Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 35, Aralık 2016, s. 556-564 Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date Yayınlanma Tarihi / The Publication Date 12.11.2016 10.12.2016 Öğr. Gör. Serap AKTEMUR GÜRLER Kafkas Üniversitesi s.aktemur40@gmail.com Eda ULUĞ Başkent Üniversitesi eddaulug@gmail.com Prf.Dr. Sibel Çiğdem GÜNEYSU Başkent Üniversitesi sibelg@baskent.edu.tr ANASINIFI ÖĞRETMENLERİNİN YARATICILIĞIN GELİŞİMİNİ OLUMSUZ YÖNDE ETKİLEYEN FAKTÖRLERE İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ- NİN İNCELENMESİ (KARS-ANKARA ÖRNEKLERİNİN KARŞILAŞTI- RILMASI) Öz Bu çalışma, erken çocukluk döneminde yaratıcılığın gelişimini olumsuz yönde etkileyen faktörlere ilişkin öğretmenlerin görüşlerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Gönüllülük usulüne dayalı olarak yapılan bu araştırma için, 2015 yılı son bahar döneminde Kars (n=100) ve Ankara da görev yapan (n=97) anasınıfı öğretmenlerine Yaratıcılık Engelleri Ölçeği (YEÖ) ve demografik bilgi formu uygulanmıştır.çalışma sonuçlarına göre; yaratıcılık engelleri boyutlarından okul ve öğretmen boyutu en fazla puan alan boyut olup, bunu sırasıyla aile-ev ve öğrenci izlemektedir. Öğretmenlerin görüşlerinde çocuk ve toplam puanlar açısından cinsiyete göre istatistiksel olarak anlamlı derecede fark vardır. Yaş aralığı ve mesleki deneyim ise sadece toplam puan ortalamasında istatistiksel olarak anlamlı fark göstermektedir
(p<0,05). Medeni durum ve çocuk sahibi olmaya göre öğretmenlerin görüşleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmayıp (p>0,05), mesleği sevme durumu ise yalnızca çocuk boyutunda istatistiksel olarak anlamlı bir fark yaratmıştır (p<0,05). Araştırma sonuçlarına göre okul ve öğretmenin erken çocukluk dönemindeki çocukların yaratıcılıklarını büyük ölçüde etkileyebileceği düşünülebilir. Anahtar kelimeler: Yaratıcılık; Yaratıcı Düşünme; Erken Çocukluk; Öğretmen Görüşleri. ANALYSING THE OPINIONS OF THE PRESCHOOL TEACHERS ABOUT THE FACTORS AFFECTING THE DEVELOPMENT OF CREA- TIVITY NEGATIVELY(THE COMPARISON OF KARS AND ANKARA SAMPLES) Abstract This study was conducted to determine the teachers' view about the factors that influence the development of creativity in a negative way during early childhood period.this study was based on a voluntary procedure. "Creativity Barriers Scale" and demographic information form were applied to kindergarten teachers from Kars (n=100) and Ankara (n=97) in fall semester of 2015.According to the study results; the biggest factors of creativity barriers are school and teacher, they are followed by family-home and student. In the teachers' opinion, in terms of children and total points, there are significant differences by gender. Age range and professional experience show statistically significant difference only in average total points. (p<0,05). There is no statistically significant difference between opinions of teachers by marital status and having children. (p>0,05). According to the study results, school and teacher may influence children's creativity during early childhood period. Keywords: Creativity; Creative Thinking;Early Childhood;Teacher's Opinion. 