KOBİ LERİN ULUSLARARASI REKABET GÜÇLERİNİ ARTIRMADA TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNİN ÖNEMİ



Benzer belgeler
Tedarik Zinciri Yönetimi -Bileşenler, Katılımcılar, Kararlar- Yrd. Doç. Dr. Mert TOPOYAN

2. Hafta DEPOLAR VE DEPOLAMA 1. DEPO VE DEPOLAMA KAVRAMLARI. 2. Hafta

BÖLÜM 1 TEDARİK ZİNCİRİ

Tedarik Zinciri Yönetimi -Temel Kavramlar- Yrd. Doç. Dr. Mert TOPOYAN

TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

ELEKTRONİK TİCARET DR. AYŞEGÜL SAĞKAYA GÜNGÖR

TREND LOJİSTİK. Gelişen Lojistik Uygulamalar. ATİLLA YILDIZTEKİN Lojistik Yönetim Danışmanı

Anadolu Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Endüstri Mühendisliği Bölümü. Hazırlayan: Doç. Dr. Nil ARAS, 2018

Tedarik Zinciri Yönetimi

TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

Tedarik Zinciri Yönetimi

TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ Tedarik Zinciri Temel Kavramlar

Trakya Kalkınma Ajansı. İhracat Planı Hazırlanması Süreci

TEDATİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

GT Türkiye İşletme Risk Yönetimi Hizmetleri. Sezer Bozkuş Kahyaoğlu İşletme Risk Yönetimi, Ortak CIA, CFE, CFSA, CRMA, CPA

Tedarik Zinciri Performans Ölçümü

3. LOJİSTİKTE OTOMASYON TEKNOLOJİLERİ SEMİNERİ DEPOLAMADA TEKNOLOJİ KULLANIMI

TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ ENF456 LOJİSTİK ENFORMASYON SİSTEMLERİ ÖĞR. GÖR. MUSTAFA ÇETİNKAYA

Kurumsal Uygulamalar ve Bilgi Teknolojileri Entegrasyonu

6_ _ _n.mp4

KURUMSAL KAYNAK PLANLAMA SİSTEMLERİ YÖNETİMİ

Marmara Üniversitesi Lojistik & Tedarik Zinciri Yönetimi Sertifika Programı Marmara University Logistics & Supply Chain Management Certificate Program

YÖNT 101 İŞLETMEYE GİRİŞ I

DEPO YÖNETİMİ VE DEPO YÖNETİM SİSTEMLERİ ÖNEMİ

MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ YÖNETİMİ CRM

Tanımı Rolü Temel Fonksiyonları Afet Yönetiminde Lojistik. Afete Hazırlık Süreci Afet Müdahale Süreci Afet Müdahale Sonrası

Lojistik ve Depolama Çözümleri

Tedarik Zinciri Yönetimi

PAZARLAMA DAĞITIM KANALI

Geçmiş ve Gelecek. Türkiye Lojistiği Geleceğe Nasıl Ulaşacak. Geleceğin Tedarik Zincirini Oluşturmak 13 Mayıs 2015

STRATEJİ FORMÜLASYONU

There is an old saying: Without supplies, neither a general nor a soldier is good for anything.

TOS 408 EKONOMİ İnşaat Mühendisliği Bölümü

MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)

Marmara Üniversitesi Lojistik & Tedarik Zinciri Yönetimi Sertifika Programı Marmara University Logistics & Supply Chain Management Certificate Program

SATIN ALMA VE TEDARİK ZİNCİRİ SEMİNERİMİZE

OPERASYONEL ÜSTÜNLÜK VE TÜKETİCİ YAKINLAŞMASINI SAĞLAMAK ve KURUMSAL UYGULAMALAR

6/8/2016 Tedarik Zinciri Modülü 1

LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ. 24.Ekim.2016

LOJİSTİK ve TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ

İşlevsel veya Bölümsel Stratejiler. İş Yönetim Stratejileri : İşlevsel Stratejiler. Pazarlama: İşlevsel/Bölümsel Stratejiler

DAĞITIM KAVRAMLARI ve STRATEJİLERİ

1/3 olasılıkla /3 olasılıkla /3 olasılıkla 2000

ÜRETİM VE KAYNAK PLANLAMASI

Yeşil Lojistiğin Tersine Lojistik ile İlişkisi ve Sürdürülebilir Kalkınma İçin Önemi. Araş.Gör. Güneş KÜÇÜKYAZICI Yrd.Doç.Dr. Murat BASKAK YAEM, 2010

Tedarik Zincirinde Satın Alma ve Örgütsel İlişkiler

BİRİNCİ BÖLÜM: TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNE GİRİŞ

Üretim Yönetimi Nedir?

Bölüm 10. İşlevsel Stratejiler (Fonksiyonel/Bölümsel Stratejiler) İşlevsel veya Bölümsel Stratejiler. İşlevsel Stratejiler KURUMSAL STRATEJİLER

ULUSLARARASI PAZARLAMADA DAĞITIM VE LOJİSTİK

Müşteri Bilgi Sistemi Tasarımı, Müşteri İzleme

TEMEL LOJİSTİK KAVRAMLARI ENF456 LOJİSTİK ENFORMASYON SİSTEMLERİ ÖĞR. GÖR. MUSTAFA ÇETİNKAYA

Örgütsel Yenilik Süreci

KURUMSAL RİSK YÖNETİMİ (KRY) EĞİTİMİ KURUMSAL RİSK YÖNETİMİ: KAVRAMSAL VE TEORİK ÇERÇEVE

1.Lojistiğin Temel Kavramları. 2.Lojistik Sisteminin Bileşenleri. 3.Lojistik Ekonomisi. 4.Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetimi

Doğal Gaz Dağıtım Sektöründe Kurumsal Risk Yönetimi. Mehmet Akif DEMİRTAŞ Stratejik Planlama ve Yönetim Sistemleri Müdürü İGDAŞ

MerSis. Bilgi Teknolojileri Yönetimi Danışmanlık Hizmetleri

LOJİSTİK İŞLETMELERİNDE YÖNETİM-ORGANİZASYON VE FİLO YÖNETİMİ İÇİNDEKİLER BÖLÜM I LOJİSTİK İŞLETMELERİNDE YÖNETİM VE ORGANİZASYON

Dış Ticaret ve Lojistik. Berkay CANPOLAT FedEx Türkiye Pazarlama Md.

Üretim Nedir? Üretim Planı

Rekabetçi Üretim Yönetimi

MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ YÖNETİMİ

Süreç Danışmanlığı. KPMG Türkiye. kpmg.com.tr

DENEME SINAVI A GRUBU / İŞLETME. 1. İşletmenin yapısal özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:

Logistics and Beyond...

MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ YÖNETİMİ (PZL208U)

Bölüm 4. İşletme Analizi, İşletmenin içinde bulunduğu mevcut durumu, sahip olduğu varlıkları ve yetenekleri belirleme sürecidir.

Kısaca. Müşteri İlişkileri Yönetimi. Nedir? İçerik. Elde tutma. Doğru müşteri Genel Tanıtım

Karlı ve Sürdürülebilir Sağlık Hizmet Sunumu. OHSAD Kurultayı Nisan 2018

Planla, Tahmin Et, Yönet IBM Perakende Planlama Çözümleri

TAM ZAMANINDA ÜRETİM (JUST IN TIME MANUFACTURING)

STRATEJİK YÖNETİM UYGULAMA MODELİ

KAPASİTE PLANLAMASI ve ÖLÇME KRİTERLERİ

Lojistik. Lojistik Sektörü

TURQUALITY Projesine Nasıl Başvurulur?

DEĞER MÜHENDİSLİĞİ. Veli KOÇAK Yazılım Mühendisi. Maltepe Üniversitesi

Sağlık Kurumlarında Kaynak Planlaması DERS-1

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

Tüm Kurumsal İşlerinizde Profesyonel Çözümler

LOJİSTİKTE MÜŞTERİ HİZMETİ. 7.Kasım.2016

Hakkımızda. KITA, 1995 te kurulmuş entegre bir lojistik hizmet üreticisidir.

Doğal olarak dijital

ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET

Tedarik Zinciri Aşamaları. Tedarik Zincirleri Dinamiktir. Tedarik Zinciri Aşamaları. Tedarik Zincirinin Amacı Aşamaları. Tedarik Zinciri Aşamaları

Aynur Bektaş Hey Tekstil CEO. 2 Haziran 2010 Denizli

YÖNETİCİ GELİŞTİRME PLUS. Programın Amacı: Yönetici Geliştirme Eğitimi. Yönetici Geliştirme Uzmanlığı Eğitim Konu Başlıkları. Kariyerinize Katkıları

LOJİSTİK VE TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ UZMANLIK PROGRAMI

Tedarik Zinciri Yönetimi. Diğer tanımlar. Tedarik Zinciri Yönetimi Nedir? Tedarik Zinciri: Hizmet Örneği. Bölüm I Tedarik Zinciri Yönetimine Giriş

YALIN SİSTEM VE KAZANIMLARI

Stoklarınız ile ilgili tüm hareket ve detaylara menüler arasında gezmeden ulaşabilirsiniz.

