NSAN OLMA BLNC K OLMA SORUMLULUU

Benzer belgeler
KIRSAL ÇEVRE ve ORMANCILIK SORUNLARI ARATIRMA DERNE The Research Association of Rural Environment and Forestry

KURUMSAL T BAR YÖNET M PROF. DR. HALUK GÜRGEN

NSAN HAKLARI DÜÜNCESNN GELM

. KUÇURAD NN NSAN HAKLARI GÖRÜÜ

HACETTEPE ÜNVERSTES. l e t i i m. : H. Ü. Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü Beytepe/Ankara. Telefon :

Proje Döngüsünde Bilgi ve. Turkey - EuropeAid/126747/D/SV/TR_ Alina Maric, Hifab 1

HEIDEGGER N VARLIK TARHYLE HESAPLAMASI Bulem Ermi

OKUL ÖNCES E M KURUMLARINDA ÇALI AN ANASINIFI ÖZET

ÖRETM UYGULAMASI. Ardk Doal Saylardan Pisagor Üçlülerine


Endüstri Meslek Lisesi Örencilerinin Yetenek lgi ve Deerleri le Okuduklar Bölümler Arasndaki li"ki

DOKTORA E TMNDE DANIMAN

KANT TA VE SCHOPENHAUER DE KENDNDE EY (DING AN SICH) KAVRAMI Çetin Türkylmaz

Sosyal Değişime Destek: Yeni Kitle Kaynak Araçları Anketi

Yavuz HEKM. Egekons Prefabrike Metal Yap San. Tic. Ltd.!ti. ve. Hekim Gemi n$a A.!. Firmalarnn Kurucusu ve Yönetim Kurulu Ba$kan.

Tangram Etkinlii ile Çevre ve Alan Hesab *

Danman-Ö renci letiiminde Önemli Ö eler:yetikinlerin Ö renme Özellikleri ve Temel letiim Becerileri

Doç.Dr. Aytekin ALBUZ Yrd.Doç.Dr. Mehmet AKPINAR GÜGEF. MEABD. 1. Giri

YÜKSEKÖRETM KURULU BAKANLII YÜKSEKÖRETM KURUMLARI FAALYET RAPORU HAZIRLAMA REHBER

Keynesyen makro ekonomik modelin geçerli oldu(u bir ekonomide aa(daki ifadelerden hangisi yanltr?

Snf Öretmenlerinin Kendi Mesleki Yeterliklerine likin Görüleri: Genel Bir Deerlendirme. Dr. Halil Yurdugül Ali Çakrolu Mesude Ayan

ÖNSÖZ Anayasa Uzlaúma Komisyonu

KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ

TEKNOLOJK KÜLTÜR VE FELSEFENN SONU *

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER *

T. C. MALTEPE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İNSAN HAKLARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI Bahar Yarıyılı

Eğitim Psikolojisi. Ed törler: Prof. Dr. Yaşar ÖZBAY Prof. Dr. Serdar ERKAN. 6. Baskı

EĞİTİM BİLİMLERİ. Tamamı Çözümlü ÇIKMIŞ SORULAR

ARSAN TEKST L T CARET VE SANAY ANON M RKET SER :XI NO:29 SAYILI TEBL E ST NADEN HAZIRLANMI YÖNET M KURULU FAAL YET RAPORU

Sigorta irketlerinin Yaps ve Aktüerin Rolü. Aktüerler Derneği Nisan 2010

MERSN DEK KADIN GRMCLERN YAAMINI ETKLEYEN FAKTÖRLER *

BAYINDIRLIK LER BRM FYAT ANALZLERNDEK GÜCÜ VERMLLKLERNN RDELENMES. M.Emin ÖCAL, Ali TAT ve Ercan ERD Ç.Ü., naat Mühendislii Bölümü, Adana / Türkiye

LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR

Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Cilt 8, Say: 3, 2006 OYLAMA YÖNTEMNE DAYALI AIRLIKLANDIRMA LE GRUP KARARININ OLUTURULMASI

