Hematüri aşikar bir şekilde göz ile görülebilir nitelikte

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Hematüri aşikar bir şekilde göz ile görülebilir nitelikte"

Transkript

1 Hematüriye yaklaşım Dr. Harun Akar Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Nefroloji Bilim Dalı, Aydın Hematüri aşikar bir şekilde göz ile görülebilir nitelikte veya mikroskopik olabilir. Mikroskopik hematürinin önerilen tanımı, idrar analizi için uygun olarak toplanmış 3 örnekten ikisinde idrar sedimentinde bir büyük büyütme alanında 3 veya daha fazla eritrosit bulunmasıdır. Altta yatan aşikar nedeni (sistit, üreter taşı gibi) açıklanamamış hematüri ile sıklıkla karşılaşırız. Çoğu olguda, özellikle genç olanlarda hematüri geçicidir ve bir sonucu yoktur 1. Diğer yandan hematüri ile gelen yaşlı hastalarda (özellikle 50 yaşının üzerinde olanlarda) hematüri geçici bile olsa bir malignite riski vardır 2. Bununla beraber yaşlı hastalar arasında bile hematürinin ürolojik bir nedeni sıklıkla saptanamayabilir 3. Bu yazıda, erişkinlerdeki hematüriye yaklaşımı tartışmaya çalışacağız. Makroskopik hematüri Kırmızı veya kahverengi idrar varlığı nedeniyle makroskopik (gross) hematüriden şüphe edilir. Renk değişikliği herzaman kan kaybı derecesini yansıtmaz çünkü litrede 1 ml kadar kan göz ile görülebilir renk değişikliğine yol açabilir. Ek olarak, intermittan olarak kırmızı-kahverengi idrar üriner sisteme kanama dışındaki çeşitli klinik tablolarda görülebilir. Böylece, kırmızı renkli idrar çıkaran hastaların değerlendirilmesinde ilk aşama, idrar örneğinin çevrilerek (santrifüj) kırmızı rengin idrar sedimenti veya süpernatant kısımdanmı olduğunu görmektir. Menstrüasyon veya doğum sonrası dönemde kontaminasyon olasılığı olduğundan kanamanın kesildiği dönemde idrar analizi uygundur. Bu mümkün değilse, bir tampon yerleştirilebilir ve perine tamamen temizlendikten sonra idrar örneği alınır. Kırmızı renk sadece idrar sedimentinde görülür, süpernatant temiz ise hematüri sorumludur. Nadir görülen bir istisna makroskopik hematürili hastalarda kırmızı kan hücrelerinin (RBC) parçalanması ve çok seyreltik bir idrarın kırmızı bir süpernatan ile sonuçlanmasıdır. Diğer tarafdan süpernatan kırmızı ise, bir idrar şeridi kullanılarak hem için test edilmesi önerilir. Hem için negatif bir süpernatant nadir bir bulgudur ve porfiriyide içeren bazı durumlarda görülebilir. Mesane aneljeziği phenazopyridine ve duyarlı bireylerde pancar tüketilmesi diğer nedenler arasında sayılabilir. Hem için pozitif bir kırmızı süpernatant miyoglobinüri veya hemoglobinüriye bağlıdır. Mikroskopik hematüri Mikroskopik hematüri, başka nedenlerle idrar şeridi ile idrar incelendiğinde veya idrar tahlilinde kan (kırmızı kan hücresi veya hemoglobin) bulunduğunda tesadüfen meydana çıkarılabilir. Hematüri sıklıkla çevrilmiş idrar sedimentinde bir büyük büyütme alanında ikiden fazla RBC varlığı şeklinde tanımlanmasına rağmen, önemli hastalığın dışlanabileceği güvenli bir alt sınır yoktur. Hematüri için seçilen kesme noktası değerinin aşağıya çekilmesi yalancı pozitif test sonuçlarında (örneğin altta yatan herhangi bir hastalığın bulunmadığı) artışla sonuçlanır. Daha yüksek bir kesme noktası seçilirse olasılıkla test önemli patolojileri gözden kaçırabilir. İdrar sedimenti mikroskopik hematürinin saptanmasında altın standartdır (Tablo.1 ve 2). Hemoglobin için idrar şeritleri bir büyük büyütme alanında 1-2 eritrositi saptarlar ve bu nedenle idrar sedimenti muayenesi kadar duyarlıdırlar, fakat daha fazla yalancı pozitif test ile sonuçlanırlar. Örnek olarak ejakülasyondan sonra idrarda semen bulunur ve idrar şeritinde pozitif bir hem reaksiyonuna yol açabilir 4. Buna karşın, yalancı negatif sonuçlar olağan değildir; negatif bir idrar şeridi sonucu güvenilir şekilde anormal hematüriyi dışlar 5. RBC ler çok seyreltik idrarda parçalanabilmesine rağmen hemoglobin içerikleri hala idrar şeridi yöntemi ile saptanabilir.

2 ETİYOLOJİ Hematüri bazısı hayatı tehdit edici veya tedavi edilebilir olmak üzere altta yatan bir hastalığın semptomu olabilir (Tablo.3). Çoğu mesane ve prostatın inflamasyonu veya infeksiyonu, taş ve yaşlı olgularda malignite ve benign prostat hiperplazisi olmak üzere nedenler yaş ile değişkenlik gösterir. Başlangıç Değerlendirmesi: Genel bir prensip olarak glomerül dışı kanamanın kendisi pıhtı oluşumuna neden olarak üreter (ler)de tıkanmaya yol açacak kadar çok şiddetli olmadıkça tehlikeli değildir. Bununla beraber hematüri özellikle 50 yaşın üzerindeki olgularda altta yatan ciddi bir durumun bir belirtisi olabilir. Sıklıkla geçici olan hematüriyi tanımlayan bir tarama çalışmasında 50 yaş üzerindeki 23 hastanın 5 inde üriner yolu tutan kanser, 5 inde de hemen tedavi gerektiren altta yatan medikal hastalıklar saptanmış 2. Diğer bir çalışmada hematüri kliniğine sevk edilen ortalama yaşı 58 olan 1930 hastayı içeren bir seride %12 sinde mesane kanseri ve %0.7 sinde böbreğide içeren üst üriner sistemde tümör saptanmış 3. Diğer tarafdan geçici hematüri yaygındır ve genç olgularda neredeyse daima iyi huyludur, ve sıklıkla bir neden saptanamaz 1. Değerlendirmede şu 3 soruya açıklık getirmelidir. Öykü ve fizik muayenede özel bir tanıyı düşündürecek herhangi bir ipucu varmıdır? Hematüri glomerüler kökenlimi yoksa glomerül dışı kanamayımı göstermektedir? Hematüri geçicimi yoksa ısrarlı (perzistan) mıdır? Öyküden elde edilen ipuçları Öyküde sıklıkla spesifik bir tanıya yönlendiren ipuçları vardır. Birlikte piyüri ve dizüri bulunması genellikle üriner yol infeksiyonunun bir göstergesidir. Yakın zamanda geçirilmiş bir üst solunum yolu infeksiyonu postinfeksiyöz glomerülonefrit veya IgA nefropatisini düşündürür. Ailede böbrek hastalığı öyküsü olanlarda herediter nefrit veya polikistik böbrek hastalığı düşünülebilir. Kasığa yansıyabilen tek taraflı böğür ağrısı taş veya kan pıhtısına bağlı üreter obstrüksiyonunu düşündürür. Israrlı veya tekrar eden (rekürren) böğür ağrısı, nadir görülen loin pain hematuria sendromuna bağlı olabilir. Yaşlı erkeklerde prostat obstrüksiyonunun semptomları idrar yapmada duraksama, kesik kesik idrar yapma (hesitancy) ve idrar yaparken damlama (dribbling) şeklinde kendini gösterir. İyi huylu prostat büyümesindeki (BPH) hücresel proliferasyon kolaylıkla yırtılabilen (fragile) artmış vaskülarite ve yeni damar oluşumu ile birliktedir. Yaş eşleştirilmiş kontrollere göre bu hastalarda hematüriye daha sık rastlanması konusu tartışmalıdır 6,7. Yaşlı erkeklerde daha olasılıkla prostat veya mesane kanseri gibi daha ciddi patolojilere rastlanabileceğinden genel olarak kabul edilen BPH varlığı klinisyen için hematürinin daha ileri incelenmesine Tablo 3. Mikroskopik hematürinin nedenleri (görülme sıklığına göre) Köken <50 yaş 50 yaş Glomerüler IgA Nefropati IgA Nefropati İnce bazal Membran Hastalığı Alport Sendromu Alport Sendromu Hafif fokal glomerülonefrit Hafif fokal glomerülonefrit Nonglomerüler Üst üriner sistem Nefrolitiyazis Nefrolitiyazis Piyelonefrit Renal hücreli karsinom Polikistik böbrek hastalığı Polikistik böbrek hastalığı Medüller sünger böbrek Piyelonefritis Hiperkalsiüri, hiperürikozüri Renal pelvis veya üreteral trans. Hüc. Ca Renal travma Papiller nekroz Papiller nekroz Renal infarktüs Üreteral striktür veya hidronefroz Üreteral striktür veya hidronefroz Orak hücre hastalığı Renal Tbc Renal infraktüs veya AVM Endemik yerlerde veya HIV (+)lerde renal tbc Alt üriner sistem Sistit, prostatit, üretrit Sistit, prostatit, üretrit Bening mesane, üreteral polip ve Tm Mesane Ca Mesane Ca Prostat Ca Prostat Ca Bening mesane, üreteral polip ve Tm Üretral ve meatal striktürler Şistozoma Hematobium Belirsiz Egzersize bağlı hematüri Egzersize bağlı hematüri Açıklanamamış mikroskopik hematüri Aşırı antikoagülasyon (warfarin) Aşırı antikoagülasyon (warfarin)

