Gülay ÇEKİÇ MOR

Epilepsi Cerrahisi Sonrası İzlem

Dr Talip Asil Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı

Serebral Palsili Çocuklarda Epilepsi Görülme S kl ve Antiepileptik Tedavi Etkinli inin De erlendirilmesi

14 Aralık 2012, Antalya

KETOJENİK DİYET OLGU SUNUMU. Yrd.Doç.Dr. Birsen DEMİREL British University of Nicosia Beslenme ve Diyetetik Bölümü

SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI

Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Hasta Bilgilendirme Formu

Majör Depresyon Hastalarında Klinik Değişkenlerin Oküler Koherans Tomografi ile İlişkisi

Dr. Murat DAŞ Çanakkale Onsekiz Mart Ünivetsitesi Acil Tıp AD.

Antiepileptik İlaçların Yavaş Kesilmesinin Status Epileptikus ve Küme Nöbet Oluşumuna Etkisi: Uzun Süreli Video-EEG Monitorizasyon Sonuçları

Ders Yılı Dönem-V Nöroloji Staj Programı

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA EPİLEPTİK NÖBETLER. Doç. Dr. Sema SALTIK

Epilepsi ayırıcı tanısında parasomniler. Dr. Hikmet YILMAZ CBÜ Tıp Fakültesi Nöroloji AD, Manisa

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

Dural AVF lerde Tedavi. Prof.Dr.Saruhan Çekirge Bayındır Hastanesi Koru Hastaneleri Ankara

İNFEKSİYÖZ ENSEFALİTLER: HSV-1 E BAĞLI OLAN VE OLMAYAN OLGULARIN KARŞILAŞTIRILMASI

Dr. Halil İbrahim SÜNER, Dr. Özgür KARDEŞ, Dr. Kadir TUFAN Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirürji A.D. Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve

Rolandik Epilepsi Her Zaman Selim Bir Hastalık mıdır? IS ROLANDIC EPILEPSY ALWAYS A BENIGN DISEASE?

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı Dönem 5. Beyin ve Sinir Cerrahisi STAJ TANITIM REHBERİ

REM UYKU ĠLĠġKĠLĠ PARASOMNĠLER. Dr Selda KORKMAZ Ģubat 2012

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Servisi Olgu Sunumu 20 Eylül 2018

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TÜRKÇE TIP FAKÜLTESİ DÖNEM 3 DERSLERİ

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM III

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM III

Serebral Kortikal malformasyonlar

SEREBRAL ARTERİYOVENÖZ MALFORMASYONLAR VE SINIFLAMALARI. Prof. Dr. Işıl Saatci

İnvaziv olmayan mekanik ventilasyon tedavisinde klinik ve polisomnografik izlem: Basınç ayarı kontrolü rutin olarak yapılmalı mı?

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

PERİNATAL HERPES VİRUS İNFEKSİYONLARI. Uzm.Dr.Cengiz Uzun Alman Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

Yeni Yüzyıl Üniversitesi TIP FAKÜLTESİ Dekan: Prof. Dr. Demir Budak. Eğitim Koordinatörü: Prof. Dr. Asiye Nurten

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM III

ENG Mesleki İngilizce-II İNGİLİZCE ENG Mesleki İngilizce-II İNGİLİZCE

ÇOCUKLUK ÇAĞI BAŞ AĞRILARINA YAKLAŞIM. Doç. Dr. Sebahattin VURUCU GATF Çocuk Nörolojisi BD

Parsiyel Epilepside nteriktal Epileptiform Deflarjlar n Saptanmas nda Uzun Süreli Rutin nteriktal EEG nin Yeri

Dyke-Davidoff-Masson Sendromu: Olgu Sunumu Dyke-Davidoff-Masson Syndrome: Case Report Nöroloji

ENGELLI ATAMASI EKPSS SONUÇLARI H29

EP LEPS TEDAV S NDE CERRAH N N YER

Uyku Bozukluklarına Bağlı Oluşan Metabolik ve Kronik Hastalıklar. Dr. Kemal HAMAMCIOĞLU

