Doç. Dr. Enis SINIKSARAN, Merve SAMİOĞLU,İstanbul Üniversitesi Entelektüel Sermaye ve Firma Performansı İlişkisi Üzerine Bir Çalışma



Benzer belgeler
DSK nın Ortaya Çıkışı ve Gelişimi

Kurumsal Şeffaflık, Firma Değeri Ve Firma Performansları İlişkisi Bist İncelemesi

ORAN ANALİZİ 8. VE 9. HAFTA

Rekabet Avantajının Kaynağı: Satış

İşletme Analizi. Ülgen&Mirze 2004

DEĞERE DAYALI YÖNETİM ve FİRMA DEĞERİNİN TESPİTİ. Prof. Dr. Ramazan AKTAŞ

Stratejik Performans Yönetimi ve Dengeli Sonuç Kartı (Balanced Scorecard-BSC)

Bölüm 6 - İşletme Performansı

Tedarik Zinciri Performans Ölçümü

Bölüm 4. İşletme Analizi, İşletmenin içinde bulunduğu mevcut durumu, sahip olduğu varlıkları ve yetenekleri belirleme sürecidir.

Kullanılan muhasebe yöntemlerinin kısa bir. (5-10 yılı kapsayan mali tablo bilgileri, özellikle finansal planlama için) Varsa denetçilerin raporu.

ARA DÖNEM FAALIYET RAPORLARI BEKLENTİLER VE SORUNLAR. Uğur Saçmacıoğlu SPK Uzmanı -

2012/3.DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARI FİNANSAL TABLOLAR VE ANALİZİ 2 Aralık 2012-Pazar 13:30-15:00 SORULAR

FİNANSAL YÖNETİME İLİŞKİN GENEL İLKELER. Prof. Dr. Ramazan AKTAŞ

2001 ve 2008 Yılında Oluşan Krizlerin Faktör Analizi ile Açıklanması

ENTELEKTÜEL SERMAYE VE UNSURLARININ, İMKB DE İŞLEM GÖREN OTOMOTİV SEKTÖRÜ FİRMALARININ FİNANSAL PERFORMANSI ÜZERİNE ETKİSİ

MEÜ. SAĞLIK BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ DERS TANIMI FORMU

Bölüm 1. İnsan Kaynakları Yönetimine Kavramsal Bakış

GHA - Garanti Emeklilik Ve Hayat A.Ş. Altın Emeklilik Yatırım Fonu. Performans Sunuş Raporu

1. BÖLÜM: FİNANSAL YÖNETİM VE FİNANS KESİMİ

Performans Sunuş Raporu tarihi itibarıyla Fon'un Yatırım Amacı Portföy Yöneticileri. 0, Benan Tanfer

Bursa Yenileşim Ödülü Başvuru Raporu

ISL303 FİNANSAL YÖNETİM I

TURİZM İŞLETMELERİNDE ENTELEKTÜEL SERMAYENİN ÖLÇÜLMESİ VE İMKB DEKİ TURİZM ŞİRKETLERİNDE AMPİRİK BİR UYGULAMA

ENTELEKTÜEL SERMAYENİN İŞLETME BAZINDA ÖLÇÜLMESİNDE KULLANILAN YÖNTEMLER VE SİGORTA SEKTÖRÜNDE BİR ARAŞTIRMA

TMS 29 YÜKSEK ENFLASYONLU EKONOMİLERDE FİNANSAL RAPORLAMA. GÜNCELLEMELER ve YÜRÜRLÜK TARİHLERİ

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

Halka Arz Tarihi Portföy Yöneticileri

16,85 14,61 6,74 1,12 2,25

BİZİM PORTFÖY KATILIM 30 ENDEKSİ HİSSE SENEDİ FONU (HİSSE SENEDİ YOĞUN FON) NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU

OSMANLI PORTFÖY MİNERVA SERBEST FONUNA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı

FİRMA DEĞERLEMESİ. Prof.Dr. NURGÜL CHAMBERS. Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi.

MALİ ANALİZ TEKNİKLERİ. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe ve Finansman Anabilim Dalı

Aysel Gündoğdu, PhD C. Turgay Münyas, PhD C. asset FİNANSAL YÖNETİM. Sermaye Piyasası Faaliyetleri İleri Düzey Lisansı Eğitimi

Vahap Tolga KOTAN Murat İNCE Doruk ERGUN Fon Toplam Değeri ,49 Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri

Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının İlk Uygulaması

Yasin ÇOBAN İŞLETME İKTİSADI

Ar-Ge ve İnovasyon Performansı Ölçümü. Prof. Dr. Fethi ÇALIŞIR

DEFTER DEĞERİNİN HESAPLANMASI R A P O R 08/ TEMMUZ

SOLVENCY II ve OPERASYONEL RİSKLER AKTÜERYAL BAKIŞ AÇISI. Orhun Emre ÇELİK 3 Aralık 2012

Prof. Dr. Aydın Yüksel MAN 504T Yön. için Finansal Analiz & Araçları Ders: Risk-Getiri İlişkisi ve Portföy Yönetimi I

AEGON EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU

2012 YILI. Faaliyet Raporu. I. Uluslararası Enetelektüel Sermayenin. Ölçülmesi ve Roparlanması. Sempozyumu

Rapor N o : SYMM 116/

Bakanlar Medya A.Ş. Halka Arz Fiyat Tespit Raporuna İlişkin 2. Değerlendirme Raporu

ŞEREFİYE-ENTELEKTÜEL SERMAYE İLİŞKİSİ HAKKINDA DEĞERLENDİRMELER

Operasyonel Risk ve Sigortacılık

Örgütsel Yenilik Süreci

Performans Sunuş Raporu

A. TANITICI BİLGİLER. PORTFÖYE BAKIŞ Halka arz tarihi: 20 Mayıs 2009 YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER

KARE PORTFÖY YÖNETİMİ A.Ş. HİSSE SENEDİ FONU (HİSSE SENEDİ YOĞUN FON)

Bilimsel Araştırma Yöntemleri I

MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ YÖNETİMİ (PZL208U)

FİRMALARIN DÖNEMSEL MALİ TABLOLARINDAKİ YABANCI PARA POZİSYONU GÖSTERGELERİ YÖNTEMSEL AÇIKLAMA NOTU

ISL 201 Pazarlama İlkeleri. Doç. Dr. Hayrettin ZENGİN

İşlevsel veya Bölümsel Stratejiler. İş Yönetim Stratejileri : İşlevsel Stratejiler. Pazarlama: İşlevsel/Bölümsel Stratejiler

Rapor N o : SYMM 116 /

Kontrol listesinin bu kısmı gelir vergilerinin muhasebeleştirilmesini düzenleyen UMS 12 ye yöneliktir.

ULUSLARARASI TİCARET ANA BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI GÜZ YARIYILI (DERS AŞAMASI) Dersin. Ulusal Kredi. Kuramsal Saati.

