Türkiye ve ran iliflkilerinde belirleyici olan temel unsurlar; jeopolitik konumlar ve tarihi bir kökeni olan, kültürel ve mezhepsel farkl l öne ç

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Türkiye ve ran iliflkilerinde belirleyici olan temel unsurlar; jeopolitik konumlar ve tarihi bir kökeni olan, kültürel ve mezhepsel farkl l öne ç"

Transkript

1 Türkiye- ran liflkileri 219 TÜRK YE - RAN L fik LER Berna Gürkafl Türkiye ve ran co rafi konumlar n n kendilerine sundu u jeopolitik önemleri, tarihsel miraslar, kültürel kimlikleri ile nüfuslar n n büyük bir kesimi slam dininin farkl mezheplerini benimsemifl, farkl yönetim modelleri olan bölgesel güçlerdir. Ayr ca tarihsel miraslar n n ve kültürel kimliklerinin kendilerine sundu u medeniyet alanlar bu iki bölgesel güce küresel güçlerin Orta Do u, Kafkaslar ve Orta Asya bölgelerine yönelik politikalar nda belirleyici rol oynama imkân sunmaktad r. Türkiye- ran iliflkilerinde ayn co rafyay paylaflan ve ortak s n r hatt nda kesiflen farkl kimlik tan mlamas na sahip iki ülkenin birbirleriyle do rudan etkileflime, rekabete ve iflbirli ine girmelerinin kaç n lmazl gözlemlenmektedir. Söz konusu bu durum, Türkiye- ran iliflkilerinin karmafl k bir iliflkiler bütünü olarak flekillenmesinde karfl m za ç kmaktad r. Temel Unsurlar: Kimlik ve Jeostratejik Konum Türk- ran iliflkilerinin ele al naca bu çal flmada, d fl politika analizi yöntemi kullan laca için öncelikle d fl politikan n tan m na ihtiyaç duyulmaktad r. D fl politika uluslararas ortamda uygulanan fakat hem iç politika oluflum sürecini hem de uluslararas politika sürecini kapsayan d fla dönük eylemler bütünüdür. Devletlerin kültürel miras, tarihi, sosyo-ekonomik durumu, co rafi konumlar, yönetim biçimleri ve kimlik tan mlamalar d fl politika oluflumunda önemli parametrelerdir. Bu ba lamda d fl politika analizi, d fl politikan n oluflumunda rol oynayan kararal c lar n, etkide bulunan co rafi konumun, sosyo-ekonomik yap n n, ideolojilerin, devletlerin kimlik tan mlamalar n n ve ayn zamanda uluslararas alandaki güç dengelerinin tamam n içeren kompleks bir de erlendirmedir. 1 Ayr ca ülkelerin sahip olduklar kaynaklar d fl politikan n eylem arac n oluflturmaktad r. Ülke kaynaklar ; enerji, madenler gibi do al ve ekonomik kaynaklar n yan nda iflgücü, ticari potansiyel, kültür, nüfus, dil, din, milliyetçilik, yurttafll k ba ve askeri güç gibi diplomasinin eylem arac olan de iflkenlerdir. 2

2 220 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program Türkiye ve ran iliflkilerinde belirleyici olan temel unsurlar; jeopolitik konumlar ve tarihi bir kökeni olan, kültürel ve mezhepsel farkl l öne ç karan kimlikleridir. Bu durum iki ülkenin uluslararas sistemi ve bölgeyi, farkl bak fl aç lar yla tan mlamalar nda etkili olmaktad r. 3 ki ülke iliflkilerinde belirleyici bir niteli i olan di er bir etken ise uluslararas düzende meydana gelen geliflmeler ve ülkenin sosyo-ekonomik durumlar n n d fl politikalar nda belli dönemlerde farkl veya birbiriyle örtüflen de iflkenleri eylem arac olarak kullanmalar d r. Ülkeler sahip olduklar do al ve ekonomik kaynaklardan d fl politikan n birer eylem arac olarak istifade etmektedirler. Fakat, temel parametrelerin üzerine infla edilen bu faktörlerde uluslararas konjonktürün gerekleri do rultusunda her daim de iflkenlik gözlemlenmektedir. Öyle ki zaman içinde de iflen dünya flartlar temel parametrelerin belli dönemlerde öncelik bak - m ndan yer de ifltirmesinde etkili olmaktad r. 4 Bu do rultuda temel parametreler olarak sahip olduklar jeopolitik konum ve farkl kimlik tan mlamalar Türkiye ve ran a bölgesel nüfuz alanlar sunmakta, bu bölgesel nüfuz alanlar birbirleriyle ve bölge d fl güçlerle olan iliflkilerinin rekabet ve iflbirli i boyutunu belirlemektedir. 5 Türkiye ve ran iliflkilerinde kimlik tan mlamas n n temelinin olufltu u süreç, Osmanl ve Safevi Hanedanlar aras nda yüzy llar boyu devam eden Do- u Anadolu ve Irak topraklar üzerinde ideolojik, siyasi ve stratejik mücadeleye dayanmaktad r. 6 Bu dönemde Türkmen geleneklerine dayal kuruldu u halde devletin kurumlaflmas yla geliflen ve Türkmen hayat tarz ndan uzaklaflan Osmanl ekseninde geliflen Sünni kimlik ile Anadolu da yabanc laflma duygusuna kap lan yar göçebe Türkmenler üzerine dini mezhebe dayal etki alan kuran Türkmen kökenli Safevi Hanedanl ekseninde geliflen fiii kimlik aras ndaki çekiflme, günümüze kadar uzanan yap lanman n kökenidir. ki hanedan aras ndaki diplomatik, ekonomik ve stratejik mücadele sonucunda Türkmenler ran a, Sünni Kürtler ise Osmanl ya yönelmifllerdir. Bölgenin etnik yap s ndaki bu geliflme iki ülke aras ndaki s n r sorunlar baflta olmak üzere birçok sorunun sosyolojik, psikolojik temelini oluflturmufltur. 7 ki devlet aras ndaki bu Sünni-fiii çekiflmesi karfl l kl zaaflardan faydalanarak birbiri üzerinde nüfuz kurma mücadelesine dönüflmüfl ve 1. Dünya Savafl sonuna kadar devam etmifltir y l nda Türkiye de ba ms z ulus devlet modeli olan Türkiye Cumhuriyeti, 1924 y l nda ise ran da Fars kimli ini temel alan ve monarfli düzenine dayal Pehlevi Hanedanl kurulmufltur. Bu dönemde ikili iliflkiler monarfli-cumhuriyet karfl laflt rmas ekseninde geliflmifltir. Yüzy llard r kendisini Fars ve fiii kimli ini esas alarak tan mlam fl olan ran da ancak 1979 ran slam Devrimi ile fiii kimli i siyasallaflm fl ve fiiili i benimseyen dine dayal devlet yap s ortaya ç km flt r. Bu durum karfl s nda fiii temeller üzerine devlet yap lanmas n oluflturan ve slami kimli ini eylem arac olarak kul-

3 Türkiye- ran liflkileri 221 lanan ran slam Cumhuriyeti ile din ve devlet ifllerinin birbirinden ayr ld laik Türkiye Cumhuriyeti aras ndaki kimlik farkl l iki ülkenin hem bölgesel hem de ikili iliflkilerinde temel bir etken olmufltur. 8 Devletler büyük ölçüde sahip olduklar jeopolitik faktör üzerine bölgesel ve uluslararas di er siyasi birimlerle iliflkilerini ve onlara karfl politik tutumlar n belirler ve düzenlerler. Bu do rultuda Türkiye ve ran iki komflu ülke olarak co rafi konumlar n n etkileflimi alt ndad rlar. 9 ran n önemli jeopolitik özellikleri: Avrasya anakaras nda do u ile bat, kuzey ile güney aras nda ba lant noktas n oluflturmaktad r. Basra Körfezi, Hazar Denizi, Kafkasya, Orta Asya ve Orta Do u bölgeleriyle ayn anda ve kolayl kla ba lant kurulabilecek konumu itibariyle enerji kaynaklar n bir birine ba layan bir merkezde bulunmaktad r. ran, petrol ve do al gaz üreten önemli bir ülkedir. 1 0 Basra Körfezi ve Hürmüz Kanal n n do u k y lar na sahip olan ran, Basra Körfezi nin girifl ç k fllar n kontrol edebilecek konumu ile Körfez deki petrol ve do al gaz trafi ini engelleme imkân na sahiptir. Dünya petrol üretiminin yüzde 25 inin bu bölge taraf ndan sa land göz önünde bulundurulursa bu co rafi konumun ran a kazand rd jeostratejik önem ve ran n bu bölgeye olan yo un ilgisi anlafl labilir. Dünya petrol ve do al gaz rezervlerinin yo unlaflt di er bir bölge olan Hazar Denizi nin 5 k y dafl devletinden biri olarak Hazar Havzas na do rudan müdahildir. ran ayr ca Orta Asya kaynaklar n n boru hatlar vas tas yla Basra Körfezi ne ulaflt r lmas nda aktif rol oynayarak Hazar Havzas ve Basra Körfezi ni birbirine ba layan kilit ülke konumunu muhafaza etme çabas ndad r. 11 Türkiye nin önemli jeopolitik özellikleri: Türkiye, üç k tan n Asya, Avrupa ve Kuzey Afrika n n kesiflti i hatta yer almaktad r. Bir ülkenin komflular - n n say s ve niteli i ile o ülkenin güvenli i ve stratejik konumu aras nda bir ba bulunmaktad r. Bu ba lamda Türkiye, komflular n n nitelikleri aç s ndan hassas bir stratejik kesiflim noktas nda bulunmaktad r. Karadan Suriye, ran, Irak, Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan, Bulgaristan ve Yunanistan, denizden ise kuzeyde Karadeniz kanal yla Rusya, Ukrayna ve güneyden bütün Akdeniz Havzas ile iletiflim halindedir. Ayr ca Bo azlar arac l yla önemli bir geçifl ve ba lant noktas olmas Türkiye ye bölgesel boyuttan öte uluslararas bir önem sunmaktad r. Avrupa, Orta Asya, Kafkaslar ve Orta Do u nun kesiflim alan nda yer almas itibariyle Türkiye bu bölgelerin kendi içindeki ve birbirleriyle olan güç dengelerinde rol oynamaktad r. 12 Türk- ran iliflkileri incelenirken göz ard edilmemesi gereken en önemli faktörlerden biri ise iki ülkenin d fl politikalar n n ortak siyasi parametrelere dayanmas d r. Bu parametreler:

4 222 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program 1.) Toprak bütünlü üne dayal güvenlik unsuru: Devletlerin di er devletlerle iliflkilerinin belirleyici parametresi jeostratejik konumlar n n kendilerine sundu u avantaj ve dezavantajlard r. 1 3 Bu nedenle hem Türkiye hem de ran sahip olduklar jeopolitik konumlar itibariyle büyük güçler aras ndaki stratejik mücadelenin alan olmufllard r. Bu durum her iki ülkenin de güvenli i d fl politikalar n n temel unsuru olarak görmelerine neden olmaktad r ) Bölgesel rol aray fl : Her iki ülke de yak n ve uzak çevrelerinde dayan flma a oluflturarak sahip olduklar jeostratejik kaynaklar kendisinin o bölgedeki egemenli ini küresel güçlerin ve di er bölgesel bir gücün tehdit etmesini önlemek için kullanmak ve bölgesel etkinlik alanlar n geniflletmek istemektedir. 15 Türkiye ve ran n d fl politika eylem arac olarak öne ç kard klar parametreler, uluslararas konjonktürde meydana gelen geliflmeler fl nda iki ülkenin bölgesel politikalar ve rolleri üzerinde de iflik dönemlerde farkl l k veya benzerlik göstermifltir. ki ülke ço u zaman ortak ç karlara sahip olsalar da, etkin bir iflbirli i alan oluflturmalar yerine düflük yo unluklu rekabeti öne ç karmalar ndaki nedeni analiz edebilmek için bu temel ve de iflken parametrelerin zaman içinde nas l flekillendi ini incelemek gerekmektedir Dönemi Bu dönemin ilk bafllar nda Türkiye ve ran da eski rejimlerin yerine tam ba ms zl kç rejimler kurulmufltur. Bu dönemde iki ülkenin d fl politika amaçlar ve ç karlar örtüflmekteydi. ran da milliyetçi bir subay olan R za Han n fiubat 1921 de hükümet darbesi yapmas yla ran n iç ve d fl düflmanlara karfl mücadele dönemi bafllam fl, ülkenin ngiltere ve Rusya kontrolüne girmemesi için mücadele edilmifltir. 17 Türkiye ise, 1923 te Cumhuriyet in ilan edilmesi ve Lozan Antlaflmas n n imzalanmas yla modern ve tam ba ms z bir ulus devlet için gerekli olan devrimleri gerçeklefltirme ve ilk bölgesel iliflkilerini oluflturma sürecine girmifltir. Atatürk ün önderli inde flekillenen Türk d fl politikas n n önceli i güvenlikten asla taviz vermeden realist, ülke ç karlar n gözeten iliflkiler kurulmas yönünde olmufltur. 18 Bu yönde hareket eden Türkiye nin ran da Cumhuriyet in ilan edilmesine destek vermesine karfl l k, Türkiye de hilafetin kald r lmas ndan ötürü ran daki uleman n rahats zl ndan çekinen R za Han 1925 te Kacar Hanedan na son vererek Pehlevi Hanedan n kurmufltur. Bu dönemde Atatürk devrimlerine benzer reformlar ülkesinde gerçeklefltirmeye çal flan R za Han n ran için, Türkiye bir model ülke konumundayd. Ancak, iki ülke aras ndaki ortak meselelerde yaflan lan karfl - l kl güvensizlik k sa sürede kendini göstermeye bafllam flt r. Öyle ki bu dönemden itibaren Fars merkezli bir yap lanma ortaya koyan R za Han, Ata-