Prof. Dr. Demir Budak. Eğitim Koordinatörü: Prof. Dr. Asiye Nurten

Ders Yılı Dönem-V Beyin ve Sinir Cerrahisi Staj Programı

Konvülziyonlu Hastaya Yaklaşım

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Epilepsi Cerrahisi Uygulanmış Hastalarda Klinik Spektrum, Nöbet Sonuçları, Nöroradyoloji ve Nöropatoloji Korelasyonunun İncelenmesi

Evaluation of Neuroimaging and Electroencephalography Findings in Patients with Status Epilepticus

Vestibüler Sistem ve Vertigo Prof. Dr. Onur Çelik

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

Ailevi Epilepsilerde Fenotipik Özelliklerin Değerlendirilmesi

ÖZET. pecya. Anahtar kelimeler: Epilepsi, demografik özellikler, bölgesel epilepsi profili SUMMARY

Burcu Bursal Duramaz*, Esra Şevketoğlu, Serdar Kıhtır, Mey Talip. Petmezci, Osman Yeşilbaş, Nevin Hatipoğlu. *Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi

Dr.Özlem Parlak, Dr.İbrahim Öztura, Dr.Barış Baklan

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM III

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD

EPİLEPSİLİ HASTAYA GEBELİK DÖNEMİNDE OBSTETRİK YAKLAŞIM

Erken Epileptik Cerrahinin Hatırlanması Gereken Nadir Bir Epilepsi Nedeni Sturge-Weber Sendromu:

HASTAYA YAKLAŞIM. Dr. Mustafa SEVER Acil Tıp T p Uzmanı Acil Tıp T p AD Mart 2007

OLGU SUNUMU. Dr. Ömer Fatih ÖLMEZ Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı

Politerapi Kullanan Epilepsi Hastalarının Monoterapi Kullanan Hastalardan Farklılıkları

Çocukluk çağında görülen akut semptomatik nöbetler, etyoloji ve rekürrens

YENİDOĞANLARDA EVDE SAĞLIK UYGULAMALARI

HOŞGELDİNİZ. Diaverum

Transkript:

DOI: 10.5505/epilepsi.2012.36855 Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Polikliniğine Başvuran Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları Demographic and Clinical Findings of Patients with Epilepsy Applying to the Epilepsy Polyclinic of the Ankara Education and Research Hospital Zekiye TOKLU, 1 Gülnihal KUTLU, 2 Hayri DEMİRBAŞ, 3 Gökhan KOYUNCU, 3 Levent Ertuğrul İNAN 2 1 Afyon Devlet Hastanesi, Nöroloji Kliniği, Afyonkarahisar 2 Sağlık Bakanlığı Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği, Ankara 3 Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, Afyonkarahisar Özet Amaç: Sağlık Bakanlığı (SB) Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Polikliniği nde takip edilmekte olan epilepsi hastalarının demografik ve klinik bulgularının incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: SB Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Kliniği Epilepsi Polikliniği ne 17.08.1995-29.04.2004 tarihleri arasında başvuran 929 epilepsi hastasından son iki yıl içinde düzeli kontrole gelen 220 hasta çalışmaya dahil edildi. Bulgular: Çalışmamızda hastaların yaş ortalaması 28.3±12.7 (min=13, maks=74) idi. Hastaların %61.4 ü (n=135) kadın, %38.6 sı (n=85) erkekti. Hastaların %20.9 unda (n=46) parsiyel, %51.5 inde (n=113) jeneralize nöbet, %27.6 sında (n=61) sınıflandırılamayan nöbet tipi mevcuttu. Olguların %79.5 inin (n=175) interiktal EEG si anormaldi. Beyin BT sinde anormallik bulunanların %25.6 sında (n=11) ensefalomalazik alan saptandı. Beyin MR ında anormallik saptananların %36 sında (n=22) hipokampal atrofi saptandı. Nöbetleri kontrol altına alınıp antiepileptik ilaç (AEİ) tedavisi kesilen hastalar ile EEG prognozu karşılaştırıldığında, istatiksel olarak aralarında anlamlı ilişki saptanmadı. Sonuç: Bu çalışmada, SB Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Polikliniği nde takip edilmekte olan epilepsi hastalarının demografik ve klinik bulguları incelenmiştir ve bulgular literatürle uyumlu bulunmuştur. Anahtar sözcükler: Demografi; epilepsi. Summary Objectives: We aimed to examine the demographic and clinical findings of patients with epilepsy seen at the Ministry of Health Ankara Education and Research Hospital. Methods: 220 patients presenting for regular follow-up over the last two years from among 929 patients with epilepsy applying to the neurology clinic of the Ministry of Health Ankara Education and Research Hospital between 17.08.1995 and 29.04.2004 were admitted to the study. Results: The mean age of the patients was 28.3±12.7 (min: 13, max: 17) years; 61.4% of the patients were female and 38.6% male. 20.9% of the patients (n=46) had partial, 51.5% (n=113) generalized, and 27.6% (n=61) unclassified seizures. Interictal EEGs were abnormal in 79.5% (n=175) of the patients. According to computed tomography, 25.6% of the brain abnormalities revealed encephalomalacia. Brain magnetic resonance (MR) abnormalities included hippocampal atrophy, which was found in 36% (n=22) of the patients. In patients who had interrupted antiepileptic drug treatment and were placed under follow-up, no statistically significant correlation was found between seizures and EEG prognosis. Conclusion: In this study, demographic and clinical findings of epilepsy patients were examined and were determined to be consistent with the literature. Key words: Demography; epilepsy. 2012 Türk Epilepsi ile Savaş Derneği 2012 Turkish Epilepsy Society Accepted (Yayın kabul tarihi): 23.2.2012 e-mail (e-posta): hayridemirbas@hotmail.com 13