İşletme Analizi. Ülgen&Mirze 2004

Sizin Seçiminiz HAKKIMIZDA. Bizim İşimiz. Neden Bizi Tercih Etmelisiniz? İşimizde Uzmanız. Kalite Politikamız. Yenilikçi ve Üretkeniz

PAZARLAMA İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

DENEME SINAVI A GRUBU / İŞLETME. 1. Aşağıdakilerden hangisi işletmenin yapısal özellikleri arasında yer almaz?

İŞ ORTAKLIĞI EL KİTABI

Transkript:

KOBİ LERİN ULUSLARARASI REKABET GÜÇLERİNİ ARTIRMADA TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNİN ÖNEMİ Hazırlayan Esin ŞEN 2006 T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

KOBİ LERİN ULUSLARARASI REKABET GÜÇLERİNİ ARTIRMADA TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNİN ÖNEMİ Önsöz Günümüzde birçok işletme, rekabet üstünlüğü elde etmede işletmeler arası ilişkilerin önemini anlamış ve gerek tedarikçileri gerekse müşterileriyle olan ilişkilerini karşılıklı işbirliği ve menfaat esasına bağlı olarak yeniden yapılandırmaya başlamışlardır. Özellikle, tedarikçilerle geliştirilen sıkı işbirliğinin; ürün kalitesinin artırılması, satın alınan ürünlerin maliyetinin düşürülmesi, üretim ve dağıtım esnekliğinin geliştirilmesi, müşteri memnuniyetinin artırılması gibi konularda son derece olumlu katkılar sağladığı görülmektedir. Tedarik zinciri yönetimi; tedarikçiler, üreticiler, dağıtımcılar ve müşteriler üzerinde oluşan bir ağdaki malzeme, bilgi ve parasal akışların yönetimini içermektedir. Bu akışların farklı işletmeler arasında ve kendi içindeki koordinasyonu ve entegrasyonu ise tedarik zinciri yönetiminin başarılı olmasını sağlayacaktır. Küresel pazarda dinamik pazar taleplerinin istenen zamanda karşılanması rekabet üstünlüğü açısından kritik öneme sahiptir. İhracatçılarımızın uluslararası pazarlarda başarılı olabilmesi, tedarikçisi olduğu sektörlerle ilişkileri ve tedarik zinciri ortaklarını da dikkate alarak geniş perspektifle değerlendirmeler yapmasına bağlıdır. Bugün, müşterinin aradığı bir ürünü kalitesinden ödün vermeden en ücra noktada bile bulabilmesi, işletmeler tarafından iyi ve doğru kurgulanmış bir Tedarik Zinciri Yönetimi ile mümkündür. Özellikle gıda, otomotiv, tekstil, turizm ve nakliye sektörlerindeki tedarik zinciri yönetimi uygulamaları geleceğin ticaret biçiminin de sinyallerini vermektedir. 3. bin yılda rekabet, firmalar arasında değil tedarik zincirleri arasında olacaktır. İhracatçılarımızın küresel düzeyde rekabet güçlerini artıracak yeni çözümler sunmak amacıyla hazırlanan yayınımızda; tedarik zinciri yönetimi ve uluslararası rekabet gücünü artırmadaki önemi hakkında genel bilgiler, performans kriterleri, işletme yönetimi ve tedarik zinciri yönetimi ilişkisi, tedarik zinciri yönetiminde elektronik ticaretin sağlayacağı fırsatlar ve bilişim teknolojilerinin, tedarik zinciri yönetiminin etkinliği ve etkililiğini artırmadaki rolü konularına yer verilmiştir. Yayının ihracatçı firmalarımıza faydalı olması dileğiyle, İHRACATI GELİŞTİRME ETÜD MERKEZİ İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 1

GİRİŞ Yeni ekonomi; yeni iş modelleri, yeni iş kuralları, yeni müşteri profilleri ve başta tedarikçiler olmak üzere müşterilerle yeni ilişkileri gündeme getirmiştir. Yeni pazarlama stratejileri tamamen müşteri odaklı olup, işletmeler müşterileriyle sürekli ve dinamik olarak etkileşim içinde olmak zorundadırlar. Tedarik zinciri yönetiminin rekabet açısından önemi, ihracatçılarımız tarafından da anlaşılmıştır. Artık önemli olan, şirketler arası rekabette değil, şirketlerin içinde bulundukları tedarik zincirleri arasındaki rekabette başarılı olmaktır. Tedarik zinciri ortaklarının ulaşmak istedikleri, son kullanıcı yani müşteri dir. Kendi tedarik zincirlerini en etkin, ekonomik ve verimli bir şekilde modelleyenler ve yönetenler pazardan daha fazla oranda pay almaktadır. İhracatçılarımızın; rekabetin kıyasıya yaşandığı uluslararası pazarı ve bu pazardaki yeni trendleri çok iyi incelemesi, ihraç edeceği ürünü tedarikçilerinden en uygun koşullarla ve zamanında sağlayarak, zamanında üretip müşterisine teslim etmesi, rekabette başarı şansını artıracaktır. Aynı zamanda, ihracatçılarımızın tedarikçi olduğu zincir içinde yerini ve rolünü bilerek teklif sunması rakiplerine göre daha avantajlı hale gelmesini sağlayacaktır. B2B (Business to Business) olarak tanımlanan, alıcı ve satıcının da işletme olduğu ticarette ihracatçılarımızın, alıcı işletmenin ihtiyaçlarına uygun teklif sunabilmesi rekabette başarılı olmasının anahtarıdır. Firma yöneticisinin, iş stratejisini oluştururken bu stratejiye uyumlu şekilde tedarik zinciri yönetimini gerçekleştirmesi gerekmektedir. Başarılı bir tedarik zinciri yönetimi ile maliyetler azalacak, belirsizlikler ortadan kalkacak ve ihracatçılarımızın rekabet güçleri de artacaktır. Günümüz şartları, firmaların ürün fiyatlarını, dolayısıyla maliyetlerini ve verimliliklerini daha iyi kontrol etmelerini zorunlu kılmaktadır. Bunu gerçekleştirmek sadece şirket içi süreçleri iyileştirmekle olmamakta aynı zamanda tedarik zincirinin parçası olan satıcı, müşteri, dağıtımcı ve nakliyeci ile karşılıklı güvene dayalı bir işbirliğine gidilmesini gerektirmektedir. Tedarik zincirini oluşturan halkaların, zincir ortaklarının birbiriyle iletişimde olması, karşılıklı bilgi alışverişinde bulunarak alınan kararlardan haberdar olabilmesi çok daha etkin çalışılmasını sağlayacaktır. Birden fazla şirketi kapsayan tedarik zinciri yönetimi yapısı, tek bir şirket gibi davranarak kaynakların ortak kullanımı sayesinde bir sinerji yaratmaktadır. Bu sinerjinin sonucu ise yüksek kaliteli, düşük maliyetli, piyasaya hızlı bir şeklide sunulan ve müşteri memnuniyeti sağlayan hizmet ya da ürün olarak ortaya çıkmaktadır. Global pazarda işletmelerin var olabilmesi, dinamik pazar taleplerinin istenen zamanda karşılanmasıyla mümkündür. Dinamik talep yönetimi ise geleneksel satın almadan çok daha fazlasını gerektirmekte ve tedarik zincirinin karmaşık yapısı daha da karmaşıklaştırmaktadır. İşletmelerin pazar talebinin karşılanmasında; toptancı, perakendeci, dağıtım merkezi, 3. parti lojistik işletmeleri gibi kanal üyelerinin yanında süreçsel işlevsel, kültürel ve en önemlisi insan unsuru kriterinin en önemli kısıt olarak yer alması konunun önemini artırmaktadır. İşletmeler bir yandan pazara erişim zamanını ve maliyetleri düşürmeyi planlarken, diğer yandan karlılığın ve etkinliğin artmasını istemektedirler. Bu da işletmeleri gerçek anlamda rekabet avantajı yaratabilmeleri için mevcut tedarik zincirlerini İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 2

sorgulayarak yönetimsel, mühendislik ve ilişkiler bazında tekrar tanımlamalarını zorunlu kılmaktadır. Dikey entegrasyonların popülerliğini yitirmesi, uluslararası işlemlerin yoğunlaşması, yeni bilgi teknolojileri, müşterilerin çabukluk ve güvenli hizmet yönünde artan baskıları ile operasyonlardaki ve pazarlardaki küreselleşme, tedarik zinciri yönetimini önemli bir fırsat ve işletme stratejilerinin merkezi konumuna getirmiştir. Bu gelişmelerin sonucu olarak; gerek teorik ve gerekse uygulama alanında yeni tedarik zinciri yönetimi yaklaşım ve yöntemleri geliştirilmektedir. Literatürde ve uygulamada firmaların karşısına çok sayıda ortaklaşa planlama, tedarik zinciri analizi ve yeniden tasarımı yaklaşımları, tedarik zinciri yönetimi yazılımları, zincir optimizasyonu modelleri çıkmaktadır. Küresel birleşmeler ve ortaklıklar, yaygın, etkin ve düşük maliyetli işletmelerin rekabette daha başarılı olmaları ve e ticaret ortamının giderek yaygınlaşması, e pazaryeri, şirket içi ve şirketler arası network lerin yaygınlaşması yeni ekonominin dayattığı dönüşümlerdir. Tedarik zinciri yönetimini firmaların ihtiyaçlarına göre modellendirip, günümüz koşullarına uygun halde sunmak büyük önem taşımaktadır. Tedarik zincirinde tüm halkaları hızlı, verimli ve karlı bir şekilde yönetmek, düşen maliyetler, artan verimlilik ile açığa çıkan insan ve finans kaynaklarının başka şekillerde kullanımının sağladığı kalite artışı ve zamanında gerçekleşen üretim, depolama, nakliye, dağıtım ve perakende; firmaların rekabet güçlerini artırıp, pazar paylarını genişletmeleri için farklılık yaratan bir avantaj haline gelmiştir. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 3