5 Türkiye- ran liflkileri 223 türk ün modernleflme politikalar n desteklemesine karfl l k Türkiye Cumhuriyeti nin ttihat ve Terakki nin bir uzant s oldu u düflüncesiyle Azerbaycan üzerinde etki kurma amac tafl mas ndan çekinmifltir. Do u s n r nda ba ms z bir ran isteyen ve güçsüz bir ran n etnik problemler sonucu parçalanarak Sovyetlerin iflgaline u ramas veya ngiltere nin nüfuzu alt na girmesinden endifle duyan Türkiye için ise 1925 ten itibaren bafllayan ve aral klarla devam eden Kürt isyanlar endifle yaratm flt r. 19 S n r Sorunu: S n r hatt n n büyük bölümünü 1639 Kasr- fiirin Anlaflmas ile belirleyen Osmanl ve ran aras nda çok say da düzenleme yap lm flt r y l nda stanbul da imzalanan son belgenin onaylama ifllemleri yerine getirilmemifl ve Osmanl mparatorlu u nun hukuken sona ermesinden sonra iliflkilerde temel al nacak meflru bir hukuki zeminin oluflturulmas gerekmifltir. Türkiye de isyanlara kat lan Kürt gruplar n kolayl kla ran taraf na geçmeleri ikili iliflkilerde gerginli e neden olmaktayd. 1. ve 2. A r syanlar ile çeteciler taraf ndan baz Türk subay ve erlerinin esir al nd Beyaz t Hadisesi sonras nda Kürt çetelerin ran a geçifllerinin önlenmesini isteyen Türkiye, mevcut s n rda de ifliklik yapmak istemifltir. Bu problem 23 Ocak 1932 de yap lan s - n r de iflikli i ile çözüme kavuflturulmufl ve Kürt isyanc lar n ran a kaç fl için kulland klar A r Da n n tamam Türkiye nin olmufltur. 20 R za fiah n Türkiye Gezisi ve Sadabad Pakt 1930 lar n uluslararas sistemdeki kamplaflma ortam nda iki ülke birbirine yak nlaflma gere i duymufltur. Bu dönemde fiah n temel amac Türkiye ye yak nlaflarak ngiltere ve Rusya n n karfl l kl bask lar n dengelemek ve Irak ile olan s n r anlaflmazl nda Türkiye nin deste ini almakt r. fiah n gezisi ikili iliflkilerin geliflmesinde önemli bir fayda sa lam fl ve fiah, Türkiye yi model alan modernleflme çal flmalar na h z vermifltir. Ancak ran milliyetçili inden kaynaklanan kuflkucu yaklafl m, iki ülke iliflkilerine yans maya devam etmifltir. Sadabad Pakt, sömürge ve yar sömürge döneminden kurtulan ülkelerin aralar ndaki s n r sorunlar n kal c bir biçimde çözümleme iste inden kaynaklanm flt r. Pakta taraf olan devletlerin merkezde bulunan ran ile s n r sorunlar bulunmaktayd Anlaflmas ile Irak ta etkinli i olan ngiltere ve Türkiye, ran ve Afganistan ile ikili dostluk anlaflmas olan Sovyet Rusya n n da onay al nd ktan sonra 8 Temmuz 1937 de Tahran da Sadabad Pakt n imzalam flt r. Bu anlaflma Türkiye, ran, Irak ve Afganistan aras nda çok tarafl bölgesel bir sald rmazl k anlaflmas d r. Ancak Sadabad Pakt 2. Dünya Savafl n n bafllamas yla önemini yitirmifltir. 21

6 224 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program : kinci Dünya Savafl 2. Dünya Savafl y llar olan bu dönemde Türk d fl politikas, ülkeyi savafl d fl nda tutmaya yönelik yo un diplomasi ekseninde flekillenmifltir. 22 ran ise savafl n hemen bafl nda tarafs zl n ilan etmifl ve 1940 dan itibaren Türkiye ye yak nlaflmaya bafllam flt r. Fakat Almanya n n Rusya ya sald rmas üzerine ngiltere ve Sovyetlerin Almanya karfl s nda müttefik olmalar 1939 dan itibaren Almanya ya yak nlaflma e ilimi gösteren ran hedef haline getirmifltir. Nitekim 25 A ustos 1941 de ran, transit yolu güvence alt na alarak Alman nüfuzunu k rmay amaçlayan ngiltere ve Sovyet Rusya taraf ndan kuzeyden ve güneyden iflgal edilmifltir. 16 Eylül 1941 de R za fiah n o lu Muhammed R za fiah tahttan feragat ederek ülke d fl na ç km flt r. ran, artan iktisadi güçlükler, siyasi çat flma faaliyetlerinin yeniden canlanmas ve d fl siyasi boflluklar n tekrar bafllamas gibi problemlerle yüz yüze kalm flt r. Türkiye ise özellikle Sovyet iflgal bölgesinde olan Azeri ve Kürt bölgelerindeki kar fl kl klardan ötürü bu iflgali endifleyle karfl lam flt r. 23 Rusya n n güçleri kuzeyde, ngilizlerin güçleri güneyde, ran n ordusunun ve devletinin hizmetindeki Amerikal dan flmanlar ise Tahran da bulunmaktayd. ran Rusya n n lojistik hatt na dönüflmüfltür. 2. Dünya Savafl boyunca ran n uluslararas ve dahili durumlar nda gerçekleflen bu de ifliklikler, ortam ve y llar n n ayr l k hareketlerine haz rlam flt r. Bu dönemin a r ekonomik ve siyasi koflullar ran da toplumsal uyan fl n ve milli bilincin ilk yap tafllar olan siyasi oluflumlar n belirmesinde etkili olmufltur. Bu örgütlerin en kurumsallaflm fl olan Tudeh (Kitle) Partisi 1943 Eylül ay nda kurulmufltur. Savafl y llar nda siyasi faaliyete yönelen di er tabakalar ve gruplar; dini liderler, kabaday lar, kabileler ve afliretlerdir. Sonunda kabileler ve afliretler, 1941 y l itibariyle geçmiflteki siyasi ve ekonomik faaliyetlerine yeniden bafllam fllar ve bir kez daha ba ms zl k hareketlerine yönelmifllerdir. Bazen Almanlar taraf ndan da desteklenen ve devlet aleyhine geliflen afliret isyanlar, y llar nda uç noktaya ulaflm flt r. Baz s da ngiliz devletinden güç almaktayd. Göçebe veya yerleflik Kürtlerin ço u y llar nda kendi bölgelerinde önemli rol oynam fllard r. 2.Dünya Savafl ayr ca Amerika n n ran daki varl aç s ndan da dönüm noktas d r Aral k ay nda 30 bin asker, g da ve mühimmat n Sovyetlere nakil ve tafl nmas yoluna bakmalar için gönderilmifltir. Ayr ca yeni petrol imtiyazlar konusunda güçlerin çekiflmesi su yüzüne ç km flt r.1944 y l n n bafllar nda ngiliz ve Amerikan flirketleri, ran n güneydo usundaki petrol imtiyazlar na iliflkin ran la müzakereleri bafllatm fllard r. Bu müzakereler meclisteki bir vekil taraf ndan d flar ya

7 Türkiye- ran liflkileri 225 s zd r l nca Sovyetler de kuzeyde petrol ayr cal almak için kendi haklar nda srar etmifllerdir. Amerika n n bir taraftan ngiltere di er taraftan da Sovyetlerle karfl karfl ya gelmesi günden güne daha da fliddetlenmekteydi. Amerikan güçleri 1945 Aral k ay nda ve ngiliz güçleri 1946 fiubat ay nda, savafltan sonra en fazla alt ayda askeri güçlerin ran dan tahliyesine dayanan anlaflmaya göre bu ülkenin topra n terk etmifllerdir. Ama Sovyetler güçlerini kuzeyden çekmemifltir Aral k ay nda Azerbaycan ve Kürdistan da özerklik isteyen hareketler göz önüne al nd nda, bu teflebbüs ran da savafltan sonraki toplumsal hareketlerin gidiflinde etkili olmufl ve bütün bu geliflmeler savafl sonras nda ran n So uk Savafl n ilk mücadele alanlar ndan biri olaca n n göstergesi haline gelmifltir Dönemi Bu dönemde Türkiye uluslararas sistemin bloklaflma ortam yla karfl karfl ya kalm flt r. 25 Söz konusu dönemin Türk- ran iliflkileri için önemi ise iki ülkenin yollar n n 2. Dünya Savafl sonras nda kesiflmesinden kaynaklanmaktad r Aral k 1945 te Azerbaycan halk taraf ndan seçilen Eyalet Meclisi, Azerbaycan Demokrat Partisi rehberli inde ve Cafer Piyfleveri nin önderli inde Özerk Azerbaycan Hükümeti ni Tebriz de ilan etmifl, akabinde 22 Ocak 1946 da ise toprak sahiplerinden oluflan bir ailenin bireylerinden Kürdistan n tan nm fl kad s Muhammet Recel Özerk Kürdistan Cumhuriyeti ni Mehabad da ilan etmifltir. Her iki ülke de kendi güvenliklerine yönelik tehdit olarak alg lad klar Sovyet Rusya karfl s nda Bat blo una yönelmeye bafllam flt r. Nisan 1946 da Sovyetlerin ran da petrol imtiyaz karfl l nda ran topraklar ndan çekilmesinin ard ndan ran ordusu 12 Aral k ta Tebriz e ve 17 Aral k ta Mahabad a girerek otonom cumhuriyetleri kald rm flt r. 27 Türkiye nin bu dönemdeki d fl politika önceli i Sovyet tehdidi alt nda olan komflular yla iyi geçinmektir. Bu görüflün bir uzant s olarak 1945 ten bafllayarak Irak ve Ürdün gibi Bat yanl s ve Sovyet tehdidi hisseden monarflilere yaklafl rken, Suriye ve M s r gibi cumhuriyetçi, Bat karfl t ve radikal Arap milliyetçisi ülkelerle aras aç lm flt r. ran milliyetçili inin doruk noktas na ç kt Musadd k dönemi ( ) Türk- ran iliflkilerinde k sa süreli bir gerginli e neden olmufltur. 28 Bu dönem ran da sömürü ile mücadele dönemi olarak nitelendirilmektedir. Yabanc lara verilen imtiyazlardan rahats zl k duyan ve olumsuz ekonomik koflullarla bo uflan ran halk n n yükselen milliyetçi de erlerini temsil eden Tudeh Partisi ve Musadd k önderli inde iktidara gelen Ulusal Cephe petrol sektörünü millilefltirerek yabanc sermaye ile mücadele etmifltir. 29 Türkiye, Musadd k n izledi i siyasetin ran da Sovyet nüfuzuna avantaj sa lad düflünce-