Giriş Epilepsi, değişik etyolojik nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan tekrarlayıcı, sıklıkla spontan olarak izlenen iki ya da daha fazla epileptik nöbetle karakterize kronik gidişli bir semptomlar kompleksidir. Epilepsi toplumun %1-3 ünü etkileyen yaygın kronik nörolojik hastalıktır; spontan tekrarlayan nöbetlerle karakterize bir beyin bozukluğudur. [1,2] Toplumun yaklaşık %9 u yaşamlarının bir döneminde en azından bir kez nöbet geçirebilir. Tek nöbette tedavi kararı rekürren nöbet riski, rekürren nöbetin potansiyel etkisi, tedavinin olası yan etkileri ve hastanın tercihine göre belirlenir. [1,3] Epilepside tedavinin amacı nöbetlerin tam kontrolü, antiepileptik ilaçlardan dolayı ortaya çıkabilecek yan etkileri en aza indirmek ve yaşam kalitesinin en iyi düzeyde olmasını sağlamak olmalıdır. Epilepsili hastaların çoğunda monoterapi ile nöbetler kontrol altına alınmaktadır. [1] Bu çalışmada, polikliniğimizde takip edilen hastaların demografik özelliklerini, klinik bulgularını ve tedaviye yanıtlarını inceledik. Gereç ve Yöntem Sağlık Bakanlığı Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Kliniği Epilepsi Polikliniği ne 17.08.1995-29.04.2004 tarihleri arasında başvuran 929 epilepsi hastasından son iki yıl içinde düzenli kontrole gelen 220 hasta (135 kadın, 85 erkek; ort. yaş 28.33±12.72; dağılım 13-74) bu çalışmaya dahil edildi. Hastaların değerlendirilmesi için epilepsi polikliniğinde kullanılan takip formu kullanıldı. Bu şekilde hastaların yaş, cinsiyet, meslek, dominant el, özgeçmiş, ailede epilepsi öyküsü, risk faktörleri, ilk nöbet yaşı, tekrarlayan nöbet yaşı, nöbet tipi, aldığı tedavi, başvurudan önce ve sonraki nöbet sayısı, nöbetsiz kaldığı en uzun süre, ayrıntılı olarak nöbeti, postiktal dönemi, uykuda nöbet, başvurudan önce kullandığı ilaç sayısı ve dozları, kesilen ilaçlar ve kesilme sebepleri, nörolojik muayene, EEG ve görüntüleme tetkikleri (BBT veya MRG) sorgulandı. Ek olarak çekilen EEG sayısı, EEG prognozu, kontrol sayısı, nöbetleri kontrol altına alınıp AEİ ları kesilenler ve AEİ ları kesildikten sonra rekürrensi olup tekrar AEİ başlananlar not edildi. Verilerin istatiksel değerlendirmesi SPSS for Windows 10 paket programının rehberliğinde Spearman korelasyon analizi ve ki-kare testi kullanıldı. En küçük anlamlılık sınırı 0.05 olarak kabul edildi. Bulgular Çalışmamızda hastaların yaş ortalaması 28.33±12.72 idi. Hastaların demografik özellikleri Tablo 1 de gösterilmiştir. Ailede epilepsi öyküsü hastaların %18.6 sında (n=41), febril konvülziyon öyküsü %22.3 ünde (n=49), travma öyküsü %28.6 sında (n=63), serebrovasküler hastalık öyküsü %4.5 inde (n=10) saptandı. İlk nöbet yaşı 19.72±13.25 (1-74 yaş) idi. Hastaların %20.9 unda (n=46) parsiyel, %51.5 inde (n=113) jeneralize nöbet, %27.6 sında (n=61) sınıflandırılamayan nöbet tipi mevcuttu. Tablo 1. Hastaların demografik özellikleri Özellikler Sayı Yüzde Cinsiyet Kadın 135 61.4 Erkek 85 38.6 Yaş ortalaması (yıl) 28.3 Yaş aralığı (yıl) 13-74 Meslek Ev hanımı 105 47.7 Öğrenci 33 15 İşsiz 19 8.6 İşçi 12 5.5 Memur 9 4.1 Emekli 4 1.8 Çiftçi 2 0.9 Diğer 36 16.4 14

Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları Tablo 2. Nörolojik muayenesinde anormallik bulunan hastalar Nörolojik muayene bulgusu Sayı Yüzde Mental retardasyon 13 35.1 Hemiparezi / Hemipleji 9 24.4 Diğer (Santral fasyal paralizi, afazi, nistagmus v.b.) 15 40.5 Hastaların nörolojik muayene bulgularına bakıldığında; 183 (%83.2) hastanın nörolojik muayenesi normal, 37 (%16.8) hastanın ise anormaldi (Tablo 2). Olguların %79.5 nin (n=175) interiktal EEG si anormaldi. Anormal interiktal EEG lerin lokalizasyonlarına göre dağılımı Şekil 1 de gösterilmiştir. İnteriktal EEG de anormalliğin görüldüğü hemisfere bakıldığında ise; %22.8 inde (n=40) sol hemisfer, %10.9 unda (n=19) sağ hemisfer, %66.3 ünde (n=116) ise her iki hemisferde anormalliğin görüldüğü rapor edilmişti. Polikliniğimizde takip sırasında çekilen interiktal EEG lerin prognozu değerlendirildiğinde; hastaların %85 inde (n=187) değişiklik yoktu, %9.5 inde (n=21) tam düzelme, %0.5 inde (n=1) hafif düzelme, %5 inde (n=11) kötüleşme olmuştu. Hastaların %73.2 (n=161) monoterapi alıyordu (takip sırasında 11 hastanın nöbetleri kontrol altına alındığı için AEİ ği kesilmişti), %19.6 sı (n=43) ikili AEİ kullanıyordu, %6.7 i (n=15) üçlü AEİ ve %0.5 i (n=1) dörtlü AEİ kullanıyordu (Şekil 2). Monoterapi alan hastaların aldığı ilaç ve dağılımları Tablo 3 de gösterilmiştir. Görüntüleme tetkiklerine baktığımızda, hastaların %75.9 una (n=167) beyin BT si çekilmişti, %47.7 sine (n=105) beyin MRG si çekilmişti; %23.7 (n=52) hastanın ise hem BT hem de MRG si mevcuttu. BT si mevcut olan hastaların %74.3 ünün BT si (n=124) normal, %25.7 sinin (n=43) ise anormaldi. Beyin MRG si mevcut olan hastaların %42 sinin MRG si (n=44) normal, %58 inin (n=61) ise anormaldi. Beyin BT ve MRG sinda anormallik olanlar Tablo 4 de gösterilmiştir. 60 Sıralama 1 Yaygın (%28) 50 49 45 2 3 4 Temporal (%25.7) Temporo-parieto-oksipital (%12) Fronto-temporal (%8.6) 40 5 Temporo-parietal (%6.3) 6 Frontosantral (%6.3) Sayı 30 7 Parieto-oksipital (%5.8) 20 10 21 15 11 11 10 8 9 10 11 Frontosantral ve temporal (%1.7) Frontal (%1.7) Frontal-parietal (%1.1) Oksipital (%1.1) 3 3 2 2 2 1 12 Santral (%1.1) 0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 13 Sıralama Santroparietal (%0.6) Şekil 1. EEG anormalliğinin lokalizasyonları ve sayıları. 15