557 Giriş Bireylerin yaşamının öğrenme ve eğitim alanında en önemli dönemlerinin başında, erken çocukluk dönemi gelmektedir. Bu dönemde çocuk sadece eğitim kurumları ya da belli bir öğretici tarafından değil, içinde yaşadığı çevreden de etkilenmekte, bir anlamda sosyal toplum içerisindeki rolünü ve yerini öğrenmektedir. Bu çerçeveden yaklaşıldığında erken çocukluk dönemi, aslında bir anlamda keşif dönemidir. Keşif yapabilmek için ise bir yeniliği ortaya koymak, diğer bir ifadeyle yaratıcı olmak gerekir (Aral vd, 2002). Dolayısıyla yeni ve orijinal bir şeyleri ortaya koymuş olsun ya da olmasın her birey, bu dönemde kendi sosyal yapısı içerisindeki yerini ve işlevini yaratmak, zihinsel imge boyutunda üretmek durumundadır (Oktay vd, 2003). Bu noktada yaratıcılık kavramına da bakmak gerekir. Kuramsal bağlamda yaratıcılığın kabul gören tek bir tanımı olmamakla birlikte, kabul gören ortak fikir, yaratıcılığın özgün bir şeyleri ortaya koyma süreci olduğudur (Sönmez, 1993). Buradan hareketle bireylerin gerek toplumsal yapıda sosyal kimlik kazanmaları, gerekse zihinsel faaliyetlerinin sonuçlarını alma açısından yaratıcılık, erken çocukluk döneminin en önemli faaliyetlerinden birisidir (Orçan, 2013:
2). Bu dönemde birey, yaratıcılık sayesinde toplum içerisinde daha fonksiyonel bir hale gelmektedir. Yaratıcılık ya da daha genel ifadeyle yaratıcı düşünce, bilgi içerisindeki problemleri ve boşlukları görebilme, buna ilişkin fikir ve hipotezler sunabilme, fikirler arasındaki ilişkiyi ortaya koyabilme ve düşünce bileşenlerini bir araya getirerek, özgün bir şeyler ortaya koyabilme becerisidir (Aktamış ve Ergin, 2006: 78). Yaratıcılık, günlük hayatın içerisinde var olan bileşenleri diğer kişilerden farklı bir şekilde bir araya getirme ve özgün düşünceler ortaya koyabilme yeteneğidir (Madi, 2012: 4). Yaratıcılıkla ilgili tanımlar aynı zamanda yansıtıcı kavram yapıları ve kendiliğinden gelen kavram yapılarını da içermektedir (Meissner, 2006: 67). Dolayısıyla yaratıcı düşünen bir zihin, sadece var olan bilgiyi almakla kalmayıp, aynı zamanda bu bilgiyi kendi düşünceleri çerçevesinde değerlendiren, yeniden bilgi süzgecinden geçirerek, yeni bir şeyler ortaya koyan bir süreci işleyebilme gücüne sahiptir. Yaratıcılığın pek çok alanda etkileri olup, özellikle iş yaşamında ve günlük yaşamda yaratıcı düşünme bazen bir örgüt içerisinde uyumun neticesi olarak ortaya çıkabilir (Yıldırım, 2007: 110). Yaratıcılık her bireyde ve yaşamın her döneminde belli bir düzeyde var olan, günlük yaşamdan bilimsel çalışmalara kadar uzanan yelpaze içindeki süreçler bütünüdür (Uslu, 2013: 73). Öte yandan gelişimin en hızlı dönem olduğu erken çocukluk döneminde, çocukların yaratıcılığı daha yüksek düzeydedir (Öncü, 2014: i). Bunun pek çok nedeni olabilmekle birlikte, erken çocukluk döneminde düşünsel faaliyetlerin oldukça yoğun olması, psişik gelişimin yüksek düzeylerde olması gibi pek çok neden ileri sürülebilir. Bu nedenle, erken çocukluk dönemini aynı zamanda yaratıcılığın şekillendiği önemli bir dönem olarak görmek mümkündür. Bu nedenle bu çalışmada, erken çocukluk döneminde yaratıcılığın gelişimini olumsuz etkileyen faktörlerin kavramsal bazda incelenmesi ve akabinde, bilimsel betimleme yönteminden yararlanılarak, bu konudaki öğretmen görüşlerinin alınması amaçlanmıştır. 