Olaslk Kavramlaryla lgili Gelitirilen Öretim Materyallerinin Örencilerin Kavramsal Geliimine Etkisi

MER A YLETRME ve EROZYON ÖNLEME ENTEGRE PROJES (YENMEHMETL- POLATLI)

TR YAJ (SEÇMEK/AYIRMAK)

ÖZEL E T M VE REHAB L TASYON MERKEZLER NDE ÇALI AN E T MC LER N MESLEK YETERL L K ALGISI LE DOYUMLARININ NCELENMES. S.Barbaros YALÇIN Haf z BEK

SOSYAL GÜVENLK KURMUNUN YAPISI VE LEY. Sosyal Güvenlik Kurumu Bakanl Strateji Gelitirme Bakan Ahmet AÇIKGÖZ

I. Oturum Oturum Ba kan : Yrd.Doç.Dr. Ufuk TÜRKER 09:50-10:10

ETK LKELER BANKACILIK ETK LKELER

VB de Veri Türleri 1

Terapötik ileti imin bile enleri;

1) Ekonominin Genel Durumu ve Piyasalar:

Mali Yönetim ve Denetim Dergisinin May s-haziran 2008 tarihli 50. say nda yay nlanm r.

UYARIYORUZ! 66 Ay Çok Erken!

Matematiksel denklemlerin çözüm yöntemlerini ara t r n z. 9. FORMÜLLER

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM

An#t#n ad#: Topkap# Saray# #ehir: Sultanahmet, #stanbul, Türkiye. Dönem / Hanedan: Osmanl# Dönemi

Okul Öncesi Eitim Kurumlarna Devam Eden 5-6 Ya Çocuklarnda Akademik Benlik Saygs

8.MÜKEMMELL ARAYI SEMPOZYUMU 17 Nisan 2007 / zmir

V.A.D. Yaklamnn avantajlar. Ünite 9 Veri Ak Diagramlarnn Kullanm. Ana Konular. Temel semboller. Harici Varlklar. Veri Ak Diagramlar

LKÖRETM II. KADEMEDE ÜÇ BOYUTLU SANAT UYGULAMALARININ YARATICILIIN GELMESNE ETKS *

ETMDE YABANCILAMA OLGUSU VE ÖRETMEN: LSE ÖRETMENLER ÜZERNE SOSYOLOJK BR ARATIRMA


lkö retim Matematik Ö retmen Adaylar n Hacim Ölçmede Birim Kullanmaya Yönelik Kavray lar

Pozitivist Yaklamn Eitim Yönetimi Alanna Yansmas, Alana Getirdii Katk ve Snrllklar

MÜZ K Ö RETMENL PROGRAMLARININ KPSS SONUÇLARI

ASMOLEN UYGULAMALARI

KIRSAL ÇEVRE ve ORMANCILIK SORUNLARI ARATIRMA DERNE The Research Association of Rural Environment and Forestry

Kurumsal tibar. Salk Sektöründe Kurumsal tibar ve Güven. Dr. Erhan Ba Genel Müdür. Bilim laç

ELEKTRK MÜHENDSLER ODASI MESLEK Ç SÜREKL ETM MERKEZ YÖNETMEL

5. Öneri ve Tedbirler

novasyon KalDer zmir ubesi 8. Mükemmellii Aray Sempozyomu zmir, 18 Nisan 2007 irin Elçi Technopolis Türkiye Direktörü Teknoloji Yönetim Dernei Bakan

DOKUZ EYLÜL ÜNVERSTES MÜHENDSLK FAKÜLTES METALURJ VE MALZEME MÜHENDSL BÖLÜMÜ BTRME PROJES YÜRÜTME YÖNERGES

TÜRKYE DE HERMENEUTK (YORUMBLGS) Mustafa Günay

KSEL GÜVENLK VE SUÇU ÖNLEME PUÇLARI

Ölçek Geli tirme Çal malarnda Kapsam Geçerlik ndeksinin Kullanm

L ETFAL E TM ARATIRMA HASTANES POLKLNKLERNE BAVURAN HASTALARLA YAPILAN ANKET ÇALIMASI LE HASTA-HEKM LETMNN NCELENMES

DÜÜNCE KALTES NASIL GELR?