Şirket Birleşmeleri ve Satın Almalar

YATIRIM. Ders 19: Menkul Kıymet Analizi. Bahar 2003

PERFORMANS SUNUŞ RAPORU HAZIRLANMA ESASLARI

HALK HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU A. TANITICI BİLGİLER

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Kredi AKTS TİCARET HUKUKU Yrd. Doç. Dr. Orhan Aldanmaz

SPORDA STRATEJİK YÖNETİM. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

1 OCAK - 30 HAZİRAN 2016 DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN RAPOR

TMS - 29 YÜKSEK ENFLASYONLU EKONOMİLERDE FİNANSAL RAPORLAMA

FİBA EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

UFRS Bülten Brexit Sürecinin Finansal Raporlara Olası Etkileri Temmuz 2016 Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Bülteni

Dr. Sercan EROL Karadeniz Teknik Üniversitesi

KARE PORTFÖY YÖNETİMİ A.Ş. SERBEST FON

Doğal Gaz Dağıtım Sektöründe Kurumsal Risk Yönetimi. Mehmet Akif DEMİRTAŞ Stratejik Planlama ve Yönetim Sistemleri Müdürü İGDAŞ

VARSAYIMLAR GERÇEKLEŞME RAPORU

ULUSOY UN SANAYİ VE TİCARET A.Ş. DEĞERLENDİRME RAPORU-2 ŞEKER YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. 29 EYLÜL 2015

Bölüm 10. İşlevsel Stratejiler (Fonksiyonel/Bölümsel Stratejiler) İşlevsel veya Bölümsel Stratejiler. İşlevsel Stratejiler KURUMSAL STRATEJİLER

Denetim & Yeminli Mali Müşavirlik SÜREKLİLİK İÇİN

PERFORMANS SUNUŞ RAPORU HAZIRLANMA ESASLARI

tarihli Bankaların İç Sistemleri Hakkında Yönetmelik in Risk Yönetimine İlişkin Düzenlemeleri

Prof. Dr. KARACABEY Yrd. Doç. Dr. GÖKGÖZ. Yatırım süreci beş temel aşamadan oluşmaktadır:

GEA Garanti Emeklilik ve Hayat A.Ş. Katılım Dinamik Değişken Emeklilik Yatırım Fonu Performans Sunuş Raporu. Fon portföyüne Türkiye Cumhuriyeti Hazine

FAKTÖR ANALİZİ VAHİDE NİLAY KIRTAK

Sağlık Kurumları İşletmeciliği Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (İ.Ö) Programı Ders İçerikleri

STRATEJİ PORTFÖY YÖNETİMİ A.Ş. STRATEJİ PORTFÖY İKİNCİ HİSSE SENEDİ FONU (HİSSE SENEDİ YOĞUN FON)

Stratejik İnsan Kaynakları Yönetimi. MIT Sloan School of Management

İŞLETME KAVRAMI. Üretim faktörlerini bir araya getirmek Üretim yapmak

KURUMSAL RİSK YÖNETİMİ (KRY) EĞİTİMİ KURUMSAL RİSK YÖNETİMİ: KAVRAMSAL VE TEORİK ÇERÇEVE

A. BIÇIME İLIŞKIN ANALIZ VE DEĞERLENDIRME

Bölüm 3. Dış Çevre Analizi

tarihi itibarıyla Fon'un Yatırım Amacı Portföy Yöneticileri. 0, Benan Tanfer. Fon portföyüne Türkiye Cumhuriyeti Hazine

TEB PORTFÖY HİSSE SENEDİ FONU (HİSSE SENEDİ YOĞUN FON)

Bankaların Raporlama Tebliğindeki Değişiklikler Set I: Dipnotlarda Değişiklikler

MUHASEBE ve FİNANS FONKSİYONU

STRATEJİ PORTFÖY YÖNETİMİ A.Ş. STRATEJİ PORTFÖY BİRİNCİ HİSSE SENEDİ FONU (HİSSE SENEDİ YOĞUN FON)

III. PwC Çözüm Ortaklığı Platformu Şirketlerde İç Kontrol ve İç Denetim Fonksiyonu* 22 Aralık 2004

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017)

Türkiye de Muhasebe Mesleğinin Son 28 Yıldaki Kilometre Taşları

BÖLÜM KÜÇÜK İŞLETMELERİN SORUNLARI VE ÇÖZÜM YOLLARI

EURO MENKUL KIYMET YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

Transkript:

V. OTURUM Oturum Başkanı: Doç. Dr. Şebnem ARIKBOĞA, İstanbul Üniversitesi Konuşmacılar: Doç. Dr. Enis SINIKSARAN, Merve SAMİOĞLU,İstanbul Üniversitesi Entelektüel Sermaye ve Firma Performansı İlişkisi Üzerine Bir Çalışma Burak KAYIHAN, Muğla Üniversitesi Entelektüel Sermayenin Ölçümü ve Raporlanması: IMKB Otelcilik Sektöründe İşlem Gören İşletmeler Üzerine Amprik Bir Araştırma Sercan AKTAŞ Entelektüel Sermayenin Önemi ve Uygulanabilirlik Sinan AYHAN Organizasyonel Kültür Dizaynı: Tinsel Değer Entelektüel Sermaye, Ahiliğin 21. yy Tinsel Değerine Katkısı

Entelektüel Sermaye ve Firma Performansı İlişkisi Üzerine Bir Çalışma Doç. Dr. Enis Sınıksaran İstanbul Üniversitesi, SBF, İşletme Bölümü, Sayısal Yöntemler A.B.D Tel: +90 212 440 0000 12264 e-posta: esiniksaran@istanbul.edu.tr Yard. Doç. Dr. Aylin Aktükün İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi, Ekonometri Bölümü, Yöneylem A.B.D Tel: +90 212 440 0000 11466/10702 e-posta: aylin@istanbul.edu.tr Ar. Gör. Merve Samioğlu İstanbul Üniversitesi, SBF, İşletme Bölümü, Sayısal Yöntemler A.B.D Tel: +90 212 440 0000 12308 e-posta: samioglu@istanbul.edu.tr

Özet: Bu çalışmanın amacı entelektüel sermaye bileşenlerinin aralarındaki ilişkilerin araştırılması ve firma performansı üzerine etkilerinin derece ve biçiminin ortaya çıkartılmasıdır. Bu amaçla yapısal eşitlik modellemesinin yöntemleri İSMMMO ya (İstanbul Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası) kayıtlı 385 şirketten oluşan bir örnekleme uygulandı. Ampirik bulgular ilişki ve yapısal sermayenin firma performansı üzerine doğrudan etkisi olduğunu gösterdi. İnsan sermayesinin ise firma performansı üzerine doğrudan bir etkisi saptanmadı. Ancak söz konusu sermaye bileşeninin ilişki ve yapısal sermaye üzerine doğrudan etkisine rastlandığı için firma performansı üzerine dolaylı bir etkisi olduğu söylenebilir. Anahtar sözcükler: Entelektüel sermaye, Açıklayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi, Gizil değişken, Yapısal eşitlik modellemesi, İSMMMO. Abstract: The aim of the paper is to examine the impact of the degree and form of intellectual capital components on business performance, as well as the relationship among intellectual capital components. The methods of structural equation modeling are implemented to investigate the research questions for a sample of 385 listed firms in İSMMMO (Istanbul Chamber of Certified Public Accountants). The empirical results show that, with the exception of human capital, customer capital and structural capital have a direct effect on performance. Additionally, we obtain significant evidence that human capital influences directly in the development of the structural capital and that of the relational capital. Therefore, we can conclude that human capital has an indirect impact on business performance. Key Words: Intellectual capital, Exploratory and confirmatory factor analysis, Latent variable, Structural equation modeling, ISMMMO.