558 Veri toplama Araçları Araştırmada nitel ve nicel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Nicel verilerin toplanmasında kişisel bilgi formu ve Dursun ve Ünüvar (2011) tarafından geliştirilen Yaratıcılık Engelleri Ölçeği (YEÖ) kullanılmıştır. Toplam 23 maddeden oluşan, geçerlilik ve güvenilirliği yapılan bu ölçek, yaratıcılık engellerini Ev-Aile, Okul-Öğretmen ve Çocuk olmak üzere üç boyutta incelemektedir. Ölçeğin iç tutarlılık katsayısı (Cronbach Alpha) değeri 0,754 bulunmuş olup, literatürde kabul gören değerin üzerindedir. Nitel verilerin toplanmasında ise beş sorudan oluşan bir yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Görüşme formu ilk olarak her ilden 10 öğretmen ile uygulanmış, daha sonra her ilden üçer öğretmen ile odak grup görüşmesi şeklinde uygulanmıştır. Verilerin Analizi ve İstatistik Yöntem Araştırma verilerinin analizinde SPSS 17.0 for Windows paket programı kullanılmıştır. Tüm analizler %95 güven aralığında ve 0,05 anlamlılık düzeyinde gerçekleştirilmiştir. Fark analizlerinden önce, verilerin normal ağılıma uygunluğu için Kolmogorov Smirnov testi yapılmıştır. Test sonuçlarına göre dağılımlar normal dağılıma uymadığından, iki grup arasındaki fark için Mann Whitney-U testi, ikiden çok grubun farkı için ise Kruskal Wallis testleri kullanılmıştır. Bulgular
Araştırmaya katılan öğretmenlerin demografik özellikleri Tablo 1 de verilmiştir. Tablo 1: Katılımcıların Demografik Özellikleri Kişi sayısı (n) Yüzde (%) Cinsiyet Kadın 173 87,8 Erkek 24 12,2 Yaş Aralığı 25 ve altı 35 17,8 26-30 arası 57 28,9 31-40 arası 105 53,3 Mesleki deneyim 1 yılın altında 37 18,8 1-5 yıl arası 97 49,2 5-10 yıl arası 63 32,0 Medeni durum Evli 152 77,2 Bekar 45 22,8 Çocuk sahibi olma Evet 58 29,4 Hayır 139 70,6 Mesleği isteyerek seçme Evet 154 78,2 Hayır 43 21,8 Mesleği sevme Evet 170 86,3 Hayır 27 13,7 559 Tablodan da görüldüğü gibi, araştırmaya katılan öğretmenlerin %87,8 kadın ve %12,2 sı erkektir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin 17,8 i 25 ve altı, %28,9 u 26-30 arası ve %53,3 ü ise 31-40 arası yaşa sahiptir. Genel olarak öğretmenlerin orta yaşta oldukları görülmekte olup, bu dağılım mesleki demografi ile de uyumludur. Öğretmenlerin %18,8 i 1 yılın altında, %49,2 si 1-5 yıl arası ve %32,0 si ise 5-10 yıl arasında deneyime sahiptir. Öğretmen deneyimlerinin bu dağılımı, öğretmen yaşları ile de paralellik göstermektedir. Araştırma örnekleminin %77,2 si evli olup, %29,4 ünün ise çocuğu vardır. genel olarak öğretmenlerin çoğunluğunun evli olduğunu, fakat henüz çocuk sahibi olmayan öğretmenlerin ciddi oran teşkil ettikleri görülmektedir. Yine araştırmaya katılan öğretmenlerin %78,2 si mesleklerini isteyerek seçtiklerini, %86,3 ü ise mesleklerini sevdiklerini ifade etmişlerdir. Öğretmenlerin ölçek boyutlarının ortalama ve standart sapma değerleri Tablo 2 de verilmiştir.