3 engel olmamalıdır. Başka diğer bir nedenin saptanamadığı makroskopik hematürisi olanlarda finasterid genellikle hematüriyi baskılamış 8,9. Yakın zamanda şiddetli egzersiz veya travma sorgulanmalıdır. Kanama bozukluğu veya kontrolsüz antikoagülan tedaviye bağlı birçok yerden kanama öyküsü sorgulanmalıdır. Buna zıt olarak, hematürinin sadece kronik warfarin tedavisi ile açıklanabileceği düşünülmemelidir. İleriye dönük olarak 243 olgunun izlendiği bir çalışmada hematüri insidansı warfarin almayan kontrol grubunda benzer bulunmuş 10. Daha ileri olarak hematüri gelişenlerin değerlendirilmesi olguların %81 inde genitoüriner bir nedeni ortaya koymuş, infeksiyon en yaygın nedenmiş, papiller nekroz, renal kistler, mesane maligniteleri de aynı zamanda saptanmış. Daha küçük bir çalışma da 2 si mesane kanseri olmak üzere 30 hastanın 9 unda önemli üriner sistem hastalığı saptanmış 11. Bu gözlemler göstermektedirki, antikoagüle edilmiş bir hastada hematüri, koagülasyon testlerinde belirgin anormallikle birlikte mültipl alanlardan kanama olduğuna dair kanıt olmadıkça genel olarak diğer hastalardaki gibi değerlendirilmelidir. Kadınlarda menstrüasyon sırasında veya hemen sonrasında en belirgin olan siklik hematüri üriner sistem endometriyozisini düşündürür 12. Menstrüal kan ile bulaş daima olasılıklar arasındadır ve menstrüasyon kesildiğinde idrar tetkiki tekrar edilerek ekarte edilmelidir. İnterstisyel nefrite yol açabilecek ilaç kullanımı renal fonksiyon bozukluğunu da içeren diğer bulgular ile birlikte olabilir. Uygun klinik durumda şüphe edilen olgular, papiller nekroz ve hematüriye yol açabilecek orak hücre taşıyıcılığı ve hastalığı açısından incelenmelidir. Glomerüler ve glomerül dışı kanama Kanamanın kökeni olarak glomerülün saptanması prognostik olarak ve daha sonraki değerlendirmeyi optimal hale getirmek için önemlidir. Özellikle, glomerüler hematüri olduğuna dair kesin kanıtlar bulunan olgularda potansiyel olarak ciddi üroloji hastalıkların araştırılması gerek olmayabilir 13. Eritrosit silendirleri (glomerüler hastalık için patognomonikdir), makroskopik kanama olmadığında >500 mg/gün protein ekskresyonu, eritrositlerin büyük çoğunluğunun dismorfik görünümde olması, kahveregi, kola-rengi idrar çıkarılması glomerüler kanamanın bulgularıdır. Bu bulgular eğer varsa yardımcıdır, fakat bu bulguların yokluğu glomerüler hastalığı ekarte ettirmez. Ek bir anormallik kan pıhtılarıdır. Belkide glomerül ve renal tübülllerdeki ürokinaz ve doku-tipi plazminojen aktivatörlerinin varlığı nedeniyle glomerüler hastalıkta neredeyse asla pıhtı görülmez. Üç tüp testi Rutin idrar analizine ek olarak, seçilmiş olgularda üç tüp testi aynı zamanda kanamanın kaynağını bulmaya yardımcı olabilir. Bu test kabaca eşit hacimdeki 3 farklı idrar örneğinin toplanmasını ve karşılaştırmalı değerlendirilmesini içerir: İlk birkaç ml, orta-akım örneği, ve son birkaç ml. Eğer hematüri esas olarak ilk örnekte ise olasılıkla bir üretral lezyon, son örnekte ise mesane trigonuna yakın bir lezyon düşünülür. Böbrek, üreter ve mesanedeki yaygın lezyonlar, her 3 örnekte de eşit derecede hematüri ile sonlanır. Böbrek biyopsisi Glomerüler hastalıklar hematüri ile birlikte olabilmesine rağmen, çoğu hastada aynı zamanda proteinüri, eritrosit silendirleri ve renal yetmezlik gibi diğer bulgularda bulunmaktadır. Israrlı hematüri, glomerüler hastalığın esas olarak tek bulgusu olduğunda üç hastalıktan biri olma olasılığı yüksektir : Sıklıkla makroskopik hematürinin olduğu IgA nefropatisinde böbrek hastalığına ait aile öyküsü yoktur. Diğer bir neden, böbrek yetmezliği aile öyküsü eşlik ettiği makroskopik hematürinin olabileceği Alport sendromudur (herediter nefrit). Benign familyal hematüri veya ince bazal membran hastalığında ise, makroskopik hematüri nadirdir ve aile öyküsü böbrek yetmezliği için değil fakat mikroskopik hematüri için pozitif olabilir. İzole hematürisi olan ve daha ileri inceleme için sevk edilmiş radyolojik ve sistoskopik değerlendirmesi negatif olan erişkinlerin yarısından fazlasında bu 3 hastalıktan biri saptanmış 14. Postinfeksiyöz glomerülonefrit ve egzersiz aynı zamanda izole glomerüler kanamaya yol açabilir, bununla birlikte bu durumlarda hematüri tipik olarak geçicidir ve yukarıdaki durumlar gibi perzistan değildir. Bu durumların hiçbirinde spesifik tedavi olmadığından, izole glomerüler hematüri için biyopsi genellikle yapılmaz Bu durumlarda renal biyopsinin yararının olmadığı aşağıdaki çalışmalarda bildirilmiştir. İzole hematürisi olan 111 hastanın sunulduğu çalışmada 75 hastada böbrek biyopsisi yapılmış; 85 hastanın 43 aylık izleminde 3 hastada proteinüri gelişmiş (2 si IgA nefropatili, bir hasta biyopsisiz), bir hastanın proteinürisi ve renal yetmezliği varmış (membranoproliferatif glomerülonefrit), 11 hasta hipertansifmiş (3 ü ince bazal membran hastalıklı, 2 si IgA nefropatili, 2 si normal sonuçlu, 1 hasta fokal segmental glomerülosklerozlu, 3 hasta biyopsisiz). Bu hastaların tedavisi nadiren biyopsi sonuçları tarafından etkilenmiş 17. Sadece izole hematürisi olan 89 hastalık bir çalışmada böbrek biyopsisi olguların %40 ında ince bazal membran hastalığını, %20 olguda IgA nefropatisini, geri kalanlarda minör veya non-spesifik değişikliklerin olduğunu ortaya koymuş. Bu durumların hiçbirisi spesifik tedavi gerektirmemekteymiş 16. Bununla birlikte eğer plazma kreatininde yükselme, protein ekskresyonunda artış veya değerler normal sınırlarda olmasına rağmen kan basıncında başka türlü açıklanamayan bir artış ile kendini gösteren ilerleyici hastalığın kanıtları varsa biyopsi düşünülmelidir. Geçici veya perzistan hematüri Diğer belirti ve bulguların yokluğunda düşük-seviyeli hematürinin hiçbir nedeni hemen tanı konulmasını gerektirmez. Bu nedenle hematürinin geçici veya perzistan olduğunu saptamak için anormal idrar analizi birkaç gün içinde tekrarlanmalıdır. Geçici mikroskopik hematüri erişkinlerde çok yaygın bir problemdir 1,2. Yıllık idrar analizlerinin izlendiği yaşları arasında 1000 genç erkekde yapılan bir çalışmada; %39 olguda en az 1 kez, %16 sında 2 veya daha fazla hematüri saptanmış 1. Hematüri aynı zamanda postmenapozal kadınlarda %13 lere ulaşan düzeylerde saptanmış 18. Çoğu olguda net bir etyolojik neden saptanamayabilir. Ateş, infeksiyon, travma ve egzersiz geçici hematürinin potansiyel nedenleridir. Geçici hematürili yaşlı olgularda malignite riski Önemli bir istisna geçici hematürinin kayda değer bir malignite riski taşımasıdır (glomerüler kanamanın hiçbir kanıtı olmadığı varsayılan). Bir çalışmada incelenen 3 idrar analizinin en az birinde bir büyük büyütme alanında 5 den fazla RBC içeren 1034 hastanın verileri sunulmuş. Tüm hastalar ultrasonografi (USG), intravenöz piyelografi (IVP), idrar sitolojisi ve sistoskopi ile incelenmiş, malignite insidansı (mesane, böbrek,