1. Giriş Bilimsel süreçlerin temel problemlerinden birisi ilgilenilen olguları belirleyen değişkenlerin ölçümü sorunudur. Çoğu zaman bu değişkenleri bilinen metriklerle ölçmek mümkünken, iş ahlakı, müşteri tatmini, zeka ya da mutluluk gibi örneklerini verebileceğimiz bazı değişkenler için ise bu süreç zor ya da olanaksız olabilir. Gizil ya da saklı (latent) olarak isimlendirilen bu tür değişkenler, doğrudan gözlemlenebilir ve ölçülebilir değişkenler olmayıp; gözlenebilen veriler (testler, anketler, vb.) yardımıyla dolaylı olarak ölçülebilen değişkenlerdir. (Schumaker ve Lomax, 2004, s:3) Günümüzde işletmeler artık yalnızca maddi varlıklarıyla değil çalışanlarının sahip oldukları bilgi ve becerileri ya da ilişki ağı ve organizasyonun verimliliği ya da çevikliği gibi maddi olmayan varlıklarıyla da ölçülür konuma gelmiştir. Maddi olmayan bu varlıkların toplamı olarak düşünülen Entelektüel Sermaye kavramı tanımından dolayı gizil bir kavramdır ve ancak yardımcı (proxy) değişkenler ya da göstergeler (indicators) yardımıyla ölçülebilirler. Entelektüel sermayenin ölçülmesinde başta Dengeli Skorkart (Kaplan ve Norton, 1992), Sermaye Endeksi (Roos ve Roos, 1997), Teknoloji Brokeri (Brooking, 1996), Skandia Kılavuzu (Edvinson, 1997) Maddi Olmayan Varlıklar Göstergesi (Sveiby, 2002) ve Katma Değer Entelektüel Katsayısı (Pulic, 2000) olmak üzere pek çok yöntem gelir. Yukarıda söz edilen yöntemler özünde farklı yaklaşımlar içerseler de entelektüel sermayenin üç ana bileşeni olduğu konusunda birleşirler. Bu bileşenler insan, yapısal ve ilişki sermayeleridir. İnsan sermayesi firma çalışanlarının sahip oldukları bilgi, eğitim, tecrübe ve beceri gibi niteliklerini temsil eder. Yapısal sermaye ise her şeyden önce şirketteki insan sermayesinden etkin yararlanabilmek için gerek şarttır ve işletmenin sahip olduğu veriler, patentler ya da yazılımlar gibi, çalışanlarının evlerine gitmesinin ardından akşam şirkette kalan her türlü gizil varlığı temsil eder (Edvinsson, 1997). İlişki sermayesi ise firmanın ilişkide bulunduğu müşteriler, diğer şirketler ya da tedarikçilerden oluşan her türlü dışsal yapıyı temsil eder. Çalışmanın bir amacı,, İSMMMO ya kayıtlı firmaların entelektüel sermayelerinde gerçekten de böyle bir üç bileşenli yapı var mıdır? sorusunun yanıtını aramaktır. Diğer amaç ise bu üç bileşenle temsil edilen entelektüel sermayenin firma performansı üzerinde nasıl bir yapı bağlamında ve ne yönlerde etkisi olduğunu ortaya çıkarmaktır. 2. Kullanılan veri ve istatistik yöntemler Entelektüel sermaye gizil bir değişken olduğu için ölçümünde firmalara ilişkin objektif ya da sübjektif (anket, yüz yüze görüşme vs.) yöntemlerle elde edilen verilerin belirlediği göstergelere başvurulur. Bu çalışmada entelektüel sermayenin bileşenlerini ölçen 53, firma performansını ölçen 10 soru olmak üzere toplam 63 sorunun yer aldığı uluslararası bir anket (Bontis, 1998) kullanıldı. Entelektüel sermaye bileşenlerini ölçen 53 sorudan yirmisi İnsan, on altısı Yapısal ve on yedisi İlişki sermayesini ölçmek üzere hazırlanmıştır. Gerek söz konusu 53 soru gerekse firma performansına ilişkin 10 soru onlu likert ölçeğiyle hazırlanmıştır. Anket İSMMMO ya kayıtlı 385 firma sahibi ya da yöneticisine uygulandı. Bu örnekleme dayanarak, entelektüel sermaye bileşenlerinin firma performansı üzerine etkisi ve de bileşenlerin kendi aralarındaki ilişkileri bir çok değişkenli istatistik yöntemi olan Yapısal Eşitlik Modellemesi (YEM) tekniği kullanılarak araştırıldı. YEM e başvurmadaki temel neden bu yöntemde gizil değişkenlerle çalışma olanağının var olmasıdır. Diğer neden ise YEM de model kurulurken ve gerektiğinde güncellenirken ilgilenilen olgulara ilişkin kuramların da hesaba katılabilmesidir. Entelektüel sermayeye ilişkin literatürde gelişmiş bir kuram söz konusu olduğu için bu anlamda YEM cazip bir seçenek olarak görünmektedir. Ancak YEM uygulanmadan önce betimsel analizler gerçekleştirildi ve ankette yer alan bazı soruların indirgenmesi ve modellerin oluşturulması amacıyla açıklayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi yöntemlerine başvuruldu. 3. Ampirik bulgular Veriye ilişkin betimsel istatistikler ile çok değişkenli istatistik yöntemlerin uygulanmasıyla