1. TEDARİK ZİNCİRİ VE TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ NEDİR? İhracatçı firmalarımız açısından bakıldığında, büyük bir çoğunluğu için tedarik giderleri, en önemli gider kalemleri arasında yer alır. Tedarik sürecindeki verimsizlik ve aksaklıklar, stok kontrolü, nakliye planlaması, üretim planlaması ve müşteri ilişkileri gibi şirketin diğer alanlarına da yansır. Üreticiler Bölgesel Depolar Stok Noktaları Küçük Depolar Stok Noktaları Tüketiciler Talep Merkezleri Kaynaklar Fabrika Satıcılar Limanlar ARZ Materyal Üretimi Satınalma Maliyetleri Üretim, Envanter Depo Maliyetleri Nakliye Maliyetler i Depo ve Envanter Maliyetleri Nakliye Maliyetler i Şekil 1 : Tedarik Zinciri Kaynak: Simchi Levi&al, 2000 Tedarik Zinciri: Mal ve hizmetlerin tedarik aşamasından, üretimine ve nihai tüketiciye ulaşmasına kadar birbirini izleyen tüm halkaları kapsar. İş süreçleri açısından bakıldığında, tedarik zinciri; satış süreci, üretim, envanter yönetimi, malzeme temini, dağıtım, tedarik, satış tahmini ve müşteri hizmetleri gibi pek çok alanı içine almaktadır. Tedarik Zinciri Yönetimi : Müşteriye, doğru ürünün, doğru zamanda, doğru yerde, doğru fiyata tüm tedarik zinciri için mümkün olan en düşük maliyetle ulaşmasını sağlayan malzeme, bilgi ve para akışının entegre yönetimidir. Bir başka deyişle zincir içinde yer alan temel iş süreçlerinin entegrasyonunu sağlayarak müşteri memnuniyetini artıracak stratejilerin ve iş modellerinin oluşturulmasıdır. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 4

DÖNGÜLER AŞAMALAR Müşteri Siparişi Müşteri Sipariş Yenileme Perakendeci Üretim Dağıtımcı Üretici Tedarik Tedarikçi Şekil 2: Tedarik Zincirine Geçiş Süreci Aşamaları 1.1. Etkin Bir Tedarik Zinciri Yönetimi İşletmelere Neler Kazandırır? Etkin bir tedarik zinciri yönetimi, işletmenin üretim ve pazarlamaya ilişkin faaliyetlerini olumlu yönde etkileyecek; daha fazla müşteri memnuniyeti, daha etkin ve verimli bir işletme olunmasını sağlayacak, daha düşük maliyetler ve daha yüksek kar ile birlikte istikrarlı büyümenin yolunu açacaktır. Tedarik zinciri yönetiminin etkin olması işletme açısından; Girdilerin teminini garantileyerek, üretimin devamlılığını sağlar Tedarik süresini azaltarak, pazardaki değişikliklere kısa sürede cevap verilmesini sağlar Tüketici taleplerini en iyi şekilde karşılayarak kaliteyi artırır Teknoloji kullanarak, yeniliği teşvik eder Toplam maliyetleri azaltır İşletmenin tüm bilgi, materyal ve para akışı yönetilebilir duruma gelir. Etkin bir Tedarik zinciri yönetiminin işletmeye sağladığı faydalara ilişkin yapılan bir çalışmada; tedarik zinciri optimizasyonu ile işletmeye sağlanan katma değer aşağıdaki tabloda özetlenmiştir. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 5

Tablo 1:Tedarik Zinciri Optimizasyonunun İşletmeye sağladığı Katma Değer İyileşme Sağlanan Alanlar Net Katkı% Teslim Performansının İyileştirilmesi % 15 28 Envanterin Azaltılması %25 60 Sipariş Karşılama Oranının İyileştirilmesi %20 30 Talep Tahmin Başarısı %25 80 Tedarik Çevrim Süresinin Kısaltılması %30 50 Lojistik Masraflarının Azaltılması %25 50 Verimlilik ve Kapasite Artışı %10 20 Kaynak: PRTM ISC Benchmark Study Tedarik zinciri yönetiminin kritik başarı ölçütleri şunlardır: Doğru ürün Doğru miktar Doğru zaman Doğru yer Yüksek esneklik En az toplam maliyet En kısa çevrim süresi En az toplam stok düzeyi Tedarik zinciri yönetimi; sipariş yönetimi, üretim, depolama ve fiziksel dağıtım olanaklarını birlikte ele alır ve toplam maliyeti en az olan lojistik stratejileri, kaynak kullanımı ve organizasyon yapısına odaklanır. Oysa ki, üretim planlama sistemlerinde, kaynak ve kapasite planlanır, fakat dağıtım kaynakları eş zamanlı olarak planlanmaz. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 6

PLANLA TEDARİK ET SATIN AL YAP(ÜRET) TAŞI SAT Ar z Talep Planlamas ı Kaynak ve Tedarik Yönetimi Üretim Depo ve Nakliye Müşteri Sipariş Yönetimi Şekil 3: Tedarik Zincirinin Bileşenleri Tedarik zinciri yönetimi, sürekli olarak çalışılması gereken, değişimin ve yeniliğin sürekli yapılması gereken dinamik bir yapıya sahiptir. SCOR Tedarik Zinciri İşlemleri Referans Modeli (www.supply chain.org) bu konuda işletme yöneticilerine yol gösterici olmaktadır. Tedarik Zinciri Konseyi tarafından geliştirilen ve bir yönetim aracı olan bu modelde; planlama, kaynak bulma, üretme, teslim ve geri dönüşler (mal iadesi, kazanç v.b.) olmak üzere beş süreç ele alınmaktadır. 1. Planlama süreci; arz talep dengesini gözeterek kaynak, hammadde, üretim ve teslim ihtiyaçlarını belirlemeyi içermektedir. 2. Kaynak süreci; planlanan veya gerçekleşen talebi karşılamak için mal ve hizmetlerin temini işlerini içermektedir 3. Yapma/Üretim süreci; planlanan veya gerçekleşen talebi karşılamak için üretimin yapılması işlerini kapsamaktadır. 4. Teslim süreci; üretilen malın teslimine ilişkin sipariş, nakliye ve dağıtım yönetimini ilgilendiren işleri kapsamaktadır. 5. Geri dönüş süreci; herhangi bir nedenle malların iadesi, müşterilerin ödemeleri gibi müşteri yanıt sistemi konularını içerir. SCOR modelinde, müşteri talebinin karşılanmasının her bir aşamayla bağlantılı olan tüm faaliyetlerin tanımlanmasını içerir. Model, zincir ortağı işletmeler arasında paylaşılan standart bir yöntem olup, aynı zamanda gelişim yerleşim ve tedarik zinciri yazılım uygulamalarını tamamlayıcı ortak bir model olarak kullanılabilmektedir. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 7