zmir B³y³k ehir Belediyesi olarak hazrladmz bu þ Kontrol Eylem Plan, kurumumuzun

THOMAS ALVA EDISON UN BETONARME EV PATENT VE TOPLU KONUT YAPIMINI BALATMA GRM. Özet

Kpss 2014 E?itim Bilimleri Dvd Seti

5E MODEL NE GÖRE HAZIRLANMI DERS PLANI. Fen ve Teknoloji. 6. S n f. Fiziksel De i im. 40 dakika

ÖZELL?KLER? Sosyal etkile?imde yetersizlik. Göz konta??nda s?n?rl?l?k. Ortak ilgide s?n?rl?l?k. Ba?kalar?n?n yapt???na ilgisizlik

Sigortac tazminatn ödedii sigortal maln sahibi olur. Sigortacnn bu ekilde sahip olduu mallarn satndan elde ettii gelire ne ad verilir?

Aratırma Koordinatörü: Prof. Dr. Faruk en. Hazırlayanlar: Gülay Kızılocak Cem entürk Dr. Martina Sauer

ktisat Üzerine Söyleiler - Birinci Söylei

Onüçüncü Bölüm Zaman Serisi Analizi

Ayegül Pamukçu TURAN

ARTVN L GELME PLANI. Artvin l Geneli Bilinmeyen

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI

Mustafa ALTUNDAL DS 2. Bölge Müdürü Mart 2010-AFYON DÜNYA SU GÜNÜ 1 / 17

1) 40* Do?u boylam?nda güne? 'de do?ar ise 27* do?u boylam?nda kaçta do?ar?

Herkese i$ Turkiska Arbete åt alla

PARAMETRK OLMAYAN STATSTKSEL TEKNKLER. Prof. Dr. Ali EN ÖLÇEKLER

3 1 x 2 ( ) 2 = E) f( x) ... Bir sigorta portföyünde, t poliçe yln göstermek üzere, sigortal saysnn

Türkiye'de Büyük Sermaye Gruplarý: Finans Kapitalin Oluþumu ve Geliþimi

Çin Konferansı Panel Bölümü Notları

Kare tabanl bir kutunun yükseklii 10 cm dir.taban uzunluunu gösteren X ise (2, 8) arasnda uniform (tekdüze) dalmaktadr.

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM

Öretmen Adaylarının letiim Becerisi Algıları Üzerine Bir Çalıma

Fotoğraf makinesi alma kılavuzu

STANBUL TEKNK ÜNVERSTES FEN BLMLER ENSTTÜSÜ

Neden Tarih Öretiyoruz?

T.C. M LLÎ E T M BAKANLI I Talim ve Terbiye Kurulu Ba kanl YANGIN E T M KURS PROGRAMI

ÜNVERSTE HASTENELERNDE ÖRGÜTSEL YAPIDAN KAYNAKLANAN SORUNLAR (HASTA HAKLARI ÖRNEK OLAYI)

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu Ekim 2007, zmir

Transkript:

NSAN OLMA BLNC K OLMA SORUMLULUU Sevgi Y Öncelikle bugün burada felsefî bir söylei yapma olanan salayan sayn yetkililere teekkür ediyorum. Felsefî söylei olana diyorum çünkü felsefenin insan yaamndaki yeri ve önemi genellikle pek bilinmediinden felsefe çou kez ihmal edilen bir konu olmutur. Özellikle toplumumuzda günümüzdeki durum bundan 20-30 yl öncesine göre hayli farkl olmakla birlikte felsefenin insan dünyasndaki önemi ne yazk ki gerei gibi anlalabilmi deildir hâlâ. te bu yüzden bizlerin burada felsefî bir söylei için biraraya gelmi olmamz sevindirici buluyorum. Yapacam konumada ilkin felsefenin ne olduuna ilikin kimi belirlemelerde bulunacam. Daha sonra bu belirlemeler dorultusunda felsefenin yaamla olan bandan söz ederek günümüz dünyasnda karlatmz insan sorunlarnn çözümünde felsefenin ilevini, insan olma bilinci ve kii olma sorumluluu balantsnda belirlemeye çalacam. lkin felsefenin ne olduu sorusunu ele alrsak, felsefenin ne olduunu kestirme bir yolla söyleyivermenin pek mümkün olmadn da bilerek bu soruyu öyle yantlayacam: Felsefe en temelde bir düünme, bilme, görme ve yaama iidir. lk bakta çok genel görünen bu belirlenimleri, kendi içinde çok teknik ayrntlarna girmeksizin biraz açmak gerekirse unlar söylenebilir. Felsefenin özüne, temel yapsna iaret eden bu kavramlar öncelikle birbirini tamamlayan bir bütünlük içindedir. Yani bunlardan birinden söz etmek dierlerinden de söz etme gereini ve sonucunu dourur. çlerinden birinin bilgisi, bir dierinin bilgisiyle geliir ve tamamlanr. Bu bakmdan ilkin düünme kavramna bakacak olursak günlük yaamn olaan aknda belki üzerine hiç düünmediimiz düünme nedir acaba? Düünme en genelde söylenirse insann yapca kendinde tad bir zihin edimi olanadr. Burada söz konusu olan ey, her insann doutan kendiliinden eksiksiz ekilde düünme becerisiyle donatlm olmas deildir. Çünkü düünme örenilen, öretilen ve gelitirilen bir beceridir. Böyle bir beceri olarak insan varlnn vazgeçilmez koullarndan biridir.

Bu nedenle her zaman filozoflarn ilgi konusu olmutur. Burada ben düünme üzerine uzmanca ve kuramsal açklamalara girmeksizin daha çok düünmenin yaama dönük yönüne deineceim. Böylece bir düünme ii olarak felsefenin genellikle sanld gibi soyut ve yaamdan kopuk olmad, tersine yaamn içinde ve yaam için vazgeçilmez olduu daha açk görülebilecektir. Gerçi felsefenin dili ve kavramlar üst bir özellik gösterir. Bu yüzden felsefe ilk bakta soyut ve yaamdan kopuk gibi görünebilir. Ama felsefe dilinin bu özelliinden, felsefenin yaamdan kopuk, anlalmaz dolaysyla da anlamsz ve yararsz olduu sonucuna varmak büyük bir yanlg olur. Felsefenin kavramsal dili ya da düünme dili, düünmenin bu incelmi, süzülmü, ayklanm dili aslnda bizlere, yaamn tam kalbine nüfuz etmeyi, onu canl tutmay ve insan (kendimizi) varlatrmay salar. Çünkü onun ayklanm, yerli yerine oturmu kavramlaryla düünmek, eildiimiz sorunlara, yaamla-insanla ilgili ana sorunlara çepeçevre ve kuatc ekilde bakabilmemizi (theoria), dolaysyla etrafl ekilde düünebilmemizi salar. Demek ki felsefenin bu kavramsal olan ve soyut görünen yan, onun pratikten ve yaamdan kopuk olduunun deil tam tersine yaamla bann daha köklü, daha temel ve daha salam olduunun göstergesidir. Düünme kavramnn felsefeyle birlikte gelen ve felsefeyi de kuran bir kavram olarak en kuatc ekliyle ilk ortaya çk, Eskiçada yaam ünlü filozof Herakleitos la olmutur. Onun kulland ve hiçbir dile çevrilemeyen logos kavram, o günden bugüne felsefede yer eden ve ona temel olan bir kavram olarak durmaktadr. Düünmeye, bilmeye, bilgelie, dile, anlama, söze, söylemeye iaret eden bu anlamca çok zengin kavram Eskiçadan günümüze uzanan çizgide felsefi düünmenin dönemlere göre çeitlenen kayna olmutur. Herakleitos un, varl, deimeyi, bilgiyi, mant ve örtük ekilde belki etii de kapsayan bu kavramnn, yaama dönük açlm çok geçmeden o dönemde kendini göstermi; Eskiçan büyük sorgulama ustas, zamanna aykr filozof Sokrates, logos a (düünmeye), dorudan yaama dönük bir ilev kazandrmtr. O, düünmenin ve felsefî bilginin yaam aydnlatmas için savamtr. Felsefe tarihinde Sofistlerle ortaya çkan ve ilgi konusu olan etik sorunlar karsnda sk, kararl ve srarl bir tutumla keskin bir dönü olarak kendini gösteren Sokratik dönem, insann, insan olma bilincinin ve kii olma sorumluluunun etik bir alan olarak temelinin atlmasdr. Bu dönüümle etik, Eskiça düünüünün ana konularndan biri, hatta belki en temel konusu olarak gündeme alnmtr. 2