43 Monoterapi %73.2 16 15 İkili AEİ %19.6 161 Üçlü AEİ %6.7 1 Dörtlü AEİ %0.5 Şekil 2. Antiepileptik ilaç kullanım özellikleri. Nöbetleri kontrol altına alınıp AEİ tedavisi kesilen hastalar ile EEG prognozu karşılaştırıldığında aralarında anlamlı ilişki saptanmadı (Spearman korelasyon analizi R=0.149, p=0.027). Polikliniğimize başvurudan önce tüm hastaların (n=220) bir yılda geçirdikleri nöbet sayısının ortalaması 26.53 iken; polikliniğimizde takip süresince 14.3 e düşmüştür. Bu fark istatistiksel olarak anlamlıydı (p<0.05). Tartışma Nöbetin klinik tanımına yönelik hasta ve yakınından elde edilen ayrıntılı anamnez, hastanın nöbetlerini değerlendirmedeki en önemli ölçüttür. Anamnezde hastanın perinatal öyküsü, gelişme basamakları, kafa travması, SSS enfeksiyonu, ailede epilepsi ve diğer sık görülen hastalıkların defalarca ve ayrıntılı bir şekilde sorgulanması çok önem taşımaktadır. Uzamış febril konvülzyonlar sırasında gelişen hipoksi ve beyin ödemi geri dönüşsüz nöronal yıkıma ve mezial temporal skleroza yol açarak, temporal epilepsilerin gelişmesine neden olabilir. Olgularda sonradan epilepsi gelişme riski Tablo 3. Monoterapi alan hastaların ilaçları ve dağılımı İlaç Sayı Yüzde Valproik asit 66 41 Karbamazepin 63 39.1 Fenitoin 12 7.5 Okskarbazepin 10 6.2 Lamotrijin 6 3.8 Topiramat 2 1.2 Gabapentin 1 0.6 Vigabatrin 1 0.6 Toplam 161 100 %2-4 dolayındadır. [4,5] Vaka grubumuzda febril konvülzyon öyküsü %22.3, travma öyküsü %28.6, serebrovasküler hastalık öyküsü %4.5 oranında saptandı. Hauser ve arkadaşları tarafından Rochester, Minnesota da, yeni tanı alan epilepsili tüm hastaların etyolojisine bakılmış; %65.5 inde idyopatik/kriptojenik, %10.9 unda vasküler, %8 inde konjenital, %5.5 inde travma, %4.1 inde neoplastik, %3.5 inde dejeneratif ve %2.5 inde enfeksiyöz nedenler saptanmıştır. [6] İnme sonrası nöbetler iskeminin başlangıcından sonraki yakın zamanda veya geç dönemde meydana gelebilir. Altmış yaş üzerindeki hastalarda yeni tanı alan nöbetlerin %30 unun etyolojisinde inme vardır. İskemik inme sonrası erken nöbetler için kortikal lokalizasyon risk faktörüdür. Çok geniş bir çalışmada iskemik inme sonrası erken dönemdeki nöbetlerin oranının %2-33 arasında olduğu tahmin edilmektedir (nöbetlerin %50-78 i inme sonrası ilk 24 saat içinde ortaya çıkmış). Geç dönemdeki nöbetlerin oranı ise %3-67 arasında değişmektedir. [7]. Çalışmamızda serebrovasküler hastalık öyküsü hastaların %4.5 inde mevcuttu. Posttravmatik nöbetler rölatif olarak ciddi kafa tavmalı (penetre kafa yaralanması, hematom, deprese kafa fraktürü) hastalarda yaygındır. Posttravmatik erken epilepsi yaralanmadan sonraki ilk hafta içinde ortaya çıkar. Özellikle yaralanma sonrası ilk 24 saatte sıktır. Posttravmatik geç epilepsi ise yaralanmadan sonraki ilk haftadan sonra ortaya çıkar. Genellikle ilk yıl içinde görülür, ancak bazılarında ilk atak yaralanmadan 10 yıl gibi uzun bir süre sonra ortaya çıkar. Nöbetler genellikle jeneralizedir, ancak temporal lob epilepsisi (kompleks parsiyel epilepsi) %20 oranında görülür. Kafa travması sonrası nöbetlerin insidansı kesin 16

Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları Tablo 4. Beyin BT ve MR görüntülemesinde anormallik olan hastalar Görüntüleme Sayı Yüzde Beyin BT Ensefalomalazik alan 11 25.6 Serebral atrofi 7 16.2 Kronik iskemik lezyonlar 3 7 Serebral enfarkt 4 9.3 Diğer (hipodens alan, kalsifikasyon hidrosefali, eski fraktür) 18 41.9 Beyin MRG Hipokampal atrofi 22 36 Kronik iskemik lezyonlar 11 18 Ensefalomalazik alan 5 8.2 Beyin tümörü 4 6.6 Diğer (polimikrogyri, kortikal disgenezi kavernöz anjiom v.b.) 19 31.2 olarak bilinmemektedir. Literatürdeki rakamlar %2.5 den %40 a kadar değişmektedir. [6,8] Bizim çalışmamızda olguların %28.6 sında öyküde travma mevcuttu. Epileptik hastaların akrabaları sorgulandığında, epilepsinin görülme sıklığında bir artış dikkati çekmektedir. Epilepsinin görülme sıklığı epileptik hastaların birinci dereceden akrabalarında 2-3 kat daha yüksektir. Özellikle idyopatik epilepsi sendromlarında aile öyküsünün pozitif yüklülüğü semptomatik epilepsilere oranla daha belirgindir. Epileptik olguların akrabalarında epilepsi olasılığının artmasının yanısıra, %50 ye varan oranlarda EEG anomalisi varlığı da bildirilmektedir. [9] Takip ettiğimiz hastaların %18.6 sında ailede epilepsi öyküsü mevcuttu. Daha önceki çalışmalar interiktal epileptiform deşarjların erişkinde sol hemisfer ağırlıklı olduğunu göstermiştir (çocuklarda ise 5 yaşına kadar sağ taraf ağırlıklıdır). [10] Bizim çalışmamızda interiktal epileptiform deşarjlar hastaların %22.8 inde (n= 40) sol hemisfer, %10.9 unda (n= 19) sağ hemisfer, %66.3 ünde (n= 116) ise her iki hemisferdeydi. Epilepside tedavinin amacı; nöbetlerin tam kontrolü, antiepileptik ilaçlardan dolayı ortaya çıkabilecek yan etkileri minimale indirmek ve yaşam kalitesinin optimal düzeyde olmasını sağlamak olmalıdır. [1] İlk kez AEİ kullanacak bir hastada tedaviye tek ilaç ile başlanmalıdır. Eğer monoterapi etkisiz ya da yan etki gösteriyorsa ikinci bir AEİ denenebilir. Monoterapinin avantajları; daha az yan etki, ilaç etkileşimi olmaması, maliyetin azalması, teratojenik etkinin azalması, hastanın daha iyi uyum göstermesi ve yaşam kalitesinin artmasıdır. Bununla beraber epilepsisi olan hastaların %20-25 inde etkin tedavi bir ilaçla sağlanamayacak ve ilaç kombinasyonu gerekli olacaktır. [11] Epilepsili hastaların %70 inde monoterapi ile nöbetler kontrol altına alınmaktadır. [12] Polikliniğimizde takip sırasında hastalarımızın %73.2 si monoterapi alıyordu ve bu oran literatürle uyumluydu. Politerapi alan hastalarımızın %19.6 sı ikili, %6.7 i üçlü ve %0.5 i dörtlü AEİ kullanıyordu. Monoterapi alan hastaların %41 i valproik asit, %39.1 i karbamazepin, %7.5 i fenitoin, %6.2 si okskarbazepin, %3.8 i lamotrijin, %1.2 si topiramat, %0.6 sı gabapentin, %0.6 sı vigabatrin kullanıyordu. Çalışmamızda hastalarımızın %14.1 inin (n=31) AEİ tedavisi kesilmiş (en az üç yıl nöbetsizlik sonrası), ancak %9.1 nin (n=20) nöbet rekürrensinden dolayı AEİ ları tekrar başlanmıştı. Nöbet rekürrensinden dolayı AEİ tedavisi tekrar başlanan hastaların 12 si parsiyel, 5 i jeneralize ve 3 ü sınıflandırılamayan nöbet tipine sahipti. Yapılan çalışmalarda kompleks parsiyel epilepsili hastaların jeneralize tonik-klonik nöbetli hastalardan daha yüksek nöbet rekürrensine sahip olduğu rapor edilmiştir. Başka bir çalışmada, nöbetsiz hasta oranının idyopatik jeneralize epilepsili vakalarda, kriptojenik/semptomatik parsiyel epilepsili vakalardan anlamlı olarak daha yüksek olduğu belirtilmiştir. Bir diğer çalışmada, ilk nöbet sonrası rekürren nöbet riskinin semptomatik epilepsilerde daha yüksek olduğu rapor edilmiştir. Rekürren nöbet için risk faktörleri; daha önce geçirilmiş nörolojik olay, EEG de epileptiform anormallikler, nörogörüntülemede fokal strüktürel lezyon ve ailede epilepsi öyküsüdür. Pratikte, yazarların çoğu 2 yıl boyunca nöbetsizlik sonrası ilacın kesilmesini tavsiye eder. [3,13-15] 17