1.2. Tedarik Zinciri Tasarımı Tedarik zinciri tasarımı üç temel alt başlıkta ele alınmıştır: Genişletilmiş Organizasyon Yapısı, Bilgi Paylaşım Yapısı ve Üretim Yönelimi. 1. Genişletilmiş Organizasyon Yapısı: Zinciri oluşturan diğer ortakların da yapıya dahil edilmesi ile ilgilidir. Tedarik zinciri yönetimi, ürünün tasarımından, üretim ve satışına kadar tüm aşamalarda yer alan üretici, satıcı, müşteri, dağıtıcı ve bayi gibi kanalların genişletilmiş şirket çatısı altında birbirine bağlandığı ve müşterinin almak isteyebileceği ürün ve servisin bu çatı altında oluşturulduğu bir değer işbirliğidir. 2. Bilgi Paylaşım Yapısı: Bilgi paylaşımına esas olan dosya başlıkları şunlardır: Satış ürün/pazar (tarihsel ve tahmini), Taşıma şekil/miktar/sınıf (nakliye özellikleri, oranlar/maliyetler, yükler), Stok parça/bölge (stok seviyesi, maliyet faktörleri, hizmet seviyeleri), Üretim parça/fabrika/hat (üretim seviyesi, maliyetler, kapasite), Depolama parça/bölge (miktar, kapasite, maliyetler). Bilgi Paylaşımının Kritik Faktörleri; planlama süresi, ürün karması, analiz kapsamı, sınırlamalar ve prensiplerden oluşur. İşletmenin stok politikası, üretim politikası, nakliye planları, hizmet seviyesi, stok tutma maliyeti de tedarik zinciri yönetimi tasarımında göz önünde bulundurulması gereken politika ve parametreleri oluşturmaktadır. Minimum maliyet, maksimum hizmet, iyimser satış, kötümser satış, maliyet değişimlerine ilişkin dosyalar da çözüm dosyaları olarak tanımlanmaktadır. 3. Üretim Yönelimi (Orientation): Üretim yönelimi, temelde üretimin stok için mi yoksa sipariş için mi yapılacağı noktasında odaklanmaktadır. Üretim yönelimi konusunda verilecek karar ürüne göre değişir. İtme çekme stratejilerine de bu doğrultuda karar verilir. 1.3. Tedarik Zinciri Analizinde Ele Alınan Konular Tedarik zinciri yönetiminin uygulanması ile üretim ve pazarlama süreçleri değişecektir. Bunun sonucu olarak; tedarikçi entegrasyonu sağlanacak, tam zamanında üretim gerçekleştirilecek, sıfıra yakın stok bulundurulacak, satın almaya ilişkin sistemde otomasyona geçilecek ve talepler düzenli olarak karşılanabilecektir. KOBİ özelliğine sahip ihracatçılarımızın kendi tedarik zincirlerini değerlendirmeleri açısından, tedarik zinciri analizinde ele alınan konular aşağıda özetlenmeye çalışılmıştır. Tedarikçiler: Malzeme ve parçalar nereden temin edilecek? Üretim: Yarı mamul ve malzemeler nerededir? Ne miktarda ve ne zaman üretim yapılacak? Depolama: Son ürünler ve parçalar nerede depolanacak? Depolanacak parça miktarı nedir? Depolama sistemi nasıl olmalıdır? Nakliye: Taşınacak ürünlerin ebatları nedir? Taşıma yöntemi ne olacak? Sevkiyat rotası nedir? İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 8

Dağıtım: Hangi malzeme ne miktarda ve ne zaman sevk edilecek? Taşıma yöntemi nedir? Müşteri: Hangi ürünler satılacak? Hizmet düzeyi ve hizmet maliyetleri nedir? Pazar Koşulları: Tedarik zinciri yönetimi ile pazar koşullarında değişiklik olduğunda ne yapılmalı? Zamanında teslimatı geciktiren dar boğaz noktalarında ne gibi çözümler olmalı? Bunların siparişlere ne gibi etkisi olur? Etkin bir tedarik zinciri yönetimi ile yukarıdaki sorulara kısa sürede cevap bulunabilir. Satın alma, malın şirket içinde dağıtımı, üretilmiş malın depolanması, depodan malın alınıp tüketiciye ulaştırılması farklı iş süreçleridir. Her biri kendi içinde iyi bilinmesi gereken süreçlerdir. Bu süreçlerin takibi, elektronik ortamda daha da kolay yapılabilir. 1.4. Tedarik Zincirinin Kötü Yönetilmesi Tedarik zincirinin kötü yönetilmesi işletmelerin rakiplerine oranla rekabet güçlerini yitirmelerine neden olacaktır. İşletmenin tedarik zincirinin kötü yönetimi nedeniyle uğradığı kayıpları şu şekilde özetlemek mümkündür: 1. Gerektiğinden fazla ve işlevsiz envanterden kaynaklanan kar kayıpları, 2. Beklenmeyen taleplerin karşılanmasından ve yanlış yürütülen tahsis işlemlerinden kaynaklanan gelir kayıpları, 3. Taleplerin karşılanmaması ve beklentilerin yanlış yönlendirilmesi neticesinde oluşan müşteri kayıpları, 4. Müşteri hizmetleri ve ürün iyileştirme taleplerini daha iyi karşılayabilen rakiplere karşı kaybedilen pazar payı, 5. Operasyonel belirsizlikleri ortadan kaldırabilmek için çok fazla zaman ayrılan planlama çevrimleri neticesinde oluşan üretim zamanı kayıpları, 6. Zamanında ve istenilen miktarda ürün teslim etmek konusunda yaşanan yetersizlik nedeniyle ortaklık fırsatlarının kaçırılmasına yol açar. Örneği biraz daha somutlaştıralım; tekstil sektöründe çalışan ihracatçımız sonbahar sezonu için kaç gömlek üreteceğine karar verirken pek çok belirsizlik ve risklerle karşı karşıyadır. Firmanın üretim miktarına karar vermesi gerekmektedir. Nihai tüketicilerin tepkilerini, renk ve model tercihlerini öğrenebilmesi, gerekli girdileri tedarik ederek üretimi gerçekleştirmesi ve en kısa sürede perakendecilere veya müşterilerine sunabilmesi bir başka ifade ile kısa sürede yanıt verebilmesi rakiplerine karşı avantajlı konuma gelmesini sağlayacaktır. Bu durumda, arz talep dengesini kurma sorumluluğunu tümüyle perakendecinin üzerine yıkarsak, yeterince kar marjı bırakmadığımız için riski azaltmak amacıyla daha az sipariş verecektir. Sonuç olarak tedarik zincirinde yer alan tüm oyunculara taşıdıkları riski paylaşacak teklifler sunulmalıdır. Zincirdeki en zayıf halka yüzünden; herkes kaybeder, perakendeci az sipariş yüzünden müşterilerin bir kısmının talebini karşılayamayınca İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 9

başarısızlık beraberinde gelecektir. Üreticinin toptan satış fiyatını yüksek tutması, toplam pazar payını da küçültecektir. Tedarik zinciri yönetiminde yaşanan başarısızlıklar yeni uygulamaları ve eğilimleri de gündeme getirmiştir. Yaşanan gelişmeleri aşağıda tabloda olduğu şekilde özetlemek mümkündür: Tablo 2: Tedarik Zinciri Uygulamalarında Yaşanan Değişmeler Faaliyet Eski Uygulamalar Yeni Uygulamalar Sipariş büyüklüğü Büyük siparişler, az sıklıkta teslimat Küçük siparişler, daha sık teslimat Tedarikçi seçimi Farklı kaynaklar, kısa Tek kaynak, uzun vadeli vadeli anlaşmalar stratejik anlaşmalar Tedarikçi toleransı Yüksek tolerans payları Neredeyse olmayan bir tolerans payı Pazarlık Düşük fiyat Kalite ve toplam kazanç fiyatı Teslim programı Tedarikçinin sorumluluğu Alıcının sorumluluğu Ürün şekli Tedarikçinin dolaylı katılımı Tedarikçinin doğrudan katılımı Evrak Resmi ve külfetli Daha az evrak, elektronik haberleşme odaklı iletişim Paketleme Standart Duruma göre karar Envanter İşin doğal bir parçası Bir engel, bir sorumluluk Teslim süresi Uzun olsa da önemli değil Kesinlikle kısa olmalı İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 10

2. TEDARİK ZİNCİRİ PERFORMANSININ YÖNLENDİRİCİ UNSURLARI: ENVANTER, NAKLİYE/LOJİSTİK,ÜRETİM FAALİYETLERİ, BİLGİ Rekabetçi Strateji Tedarik Zinciri Stratejisi Tedarik Zincirinin Yapısı Envanter Nakliye Tesisler Bilgi Şekil 4: Tedarik Zinciri Performansının Yönlendirici Unsurları Tedarik zinciri yönetimi öncelikli olarak işletme içinde ve işletmeler arasında temel iş fonksiyonlarını ve iş süreçlerini birbirine bağlayarak daha yüksek performanslı ve birbirine kuvvetle bağlı iş modelleri yaratmaktır. Tedarik zinciri yönetimi tüm lojistik aktivitelerini ve üretim faaliyetlerini de bünyesine alarak pazarlama, satış, ürün geliştirme, finans ve bilgi teknolojilerini de kapsayacak şekilde koordinasyonu sağlar. Bu tanımla birlikte işletmelerin içindeki Tedarik zinciri yöneticilerinin yetki ve sorumlulukları artmıştır. Yöneticiler üretimi etkileyecek her konuyu planlamak, yapmak veya yaptırmak ve de kontrol etmek durumundadırlar. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 11

