Deprem Felaketi ve Fethullahçýlar

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Deprem Felaketi ve Fethullahçýlar"

Transkript

1 Deprem Felaketi ve Fethullahçýlar DEPREM FELAKETÝ VE ÞERÝATÇILAR -: FETHULLAH GÜLEN, MEMLEKETE HOÞ GELDÝN!..Necip Heblemitoðlu Türkiye'nin sürekli deðiþen gündeminde þu sýralar Fethullah Gülen yer almýyor. Akýllara gelen ve bazý yayýn organlarýnda dille soru þu: "Fethullahçýlar dosyasý 1995 ve 1998'de olduðu gibi örtbas mý ediliyor?" Bu sorunun birden fazla cevabý var. En önem son kaset olayý ile birlikte devleti elegeçirme amacý inkâr edilemeyecek biçimde kendi aðzýndan ortaya konulan Fethullah Gülen hakkýndaki soruþturma konusunda "acele" edilmekten kesinlikle kaçýnýlýyor. Þöyle ki: 1. Fethullah Gülen'i A.B.D.'den getirmek pratikte mümkün deðil. Hakkýnda "kýrmýzý bülten" çýkarýlsa da A.B.D.'nin kendisini tes etmeyeceði kesin. Ancak kendi isteðiyle gelmesi bekleniyor. Ýhtimal, belki de Azerbaycan, Orta Asya, Irak, Tanzanya, Kenya, Papua Yeni Gine, Tayland, Moldova, Romanya gibi okullarýnýn bulunduðu herhangi bir ülkeye gitmesi durumunda Þemdin Sakýk, Abdullah Öcalan, Cevat Soysal gibi baþýna çuval geçirilerek "Fethullah Gülen, memlekete hoþ geldin!" denilecek Oldukça gurur kýrýcý, dramatik bir son. Diðer taraftan, Türk Devleti, her türlü dýþ odaklý þeriatçý yapýlanmalara karþý kesin ve n koymak zorunda. En popüleri de elbette ki fethullahçýlar. Fethullah Gülen'in paketlenerek yurda getirilmesi, Türkiye'deki diðer þeriatçý yapýlanmalar ve onlara destek veren dýþ destekçiler için de, büyük bir gözdaðý. Türkiye' nin bu kararlýlýðý güç yoluyla s olmazsa olmaz türünden bir gereklilik Fethullah Gülen'in kendi isteði ile Türkiye'ye dönmesi için her türlü ikna giriþimlerinde bulunulmasý, hatta bazý güvencelerin verilmesi þart görünüyor. Örneðin, DGM Savcýlýðý'nýn idam talebinde ýsrarlý olmayacaðý tahmin ediliyor. Kaldý ki, Türkiye idam infaz etmiyor. Ayrýca Fethullah Gülen, bu Meclisten kendisi aleyhine bir idam onama kararý çýkmayacaðýný da çok iyi biliyor. O halde niye gelmiyor, vatanýný mý, milletini mi sevmiyor, hiç mi özlemiyor, diye soranlarýn sayýsý ise giderek artýyor Fethullah Gülen'in yokluðunda, Türkiye'de hiç þüphesiz laik hukuk devletinin geleceði açýsýndan iyi birþeyler oluyor. Örneðin, kararlarý çerçevesinde Türk Silâhlý Kuvvetleri bünyesine sýzmýþ bazý fethullahçý safralarý attý. Baþbakanlýk, Mülkiye, Vakýflar, Emniyet ve benzeri stratejik önemi haiz kurum ve kuruluþlarda öncü nitelikte tasfiyelere ise henüz baþlandý. Piþmanlýk yasasý b telâffuz edilmeden kimi fethullahçýlar -özellikle danýþmanlar- itirafçýlýða soyundu. Himmet paralarýnda hissedilir bir azalma yaþa fethullahçý suç organizasyonu, ekonomik darboðaza kaçýnýlmaz olarak girdi. A.B.D.'nin de, Fethullah Gülen'i destekleyen yerli politikacýlarýn da bu aþamada çaresizlikleri ortada. Kýsaca, son kaset olayý, Türkiye'de gafletteki politikacýlara raðmen devletin olduðunu ortaya koydu. EN KÖTÜ ÝHTÝMAL NE OLABÝLÝR? En kötü deðil, fethullahçýlarla ilgili az kötü ihtimal bile sözkonusu deðil. D.G.M. Savcýsý Nuh Mete Yüksel, bunca iþ yükünün altý Fethullah Gülen hakkýnda "takipsizlik" kararý verse -ki mümkün görünmemekte- bile hiç önemli deðil. Batý Çalýþma Grubu, Baþb Takip Kurulu ile diðer güvenlik ve istihbaratla ilgili devlet kurumlarý mükemmel çalýþmakta. Asla bilinmeyen bir olgu deðil, M.G.K ve Türk Silahlý Kuvvetleri üst komuta kademesi konuya yakýn takipte. Fethullahçý tehlikeye karþý kamuoyu oluþturulmuþ ve her bilgilendirmeye hazýr durumda. Ülkenin seçkin aydýnlarýnýn yanýsýra geniþ halk kitlelerini temsil eden sivil toplum kuruluþlarýný medyanýn desteði ise ortada. Bir baþka ifadeyle, mevcut soruþturmanýn kapatýlmasý durumunda bile, -þahsým baþta olmak üze yeni soruþturmalarý baþlatacak bilgi ve belgeleri ellerinde tutan, çok sayýda sorumlu ve duyarlý Atatürkçü Türk aydýný var bu ülk Yeter ki Fethullah Gülen Türkiye'ye gelsin ya da getirilsin!.. ÇIRPINIÞLAR: FETHULLAHÇI SALDIRILAR Son geliþmeler çerçevesinde, "Fethullahý sevenler Ýslâmý sevenlerdir; sevmeyenler ise ateisler, komünistler ve bölücülerdir" gib ve sapýk bir mantýk üzerine savunma stratejisini oluþturan fethullahçýlar, "Yeni Hayat"ýn aktif katýlýmý karþýsýnda panikleyerek saldýrýya geçtiler. Örneðin, "Aksiyon" dergisi þu deðerlendirmede (!) bulundu: "Düþman kardeþler barýþtýrýldý - Yine de, Avrasy iki düþman kardeþi bir araya getirdi. Aydýnlýk ve Yeni Hayat dergileri birden kaynaþtýlar. Müþterek paneller düzenlediler, hatta dergiler çýkardýlar. Ýkisinin de arkasýnda istihbaratçý bazý emekli kurmay subaylar vardý. En saðdaki ve en soldaki gruplar ortak hedeflerde birleþti. Dindar kitleler istisnasýz olarak 'düþman' ilân edildi" (1). "Zaman"da ise Nuh Gönültaþ adýnda bir yazar (!) bu asýlsýz isnat kampanyasýna þu cümlelerle destek verdi: "'Bu þahsa dikkat etmek lâzým. Görünüþte milliyetçi görüþler eksenli içe faþizan bir sol-sað platformu oluþturma amaçlý oluþturulmuþ ve hangi kuruluþlar tarafýndan kurulduðu belli olmayan Yeni Hayat yayýn organýnda cemaate karþý yazý yazdý ve hatta bu yüzden tazminata mahkûm edildi' diyordu" (2). Bu ve benzeri saldýrýlar, internette de bir süre devam etti (3). Oysa, Basýn camiasýnda herkesin bildiði gerçek þudur: "Yeni Hayat", tam baðýmsýzlýðý, laik hukuk sistemini, Atatürk'ün kurduð Cumhuriyeti'ni ve Türk Dünyasý'nýn çýkarlarýný savunan baðýmsýz Türkçü-Atatürkçü bir dergidir. Milliyetçiliði, diðer ilkelerden ya devrimcilikten, cumhuriyetçilikten, devletçilikten ve de halkçýlýktan ayrý tutmaz; þarlatan þeyhlerin peþine takýlmaz; çýkar grupla tetikçiliðini yapmaz. Özellikle de dýþ odaklarýn aleti konumuna düþmez. Ancak, konu Cumhuriyetimizin geleceðini ilgilendirdiðind fethullahçýlýk MAÝ imtiyaz sözleþmeleri gibi, asgari müþtereklerde ayný mücadeleyi veren ama fikri düzeyde ayný çizgi ve yapýl içinde yer almayan bu ülkenin kimi aydýnlarý ile de sað-sol ayýrýmý gözetmeksizin dayanýþma içine girmeyi bir yurtseverlik gere sorumluluðu sayar. A.B.D.'nin taþeronluðunu üstlenenlerin; Cumhuriyete karþý nurcular, nakþiler, rufailer, hizbullahçýlar, kaplanc süleymancýlar ve benzeri mürteci yapýlanmalarla omuzomuza dayanýþma gösterenlerin, "Yeni Hayat" dergisini güdümlü bir derg olarak takdimlerini kabul etmek elbette ki mümkün deðildir.

2 Bu arada, "Zaman" ve "Aksiyon"un yanýsýra malûm "Akit" gazetesinde þahsýmla ilgili hakaret ve iftira niteliðindeki haberleri içeren bir kampanya baþlatýldý. "Arþiv hýrsýzý", "muhbir", "sahte MÝT ajaný", "Ýþçi Partili provokatör", "Amerikan Patriotu" ve da çok þerefsizce-ahlâksýzca isnatlar... Dayanaktan yoksun bu iddialarýn bazýlarý için sadece iki isim geçti. Biri Nevval Sevindi. "32 Gün" Programýnda onu herkes tanýdý, ayrýca yoruma gerek duymuyorum. Diðeri ise, M.H.P. Elazýð Milletvekili Mustafa Gül. Ha görev yaptýðým Türk Ýnkýlâp Tarihi Enstitüsü'nde usulsüz biçimde doktora diplomasý alan bu þahýs, bu olayý deþifre eden kiþi o duyduðu kinle, Akit gazetesi ile temasa geçmiþ olsa gerek ki, Türk milliyetçiliðinden nefret ile þeriatçýlýðýn sözcülüðüne soyunan iftirasýna dolaylý dayanak olarak kendisini gösterdi. Belki hatýrlayanlar olabilir, yaklaþýk 10 yýl önce, halen içlerinden biri STV Danýþma Kurulu üyesi olan bir öðretim üyesinin dahil olduðu yedi öðretim üyesi, aralarýnda fethullahçýlarýn, süleymancýlarýn, n nurcularýn ve her türlü þeriatçý grup temsilcisinin bulunduðu bir kadrolaþma hareketi çerçevesinde yapýlan usulsüzlüklerle ilgili o Ankara 6. Aðýr Ceza Mahkemesi'nde yýllarca yargýlan-mýþlardý. Bu olay, Türk Basýnýnda "Profesörler Mafyasý" manþetleri altý uzun süre kamuoyuna yansýtýlmýþtý. Bu süre içinde, aleyhlerine tek kamu tanýklýðý yapan þahsýmý ise, Y.Ö.K.'nun o dönemde yöneticilerinin desteði ile tam 3 kez üniversiteden uzaklaþtýrmýþlar, toplam olarak da 38 ceza ve disiplin soruþturmasý açtýrmýþl Sonuçta, Ankara Ýdare Mahkemeleri, -Danýþ-tay onamasý dahil- 3 kez görevime iade ederken; tüm soruþturmalar ve verilen disiplin cezalarýndan 38 ayrý yargý kararýyla þah-sýmý aklamýþtý. Keza, önyargý ile olumsuz verilen sicillerim de olumluya çevri Onanmýþ yargý kararlarý, 38 ceza ve disiplin soruþturmasýnýn sonuçlarýný yok sayarak, 38 ayrý iftiraya uðradýðýmý da tescil et baþka ifadeyle, soruþturmayý açtýranlar, tam 38 kez müfteri durumuna düþmüþlerdi. Bir MHP'li milletvekilinin, sözde milliyetçi ge sýrf kiþisel hýnçla, ayný iftiralarý tekrarla, Türklük düþmaný þeriatçý basýnla içiçe görüntü sergilemesi acýdýr, düþündürücüdür. B döneminde Ýþçi Partili olmadýðýmý da ayrýca belirtmeyi gerekli buluyorum. "32. Gün Programý"nda tüm kamuoyu önünde þahsýma ve diðer katýlýmcýlara düzeysiz hakaret eden Nevval Sevindi baþta olm üzere, Zaman, Aksiyon, Akit gibi yayýn organlarýnda sözkonusu iftiralarý yazan sorumlular hakkýnda dava yoluna baþvuracaðým kuþkusuzdur. Ancak, bu iftira kampanyasýnýn bir tek olumlu yönü bulunduðunu da inkâr etmiyorum. O da, fethullahçý-þeriatçý se barýþ, hoþgörü, uzlaþý, hak, adalet gibi yüce söylemlerdeki ikiyüzlülüklerinin ortaya çýkmasýdýr. Maskeleri bu vesileyle bir kere d gerçek iðrenç yüzleri ortaya çýkmýþtýr. Týpký, faize karþý çýkan, faizsiz bankacýlýk altýnda cahil insanlarýmýzý kandýrarak tasa bir zihniyetin þeyhinin, þahsýmdan ve Yeni Hayat sorumlularýndan manevi tazminat olarak faizi ile birlikte (BEÞ MÝLYAR) TL. talep etmesi gibi. VE AZERBAYCAN'DAKÝ TARÝKAT FAALÝYETLERÝ Azerbaycan, 19. Yüzyýlýn sonlarý ile 20. Yüzyýlýn baþlarýnda, Türk Dünyasý'ndaki çaðdaþlaþma ve Türkçülük akýmýnýn odak Þimdilerde ise, Fethullahçýlarýn Orta Asya'ya yayýlmadaki ilk ve en önemli sýçrama tahtasý. Bu itibarla, fethullahçýlarýn sadece Türkiye'de deþifre edilmesi yeterli deðildir.. Türkiye'den gelen þeriatçý kafa yapýsý, Azerbaycan Türklerinin -ulusal birlik ve berab en çok ihtiyaç duyduklarý bir dönemde- mevcut parçalanmýþlýðý daha da arttýran bir rol oynamaya baþlamýþtýr. Fethullahçýlar, nurcular, yeni yeni süleymancýlar, sünni söylemlerle çoðunluðu þii olan Azerbaycan Türkleri arasýnda huzursuzluða neden olurke Ýran'dan þii mollalar, Uzak Doðudan kriþnalar, Batýdan bahailer ve protestan misyonerleri, Suudi Arabistan'dan vahhabiler, Azeri Türklerinin toplumsal ve dinsel hayatýný, ulusal kimliðini kemirmeye -giderek artan ölçülerde- devam etmektedirler. Bir ülke düþününüz ki, yüzyýllar boyu süren beyaz ve kýzýl (Çarlýk ve Sovyet) Rus esaretinden ve de sömürüsünden yeni kurtul taraftan, dünyanýn en önemli petrol ve doðalgaz rezervlerine sahip bir ülke olma avantajýný elde tutarken, diðer taraftan toplam topraklarýnýn % 20'sinden fazlasýný Ermenistan'a kaptýrmýþ. Ýþgal altýndaki Karabað'da Ermeni vahþetinden canýný kurtarabil milyondan fazla vatandaþý, yoksulluk sýnýrýnýn altýnda çadýrlarda yaþam mücadelesi veriyor. Eðitilmiþ bir orduya henüz kavuþm Yetiþmiþ bir bürokrat kadrolarý da yok. Üstelik, deneyimli bir KGB yöneticisinin, Haydar Aliyev'in Cumhurbaþkaný olduðu bir ülke Mezhepsel ayrýlýklarýn tarihin kökenine inen acý deneyimlerine sahipler. Milliyet bilincinin, milli aidiyet duygusunun oluþumuna öylesine ihtiyaçlarý var ki!.. Üstelik, entellektüeller arasýnda tek ortak payda olan Türkçülük, Azerbaycan'da Türkiye'ye oranla dah ve daha yüksek sesle telâffuz edilirken, birden bu ülke yerli ve yabancý tarikatlarýn iþgali altýna giriyor ve her biri Azerbaycan insanýný bir taraftan çekiþtirmeye baþlýyor. Azerbaycan'da faaliyet gösteren tüm yerli-yabancý tarikatlarýn hedefi devleti ele geçirmek. En çok parayý Vahhabiler harcýyor: K baþýna dolar. Hedef kitlesi ise Azeri köylüler ve esnaf. Ýranlý mollalar ise sadece þii Azerilere yönelik eðitim çalýþmalarý iç Ancak, ciddi bir potansiyel risk oluþturmuyorlar, çünkü Güney Azerbaycan'da yaþayan soydaþlarý üzerindeki Acem faþisti molla rejiminin baskýlarýný tüm Azeriler biliyor. Azerbaycan'da Ýran'a yönelik olarak sadece bu nedenle büyük bir nefret egemen. Misyonerlerin, kriþnalarýn ve de bahailerin baþ-lýca hedefi ise Azerbaycan Ordusu!.. Sadece subaylar arasýnda etkinlik gösteriyorlar. Türkiye'nin askeri eðitmenleri, Azeri subaylarýný ve askerlerini karþýlýksýz eðitirken; örneðin bahailer, din deðiþtire subaylarýna -ailelerinin de din deðiþtirmeleri ve bir daha dönmemeleri koþuluyla- ayda dolar maaþ veriyor. Ortalama maaþýn 50 dolar civarýnda olduðu Azerbaycan'da, Ýslâmiyeti terkederek bahailiðe geçen Azeri subay sayýsý 300'e yaklaþmakta komuta kademesinde yer alan subaylarýn büyük bir bölümü ise etnik açýdan Türk deðil!.. Kadiriler daha çok üniversite çevresinde bürokratlar arasýnda faaliyet gösterirken, nurcular da sahip olduklarý ekonomik potansiyeli deðerlendirerek mümkün olan her kesimde mürit kazanmaya çalýþýyorlar. Süleymancýlarýn ise öðrenci yurdu açma çabalarýndan söz ediliyor. AZERBAYCAN GEZÝSÝ VE ÝZLENÝMLER Azerbaycan Türk Kadýnlar Birliði'nin davetlisi olarak 9-14 Temmuz 1999 tarihleri arasýnda Azerbaycan'a gittim. Birlik Baþkaný Sayýn Tenzile Rüstemhanlý ve "Yeni Hayat" yazarý Sayýn Sevgi Erenerol ile birlikte, "Fethullah Gülen ve Türk Dünyasýn-da Fethullahçý Ýhaneti" konusunda çok sayýda toplantýya katýl-dýk. Siyasi Parti yöneticilerinin, Bakû'da çýkan tüm gazete ve dergil yazar ve muhabirleri ile devlet ve özel televizyonlarýn muhabirlerinin, kadýn ve gençlik dernekleri yöneticilerinin, sanatçýlarýn