elde edilen ampirik sonuçların ayrıntıları (Samioğlu., 2012) de yer almaktadır. Burada bazı temel bulguları vermekle yetineceğiz. Uygulanan ölçeğin içsel tutarlılığının ölçüsü olarak başvurulan Cronbach Alpha değeri, entelektüel sermaye bileşenlerinden oluşan 53 değişken için 0,940, performans soruları ile birlikte 63 değişken için 0,952 olarak hesaplanmıştır. Her ikisi için de Cronbach Alpha değeri aralığında yer aldığı için yüksek güvenilirlik söz konusudur diyebiliriz. Diğer pek çok istatistik yöntemde olduğu gibi yapısal eşitlik modellemesinin parametre tahminin sürecinde kullanılan başlıca yöntem olan Maksimum Olabilirlik yönteminde de Normallik varsayımı yapılır. Hatta varsayım tekil olarak değişkenlerin Normal dağılımı değil tümünün birlikte çok değişkenli Normal dağıldıkları yönündedir. Ancak değişkenlerin tekil olarak Normal dağılım varsayımı karşılanmadığında çok değişkenli Normalliği araştırmaya gerek olmadığını belirtelim. Her bir değişkene Kolmogorov-Smirnov testi uygulandığında hiçbiri için Normallik varsayımının geçerli olmadığı saptandı. Bu nedenle parametre tahmin sürecinde Maksimum Olabilirlik yerine Normallik varsayımını gerektirmeyen Ağırlıklı En Küçük Kareler yöntemi kullanılmıştır. Anketi oluşturan soruların öngörüldüğü gibi entelektüel sermayenin üç ana bileşenini temsil eden üç faktörlü bir yapıya sahip olup olmadığını araştırmak için öncelikle faktör analizi uygulandı. Ancak faktör analizi uygulanmadan önce verinin faktör analizine uygun olup olmadığı diğer bir deyişle faktör-analitik bir yapının varlığı araştırıldı. Bunun için Bartlett in Küresellik testi uygulandı; yanı sıra Keiser-Meyer-Olkin (KMO) istatistiği hesaplandı. Küresellik testine ilişkin p-değerinin 0,000 çıkması verinin faktör analizine uygun olduğuna işaret etmektedir. KMO değeri ise 0,947 olup, bu sonuç da faktör analizi seçiminin oldukça uygun olduğunu kanıtlamaktadır. Veriye açıklayıcı faktör analizi uygulandığında toplam varyansın %63 ünün toplam 9 faktör tarafından açıklandığı görüldü. Ancak Şekil 1 de yer alan yamaç grafiği (scree plot) entelektüel sermaye teorisinin de öngördüğü gibi, gerçekte üç faktörün yeterli olduğuna işaret etmektedir. Bu bağlamda ilişki, insan ve yapısal sermayeye ilişkin değişkenlere varimax rotasyonunun uygulanmasıyla 0,50 den büyük olan faktör yüklerini baz alarak, 53 değişken 21 e indirgendi. Bu üç faktörlü yapı toplam varyansın %53 ünü açıklamaktadır. İndirgenmiş 21 değişkene ilişkin Cronbach Alpha değeri 0,821 olup, bu sonucu sağlayan açıklayıcı faktör analizi sonuçları Tablo 1 de yer almaktadır. Tablodaki kısaltmalardan il, İlişki sermayesini temsil ederken, in, İnsan ve yap Yapısal sermayeyi simgelemektedir. Sonuçlardan da görüldüğü gibi açıklayıcı faktör analizinin sonucunda indirgenen 21 değişkenden on ikisi ilişki, beşi insan ve dördü yapısal sermayeye ilişkindir. Şekil 1: Açıklayıcı faktör analizine ilişkin yamaç grafiği

Rotated Component Matrix a Component 1 2 3 il1,600,140 -,147 il6,624,128 -,170 il18,514,541,073 il19,557,447 -,077 il24,563,474,063 il25,569,507,031 il30,748,194 -,116 il31,662,227,028 il45,784,057 -,191 il46,668,024,014 il51,779,103 -,192 il52,746,059 -,127 in13 -,102 -,039,538 in36,048 -,104,523 in39 -,205,059,742 in40 -,093,100,685 in50 -,125 -,006,777 yap4,200,611 -,127 yap8,059,784 -,107 yap9,014,819,065 yap15,196,645,075 Tablo 1: Açıklayıcı faktör analizi sonuçları Açıklayıcı faktör analizi ile indirgenen 21 değişkenin belirlediği entelektüel sermayenin üç bileşenine ayrı ayrı doğrulayıcı faktör analizi uygulandı. ve RMSEA gibi uyum istatistiklerine dayanarak uygun modeller arandı ve bazı değişkenlerde bir kez daha indirgemeler gerçekleştirildi. Bu süreçlerin sonucunda ilişki sermayesine ilişkin 12 değişken 6 değişkene, insan sermayesine ilişkin elde edilen 5 değişken 4 değişkene indirgendi. Yapısal sermayeye ilişkin 4 değişkenin ise doğrulayıcı faktör analizi sonucunda giderilmesine gerek duyulmadı. Doğrulayıcı faktör analizinin firma performansı gizil değişkenine uygulanması ile 10 değişken 4 değişkene indirgenmiştir. Aşağıda entelektüel sermayeye bileşenlerine ilişkin söz konusu 14 değişken ve performans değişkenine ilişkin 4 değişken yer almaktadır. İnsan sermayesine ilişkin tüm değişkenlerin ters kodlandığına dikkat ediniz. Bu nedenle ilerideki analizlerde insan sermayesine ilişkin parametre tahminlerinin negatif işaretli olması beklenmelidir. il1: Müşterilerimizle anket yapılsa büromuz/ firmamızdan memnun oldukları sonucu çıkar. il6: Müşterilerimizin şikâyetlerini çözme hızımız eskisine göre çok daha iyi. il24: Bizim müşterilerimiz diğerlerine kıyasla firmasına çok daha bağlıdır. il31: Müşteri geri bildirimlerine ilişkin bilgiler büromuz/firmamızın her çalışanı tarafından bilinir. il45: Müşterilerimizin memnuniyetini sürekli kılmak için onların ihtiyaç ve isteklerini karşılama konusuna önem veririz. il51: Müşterilerimizin bizimle işbirliğini sürdürmesi konusunda kendimize güveniyoruz.

in13: Büromuz/firmamızdaki organizasyon yapısındaki çalışanlar arasındaki ilişkilerin gelişimi ve devamlılığı konusunda destekleyici değildir. in39: Firma çalışanlarımız genellikle sonuçlarını düşünmeden hareket ederler. in40: Çalışanlarımız yaptıkları iş için büyük emek harcamazlar. in50: Bazı çalışanlarımız diğerlerinin pozisyonlarını olumsuz etkileme çabasında görünmektedirler. yap4: Büromuz/ firmamız gelir /maliyet oranını iyileştirmektedir. yap8: Çalışan başına düşen gelir son birkaç yılda artmıştır. yap9: Çalışan başına düşen gelir açısından sektörün en iyileri arasındayız. yap15: İşlem başına harcanan zaman açısından sektörün en iyileri arasındayız. per1: Sektör liderliği. per3: Kârlılık. per8: Rekabet yeteneği. per10: Genel işletme performansı ve başarısı. Şekil 2 de ilişki, insan ve yapısal sermaye bileşenlerinin bütünleşik ele alındığı ve ölçüm modeli olarak niteleyebileceğimiz doğrulayıcı faktör analizi sonuçları görülmektedir. Şekil 3 te ise benzer analizin performans değişkenleri için gerçekleştirilmiş karşılığı yer almaktadır. Şekil 2: Entelektüel sermaye bileşenleri için bütünleşik ölçüm modeli

Şekil 3: Performans gizil değişkeni için doğrulayıcı faktör analizi sonuçları Açıklayıcı ve doğrulayıcı faktör analizlerinin uygulanmasının ardından çeşitli yapısal eşitlik modellemeleri denendi. İlk modelin grafik temsili parametre tahminleri ile birlikte Şekil 4 te görülmektedir. Şekil 5 te ise aynı modelin gözlenen değişkenlerin gösterilmeyip, salt gizil değişkenlerin yer aldığı daha basit formunu korelasyon katsayıları ile birlikte görmekteyiz. Şekil 4: Entelektüel sermaye ve firma performansına ilişkin bir yapısal eşitlik modeli ve parametre tahminleri