Tedarik zincirinde üç akış vardır: Mal akışı, Parasal Akış, Bilgi Akışı ve bu üç akış oldukça iç içe geçmiştir. Mal akışı tek yönlü olarak tedarikçiden müşteriye doğru hareket ederken, bilgi akışı karşılıklı olarak hareket etme özelliğine sahiptir. Bu üç akış, ürün özelliklerine, zincir yapısına göre farklılık gösterebilmektedir. Mal Akışı 2. sıra tedarikçiler 1. sıra tedarikçile r Üretici Toptancı Perakend Nihai Tüketici Para Akışı (Nakit) Bilgi Akışı Şekil 5: Tedarik Zincirinde Mal, Para ve Bilgi Akışı Ürünler faklılık gösterdikçe tedarik zincirleri de farklılaşacaktır: Gıda sanayii, otomotiv ana ve yan sanayii ile tekstil sektörü için rekabet zinciri yapıları farklılık arz etmektedir. Tedarik süreleri farklı olan ürünlerin tedarik zinciri yapıları da farklı olacaktır. Nakliye, Depolama, Üretim Faaliyetleri ve Envanter, Bilgi tedarik zincirinin yönlendirici unsurlarını oluşturmaktadır. 1998 yılında Grenoble Ecole de Management tarafından yapılan bir çalışmada, Avrupa ülkelerinde uluslararası ticaret açısından bakıldığında, maliyet kalemleri içinde nakliyeye ilişkin masrafların % 40, Depolamanın %26, Envanterin %18, İdari masrafların % 16 paya sahip olduğu görülmüştür. Aynı çalışmada, gıda (bakkaliye) sektörünün etkin lojistik ve tedarik zinciri sayesinde %10 maliyet azaltarak 30 milyar $ daha fazla kazanç sağlayabildiği tespit edilmiştir. 2.1. Lojistik (Nakliye) Genellikle tedarik zinciri lojistik ile karıştırılmaktadır. Oysa, lojistik, tedarik zinciri değildir, onun önemli ve büyük bir parçasıdır. Lojistik yönetimi işlemleri giren ve çıkan malzemenin taşınmasını, depolanmasını, elleçlenmesini, sipariş alımını, lojistik ağı tasarımını, stok yönetimini, arz talep planlamasını, 3. parti servis sağlayıcıların yönetimini kapsamaktadır. Değişken ölçülerde olmak üzere malzeme temini, satın alma, üretim planlaması, zamanlama, paketleme, montaj ve müşteri hizmetleri de bu kapsam içine girmektedir. Kapsam içine ayrıca stratejik, operasyonel ve taktik planlamalar da alınmaktadır. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 12

Tedarik zinciri yönetiminin başarısını; lojistik zincirinin etkinliği ve hızlı yanıt verebilme özelliği etkiler. Lojistik işlerinde artan dış kaynak kullanımı, artan maliyet baskısı nedeni ile müşteri hizmet taleplerini dengeleme gerekliliği doğmuştur. Daha iyi, daha ucuz hizmete, daha hızlı ve daha kolay şekilde ve 24 saat X 7 gün kesintisiz erişmek önemli hale gelmiştir. Lojistik, ülkelerin Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) ları içinde %10 15 lik bir paya sahiptir. Bu oran çeşitli ülkeler için farklılık göstermekle birlikte ABD için %10,5, Meksika için %15,3, Belçika da %11,4, Almanya %13,1, Yunanistan %12,6, Çin %16,5 civarındadır. Tablo 3: Lojistik Maliyetleri Bölge Ülke Lojistiğin GSYİH içindeki payı % Kuzey Amerika Meksika 15,3 ABD 10,5 Avrupa Belçika 11,4 Fransa 12,0 Almanya 13,1 Yunanistan 12,6 İspanya 14,7 Asya/Pasifik Çin 16,5 Hindistan 15,4 Güney Amerika Brezilya 15,0 Kaynak: Capacity Building Workshop 18 20 Ekim 2004, Olivier Aba nın Sunuşundan alınmıştır. Lojistik yönetimi müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere, ham maddenin başlangıç noktasından, ürünün tüketildiği son noktaya kadar olan tedarik zinciri içindeki malzemelerin, servis hizmetlerinin ve bilgi akışının etkili ve verimli bir şekilde, her iki yöne doğru hareketinin ve depolanmasının, planlanması, uygulanması ve kontrol edilmesidir. Burada müşteri olarak nitelendirilen son kullanıcı olmaktadır. Üretici ve 3. Parti Lojistik hizmeti veren kuruluşlar stratejik bir ortaklık çerçevesinde aynı müşteriye hizmet götürmek zorunda olan iş ortakları olmaktadır. Üretim dışındaki hizmetler 3. Parti Lojistik tarafından planlanmakta ve yerine getirilmektedir. Lojistiğe bir işletme açısından bakılacak olursa, üç farklı alan vardır. 1. Tedarik Lojistiği (Inbound logistics) tedarik ve malzeme yönetimi fonksiyonlarını kapsar. 2. Üretim Lojistiği (Productions logistics), işletmenin üretim operasyonlarına destek hizmet veren malzeme yönetimi fonksiyonunu kapsar. 3. Dağıtım Lojistiği (Outbound logistics), fiziksel dağıtım olarak da adlandırılan ürünlerin müşterilere fiziksel olarak teslimatını içeren fonksiyonu kapsar. Bu ayırım neden önemlidir? Tedarik tarafında, işletme müşteridir. Dağıtım tarafında ise satıcıdır. Bir satın alıcı veya satıcı olarak işletmenin gücü işlerin gerçekleştirilmesindeki İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 13

başarıyı büyük ölçüde etkileyecektir. Ayrıca tedarik/dağıtım lojistiği de şirket içi faaliyetlerde pek çok başka unsuru da kapsar. Lojistik, pazarlama planlamasının en karmaşık konusu olabilir. Lojistik genellikle malların hareketiyle ilişkili olsa da, hizmetler de benzer sorunlarla karşı karşıya kalırlar. Lojistik, hem finansal hem de idari açıdan bir şirketin kaynaklarını derinden etkileyebilir. Gelirlerin yüzde 33 ten fazlası lojistiğe gidebilir ve lojistik genel olarak şirketin çekirdek işi nin (ana odak) dışında var olur. Verimli lojistik çoğu zaman pazar payını elde etmenin, korumanın ve büyütmenin belirleyici faktörüdür. İhracatçımız, pazarlama açısından baktığında, dağıtım sürecinin lojistik yönlerini planlarken şu konuları göz önünde bulundurmalıdır: Geçiş Süresi: Ürünün, tercih edilen bir taşıma biçimiyle sevkiyat noktasından tasarlanan varış noktasına taşınmasının aldığı süredir. Denizyolu, demiryolu ve karayolu taşımacılığı haftaları bulan bir süre alabilir, oysa havayolu geçiş süresi saatlerle ölçülür; internet geçiş süresi ise saniyelerle. Bir istisna olarak internet hariç, maliyet bir hız işlevidir; geçiş süresi ne kadar kısa olursa, fiyat o kadar yüksek olur. Teslim Süresi : Bir ürünün siparişi ile teslimi arasındaki süredir. (Her ne kadar geçiş süresinin uzunluğu teslim süresinin uzunluğunu etkilese de, teslim süresinin geçiş süresiyle karıştırılmaması gerekir.) Teslim süresi sipariş işlemi, finansal transferler, gümrük kırtasiye işleri ve yükleme gibi teslimi yavaşlatan bütün diğer faktörleri kapsar. Uzun bir teslim süresine katlanabilen bir şirket genellikle taşımacılığın daha ucuz, daha yavaş biçimlerini kullanarak avantaj sağlar. Sınırı Geçiş Maliyeti: Bu, her bir giriş kapısına bağlı gelişen taşımacılık maliyetidir. Sözgelimi komşu ülkenin hedef tüketicisine bir ürünü gümrük ve liman ücretlerinin farklılığından dolayı daha dolaysız bir yol yerine önce denizyoluyla göndermek, sonra da onu kamyonla sınırdan geçirmek daha ucuz olabilir. Ülkeler liman giderlerini ve gemilerden giriş için alınan ücretleri sürekli olarak uyarmaksızın yeniden ayarlarlar, bu nedenle lojistik müdürleri ve pazarlama planlayıcıları her zaman bu konudan haberdar olmalıdırlar. 2.2. Envanter Tedarik zinciri yönetiminde envanterin rolü; Yakın gelecekte olabilecek talebi tahmin Üretim ve dağıtım maliyetlerinin düşürülmesi/ölçek ekonomileri açısından önem arz etmektedir. Envanter: Hammaddeden mamul ürüne, mamul üründen son kullanıcıya kadar olan işlemlerin envanterini kontrol etmeye yönelik planlama yapmak işletme yöneticisinin yapması gereken kritik işlerden biridir. Taşıma sırasında meydana gelen kayıp ve çalınma oran ve tutumları envanter kayıtları ile açığa çıkarılabilir. Depolanmış malzemeye tahsis edilen sermaye miktarı ve depolama yerine ilişkin masrafların azaltılması olmak üzere iki nedenden dolayı envanter kontrolü zorunludur. Envanteri basitleştirip etkili kılmak neredeyse her şirketin hedefi haline gelmiştir ve bu yükün çoğu, tedarikçilerin omuzlarına yüklenmiştir. Tedarikçiler de buna karşılık kendi envanterlerini kontrol etmenin peşine düşmelidirler. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 14

