Kuşkusuz sıralanan nedenlerin ortak paydası istikrardır. İstikrar, makro ekonomi politikalarının temel hedeflerinden birisidir ve bu konuya olan ilgi

Benzer belgeler
A. ENFLASYON VE İŞSİZLİK A.1. Enflasyon ve Tanımı: Fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artışlardır. Temel olarak ortaya çıkış nedenleri üçe ayrılır:

Ayrım I. Genel Çerçeve 1

SORU SETİ 02 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI

8.1 KLASİK (NEOKLASİK) MODEL Temel Varsayımlar: Rasyonellik; Para hayali yoktur; Piyasalar sürekli temizlenir.

Çift Üstel Düzeltme (Holt Metodu ile)

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler

BÖLÜM I MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ

Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü Çalışma Tebliğ No:09/5

MAKRO İKTİSAT KONUYA İLİŞKİN SORU ÖRNEKLERİ(KARMA)

EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER

T.C. GAZĐ ÜNĐVERSĐTESĐ SOSYAL BĐLĐMLER ENSTĐTÜSÜ EKONOMETRĐ ANABĐLĐM DALI

Tufan Samet ÖZDURAK THEMIS MAKRO İKTİSAT

Para Politikası, Parasal Büyüklükler ve Küresel Mali Kriz Sonrası Gelişmeler. K. Azim Özdemir

AD AS MODELİ. Bilgin Bari İktisat Politikası 1

CAGAN IN PARA TALEBİ MODELİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ ( ) *

Türkiye de İktisadi Çıkarsama Üzerine Bir Açımlama: Sürprizler Gerçekten Kaçınılmaz mı?

BÖLÜM 5 İKTİSAT POLİTİKALARININ UZUN DÖNEMLİ BÜYÜMEYE ETKİLERİ: İÇSEL BÜYÜME TEORİLERİ ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRME

Modern Konjonktür Teorileri ve İktisat Politikası

TÜRKİYE EKONOMİSİ İÇİN NAIRU TAHMİNİ

TÜSİAD - KOÇ ÜNİVERSİTESİ EKONOMİK ARAŞTIRMA FORUMU KONFERANSI. Zafer A. YAVAN - TÜSİAD Yasemin TÜRKER KAYA - BDDK

DOĞAL GAZ DEPOLAMA ġġrketlerġ ĠÇĠN TARĠFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BĠRĠNCĠ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġstenecek Veriler

TÜRKİYE'DE ŞEKER FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİN OLASI ETKİLERİNİN TAHMİNİ: BİR SİMÜLASYON DENEMESİ

İÇSEL BÜYÜME VE TÜRKİYE DE İÇSEL BÜYÜMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN AMPİRİK ANALİZİ

1 BÖLÜM 9: ENFLASYON ve HASILA-İŞSİZLİK

Türkiye de Tüketim Eğilimi ve Maliye Politikası

BANKA KREDİ PORTFÖYLERİNİN YÖNETİMİNDE ÖDEMEME RİSKİ ANALİZİ: KALMAN FİLTRESİNE DAYANAN ALTERNATİF BİR YÖNTEM ÖNERİSİ

TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ

DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller

İçindekiler kısa tablosu

GEFRAN PID KONTROL CİHAZLARI

Teknolojik bir değişiklik veya üretim arttırıcı bir yatırımın sonucunda ihracatta, üretim miktarında vs. önemli artışlar olabilir.

ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI BİRİNCİ BÖLÜM MAKRO İKTİSADA GİRİŞ

3. Keynesyen Makro İktisat Teorisi nin Bazı Özellikleri ve Klasik Makro İktisat Teorisi İle Karşılaştırılması

SIVILAŞTIRILMIŞ DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI

A Study on the Estimation of Supply Response of Cotton in Cukurova Region

AYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ

BOBĐNLER. Bobinler. Sayfa 1 / 18 MANYETĐK ALANIN TEMEL POSTULATLARI. Birim yüke elektrik alan içerisinde uygulanan kuvveti daha önce;

REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL

TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI

ENFLASYON BELİRSİZLİĞİNİN ÜRETİM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

RASYONEL BEKLENTLER DOAL ORAN HPOTEZ Türkiye çin Zaman Serisi Bulguları

Kalitatif VAB Modelleri ile Türkiye de Durgunlukların Kestirimi

YER ALTI DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İstenecek Veriler

BÖLÜM-9 TAŞKIN ÖTELENMESİ (FLOOD ROUTING)

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA

FARK DENKLEMLERİ SİSTEMİ

Su Yapıları II Aktif Hacim

ELEKTRİK DAĞITIM BÖLGELERİNDE UYGULANACAK FİYAT EŞİTLEME MEKANİZMASI HAKKINDA TEBLİĞ

ÇALIŞMA SORULARI. S a y f a 1 / 6

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120

EKONOMĐK BÜYÜME VE ĐŞSĐZLĐK ARASINDAKĐ ASĐMETRĐK ĐLĐŞKĐ VE TÜRKĐYE DE OKUN YASASININ SINANMASI

TÜRKİYE EKONOMİ KURUMU. TARTIŞMA METNİ 2012/25 http :// TÜRKİYE DE CARİ AÇIK TARTIŞMASI. Ercan Uygur

FİZİK-II DERSİ LABORATUVARI ( FL 2 4 )

IS-MP-PC: Kısa Dönem Makroekonomik Model

KAMU SERMAYESİ VE ÜRETKENLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

Yeryüzünde Hareket. Test 1 in Çözümleri. 3. I. yol. K noktasından 30 m/s. hızla düşen cismin L 50 noktasındaki hızı m/s, M noktasındaki 30

IS-LM MODELİNİN UYGULANMASI

13 Hareket. Test 1 in Çözümleri

Para Teorisi ve Politikası Ders Notları

FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI?

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI

BAHAR DÖNEMİ MAKRO İKTİSAT 2 DERSİ KISA SINAV SORU VE CEVAPLARI

FİYATLAR GENEL DÜZEYİ VE MİLLİ GELİR DENGESİ

ÇEKİRDEK ENFLASYON: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ EKONOMETRİ ANABİLİM DALI EKONOMETRİ BİLİM DALI

Yrd. Doç. Dr. Bilgin Bari - Prof.Dr. İlyas Şıklar

Bölüm 3 HAREKETLİ ORTALAMALAR VE DÜZLEŞTİRME YÖNTEMLERİ

Hafta 3: SİNYALLER için uygulamalar

SORU SETİ 7 IS-LM MODELİ

BÖLÜM 9. Ekonomik Dalgalanmalara Giriş

BÖLÜM FAİZ ORANI-MİLLİ GELİR DENGESİ. Bu bölümde, milli gelir ile faiz oranı arasındaki ilişkiler incelenecektir.

ÜRETİCİ FİYATLARINA GEÇİŞ ETKİSİNDE ARA MALLARI İTHALATININ ROLÜ

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

Hasıla, IS ve FE eğrilerinin kesişmeleri ile belirlenir, LM eğrisi IS ve FE nin kesiştiği noktaya intibak eder.

13 Hareket. Test 1 in Çözümleri. 4. Konum-zaman grafiklerinde eğim hızı verir. v1 t

Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller. Mehmet Vedat PAZARLIOĞLU

PARA, FAİZ VE MİLLİ GELİR: IS-LM MODELİ

Effects of Agricultural Support and Technology Policies on Corn Farming in Çukurova Region

YAPISAL KIRILMALI BİRİM KÖK TESTLERİNİN KÜÇÜK ÖRNEKLEM ÖZELLİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

= t. v ort. x = dx dt

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama

Ünite. Kuvvet ve Hareket. 1. Bir Boyutta Hareket 2. Kuvvet ve Newton Hareket Yasaları 3. İş, Enerji ve Güç 4. Basit Makineler 5.

Tufan Samet ÖZDURAK THEMIS MAKRO İKTİSAT

Enflasyon Hedeflemesi, Büyüme ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

TRANSİSTÖRLÜ YÜKSELTEÇLER

Zekeriya Yıldırım ENFLASYON REJİMLERİ VE ÜRETİCİ ENFLASYONUNDAN TÜKETİCİ ENFLASYONUNA GEÇİŞKENLİK

IS LM MODELİ ÇALIŞMA SORULARI

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ EKONOMETRİ ANABİLİM DALI

OPTIMAL PARA POLITIKASI ÇERÇEVESINDE TAYLOR TIPI FAIZ ORANI REAKSIYON FONKSIYONUN TAHMINI: TÜRKIYE ÖRNEĞI

KALKINMA VE DOĞAL KAYNAKLAR KULLANIMI AÇISINDAN TOPLUMSAL İSKONTO ORANI. Haydar ŞENGÜL *

Rasyonel Beklentiler Teorisinin Politika Yansımaları ve Enflasyonla Mücadele

DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller

A nonlinear estimation of monetary policy reaction function for Turkey

I-GİRİŞ. 1 Bu konudaki ayrıntılı bir tartışma için bak. Qin ve Gilbert (1999).