4 prostat) %2.4 olarak saptanmış. IVP ve sitoloji tüm tümörleri güvenilir olarak saptayamamış. Mesane ve prostat kanserlerine güvenilir olarak tanı koymak için sistoskopi gerekirken, USG renal tümörlerde oldukça doğru saptanmış 19. Tümörler erkeklerde daha yaygınmış ve biri hariç diğerleri 50 yaş üstü hastalarmış. Diğer %20 hasta da böbrek taşı, glomerüler hastalık veya intrinsik renal hastalık saptanırken, kalan %78 hastada ya herhangi bir neden saptanamamış veya BPH gibi minör lezyon saptanmış 19. Sağlıklı ve yaş üzerindeki hastalara odaklanan tarama çalışmalarında risk artışı saptanmış: Hemoglobin (Heme) için idrar seridi ile saptanan intermittant asemptomatik hematürili %8-9 hastanın üriner sistem malignitesi varmış 20. Öyküden aşikar bir neden saptanamayan ve eritrosit silendirleri gibi glomerüler hastalığa ait aşikar bir bulgusu olmayan perzistan hematürili olgularda, altta yatan malignitelere artan bir ilgi vardır. Bir çalışmada malignite insidansı (çoğunlukla mesaneden kaynaklanan) mikroskopik hematürili olgularda %5 ile makroskopik hematürili olgularda %20 arasında değişmektedir 13. Diğer bir çalışmada, 1000 hastada tüm malignite insidansı %8 olarak saptanmış; bu oran açık bir şekilde yaşa bağımlı bulunmuş, 50 yaşın üzerinde oran artmakta imiş 21. Radyolojik testler Açıklanamayan hematürisi olan bir hastada glomerüler hematüri ekarte edildiğinde tanıda kullanılacak testler böbrek, toplayıcı sistem, üreterler ve mesanedeki lezyonları araştıracak içerikte olmalıdır. Tanısal getiri yaş ile artar, makroskopik hematüride (%5-23) mikroskopik hematüriye (%14 lere kadar) göre daha fazladır 22. İzole hematüri için optimal radyolojik değerlendirme belirsizdir çünkü hastaların çoğunda bulgu yoktur veya minimal bulgu vardır. Bununla birlikte, eğer doğru tanı için spesifik bir ipucu (böbrek taşları veya eritrosit silendirleri gibi) yoksa çoğu hekim renal taş, renal kitle ve polikistik böbreği aramak için bilgisayarlı tomografi taraması veya renal ultrasonografi (USG) istemektedir 19. Başlangıçtaki görüntüleme çalışması tercihi yaş ile değişkenlik göstermektedir. Yaşlı hastalarda küçük renal kitleleri göstermede duyarlı olan ultrasonografi ve helikal bilgisayarlı tomografi istenmelidir. İntravenöz piyelografi (İVP), genç hastalarda ilk seçenek olarak mantıklı görünmektedir, çünkü ultrasonografi ile görünemeyebilen medüler sünger böbrek gibi lezyonları saptayabilir. Kontrast madde alerjisi gibi IVP ye kontrendikasyonu olanlarda ultrasonografi ve kontrastsız bilgisayarlı tomografi taraması alternatif görüntüleme yöntemleridir. Bazı çalışmalar USG nin tanısal getirisinin daha düşük olduğunu ileri sürerken, diğerleri daha doğru sonuçları olduğunu ileri sürmektedirler 23. İVP si normal olan genç olgularda USG gerek yoktur çünkü anlamlı getirisi çok düşüktür 24. İdrar sitolojisi Artmış üroepitelyal kanser riski altındaki hastalarda bir idrar örneği sitoloji için yollanmalıdır. İdrar sitolojisinin duyarlılığı insitu mesane karsinomunda en yüksektir (yaklaşık %90). Üst üriner sistem transizyonel hücreli karsinomalarındaki duyarlılığı sınırlıdır, yalancı negatiflik oranı %65 civarındadır 25. Malignite riski altındaki hastalarda yapılan sistoskopi sırasında idrar sitolojisi için sıklıkla örnek alınır. Genitoüriner kanserler için düşük riskli hastalarda (spesifik risk faktörleri olmayan 40 yaşının altındaki hastalarda) bazı araştırıcılar idrar sitolojisi ve sistoskopi yapılmasını önermektedirler 26. Eğer sitolojide malign ve/veya atipik, şüpheli hücreler saptanırsa sistoskopi de yapılır. Sistoskopi endikasyonları Genelde sistoskopi, mesane kanseri riski altındaki hastalarda önerilmektedir; 50 yaş üzerindeki erkekler, uzun süre aşırı fenasetin kullananlar, aşırı sigara içenler, belirli boyalara maruziyeti, uzun süre siklofosfamid kullanımı gibi spesifik risk faktörleri olan olgular. Aneljezik bağımlılarında aynı zamanda böbrek karsinomu riski artmıştır. Sistoskopi aynı zamanda açıklanamayan perzistan veya intermittant makroskopik hematüride endikedir. Eğer kanama mesane veya bir veya her 2 üreterden kaynaklanıyorsa sistoskopi ile saptamak olası olabilir 27. Tek taraflı kanama, arteriyovenöz fistüle, malformasyona veya venöz varislere bağlı olabilir 28. Açıklanamamış hematüri Öykü, idrar analizi, radyolojik testler ve sistoskopi ile tanı konamamış ise, perzistan izole hematürinin en olasılıklı nedenleri özellikle genç ve orta yaşlı hastalarda hafif glomerülopati veya taş hastalığına predispozisyon yaratan bir koşuldur. Glomerüler hastalık İdyopatik hematürili hastaların yaklaşık %50 sinde glomerüler bir hastalık vardır (izole hematürinin diğer nedenlerine göre olasılıkla daha perzistandır). Bir çalışma da 4 yıldır ısrarlı hematürisi olan hastaların %86 sında IgA nefropatisi veya ince bazal membran hastalığı saptanmış 29. Hiperkalsiüri ve hiperürikozüri Rekürren hematürili çocukların %5-20 sinde hiperürikozüri saptanırken; görünüşte idyopatik hematürili (proteinüri veya infeksiyon yok, radyolojik değerlendirmesi negatif olan) çocukların %30-35 kadarının hiperkalsiürisi saptanmış 30. Hiperkalsiüri ve hiperürikozüri %40-75 kadar yüksek oranlarda taşa ait pozitif aile öyküsü ile birlikte gözlemlenmiş. Bu çocuklarda ileride böbrek taşı gelişme riski yüksektir. Bir tiyazid diüretik ile kalsiyum ekskresyonunun azaltılması hiperkalsiürili lerde hematürinin tipik olarak rezolüsyonuna yol açacaktır 31, pürinden kısıtlı bir diyet ve allopürinol verilmesi hiperürikozürisi olanlarda ürikozüriyi ve hematüriyi düzeltir. Benzer bulgular erişkinlerde de gözlenmiştir. Bazı hastalarda hiperkalsiüri ve hiperürikozüri (24-saatlik idrar da saptanan) saptanırken, diğerlerinde bu biyokimyasal anormallikler saptanmaksızın taş hastalığını düşündüren öykü saptanmış 29. Hiperkalsiüride bir tiyazid diüretik ile hiperürikozüride allopürinol ile tedavi genellikle hematürinin kaybolmasına yol açmış 32. Nadir durumlar Hematürinin nadir nedenleri; herediter hemorajik telejiektaziler, radyasyon sistiti, şistozomiyazis (endemik olan yerlerde nadir değildir), nutcracker sendromu, arteriyövenöz malformasyon ve fistüller ve loin pain sendromu olarak sayılabilir. Arteriyövenöz fistüller ve malformasyonlar (AVM) Üriner sistemin AVM ları veya fistülleri doğumsal veya kazanılmış olabilir. Esas belirti makroskopik hematüridir, fakat yüksek output lu kalp yetmezliği ve hipertansiyon da aynı zamanda görülebilir. Hipertansiyon olasılıkla AVM nin distalindeki iskemiden kaynaklanan renin anjiyotensin sistemi aktivasyonundan kaynaklanmaktadır. Pelvise veya kalikse basıya bağlı IVP de düzensiz dolma defekti varsa tanıdan şüphe edilebilir. AVM nin varlığı arteriyografi (neredeyse hemen inferior