Şekil 5: Entelektüel sermaye ve firma performansına ilişkin yapısal eşitlik modelinin basitleştirilmiş formu ve korelasyon katsayıları Parametre testlerinin sonucunda ilişki sermayesi ve yapısal sermayenin performans üzerinde doğrudan etkilerinin söz konusu olduğunu söyleyebilirken, bunun insan sermayesi için geçerli olduğu söylenemez. Ancak bu sonuç, insan sermayesinin performans üzerinde dolaylı bir etkisi olmadığı anlamını taşımaz. Şekil 5 te görülen bileşenlerin aralarındaki korelasyon katsayılarının tümü anlamlıdır. Bu sonuç bu üç bileşenin birbirlerinden bağımsız olmadığını, birbirlerini etkileyebileceklerini işaret eder. Entelektüel sermaye kuramlarının çoğunda da sermaye bileşenlerinin ilişkili olduğu ve birbirlerini etkileyebildikleri öngörülür. Dolayısıyla yapısal eşitlik modelini entelektüel sermaye bileşenlerinin tümünün dışsal, performansın ise içsel değişken olarak yer aldığı bir model yerine, insan sermayesi bileşeninin diğer bileşenler üzerinde doğrudan etkisinin, dolayısıyla performans üzerinde dolaylı bir etkisinin bulunduğu bir model ile ele almak daha uygun görünmektedir. Modeli insan sermayesinin ilişki sermayesi ve yapısal sermaye üzerine, ilişki sermayesi ve yapısal sermayenin ise performans üzerine doğrudan etkisi olacak şekilde kurduğumuzda tüm parametrelerin istatistik açıdan anlamlı olduğu bir modelin oluştuğu görülmüştür. Söz konusu modelin grafik temsili Şekil 6 da görülmektedir. Bir önceki modelde entelektüel sermayeyi oluşturan üç bileşen dışsal, performans ise onlardan etkilenen içsel gizil değişken olarak modelde yer alıyordu. Son modelde ise insan sermayesi dışsal, yapısal ve ilişki sermayeleri insan sermayesinden etkilenen içsel, performans ise yapısal ve ilişki sermayelerinden doğrudan, insan sermayesinden ise dolaylı olarak etkilenen içsel gizil değişken olarak modelde yer almaktadır.

Şekil 6: Firma performansını İnsan sermayesinin dolaylı, yapısal ve ilişki sermayesinin ise doğrudan etkilediği yapısal eşitlik modeli 4. Sonuç Entelektüel sermayeye ilişkin benimsenen genel kuram onun insan, yapısal ve ilişki olmak üzere üç sermaye tipinden oluştuğu yönündedir. Elde edilen bulgular bu kuramı desteklemiştir. Analizlerde ayrıca bu üç entelektüel sermaye bileşeninin firma performansını dolaylı ve dolaysız şekillerde etkilediğine ilişkin istatistik açıdan anlamlı sonuçlar elde edildi. Ampirik bulgular ilişki ve yapısal sermayenin firma performansını doğrudan, insan sermayesinin ise dolaylı olarak etkilediğini ortaya koymuştur. 5. Tartışma ve olası gelecek çalışmaları Her şeyden önce çalışmada istatistik açıdan anlamlı sonuçların muhasebe ve mali müşavirlik sektörü açısından da anlamlandırılmasının önemli olduğu belirtilmelidir. Özellikle insan sermayesinin firma performansı üzerine doğrudan değil dolaylı bir etkiye sahip olmasının sektörün yapısını anlamak açısından önemli bir ipucu olabileceğini düşünüyoruz. Olası bir gelecek çalışmasında bu çalışmada kullanılan değişkenler için anket verileri yerine Scandia ve/veya Dengeli Skor Kartı yöntemlerinin göstergeleri kullanılabilir ve elde edilen sonuçlarla karşılaştırılabilir. Göstergeler seçilirken bu çalışmada anlamlı çıkan anket sorularıyla paralellikler kurulabilir. Anket verileri yerine firmalara ilişkin objektif verilerin kullanılmasındaki diğer avantaj göstergelerin birleştirilerek tek bir skorun elde edilme sürecinde yaşanabilir. Özellikle başını Göran Roos un çektiği entelektüel sermaye kuramcıları, klasik entelektüel sermaye ölçümlerinde yer alan pek çok göstergenin birleştirilip tek bir skora dönüşmedikleri sürece firmaların entelektüel sermayelerini algılama ve değerlendirmenin çok güç olacağını iddia etmektedirler. Bu süreçte her bir göstergenin bir tartıya sahip olması esastır. Söz konusu tartıların genellikle önerildiği gibi sübjektif bir şekilde verilmesi yerine firma gerçek verilerine yapısal eşitlik modellemesinin uygulanması ile elde edilen parametre tahminlerinin kullanılması çok daha objektif ve güvenilir olabilir.

6. Referanslar Bontis, N. Intellectual Capital Questionnaire, http://www.business.mcmaster.ca/ mktg/nbontis/ic/publications/bontismdic1998survey.pdf,, 11.06.2012 Brooking, Annie: Intellectual Capital: Core Asset For The Third Millenium Enterprise, Printed In The UK, Clays Ltd., 1996. Edvinsson, L.: Developing Intellectual Capital At Skandia, Long Range Planning, Vol.30, No.3, 1997, pp. 366-373. Kaplan, R. S. ve Norton, D. P.: The Balanced Scorecard - Measures That Drive Performance. Harvard Business Review (January-February), 1992, pp.71-79. Pulic, A.: VAIC an accounting tool for IC management, International Journal of Technology Management, Vol. 20 Nos 5-7, 2000, pp. 702-14. Raykov, T. ve Marcoulides, G.A.: A First Course in Structural Equation Modeling, Mahwah, New Jersey, Lawrence Erlbaum Associates, Publishers, 2006. Roos, G. ve. Roos, J.: Measuring Your Company s Intellectual Performance, Journal of Long Range Planning, Vol 30, No. 3, 1997. Samioğlu, M.: Yapısal Eşitlik Modellemesi ve Bir Uygulama, İ.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ekonometri Ana Bilim Dalı, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, 2012. Schumaker, R.E. ve Lomax, R.G.: A Beginner s Guide to Structural Equation Modeling, Mahwah, New Jersey, Lawrence Erlbaum Associates, Publishers, 2004 Sveiby, Karl-Erik: Measuring Intangibles and Intellectual Capital - An Emerging First Standard, http://www.sveiby.com/articles/emergingstandard.html, 11.06.2012.