KAMU HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNİN WAGNER VE KEYNES HİPOTEZİ ÇERÇEVESİNDE İNCELENMESİ

1 İKTİSAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

Transkript:

Önsöz W illiam Alban Phillips 1958 de yayınlanan İngilere de İşsizlik ve Parasal Ücrelerin Değişim Oranı Arasındaki İlişki: 1861-1957 başlıklı makalesiyle makro ekonomi alanında bir çığır açmışır. Phillips, söz konusu çalışmasında işsizlik oranı ile parasal ücrelerin değişim oranı arasında isikrarlı bir ers ilişkinin varlığını belirlemişir. Bu espi, kısa bir süre sonra ikisaçıların ilgisini çekmiş, ücre enflasyonu ile işsizlik arasındaki ers ilişki bir eğri ile asvir edilmiş ve Phillips Eğrisi adıyla büyük ün kazanmışır. Phillips Eğrisi, çok geçmeden alernaif enflasyon ölçüleriyle (ücre enflasyonu ve fiya enflasyonu gibi) işsizlik oranı veya bazı oplam ekonomik faaliye hacmi ölçüleri (çıkı açığı, marjinal maliyein rendinden sapması v.b.) arasındaki ilişkileri yansıan emel bir bağını haline gelmişir. Phillips Eğrisi nin geçen 50 yıllık süre zarfında önemini korumasının ve ikisadi düşünce okullarının arışmalarının merkezinde yer almasının birbiriyle bağlanılı dör emel nedeni olduğu söylenebilir. Birincisi ve hiç kuşkusuz en önemlisi makro ekonomik isikrar analizlerindeki merkezi rolüdür. Bu bağını isikrarın çeşili boyularıyla incelenmesine imkân vermekedir. İkincisi, enflasyonu ahmin emeke kullanılabilecek alernaif bir yönem olmasıdır. Phillips eğrisi, enflasyonun ahmini ve öngörüsü konusunda vasa bir performans sergilese de, enflasyonis sürecin dinamikleri konusunda önemli ipuçları sunmakadır. Üçüncüsü, farklı bekleni mekanizmalarının enflasyonis süreç üzerindeki rollerinin belirlenmesidir. Böylece, bir yandan farklı ikisadi düşünce okullarının bekleniler üzerine hipoezlerinin geçerliliğini sınamak diğer yandan da enflasyonis sürecin beklenisel dinamiklerini oraya koymak mümkün olmuşur. Dördüncüsü de, fiya isikrarının yani enflasyonu düşürmenin maliyelerinin belirlenmesini sağlamasıdır. Fedakarlık oranı hesaplanmasına emel eşkil ederek, enflasyonun düşürülmesinin isihdamda ve çıkı düzeyinde yol açacağı düşüşleri espi emeye yardımcı olur.

Kuşkusuz sıralanan nedenlerin orak paydası isikrardır. İsikrar, makro ekonomi poliikalarının emel hedeflerinden birisidir ve bu konuya olan ilgi 1950 lerde Jan Tinbergen in çalışmalarıyla armışır. Tinbergen, Klasik görüşün isikrar konusundaki önermelerini ispalamak için saik doğrusal bir anlayış benimsemişir. Bu bağlamda, poliik oorielerin belirlilik alında amaçlarına ulaşmak için bağımsız hedef değişkenleri içeren birçok poliik aracı kullanmaları gerekiğini ileri sürmüşür. Oysa ekonominin dinamik doğasından öürü, isikrar eorisini dinamik bir çerçevede ele almak daha doğru bir yaklaşım olacakır. Çünkü her an oraya çıkabilecek esadüfi olumsuzluklar, ekonominin isikrarını bozabilir. Phillips, 1950 lerdeki çalışmalarıyla dinamik isikrar poliikası anlayışının öncüsü olmuşur. Onun görüşleri kendisinden öncekilerden iki konuda farklılık göserir. İlki, aslen bir mühendis olmasının da ekisiyle makro ekonomik isikrar poliikalarına geri beslenim konrol yönemleri ni ilk kez uygulamış olmasıdır. Günümüzde rasyonel bekleniler yaklaşımının gelişmesiyle oraya çıkan arışmalara rağmen, geri beslenim konrol yönemleri dinamik ekonomik sisemlerin analizinin ayrılmaz bir parçası olarak değerlendirilmekedir. Phillips in ikinci önemli kakısı, enflasyon ve işsizlik arasında ampirik bir ilişkinin varlığını derli oplu bir şekilde oraya koymuş olmasıdır. Böylece isikrar poliikalarının ekinliği konusunda derin çıkarsamaların ve analizlerin yapılabileceği bir arışma zemini doğmuşur. Son kırk yılda ekonomi alanında verilen Nobel ödüllerinin 11 i makro ekonomi konusunda çalışma yapan bilim adamlarına verilmişir. Bunların dör anesi isikrar poliikası alanında, diğerleri de isikrarla bağlanılı konulardadır. 1976 da Milon Friedman isikrar poliikasının karmaşıklığını gösermesi, ükeim analizi, para arihi ve eorisi konusundaki kakılarından dolayı, 1995 de Rober Lucas ekonomik poliikanın derinlemesine açıklanması, makro ekonomik analizin dönüşümüne kakıları ve rasyonel bekleniler hipoezinin gelişirilmesinden dolayı, 2004 de Finn Kydland ve Edward Presco ekonomik poliikanın zaman uarsızlığı ve döngüleri yönlendiren güçler konusundaki çalışmalarıyla dinamik makro VI

ekonomiye kakılarından dolayı ve 2006 da Edmund Phelps makro ekonomik poliikalardaki zamanlar arası çelişkilerin analizine yapığı kakılardan dolayı ödüle layık görülmüşür. Bu ünlü ikisaçıların çalışmalarının orak nokası, Phillips Eğrisi emelinde ekonomik poliikaları ve makro ekonomik dinamikleri ele almalarıdır. Phelps, Friedman ın önermelerini emel alarak beklenilerle genişleilmiş Phillips Eğrisinin üreilmesi konusunda önemli gelişmelere imza amışır. Phelps in formülasyonu, Lucas ın ünlü arz fonksiyonuyla da yakından ilişkilidir. Kydland ve Presco un döngülere ilişkin görüşleri de, Lucas ın önermelerini emel almakadır. Phillips Eğrisi, enflasyon olgusunu iki bakımdan açıklamakadır. Bunlar, alep çekme (demand pull) ve maliye ime (cos push) unsurlarıdır. Talep çekme enflasyonu, ekonominin am isihdam düzeyini aşan alep baskısıyla karşılaşmasının bir sonucudur. Tam isihdam üreim düzeyini aşan oplam alep baskısı enflasyonis baskılara yol açmakadır. Çünkü ekonominin çıkı düzeyi alebi karşılamaka yeersiz kalır. Maliye ime enflasyonu ise, firmaların mark-up fiyalama anlayışında fiyalarını belirlemesinden kaynaklanır. Tam isihdam sınırı aşılınca, firmaların karşılaşığı işgücü darlığı maliyelere yansır ve bunları arırır. Maliye arışları enflasyonis süreci daha da hızlandıracakır. Phillips Eğrisi, alep ime ve maliye çekme dinamikleri çerçevesinde enflasyonu ahmin eder. Yapılan ampirik çalışmalar Phillips Eğirisinin ahmin ve öngörü performansının Box-Jenkins yaklaşımını emel alan zaman serisi modelleri kadar yüksek olmasa bile aminkar olduğunu gösermekedir. Ancak bu modelin asıl önemli kakısı, elde edilen ahmin bulgularının enflasyonis sürecin hemen üm dinamiklerini analiz emeye olanak vermesidir. Phillips eğrisinin bekleni mekanizmalarının gelişirilmesindeki rolü çok büyükür. Hemen üm alernaif bekleni kalıpları Phillips Eğrisi fonksiyonu üzerinde sınanmışır. Bu nedenle, Phillips Eğrisi beklenilerin geçirdiği evrimin ayrılmaz bir parçası olarak nielendirilebilir. Monearislerin oraya aıkları uyumlu bekleniler mekanizması ve bunun dahil edildiği beklenilerle genişleilmiş Phillips Eğrisi söz konusu evrimin ilk halkasıdır. Uyumlu beklenileri Yeni Klasiklerin VII

oraya aığı rasyonel bekleniler mekanizması izlemiş ve bu görüş Phillips Eğrisi analizinde bir dönüm nokası olmuşur. Bazı değişikliklerle, rasyonel bekleni hipoezinin yerleşik bekleni mekanizması haline geldiği söylenebilir. Yeni Keynesyenler de emelde bu görüşü kabul emekle birlike, beklenileri geçmişe ve geleceğe bakan bileşenler halinde ayrışırmışlardır. Böylece yarı rasyonellik ve son dönemde de enflasyon belirsizliği çerçevesinde rasyonel dikkasizlik gibi yeni hipoezlerin oraya aılmasına zemin hazırlamışlardır. Poliika yapanlar açısından Phillips Eğrisinin önemi, enflasyonu düşürmenin olası maliyelerinin öngörülmesine imkan vermesidir. Genellikle poliika yapanlar, fiya isikrarı ile isihdamı arırmak gibi özde çelişkili hedefleri birlike gerçekleşirmeye çabalarlar. Phillips Eğrisi bu çelişkiyi asvir eder ve seçenekleri gözler önüne serer. İkilem, enflasyonis süreci ersine çevirmenin yol açacağı üreim düşüşü ve işsizlik ile isihdamı ve üreimi arırmanın neden olacağı enflasyon arasındadır. Kalanılacak bedelin büyüklüğü, enflasyon belirsizliği (enflasyonun beklenisinden sapması) ve işsizlik açığı (işsizliğin kendi doğal oranından sapması) yada çıkı açığı (reel çıkı düzeyinin kendi poansiyelinden sapması) arasındaki ilişkiyi yansıan fedakarlık oranı ile ölçülmekedir. Bu oran Phillips Eğrisi fonksiyonundan harekele hesaplanabilir. Phillips Eğrisine sadece enflasyonu anımlayan bir model olarak değil, enflasyon ile ekonominin faaliye düzeyi ve isihdam gücü arasındaki iki yönlü bir ilişki olarak bakılmalıdır. Böylece, sadece enflasyonu değil bununla beraber çıkıdaki ve isihdamdaki sapmaları da analiz edebilmek mümkün olur. Son dönemde üm dünyayı saran, ekileri ve sonuçlarıyla uzun süre arışılacağı öngörülen ekonomik kriz göz önüne alındığında, Phillips Eğrisinin bu ikinci yönünün önemi bir ka daha armakadır. Çok yönlü analiz kabiliyei düşünüldüğünde, Phillips Eğrisinin geçen 50 yılda olduğu gibi geleceke de makro ikisaçıların en önemli analiz araçlarından birisi olmayı sürdüreceği öngörülebilir. Bu çalışma, yadsınamaz öneminden öürü Phillips Eğrisini eorik ve poliik açıdan üm yönleriyle ele almak amacındadır. Ayrıca alernaif düşünce okullarının gelişirdikleri Phillips Eğrisi VIII