Uluslararası şirketler uzun mesafeli işlemlerin yol açtığı sorunları dikkate alarak stokları yerli firmalardan çok daha fazla miktarlarda el altında tutmaya eğilim gösterirler. Bununla birlikte, global olarak bile, ancak birkaç günü ya da haftayı (bazen de saati) karşılayabilecek yeterli miktarda malzeme ve mamul ürün depolanması yaygın bir uygulamadır (tam zamanında üretim ya da diğer adıyla JIT Just in Time olarak bilinen bir kavram). Bu sistem büyük ölçüde tedarikçilerin işbirliğini gerektirir ve şirketler bu bağlayıcı ilişkiyi bütün katılımcılar için değerli kılmak amacıyla tedarikçilerinin sayısını düşürmeye eğilimlidirler. Hem işgücü hem de malzemeden tasarrufu artırarak verimlilikte artışa uyum sağlanır. Uluslararası bir işlem için depolama tesisleri planlandığı zaman göz önünde bulundurulması gereken dört ana faktör; boyut, koşul, sistem ve yerleştirmedir. Üretim öncesi malzemeler ya yurtiçinde ya da (daha da sorunlu olarak) yurtdışında düzgünce depolanmalıdır. Geniş tesisler iç pazarda belki bulunabilir ama dış pazarda gerekli boyutta ve gerekli sayıda ambar olmayabilir. Hatta boyutsal açıdan uygun yerler olduğu zaman bile, ambarın hava koşullarının kontrolü yetersiz olabilir. Yükleme boşaltma makinesi, forklift, konveyör ve benzerleri gibi yükleme, boşaltma sistemleri hiç de ideal olmayabilir ve belki de malzemelerin depolanmasına zarar bile verebilirler. Bir başka muhtemel sorun ise liman ve iç taşımacılık yolları üzerinden gelen malların konulduğu depoların etkili oldukları zaman bile, kötü yerlerde bulunmaları ya da çok az olmaları, bir şirketin sipariş işlemini yerine getirme, ürün üretme ve onları alıcıya teslim etme gücünü alabildiğine sınırlayabilir. İhracatçılarımızdan, hedef bir pazarda bilhassa az gelişmiş ülkelerde çalıştıklarında kendi tesislerini inşa etmeleri istenmesi alışılmadık bir durum değildir. İhracatçı ekonomik açıdan depolama tesislerini inşa etmek istediği ve bunu yapabildiği zaman bile, yerel mevzuat projeyi önleyebilir ya da durdurabilir. Yerel kanunlar hedef pazarda bir yabancının mülkiyete sahip olmasını ya da bir yerel ortak olmadan faaliyet göstermesini olanaksız kılabilir. Bu her iki uç durumda da, yabancı şirket bütün dağıtım sürecinden men edilebilir. İhracatçıların malzemeleri ya da ürünleri özel bir işlem ya da geniş depolama yerleri gerektiriyorsa, depolama işlemi başarı için belirleyici faktör haline gelebilir. Bunun erkenden ve çok iyi düşünülüp planlanması kritik önem taşır. 2.3. Üretim Faaliyetleri Geçiş süresinin yavaşlığı bir ürünü almak için gerekli olan teslim süresini ne kadar kolay uzatabiliyorsa, siparişi yerine getirmede etkisiz olmak da o kadar kolay uzatabilir. Öte yandan, sipariş verme süreci tipik olarak içerden kontrol edildiğinden, firmanın pazarlamaya ilişkin birimi siparişin düzgün işlemesinin bütün sorumluluğunu mutlaka kabul etmelidir. İhracatçılarımız, sipariş prosedürlerini mümkün olduğu kadar çabuk ve basit kılmak için çaba harcamalıdır. (Siparişleri hızla yerine getiren bir şirket ödemeyi zorlamada daha etkili olacaktır). Faks ve e maille sipariş sistemleri uluslararası işte hızlı bir şekilde standart hale gelmektedir. Zira bu iletişim araçları saat dilimi farklılıkları ne olursa olsun işler. Benzer şekilde uluslararası telefon mesajları ve uydu telefonları her gün, günün yirmi dört saatinde en uzak yeri ve sipariş alıcısını bile ulaşılır kılabilir. Müşteriler, dağıtım zincirinin bütün üyelerinin teknolojik sınırlamalarından haberdar olmalıdır. Sipariş süreci ancak bu sürecin en yavaş katılımcısının hızı kadar hareket edebilir. Bir Tokyo şirketi Adana daki bir üreticiye sipariş verebilir, ama eğer siparişin Ant İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 15

dağlarında sınırlı iletişim araçlarına sahip bağlı bir şirket aracılığıyla gönderilmesi gerekiyorsa, bütün süreç giderek tıkanabilir. 2.4. Bilgi Bir şirketin değer zinciri ve tedarikçileri ile müşterileri arasında bilginin kolay yolla paylaşılmasını, alınan kararların kısa sürede uygulamaya konmasını sağlayacak sistemler kurması dünün daha iyi raporlanmasını, bugünün daha kolay ve iyi yönetilmesini sağlamaktadır. Tedarik zinciri yönetiminde işbirliği ve eş zamanlı çalışma sağlandığında; özellikle üretim planlama, tasarım ve mühendislik, sipariş, sevkiyat, sipariş durumu izleme, iade uyarıları, fatura bilgileri, sözleşmeler, tedarikçi performansına ilişkin bilgiler kayıtlı ve paylaşılabilir hale getirildiğinde rekabet avantajı sağlanacaktır. Bilginin artması sistem içindeki verimsizliklerin ortaya çıkarılmasına ve giderilmesine olanak verecektir. Tedarik zincirlerinin farklı aşamalarında, faaliyetlerin koordinasyonunda, günlük işlemlerin her bir aşamasında bilgi özel bir öneme sahiptir. Bu anlamda bilgi, diğer yönlendirici unsurları da kapsar özelliğe sahiptir. Zincir ortaklarının, tedarikçiden başlayarak nihai tüketiciye kadar bilgi paylaşımı arttıkça her bir ortak için karlılık da artacaktır. Büyük bir tekstil firması, müşterilerin renk, model tercihlerini bilgiye üstelik paylaşılabilir bilgiye dönüştürdüğü anda tedarikçilerinden istenen renkte kumaş, istenen biçimde düğmeyi en kısa zamanda tedarik edecek, üretecek ve müşterilerine sunabilecektir. Etkin ve esnek tedarik zinciri, yapısı sağlam bir bilgi alt yapısını gerektirmektedir. Rakiplerine oranla yeni modelleri 3 6 hafta gibi bir sürede müşterisine sunabilen hazır giyim alanında çalışan bir tedarik zinciri bu esnekliğini ancak iyi tasarlanmış bilgi akışı ile başarabilir. Rekabette üstünlük için bilgi girdisinin önemi her geçen gün daha da artmaktadır. Çok hızla değişen koşullar ve tüketici eğilimleri, yasal düzenlemeler, rakiplerin artışı bilginin önemini daha da kritik hale getirmektedir. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 16

3. TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNDE PERFORMANS DEĞERLENDİRMESİ 3.1. Tedarik Zincirinin Performans Ölçümünde Toplam Kazanç Fiyatı Hesaplaması Toplam kazanç fiyatını etkileyen faktörler: Kalite maliyeti: Hata ve arızanın da bir maliyeti vardır. Düşük kalite kontrol, yeniden elden geçirme, ek idari yükler, yüksek arıza riski ve müşteri memnuniyetsizliğine sebep olur. Ancak toplam kalite anlayışının yerine oturması da zaman, para ve samimi çaba ile gerçekleşebilir. Dağıtım maliyeti: Güvenilir olmayan bir dağıtım sistemi, üretimde tıkanma ve eksiklik, yüksek düzeyde acil üretim zorunluluğu ve taşıma maliyetlerinin artması demektir. Tutarlı bir dağıtım performansının tutturulması yine yönetimin göstereceği çaba ve alacağı kararlara bağlıdır. Taşımada kullanılacak aracın cinsinin belirlenmesi, taşıyıcı ve rota dağıtım planlamasının kritik faktörleridir. Teslim süresi maliyeti: Uzun teslim süresi yüksek maliyet demektir. Satın alınıp, parası ödenmiş ama halen yolda olan bir hammaddenin taşıma maliyetinin yanı sıra yüksek finansman maliyeti de vardır. Satılmamış stok ve karşılanamamış talep de teslim süresi risklerinin arasındadır. Bu unsurlar da toplam kazanç fiyatının içinde hesaplandığında daha kısa sürede teslimat yapabilen tedarikçinin birim ürün fiyatında yüksek olmasına rağmen toplam kazanç fiyatının daha ucuz olduğu görülecektir. Nakliye: taşıma, toplama, gönderme maliyetlerini de içerir. Depolama, paketleme ve katma değer hizmetlerinin maliyeti: Paketleme tedarik zincirinin son halkasına kadar kalıcı olan bir unsurdur ve depolama alanı, elleçleme, raf ömrü ve benzeri birçok sorunla doğrudan bağlantılıdır. Paketleme maliyetlerinde azalma sağlanabilir. Hasar, kayıp, gecikme maliyeti, gümrükleme işlemlerinin risk maliyetidir. Stok/envanter maliyeti: Diğer alanlarda alınan kararlar ve yapılan uygulamalar stok seviyelerini doğrudan etkiler. Ortaya çıkan stok maliyeti dağıtım maliyetinin üzerinde olabilir. Yüksek stok ve envanter seviyesi, bağlanan sermayede faiz kaybına, kötüye gidişe, kayıp ve hasar risklerinin de artmasına neden olur. Elde tutulması gereken stok doğru belirlenmelidir. Yeni tedarikçi maliyeti: Her yeni tedarikçi ile çalışmaya başlamanın bir ek maliyeti olacaktır. Tedarikçi belirleme aşamasında geçirilen her evrenin idari bedeli vardır. İş idaresi maliyeti: Bu sipariş verme, tüm evrak işlemlerini organize etme, maaşlar, finans, muhasebe, bilgi işlem ekipmanları, ısıtma, aydınlatma ve data transfer kalemlerini içine alır. Her kalemin bir maliyeti olduğu unutulmamalıdır. Sipariş, iletişim ve genel giderler başlıkları altında toplanır. Fiyat: Tedarikçi satış fiyatı genellikle en büyük kalemi oluşturur. Daha önce söz edilen faktörler eşit seviyede ise fiyat en belirleyici faktör haline gelir. Ancak yukarıda adı geçen faktörlerin eşit olması çok nadir karşılaşılan bir durumdur. Bu unsurlar hizmetin kalitesi, tedarikçiye yaptığınız ödemenin vadesi, aldığınız iskontolar, ekipman kalitesi gibi unsurlarla daha da derinleştirilebilir. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 17

