BEBEKLÝK ANOREKSÝSÝ: TANIDAN TEDAVÝYE

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "BEBEKLÝK ANOREKSÝSÝ: TANIDAN TEDAVÝYE"

Transkript

1 BEBEKLÝK ANOREKSÝSÝ: TANIDAN TEDAVÝYE Sabri HERGÜNER *, Selim GÖKÇE **, Gülbin GÖKÇAY ***, Dilara Ümran TÜZÜN **** ÖZET Amaç: Bebek ve küçük çocuklarýn %25-50 kadarýnda beslenme sorunlarýnýn, %1-2'sinde ise beslenme bozukluðunun görülmesine karþýn bu konuda yapýlmýþ çalýþmalar sýnýrlýdýr. Bu makalede, son yýllarda kabul gören bir taný olan 'bebeklik anoreksisi' ile ilgili bir gözden geçirme yapýlmýþtýr. Yöntem: Bebeklik ve erken çocukluk dönemi beslenme bozukluklarý ve bebeklik anoreksisi ile ilgili araþtýrmalar yazýndan taranmýþ ve tanýmlama, sýnýflama, taný ölçütleri, etyoloji, klinik özellikler, ayýrýcý taný ve tedavi ile ilgili veriler deðerlendirilmiþtir. Sonuçlar: Bebeklik anoreksisi ile ilgili çalýþmalar belirli araþtýrmacýlar tarafýndan yürütülmüþ olsa da, taný ölçütleri, ortaya çýkýþ nedenleri ve tedavi yöntemleri ile ilgili bulgular çeþitli çalýþmalarla tekrarlanmýþ ve kendi içinde tutarlýlýk göstermektedir. Tartýþma: Bu konuda ülkemiz toplumunda yapýlacak araþtýrmalar bebeklik anoreksisi ile ilgili kültürler arasý farklýlýklarý ortaya koymasý açýsýndan önemli olacaktýr. Anahtar Sözcükler: Bebeklik anoreksisi, beslenme bozukluðu, büyüme-geliþme geriliði, yeme reddi SUMMARY: INFANTILE ANOREXIA: FROM DIAGNOSIS TO TREATMENT Objective: Although it is estimated that % of infants and young children have feeding problems, and feeding disorder is present in 1-2 % of infants, researches about feeding disorders in infants and young children are very limited. In this article, we aimed to review studies on infantile anorexia which is a recently described feeding disorder. Method: Studies about feeding disorders of infancy-early childhood and infantile anorexia were searched, and data about the definition, classification, diagnostic criteria, etiology, clinical features, differential diagnosis, and treatment of these disorders were evaluated. Results: Although most of them are conducted by specific investigators, findings on diagnosis, etiologic causes and treatment modalities are replied in different studies. Discussion: Further investigations about infantile anorexia which will be conducted in Turkish population would be helpful to find the intercultural differences in this disorder. Key Words: Infantile anorexia, feeding disorder, failure to thrive, food refusal, GÝRÝÞ Bebek ve küçük çocuklarýn %25-50'sinde beslenme sorunlarýnýn (yeme reddi, çok az yeme, yemek seçme, yiyeceklerden kaçýnma, kendi kendini beslemeye geçiþte gecikme) bulunduðu tahmin edilmektedir (Carruth ve ark. 2004, Lindberg ve ark. 1991). Yetersiz tartý alýmýna neden olan yeme reddi, kusma gibi þiddetli beslenme sorunlarýnýn ise bebeklerin %1-2'sinde görüldüðü belirtilmiþtir (Dahl ve Sundelin 1986). Bebeklik döneminde yeme reddi olanlarýn %70'inde, beslenme sorunlarýnýn 4 yaþýnda da devam ettiði gözlenmiþtir (Dahl ve Sundelin 1992). Bunun yanýnda çocukluk dönemindeki 38 seçici yeme davranýþýnýn erken eriþkinlik döneminde anoreksiya nervoza geliþimi ile iliþkili olduðu, sorunlu öðünlerin ve pikanýn bulimiya nervoza geliþimi için risk etkeni oluþturduðu saptanmýþtýr (Marchi ve Cohen 1990). DSM'nin (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders-Mental Bozukluklarýn Tanýsal ve Sayýmsal Elkitabý) dördüncü baskýsýnda (APA 1994) yer almasýndan önce, beslenme bozukluklarý ile ilgili bir tanýmlama ve sýnýflandýrma geliþtirilmemiþtir. Geçerli bir tanýmlamanýn olmadýðý bu dönemde, çeþitli beslenme sorunlarý için farklý yazarlar tarafýndan bazý isimler önerilmiþtir; yemekten tiksinme (Siegel 1988), yemek seçenler (Marchi ve Cohen 1990), yeme korkusu (Singer ve ark. 1992), sorunlu yiyiciler (Sanders ve ark. 1993), yeme reddi (Lindberg ve ark. 1996). Ancak önerilen bu tanýmlar için hangi ölçütlerin gerekli olduðu ve diðer beslenme bozukluklarýndan nasýl ayýrt edileceði tam olarak belirtilmemiþtir. Farklý te- *Arþ. Gör. Dr., Ýstanbul Üniv. Ýstanbul Týp Fak., Çocuk Ruh Saðlýðý ve Hastalýklarý Anabilim Dalý, Ýstanbul **Uzm. Dr., Ýstanbul Üniv. Ýstanbul Týp Fak., Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Anabilim Dalý, Ýstanbul ***Prof. Dr., Ýstanbul Üniv. Ýstanbul Týp Fak., Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Anabilim Dalý, Ýstanbul ****Prof. Dr., Ýstanbul Üniv. Ýstanbul Týp Fak., Çocuk Ruh Saðlýðý ve Hastalýklarý Anabilim Dalý, Ýstanbul Çocuk ve Gençlik Ruh Saðlýðý Dergisi : 14 (1) 2007

2 Bebeklik Anoreksisi rimlerin kullanýlmasý ve belirlenmiþ taný ölçütlerin olmamasý, bu olgu gruplarýnýn kýyaslanmasýnda ve beslenme bozukluklarýnýn nedenini, seyrini ve tedavi etkinliðini karþýlaþtýrmada zorluklar oluþturmaktadýr. Beslenme bozukluklarý DSM kapsamýna ilk kez 1994 yýlýnda alýnmýþ, 'Bebek ya da Küçük Çocuklarýn Beslenme ve Yeme Bozukluklarý' içinde 'Bebeklerde ya da Küçük Çocuklarda Beslenme Bozukluðu' olarak adlandýrýlmýþtýr. Bu bozukluk için kabul edilen taný ölçütleri þu þekildedir (APA 1994); 1- Belirgin bir biçimde kilo alamama ya da en az 1 aylýk bir sürede belirgin bir kilo kaybý ile giden, sürekli olarak yeterince yemek yemiyor olma ile kendini gösterir. 2- Eþlik eden bir gastrointestinal ya da genel týbbi duruma baðlý deðildir (örn. gastroözofageal reflü). 3- Baþka bir mental bozukluk (örn. ruminasyon bozukluðu) ya da hazýr yiyecek bulamama ile daha iyi açýklanamaz. 4- Baþlangýcý 6 yaþýndan önce olur. Ancak DSM-IV'ün sunduðu taný ölçütleri, ortaya çýkýþ nedenleri ve klinik belirtileri farklý olan çeþitli beslenme bozukluklarýný belirlemede ve birbirinden ayýrt etmede yetersiz kalmaktadýr. Bu nedenle Chatoor ve arkadaþlarý (1997a), bebek ve erken çocukluk döneminin beslenme bozukluklarýný 6 alt sýnýfa ayýrmýþtýr; 1- Durum Düzenlemesine Baðlý Beslenme Bozukluðu, 2- Bakým veren-bebek Etkileþimine Baðlý Beslenme Bozukluðu, 3- Bebeklik Anoreksisi, 4- Travma Sonrasý Beslenme Bozukluðu, 5- Duyusal Nedenlere Baðlý Yeme Reddi, 6- Eþlik Eden Týbbi Durumla Ýliþkili Beslenme Bozukluðu. Bu sýnýflama, bebeklik ve erken çocukluk döneminin ruhsal ve geliþimsel bozukluklarý için günümüzde yaygýn olarak kullanýlan Taný Sýnýflamasý 0-3 (The Diagnostic Classification of Mental Health and Developmental Disorders of Infancy and Early Childhood-Bebeklik ve Erken Çocukluðun Akýl Saðlýðý ve Geliþimsel Bozukluklarý Taný Sýnýflamasý) sisteminde yer almaktadýr (DC: 0-3; Zero to Three, National Center for Clinical Infant Programs, 2005). Bebeklik ve küçük çocukluk döneminin beslenme sorunlarýnýn çok sýk görülmesine ve yeme bozukluðu ile olan iliþkisine karþýn, tanýmlama, sýnýflama, etyoloji ve tedavi ile ilgili yapýlmýþ araþtýrmalar sýnýrlýdýr. Bu yazýda çoklu yaklaþým temel alýnarak, son yýllarda geçerli bir taný grubu olarak kabul edilen 'bebeklik anoreksisi' ile ilgili bir gözden geçirme yapýlmýþtýr. Bebeklik Anoreksisi Taným ve Taný Ölçütleri Ýlk olarak 1983 yýlýnda Chatoor ve Egan, yeme reddi ve büyüme-geliþme geriliði olan bir grup çocuk tanýmlamýþ, belirtiler ayrýlma ve bireyselleþme döneminde ortaya çýktýðý için bu klinik tabloyu Ayrýlma Döneminin Beslenme Bozukluðu olarak adlandýrmýþlardýr. Daha sonra, çocuðun kendilik ve kontrol ile ilgili mücadelesinin anoreksiya nervoza ile olan benzerliðinden dolayý taným, Ýnfantil Anoreksiya Nervoza olarak deðiþtirilmiþtir (Chatoor ve ark. 1988, Chatoor 1989). Fakat anoreksiya nervoza ergenlik ya da erken eriþkinlik döneminde ortaya çýkan, kilo alma korkusu ve bozulmuþ beden algýsýyla karakterize bir bozukluk olmasýna karþýn, bu beslenme bozukluðu erken çocukluk döneminde ortaya çýkan, iþtah azlýðýndan ve açlýk ile ilgili farkýndalýðýn geliþmemesinden kaynaklanmaktadýr. Bu nedenle anoreksiya nervoza ile karýþmamasý amacýyla Bebeklik Anoreksisi (Infantile Anorexia) teriminin kullanýlmasýnýn daha uygun olacaðýna karar verilmiþtir (Chatoor ve ark. 1992). Bebeklik anoreksisi tanýsý için kullanýlan ilk ölçütlerde yeme reddi ve büyüme-geliþme geriliðinin yanýnda, beslenme sýrasýnda ebeveynbebek iliþkisinin de deðerlendirilmesi gerektiði belirtilmiþtir. Bu bebeklerin, beslenme sýrasýnda ebeveynleri ile daha fazla çatýþma içinde olduðu, daha çok konuþma ve dikkat daðýtýcý eylemler içine girdiði gözlenmiþtir. Ancak sadece bebeðe ait belirtilere odaklanan DSM sistemine uyumlu hale getirmek için, beslenme sýrasýndaki ebeveyn-bebek iliþki özellikleri (yemek reddiyle belirginleþen ebeveyn-bebek zýtlaþmasý, yeme reddi sonucu geliþen ebeveynin olumsuz eleþtirileri) ve ebeveyne ait özellikler (daha fazla yemesi için dil dökme, yemek yerken dikkat daðýtma ve oyun oynama, bebeði sýkça ve/ve ya geceleri besleme, birçok çeþit yemek önerme, zorlanma ve kaygý gösterme ve/veya zorla yedirme) taný ölçütlerinden çýkartýlmýþtýr. Günümüzde önerilen bebeklik anoreksisi taný ölçütleri þu þekildedir (Chatoor 2005); 1- Yeterli miktarda yiyeceði yemeyi en az bir aydýr reddetmek, 2- Yeme reddinin 3 yaþýndan önce ortaya çýkmasý, 3- Açlýk belirtileri hakkýnda konuþma- 39