Tablo 2. Ölçek Ortalamaları X SS Çocuk 4,04 0,14 Ev Aile 4,08 0,16 Okul Öğretmen 4,09 0,17 Toplam 4,06 0,11 Tablodan da görüldüğü gibi, yaratıcılık engelleri boyutlarından en fazla etkili olan okulöğretmen boyutu olup, bunu ev-aile boyutu ve çocuk boyutu izlemektedir. Dolayısıyla bu dönemde çocukların yaratıcılığı üzerinde en fazla etkili olan etkenler okul ve öğretmen olup, bunu ailedeki durumu izlemektedir. Araştırmada ayrıca, öğretmenlerin demografilerine göre, öğrencilerin yaratıcılılarını etkileyen etkenlerle ilgili görüşleri arasındaki fark incelenmiştir. Sonuçlar Tablo 3 te verilmiştir. Tablo 3. Öğretmenlerin demografik özelliklerine göre görüşleri arasındaki farklar Çocuk Ev-Aile Öğretmen Toplam X SS X SS X SS X SS Cinsiyet Kadın 4,04 0,14 4,08 0,16 4,09 0,17 4,07 0,11 Erkek 4,00 0,12 4,06 0,13 4,00 0,09 4,02 0,08 Test Değeri -1,468 -,789-2,840-1,862 p değeri,142,430,005,063 Yaş Aralığı 25 ve altı 4,04 0,10 4,07 0,16 4,08 0,16 4,06 0,10 26-30 arası 4,08 0,17 4,10 0,18 4,10 0,19 4,09 0,12 31-40 arası 4,01 0,14 4,08 0,14 4,07 0,16 4,05 0,11 Test Değeri 4,877,816 1,479 6,315 p değeri,087,665,477,043 Mesleki deneyim 1 yılın altında 4,04 0,09 4,06 0,16 4,08 0,15 4,06 0,10 1-5 yıl arası 4,06 0,16 4,10 0,16 4,09 0,19 4,08 0,12 5-10 yıl arası 4,01 0,13 4,07 0,15 4,05 0,15 4,04 0,11 Test Değeri 2,791 2,974 1,710 8,594 p değeri,248,226,425,014 Medeni durum Evli 4,03 0,13 4,08 0,15 4,08 0,17 4,06 0,11 Bekar 4,07 0,17 4,07 0,16 4,07 0,15 4,07 0,12 Test Değeri -1,361-1,053 -,083 -,195 p değeri,173,292,934,845 Çocuk sahibi olma Evet 4,04 0,14 4,11 0,19 4,08 0,17 4,07 0,11 Hayır 4,04 0,15 4,07 0,14 4,08 0,17 4,06 0,11 Test Değeri -,527 -,918 -,203 -,695 p değeri,598,359,839,487 560
Mesleği isteyerek seçme Evet 4,03 0,14 4,08 0,16 4,07 0,16 4,06 0,11 Hayır 4,05 0,16 4,09 0,15 4,11 0,20 4,05 0,11 Test Değeri -,565 -,954-1,132-1,659 p değeri,572,340,258,097 Mesleği sevme Evet 4,03 0,13 4,08 0,15 4,08 0,17 4,06 0,11 Hayır 4,12 0,19 4,10 0,20 4,07 0,16 4,10 0,13 Test Değeri -2,123 -,418 -,132-1,251 p değeri,034,676,895,211 Anket Yeri Ankara 4,10 0,17 4,14 0,18 4,15 0,20 4,13 0,12 Kars 3,98 0,09 4,02 0,96 4,02 0,10 4,01 0,07 Test Değeri -5,634-6,567-5,248-7,768 p değeri,000,000,000,000 Tablodan da görüldüğü gibi, öğretmenlerin görüşlerinden öğretmen puanının cinsiyete göre istatistiksel olarak anlamlı derecede farklı olduğu görülmekte olup, kadınların ortalama puanları erkeklerden daha yüksektir (p<0,05). Yaş aralığı ve mesleki deneyim ise sadece toplam puan ortalamasında istatistiksel olarak anlamlı fark göstermektedir ve 26-30 yaş arası öğretmenlerde puanın en yüksek değerde olduğu görülmektedir (p<0,05). Medeni durum ve çocuk sahibi olma öğretmenlerin görüşleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farka neden olmazken (p>0,05), mesleği sevme durumu ise yalnızca çocuk boyutunda istatistiksel olarak anlamlı