EKONOMĐK BÜYÜME VE ĐŞSĐZLĐK ARASINDAKĐ ASĐMETRĐK ĐLĐŞKĐ VE TÜRKĐYE DE OKUN YASASININ SINANMASI



Benzer belgeler
Büyüme ve İstihdam Arasindaki İlişki: Türkiye Örneği. The Relationship between Growth and Employment: The Case of Turkey

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler

İÇSEL BÜYÜME VE TÜRKİYE DE İÇSEL BÜYÜMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN AMPİRİK ANALİZİ

BÖLÜM I MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ

İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI

Sabit Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR...

İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ... v İÇİNDEKİLER... vi GENEL EKONOMİ 1. Ekonominin Tanımı ve Kapsamı Ekonomide Kıtlık ve Tercih

İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ *

BÖLÜM 5 İKTİSAT POLİTİKALARININ UZUN DÖNEMLİ BÜYÜMEYE ETKİLERİ: İÇSEL BÜYÜME TEORİLERİ ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRME

Türkiye Ekonomisinde Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120

EKONOMİK PERFORMANS VE BÜROKRASİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

AYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ

TÜSİAD - KOÇ ÜNİVERSİTESİ EKONOMİK ARAŞTIRMA FORUMU KONFERANSI. Zafer A. YAVAN - TÜSİAD Yasemin TÜRKER KAYA - BDDK

Effects of Agricultural Support and Technology Policies on Corn Farming in Çukurova Region

Erkan Özata 1. Econometric Investigation of the Relationships Between Energy Consumption and Economic Growth in Turkey

ÜSTEL VE LOGARİTM FONKSİYONLAR

Türkiye nin İthalat ve İhracat Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama

KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ

TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ

1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI

SORU SETİ 02 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Ankara e-posta: Geliş Tarihi/Received:

FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI?

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA

Şeyma Çalışkan Çavdar Yildiz Technical University ISSN : scavdar@yildiz.edu.tr Istanbul-Turkey

Yabancı Sermaye Yatırımlarının Ekonomik Büyümeye Olan Etkisinin Türkiye Bağlamında Test Edilmesi

EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER

1 İKTİSAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ

Eurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi ISSN:

ÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI

REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL

A Study on the Estimation of Supply Response of Cotton in Cukurova Region

iktisaoa GiRiş 7. Ürettiği mala ilişkin talebin fiyat esnekliği değeri bire eşit olan bir firma, söz konusu

1 MAKRO EKONOMİNİN DOĞUŞU

Türkiye de Petrol Tüketimi İle Reel GSYİH Arasındaki Uzun Dönem İlişkinin Johansen Eş-Bütünleşme Yöntemi İle Analiz Edilmesi

A. ENFLASYON VE İŞSİZLİK A.1. Enflasyon ve Tanımı: Fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artışlardır. Temel olarak ortaya çıkış nedenleri üçe ayrılır:

İçindekiler kısa tablosu

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 11, Sayı 1,

Ayrım I. Genel Çerçeve 1

Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

ÜRETİCİ FİYATLARINA GEÇİŞ ETKİSİNDE ARA MALLARI İTHALATININ ROLÜ

TÜRKİYE'DE ŞEKER FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİN OLASI ETKİLERİNİN TAHMİNİ: BİR SİMÜLASYON DENEMESİ

Türkiye de Dış Borçlanma-Ekonomik Büyüme İlişkisi: Dönemi

AKADEMİK BAKIŞ Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi ISSN: X Sayı: 10 Eylül 2006

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

TÜRKİYE DE DIŞ TİCARET VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNİN ANALİZİ ANALYSIS OF RELATIONSHIP BETWEEN FOREIGN TRADE AND ECONOMIC GROWTH IN TURKEY

İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisat Anabilim Dalı İktisat Programı

Teknolojik bir değişiklik veya üretim arttırıcı bir yatırımın sonucunda ihracatta, üretim miktarında vs. önemli artışlar olabilir.

TÜRKİYE DE ELEKTRİK TÜKETİMİ, İSTİHDAM VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ

İthalat 5 birim olduğuna göre, toplam talep kaç birimdir?

VAR YAKLAŞIMI İLE VERİMLİLİK ŞOKLARININ ETKİLERİNİN BELİRLENMESİ

EKONOMİK BÜYÜME. Ekonomik Büyüme ile İlgili Kavramlar

sbd.anadolu.edu.tr 73 Anadolu University Journal of Social Sciences Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

TARIMSAL EKONOMİ VE POLİTİKA GELİŞTİRME ENSTİTÜSÜ TEPGE

STRUCTURAL CHANGE AND PRODUCTIVITY IN THE SERVICE SECTOR OF TURKEY TÜRKİYE HİZMET SEKTÖRÜNDE YAPISAL DEĞİŞİM VE ÜRETKENLİK

Editörler Yrd.Doç.Dr. Bülent Altay & Yrd.Doç.Dr. Temur Kurtaslan GENEL EKONOMİ


Türkiye de Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme Arasındaki İlişkilerin Ekonometrik İncelemesi. Erkan Özata *

ÜCRET-FİYAT SPİRALİ: TÜRK İMALAT SANAYİ ÖRNEĞİ

İKTİSAT ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS

AVRASYA Uluslararası Araştırmalar Dergisi. Cilt : 6 Sayı : 15 Sayfa: Kasım 2018 Türkiye. Araştırma Makalesi

İKTİSADİ BÜYÜME. (Teori, Model ve Türkiye Üzerine Gözlemler) Doç. Dr. Adem ÜZÜMCÜ

Bölüm 3 HAREKETLİ ORTALAMALAR VE DÜZLEŞTİRME YÖNTEMLERİ

2001 ve 2008 Yılında Oluşan Krizlerin Faktör Analizi ile Açıklanması

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarına Geçiş Sürecinin Planlanmasında Doğrusal En İyileme Tekniğinin Kullanılması

Türkiye de Elektrik Tüketimi Büyüme İlişkisi: Dinamik Analiz

Crude Oil Import and Economic Growth: Turkey

Borsa Getiri Oranı ve Faiz Oranı Arasındaki İlişkinin Doğrusal Olmayan Yöntemlerle Analizi: Türkiye Örneği