3 katýldýklarý bu toplantýlarýn yanýsýra, talep eden medya mensuplarý ve baþta Ebulfeyz Elçibey olmak üzere parti liderleri ile de mekânlarda yüzyüze görüþüp sorunu tüm boyutlarý ile aktarma fýrsatý bulduk. Dikkati çeken bir konu, 12 Temmuz günlü toplantý komünistliðini açýkça ifade eden "Sosyal Demokrat Partisi"nin Baþkan Yardýmcýsýnýn Fethullah Gülen'i savunmasý, destek verm oldu. Týpký, Türkiye'deki "dönek sol" diye tabir edilen II. Cumhuriyetçilerin Fethullah Gülen organizasyonuna -entellektüellik (!) adýna- destek vermeleri gibi. Ayný kiþinin, Türkiye'nin demokratik bir ülke olmadýðýndan sözederek, Atatürk'e de dil uzatmasý is tepkilere yolaçtý. Bu toplantýnýn tartýþma bölümünde, Azerbaycan Gençlik Derneði yöneticilerinden bir genç, Ýstanbul'daki yurt yaþamýndan kesitler anlatarak bizlerin de fazla bilmediði fethullahçý yobazlýk örneklerini sýraladý. Konunun bir baþka ilginç tarafý, Uzak Doðu kökenli "Kriþna" tarikatýnýn misyonerlerine resmi salon, hatta kapalý spor salonu tahsis eden Azeri yöneticilerin, fethullahçýlýkla ilgili düzenlenen bu toplantýlara salon tahsis etmek istememesiydi. Ancak, Bakan Birinci Yardýmcýlýðý görevini de yürüten Sayýn Tenzile Rüstemhanlý, bu toplantýlarý, eþi ünlü Azeri þairi Sabir Rüstemhanlý'nýn "Vatandaþlýk Hemþeriliði Partisi" Genel Merkezi'nde gerçekleþtirmesi de oldukça anlamlýydý. Toplantýlarýn tüm basýn organlarý haber ya da ropörtaj olarak yayýnlanmasý, televizyonlarýn bu toplantýlara haber bültenlerinde geniþ biçimde yer vermesi üzerine fethullahçý okullarýn bir yetkilisi devlet televizyonuna çýkarak yaklaþýk yarým saat içinde, iddialara cevap vermek yerine Haydar Aliyev'e baðlýlýklarýný, sonsuz hürmetlerini ve sevgilerini ifade etti; Fethullah Gülen'in ulu (!) kiþiliðini mürit huþusu içinde anlattý. Programý izleyen Azeri aydýnlarýnýn deðerlendirmesi, inanýlmaz ölçüde benzeþmekteydi ve sadece iki kelimeyi içermekteydi: "Y molla!"... Bu arada, medyanýn sýnýr tanýmaz gücü kendini gösterdi ve Özbekistan Kadýnlar Cemiyeti'nden yine fethullahçýlýkla i toplantý talebi ve daveti geldi. Halen, tüm Azerbaycan þehirlerinde, Sayýn Erenerol ve Sayýn Rüstemhanlý'nýn konuþmacý olara katýldýklarý "Fethullah Gülen ve Türk Dünyasý'nda Fethullahçý Ýhaneti" konulu toplantýlar devam etmekte. Fethullahçýlarýn Azerbaycan'daki konumu ile ilgili diðer saptamalarý da þöyle sýralamak mümkün: 1. Azerbaycanlý Türk kadýnlarý, gerek Türkiye'den ve gerekse dýþ ülkelerden gelen tarikatçýlarýn faaliyetlerinden fazlasýyla rahatsýzlar ve duyarlýlýk gösteriyorlar. Dinlediðim pekçok Azeri kadýn, gözyaþlarý içinde, fethullahçýlarýn okullarýnda eðitim gör çocuklarýnýn kendilerinden koparýldýðýný, onlarý kaybetmek üzere olduklarýný söylediler. Çocuklarýnýn geleceði için, Azeri oku eðitim kalitesi bir hayli yüksek olan fethullahçý okullarý tercih eden, büyük maddi fedakârlýkta bulunan Azeri kadýnlarý, bir süre s çocuklarýn anne ve babalarýnýn inançlarýný sorguladýklarýný, hatta aþaðýladýklarýný, neþe ve canlýlýklarýný, çocukluklarýný k anlattýlar. Onlara, Türkiye'de de ayný taktikten hareketle nasýl çocuklarýn ailelerinden soðutularak koparýldýklarýný, sonra da kiþiliklerinin nasýl törpülenip cemaat kiþiliði içinde yer almalarýnýn saðlandýðýný -örnekleri ile- anlattým ve ýþýkevlerindeki iliþkile Kýsaca, çocuklarýný seviyorlarsa bu okullardan almalarýný önerdim. 2. Eðitim kalitesine gelince, sanýrým bu Türk kültürünün ulaþtýrýlmasýna (!), yayýlmasýna (!) iliþkin farklý bir strateji olsa gerek. Asya'da, Afrika'da, Amerika'da, Avustralya'da, kýsaca dünyanýn her tarafýnda "Türkiye'nin kültür misyoneri" olduklarýný iddia ediyorlar. Programlarýnda haftada 3-8 saat Türkçeye yer verirken, 25 saat ingilizce verdikleri için Ýngiltere'den "üstün hizmet ödü alýyorlar (Türkiye'de ise bu çocuklarýn Ýstiklâl Marþýmýzý nasýl Türkçe okuduklarýný yüzlerce kez göstererek kamuoyunu yanýl A.B.D.'den ise "kýrmýzý pasaportlu-cia çýkýþlý" öðretmen takviyesi ve siyasal dokunulmazlýk-ekonomik güç desteði görüyorlar. Türkçü, çaðdaþ, aydýn gençler yetiþtirmek yerine, sadece milli kimliðini bilmeyen, Türklük bilincinden yoksun molla yetiþtiriyorlar. okullardaki Türk olmayanlarý örneðin Rus, Ukraynalý, Moðol, Romen, Moldovan, Taylandlý, Bulgar, Papua Yeni Gineli, Tanzanyalý, Kenyalý vb. öðrencilere hiç ama hiç karýþmýyorlar; dini eðitimden kesinlikle kaçýnýyorlar; ulus bilinçlerini etkilemeye mýyorlar. Özetle söylemek gerekirse, fethullahçýlarýn yurtdýþýn-daki okullarýnda Türk olmayan öðrencilere Türkçe eðitimi sadec veriliyor. Türk kültürü asla öðretilmiyor. Belki þaþýracaksýnýz Ýslâmiyet de anlatýlmýyor, öðretilmiyor. Bu okulllarýn programlarý ya da Ýngiliz kolejlerinden hiçbir farký yok!.. Peki Türkiye ve Türklük için ne veriliyor, sorusuna verilecek cevap, koskoca bir hiç!.. Üstelik Türkiye'nin zaten kýt olan ekonomik kaynaklarý bu yolla heba ediliyor. Türkiye'nin tanýtýmý ise gerçek anlamda yapýlmýy Yapýlan sadece þu: A.B.D., bölgesel hesaplarý gereði haritada nereyi iþaret ediyorsa, fethullahçý maþalar oraya gidiyorlar ve oku açýyorlar. 3. Sonuçta, Kýrým'da, Azerbaycan'da, Orta Asya'da ve Rusya Federasyonu'nda ya da Türklerin yaþadýklarý diðer ülkelerde, Tür çocuklarýný önce ailelerinden, sonra Türklüklerinden kopararak mollalaþtýrýyorlar. En yeteneklilerini ve baþarýlýlarýný ise daha s Türkiye'ye getirerek yükseköðretim sürecinde beyinlerini yýkamaya devam ediyorlar. Bu gençler, gerçekten güvenilir mürit oldukt sonra tekrar kendi ülkesine gönderilip burada stratejik makamlara getirilmek üzere yetiþtiriliyorlar; Türklüðe hizmet için deðil, fethulllahçý organizasyonun çýkarlarýna hizmet etmek üzere... Kýsaca, fethullahçýlar böylece Türklüðe ihanet ediyorlar!.. Türkiye yetmiyormuþ gibi þimdi bütün Türk Dünyasýna bir yayýlýyorlar ve geleceðimizi kemiriyorlar Fethullahçýlar, Azerbaycan bürokrasisine önemli ölçüde egemenler. Týpký Türkmenistan'da olduðu gibi iki bakan yardýmcýsý fethullahçý olduðu ifade ediliyor. Ticaret, endüstri, eðitim ve gümrükle ilgili birimlerde tüm yetkililerin fethullahçýlar tarafýndan "ma baðlandýðý" iddialar arasýnda. Azerbaycan'da fethullahçýlarýn her fýrsatta, medya önünde, özel toplantýlarda, okul törenlerinde çýkýntýsý Haydar Aliyev'e -çok ucuz, yaðcýlýk derecesinde- övgüler düzmeleri, Azeri Türkçülerini çileden çýkarmaya yetiyor (4). aylýk maaþa baðladýklarý arasýnda Haydar Aliyev'in ve de hükûmet yetkililerinin yanýsýra, iktidar partisinin ve muhalefetteki tüm partilerin de yer almasý, ister istemez "gerçek patron" A.B.D.'nin geleneksel politikasýný çaðrýþtýrýyor: "Ýktidar kadar, yarýn iktid gelebilecek potansiyele sahip muhalefetle de yakýn ve organik iliþki kurmak" Bu noktada, akýllara þu soru da gelmektedir: Azerbaycan ve benzeri daha pek çok ülkede böylesine para sarfeden fethullahçýlarýn bu iþlerde ekonomik çýkar hesaplarý var mý? Elbette var. Hatta, diyebiliriz ki, okullar, bu mafyayý çaðrýþtýran çý sadece kýlýfý. Fethullahçýlar, yerleþtikleri bu tip ülkelerde, yönetimi ve bürokrasiyi elde ettikten sonra ekonomik anlamda kökleþm baþlýyorlar. Yaklaþýk 280'in üzerinde þirket ve holdinge, 25 milyar dolarlýk mal varlýðýna ve yýllýk 600 trilyon liralýk iþ hacmine s