Entelektüel Sermayenin Ölçümü ve Raporlanması: IMKB Otelcilik Sektöründe İşlem Gören İşletmeler Üzerine Ampirik Bir Araştırma Arş. Gör. Burak KAYIHAN Muğla Üniversitesi İİBF, İşletme Bölümü burakkayihan@mu.edu.tr ÖZET Günümüzde işletmeler için maddi olan varlıkların yanında artık maddi olmayan varlıklar da önem kazanmaya başlamıştır. Entelektüel sermaye de bu maddi olmayan varlıkların içinde önemli bir yer tutmaktadır. Son yıllarda ön plana çıkan bilgi ve teknoloji kullanımı ile birlikte entelektüel sermayeye sahip olmak işletmeler için daha önemli bir duruma gelmiştir. Entelektüel sermayeleri aracılığıyla bilgi ve teknoloji olarak gelişim gösteren işletmeler, sektörlerinde bunun avantajlarından yararlanırlar. Entelektüel sermaye soyut bir varlıktır ve bu nedenle ölçümü de zordur. Entelektüel sermayeyi işletme ve unsur bazında ölçen yöntemler aracılığıyla her ne kadar kesin ve net sonuçlar vermese de çeşitli ölçümler yapılması söz konusudur. Bu ölçüm sonuçlarıyla birlikte işletmelere avantaj sağlayan entelektüel sermayenin varlığı ve tutarı konusunda fikir edinilebilir. Ölçümü yapılarak varlığı ve tutarı tespit edilen entelektüel sermayenin bilinmesiyle birlikte işletmelerin gerçek değerleri de gerek işletme yöneticilerine gerekse işletme dışındaki kişilere ve tüm paydaşlara yansıtılmış olacaktır. Böylelikle işletmelerle ilgili değerlendirmeler ve bu değerlendirmelere göre alınan kararlar daha sağlıklı olabilir. Anahtar Kelimeler: Entelektüel Sermaye Kavramı ve Ölçülmesi, Piyasa Değeri / Defter Değeri Oranı Yöntemi, Tobin'in Q Oranı Yöntemi, Hesaplanmış Maddi Olmayan Değer Yöntemi, Otel İşletmeleri. ABSTRACT Nowadays, intangible assets such as tangible assets also started to come into prominence for businesses. Intellectual capital also plays an important role in intangible assets. In recent years, come to the fore with the use of knowledge and technology, intellectual capital has become more important for businesses to have. Businesses show the development of knowledge and technologies through intellectual capital and take advantages of the sector. Intellectual capital is an intangible asset and therefore measure to difficult. How accurate and does not provide clear results in each, a variety of measurements are made via basis of element and business measuring methods of intellectual capital. Businesses take advantage of measuring results to obtain an idea of the presence and amount of intellectual capital. The actual value of businesses will be reflected to business managers, outside of the business and all shareholders with intellectual capital. Thus, assessments for businesses and according to these assessments the decisions taken may be more healthy. Keywords: The Concept and Measurement of Intellectual Capital, Market Value / Book Value Method, Calculated Intangible Value Method, Tobin Q Ratio Method, Hotel Businesses.

1.GİRİŞ İşletmelerin varlıklarını sürdürmeleri ve gelişmeleri açısından bilgi ve teknolojinin önemi gün geçtikçe artmaktadır. İşletmeler de bu bilgi ve teknolojiye en hızlı şekilde entelektüel sermayeleri sayesinde ulaşabilirler. İşletmeler entelektüel sermayeye sahip olmak için, bünyelerinde bilgili personel bulundurmanın yanında kurum kültürlerini, yenilik adına yapılan teknolojik çalışmalarını ve müşterilerle olan ilişkilerini geliştirme eğilimine girmek durumunda kalmaktadır. Entelektüel sermayeye sahip olan işletmeler, kendi sektörlerinde ön plana çıkarak avantaj yakalayacaklardır. Entelektüel sermayenin sağladığı yararlara rağmen halen bunun işletmelerce yeterince fark edilmediği ya da gözardı edildiği görülmektedir. Bu çalışmanın amacı da işletmeler açısından önemli faydalar sağlayan entelektüel sermayenin önemi ve farkını ortaya koymaktır. Sahip olunan entelektüel sermayenin tespiti için çeşitli ölçüm yöntemleri mevcuttur. Bu yöntemlerden yararlanılarak işletmelerin entelektüel sermayeye sahip olup olmadıkları bulunabilir. Araştırmanın birinci bölümünde entelektüel sermaye kavramı, entelektüel sermaye ile ilgili kavramlar ve entelektüel sermayeyi oluşturan unsurlar üzerinde durulmuştur. Entelektüel sermayenin unsurlarını insan sermayesi, yapısal sermaye ve müşteri sermayesi oluşturmaktadır. Araştırmanın ikinci bölümünde ise entelektüel sermayenin ölçülmesi üzerinde durularak entelektüel sermayeyi ölçme yöntemlerine yer verilmiştir. Entelektüel sermayeyi işletme bazında ve unsur bazında ölçen yöntemler vardır. Bu yöntemlerden en çok kullanılanlar, entelektüel sermayeyi işletme bazında ölçen "Piyasa Değeri / Defter Değeri Oranı", "Tobin'in Q Oranı" ve "Hesaplanmış Maddi Olmayan Değer" yöntemleridir. Araştırmanın son bölümünde ise İMKB'de işlem gören otel işletmelerinin finansal verilerinden yararlanarak uygulama yapılmıştır. Uygulamada yer verilen veriler, entelektüel sermayeyi işletme bazında ölçen yöntemlerde kullanılarak entelektüel sermayenin varlığı ve miktarı araştırılarak bir sonuca ulaşılmaya çalışılmıştır.varılan sonuçlara göre de bu alanda faaliyet sürdüren işletmeler için bazı önerilerde bulunulmuştur. 2. ENTELEKTÜEL SERMAYE KAVRAMI VE UNSURLARI Birinci bölümde entelektüel sermaye kavramı ve entelektüel sermayeyi oluşturan unsurlar üzerinde durulacaktır. 2.1. Entelektüel Sermaye Kavramı ve Tanımı Entelektüel sermaye maddi olmayan varlıkların bir portföyü olarak görülmektedir. Bu varlıklar patentleri, ticari markaları, telif haklarını, marka isimlerini, logoları ve şerefiye kategorisindeki diğer unsurları ve nadiren bireysel değerleri içermektedir. Bunlara ek olarak, uygun yöntemleri, en iyi uygulamaları, özel uygulama ve yazılımları, faaliyet sistemlerini, iş bilgisi altyapılarını, 21.yüzyıl işletmeciliğinin bilgi ihtiyacını destekleyen araçlarla birlikte, doğrudan getiri kazandıran, nakit akımlarına katkı sağlayan ve maddi olmayan varlıklardan oluşmaktadır. (Anson. ve Lussan, 2001) Entelektüel sermayenin doğru ve tam olarak tanımlanması yönetimini, stratejik kullanımını ve doğal olarak ölçümünü kolaylaştıracaktır. Bugüne kadar tüm akademisyenlerin ya da bu alanda çalışan uygulamacıların üzerinde oy birliğiyle hem fikir oldukları tek bir entelektüel sermaye tanımı bulunmamaktadır.(arıkboğa, 2003) Bu nedenle, farklı yazarların tanımlarını gözden geçirmek faydalı olacaktır. Entelektüel sermaye konusunun önde gelen isimlerinden Thomas Stewart, entelektüel sermayeyi değer yaratmada kullanılabilecek bilgi, entelektüel mülkiyet ve deneyim gibi her türlü entelektüel materyal olarak tanımlamaktadır.(ercan ve diğ., 2003) J.Guthrie'nin (2001) tanımına göre; maddi olmayan varlıklar şerefiye olarak kabul edilir ve bu şerefiyenin bir parçası olarak kabul edilen öğeye de entelektüel sermaye denilmektedir. Leif Edvinsson (1998) ise entelektüel sermayeyi bir terim ve ölçme ile yönetmenin sistem bütünü şeklinde düşünüp bir yenilik olarak tanımlamıştır. Entelektüel sermaye her ne kadar bilançoda gözükmese de gelecek kazanımlar adına organizasyon