3 HERGÜNER VE ARK. mak, yemeðe ilgisiz ancak çevre ve/veya bakým veren kiþiye yoðun ilgi göstermek, 4- Belirgin büyüme geriliðinin olmasý, 5- Yeme reddinin travmatik bir olayý takiben geliþmemiþ olmasý, 6- Yeme reddinin altta yatan týbbi bir hastalýða baðlý olmamasý. Etyoloji Bebeklik anoreksisinin geliþimini açýklamak için farklý modeller önerilmiþtir. Bu modellerin temelinde bebeðe, ebeveyne ve ebeveyn-bebek iliþkisine ait özellikler ile erken dönem beslenme davranýþlarý önemli rol oynamaktadýr. I. Geliþimsel Model: Bebeklik anoreksisi altý ay ile üç yaþ arasý ortaya çýkar. Mahler ve arkadaþlarý (1975) tarafýndan ayrýlma ve bireyselleþme olarak adlandýrýlan bu dönemde, motor ve biliþsel geliþim, bebeðin fiziksel ve duygusal açýdan daha baðýmsýz davranmasýný saðlar. Bebeðin kaþýða geçtiði ve kendi kendine yemeye baþladýðý bu dönemde, beslenme sýrasýnda ebeveyn ile bebek arasýnda baðýmsýzlýk-baðýmlýlýk mücadelesi baþlar. Baþka bir ifadeyle, bebeðin bu döneme girmesiyle, her öðünde kaþýðýn bebeðin aðzýna kim tarafýndan götürüleceði ile ilgili çatýþma ortaya çýkar. Diðer bir neden de bebeðin neden-sonuç iliþkisini kurmaya baþlamasýdýr. Bazý ebeveynler, artmýþ kaygý ve endiþelerinden dolayý, bebeklerinin aç olup olmadýðýný önemsemeden yemek yedirmeye çalýþýrlar. Bebeðin beslenme sýrasýnda karþýlaþtýðý fiziksel ya da duygusal istismar, fiziksel þiddet ya da terk etme ile ilgili tehditler, bebekte yoðun korku ve kaygý oluþturur. Bu da beslenmeye karþý koþullanmýþ kaçýnmanýn ortaya çýkmasýna yol açar. Bebekten gelen uyarýlarý al(a)mayan ebeveynler, bebeðin bedensel uyaranlar (açlýk-tokluk) ile dýþ ortamdan gelen uyaranlarý (çatýþma, tehdit, þiddet) birbirine karýþtýrmasýna neden olur. Bunun sonucu olarak da beslenmenin nedeni açlýk, sonucunda da tokluk olmasý gerekirken, bu yeni durumda beslenmenin nedeni ebeveynin müdahalesi, sonucu da ebeveyn-bebek iliþkisinde çatýþmanýn ortaya çýkmasýdýr. Tehdit, þiddet, öfke gibi ebeveynin tepkileri ile karþýlaþan bebek, besini reddetmeyi ya da kabul etmeyi öðrenir ve her durumda bebeðin açlýk duygusunun geliþmesi baskýlanýr. Buna ek olarak, beslenme sýrasýndaki çatýþma ve mücadele, ebeveynbebek iliþkisinde bir iletiþim þekline de dönüþebilir; bebek yemek yemeyerek ebeveynin ilgisini kontrol altýna almayý öðrenir, isteklerinin yerine getirilmesi için yeme reddini bir silah olarak kullanýr ve öðün saatlerindeki mücadeleyi bir oyun olarak görmeye baþlar. Yemenin içsel uyaranlarla düzenlenmesi gerekirken, dýþsal müdahalenin aþýrý derecede mevcut olmasý bebeklik anoreksisinin geliþiminde önemli rol oynar (Chatoor 1997). II. Fizyolojik Düzensizlik: Vagal etkinlik (parasempatik sistem), çevresel uyaranlarýn azaldýðý durumlarda (uyku, sakin ortamlar) artarak, çevresel uyaranlarýn arttýðý durumlarda ise azalarak bedenin iç-dýþ dengesini saðlar, metabolik iþlevleri düzenler (Porge ve ark. 1997). Beslenme sýrasýnda, bireyin masanýn dýþýndaki dünyaya olan ilgisinin ve dikkatinin azalmasý gerekir, bunun için de daha düþük uyarýlýrlýk durumuna ve daha yüksek parasempatik etkinliðe gereksinim vardýr (Portales ve ark. 1997, Suess ve ark. 2000). Yeme bozukluðu olan ergen ve eriþkinlerde fizyolojik düzensizliðin varlýðý gösterilmiþtir (Leonard ve ark. 1998). Bebeklik anoreksisi olan bebeklerin ise saðlýklý bebeklere göre daha kolay uyarýlma durumu ve daha düþük parasempatik etkinlik (daha yüksek kalp hýzý) içinde olduðu saptanmýþtýr. Beslenme sýrasýnda dikkatlerinin çabuk daðýlmasý, ilgilerinin hýzla kaybolmasý ve buna baðlý olarak yeme reddinin ortaya çýkmasýnýn nedeninin, yeme için gerekli olan 'daha sakin duruma' geçiþteki zorluklarýndan kaynaklandýðý, aþýrý uyarýlabilirliklerinden dolayý da bedensel uyaranlarýný (acýktýklarýný) fark edemedikleri düþünülmüþtür (Chatoor ve ark. 2004a). Bu bebeklerde sýk görülen uyku sorunlarýnýn da yine parasempatik ve sempatik etkinliði düzenlemedeki güçlüklerinin sonucu olduðu söylenebilir. Bu nedenle, beslenme sýrasýnda dýþsal uyaranlarýn en aza indirilmesi ve sakin bir ortam saðlanmasý gerekir. Bebeðin yemeðe odaklanmasýna yardýmcý olmak için televizyon, oyuncak gibi dikkat daðýtýcý uyaranlarýn kullanýlmamasý tedavi aþamasýnda önem taþýmaktadýr. III. Transaksiyonel Model: Sameroff (2000) tarafýndan tanýmlanan transaksiyonel modele göre çocuðun geliþimi, çocuk ile aile ve sosyal ortamýn saðladýðý deneyimler arasýnda, süreðen - devamlý - dinamik bir iliþki içinde olur. Chatoor ve arkadaþlarý (1998a, 1998b, 2000) bebeklik anoreksisini iliþkisel bir bozukluk 40

4 Bebeklik Anoreksisi olarak tanýmlamýþlardýr. Transaksiyonel modele göre, bebeðin zor mizaç özellikleri, ebeveynin iþlevsel olmayan yeme tutumu ve ebeveyn ve bebeðin güvensiz baðlanma biçimleri, beslenme sýrasýnda ebeveyn ile bebek arasýnda çatýþmaya neden olur ve bunun sonucu olarak bebeklik anoreksisi geliþir (Þekil 1). Þekil 1 : Bebeklik Anoreksisi Geliþimde Transaksiyonel Model (Chatoor ve ark. 2000) Çocuðun Mizaç Özellikleri Ebeveynin Ýliþki Özellikleri Ebeveyn-Çocuk Ýliþkisi (Çatýþma) Bebeklik Anoreksisi Öncül Ýþlem Sonuç Bebeklik anoreksisinde, beslenme sýrasýndaki ebeveyn-bebek iliþkisi, daha az karþýlýklýlýk ve birliktelik, bunun yanýnda daha fazla çatýþma, kontrol için daha yoðun mücadele ve dikkat daðýtma ile karakterizedir. Ebeveyn-bebek arasýndaki çatýþma ile bebeðin tartýsý arasýnda ters orantýlý bir iliþkili olduðu görülmüþtür (Chatoor ve ark 2000). Oyun sýrasýnda ise ebeveyn ile bebek arasýnda daha az karþýlýklýlýk, daha fazla çatýþma, ebeveynin bebeðin ihtiyaçlarýna daha az yanýt vermesi ve ebeveynin daha müdahaleci olmasý gözlenmiþtir (Chatoor ve Egan 1988). Bebeðe ait özellikler: Bebeðin baðlanma özellikleri: Bebeklik anoreksisi olan bebeklerin çoðunluðu (%60) güvenli baðlanma özellikleri gösterse de, saðlýklý beslenenlere göre daha fazla güvensiz baðlanma iliþkileri sergiledikleri bulunmuþtur (Ammaniti ve ark. 2004, Chatoor ve ark. 1998). Güvensiz ebeveyn-bebek iliþkisi (güvensiz baðlanmanýn derecesi) ile bebeklik anoreksisinin þiddeti (malnütrisyonun düzeyi) arasýnda doðrusal bir iliþki olduðu görülmüþtür. Bebeðin mizaç özellikleri: Ebeveynleri tarafýndan zor olarak deðerlendirilen çocuklarda, beslenme ve uyku sorunlarý daha sýk görülmektedir (Lindberg ve ark. 1994). Bebeklik anoreksisi olan çocuklar, ebeveynleri tarafýndan daha zor, uyumu daha güç, daha fazla ilgi isteyen ve daha inatçý olarak deðerlendirilmiþtir (Chatoor ve ark. 2000). Bu mizaç özellikleri, beslenme sýrasýndaki ebeveyn ile bebek arasýndaki çatýþma ile doðru, bebeðin tartýsý ile ters orantýlýdýr. Ayrýca bu bebekler saðlýklý kontrollere göre daha fazla depresyon, kaygý, bedensel þikâyet ve sinirli davranýþlar sergilemektedirler (Ammaniti ve ark. 2004). Ebeveyne ait özellikler: Bebeklik anoreksisi olan bebeklerin ebeveynlerinde, kendi ebeveynlerine karþý daha fazla güvensiz baðlanma özellikleri olduðu gösterilmiþtir (Chatoor ve ark. 1998). Bunun yanýnda iþlevsel olmayan yeme tutumlarýnýn, depresyon ve kaygý durumlarýnýn, saðlýklý beslenen bebeklerin ebeveynlerine göre daha yüksek olduðu görülmüþtür (Ammaniti ve ark. 2004). Ancak, bebeklik anoreksisini açýklamada, neden-sonuç iliþkisine dayanan bu doðrusal yaklaþým yetersiz kalmakta, döngüsel açýklamalar için bu alanda yapýlacak yeni araþtýrmalara gereksinim bulunmaktadýr. Klinik Özellikler Bebeklik anoreksisi olan bebekler, çocuk psikiyatrisine genelde pediatri kliniklerinden yeme reddi, beslenme sýrasýnda çatýþma ve büyümegeliþme geriliði nedeniyle yönlendirilirler. Bazý anneler, daha ilk aylarda bu bebeklerin dikkatlerinin dýþsal uyaranlarla kolayca daðýldýðýný ve birileri ya da bir þeyler ilgilerini çektiðinde beslenmeyi býraktýklarýný belirtirler. Bu bebekler çok az miktarda anne sütü alýr ve bu yüzden anneleri tarafýndan sýk aralýklarla beslenirler. Bunun yanýnda besin reddi çoðunlukla, kaþýða ve kendi kendilerine beslenmeye geçiþin olduðu 6 ay ile 3 yaþ - daha sýk olarak da 9 ile 18 ay- arasý ortaya çýkar. Anne sütü ya da biberon ile beslenme döneminde fazla sorun olmamasýna karþýn, katý gýdalara geçiþle birlikte yeme reddi belirginleþir. Bu nedenle de bazý ebeveynler, katý gýdalara geç(e)mez ve biberonla beslemeye devam ederler. Öðün sýrasýnda bebek, yemekten sadece birkaç lokma alýr ve daha fazla yemeyi reddeder. Eðer ebeveyn beslemeye devam etmeye çalýþýrsa bebek aðzýný açmaz, kusar ya da sofrayý terk etmeye çalýþýr. Ebeveyn vazgeçene ve etrafta 41