5 vena kavanın vizualizasyonunu gösterir) veya BT taraması ile sağlamlaştırılabilir. Pek çok tedavi seçeneği vardır. Girişimsel radyolog tarafından arteriyografi sırasında lezyonun embolizasyonu sıklıkla mümkün olabilir, en güvenilir olanı mutlak etanol olabilir, damar duvarında proteinleri denature ederek pıhtının damarı tıkamasına yol açmaktadır. Embolizasyon etkisiz veya hematüri tekrar ederse, cerrahi veya nefroskopi yapılabilir 33. Loin pain-hematüri sendromu Glomerüler kökeni düşündüren dismorfik görünüşlü eritrositleri ile hematüri, şiddetli ve sert böğür veya bel ağrısı ile karakterize tam olarak tanımlanmamış bir sendromdur 34. Bazıları bu hastalarda renal vaskülatürü etkileyen bir bozukluk olduğunu ileri sürmüşlerse de bu tutarlı bulunmamıştır. Bir makalede önemli psikolojik bileşeni olduğu ileri sürülmüştür 35. Loin pain-hematüri sendromu (LPHS) klinik tanılı 15 hasta nefrolitiyazise bağlı hematürisi olan 10 hasta ile karşılaştırılmış. LPHS lular daha çok medikal olarak açıklanamayan somatik belirtiler, ağrının başlangıcından önce istenmeyen psikolojik bir olay ve daha çok aneljezik alım öyküsü ortaya koymuşlar. Bu çalışma da kasık ağrısında psikolojik faktörlerin primer olarak önemli olduğu ve hematüri kökeninin belirsiz olduğu sonucuna varmışlar. Bazı LPHS lu hastalarda hematürinin olası açıklaması ince bazal membran hastalığıdır. Bir çalışmada olası LPHS değerlendirilmesi için biyopsi yapılan 15 hastanın 7 sinde ince bazal membran hastalığı bulunmuştur 36. Renal tübüllere kanama ve obstrüksiyon böğür ağrısından sorumlu olduğu ileri sürülmüştür. Bu 7 hastanın 4 ünde anjiyotensin konverting enzim inhibitörüne olasılıkla intraglomerüler basıncı düşürerek olumlu yanıt alınmıştır. Bu yaklaşımın diğer hastalarda faydalı olup olmadığı bilinmemektedir. Halahazırda LPHS nun optimal tedavisi tam olarak belirlenmiş değildir. Esas amaç sıkıkla ağrının giderilmesi olmaktadır. Non-steroid antiinflamatuar ilaçlardan sinir bloğuna cerrahiye kadar değişik tedavi yöntemleri denenmiştir. Çok sert, halsiz bırakıcı ağrılar opiat bağımlılığına yol açabilir. Bazı araştıcılar tanımlayıcı ve etkin tedavi için renal ototransplantasyonu önerirken 37, diğerleri bu prosedürün sadece geçici bir ferahlamaya yol açtığını ileri sürmekteler 38. İzlem Açıklanmamış hematürisi olan bir hasta da en ciddi hastalık, üriner sistemde tanı konmamış malignite varlığıdır. Negatif radyolojik muayenelerin kombinasyonu (IVP, USG ve/veya BT taraması veya kombinasyon), negatif sitoloji ve negatif sistoskopi genellikle üriner sistem malignitesini ekarte etmek için yeterlidir 19. Sonuç olarak, başlangıç ve sonra periyodik idrar sitolojisi ve idrar analizi (6, 12, 24 ve 36. aylarda) malignite riski yüksek hastalarda yapılmalıdır 26. Perzistan hematürili yüksek riskli hastalarda birinci ylda USG ve sistoskopinin tekrar edilmesi önerilmektedir. Bununla beraber perzistan idyopatik mikroskopik hematürili düşük riskli hastalar, genellikle periyodik idrar analizi ve idrar sitolojisi ile izlenirler. Hematüri için tarama Üriner sistem hastalığını düşündüren herhangi bir semptomu olmayan hastalarda hematüri taraması önerilmemektedir. Tarama için en akılcı tartışma yaşlı erişkinlerde böbrek, toplayıcı sistem ve mesane kanserlerinin erken saptanması ve tedavisi için tarama olmalıdır. Bununla beraber hematüriye neden olan bu ve diğer nedenler tarama için temel kriterleri sağlamamaktadırlar 39 : Saptanmamış, asemptomatik, erken hastalığın prevalansı bağıl olarak düşüktür; ve hematürinin lokalize hastalık için duyarlı bir test olduğuna veya lokalize hastalığın erken tedavisinin (renal kanser durumunda) iyi bir prognozla sonuçlandığına dair kanıt azdır. Kaynaklar 1. Froom, P, Ribak, J, Benbassat, J. Significance of microhaematuria in young adults. Br Med J 1984; 288: Messing, EM, Young, TB, Hunt, VB, et al. The significance of asymptomatic microhematuria in men 50 or more years old: Findings of a home screening study using urinary dipsticks. J Urol 1987; 137: Khadra, MH, Pickard, RS, Charlton, M, et al. A prospective analysis of 1930 patients with hematuria to evaluate current diagnostic practice. J Urol 2000; 163: Mazouz, B, Almagor, M. False-positive microhematuria in dipsticks urinalysis caused by the presence of semen in urine. Clin Biochem 2003; 36: Schroder, FH. Microscopic hematuria. Requires investigation. BMJ 1994; 309: Mohr, DN, Offord, KP, Melton, LJ 3rd. Isolated asymptomatic microhematuria: a cross-sectional analysis of test-positive and testnegative patients. J Gen Intern Med 1987; 2: Ezz el Din, K, Koch, WF, de Wildt, MJ, et al. The predictive value of microscopic haematuria in patients with lower urinary tract symptoms and benign prostatic hyperplasia. Eur Urol 1996; 30: Foley, SJ, Soloman, LZ, Wedderburn, AW, et al. A prospective study of the natural history of hematuria associated with benign prostatic hyperplasia and the effect of finasteride. J Urol 2000; 163: Miller, MI, Puchner, PJ. Effects of finasteride on hematuria associated with benign prostatic hyperplasia: long-term follow-up. Urology 1998; 51: Culclasure, TF, Bray, VJ, Hasbargen, JA. The significance of hematuria in the anticoagulated patient. Arch Intern Med 1994; 154: Van Savage, JG, Fried, FA. Anticoagulant associated hematuria: a prospective study. J Urol 1995; 153: Case records of the Massachusetts General Hospital. Weekly clinicopathological exercises. Case A 34-year-old woman with endometriosis and bilateral hydronephrosis. N Engl J Med 1992; 327: Schramek, P, Schuster, FX, Georgopoulos, M, et al. Value of urinary erythrocyte morphology in assessment of symptomless microhaematuria. Lancet 1989; 2: Topham, PS, Harper, SJ, Furness, PN, et al. Glomerular disease as a cause of isolated microscopic microscopic haematuria. Q J Med 1994; 87: Van Paassen, P, Van Breda Vriesman, PJ, Van Rie, H, et al. Signs and symptoms of thin basement membrane phropathy: A prospective regional study on primary glomerular disease The Limburg Renal Registry. Kidney Int 2004; 66: Hall, CL, Bradley, R, Kerr, A, et al. Clinical value of renal biopsy in patients with asymptomatic microscopic hematuria with and without low-grade proteinuria. Clin Nephrol 2004; 62: McGregor, DO, Lynn, KL, Bailey, RR, et al. Clinical audit of the use of renal biopsy in the management of isolated microscopic hematuria. Clin Nephrol 1998; 49: Mohr, DN, Offord, KP, Owen, RA, Melton, J, III. Asymptomatic microhematuria and urologic disease. A population-based study. JAMA 1986; 256: Murakami, S, Igarashi, T, Hara, S, Shimazaki, J. Strategies for asymptomatic microscopic hematuria: A prospective study of 1,034 patients. J Urol 1990; 144: Britton, JP, Dowell, AC, Whelan, P. Dipstick haematuria and bladder cancer in men over 60: Results of a community study. BMJ 1989; 299: Mariani, AJ, Mariani, MC, Macchioni, C, et al. The significance of adult hematuria: 1000 hematuria evaluations including risk-benefit and costeffective analysis. J Urol 1989; 141: Sutton, JM. Evaluation of hematuria in adults. JAMA 1990; 263: Spencer, J, Lindsell, D, Mastorakou, I. Ultrasonography compared with intravenous urography in the investigation of adults with haematuria. BMJ 1990; 301: Mokulis, JA, Arndt, WF, Downey, JR, et al. Should renal ultrasound be performed in the patient with microhematuria and a normal excretory urogram. J Urol 1995; 154: Sarnacki, CT, McCormack, LJ, Kiser, WS, et al. Urinary cytology and the clinical diagnosis of urinary tract malignancy: a clinicopathologic study of 1,400 patients. J Urol 1971; 106: 761.

6 26. Grossfeld, GD, Wolf, JS Jr, Litwin, MS, et al. Asymptomatic microscopic hematuria in adults: Summary of the AUA best practice policy recommendations. Am Fam Physician 2001; 63: Piper, JM, Tonascia, J, Matanoski, GM. Heavy phenacetin use and bladder cancer in women aged 20 to 49 years. N Engl J Med 1985; 313: Nieuwhof, C, Doorenbos, C, Grave, W, et al. A prospective study of the natural history of idiopathic non-proteinuric hematuria. Kidney Int 1996; 49: Stapleton, FB. Idiopathic hypercalciuria: association with isolated hematuria and risk for urolithiasis in children. The Southwest Pediatric Nephrology Study Group. Kidney Int 1990; 37: Stapleton, FB, Roy S, 3rd, Noe, HN, Jerkins, G. Hypercalciuria in children with hematuria. N Engl J Med 1984; 310: Andres, A, Praga, M, Bello, I, et al. Hematuria due to hypercalciuria and hyperuricosuria in adult patients. Kidney Int 1989; 36: Kavoussi, L, Clayman, RV, Basler, J. Flexible, actively deflectable fiberoptic ureteronephroscopy. J Urol 1989; 142: Weisberg, LS, Bloom, PB, Simmons, RL, Vinr, ED. Loin pain hematuria syndrome. Am J Nephrol 1993; 13: Lucas, PA, Leaker, BR, Murphy, M, Neild, GH. Loin pain and haematuria syndrome: A somatoform disorder. QJM 1995; 88: Hebert, LA, Betts, JA, Sedmak, DD, et al. Loin pain-hematuria syndrome associated with thin glomerular basement membrane disease and hemorrhage into renal tubules. Kidney Int 1996; 49: Spitz, A, Huffman, JL, Mendez, R. Autotransplantation as an effective therapy for the loin pain-hematuria syndrome: Case reports and a review of the literature. J Urol 1997; 157: Harney, J, Rodgers, E, Campbell, E, Hickey, DP. Loin pain-hematuria syndrome: How effective is renal autotransplantation in its treatment? Urology 1994; 44: Woolhandler, S, Pels, RJ, Bor, DH, et al. Dipstick urinalysis screening of asymptomatic adults for urinary tract disorders. I. Hematuria and proteinuria. JAMA 1989; 262: 1214.

HEMATÜRiLİ HASTANIN DEĞERLENDİRİLMESİ. Yard.Doç.Dr MEHMET NURİ BODAKÇİ

HEMATÜRiLİ HASTANIN DEĞERLENDİRİLMESİ. Yard.Doç.Dr MEHMET NURİ BODAKÇİ HEMATÜRiLİ HASTANIN DEĞERLENDİRİLMESİ Yard.Doç.Dr MEHMET NURİ BODAKÇİ HEMATÜRİ İdrarda her büyük büyütme alanında üçten fazla ya da 1 mm 3 idrarda 1000 den fazla eritrosit bulunması Üriner sistem ve üriner

Detaylı

ÇOCUK ÜROLOJİSİ/Pediatric Urology

ÇOCUK ÜROLOJİSİ/Pediatric Urology ÇOCUK ÜROLOJİSİ/Pediatric Urology MİKROSKOBİK HEMATÜRİNİN TANISAL DEĞERİ ÇOCUK VE ERİŞKİN HASTALARDA AYNI MIDIR? IS THE DIAGNOSTIC VALUE OF MICROSCOPIC HEMATURIA THE SAME IN CHILDREN AND ADULTS? Ahmet

Detaylı

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Dr. Ayşegül Örs Zümrütdal Başkent Üniversitesi-Nefroloji Bilim Dalı 20/05/2011-ANTALYA Böbrek kistleri Genetik ya da genetik olmayan nedenlere bağlı olarak, Değişik

Detaylı

Hematüriye yaklaşımş. Dr. Kenan Keven Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji B.D.