KAMU SERMAYESİ VE ÜRETKENLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ PĐYASALARI ÜZERĐNE ETKĐSĐ

TÜRKİYE DE İNŞAAT SEKTÖRÜ VE PARA POLİTİKALARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİLERİ

Türkiye de Kırmızı Et Üretiminin Box-Jenkins Yöntemiyle Modellenmesi ve Üretim Projeksiyonu

SORU SETİ 2 TOPLAM HARCAMALAR VE DENGE ÇIKTI

Ekonomide Uzun Dönem. Bilgin Bari İktisat Politikası 1

TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri

DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller

Kamu Harcamaları ve Vergi Politikalarının Uzun Dönemli Büyüme Sürecine Etkileri: Yeni İçsel Büyüme Modelleri Açısından Bir Bakış ve Türkiye Örneği

TÜRKİYE DE DÖNEMİNDE KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ÜCRETLERİ ÜZERİNE AMPİRİK BİR UYGULAMA

T.C. GAZĐ ÜNĐVERSĐTESĐ SOSYAL BĐLĐMLER ENSTĐTÜSÜ EKONOMETRĐ ANABĐLĐM DALI

Türkiye de İktisadi Çıkarsama Üzerine Bir Açımlama: Sürprizler Gerçekten Kaçınılmaz mı?

Makine Öğrenmesi 8. hafta

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

Tufan Samet ÖZDURAK THEMIS MAKRO İKTİSAT

2018/1. Dönem Deneme Sınavı.

YAPISAL KIRILMA DURUMUNDA SAĞLIK HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÜZERİNE BİR UYGULAMA

Metal (Çelik) Kullanım Yoğunluğu Hipotezinin Türkiye Ekonomisi için Sınanması Intensity of Metal (Steel) Use Hypothesis: A Test for Turkish Economy

Prof. Dr. A. Ayşen Kaya - Berna Canlı

1. Savunma Harcamalarının Ekonomiye Etkileri

Para Talebinin Belirleyenleri ve İstikrarı Üzerine Bir Uygulama: Türkiye Örneği

KONU 1: TÜRKİYE EKONOMİSİNDE ( ) İŞGÜCÜ VERİMLİLİĞİ ve YATIRIMLAR İLİŞKİSİ (DOĞRUSAL BAĞINTI ÇÖZÜMLEMESİ) Dr. Halit Suiçmez(iktisatçı-uzman)

Transkript:

T.C. Hii Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Đkisa Anabilim Dalı EKONOMĐK BÜYÜME VE ĐŞSĐZLĐK ARASINDAKĐ ASĐMETRĐK ĐLĐŞKĐ VE TÜRKĐYE DE OKUN YASASININ SINANMASI Yusuf MURATOĞLU Yüksek Lisans Tezi Çorum 20

EKONOMĐK BÜYÜME VE ĐŞSĐZLĐK ARASINDAKĐ ASĐMETRĐK ĐLĐŞKĐ VE TÜRKĐYE DE OKUN YASASININ SINANMASI Yusuf MURATOĞLU Hii Üniversiesi, Sosyal Bilimler Ensiüsü Đkisa Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi Prof.Dr. Serdar KILIÇKAPLAN Çorum 20

i

ÖZET MURATOĞLU Yusuf. Ekonomik Büyüme ve Đşsizlik Arasındaki Asimerik Đlişki ve Türkiye de Okun Yasasının Sınanması, Yüksek Lisans Tezi, Çorum, 20. Türkiye ekonomisinde yıllardır arışılan en büyük sorunlarından biri işsizlikir. Poliika yapıcıları işsizliği azalmak için birçok poliika belirlemekedirler. Bu poliikaların en önemlilerinden biri yüksek büyüme oranları ile işsizliği azalmakır. Đşsizlik ile büyüme arasındaki ilişki ilk kez Arhur M. Okun (962) arafından incelenmiş ve bu ilişkiyi konu alan yasa Okun Yasası olarak adlandırılmışır. Çalışmada Türkiye ekonomisi için ekonomik büyüme ve işsizlik ilişkisini 2000:Q-200:Q3 üç aylık verileri kullanılarak analiz edildi. Kullanılan değişkenler büyüme verisi olarak GSYĐH ve işsizliği anımlamak için ise işsizlik rakamlarıdır. Çalışmanın birinci bölümünde işsizlik, işsizlik çeşileri ve isihdam kavramları açıklandı ve daha sonra büyüme modellerinden bahsedildi. Đkinci bölümde Okun Yasası açıklandı, Türkiye de ekonomik büyüme ve işsizlik hakkında bilgi verildi ve konuyla ilgili geçmişe yapılan çalışmalara değinildi. Uygulama aşamasına serilerin birim kökleri incelenerek başlandı. Durağanlığın incelenmesi amacıyla uygulanan ADF, PP ve KPSS esleri sonucunda serilerin birinci dereceden durağan olduğu sonucuna varıldı. Ayrıca kırılmanın durağanlık üzerindeki ekisini sınamak amacıyla Zivo ve Andrews esi kullanıldı. Bundan sonraki aşamada Engle-Granger analizi ve Johansen Yönemi kullanılarak iki serinin eşbüünleşik olmadığı bulunduğu için serilerin aralarında uzun dönemli ilişki olmadığı sonucuna varıldı. VAR modeli kurulmadan önce uygulanan Granger nedensellik analizi sonucunda iki serinin de birbirinin Granger nedeni olmadığı bulundu. Son olarak Eki Tepki Analizi ve Varyans Ayrışırması Analizi uygulandı. Eki Tepki analizi sonucunda iki serinin alıncı dönemde dengeye ulaşığı görülmekedir. Varyans Ayrışırması sonuçları işsizliğin oluşumunda büyümenin ekisi varken büyüme üzerinde işsizliğin ekili bir değişken olmadığını gösermekedir. Anahar Sözcükler: Ekonomik Büyüme, Đşsizlik, Okun Yasası, Eşbüünleşme, VAR Modeli, Granger Nedensellik Tesi ii