bir farka neden olmuştur (p<0,05). Mesleğini sevmediğini ifade eden öğretmenlerin öğrenci boyutu puanı daha yüksektir. Öğretmenlerin görev yaptıkları yerlere göre ise Ankara ilinde görev yapan öğretmenlerin tüm boyut ortalamaları daha yüksek olup, bütün boyut puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark görülmüştür (p<0,05). Tüm ortalama puanların Ankara ilinde görev yapan öğretmenlerde daha yüksek olduğu saptanmıştır. 561 Nitel Analiz Sonuçları Nitel analiz için her bir ilden ankete katılan 10 öğretmen ile görüşülmüş, daha sonra ise bu 10 öğretmenden üçü ile odak görüşme yapılmıştır. Görüşmede öğretmenlere çocukluk döneminin temel özellikleri, erken çocuklukta yaratıcılığın yeri, yaratıcılığı engelleyen etmenler ve yaratıcılığın geliştirilmesi için neler yapılabileceği sorulmuştur. Kars ilinde görev yapan öğretmenlerin tamamı, erken çocukluk döneminin en büyük ve belki de en baskın özelliğinin öğrenme ve bunu uygulama ile birlikte yaratıcılık olduğu fikrindedir. Bu konuda bir öğretmen erken çocukluk döneminin en temel özelliklerine ilişkin şunları söylemiştir: Çocuğun gelişim düzeyini arttır. Yaratıcılığın gelişmesini sağlar. Topluma yararlı bireyler olmasını sağlar. Bu dönemde çocuklar çok hızlı bir şekilde öğrenirken, aynı zamanda bu öğrendiklerini uygulama aşamasındadır. Bu dönemde Kars ilindeki öğretmenlere göre yaratıcılığı engelleyen etmenlerin başında aile gelmekte olup, bunu yaşanan çevre ve şehrin imkanları izlemektedir. Bir öğretmen bu konuda yaratıcılığı engelleyen faktörleri şu şekilde sıralamıştır: - Aile yapısı, -sınıf ortamı, -öğretmen, -aile baskısı. Bunun yanında çocuğun kendisinin de önemli olduğu ifade edilmiştir. Bunun geliştirilmesi için ise bu alanda iyileştirmelerin yapılma-
sının gerekli olduğu ifade edilmektedir. Hem 10 kişilik grup, hem de odak grup öğretmenlerinin bu konuda hemfikir oldukları görülmektedir. Ankara ilindeki öğretmenlerin de erken çocukluk döneminin en önemli özellikleri Kars ilinde olduğu gibi, öğrenme ve uygulama becerileri olmuştur. Yine burada da öğretmenler, yaratıcılığın bu dönemde bilgi ile uygulama arasındaki koordinasyonun bir ürünü olduğu düşüncesindedir. Bir öğretmen bu konuda Yaratıcı düşünce sonucunda çocuk kendine güven duyuyor. Empati kurmayı sağlar. Çevreyi anlayabilir. Kendini ifade etmeyi sağlar demiştir. Ankara ilindeki öğretmenler ise yaratıcılığın öncelikle çocuğa bağlı olduğunu, sonra aile ve ardından okulun geldiğini düşünmektedir. Öte yandan şehir ve yaşanan çevrenin burada çok fazla ön planda olmadığı görülmektedir. Nitel değerlendirme konusunda ortaya çıkan iki önemli husus vardır. Bunlardan birincisi Ankara ilinde görev yapan öğretmenlerin biraz daha pragmatik ve öğrencinin başarıları konusuna odaklanmaları, Kars ilindeki öğretmenlerin ise daha çok öğrencinin memnuniyetine ve başarının manevi boyutuna odaklanmış olmasıdır. Aslında