4 olan fethullahçý organizasyon, kârlý gördükleri alanlarda bu ülkelere girmeye baþlýyorlar. Suyun baþý tutulduðu için de rüþvet, ha benzeri bürokratik engellere takýlmýyorlar. Can ve mal-yatýrým güvenlikleri saðlandýðý için de kýsa bir sürede piyasaya hâkim olabiliyorlar. Bakû'nun en merkezi bölgelerinde, bu tip -þeriatçý bilinen- þirketlerin maðaza ve bürolarýný görmek mümkün. Ýðned motosikletten otomobile kadar her þeyi Türkiye'den getirerek satabiliyorlar. Bütün bu þirketler, fethullahçý organizasyona yaklaþý kârlarýnýn en az % 20'si oranýnda "himmet parasý" ödüyorlar (kârlarýnýn yarýsýný "himmet parasý" olarak baðýþlayanlar da var öncelikle % 10'u hemen Ýstanbul'a merkeze gönderiliyor. Ýkincisi ise, bu ülkelerde yatýrým yapmak isteyen Türk giriþimcileri, bürokratik engelleri aþmak, can ve yatýrým güvenliði saðlamak için -yerel mafya ya da bürokratlar yerine- fethullahçýlara her ay a oranlarda "himmet parasý" veriyorlar. Bu bir tür "haraç". Ama rýzayla veriliyor, alýnýyor, baský yok, yani dini açýdan "terminoloji" iyi kullanýlýyor ("Yeni Hayat"ýn gelecek sayýsýnda bu tezgâh önemli bilgi ve belgelerle ayrýca deþifre edilecektir). Hatta o kadar Üzeyir Garih, Fethullah Gülen'e iltifatlarla dolu mektup gönderiyor, davetine icabet ediyor, deðerli hediyeler sunuyor ve fethullahçýlarýn Moskova'daki okulunu karþýlýksýz (!) finanse edebiliyor. Bunlar þaþýrtýcý olduðu kadar, ayný zamanda da düþü Ýþte fethullahçý organizasyon bütün bunlarý yapabiliyor, yaptýrabiliyor. 6. Fethullahçý organizasyon, Türkiye'deki propagandasýnda bu okullara "Allah rýzasý için, Türklük aþkýna" bedelsiz hizmet götü iþlevlerinin çaðdaþ müslüman misyonerliði ve bir sivil toplum örgütü olarak toplumsal olaylara katýlým (özellikle de eðitime) olduð ediyor. Üstelik her türlü duygu sömürüsü de yapýlýyor: "Ýstiklâllerine yeni kavuþan soydaþlarýmýz, dindaþlarýmýz bunlar. Açlar, þeylerini, mallarýný, mülklerini, yer altý servetlerini sömürüp götürmüþler. Din býrakmamýþlar. Onlara Türk dilini, iman etmeyi, Tü yeniden öðreteceðiz, tarihi yeniden yazacaðýz, Allah rýzasý için himmet buyurun, bir okulun finansmanýný sizin þehir-kasaba karþýlasýn!" Ýþte Türkiye'deki çarkýn bir baþka diþlisi de böyle iþliyor ve banknot matbaasý hýzýyla her ay bu okullar için trilyonla toplanýyor. Küçük bir dernek bile valilikten emniyetten izin almaksýzýn, kermes ya da yemek davetiyesi bile satamazken, böyle büyük bir organizasyon bu paralarý nasýl yasallaþtýrýyor? Makbuz? Yok. Valilik izni? Yok. Kayýt? Yok. Para transferi için kayýtlý ekonomi kurallarý içinde banka kullanmak? O da yok. Ama, mülkiye ve adliyedeki kadrolaþma sayesinde dokunulmazlýklarý var. Geçtiðimiz yýl Ýzmir'de Karþýyaka iskelesinde sokak çocuklarýna yardým toplamak için dans eden yaþýn-daki kýz çocuk ç nezarete atan ve mahkemeye çýkaran "güçlü" devlet, fethullahçý soygun düzeni karþýsýnda âcizlik sergiliyor Gelelim yurt dýþýndaki okullarýn ekonomik yönüne. Azeri öðrencilerden para talep ediliyor. Hem de Azerbaycan halkýnýn ekonomik gücüne göre hayli yüksek bir miktar: 960 dolar. Yerel personelin ve öðretmenlerin aylýk maaþlarý dolar arasý. Bizzat Fethullah Gülen'in ifadesiyle, Türkiye'den giden öðretmenler ise -iddia edildiði gibi dolar deðil dolar arasý bir maaþ alýyorlar. A.B.D.'li öðretmenlere maaþ ödenmiyor; belli baþlý ingilizce kitaplar da Ýsrail ile baðlantýlý bir A.B.D. fir olan "Bnai-Brith"in karþýlýksýz desteði kapsamýn-da sýfýr maliyetle temin ediliyor. Kýsaca bu okullar, oldukça kârlý kuruluþlar. H kadar ki, toplantýlarýn birine katýlan Ordubad'lý bir Azeri veli, çocuðunun giriþ sýnavlarýnda 3. olmasýna karþýlýk sadece 100 do miktarý denkleþtiremediði için kayýt talebinin geri çevrildiðini; çocuðunun iyi bir okulda eðitim görmesi için tüm varýný-yoðunu orta koyduðunu, bu 100 dolar-lýk bir fark için insafsýzlýk yapýldýðýný önesürüyor. Peki, o halde onca "himmet parasý" ne ve kim için kimse bunun hesabýný sormuyor... Okullarýn listesine gelince: Bakû'da, Agdaþ'da, Mingeçevir'de, Kuba'da ve Lenkeran'da, Þeki'de, Sumgayýt'da Özel Türk Lisesi, Bakû Özel Türk Lisesi Ekonomi Þubesi, yine Sumgayýt'da Bakû Özel Türk Koleji Teknik Þ Bakû'da Kafkas Ýlköðretim Okulu, Kafkas Üniversitesi, Nahcivan Türk Lisesi, Þerur Ekonomi Lisesi ve Ordubad Kýz Lisesi. Tüm öðretim kurumlarý iki þirket (Çað ve Feza) adýna kayýtlý. AZERBAYCAN'DAKÝ TÜRKÝYE Türkiye Cumhuriyeti, kardeþ Azerbaycan'da var da aslýnda yok gibi bir görünüme sahip. Þöyle ki: 1. Türkiye Azerbaycan'da olmasý gereken aðýrlýðýný koyamamýþ bir ülke görünümünde. A.B.D. ve Almanya'nýn sefaretleri gere gerekse ekonomik konularda çok daha fazla etkin çalýþmakta. Azeri Türkçülerin görüþü, Büyükelçimiz K. Ecvet Tezcan, malûm b darbe giriþiminden sonra atanmanýn verdiði tedirginlikten olacak, hiç görünmemeyi yeðliyor. Bu nedenle Türkiye adýna temsil ve inisiyatif kullanma hakkýný fiilen fethullahçýlar üstlenmiþ görünüyor. Dýþ iliþkiler için de yapýlanmýþ bir sivil toplum örgütü (!) oldu ama devlet açýsýndan önemli bir acizlik örneði. Büyükelçimizin oðlunun Bakû'da Gençlik Meydaný'nda bulunan fethullahçýlara ai Lisesi'nin 10. Sýnýfýnda öðrenci olduðunu hatýrlatan Azeri aydýnlarý, Büyükelçinin -Ankara'dan gelen talimat uyarýn-ca- Azerbay resmi makamlarýna fethullahçýlarýn faaliyetleri ile ilgili yazý gönderdiðini ama sonucu takip etmediðinden bu durumun fethullahçý açýsýndan aksine güç kanýtlamasý-gövde gösterisi olarak kullanýldýðýný kaydediyorlar. Büyükelçimizin, Türk-Ýslâm sentezcileri isimlerinden merhum Prof.Dr. Ayhan Songar'ýn damadý olmasý ya da oðlunu belki de seçeneksizlikten fethullahçýlarýn okuluna göndermesi, hiç þüphesiz ve doðal olarak hakkýnda bir önyargýyý gerekli kýlmýyor. Anlatýlan onca vahim ve yüzkýzartýcý örnek çerçevesinde, Sefaret binamýzýn fethullahçý dergâh olarak kullanýlmasýndan sorumlu olan tüm personelin, baþta tüm bu olumsu geliþmeleri seyretme modundaki Büyükelçimiz olmak üzere, özellikle Güvenlik, Basýn, Din Ýþleri, Ýdari, Eðitim müþavir ve ataþe acilen -elbette ki resmi bir soruþturma sonucunda- Türkiye'ye çekilmesi gerekiyor. 2. Özellikle de, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'nýn oraya göndereceði temsilcinin, -halihazýrdakinden þikâyetle- tarikatlara karþý Aze bilgilendirecek ehliyet ve cesarette olmasý öneriliyor. Bilindiði gibi, yurtdýþý eðitim müþavir ve atamalarý ile sefaret korumasý için yapýlan atamalarda fethullahçýlarýn tartý-þýlmaz bir üstünlükleri sözkonusu. Gerek Milli Eðitim Bakanlýðý ve gerekse Emniyet G bünyesinde bu atamalarda yetkili birimlerde bir tasfiyenin yapýlmasý kaçýnýlmaz bir gereklilik olarak görülüyor. Örneðin, Fethulla yakýnlýðý ile ilgili olarak Basýnda adýna sýkça rastladýðýmýz eski Yurdýþý Eðitimi Genel Müdürü Aysal Aytaç döneminde, M.E.B Bakû'da açýlan Bakû Türk Anadolu Lisesi'nin yönetici ve öðretmen kadrosunun yeni baþtan deðiþtirilmesi gerekiyor. Özellikle Bak Türk Anadolu Lisesi'nin, önceki müdürü Mehmet Bilici'nin yönetiminde adeta Ýran'ýn medreselerinden farksýz bir görüntü içinde o fethullahçý okullarda bile rastlanamayacak ölçüde bir dinsel görünüme büründürülen ve yine fethullahçýlar tarafýndan kullanýlan ilgili olarak Azeriler arasýnda güvenin sarsýldýðý; ayný þekilde burslarda rüþvet duyumlarýnýn ortaya çýkmasýyla da talebin azal

5 kaydediliyor. Eðitim Müþaviri ve Ataþesinin de, fethullahçý olmamasýna karþýn fethullahçýlara ve diðer tarikatçýlara karþý seyirc nedeniyle görevden alýnmalarý; yerlerine Azerbaycan'ý yakýndan tanýyan, sorunlarý hakkýnda bilgi sahibi olan laik eðitim tarafta Türkçülerin gönderilmesi talep ediliyor. Ayný talep, fethullahçýlarla organik dayanýþma halinde bulunduðu için yýllardan bu yana Bakû'da kalmayý baþaran Basýn Müþaviri için de yineleniyor. Hiç þüphesiz, bu iddialarýn doðruluðunun ilgili devlet kurumlarýnca ivedilikle soruþturulmasý ve gereðinin yerine getirilmesi gerekiyor. Çünkü Türkiye Azerbaycan'da iþte bu nedenlerle sürekli imaj aþýmýna uðruyor, mevzi ve taraftar kaybediyor Türkiye'nin Bakû'da bir tek saygýn eðitim kurumu var, o da "Bakû Türk Dünyasý Atatürk Lisesi". "Türk Dünyasý Araþtýrma Vak tarafýndan kurulan bu lise, sunduðu eðitim kalitesi ve tarikatlarla ilintisizliði açýsýndan Azerbaycanlý Türkçü entellektüeller nazarý büyük bir öneme sahip. Ancak, yine de bu okuldaki bazý öðretmenlerin fethullahçý yapýlanma ile kiþisel düzeydeki iliþkileri rahatsýzlýklara yol açýyor. Yaklaþýk 30 yýldýr bizzat kurduðu ve bugüne kadar da baþýnda bulunduðu vakýfla tüm Türk Dünyasý eden Prof. Dr. Turan Yazgan'ýn, yurtdýþýna gönderdiði öðretmenlere, tarikatlar, özellikle de fethullahçýlar konusunda bir "hizmet eðitim" vermesi kaçýnýlmaz görünüyor... DEPREM FELAKETÝNÝN DÜÞÜNDÜRDÜKLERÝ: Bu makalenin "Sonuç" bölümünü yazamadým, çünkü içimizi acýyla kavuran deprem felâketine rastladý. Sanýyorum, herkes gibi de dünyam karardý. Ýþte bu karanlýkta ve acý-çaresizlik içinde görebildiklerimden -makale konusu ile de kýsmen ilgili- bazý tespitlerim: 1. Türkiye, devletin küçülmesinin acý sonuçlarýný gördü: Koþulsuz, teslimiyetçi bir anlayýþla, uluslar arasý tahkimi daha ilk turda edip, uzantýsý imtiyaz sözleþmelerinin yolunu açarak geleceðimize ambargo koyan; devlet varlýðýný özel sektöre ve yabancý sermayeye arsa fiyatýnýn bile altýnda peþkeþ çeken Veli Göçer kimlik ve kalitesindeki -en basit insani yardým organizasyonunda bile beceriksizliklerini ortaya koyan- siyasiler, bu deprem felâketinde, kamuoyu vicdanýnda mahkûm oldular. Onlarý uzun uzadýya eleþtirmek bu makalenin konusu deðil. Ýlk seçimlerde bu mahkûmiyetin ilâmýný alacaklarýna kiþisel açýdan eminim. Ke vergi, sosyal güvenlik, her türlü ekonomik teþvik dahil, çýkarlarýna uyan her konuda istedikleri düzenlemeleri siyasal iktidara dikte ettirip yaptýracak güce sahip olan; devletin küçülmesini isteyen ve de özelleþtirme yaðmasýndan aslan payýný kapan özel sektör gelince, depremzedelere yaptýklarý -bir daire fiyatýna eþdeðer- komik baðýþlarla küçültülmüþ devletin boþluðunu dolduramayaca ortaya koydular. Vahþi kapitalistlerin, çimento ve demirden çalan hýrsýz müteahhitlerden, fay hatlarýný iskâna açan ve denetim görevini yerine getirmeyen rüþvetçi belediyecilerden daha az sorumlu olduðunu kabul etmek elbette ki mümkün deðil. 2. Felâket alanýnda yaþanan, yýllar geçse de hafýzalardan silinmeyecek bir tablo vardý. Hemen hemen tüm televizyon kanallarýnda bu tablo -hem de defalarca- gösterildi: Grayderler, kepçelerine konulmuþ battaniyelere sarýlý naaþlarý, hoyratça, kazýlmýþ çukurlara -býrakmýyor- atýyordu. Burasý Bosna deðil, Kosova deðil. Üstelik savaþ hali de yok!.. Hem de felâketin üçün Nerede devlet demiyoruz? Nerede din görevlileri, nerede o Ýslâmiyetle kendilerini özdeþleþtiren þeriat çýðýrtkanlarý, nerede o di tarikat þeyhleri, mollalarý, müritleri? Nerede TBMM'ndeki din istismarcýlarý? Nerede fethullahçýlar, nurcular, nakþibendiler, kadiriler, aczmendiler, süleymancýlar, hizbullahçýlar, ibda-c'ciler, rufailer ve diðerleri?!. Su yokluðu, kefen yokluðu tamam. Ama felâketin kurbanlarýný son yolculuðunda bir toplu cenaze namazý ile uðurlayacak; geride býraktýklarýný hiç olmazsa manen rahatlatacak bir imam nerede? Nerede milyonlarca Ýmam Hatip, Ýlâhiyat, Yüksek Ýslâm Enstitüsü mezunu? Nerede legal ve ille Kur'an kurslarýndan mezun olan milyonlarca vatandaþýmýz? Nerede yaklaþýk kiþilik kadrosu ile Türkiye'nin bütçesinden aslan payý alan Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý? Grayder kepçesinden hoyratça býrakýlan naaþlarýn görüntüsünden hiç mi rahatsýzlý bunlar?!. Atatürk'e, Cumhuriyet'e, laik hukuk düzenine, Türklüðe dil uzatmayý müslümanlýk sayan; dindar saf insanlarýmýzý "zek "fitre", "himmet" adlarý altýnda soyup zenginliklerine zenginlik katan din baronluðuna soyunan þeyhler, hocaefendiler, siyasiler, þýhlar nerede?!.. Nerede, sadece Türkiye'de 800'ün üzerinde yatýlý kur'an kursu ile her yýl yüzbinlerce Türk çocuðunu devletine ve Türklüðe düþman yetiþtiren; yurtdýþýnda 800'ün üzerinde dernekle en büyük irtica örgütünün sahibi olan süleymanc Türkiye'nin en zengin dini organizasyonunun elebaþýsý Fethullah Gülen ve "ýþýkevleri"nde sözde dini eðitim alan fethullahçý þer hempalarý?!. Dünyanýn bir ucuna giderek Tanzanya'da, Tayland'da, Papua Yeni Gine'de okullar açýp oralara hizmet (!) götürmeyi bilecekler ve bunu modern Ýslâm misyonerliði-alperenlik olarak nitelendirecekler; her fýrsatta gösteriþli ödül törenleri, l otellerde Abant Toplantýlarý örneði organizasyonlarý becerecekler; ancak diðer yanda kendi vatanlarýnda bir felâketin kurbaný o vatandaþlarýnýn grayder kepçelerden çukurlara atýlmasýna seyirci kalacaklar!.. Aslýnda bu acý tabloda, sadece çukurlara atýlan naaþlar deðil; þeriatçýlarýn fýrsatçý, riyakâr, sahtekâr yüzleri de var!.. 3. Evet bu tabloda, enkaz altýnda yaþayan insanlarýmýzý kurtarmaya çalýþan "AKUT" üyesi, ODTÜ'lü ve benzeri organizasyonl gönüllü görev yapan gençler var. Onlarý davet eden, zorlayan bir makam yok!.. Her türlü yaþamsal risk altýnda, birikimleri ve týrn ile Türk olmanýn, insan olmanýn gereðini yapýyorlar, insan hayatý kurtarmaya çalýþýyorlar; naaþ çýkarýyorlar!.. Sonra birileri, Ba yer aldýðý biçimde laf atabiliyor, imanýn kimde olduðunu bilmemecesine: "Deprem bölgesinde ortaya çýkan bir baþka ilginç olay din istismarcýlarý. Aþýrý sýcaklarda, Yalova benzeri tatil bölgelerinde kýsa þortlar giyen genç kýzlar ve kadýnlar, bu istismarcýlar tacizine uðruyor. Ýstismarcýlar, 'Siz böyle gezdiðiniz için deprem oldu' türünden saldýrýlarda bulunuyorlar. Bazý din adamlarýnýn þekilde dini istismar ederek, 'Dejenere yaþam bizi bu hale getirdi. Bundan ders alalým' dedikleri gözleniyor" (5). TBMM üyesi bir yazarýn (Nazlý Ilýcak) yazdýklarý ise sözde din adýna ahlâki bir çöküntünün tüm iþaretlerini veriyor: "Son iki yýldýr irtica takip bizi bekleyen baþka tehlikeleri görmedik. Allah'ýn gazabý bu yüzden üzerimize geldi" (6). Þeriatçý basýnda din istismarý, giderek oranlarda yapýlmaya baþlanýyor. Örneðin, depremin 6. gününde bir yazar (!) türbanlý doktor ve hemþireleri deprem bölgesine git çaðýrýyor. Bir baþkasý, ilkel bir kinaye ile Batý Çalýþma Grubu'nu enkaz temizlemeye davet ediyor. Bir diðeri, Atatürkçü Düþünce sivil toplum örgütlerinin nerede olduðunu soruyor ve Prof.Dr. Türkan Saylan, Prof.Dr. Bülent Berkarda gibi aydýnlara dil uzatýyor. Bir baþkasý ise, depremin merkez üssünün Batý Çalýþma Grubunun merkezine, 28 Þubat gizli belgelerinin saklandýðý yere yaký