Hematüriye yaklaşımş. Dr. Kenan Keven Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji B.D. Hematüriye yaklaşımş D K K Dr. Kenan Keven Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji B.D. Hematüri İdrarda anormal miktarlarda eritrosit varlığı olarak tanımlanır. Makroskopik Hematüri Çıplak gözle kırmızı

Detaylı

HEMATÜRİLİ HASTAYA YAKLAŞIM İNT. DR. AHMET KURTULUŞ AİBÜ TIP FAKÜLTESİ

HEMATÜRİLİ HASTAYA YAKLAŞIM İNT. DR. AHMET KURTULUŞ AİBÜ TIP FAKÜLTESİ HEMATÜRİLİ HASTAYA YAKLAŞIM İNT. DR. AHMET KURTULUŞ AİBÜ TIP FAKÜLTESİ TANIMLAR Hematüri: İdrarda kan olması durumudur. Makroskobik hematüri: Gözle, kırmızı-kahve renkli idrar görülmesi (Total, başlangıç,

Detaylı

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013 NEFRİTİK SENDROMLAR Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013 NEFRİTİK SENDROM NEDİR? Akut böbrek yetmezliği bulguları ile gelen bir hastada gross hematüri, varsa tanı nefritik sendromdur. Proteinürü

Detaylı

Hematüri; İdrar İncelemesinden Böbrek Biyopsisine

Hematüri; İdrar İncelemesinden Böbrek Biyopsisine Hematüri; İdrar İncelemesinden Böbrek Biyopsisine Mithat Büyükçelik Gaziantep Üniversitesi Çocuk Nefrolojisi BD 8.Ulusal Çocuk Nefroloji Kongresi 29 Ekim 1Kasım Antalya Konuşma Planı İdrar incelemesinin

Detaylı

HEMATÜRĠ. Dr.Melih SUNAY. Ankara Eğitim ve AraĢtırma Hastanesi 1.Üroloji Kliniği

HEMATÜRĠ. Dr.Melih SUNAY. Ankara Eğitim ve AraĢtırma Hastanesi 1.Üroloji Kliniği HEMATÜRĠ Dr.Melih SUNAY Ankara Eğitim ve AraĢtırma Hastanesi 1.Üroloji Kliniği SUNUM PLANI SUNUM PLANI Hematüri Tanımı Makroskopik Hematüri Mikroskopik Hematüri Hematürinin Tanınması Hematüri Etiyolojisi

Detaylı

Birinci Basamakta Ürolojik Aciller. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı

Birinci Basamakta Ürolojik Aciller. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı Birinci Basamakta Ürolojik Aciller Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı En sık görülen aciller Yan ağrısı İdrar retansiyonu Testiküler ağrı Hematüri Penisle ilgili problemler Kateter

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit NEFRİT Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Genel Bilgiler Böbreğin temel fonksiyonlarından birisi idrar üretmektir. Her 2 böbrekte idrar üretimine yol açan yaklaşık 2 milyon küçük ünite (nefron) vardır. Bir nefron

Detaylı

Anormal Servikal Sitolojide Yönetim. Dr. M. Coşan Terek Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim dalı

Anormal Servikal Sitolojide Yönetim. Dr. M. Coşan Terek Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim dalı Anormal Servikal Sitolojide Yönetim Dr. M. Coşan Terek Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim dalı 2001 Bethesda Terminolojisi Skuamoz hücre Atipik skuamoz hücreler Nedeni

Detaylı

Basit Guatr. Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER

Basit Guatr. Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER Basit Guatr Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER Amaç Basit (nontoksik) diffüz ve nodüler guatrı öğrenmek, tanı ve takip prensiplerini irdelemek. Öğrenim hedefleri 1.Tanım 2.Epidemiyoloji 3.Etiyoloji ve patogenez

Detaylı

ASEMPTOMATİK İDRAR ANOMALİLERİNE YAKLAŞIM DR. ÜLKEM YAKUPOĞLU ANTALYA 16/5/2009

ASEMPTOMATİK İDRAR ANOMALİLERİNE YAKLAŞIM DR. ÜLKEM YAKUPOĞLU ANTALYA 16/5/2009 ASEMPTOMATİK İDRAR ANOMALİLERİNE YAKLAŞIM DR. ÜLKEM YAKUPOĞLU ANTALYA 16/5/2009 Asemptomatik İdrar Anomalilerine Yaklaşım Kişide üriner sistem hastalığını düşündüren herhangi bir klinik belirti olmaksızın

Detaylı

ERİŞKİN YAŞ GRUBUNDA NATİV BÖBREK BİYOPSİ SONUÇLARININ ANALİZİ 10 Yıllık Tek Merkez Deneyimi

ERİŞKİN YAŞ GRUBUNDA NATİV BÖBREK BİYOPSİ SONUÇLARININ ANALİZİ 10 Yıllık Tek Merkez Deneyimi ERİŞKİN YAŞ GRUBUNDA NATİV BÖBREK BİYOPSİ SONUÇLARININ ANALİZİ 10 Yıllık Tek Merkez Deneyimi Murat Tuğcu, Umut Kasapoğlu, Çağlar Ruhi, Başak Boynueğri, Özgür Can, Gülizar Şahin, Gülistan Gümrükçü, Fügen

Detaylı

İşeme Eğitimi Olmayan Çocukta İdrar Yolu Enfeksiyonu ve VUR

İşeme Eğitimi Olmayan Çocukta İdrar Yolu Enfeksiyonu ve VUR İşeme Eğitimi Olmayan Çocukta İdrar Yolu Enfeksiyonu ve VUR Dr. Selçuk Yücel Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı İstanbul Tarihsel Dogma VUR İYE Skar gelişimi

Detaylı

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013 NEFROTİK SENDROM INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013 NEFROTİK SENDROM NEDİR? Nefrotik sendrom ; proteinüri (günde 3.5gr/gün/1.73 m2), hipoalbüminemi (

Detaylı

ÜST ÜRİNER SİSTEM KANSERLERİNDE GÖRÜNTÜLEMENİN ÖNEMİ

ÜST ÜRİNER SİSTEM KANSERLERİNDE GÖRÜNTÜLEMENİN ÖNEMİ Disiplinler arası üroonkoloji toplantısı-2014 ÜST ÜRİNER SİSTEM KANSERLERİNDE GÖRÜNTÜLEMENİN ÖNEMİ Dr. Mustafa HARMAN EÜTF Radyoloji 1 SUNUM AKIŞI Görüntüleme yöntemleri Görüntülemeden beklentiler - Tespit

Detaylı

Selçuk Yüksel. Pamukkale Üniversitesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı

Selçuk Yüksel. Pamukkale Üniversitesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Selçuk Yüksel Pamukkale Üniversitesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Olgu Sunumu Ad Soyad/Yaşı/Cinsiyeti : GD / 14 yaş / İlk başvuru tarihi : 18/05/2012 Başvuru yakınmaları Bedensel gelişme geriliği Çocuk endokrin

Detaylı

Mesane Kanseri Olgu Tartışmaları Dr. Sümer Baltacı

Mesane Kanseri Olgu Tartışmaları Dr. Sümer Baltacı Mesane Kanseri Olgu Tartışmaları Dr. Sümer Baltacı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı ÜOD/2009 Olgu 1 55 y Hematüri USG: Mesanede perivezikal uzanımı olmayan 1.5 4 cm çaplı tümörler

Detaylı

Marjinal Canlı Donörlere Yaklaşım. Dr. Elif Arı Bakır Dr. Lütfi Kırdar Kartal EAH Nefroloji Kliniği

Marjinal Canlı Donörlere Yaklaşım. Dr. Elif Arı Bakır Dr. Lütfi Kırdar Kartal EAH Nefroloji Kliniği Marjinal Canlı Donörlere Yaklaşım Dr. Elif Arı Bakır Dr. Lütfi Kırdar Kartal EAH Nefroloji Kliniği Giriş Renal transplant bekleme listesi her geçen gün artmaktadır Bekleme listesindeki hastalar > Donör

Detaylı

HEMATÜRİ. Giriş. Tanımlar

HEMATÜRİ. Giriş. Tanımlar HEMATÜRİ Giriş İdrarda kan görülmesine hematüri denir. Sağlıklı bir çocuğun idrarında kan görülmesi büyük bir korkuyla karşılanır. İdrarda kan genellikle rutin taramalar sırasında bulunur. Bu durum hastayı

Detaylı

OBSTRÜKTİF ÜROPATİ. Prof. Dr. Selçuk Yücel. Üroloji ve Çocuk Ürolojisi Uzmanı

OBSTRÜKTİF ÜROPATİ. Prof. Dr. Selçuk Yücel. Üroloji ve Çocuk Ürolojisi Uzmanı OBSTRÜKTİF ÜROPATİ Prof. Dr. Selçuk Yücel Üroloji ve Çocuk Ürolojisi Uzmanı AMAÇLAR Tanım Fizyoloji Patofizyoloji Nedenler Renal Kolik Tanı ve Tedavi Tanım Obstrüktif Üropati Üriner sistemde idrar akımının

Detaylı

Küçük renal kitlelerde aktif izlem

Küçük renal kitlelerde aktif izlem Küçük renal kitlelerde aktif izlem Prof Dr.Tarık Esen İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Epidemiyoloji Erişkin malign tm: ~ % 3 İnsidansı artmakta 7.1 / 100,000 (1983) 10.8

Detaylı

Araş. Gör. Dr. Duygu Köse

Araş. Gör. Dr. Duygu Köse Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Kasım 2017 Salı Araş. Gör. Dr. Duygu Köse KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK SAĞLIĞI

Detaylı

İdrar Tahlilinde Mitler U Z. DR. B O R A ÇEKMEN ACIL Tı P K L I NIĞI O K MEYDANı E Ğ I T IM VE A R A Ş Tı R MA HASTA NESI S AĞ L ı K B ILIMLERI Ü

İdrar Tahlilinde Mitler U Z. DR. B O R A ÇEKMEN ACIL Tı P K L I NIĞI O K MEYDANı E Ğ I T IM VE A R A Ş Tı R MA HASTA NESI S AĞ L ı K B ILIMLERI Ü İdrar Tahlilinde Mitler U Z. DR. B O R A ÇEKMEN ACIL Tı P K L I NIĞI O K MEYDANı E Ğ I T IM VE A R A Ş Tı R MA HASTA NESI S AĞ L ı K B ILIMLERI Ü NIVERSITESI Mit 1: İdrar bulanık görünümde ve kötü kokulu.