Böylece Sokrates in balatt bu çizgi, o dönemin iki büyük filozofu Platon ve Aristoteles tarafndan izlenmi, daha sonra da çeitli felsefe okullarnca felsefî sorgulamalarnn odanda yer alan temel sorun yine, insann varolmasn, gerçeklemesini salayacak yollarn ne(ler) olduu sorusu olmutur. Düünme ve bilginin aslnda insana ve yaama dönük aydnlatc ilevi hep öncelik tamtr. Eskiça düünüünün kurucularndan Platon, hocasnn izinden giderek insan ve toplum sorunlarna, temelde erdem sorunlar olan bu sorunlara srarla eilmi; felsefi soruturmalarnda bilgece, adilce, ölçülüce yaamann, insanca yaamann hangi yolla ve ne ekilde olabileceinin bilgisine ulamaya çalmtr. Platon un sabrla ve uzun uzadya sürdürdüü soruturmalarnda örettii ey udur: nsan ve toplum sorunlarna ancak felsefi bilginin ve bilimin, adna episteme dedii filozofun bilgisinin nda çözüm getirilebilir. Felsefi bilgiye ve bilime ise ancak düünmeyle görerek (noesis) ulalabilir. Demek ki düünmenin kuatcl kalc bilgiyi, açk görmeyi ve yaamda doru tavr alp doru eylemde bulunmay salar. Felsefenin veya doru düünmenin yaamdaki yeri ve önemi sorununa eilen ve erdemin ne olduunu bal bana aratran; yapt soruturmayla günümüze de k tutan baka bir örnek Aristoteles tir. Aristoteles, ruhun, akla sahip ksmndaki düünen yann erdemlerinin - (düünme dianoetik) erdemleri dedii felsefi bilgi ve bilim (episteme), sa görü (phronesis), bilgelik (sophia), öngörü, sanat gibi erdemlerin - ruhun isteyen yanyla ilikisinde etik erdemlerin olutuunu söylemitir. Ustaca yapt analizle Aristoteles, erdemlerin, ruhun ksmlarnn huylar olduunu, bu bakmdan edinilen özellikler olduunu ve dolaysyla her kiinin onlar edinebileceini belirlemitir. Burada Aristoteles in, erdemin ne olduunu eylemle ilgisinde ve bilgiyle balantsnda nasl dile getirdiine bakarsak, düünmenin ve bilginin yaamdaki önemi daha iyi görülebilir belki. Erdemi, eylemle ilgisinde öyle dile getirmitir Aristoteles: Erdem, düüne düüne tercih edilen bir huydur, bize göre orta olan, aklca ve uslu kiinin belirleyecei ekilde belirlenen bir huydur (NE., 1106 b35). Erdemi bilgiyle balantsnda ise öyle ifade etmitir: Erdem, yalnzca doru akla uygun bir huy deil, ayn zamanda doru aklla giden bir huydur (NE., 1144 b.26). Demek ki insan varl olarak bizim tutkularmz (pathe) var, yetilerimiz (dynameis) var ve huylarmz var. Övülen huylar olarak erdemler, örenilerek ya da yapa yapa kazanlan özelliklerdir. Böylece düünme erdemlerinin ya da ruhun bu yetilerinin gelimilii, örnein felsefi 3