8 226 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program siyle ran a karfl temkinli yaklaflmaktayd. A ustos 1953 te Musadd k n Amerikan- ngiliz ortak darbesiyle devrilmesi sonras dönemde, Türkiye ve ran komünizm ve Arap milliyetçili i karfl s nda Bat ekseninde yer alm fllard r. Nitekim 1955 te Türkiye, ran, Irak, Pakistan ve ngiltere aras nda Ba dat Pakt n n kurulmas yla Orta Do u da saflar belirginleflmifltir. Fakat 1958 y - l nda Nas r yanl s Arap milliyetçilerinin iktidara gelmesiyle Irak, 1959 da paktan ayr lm fl ve Ba dat Pakt fiilen çökerek CENTO ad n alm flt r. 30 ran ise 50 li y llardan itibaren Bat n n jeostratejik eksenine girmifltir. Bat n n Avrasya karfl s ndaki ilk savunma sistemleri ran da kurulmufltur. So uk Savafl döneminde ran n d fl siyaseti Musadd k dönemi hariç hiçbir zaman iç siyasetiyle uyum içinde geliflmemifl ve d fl politikan n iç politikaya yans mas slam Devrimi ne giden süreci tetiklemifltir. Türkiye ve ran n jeopolitik konumlar n n kendilerine sa lad konum, Sovyetlerin çevrelenmesi ve hareket alan n n daralt lmas için büyük önem ifade etmekteydi. Bu dönemde her iki ülkenin de d fl politika dayana Bat ile iliflkilere öncelik verilmesi olmufltur. Fakat Türk d fl politikas nda 1965 y l bir dönüm noktas teflkil etmektedir. K br s meselesi üzerine Türkiye tek boyutlu d fl politikan n kendisini uluslararas arenada yaln zl a düflürdü ünün fark na varmaya bafllam flt r. Türkiye bölge politikalar nda, bölge ülkelerinin içifllerine kar flmama ve kendi aralar ndaki sorunlarda denge unsurunu ön plana ç karmaya özen göstermifltir. Türk- ran iliflkilerinde ise iki ülkenin ç karlar tekrar belirmeye bafllam flt r. Özellikle ran ve Irak aras ndaki gerilimde ran n Kuzey Irak ta Ba dat a karfl Kürt gruplar desteklemeye bafllamas Türkiye yi rahats z etmifltir. ngiltere nin Basra Körfezi nden çekilece ini aç klamas n takiben 1968 y l nda ABD Baflkan Nixon ve Ulusal Güvenlik dan flman Henry Kissenger taraf ndan aç klanan Nixon Doktrini ran n Basra Körfezi nde etkin bir güç olmas n n önünü açm flt r. ngiltere nin 1971 y l nda bölgeden tamamen çekilmesinin ard ndan ABD ve Sovyetler aras nda rekabet ortam artm fl ve Amerika bölgesel müttefiklerinin ç karlar n gözetmek ad na savunma iflbirli ini gelifltirmeye bafllam flt r. Körfez güvenli i için ABD nin belirledi i Çifte Sütun (Two Pillar Policy) Politikas, ran ve Suudi Arabistan n bölgede kurulan güvenlik sisteminin iki aya olmas n öngörmekteydi. Fakat Suudi Arabistan n çekinceleri ve ran n a r basan jeostratejik konumu, Nixon un tek bir sütuna yani ran a dayanmas na yol açm flt r. Bu dönemden itibaren Körfez de ABD nin jandarmal n üstlenen ran, Amerika n n en önemli silah al c lar ndan biri olmufltur. 31 Öte yandan 1973 Arap- srail Savafl sonras nda ortaya ç kan petrol krizi ve Türkiye nin bozulan ekonomisine ek olarak 1974 K br s Harekât sonras

9 Türkiye- ran liflkileri 227 ABD ile iliflkilerin gerilmesi üzerine Türk d fl politikas nda Orta Do u ve Körfez ülkeleriyle iliflkilerin gelifltirilmesi e ilimi belirmeye bafllam flt r. Türkiye ekonomik ve ticari ç karlar n politik eylemlerle elde etmeye çabalam fl ve slam Konferans na aktif kat l m gibi diplomatik giriflimlerle petrol ve döviz ihtiyac n karfl lamak amac yla Arap ülkeleri ile yak nlaflm flt r. 32 Türk- ran iliflkilerinde ise 1973 y l itibariyle dengeler de iflmifltir. Ekonomik s k nt içinde olan Türkiye, 73 Petrol Krizi sonras zenginli i artan ran n Körfez de oynad kilit rolün de tesiriyle bölgesel güç olma giriflimleri ile karfl karfl ya kalm flt r. 33 Bu dönem, ran iç siyasetinde toplumsal sorunlar n da su yüzüne ç kt bir dönem olmufltur. Ekonomik büyümeye ra men h zl kentleflme ve gelir da l m ndaki eflitsizlik toplumsal çeliflkileri ve halk n memnuniyetsizli ini pekifltirmifltir Toprak Reformu ile toprak sahibi dini elitlerin denetimi ve yönetimindeki vak f topraklar n n tehlike alt na girmesi, ulema ile fiah karfl karfl ya getirmifltir. Bu gerilimin bir uzant s olarak ulema ile yak n iliflkiler içinde olan Bazaar (Pazar) esnaf n n yabanc sermayeden duydu u hoflnutsuzluk ve ekonomik s k nt çeken halkta milli menfaatlerinin yeterince gözetilmedi i düflüncesi, ran da fiah a karfl tepkileri artt rm flt r. Nitekim bütün bu tepkilere sert tedbirlerle karfl l k veren fiahl k rejimi daha fazla direnemeyerek 16 Ocak 1979 y l nda Muhammed R za fiah n ran terk etmesiyle fiilen y k lm flt r ran slam Devrimi Sonras 1979 y l nda ran da rejim de iflikli i ile sonuçlanan slam Devrimi, ülkenin iç ve d fl politikas nda önemli de iflimlere neden olmufltur. slam Devrimi nden sonra fiii kimli i siyasallaflm fl ve ran daki kar fl k etnik yap fiiili i benimseyen dine dayal devlet yap s nda bütünlefltirilmifltir. Devletin temel ve belirleyici kimli i fiiilik olmufltur. 35 Bu dönemden itibaren kendini slam dünyas içinde gören ran, din de iflkenini d fl politikada eylem arac olarak kullanmaya bafllam flt r. Devrime kadar bat yanl s bir monarfli yönetiminde olan ran da d fl politika, devrimin amac ve ideolojisi çerçevesinde flekillenmifltir. 36 slam Devrimi nin Türk- ran iliflkilerine yans mas n ele al nmadan önce ran da siyasi sistemin oluflum sürecine k saca de inilecektir. 1 fiubat 1979 da Ayetullah Humeyni nin sürgünde oldu u Fransa dan ran a dönerek hükümet içinde bütün kontrolü kendi elinde toplamaya bafllamas n n ard ndan, devrime kat lan gruplar aras ndaki iktidar mücadelesi su yüzüne ç km flt r. Milliyetçi ve demokratik bir slam Cumhuriyeti nden yana olan Mehdi Bazargan n mam Humeyni taraf ndan hükümeti kurmakla görevlendirilmesini takiben, Mart ay nda yap lan referandumda ald yüzde 98.2 lik oranla ran slam Cumhuriyeti ilan edilmifltir. Kas m da yap lan referandumda ise yeni anayasa kabul edilerek ülkenin yeni hukuki ve siyasal yap s oluflturulmufltur. Bu vesileyle

10 228 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program slam n fiia yorumuna dayan bu fleriat devletinin niteli i resmileflmifltir. ran slam Devrimi nin temelinde yatan en önemli dinamik fiiilik olgusunun bir ürünü olan Velayet-i Fakih 37 kuram, slam rejiminin yasal olarak en üst makam n oluflturmufltur. 38 Ayr ca 4 Kas m da bir grup ö rencinin Tahran daki Amerikan elçilik görevlililerini rehin almas yla 444 gün sürecek olan Rehineler Krizi bafllam flt r. Bütün bu geliflmeler devrimi oluflturan milliyetçi, Marksist ve dini unsurlar n anti-emperyalist söylemi olan Ne Do u, Ne Bat slogan yla benimsenen ba lant s zl k temeline dayand r lan ran d fl politikas nda slami ideolojinin belirleyici olmaya bafllad n n bir göstergesi olmufltur. Elçilik iflgali sonras nda Bazargan n istifas ve Cumhurbaflkan seçilen Beni Sadr ile slamc grup aras ndaki çekiflme, 22 Eylül 1980 de Irak ordular n n ran a sald rmas sonucunda bafllayan savafl n fiii inanc n ve Fars milliyetçili ini atefllemesi üzerine, iktidar radikal slamc lar n eline geçmifltir. Bu dönemde ran; ABD, srail ve Körfez deki Arap monarflileri ve l ml Arap devletlerine karfl bir politika benimsemifltir. Nitekim 8 y l süren ran-irak Savafl boyunca ran n fiii devriminden rahats z olan Suudi Arabistan, Umman, Kuveyt, BAE, Katar, Bahreyn (Ülkelerinde bulunan fiii az nl klar n ran devriminden etkilenmeleri konusunda endifleleri bulunmaktayd ) gibi Körfez Ülkeleri Irak desteklemifllerdir. 39 Humeyni dönemi ran d fl politikas n n temelini devrim söylemleri ekseninde flekillenen 3 ilke oluflturmufltur. 1- ran da meydana gelen olumsuzluklardan sorumlu tutulan Büyük fieytan ABD, Bat ve Sovyetler Birli i gibi güçlere karfl anti-emperyalist söylem 2- Uluslararas güç bloklar ve ittifaklara karfl ba lant s z bir d fl politika 3- Devrim ideolojisinin temelini oluflturan ve ezilen Müslüman toplumunda birli in sa lanmas na katk da bulunmak olarak tan mlanan devrim ihrac 40 Söz konusu dönemde ran da slamc ideolojinin iki farkl düflüncesi belirmifltir. Bu görüfl farkl l klar hem iç siyasette ekonomik yap lanma konusunda hem de d fl siyasetin belirlenmesinde kendini göstermifltir. mam Humeyni ise bu iki grup aras nda denge gözetmekte ve zamanla beliren geliflmelerde a rl n taraflardan birine kayd rmaktayd. leriki dönemlerde Reformcu Muhafazakâr ayr m olarak karfl m za ç kacak olan bu görüfl farkl l klar flunlard r: 1- dealistler: Devletçi ve korumac ekonomiden yana olan bu grup, slami kimli i öne ç kararak ba ms z olmak için izole olmay ve devrim ihrac n savunanlardan oluflmaktad r.

11 Türkiye- ran liflkileri Realistler: Piyasa ekonomisinden yana olan bu grup, ranl kimli ini öne ç kararak mevcut uluslararas sistemin gerçeklerinin göz önünde bulundurularak d fl politika oluflturulmas n savunanlardan oluflmaktad r. Devlet içinde bu gruplar aras nda dengeyi korumaya çal flan Humeyni nin idealist kesime olan e ilimi kendini ço u kez belli etmekteydi. Nitekim ran- Irak Savafl n n uzamas, ülkenin ambargolar ve yapt r mlarla izole edilerek yaln zl a sürüklenmesi nedeniyle kötüye giden sosyal ve ekonomik flartlar 1985 sonras dönemde ran d fl politikas nda realist görüflün belirleyici olmaya bafllamas nda etkili olmufltur. 41 Bu dönemde Türkiye nin iç ve d fl politikas nda de ifliklikler meydana gelmifltir. Ciddi bir ekonomik ve mali krize giren Türkiye de, 12 Eylül askeri darbesi ard ndan 1984 te sivil yönetime dönülmesiyle birlikte kapal ekonomiden pazar ekonomisine geçifl süreci bafllam flt r. 42 Uluslararas konjonktürde ise Türkiye nin slam Devrimi sonras gerilen ran-abd iliflkileri nedeniyle stratejik önemi artm flt r. ran daki slam Devrimi konusunda ise Türkiye yi en çok endiflelendiren slamc hareketler ve Kürt milliyetçili i olmufltur. ran da meydana gelebilecek bir iç kar fl kl n do uraca otorite bofllu undan çekinen Türkiye, ran a yönelik d fl politikas nda temkinli davranm flt r. Bu dönemde sermaye birikimine ihtiyaç duyan iki ülkenin ticari iliflkilerinde geliflme kaydedilmifltir. 43 Özellikle ihracata dayanan büyüme politikas izleyen Türkiye için komflu ülkeler ile ticari iliflkilerin gelifltirilmesi ayn zamanda ekonomik konular n d fl politikada eylem arac olarak kullan lmaya bafllad n n göstergesi olmufl ve gerginliklerin azalmas nda rol oynam flt r. 44 ran-irak Savafl nda aktif tarafs zl benimseyen Türkiye, 1984 sonras nda PKK terörü ile karfl karfl ya kalm fl ve savafl döneminde Kuzey Irak ta faaliyet gösteren Halk n Mücahitleri Örgütü nün faaliyetlerinden rahats zl k duyan ran n Ba dat rejimine karfl Kürt gruplar desteklemesinden rahats zl k duymaya bafllam flt r. Özellikle 1985 sonras Türk- ran iliflkilerinde PKK önemli bir sorun olmufltur. Türkiye nin Kuzey Irak ta PKK kamplar na yapt askeri operasyonlar iki ülkeyi s k s k karfl karfl ya getirmifltir Rafsancani Dönemi 1988 y l nda ran-irak Savafl n n son bulmas üzerine kötüleflen ekonomik flartlarla bafl etmek zorunda kalan ran da yeniden yap lanma dönemi bafllam fl ve A ustos 1989 da Ayetullah Humeyni nin ölümü ran da siyasi dengeleri de ifltirmifltir. Humeyni nin liderli i ve ran-irak Savafl bütün siyasi güçleri bir arada tutmaktayd y l nda Bani Sadr sonras göreve gelen 2. Cumhurbaflkan Muhammed Ali Recai ve Baflbakan Bahüner in suikast sonucunda öldürülmeleri sonras arka arkaya 2 dönem cumhurbaflkanl görevini yürü-

