Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji (2001) 7:580-584 PED ATR K RADYOLOJ RES MLERLE B R KONU Pediatrik yafl grubu akci er hastal klar nda yüksek rezolüsyonlu BT Barbaros E. Çil, O. Macit Ar yürek, Mithat Halilo lu B. E. Çil (E), O. M. Ar yürek, M. Halilo lu Hacettepe Üniversitesi T p Fakültesi, Radyoloji Anabilim Dal, 06100 Ankara Gelifli: 06.10.2000 / Kabulü: 28.06.2001 Yüksek rezolüsyonlu bilgisayarl tomografi (YRBT), kesit kal nl ğ n minimuma indirerek ve uzaysal rezolüsyonu artt rarak akciğer morfolojisinin ayr nt lar n direkt radyogramlara ve konvansiyonel BT ye göre daha iyi gösteren bir tekniktir. Erişkinlerde başta kronik diffüz infiltratif hastal klar olmak üzere, pulmoner parankimal hastal klar n görüntülenmesinde son on y ld r yayg n olarak kullan lmaktad r (1,2). Günümüzde pediatrik pulmoner hastal klar n tan - s nda ve takibinde yayg n olarak kullan lmaya başlam şt r (3-6). YRBT yüksek uzaysal frekans algoritmas n n kullan ld ğ ince kesit BT olarak tan mlanabilir. Bizim bölümümüzde, çocuklarda YRBT parametreleri olarak 120 kvp, 150-175 ma, 1 cm aral klarla elde olunan 1.5 mm kesit kal nl ğ nda görüntüler ve 1 sn tarama zaman kullan lmaktad r. Hasta supin pozisyonda yatarken tarama görüntüsü al nd ktan sonra pulmoner parankim apeksten bazale kadar taran r ve görüntüler yüksek rezolüsyonlu, kenar belirginleştiren algoritma ile rekonstrükte edilir. Erişkinlere benzer şekilde, çocuklarda tekrarlayan akciğer hastal ğ semptomlar varl ğ nda, solunum fonksiyon test sonuçlar anormal olup direkt radyogramlar n normal ya da nonspesifik bulgular n izlendiği durumlarda YRBT kullan lmaktad r. Akciğer hastal klar YRBT bulgular na göre, havayolu hastal klar, hava boşluğu hastal klar ve interstisyel hastal klar olarak s n flanabilir. Hava yolu hastal klar Bronş duvarlar nda kal nlaşma, bronşiyal dilatasyon, sentrilobüler opasiteler, mozaik perfüzyon ve hava hapsi hava yolu hastal klar n n YRBT bulgular d r (1,5). Çocuklarda s kl kla görülen hava yolu hastal klar ; bronşiektazi, kistik fibrozis (KF), ast m ve bronşiyolitis obliteranst r (BO). YRBT bu hastal klar n varl ğ n ve yayg nl ğ n saptamada ve tedaviye cevab n takibinde kullan lmaktad r. Bronşiektazinin radyolojik bulgular bronşlarda duvar kal nlaşmas ve bronşiyal dilatasyondur (Resim 1). Bronşiektazinin karakteristik YRBT bulgular şunlard r: bronşun iç çap n n komşuluğundaki pulmoner arterin çap ndan daha geniş olmas, bronşlar n distale doğru normalde olmas gereken incelmeyi göstermemesi, bronşlar n kostal plevraya 1 cm komşulukta hala izlenebilir olmas, mediastinal plevra ile hemen komşuluk göstermesi ve bronş duvar nda kal nlaşmad r (7). Deniz seviyesinden daha yüksekte yaşayanlarda muhtemelen hipoksik vazokonstrüksiyona bağl olarak bronş iç çap n n komşu pulmoner artere 580 Aral k 2001