ABSTRACT MURATOĞLU Yusuf. Asymerical Relaionship Beween Economic Growh and Unemploymen and o Tes The Okun s Law in Turkey, Posgraduae Thesis, Çorum, 20. One of he main problem of he Turkish economy in many years is unemploymen. Policy makers deermine many policies o reduce unemploymen. One of he mos imporan policy of hese policies is reduce unemploymen by high economic growh. Arhur M. Okun who firs analyzed he relaionship wih unemploymen and growh and he law which is refers his relaionship named as a Okun Law. This sudy analyzes relaionship of economic growh and unemploymen by using quarerly daa from 2000:Q-200:Q3 for Turkish economy. The variables used are GDP as a economic growh and number of unemploymen person as a unemploymen. Firs par of he sudy unemploymen, ypes of unemploymen and employmen are explained han growh models are discussed. In second par Okun Law is explained, economic growh and unemploymen in Turkey are discussed and previous lieraure abou he subjec is invesigaed survey. The empirical applicaion is sared by invesigaing inegraion levels of he variables. Based on resuls of ADF, PP and KPSS ess which is used o invesigae saionariy i is decided ha all series are firs order inegraed. Also by using Zivo Adreews es srucural break is esed. Afer his applicaions long run relaionship is invesigaed by using Engle-Granger Analysis and Johansen Mehod. The analysis resuls show ha variables are no coinegraed i is decided ha hey have no long run relaionship. Before VAR model consruced Granger Causaliy Analysis is carried ou and shows ha wo variables is no Granger cause of each oher. A las Impulse- Response Funcions and Variance Decomposiion Analysis applied for he model. Impulse Response Analysis shows ha unemploymen comes o equilibrium a he sixh period. Variance Decomposiion shows ha alhough GDP has a explanaory raio on unemploymen, unemploymen has no on GDP. Key Words: Economic Growh, Unemploymen, Okun s Law, Coinegraion, VAR Models, Granger Causaly Tes iii

TEŞEKKÜR Bu çalışmanın oraya çıkmasında yardımlarını hiçbir zaman esirgemeyen değerli hocam Prof. Dr. Serdar KILIÇKAPLAN a sonsuz eşekkür ederim. Ayrıca engin bilgilerinden yararlandığım, manevi deseğini her zaman hisseiğim ve her konu da beni cesarelendiren hocam Seyfi TEK e eşekkürü bir borç bilirim. Her ürlü bilgi ve deneyimini paylaşan, ezime değerli kakılarda bulunan, manevi deseğini esirgemeyen, iyi bir ez oraya çıkması için sürekli öneri ve eleşirilerde bulunan değerli dosum ve hocam Öğr. Gör. Erginbay UĞURLU ya eşekkürlerimi sunarım. Ensiüde her zaman yardımcı olan hocam Yrd. Doç. Dr. Habib AKDOĞAN a ve Serap GÜNEY e eşekkür ediyorum. Son olarak aileme şükranlarımı sunarken, bir ömrü paylaşmayı hedefleyerek çıkığımız yolda beni hiçbir zaman yanlız bırakmayan Gülşen GÖNEY e yaşadığımız sıkınılı günlerde sabrı ve deseği için çok eşekkür ederim. iv

ĐÇĐNDEKĐLER ÖZET... ii ABSTRACT... iii TEŞEKKÜR...iv ŞEKĐLLER LĐSTESĐ... viii TABLOLAR LĐSTESĐ...ix KISALTMALAR... x ÖNSÖZ...xi GĐRĐŞ... I. BÖLÜM EKONOMĐK BÜYÜME, ĐSTĐHDAM VE ĐŞSĐZLĐK KAVRAMLARI. EKONOMĐK BÜYÜME...3.. Klasik Büyüme Modelleri...3.2. Dışsal Büyüme Teorileri...5.2.. Harrod-Domar Büyüme Modeli...5.2...Domar Büyüme Modeli...6.2..2.Harrod Büyüme Modeli...8.2.2. Neo-Klasik (Solow) Büyüme Teorisi... 0.3. Đçsel Büyüme Teorileri... 3.3.. Ak Modeli... 4.3.2. Arrow-Romer Modeli... 5.3.3. Lucas Modeli... 6.3.4. Ar-Ge Modeli... 7.3.5. Kamu Poliikası Modeli... 7 2. ĐSTĐHDAM... 8 2.. Tam Đsihdam ve Eksik Đsihdam Kavramları... 9 3. ĐŞSĐZLĐK VE ĐŞSĐZLĐK ÇEŞĐTLERĐ... 20 v

II. BÖLÜM OKUN YASASI VE TÜRKĐYE DE EKONOMĐK BÜYÜME-ĐŞSĐZLĐK ĐLĐŞKĐSĐ.. OKUN YASASI... 25 2. TÜRKĐYE DE ĐŞSĐZLĐK SORUNU VE EKONOMĐK BÜYÜME... 27 3. TÜRKĐYE DE ĐŞGÜCÜ PĐYASASININ TEMEL SORUNLARI... 34 4. KONUYLA ĐLGĐLĐ GEÇMĐŞ YAZININ ĐNCELENMESĐ... 40 III.BÖLÜM EKONOMĐK BÜYÜME-ĐŞSĐZLĐK ÜZERĐNE BĐR UYGULAMA : TÜRKĐYE ÖRNEĞĐ. YÖNTEM... 45.. Durağanlık... 45.2. Durağanlığın Sapanması... 47.2.. Birim Kök Tesleri... 47.2.2. DF Tesi... 48.2.3. ADF Tesi... 50.2.4. Phillips Perron Tesi... 5.2.5. Durağanlık Tesi (KPSS)... 52.3. Yapısal Kırılmalarda Birim Kök Tesi- Zivo ve Andrews (992) Birim Kök Tesi... 53.3.. Gecikme Belirleme Krierleri... 56.4. Eşbüünleşme Analizi... 57.4.. Engle-Granger Yaklaşımı... 58.4.2. Johansen Yönemi... 59.5. VHD Modeli... 62.6. VAR Modelleri... 63.6.. Granger Nedensellik Tesi... 70.6.2. Eki Tepki Fonksiyonu... 72.6.3. Varyans Ayrışırması... 74 2. UYGULAMA... 76 2.. Veri Sei... 76 vi

2.2. Birim Kök Đncelemesi... 79 2.3. Eşbüünleşme Analizi... 82 2.3.. Engle Granger Analizi... 82 2.3.2. Johansen Eşbüünleşme Tesi... 83 2.4. VAR Modeli... 84 2.4.. Granger Nedensellik Tesi... 85 2.4.2. Eki Tepki Analizi... 86 2.4.3. Varyans Ayrışırması... 87 2.5. Uygulama Sonuçlarının Yorumlanması... 88 SONUÇ... 90 KAYNAKÇA... 93 EKLER... 0 vii