6 olduðunu önesürerek, depremi ilâhi bir rastlantý olarak nitelendiriyor. Ama deprem bölgelerinin çoðunda Fazilet Partili Belediye Baþkanlarýnýn görevde olduðunu; felâketin fay hattý üzerinde çalýntý malzeme ile inþa edilen çürük yapýlaþmadan kaynaklandý gözardý ediyor. Bunlarýn müslümanlýðýný sorgulamak elbette bizlere düþmez. Türk olmadýklarý hatta Türk düþmaný olduklarýn yazdýklarý. Akýllara gelen tek soru þu: Acaba bunlar gerçekten insan mý?!. 4. Tarikatlar konusunda cahil insanlarýmýzý uyandýrmaya, bilgilendirmeye yönelik en vasat açýklamalardan bile kaçýnan; ancak özel toplantýlarda kapalý kapýlar ardýnda tarikatlarla ilgili gerçekleri söyleyebilen Diyanet Ýþleri Baþkaný, felâketten günler geçtik sonra, o da valiliklerin emriyle bölgeye din görevlileri göndermeye baþladý. Felâketin üzerinden günler geçtikten sonra, naaþlarýn yerine tek beze (kefen) sarýlmasýna, battaniye ya da elbiseleri ile defnedilmesine fetva verilmesi; ölenlerin gýyaplarýnda toplu cenaze namazý kýlýnmasý hiç þüphesiz gerekliydi ama o kadar anlamlý deðildi. Çukurlara fýrlatýlan naaþlarýn, çaresiz ýstýrab iç yakýnlarýn görüntüsünü unutmak mümkün deðil. Ýnsanlarýn en çok duaya ihtiyacý olduðu dönemde, valiliklerin resmi yazýsýný b gerekmiyordu. Bugüne kadar kamuoyunda imaj olarak sadece "alan" konumundaki din görevlileri, -müezzininden Diyanet Ýþleri Baþkanýna kadar- acaba ne zaman "veren" olmayý ve gerçekleri cesaretle ifade etmeyi öðrenecekler?!. Onlar deðiþmediði böyle kaldýðý sürece de sahtekâr þeyhler, þýhlar, hocaefendiler, müslümler, kalkancýlar ortalýkta fink atmaya devam edecekler. Gerçe görevlileri, þarlatanlar kadar cesur olmadýkça da ülkemizde bu kýsýr döngü kimbilir dana nice yýllar böyle sürüp gidecek!.. Ancak döngünün sona erdirilmesi sürecine bir katký olmak üzere -týpký daha önce Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'nýn nurcularla ilgili görüþl ettiðim gibi- "Yeni Hayat"ýn gelecek sayýlarýnda da, Cumhuriyetimiz için büyük tehlike arzeden bir baþka þeriatçý örgütün, süley yurtdýþý yapýlanmasý ile ilgili bilgileri verirken bu arada da Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'nca süleymancýlarla ilgili olarak devlete su ama kamuoyuna açýklanmayan rapordan da önemli alýntýlar yapacaðým. 5. Fethullah Gülen'in A.B.D.'den STV kanalýyla Türk halkýna gönderdiði baþsaðlýðý mesajý ile ayný kesimden "Zaman" gazetes olduðu yardým kampanyasý, kesinlikle yeterli ve samimi deðil. Mesaj gönderme ve halktan para toplama kampanyasýný Rum- Ermeni Patrikhaneleri de yaptý, yapýyor. Hatta Yunan Hükûmeti, Kýbrýs Rum Kesimi de yapýyor. Hiç þüphesiz bunlar yetmez. Fethullah Gülen'in ille de Türkiye'ye gelmesi, getirilmeye ikna edilmesi gerekiyor. Keza, bir örnek olarak, fethullahçý organizasyonun bugüne kadar halktan kandýrma yoluyla topladýðý 25 milyar dolarlýk mal varlýðýnýn hiç olmazsa % 2,5'unu, bir ifadeyle 1/40'ýný -zekât olarak- devlete ya da depremzedelere aktarmasý bile yaralarýn sarýlmasýna bir katký. Örneðin, bu para Tüpraþ'da eriyen tanklar onarýlabilir ya da tanesi ortalama dolara malolacak prefabrik sosyal konutlardan 'den fazlasý yapýlabilir. Fethullahçýlarýn tüm servetlerini borçlu olduðu Türk halkýndan -dini bir vecibe olan zekât olarak- bu parayý esirgeyeceklerine inanýyorum, çünkü tek yönlü soyguncu-vurguncu yapýlarý ortada. Sadece almayý bilenlerin vermeleri mümkün onlarýn milliyetçilikleri sahte, toplumsal vicdanlarý ise kendi basýnlarýnda yazdýklarý ile ortada!.. Bu ülkenin aydýn insanlarýnýn, toplumumuzdaki dinsel erozyonun, depremin sorumlularý olan Fethullah Gülenleri, Haydar Baþlarý, Bekir Berkleri, Kemal Kaçarlarý, Metin Kaplanlarý, Esat Coþanlarý ve daha nicelerinin peþlerinde olmalarýnýn gereðine dikkat çekiyorum. Bu yapýlanm izlemenin ve yakýn gelecekte de gereðini en radikal biçimde yerine getirmenin milli bir misyon ve bir sorumluluk olduðunu düþünüyorum. Nedenine gelince, dindýþý-tarikat depreminin, toplumsal hayatýmýzda, milli birlik ve beraberliðimiz üzerinde yol aç tahribatýn onarýmýnýn çok güç ve aðýr olduðunu bir tarihçi olarak çok iyi biliyorum. Bu açýdan da, özellikle Fethullah Gülen'i öze izliyorum... SONUÇ: 21. Yüzyýlda, fay hatlarýnda sadece tarýmsal alanlarýn yeraldýðý; müteahhitlerin hýrsýzlýk yapmadýðý; Türk ulusunu g yönetme becerisine ve deneyimine sahip siyasal iktidarlarýn iþbaþýnda bulunduðu; gerçek din görevlilerinin sahte dincilerden dah yürekli olduðu; þeriatçý þarlatanlarýn hiç yaþamadýðý bir Türkiye'de ve de Türk Dünyasý'nda özgürce ve güçlü olarak soluk alma temennisi ile... Dipnotlar 1. Ahmet Ünal, "YÖN'ün Hedefi Devlet", Aksiyon, 239: 3 Temmuz 1999, s Nuh Gönültaþ, "Hablemitoðlu'nun Adresi", Zaman, 30 Haziran Nuh Gönültaþ'ýn Zaman gazetesinde ve internette yayýnlanan makalesine cevap olarak gönderdiðim ve internette (SOTA) yayýnlanan "Fethullahçý Ýftiracýlar" baþlýklý cevabým: "Fethullahçý Suç Organizasyonunun bizzat elebaþýsý Fethullah Gülen'in kendi ifadeleriyle deþifre olmasýndan sonra geliþen olaylarda, bu organizasyonun tetikçi-sözcüleri tarafýndan adeta hedef haline getirildim. Nedeni çok basitti: Savunma stratejilerini "bizi sevenler Ýslâmý da sevenlerdir; karþý çýkanlar ise komünist-ateist ve bölücülerdir" mantýðý üzerine kuran orga bu hesabýnýn tutmamasýndan beni ve de Yeni Hayat dergisini sorumlu tuttu. Daðýlma ve panik sürecini yaþayan bu suç organizasyonunun þahsýma yönelik iftira kampanyasý da iþte böyle bir ruh haletinin ve olgunun sonucu olsa gerek... Bu iftira kampanyasý ile sýnýrlý olmak üzere, Fethullahçýlarýn Ýslâmiyetten, insanlýktan, kiþilik haklarýndan ve hukuktan, dediko ve gýybetten, iftiradan ve hakaretten, hoþgörüden ve demokrasiden ve de Türklükten ne anladýklarýný ortaya koyan birkaç örnek NUH GÖNÜLTAÞ VE ZAMAN Adýgeçen yazar (!) 'da yayýnlanan köþe yazýsýnda, anlaþýlan Fethullah Gülen'in kendisine ahirette þefaat (!) edeceði emin (!) olarak yalan söylemekte bir sakýnca görmedi. Býrakýn yazýnýn tümünü, sadece bir paragrafýndaki gerçekdýþý iddialar v bile bu konuda bir fikir vermeye yeterli:

7 "... SOTA (Research for Turkistan and Azerbaijan) Hollanda merkezli milliyetçi bir kuruluþ... Fakat Hablemitoðlu milliyetçi söylemlerle bu kuruluþla yakýn irtibata geçerek kitaplarýný SOTA yayýnlarý arasýnda çýkartmayý baþardý. Bu yayýnevi tarafýnd son kitabýnda "Dinciler kadýnlarý hareme hapsediyordu, bunlar yüzünden kadýnlarýmýz ezildi, sadece Türkiye'de deðil tüm Türk Dünyasýnda hep sorun din olmuþtu" gibi ifadeler kullanýyor. Kitabýn tamamýný okumadým ancak Hablemitoðlu hak-kýnda bilgi gönderen okurum, kitabýn hedefinin "Türk Dünyasý'nýn diðer gruplarýna da ayný bakýþý taþýmaya çalýþan, oradaki milliyetçi int özellikle de kadýnlarý manipule etmeyi hedef almýþ" bir çalýþma olduðunu yazýyor". Yazar (!), "kitabýn tamamýný okumadým" demekle en azýn-dan bir kýsmýný okuduðunu imaen söyleyerek yalana tevessül ediyo Þayet býrakýn okumayý, eline bile almýþ olsaydý, kitabýn -ve de diðerinin- SOTA yayýný deðil, Kýrým Dergisi Yayýný olduðunu g "Þefika Gaspýralý ve Rusya'da Türk Kadýn Hareketi ( )" adlý kitabýn toplam 682 sayfasýnýn hiçbir yerinde, týrnak içind yaparak verdiði cümle bulunmamaktadýr. Eski deyimle külliyen yalandýr. Yine kitabýn hiçbir yerinde "dincilerin kadýnlarý hareme hapsetmesi" cümlesi geçmediði gibi, bunun dýþýnda yazýlan, kadýnlarýn döneme iliþkin içinde bulunduklarý koþullar açýsýndan sorumlu olarak din gösterilmemektedir. Aksine, tezini güçlendirmek için yüzünü kýzartmadan alýntý biçiminde cümle uyduran yaz þayet kitabýn giriþ bölümünü bile okumuþ olsaydý, 5. sayfada þu yargý cümlesi ile karþýlaþýrdý: " Tüm bu olumsuzluklar, dindýþ uygulamalar hiç þüphesiz ki tek baþýna Ýslâmiyetin özünden kaynaklanmýyordu. Ýnsanlara, aklýn, mantýðýn ve bilimin üstünlüð söylemde deðil- gerçek anlamda sevgiyi, saygýyý, eþitliði, barýþý, adaleti öngören; 'kul hakký'na en büyük önemi veren Ýslâmiye gericiliði ve yobazlýðý da reddettiði muhakkaktý. Ama tüm bunlara raðmen, sýrf çýkarlarýna uygun olduðu için yüzlerce yýl önces birtakým köhnemiþ gelenek ve görenekleri, âdetleri, sapkýnlýk ve sapýk-lýklarý nesilden nesile "þeriat" adý altýnda dayatan anlay sahipleri, kadýný hem toplum ve hem de aile içinde köleleþtiren statükonun -dinin öngörülerine raðmen- devamýndan yanaydýlar Uygulamadaki çeliþkiler bununla da kalmýyordu: Rus egemenliði altýnda ezilen, aþaðýlanan, dinine hakaret edilen ve hatta din deðiþtirmeye zorlanan, topraklarý ellerinden alýnan, sürülen, cahil býrakýlan, temel hak ve özgürlüklerden mahrum býrakýlan, ký türlü baský, iþkence ve sindirme yöntemlerine karþý "erkekçe (!) bir direniþ sergileyemeyen ve de misyonerlerin tahribatýný yutkunarak seyreden gerici kadimciler, konu kadýnlara gelince, 'dinden asla ödün vermeyen kahramanlarý' oynamaktaydý. Demek ki, güçleri sadece kadýnlara yetmekteydi..." Belli ki yazar (!), kitabý eline bile almadan ahkâm kesiyor. Ama bunu yaparken, eþim Doç.Dr. Þengül Hablemitoðlu ile birlikte bu kitabý yazmak için harcadýðýmýz dört yýla yakýn bir emeði de yok sayýyor. Kaldý ki, yazarýn (!) kitabý kýsmen okusa da anlayac ciddi kuþkularým sözkonusudur. Kýz çocuklar ile erkek çocuklarýna -güvenemedikleri için- ayrý eðitim verdiren; kadýna sadece c öngörerek bu dünyada onu sadece çocuk doðuran, kocasýna hizmet eden bir cinsel obje olarak deðerlendiren ve toplumsal hayattan, çalýþma hayatýndan soyutlayan; namus ve iffet gibi kavramlarý sadece kadýný türban, çarþaf ve benzeri örtü altýna sokmakla, tokalaþmamakla, kalbi tesettürü yok saymakla özdeþleþtiren; ancak sýkýþýnca da medyadaki tartýþma programlarýnd erkekçe (!) çýkýp kendilerini savunmak yerine Nevval Sevindi'nin arkasýna sýðýnan fethullah-çýlarýn takýyye denilen ikiyüzlü sahtekârlýklarýndan iðrenmem de herhalde normaldir. Elbette ki, kitabýmýz Türk Dünyasýnýn milliyetçi entellektüellerinin anlayac deðerlendireceði bir kitaptýr; düþük IQ'lu, cahil, ruhban heveslisi sahtekâr mürtecilerin anlayacaðý gibi deðil. Milliyetçi entellektüe þeyden önce bireydir. Þeyhlerinin arkasýndan takýlýp gitmezler. Þeyhlerinin tek parmaðý ile gazoz açmasýndan, yüz mimiklerind gözyaþlarýndan keramet çýkarmazlar. Onun için de tarafýmýzdan manipüle edilmeleri sözkonusu deðildir. Zaman ceridesinin yazarlarýnýn seviye açýsýndan hiç de birbirlerinden aþaðý kalmadýklarý görülüyor. Yaklaþýk 10 ay önce, Ga Beye yapýlan saldýrýlar sýrasýnda, Hekim-oðlu Ýsmail müstearýyla yazan emekli astsubay Ömer Okçu, olaðanüstü bir kültür (!) kütüphanesindeki kitaplarýn adedi ya da deðeri yerine ilginç bir saptamayla "onbir ton" tuttuðunu ifade ederken, Allah ile kul arasýndaki ruhbanlýðý reddeden sözlerime de þu çok parlak savunmayý getiriyordu: "Allah'la kul arasýna aracý girmemeliymiþ... Elbette, fakat Allah' la kul arasýna din düþmanlarý girerse, Müslümanlarý Ýslâmiyetten uzaklaþtýrýrsa Necip Bey buna ne diyece Sanki Ýslâmiyet çok zayýf, güvenilmez bir din de, ille araya birilerinin -konumuzla ilgili olduðu için Fethullah Gülen'in- girmesi gerek!.. Yazýk, çok yazýk!.. BÝR BAÞKA YALAN Nuh Gönültaþ makalesinde SOTA'ya göndermede bulunarak benim bu kuruluþu yönlendirme çabasý içinde bulunduðumu iftirae yazýyor: "Tabii SOTA listesini izleyenler için Necip Hablemitoðlu ismi pek itici geliyordu. Çünkü onun bu gibi yazýlarla ani çýkýþla planlý saldýrýlarý milliyetçi eðilimleri olan bu kuruluþu manipüle etme çabalarý, birçok liste üyesini tedirgin etmiþti. Hatta bir üye 'B dikkat etmek lâzým. Görünüþte milliyetçi görüþler eksenli içe kapanýk, faþizan bir sol-sað platformu oluþturma amaçlý oluþturulm kuruluþlar tarafýndan kurulduðu belli olmayan Yeni Hayat adlý yayýn organýnda cemaate karþý yazý yazdý ve hatta bu yüzden tazminata mahkûm edildi' diyordu". Yazar (!), nedense gerçekdýþý iddialarýný, adýný bir türlü vermediði, belki hayali, belki de gerçek okuyucularýna dayan-dýrmakt sorumlu, ahlâklý bir gazetecilik anlayýþý, mutlaka gelen bilginin doðruluðunun tahkikini gerektirir. Örneðin, yazarýn (!) SOTA'da d yayýnlanan bu yazýsýnýn ardýndan, gerek kendisi ve gerekse uðruna yalan söylemeyi, iftira atmayý göze aldýðý þeyhi için -cinse eðilimleri dahil- pekçok bilgi geldi. Doðrulanmasý kesinlikle mümkün olmayan, doðrulansa bile kiþilik haklarýna duyduðum saygý nedeniyle bu bilgileri "bilgi" diye kullanmam elbette sözkonusu deðildi ve kullanmadým da. Bu açýdan þeriatçýlarýn takýyye adý a kullandýklarý "çamur at izi kalýr" mantýðý yazara (!) kesinlikle yakýþmamaktadýr. Ay-rýca, YENÝ HAYAT, söylendiði gibi, hatta if edildiði gibi kimler tarafýndan kurulduðu belli olmayan, faþizan amaçlý sað-sol platformu oluþturmak üzere ortaya çýkan karanlýk dergi deðildir -nitekim, YENÝ HAYAT dergisine malûm AKSÝYON dergisinin 239 No.lu sayýsýnda benzeri iðrenç isnat aynen tekrarlanmaktadýr-. YENÝ HAYAT, ilk sayýsý Kasým 1994'de çýkarýlan ve o tarihten itibaren de, Av. Hanifi Altaþ ve Av. Hasan Gürbüz' ün yönetiminde yayýn hayatýný Ýstanbul'da sürdüren TÜRKÇÜ-ATATÜRKÇÜ bir dergidir. Çaðdaþlýðý yakalamýþ, her t