5 HERGÜNER VE ARK. gezinmesine, dolaþmasýna ve oyun oynamasýna izin verene kadar bebek aðlar ve yýkýcý davranýþlarýný arttýrýr (Þekil-2). Þekil 2 : Beslenme Sýrasýnda Çocuk-Ebeveyn Arasýndaki Çatýþma (Douglas 2002) Ebeveyn çocuðuna yemek önerir Çocuk yemeyi reddeder Ebeveyn, çocuðun yemesi için bazý yöntemler geliþtirir dil döker azarlar tehdit eder dikkatini daðýtýr (oyuncak, oyun, televizyon) rüþvet verir (parka çýkma, oyuncak alma) Çocuk karþý yöntemler geliþtirir baðýrýr, aðlar yemeði atar, yemekle oynar, masadan kaçar aðzýný kapatýr, aðzýnda bekletir, kusar, tükürür Ebeveyn pes eder, çocuðun istediðini yapar sevdiði hoþlandýðý yemeði verir öðünü sonlandýrýr Ebeveynlerin çoðu, bebeklerinin canlý, oyunu seven, çevreye karþý ilgili ve meraklý olduklarýný, fakat acýktýklarýný belli etmediklerini ve yemekle ilgilenmediklerini belirtirler. Bu bebekler, beslenmeye karþý ilgilerini çabuk kaybeder ve yemek yerine ebeveynleri ile konuþmayý ve onlarla oyun oynamayý tercih ederler. Çoðu zaman ebeveynler, bebeklerinin kilo alamamasýndan ve yetersiz yemesinden dolayý giderek artan endiþeye kapýlýrlar. Bu sorunu çözmek için çeþitli yöntemler geliþtirerek daha fazla yemelerini saðlamaya çalýþýrlar; dikkat daðýtma, dil dökme, farklý yiyecekler önerme, oyun sýrasýnda yedirme, gece uykuda besleme, kandýrma, televizyon karþýsýnda besleme, tehdit etme hatta zorla yedirme. Ebeveynler bu yöntemlerin ancak kýsa süreliðine iþe yaradýðýný ve bebeklerinin besin alýmlarýný arttýrmayý baþaramadýklarýný belirtmektedirler. Bu yöntemler geçici bir çözüm saðlasa da, ebeveynlerin bu uygulamalarý bebeklerin yeme gereksiniminin içsel uyaran (açlýk-tokluk) yerine, tamamen dýþsal uyaran (ebeveyn) tarafýndan düzenlenmesine neden olur. Sonuç olarak ye(dir)mek ve besle(n)mek ebeveynler için aðýr bir yük haline gelir ve bebeklerinin az yemelerinden dolayý kendilerini suçlu, beceriksiz ve ümitsiz hissederler. Çünkü tüm çabalarýna karþýn, çocuðun besin alýmý normal fiziksel geliþim için yetersiz kalmaktadýr. Bebeklik anoreksisi tanýsýnýn konabilmesi için büyüme-geliþme geriliðinin ve yetersiz tartý alýmýnýn olmasý gerekir. Bu birkaç þekilde tespit edilebilir. En sýk kullanýlanlar; 1- Aðýrlýðýn (ya da boya göre aðýrlýðýn) yaþ ve cinsiyete göre ortalama deðerin 2 standart sapma altýna düþmesi, 2- Daha önce düzenli bir büyüme eðrisi kazanmýþ çocuðun büyüme eðrisinde, ulusal büyüme eðri çizelgelerine göre 2 persantilden fazla düþme olmasýdýr. Birinci ölçüt için alternatif kullanýmlar "aðýrlýðýn yaþ ve cinsiyete göre 3. persantilin altýna düþmesi" ya da "yaþa göre aðýrlýk (ya da boya göre aðýrlýk) z skorunun (standart sapma skoru) -2,0'nin altýna düþmesi"dir. Ýlk ölçütün klinisyenler tarafýndan daha fazla benimsenmesi ve kullanýlmasýna karþýn, tartý kaybýnýn ya da normal büyümedeki eksikliðin de deðerlendirilebildiði ikinci ölçütün daha iþlevsel olduðu söylenebilir (Black ve ark. 1995). Beslenme durumu akut ya da kronik malnutrisyon þeklinde de sýnýflandýrýlabilir. Yaþa göre aðýrlýk ölçütünün bu deðerlendirmede özgün olmadýðýnýn bilinmesi gerekir. Akut ve kronik malnutrisyon arasýndaki klasik ayýrým ilk kez Waterlow (1977) tarafýndan kullanýlmýþ ve yaygýn olarak kabul görmüþtür. Bu sýnýflamada boya göre aðýrlýk deðerlendirmesi ile akut malnutrisyon, yaþa göre boy deðerlendirmesi ile kronik malnutrisyonun derecelendirilmesi mümkündür (Tablo 1). Tablo 1 : Waterlow (1977) Sýnýflamasýna Göre Malnutrisyon Düzeyi Malnutrisyon Düzeyi Normal Hafif Orta Aðýr Akut (boya göre aðýrlýk) >90 >80 90 >70 80 <70 Kronik (yaþa göre boy) >95 >90 95 >85 90 <85 42

6 Bebeklik Anoreksisi Yeme reddi olan bebeklerin ilk önce tartý alýmlarý yavaþlar ve uygun kilolarýna ulaþamazlar. Çoðu olguda baþ çevresi normal sýnýrlarda devam eder. Tedavi edilmeyen çocuklar, daha ileri yaþlarda zayýf, ince, kýsa boylu fakat bedenlerine göre kafalarý büyük olur. Çocuklar yeterli miktarda yemeye baþladýklarýnda, büyüme hýzlarý artmaya baþlar ve ergenlik sonuna kadar normal büyüme eðrilerini yakalama imkânlarý vardýr. Chatoor ve arkadaþlarý (2004b) tarafýndan yapýlan bir araþtýrmada, bebeklik anoreksisi olan çocuklarýn normal sýnýrlar içinde zihinsel geliþim gösterdikleri saptanmýþtýr. Bunun yanýnda, bebeklik anoreksisi olan çocuklar Zekâ Bölümü'nde saðlýklý beslenen çocuklara (109) göre anlamlý olarak daha düþük puan (95) almýþlardýr. Bebeklik anoreksisi olan grubun tartýlarýnýn ideal kiloya oranlarý ile zihinsel geliþim puanlarý arasýndaki iliþki anlamlý düzeyde bulunmamýþtýr. Buna karþýn, ailenin sosyoekonomik düzeyi, ebeveynlerin eðitimi ve beslenme sýrasýnda ebeveyn-çocuk iliþkisinin kalitesi ile zihinsel geliþim arasýnda anlamlý düzeyde doðrusal iliþki gösterilmiþtir. Ebeveynçocuk iliþkisindeki karþýlýklýlýk ve birlikteliðin olumlu, buna karþýn çatýþma, mücadele ve müdahalenin olumsuz etkiye neden olduðu saptanmýþtýr. Ayýrýcý Taný Bebeklik anoreksisinin, müdahale yöntemlerindeki farklýlýklar nedeniyle, diðer beslenme bozukluklarýndan ayýrt edilmesi gerekir (Benoit ve ark. 2000, Pliner ve ark. 1997, Chatoor ve ark. 1997a). Çünkü bir bozukluk için faydalý olan müdahale yöntemi, diðer beslenme bozukluðu için yarar saðlamayabilir hatta zararlý olabilir (Chatoor ve ark. 1997b). Bunun yanýnda altta yatan bir organik bozukluðun (ör; kronik enfeksiyon, özofajit, peptik hastalýk, nörolojik bozukluk) olmadýðýndan emin olunmalýdýr. Ýyi bir öykü ve fizik muayenenin olasý organik nedenlerin dýþlanmasýnda önemi büyüktür. Rutin laboratuar testlerinin tanýsal deðeri ise kýsýtlýdýr. Diðer beslenme bozukluklarý: 1. Durum Düzenlemesine Baðlý Beslenme Bozukluðu (Feeding Disorder of State Regulation): Beslenme ile ilgili zorluklar yeni doðan döneminde baþlar. Bebek, beslenme sýrasýnda sakin bir durumu saðlayamaz, beslenemeyecek kadar uykulu, huysuz ya da sýkýntýlýdýr. Uyku ve beslenme sorunlarý, bebeðin iç durumunu düzenlemede yaþadýðý güçlüklere baðlýdýr. 2. Bakýmveren-Bebek Etkileþimine Baðlý Beslenme Bozukluðu (Feeding Disorder of Caregiver - Infant Reciprocity): Yeme reddi, iki ile sekiz aylar arasýnda ortaya çýkar. Anne-bebek iliþkisinde yetersiz karþýlýklýlýk ve birliktelik vardýr. Ebeveynin, aðýr psikopatolojisi (özellikle depresyon) nedeniyle, duygusal yeterliliði yoktur. Bundan dolayý bebek duygusal ihmale uðrar. Ayrýca bebek, beslendiði sýrada yaþýna uygun sosyal etkileþim becerileri (göz temasý, gülümseme gibi) göstermez (Chatoor 2002). 3. Travma Sonrasý Beslenme Bozukluðu (Posttraumatic Feeding Disorder): Yeme reddi aðýz, yutak veya yemek borusunu etkileyen travmatik bir olay (beslenme tüpü ya da endotrekeal tüp yerleþtirilmesi, boðulma, þiddetli kusma ya da öðürme) sonrasý geliþir ve sadece olayla iliþkilendirdiði besine (biberon, katý gýda ya da sývý gýda) karþýdýr. Bebek, beslenmeye baþlamadan önce (yemek masasýný, biberonu ya da yeme gereçlerini gördüðünde) yoðun kaygý ve telaþ gösterir (Chatoor ve ark. 2001). 4. Duyusal Nedenlere Baðlý Yeme Reddi (Sensory Food Aversions): Yeme reddi belirli tat, renk, koku, görünüm ya da kývamdaki besinlere karþýdýr fakat hoþuna giden, sevdiði besinler önerildiðinde sorun geliþmez. 5. Eþik Eden Týbbi Durum ile Ýliþkili Beslenme Bozukluðu (Feeding Disorder Associated with Concurrent Medical Condition): Yeme reddi, týbbi bir nedene (özofageal reflü, besin alerjisi, solunum yetmezliði, kardiyak sorunlar) baðlýdýr. Bebek, beslenmeye istekli baþlar, ebeveyn ile çocuk yeterli karþýlýklý etkileþime geçer, ancak bebeðin sýkýntýsý öðün sýrasýnda giderek artar ve beslenmeyi durdurur. Týbbi tedavi ile beslenme sorunu kýsmen çözülür. Beslenme sorunlarý olan bebek ve küçük çocuklarla yapýlan bir çalýþmada, grubun % 20'sinin birden fazla beslenme bozukluðu eþ tanýsý aldýðý saptanmýþtýr (Chatoor ve ark. 2002). Bebeklik 43

7 HERGÜNER VE ARK. anoreksisine en sýk eþlik eden ikinci tanýnýn duyusal nedenlere baðlý yeme reddi olduðu belirtilmiþtir. Yeme reddi ile kliniðe baþvuran olgularda izlenmesi gereken algoritma Þekil-3'te gösterilmiþtir. Þekil 3 : Beslenme Bozukluklarý Ayýrýcý Tanýsýnda Ýzlenecek Algoritma (Chatoor 2005) Tedavi YEME REDDÝ Organik Bulgular Beslenme Sorunlarýnýn Týbbi Durumdan Sonra Geliþmesi YOK Baðlanma Bozukluðu Ebeveynin Ýhmali/Ýstismarý YOK Aðýz/Farenks/Özofagusa Travma Öyküsü (Boðulma Öðürme Kusma Zorla Besleme - Endotrekeal tüp) YOK Ebeveynin Beslenme Ýle Ýlgili Kaygýsý Beslenme Sýrasýnda Aþýrý Zýtlaþma Beslerken Dikkat Daðýtýcý Yöntemler YOK Belirli Yiyeceklere Karþý Olmasý Sevdiði Besinlerde S orun Olmamasý VAR VAR VAR VAR VAR Eþlik Eden Týbbi Durum ile Ýliþkili Beslenme Bozukluðu Bakým veren-bebek Ýliþkisine Baðlý Beslenme Bozukluðu Travma Sonrasý Beslenme Bozukluðu BEBEKLÝK ANOREKSÝSÝ Duyusal Nedenlere Baðlý Yeme Reddi Bebeklik anoreksisinin ortaya çýkýþýný açýklayan transaksiyonel model temel alýnarak bir tedavi yaklaþýmý geliþtirilmiþtir (Chatoor ve ark. 1992, Chatoor ve ark. 1997b). Bu modele göre, bebeðin zor mizaç özellikleri ile sýnýr koymada güvensizlik yaþayan ebeveyn arasýnda kontrol, baðýmlýlýk ve baðýmsýzlýk ile ilgili çatýþma ortaya çýkar. Bu nedenle de tedavi, besin alýmýnýn iç uyaranlar (açlýk-tokluk) ile düzenlemesinin saðlanmasý için bebeðin zor mizaç özelliklerine ve ebeveynin sýnýr koyma ile ilgili kaygý ve sorunlarýna odaklanýr. Tedavi yaklaþýmý üç aþamalýdýr; 1. Ebeveynlerle, bebeðin zorlayýcý mizaç özellikleri tartýþýlýr. Bebek, çevre ve ebeveynleri ile o kadar ilgilidir ki, acýktýðýný fark etmez. Ebeveynlerin, bebeðin yemektense, çevreyi araþtýrmaya ve ebeveynleri ile iliþki kurmaya daha meraklý ve daha ilgili olduðunu, bu özelliklerin de açlýk duygusunu fark etmesine engel olduðunu anlamalarýna yardýmcý olunur. Bu mizaç özelliklerinden dolayý, bebeðin disiplin altýna alýnmasýnýn daha zor olduðunu anlatýlýr. Bebek, yemek reddinin ebeveynin dikkatini kontrol etmede güçlü bir silah olduðunu öðrendiði için, ebeveynlerin bebeði yedirmek için dikkat daðýtma ya da eðlendirme gibi çabalarý, sorunun sadece devam etmesini saðlar. Bu amaçla, dýþ uyaranlara karþý daha meraklý, fakat iç uyaranlarýna karþý farkýndalýðý daha az olan bebeðin, öðün saatlerinde yemeðe ve iç uyaranlarýna (açlýk) odaklanabilmesi için daha yapýlandýrýlmýþ öðün saatlerine ve daha fazla sýnýr koymaya gereksinim olduðu ebeveynlerle tartýþýlýr. 2. Ebeveynlerin sýnýr koyma ile ilgili kaygýlarý ve yaþadýklarý sorunlar araþtýrýlýr. Bazý ebeveynler, hamilelik sýrasýndaki düþükler, uzun süren tedaviler sonucu olan gebelikler, deðerli çocuk öyküsü ya da kendi ebeveynlerinden gördükleri sertlik ve/veya duygusal ihmal gibi nedenlerden dolayý bebeklerine karþý daha duyarlý olabilirler. Bebeklerine sýnýr koyma konusundaki zorluklarýný anlama, bu alanda daha etkin olmalarýný saðlamak için önemlidir. 3. Bebeðin zorlayýcý mizacý ve kendilerinin sýnýr koymada yaþadýklarý kaygý ve sorunlar konuþulduktan sonra, yeme konusunda bebeðe daha fazla baðýmsýzlýk kazandýrmayý ve ebeveynlerin kontrolünü azaltmayý, fakat beslenme sýrasýnda ortaya çýkan uygunsuz davranýþlara karþý sýnýr koymayý amaçlayan davranýþsal yöntemler üzerinde durulur. Bu yöntemlerin amacý, bebeðin açlýk-tokluk duygusunu tanýmasý ve yemek yemeyi hissettikleri açlýk duygusuna göre kendilerinin düzenlemesini saðlamaktýr. Ebeveynlerle çalýþýrken E3N + Ç1N KURALI üzerinde durulur. Burada amaç, ebeveynlerin 3N'ye (yemekte Ne yeneceði ve öðünlerin Nerede ve Ne zaman olacaðý), Çocuðun ise 1N'ye (yemekten Ne kadar yiyeceði) karar vermesini saðlamaktýr. Daha açacak olursak, yeme konusunda ebeveynlerini kendi kontrolleri altýna alan çocuk, genelde öðünleri kendi istediði yerde (televizyon karþýsýnda, oyun oynarken), 44