Detaylı

Vaka Takdimleri. Prof.Dr. Kemal SARICA. Yeditepe Üniveristesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı

Vaka Takdimleri. Prof.Dr. Kemal SARICA. Yeditepe Üniveristesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Vaka Takdimleri Prof.Dr. Kemal SARICA Yeditepe Üniveristesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı 1. VAKA ANAMNEZ 52 yaşında erkek hasta Ağrısız, gross hematüri ve 6 aylık süreçte 10 kg kilo kaybı Anlamlı

Detaylı

BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI

BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI Kronik böbrek hastalığı-tanım Glomerül filtrasyon hızında (GFH=GFR) azalma olsun veya olmasın, böbrekte

Detaylı

ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI

ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI Uriner enfeksiyon Üriner kanal boyunca (böbrek, üreter, mesane ve

Detaylı

SENTİNEL LENF NODU BİOPSİSİ VE ADJUVAN KEMOTERAPİ. Dr. Orhan TÜRKEN

SENTİNEL LENF NODU BİOPSİSİ VE ADJUVAN KEMOTERAPİ. Dr. Orhan TÜRKEN SENTİNEL LENF NODU BİOPSİSİ VE ADJUVAN KEMOTERAPİ Dr. Orhan TÜRKEN Sentinel Lenf Nodu (SLN) Tartışma SLN (yalancı-?) SLNmi SLNİ+ SLN + AD +/ SLN Biopsisi Makrometastaz: > 2 mm (SN+) Mikrometastaz (mi):

Detaylı

TİROİD NODÜLLERİNE YAKLAŞIM

TİROİD NODÜLLERİNE YAKLAŞIM NE YAKLAŞIM Prof. Dr. Sibel Güldiken TÜTF, İç Hastalıkları AD, Endokrinoloji BD PREVALANSI Palpasyon ile %3-8 Otopsi serilerinde %50 US ile incelemelerde %30-70 Yaş ilerledikçe sıklık artmakta Kadınlarda

Detaylı

Ders Yılı Dönem-V Üroloji Staj Programı

Ders Yılı Dönem-V Üroloji Staj Programı 2018 2019 Ders Yılı Dönem-V Üroloji Staj Programı DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM 5 ÜROLOJİ STAJI EĞİTİM PROGRAMI Stajın adı Stajın süresi Öğretim yeri Anabilim dalı başkanı Staj sorumluları Eğiticiler

Detaylı

Nodüler Guatr hastasını nasıl izleyelim? Dr.Fırat Tutal Şişli Kolan Interna4onal Hastanesi Genel cerrahi

Nodüler Guatr hastasını nasıl izleyelim? Dr.Fırat Tutal Şişli Kolan Interna4onal Hastanesi Genel cerrahi Nodüler Guatr hastasını nasıl izleyelim? Dr.Fırat Tutal Şişli Kolan Interna4onal Hastanesi Genel cerrahi Nodül nedir? Tiroid nodülü, +roid bezinde oluşan ve radyolojik olarak +roid bezinden ayrı bir lezyon

Detaylı

Üroonkoloji Derneği. Prostat Spesifik Antijen. Günümüzdeki Gelişmeler. 2 Nisan 2005,Mudanya

Üroonkoloji Derneği. Prostat Spesifik Antijen. Günümüzdeki Gelişmeler. 2 Nisan 2005,Mudanya Prostat Spesifik Antijen ve Günümüzdeki Gelişmeler Prostat Kanseri 2004 yılı öngörüleri Yeni tanı 230.110 Ölüm 29.900 Jemal A, CA Cancer J Clin 2004 Kanserler arasında görülme sıklığı #1 Tümöre bağlı ölüm

Detaylı

Polikistik Böbrek Hastalığında Yeni Tedavi Yaklaşımları

Polikistik Böbrek Hastalığında Yeni Tedavi Yaklaşımları Polikistik Böbrek Hastalığında Yeni Tedavi Yaklaşımları Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Otozomal Dominant Polikistik Böbrek Hastalığı Ecder T, Fick-Brosnahan GM, Schrier

Detaylı

OTOZOMAL DOMİNANT POLİKİSTİK BÖBREK HASTALIĞI HALİLİBRAHİM ÖZTÜRK DÖNEM-6 2013-2014

OTOZOMAL DOMİNANT POLİKİSTİK BÖBREK HASTALIĞI HALİLİBRAHİM ÖZTÜRK DÖNEM-6 2013-2014 OTOZOMAL DOMİNANT POLİKİSTİK BÖBREK HASTALIĞI HALİLİBRAHİM ÖZTÜRK DÖNEM-6 2013-2014 VAKA-1 43 yaşında erkek hasta, sol böğür ağrısı ve kan basıncı yüksekliği nedeniyle başvurdu. Medikal öyküsünden 3

Detaylı

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Tedavisi: Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Sıklık Yolaçtığı sorunlar Nedenler Kan basıncı hedefleri Tedavi Dünyada Mortalite

Detaylı

Renal Biyopsi İşlemine Bağlı Ağrının Değerlendirilmesi

Renal Biyopsi İşlemine Bağlı Ağrının Değerlendirilmesi Renal Biyopsi İşlemine Bağlı Ağrının Değerlendirilmesi Simge Bardak, Kenan Turgutalp, Gizem İşgüzar, Ezgi Payas, Esra Akgül, Merve Türkegün, Serap Demir, Kaan Esen, Ahmet Kıykım Mersin Üniversitesi İç

Detaylı

Birinci Basamakta Böbrek Hasarının Değerlendirilmesi Proteinüri; Kimde, Nasıl Bakılmalı, Nasıl Değerlendirilmeli?

Birinci Basamakta Böbrek Hasarının Değerlendirilmesi Proteinüri; Kimde, Nasıl Bakılmalı, Nasıl Değerlendirilmeli? Birinci Basamakta Böbrek Hasarının Değerlendirilmesi Proteinüri; Kimde, Nasıl Bakılmalı, Nasıl Değerlendirilmeli? Dr. İhsan ERGÜN Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Gerçek bir pozitiflik söz konusu mudur?

Detaylı

MERKEZİMİZDE SİSTİNÜRİ TANISIYLA İZLENEN ÇOCUK HASTALARIN UZUN DÖNEM RENAL SONUÇLARI

MERKEZİMİZDE SİSTİNÜRİ TANISIYLA İZLENEN ÇOCUK HASTALARIN UZUN DÖNEM RENAL SONUÇLARI MERKEZİMİZDE SİSTİNÜRİ TANISIYLA İZLENEN ÇOCUK HASTALARIN UZUN DÖNEM RENAL SONUÇLARI Serra SÜRMELİ DÖVEN 1, Ali DELİBAŞ 1, Hakan TAŞKINLAR 2, Ali NAYCI 2 Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi 1-Çocuk Nefroloji

Detaylı

KLİNİK OLARAK BELİRGİN OLMAYAN ADRENAL KİTLEYE (İNSİDENTALOMA) YAKLAŞIM

KLİNİK OLARAK BELİRGİN OLMAYAN ADRENAL KİTLEYE (İNSİDENTALOMA) YAKLAŞIM KLİNİK OLARAK BELİRGİN OLMAYAN ADRENAL KİTLEYE (İNSİDENTALOMA) YAKLAŞIM Adrenal bezler, her iki böbreğin üzerinde yerleşmiş üçgen biçiminde organlardır. Vücut metabolizmasını, su ve tuz dengesini düzenlemelerinin

Detaylı

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Apandisit; Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Dr. Selcan ENVER DİNÇ ACİL TIP ABD. 09.03.2010 Acil servise başvuran karın ağrılı hastalarda en sık konulan tanılardan bir tanesidir. Apandektomi dünya genelinde

Detaylı

Birincil IgA Nefropatisinde C4d Varlığının ve Yoğunluğunun Böbrek Hasarlanma Derecesi ve Sağkalımı ile Birlikteliği

Birincil IgA Nefropatisinde C4d Varlığının ve Yoğunluğunun Böbrek Hasarlanma Derecesi ve Sağkalımı ile Birlikteliği Birincil IgA Nefropatisinde C4d Varlığının ve Yoğunluğunun Böbrek Hasarlanma Derecesi ve Sağkalımı ile Birlikteliği 32. Ulusal Nefroloji, Hipertansiyon, Diyaliz ve Transplantasyon Kongresi Dr. Cihan Heybeli

Detaylı

Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği

Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği Op. Dr. Sabri Özden, Op. Dr. Şiyar Ersöz, Dr. Bulut Özkan, Doç. Dr. Barış Saylam, Doç. Dr. Mesut Tez Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi,

Detaylı

NEDENLERİ. Endometrial polipler ile sigara kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı ve yapılan doğum sayısı arasında bir ilişki yoktur.

NEDENLERİ. Endometrial polipler ile sigara kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı ve yapılan doğum sayısı arasında bir ilişki yoktur. Polipler küçük ve çoğu zaman iyi huylu küçük tümoral oluşumlardır. Vücutta rahim ağzı, rahimin içi (endometrium), ses telleri ve barsaklar gibi pekçok değişik bölgede görülebilir. Endometrial polip rahimin

Detaylı

HEMATÜRİ-APSGN E YAKLAŞIM. Dr.Melike Mehveş Kaplan

HEMATÜRİ-APSGN E YAKLAŞIM. Dr.Melike Mehveş Kaplan HEMATÜRİ-APSGN E YAKLAŞIM Dr.Melike Mehveş Kaplan HEMATÜRİ Hematüri idrarda kan bulunmasıdır. Makroskopik (Gros) hematüri çıplak gözle görülebilen durum iken mikroskopik hematüri ise dipstikle veya idrar

Detaylı

TPOG İSKİP Merkez Çalışma Kodu: Hasta TC Kimlik No Hasta İsim, Soyadı. Gönüllü Bilgilendirilmiş Onam Formu. Sayın Anne Babalar,

TPOG İSKİP Merkez Çalışma Kodu: Hasta TC Kimlik No Hasta İsim, Soyadı. Gönüllü Bilgilendirilmiş Onam Formu. Sayın Anne Babalar, TPOG İSKİP 2011 Gönüllü Bilgilendirilmiş Onam Formu Sayın Anne Babalar, Bu bir klinik araştırma çalışmasıdır. Klinik araştırmalar sadece bu çalışmaya katılmayı seçen hastaların dahil edildiği protokollerdir.