ŞEKĐLLER LĐSTESĐ Şekil : Türkiye'de Büyüme ve Đşsizlik Oranları... 29 Şekil 2: Türkiye de Đşgücünün ve Đsihdamın Çalışma Çağındaki Nüfus içindeki Yeri... 30 Şekil 3: Türkiye'de Ana Sekörlerin Büyüme Oranları... 3 Şekil 4: Türkiye'de Kapasie Kullanım Oranları... 32 Şekil 5: Türkiye'de Đşgücüne Kaılım, Đsihdam ve Đşsizlik Oranı... 33 Şekil 6: Oralamada Durağanlık... 46 Şekil 7: Varyansda Durağanlık... 46 Şekil 8: Beyaz Gürülü... 46 Şekil 9: Kullanılan Serilerin Grafikleri... 76 Şekil 0: GSYĐH Mevsimsel Đsiflenmiş Seri... 77 Şekil : Đşsizlik Mevsimsel Đsiflenmiş Seri... 77 Şekil 2: Kullanılan Seriler... 78 Şekil 3: Haa Teriminin Grafiği... 82 Şekil 4: Eki Tepki Analizi Grafikleri... 86 viii

TABLOLAR LĐSTESĐ Tablo : Gecikme Krierleri... 56 Tablo 2: Mevsimsel Fakörler... 78 Tablo 3: ADF Tesi Sonuçları... 79 Tablo 4:PP Tesi Sonuçları... 80 Tablo 5:KPSS Tesi Sonuçları... 80 Tablo 6: LĐSZSA Serisi ZA Tesi Sonuçları... 8 Tablo 7: LBUYSA Serisi ZA Tesi Sonuçları... 8 Tablo 8:Engle-Granger Yönemi Modeli... 82 Tablo 9:Engle Granger Eşbüünleşme ADF Tesi Sonuçları... 83 Tablo 0:VAR Gecikme Seçim Krierleri... 83 Tablo :VAR Gecikme Seçim Krierleri... 84 Tablo 2:Granger Nedensellik Tesi Sonuçları... 85 Tablo 3:DLBUYSA nın Varyans Ayrışırması... 87 Tablo 4:DLĐSZSA nın Varyans Ayrışırması... 87 ix

KISALTMALAR ADF Augmened Dickey Fuller (Genişleilmiş Dickey Fuller) AIC Akaike Informaion Crierion (Akaike bilgi krieri) Ar-Ge Araşırma ve Gelişirme DF Dickey ve Fuller (979) EKK En Küçük Kareler Yönemi GSMH Gayri Safî Milli Hâsıla GSYĐH Gayri Safî Yuriçi Hâsıla IMF Inernaional Moneary Fund (Uluslararası Para Fonu) KPSS Kwiakowsky-Philips-Schmid-Shin OECD Organisaion for Economic Co-operaion and Developmen (Ekonomik Kalkınma ve Đşbirliği Örgüü) PP Philips ve Peron SIC Schwarz Informaion Crierion (Schwarz Bilgi krieri) TEK Türkiye Ekonomi Kurumu TÜĐK Türkiye Đsaisik Kurumu TÜSĐAD Türk Sanayicileri ve Đşadamları Derneği VAR Vecor Auo Regression (Vekör ooregresyon ) VEC Vecor Error Correcion (Vekör Haa Düzelme) VHD Vekör Haa Düzelme ZA Zivo ve Andrews (992) ILO Inernaional Labour Organizaion x

ÖNSÖZ Günümüzde ülkelerin karşılaşığı en büyük sorunların başında işsizlik gelmekedir. Đşsizliğin, bir başka deyişle emeğin aıl kalmasının birçok nedeni vardır. Đkisa yazınında emeğe olan alebi arırmanın yollarından bir anesi ekonomik büyümeyi arırmakır. Bu bağlamda büyümeyi sağlayan fakörler önem kazanmışır. Faka dünya ekonomisinde görülen yüksek büyüme rakamlarına rağmen işsizliğin azalmaması büyüme ile işsizlik arasındaki ilişki üzerinde arışmalara yol açmakadır. Yeni bir boyu kazanan büyüme ile işsizlik ilişkisi Türkiye ekonomisi içinde son derece önemlidir. Türkiye de dönem dönem görülen yüksek oranlı büyümeye rağmen işsizlik azalmamış ve haa bazı dönemlerde büyümeye karşılık işsizlik oranları armışır. Đşsiz sayısında meydana gelen arışlar sosyal dengeleri al üs emeke ve kaosa yol açmakadır. Çalışmanın amacı Türkiye ekonomisinde 2000-200 döneminde ekonomik büyüme ile işsizlik arasındaki ilişkiyi oraaya koymak ve ekonomik büyümenin isihdam üzerinde ne kadar eki yaraacağı sorusuna cevap aramakır. xi

GĐRĐŞ Bugün ülkelerin en büyük ikisadi sorunlarından birisi işsizlikir. Đşsizliği bu kadar önemli kılan ülkeleri kaos oramına sürüklemesi ve sosyal problemlere yol açmasıdır. Tüm dünya ülkeleri işsizlik problemiyle başedecek poliikalar üremeye çalışmakadırlar. Faka işsizlik rakamları sürekli armakadır. Đkisa eorisinde işsizliği azalmanın bir başka deyişle isihdamı arırmanın yollarından biri ekonomik büyümeyi arırmakır. Ekonomik büyüme ve işsizlik arasındaki ilişkiyi 962 yılında yayınladığı makale ile ilk olarak Arhur M. Okun açıklamışır. Okun un ekonomik büyümenin işsizliği azalığını yani işsizlikle ekonomik büyüme arasında negaif yönlü korelasyonun olduğunu beliren çalışması eoride Okun yasası adını almışır. 2002 yılından iibaren Türkiye ekonomisinin büyüme ve işsizlik oranlarına bakıldığında oraya çıkan sonuçlar eoriyle çelişmekedir. Bu çalışmanın amacı işsizlikle büyüme rakamları arasındaki ilişkinin yönünü belirlemek ve Okun Yasasının Türkiye de geçerli olup olmadığını oraya koymakır. Böylece yüksek oranlı büyüme rakamlarına rağmen işsizliğin azalıp azalmadığı oraya konulacakır. Bu çalışma üç bölümden oluşmakadır. Çalışmanın birinci bölümünde ekonomik büyüme, isihdam ve işsizlik kavramları hakkında bilgi verilmişir. Ekonomik büyüme başlığı alında Klasik Büyüme, Dışsal Büyüme ve Đçsel Büyüme modelleri incelenmişir. Büyüme modellerinin ardından isihdam kavramı ele alınmış ve işsizlik çeşileri açıklanmışır. Çalışmanın ikinci bölümünde ikisa yazınında işsizlik ile büyüme arasındaki ilişkiyi açıklayan Okun Yasası ele alınmış ve Türkiye de işsizlik sorunu ile ekonomik büyümenin arihsel seyri değerlendirilmişir. Konuyla ilgili eorik ve ampirik yazın bu bölümde incelenmişir. Üçüncü bölüm uygulama aşaması olup bu bölümde öncelikle yapılacak uygulamalar eorik olarak açıklanmışır. Uygulanacak yönemler açıklandıkan sonra verilerin analizi aşamasına geçilmişir. Uygulama aşamasında 2000-200 dönemi üç aylık Türkiye GSYĐH ve işsizlik verileri kullanılarak Zaman Serisi Analizi yönemleri ile analiz edilmişir. Kurulan modeller yardımıyla işsizlik ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki belirlenmişir ve Türkiye de Okun Yasasının işleyip işlemediği oraya