Resim 1. Sa akci er orta ve alt lobda bronfliektazi görülmektedir. Ayr ca her iki akci er alt lobda, bronfliyoler hastal k ile uyumlu tomurcuklanm fl a aç görünümü izlenmektedir. Resim 2. Kartagener sendromu olan hastada, dekstrokardi, solda orta lobda atelektazi, üst lob anterior segmentte ve alt lob medial segmentte konsolidasyonlar, sekresyon ile dolu dilate bronfl ve bronfliyoller izlenmektedir. oran değişmektedir. Yukar da tan mlanan bronşiektazinin diğer bulgular olmadan bronş iç çap n n komşu pulmoner artere göre oran 1.5 kat ve daha üzerinde ise bronşiektazi tan s için yeterlidir. Bu oran birden büyük ve birbuçuktan küçük olduğunda bronşiektazi tan s konmas için ya birçok bronşta bu oranda genişleme bulunmal veya bronşiektazinin yukarda tan mlanan diğer bulgular da olmal d r (7). Çocuklarda bronşiektazi, daha önceden viral, nonspesifik bakteriyel veya tüberküloz enfeksiyonu geçirenlerde, kistik fibrozis hastalar n n çoğunda, immotil silya sendromunda, immün yetmezliklerde ve ast m hastalar n n bir k sm nda görülebilmektedir (1,3,8,9). YRBT bronşiektazinin varl ğ n ya da yokluğunu, varsa yayg nl ğ n göstererek bu hastalar n tedavilerinde önemli bir rol oynamaktad r. Klinik olarak bronşiektazi şüphesi olup direkt radyogramda şüpheli bulgular olan hastalarda da YRBT tercih edilmesi gereken görüntüleme yöntemidir. İmmotil silya sendromu, siliyer yap ve fonksiyonunda genetik bir defektten kaynaklanmaktad r ve bronşiektazinin spesifik nedenlerinden biridir (10). Siliyer fonksiyon bozukluğu, situs inversus ve sinüzit ile beraber görüldüğünde Kartagener sendromu ad n al r (Resim 2). KF primer olarak hava yollar n tutan bir hastal kt r. KF hastalar nda pulmoner hastal k genellikle süt çocukluğu ya da erken çocukluk döneminde başlar (11). KF de hava yollar n n yoğun mukus ile t kanmas ve takiben gelişen infeksiyon ve inflamasyon bronş duvarlar nda kal nlaşma ve bronşiektaziye neden olur (3,4,9,11) (Resim 3). Bu hastalarda konsolidasyon ve atelektazi de görülebilir. Bronşiektazi, konso- Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji 581
Resim 3. Sol akci er alt lobda ve lingüler segmentte bronfl duvarlar nda belirgin kal nlaflma, minimal geniflleme ve dilate bronfllar içinde mukus t kaçlar görülmektedir. Benzer de ifliklikler daha az olmak üzere, sa akci er alt lob posterobazal segmentte de izlenmektedir. Sol akci er alt lobda, bronfliyoler hastal k ile uyumlu tomurcuklanm fl a aç görünümü vard r. Resim 4. Mozaik perfüzyon görünümü izlenmektedir. Düflük dansiteli alanlarda vasküler yap lar n say ca az ve ince oldu u, buna karfl n normal akci er alanlar nda, vasküler yap lar n yer yer normalden daha genifl oldu u görülmektedir. Resim 5. Her iki akci erde, alveoller içine kanama ile uyumlu buzlu cam dansitesi izlenmektedir. lidasyon ve atelektaziler posteroanterior akciğer radyogram ve konvansiyonel BT tetkiklerinde görülebilirse de, YRBT mukus t kaçlar n ve bronşiektaziyi bu modalitelere göre daha yüksek bir doğrulukla gösterir. BO bronşiyol lümeni içinde granülasyon dokusu oluşumuna bağl küçük hava yollar nda obliterasyon ile karakterize bir hastal kt r (1,3). BO toksik gaz inhalasyonu, çeşitli akciğer infeksiyonlar, bağ dokusu hastal klar, kemik iliği ya da kalp-akciğer nakillerinden sonra gelişebilen nonspesifik bir reaksiyondur. BO nun YRBT bulgular bronşiektazi, pulmoner vaskülaritede azalma ve akciğer