8 tutuculuðun, parti ayýrýmýnýn üstüne çýkmýþ Türkçü, Atatürkçü entellektüellerin dergisidir. Laik hukuk sisteminin, tam baðýmsýz emperyalizme karþýlýðýn savunucusudur. Ýç ve dýþ odaklý her türlü tehdide karþý duyarlýdýr. Yazarlarý arasýnda katý bir baðn yoktur. Sayfalarý, emperyalizmin her türlüsüne, etnik bölücülüðe, þeriatçýlýða karþý olan her türlü siyasal düþüncedeki aydýnlara Prof.Dr. Alpaslan Iþýklý, Metin Erksan gibi kamuoyunda "Türk Solu" içinde tanýmlanan aydýnlar da bu dergiye yazý yazmaktadýr Kesinlikle ifade ediyorum, yazarýn (!) bir okuyucusunun ifadesiyle cemaat -gerçekte fethullahçý suç organizasyonu- aleyhine YENÝ HAYAT dergisinde yazdýðým hiçbir yazýmdan dolayý tazminata mahkûm olmadým, tamamiyle yalandýr, iftiradýr. Bu bilgiy tahkik etmeden yazan yazarýn (!) devam eden bir davaya karþý sorumluluðu ise ortadadýr. Fethullah Gülen'in tazminat davasý a doðrudur, ancak duruþma 7 Ekim 1999 tarihinde yapýlacaktýr. Daha bir duruþma bile yapýlmamýþtýr ki, mahkûmiyetten söz edilebilsin. Bu konuda, fethullahçýlarýn iftiralarýna maruz kalan Av. Hanifi Altaþ, YENÝ HAYAT dergisinin son 57. sayýsýndaki makalesinde bu traji-komik durumu esprili bir üslûpla þöyle özetlemektedir: "... Son kaset olayý patlak vermeden onbeþ gün önce bize yapýlan tebligat üzerine, seyyar vaiz Fethi'nin avukatý Feti Ün tarafýndan Ýzmir 13. Asliye Hukuk Mahkemesinde müvekkili adýna 'FAÝZÝ ÝLE BÝRLÝKTE BEÞ MÝLYAR TL.' tutarýnda manevi tazminat davasý açýlmýþ olduðunu öðrendik. Davalýlar Ne Hablemitoðlu, yazýiþleri müdürümüz Hasan Gürbüz ve Yeni Hayat Yayýncýlýk Limited Þirketidir. Talep ettikleri manevi tazminatý birlikte istemelerindeki garabet bunlarýn sahtekârlýðýnýn bir baþka delilidir. Öte yandan daha önce kendisiyle yapýlan bir çok söy dünya malý ile hiçbir ilgisi bulunmadýðýný ýsrarla vurgulayarak kendisinden hep 'ben fakir, bu fakir' diye söz eden vaiz efendinin, davalýlarýn hiçbirinin hayatýnda bir arada görmemiþ olduðu beþ milyar gibi bir meblaðý fütursuzca ve üstelik de faizi ile birlikte is olmasýna ne demeli? Hani vaiz efendinin bir tek kefen parasýna ihtiyacý vardý? Eðer öyle olsa mesele kolaydý. Yeni Hayat olarak biz Hocayý gömme iþini ve masraflarýný da yüklenebilirdik. Ama bu kadarý doðrusu çok fazla ve tevazu simgesi vaiz efendiye de hiç mi hiç yakýþmýyor"... YÖNLENDÝRME VE C.I.A. ÝMASI Nuh Gönültaþ, köþe yazýsýnda SOTA'yý manipüle çabasýnda olduðumu, bunun da birçok liste üyesini tedirgin ettiðini yazýyor. S þirket deðil, "tek kiþilik ordu" tanýmlamasý ile özdeþleþen Sayýn Mehmet Tütüncü'nün eseri. SOTA, Sayin Tütüncü' nün yanýsýra Cengiz Turan olmak üzere diðer aktif editör yardýmcýlarýnýn yönetiminde, tüm Türk Dünyasýna hizmet veriyor. Sadece fethullah nakþibendilere mi, nurculara mý, kadirilere mi, süleymancýlara mý ya da diðer þeriatçý yapýlanmalara mý? Elbette hayýr. Müslüm ortodoks, musevi, belki de ateist, ama din ve inanç ayýrýmý yapmaksýzýn tüm Türk Dünyasýna internet hizmeti sunuyor. Boyculu etnik ve dinsel ayrýmý reddediyor. Bugüne kadar SOTA'yý fethullahçýlar ya da diðer þeriatçý yapýlanmalar kesinlikle yönlendirem Benim yönlendirme çabalarýmýn var olduðunu öne sürmek, Sayýn Tütüncü ve bir avuç saygýn arkadaþýna çamur atmakla özdeþ benim gibi Türkçülerin savunduðu görüþlerinden birtakým boycularýn ve þeriatçýlarýn rahatsýz olmasý normaldir. Önemli olan, S farklý düþüncelerin ve tezlerin özgürce, akademik ölçütlerde ifade edilmesidir. Sayýn yazar (!) farklý coðrafyada daðýnýk halde ya milyonu aþkýn büyük ve köklü bir ulusun, Türk ulusunun evlâtlarýyýz. Çarlýk Rusyasý'nda Ýlminski ile baþlayan bir asimilasyon p sonucu, paramparça edilmiþ, Türk adýný kullanmaktan korkan, kaçýnan bir topluluðun, bir de tarikat, cemaat ya da her neyse yüzlerce parçaya bölünmesine hangi vicdanla razýsýnýz? Bu ne biçim bir milliyetçiliktir? Hangi tarikat ya da cemaat kendisinden olmayanlarý kabul ediyor ve saygý duyuyor? Süleymancýlar, kendilerinden olmayanlarýn babalarý bile olsa cenaze namazýna katýlmýyor? Nakþilere göre en müslüman kendileri. Keza fethullahçýlara, kadirilere, nurculara göre de öyle. Hem ümmetçi olacak hem de milliyetçiliði sizden olmayan, Allah ile aralarýna aracý þeyh koymayan, koymayý reddeden, putlaþtýrmayan yüz milyonu a Türke býrakmayacaksýnýz?!. Hatta, utanmad da ülkücülüðü de tekelinize alacaksýnýz!.. Bu arsýzlýkla sizler SOTA'yý yönlendire yönlendiremezsiniz de. Ancak, bilmelisiniz ki SOTA, varoluþ nedenine uygun olarak Türkten, Türklükten taraftýr, þeriatçýlýktan ya bölücülükten ya da komünistlikten ya da boyculuk sapkýnlýðýndan deðil... Gönültaþ, yazýsýnda Paul Henze ve Graham Fuller'in SOTA'nýn ingilizce bültenine üye olduðunu belirtip, Sayýn Tütüncü ve arkadaþlarýna üstü kapalý bir imada bulunuyor. Niye sadece Paul Henze ve Graham Fuller?!. Türk Dünyasýnýn internetteki tek b varlýðý olan SOTA'nýn bültenlerini emin olunuz ki, mutlaka ve mutlaka Alman Ýstihbarat Servisi BND baþta olmak üzere, SAVAK KGB, KIP, MSS-MPS-GUOANBU, M15-M16 gibi diðer Türklük düþmaný ülkelerin yabancý servisleri de izliyordur. Ýzlememeleri düþünülemez bile. Ama niye bu fazlasýyla deþifre olmuþ iki C.I.A. görevlisinin adlarý özellikle geçiyor?!. Gönültaþ'ýn cümlelerinde mesajý, belli bir zekâ ve kültür düzeyindeki kiþilerin algýlamamasý elbette mümkün deðildir. Ve ayýptýr, Sayýn Tütüncü ve arkad kendilerine gösterdiði hoþgörüye, saygýya, güvene ihanettir. Fethullahçýlarýn da insan haklarý vardýr ama C.I.A.'yla iþbirliði ithamýna iliþkin haklarý hiç yoktur: Rusya'daki okullarda görev ya kýrmýzý pasaportlu A.B.D. vatandaþý öðretmenlere maaþ ödemediklerini söyleyenler kendileri, hem de bizzat Fethullah Gülen'in aðzýndan: "Asya'daki bazý okullarda Amerikalý öðretmenlerin çalýþmasý buna delil olabilir mi? Amerikalý, Alman, Ýngiliz kýsaca milletten öðretmen veya baþka türlü görevli dünyanýn her tarafýnda, Türkiye'deki çeþitli okullarda, hatta bazý hassas Türk resmi dairelerinde çalýþmýyor mu? Meselâ, istihbarat teþkilâtýmýz olan MÝT'in CIA ve MOSSAD'la þu veya bu þekilde münasebeti old bazý konularda iþbirliði yaptýklarý bir vakýa deðil mi? Ayný þekilde, Türk Ordusu NATO içinde Amerikan ordusu yakýn iþbirliði içi mi? (Lynne Emily Webb, Ýftiranýn Deðiþmeyen Mantýðý, Ýstanbul: Zaman Yay., Çev. Özgür Olgun, 1999, s. 134). Þeyhliðini üst Devletini elegeçirmek üzere programlanmýþ fethullahçý suç organizasyonunu Türk Devleti ve devletin Genel Kurmay gibi, MÝT g temel kurumlarý ile eþit konumda gören ve alternatif hak talebinde pervasýzca bulunan Fethullah Gülen, bir baþka yerde yine bizzat þu cümleleri yazmaktaydý: "Bu manada inanmýþ bir insanýn batý karþýsýnda Amerika'yla entegrasyon karþýsýnda olmasý katiyyen düþünülemez" (Zaman, 4 Eylül 1997). Gülen'in entegrasyon dediði herhalde tam baðýmsýzlýk olmasa gerek. Ýþte fethu milliyetçiliði ve uþaklýðý!.. RADÝKAL TÜRKÇÜLÜK

9 Yazar (!) þahsýma atfen radikal Türkçülükten bahsetmektedir. Türkçülüðün radikali, serti, yumuþaðý olmaz. Türkçülük, estetiktir, akýldýr, bilimdir, kýsaca bir bilinçtir. Fethullahçýlýk ise diðer þeriatçý yapýlanmalarda olduðu gibi bir inanç ve duygu sömürüsüdür denilen ikiyüzlü sahtekâr-lýða cevaz verdiði için de "yumuþak"týr. Türk kelimesinin baþýna sünni, þii, hristiyan, tarikat, radikal gib eklenemez, eklense de yakýþmaz, eðreti durur. Türk, Türkçülük gibi kavramlar ayrýca sýfat gerektirmez... BÝR BAÞKA ASILSIZ ÝSNAT Nuh Gönültaþ, yazýsýnýn son paragrafýnda asýlsýz isnatlarýný þu terbiyeden yoksun cümlelerle noktalýyor: "Hablemitoðlu, hiçb grupla mücadele etmediði halde sadece Hocaefendiyi hedef alýyor, bunu yaparken de milliyetçi çevrelere yamanmaya çalýþýyor. Baþta da söylediðim gibi bu adam izlenerek, son dönemde aklý baþýnda hiç kimsenin prim vermediði sadece medyamýzdaki baz 'düðmeler' tarafýndan çýðýrtkanlýðý yapýlan rapor adlý müsveddelerin nerelerde hazýrlandýðý tahmin edilebilir!" Þimdi Nuh Gönültaþ adýný taþýyan Zaman yazarýna soruyorum: Fethullah Gülen ve cemaatini ya da suç organizasyonunu Türkiye'nin birinci derecede tehlikeli iç ve dýþ tehditler sýralamasýnýn baþýna koyan Milli Güvenlik Kurulu; Fethullahçýlarýn Anayasal düzeni ilga suçunu iþlediklerine iliþkin topladýðý bilgi ve belgelerle Fethullah Gülen'in idamý istemiyle soruþturma açan DGM Savcýsý; Fethullahçý suç organizasyonunun örgütsel yapýsý ile ilgili ön hazýrlýk çalýþmalarýný sürdüren Batý Çalýþma Grubu ve Sivil Ça Fethullahçý suç organizasyonunun tüm yasadýþý eylemlerini delilleri ile çýkaran ve bu konuda resmi raporlar düzenleyen Emniy M.Ý.T. ve Askeri Ýstihbarat... Sayýn Yazar (!) devletin bu asli kurum ve kuruluþlarý sizce ne yapmaya çalýþýyorlar? Sizin deyiminizle kime "yamanmaya" çalýþýyorlar. Devlet haksýz, siz haklýsýnýz, güldürmeyin insaný... Evet, bir Cumhuriyet aydýný, bir Atatürkçü bilim adamý olarak, Türklük bilincine sahip bir araþtýrmacý sýfatýyla sizi ve þeriklerini rahatsýz ettiðimi, itici geldiðimi biliyorum. Hatta canýnýzý fazlasýyla acýttýðýmýn da farkýndayým. Savunma stratejinizin çöküþün rolümün olduðunu da kabul ediyorum. Þuna inanabilirsiniz ki fethullahçýlara özel bir husumetim yok. Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmezliðine tehdit oluþturan tüm iç ve dýþ tehdit odaklarýnýn kürtçülerin, mezhepçilerin, þeriatçýlarýn, marksist terör örgütleri Ama biliyorum ki, bunlarýn için en tehlikelisi, takýyye denilen sahtekârlýðý en aþaðýlýk biçimde sürdüren, devleti içten içe ele geç þeriat düzenini getirmeye çalýþan ve bunun için de teknolojinin tüm imkânlarýný kullanan fethullahçýlar. 1968'den bu yana yayýn kitap ve makalelerimde, ayrým gözetmeksizin bu ihanet odaklarýný teþhir etmeye çalýþtým. YENÝ HAYAT dergisinin önceki sayý bu ihanet odaklarýndan "Kaplancý"larýn Alman Anayasayý Koruma Örgütü, bir baþka ifadeyle Ýç Ýstihbarat Servisi olan BfV ile i üzerine yazdým, yani sizler özel deðilsiniz. Lütfen gerçekdýþý bilgi vermeyin. Diðer taraftan, Zaman ve Akit gazetelerinde þahsýmla ilgili olarak: "Kütüphane-arþiv hýrsýzý", "Ýslam düþmaný", "Abdülhamit Ha olduðu için Abdülhamitoðlu olan resmi soyadý yerine takma soyadý kullanýyor", "muhbir", "enforman", "A.B.D.'nin patriotu" gibi yakýþýksýz ve ilgisiz benzetmeleri içeren iftira ve hakaret kampanyasý açýldýðýný tüm kamuoyu izliyor. Hiçbir delil, yargý kararý olmaksýzýn bu kampanyayý yürütenler hakkýnda, -Nuh Gönültaþ dahil- Cumhuriyet Savcýlýðýna suç duyurusu yapýlacak ve en tazminat davasý açýlacaktýr. Sözde Ýslâmiyeti savunduðunu söyleyenler, riyayý, yalaný, gýybeti, dedikoduyu en büyük günah sa kýrmayý en aðýr günah olarak addeden Ýslâmiyet adýna bu suçlarý iþlemiþlerse, bu yanlarýna kâr kalmamalýdýr. Daha bu düny iftiralarýnýn bedellerini hiç þüphesiz ödeyeceklerdir. Nuh Gönültaþ gibiler, asýlsýz hakaret ve isnatlarý ile þahsýmý tahrik ederek fethullahçýlarla ilgili mücadele stratejileri konusunda ilham kaynaðý oluþturmaktadýrlar. Türkçü kesim içinde, fethullahçý ve diðer þeriatçý yapýlanmalarla ilgili en zengin arþive sahip Fethullahçýlarýn tüm kasetlerini, bilgilerini, belgelerini, faaliyetlerini en yakýn takip eden ve deþif1re ederek ihanetlerinin kamuoyunca bilinmesini saðlayan sýnýrlý sayýdaki aydýnlardan biriyim. Fethullah Gülen'in yargýlanmasý, organizasyonun çökertilmesi için þeriatçý kardeþlerimin daha çok canýný sýkacaðýmdan kims olmasýn... NOT: Fethulllahçý Ýbrahim Öztürk'ün iftiralarýna ise bir sonraki yazýmda devam edeceðim". 4. Fethullahçýlarýn okul açabilmek için þarkvari bir kurnaz-lýkla Orta Asya Cumhuriyetleri'nin Devlet Baþkanlarýna çok açýk övg düzerken, özellikle Özbekistan'daki Türkçüleri karþýsýna alarak ihbarda bulunmalarý, mutlaka deðerlendirilmesi gereken bir olgu Fethullahçýlarýn ABD Ortodoks Patriði dahil özellikle Türk düþmanlýðý ile ünlü ortodoks din adamlarýyla olan iliþkilerinde, ucuz ç dayalý ayný riyakârlýk ve yaðcýlýk sözkonusudur. 5. Hürriyet, 21 Aðustos 1999, s. 9.