Detaylı

AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ

AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ AKUT BÖBREK YETMEZLİĞİ Böbrek Yetmezliği; ABY; Acute Renal Failure; ARF; Böbrek fonksiyonlarının aniden durmasıdır. Böbrekler vücudumuzdaki atık maddeleri kandan süzerek atan ve sıvı dengesini sağlayan

Detaylı

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI Gebelikte ortaya çıkan fizyolojik değişiklikler Sodyum ve su retansiyonu Sistemik kan basıncında azalma Böbrek boyutunda artma ve toplayıcı sistemde dilatasyon Böbrek kan

Detaylı

DOĞUMSAL BÖBREK ANOMALİLERİ İNT. DR. SİNEM İLHAN

DOĞUMSAL BÖBREK ANOMALİLERİ İNT. DR. SİNEM İLHAN DOĞUMSAL BÖBREK ANOMALİLERİ İNT. DR. SİNEM İLHAN ÜRİNER SİSTEM EMBRİYOLOJİSİ 5. haftada metanefrik divertikül oluşur metanefrik blastem ile birleşir Nefrogenezis başlar. 6-9. hafta: lobule böbrek anteriordan

Detaylı

ÜRĠNER SĠSTEMĠN OBSTRUKTĠF LEZYONLARININ POSTNATAL ĠZLEMĠ. Dr.Aytül Noyan

ÜRĠNER SĠSTEMĠN OBSTRUKTĠF LEZYONLARININ POSTNATAL ĠZLEMĠ. Dr.Aytül Noyan ÜRĠNER SĠSTEMĠN OBSTRUKTĠF LEZYONLARININ POSTNATAL ĠZLEMĠ Dr.Aytül Noyan Pediatrik ürolojik problemlerin saptanmasında prenatal USG nin önemli etkisi bulunmaktadır. Bunun sonucu olarak özel tedavi yaklaşımları

Detaylı

Persistan veya Rekürren Hiperparatiroidism TANI. Doç. Dr. Özlem ÜSTAY TARÇIN Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları

Persistan veya Rekürren Hiperparatiroidism TANI. Doç. Dr. Özlem ÜSTAY TARÇIN Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Persistan veya Rekürren Hiperparatiroidism TANI Doç. Dr. Özlem ÜSTAY TARÇIN Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları HİPERPARATİROİDİZM 1. Primer HiperPTH a) Tek adenom (%83) b) Hiperplazi (%15) CERRAHİ

Detaylı

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar? BÖBREK HASTALIKLARI Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Böbrekler ne işe yarar? Böbreğin en önemli işlevi kanı süzmek, idrar oluşturmak ve vücudun çöplerini (artık ürünleri) temizlemektir. Böbrekte oluşan idrar, idrar

Detaylı

SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI

SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI Gülseren PEHLİVAN, Nur CANPOLAT, Şennur ERKUT, Ayşe KESER, Salim ÇALIŞKAN, Lale SEVER İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Sedat Gürkok. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Göğüs Cerrahisi Sedat Gürkok. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Soliter Pulmoner Nodül Tanım: Genel bir tanımı olmasa da 3 cm den küçük, akciğer parankimi ile çevrili, beraberinde herhangi patolojinin eşlik

Detaylı

KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI

KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI AMAÇ Kanser ön ya da kesin tanılı hastalarda radyolojik algoritmayı belirlemek ÖĞRENİM HEDEFLERİ Kanser riski olan hastalara doğru radyolojik tetkik

Detaylı

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır. GİRİŞ: Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır. Foliküler adenomlar iyi sınırlı tek lezyon şeklinde olup, genellikle adenomu normal tiroid dokusundan ayıran kapsülleri vardır. Sıklıkla

Detaylı

GATA Üroloji AD. Başkanlığı Eğitim-Öğretim Yılı Uzmanlık Öğrencileri için Eğitim-Öğretim Programı

GATA Üroloji AD. Başkanlığı Eğitim-Öğretim Yılı Uzmanlık Öğrencileri için Eğitim-Öğretim Programı GATA Üroloji AD. Başkanlığı 2015-2016 Eğitim-Öğretim Yılı Uzmanlık Öğrencileri için Eğitim-Öğretim Programı EKİM 2015 1 WCE 2 WCE 3 WCE 4 WCE 5 6 ICS 7 ICS 12 13 14 ESPU 19 20 Türk Üroloji K. 26 27 28

Detaylı

MEME KANSERİ TARAMASI

MEME KANSERİ TARAMASI MEME KANSERİ TARAMASI Meme Kanseri Taramanızı Yaptırdınız Mı? MEME KANSERİ TARAMASI NE DEMEKTİR? Kadınlarda görülen kanserlerin %33 ü ve kansere bağlı ölümlerin de %20 si meme kanserine bağlıdır. Meme

Detaylı

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD Multipl Myeloma da PET/BT Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD İskelet sisteminin en sık görülen primer neoplazmı Radyolojik olarak iskelette çok sayıda destrüktif lezyon ve yaygın

Detaylı

PEDİATRİK URETEROSKOPİK GİRİŞİMLERDE ZOR OLGULAR

PEDİATRİK URETEROSKOPİK GİRİŞİMLERDE ZOR OLGULAR PEDİATRİK URETEROSKOPİK GİRİŞİMLERDE ZOR OLGULAR Prof. Dr. Selçuk Yücel Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı, Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Antalya Genel Bilgi Pediatrik üreter taşlarında

Detaylı

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Kronik Pankreatit Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Tanım Pankreasın endokrin ve ekzokrin yapılarının hasarı, fibröz doku gelişimi ile karakterize inflamatuvar bir olay Olay histolojik

Detaylı

SOLİT ORGAN TRANSPLANTASYONU ve BK VİRUS ENFEKSİYONLARI Doç. Dr. Derya Mutlu Güçlü immunsupresifler Akut, Kronik rejeksiyon Graft yaşam süresi? Eskiden bilinen veya yeni tanımlanan enfeksiyon etkenleri:

Detaylı

Meme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi

Meme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi Meme ve Over Kanserlerinde Laboratuvar: Klinisyenin Laboratuvardan Beklentisi Dr. Handan Onur XXI. Düzen Klinik Laboratuvar Günleri, Ankara, 23 Ekim 2011 MEME KANSERİ Meme Kanseri Sıklıkla meme başına

Detaylı

Meme Olgu Sunumu. Gürdeniz Serin. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı. 3 Kasım Antalya

Meme Olgu Sunumu. Gürdeniz Serin. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı. 3 Kasım Antalya Meme Olgu Sunumu 3 Kasım 2016 Antalya Gürdeniz Serin Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı Olgu 35 yaşında kadın Sağ meme de kitle Özgeçmişinde: SLE - Renal Tx Radyoloji Mamografi: Sağ

Detaylı

AKUT KORONER SENDROMLARDA OLASILIK SKORLARI VE STRES TESTLERİNİN KULLANIMI

AKUT KORONER SENDROMLARDA OLASILIK SKORLARI VE STRES TESTLERİNİN KULLANIMI AKUT KORONER SENDROMLARDA OLASILIK SKORLARI VE STRES TESTLERİNİN KULLANIMI Yrd. Doç. Dr. Arif Onur EDEN ERZİNCAN ÜNİVERİSTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI AKUT KORONER SENDROM (AKS) Tanı Kriterleri:

Detaylı

TÜMÖR MARKIRLARI. Dr. Ömer DİZDAR. Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü, Prevantif Onkoloji Anabilim Dalı

TÜMÖR MARKIRLARI. Dr. Ömer DİZDAR. Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü, Prevantif Onkoloji Anabilim Dalı TÜMÖR MARKIRLARI Dr. Ömer DİZDAR Hacettepe Üniversitesi Kanser Enstitüsü, Prevantif Onkoloji Anabilim Dalı TÜMÖR MARKIRLARI Tümör markırları kanserli hastaların dokularında, serumda, idrarda ya da diğer

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Nefroloji BD Olgu Sunumu 24 Ekim 2017 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Nefroloji BD Olgu Sunumu 24 Ekim 2017 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Nefroloji BD Olgu Sunumu 24 Ekim 2017 Salı Uzman Dr. Mehtap Ezel Çelakıl DR.MEHTAP EZEL ÇELAKIL 4YAŞ ERKEK HASTA Şikayeti:

Detaylı

Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Hasta Bilgilendirme Formu

Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Hasta Bilgilendirme Formu Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Beyin-Omurilik Arteriovenöz Malformasyonları ve Merkezi Sinir Sisteminin Diğer Damarsal Bozuklukları Hasta Bilgilendirme Formu 5 AVM ler Ne Tip Sağlık Sorunlarına

Detaylı

Nefropatolojide Sınıflandırmalar. Amiloidoz Sınıflandırması. Banu Sarsık Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi

Nefropatolojide Sınıflandırmalar. Amiloidoz Sınıflandırması. Banu Sarsık Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefropatolojide Sınıflandırmalar Amiloidoz Sınıflandırması Banu Sarsık Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Amiloidoz Doku ve organlarda aşırı miktarda amiloid fibrili birikimi ile karakterli bir grup hastalık

Detaylı

Tıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu

Tıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu Tıkanma Sarılığı Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu Normal serum bilirubin düzeyi 0.5-1.3 mg/dl olup, 2.5 mg/dl'yi geçerse bilirubinin dokuları boyamasıyla klinik olarak sarılık ortaya çıkar. Sarılığa yol

Detaylı

STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP

STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP Dr. Murat Şakacı Ankara Eğitim E ve Araştırma rma Hastanesi Nefroloji Kliniği GİRİŞİŞ Steroide dirençli nefrotik sendrom

Detaylı

Düşük Riskli Diferansiye Tiroid Kanserlerinde RAİ Tedavisi

Düşük Riskli Diferansiye Tiroid Kanserlerinde RAİ Tedavisi Düşük Riskli Diferansiye Tiroid Kanserlerinde RAİ Tedavisi 14.04.2017 Dr. Ebru YILMAZ İstanbul Üniveristesi İstanbul Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Neden evreleme yapıyoruz? Prognostik bilgi Hastalık