görüşme formlarında ortaya çıkan bu sonuç, her iki ildeki öğretmen yaklaşımının da önemli olduğunu, ancak ortak bir modelin öğrencilerin daha fazla yararına olduğunu göstermektedir. Diğer bir ifadeyle, Kars ilindeki öğretmenlerin yaklaşımının Ankara ilindeki öğretmenler gibi biraz daha pragmatik; Ankara ilindeki öğretmenlerin ise Kars ilindeki öğretmenler gibi biraz daha hümanist olması, en ideal yaklaşımı ortaya koyacaktır. Genel olarak her iki ilde de öğretmenlerin tamamına yakınının (nitel değerlendirmelerde tamamının) yaratıcılığın geliştirilebileceği düşüncesinde olduğu ifade edilebilir. Tartışma Çalışma sonuçlarından da görüldüğü gibi, kadın öğretmenler erkek öğretmenlere göre yaratıcılık konusunda öğretmenin daha etkili olduğu düşüncesindedir. Öte yandan 5-6 yaş arası çocukların yaratıcılığını etkileyen faktörler arasında çocuk ve ev-aile etkisi konusunda kadın ve erkek öğretmenlerin hemfikir oldukları görülmektedir. Ekici (2014) çalışmasında, erkek öğretmenlerin kadın öğretmenlere göre daha yoğun şekilde, yaratıcılığın sonradan gelişmeyeceği düşüncesinde olduğunu rapor etmiştir. Buradan hareketle, kadın öğretmenlerin yaratıcılığın geliştirilebileceği düşüncesinin daha ağır bastığı sonucu çıkarılabilir. Yaş aralığı incelendiğinde ise tüm faktörlerin bir arada değerlendirildiği toplam puanın en fazla 26-30 yaş arası öğretmenlerde olduğu görülmektedir. Bu durum, 26-30 yaş arasındaki öğretmenlerin daha genç ya da daha ileri yaştaki öğretmenlere göre çocuğun yaratıcılığı konusunda faktörlerin daha etkili olduğu düşüncelerini ortaya koymaktadır. Burada ön plana çıkan nokta, öğretmenlerin henüz yeterince deneyim sahibi olmadığı ya da mesleki tükenmenin fazla olduğu dönemlerde yaratıcılığa olan inancın, mesleğin etkili dönemi olan genç yaşlara göre daha az olduğu görülmektedir. Yine mesleki deneyimde de benzer bir durum söz konusu olup, toplam puan 1-5 yıl arası deneyime sahip öğretmenlerde daha yüksek çıkmıştır. Medeni durum, çocuk sahibi olma ve mesleğini isteyerek seçme durumu, öğrencilerin yaratıcılıklarını etkileyen faktörlere ilişkin düşünceler arasında farklılığa neden olmamaktadır. Mesleği sevme durumuna göre yaratıcılığı engelleyen faktörlere ilişkin görüşler incelendiğinde, mesleğini sevmediğini ifade eden öğretmenlerin yaratıcılığı engelleyen faktörler konusunda çocuğun kendisini daha çok etkili gördükleri saptanmıştır. Sonuç ve Öneriler Araştırma sonuçlarından da görüleceği gibi, öğrencilerin yaratıcı zeka gelişimleri üzerinde en başta okul, daha sonra aile gelmektedir. Çocuğun bu dönemde kendisinden kaynaklı bir yaratıcı zeka engeli çok fazla olmayıp, bu dönemde çocuklar adeta bir kayıt cihazı gibi, etrafın- 562