12 230 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program ten Seyyid Ali Hamaney, mam Humeyni nin ölümü üzerine dini lider olarak seçilmifltir y l nda Ali Ekber Haflemi Rafsancani nin Cumhurbaflkan olmas ile birlikte ran da ekonomik olarak yeniden yap lanma dönemi bafllam flt r. Ayr ca anayasa de iflikli i ile Baflbakanl k makam kald r larak Cumhurbaflkan n n 47 yetkileri artt r lm flt r. 48 Bu dönemin en belirgin özelli- i Rehber ve Cumhurbaflkan n n d fl politikada ülkenin milli menfaatlerini ön plana ç karan realist tutumlar sergilemede iflbirli i içinde olmalar d r. 49 Savafl sonras mali s k nt lar, uluslararas ortamda izolasyon, ülkedeki sermayenin yetersizli i ve askeri olarak zay flama ran n d fl iliflkilerinde normalleflme sürecini zorunlu k lm flt r. ran n savafl sonras askeri ve iktisadi yap lanmas na öncelik vererek realist bir politika oluflturan Rafsancani, ülke ekonomisinin geliflimi için modern ekonomik yap lar n oluflturulmas n ve yap c diplomasiyle bölgesel oluflumlara kat lmay savunmufltur. 50 ç politikada siyasi ve kültürel olarak muhafazakâr bir tutum sergilenen Rafsancani döneminde, ran slam Devrimi nin sosyal baflar s nedeniyle devrim ihrac yöntemi bütün slam dünyas na model olacak flekilde de ifltirilmifl, ancak baflta ABD ve srail karfl t slami hareketler olmak üzere Lübnan daki fiii örgütler de gizli olarak desteklenmeye devam etmifltir. 51 Yeniden yap lanmaya a rl k veren ran, ekonomide ise korumac l ktan vazgeçerek aç k kap politikas benimsemifl, 1989 y l nda uygulamaya konulan lk 5 Y ll k Kalk nma Plan nda temel gelir kayna olan ham petrol sat fl n artt rmaya yönelmifl ve bu ba lamda öncelikle Basra Körfezi ülkeleri ile iliflkilerini düzeltmeye çabalam flt r. Ülkeye sermaye giriflini sa layabilmek için ekonomide liberalleflmeyi benimseyen ran, 1993 y l nda Dünya Ticaret Örgütü ne üyelik için baflvurmufltur y llar Türk- ran iliflkilerinde dönüm noktas olmufltur. Irak n Kuveyt i iflgaliyle bafllayan Körfez Krizi, Sovyetler Birli i nin da lmas yla So uk Savafl n bitmesi iki ülke iliflkilerine yeni etkenler katm flt r. 53 Bu dönemde Atlantik ttifak n n güney do usunda bir kanat ülke olma konumundan ç kan Türkiye; Avrupa, Kafkaslar, Orta Asya ve Orta Do u nun kesiflti i merkezi bir ülke konumuna gelmifltir. Serbest pazar ekonomisini tam olarak uygulamaya koyan Türkiye için bu durum yeni iflbirli i f rsatlar do urmufltur. 54 Bu yeni geliflmeler ran n jeopolitik ortam n da etkilemifltir. Öyle ki Sovyetlerin da lmas yla Orta Asya ve Kafkasya da yeni devletlerin ortaya ç kmas, bafllang çta bölgeyi tarihsel miraslar olarak gören ran ve Türkiye aras nda büyük bir rekabetin ortaya ç kaca beklentilerini gündeme getirmifltir. Nitekim k sa bir flok döneminin ard ndan Orta Asya ülkeleri üzerinde ekonomik ve siyasi nüfuz rekabetine giriflen iki ülke, k sa sürede ticaret ve yat r m alan nda Ekonomik flbirli i Örgütü (ECO) ekseninde iflbirli i içinde olma boyutunu öne ç - karm fllard r. 55 Fakat Sovyetler Birli i nin da lmas yla ortaya ç kan etnik çat flmalar n yay lmas ndan endifle duyan ran, Türkiye nin Kafkasya da Azer-

13 Türkiye- ran liflkileri 231 baycan desteklemesinden rahats z olarak Türkiye-Azerbaycan yak nlaflmas - na karfl Ermenistan la yak n iliflkiler gelifltirmifltir. Ayr ca Türkiye nin, ABD nin ve Bat n n geleneksel müttefiki olmas n n yan s ra 1990 larda srail ile yak n iliflkiler gelifltirmesinden rahats z olan ran, Türkiye ile su ve Kürt sorunlar ekseninde gergin iliflkilere sahip olan, Filistin Sorunu nda srail e karfl do al ve geleneksel müttefiki konumunda bulunan Suriye ile iliflkilerini s k laflt rm flt r. ran ayr ca; Körfez Savafl n n ard ndan 1993 y l nda Irak ve ran çevreleyerek, bu ülkelerdeki radikal rejimlerin devrilmesini ve bunlar n uluslararas terörizme olan deste inin engellenmesini hedefleyen Çifte Çevreleme Stratejisi nin 56 Amerikan Baflkan Clinton taraf ndan uygulanmaya bafllanmas n ve bölgede Amerikan askeri gücünün artmas n tehdit olarak alg lamaktayd. Nitekim 1995 y l nda ABD flirketlerinin ran a yat r m yapmalar na yönelik yasaklama getirilmesini takiben, 1996 y l nda ran n asli gelir kayna olan do al gaz ve petrol sanayisine darbe vurmay hedefleyen ve ran da faaliyet gösteren mali kurulufllara s n rlama getiren D Amato Yasas ç kart lm flt r. 57 ran-ab iliflkileri ise slam Devrimi sonras ve savafl dönemi boyunca kötü bir tablo çizmesine karfl l k zamanla geliflme göstermifltir. Bu durumun en önemli nedeni olarak, ABD bask s karfl s nda ran n ekonomik ve siyasi olarak AB ye duydu u ihtiyaca karfl l k, AB nin de ran dan ham petrol ithalini artt rmak istemesi gösterilebilir. Bu ba lamda 1992 y l nda AB, ABD nin iliflki koparma, bask ve ambargo politikalar na karfl l k, bu politikalar n ran daha fazla radikallefltirece ini savunarak elefltirel diyalog kavram n ortaya atm flt r. Elefltirel diyalog denilen bu politikada bir taraftan ran ile ekonomik ve diplomatik iliflkiler devam ettirilirken di er taraftan ran ak ll laflt rmaya yönelik bask yap lmaktad r. Nitekim bunun bir sonucu olarak karfl l kl ticari ve mali iliflkiler özellikle enerji alan nda geliflimini sürdürmüfltür. 58 Rusya Federasyonu nun d fl politikas nda 1992 bafl ndan 1993 ortas na kadar etkili olan Avrupa-Atlantik görüflünün Avrasyac l k olarak adland r lan aktif bir d fl politika anlay fl na dönüflmesi, Rusya- ran iliflkilerinde de iflbirli i boyutunu öne ç karm flt r. Gücünü yak n çevresi olan Avrasya ve Kafkasya co rafyas na yönlendirmifl olan Rusya, bölgesel bir güç gibi hareket ederek eski SSCB ülkelerinde kaybetti i gücü yeniden kazanmaya ve tabii hâkimiyet alan olarak gördü ü bu co rafyada baflta ABD olmak üzere bütün Bat etkisini k rmaya öncelik vermeye bafllam flt r. 59 Türk- ran liflkilerinde Çat flma Noktalar Söz konusu dönemde Türk- ran iliflkilerinde çat flmay derinlefltiren ve fliddetlendiren en önemli unsur ise iki ülke aras ndaki karfl l kl güvensizlik ve farkl stratejik ç kar alg lamalar olmufltur. Kuzey Irak ve Türkiye de büyüyen

14 232 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program radikal slamc hareket iki ülke iliflkilerinin çat flma noktalar olmufltur. Ancak iki ülke aras ndaki bu çat flma noktalar n n nedenleri hem bu ülkelerin iç dinamiklerinde, hem de bölgede ve uluslararas sistemde meydana gelen de iflikliklerde aranmal d r. 60 Temelde Türkiye ve ran, Irak n toprak bütünlü ünün önemini konusunda hemfikirdiler. Nitekim bu dönemin bafl nda özellikle Kürt sorunu konusundaki anlaflmazl klar na ra men, Kuzey Irak ta bir Kürt devletinin kurulmas n engellemek ad na Suriye, ran ve Türkiye aras nda bir dizi güvenlik anlaflmas yap lm flt r. Fakat ABD- ran iliflkilerinin giderek kötüleflmesi, ran taraf ndan ABD nin bölgedeki varl n Türkiye arac l yla yürüttü üne duyulan inanç, bölgedeki Kürt gruplar n n kendi aralar ndaki güç mücadelelerinde Türkiye, ABD ve ran birbirlerine karfl denge unsuru olarak kullanmalar, Çekiç Güç sonras 36. paralelin kuzeyinin uçufla kapat lmas yla oluflan otorite bofllu undan yararlanan PKK ve Halk n Mücahitleri Örgütü nün faaliyetleri, Türkiye ve ran aras ndaki iliflkilerin gerilmesinde etkili olan unsurlar olmufltur. 61 Körfez Krizi sonunda Irak ta 36. paralel ile Türkiye-Irak s n r aras nda oluflturulan ve 75 bin kilometrelik alan kapsayan tampon bölgede Çekiç Güç ün kurulmas ndan istifade eden Kürt gruplar 17 May s 1992 de gerçeklefltirdikleri bir seçimle parlamento ve hükümet kurmufllard r. Kurulan parlamentonun 105 sandalyesinin 50 sini Mesut Barzani nin lideri oldu u Kürdistan Demokratik Partisi (KDP), di er 50 sini ise Celal Talabani nin lideri oldu- u Kürdistan Yurtseverler Birli i (KYB) oluflturmufltur. Bu geliflmelere paralel olarak terörist örgüt PKK n n eylemlerine h z vermesinden rahats z olan Türkiye, PKK ya karfl Dohok ve Erbil bölgelerinde etkili olan Mesut Barzani ve Süleymaniye bölgesini kontrol eden Celal Talabani ile resmi iliflkiler kurmufltur. Asl nda bu durum Türkiye nin Kuzey Irak ta bir Kürt Devleti ve PKK denklemi aras nda kalarak önceli ini PKK tehdidine verdi inin göstergesi olarak de erlendirilebilir. Türkiye PKK militanlar n n bulundu u da lar kontrol eden KDP ile olan iliflkilerini KYB ile iliflkilerinden daha s cak tutmaktayd. 62 Söz konusu geliflmeler do rultusunda Türkiye ve ran aras nda Kürtlerle ilgili as l sorun, ran n Türkiye nin Kuzey Irak ta PKK karfl s nda yürüttü ü askeri operasyonlardan rahats z olmas ndan kaynaklanmaktad r. Bu operasyonlar iki ülkenin Kuzey Irak ta etki alanlar sorununu gündeme getirmifltir. Çünkü her iki ülke için de Irak taki Kürt gruplar n kontrol edilmesi, kendi ülkelerindeki Kürt sorunu üzerindeki etkileri aç s ndan önem tafl maktayd. Ayr ca ran srarla Halk n Mücahitleri gibi kendisine karfl olan gruplar engellemesi