konulmuşur. Elde edilen ampirik sonuçlara göre işsizlik ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkiden yola çıkılarak işsizlik sorununu oradan kaldırmaya yönelik uygun poliika önerilerinde bulunmak çalışmanın emel hedefidir. 2

I. BÖLÜM EKONOMĐK BÜYÜME, ĐSTĐHDAM VE ĐŞSĐZLĐK KAVRAMLARI. EKONOMĐK BÜYÜME Ekonomik büyümeyi, bir ülkede, belli bir dönemde üreilen üm mal ve hizmelerin parasal ifadesi olan GSYĐH de meydana gelen arış olarak anımlayabiliriz. Bir ülkede ekonomik büyüme am isihdam alında kullanılan ikisadi kaynakların daha ekin kullanılması veya kullanılan kaynaklara yenilerinin eklenmesiyle gerçekleşir. GSYĐH de meydana gelen arışın baz yıla bölünüp 00 ile çarpılmasından elde edilen değere gayrisafi ya da brü büyüme oranı denir. GSYĐH nın brü büyüme oranını aşağıdaki gibi formüle edebiliriz (Kaynak, 2005:35-38). GSYIH GSYIH g = GSYIH 00 (.) Temel olarak, ükeim harcamaları, yaırım harcamaları, sok aışları ve ihraca ihala farkı GSYĐH yi oluşuran harcamalardır (Akyıldız, 2006:66)... Klasik Büyüme Modelleri 8. yy ve 9. yy da Adam Smih in emellerini aığı Ricardo nun formalleşirdiği ve Marx ın da arihsel bir nielik kazandırdığı, klasik ekonomi poliik geleneğidir (Akyüz, 977: 3). Klasik ekolün büyüme eorileri çok sayıda düşünürün fikirlerinin bir araya gelmesiyle oluşmuşur. Faka eoriye en büyük kakı Ricardo arafından yapılmışır. Bu nedenle klasik büyüme eorileri Ricardo yla anılmakadır. Adam Smih in büyüme ile ilgi görüşlerini, yazdığı Millelerin Zenginiği adlı esere dayanarak açıklayabiliriz. Smih e göre ulusların zenginleşmesine en büyük kakıyı işbölümü ve uzmanlaşma yapmakadır. Đş bölümü sonucunda oluşacak uzmanlaşma ile işler basi bir işlem haline gelecek işçinin ürekenliği ve becerisi aracak, iş değişirme sonucunda oraya çıkan zaman kaybı kısalacak ve çalışma saalerinden kayıp oradan kalkacakır. Ayrıca işçi sürekli ek bir iş yapığından o işin 3

eksik yanlarını görecek ve işi yaparken kendisine kolaylık sağlayacak yönemler gelişirecek bu da işi yaparken hızını arıracakır. Bunun sonucunda uzmanlaşma sağlanacak, işçinin gelişirdiği yönemlerle eknik gelişme sağlanacak sonuça da ekonomik büyümeyi hızlandıracakır. Büyümeyi sağlayan ise sermaye birikimidir. Sermaye birikiminin kaynağı asarruflardır. Tasarruflar yaırıma dönüşür ve ekonomik büyümeyi sağlar. Ayrıca durgunluk olumsuz bir süreç değildir. Ricardo oprak ürünlerinin üç sınıf arasında kar, ücre ve ran şeklinde bölüşümünün yasalarını sapamaya çalışmışır. Ricardo modelinin varsayımlarını sabi kasayılı üreim fonksiyonunun kullanılması, ilk önce en verimli arazilerin kullanılması, nüfus ve işgücü ve sermaye arıkça arımsal üreimi arırmak için kullanılan mevcu verimli opraklar üzerinde daha çok emek ve sermaye kullanılarak üreimin arırılması veya düşük verimli oprakların üreime açılması, müeşebbislerin verimsiz arazileri kullanmadıkları için verimli araziler için rekabe emeleri ve oprak sahiplerine ran ödemeleri, ücrelerin uzun dönemde asgari geçimlik düzeyinde gerçekleşmesi ve devlein ekonomik hayaa müdehale ememesi şeklinde sıralayabiliriz (Berber, 20:5-53). Ricardo ya göre kapialislerin ek amacı kar elde emekir ve kapialisler sürekli üreimi arıramaya yönelik çabalar içersindedirler. Üreimi arırmak için daha çok işgücü isihdam edilecek böylece buna bağlı olarak işgücü alebi ücrei arıracak ücrelerdeki arış nüfus arışına sebep olacakır. Böylece arımsal ürünlere olan alep aracakır ve ekonomi de büyüme sağlanacakır. Ricardo nun modeli sermaye birikimi ile bölüşümün karşılıklı ilişkileri üzerine kurulmuşur. Marx da daha sonra oraya koyduğu fikirlerinde Ricardo gibi kapialis birikimin bu birikimin kaynağı olan karı oradan kaldıracağı sonucuna ulaşmışır. Marx ile Ricardo arasındaki emel fark analiik yönemin kullanılış biçimindedir. Ricardo evrensel bir eori oraya koyma çabasındayken Marx analizini modern burjuva ile sınırlandırmakadır. Marx ın analizinde sermaye; ücre ve kar kapialis üreim Sabi kasayılı üreüm fonksiyonu, bir birim ürün elde emek için belirli mikarda sermaye ve belirli sayıda işçi kullanılan üreim fonksiyonudur.emek ve sermaye birbirinin yerine ikame edilemez. 4