da olanları öğrenmektedir. Bunun yanında araştırma sonuçlarından da görüldüğü gibi okul ve öğretmen, bu dönemde çocuğun ailesinden dahi önemli bir rol üstlenmektedir. Araştırmada elde edilen bir diğer sonuç ise öğretmenlerin demografik özelliklerinin yaratıcı düşünce engelleri konusundaki düşünceleri üzerinde çok fazla etkili olmadığı yönündedir. Bir iki alt boyut puanında fark olsa da, anlamlılık düzeyi oldukça düşük olup, genel olarak farklı demografilerdeki öğretmenlerin düşünceleri birbirine yakındır. Buna göre çocukların yaratıcı düşüncelerinin gelişmesinin önünde en büyük engel, okul ve öğretmen olabilir. Araştırma sonuçları, okul ve öğretmenin yaratıcı düşünce önündeki engel olmada önemini göstermektedir. Bu durumu aynı zamanda, okul ve öğretmenin yaratıcı düşünce geliştirme de rolü büyüktür şeklinde yorumlamak mümkündür. Dolayısıyla bu açıdan bakılarak verilecek olan hizmet içi eğitimler, öğrencilerin yaratıcı düşüncelerini geliştirmede önemli katkılar sağlayabilir. Yine araştırmanın daha geniş örneklem çerçevesinde ele alınması neticesinde, daha kapsamlı sonuçlar elde edilebilir. KAYNAKLAR Aktamış, H ve Ergin, Ö (2006). Fen Eğitimi ve Yaratıcılık, Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Dergisi 20: 77-83. Aral, N, Kandır, A. ve Can, M. Y. (2002). Okul Öncesi Eğitim ve Okul Öncesi Eğitim Programları, YaPa Yayınları, İstanbul. Dursun, MA ve Ünüvar, P (2011). Okulöncesi Eğitim Döneminde Yaratıcılığı Engelleyen Durumlara İlişkin Ebeveyn ve Öğretmen Görüşlerinin İncelenmesi. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, Yıl 11, Sayı 21, Haziran 2011, 110-133. Ekici, D. İ. (2014). Fen Öğretmeni Adaylarının Yaratıcılık Kavramına ve Yaratıcı Düşünmeye İlişkin Görüşlerinin Farklı Değişkenlere Göre İncelenmesi. Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi Journal of Research in Education and Teaching Mayıs 2014 Cilt:3 Sayı:2 Makale No: 15. Madi, B (2012). Yaratıcı Düşünce Ve Yeteneğin Beyin İle İlişkisi, Beyinden Bilince Yolculuk 18-20 Mayıs 2012. Meissner, H. (2006). Creativity and Mathematics Education. (Çev. Hülya Gür ve Mehmet Ali Kandemir), Elementary Education Online, 5(1), 65-72. Oktay, A., Gürkan, T., Zembat, R. ve Unutkan, P. (2003). Ne Yapıyorum, Neden Yapıyorum, Nasıl Yapmalıyım, YaPa Yayınları, İstanbul. Orçan, M. (2013). Erken Çocukluk Dönemi Matematik Eğitimi İçin Örnek Bir Model: Yapı Taşları (Building Blocks). Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi, Cilt:2 Sayı:2 Makale No:01 Öncü, EÇ (2014). Erken Çocukluk Döneminde Yaratıcılık ve Geliştirilmesi, Pegem Akademi, Ankara. Sönmez, V. (1993). Yaratıcı Okul, Öretmen, Örenci, Yaratıcılık ve Eğitim, Türk Eğitim Derneği, Eğitim Dizisi No: 17, XVII. Eğitim Toplantısı, 25-26 Kasım, Şafak Matbaacılık, Ankara. 563
Uslu, M (2013). Müzik Eğitiminin Yaratıcılık Boyutu, Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi, Cilt:2 Sayı:1 Makale No:08. Yıldırım, E (2007). Bilgi Çağında Yaratıcılığın ve Yaratıcılığı Yönetmenin Önemi, Selçuk Üniversitesi Karaman İ.İ.B.F. Dergisi, Sayı 12 Yıl 9. 564