bilgi ve bilgelik, erdemin ve yaama dönük pratik ilerin bilgi temelinin oluumunu salar. Nitekim 18. yüzylda Kant, akln (düünmenin veya düünen yanmzn) kendi kendine yasa koyuculuunu, düünmemizin ayn zamanda eyleyen düünme (akl) oluunu ahlâklln temeline koyar. Felsefe tarihi boyunca felsefenin en temel sorunlarndan varlk, bilgi ve mantk sorunlarnn yannda ve aslnda bunlarn tamamlaycs olarak etik sorunlarn hep ilenegelmi olduu göz önüne alnrsa felsefi düünmenin ve aratrmann, temelde insann kendi hakknda bir bilgi ve bilince varmay amaçlad söylenebilir. Gerçi bunun böyle olduunun bilincine açk olarak yüzylmzda varlmtr. 19. yüzylda doa bilimlerindeki hzl gelimenin de etkisiyle etiin ve insan sorunlarnn geri planda kald bir dönem yaanmtr. Bu etki altnda insan kendi hakknda düünmeyi, kendine bakmay unutmu, insan dünyasn belirleyen deerlerin dengesi ne yazk ki bozulmutur. Bu bakmdan 20. yüzyl, insann unutulduu bir dünyay var etmitir. Yüzylmzn ilk çeyreinde insan felsefesi çalmalarnn arlk kazanmasnn, son çeyreinde ise meslek etikleri olarak etiin çok yaygnlamasnn ardnda bu tutum ve bunun getirdii sorunlar vardr. Yüzylmzn ilk çeyreinde, insann çeitli alanlarda uzmanca bilgilere ulam olmasna ramen kendi hakkndaki bilgisinin karartlm olduunu saptayan Max Scheler, dorudan insann kendini aratrma konusu yapan bir bilgi alannn kurulmas gerektiini belirterek felsefi antropolojiyi resmen kurmutur. nsann kendisi hakknda aydnlk bir bilgiye ve bilince varmas gerekliliini düünen Scheler, yaygn olarak benimsenmi bulunan insan anlaylarn belirleyerek bunlarn yetersizliine iaret etmitir. Ona göre bu anlaylardan hareketle günümüz dünyasnda karlalan insan sorunlarna k tutulamaz. nsan hakknda, insann kendisi hakknda aydnlatc bir bilgiye varmak gereklidir. Bu da ancak felsefe yoluyla olabilir. nsan nedir? ve insann varlktaki yeri nedir? sorularnn, felsefi bilinçleniinin balangcndan beri kendisini en fazla megul eden sorular olduunu belirten Scheler (1998: 32), insan hakknda bilgi olarak yetersiz gördüü yaygn insan anlaylarn öyle saptar: Bugün eitimli bir Avrupalya, insan denince ne düündüü sorulsa, hemen hemen hiç yanyana gelemeyecek olan üç ayr düünce kafasnda gidip gelmeye balar. Bunlar srasyla öyledir: 1- Adem ve Havva, yaradl, cennet ve cennetten kovulma gibi Hristiyan geleneinin [insan] düüncesi. 4