için değer üreten kaynaklara ışık tutar. Entelektüel sermaye için yukarıdaki tanımların ortak noktalarını içeren bir tanım ise şu şekilde yapabiliriz : Entelektüel sermaye; kâr'a dönüştürülebilen bilgidir ki bu bilgi, işletmenin insan kaynaklarını, teknolojisini, süreçlerini, organizasyon yapılarını, müşterilerini ve onlarla olan ilişkilerini kapsamaktadır. 2.2. Entelektüel Sermayenin Unsurları Bugün entelektüel sermayeyi unsurlarına ayırma konusunda literatürde üzerinde görüş birliği oluşturulan üç ana unsur; insan sermayesi, yapısal sermaye ve müşteri sermayesidir. 2.2.1. İnsan Sermayesi İnsan sermayesi, işletme çalışanlarının sahip olduğu bilgi birikimi, yaratıcılığı, problem çözme, girişimcilik ve liderlik yeteneklerini kapsar.(demirkol, 2007) Bir işletmedeki maddi olmayan varlıkların en büyük ve en önemli olanlarından biridir. Tüketicilerin talep ettiği mal ve hizmetler ile onların sorunlarına çözümleri sağlayan işletmedeki insan sermayesidir.(erkal, 2006) Bontis (1996) insan sermayesinin işletmeler açısından kollektif bir yetenek olduğunu belirterek, bunun işletme çalışanlarının bilgilerini kullanarak en iyi çözümleri yaratmadaki becerilerinden oluştuğunu ifade etmektedir. İnsan sermayesinde yer alan bilgi, yetenek, tecrübe ve yetkinlikler; bilgi yaratma, yeni ürün ve fikirleri ortaya çıkarma, farklı iş süreçlerini oluşturma ya da var olan ürünleri, hizmetleri, iş süreçlerini geliştirme şeklinde ortaya çıkarak değer oluşturduğunda entelektüel sermayeye dönüşmektedir. Bu anlamda insan varlığı işletmelerin sahip olabileceği bir varlık değildir. Kişinin işten ayrılmasıyla bu birikim kendisiyle birlikte kurumdan ayrılacaktır. Bunun sonucunda entelektüel sermayede bir azalma olacaktır. Bu duruma engel olmak için bireylerin sahip olduğu bilgi, bireyin tekelinden kurtarılıp organizasyonun tümü için kullanılabilir bilgi konumuna getirilmelidir. Bu şekilde, birey işten ayrılsa bile sahip olduğu bilgi birikimi kurumda kalacaktır.(özevren, 2008) İşletmeler insan sermayesine sahip olamayıp bir nevi onu kiralarlar bu nedenle insan sermayesini oluşturan unsurların işletme içinde kalacak şekilde bir sistemin oluşturulması önemlidir. İnsan sermayesinin genellikle ihmal edilen ancak ekonomik açıdan önemli bir özelliği tamamlayıcı bir işlevinin olmasıdır. Eğer önemli bir sermaye unsuru eksik ve yetersiz ise örneğin, belirli bir ürün için gelecekteki talebi karşılayacak kaynakları koordine etme yeteneği gibi, sonuç genellikle diğer yeteneklerin ve kapasitelerin tam olarak kendi özelliklerinin ve ekonomik olarak etki etme imkanlarının engellenmesi olacaktır. Bu nedenle diğer entelektüel sermaye unsurlarına yapılan yatırımın getirisi çok düşük hatta negatif olabilir.(nerdum ve Erikson, 2001) Bu nedenle yapısal sermaye ve müşteri sermayesine yatırım yapılırken insan sermayesinin önemi göz ardı edilmemelidir. İnsan sermayesi kolayca ziyan olabilecek bir değer olması nedeniyle bir noktaya yığılması ve yoğunlaştırılmasında fayda vardır. İşletmeler mevcut iş görenlerine bakarak çalışanlarını yarattıkları katma değer (yani müşterilerin bu işlere verdikleri değer) ve bunu yaratmada yeteneklerinin ve bilgilerinin rolü (kalifiye derecesi) kriterlerine göre insan sermayelerine katarlar.(stewart, 1997) 2.2.2. Yapısal Sermaye Yapısal sermaye, bir örgüt olarak işletmenin sahip olduğu yöntem ve politikalar biçiminde kurumsallaştırılmış bilgi teknolojilerinden veri tabanları, kayıtlar ve çeşitli biçimlerdeki belgelemeye, yönetim felsefesinden örgüt kültürüne, finansal ilişkilerden patentlere kadar bütün unsurların karışımını ifade eder.(kutlu, 2009) Örgütün sahip olduğu telif hakları, markalar, patentler ve ticari markalar gibi entelektüel mülkler ile örgüt kültürü, iletişim teknolojileri ve süreç kapasitesi gibi sahip olduğu alt yapıdır.(erkuş, 2006) Yapısal sermaye, bilginin işletme faaliyetlerinde sürekli olarak kullanılmasını, öğrenmeyi ve öğrenilenleri paylaşmayı özendiren bir kültürel yapıdır.(yereli ve Gerşil, 2005) Yapısal sermaye çalışanların, gün sonunda işletmeden ayrıldıklarında geriye kalan, işletmeye ait olan sermaye türüdür. Veri tabanları, müşteri arşivleri, yazılımlar, ticari markalar ve organizasyonel yapılar yapısal sermayenin unsurlarından bazılarını oluşturmaktadır.(erkal, 2006) Yapısal sermayenin hizmet etmesi gereken iki amacı vardır. Bunlardan ilki, aktarılabilecek bilgi