15 Türkiye- ran liflkileri 233 için PKK ya verdi i deste i inkâr etmekteydi sonras iki büyük Kürt lider Talabani ve Barzani nin ç karlar do rultusunda ran ve Türkiye ye yanaflmas, nüfuz alanlar problemini fliddetlendirmifltir. Türkiye ile Irak aras ndaki Habur Gümrük Kap s, Ankara ile iflbirli i içinde olan KDP taraf ndan kontrol edilirken Talabani nin KDP ye karfl ran n deste ine baflvurmas dolayl da olsa bölgede yo un bir Türk- ran rekabetine yol açm flt r. ran, kendi kontrolünde muhalif Irakl gruplar Talabani ile iflbirli i içinde bu bölgeye yerlefltirirken, Halk n Mücahitleri Örgütü ve ran Kürdistan Demokratik Partisi nin kuzey Irak taki üslerine karfl askeri harekât yapmaktad r. Türkiye, ran n burada slami bir Kürt devleti kurmas ndan, PKK ve di er bölücü örgütlere üs vermesi ve onlar desteklemesinden çekinmektedir. Di er yandan, ran s n r ndan gelen PKK sald r lar, zaman zaman sald rganlar n ran a geçifli ve baz itirafç lar n ifadeleri Türkiye yi ran n PKK y destekledi i sonucuna götürmüfltür. ki ülke aras nda imzalanan s n r güvenli i protokollerine ra men, Türkiye taraf ndan ran n yükümlülüklerini yerine getirmedi i ve PKK ya deste ini sürdürdü ü gündeme getirilmifltir. 63 ran n d fl politikas nda idealist yaklafl m n en fazla hissedildi i dönemde karfl l kl çat flmadan kaç n lmas, 1989 sonras nda pragmatist bir d fl politika anlay fl n benimseyen Rafsancani döneminde iki ülke aras nda iyi iliflkilerin kurulabilece i yönündeki beklentileri güçlendirmifltir. Türkiye ile ran aras nda ideolojik gerginli in bu dönemde zirveye t rmanmas yla bütün bu beklentilerin yersiz oldu u ortaya ç km flt r. 64 Özellikle 1989 da ve 1997 de büyükelçilerin karfl l kl geri çekilmesi, bu durumun somut bir göstergesi olmufltur y l ndan itibaren iki ülke iliflkilerinde gerilimler belirmeye bafllam flt r. Bu gerilimlerin 2 temel faktörü vard r: 1- Türkiye ve srail aras nda imzalanan Askeri E itim ve flbirli i Anlaflmas n takiben, srail in Lübnan daki Hizbullah Örgütü ne yönelik askeri operasyon bafllatmas ve bu durumun ran da oluflturdu u rahats zl k y l nda yap lan seçimlerde muhafazakâr bir parti olan Refah Partisi nin (RP) birinci parti olmas ile Türkiye de radikal slamc ak mlar n güçlenmesi, Türk kamuoyunda dikkatlerin ran a yönelmesine neden olmufltur y l nda RP lideri Necmettin Erbakan n Baflbakanl nda Refahyol hükümeti kurulmufl ve Erbakan ilk d fl gezisini ran a gerçeklefltirmifltir. Bu gezi s ras nda Türkiye ve ran aras nda 23 milyar dolar tutar nda bir do al gaz anlaflmas imzalanm fl ve ran PKK ya verdi i destek konusunda bütün iddialar reddetmifltir. 65 Bu anlaflman n yap lmas n n temel nedeni Türkiye de 1990 lar n ilk y llar boyunca gözlemlenen geliflme ve endüstriyel büyümenin, Türkiye nin enerji gereksinimini art raca beklentisine karfl l k, ran n da

16 234 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program petrolünü ve gaz n sataca bir pazara ihtiyaç duymas d r. Aral k 1996 da Rafsancani nin Türkiye ye gelerek PKK konusunda iflbirli i teklifinde bulunmas, ikili iliflkilerde bir iflbirli i boyutu olufltu u imaj yaratsa da, fiubat 1997 de ran büyükelçisi Muhammed R za Bakeri nin Ankara Sincan da RP Belediye Baflkan taraf ndan düzenlenen Kudüs Gecesi ne kat lmas ve srail ile yürütülen iliflkiler konusunda Türkiye yi suçlayan ifadeler kullanmas Türk- ran iliflkilerinde önemli bir krize neden olmufltur. Bu kriz sonucunda iki ülke karfl l kl olarak elçilerini geri çekmifltir. Ayr ca 90 larda sözde slam ad - na hareket eden gruplara atfedilen baz seri sembol cinayetler ve 1996 da yakalanan slami Hareket Örgütü lideri rfan Ça r c n n ran ile iliflkilerini aç klamas n n ard ndan, sekiz ranl diplomat n ülkelerine geri gönderilmesiyle sonuçlanan diplomatik bir kriz ortaya ç km flt r. 66 ki ülke aras ndaki bütün bu k r lma noktalar na ra men, 1990 lar n sonlar na do ru her iki ülkede de ekonomilerini gelifltirme ihtiyac gündeme gelmifl, bu birçok gerginli in azalt lmas nda önemli bir rol oynam fl ve ekonomik faaliyetler düzeyinde diplomatik iliflkiler sürdürülmüfltür Dönemi 23 May s 1997 tarihinde yap lan Cumhurbaflkanl seçimlerinde Muhammed Hatemi nin yüzde 70 lik bir oy oran yla Cumhurbaflkan seçilmesi ran - da reform taleplerini gündeme getirmifltir. Uluslararas kamuoyu taraf ndan reformcu-muhafazakâr olarak tan mlanan bu siyasi mücadele ran kamuoyunda sa -sol mücadelesi olarak de erlendirilmektedir de iktidara gelen reformcular siyasal, dini ve ekonomik konularda demokratik hak ve hürriyetleri slami çerçevede yorumlamaktad rlar. 69 Ancak sistemin atanm fllar ve seçilmifllere dayanan ikili yap s reformlar n önünde engel teflkil etmektedir. ran - da siyasi yaflam, atananlar (Rehber, Ordu, Yarg, Anayasay Koruyucular Konseyi, Devlet Medyas ) ile Cumhurbaflkan ve Meclis ten oluflan seçilmifller aras nda nüfuz mücadelesine sahne olmufltur. Atanm fllar n bafl nda en büyük yetkileri elinde bulunduran Rehber 70 bulunmaktad r. Seçimle gelmeyen en önemli ikinci güç ise, Meclis taraf ndan kabul edilen bütün kanunlar n ve kararlar n denetiminden sorumlu olan Anayasay Koruyucular Konseyi dir (fiura-yi Nigehban- Kanun-u Esasi). Yasalar n, anayasaya ve fier i slâm a uygun olup olmad n denetleyen Konsey in d fl siyasetteki önemi, anayasa da tayin edilen d fl siyaset hedeflerinden sap lmamas n denetlemek gibi bir görevinin de olmas d r. 12 kifliden oluflan Konsey in 6 üyesi, Rehberlik makam taraf ndan, 6 üyesi de Meclis taraf ndan seçilmektedir. Konsey; Rehberlik makam, Uzmanlar Meclisi, Cumhurbaflkanl ve Meclis seçimleri ile referandumlar da denetlemektedir. Konsey, 2000 Haziran ay ndan 2004 seçimlerine kadar 6. Meclis in ç kard yasalar n yüzde 90 n veto etmifltir. Bu ikili yap nedeniy-

17 Türkiye- ran liflkileri 235 le seçimle gelen reformcular daha çok bir muhalefet gibi hareket etmek zorunda kalm fllard r. Siyasetteki de iflime ra men, ran da yap sal bir de iflim gerçeklefltirilememifltir. 71 ran n uluslararas alandaki imaj n ve baflta komflu ülkeleri olmak üzere di er ülkelerle iliflkilerini iyilefltirmeyi hedefleyen Hatemi seçildi i dönemde, ran n d fl iliflkilerindeki gerginli i göze alarak d fl politikas n iki temel söylem üzerine kurmufltur: 1- Tansiyon Düflürme: Komflu ülkeleri hedef almaktad r. 2- Medeniyetler Diyalogu: Bat ülkelerini hedef almaktad r. 72 Hatemi bu iki temelde belirledi i ülkeler ile iliflkilerini güvenilir bir zemine oturtmay amaçlam flt r. Bu dönemde ran n d fl iliflkilerdeki öncelikleri co rafi a rl kl 3 halkadan ulaflmaktad r: 1- ran n komflu ülkeleri (Türkiye, Rusya Federasyonu, Ba ms z Devletler Toplulu u, Basra Körfezi ülkeleri, Afganistan): ran n d fl iliflkileri aç s ndan komflu ülkeler, birinci öncelik ve tercih kapsam ndad r. Bu durum ran n milli güvenli iyle bütünleflmifl jeopolitik bir sürecin uzant s d r. Ayr ca ran n komflular yla iliflkilerindeki ikinci tercihli politika, Orta Do u bölgesi ülkelerini kapsamaktad r. Bu durum üzerinde, slam Devrimi sonras ran n kendisini slam dünyas n n bir parças olarak tan mlamaya bafllamas etkilidir. 2- Bir taraftan Hindistan, Çin ve Japonya; di er taraftansa Avrupa ülkeleri: ABD ambargosu karfl s nda bu ülkelerle gelifltirilen iliflkiler hem ekonomik olarak ran rahatlatmakta hem de ran n ABD karfl s nda yaln z kalmamas için önem teflkil etmektedir. 3- Amerika Birleflik Devletleri: ran, ABD ile ciddi sorunlar yaflamaktad r. Hem Orta Do u daki varl n hem de uluslararas ve bölgesel politikalar etkileme gücünü göz önünde bulunduran ran için ABD, d fl politika ekseninde önemli bir konuma sahiptir. ABD ve ran aras ndaki gerginlik, ran d fl politikas n ç kmaza sokmakta ve ran d fl politikas nda kendisine yönelen tehditleri en aza indirmeyi amaçlayan aray fllara yöneltmektedir. 73 ran da Hatemi dönemi, d fl politikan n birçok alan nda olumlu geliflmelere sahne olmufltur. Aral k 1997 de slam Konferans Örgütü ( KÖ) 8. Zirve Toplant s na ev sahipli i yapan ran da Hatemi üç y ll na KÖ dönem baflkanl na seçilmifltir. Bu geliflme ran n baflta Körfez ülkeleri olmak üzere bütün Arap dünyas ile yak nlaflmas n ifade etmekteydi. Mykonos davas ndan 74 sonra ran terk eden AB büyükelçileri geri dönmüfller ve 1998 de AB, ran ile üst düzey ziyaret yasa n kald rm flt r. Bu süre zarf nda AB, elefltirel diyalog yerine yap c diyalog olarak belirledi i yeni bir yaklafl mla ran ile iliflkilerini sürdürme yoluna gitmifltir. ran n uluslararas sisteme entegre edilme-

18 236 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program sini savunan AB ile ran iliflkilerinde öne ç kan bafll klar ; enerji, ticaret, bölgesel istikrar, Orta Do u Bar fl Süreci karfl s nda ran n sergiledi i tutum, kitle imha silahlar gibi konular oluflturmaktad r. 75 Hatemi nin iç ve d fl politikadaki de iflim söylemleri ve d fl politikas nda takip etti i tansiyonu düflürme siyaseti, Türkiye taraf ndan olumlu karfl lanm flt r. Mesut Y lmaz baflbakanl nda kurulan ANASOL-D hükümeti ile ran da Hatemi nin iflbafl na gelmesi diplomatik krizi sona erdirmifl ve Mart 1998 de karfl l kl elçiler atanm flt r. ki ülke Rafsancani döneminde gerginli e neden olan sorunlardan hiçbirinin aralar ndaki güvenlik, ticaret, gaz ve petrol boru hatt görüflmelerini etkilemesini istememifltir. Ancak ran n Nisan 1999 seçimlerinden sonra türbanl milletvekili Merve Kavakç ya destek vermesi, 76 ran da 1999 Temmuz Olaylar, y l bafl nda ran D fliflleri Bakan Türkiye de iken bafllat lan Hizbullah Operasyonu ve devam ndaki Umut Operasyonlar ndan sonra, ran n Türkiye deki sözde slam ad na hareket eden örgütlere destek verdi i iddialar yla ideolojik nedenlerden kaynaklanan krizler devam etmifltir. deolojik-siyasi son kriz 2000 Haziran nda Cumhurbaflkan Ahmet Necdet Sezer in Tahran daki Ekonomik flbirli i Örgütü 78 Zirvesi ne kat lmamas olmufltur. 1- fiubat 1999 da PKK lideri Abdullah Öcalan n yakalanarak Türkiye ye getirilmesi sonras nda PKK militanlar n n ran s n r ndan geçifl yapmaya bafllamas, iki ülke aras nda gerginli e neden olsa da yap lan bir dizi güvenlik anlaflmas yla tansiyon düflürülmüfltür. 79 Bu dönemde ran n temel endifleleri Türkiye nin Kuzey Irak ta her geçen gün artan varl ve Türkiye- srail yak nlaflmas olmufltur. Ancak bütün bu endiflelerle birlikte ABD ve srail unsurunun Türk- ran iliflkilerinde s n rland r c bir rol oynamas na karfl l k, her iki ülkenin de Orta Asya ve Kafkaslar daki jeostratejik ç karlar d fl politikalar nda karfl l kl yap c tutumlar n korumalar nda temel etkenlerden biri olmufltur. Türkiye nin Hazar Bölgesi ndeki ve Orta Asya daki petrol ve do al gaz n da- t m na kat lmakta ç kar bulunmaktad r. ran n ise sahip oldu u petrol ve do al gaz n satmak, Orta Asya ile Hazar Havzas n n enerji da t m na ihtiyac vard r. Söz konusu çak flan jeopolitik ve jeostratejik ç karlar, birçok konuda rekabet ve iflbirli ini gerektirmekteydi. Nitekim Türkiye- srail iflbirli ine yapt elefltirilere ve enerji nakil hatlar konusundaki rekabetlerine ra men, ikili iliflkilerde güvenlik konular nda iflbirli ini devam ettirmifllerdir. 80 Orta Asya ve Güney Kafkasya Ekseninde Türk ran liflkileri 1991 y l nda Sovyetler Birli i nin da lmas yla birlikte Türkiye ve ran iliflkilerinin belirlenmesinde Orta Asya ve Kafkasya da önemli bir rol oynamaya bafllam flt r. Her iki ülkenin de tarihsel ve kültürel miras bu co rafyay bir