modellerinin Türkiye verileriyle ampirik açıdan sınanması ve elde edilen bulgular ışığında poliika önerileri sunulması da hedeflenmişir. Çalışma giriş ve sonuç bölümleri haricinde dör ana bölümden oluşmakadır. Birinci bölümde, enflasyon işsizlik ilişkisi çerçevesinde Phillips Eğrisinin geçirdiği evrim ele alınmakadır. İkinci bölümde, Okun Yasası çerçevesinde Phillips Eğrisinin evrimi enflasyon ve alernaif çıkı açığı ölçüleri emelinde incelenmekedir. Üçüncü bölümde, Phillips Eğrisinin evriminin son aşaması olarak nielendirilebilecek Yeni Keynesyen görüş eraflıca açıklanmakadır. Ayrıca son dönemde yapılan çalışmalar değerlendirilerek, geleceke Phillips Eğrisinin nasıl bir dönüşüm geçireceği kesirilmeye çalışılmakadır. Dördüncü ve son bölüm ise, önceki üç bölümde eorik emelleri açıklanan modellerin ekonomerik ahminleri yapılmakadır. Bu bağlamda, farklı ikisadi düşünce okullarının Phillips Eğrisi modelleri uygun ekniklerle ahmin edilmeke ve Türkiye için hangi görüşün ya da görüşlerin geçerli olduğu belirlenmeye çalışılmakadır. Ayrıca, geçerli bekleni mekanizmasının belirlenmesi ve fedakarlık oranlarının hesaplanması da söz konusu olacakır. Çalışmaya üç de ek bölüm dahil edilmişir. Bu kapsamlı ek bölümler, enflasyonis sürecin hiçbir boyuunun göz ardı edilmemesi için önemli olduğuna inanılan, ancak konunun büünlüğünü bozmamak açısından ana bölümler dahilinde yer verilemeyen konuları kapsamakadır. Birinci ek bölümde, paranın mikar eorisi emelinde enflasyonun mekanizması eorik ve uygulamalı olarak analiz edilmekedir. Bu bağlamda, para arzı ile enflasyon arasındaki güçlü ilişki çeşili yönleriyle ele alınmakadır. İkinci ek bölümde, enflasyonun sürekliliği incelenmeke ve Türkiye deki enflasyonun göserdiği süreklilik araşırılmakadır. Üçüncü ek bölümde ise, aylık verilerle enflasyon belirsizliği analiz edilmeke, Türkiye deki enflasyonis sürecin yüksek ölçüde belirsizlik sergilediği ispalanmaya çalışılmakadır. Bu çalışmayı vakisiz kaybeiğim, en büyük öğremenim ve rehberim olan babam Ali Maksu Tunay başa olmak üzere üm aileme ihaf ediyorum. Meslek hayaımın başından bu yana bana daima yol göseren ve desek olan kendilerinden feyiz aldığım çok IX

değerli hocalarım Prof.Dr. Nazım Ekren e ve Prof.Dr. Erişah Arıcan a en içen eşekkürlerimi sunarım. Kuşkusuz biz akademisyenler için her çalışma sevdiklerimizden çalınan çok değerli zamanlara mal olur. Bu çalışmada da böyle olmuşur. Sevgili eşim Necla anlayışı, sabrı ve deseğiyle, biricik oğlum Berk sevgisi ve varlığıyla her zamanki gibi en büyük iici gücüm oldular. Tüm kalbimle onlara eşekkür ediyorum. 2010 / Kandilli K. Bau Tunay X

İçindekiler Önsöz V İçindekiler XI Alban William H. Phillips 1 Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki 1.1. Orijinal Phillips Eğrisi: Analizin İlk Aşaması 4 1.2. Phillips Eğrisinde Kaymalar 7 1.3. Beklenilerle Genişleilmiş Phillips Eğrisi: Monearis Yaklaşım 9 1.3.1. Doğal İşsizlik Oranı ve Talep Fazlalığının Yeniden Tanımlanması 10 1.3.2. Phillips Eğrisi Fonksiyonuna Beklenilerin Dahil Edilmesi 12 1.3.3. Bekleni Hesaplama Mekanizması: Uyumlu Bekleniler Hipoezi 12 1.3.4. Doğal Oran Hipoezi ve Uzun Dönem Phillips Eğrisinin Şekli 14 1.3.5. Hızlandırıcı Teorisi 16 1.3.6. Monearislerin Poliika Önerileri 17 1.4. Doğal Oran Hipoezinin Tes Edilmesi 20 1.5. Rasyonel Bekleniler ve Phillips Eğrisi: Yeni Klasik Yaklaşım 22 1.5.1. Poliika Ekisizliği Hipoezi 24 1.5.1.1. Rasyonel Beklenilerle Genişleilmiş Phillips Eğrisi 26 1.5.1.2. Enflasyon Mekanizması 26 1.5.1.3. Poliika Tepki Fonksiyonu 27 1.5.1.4. Rasyonel Fiya Beklenileri Denklemi 28 1.5.1.5. Rasyonel Parasal Büyüme Beklenileri Denklemi 28 1.5.1.6. Modelin Genel Değerlendirmesi 29 1.5.2. Rasyonel Bekleniler Hipoezinin Değerlendirilmesi 31 1.5.3. Rasyonel Bekleniler Hipoezine Yönelik Eleşiriler 32 1.6. Yeni Keynesyen Phillips Eğrisi 33 3

1.6.1. Maliye Arışları ve Tekel Gücündeki Büyüme 34 1.6.2. Hedef Reel Ücre Teorisi 35 1.6.3. Denge İşsizlikeki Büyüme 36 1.6.4. Beklenilerin Keynesyen Analize Dahil Edilmesi 37 1.6.4.1. Toplam Talebin Genişlemesi 37 1.6.4.2. Toplam Talebin Daralması 39 Bölüm 2. Enflasyon ve Çıkı Açığı Arasındaki İlişki 41 2.1. Okun Yasası 42 2.2. Phillips Eğrisi ve Toplam Arzın Üç Görünümü 43 2.3. Phillips Eğrisinin Eğimi Üzerine Açıklamalar 45 2.4. Phillips Eğrisi ve Çıkı Açığı: Lucas Arz Fonksiyonu 47 2.4.1. Lucas Eleşirisi ve Kusurlu Bilgilenme 48 2.4.1.1. Kusursuz Bilgilenme ve Denge 50 2.4.1.2. Kusurlu Bilgilenme ve Denge: Lucas Arz Fonksiyonu 53 2.4.2. Yeni Klasik Phillips Eğrisi 55 2.5. Reel Döngü Teorisi ve Toplam Arz Şokları 56 2.5.1. Yayılma Mekanizması 59 2.5.2. Karışıklıklar ve Şoklar 60 2.5.3. Reel Döngü Teorisi ve Yeni Klasik Poliika Önerileri 61 2.6. Phillips Eğrisi ve Toplam Talep: Yeni Keynesyen Görüş 62 2.6.1. Yeni Keynesyenlerin Temel Varsayımları: Toplam Talep Şokları 64 2.6.2. Yeni Keynesyen Para Poliikası: Kuralcılık 66 2.6.3. Taylor Kuralı 67 2.6.4. Toplam Talep Fonksiyonundan Phillips Eğrisine 69 2.6.5. Melez Phillips Eğrisi: Gali ve Gerler 72 Bölüm 3. Yeni Keynesyen Phillips Eğrisi ve Son Dönemdeki Gelişmeler 73 3.1. Bekleni Mekanizması: Çelişkili Ampirik Bulgular ve Tarışmalar 74 XII

3.1.1. Geleneksel ve Modern Görüşlerin Temel Farklılıkları 75 3.1.2. Lucas Eleşirisi Bağlamında Ampirik Bulguların Çelişkisi 77 3.1.3. Kısmi veya Yarı Rasyonellik Varsayımı 79 3.2. Phillips Eğrisinin Evrimi: Alernaif Yeni Keynesyen Modeller 80 3.2.1. Taylor Modeli 81 3.2.2. Roemberg Modelini Temel Alan Yeni Keynesyen Phillips Eğrisi 82 3.2.3. Calvo Modelini Temel Alan Yeni Keynesyen Phillips Eğrisi Modeli 84 3.2.4. Fuhrer ve Moore un Gelişirdiği İki Yanlı Phillips Eğrisi Modeli 86 3.2.5. Daha Fazla Gecikme İçeren İki Yanlı Phillips Eğrisi Modeli 87 3.2.6. Gali ve Gerler in Melez Modeli 90 3.2.7. Blanchard ve Gali nin Modeli: Kusal Raslanı ve Arz Şokları 93 3.2.7.1. Alernaif Ücre ve Fiya Ayarlamaları 93 3.2.7.2. Calvo Dengesi Çerçevesinde Arz Şoklarının Ekileri 94 3.2.7.3. Enflasyonun Davranışı 95 3.3. Phillips Eğrisindeki Son Gelişmeler 96 3.3.1. Enflasyon ve İşsizlik İlişkisi Konusundaki Gelişmeler 97 3.8.1.1. Gecikme 97 3.8.1.2. Boşluk İşsizlik İlişkisi ve Doğal İşsizlik Oranındaki Değişim 98 3.3.2. Enflasyon Beklenileri Konusundaki Gelişmeler 98 3.3.2.1. Enflasyon Beklenileri 98 3.3.2.2. Enflasyonis Belirsizlik ve Rasyonel Dikkasizlik 99 2.3.2.3. Enflasyon Öngörülerinde Phillips Eğrisinin Rolü 100 3.3.3. Mikro Fiya Verilerinin Önemi 101 3.3.4.Yeni Keynesyen Phillips Eğrisi: Yeni Çalışmalar, Sorunlar ve Eleşiriler 102 XIII