dansitesinde fokal azalmad r (1,3,4) (Resim 4). Ast m distal hava yolu obstrüksiyonu ile karakterize bir hastal kt r; ancak ast mdaki hava yolu obstrüksiyonu geri dönebilir. YRBT ast m hastalar - n n rutin takibinde genellikle kullan lmamakla birlikte, ast m komplikasyonlar ndan şüphe edildiği durumlarda kullan l r. Komplike olmayan ast mda YRBT bulgular, hava hapsine bağl fokal ya da difüz hiperlüsensi ve küçük hava yollar n n t kanmas na bağl gelişen tomurcuklanm ş ağaç görünümüdür (3,9). Hava bofllu u hastal klar Bu grup hastal klarda görülen YRBT bulgular ; sentrilobüler opasiteler, buzlu cam görünümü, konsolidasyon ve hava bronkogramlar d r 582 Aral k 2001
Bu hastalarda aç k akciğer biyopsisi gerekiyorsa YRBT biyopsi için uygun yerin belirlenmesinde faydal d r. Resim 6. Her iki akci erde yer yer birleflme e ilimi gösteren ince duvarl hava kistleri ve milimetrik interstisyel nodüller izlenmektedir. Resim 7. Her iki akci erde buzlu cam dansiteleri, mikronodüler dansiteler, interlobüler septalarda, majör fissürlerde ve bronkovasküler interstisyumda kal nlaflma izlenmektedir. (1,5). Pnömoni, tüberküloz, idyopatik pulmoner hemosiderozis (İPH) ve bronşiyolitis obliterans organize pnömoni (BOOP) çocuklarda görülebilen akciğerin hava boşluğu hastal klar ndand r. Sentrilobüler opasiteler, çap birkaç mm den, bir cm ye kadar olabilen, iyi s n rl olmayan ve sentrilobüler dağ - l m gösteren lezyonlard r (5). Bu nodüller lobar pnömonide, tüberkülozun transbronşiyal yay l m nda ve pulmoner ödemde görülebilir. Konsolidasyon, atenüasyonda homojen olarak art ş ve vasküler yap lar n silinmesi ile karakterizedir. Buzlu cam görünümünde konsolidasyondan farkl olarak, vasküler yap lar silinmez ve tipik olarak yama tarz dağ l m gözlenir. Alveollerde s v olmas veya minimal interstisyel kal nlaşma buzlu cam görünümüne neden olur ve aktif pulmoner hastal ğ n belirtisidir. İPH çocuklarda pulmoner kanaman n en s k nedenidir. Kanla dolu alveoller buzlu cam görünümüne ve yama tarz nda konsolidasyonlara neden olabilir (6) (Resim 5). BOOP da yama tarz nda konsolidasyonlar ile karakterizedir (1,6,12). nterstisyel hastal klar Bu grupta görülen YRBT bulgular ; septal kal nlaşma, nodüller, buzlu cam görünümü ve kistik lezyonlard r (5). Aksiyel interstisyumun tutulumunda peribronşiyal ve perivasküler yumuşak dokuda kal nlaşma ve nodüller; periferal interstisyumun tutulumunda Kerley çizgileri, viseral plevral kal nlaşma ve hastal ğ n ileri dönemlerinde bal peteği görünümü; septal interstisyumun tutulumunda ise buzlu cam görünümü ortaya ç kar. İnterstisyel hastal ğ n kronik irreversibl değişiklikleri ise kal n parankimal bantlar, bal peteği görünümü, büyük kistler ve bronşiektazidir (13). Bu grupta çocuklarda görülen hastal klardan biri eozinofilik granülomdur. Eozinofilik granülomun akciğer tutulumu genellikle multifokal hastal kta görülür. YRBT bulgular daha çok üst loblar tutan, genellikle 10 mm den küçük kistler ile karakterizedir. Küçük sentrilobüler ve peribronşiyoler nodüller, büyük kistler ve 10 mm den büyük büller de görülebilir (6) (Resim 6). Pulmoner alveoler