ilişkilerine özgüdür ve bu ilişkilerden doğmuşur. Ricardo ve Smih in oraya çıkarığı kavramları kapializmin koşullarına göre uyarlamışır. Marx a göre değer Ricardo da ki gibi niceliksel değer sorunu değil nieliksel değer sorunu olarak meydana gelmekedir. Emek değer eorisini değişen koşullara göre yeniden uyarlamışır. Böylece arık değer eorisine ulaşmışır. Aynı şekilde Marx ın ranı yorumlama şekli de Ricardo nunkinden farklıdır. Marx, Malhus un nüfus eorisini de eleşirmişir (Akyüz, 977: 3-5)..2. Dışsal Büyüme Teorileri.2.. Harrod-Domar Büyüme Modeli Đkisa yazınında modern büyüme eorileri çerçevesi içerisinde Harrod-Domar modeli önemli bir yer umakadır. Bu modelin Harrod-Domar modeli adıyla anılmasının emelinde aynı zaman diliminde Roy F. Harrod ve Evsey D. Domar ın aynı konuyu incelemeleridir. Harrod ve Domar Keynesyen ekole dahil ikisaçılardır. Ekonominin büyümesi sonucu meydana gelen harekelere karşı Harrod un uumu Keynes in ki gibi eksik isihdamdan am isihdama varma durumunu araşırmakır. Faka Harrod Keynes den farklı olarak Keynes in kısa dönemde makrosaik olarak incelediği problemi makrodinamik bir gözle incelemişir (Ülgener, 980:43). Harrod-Domar modelinin dikkae değer karakerisiği uzun dönem sorunlarını kısa dönem araçlarıyla incelemesidir (Solow, 956:66). Büyüme hızını marjinal asarruf oranı (s) ile sermaye-hasıla kasayısıyla (k) açıklayan Harrod-Domar büyüme modeli oplanm alep, üreim ve isihdam arasındaki ilişkiden yola çıkmakadır. Y / Y = s/ y (.2) Ekonomik büyüme sermaye hasıla kasayısının değeriyle ers oranılıyken, marjinal asarruf oranıyla doğru oranılıdır. Yani ekonomide marjinal asarruf oranı arıkça ve sermaye hasıla kasayısı düşükçe ekonominin büyüme hızı aracakır (Özsağır, 2008:338). 5

.2... Domar Büyüme Modeli Domar modeli yaırımların ekonomi üzerindeki ekilerini ikiye ayırır. Bunlardan ilki ekonominin arz yönüyle ilgili olan yaırımların kapasie arırıcı ekisidir. Diğeri ekonominin alep yönünü ilgilendiren yaırımların gelir arırıcı ekisidir. Bir ekonomide yaırım harcamaları ararsa yaırım malları mikarı ve al yapı kuruluşlarının sayısı arar. Bu da ekonomiye daha çok mal ve hizme üreme gücü sağlar. Böylece üreim kapasiesi ve buna bağlı olarak poansiyel arz mikarı arar. Ancak üreim kapasiesinin arması fiili üreimin armasıyla aynı anlama gelmemekedir. Yalnızca ekonomide am isihdam koşulları geçerli olduğundan üreim kapasiesindeki arış fiili üreimi arırır. Büyümedeki emel sorun üreim gücünü arırırken ekonomide am isihdamı sağlamakır (Berber, 20: 89). Yaırımların meydana gelmesi için yapılan sürekli harcamalar çarpan mekanizmasının işlemesi sonucunda belirli bir gelir arışına sebep olur. Bu gelir arışının uzun dönemde am isihdama kakısı büyükür. Modelde üç emel kavram kullanılmışır. Bunlar sırasıyla asarruf eğilimi, sermaye hasıla oranı ve hasıla sermaye oranı (sermayenin oralama verimliliği) dır. Domar asarruf eğilimini yaırım seviyesinin belirlenmesinde ve çarpan kasayısını (k=/α) belirlerken kullanmışır. Oralama ve marjinal asarruf eğilimini birbirine eşi kabul emişir. Sermaye hasıla oranı mevcu sermaye sokunun am isihdam üreim mikarına oranıdır (K/Y). Modelde eknolojik gelişme sabi varsayıldığından oralama ve marjinal sermaye hasıla oranları birbirine eşi kabul edilmişir. Hasıla sermaye oranı am isihdam gelir seviyesinin sermaye sokuna bölünmesiyle elde edilir (Y/K). Ekonomide devle harcama yapmaz ve ekonomi dışa kapalıdır. Bu varsayımların amacı özel sekör yaırımlarının kapasie arırıcı ekisini incelemekir. Diğer bir varsayım üreimdeki bir arışın hemen yaırım harcamalarını arırdığı ve yaırım harcamalarının arışının da geliri arırmasıdır. Yani üreimde bir eki olduğunda aynı anda gelirde bundan ekilenmekedir. Son varsayım ekonomide am isihdam dengesi olduğudur. 6

Açık bir ifadeyle üreim kapasiesindeki arış doğal kaynaklar, sermaye ve üreim ekniğindeki değişmenin bir fonksiyonudur. Faka bu fonksiyonda doğal kaynaklar ve üreim ekniğindeki değişme maemaiksel olarak ifade edilemeyeceğinden model, sermaye ve sermayenin oralama verimliliği ile açıklanmaya çalışılmışır. Modelde sermayenin marjinal ve oralama verimliliği eşi olarak kabul edilmişir. Y / K = Y / K = σ (.3) Ayrıca herhangi bir dönemde yapılan yaırımla, sermaye sokundaki değişme birbirine eşiir. I = K (.2) denkleminde K Y / I = σ yerine I konulursa (.4) (.5) olur. Y yalnız bırakılırsa Y = I σ (.6) sonucuna varılır. Genel olarak ifade edilirse: Üreim kapasiesindeki arış = Yaırım uarı Sermayenin oralama verimliliği (Berber, 20: 93). Üreim kapasiesindeki arışın üreimde arış sağlayabilmesi için önce alebin arması gerekmekedir. Toplam alebin ne kadar aracağını yaırımların gelir arırıcı ekisi belirler. Yaırımların gelir arırıcı ekisini şu şekilde hesaplanabilir. Yaırım asarruf eşiliği nedeniyle, S / Y = I/ Y = α (.7) şeklinde ifade edilir. I / Y = α (.8) Eşiliğini Y = I / α (.9) 7