Bölüm 4. Alernaif Phillips Eğrisi Modellerinin Türkiye Verileriyle Analizi 105 4.1. Kullanılan Verilerin Tanımlanması ve Yapılarının Analizi 105 4.2. Geleneksel Phillips Eğrisi Modellerinin Tahminleri 110 4.3. Monearis Phillips Eğrisi Modelleri 111 4.4. Doğal Oran Hipoezinin Geçerliliği 115 4.5. Yeni Klasik Görüş Çerçevesinde Phillips Eğrisi Modelleri 117 4.5.1. İşsizliğe ve Doğal Oran Hipoezine Dayalı Tahminler 117 4.5.2. Çıkı Açığına Dayalı Tahminler 120 4.5.3. Durum-Uzay Modelleriyle Daha İleri Analizler 122 4.6. Yeni Keynesyen Phillips Eğrisi Modelleri 133 4.6.1. Geçmişe Bakan Phillips Eğrisi 133 4.6.2. Geleceğe Bakan Phillips Eğrisi 134 4.6.3. İki Yönlü Phillips Eğrisi 137 4.6.4. Gali ve Gerler in Melez Modeli 139 4.6.5. Blanchard ve Gali Modeli 145 4.6.6. Uzun Dönem Dinamikler: Eşbüünleşme ve VEC 148 4.6.6.1. Eşbüünleşme, VAR ve VEC Modelleri 151 4.6.6.2. Analiz ve Bulgular 153 4.6.6.2.1. Enflasyon ve İşsizliğin Uzun Dönem Analizi 153 4.6.6.2.2. Enflasyon ile Marjinal Maliyein Uzun Dönem Analizi 158 4.6.6.3. Bulguların Genel Bir Değerlendirmesi 163 4.6.7. Durum Uzay Modelleriyle Yeni Keynesyen Bir Analiz 169 4.7. Enflasyonu Düşürmenin Maliyeleri: Fedakarlık Oranları 172 4.7.1. Yapısal VAR Modeli ile Fedakarlık Oranları 176 4.7.2. Alernaif Hesaplamalar 184 XIV

Bölüm 5. Genel Bir Değerlendirme 187 Ek-1: Enflasyon Mekanizması 193 Ek-2: Enflasyon Sürekliliği 215 Ek-3: Enflasyon Belirsizliği 225 Kaynaklar 235 XV

Alban William H. Phillips (1914-1975) A.W. Phillips, 1914 de Yeni Zelanda da doğmuşur. İlk ve ora ahsilini Yeni Zelanda da amamladıkan sonra, bir süre Avusralya da çeşili işlerde çalışmış ve ardından 1937 de Çin e gimişir. Çin in Japonya arafından işgal edilmesinin ardından, 1938 de Rusya üzerinden İngilere ye ulaşmış ve burada elekrik mühendisliği alanında eğiime başlamışır. II. Dünya Savaşı döneminde İngiliz Hava Kuvvelerine kaılarak Singapur da Japonlara karşı savaşmışır. Önce Singapur un ardından da kaçığı Java adasının Japonlarca ele geçirilmesiyle, esir düşmüş ve Endonezya daki bir Japon esir kampında üç buçuk yıl esare yaşamışır. Savaş sonrasında ekrar İngilere ye dönen Phillips, London School of Economics de sosyoloji eğiimi almış ve bu dönemde Keynesyen okula ve ekonomiye ilgi duymaya başlamışır. Ardından ekonomi alanında uzmanlaşarak, üniversiede geçen on bir yıllık bir sürecin sonrasında 1958 de ekonomi profesörlüğüne yükselilmişir. Phillips daha London School of Economics deki öğrencilik yıllarında, mühendislik geçmişinin de ekisi ile ilginç bilimsel projelere imza amışır. O dönemde hidrolik prensiplerine göre asarlanmış ve analog olarak çalışan MONIAC adlı basi bir bilgisayar gelişirmiş ve İngiliz ekonomisinin nasıl işlediğini modellemeye çalışmışır. Parasal Ulusal Gelir Analog Bilgisayarı (Moneary Naional Income Analogue Compuer / MONIAC) kelimelerinin baş harflerinden harekele MONIAC adını alan söz konusu bilgisayar, bugün hala Yeni Zelanda Merkez Bankası nda sergilenmekedir. Ancak hiç kuşkusuz A.W. Phillips i ekonomi alanında bu kadar ünlü yapan, 1958 de Economica da yayınlanan İngilere de İşsizlik ve Parasal Ücre Oranlarını Değişim Oranı Arasındaki İlişki, 1861-1957 adlı makalesi olmuşur. Phillips bu çalışmasıyla, işsizlik oranı yüksek olduğunda ücrelerin isikrarlı olma eğilimi göserdiğini ve bir süre sonra düşmeye başladığını; aksine işsizlik düşük olduğunda da ücrelerin hızla yükseldiğini belirlemişir. Aslında, Phillips in bu deneysel bulguları çok

2 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay da yeni değildir. Daha önceleri parasal ücrelerle işsizlik arasında böyle bir ilişkinin varlığına ünlü Amerikalı ikisaçı Irving Fisher arafından da değinilmişi. Faka Phillips in çalışması, bu olgunun işsizlik ile enflasyon arasındaki ers yönlü ilişkiye dayandığını ilk kez ifade emesi açısından orijinal ve önemli kabul edilmekedir. Çalışmasının yayınlanmasının üsünden çok da uzun bir süre geçmeden, Paul Samuelson ve Rober Solow gibi ünlü ikisaçılarca Phillips in oraya koyduğu ilişkinin sonuçları ABD açısından da araşırılmış ve doğrulanmışır. Böylece, enflasyon ile işsizlik ve buna paralel olarak enflasyon ile çıkı açığı arasındaki ilişkiler ikisaçılar arasında Phillips Eğrisi olarak anılmaya başlanmışır. Zamanla Phillips Eğrisi ve ona dayanan analizler; büyük bir değişim geçirmiş olsa da, makro ekonomik isikrar ve ekonomik döngüler üzerine yapılan analizlerde hala merkezi bir rolü olduğu rahalıkla söylenebilir. A.W. Phillips, ekonomiye olan kakılarından öürü Nobel ödülü almasa da, O nun çalışması pek çok Nobel ödüllü ikisaçının çalışmalarına emel eşkil emişir. İsikrar poliikalarına yapığı kakıdan öürü ekonomi alanında haklı bir yere ve üne sahip olmuşur. 1967 de Avusrulya ya geri dönen ve bir süre Avusuralya Ulusal Üniversiesinde çalışan Phillips in 1969 da sağlığı bozulmaya başlamış ve erken emekli olarak vaanı olan Yeni Zelanda ya yerleşmişir. Bir süre Auckland Üniversiesinde de dersler veren Phillips 1975 de Auckland da hayaa veda emişir.

Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki M akro ekonomi poliikası alanında çalışan ikisaçılar, çok uzun bir süredir fiya isikrarı sağlanması ile işsizliğin önlenmesinin birbiriyle çelişen iki hedef olduğunu bilmekedirler. Gerçeken, enflasyonun düşürülmesi için uygulanan poliikaların en önemli maliyei işsizlik oranlarındaki arışır. Aynı şekilde, işsizliği düşürmek ve ekonomide am isihdamı sağlamak amacıyla uygulanan poliikalar da enflasyona neden olmakadır. Enflasyonla işsizlik arasındaki bu ers ilişkiyi eraflı bir şekilde analiz eden ilk ikisaçı A.William Phillips olmuşur. Phillips 1958 de yayınlanan makalesinde, ücre enflasyonu (wage inflaion / πw) ile işsizlik oranı (unemploymen rae/ U) arasındaki ilişkiyi ilk kez ekonomerik dayanaklarıyla oraya koymuşur. Aslında Phillips ilk çalışmalarında, enflasyon (π) ile reel milli gelir ve poansiyel üreim düzeyi arasındaki farkın (Y Y * ), yani çıkı açığı nın (oupu gap) ilişkisini araşırmışır. Faka, o dönemde çıkı açığı verileri işsizlik verileri kadar yeerli olmadığından, söz konusu