mikrolitiazis (PAM), her iki akciğerde alveoller içinde kalsiyum birikimi ile karakterize, kronik seyirli nadir bir akciğer hastal ğ d r. PAM n YRBT bulgular, buzlu cam görünümü, bazallerde daha belirgin olmak üzere mikronodüler kalsifik dansiteler, interlobüler septal kal nlaşma ve peribronkovasküler interstisyumda kal nlaşma ile karakterizedir (14) (Resim 7). Kalsifik dansiteler ek olarak, mediastinal, paryetal plevra ve majör fissürler boyunca da görülür. Subplevral kistler ve bazen de apikal büller görülebilir. Bronkopulmoner displazi, pulmoner ödem, granülomatöz enfeksiyonlar, hipersensitivite pnömonisi, idyopatik pulmoner fibrozis ve lenfanjitik metastazlar çocuklarda görülebilen diğer interstisyel hastal klard r (5). Sonuç olarak YRBT çocuklarda görülen akciğer hastal klar n n değerlen- Tan sal ve Giriflimsel Radyoloji 583
dirilmesinde önemli bir yere sahiptir. Bu hastalarda YRBT temel patolojik olay havayolu, hava boşluğu, ya da interstisyel hastal k olarak kategorize ederek kesin ya da muhtemel tan lara ulaş lmas nda, pulmoner tutulumun varl ğ n n ve yayg nl ğ n n gösterilmesinde ve tedaviye cevab n takip edilmesinde kullan lmaktad r. Kaynaklar 1. Webb WR, Müller NL, Naidich DP. Highresolution CT of the lung. 3rd ed. Philadelphia: Lippincott Williams & Wilkins, 2001. 2. Webb WR. High-resolution CT of the lung parenchyma. Radiol Clin North Am 1989; 27:1085-1097. 3. Kuhn JP. High-resolution computed tomography of pediatric pulmonary parenchymal disorders. Radiol Clin North Am 1993; 31:533-536. 4. Lynch DA, Brasch RC, Hardy KA, Webb WR. Pediatric pulmonary disease: assessment with high-resolution ultrafast CT. Radiology 1990; 176:243-248. 5. Moon WK, Kim WS, Kim I, Im J, Yeon KM, Han MC. Diffuse pulmonary disease in children: high-resolution CT findings. AJR 1996; 167:1405-1408. 6. Seely JM, Effman EL, Müller NL. Highresolution CT of pediatric lung disease: imaging findings. AJR 1997; 168:1269-1275. 7. Fraser RS, Müller NL, Colman N, Pare PD. Diagnosis of diseases of the chest. 4th ed. Philadelphia: WB Saunders, 1999. 8. Hansell DM, Wells AU, Rubens MB, Cole PJ. Bronchiectasis: functional significance of areas of decreased attenuation at expiratory CT. Radiology 1994; 193:369-374. 9. Webb WR. Radiology of obstructive pulmonary disease. AJR 1997; 169:637-647. 10. Nadel HR, Stringer DA, Levison H, Turner JA, Stungess JM. The immotile cilia syndrome: radiological manifestations. Radiology 1985; 154:651-655. 11. Stiglbauer R, Schurawitski H, Eichler I, Götz M. High-resolution CT in children with cystic fibrosis. Acta Radiol 1992; 33:548-553. 12. Müller NL, Staples CA, Miller RR. Bronchiolitis obliterans organizing pneumonia: CT features in 14 patients. AJR 1990; 154:993. 13. Kuhn JP. High-resolution CT of diffuse parenchymal disorders. Special course in pediatric radiology: current concepts in body imaging at the millennium. ed., Siegel MJ, lllinois RSNA, Inc. 1999; 57-67. 14. Hoshino H, Koba H, Inomata SI, et al. Pulmonary alveolar microlithiasis: high resolution CT and MR findings. J Comput Assist Tomogr 1998; 22:245-248. 584 Aral k 2001