10 6. Emin Çölaþan, "Ýþte Deprem Yobazlarý", Hürriyet, 22 Aðustos 1999

Deprem Felaketi ve Fethullahçýlar: Fethullah Gülen, Memlekete hoþ Geldin!..

Deprem Felaketi ve Fethullahçýlar: Fethullah Gülen, Memlekete hoþ Geldin!.. Deprem Felaketi ve Fethullahçýlar: Fethullah Gülen, Memlekete hoþ Geldin!.. Türkiye'nin sürekli deðiþen gündeminde þu sýralar Fethullah Gülen yer almýyor. Akýllara gelen ve bazý yayýn organlarýnda dillen

Detaylı

Olmak ya da Olmamak. Cumhuriyetin temel niteliklerine

Olmak ya da Olmamak. Cumhuriyetin temel niteliklerine 2007y ý l ý ü l k e - m i z için bir ol-mak ya da olmamak savaþýna sahne olacaða benziyor. AKP, çeþitli kesimlerden gelen uya-rýlara raðmen ülkemizi bir is-lâm devletine dönüþtürme tutkusundan vazgeçmedi,

Detaylı

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB Danýþma Kurulu 38. Dönem 2. Toplantýsý 16 Nisan 2005'te Ankara'da TMMOB çalýþmalarý üzerine bilgilendirme ve TMMOB çalýþmalarýnýn deðerlendirilmesi gündemi

Detaylı

Endi eli yimserlik Kamuoyu Beklentilerinde Pozitif Trend Devam Ediyor Genel Seçim Sürecine AKP Önde Giriyor, CHP Takipte de Bahar Havasý Türkiye nin LoveMarklarý Arçelik-Adidas-Nokia-LCWaikiki-Beko Türkiye

Detaylı

Kafkaslarda Barýþa Giden Yol Savaþtan mý Geçmeli?

Kafkaslarda Barýþa Giden Yol Savaþtan mý Geçmeli? Kafkaslarda Barýþa Giden Yol Savaþtan mý Geçmeli? Dr. Ali Asker (*) AGÝT Minsk Grubu = AGÝT Turizmi Son birkaç aydan beri Azerbaycan siyasi terminolojisine yeni bir terim dahil edilmiþtir: AGÝT Turizmi.

Detaylı

KANUNSUZ TALÝMATLARI YERÝNE GETÝRMEK ZORUNDA DEÐÝLSÝNÝZ. Çünkü Anayasa ve yasalar bizden yana: 2 Nisan 2007 Onlarca film ve dizi, 3 yýllýðýna kiraya verildi. TRT ye 40 milyon dolar gelir getirmesi gerekirken,

Detaylı

SAYIN TAKİPÇİLERİMİZ,

SAYIN TAKİPÇİLERİMİZ, SAYIN TAKİPÇİLERİMİZ, Araştırma grubumuza destek amacıyla 2000-2015 seneleri arasındaki konuları içeren bir ARŞİV DVD si çıkardık. Bu ARŞİV ve VİDEO DVD lerini aldığınız takdirde daha önce takip edemediğiniz

Detaylı

mmo bülteni þubat 2005/sayý 81 doðalgaz temin ve tüketim politikalarý raporu da basýn mensuplarýna daðýtýlmýþtýr.

mmo bülteni þubat 2005/sayý 81 doðalgaz temin ve tüketim politikalarý raporu da basýn mensuplarýna daðýtýlmýþtýr. TÜRKÝYE DE DOÐAL GAZ TEMÝN VE TÜKETÝM POLÝTÝKALARI Basýna ve Kamuoyuna 10 Ocak 2005 Oda Baþkanýmýz Emin KORAMAZ Odamýzýn Doðalgaz alanýnda yaptýðý çalýþmalarý ve Türkiye deki Doðalgazýn durumu hakkýnda

Detaylı

SOSYAL BÝLÝMLER 1 TESTÝ (Sos 1)

SOSYAL BÝLÝMLER 1 TESTÝ (Sos 1) Dershanede doðru þýkkýnýz SOSYAL BÝLÝMLER1 TESTÝ (Sos1) Bu testte sýrasýyla, Tarih (113) Coðrafya (1423) Felsefe (2430) ile ilgili 30 soru vardýr. 1. Tarih öncesinde yaþayan insanlar, araç gereç yapýmýnda

Detaylı

Ýçindekiler Kayseri Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi Adýna Sahibi, Dernek Baþkaný Yayýn Yönetmeni Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü M. Orhan CEBECÝ Dergi Komisyonu Gamze POSTAAÐASI Rýfat DEDEMAN Danýþma Kurulu

Detaylı

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI Türkiye Ýnþaat ve Tesisat Müteahhitleri Ýþveren Sendikasý (ÝNTES) 01 Haziran 2001 tarihinde Ýstanbul'da Hilton Otelinde

Detaylı

T.C. GAZİEMİR KAYMAKAMLIĞI

T.C. GAZİEMİR KAYMAKAMLIĞI T.C. GAZİEMİR KAYMAKAMLIĞI Benim Naçiz Vücudum Elbet Bir Gün Toprak Olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti İlelebet Payidar Kalacaktır. K.Atatürk ATATÜRK ÜN EBEDİYETE İNTİKALİNİN 71. YILDÖNÜMÜ ANMA TÖRENİ

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

www.tukcev.org.tr www.tupadem.hacettepe.edu.tr Editörler: Prof. Dr. Müberra Babaoðul Araþ. Gör. Uzm. E. Betül Sürgit

www.tukcev.org.tr www.tupadem.hacettepe.edu.tr Editörler: Prof. Dr. Müberra Babaoðul Araþ. Gör. Uzm. E. Betül Sürgit Sanayi ve Ticaret Bakanlýðý nýn katkýlarý ile Tüketici ve Çevre Eðitim Vakfý (TÜKÇEV) ve Hacettepe Üniversitesi, Tüketici - Pazar - Araþtýrma - Danýþma - Test ve Eðitim Merkezi (TÜPADEM) ortak çalýþmasý

Detaylı

haber TMMOB ESKÝÞEHÝR KENT SEMPOZYUMU GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ Türk Mühendis ve Mimar Odalarý Birliði Eskiþehir Ýl

haber TMMOB ESKÝÞEHÝR KENT SEMPOZYUMU GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ Türk Mühendis ve Mimar Odalarý Birliði Eskiþehir Ýl ESKÝÞEHÝR KENT SEMPOZYUMU GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ Türk Mühendis ve Mimar Odalarý Birliði Eskiþehir Ýl Koordinasyon Kurulu nun düzenlemiþ olduðu ESKÝÞEHÝR KENT SEMPOZYUMU 28-2 Þubat tarihinde Eskiþehir Anemon

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kahramanmaraş ın Elbistan İlçesi nde siyaseti sadece insan için yaptıklarını, iktidara gelmeleri halinde terörü sonlandırıp ülkeye huzuru getireceklerini

Detaylı

ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ

ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ 5899 ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi : 16/4/2012 No : 2012/3073 Yayımlandığı

Detaylı

5510 SAYILI KANUNUN 100 ÜNCÜ MADDESÝNÝN UYGULANMASI HAKKINDA TEBLÝÐ Pazartesi, 29 Eylül 2008

5510 SAYILI KANUNUN 100 ÜNCÜ MADDESÝNÝN UYGULANMASI HAKKINDA TEBLÝÐ Pazartesi, 29 Eylül 2008 5510 SAYILI KANUNUN 100 ÜNCÜ MADDESÝNÝN UYGULANMASI HAKKINDA TEBLÝÐ Pazartesi, 29 Eylül 2008 28 Eylül 2008 PAZAR Resmî Gazete Sayý : 27011 TEBLÝÐ Sosyal Güvenlik Kurumundan: 5510 SAYILI KANUNUN 100 ÜNCÜ

Detaylı

Yaz l Bas n n Gelece i

Yaz l Bas n n Gelece i Emre Aköz Yeni Okur-Yazarlar ve Gazetelerin Geleceği ABD li serbest gazeteci Christopher Allbritton õn yaşadõklarõ bize yazõlõ medyanõn (ki bu tabirle esas olarak gazeteleri kastediyorum) geleceği hakkõnda

Detaylı

Theo Nichols Nadir Suður Önsöz Bu araþtýrma Sivil Toplum Diyaloðu: Ortak Çalýþma Kültürü Aracýlýðýyla AB ve Türkiye den Ýþçilerin Bir Araya Getirilmesi projesinin bir parçasý olarak gerçekleþtirilmiþtir.

Detaylı

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME Doç. Dr. Ýlker BELEK Akdeniz Üniversitesi Týp Fakültesi Halk Saðlýðý Anabilim Dalý Öðretim Üyesi SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME Burjuva Sýnýf Saldýrýsýnýn Tepe Noktasý Yukarýda tanýmlanan saðlýk sistemi yapýsý

Detaylı

HAK ARAMA SÜRECÝNDE YASAL UYGULAMALAR HAKKINDA TUTUMLARI ARAÞTIRMASI. Giriþ. Örneklem ve Yöntem

HAK ARAMA SÜRECÝNDE YASAL UYGULAMALAR HAKKINDA TUTUMLARI ARAÞTIRMASI. Giriþ. Örneklem ve Yöntem Giriþ Bu yazýda TODAÝE KYUP (Türkiye ve Ortadoðu Amme Ýdaresi Enstitüsü Kamu Yönetimi Lisans Üstü Uzmanlýk Programý) gereðince hazýrlanan Bireysel Ýþ Uyuþmazlýklarýnda Hak Arama baþlýklý tez de yer alan

Detaylı

TAKIM KURMA. 4) Üyeler arasýnda yüksek derecede güven duygusu geliþmiþtir. 2. TAKIM ÝLE ÇALIÞMA GRUBU ARASINDAKÝ FARKLILIKLAR :

TAKIM KURMA. 4) Üyeler arasýnda yüksek derecede güven duygusu geliþmiþtir. 2. TAKIM ÝLE ÇALIÞMA GRUBU ARASINDAKÝ FARKLILIKLAR : NOT : Bu bölüm önümüzdeki günlerde Prof.Dr. Hüner Þencan ýn incelemesinden sonra daha da geliþtirilerek son halini alacaktýr. Zaman kaybý olmamasý için büyük ölçüde- tamamlanmýþ olan bu bölüm web e konmuþtur.

Detaylı

Türkiye de Kutuplaşmanın Boyutları Araştırması. 1 Şubat 2016

Türkiye de Kutuplaşmanın Boyutları Araştırması. 1 Şubat 2016 Türkiye de Kutuplaşmanın Boyutları Araştırması 1 Şubat 2016 Yöntem ve Künye Araştırma çalışması, 3-10 Aralık 2015 tarihleri arasında, Türkiye 18+ yaş nüfusunu temsil eden 1024 kişiyle, 16 ilin kentsel

Detaylı

Günlük Bülten. 23 Eylül 2002

Günlük Bülten. 23 Eylül 2002 Günlük Bülten PİYASA KAPANIŞLARI Kapanõş Günlük Değ. İMKB-100 9,325 %0.7 TL/$ 1,651,792 -%0.5 Bono Faizi (7 Mayõs 2003) %72.4 %0.0 İMKB İşlem Hacmi ($ mn) 9,093 67 9,225 9,258 9,325 9,264 94 İMKB-100 118

Detaylı

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam SÖZCÜKTE ANLAM 1 Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam BADEM AÐACI Ýlkbahar gelmiþti. Hava bazen çok güzel oluyordu. Güneþ

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Cumhuriyet Halk Partisi CHP ile, üniversitelerde okuyan gençlerin temsilcileri bir araya geldi, 15 sorun belirledi ve bu sorunların nasıl çözüleceği konusunda görüş birliğine vardı. Tarih : 04.12.2014

Detaylı

Kocaeli Bölgesindeki Halkla Ýliþkiler Uzmanlarýnýn Profiline Yönelik Bir Araþtýrma

Kocaeli Bölgesindeki Halkla Ýliþkiler Uzmanlarýnýn Profiline Yönelik Bir Araþtýrma Kocaeli Bölgesindeki Halkla Ýliþkiler Uzmanlarýnýn Profiline Yönelik Bir Araþtýrma Öðr. Gör. Tümay CÝÐERDELEN Kocaeli Üniversitesi Ýletiþim Fakültesi ÖZET Günümüzde iþletmeler için halkla iliþkiler departmanlarý

Detaylı

"medya benim ayağımın altına muz kabuğunu biraz zor koyar" vari açıklamalarda bulunuyordu ki Olanlar oldu

medya benim ayağımın altına muz kabuğunu biraz zor koyar vari açıklamalarda bulunuyordu ki Olanlar oldu - Aman ormancı, yaman ormancı Bıraktın bizde derin bir acı - Dua ile bisiklet gider mi?... - Özbek Paşa'dan AKP falı... Ve - Bush'tan "beni kimse sevmiyor" sendromu RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar T.C. ÇANKAYA BELEDİYE BAŞKANLIĞI BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ, GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK VE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Detaylı

11 II. BÖLÜM Zaman Ýçindeki Eðilimler: Kadýnlarýn Ýþgücüne Katýlýmý Neden Düþüyor? Bu bölüm Türkiye de kadýnlarýn iþgücüne katýlýmýnýn son yirmi yýlda neden düþmekte olduðunu anlamayý amaçlamaktadýr. Yapýlan

Detaylı

T.C. BAŞBAKANLIK Diyanet İşleri Başkanlığı. ADANA VALİLİĞİNE (İl Müftülüğü)

T.C. BAŞBAKANLIK Diyanet İşleri Başkanlığı. ADANA VALİLİĞİNE (İl Müftülüğü) Evrak Tarih ve Sayısı: 14/01/2016-E.2564 T.C. Sayı :75704976-300- Konu :2016 Hac Organizasyonu Görevli Seçimi Talimatı GÜNLÜ EVRAK ADANA VALİLİĞİNE (İl Müftülüğü) Hac farizasını yerine getirmek üzere Suudi