8 Bebeklik Anoreksisi kendi istediði zamanda yemekte ve ebeveynlerine istedikleri yiyecekleri hazýrlatmaktadýr. Buna karþýn ebeveynler ise çocuðun ne kadar yiyeceðine karar vermektedir. Açlýk-tokluk duygusunun geliþimini saðlamak için Ne kadar?'a çocuðun, fakat uygunsuz davranýþlara sýnýr koymak, düzenli öðün saatleri oluþturmak ve tat duyusunu geliþtirmek için Ne? Nerede? Ne zaman?'a ebeveynin karar vermesi gerekir (Hergüner ve Tüzün 2006). Biyolojik iç ritmin desteklenmesi için, ebeveynlerin bebeðin öðünlerini 3-4 saat arayla düzenlemesi, öðün aralarýnda su dýþýnda herhangi bir þey (özellikle de düþük kalorili fakat yüksek hacimli besinler) önermemeleri istenir. Bunun yanýnda bebeðin sadece yemeðe odaklanmasý için, öðün sýrasýnda dikkat daðýtýcý nesnelerin (oyuncak, televizyon, oyun) kullanýlmamasý gerekir. Böylece bebeðin dýþ uyaranlarýn etkisinden kurtulup, beslenmeyi kendi iç uyaranlarýna (açlýk ve tokluk) göre düzenlemeyi öðrenmesi saðlanýr. Öðün sýrasýnda yiyeceklerle oynama, masadan kaçma, aðlama, baðýrma gibi uygunsuz davranýþlar ortaya çýktýðýnda, uygulamalarý için ebeveynlere sýnýr koyma teknikleri (mola yöntemi, olumsuz pekiþtireçler gibi) öðretilir. Ayrýca öðün sýrasýnda ve sonunda ebeveynlerin, bebeðin ne kadar ya da az yediði ile ilgili yorum yapmamasý istenir. Bu üç aþamalý müdahale, kýrk beþ dakikalýk dört - sekiz görüþme ile saðlanýr. Görüþmelerin haftada bir olacak þekilde düzenlenmesi, terapist ile ebeveynler arasýnda yakýn ve sýký bir iþbirliði kurulmasýný saðlar. Beslenme sýrasýnda çekilen video görüntülerinin ve ebeveynler tarafýndan doldurulan çizelgelerinin seanslar sýrasýnda birlikte incelenmesi, zorlanýlan noktalarýn ve sorunlu davranýþlarýn saptanmasýný ve alternatif yöntemler geliþtirilmesini desteklemektedir (Hergüner ve ark. 2005). Tedavinin ilk döneminde bebeðin aldýðý besin miktarý azalabilir, hatta kilo kaybý görülebilir. Bebeklerinin aldýklarý besin miktarýnýn azaldýðýný gözlemleyen ebeveynler, tedavinin etkin olmadýðýný düþünerek, görüþmeleri yarým býrakabilir. Bu nedenle, ebeveynleri tedavinin aþamalarý ve seyri hakkýnda önceden bilgilendirmek, bazý durumlarda ise besinlerin enerji içeriðini artýrmak, vitamin ve mineral takviyesinde bulunmak ailelerin tedaviye uyumunu artýrmaktadýr. Bu amaçla çocuðu izleyen hekimin desteðini almak önemlidir. Tedavi, sadece çocuk psikiyatristi tarafýndan yürütülen bir süreç deðildir. Taný ve tedavi sýrasýnda çoklu yaklaþým benimsenmeli, çocuðun izlemini yapan çocuk hekimi ve diyetisyenin de ekibin bir parçasý olmasý saðlanmalýdýr. Bu modelin uygulandýðý, bebeklik anoreksisi olan 20 bebekle yapýlan bir izlem çalýþmasýnda, 17 bebeðin ebeveyni, bebeklerinin açlýk hissini tanýmayý öðrendiklerini, aldýklarý besin miktarýnýn arttýðýný ve daha hýzlý þekilde kilo aldýklarýný belirtmiþtir (Chatoor ve ark. 1997b). Benzer bir tedavi yöntemi ile yapýlan bir izlem çalýþmasýnda, 4 görüþme sonrasýnda tüm olgularda beslenme sorunlarýnýn kaybolduðu ve 6 ay sonunda da tartý alýmlarýnýn devam ettiði görülmüþtür (Hergüner ve Tüzün 2006). Bunun yanýnda bebekleri ile uygunsuz iliþki biçimleri geliþtiren bazý ailelerin ve aðýr malnütrisyonu olan bazý bebeklerin daha yoðun müdahalelere ya da hastaneye yatýþa gereksinimi olabilir. Çocuk hekimleri bazen, bebeklerin yetersiz kilo alýmý ile ilgili endiþelerinden dolayý tüp (nazogastrik ya da gastrostomi tüpü) ile beslemeyi denerler. Hâlbuki tüp ile beslenme çocuklarýn açlýk duygusunun ve oro-motor fonksiyonlarýn geliþimini engelleyebilmekte (Mason ve ark. 2005) ve bazen de çocukta Travma Sonrasý Beslenme Bozukluðu geliþimine neden olabilmektedir (Benoit ve ark. 1997). SONUÇ Bebeklik anoreksisi olan çocuklar, erken bebeklik döneminden itibaren beslenmeye çok az ilgi gösterir ve yetersiz miktarda yerler. Bu da ebeveynlerin kaygý düzeyini arttýrýr ve bebeklerin yetersiz besin alýmýný dengelemek için uygunsuz davranýþlar geliþtirmelerine yol açar. Bu davranýþlar, beslenme sýrasýnda bebeðin oyuncaklar ya da televizyon ile dikkatini daðýtmaktan, zorla beslemeye kadar deðiþir. Bunun sonucu olarak da beslenme sýrasýnda ebeveynbebek arasýnda çatýþma ortaya çýkar. Bu süreçte bebeðin açlýk duygusunun geliþimi engellenir ve çocuk besin alýmýný içsel uyaranlar (açlýk-tokluk) yerine dýþsal uyaranlarla düzenlemeyi öðrenir. 45

9 HERGÜNER VE ARK. Müdahale sýrasýnda hem bebek, hem ebeveyn hem de ebeveyn-bebek iliþkisi deðerlendirilir. Tedavide davranýþsal yöntemler kullanýlarak, çocuðun beslenmesinin dýþsal uyaranlar (ebeveyn tutumu) yerine içsel uyaranlar (açlýk-tokluk) tarafýndan düzenlenmesi amaçlanýr. KAYNAKLAR American Psychiatric Association (1994) Diagnostical and Statistical Manual of Mental Disorders, Fourth Edition, (DSM-IV), American Psychiatric Association, Washington (DC). Ammaniti M, Ambruzzi AM, Lucarelli L ve ark. (2004) Malnutrition and dysfunctional mother-child feeding interactions: Clinical assessment and research implications. J Am Coll Nutr 23: Benoit D, Green D, Arts-Rodas D (1997) Posttraumatic feeding disorders. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 36: Benoit D, Wang EEL, Zlotkin SH (2000) Discontinuation of enterostomy tube feeding by behavioral treatment in early childhood: A randomized controlled trial. J Pediatr 137: Black MM, Dubowitz H, Berenson-Howard J ve ark. (1995) A randomized clinical trial of home intervention for children with failure to thrive. Pediatrics 95: Carruth BR, Ziegler PJ, Gordon A ve ark. (2004) Prevalence of picky eaters among infants and toddlers and their caregivers' decisions about offering a new food. J Am Diet Assoc 104: Chatoor I, Egan J (1983) Nonorganic failure to thrive and dwarfism due to food refusal: a separation disorder. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 22: Chatoor I, Egan J, Getson P ve ark. (1988) Mother infant interactions in infantile anorexia nervosa. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 27: Chatoor I (1989) Infantile anorexia nervosa: a developmental disorder of separation and individuation. J Am Acad Psychoanal 17: Chatoor I, Kerzner B, Zorc L ve ark. (1992) Two year old twins refuse to eat: a multidisciplinary approach to diagnosis and treatment. Infant Ment Health J 13: Chatoor I (1997) Feeding disorders of infants and toddlers. Handbook of Child and Adolescent Psychiatry, Cilt 1 içinde, J Noshpitz (ed) New York: John Wiley and Sons Inc., s: Chatoor I, Getson P, Menvielle E ve ark. (1997a) A feeding scale for research and clinical practice to assess mother-infant interactions in the first three years of life. Infant Ment Health J 18: Chatoor I, Hirsch R, Persinger M (1997b) Facilitating internal regulation of eating: a treatment model for infantile anorexia. Infants Young Child 9: Chatoor I, Hirsch R, Ganiban J ve ark. (1998a) Diagnosing infantile anorexia: The observation of mother-infant interactions. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 37: Chatoor I, Ganiban J, Colin V ve ark. (1998b) Attachment and feeding problems: a reexamination of nonorganic failure to thrive and attachment insecurity. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 37: Chatoor I, Ganiban J, Hirsch R ve ark. (2000) Maternal characteristics and toddler temperament in infantile anorexia. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 39: Chatoor I, Ganiban J, Harrison J ve ark. (2001), Observation of feeding in the diagnosis of posttraumatic feeding disorder of infancy. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 40: Chatoor I (2002) Feeding disorders in infants and toddlers: diagnosis and treatment. Child Adolesc Psychiatr Clin North Am 11: Chatoor I, Ganiban J, Surles J ve ark. (2004a) Physiological regulation and infantile anorexia: a pilot study. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 43: Chatoor I, Surles J, Ganiban J ve ark. (2004b) Failure to thrive and cognitive development in toddlers with infantile anorexia. Pediatrics 113: Chatoor I (2005) Feeding and eating disorders of infancy and early childhood. Kaplan and Sadock's Comprehensive Textbook of Psychiatry, 8. baský içinde, BJ Sadock ve VA Sadock (ed) Lippincott Williams and Wilkins, Philadelphia, s: Dahl M, Eklund G, Sundelin C (1986) Early feeding problems in an affluent society. II. Determinants. Acta Paediatr 75: Dahl M, Sundelin C (1992) Feeding problems in an affluent society. Follow-up at four years of age in children with early refusal to eat. Acta Paediatr 81: Douglas J (2000) The management of selective eating in young children. Feeding Problems in Children içinde, A Southall ve A Schwartz (ed) Oxford: Radcliffe Medical Press, s: Hergüner S, Daniþment BS, Gökçay G ve ark. (2005) Beslenme bozukluðu tedavisinde çoklu yaklaþým; 18 aylýk ikiz olgu. 41. Ulusal Psikiyatri Kongresi Bilimsel Kitapçýðý, s: 236. Hergüner S, Tüzün Ü (2006) Bebeklik anoreksisinde tedavi yaklaþýmlarý. 16. Ulusal Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Kongresi Bilimsel Kitapçýðý, s:

10 Bebeklik Anoreksisi Leonard T, Pepina C, Bond A ve ark. (1998) Assessment of test-meal induced autonomic arousal in anorexia, bulimic, and control females. Eur Eat Disord Rev 6: Lindberg L, Bohlin G, Hagekull B (1991) Early eating problems in a normal population. Int J Eat Disord 10: Lindberg L, Bohlin G, Hagekull B ve ark. (1994) Early food refusal: Infant and family characteristics. Infant Ment Health J 15: Lindberg L, Bohlin G, Hagekull B ve ark. (1996) Interactions between mother and infants showing food refusal. Infant Ment Health J 17: Mahler MS, Pine F, Berman A (1975) The psychological birth of the human infant. Basic Books, New York. Marchi M, Cohen P (1990) Early childhood eating behaviors and adolescent eating disorders. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 29: Mason SJ, Haris G, Blissett J (2005) Tube feeding in infancy: implications for the development of normal eating and drinking skills. Dysphagia 20: Pliner P, Lowen ER (1997) Temperament and food neophobia in children and their mothers. Appetite 28: Porges SW, Doussard-Roosevelt JA, Portales AL ve ark. (1996) Infant regulation of the vagal "brake" predicts child behavior problems: a psychobiological model of social behavior. Dev Psychobiol 29: Sameroff A, Fiese BH (2000) Models of development and developmental risk. Handbook of Infant Mental Health, 2. baský içinde, CH Zeanah, Jr (ed) Guilford Press, New York, s: Sanders M, Patel R, LeGrice B ve ark. (1993) Children with persistent feeding difficulties: an observational analysis of the feeding interactions of problem and non-problem eaters. Health Psychol 12: Siegel L (1988) Classical and operant procedures in the treatment of a case of food aversion in a young child. J Psychol 27: Singer L, Ambuel B, Wade S ve ark. (1992) Cognitivebehavioral treatment of health-impairing food phobias in children. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 31: Suess PE, Alpan G, Dulkerian SJ ve ark. (2000) Respiratory sinus arrhythmia during feeding: a measure of vagal regulation of metabolism, ingestion, and digestion in preterm infants. Dev Med Child Neurol 42: Waterlow JC, Buzina R, Keller W ve ark. (1977) The presentation and use of height and weight data for comparing the nutritional status of groups of children under the age of 10 years. Bull World Health Organ 55: Zero to Three: National Center for Clinical Infant Programs (2005) Diagnostic classification 0-3: Diagnostic classification of mental health and developmental disorders of infancy and early childhood (Rev. ed.) Washington, DC: Zero to Three Press. Portales AL, Porges SW, Doussard-Roosevelt JA ve ark. (1997) Vagal regulation during bottle feeding in lowbirthweight neonates: support for gustatory-vagal hypothesis. Dev Psychobiol 30:

TRAVMA SONRASI BESLENME BOZUKLUÐU; TANIDAN TEDAVÝYE

TRAVMA SONRASI BESLENME BOZUKLUÐU; TANIDAN TEDAVÝYE TRAVMA SONRASI BESLENME BOZUKLUÐU; TANIDAN TEDAVÝYE Sabri HERGÜNER*, Selim GÖKÇE**, Gülbin GÖKÇAY***, Ümran TÜZÜN**** ÖZET Amaç: Travma sonrasý beslenme bozukluðu (TSBB) aðýz, yutak ve/veya yemek borusunu

Detaylı

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller:

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller: Ayna-Gazetesi-renksiz-11-06.qxp 26.10.2006 23:39 Seite 2 Çocuklarda Ateþ Deðerli Ayna okuyucularý, bundan böyle bu sayfada sizleri saðlýk konusunda bilgilendireceðim. Atalarýmýz ne demiþti: olmaya devlet

Detaylı

FETAL HAYATTAN ÇOCUKLUĞA ĠLK 1000 GÜNDE BESLENME VE AĠLE HEKĠMLĠĞĠ SĠSTEMĠNDE HEMŞĠRENĠN ROLÜ

FETAL HAYATTAN ÇOCUKLUĞA ĠLK 1000 GÜNDE BESLENME VE AĠLE HEKĠMLĠĞĠ SĠSTEMĠNDE HEMŞĠRENĠN ROLÜ FETAL HAYATTAN ÇOCUKLUĞA ĠLK 1000 GÜNDE BESLENME VE AĠLE HEKĠMLĠĞĠ SĠSTEMĠNDE HEMŞĠRENĠN ROLÜ Yrd.Doç.Dr. Gülten KOÇ Hacettepe Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Doğum-Kadın Hastalıkları Hemşireliği Anabilim

Detaylı

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi,

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi, 5 Prof. Dr. Semih KESKÝL Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi, yaþlýlarýn acil hastalýklarý diye bir durum yoktur. Bizimde burada söz konusu edeceðimiz yaþlýlar arasýndaki acil týbbi durumlardýr.

Detaylı

Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Dergisi 2003; 46: 317-327 Derleme Çocuk ruh saðlýðý açýsýndan prematürite Aylin Özbek 1, Süha Miral 2 Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Saðlýðý ve

Detaylı

Çocuk Ýstismarýna Birimler Arasý Yaklaþým: Bir Olgu Sunumu

Çocuk Ýstismarýna Birimler Arasý Yaklaþým: Bir Olgu Sunumu OLGU SUNUMU Çocuk Ýstismarýna Birimler Arasý Yaklaþým: Bir Olgu Sunumu Multidisciplinary Approach to Child Abuse: A Case Report Muhammed Ayaz 1, Ayþe Burcu Ayaz 1 1 Uz.Dr., Sakarya Üniversitesi Týp Fakültesi

Detaylı

Yeme Reddi Olan Çocukların Annelerinde Kişilik Bozuklukları, Depresyon ve Anksiyete Belirtileri ve Aile İşlevleri

Yeme Reddi Olan Çocukların Annelerinde Kişilik Bozuklukları, Depresyon ve Anksiyete Belirtileri ve Aile İşlevleri Türk Psikiyatri Dergisi 2006; 17(1): Yeme Reddi Olan Çocukların Annelerinde Kişilik Bozuklukları, Depresyon ve Anksiyete Belirtileri ve Aile İşlevleri Dr. Gülşen ÜNLÜ 1, Dr. Şahbal ARAS 2, Dr. Taner GÜVENİR

Detaylı

Erken doğan bebeklerin izleminde ortaya çıkan yeme / beslenme sorunları

Erken doğan bebeklerin izleminde ortaya çıkan yeme / beslenme sorunları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2012; 55: 37-41 Derleme Erken doğan bebeklerin izleminde ortaya çıkan yeme / beslenme sorunları Özlem Ünal 1, Ayla Günlemez 2 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

Aile Hekimliðinde Genogram

Aile Hekimliðinde Genogram Aile Hekimliðinde Genogram Prof. Dr. Ýsmail Hamdi KARA, Düzce Üniversitesi Týp Fakültesi Aile Hekimliði AD, Düzce Aile Hekimliði Dersleri - 02.06.2010 15:30 1 I. Tanýmlar Hastalarý yalnýz bir birey olarak

Detaylı

Mýsýr Þekerine Ýliþkin Baþlýca Efsaneler Birçok gýda ve içecekte tatlandýrýcý olarak kullanýlan mýsýr þekeri, birkaç yýl önce beslenme komitelerinden bazý araþtýrmacýlarýn bu bileþeni obezite salgýnýnýn

Detaylı

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar Týbbi Laboratuvar Akreditasyonu Akreditasyon, Akreditasyon; Laboratuvarların, Muayene, Belgelendirme kuruluşlarının ve Yeterlilik Deneyi Sağlayıcı

Detaylı

2006 cilt 15 sayý 10 179

2006 cilt 15 sayý 10 179 Ankara'da Bir Lisenin 9 ve 10. Sýnýf Öðrencilerinin Kiþisel Hijyen Konusunda Davranýþlarýnýn Belirlenmesi Determination of the Behaviours of Ninth and Tenth Grade High School Students About Personal Hygiene

Detaylı

GÜÇLER VE GÜÇLÜKLER ANKETÝ'NÝN (GGA) TÜRKÇE UYARLAMASININ PSÝKOMETRÝK ÖZELLÝKLERÝ

GÜÇLER VE GÜÇLÜKLER ANKETÝ'NÝN (GGA) TÜRKÇE UYARLAMASININ PSÝKOMETRÝK ÖZELLÝKLERÝ GÜÇLER VE GÜÇLÜKLER ANKETÝ'NÝN (GGA) TÜRKÇE UYARLAMASININ PSÝKOMETRÝK ÖZELLÝKLERÝ Taner GÜVENÝR*, Aylin ÖZBEK*, Burak BAYKARA*, Haluk ARKAR**, Birsen ÞENTÜRK***,Seçil ÝNCEKAÞ*** ÖZET Amaç: Güçler ve Güçlükler

Detaylı

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta Mikro Dozaj Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta ve aðýr hizmet tipi modellerimizle Türk

Detaylı

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu Neden Grip Aşısı Yaptırmalıyız? Grip her yýl görülür ve günlük yaþamý etkiler Her yýl trafik kazalarýndan daha fazla insan grip nedeniyle ölmektedir. Özellikle çocuklar,

Detaylı

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU. Prof. Dr. Berna Özsungur Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU. Prof. Dr. Berna Özsungur Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU Prof. Dr. Berna Özsungur Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD 58. Türkiye Milli Pediatri Kongresi 25 Ekim 2014 TANIM Otizm Spektrum

Detaylı

ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMÝ PSÝKÝYATRÝK SORUNLARI ÝLE EBEVEYN DEPRESYONU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝ: CÝNSÝYETÝN ROLÜ

ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMÝ PSÝKÝYATRÝK SORUNLARI ÝLE EBEVEYN DEPRESYONU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝ: CÝNSÝYETÝN ROLÜ ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMÝ PSÝKÝYATRÝK SORUNLARI ÝLE EBEVEYN DEPRESYONU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝ: CÝNSÝYETÝN ROLÜ Koray KARABEKÝROÐLU*, Ayþe RODOPMAN ARMAN**, Meral BERKEM*** ÖZET Amaç: 43 aylýktan daha küçük çocuklardaki

Detaylı

Dr. Meral Aksoy*, Dr. Makbule Gezmen**, Dyt. Çiðdem Çetinkaya***, Dyt. Hatice Nur Tuluk***, Dyt. Burcu Ýncekara ***

Dr. Meral Aksoy*, Dr. Makbule Gezmen**, Dyt. Çiðdem Çetinkaya***, Dyt. Hatice Nur Tuluk***, Dyt. Burcu Ýncekara *** 7-12 Yaþ Arasý Sokak Çocuklarýnýn Farklý Yerlerdeki Yaþýtlarýyla Karþýlaþtýrmalý Beslenme Durumlarý Nutritional Status of Homeless Children at the Age of 7-12, in Comparison with Children at the Same Age

Detaylı

Manyetik Rezonans ve Bilgisayarlý Tomografi Öncesi Hastalarda Anksiyete ve Depresyon

Manyetik Rezonans ve Bilgisayarlý Tomografi Öncesi Hastalarda Anksiyete ve Depresyon ARAÞTIRMA Manyetik Rezonans ve Bilgisayarlý Tomografi Öncesi Hastalarda Anksiyete ve Depresyon Gülten Karadeniz 1, Serdar Tarhan 2, Emre Yanýkkerem 3, Özden Dedeli 3, Erkan Kahraman 4 1 Yrd.Doç.Dr., 3

Detaylı

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER Major Depresyon, Davraným Bozukluðu ve Madde Kullaným Bozukluðu olan Ergenlerde Fluoksetin ve Biliþsel Davranýþcý Terapinin Karþýlaþtýrýldýðý Randomize Kontrollü Çalýþma Riggs

Detaylı

Örgütsel Davranýþýn Tanýmý, Tarihsel Geliþimi ve Kapsamý

Örgütsel Davranýþýn Tanýmý, Tarihsel Geliþimi ve Kapsamý NOT : Bu bölüm önümüzdeki günlerde Prof.Dr. Hüner Þencan ýn incelemesinden sonra daha da geliþtirilerek son halini alacaktýr. Zaman kaybý olmamasý için büyük ölçüde- tamamlanmýþ olan bu bölüm web e konmuþtur.

Detaylı

PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ*

PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ* İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri 25 TÜRKİYE DE SIK KARŞILAŞILAN PSİKİYATRİK HASTALIKLAR Sempozyum Dizisi No:62 Mart 2008 S:25-30 PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ*

Detaylı

17a EK 17-A ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ. ² Rahim Ýçi Araçlar - Ek 17-A²

17a EK 17-A ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ. ² Rahim Ýçi Araçlar - Ek 17-A² EK 17-A RÝA ÝÇÝN DEÐERLENDÝRME KONTROL LÝSTESÝ ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ Hizmet verenin sorularý: Hizmet alana aþaðýdaki sorularý sorun: Hizmet veren için kurallar: Eðer yanýtlar evet sütununda ise aþaðýdaki

Detaylı

Anksiyete Bozukluðu ve Depresyonun Tanýsal Ýliþkileri

Anksiyete Bozukluðu ve Depresyonun Tanýsal Ýliþkileri Anksiyete Bozukluðu ve Depresyonun Tanýsal Ýliþkileri Hakan Türkçapar Doç. Dr., SSK Ankara Eðitim Hastanesi Psikiyatri Kliniði, Ankara Anksiyete bozukluklarýyla depresyonun belirtileri arasýnda belirgin

Detaylı

Araþtýrma Hazýrlayan: Ebru Kocamanlar Araþtýrma Uzman Yardýmcýsý Gýda Ürünlerinde Ambalajýn Satýn Alma Davranýþýna Etkisi Dünya Ambalaj Örgütü nün açýklamalarýna göre dünyada ambalaj kullanýmýnýn %30 unu

Detaylı

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen.