4 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay ilişkiyi deneysel olarak ispalayabilmek için ücre arış oranları veya ücre enflasyonu ile işsizlik düzeyi arasındaki ilişkiyi incelemişir. Phillips 1958 arihli ünlü çalışmasında İngilere nin yüz yıllık verilerini kullanarak ücre enflasyonu ile işsizlik oranı arasında ers yönlü bir ilişki bulunduğunu oraya koymuşur. Çalışma bu yönüyle ekonomi çevrelerinde büyük yankı uyandırmış ve Phillips Eğrisi (Phillips Curve) olarak anılmaya başlamışır. Günümüze gelinceye kadar, değişen ekonomik yapı ve ilişkiler nedeniyle yapılan eleşirilerle en az alı kez dönüşüm geçirmiş olan Phillips Eğrisi; hala makro ekonomik poliikanın en önemli bağınılarından birisi olarak kabul edilmekedir. Bunun emel nedeni, Phillips Eğrisinin hem enflasyon ile işsizlik hem de enflasyon ile çıkı açığı arasındaki ilişkileri basi ve ekin bir şekilde açıklayabilmesidir. Bu bölümde, farklı ikisadi düşünce okullarının görüşleri çerçevesinde enflasyon-işsizlik ilişkisinden yola çıkılarak Phillips Eğrisinin günümüze dek geçirdiği evrim açıklanacakır. 1.1. Orijinal Phillips Eğrisi: Analizin İlk Aşaması Orijinal Phillips Eğrisi, işsizlik oranına ücre ayarlamalarının epkisini anımlamakadır. Bu ilişkinin bir ür enflasyon anımlamasına yada modellemesine dönüşmesi firmaların fiyalama kararları üzerinde ekili olan verimlilik ve kapasie faydalanması na (capaciy uilizaion) dayalı olan birim emek maliyelerinin üzerine esnek bir mark-up konulmasıyla olmuşur (Humphrey, 1986b:9). Phillips Eğrisinin karakerize eiği ilişki; fiya dinamiklerini, dürüleri, ücreler ve işsizlik arasında gözlenen ampirik bir düzeni emel almakadır. Bu ilişki ilk kez, Jan Tinbergen arafından 1936 da oraya konmuşur. 1923-33 döneminde Hollanda da üç aylık isihdam, ücre ve fiya verilerini kullanan Tinbergen, aşağıdaki modele ulaşmışır: W = α E + β p 1 Bu modelde, W nominal ücreleri, E isihdamı ve p fiya düzeyini simgelemekedir. E isihdamın kendi rendine oranıdır, p-1 yaşam ayarlamalarının maliyeini simgeler. Bu ilişkinin doğal hali, emek piyasasına ücre cinsinden epkiler olarak Tinbergen in 1951 yılında yayınlanan kiabında ifade edilmişir. Tinbergen kiabında, E yerine U -1 erimini kullanmışır (Humphrey, 1986b:9-10). Klein ve Goldberg, 1955 de Tinbergen inkilere çok yakın bulgulara ulaşmışlardır. Bu araşırmacılar, emek piyasasında

Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki 5 dengesizlik ayarlamalarını dikkae almış ve yıllık verileri kullanarak aşağıdaki modeli ahmin emişlerdir (Humphrey, 1986b:10): W = α + βu + θ p + φ + u 1 Yine 1955 de Brown, Phillips Eğrisinin çok bilinen görünümüne benzer bir grafik oraya amışır. Brown un grafiği gerek İngilere gerekse ABD verileriyle ücre enflasyonu ile işsizlik oranı arasındaki negaif ve doğrusal olmayan ilişkiyi göserir. 1957 de Sulan, hipoeik bir ekonomi için fiya düzeyi ile işsizlik oranı arasında doğrusal olmayan ve negaif bir ilişki olduğunu oraya koymuşur. Sulan, enflasyon ile işsizlik oranının negaif ilişkisini vurgulamışır. Yeni Zelandalı ikisaçı Alban William Phillips e kalan, Brown un grafiği üzerine Sulan ın şedülünü yerleşirmek ve kendi ünlü diyagramını üremek olmuşur. 1958 de Phillips, 1861-1913 dönemini kapsayan yıllık verilerle 1948-1957 döneminde yapılan gözlemlerin neredeyse çakışığını espi emişir. Böylece aşağıdaki ünlü ilişki oraya çıkmışır (Humphrey, 1986b:10-11): c W = a + bu 1 c = 1, W = πw ve a=0 πw = b U 1960 da Richard Lipsey in Phillips Eğrisi konusundaki eorik önermelerini akiben yine aynı yıl Samuelson ve Solow, Phillips in ampirik ilişkisini ilk kez bir poliika reçeesi olarak ifade emişir. Bu ers ilişkiye Phillips Eğrisi adını da onlar vermişir. Böylece Phillips Eğrisi Keynesyen poliikaların geçerliliğini kanılamaka kullanılan bir araca dönüşmüşür (Humphrey, 1986b:11). Phillips Eğrisinin ilk halinin, genellikle alep yeersizliği veya alep fazlalığı cinsinden Keynesyen işsizlik analizine ağırlık veren bir anlayışa olduğu kabul edilmekedir. 1950 lerde ve 1960 ların başlarında Keynesyenler, enflasyonu ve işsizliği açıklamak için oplam alebi dikkae almışlardır. O dönemde Keynesyenlerin kullandığı analiz yönemi, enflasyonis-deflasyonis açık modelleri dir (inflaionary deflaionary gap models). Keynesyenler, maliye enflasyonu ve denge işsizlik olgularını bir ölçüde kabul emelerine karşın, söz konusu olguların Neoklasiklerin ileri sürdüklerine oranla sabi olduğunu kabul emişlerdir. Sonuç olarak, Phillips Eğrisi çerçevesinde enflasyonla işsizlik arasındaki ers ilişkinin oldukça isikrarlı olduğunu savunmuşlardır. Dolayısıyla, onlara göre; devle oplam alebi değişirerek enflasyon işsizlik ers ilişkisini yönlendirebilir. Bu açıklamalar ışığında Phillips in oraya aığı Phillips Eğrisinin orijinal hali Şekil 1.1 deki gibidir. Orijinal Phillips Eğrisi, ekonomiyi yönlendirenlere basi bir poliik ercih sunmakadır:

6 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay Oorieler alep yöneimi poliikalarıyla, enflasyon ile işsizlik arasında bir ercih yapmalıdır. Bir başka deyişle, bu iki makro ekonomik değişkenden hangisini değişirmek isiyorsa diğerinin am ers yönde değişmesi pahasına ekonomiye müdahale emelidir. Enflasyonla işsizlik arasındaki ilişki, alep fazlası ya da alep yeersizliği açısından aşağıdaki gibi ifade edilebilir: 1 14243 AD > AS π U U Talep Fazlası 1 14243 AD < AS π U U Talep Yeersizliği Şekil 1.1. Phillips Eğrisinin Orijinal Hali π W π W 0 U PC U Phillips Eğrisinin üreildiği fonksiyonel ilişki, ücre enflasyonu ile işsizlik oranı arasındaki ers ilişkiyi yansıacak şekilde anımlanabilir: 1 π W = b U (1.1) (1.1) nolu eşilike; πw ücre enflasyonunu, U işsizliği, 1/U alep fazlasını, b ise eğrinin eğimini belirlemekedir. Eğer işsizlike bir düşüş olursa (1/U ararsa), ücre enflasyonunda bir yükseliş baş göserecekir. Daha doğru bir deyişle, işsizlike bir düşüş olabilmesi ücrelerdeki arışa bağlıdır. Söz konusu değişmeler sonucunda ekonominin harekei Phillips Eğrisi nin üsünde gerçekleşecekir. Bu ilişkiyi kapalı bir fonksiyonla anımlamak da olasıdır: π W = f ( U ), f < 0 π U W

Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki 7 Ama üreim fiyalarının birim emek maliyelerine sabi bir mark-up uygulanmasıyla belirlendiği varsayımı, Phillips ilişkisinin enflasyon ile işsizliği ilişkilendiren fiya değişim denklemine dönüşmesine yol açmışır. Phillips Eğrisinin daha bilinen hali de, enflasyon ile işsizlik arasındaki ilişkiyi yansıan ve dikey eksende fiya enflasyonunun (π) yer aldığı Şekil 1.2 de sunulan halidir. Bu eğrinin fonksiyonu da şu şekilde ifade edilebilir: 1 π = b U π = f ( U ), f < 0 ve π U 0 Şekil 1.2. Phillips Eğrisinin Türdeşi π c a b PC (1.2) U 1.2. Phillips Eğrisinde Kaymalar 1960 lardan sonra, 1950-60 dönemindekine göre daha yüksek işsizlik ve daha yüksek enflasyon oranları gözlenmişir. Bu da, ikisaçılar arasında zamanla Phillips Eğrisinin orijinal pozisyonunun sağına doğru kaydığı konusunda bir görüş birliğinin doğmasına neden olmuşur. Böylece ekonomi çevreleri iki soruya cevap aramaya başlamışır: Phillips Eğrisini zaman içinde sağa doğru kaydıran eken ya da ekenler nedir? Böyle bir kayma ekonomide ne gibi sonuçlar doğuracakır? İkisa çevrelerinde Phillips Eğrisinin zamanla sağa doğru kaymasına neden olan başlıca unsurun enflasyon oranlarının yükselmesi olduğu kabul edilmişir. Bu çerçevede, enflasyonu ekileyen ve enflasyon oranlarının armasına yol açan sebepler ise aşağıdaki gibi sıralanabilir: Uzun dönemde maliyelerin arması: Emek arzındaki aşırı büyümeye karşın reel ücre için işçi sendikaları arafından yapılan pazarlıklar gibi. Kısa dönemde maliyelerin arması: Dünya mal fiyalarındaki aşırı arışlardan ileri gelen arz şokları bu kapsamdadır. Örneğin, 1973-74 ve 1978-79 perol krizleri gibi.