19 Türkiye- ran liflkileri 237 medeniyet alan olarak nitelendirmelerine neden olmufltur. Sovyetler Birli- i nin da lmas yla birlikte bölgelerin önemi artm fl ve bölgesellik kavram ilgi görmeye bafllam flt r. 81 Ba ms zl n ilk y llar nda bölgede Türkiye ve ran n nüfuz alan kurmak için rekabet halinde olacaklar na iliflkin Bat bak fll bir kan bulunmaktayd. Türkiye nin laik-demokratik Müslüman bir ülke modeli sundu u, buna karfl l k ran n rejiminin ihrac n n peflinde oldu u inanc ile ran ve Türkiye nin yeni Büyük Oyun u bafllatt klar na dair görüfllerin, iki ülkenin yeterli kaynak ve araçlara sahip olmamas nedeniyle, gerçekçi olmad k sa sürede anlafl lm flt r. 82 Bunun yerine aktörleri ABD ile Rusya olan farkl bir büyük oyun gündeme gelmifltir. Bu oyunda, Türkiye bir anlamda ABD nin flemsiyesi alt nda yer al rken, ran ise Rusya ile iflbirli i içinde bölgede kendine yer edinmeye çal flmaktad r. Dolay s yla, Rusya yla kurulan stratejik iflbirli i ran n bölgeye yönelik politikas nda önemli bir unsur haline gelmifltir. Ancak Türkiye ve ran n y llar n içeren k sa dönemde bir rekabet havas na girdikleri gerçe i göz ard edilmemelidir. Yeni ba ms zl na kavuflan bu Cumhuriyetler le iliflkilerini gelifltirebilmek için Türkiye de D fliflleri Bakanl bünyesinde Türk flbirli i ve Kalk nma daresi Baflkanl (T - KA) kurulmufl, bu kurum bölge ülkeleriyle gerçeklefltirilecek çeflitli kültürel ve ticari programlarda yönlendirici bir rol üstlenmifltir. Türkiye nin att di- er bir ad m ise 1992 de Türkçe Konuflan Ülkelerin Devlet Baflkanlar Zirvesi ni gerçeklefltirmek olmufltur. Nitekim en baflta Rusya y rahats z etmekten kaç nan Türk Cumhuriyetleri nin liderleri Türkiye ye temkinli yaklaflm fllard r. Yeni Cumhuriyetler le s n r ba lant s olan ran ise bölgede meydana gelen etnik çat flmalardan rahats zl k duymufltur. çinde yo un bir Türk nüfusu bulunduran ran için, Ermenistan ve Azerbaycan aras nda yaflanan gerginlikte Türkiye nin diplomatik aç dan Azerbaycan n yan nda yer almas ran huzursuz etmifltir. Özellikle Azerbaycan da dönemi iktidarda olan Halk Cephesi ve onun lideri Elçibey in ranl Azerilerin yaflad illere yönelik yay lmac söylemlerde bulunmas 83 ran taraf ndan bir güvenlik sorunu olarak alg lanm fl ve bu geliflme Ermenistan- ran yak nlaflmas n gündeme getirmifltir. 84 Mevcut s n rlar n de iflmemesinden yana olan ran, bir dönem Azerbaycan ve Ermenistan aras nda arabuluculuk yapmay denese de baflar l olamam flt r y l nda Azerbaycan da Haydar Aliyev in yönetime gelmesi, iliflkilerde halen devam eden düflük düzeyli ama istikrarl dönemi bafllatm flt r. Haydar Aliyev, Rusya, ran ve ABD aras nda baflar l bir denge politikas izlemifltir. 85 Bu dönemde bölge üzerinde Rusya, Ermenistan ve ran taraf ndan oluflturulan Kuzey-Güney Ekseni karfl s nda ABD, Türkiye ve Azerbaycan taraf ndan oluflturulan Do u-bat Ekseni belirmeye bafllam flt r. Söz konusu eksenle-

20 238 Satranç Tahtas nda ran Nükleer Program rin oluflumunda enerji sorunu önemli rol üstlenmektedir. Türk Cumhuriyetleri nin ba ms zl klar n elde etmesinden sonra gündemdeki en büyük sorunu oluflturan bu ülkelerdeki enerji kaynaklar n n dünya pazarlar na ulaflmas n sa layacak boru hatlar n n rotas n n belirlenmesi gibi birçok argüman içeren bu büyük oyun içerisinde, baflta Rusya olmak üzere özellikle Hazar Denizi ne k y s bulunan befl k y dafl devletin 86 yan s ra Amerika Birleflik Devletleri, Avrupa Birli i, Çin ve Türkiye gibi di er uluslararas aktörler de ciddi bir etkiye sahip olmaya çal flmaktad rlar. Aç k denizlere do rudan ba lant s olmayan bölge devletlerinin elde ettikleri petrol ve do al gaz n Bat pazar na tafl nmas için üç güzergâh öne ç km flt r: Rusya Üzerinden: SSCB döneminde infla edilmifl olan mevcut ihraç yollar kuzeye do ru gitmekte ve Rusya topraklar ndan geçmektedir. Bu durum Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan Rusya ya ba ml k lmaktad r. Sahip oldu u jeopolitik gücü önemli ölçüde kaybeden Rusya; politik, askeri, ekonomik ve sosyal alanlarda yeniden yap lanma sürecine girmifltir. Rusya, Güney Kafkasya ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri nin kendi kontrolünden ç kmamas için gayret sarf etmektedir. Artan petrol fiyatlar n n deste ini arkas - na alan Rusya, enerji sorunlar n n global çapta yayg nlaflmas ve giderek siyasi nitelik kazanmas n göz önünde bulundurarak enerji faktörünü yeni d fl politikas n n temelini oluflturan bafll ca unsurlardan biri haline getirmifltir y l ndan itibaren Vladimir Putin, Rusya n n art k uluslararas bir güç olmad - n n bilinciyle Rusya y global arenadan çekerek bölgesel ve özellikle enerji eksenli etkin bir güç haline dönüfltürme politikas takip etmeye bafllam flt r. Bu durum boru hatlar konusunu Rusya n n vazgeçilmezi haline getirmifltir. Bütün bu unsurlar nedeniyle hem ekonomilerinde yeniden kalk nma sürecine giren bölge ülkeleri hem de enerji kaynaklar n Rusya n n tekelinden ç karmay hedefleyen ABD bu güzergâha fliddetle karfl ç km flt r. 2- ran Üzerinden: Orta Asya devletleri k ta içine s k fl p kalm fl olmalar - n aflmalar gereken öncelikli sorun olarak görmektedirler. Pratikte iki ana ç - k fl noktalar vard r: Rusya ve ran. Ancak belirtildi i üzere bu devletlerin Rusya dan mümkün oldu unca uzak kalmak istemeleri ran öne ç karm flt r. Bölgenin birincil liman olma özelli ini elinde bulundurmas nedeniyle ran, hidrokarbon nakliyat konusunda önem kazanmaktad r. Ayr ca ran n hidrokarbonda de ifl-tokufl olana mevcuttur. ran n hidrokarbon üretim alanlar n n ülkenin güneyinde yo unlaflmas na karfl l k, baflta Tahran, Tebriz ve Meflhed olmak üzere büyük tüketim merkezleri kuzeyindedir. Bu nedenle ran n kuzey bölgelerinde hidrokarbon eksikli i bulunmaktad r. Bu durum ran a bölge ülkeleriyle de ifl-tokufl anlaflmalar yapabilme imkân sa lamaktad r. Buna göre, ran bu ülkelerden hidrokarbon alarak kuzey illerinde kendisi kullanmakta

Türkiye- ran liflkileri

Türkiye- ran liflkileri Türkiye- ran liflkileri Berna GÜRKAŞ* Özet Bu çal flmada Türkiye ve ran iliflkilerinde belirleyici rol oynayan temel faktörler ve uluslararas sistemin etkileflimi do rultusunda iki ülke d fl politikas

Detaylı

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina .. 95 Türkiye ile Kazakistan: Karfl l kl Kazan mlara Dayal Bir flbirli i Bektas Mukhamejanov * Çeviren: Dr. Almagül sina Kazakistan ba ms zl n kazand ndan itibaren, d fl politika stratejisinde çok yönlü

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

STRATEJ K V ZYON BELGES

STRATEJ K V ZYON BELGES STRATEJ K V ZYON BELGES BEYAZ K TAP S UNUfi Sivil toplum; demokrasi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar n n yerleflmesiyle ilgili taleplerden ekonomiyle ilgili endiflelere kadar sosyal yaflama dair

Detaylı

RAN SLÂM CUMHUR YET ANKARA KÜLTÜR MÜSTEfiARLI I WEB S TES H ZMETE AÇILDI www.irankulturevi.com

RAN SLÂM CUMHUR YET ANKARA KÜLTÜR MÜSTEfiARLI I WEB S TES H ZMETE AÇILDI www.irankulturevi.com NTERNET S TES TANITIMI RAN SLÂM CUMHUR YET ANKARA KÜLTÜR MÜSTEfiARLI I WEB S TES H ZMETE AÇILDI www.irankulturevi.com ran slâm nk lâb n n 25. y ldönümü münasebetiyle hizmete aç lan ran slâm Cumhuriyeti

Detaylı

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2:

A N A L Z. Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2: A N A L Z Seçim Öncesinde Verilerle Türkiye Ekonomisi 2: Sektör Mücahit ÖZDEM R May s 2015 Giri Geçen haftaki çal mam zda son aç klanan reel ekonomiye ili kin göstergeleri incelemi tik. Bu hafta ülkemiz

Detaylı

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan. EVOK Güvenlik, ülkemizde büyük ihtiyaç duyulan güvenlik hizmetlerine kalite getirmek amac yla Mustafa Alikoç yönetiminde profesyonel bir ekip taraf ndan kurulmufltur. Güvenlik sektöründeki 10 y ll k bilgi,

Detaylı

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu 30 > 35 nsan Kaynaklar > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu > nsan Kaynaklar Personele Göre fl De il, fle Göre Personel. stanbul Büyükflehir Belediyesi, Personele Göre

Detaylı

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Yönetmelik, Türkiye Bilimsel

Detaylı

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Prof. Haberal dan Yeni Bir Uluslararas At l m: TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Dünyan n dört bir yan ndan yüzlerce biliminsan Prof. Dr. Mehmet Haberal taraf ndan kurulan Türk Dünyas Transplantasyon

Detaylı

* Azerbaycan 642'de Hz. Ömer (r.a.) zaman nda fethedildi. Hz. Osman (r.a) devrinde ise

* Azerbaycan 642'de Hz. Ömer (r.a.) zaman nda fethedildi. Hz. Osman (r.a) devrinde ise SAYI 12 AGUSTOS BASKI.qxt 15/7/09 12:18 Page 46 Azerbaycan, göç yollar üzerinde Azerbaycan Her ad mda Ülke ad : Azerbaycan Cumhuriyeti Yüzölçümü: 86.600 km2 Sahil fleridi: 825 km (Hazar Denizi) bir kültür...