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen. Gesundheitsamt Freie Hansestadt Bremen Sozialmedizinischer Dienst für Erwachsene Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung Yardýma ve bakýma muhtaç duruma

Detaylı

Dikkat Eksikliði Hiperaktivite Bozukluðu Tanýsý Alan Çocuklarýn Ebeveynlerinde Kiþilik Bozukluklarý

Dikkat Eksikliði Hiperaktivite Bozukluðu Tanýsý Alan Çocuklarýn Ebeveynlerinde Kiþilik Bozukluklarý ARAÞTIRMA Dikkat Eksikliði Hiperaktivite Bozukluðu Tanýsý Alan Çocuklarýn Ebeveynlerinde Kiþilik Bozukluklarý Oya Güçlü 1, Murat Erkýran 1 1 Uz. Dr., Bakýrköy Ruh Saðlýðý ve Sinir Hastalýklarý Eðitim ve

Detaylı

Modüler Proses Sistemleri

Modüler Proses Sistemleri Ürünler ve Hizmetlerimiz 2011 Modüler Proses Makineleri Modüler Proses Sistemleri Proses Ekipmanlarý Süt alým tanklarý Süt alým degazörleri Akýþ transfer paneli Vana tarlasý Özel adaptör Tesisat malzemeleri

Detaylı

Prof. Dr. Fulya Maner. Kırklareli Üniversitesi Sağlık Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Bölümü

Prof. Dr. Fulya Maner. Kırklareli Üniversitesi Sağlık Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Bölümü Prof. Dr. Fulya Maner Kırklareli Üniversitesi Sağlık Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Bölümü Yeme bozuklukları DSM-IV TR(2000) 1-Anoreksiya nervoza (kısıtlayıcı ve tıkınan çıkaran tip) 2-Bulimiya nervoza (çıkarma

Detaylı

57 Zihinsel Engelli Çocuklarýn Evde Bakýmý ve Hemþirelik Yaklaþýmý Caring Of A Mental-Impaired Child At Home And Nursing Approach 1 Yrd. Doç. Dr. H. Demet GÖNENER 2 Öðr. Gör. Yelda GÜLER 3 Yrd. Doç. Dr.

Detaylı

Bipolar Bozukluk Baþlangýç Yaþýnýn Klinik ve Gidiþ Özellikleriyle Ýliþkisi

Bipolar Bozukluk Baþlangýç Yaþýnýn Klinik ve Gidiþ Özellikleriyle Ýliþkisi ARAÞTIRMA Bipolar Bozukluk Baþlangýç Yaþýnýn Klinik ve Gidiþ Özellikleriyle Ýliþkisi Recep Tütüncü 1, Sibel Örsel 2, M.Haluk Özbay 2 1 Uz.Dr., 2 Doç.Dr., Dýþkapý Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi Psikiyatri

Detaylı

ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANELERİNDE GELİŞİMSEL PEDİATRİ ÜNİTELERİ

ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANELERİNDE GELİŞİMSEL PEDİATRİ ÜNİTELERİ ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANELERİNDE GELİŞİMSEL PEDİATRİ ÜNİTELERİ Prof. Dr. İlgi Ertem Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Gelişimsel

Detaylı

Çocuk Davranýþ Listesi Kýsa Formunun Türkçe Güvenilirlik Çalýþmasý ve Geçerliliðine Ýliþkin Ön Çalýþma

Çocuk Davranýþ Listesi Kýsa Formunun Türkçe Güvenilirlik Çalýþmasý ve Geçerliliðine Ýliþkin Ön Çalýþma ARAÞTIRMA Çocuk Davranýþ Listesi Kýsa Formunun Türkçe Güvenilirlik Çalýþmasý ve Geçerliliðine Ýliþkin Ön Çalýþma Reliability Study of Turkish Version of Children s Behavior Questionnaire Short Form and

Detaylı

AYDIN DA ZAMANINDA VE PREMATÜRE DOÐAN BEBEKLERÝN AÐIRLIK, BOY,

AYDIN DA ZAMANINDA VE PREMATÜRE DOÐAN BEBEKLERÝN AÐIRLIK, BOY, ADÜ Týp Fakültesi Dergisi 2000; 1(2):17-22 Klinik Araþtýrma AYDIN DA ZAMANINDA VE PREMATÜRE DOÐAN BEBEKLERÝN AÐIRLIK, BOY, BAÞ ÇEVRESÝ ÖLÇÜMLERÝ VE PONDERAL ÝNDEKSLERÝ Münevver TÜRKMEN 1, Ferrin AYDOÐAN

Detaylı

Yaþlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen

Yaþlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen 9 Prof. Dr. Selçuk BÖLÜKBAÞI Yaþlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen deðiþiklikler gibi vücut duruþunda ve yürüyüþünde de deðiþiklikler meydana gelir. Kas-iskelet sistemi vücudun destek ve temelidir.

Detaylı

1. Merkezi ve çevresel sinir sistemini oluþturan sinir hücrelerine ne ad verilir?

1. Merkezi ve çevresel sinir sistemini oluþturan sinir hücrelerine ne ad verilir? Soru - Yanýt 3 1. Merkezi ve çevresel sinir sistemini oluþturan sinir hücrelerine ne ad verilir? Yanýt: Nöron 2. Merkezi sinir sistemini oluþturan organlar nelerdir? Yanýt: Beyin, beyincik, omurilik soðaný

Detaylı

ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ

ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ Çocuklarda Büyüme Ve Gelişmenin İzlenmesi Sağlıklı bir çocuk, Hastalık belirtileri göstermeyen, Takvim yaşına ve genetik özelliklerine uygun büyüme, Fizyolojik

Detaylı

Dr. Ýlgi Öztürk Ertem*

Dr. Ýlgi Öztürk Ertem* Saðlýk Hizmetinde Çocuklarýn Geliþimlerinin Ýzlenmesi ve Desteklenmesi Monitoring and Support of Child Development in Health Services Dr. Ýlgi Öztürk Ertem* Öz Çocuðun geliþiminin izlenmesi, onun hareket,

Detaylı

Çocuk psikiyatrisinde acil durumlara iliþkin ortak bir yol

Çocuk psikiyatrisinde acil durumlara iliþkin ortak bir yol Klinik Pediatri, 2004;3(1):5-11. Çocuk ve Ergen Psikiyatrisinde Acil Durumlar Dr. Dilþad FOTO ÖZDEMÝR*, Prof. Dr. Þahnur ÞENER* Çocuk psikiyatrisinde acil durumlara iliþkin ortak bir yol bulunamamýþtýr.

Detaylı

Simge Özer Pýnarbaþý

Simge Özer Pýnarbaþý Simge Özer Pýnarbaþý 1963 yýlýnda Ýstanbul da doðdu. Ortaöðrenimini Kadýköy Kýz Lisesi nde tamamladý. 1984 yýlýnda Ýstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü nü bitirdi.

Detaylı

Þizofreni özellikle düþünce, algý ve duygulaným

Þizofreni özellikle düþünce, algý ve duygulaným Çocukluk ve Ergenlik Döneminde Þizofreni: Klinik Özellikler Doç. Dr. Selahattin ÞENOL* Þizofreni özellikle düþünce, algý ve duygulaným alanlarýnda bozulmayla seyreden ciddi bir ruhsal hastalýktýr. Ýlk

Detaylı

Saðlýklý Bir Diþeti Nasýl Olmalýdýr? Saðlýklý diþeti, çoðunlukla açýk pembe renkli, sert kývamlý, mat, yüzeyi portakal kabuðu görünümünde ve diþlerin

Saðlýklý Bir Diþeti Nasýl Olmalýdýr? Saðlýklý diþeti, çoðunlukla açýk pembe renkli, sert kývamlý, mat, yüzeyi portakal kabuðu görünümünde ve diþlerin Saðlýklý Bir Diþeti Nasýl Olmalýdýr? Saðlýklý diþeti, çoðunlukla açýk pembe renkli, sert kývamlý, mat, yüzeyi portakal kabuðu görünümünde ve diþlerin arasý býçak sýrtý gibi sonlanan özelliklere sahiptir.

Detaylı

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER Kistik Fibrozisli Çocuk ve Ergenlerde Psikopatoloji ve Tedavi Uyumu White T, Miller J, Smith GL ve ark. (2008) Adherence and psychopathology in children and adolescents with cystic

Detaylı

Depresyon, Pratisyen Hekimler ve Depresyon Eðitimi

Depresyon, Pratisyen Hekimler ve Depresyon Eðitimi Depresyon, Pratisyen Hekimler ve Depresyon Eðitimi Dr. Sema Ýlhan Akalýn* Dr. Can Cimili**, Dr. Esma Kuzhan*** Giriþ: Depresyon birinci basamakta en yaygýn görülen ruh saðlýðý sorunudur, çok azýnýn ikinci

Detaylı

Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1. Sınıf Güz Yarıyılı (1. Yarıyıl) Dersin Kodu Türü Türkçe Adı İngilizce Adı T U Kredi AKTS ATA101 Z

Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1. Sınıf Güz Yarıyılı (1. Yarıyıl) Dersin Kodu Türü Türkçe Adı İngilizce Adı T U Kredi AKTS ATA101 Z 1. Sınıf Güz Yarıyılı (1. Yarıyıl) ATA101 Z Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi I History of Turkish Revolution and Ataturk's Principles I 2 0 2 2 TDL101 Z Türk Dili I Turkish Language I 2 0 2 2 İNG101

Detaylı

Batman'da Çocuk Psikiyatrisi Polikliniðine Baþvuran Hastalarda Belirti ve Taný Daðýlýmlarý

Batman'da Çocuk Psikiyatrisi Polikliniðine Baþvuran Hastalarda Belirti ve Taný Daðýlýmlarý ARAÞTIRMA Batman'da Çocuk Psikiyatrisi Polikliniðine Baþvuran Hastalarda Belirti ve Taný Daðýlýmlarý Symptoms and Diagnosies of Patients Referring to A Child and Adolescent Psychiatry Outpatient Clinic

Detaylı

Cinsel yanýtlarýn fizyolojik bir döngüsü vardýr. Bu. Erkek Cinsel Ýþlev Bozukluklarý. Özet

Cinsel yanýtlarýn fizyolojik bir döngüsü vardýr. Bu. Erkek Cinsel Ýþlev Bozukluklarý. Özet Erkek Cinsel Ýþlev Bozukluklarý Doç. Dr. Mehmet Z. SUNGUR* Özet Erkek cinsel iþlev bozukluklarý sýk görülmesine karþýn saðlýk profesyonellerince az bilinen, ayýrýcý tanýsý ve tedavisi yeterince yapýlamayan

Detaylı

1960'lardan Günümüze Depresyonun Epidemiyolojisi, Tarihsel Bir Bakýþ

1960'lardan Günümüze Depresyonun Epidemiyolojisi, Tarihsel Bir Bakýþ 1960'lardan Günümüze Depresyonun Epidemiyolojisi, Tarihsel Bir Bakýþ Burhanettin Kaya 1, Mine Kaya 2 1 Doç.Dr., Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, 2 Uz.Dr., Ankara Halk Saðlýðý Müdürlüðü,

Detaylı

Teori (saat/hafta) Laboratuar (saat/hafta) ÇOCUK HASTALIKLARINDA BES305 5.Güz 2 2 0 5

Teori (saat/hafta) Laboratuar (saat/hafta) ÇOCUK HASTALIKLARINDA BES305 5.Güz 2 2 0 5 ÇOCUK HASTALIKLARINDA BESLENME Dersin Adı Kodu Yarıyıl Teori Laboratuar ÇOCUK HASTALIKLARINDA BES305 5.Güz 2 2 0 5 BESLENME Önkoşullar Yok Dersin dili Türkçe Dersin Türü Zorunlu Dersin öğrenme ve öğretme

Detaylı

Cloninger'in Mizaç ve Karakter Boyutlarý ile Kiþilik Bozukluklarý Arasýndaki Ýliþki

Cloninger'in Mizaç ve Karakter Boyutlarý ile Kiþilik Bozukluklarý Arasýndaki Ýliþki ARAÞTIRMA Cloninger'in Mizaç ve Karakter Boyutlarý ile Kiþilik Bozukluklarý Arasýndaki Ýliþki Haluk Arkar 1 1 Doç.Dr., Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü, Ýzmir ÖZET Amaç: Bu çalýþma, Svrakic ve arkadaþlarý

Detaylı

Obsesif Kompulsif Bozukluðun Belirti Daðýlýmýnýn ve Komorbiditesinin Çocuk ve Ergenler ile Eriþkinler Arasýnda Karþýlaþtýrýlmasý

Obsesif Kompulsif Bozukluðun Belirti Daðýlýmýnýn ve Komorbiditesinin Çocuk ve Ergenler ile Eriþkinler Arasýnda Karþýlaþtýrýlmasý Obsesif Kompulsif Bozukluðun Belirti Daðýlýmýnýn ve Komorbiditesinin Çocuk ve Ergenler ile Eriþkinler Arasýnda Karþýlaþtýrýlmasý Tümer TÜRKBAY*, Ali DORUK**, Hakan ERMAN***, Teoman SÖHMEN**** ÖZET Bu çalýþmanýn

Detaylı

Sosyal anksiyete bozukluðu, ilk kez 1966'da Marks

Sosyal anksiyete bozukluðu, ilk kez 1966'da Marks Sosyal Anksiyete Bozukluðu: Taný, Epidemiyoloji, Etiyoloji, Klinik ve Ayýrýcý Taný Doç. Dr. Nesrin DÝLBAZ* Sosyal anksiyete bozukluðu, ilk kez 1966'da Marks ve Gelder tarafýndan tanýmlanmasýna karþýn ayrý

Detaylı

Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD.

Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD. Obezitede Anksiyete Bozuklukları ve Depresyon Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD. Açıklama 2008 2010 Araştırmacı: Sanofi Danışman: Teva, BMS Konuşmacı: Lundbeck Obezite giderek artan bir toplum sağlığı

Detaylı

Psikiyatri Hastalarýnda Týp Dýþý Çare Arama Davranýþý: Türkiye'de ve Almanya'da Yaþayan Türkler Arasýnda Karþýlaþtýrmalý Bir Ön Çalýþma

Psikiyatri Hastalarýnda Týp Dýþý Çare Arama Davranýþý: Türkiye'de ve Almanya'da Yaþayan Türkler Arasýnda Karþýlaþtýrmalý Bir Ön Çalýþma ARAÞTIRMA Psikiyatri Hastalarýnda Týp Dýþý Çare Arama Davranýþý: Türkiye'de ve Almanya'da Yaþayan Türkler Arasýnda Karþýlaþtýrmalý Bir Ön Çalýþma Hüseyin Güleç 1, Ayhan Yavuz 2, Murat Topbaþ 3, Ýsmail

Detaylı

Motor kademeleri ile otomasyon seviyeleri arasýnda akýllý baðlantý Akýllý Baðlantý Siemens tarafýndan geliþtirilen SIMOCODE-DP iþlemcilerin prozeslerinin hatasýz çalýþmasýný saðlamak için gerekli tüm temel

Detaylı

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ IPA Cross-Border Programme CCI No: 2007CB16IPO008 BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ SINIR ÖTESÝ BÖLGEDE KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLÝ ÝÞLETMELERÝN ORTAK EKO-GÜÇLERÝ PROJESÝ Ref. ¹ 2007CB16IPO008-2011-2-063, Geçerli sözleþme

Detaylı

BEBEKLIK VE ERKEN ÇOCUKLUKTA YEME VE BÜYÜME BOZUKLUKLARı: PSIKIYATRIK GÖZDEN GEÇIRME YAZıSı-1

BEBEKLIK VE ERKEN ÇOCUKLUKTA YEME VE BÜYÜME BOZUKLUKLARı: PSIKIYATRIK GÖZDEN GEÇIRME YAZıSı-1 İst. Tıp Fak. Mecmuası 63:1, 2000 DERLEMELER BEBEKLIK VE ERKEN ÇOCUKLUKTA YEME VE BÜYÜME BOZUKLUKLARı: PSIKIYATRIK GÖZDEN GEÇIRME YAZıSı-1 Behiye ALYANAK, Özgür POLVAN* GİRİŞ Yeme ve büyüme bozuklukları,

Detaylı

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi 1 Özet Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi Mehmet Ali MALAS, Osman SULAK, Bahadýr ÜNGÖR, Esra ÇETÝN, Soner ALBAY Süleyman Demirel

Detaylı

Sosyal Fobi. Özet. Taný ve Sýnýflandýrma

Sosyal Fobi. Özet. Taný ve Sýnýflandýrma Sosyal Fobi Doç. Dr. Nesrin DÝLBAZ* Özet Sosyal fobi kiþinin baþkalarýnca deðerlendirilmesi mümkün olan birden çok ortamdan sürekli korkma ve bu ortamlarda olabildiðince kaçýnma davranýþlarý gösterme hali;

Detaylı

Orta çaðlarda azizelerin diyet yaparak kendilerini. Yeme Bozukluklarý. Özet

Orta çaðlarda azizelerin diyet yaparak kendilerini. Yeme Bozukluklarý. Özet Yeme Bozukluklarý Doç. Dr. Fulya MANER* Özet Son yýllarda "yeme bozukluklarý" (YB) giderek önem kazanmýþtýr. 30 yýllýk süreç içerisinde anoreksiya nervoza (AN) hastalarýnýn %25'i hayatlarýný kaybetmekte,

Detaylı

Dr. Sarp Üner*, Dr. Þevkat Bahar Özvarýþ**, Sevgi Turan***, Umut Arýöz***, Dr. Orhan Odabaþý****, Dr. Melih Elçin****, Dr. Ýskender Sayek***** Giriþ

Dr. Sarp Üner*, Dr. Þevkat Bahar Özvarýþ**, Sevgi Turan***, Umut Arýöz***, Dr. Orhan Odabaþý****, Dr. Melih Elçin****, Dr. Ýskender Sayek***** Giriþ Ankara'da Birinci Basamak Saðlýk Kurumlarýnda Çalýþan Hekimlerin Sunulan Hizmetlere Ýliþkin Öz Deðerlendirmeleri The Self -Evaluation of Health Services by Physicians Working in Primary Health Care Units

Detaylı

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi Sunuþ Bu kitap Uluslararasý Çalýþma Örgütü nün Barefoot Research adlý yayýnýnýn Türkçe çevirisidir. Çýplak ayak kavramý Türkçe de sýk kullanýlmadýðý için okuyucuya yabancý gelebilir. Çýplak Ayaklý Araþtýrma

Detaylı

Çocuk ve Ergenlerde Ruhsal Psikopatolojiler DERS 1: MENTAL RETARDASYON. Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül

Çocuk ve Ergenlerde Ruhsal Psikopatolojiler DERS 1: MENTAL RETARDASYON. Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül Çocuk ve Ergenlerde Ruhsal Psikopatolojiler DERS 1: MENTAL RETARDASYON Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Hasan Kalyoncu Üniversitesi 2016 www.gunescocuk.com NÖROGELİŞİMSEL BOZUKLUKLAR

Detaylı

Matematik ve Türkçe Örnek Soru Çözümleri Matematik Testi Örnek Soru Çözümleri 1 Aþaðýdaki saatlerden hangisinin akrep ve yelkovaný bir dar açý oluþturur? ) ) ) ) 11 12 1 11 12 1 11 12 1 10 2 10 2 10 2

Detaylı

Risk Altındaki Çocuklara Yaklaşım

Risk Altındaki Çocuklara Yaklaşım Risk Altındaki Çocuklara Yaklaşım Prof. Dr. Betül Ulukol Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Sosyal Pediatri Bilim Dalı Risk Yüksek riskli gebeliklerin sonucu dünyaya gelenler Özel sağlık gereksinimi olan

Detaylı

POSTPARTUM DEPRESYONUN ANNELERÝN BEBEKLERÝNÝ. Hatice BAª DÖNMEZ

POSTPARTUM DEPRESYONUN ANNELERÝN BEBEKLERÝNÝ. Hatice BAª DÖNMEZ AFYONKARAHÝSAR KOCATEPE ÜNÝVERSÝTESÝ SAÐLIK BÝLÝMLERÝ ENSTÝTÜSÜ POSTPARTUM DEPRESYONUN ANNELERÝN BEBEKLERÝNÝ EMZÝRMELERÝ VE BEBEK BÜYÜMESÝ ÜZERÝNE OLAN ETKÝSÝ Hatice BAª DÖNMEZ ÇOCUK SAÐLIÐI VE HASTALIKLARI

Detaylı

Kayseri Ýl Merkezinde Bir Saðlýk Ocaðýna Baþvuran Diyabetik Hastalarda Metabolik Kontrol Durumu ve Eþlik Eden Faktörler

Kayseri Ýl Merkezinde Bir Saðlýk Ocaðýna Baþvuran Diyabetik Hastalarda Metabolik Kontrol Durumu ve Eþlik Eden Faktörler ARAÞTIRMALAR (Research Reports) Kayseri Ýl Merkezinde Bir Saðlýk Ocaðýna Baþvuran Diyabetik Hastalarda Metabolik Kontrol Durumu ve Eþlik Eden Faktörler Metabolic Regulation and Related Factors in Diabetic

Detaylı

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez?

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez? ünite1 Sosyal Bilgiler Kendimi Tanıyorum TEST 1 3. 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez? A) Nüfus cüzdaný B) Ehliyet C) Kulüp kartý D) Pasaport Verilen

Detaylı

Küçük Yaþta Evlendirilmek Ýstenen Çocuklarda Psikiyatrik Bozukluklar ve Sosyodemografik Özellikler

Küçük Yaþta Evlendirilmek Ýstenen Çocuklarda Psikiyatrik Bozukluklar ve Sosyodemografik Özellikler Küçük Yaþta Evlendirilmek Ýstenen Çocuklarda Psikiyatrik Bozukluklar ve Sosyodemografik Özellikler ARAÞTIRMA Psychiatric Disorders and Sociodemographic Characteristics in Children Intended to Get Married

Detaylı

Türkiye: Gelecek Nesiller için Fýrsatlarýn Çoðaltýlmasý 11. Çocuk Geliþimi ve Çocuklarýn Karþýlaþtýðý Riskler Eþitsizliðin nesiller arasý geçiþinin bugün Türkiye nin en genç neslini ciddi ölçüde etkilediði

Detaylı

Agorofobisi Olmayan Panik Bozukluk Hastalarýnda Eþlik Eden Sosyal Fobik Semptomlarýn ve Sosyodemografik Deðiþkenlerin Ýncelenmesi

Agorofobisi Olmayan Panik Bozukluk Hastalarýnda Eþlik Eden Sosyal Fobik Semptomlarýn ve Sosyodemografik Deðiþkenlerin Ýncelenmesi ARAÞTIRMA Agorofobisi Olmayan Panik Bozukluk Hastalarýnda Eþlik Eden Sosyal Fobik Semptomlarýn ve Sosyodemografik Deðiþkenlerin Ýncelenmesi The Examination of the Social Anxiety Symptoms and Sociodemographic

Detaylı

T.C. SAÐLIK BAKANLIÐI KEÇÝÖREN OSMANLI AÐIZ ve DÝÞ SAÐLIÐI MERKEZÝ. Engelli Kliniði El Kitabý

T.C. SAÐLIK BAKANLIÐI KEÇÝÖREN OSMANLI AÐIZ ve DÝÞ SAÐLIÐI MERKEZÝ. Engelli Kliniði El Kitabý T.C. SAÐLIK BAKANLIÐI KEÇÝÖREN OSMANLI AÐIZ ve DÝÞ SAÐLIÐI MERKEZÝ Engelli Kliniði El Kitabý Osmanlý Ýþ Merkezi Keçiören Osmanlý Aðýz ve Diþ Saðlýðý Merkezi Adres: Yeni Etlik Cad. No: 103 Osmanlý Ýþ Merkezi

Detaylı

Montaj. Duvara montaj. Tavana montaj. U Plakalý (cam pencere) Açýsal Plakalý Civatalý (cam pencere)

Montaj. Duvara montaj. Tavana montaj. U Plakalý (cam pencere) Açýsal Plakalý Civatalý (cam pencere) Genel Özellikler Hava perdeleri yüksek debili ve ince formlu hava akýmý saðlamak amacýyla üretilmiþlerdir. Kullanýlýþ amacý birbirinden farklý sýcaklýk deðerlerine sahip iki ortamý hareket serbestisi saðlayacak

Detaylı

YASLANMA ve YASAM KALİTESİ

YASLANMA ve YASAM KALİTESİ YASLANMA ve YASAM KALİTESİ Tufan Çankaya İzmir, 2003 Giriş: Doğal süreç; Doğum, büyüme-gelişme, üreme, ölüm Ölüm, yaşamın hangi döneminde meydana geliyor? Genç ölüm - Geç ölüm Dünya topluluklarına bakıldığında:

Detaylı

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI Yarýþmanýn Amacý 1. ÝTHÝB 1.ÝTHÝB Teknik Tekstiller Proje Yarýþmasý, Ýstanbul Tekstil ve Hammaddeleri Ýhracatçýlarý Birliði'nin Türkiye Ýhracatçýlar Meclisi'nin katkýlarýyla Türkiye'de teknik tekstil sektörünün

Detaylı

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar Öðrencinin Adý ve Soyadý Doðum Yeri ve Yýlý Fakülte Numarasý Bölümü Yaptýðý Staj Dalý Fotoðraf STAJ BÝLGÝLERÝ Ýþyeri Adý Adresi Telefon Numarasý Staj Baþlama Tarihi Staj Bitiþ Tarihi Staj Süresi (gün)

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 1. Ünal, H., Ortaokul Dönemindeki Kız Çocuklarda Antropometrik Ölçümlerin Farklılaşmasının İncelenmesi. Hacettepe Üniversitesi. 1985.