2- Antik-Yunan düüncesidir; buna göre insan akl (...) sahibi bir varlk olarak görülmekte; dünyada ilk kez insann ben bilincine sahip olmas ona kendine özgü bir yer kazandrmaktadr. Her eyin temelinde yatan insanüstü bir akl olduu ve tüm dier varolanlar arasnda yalnzca insann ondan pay ald öretisi, bu düünceyle yakn bir ilgi içindedir. 3- Doa bilimlerinin ve genetik psikolojinin çoktandr geleneksellemi olan, insann, yeryüzündeki geliimin en son ürünü olduu düüncesidir; buna göre insan, hayvan dünyasndaki daha az gelimi benzerlerinden yalnzca (...) enerji ve yetilerinin karmndaki karmaklk derecesiyle ayrlmaktadr. (1998: 35) Yapt bu saptamada Scheler in üzerinde durduu ve dikkatimizi çekmek istedii nokta yaygn ekilde benimsenmi olan bu üç düünce arasnda bir birliin olmaddr. Bunun getirdii sonucu ise öyle ifade eder: Bugün biri doabilimsel, biri felsefî, biri de teolojik olmak üzere, birbiriyle hiç ilgisi olmayan, üç antropolojimiz var. Ama hâlâ insann ne olduuna ilikin üzerinde birleilen bir düünceden yoksunuz. nsanla ilgilenen bilimlerin says sürekli artm olmasna karn, bu bilimler-ne kadar deerli olursa olsunlar insann ne olduunu aydnlatmaktan çok karartmaktadrlar (1998: 35) Bu noktadan hareketle Scheler, insan felsefî soruturmann ana konusu haline getirerek insan hakknda bilgi edinmenin ve insan sorunlarna da bu bilgilerin nda eilmenin gereine iaret eder. Burada söz konusu olan bilgi ise felsefî bilgidir. Ne var ki Scheler in yüzylmzn banda insan felsefesinin önemini vurgulayan bu srarl çabasna ramen ve Scheler den sonra bu konuya eilen filozoflarn çabalarna ramen felsefî antropoloji dier felsefe dallar arasnda gereken ilgiyi görmemektedir. Bunun böyle olmasnda hem felsefeyle hem de dier bilgi dallaryla uraanlarn insan anlaylarnn etkili olduu söylenebilir. Bu tutumlarda, Harun Tepe nin de ("nsann Kosmostaki Yeri nin çevirisine yazd Giri te) iaret ettii gibi ya insan felsefî anlamda bilme konusu yapmann metafizik bir i olduu düünülmekte ve ayrca insan bilimleri insan bilimsel açdan inceledii için böyle bir soruturmaya gerek duyulmamakta ya da hazr olarak benimsenmi bir insan anlay içinde insann ne olduunun zaten bilindii kabul edilmektedir. Oysa bugün yaadmz dünyada adeta insanlk çkmazna dönüen sorunlar karsnda insann insan hakkndaki bilgisi, özelikle etik bir bilinç 5

olarak insan olma bilinci ve kii olma sorumluluu yla ilgisi bakmndan önem tamaktadr. Bu bilginin aslnda dünya için ve insan için hayatî önemi vardr. Çünkü dünya, insann yapp etmelerinin ürünüdür ve her insan teki u ya da bu ekilde kurulmu insan ve toplum ilikileri a içinde yaamaktadr. ster siyaset adam veya yönetici, ister kamu görevlisi, ister bilim adam veya yurtta olalm en temelde her birimiz birer insan teki olarak tek tek kiileriz. Kendimiz hakknda, bakalar hakknda ve insan hakknda u ya da bu ekilde olumu bir kanaatimiz ve anlaymz vardr. Bizler, bu anlaymzn niteliine göre, yani bu anlayn ezbere mi yoksa kendimizin düünerek, sorarak ve aratrarak edindiimiz bilgiye dayanan bir anlay m olduuna bal ekilde tavr alrz ve eylemlerde bulunuruz. Mevcut d koullarn tüm belirleyiciliine ve zorlayclna ramen yerimize ve konumumuza göre aldmz kararlardan, eylemlerimizden ve sonuçlarndan; bütün bunlarn da temelinde kim olduumuzdan, kendimize, bakalarna ve insanla kar sorumluyuz. Toplumlarda çeitli kurumsal ve hukuksal düzenlemelerin temelinde bu sorumluk düüncesi vardr. Ama ne yazk ki bu amaçla yaplan düzenlemeler ve getirilen normlar, isteneni salama konusunda yeterli olamamakta; 20. yüzylda humanitas idealinin üst bir noktas olarak insan haklar düüncesine ulalabilmi olmasna ramen bugün insan haklar ihlâllerinin önüne geçilememektedir. Bunun nedeni ise günümüzde insann eitimiyle ilgili bir sorun olarak bir bilincin ve sorumluluk bilgisinin eksikliidir. Böyle bir eksikliin olmasnn nedeni ise yine bir eitim sorunu olarak felsefî eitim eksikliidir. Bu noktada u sorulabilir: Neden günümüz dünyasnda felsefî eitim konusunda eksik kalnmtr ve eksik kalnmas için de sanki srar edilmektedir? Öyle görünüyor ki bu durum günümüz dünyasn belirleyen deerlerle, anlaylarla ve görme açlaryla ilgilidir. nsann düünsel etkinliklerinin ortaya koyduu ürünlerin deerlendirilmesiyle ilgilidir. 19. yüzyldan günümüze uzanan bilimselci anlayn faydac bir bak açsyla bütünleerek baat bir deerlendirme ölçütü haline gelmesiyle ilgilidir. Durum böyle olmakla birlikte bugün insan felsefesi sorunlarna ve etik sorunlara öncelik vererek dünya sorunlarna eilen filozoflar da vardr. Bu filozoflarn yapt çalmalar çerçevesinde felsefe eitimi görme hakk ndan da söz edilmektedir. nsan olma bilincinin rafa kaldrld dünyamzda bu çabalarn önemini vurgulamakta yarar vardr. Buraya kadar felsefenin insan yaamnda ne denli vazgeçilmez olduunu, bizlerin insan olarak var olmamzn temel koulu olduunu; bu yüzden insan ve dünya problemlerinin çözümünde apayr bir ilevinin 6