3.2. Tedarik Zinciri Yönetiminde Nitel Performans Ölçütleri Tedarik zincirinin tasarımında ve analizinde kullanılan ve sayısal olarak tanımlanamayan nitel performans ölçütleri şunladır: Müşteri memnuniyeti: Müşteri memnuniyetinin derecesi, alınan servis ya da ürünle belirlenir ve bu hem iç hem de dış müşterilere uygulanabilir. Esneklik: Talepteki dalgalanmalara karşı tedarik zincirinin verebileceği yanıtın derecesidir. Bilgi ve malzeme akış entegrasyonu: Tedarik zinciri içerisinde yer alan tüm aşamalar arasındaki bilginin akışı ve malzemelerin taşınmasının derecesidir. Etkili risk yönetimi: Tedarik zincirindeki ilişkilerin hepsi doğal risk içerir. Etkili risk yönetimi bu risklerin etkisini minimize etmenin derecesi olarak tanımlanır. Tedarikçi performansı: Hammaddelerin üretim firmalarına zamanında ve iyi koşullar altından dağıtılmasının derecesidir. 3.3. Tedarik Zinciri Yönetiminde Nicel Performans Ölçütleri Tedarik zincirinin tasarımında ve analizinde kullanılan ve sayısal olarak ifade edilebilen nicel performans ölçütleri şunlardır : 1. Direkt olarak maliyete ya da kara dayalı amaç 2. Müşteri sorumluluğuna dayalı amaç Maliyete Dayalı Ölçütler Maliyet minimizasyonu: En çok kullanılan araçtır. Maliyet genel olarak tüm tedarik zinciri için ya da özel iş birimleri için azaltılmaya çalışılır. Satışların maksimizasyonu: Satış karını ya da birim satışların sayısını arttırmaktadır. Kar maksimizasyonu : Karı artırmayı amaçlar. Envanter yatırım minimizasyonu: Envanter maliyetlerini minimize eder. Bu maliyet ürün maliyetlerini ve elde tutma maliyetlerini kapsamaktadır. Yatırım geri dönüş maksimizasyonu: Üretim için yapılan yatırımın geri dönüş oranını artırmayı amaçlar. Müşteri Sorumluluğuna Dayalı Ölçütler Doluluk oranı maksimizasyonu: Müşteri siparişlerinin zamanında eksiksiz olarak yerine getirilmesinin maksimizasyonunu amaçlar. Ürün gecikmelerinin minimizasyonu: Planlanan ürün dağıtım tarihi ile gerçekleşen ürün dağıtım tarihi arasındaki sürenin azaltılması amaçlanır. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 18

Müşteri teslim süresinin minimizasyonu: Sipariş verildiği zamandan siparişin müşteri tarafından alınmasına kadar geçen sürenin en aza indirgenmesi amaçlanır. Temin süresinin minimizasyonu: Bir ürünün üretimine başlanmasından o işlemin bitişine kadar geçen sürenin kısaltılması amaçlanır. Firmalar hızla gelişen ve değişen rekabet ortamında ayakta kalabilmek, rakiplerle rekabet edebilmek ve pazar paylarını genişletmek için işletmenin toplam maliyetlerini içinde önemli bir paya sahip olan tedarik zinciri ve dağıtım maliyetlerini minimum seviyeye indirmelidirler. Bunun içinde, tedarik zinciri sistemlerini, yönetim tekniklerini, model türlerini bilimsel olarak incelemeli, geliştirmeli ve sürekli olarak kontrol etmelidir. Yukarıda belirtilen performans ölçütlerini kullanmak en iyi yollardan biridir. Gelecek, minimum maliyetle müşteri memnuniyetini ön planda tutan ve karını devam ettirebilen firmaların olacaktır. Maliyet minimizasyonu ve müşteri memnuniyetinde en önemli alt bileşen de tedarik zincirleridir. Ancak maliyetleri düşürmeye odaklanıp karlılık, pazar payı ve rekabet gücü tehlikeye atılmamalıdır. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 19

4. ÜRÜNE UYGUN TEDARİK ZİNCİRİNİN BELİRLENMESİ Tedarik zincirinin, firma ve firmanın kanal ortakları çapında senkronize edilmesi sayesinde satışların arttırılması, maliyetlerin düşürülmesi ve varlıkların daha verimli kullanılması sağlanacak ve bunun sonucunda da firmanın ve tedarik zinciri ortaklarının şirket değerleri artırılmış olacaktır. Tedarik zinciri stratejileri, ürün liderliği ve marka oluşturma konularına odaklanan iş stratejilerini doğrudan destekleyen stratejilerdir; Pazara hakim olma anlayışı: güçlü markalar ve yaygın pazarlama ve dağıtım kanalları ile yüksek kar marjları elde etmeye odaklanmak Operasyonel çeviklik: Kaynakların ve operasyonların, farklı ürün grupları ve farklı coğrafi bölgeler bazında aniden ortaya çıkabilecek tüketim eğilimlerini karşılamaya yönelik olarak düzenlenmesini amaçlar. Yenilikçilik: rakiplerin sunduğu ürünlerden daha yeni ve daha taze ürünleri tüketiciye ulaştırmak yoluyla ekstra kazançlar elde etmeye yönelir. Stratejilerin ikinci önemli odağı ise; zincir üyeleriyle, müşterilerle ve/veya son kullanıcılarla daha sıkı ilişkiler kurulabilmesiyle ilgilenir: Müşteriye uygunluk: Direkt satış yoluyla son kullanıcılarla yakın ilişkiler kurulması ve bunların sürdürülmesini amaçlar Ticaret odaklılık: Lojistik stratejisindeki gibi kullanıcı için en düşük fiyata en yüksek değeri yaratmaya öncelik verir. Bu stratejinin tek farkı, markadan çok müşterilere sunduğu hizmete odaklanmasıdır. Lojistik optimizasyonu: Tedarik zinciri verimliliği ile etkinliği arasındaki dengenin kurulmasını amaçlar. Bir sistemin pazardaki değişimlere cevap vermeye olan yatkınlığına göre birkaç seviyeye ayrılabilir; ilk seviyede geleneksel yapıyı aşarak daha etkin bir iletişimin kurulması ve zincirdeki üyelerin bir kısmıyla entegre olması, bir üst seviyede bir işbirliği kurarak problemleri çözmeye çalışması ve entegrasyonun en üst seviyesinde tedarik zincirinin sanal olarak tek bir birim haline gelmesi ile senkronize olması yeralmaktadır. Senkronize tedarik zinciri stratejileri, tüm tedarik zinciri boyunca çapraz fonksiyonel nitelikte birden çok tarafın katılımcı olduğu koordineli bir karar verme sürecinin varlığına ihtiyaç duyar. Birçok kaynaktan sağlanan tüketim verisinin istatiksel olarak biraraya toplanması üretici ve tedarikçiler için ticari kararların alınması, promosyon planlarının yapılması ve yeni ürün geliştirme kararlarının alınması için gerekli pazar bilgisi sağlar. Kapsamlı talep verisi ve zincir boyunca şeffaflık tedarik zinciri entegrasyonunun bir sonraki adımı olan talep yönetimini ortaya çıkarır. Talep önceden bilinemeyen belirsiz bir kavram olarak görülse de yönetebilmek ve ayarlamalar yapabilmek ve zincirin diğer taraflarıyla ahenkli hale getirebilmek için birçok fırsat vardır. Anlık kapasite ve kaynak verileri de kullanılarak firmalar indirim, bölgesel veya fırsatlara göre pazarlama ile talebi teşvik edebilir. Etkin bir tedarik zinciri sisteminin kurulması için firmaların pazara sundukları ürünlerin özelliklerini analiz etmeleri ve ürünlerine uygun tedarik zinciri sistemlerini geliştirebilmeleri gerekmektedir. Ürünün özellikleri: İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 20