8 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay Enflasyon beklenileri: İşçilerin ve şirkelerin enflasyonun aracağı yönündeki beklenilerinin güçlenmesi ücrelerin ve fiyaların armasına yol açacakır. Talebin ekonominin bir seköründen diğerine hızla kayması: Emek harekeliliği daha fazla olduğunda bir sekörden diğerine alep kayması görülecekir. Böylece bazı sekörlerde alep fazlası bazılarındaysa alep yeersizliği oraya çıkacakır. Ekonominin büünü için olduğu kadar münferi sekörler için de Phillips Eğrisinin özündeki manık aynıdır. Aşırı alep olan sekörlerdeki fiya arışı alep yeersizliği olan sekörlerdeki fiya düşüşünden daha fazla olacakır. Buna karşın yine de oplam arz oplam alebe eşi kalacakır. Sıralanan unsurların herhangi birindeki veya birkaçındaki değişmeye bağlı olarak enflasyonda meydana gelecek yükseliş, Phillips Eğrisinin sağa doğru kaymasına yol açmakadır. Eğrideki bu ür harekeleri hesaba kamak için (1.2) numaralı eşilik ilave değişkenlerle genişleilmişir. Eşiliğe, kayma değişkenleri nin (shif variables) eklenmesi, Phillips Eğrisi analizinin de ikinci aşamasını oluşurur. Kayma değişkenlerin eklenmesiyle, Phillips Eğrisi denklemi aşağıdaki hale gelmişir: 1 π = a + b U (1.3) (1.3) numaralı eşilike; a verimlilik, karlılık, işçi sendikalarının ekileri, işsizliğin yaygınlığı v.b. gibi enflasyon-işsizlik ilişkisini ekileyen değişkenleri simgelemekedir. Bu aşamada, fiya beklenilerini yansıan değişkenler henüz hesaba kaılmamışır. Gerçi geçmiş fiya değişimi oranı zaman zaman bir kayma değişkeni olarak kullanılmışsa da; nadiren umulmayan enflasyon un (unanicipaed inflaion) bir ölçüü olarak ifade edilmişir. 1960 ların sonlarına kadar, beklenisel değişkenlerin Phillips Eğrisi denklemlerine amamen dahil edilmesi söz konusu değildir. Bu dönemden sonra, enflasyonis bekleniler birçok analizci arafından Phillips Eğrisi ndeki kaymaların en önemli nedeni olarak dikkae alınmaya başlamışır. (1.3) numaralı eşilike, a sabiinin büyümesi Phillips Eğrisini sağa yukarı doğru kaydıracakır. Diğer arafan, a sabiinin büyüklüğü denge işsizlik mikarına yada doğal işsizlik oranına da bağlıdır. Eğer denge işsizlik mikarı ararsa; a nın da değeri aracakır. Diğer bir deyişle, veri bir enflasyon oranında daha yüksek bir işsizlik düzeyi söz

Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki 9 konusu olacakır. Denge işsizlik oranındaki arışların, aşağıda sıralanan nedenlerden ileri geldiği kabul edilmekedir: İşsiz insanların iş aramaya ayırdıkları zamanı arıran işsizlik yardımı arışları, Dış icare duvarlarının kaldırılmasıyla, ulusal üreicilerin dış rekabee açılması ve bunun yapısal işsizliğe neden olması. (1.3) numaralı eşilik Phillips Eğrisi analizinin ilk aşamalarında, oorielerin sürekli olarak düşük bir işsizlik oranı sağlamak için yüksek bir enflasyon oranına kalanmalarını gerekiren isikrarlı bir ers ilişkiye dayanmakaydı. Başka bir deyişle, bu eşilik poliik oorielerin ercih edebileceği alernaif enflasyon-işsizlik kombinasyonlarının bir lisesini oluşuruyordu. Bu alernaif kombinasyonlar lisesinin hiçbir zaman değişmeyeceği varsayıldığından, ilişkinin daima isikrarlı olduğu kabul edilmişi. Ancak, ikisaçıların 1960 lardan sonra Phillips Eğrisi üzerine yapıkları deneysel çalışmalarla böyle isikrarlı bir ilişkinin olmadığı espi edilmişir. Onlara göre eğride gözlenen kayma, yukarıda değinilen nedenlerle a nın değerinin değişmesinden kaynaklanmakadır. Şekil 1.3 de, Phillips Eğrisinin zamanla sol alan sağ üse doğru kayması asvir edilmekedir. Şekil 1.3. Phillips Eğrisinde Zaman İçinde Gözlenen Kayma π π 0 U 0 U PC PC' 1.3. Beklenilerle Genişleilmiş Phillips Eğrisi: Monearis Yaklaşım Phillips Eğrisi analizinin evriminin üçüncü aşamasını, 1960 larda Neoklasik söylemi çağın gelişmeleri ışığında revize eden Monearis ikisaçılarca ileri sürülen görüşler oluşurur. Öncülüğünü Chicago Üniversiesinden Milon Friedman ın yapığı Monearisler bu anlamda analize üç yenilik geirmişlerdir: (1) Talep fazlalığı değişkeninin yeniden

10 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay anımlanması, (2) Phillips Eğrisi fonksiyonuna fiya beklenilerinin dahil edilmesi ve (3) ekonomik birimlerin fiya beklenilerinin nasıl oluşurduklarını açıklayan bir bekleni hesaplama mekanizmasının gelişirilmesi. Monearisler, bu yeni varsayımları emel alarak kısa dönemde Phillips Eğrisinde gözlenen kaymaları açıklayabilmek için Enflasyonun Hızlandırıcı Teorisi ni (Acceleraionis Theory of Inflaion) gelişirmişlerdir. Aşağıda sırasıyla üm bu görüşler açıklanacak ve ardından Monearislerin işsizlik ve enflasyon üzerine poliika önerilerine değinilecekir. 1.3.1. Doğal İşsizlik Oranı ve Talep Fazlalığının Yeniden Tanımlanması Orijinal Phillips Eğrisi fonksiyonunda, işsizlik oranının ersi (1/U) şeklinde anımlanan alep fazlalığı; reel üreimin cari ve normal kapasiesi arasındaki farklılık ya da bunun eşii olan cari ve doğal işsizlik oranları arasındaki açık (gap) (1/(UN U)) olarak Monearislerce yeniden anımlanmışır. 1 İşsizliğin doğal oranı (naural rae of unemploymen) veya doğal işsizlik oranı, ekonominin friksiyonel ve yapısal özelliklerine dayanmaka, emek ve mal piyasalarındaki arz-alep dengesiyle uarlılık gösermekedir. Bu yenilik, normal kapasie üreimi ve doğal işsizlik oranı yoluyla am isihdam dengesi ni belirmekedir. Ekonominin her hangi bir iş kolunda (diyelim ki i) aşırı alep varsa (yani Di>Si ise); bu iş kolundaki fiyalar aracakır. Fiyalardaki arışın oranının, aşırı alebin büyüklüğüne bağlı olduğu varsayılır. Arzı aşan aleple ((Di Si)/Si) oranılı olarak fiyalar olması gerekenden daha hızlı aracakır: π D S f i i i = Si f > 0 (1.4) Benzer bir manık yürüülerek, ek bir iş kolu için geçerli olan bu kabul büün ekonomiyi kapsayacak şekilde genelleşirilebilir. Dolayısıyla, oplam alep oplam arzı aşığı ölçüde fiyalar daha hızlı aracakır: AD AS π = f AS f > 0 (1.5) 1 Aslında, işsizlik ile çıkı açığı arasındaki ilişki ABD li ikisaçı Arhur Okun arafından ispalanmışır. Okun Yasası olarak da bilinen bu ilişki ve buna dayalı olarak gelişirilen Phillips Eğrisi konusunda ileride daha deaylı açıklamalar yapılacakır.

Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki 11 Mallara olan alep arıkça, eorik olarak emeğe olan alebin de aracağı kabul edilmekedir. Eğer herhangi bir malla ilgili emek piyasasında (diyelim ki, ayakkabı seköründe çalışanların oluşurduğu emek piyasasında), aşırı emek alebi varsa; ücreler aracak ve bu insanları daha gayreli bir şekilde iş aramaya ieceğinden friksiyonel işsizlik düşecekir. Aynı manık, ekonominin büününe uygulanacak olursa, aşağıdaki ifadeyi yazabiliriz: ( AD AS ) 1 U = c + d (1.6) AD Bu ifade; alep fazlasının yükselmesinin işsizliğin daha düşük olmasına yol açacağı anlamına gelmekedir. Ama, işsizlik hiçbir zaman sıfır a düşmez. (1.6) numaralı eşilikeki c sabii bu gerçekliği yansımakadır. Eğer ücreler Keynes in ve O nun arafarlarının ileri sürdükleri gibi aşağı doğru yapışkansa, Phillips Eğrisinin formülasyonu iser isemez karmaşık bir hale gelecekir. Bu bağlamda, (1.6) numaralı eşilik sadece aşırı alep veya alep fazlası olduğunda kullanılabilir: Talep Fazlası: ( AD AS ) AS Toplam alebin oplam arza eşi olduğu (AD=AS) varsayılır ve buna bağlı olarak alep enflasyonu ve maliye enflasyonu olmadığı kabul edilirse; ekonomi Şekil 1.4 deki x nokasında olacakır. x nokası, denge işsizlik düzeyini veya doğal işsizlik oranı nı (UN) yansımakadır. Toplam alep düşerse, ücrelerin aşağı doğru yapış-kan olduğu varsayımı alında işsizlik önemli oranda aracakır. Ama, buna karşın fiyalarda küçük bir düşüş > 0 meydana gelecekir. Bundan öürü, eğri x nokasının sağında yaay eksene nispeen paralel bir eğilim sergiler. π Şekil 1.4. Doğal İşsizlik Oranı ve Phillips Eğrisi 0 PC x U N U