bulunduunu anlatmaya çaltm. Ancak, bu noktada günümüzle ilgili u saptamaya da dikkatinizi çekmek istiyorum: Felsefî bilginin ve bilimin temeli olarak bamsz ve yaratc düünmenin zayflad; insann düünme yetisinin çepeçevre gören, kuatc ekilde bakan theoria yönünü yitirdii; bilginin, bütünlüü olmayan ve birbirinden kopuk uzmanlklarla snrland dünyamzda felsefenin, sradan bir söz yn olduu sansyla gereksiz olduunu düünen kimi bilimciler vardr. Ekonomiye baml klnm bir bilgi ve bilim anlay içinde bilginin deerinin bile alnp satlmayla ölçüldüü dünyada felsefenin ve felsefecilerin hiçbir ie yaramadn, hatta fazlalk olduunu teknolojik düünenler vardr. Bu konuda karar sizlere brakmakla birlikte ben, bilimci zihniyetin tersine bugün yaama dönük yönüyle felsefeye ve düünmeye her zamankinden daha çok gereksinim olduunu söyleyeceim. Bu, bir felsefeci olmann getirdii kiisel bir duygu olmayp, günümüzün çok düündürücü olgular karsnda düünen bir insan olmann getirdii bir bilgidir. Bugün yüzyüze geldiimiz olgular göstermektedir ki insan olma sorunu ve kii olma sorumluluu en önemli sorun olarak gündemdedir. Bilimci bir bak açsndan felsefeyi önemsiz sayabiliriz ya da küçümseyebiliriz. Ama bizi her gün evimizdeki ekrandan, çevremizde olan bitenlerden balayarak çepeçevre kuatan dünya ve insan sorunlarndan kaçamayz. Kendi insan olmamzdan kaçamayz. Öyleyse hepimizi, düünme, bilme, görme ve yaama bütünlüünün kurulduu biricik varolan olarak insann varlatrlmas etkinliine, felsefe yapmaya davet ediyorum. KAYNAKÇA ARISTOTELES, Nicomachean Ethics, The Basic Works of Aristotle, trs., and ed. by Richard McKeon, Oxford University Press, 1941. KUÇURAD, oanna Aristoteles ve Ontolojik Yaklam, Çan Olaylar Arasnda Ayraç Yaynevi, Ankara, 1997. PLATON Devlet, Remzi Kitapevi, stanbul, 1992. SCHELER, Max, "nsann Kosmostaki Yeri, çeviren: Harun Tepe, Ayraç Yaynevi, Ankara, 1998. 7