Detaylı

PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ

PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ PROSTAT BÜYÜMESİ Prostat her erkekte doğumdan itibaren bulunan, idrar torbasının hemen altında yer alan bir organdır. Yaklaşık 20 gr ağırlığındadır ve idrar torbasındaki idrarı

Detaylı

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Göğüs Cerrahisi Metastatik Akciğer Tümörleri Giriş İzole akciğer metastazlarına tedavi edilemez gözüyle bakılmamalıdır Tümör tipine

Detaylı

Dr.Süleyman Sami ÇAKIR Okmeydanı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği

Dr.Süleyman Sami ÇAKIR Okmeydanı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği Dr.Süleyman Sami ÇAKIR Okmeydanı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği 38 E 1 aydır sağ yan ağrısı Dizüri (+) Hematüri (+) Bulantı ve kusma (+) FM: özellik yok Ek sistemik hastalık yok ??? TİT

Detaylı

Karsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik:

Karsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik: Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Karsinoid Tümörler Giriş Ender görülen akciğer tümörleridirler Rezeksiyon uygulanan akciğer tümörlerinin %0,4- %3 ünü oluştururlar Benign-malign

Detaylı

Renal Hücreli Karsinom ve Nefrolojik Yaklaşım

Renal Hücreli Karsinom ve Nefrolojik Yaklaşım Renal Hücreli Karsinom ve Nefrolojik Yaklaşım Dr. Özgür CAN,Doç. Dr. Gülizar Şahin, Dr. Bala Başak Öven Ustaalioğlu Dr. Berkant Sönmez, Dr. Burçak Erkol İstanbul Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Detaylı

NODULER GUATR DA CERRAHİNİN GENİŞLİĞİ. Dr. Serkan SARI SB İstanbul EAH

NODULER GUATR DA CERRAHİNİN GENİŞLİĞİ. Dr. Serkan SARI SB İstanbul EAH NODULER GUATR DA CERRAHİNİN GENİŞLİĞİ Dr. Serkan SARI SB İstanbul EAH TİROİDDE NODUL CERRAHİ ENDİKASYON TİROİD NODÜLLERİNİN KLİNİK ÖNEMİ YAŞ CİNSİYET RADYASYONA MARUZ KALMA ÖYKÜSÜ AİLE ÖYKÜSÜ VE DİĞER

Detaylı

MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 (Bildiri ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster Bildiri KABUL POSTER BİLDİRİ

MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 (Bildiri ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster Bildiri KABUL POSTER BİLDİRİ MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 ( ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster 2 ( ID: 63)/lenfomalı iki olguda meme tutulumu Poster 4 ( ID: 87)/Olgu Sunumu: Meme Amfizemi Poster 6 ( ID:

Detaylı

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu 29 yaşında erkek aktif şikayeti yok Dış merkezde yapılan üriner sistem ultrasonografisinde insidental olarak sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması üzerine hasta polikliniğimize

Detaylı

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI Akut tonsillofarenjit veya çocukluk çağında daha sık karşılaşılan klinik tablosu ile tonsillit, farinks ve tonsil dokusunun inflamasyonudur ve doktora başvuruların

Detaylı

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ Dr. Filiz Yenicesu Düzen Laboratuvarı Görüntüleme Birimi Meme Kanserinde Tanı Yöntemleri 1. Fizik muayene 2. Serolojik Testler 3. Görüntüleme 4. Biyopsi Patolojik

Detaylı

MESANE KANSERİNİN İLK TANISINDA BTA

MESANE KANSERİNİN İLK TANISINDA BTA MESANE KANSERİNİN İLK TANISINDA BTA stat TESTİNİN YERİNİN İRDELENMESİ EVALUATION OF THE VALUE OF BTA stat TEST IN PRIMARY DIAGNOSIS OF BLADDER CANCER ÖGE Ö.*, ATSÜ N.**, GEMALMAZ H.*, ÖZEN H.** * Adnan

Detaylı

Genitoüriner Sistem Tümörlerinde Radyoloji Dr.Oğuz Dicle

Genitoüriner Sistem Tümörlerinde Radyoloji Dr.Oğuz Dicle Genitoüriner Sistem Tümörlerinde Radyoloji Dr.Oğuz Dicle III.Tıbbi Onkoloji Kongresi Onkolojik Görüntüleme Kursu 24 Mart 2010,Antalya Böbrek Mesane Prostat Böbrek Mesane Testis Radyolojiye Sorular Tümör

Detaylı

Pediatrik PNL ve üreteroskopideki son yenilikler. Dr. Ali Güneş İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji A.D.

Pediatrik PNL ve üreteroskopideki son yenilikler. Dr. Ali Güneş İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji A.D. Pediatrik PNL ve üreteroskopideki son yenilikler Dr. Ali Güneş İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji A.D. TANIMLAR Cerrahi aktif taş hastalığı: İnfeksiyon, obstrüksiyon veya kolik atağının eşlik ettiği

Detaylı

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 KRONİK HASTALIK ANEMİSİ IX. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU GİRİŞ VE TANIM Kronik

Detaylı

Diyabetik Nefropati Tanı ve Tedavide Güncelleme. Dr. Gültekin Süleymanlar Dr. Alper Sönmez

Diyabetik Nefropati Tanı ve Tedavide Güncelleme. Dr. Gültekin Süleymanlar Dr. Alper Sönmez Diyabetik Nefropati Tanı ve Tedavide Güncelleme Dr. Gültekin Süleymanlar Dr. Alper Sönmez Diyabetik Nefropati Tanısında Güncelleme Dr. Alper Sönmez GATA Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim

Detaylı

Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi

Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi Hamza Sunman 1, Mustafa Arıcı 2, Hikmet Yorgun 3, Uğur Canpolat 3, Metin

Detaylı

Fatma Burcu BELEN BEYANI

Fatma Burcu BELEN BEYANI 10.Pediatrik Hematoloji Kongresi Araştırma Destekleri/ Baş Araştırıcı Çalıştığı Firma (lar) Danışman Olduğu Firma (lar) Hisse Senedi Ortaklığı Fatma Burcu BELEN BEYANI Sunumum ile ilgili çıkar çatışmam

Detaylı

Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu

Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu Tedavi hedefleri HIV e bağlı morbidite ve mortaliteyi azaltmak Viral yükü maksimal ve en uzun süreli şekilde bastırmak. İmmun

Detaylı

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. Multipl Myeloma Nedir? Vücuda bakteri veya virusler girdiğinde bazı B-lenfositler plazma hücrelerine

Detaylı

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik LAFORA HASTALIĞI Progressif Myoklonik Epilepsiler (PME) nadir olarak görülen, sıklıkla otozomal resessif olarak geçiş gösteren heterojen bir hastalık grubudur. Klinik olarak değişik tipte nöbetler ve progressif

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 23 Mayıs 2017 Perşembe

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 23 Mayıs 2017 Perşembe Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 23 Mayıs 2017 Perşembe Uzm Dr. Mehtap Ezel Çelakıl Asistan Dr. Kenan Doğan ÇOCUK NEFROLOJİ

Detaylı

Mamografi; Ne için? Ne zaman? Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Mağusa Tıp Merkezi Hastanesi

Mamografi; Ne için? Ne zaman? Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Mağusa Tıp Merkezi Hastanesi Mamografi; Ne için? Ne zaman? Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Mağusa Tıp Merkezi Hastanesi Mamografi hangi amaçlar için kullanılmaktadır Tanı Takip Tarama TANI AMACI: Palpasyonda malign kitle düşünülen

Detaylı

Pulmoner Emboli Profilaksisi. Tanım. Giriş. Giriş 12.06.2010. Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD. Pulmoneremboli(PE):

Pulmoner Emboli Profilaksisi. Tanım. Giriş. Giriş 12.06.2010. Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD. Pulmoneremboli(PE): Pulmoner Emboli Profilaksisi Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD m Pulmoneremboli(PE): Bir pulmonerartere kan pıhtısının yerleşmesi Distaldeki akciğer parankimine kan sağlanaması Giriş Tipik

Detaylı

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler MEME KANSERİ Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler KANSER NEDİR? Hücrelerin kontrolsüz olarak sürekli çoğalmaları sonucu yakındaki ve uzaktaki başka organlara yayılarak kötü klinik

Detaylı

Dünya genelinde her 3 4 kişiden biri kronik hastalıklıdır. (Ülkemizde Kronik Hastalıklar Raporu na göre,

Dünya genelinde her 3 4 kişiden biri kronik hastalıklıdır. (Ülkemizde Kronik Hastalıklar Raporu na göre, KRONİK HASTALIKLAR *Genellikle tam iyileştirilmeleri söz konusu olmayan, *Sürekli, *Yavaş ilerleyen, *Çoğu kez kalıcı sakatlıklar bırakan, *Oluşmasında kişisel ve genetik etkenlerin rol oynadığı, *Genellikle

Detaylı

VAKA SUNUMU. Dr. Neslihan Çiçek Deniz. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bölümü

VAKA SUNUMU. Dr. Neslihan Çiçek Deniz. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bölümü VAKA SUNUMU Dr. Neslihan Çiçek Deniz Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bölümü N.E.K. 5.5 YAŞ, KIZ 1. Başvuru: Haziran 2011 (2 yaş 4 aylık) Şikayet: idrar renginde koyulaşma Hikaye: 3-4

Detaylı

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ ÇOCUK NEFROLOJİ 9.ULUSAL ÇOCUK NEFROLOJİ KONGRESİ KASIM, 2016

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ ÇOCUK NEFROLOJİ 9.ULUSAL ÇOCUK NEFROLOJİ KONGRESİ KASIM, 2016 BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ ÇOCUK NEFROLOJİ 9.ULUSAL ÇOCUK NEFROLOJİ KONGRESİ KASIM, 2016 PEDİATRİK RENAL TRANSPLANT HASTALARINDA POLYOMAVİRUS BK ENFEKSİYONU Begüm Avcı 1, Esra Baskın 1, Kaan Gülleroğlu 1,Özlem

Detaylı