Detaylı

Þiddete Maruz Kalan Kadýnlara Sunulan Hizmetler Þiddete Maruz Kalan Kadýnlara Sunulan Hizmetler Hazýrlayan Ebru Özberk T.C. Baþbakanlýk Kadýnýn Statüsü Genel Müdürlüðü Ekim 2008 Bu kitabýn basým, yayýn,

Detaylı

Türkiye'de ilan edilen olağanüstü hal uygulaması dünya basınında geniş yer buldu / 11:14

Türkiye'de ilan edilen olağanüstü hal uygulaması dünya basınında geniş yer buldu / 11:14 Dünya Basınında OHAL Türkiye'de ilan edilen olağanüstü hal uygulaması dünya basınında geniş yer buldu. 21.07.2016 / 11:14 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı 3 ay süreli OHAL kararı dünya

Detaylı

sayý 94 yýl : 17 MART - NÝSAN 2009

sayý 94 yýl : 17 MART - NÝSAN 2009 sayý yýl : 7 MART - NÝSAN 200 TEKNÝK GEZÝLERÝMÝZ DEVAM EDÝYOR eskisehir.mmo.org.tr No lu telefonu çevirin en yakýn Makina Mühendisleri Odasý Þubesi karþýnýzda olacaktýr. Cep telefonu ile arayan üyelerimiz

Detaylı

ABD'DE ÝÞ SAÐLIÐININ YÜKSELÝÞ VE DÜÞÜÞÜ*

ABD'DE ÝÞ SAÐLIÐININ YÜKSELÝÞ VE DÜÞÜÞÜ* Yazan: Josep Ladou Çeviren: Mustafa N. ÝLHAN Giriþ 1970 yýlýnda Amerikan Kongresi, ABD'de çalýþan her erkek ve her kadýn için güvenli ve saðlýklý çalýþma koþullarýnýn saðlanacaðýný garanti eden Ýþ Güvenliði

Detaylı

"Türkiye, Gürcistan'a ilham kaynağı olabilir"

Türkiye, Gürcistan'a ilham kaynağı olabilir Wider Black Sea: Perspectives for International and Regional Security Yerevan, 14-15.01.2008 гÛÏ³Ï³Ý ÙÇç³½ ³ÛÇÝ ïýï»ë³ï³ý ѻﳽáïáõÃÛáõÝÝ»ñÇ ËáõÙµ Turkish Media Reactions (In Turkish) "Türkiye, Gürcistan'a

Detaylı

frekans araştırma www.frekans.com.tr

frekans araştırma www.frekans.com.tr frekans araştırma www.frekans.com.tr FARKLI KİMLİKLERE VE YAHUDİLİĞE BAKIŞ ARAŞTIRMASI 2009 Çalışmanın Amacı Çalışma Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Türk Yahudi Cemaati ve Yahudi Kültürünü Tanıtma

Detaylı

ÝLKER BAÞBUÐ'UN AÇIKLAMALARI

ÝLKER BAÞBUÐ'UN AÇIKLAMALARI ÝLKER BAÞBUÐ'UN AÇIKLAMALARI Türk Kardeþlik Merkezi GENELKURMAY BAÞKANI ORGENERAL ÝLKER BAÞBUÐ UN TELEVÝZYON PROGRAMINDA YAPTIKLARI AÇIKLAMALAR(TAM METÝN)( 05 Temmuz 2010 ) Uður DÜNDAR : Sayýn Genelkurmay

Detaylı

Emekli Albay Ümit Yalım : Gizli mutabakat yapıldı AKP döneminde 17 ada, Yunanistan a geçti

Emekli Albay Ümit Yalım : Gizli mutabakat yapıldı AKP döneminde 17 ada, Yunanistan a geçti Emekli Albay Ümit Yalım : Gizli mutabakat yapıldı AKP döneminde 17 ada, Yunanistan a geçti Emekli Albay Ümit Yalım, Bu iktidar önce Ege de, Yunanistan a geçen 17 adanın hesabını versin dedi. Cumhurbaşkanı

Detaylı

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým. Kaybolan Çocuk Çocuklar için öyküler yazmak istiyordum. Yazmayý çok çok sevdiðim için sevinçle oturdum masanýn baþýna. Yazdým, yazdým... Sonra da okudum yazdýklarýmý. Bana göre güzel öykülerdi doðrusu.

Detaylı

Kuyumculuk; sadece deðerli taþlarýn alýnýp satýldýðý bir sektör olmayýp, metal ve taþlara insan ruhunun güzelliklerini iþleyen, nakþeden bir sanat dalý olmuþtur. Amacýmýz; sektörün tüm ustalarýný, üstadlarýný

Detaylı

Demokrat Bireyden Demokratik Topluma

Demokrat Bireyden Demokratik Topluma Şubat 2015 Demokrat Bireyden Demokratik Topluma CÜNEYT TANDOĞAN Demokrat Bireyden Demokratik Topluma Cüneyt Tandoğan Demokratikleşme ve İyi Yönetişim Merkezi İstanbul Enstitüsü İstanbul Enstitüsü toplumsal,

Detaylı

KAMU PERSONEL REJÝMÝ REFORM YASASI I I

KAMU PERSONEL REJÝMÝ REFORM YASASI I I Cengiz FAYDALI KESK/ Yapý-Yol Sen Genel Baþkaný KAMU KURULUÞLARI VE HÝZMETLERÝNÝN TASFÝYE EDÝLMESÝNÝN ARAÇLARINDAN BÝRÝ KAMU PERSONEL REJÝMÝ REFORM YASASI I I Giriþ Teknik bir tartýþma olmayan ve halen

Detaylı

BLOG ADRESİ :

BLOG ADRESİ : BLOG ADRESİ : http://ozel-buro.tumblr.com ÖZEL BÜRO İSTİHBARAT GRUBUNA AİT TUMBLR BLOGUNDA HALEN İŞLENEN VE İLERİDE İŞLENECEK OLAN KONULAR AŞAĞIDA GAYET AÇIK VE BİR ŞEKİLDE YER ALMAKTADIR. MAKALE VE ARAŞTIRMA

Detaylı

B-Yetki, Görev ve Sorumluluklar

B-Yetki, Görev ve Sorumluluklar B-Yetki, Görev ve Sorumluluklar 5216 sayýlý Büyükþehir Belediyesi kanununun 2004 yýlýnda devreye girmesi ile Ýzmir Büyükþehir Belediyesine 19 ilçe ve 38 ilk kademe belediyesi dahil olmuþtur. Görev alanlarýnýn

Detaylı

A NADOLU I SUZU Y ILLIK R APOR. isuzu ANADOLU GRUBU

A NADOLU I SUZU Y ILLIK R APOR. isuzu ANADOLU GRUBU A NADOLU I SUZU Y ILLIK R APOR 2001 isuzu Y ý l l a r c a Y o l l a r c a Þ a m p i y o n ANADOLU GRUBU 2 Ý ÇÝNDEKÝLER Yönetim Kurulu Baþkaný nýn mesajý 3 Genel Müdür ün mesajý 4 Anadolu Grubu 5 Anadolu

Detaylı

EKONOMÝDE GELÝÞMELER

EKONOMÝDE GELÝÞMELER 03 Þubat 2011 Perþembe Kemal AKAR Ýl Baþkan Yard. Ekonomi Ýþleri EKONOMÝDE GELÝÞMELER Kiþi Baþýna Milli Gelir 10 Bin Dolarý Aþtý Teþkilatýmýzýn Deðerli Mensuplarý, Kýymetli Yol Arkadaþlarým, Ak Parti bayraðýnýn

Detaylı

ODADAN HABERLER ASANSÖR KONTROL MERKEZÝ ONAYLANMIÞ KURULUÞ GÖREVLENDÝRME SÖZLEÞMESÝ ÝMZA TÖRENÝ YAPILDI ODA'DAN HABERLER

ODADAN HABERLER ASANSÖR KONTROL MERKEZÝ ONAYLANMIÞ KURULUÞ GÖREVLENDÝRME SÖZLEÞMESÝ ÝMZA TÖRENÝ YAPILDI ODA'DAN HABERLER ODADAN HABERLER ASANSÖR KONTROL MERKEZÝ ONAYLANMIÞ KURULUÞ GÖREVLENDÝRME SÖZLEÞMESÝ ÝMZA TÖRENÝ YAPILDI TMMOB Makina Mühendisleri Odasý Asansör Kontrol Merkezi Onaylanmýþ Kuruluþ Görevlendirme Sözleþmesi

Detaylı

PricewaterhouseCoopers CEO Araştõrmasõ

PricewaterhouseCoopers CEO Araştõrmasõ PricewaterhouseCoopers CEO Araştõrmasõ Yönetici Özeti Giriş PricewaterhouseCoopers õn 7. Yõllõk Global CEO Araştõrmasõ Riski Yönetmek: CEO larõn Hazõrlõk Düzeyinin Değerlendirilmesi, mevcut iş ortamõ ve

Detaylı

ÖZELLEÞTÝRMEDE ÇALIÞANLARIN MÜLKÝYET SAHÝPLÝÐÝ: KARDEMÝR ÖRNEÐÝ

ÖZELLEÞTÝRMEDE ÇALIÞANLARIN MÜLKÝYET SAHÝPLÝÐÝ: KARDEMÝR ÖRNEÐÝ ÖZELLEÞTÝRMEDE ÇALIÞANLARIN MÜLKÝYET SAHÝPLÝÐÝ: KARDEMÝR ÖRNEÐÝ Dr. Halis Yunus ERSÖZ Ýstanbul Üniversitesi, Ýktisat Fakültesi; Çalýþma Ekonomisi ve Endüstri Ýliþkileri Bölümü 1968 yýlýnda Karabük'te doðdu.

Detaylı

Dr. Ercan YAVUZ Türk Tabipleri Birliði SSK Kolu Çalýþaný Ýþyeri Hekimi

Dr. Ercan YAVUZ Türk Tabipleri Birliði SSK Kolu Çalýþaný Ýþyeri Hekimi Ýlaç Dr. Ercan YAVUZ Türk Tabipleri Birliði SSK Kolu Çalýþaný Ýþyeri Hekimi SSK ilaç üreticisi konumundadýr, SSK Türkiye'de en fazla ilacý alýcý konumunda olan kamu kurumudur, SSK'nýn saðlýk sigortacýlýðý

Detaylı

Hackerlar ortaya çıkardı: Birleşik Arap Emirlikleri İsrail yanlısı kurumları fonluyor!

Hackerlar ortaya çıkardı: Birleşik Arap Emirlikleri İsrail yanlısı kurumları fonluyor! Hackerlar ortaya çıkardı: Birleşik Arap Emirlikleri İsrail yanlısı kurumları fonluyor! BAE Washington büyükelçisi Yusuf el-uteybe'ye ait olduğu iddia edilen ve bazı hacker gruplar tarafından yayınlanan

Detaylı

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ 1908 II. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken İttihat ve Terakki Cemiyetinin faaliyetleri 1908 Reval Görüşmesi İTTİHAT ve TERAKKÎ CEMİYETİ 1908 İhtilâli ni düzenleyen

Detaylı

3. Eðitim - Öðrenim ve Saðlýk Kýrsal yörelerde (köylerde) eðitim ve saðlýk

3. Eðitim - Öðrenim ve Saðlýk Kýrsal yörelerde (köylerde) eðitim ve saðlýk A) Göçler Göçler ikiye ayrýlýr. a. Ýç göçler: Bir ülke içinde bir bölgeden bir baþka bölgeye ya da bir kentten bir baþka kente yapýlan göçtür. Kýsaca ayný ülke içinde yapýlan göçlerdir. Ýç göçler ülkenin

Detaylı

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ 12 Eylül Darbesi 1973 seçimlerinden 1980 yılına kadar gerçekleşen seçimlerde tek başına bir iktidar çıkmadığından bu dönem hükümet istikrarsızlığı ile geçen bir dönem olmuştur.

Detaylı

657 sayýlý yasada deðiþiklik ve hedeflenenler

657 sayýlý yasada deðiþiklik ve hedeflenenler 657 sayýlý yasada deðiþiklik ve hedeflenenler 10 Geçtiðimiz haziran ayýnda hükümetçe hazýrlanan Devlet memurlarý kanununda deðiþikliklik tasarýsý gündeme gelmesiyle birlikte çokça tartýþýlmýþtý.tasarý

Detaylı

Kuruluşumuz. Ocak 2011

Kuruluşumuz. Ocak 2011 Kuruluşumuz Ocak 2011 Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı nın çağrısıyla bir araya geldik. Kısa bir süre sonra, toplam üye sayılarıyla 100.000 e yakın kadını temsil eden 40 tan fazla sivil

Detaylı

3- Hareketimizin; Ankara'da Musab bin Umeyr Derneği dışında hiçbir grup, dernek, cemaat ya da örgütle bir bağlantısı bulunmamaktadır.

3- Hareketimizin; Ankara'da Musab bin Umeyr Derneği dışında hiçbir grup, dernek, cemaat ya da örgütle bir bağlantısı bulunmamaktadır. Downloaded from: justpaste.it/11pk4 MEDYA'DA YER ALAN HABERLERLE ALAKALI KURTUBA GENÇLİK HAREKETİ AÇIKLAMASI 19 Aralık 2016 tarihinde, Rus Büyükelçi Karlov'un öldürülmesi üzerine, medyada Hareketimiz ile

Detaylı

MEDYA'DA YER ALAN HABERLERLE ALAKALI KURTUBA GENÇLİK HAREKETİ AÇIKLAMASI

MEDYA'DA YER ALAN HABERLERLE ALAKALI KURTUBA GENÇLİK HAREKETİ AÇIKLAMASI Downloaded from: justpaste.it/11pk4 MEDYA'DA YER ALAN HABERLERLE ALAKALI KURTUBA GENÇLİK HAREKETİ AÇIKLAMASI 19 Aralık 2016 tarihinde, Rus Büyükelçi Karlov'un öldürülmesi üzerine, medyada Hareketimiz ile

Detaylı

20 EKÝM DE ALANLARDAYIZ

20 EKÝM DE ALANLARDAYIZ TÜRK MÜHENDÝS VE MÝMAR ODALARI BÝRLÝÐÝ Ekim 2002/Sayý 25 HABER BÜLTENÝ TMMOB 37. DÖNEM 1. DANIÞMA KURULU 14 EYLÜL 2002 DE TOPLANDI 20 EKÝM DE ALANLARDAYIZ Ülkemize, Mesleðimize, Geleceðimize Sahip Çýkýyoruz

Detaylı

TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım. TBMM MİLLETVEKİLLERİ Partilere göre dağılım YEREL YÖNETİMLER KADIN ORANI (%)

TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım. TBMM MİLLETVEKİLLERİ Partilere göre dağılım YEREL YÖNETİMLER KADIN ORANI (%) TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım SEÇİM YILI PARLAMENTODAKİ MİLLETVEKİLİ MİLLETVEKİLİ 1935 395 18 4.6 1943 435 16 3.7 1950 487 3 0.6 1957 610 8 1.3 1965 450 8 1.8 1973 450 6 1.3 1991 450 8 1.8

Detaylı

EÐÝTÝMDE ÖZELLEÞTÝRME EÞÝT, PARASIZ EÐÝTÝM HAKKININ GASPIDIR

EÐÝTÝMDE ÖZELLEÞTÝRME EÞÝT, PARASIZ EÐÝTÝM HAKKININ GASPIDIR Savaþ SARI Makina Mühendisi EÐÝTÝMDE ÖZELLEÞTÝRME EÞÝT, PARASIZ EÐÝTÝM HAKKININ GASPIDIR 1. Giriþ Ýçersinden geçtiðimiz dönemde insan ve toplum yaþamýndaki birçok olgunun metalaþtýðý ve bu anlamý ile de

Detaylı

M. EMİN SARAÇ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ

M. EMİN SARAÇ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ Neden M. EMİN SARAÇ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ M.Emin Saraç Anadolu İmam Hatip Lisesi, Arapça, İngilizce ve Rusça hazırlık sınıfı olan, Fen ve Sosyal Bilimler Lisesi Programı uygulayan Türkiye nin en seçkin

Detaylı

Bu haftaki yazımıza geçmişten bir medya kazasıyla giriyoruz Yıl 1983

Bu haftaki yazımıza geçmişten bir medya kazasıyla giriyoruz Yıl 1983 - Turgut Sunalp'e seçim kaybettiren medya kazası - Gaffur'a Vakit zulmü Ve - İki ayrı "KANATLI" kaza RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı * * * Bu haftaki yazımıza geçmişten bir medya kazasıyla

Detaylı

MÝMARLIK EÐÝTÝMÝNÝN DÖNÜÞÜMÜ

MÝMARLIK EÐÝTÝMÝNÝN DÖNÜÞÜMÜ 7 MÝMARLIK EÐÝTÝMÝNÝN DÖNÜÞÜMÜ Dosya Editörü Nurcihan Doðmuþ Kadýoðlu H. Ali Ulusoy TMMOB Mimarlar Odasý Ankara Þubesi Ekim ayý bülteninin dosya konusu Avrupa Birliði Sürecinde Mimarlýk Eðitiminin Dönüþümü

Detaylı

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ. Doç.Dr. Yunus KOÇ

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ. Doç.Dr. Yunus KOÇ HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ Doç.Dr. Yunus KOÇ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI ÖĞRETİM ÜYESİ SAYILARI/İSTATİSTİKLER Görevlendirme: 1 profesör (yabancı

Detaylı

Adı Soyadı : Doç.Dr.Ayten Sezer ARIĞ Doğum Yeri :Ankara. İş Adresi : H.Ü. Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü İş Telefonu : 0312 297 68 70/116 İş Faks: 0312 299 20 76 E-Mail :aytens@hacettepe.edu.tr,

Detaylı

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ -6-

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ -6- TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ -6- EKİM 2012 Araştırmacılar Derneği üyesi olan GENAR, araştırmalarına olan güvenini her türlü denetime ve bilimsel sorgulamaya açık olduğunu gösteren Onur Sözleşmesini

Detaylı

ÝÞE ÝADE EDÝLEN ÝÞYERÝ SENDÝKA TEMSÝLCÝSÝNÝN ÝÞE BAÞLADIÐI TARÝHE KADAR BOÞTA GEÇEN DÖNEMÝ SÝGORTALILIK SÜRESÝ OLARAK DEÐERLENDÝRÝLEBÝLÝR MÝ?