şeklinde yazabiliriz. / α görüldüğü gibi Keynesyen çarpan mekanizmasıdır. Gelir arırıcı eki = Yaırım arışı Çarpan Kasayısı Yaırım harcamalarının kapasie arırıcı ekisi ile gelir arırıcı ekisi birbirinden farklıdır. Ekonomide am isihdam koşullarında yaırımların iki özelliğinden bahsedilmişi. Yaırımlar hem üreim kapasiesinde hem de oplam alepe arışa neden olur. Yaırımların bu iki özelliği am isihdamda dengeli büyümeyi sürdürmek iseyen ekonomiler için problem oluşurabilir. Tam isihdamı sağlayabilmek için aran üreim kapasiesinde aıl kapasie olmamalıdır. Modelde gerçek üreim arışını oplam alep belirlerken oplam alepeki arışı yaırım harcamaları belirler. Toplam alepeki arış üreim kapasiesindeki arışı kullanmaya yeerli ise am isihdamda dengeli büyüme devam eder. Eğer ekonomide aıl kapasie varsa işsizlik meydana gelir. Aıl kapasienin varlığı müeşebbislerin yaırımlarını azalmalarına neden olarak ekonomiyi durgunluğa sokar. Yaırım arışı, aran üreim gücünün amamını kullanan alepen daha büyük alep arışına neden olursa ekonomi enflasyonis sürece girer. Domar ın görüşüne göre yaırımların kapasie arırıcı ekisi ile gelir arırıcı ekisi eşi olmalıdır..2..2. Harrod Büyüme Modeli Harrod un modelinin Domar modelinden farkı büyüme sürecinde yaırım, üreim ilişkisini incelemesidir. Harrod üreim ve gelir arışına bağlı olarak yaırımların durumunu araşırmışır. Harrod a göre ana problem gelirin asarrufları içine alacak bir yaırım arışı sağlayacak düzeye gelip gelmeyeceğidir. Domar modelinde çarpan mekanizmasını kullanırken Harrod hızlandıran prensibini kullanmışır. 8

Harrod modelinde emel denklem olarak Domar ın denkleminin aynısını kullanmışır. Harrodun denkleminin ek farkı sermayenin verimliliği( σ ) yerine am ersi olan sermaye hasıla kasayısının (v) kullanılmasıdır. v = K / Y (sermaye-hasıla kasayısı) (.0) K = I (.) yaırımı sermaye sokundaki ne arış olarak yazılabilir. I=S ve S=Sy (.2) şeklinde yazılır. v = K / Y v = I/ Y v = sy / Y (.3) g = Y / Y = s / v (.4) Modelin önemli iki değişkeni asarruflar ve yaırımlardır. Model bu iki değişkenin beklenen ve gerçekleşen değerleri üzerine inşa edilmişir. Hızlandıran prensibi planlanan yaırımları belirlemekedir. Harrod modelinde hızlandıran kasayısı sabi varsayılmışır. Harrod modelinde üç farklı büyüme hızını kabul eder. Bunlar fiili, amin edici ve doğal büyüme hızlarıdır (Ülgener, 980: 44). Tamin edici büyüme hızı: Gerçekleşiğinde herkesi amin eden büyüme hızıdır. Keynezyen bakış açısı planlanan asarrufların planlanan yaırımlara eşi olması demekir. G w C r =s (.5) Fiili büyüme hızı: Fiili büyüme hızı dönem sonuyla ilgilenmekedir. G C = s (.6) Tamin edici büyüme hızı ile fiili büyüme hızını üç farklı durumda karşılaşırabiliriz. Denge durumunda amin edici büyüme hızı fiili büyüme hızına eşiir. Yani dönem başı planlanan büyüme hızı, dönem sonunda gerçekleşen büyüme hızına eşiir. Harrod un dengeli büyüme şarı budur. Enflasyonis durumda fiili büyüme 9

hızı amin edici büyüme hızından büyükür. Yani gerçekleşen büyüme hızı planlanan büyüme hızından yüksekir. Bu durumda daha fazla yaırım ve sermayeye ihiyaç duyulur. Sermaye yeersizliği sonucu üreim alebe cevap veremez. Harrod a göre ekonomi bir kez dengeden çıkarsa dengesizlik sürekli ararak devam eder. Durgunluk durumunda amin edici büyüme hızı fiili büyüme hızından büyükür. Yani planlanan büyüme hızı gerçekleşen büyüme hızından küçükür. Aşırı kapasie oraya çıkmış ve alep edilenden fazla üreim yapılmışır. Talep fazlası üreim ekonomiyi durgunluğa sokacakır. Doğal büyüme hızı: Doğal büyüme hızı nufus arışının ve eknolojik gelişmelerin izin verdiği büyüme hızıdır. Harrod un emel hedefi aran iş gücünün am isihdamını sağlayacak bir büyüme hızına ulaşılmasıdır. Bu büyüme hızı nüfus arışı ve emeğin verimindeki arışın oplamına eşiir. Teknolojik gelişmeler emeğin verimini arırır. G n = n+k (.7) Doğal büyüme hızı am isihdamdaki büyüme hızıdır..2.2. Neo-Klasik (Solow) Büyüme Teorisi 956 yılında Solow arafından oraya çıkarılan büyüme eorisi neo-klasiklerin düşünce yapısını yansımaka olup ekonomisler arafından kabul gören en emel eoridir. Solow modelinde asarruf sermaye birikimi ve ekonomik büyüme arasındaki ilişkileri analiz emişir. Modelde araşırılan emel konular; asarruf, yaırım ve ekonomik büyümenin dışsal değişken olan nüfus arışı ve eknolojik gelişme ile ilişkisidir. Solow makalesinde sonuç olarak Keynesyen ilişkileri ve yapışkanlıkları dikkae almışır (Solow, 956:66). Modelin Varsayımları: i. Ekonomide ek bir sekör vardır ve ek mal üreilip ükeilir. Ülkenin GSYĐH sini bu mal oluşurur. ii. Ekonomi dışa kapalıdır yani dış icare yokur. 0