Ürünün yaşam döngüsü Talebin öngörülebilirliği Ürün çeşitliliği Talebin eldeki stoklarla karşılanabilme oranı Tedarik süresi ön plana çıkan unsurlar olmaktadır. Ürünler bu faktörler açısından farklı özelliklere sahip olmakla birlikte fonksiyonel ürünler ve yenilikçi ürünler olmak üzere iki kategoride sınıflandırmak mümkündür. Fonksiyonel Ürünler: tüketicilerin zaman içinde fazla değişmeyen temel ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik ve bu sebeple de öngörülebilir ve istikrarlı bir talebi olan ve uzun yaşam döngüsü sürelerine sahip ürünlerdir. Fonksiyonel ürünlerin bu özellikleri yoğun rekabeti ve dolayısıyla düşük kar marjlarını da beraberinde getirmektedir. Diğer yandan, daha çok moda ve teknolojik ürünler alanında karşımıza çıkan yenilikçi ürünler (innovatif ürünler) tüketicilerin kullanımına daha önce sunulmayan değerler sunan ve bu yolla tüketicinin daha fazla para ödemeye razı olacağı ürünlerdir. Yenilikçi ürünler bu nedenle daha yüksek kar marjlarıyla çalışma olanağını sunar. Bununla beraber, fonksiyonel ürünlerden farklılaştığı bir diğer unsur da talepteki istikrarın yerini büyük ölçüde belirsizliğe bırakması ve ürün yaşam döngüsünün bir aya kadar inmesidir. İhracatçımızın kendisine uygun tedarik zinciri sistemini kurabilmesi için öncelikle ürününün fonksiyonel mi, yoksa yenilikçi mi olduğunu netleştirmeleri, daha sonra da mevcut tedarik zincirlerinin fiziksel etkinliğinin mi, yoksa pazara uyum derecesinin mi daha ön planda olduğunu tespit etmeleri gerekir. Böylelikle mevcut durumun bir haritası çıkarılmış olacak ve firmanın bundan sonra neler yapması gerektiği daha kolay görülebilecektir. İtme stratejisinde aracılara yönelik reklam yapılır, çekme stratejisinde ise tüketicilere yönelik reklama ağırlık verilir. İşletmeler itme ve çekme stratejilerini bir arada uygulamaktadır. Çekme stratejisi, tüketim malları için daha uygundur. Tüketici odaklı bir tedarik zincirinde asıl amaç rafta ürün bulunurluğunu ve rafta ürün kalitesini artırmak, toplam envanteri düşürmek olacaktır. 4.1. İtme ve Çekme Stratejisi Stok yönetiminde iki temel yaklaşım sözkonusudur; itme ve çekme sistemi. İtme sisteminde stokların düzeyi daha önceden belirlenen yeniden sipariş verme noktası (ReOrder Level ROL) düzeyine düştüğünde, yine daha önceden belirlenen Ekonomik Sipariş Miktarlarına (Economic Order Quantity EOQ) göre sipariş verilir. Yeniden sipariş verme miktarı, geçmişteki taleplere ve çevrim(temin) sürelerine bağlı olmaktadır. Çekme sisteminde ise sipariş miktarları tümüyle tedarik zincirindeki değişimlere göre belirlenir. Çekme sisteminde ihtiyaca en kısa sürede cevap verebilme yeteneği önem kazanmaktadır. Mümkün olduğunca ihtiyaç olduğunda üretim yapılır. Müşteri ihtiyaçları doğrultusunda üretim, tedarik/itme (push) metodundan talep/ çekme (pull) metoduna geçebilmelidir. Üretim süreçleri, hızlı değişim yetenekleriyle pazar değişimlerine esnek yanıt verebilmelidir. En az parti miktarları, siparişe göre, üretim ortamına göre planlanmalıdır. Üretim öncelikleri istenen teslim zamanlarına göre belirlenmelidir. Her müşteri grubu için özel üretim stratejileri geliştirilmelidir. Fonksiyonel ürünleri üreten firmaların tedarik zincirlerinin etkinliğini artırmak için uyguladıkları ve genelde maliyet düşürme esasına dayanan yöntemlerin yerini tedarik İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 21

zinciri üyeleriyle ortak stratejiler geliştirmeye yöneldiği görülmektedir. Aynı durum belirsizliği azaltabilmek için yenilikçi ürünler için de geçerlidir. Tablo 4: Talep Özellikleri Bazında Fonksiyonel ve Yenilikçi Ürün Özellikleri Talebin Özellikleri Fonksiyonel Ürün Yenilikçi Ürün Ürün yaşam döngüsü 2 seneden büyük 3 ay ile 1 yıl arası Kar marjı %5 %20 arası %20 ile %60 arası Ürün çeşitliliği Düşük (10 20) Yüksek Talep tahminlerinin hata payı %10 %40 100 Stokta bulundurmama oranı %1 %2 arası %10 ile %40 arası Sezon sonu zorunlu indirim %0 %10 ile %25 arası oranı Siparişe göre üretim için 6 ay ile 1 yıl arası 1gün ile 2 hafta arası temin süresi Araba 15 gün, buğday 105 günde müşteriye sunulmaya hazır hale gelmektedir. Dolayısı ile iki ürünün üretim süreleri farklıdır. Buğday fonksiyonel ürün tanımına girerken, araba yenilikçi ürün grubuna girmektedir. Piyasaya sürülen yeni model bir arabanın ne kadar süre için cazibesini koruyabileceği, rakiplerine göre tercih edilir kalabileceği ürün yaşam döngüsünü oluşturmaktadır. Tablo 5: Fiziksel Etkinlik Düzeyi/Pazara Uyum Düzeyine Göre Tedarik Zinciri Öncelikli Amaç Üretim Odağı Envanter Stratejisi Temin Süresi Odağı Tedarikçi Seçim Kriterleri Ürün Tasarım Stratejisi Fiziksel Etkinlik Düzeyi Yüksek Öngörülebilen talebi en düşük maliyetle karşılamak Yüksek kapasite kullanım oranı Dolaşımı artırarak envanteri azaltmak Maliyetleri artırmadığı sürece temin süresini azaltmak Kalite ve maliyet Performansın artırılması, maliyetin düşürülmesi Pazara uyum Düzeyi Yüksek Öngörülemeyen talebi stokta bulundurmama oranını, zorunlu indirimleri minimize edecek şekilde karşılamak Tampon kapasiteyi arttırmak Ara mamul ve mamul bazında tampon stokları tesis etmek Temin süresinin azaltılması yönünde yatırım yapmak Kalite, sürat ve esneklik Ürün çeşitlenmesini ertelemek için modüler tasarımdan faydalanmak Bu sınıflandırmaya göre baktığımızda; bilgisayar ekipmanları yenilikçi ürünler grubunda iken deterjanlar birinci grupta yer almaktadır. Tedarik zincirinde ilk adım olan girdilerin tedariki müşterinin talebini doğru okumakla başlar. İşletmeler müşterinin gerçek ihtiyacını ortaya koyan bilgiye eriştikleri anda tedarik zincirinin dizaynını yapabilirler. Bu bilginin İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 22

olmadığı durumda işletmeler gereksiz bir mükemmellik tuzağına düşerek gereğinin üzerinde hizmet seviyesi ve gereğinden hızlı çevrim süresini yakalama riskine girerler. Tedarik zincirlerini iyileştirmek konusunda son dönemde başarılı olabilmiş şirketlerin uygulamaları genelde şu noktaları içermektedir; 1. Yerleşimlerin ve nakliye şekillerinin değiştirilmesi 2. Ara stokların ve tedarik zinciri içerisinde birbirini takip eden adımlar arasındaki sürelerin kısaltılması 3. Tedarik zincirlerinin coğrafi ve uluslararası kapsamının genişletilmesi 4. Tedarik zinciri vasıtasıyla ulaşılan ürün ve hizmetlerin geliştirilmesi Tedarik zinciri yönetimi üretim yönetimindeki değişimlerin sonucudur. Tedarik Zinciri Modelleri eskiden yalnızca; müşteri, şirket ve tedarikçi katmanını içine alıyor iken, Global Tedarik Modelleri ile tedarik zincirinde sadece müşteri, üretici ve tedarikçiyi dikkate alarak planlama yapmak yerine müşterilerin, tedarikçilerin ve de hatta 2. seviye veya 3. seviye tedarikçilerin de planlama sürecinde bulunabilmeleri sağlanabiliyor. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 23

Tüketici Tüketici Tüketici Tüketici Dağıtım Merkezi Dağıtım Merkezi Üretici 1.Sıra Tedarikçiler 2.Sıra Tedarikçiler 3.Sıra Tedarikçiler Şekil 6 : Tedarik Zincirinin Katmanları Küresel tedarik modellerindeki en önemli nokta, planlama bilgilerinin tüm tedarik zincirinde anında paylaşılması ve planlamanın tüm tedarik zincirindeki firmalar ile ortaklaşa olarak gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Bu bilgi paylaşımı ve ortaklaşa planlama ile müşteriden gelen sipariş bilgisi anında tedarik zincirindeki diğer firmalar ile paylaşılmakta, ilgili sipariş bilgileri tedarikçilere gönderilmekte ve de tedarikçilerin de kendi planlamalarını bu çerçevede yapabilmeleri sağlanmaktadır. Aynı şekilde bir tedarikçinin yaşadığı kapasite ve temin problemi de anında müşterilerine siparişlerinde potansiyel bir gecikme olabileceği bilgisini verebilmektedir. İGEME İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2006 24