Detaylı

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz

Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz Dünyaya barış ve refah taşıyor, zorlukları azimle aşıyoruz Rakamlarla Sektörümüz: 3 kıtadan 77 ülkeye doğrudan hizmet götüren, Toplam Yatırımı 5 Milyar Doları aşan, Yan sektörleri ile birlikte yaklaşık

Detaylı

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2 Atütürk ün Dünyas Cengiz Önal Ekonomik kalk nma, Türkiye'nin özgür, ba ms z ve daima daha kuvvetli olmas n n ve müreffeh bir Türkiye idealinin bel kemi idir. Tam ba ms zl k ancak ekonomik ba ms zl kla

Detaylı

fiam Ver, PKK y Al Kenan ERTÜRK*

fiam Ver, PKK y Al Kenan ERTÜRK* Kenan ERTÜRK* AKP Hükümetinin son günlerde Suriye ve PKK terör örgütüne karfl efl zamanl sert mücadeleci ç k fl ne anlama geliyor? Bu yaz da bir senaryo çerçevesinde, Türk d fl ve iç politikas nda son

Detaylı

Umman Tarihinin Dönüm Noktalar

Umman Tarihinin Dönüm Noktalar Umman Ülke ad : Umman Sultanl Eski ad : Maskat ve Umman Yüzölçümü: 212.460 km. Sahil fleridi: 2.092 km. Resmî Dili: Arapça ( ngilizce, Baluchi, Urdu) Din: Müslümanl k, Hinduizm Nüfus: 2.622.198 (Temmuz

Detaylı

Dr. Osman DEM RC * *Özellefltirme daresi Baflkan Yard mc s

Dr. Osman DEM RC * *Özellefltirme daresi Baflkan Yard mc s Elektrik Da t m Sektörü Özellefltirmesi 125 Elektrik Da t m Sektörü Özellefltirmesi Dr. Osman DEM RC * 03.03.2001 tarihinde yay mlanan 4628 say l Elektrik Piyasas Kanunu ile elektri in yeterli, kaliteli,

Detaylı

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM)

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle /AIDS Dr. Aygen Tümer Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) Dünyada /AIDS Dünya Sa l k Örgütü (DSÖ)/UNAIDS taraf ndan Aral k 2010 tarihinde

Detaylı

Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m.

Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m. Türkiye-Afrika Siyasi liflkileri Can Altan Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m. Daha sonra

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü Nükleer Santrallerde Enerji Üretimi ve Personel E itimi Mehmet TOMBAKO LU* Girifl Sürdürülebilir kalk nman n temel bileflenlerinden en önemlisinin enerji oldu unu söylemek abart l olmaz kan s nday m. Küreselleflen

Detaylı

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac Ders 3: SORUN ANAL Z Sorun analizi nedir? Sorun analizi, toplumda varolan bir sorunu temel sorun olarak ele al r ve bu sorun çevresinde yer alan tüm olumsuzluklar ortaya ç karmaya çal fl r. Temel sorunun

Detaylı

ÜRETİCİ ÜLKELERİN PETRO-POLİTİĞİ 2010-2025 OCAK 2010

ÜRETİCİ ÜLKELERİN PETRO-POLİTİĞİ 2010-2025 OCAK 2010 EKONOMİ ÜRETİCİ ÜLKELERİN PETRO-POLİTİĞİ 2010-2025 OCAK 2010 SARIKONAKLAR İŞ MERKEZİ C. BLOK D.16 AKATLAR İSTANBUL-TÜRKİYE 02123528795-02123528796 www.turksae.com PETROLÜN POL T K GÜCÜ SÜRECEK Dünya genelinde

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad OTOPS Cengiz Özak nc 1965 ten Günümüze DÜNYA DA VE TÜRK YE DE LK KEZ! İngiliz Devlet Arşivlerinden Gizli Belgelerle Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad Türkiye ye yöneltilen suçlama; özetle

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme 1.0. Girifl 1.1. Bu K lavuz Notunun amac ; Uluslararas De erleme Standartlar Komitesine (UDSK) üye tüm ülkelerde,

Detaylı

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir 2002 May s ay nda yap lan Birleflmifl Milletler Çocuk Özel Oturumu öncesinde tüm dünyada gerçeklefltirilen Çocuklar çin Evet Deyin kampanyas na Türkiye

Detaylı

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER I MURAT YÜKSEL FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER III DR. MURAT YÜKSEL Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ö retim Görevlisi FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER IV Yay

Detaylı

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor! Dursun YILDIZ topraksuenerji 21 Ocak 2013 ABD Petrol İhracatçısı Olacak. Taşlar Yerinden Oynar mı? 1973 deki petrol krizi alternatif enerji arayışlarını arttırdı.

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ 120 kinci Bölüm - Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi 1. ARAfiTIRMANIN AMACI ve YÖNTEM Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi, tüketici enflasyonu, iflsizlik

Detaylı

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Beşinci İzmir İktisat Kongresi Finansal Sektörün Sürdürülebilir Büyümedeki Rolü ve Türkiye nin Bölgesel Merkez Olma Potansiyeli 1 Kasım

Detaylı

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i I DR. NA L YILMAZ HEMfiEHR K ML Kastamonulular Örne i II Yay n No : 2039 Sosyoloji : 1 1. Bas - Ekim 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-936 - 1 Copyright Bu kitab n Türkiye deki yay n haklar BETA Bas m

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları I Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları II Yay n No : 2056 Hukuk Dizisi : 289 1. Bas Kas m 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-953 - 8

Detaylı

Almanya n n Ermeni Politikalar

Almanya n n Ermeni Politikalar Evrensel Bak fl Aç s Gürbüz Evren Almanya n n Ermeni Politikalar Birinci Dünya Savafl s ras nda, Osmanl Devleti vatandafl Ermeniler, do uda ilerleyen Çarl k Rusya s ordusuna kat lm fl, Mart 1915 te ise

Detaylı

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

Belediyelerde e-arfliv Uygulamalar ile Dijitallefltirme Çal flmalar nda zlenmesi Gereken Yol Haritas

Belediyelerde e-arfliv Uygulamalar ile Dijitallefltirme Çal flmalar nda zlenmesi Gereken Yol Haritas Belediyelerde e-arfliv Uygulamalar ile Dijitallefltirme Çal flmalar nda zlenmesi Gereken Yol Haritas Uzman Zeynep Akdo an Ankara Üniversitesi, Türkiye, zsen@ankara.edu.tr, Prof. Dr. Fahrettin Özdemirci

Detaylı

Çeviren: Dr. Almagül S NA

Çeviren: Dr. Almagül S NA 305 MERKEZ ASYA DA GÜVENL N SA LANMASINDA TÜRKMEN STAN IN ROLÜ Doç. Dr. Han Durdu KURBANOV Türkmenistan Bilimler Akademisi, Türkmenistan Çeviren: Dr. Almagül S NA Merkezi Asya, dünyan n en önemli bir bölgesi

Detaylı

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) YAT 1/11/85. Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r.

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) YAT 1/11/85. Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r. ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) 1/11/85 YAT Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r. 1. TEHL KELER Bu sigorta, her zaman burada gönderme yap lan istisnalara ba l olarak,

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi K lavuz Notlar Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi 1.0 Girifl 1.1 Bir de erlemenin gözden geçirilmesi, tarafs z bir hüküm ile bir De erleme Uzman n n çal flmas n

Detaylı

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES Ahmet AKIN / TÜRMOB Yönetim Kurulu Üyesi 387 388 Genel Oturum III - Meslek Mensuplar Aç s ndan Türkiye Denetim Standartlar n

Detaylı

7ORTA DO UDA S YASET. Amaçlar m z. Anahtar Kavramlar. çindekiler

7ORTA DO UDA S YASET. Amaçlar m z. Anahtar Kavramlar. çindekiler 7ORTA DO UDA S YASET Amaçlar m z Bu üniteyi tamamlad ktan sonra; Türkiye nin Orta Do u politikas n belirleyen faktörleri kavrayabilecek; Türkiye nin ran politikas n n geliflimini aç klayabilecek; Türkiye

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i 3. Ödemeler Dengesi 2003 y l nda 8.037 milyon dolar olan cari ifllemler aç, 2004 y l nda % 91,7 artarak 15.410 milyon dolara yükselmifltir. Cari ifllemler aç ndaki bu

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği Dursun Yıldız SPD Başkanı 2 Nisan 2016 Giriş Gelişmenin ve karşı duruşun, doğuya karşı batının, kuzey kıyısına karşı güney kıyısının, Afrika ya karşı

Detaylı

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL 2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL NOT: Düzeltmeler bold (koyu renk) olarak yaz lm flt r. YANLIfi DO RU 1. Ünite 1, Sayfa 3 3. DÜNYA HAYVAN POPULASYONU

Detaylı

stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye

stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye 215 ROMANYA LE BULGAR STAN IN AB YE EKONOM K ENTEGRASYONU Yrd. Doç. Dr. Mesut EREN stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye 1. Girifl Avrupa Birli i nin 5. ve son genifllemesi 2004 y l nda 10 Orta ve Do u

Detaylı

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z Nisan 2010 ISBN 978-9944-60-631-8 1. Bask, 1000 Adet Nisan 2010 stanbul stanbul Sanayi Odas Yay nlar No: 2010/5 Araflt rma fiubesi Meflrutiyet

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme

F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme S GORTA KOM SYON G DER BELGES mali ÇÖZÜM 171 Memifl KÜRK* I-G R fi: F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme göstermifltir. Geliflmifl ekonomilerde lokomotif rol üstlenen

Detaylı

MADEN HUKUKU İLE İLGİLİ İDARİ YARGI KARARLARI VE MEVZUAT

MADEN HUKUKU İLE İLGİLİ İDARİ YARGI KARARLARI VE MEVZUAT I MADEN HUKUKU İLE İLGİLİ İDARİ YARGI KARARLARI VE MEVZUAT HARUN HAKAN BAŞ Ankara 2009 II Yay n No : 2195 Hukuk Dizisi : 1031 1. Bas Eylül 2009 - STANBUL ISBN 978-605 - 377-113 - 5 Copyright Bu kitab n

Detaylı

İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ

İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ İRAN ENERJI GÖRÜNÜMÜ HAZAR STRATEJI ENSTITÜSÜ ENERJI VE EKONOMI ARAŞTIRMALARI MERKEZI EMİN AKHUNDZADA SERAY ÖZKAN ARALIK 2014 Azerbaycan Enerji Görünümü 1İran Enerji Görünümü www.hazar.org HASEN Enerji

Detaylı

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARISTO 88 ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE 1. KONU 213 say l Vergi Usul Kanunu nun (VUK) 142, 143,

Detaylı

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri 2 DENET M TÜRLER 2.DENET M TÜRLER Denetim türleri de iflik ölçütler alt nda s n fland r labilmektedir. En yayg n s n fland rma, denetimi kimin yapt na ve denetim sonunda elde edilmek istenen faydaya (denetim

Detaylı

Fukuflima Sonras Orta Asya Uranyumu

Fukuflima Sonras Orta Asya Uranyumu Fukuflima Sonras Orta Asya Uranyumu Dr. Anar SOMUNCUOĞLU* Japonya y Mart 2011 de vuran deprem ve tsunami felaketinin, Çernobil den sonraki en büyük nükleer kazaya sebep olmas, nükleer enerji etraf ndaki

Detaylı

ALBARAKA TÜRK. Faizsiz Kazanç

ALBARAKA TÜRK. Faizsiz Kazanç OSMANLI DEM RYOLLARI ' takvimi, Albaraka Türk ün kültürümüze kazand rd Hicaz Demiryolu Foto raf Albümü nden derlenen foto raflardan oluflturulmufltur. Osmanl Devleti 19. yüzy l n ikinci yar s ndan itibaren,

Detaylı

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL D ü n y a Ü n i v e r s i t e l e r S e r v i s i Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL BAfiLANGIÇ nsan Haklar Evrensel Beyannamesinin 40. y ldönümünde 6-10 Eylül tarihleri

Detaylı

Çanakkale. Hava Savafllar 1915-1918. Belgeselcinin Gözüyle Çetin mir

Çanakkale. Hava Savafllar 1915-1918. Belgeselcinin Gözüyle Çetin mir Belgeselcinin Gözüyle Çetin mir 1915-1918 Çanakkale Hava Savafllar Bilindi i gibi Osmanl savafla girdi inde birkaç cephesi vard r. Ancak en önemlisi buradaki Çanakkale Cephesidir. Adeta savafl n can damar

Detaylı

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de KURUMLARDAN ELDE ED LEN KAR PAYLARININ VERG LEND R LMES VE BEYANI Necati PERÇ N Gelirler Baflkontrolörü I.- G R fi T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de flirketlerce

Detaylı

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman Ö RETMEN ÖZ DE ERLEND RME FORMU K fi L K ÖZELL KLER flimi seviyorum. Sab rl y m. Uyumluyum. fl birli ine aç m. Güler yüzlüyüm. yi bir gözlemciyim. yi bir planlamac y m. Çocuklara, ailelere, meslektafllar

Detaylı

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif Dr. Yeflim Toduk Akifl Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif flirket birleflmeleri ve sat nalmalar, türkiye deki küçük iflletmelerden, dev flirketlere kadar her birinin gündeminde olmaya devam

Detaylı

T ürkiye Serbest Muhasebeci Mali Müflavirler ve Yeminli Mali Müflavirler

T ürkiye Serbest Muhasebeci Mali Müflavirler ve Yeminli Mali Müflavirler mali ÇÖZÜM 17 TURMOB 19.OLA AN GENEL KURULUNA G DERKEN TÜRK MUHASEBE MESLE N N DÜNYADAK VE ÜLKEM ZDEK YER I. G R fi Yahya ARIKAN* T ürkiye Serbest Muhasebeci Mali Müflavirler ve Yeminli Mali Müflavirler

Detaylı

ÜN TE I. EDEB YATLA DÜfiÜNCE, SOSYAL VE S YAS HAYATIN L fik S. 1. Edebiyat, Sosyal ve Siyasi Hayat liflkisi. 2. Yenileflme Dönemi. Özet.