iii. Teknolojik gelişmeler dışsaldır. Firma davranışlarından ekilenmez ve ülkeler eknolojik gelişmelerden maliyesiz yararlanabilirler. iv. Üreim fonksiyonu ölçüye göre sabi geiri özelliği aşır. v. Emek ve sermaye için Azalan Verimler Kanunu geçerlidir. vi. Tam rekabe piyasası geçerlidir ve ekonomi am isihdamlıdır. vii. Harrod-Domar modelinden farklı olarak üreim fakörlerinin birbirine ikamesi mümkündür. viii. Üreim fakörlerinin fiyalandırılması marjinal maliyelerine göre yapılmaka yani fakör piyasaları kusursuz biçimde işlemekedir. ix. Yakınlaşma hipoezi geçerlidir. x. Harrod-Domar modelinden başka bir farkı da asarruf ve yaırım yapanların aynı kişiler olmasıdır. Solow a göre asarruflar aynı zamanda yaırım anlamına gelir (Berber, 20:4-5). Solow modelinde piyasa ekonomisinde isikrarlılık vardır. Uzun dönemde ekonomi kararlı ve dengeli büyüme sürecine girecekir. Dengeli büyüme süreci sermaye birikimi, nüfus arışı ve eknolojik gelişmenin birbirleriyle ilişkileri göz önünde bulundurularak açıklanmakadır. Đlişkileri açıklayacak olursak; nüfusun arışı büyüme oranını ekiler faka büyüme oranı nüfus arışını ekilemez. Bir başka ilişkide eknolojik gelişme büyüme oranını ekilerken büyüme oranı eknolojik gelişmeyi ekilemez. Nüfus arışı ve eknolojik gelişme modelin dışsal değişkenidir. Yani büyüme oranı ile nüfus arışı ve eknolojik gelişme arasında ek yönlü nedensellik ilişkisi vardır. Üreim fonksiyonunu denklem (.8) deki gibi göserilebilir. Y= F(K, L) (.8) Y= çıkı K= sermaye L= emek

Sermaye birikiminin ( K & ) göserildiği denklem modelin ikinci önemli denklemidir. Sermaye birikimi iki sebepen değişmekedir. Bunlardan ilki yeni yaırımların armasıdır (Solow, 956:66). K & = sy (.9) Đkincisi ise mevcu sermayedeki aşınma ve eskimedir (Jones, 200:2). K & = sy dk (.20) Sermaye soku üreim sürecinde belli bir oranda aşınma ve yıpranmaya uğrar. Büyüme sürecinin incelenmeye başlandığı dönemde mevcu işgücü arzı L0 olsun. L 0 ın büyüme oranının n olduğunu ve bu oranın değişmediği varsayılırsa herhangi bir döneminde işgücü arzı (.2) gibi olacakır: L = L e n 0 (.2) Başlangıça mevcu sermaye soku K 0 olsun ve mevcu sermaye soku mevcu işgücünü amamen isihdam esin bu dönemde adam başına kullanılan sermaye mikarı aşağıdaki denklem gibi olur. k = (.22) 0 K0 / L0 Üreilen oplam çıkı ise (.23) gibi olacakır. Y = F ( K, ) 0 0 L0 (.23) Başlangıç döneminin iş gücü arzı ve sermaye soku, çıkıyı ve dolayısıyla sermayehasıla ve hasıla-işgücü kasayılarının belirleyicisidir (Akyüz, 977:452). Tasarruflar aynen yaırılır ve bu dönemde sermaye sokuna yapılan ilave sy 0 göserilmişir. Sermaye sokunun büyüme oranı ise denklem (.24) de göserilmişir. K 0 0 0 0 ( k 0 )/ k 0 g = sy / K = sy / k = sf (.24) Durağan durum dengesinin süreklilik şarı sermaye soku ile işgücü arzının aynı oranda büyümesidir. Bu şarı sağlayan sermaye hasıla kasayının alması gereken değer denklem (.25) deki gibidir. k / f 0 ( k ) s / n 0 = (.25) 2

Denklem (.25) Harrod un am isihdam durağan durum dengesi koşulu ile aynıdır. Başlangıça am isihdamı sağlayan sermaye işgücü oranı k 0 iken, üreim fonksiyonu k nin bu değerleri için s/y ye eşi bir sermaye hasıla kasayısı veriyorsa ekonomi büyümeye başladığı anda durağan durum dengesinde olacak ve am isihdam büyüme sürecinde daima sağlanacakır. Çıkı, işgücü ve sermaye soku aynı oranda, n oranında büyüdüğü için sermaye-işgücü, sermaye-hasıla ve hasıla-işgücü oranları değişmeyecekir. belirilmekedir. Herhangi bir dönemindeki sermaye soku denklem (.26) da n n K = K 0 e = k 0L0e = k 0L (.26) ve denklem (.27) de göserildiği düzeyde sabi kalmakadır. K / L = (.27) k 0 Kişi başına kullanılan sermaye soku değişmediği için y 0 ve k 0 / y0 da sabi kalacakır (Akyüz, 977:452)..3. Đçsel Büyüme Teorileri Ölçeğe göre aran ya da sabi verime dayalı bir üreim fonksiyonunu emel alan içsel büyüme kuramı Neo-klasik kuramın varsayımının ersine, dışsal olarak belirlenen eknolojiyi, Ar-Ge ve beşeri sermaye ile içselleşirmişir. Böylece büyümeyi sisem içindeki içsel fakörlere bağlamışır. Neo-klasik büyüme kuramı özellikle büyüme oranını ekileyen fakörlerin belirlenmesinde yeersiz kalmış, bu nedenle büyümenin analizi üzerine, geleneksel paradigmanın sorgulanmasını ve yeni paradigma arayışlarına neden olmuşur. Đlk defa Romer (986) çalışmasında içsel büyüme modelleri ele alınmışır (Aamürk, 2007: 9). Đçsel büyüme eorilerinin oraya çıkış aşamasında eknolojik bilgi üreimi hakkında aşağıdaki nokaların üzerinde daha fazla durulmuşur: -Bilgi, gizli bir kamusal mal nieliğindedir. -Teknolojik gelişmelerle oraya çıkan bilgiden diğer ekonomik birimlerin sağladığı fayda çok önemlidir. 3