ÖZGEÇMİŞ. 1. Ünal, H., Ortaokul Dönemindeki Kız Çocuklarda Antropometrik Ölçümlerin Farklılaşmasının İncelenmesi. Hacettepe Üniversitesi. 1985. ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Nergiz Meltem Güven Email :nergismeltem@gmail.com 2. Doğum Tarihi : 11.03.1954 Tel : 0535 895 03 29 3. Ünvanı : Profesör 0312 441 39 11 Adres : Hilal Mah. Hollanda Cad. No:20 Daire

Detaylı

05 Ekim 2010 / 14:00 15:30 / Salon 11 ÇG 1 Yeme Bozukluklarýnda Grup Psikoterapisi Uygulamalarý Grup deneyimi : Zerrin Oðlaðu Amaç: Ýstanbul Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý Yeme Bozukluklarý Programý

Detaylı

Yaygýn Anksiyete Bozukluðu Tanýlý Bireylere Verilen Psikoeðitimin Tedavideki Etkinliðinin Ýncelenmesi

Yaygýn Anksiyete Bozukluðu Tanýlý Bireylere Verilen Psikoeðitimin Tedavideki Etkinliðinin Ýncelenmesi ARAÞTIRMA Yaygýn Anksiyete Bozukluðu Tanýlý Bireylere Verilen Psikoeðitimin Tedavideki Etkinliðinin Ýncelenmesi The Efficacy of Psychoeducation as an Adjuvant Therapy in Generalized Anxiety Disorder Havva

Detaylı

Vajinal Doğum Bebeğin Bilişsel Gelişimini Etkiler mi?

Vajinal Doğum Bebeğin Bilişsel Gelişimini Etkiler mi? Vajinal Doğum Bebeğin Bilişsel Gelişimini Etkiler mi? Dr. Özlem Gülümser Koru Ankara Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği Gelişimsel Pediatri Ünitesi Gebelik Doğum ve Lohusalık Kongresi 2 Aralık

Detaylı

PARK YAZ OKULUNDA YAÞATIN

PARK YAZ OKULUNDA YAÞATIN YAZ OKULU Çocuklarýnýza YAZ KEYFiNi GYM PARK YAZ OKULUNDA YAÞATIN ONLINE KAYIT facebook.com/gympark instagram.com/gym_park twitter.com/gym park info@gympark.com.tr www.gympark.com.tr 0 236 233 00 55 0

Detaylı

Yeme Bozukluðu ve Bipolar Bozukluk Birlikteliði

Yeme Bozukluðu ve Bipolar Bozukluk Birlikteliði DERLEME Yeme Bozukluðu ve Bipolar Bozukluk Birlikteliði Comorbidity of Eating Disorders and Bipolar Disorder Asena Akdemir 1, Bahar Sarý Narðis 2 1 Prof.Dr., Selçuk Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri

Detaylı

2014 2015 Eðitim Öðretim Yýlý ÝSTANBUL ÝLÝ ÝLKOKULLAR ARASI 2. Zeka Oyunlarý Turnuvasý 7 Mart Silence Ýstanbul Hotel TURNUVA PROGRAMI 09.30-10.00 10.00-10.45 11.00-11.22 11.35-11.58 12.10-12.34 12.50-13.15

Detaylı

Motorlu Araç Kazasý Geçiren Kiþilerde Akut Stres Bozukluðu Semptomlarýnýn Deðerlendirilmesi #

Motorlu Araç Kazasý Geçiren Kiþilerde Akut Stres Bozukluðu Semptomlarýnýn Deðerlendirilmesi # Motorlu Araç Kazasý Geçiren Kiþilerde Akut Stres Bozukluðu Semptomlarýnýn Deðerlendirilmesi # M. Tayfun TURAN*, Ertuðrul EÞEL**, Salih KELEÞ*** ÖZET Motorlu araç kazalarý akut stres bozukluðunun ve travma

Detaylı

TAMAMLAYICI BESLENME Prof.Dr Sevin Altınkaynak Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

TAMAMLAYICI BESLENME Prof.Dr Sevin Altınkaynak Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı TAMAMLAYICI BESLENME Prof.Dr Sevin Altınkaynak Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı 1 / 29 Tanım Tamamlayıcı beslenme DSÖ tamamlayıcı beslenmeyi; 6. aydan sonra anne sütü yanında diğer Sadece anne

Detaylı

Yineleyici ve Tek Dönem Major Depresif Bozukluðu Olan Hastalarýn Kiþilik ve Affektif Mizaç Özellikleri

Yineleyici ve Tek Dönem Major Depresif Bozukluðu Olan Hastalarýn Kiþilik ve Affektif Mizaç Özellikleri ARAÞTIRMA Yineleyici ve Tek Dönem Major Depresif Bozukluðu Olan Hastalarýn Kiþilik ve Affektif Mizaç Özellikleri Selçuk Aslan 1, Esra Yancar Demir 2 1 Doç.Dr., Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri

Detaylı

OTÝZMDE ORTAK DÝKKAT BECERÝLERÝ: GÖZDEN GEÇÝRME

OTÝZMDE ORTAK DÝKKAT BECERÝLERÝ: GÖZDEN GEÇÝRME OTÝZMDE ORTAK DÝKKAT BECERÝLERÝ: GÖZDEN GEÇÝRME Ýbrahim DURUKAN*, Tümer TÜRKBAY** ÖZET Amaç: Ortak dikkat kiþinin dikkati kendisi, etkileþim halinde olduðu kiþi ve nesne arasýnda düzenlemesi olarak tanýmlanmaktadýr.

Detaylı

HPL Laminar Akýþ Ünitesi

HPL Laminar Akýþ Ünitesi HPL Laminar Akýþ Ünitesi H P L Lam i na r Aký þ Ünitesi Taným Ameliyathane tipi Laminar Akýþ Üniteleri, ameliyathane masasý ve üstünde istenen laminar akýþý saðlamak ve bu laminar akýþ sayesinde bulunduklarý

Detaylı

İştahsız (Yeme Sorunu Olan) Çocuk: Çocuk Hekimi Ne Yapmalı

İştahsız (Yeme Sorunu Olan) Çocuk: Çocuk Hekimi Ne Yapmalı İştahsız (Yeme Sorunu Olan) Çocuk: Çocuk Hekimi Ne Yapmalı Prof.Dr. Elif N. Özmert Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD Sosyal Pediatri BD & Gelişimsel Pediatri BD İştah

Detaylı

29 Fizik Tedavi Alan Hastalarýn Yaþam Kalitesinin Deðerlendirilmesi Assessment For Quality Of Life Of Patients Receiving Physical Therapy 1 Yrd.Doç. Dr.Birsen ALTAY 2 Yrd.Doç. Dr. H.Demet GÖNENER 1 Hemþ.

Detaylı

Bebeklik Dönemindeki Baðlanma Sürecine Genel Bir Bakýþ

Bebeklik Dönemindeki Baðlanma Sürecine Genel Bir Bakýþ DERLEME Bebeklik Dönemindeki Baðlanma Sürecine Genel Bir Bakýþ A.Þebnem Soysal 1, Þahin Bodur 2, Elvan Ýþeri 3, Selahattin Þenol 4 1 Uz. Psk., Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý

Detaylı

Nevrotik iştahsızlık; Yeme bozukluğu; Anoreksi;

Nevrotik iştahsızlık; Yeme bozukluğu; Anoreksi; ANOREKSİYA NERVOSA Nevrotik iştahsızlık; Yeme bozukluğu; Anoreksi; Anoreksi bir yeme bozukluğudur. Kişilerin aşırı kilolu olduklarına yönelik takıntıları sonucu ortaya çıkan iştahsızlık ve egzersiz yapma

Detaylı

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi Selçuk Özdin 1, Aytül Karabekiroğlu 2, Arzu Alptekin Aker 2, Recep Bolat 2, Servet

Detaylı

Erciyes Üniversitesi Hastanesi nde Yatan Hastalarýn Hasta Haklarý Konusundaki Bilgi Düzeyi

Erciyes Üniversitesi Hastanesi nde Yatan Hastalarýn Hasta Haklarý Konusundaki Bilgi Düzeyi ARAÞTIRMALAR (Research Reports) Erciyes Üniversitesi Hastanesi nde Yatan Hastalarýn Hasta Haklarý Konusundaki Bilgi Düzeyi The level of knowledge of inpatiens at Erciyes University hospital on the patient

Detaylı

Cinsellikten Tiksinti Duyma Bozukluðu: Davranýþçý Tedaviye Olumlu ve Hýzlý Yanýt Veren Bir Olgu

Cinsellikten Tiksinti Duyma Bozukluðu: Davranýþçý Tedaviye Olumlu ve Hýzlý Yanýt Veren Bir Olgu OLGU SUNUMU Cinsellikten Tiksinti Duyma Bozukluðu: Davranýþçý Tedaviye Olumlu ve Hýzlý Yanýt Veren Bir Olgu Sultan Doðan 1 1 Uz.Dr., Özel GOP Hastanesi Psikiyatri Kliniði Ýstanbul ÖZET Cinsellikten tiksinti

Detaylı

Sosyal Kaygý Bozukluðu ile Panik Bozukluðu Olgularýnýn Demografik ve Bazý Klinik Özellikler Açýsýndan Karþýlaþtýrýlmasý

Sosyal Kaygý Bozukluðu ile Panik Bozukluðu Olgularýnýn Demografik ve Bazý Klinik Özellikler Açýsýndan Karþýlaþtýrýlmasý Sosyal Kaygý Bozukluðu ile Panik Bozukluðu Olgularýnýn Demografik ve Bazý Klinik Özellikler Açýsýndan Karþýlaþtýrýlmasý Hatice GÜZ*, Nesrin DÝLBAZ** ÖZET Bu çalýþmada sosyal kaygý ve panik bozukluðu olan

Detaylı

DEHB Tanýlý Çocuklarýn Ebeveynlerinde DEHB Oraný

DEHB Tanýlý Çocuklarýn Ebeveynlerinde DEHB Oraný ARAÞTIRMA DEHB Tanýlý Çocuklarýn Ebeveynlerinde DEHB Oraný Hüner Aydýn 1, Rasim Somer Diler 2, Ebru Yurdagül 1, Þükrü Uðuz 3, Gülþah Þeydaoðlu 4 1 Dr., 3 Yrd.Doç.Dr., 4 Uz.Dr., Çukurova Üniversitesi Týp

Detaylı

Dr.ERHAN AKINCI 46.ULUSAL PSİKİYATRİ KONGRESİ

Dr.ERHAN AKINCI 46.ULUSAL PSİKİYATRİ KONGRESİ Dr.ERHAN AKINCI Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi 46.ULUSAL PSİKİYATRİ KONGRESİ Ekim 2010, İZMİR Açıklama 2008 2010 Araştırmacı: yok Danışman: yok Konuşmacı: yok GREGOR MENDEL

Detaylı

Sýnýrda Kiþilik Bozukluðu Aslýnda Bir Bipolar Spektrum Bozukluðu mudur?

Sýnýrda Kiþilik Bozukluðu Aslýnda Bir Bipolar Spektrum Bozukluðu mudur? DERLEME Sýnýrda Kiþilik Bozukluðu Aslýnda Bir Bipolar Spektrum Bozukluðu mudur? Manolya Çalýþýr 1 1 Psk., Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü, Ankara ÖZET Sýnýrda (borderline) kiþilik bozukluðunun

Detaylı

Asperger Sendromu ve Yüksek Fonksiyonlu Otizmin Tanýsal Ayýrýmý

Asperger Sendromu ve Yüksek Fonksiyonlu Otizmin Tanýsal Ayýrýmý Asperger Sendromu ve Yüksek Fonksiyonlu Otizmin Tanýsal Ayýrýmý Özgür YORBIK*, Hakan ERMAN**, Teoman SÖHMEN*** ÖZET Bu yazýda yüksek fonksiyonlu otistik bozukluk ile Asperger sendromunun bugünkü taný ölçütleri

Detaylı