EEG, tanının desteklenmesi, sınıflama, özellikle cerrahi adaylarında epileptik foküsün saptanması, AEİ tedavisine başlamak ya da tedaviyi sonlandırmak için gerekli olan bir nörofizyolojik yöntemdir. Hastaların büyük bir kısmında interiktal EEG normal sınırlardadır. Epileptik erişkinlerde interiktal epileptiform aktivite tek uyanıklık kayıtlarının yaklaşık sadece %50 sinde görülse de bu oran uyku kayıtlamaları ile %80-85 e çıkar. [1] Bizim çalışmamızda olgularımızın %79.5 inin interiktal EEG si anormaldi. JME, çocukluk çağı başlangıçlı absans epilepsisi, tipik iyi huylu rolandik epilepsi gibi primer jeneralize epilepsinin tipik sendromları haricinde epilepsili tüm hastalara başlangıçta beyin BT ya da MR görüntüleme yöntemleri uygulanmalıdır. Epileptiklerde BT anormallikleri %60-80 oranında bulunmuştur. Anormalliklerin çoğu atrofik doğadadır. Tümör, yaklaşık %10 oranındadır. BT negatif olduğunda ya da ilk nöroradyolojik yöntem olarak MR tercih edilmelidir. MR ile mezial temporal skleroz, nöronal migrasyon anomalileri, küçük kavernöz hemanjiomlar, düşük grade li gliomalar, tanımlanması zor atrofiler daha iyi gösterilir. [1] Ayrıca anevrizma, AVM gibi vasküler patolojilerin gösterilmesi için, MR anjiografi gerekebilir. Bir çalışmada 202 erişkin hastadan oluşan, yeni tanı alan epileptik nöbetli seride BT anormalliklerinin insidansı %36 olarak bulunmuştur. Bu anormallikler; beyin tümörleri (%17), atrofik lezyonlar (%11), ve diğer organik bulgular (%18) (AVM gibi) dır. [16] Olgularımızın BT incelemesinde %25.7 oranında anormallik saptanmıştır. BT sinde anormallik bulunanların %25.6 sında ensefalomalazik alan, %16.2 sinde serabral atrofi, %7 sinde kronik iskemik lezyonlar, %9.3 ünde serebral enfarkt mevcuttu. Görüntüleme yöntemleri ile epileptik nöbetlerin etyolojisi aydınlatılmaya çalışılmıştır. Semah ve arkadaşları yaptıkları çalışmada 1148 parsiyel epilepsili hastanın MR incelemelerinin %71 inde beyin anormallikleri saptanmış; %21 inde izole hipokampal skleroz, %4 ünde hipokampal sklerozla ilişkili diğer lezyonlar (dual patoloji), %14 ünde skarlar (%3 ü poststrok, %5 i posttravmatik beyin hasarı, %6 sı çeşitli skarlar), %5 inde tümörler, %6 sında vasküler malformasyonlar, %8 inde serebral kortikal disgenezi, %13 ünde çeşitli beyin anormallikleri bulunmuştur. [13] Bizim çalışmamızda, MR incelemelerinin %58 inde anormallik saptandı. Beyin MR ında anormallik saptanan olguların %36 sında hipokampal atrofi, %18 inde kronik iskemik lezyonlar, %8.2 sinde ensefalomalazik alan ve %6.6 sında beyin tümörü mevcuttu. Sonuç olarak, bu çalışmada elde edilen demografik ve klinik bulgular literatürle uyumlu bulunmuştur. Kaynaklar 1. Bora İ. Epilepsi. İçinde: Oğul E, editör. Klinik nöroloji. 