12 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay 1.3.2. Phillips Eğrisi Fonksiyonuna Beklenilerin Dahil Edilmesi Phillips Eğrisi analizine beklenilerin dahil edilmesi, işsizlik ve enflasyon eorisine Monearislerin en önemli kakısı olarak kabul edilmekedir. Monearisler, Phillips Eğrisindeki kaymaları enflasyon beklenilerine bağladıklarından, fonksiyondaki kayma değişkeni (a) yerine beklenen enflasyon oranını (π e ) yerleşirmişlerdir. Buna, beklenilerle genişleilmiş Phillips Eğrisi (expecaions-augmened Phillips Curve) adı verilmekedir ve en basi şekliyle aşağıdaki gibi ifade edilebilir 2 : e 1 π = π + b U N U (1.7) (1.7) nolu eşilike; π e beklenen enflasyon oranını simgelemekedir. Denklemin özünde yaan manık küçük bir örnekle açıklanabilir. Eğer insanlar enflasyonun %5 olmasını bekliyorlarsa (π e =5) ve alep fazlası %3 lük bir alep enflasyonuna yol açarsa ((1/U)=3); cari enflasyon oranı %8 (π=8) olacakır. Monearisler, modellerini piyasa dengesi görüşü üsüne inşa emişlerdir. Onlara göre; ücreler en azından uzun dönemde aşağı doğru yapışkan değildir. Uzun dönemde alep fazlalığı sorunu olmayacağından, dengesizliğe dayalı işsizlik de gözlenmeyecekir. 1.3.3. Bekleni Hesaplama Mekanizması: Uyumlu Bekleniler Hipoezi Cevaplanması gereken soru; beklenen enflasyon oranının nasıl belirleneceği dir. Monearisler, enflasyon beklenilerinin geçmişeki enflasyon oranlarına bağlı olduğunu kabul ederler. Bu yaklaşım; uyumlu bekleniler hipoezi (adapive expecaions hypohesis) olarak adlandırılmakadır. Cagan ın (1956) Monearizme ampirik dayanaklar aradığı ünlü çalışmasında ileri sürdüğü hipoez, Friedman (1968) ve Phelps (1967 ve 1968) arafından Phillips Eğrisi analizine uygulanmışır. Uyumlu bekleniler hipoezi, ekonomik birimlerin geçmiş ecrübelerinden öğrendiklerini beklenilerini oluşururken kullandıkları 2 Burada basi nielemesi özellikle yapılmışır. Phillips Eğrisinin bundan sonraki üm aşamaları, ilerleyen açıklamalarda da görüleceği gibi beklenilerle genişleilmiş yapıdadır. Ancak ikisadi düşünce okullarının görüşleri çerçevesinde beklenilerin hesaplanma mekanizması değişmeke ve karmaşıklaşmakadır. Dolayısıyla, beklenilerle genişleilmiş Phillips Eğrisinin en yalın hali yukarıda belirildiği gibidir.

Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki 13 esasına dayanmakadır. Bunu bir örnekle daha iyi açıklayabiliriz. Eğer geçen yıl enflasyon oranı ekonomik birimlerin beklenilerinin alında gerçekleşmişse, bu yıl ekonomik birimler bu değişmeyi dikkae alarak beklenilerini oluşuracaklardır. Yani beklenilerindeki haayı, gerçekleşen enflasyonun beklenenden sapmasını göz önüne alarak yukarı doğru düzeleceklerdir. Uyumlu bekleniler hipoezinin en basi hali; bu yılın beklenen enflasyon oranının (π e ), geçen yılın gerçekleşen enflasyon oranına (π-1) eşi olması gerekiği kabulüne dayanır: π = e π 1 Daha gelişmiş ve karmaşık uyumlu bekleniler modelleri, enflasyon beklenilerinin geçmiş enflasyon oranlarının ağırlıklı bir oralaması olarak hesaplanması esasına dayanır. Buna göre, enflasyon beklenenden farklı gerçekleşiğinde meydana gelen haanın oranı dikkae alınarak bekleniler cari enflasyon düzeyine uyum göserir. Haa öğrenme mekanizması (error-learning mechanism) adı verilen bu uyum süreci aşağıdaki gibi ifade edilebilir: & π e = π e = z( π π e ) (1.8) (1.8) numaralı eşilike; bekleni değişkeninin üzerindeki noka, bu e değişkenin değişim oranını (zamanın ürevi olarak) göserir, ( π π ) cari ve beklenen fiya enflasyonu arasındaki fark yani bekleni haasıdır ve z de uyumlama oranıdır. Örneğin, uyumlama oranı ½ olsun, cari ve beklenen enflasyon oranları sırasıyla %10 ve %4 ise, bekleni haası %6 olacakır. Bu akdirde, beklenen enflasyon oranı haanın yarısına eşi bir mikarda (yani %3 = %6 ½ ) aracak şekilde düzelilecekir. Bu düzelme, bekleni haası oradan kalkana dek sürecekir. Ayrıca görülmekedir ki; (1.8) numaralı eşilik beklenen enflasyon ağırlıkları oplamı 1 olacak şekilde geçmiş üm enflasyon oranlarının geomerik olarak ağırlıklandırılmış bir oralamasıdır. Bundan öürü, haa öğrenme mekanizması çerçevesinde enflasyon beklenileri aşağıdaki gibi hesaplanabilir: e = 1 1 + 2 2 + 3 + L + n n π β π β π β β π π n e = βiπ i i= 1 Yukarıdaki eşiliklerde; β kasayılarının oplamının bir olduğu (β1+β2+β3+ +βn=1), kabul edilmekedir. Yani β lar geçmiş yıllarda gerçekleşmiş olan enflasyon oranlarının ağırlıklarını yansıır ve bunların oplamı bire eşi olmalıdır. Ayrıca, bu ağırlıklar geçmişe doğru giderek

14 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay küçülmekedir (β1<β2<β3< <βn). Ekonomik birimler, enflasyon beklenilerini geçmiş birkaç yılın gerçekleşmiş enflasyon oranlarına dayandırmakadır. Ancak en son yılın (bir önceki yıl) enflasyon oranının bu bekleniler üsündeki ekisi, ondan önceki yıllarınkine göre daha yüksekir ve aynı manıkla geçmişe doğru gidildikçe o yılın cari dönemdeki bekleniler üsündeki ekisi azalır. 3 Söz konusu uyumlama süreci Şekil 1.5 de asvir edilmekedir. 4 3 2 1 π Şekil 1.5. Uyumlu Bekleniler Hipoezi Çerçevesinde Bekleni Haalarının Düzelilmesi 4 3 2 1 +1 π π e Enflasyonun hız kazandığı yıllarda, insanlar enflasyon beklenilerini bir önceki yılın enflasyon oranının arış mikarı kadar yukarı ayarlarlar. Çünkü, daha önceki yılların enflasyon oranları yüksek enflasyon koşullarında uyumlama sürecinde önemini yiirecekir. Bu durum aşağıdaki gibi ifade edilebilir: π = e π 1 1.3.4. Doğal Oran Hipoezi ve Uzun Dönem Phillips Eğrisinin Şekli Monearislerin oraya aığı doğal oran hipoezi (naural rae hypohesis), ikisaçıların Phillips Eğrisi konusundaki görüşlerini radikal olarak değişirmişir. Bu hipoez, hızlandırıcı eorisinin de emellerini oluşurmakadır. 3 İnsanların beklenilerini oluşururken eski fiya deneyimlerine nazaran yeni fiya deneyimlerine daha fazla dikka sarf eikleri varsayılmakadır. Ağırlıkların hangi hızda düşüğü insanların enflasyonis geçmiş konusundaki hafızalarının gücüne bağlıdır. Ağırlıkların hızla düşmesi insanların hafızalarının zayıf olduğunu ve fiya beklenilerinin yakın geçmişe yaşadıkları ecrübelere bağlı bulunduğunu göserir. Tersine, ağırlıkların yavaşça azalması insanların beklenilerini oluşururken daha uzak geçmişeki fiya oluşumlarını da dikkae aldıklarını ve uzun dönemli hafızalarının güçlü olduğunu göserir.

Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki 15 Phelps (1967 ve 1968) ve Friedman (1968) arafından oraya aılan doğal oran hipoezi; uzun dönem dengesinde reel ekonomik değişkenlerin nominal ekonomik değişkenlerden bağımsız olma eğilimi aşıdığı ve bu nedenle işsizlik ve enflasyon oranları arasında sürekli bir ers ilişki olmadığı ana fikrine dayanır. Bununla birlike, Monearislerce işsizlikle enflasyon arasında kısa dönemde bir ers ilişki olduğu kabul edilir. Ama kısa dönemli ers ilişki; bekleniler enflasyonis ecrübelere dayalı olarak şekillendiğinden, beklenmeyen enflasyondan kaynaklanan geçici bir olgudur. Uzun dönemde, enflasyonis sürprizler olmadığından ve bekleniler ümüyle gerçekleşiğinden; işsizlik kendi doğal oranına (denge oranına) geri döner. Bu oran, beklenen durgundurum (seady-sae) enflasyon oranlarının hepsiyle amamen uarlıdır. Bu açıklamalar ışığında, uzun dönem Phillips Eğrisi doğal işsizlik oranında dikey bir doğrudur (Bkz. Şekil 1.6). (1.7) numaralı eşilik, önemli sonuçlar doğurur. Denklem e π π = b(1/ U ) olarak yeniden düzenlendiğinde, beklenmeyen enflasyon ile işsizlik (alep yeersizliği) arasındaki ers yönlü ve enflasyonla alep fazlalığı arasındaki doğru yönlü ilişkiyi oraya koyar. Ayrıca, bu denklem enflasyon am olarak belirlendiğinde (yani e π π = 0 olduğunda), enflasyonla işsizlik arasında ers ilişki olmadığını da söyler. Dahası, eğer denklem doğruysa; alep fazlalığı Şekil 1.6. Doğal Oran Hipoezi ve Uzun Dönem Phillips Eğrisi bu nokada sıfır ol- π malıdır ve bu işsizliğin Uzun Dönem LRPC Phillips Eğrisi doğal oranıdır. Sıfır alep fazlalığı ve doğal işsizlik oranı, bundan dolayı beklenileri amamen sağlayan herhangi bir enflasyon π 5 π 4 π 3 B C D E oranıyla uyum- ludur. Kısaca (1.7) numaralı π 2 eşilik; enflasyon a- π 1 mamen beklendiği gibi A gerçekleşiğinde, enflasyon U 0 U ile işsizlik arasında ilişki 1 U N olmayacağını ileri sürer ve Doğal İşsizlik PC 1 PC 2 PC 3 PC 4 bu Phillips Eğrisi nin Oranı Kısa Dönem orijinal haliyle çelişir. Phillips Eğrileri

16 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay 1.3.5. Hızlandırıcı Teorisi Hızlandırıcı Teorisi (Acceleraionis Theory); Monearis ikisaçıların kısa dönem Phillips Eğrisi ndeki kaymaları açıklamak için gelişirdikleri bir yaklaşımdır. Phelps (1967, 1968) ve Friedman (1968) arafından ileri sürülen bu eorinin ana fikri; işsizlik düzeyinin analizin başındaki denge düzeyinin (doğal işsizlik oranı) alında uulması için, enflasyonun hızlanmasının göze alınması gerekiğidir. Zaen bu nedenle, uyumlu bekleniler hipoezinin dahil edildiği Phillips Eğrisi analizi Hızlandırıcı Teorisi olarak adlandırılmakadır. (1.7) numaralı eşilik (1.8) numaralı eşilikle birleşirildiğinde, hızlandırıcı hipoezi oraya koyar. Doğal oran hipoezinin bir sonucu olarak, enflasyon ile işsizlik arasında uzun dönemde bir ers ilişki olmamasından öürü; işsizliği kendi doğal oranının alında sabileme çabaları mulaka sürekli hızlanan enflasyon olgusuna yol açacakır. Böyle hızlanmalar, daima cari enflasyonu beklenen enflasyonun üsünde uacakır. Dolayısıyla, işsizliğin kendi denge düzeyine dönmesini engelleyen enflasyonis sürprizler de sürekli olacakır (Sargen, 1971). Bu sonuçlar kolaylıkla göserilebilir. Yukarıda belirildiği gibi, (1.7) numaralı eşilik sadece alep fazlalığı sıfırdan farklı olduğunda cari enflasyon beklenen enflasyondan sapmakadır. Ama (1.8) numaralı eşilik; haa öğrenme mekanizmasının doğal bir sonucu olarak bu ür sapmaların, enflasyon hızlanmadıkça ve beklenen enflasyonun her zaman üzerinde kalmadıkça süreklilik gösermeyeceğini ifade eder. Eğer enflasyon hızlanmıyor ve sabi kalıyorsa, cari ve beklenen enflasyon arasındaki açık önünde sonunda kapanacakır. Bundan öürü, alep fazlalığı kendi doğal denge düzeyinin üsünde kaldıkça, enflasyondaki hızlanma çıkı açığının fazla olmasına yol açacakır. Diğer bir deyişle, hızlandırıcı hipoezin yansıığı uzun dönem ers ilişki; işsizlik ve enflasyonun hızlanma oranı arasındadır. Yoksa, orijinal Phillips Eğrisi nin beliriği geleneksel ers ilişki gibi işsizlik ve enflasyon oranı arasında değildir. 1 π = b U N U 1 π = b U N U π ( U U ) N π = f ( U U ), f < 0 N (1.7 ) Özele; bu manık dokusu içinde devle işsizliği daha fazla azalmak için, her yıl enflasyonda daha fazla arışa yol açacak ve bu da

Bölüm 1. Enflasyon ve İşsizlik Arasındaki İlişki 17 her geçen yıl enflasyon beklenilerinin bir önceki yıla göre yükselmesine neden olacakır. Sonuça, enflasyon daha da hızlanacakır. Bundan öürü, Monearislere göre Phillips Eğrisinin karakerize eiği enflasyon oranları ile işsizlik oranları arasındaki ers ilişki, uzun dönemde hızlanan enflasyon oranı ile işsizlik arasındadır. Şekil 1.7 de hızlanan enflasyon oranı ile işsizlik arasındaki uzun dönem ilişkisi göserilmekedir (Humphey, 1986a:23). Phillips Eğrisinin yukarı doğru kayması, ekonomik birimlerin beklenileri ümüyle bir önceki yılın enflasyon oranına göre oluşmadığı akdirde daha yavaş gerçekleşecekir. Tersine, bekleniler bir önceki yılın enflasyon oranına göre daha yüksek olduğunda, Phillips Eğrisi hızla yukarı kayacakır (Sargen, 1971). π 4 π 3 π 2 π 1 0 Şekil 1.7. Hızlandırıcı Teorisi ve Phillips Eğrisi π C B U 1 D LRPC U N A PC 3 PC 2 PC 1 U 1.3.6. Monearislerin Poliika Önerileri Doğal oran ve hızlandırıcı hipoezlerden iki poliik eki veya önerme oraya çıkmakadır. Birincisi, poliik oorieler ya işsizliği konrol alına alır yada enflasyona isikrar kazandırırlar. Ama ikisi bir arada olmaz. Eğer işsizliği önlerlerse, enflasyon üzerindeki konrollerini kaybedeceklerdir. Çünkü işsizlik kendi doğal düzeyinin alında uulduğunda enflasyon hızlanacakır. Eğer enflasyona isikrar kazandırırlarsa, bu defa da herhangi bir durgun-durum enflasyon oranında işsizlik kendi doğal düzeyine geri döneceğinden işsizlik üsündeki konrollerini kaybedeceklerdir. Böylece, orijinal Phillips analizinin aksine oorieler herhangi bir sabi enflasyon oranında işsizliği sabi uamazlar (Hoover, 1984 ve Humphrey, 1986b:22-23). İkinci eki, (1.7) ve (1.8) numaralı eşiliklerden harekele oorielerin arzuladıkları durgun-durum enflasyon oranına alernaif geçici yollar arasında ercih yapabilmeleridir. Oorielerin daha düşük bir enflasyon oranı hedefini arzuladıklarını varsayalım. Böyle yaparak enflasyon beklenilerini daha düşük bir orana indirirler ki, bu enflasyonun en önemli bileşenidir. Ama (1.7) ve (1.8) numaralı eşilikler ekonomide arz fazlası yaramanın da ek yoludur. Doğal olarak, bu denklemler cari enflasyon oranının beklenen enflasyon oranının alına

18 50. Yılında Phillips Eğrisi K.B. Tunay düşmesine sebep olurlar ve bekleniler aşağı doğru uyum göserir. Ayrıca bu denklemler, uyumlama hızının yaraılan arz fazlasının (aşırı kapasienin) mikarına bağlı olduğunu da göserir. Daha fazla aşırı kapasie, daha hızlı uyumlama ve nispi olarak daha hızlı bir şekilde enflasyon hedefine ulaşmak demekir. Aksine, küçük bir aıl kapasie uyumlamanın yavaş olmasına ve yavaşça enflasyon hedefine ulaşılmasına neden olacakır. Böylece oorielerin poliika ercihleri; kısa bir zaman için yüksek işsizlik sunan yolla uzun bir zaman için düşük bir işsizlik sunan yol arasındadır (Hoover, 1984 ve Espinosa-Vega ve Russell, 1997). π Α π LRPC Şekil 1.8. Monearislerin Alernaif Enflasyonu Düşürme Poliikaları A Panel -A- π Α e için Kısa Dönem Phillips Eğrisinin Başlangıçaki Konumu π Α π LRPC A D Panel -B- 0 U N B C U U H PC 0 U N B E U L C PC U Yüksek İşsizlik Fazlası Düşük İşsizlik Fazlası Şekil 1.8 de Monearislerin ileri sürdükleri alernaif enflasyon düşürme sraejileri ve bunların işsizlik üzerindeki ekileri asvir edilmekedir. Şeklin A panelinde, ACB yolu kısa dönemde yüksek işsizlik pahasına enflasyonun hızla düşürülmesini; B panelindeyse ADEB yolu uzun dönemde daha düşük işsizlikle enflasyonun düşürülmesini asvir emekedir. Yüksek enflasyon olan A nokasından sıfır enflasyon olan B nokasına ulaşmak için, siyasi oorieler ekonomiyi PC1 kısa dönem Phillips Eğrisi boyunca ilerleecek para ve maliye poliikaları izlerler. Cari enflasyona oranla beklenen enflasyon arığından, kısa dönem Phillips Eğrisi B nokasına doğru sola kayıncaya dek bekleniler aşağı doğru ayarlanacakır. Beklenilerin uyum göserme hızı, işsizlik açığının büyüklüğüne bağlıdır ve bu nedenle B nokasına ADEB yolu yerine ACB yolu izlenerek daha hızlı ulaşılabilir. Faka bunun maliyei aşırı