ÜN TE I. EDEB YATLA DÜfiÜNCE, SOSYAL VE S YAS HAYATIN L fik S. 1. Edebiyat, Sosyal ve Siyasi Hayat liflkisi. 2. Yenileflme Dönemi. Özet. ÜN TE I EDEB YATLA DÜfiÜNCE, SOSYAL VE S YAS HAYATIN L fik S 1. Edebiyat, Sosyal ve Siyasi Hayat liflkisi 2. Yenileflme Dönemi Özet Test I 1 + BU BÖLÜMÜN AMAÇLARI Bu üniteyi çal fl p bitirdi inizde; *

Detaylı

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Enerji ve Kalkınma Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Kırılma Noktası Dünyanın gerçeklerini kırılma noktalarında daha iyi kavrıyoruz. Peşpeşe gelen, birbirine benzer damlaların bir tanesi bardağın

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ

TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ Dr. Tuğrul BAYKENT Baykent Bilgisayar & Danışmanlık TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ Düzenleyen: Dr.Tuğrul BAYKENT w.ekitapozeti.com 1 1. TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK KONUMU VE ÖNEMİ 2. TÜRKİYE YE YÖNELİK TEHDİTLER

Detaylı

YARGITAY 2. HUKUK DA RES

YARGITAY 2. HUKUK DA RES YARGITAY 2. HUKUK DA RES 2674 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 YARGITAY 2. HUKUK DA RES E: 2005/20742 K: 2006/5715 T: 18.04.2006 M RASÇILIK SIFATI M RASIN NT KAL ZAMAN YÖNÜNDEN UYGULANACAK

Detaylı

değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir

değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir Yalnız z ufku görmek g kafi değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir 1 Günümüz bilgi çağıdır. Bilgisiz mücadele mümkün değildir. 2 Türkiye nin Jeopolitiği ; Yani Yerinin Önemi, Gücünü, Hedeflerini

Detaylı

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ? YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ? Yahya ARIKAN* Günümüzde; finansal anlamda ülkeleraras s n r n ortadan kalkmas, teknolojinin geliflimi ve bilgi toplumunun s n rs z imkânlar ile zaman ve mekân

Detaylı

YÖNET M KURULU RAPORU

YÖNET M KURULU RAPORU YÖNET M KURULU RAPORU De erli Ortaklar m z, fiirketimizin 37. Ortaklar Genel Kurulu na hofl geldiniz. Hepinizi sayg ve sevgi ile selaml yorum. Yaflad m z geliflmeler ile, ülkemiz 2004 y l nda s k s k dünyan

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

Atatürk Döneminde Türkiye Cumhuriyeti Ermeni Soyk r m Propagandas n Nas l Susturdu?

Atatürk Döneminde Türkiye Cumhuriyeti Ermeni Soyk r m Propagandas n Nas l Susturdu? OTOPS Cengiz Özak nc 77 y l sonra ilk kez yay mlanan belgelerle Atatürk Döneminde Türkiye Cumhuriyeti Ermeni Soyk r m Propagandas n Nas l Susturdu? Y l, 1933. Ermeni Tehciri nin üzerinden 18 y l geçmifl;

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

TOFAfi 2007 FAAL YET RAPORU. Otomobil Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri

TOFAfi 2007 FAAL YET RAPORU. Otomobil Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri 14 Sektörü ve Tofafl n Sektör çindeki Yeri 15 pazar payımız bir önceki yılın pazar payı olan %9 a göre önemli ölçüde artarak %1,4 olarak gerçekleşmiştir. Bu artış sonucu, pazardaki düşüşe rağmen otomobil

Detaylı

Çev: Ayfle Merve KAMACI

Çev: Ayfle Merve KAMACI 243 ECO T CARET VE KALKINMA BANKASI VE ECO BÖLGES NDE SÜRDÜRÜLEB L R KALKINMA Ömer Faruk BAYKAL ECO Ticaret ve Kalk nma Bankas, Genel Müdür Yard mc s Çev: Ayfle Merve KAMACI ECO Ticaret ve Kalk nma Bankas

Detaylı

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler Metin TUNÇ Seçici Olun ISI' n editoryal çal flanlar her y l yaklafl k olarak 2,000 dergiyi de erlendirmeye tabi tutmaktad r. Fakat de erlendirilen

Detaylı

YARGITAY 14. HUKUK DA RES KARARLARI

YARGITAY 14. HUKUK DA RES KARARLARI YARGITAY 14. HUKUK DA RES E: 2004/5475 K: 2004/9296 T: 30.12.2004 SATIfi VAAD SÖZLEfiMES N N GERÇEKLEfiME OLANA I MAR PLANLARI (3194 SK. m. 18/son) YARGITAY 14. HUKUK DA RES KARARLARI Özet: Bir tafl nmazda

Detaylı

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK Otopsi Cengiz Özak nc JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK Amerikan And : Herkes için adalet ve özgürlükle bölünmez tek ulusa dayanan Cumhuriyet e ve bayra ma ba l olaca ma and içerim. Yer

Detaylı

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr 13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ Prof. Dr. Zeki TEKİN ztekin@karabuk.edu.tr Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 2 İçindekiler CUMHURİYET DÖNEMİNDE MESLEKÎ TEKNİK EĞİTİMDE

Detaylı

Gündem 05.10.2015. Türkiye 7,50% İngiltere 0,50% Amerika 0,25% İsviçre -0,75% Euro Bölgesi 0,05% Japonya < 0.10%

Gündem 05.10.2015. Türkiye 7,50% İngiltere 0,50% Amerika 0,25% İsviçre -0,75% Euro Bölgesi 0,05% Japonya < 0.10% Parite EURUSD GBPUSD USDJPY USDTRY Altın Brent Açılış 1,1191 1,5129 119,923 3,0266 1113,65 47,94 Yüksek 1,1318 1,5237 120,406 3,0371 1141,40 48,47 Düşük 1,1151 1,5128 118,690 2,9874 1104,80 46,91 Kapanış

Detaylı

Brexit ten Kim Korkar?

Brexit ten Kim Korkar? EDAM Türkiye ve Avrupa Birliği Bilgi Notu Brexit ten Kim Korkar? Haziran 2016 Sinan Ülgen EDAM Başkanı 2 23 Haziranda İngiliz halkı, İngiltere nin AB de kalıp kalmayacağına dair bir halkoyuna katılacak.

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU 2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU I- 2008 Mali Yılı Bütçe Sonuçları: Mali Disiplin Sağlandı mı? Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan 2008 mali yılı geçici bütçe uygulama sonuçlarına

Detaylı

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ Hazırlayan: Doç.Dr. Hakan Güler Sakarya Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Karlsruhe Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Almanya

Detaylı

NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU

NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU 36 nsan Kaynaklar SMMMO Kurumsallaflma çal flmalar çerçevesinde; 2008 y l nda nsan Kaynaklar Birimi oluflturulmufltur. nsan Kaynaklar Biriminin

Detaylı

Ba dat Demiryolu Projesi

Ba dat Demiryolu Projesi Evrensel Bak fl Aç s Gürbüz Evren Ba dat Demiryolu Projesi Stratejik önemiyle ilgi çeken büyük Osmanl projesi Ba dat Demiryolu projesi Osmanl topraklar n bir bafltan bir bafla kat edecek büyük bir projeydi.

Detaylı

Küresel Ekonomik İlişkiler Komisyonu - I

Küresel Ekonomik İlişkiler Komisyonu - I Küresel Ekonomik İlişkiler Komisyonu - I KOMİSYON BAŞKANI: OSMAN FEYZİ BOYNER Amaç: Küresel ekonomik trendler çerçevesinde gelişen dış ticaret ve yatırım olanaklarını takip ve analiz etmek, Doğrudan yabancı

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9. Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9. Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi K lavuz Notlar Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9 Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi 1.0 Girifl 1.1 ndirgenmifl nakit ak fl ( NA)

Detaylı

YAZARLAR HAKKINDA Alfabetik S rayla Yüksel Baykara ACAR Minhaç ÇEL K Bülent Ç ÇEKL Muharrem EKfi

YAZARLAR HAKKINDA Alfabetik S rayla Yüksel Baykara ACAR Minhaç ÇEL K Bülent Ç ÇEKL Muharrem EKfi Yüksel Baykara ACAR YAZARLAR HAKKINDA Alfabetik S rayla Yrd. Doç. Dr. Yüksel Baykara Acar Hacettepe Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi, Sosyal Hizmet Bölümü nde Ö retim Üyesi olarak görev

Detaylı

ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI ĞİŞİKLİĞİ

ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI ĞİŞİKLİĞİ ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI İKLİM M DEĞİŞİ ĞİŞİKLİĞİ ve ENERJİ Sedat KADIOĞLU Müsteşar Yardımcısı 22 Ekim 2009,İzmir BİRLEŞMİŞ MİLLETLER İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ İklim Değişikli ikliği Çerçeve

Detaylı

EK 2 ORTA DOĞU TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ SENATOSU 2011 YILI ÖSYS KONTENJANLARI DEĞERLENDĐRME RAPORU

EK 2 ORTA DOĞU TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ SENATOSU 2011 YILI ÖSYS KONTENJANLARI DEĞERLENDĐRME RAPORU EK 2 ORTA DOĞU TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ SENATOSU 2011 YILI ÖSYS KONTENJANLARI DEĞERLENDĐRME RAPORU Orta Doğu Teknik Üniversitesi, 1995 yılından bu yana, hazırladığı ve titizlikle uygulamaya çalıştığı Stratejik

Detaylı

ÇÖZÜM Say : 90-2008. Mustafa BAfiTAfi* I-G R fi

ÇÖZÜM Say : 90-2008. Mustafa BAfiTAfi* I-G R fi ÇÖZÜM Say : 90-2008 KISM SÜREL VEYA ÇA RI ÜZER NE ÇALIfiANLAR LE BU KANUNA GÖRE EV H ZMETLER NDE AY ÇER S NDE 30 GÜNDEN AZ ÇALIfiANLAR 01.10.2010 TAR H NE KADAR YEfi L KART ALAB LECEKLER Mustafa BAfiTAfi*

Detaylı

TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU TÜRK YE EKONOM S

TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU TÜRK YE EKONOM S 2008 YILI ODA FAAL YET RAPORU 36 Türkiye Ekonomisi Genel Makroekonomik Denge Ülkemizde tasarruf e ilimi düflüktür, kamu kesimi uzun y llar boyunca önemli boyutlarda tasarruf aç vermifl ve bu durum finansman

Detaylı

Kore Cumhurbaflkan Roh Moo-hyun un Türkiye Resmi Ziyareti

Kore Cumhurbaflkan Roh Moo-hyun un Türkiye Resmi Ziyareti Kore Cumhurbaflkan Roh Moo-hyun un Türkiye Resmi Ziyareti Kore Yurtd fl Bilgi Servisi http://www.korea.net Mart 2005 Ziyaret Tasla 14~17 Nisan tarihleri aras nda Türkiye yi resmi ziyaret. Cumhurbaflkan

Detaylı

TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÖNERGE 10 BÜTÇE YÖNERGESİ T E T A Ş TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ BÜTÇE YÖNERGESİ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET

Detaylı

C. MADDEN N ÖLÇÜLEB L R ÖZELL KLER

C. MADDEN N ÖLÇÜLEB L R ÖZELL KLER C. MADDEN N ÖLÇÜLEB L R ÖZELL KLER 1. Patates ve sütün miktar nas l ölçülür? 2. Pinpon topu ile golf topu hemen hemen ayn büyüklüktedir. Her iki topu tartt n zda bulaca n z sonucun ayn olmas n bekler misiniz?

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m 1.0 Girifl 1.1 Bu K lavuz Notu nun (KN) amac finansal raporlama için De erleme Raporu nu kullananlar ve haz rlayanlar Uluslararas

Detaylı

OHSAS 18001 fl Sa l ve Güvenli i Yönetim Sisteminde Yap lan De iflikliklere Ayr nt l Bak fl

OHSAS 18001 fl Sa l ve Güvenli i Yönetim Sisteminde Yap lan De iflikliklere Ayr nt l Bak fl OHSAS 18001 fl Sa l ve Güvenli i Yönetim Sisteminde Yap lan De iflikliklere Ayr nt l Bak fl Altan ÇET NKAL MESS fl Sa l ve Güvenli i Uzman Geliflen yeni yönetim anlay fllar, hiyerarflik yap - lanmadan

Detaylı