ÝÞE ÝADE EDÝLEN ÝÞYERÝ SENDÝKA TEMSÝLCÝSÝNÝN ÝÞE BAÞLADIÐI TARÝHE KADAR BOÞTA GEÇEN DÖNEMÝ SÝGORTALILIK SÜRESÝ OLARAK DEÐERLENDÝRÝLEBÝLÝR MÝ? Doç. Dr. Haluk Hadi SÜMER 1963 yýlýnda Konya da doðmuþtur. 1984 yýlýnda Ýstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi nden mezun olmuþtur. Ayný yýl Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi nde Araþtýrma Görevlisi olarak

Detaylı

DANIÞMANLIK TEDBÝRÝ KARARLARININ UYGULAMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA TEBLÝÐ Perþembe, 30 Ekim 2008

DANIÞMANLIK TEDBÝRÝ KARARLARININ UYGULAMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA TEBLÝÐ Perþembe, 30 Ekim 2008 DANIÞMANLIK TEDBÝRÝ KARARLARININ UYGULAMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA TEBLÝÐ Perþembe, 30 Ekim 2008 25 Ekim 2008 CUMARTESÝ Resmî Gazete Sayý : 27035 TEBLÝÐ Taþpýnar Muhasebe Devlet Bakanlýðý, Milli Eðitim

Detaylı

2005 Yılı Türkiye Đnsan Hakları Đhlalleri Bilançosu

2005 Yılı Türkiye Đnsan Hakları Đhlalleri Bilançosu 2005 Yılı Türkiye Đnsan Hakları Đhlalleri Bilançosu I. YAŞAM HAKKI ĐHLALLERĐ Ölü Yaralı Yargısız Đnfazlar 45 21 Faili Meçhul Cinayetler 1 Gözaltında Ölümler 5 Cezaevleri 13 2 *Çatışmalar 499 251 Güvenlik

Detaylı

Türk Kütüphaneciliði 21,1(2007), 75-87

Türk Kütüphaneciliði 21,1(2007), 75-87 Türk Kütüphaneciliði 21,1(2007), 75-87 Hedef Gruplara Yönelik Yaratýcý Kütüphane Hizmetleri ve Proje Geliþtirme: Halk Kütüphaneleri Gaziantep, Bartýn ve Antalya Bölge Seminerleri Deðerlendirme Raporu Bülent

Detaylı

Abhazya ve G. Osetya'nýn tanýnmasýna yönelik etkinlikler Ortak Deklarasyon 44 Kaf Fed'in 9 Mart 2008 tarihli Baþkanlar Kurulu'nda, tüm üye derneklerimizin ortak imzasý ile yayýnladýðý deklarasyon þöyledir:

Detaylı

Sayın Ahmet Davutoğlu na Yöneltilen Sorular 1) Bakanlık ve Başbakanlık yaptığınız süre içerisinde FETÖ örgütlenmesi hakkında resmi veya gayri resmi

Sayın Ahmet Davutoğlu na Yöneltilen Sorular 1) Bakanlık ve Başbakanlık yaptığınız süre içerisinde FETÖ örgütlenmesi hakkında resmi veya gayri resmi Sayın Ahmet Davutoğlu na Yöneltilen Sorular 1) Bakanlık ve Başbakanlık yaptığınız süre içerisinde FETÖ örgütlenmesi hakkında resmi veya gayri resmi herhangi bir istihbari bilgi aldınız mı? Aldıysanız bu

Detaylı

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00 Türkiye de siyaset yalnızca oy kaygısı ile yapılıyor Siyasete popülizm hakimdir. Bunun adı ucuz politika dır ve toplumun geleceğine maliyet yüklemektedir. Siyaset Demokrasilerde yapılır. Totaliter rejimler

Detaylı

ÝÞSÝZLÝK SÝGORTASI UYGULAMASI KONULU TOPLANTI YAPILDI

ÝÞSÝZLÝK SÝGORTASI UYGULAMASI KONULU TOPLANTI YAPILDI ÝÞSÝZLÝK SÝGORTASI UYGULAMASI KONULU TOPLANTI YAPILDI 36 Soldan saða: Türkiye Ýþ Kurumu Ankara Ýl Müdür Yardýmcýsý Gürol UÇ, Sendikamýz Genel Sekreteri Av. Sancar BAYAZIT, Türkiye Ýþ Kurumu Genel Müdürü

Detaylı

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DE SOL GELENEĞİNİ VE SİYASİ LİDERLİĞİ TARTIŞTI

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DE SOL GELENEĞİNİ VE SİYASİ LİDERLİĞİ TARTIŞTI İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DE SOL GELENEĞİNİ VE SİYASİ LİDERLİĞİ TARTIŞTI Türkiye nin gündemine damgasına vuran önemli toplumsal ve politik konularının tartışıldığı İstanbul

Detaylı

Haberler / News. Dizin / Index. Hayýrsever iþ adamýndan

Haberler / News. Dizin / Index. Hayýrsever iþ adamýndan Türk Kütüphaneciliði 21, 4 (2007), 516-522 Dizin / Index Hayýrsever iþ adamýndan kütüphane Kýraathaneye kitaplýk Her okula kütüphane Deðiþen Dünyada Bilgi Yönetimi Sempozyumu gerçekleþtirildi Ýstanbul'a

Detaylı

Eurominority'den yeni Kürdistan haritası

Eurominority'den yeni Kürdistan haritası Eurominority'den yeni Kürdistan haritası Strasbourg - Devletsiz Uluslar ve Avrupa Ulusal Azınlıkları Derneği (Eurominority) ile Paris teki Kürt Enstitüsü, yeni bir Kürdistan haritası hazırladı. Harita

Detaylı

Doç. Dr. Mehmet Derviş KILINÇKAYA

Doç. Dr. Mehmet Derviş KILINÇKAYA HACETTEPE ÜNİ VERSİ TESİ ATATÜRK İ LKELERİ VE İ NKILÂP TARİ H İ ENSTİ TÜSÜ BEYTEPE/ANKARA TELEFON +90312 2976870/122 FAKS:+90312 2992076 GSM : +905337387607 E-POSTA: mdervis@hacettepe.edu.tr Doç. Dr. Mehmet

Detaylı

TÜRKİYE BÜLTENİ MART, 2013 KAMPANYA

TÜRKİYE BÜLTENİ MART, 2013 KAMPANYA KAMPANYA 36 37 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın himayesinde 17 Ocak 2013 te Toprak Mahsulleri Ofisi nin öncülüğünde Ekmek İsrafının Önlenmesi Kampanyası başlatılmıştır. Kampanya, medya, kamu kurum ve kuruluşları,

Detaylı

1 03 Ocak 2009 tarihinde, SMM Üyelerimizden; Hasan Saya, Mehmet KOCAKAYA, Sait AKÇAN ve Þ.Azad YILDIRIM ýn bürolarýna Þube Yönetim Kurulumuzca iþyeri ziyaretleri gerçekleþtirildi. 2 05 Ocak 2009 tarihinde,

Detaylı

I. KARADENİZ OYUNLARI 02-08 TEMMUZ 2007 TRABZON

I. KARADENİZ OYUNLARI 02-08 TEMMUZ 2007 TRABZON Günceleme Tarihi 10 Haziran 2007 1. Ulusal Federasyon TÜRKİYE GÜREŞ FEDERASYONU BAŞKAN: --- GENEL SEKRETER Fikret BULUTÇU ADRES: 19 MAYIS SPOR KOMPLEKSİ YASAR DOGU SPOR SALONU ULUS / ANKARA - TURKIYE TEL:

Detaylı

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Leyla Tavflano lu Çok sıklıkla Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan a gittiğim için olsa gerek beni bu oturuma konuşmacı koydular. Oraların koşullarını

Detaylı

135 yýlý geride býrakan köklü bir mizah dergisi geleneðine sahibiz, ama mizah dergilerimiz

135 yýlý geride býrakan köklü bir mizah dergisi geleneðine sahibiz, ama mizah dergilerimiz Cihan Demirci Damdaki Mizahçý Mizah Dergilerimizde Yazýnýn Serüveni 135 yýlý geride býrakan köklü bir mizah dergisi geleneðine sahibiz, ama mizah dergilerimiz epeyce bir süredir dergilerinde mizah öyküsü

Detaylı

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015 Türkiye Cezasızlık Araştırması Mart 2015 İçerik Araştırma Planı Amaç Yöntem Görüşmecilerin Dağılımı Araştırma Sonuçları Basın ve ifade özgürlüğünü koruyan yasalar Türkiye medyasında sansür / oto-sansür

Detaylı

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ 8. SINIF DENEME SINAVI / 17. SAYI ÇÖZÜMLER TÜRKÇE TESTÝ 1. Etkilemek sözcüðü; 1. ve 3. cümlede bir kimsenin davranýþýný, düþüncesini, duygularýný deðiþtirmek anlamýnda kullanýlmýþtýr.

Detaylı

TEOG nakil başvuruları başladı

TEOG nakil başvuruları başladı On5yirmi5.com TEOG nakil başvuruları başladı TEOG sonuçlarına göre yapılan birinci nakil işlemleri sonucunda boş kalan 13 bin 398 boş kontenjan için ikinci nakil başvuruları bugünden itibaren alınmaya

Detaylı

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını denetleyen en yüksek organ ise devlettir. Hukuk alanında birlik

Detaylı

SERBEST MUHASEBECÝ MALÎ MÜÞAVÝRLER ÝLE YEMÝNLÝ MALÎ MÜÞAVÝRLERCE ÝÞY KAYITLARININ Cumartesi, 27 Eylül 2008

SERBEST MUHASEBECÝ MALÎ MÜÞAVÝRLER ÝLE YEMÝNLÝ MALÎ MÜÞAVÝRLERCE ÝÞY KAYITLARININ Cumartesi, 27 Eylül 2008 SERBEST MUHASEBECÝ MALÎ MÜÞAVÝRLER ÝLE YEMÝNLÝ MALÎ MÜÞAVÝRLERCE ÝÞY KAYITLARININ Cumartesi, 27 Eylül 2008 27 Eylül 2008 CUMARTESÝ Resmî Gazete Sayý : 27010 YÖNETMELÝK Sosyal Güvenlik Kurumundan: SERBEST

Detaylı

CİHAN PARTİSİ HAYIR MI, EVET Mİ? REFERANDUM 2017 KATALOĞU. Devlet meseleleri uzun soluklu işlerdir; uzun yola tek şoförle gidilmez..

CİHAN PARTİSİ HAYIR MI, EVET Mİ? REFERANDUM 2017 KATALOĞU. Devlet meseleleri uzun soluklu işlerdir; uzun yola tek şoförle gidilmez.. Devlet meseleleri uzun soluklu işlerdir; uzun yola tek şoförle gidilmez.. Kürşad Emre ÖĞRETMEK Cihan Partisi Genel Başkanı DEĞERLİ VATANSEVERLER! Referandumda oy vermeden önce bu kataloğu mutlaka okuyunuz..

Detaylı

Bazen tam da yeni keþfettiðiniz, yeni tanýdýðýnýz zamanda yitirirsiniz güzellikleri.

Bazen tam da yeni keþfettiðiniz, yeni tanýdýðýnýz zamanda yitirirsiniz güzellikleri. C i h a n D e m i r c i Damdaki Mizahçý 90 Yaþýnda Eskimeyen Bir Usta: Haldun Taner Bazen tam da yeni keþfettiðiniz, yeni tanýdýðýnýz zamanda yitirirsiniz güzellikleri. 1986'da yitirdiðimiz Haldun Taner

Detaylı

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) ESAS N0:2009/191 03.08.2012 TUTANAK 27.07.2012 tarihli oturumda saat 19.27 sıralarında Mahkeme Başkanı tarafından duruşmanın

Detaylı

KIRGIZİSTAN DAKİ YABANCI DESTEKLİ ÜNİVERSİTELER VE DİĞER EĞİTİM KURUMLARI

KIRGIZİSTAN DAKİ YABANCI DESTEKLİ ÜNİVERSİTELER VE DİĞER EĞİTİM KURUMLARI KIRGIZİSTAN DAKİ YABANCI DESTEKLİ ÜNİVERSİTELER VE DİĞER EĞİTİM KURUMLARI Yrd. Doç. Dr. Yaşar SARI Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi, Kırgızistan Giriş Kırgızistan Orta Asya bölgesindeki toprak ve

Detaylı

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015 Türkiye Cezasızlık Araştırması Mart 2015 İçerik Araştırma Planı Amaç Yöntem Görüşmecilerin Dağılımı Araştırma Sonuçları Basın ve ifade özgürlüğünü koruyan yasalar Türkiye medyasında sansür / oto-sansür

Detaylı

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi Erdoğan, "OHAL uygulaması kesinlikle demokrasiye, hukuka ve özgürlüklere karşı değildir" dedi. 21.07.2016 / 09:56 Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından

Detaylı

Rapor. kids turkey. TOYZERIA / KIDS TURKEY 2015 Türkiye ve Orta Doğu nun Çocuk Fuarı. ISTANBUL 29 Oct - 01 Nov 2015. www.kidsturkey.

Rapor. kids turkey. TOYZERIA / KIDS TURKEY 2015 Türkiye ve Orta Doğu nun Çocuk Fuarı. ISTANBUL 29 Oct - 01 Nov 2015. www.kidsturkey. www.kidsturkey.com kids turkey ISTANBUL 29 Oct - 01 Nov 2015 Türkiye ve Orta Doğu nun Çocuk Fuarı Toyzeria / Kids Turkey Orta Doğu nun En Önemli B2B Platformu Beyanlar Spielwarenmesse Middle East Fuarcılık

Detaylı

16,000 15,000 14,000 13,000 12,000 11,000 10,000 9,000 8,000. - Erdemir Isdemir in bedelli sermaye artõrõmõna

16,000 15,000 14,000 13,000 12,000 11,000 10,000 9,000 8,000. - Erdemir Isdemir in bedelli sermaye artõrõmõna Günlük Bülten PİYASA KAPANIŞLARI Günlük Kapanõş Değişim İMKB-100 9,753 -%5.8 TL/$ 1,669,700 %1.0 Bono Faizi (2 Tem 2003) %57.0 %0.8 İMKB 1000 900 800 700 600 500 400 300 200 100 0 10,370 İşlem Hacmi ($

Detaylı