1. baskı. Bursa: Nobel-Güneş; 2002. s. 131-57. 2. Engel J. Epilepsy. Lippicott and Williams & Wilkins comphrehensive text book CD-ROM; 1999. 3. Herman ST. Single Unprovoked Seizures. Curr Treat Options Neurol 2004;6(3):243-55. 4. Kotogal P, Lüders HO. Simple motor seizures. Absance epilepsies. In: Engel J Jr, Pedley TA, editors. Epilepsy: a comphrehensive textbook. Philedelphia: Lippincott-Raven; 1997. p. 525-32. 5. Fish DR. Psychic seizures. In: Engel J Jr, Pedley TA, editor. Epilepsy: a comphrehensive textbook. Philedelphia: Lippincott- Raven; 1997. p. 543-8. 6. Rowland Lewis P. Epilepsy in Merrit s Textbook of Neurology. 10th ed. Philadelphia: Lippicott Williams&Wilkins. 2000. p. 813-33. 7. Osvaldo C, Larry BG. Seizures and epilepsy after ischemic stroke. American Heart Association 2004;35(7):1769-75. 8. Lindsay KW, Bone I, Callender R. Türkçesi: Doç. Dr. Mustafa Bozbuğa. 3. baskı. Nöroloji ve Nöroşirürji. Posttravmatik epilepsi. İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri; 2000. s. 230-1. 9. Berkovic SF, Scheffer IE. Genetics of the epilepsies. Curr Opin Neurol 1999;12(2):177-82. 10. Doherty MJ, Jayadev S, Miller JW, Farrell DF, Holmes MD, Dodrill CB. Age at focal epilepsy onset varies by sex and hemispheric lateralization. Neurology 2003;60(9):1473-7. 11. Reynolds EH, Shorvon SD. Monotherapy or polytherapy for epilepsy? Epilepsia 1981;22(1):1-10. 12. Deckers CL. Overtreatment in adults with epilepsy. Epilepsy Res 2002;52(1):43-52. 13. Semah F, Picot MC, Adam C, Broglin D, Arzimanoglou A, Bazin B, et al. Is the underlying cause of epilepsy a major prognostic factor for recurrence? Neurology 1998;51(5):1256-62. 14. Verrotti A, Trotta D, Salladini C, Morgese G, Chiarelli F. Risk factors for recurrence of epilepsy and withdrawal of antiepileptic therapy: a practical approach. Ann Med 2003;35(3):207-15. 15. Shneker BF, Fountain NB. Epilepsy. Dis Mon 2003;49(7):426-78. 16. Reinikainen KJ, Keränen T, Lehtinen JM, Kälviäinen R, Saari T, Riekkinen PJ. CT brain scan and EEG in the diagnosis of adult onset seizures. Epilepsy Res 1987;1(3):178-84. 18