bütünlerini düzen altına almak, tersi durumda kaybolabilecek tarifleri korumaktır. İkinci amacı ise, insanların tam zamanında devreye girecekleri biçimde verilere, uzmanlara ve uzmanlığa bilgi bütünleri dahil ulaşmasını sağlamaktır.(stewart, 1997) Kısaca yapısal sermaye, işletmede bilgi bütünlüğünü ve akışını sağlayarak işlerin aksamadan devam etmesini sağlamaktadır. Yapısal sermaye, işletmenin iç ve dış önceliklerini göstererek, gelecekte yenilenme ve gelişme gücünün artmasını sağlar. Yapısal sermayesi güçlü olan işletmeler destekleyici bir tavır sergileyerek, çalışanların yeni uygulamaları başarısız olsalar dahi öğrenene kadar denemelerine izin verir.(sullivan, 1999) Bunun dışında yapısal sermaye, insan ve müşteri sermayesinin de işletmede kalıcı ve verimli olması için bu sermaye türleriyle ilişki içinde olur. 2.2.3. Müşteri Sermayesi Bugün işletmelerin faaliyetlerine yön veren önemli unsurlarından birinin müşteriler olduğu açıktır. Doğal olarak işletmelerin faaliyetlerini yönlendiren bu unsurun işletmenin öz değerleri içine katılması faydalı olacaktır.(karacan, 2004) Müşterileri olan her şirketin müşteri sermayesi vardır. Bu sermaye şirketin unvan değeri, satış yaptığı kişi ve kuruluşlarla süregelen ilişkilerin değeri olarak tanımlanır. Entelektüel sermayenin üç geniş kategorisi -insan sermayesi, yapısal sermaye ve müşteri sermayesi- içinde, en belirgin olan müşterilerdir.(stewart, 1997) Müşteri sermayesi kavramı günümüzde işletmenin müşterileri, tedarikçileri, rakipleri ve ilişki içerisinde bulunduğu tüm çevresel unsurları kapsamaktadır. (Toraman ve diğ., 2009) Yapısal sermaye ve insan sermayesi işletme içi unsurları temel alırken, entelektüel sermayenin diğer unsuru olan müşteri sermayesi işletmenin dış çevresindeki kişi ve kuruluşları kapsamaktadır.(arıkboğa, 2003) Dış unsurların temel alınması müşteri sermayesinin diğer sermaye türlerine göre önemli bir farkını oluşturur. İşletmeler, müşteri sermayesine insan sermayesinde olduğu gibi sahip değildirler. Müşteriler de çalışanları gibi, işletmeyi her an terk edebilirler.(erkal, 2006) Bu nedenle de müşterileri elde tutmak adına müşterilerin tatmin düzeylerinin ve memnuniyetlerinin arttırılarak müşteri bağlılığının yaratılması gereklidir. 3. ENTELEKTÜEL SERMAYENİN ÖLÇÜLMESİ VE RAPORLANMASI İkinci bölümde entelektüel sermayenin ölçülmesi ve raporlanması üzerinde durularak entelektüel sermayeyi ölçme yöntemlerine ve raporlama türlerine değinilecektir. 3.1. Entelektüel Sermayenin Ölçülmesi Entelektüel sermayenin ölçüm yöntemleri işletme bazında ve unsur bazında olmak üzere iki şekilde yapılır. İşletmede bulunan entelektüel sermayeyi tüm unsurlar açısından bir bütün olarak ölçmek adına işletme bazında olan ölçüm yöntemleri daha çok kullanılmaktadır. Bir sonraki bölümde yer verilecek olan araştırmamızda da kullanılacak olan bu yöntemler; Piyasa Değeri / Defter Değeri Oranı Tobin in Q Oranı ve Hesaplanmış Maddi Olmayan Değer yöntemleridir. 3.1.1. Piyasa Değeri/Defter Değeri Oranı Yöntemi Hisse senetleri borsada işlem gören işletmelerin entelektüel sermayesinin parasal olarak tespitinde kullanılan yöntemlerden ilki, işletmenin piyasa değerinin defter değerine oranlanması yöntemidir. İşletmenin özsermaye toplamının pay senedi sayısına bölünmesiyle belirlenen değere defter değeri denmektedir. İşletmenin dolaşımdaki, yani işletme dışındaki hisse senetlerinin belirli bir tarihte işlem gördüğü piyasa fiyatına ise piyasa değeri denmektedir. Bir başka deyişle bir hisse senedinin sermaye piyasasında alınıp satıldığı fiyat o hisse senedinin piyasa değeridir.(ataman Akgül, 2003)

Bu yöntemin avantajı basitliğidir. Ancak oldukça basit bir hesaplama yöntemi olduğu için mevcut durumun karmaşıklıklarını çok fazla yansıtamaz.(önce, 1999) Statik bir değerlendirme yapma imkanı vermesi yöntemin dezavantajı olarak belirtilebilir. 3.1.2. Tobin in Q Oranı Yöntemi İlk kez 1969 yılında Tobin tarafından ortaya atılan ve kendi adıyla anılmaya başlanan Tobin q oranı, işletmenin pazar değerinin varlıklarının yerine koyma maliyetine bölünmesi ile hesaplanmaktadır.(canbaş ve diğ., 2005) Her ne kadar entelektüel sermayenin ölçülmesinde kullanılmak için geliştirilen bir yöntem olmasa da Tobin q oranının bu işlevi iyi gördüğü konusunda görüşler bulunmaktadır.(stewart, 1997) Tobin'in q oranı esasen piyasa değeri / defter değeri oranı ile aynı olmakla birlikte Tobin hesaplamada maddi varlıkların defter değeri yerine maddi varlıkların yenileme maliyetlerini kullanmaktadır. Teoriye göre şayet q 1 den ve rakiplerin q değerinden büyükse, işletme diğer benzer işletmelerden daha yüksek kazanç elde etme kabiliyetine sahiptir. Diğer bir deyişle, entelektüel sermayeye sahip işletmeler avantaj sağlamaktadır.(aydemir, 2008) Q değerinin 1'den düşük çıkması durumunda yani piyasa değerinin varlıkların yerine koyma değerinden az olması durumunda ise, işletmenin varlık bazında entelektüel sermayeye sahip olmadığı ve varlıkların getiri düzeylerinin düşük olduğu anlaşılmaktadır.(acar ve Dalğar, 2005) Bu yöntemde varlıkların yerine koyma maliyetini hesaplamak, net bir rakam ortaya koyamama ve işletmeden işletmeye değişebilecek hesaplama şekilleri gibi nedenlerden ötürü zordur. Bu nedenle çeşitli araştırmacılar tarafından çeşitli hesaplama şekilleri ortaya konmuştur. Bu hesaplama şekillerinden en bilineni ve en çok kullanılanı araştırmamızda da kullanılan Lindenberg ve Ross tarafından ortaya koyulan yöntemdir. Bu yöntemin formülü şöyledir; Tobin Q ( L&R) = PS + MVE + LTDEBT + STDEBT - ADJ TA - BKCAP + NETCAP Formülde kullanılan kalemlerin açıklamaları şu şekildedir : PS, işletmenin tercihli (öncelikli) hisse senetlerinin (preferred stock) likidite (tasfiye) değerini gösterir. MVE, işletmenin yıl sonu hisse senedi fiyatının çıkarılmış hisse senedi adediyle çarpımını gösterir. LTDEBT, işletmenin vade yapısına göre ayarlanmış uzun dönemli borçlarını gösterir. STDEBT, işletmenin cari yükümlülüklerini (kısa vadeli borçlarını) gösterir. ADJ, işletmenin net kısa süreli varlıklarını (kısa vadeli borçlar - dönen varlıklar) gösterir. TA, işletmenin toplam varlıklarının defter değerini gösterir. BKCAP, işletmenin özsermayesinin defter değerini gösterir. NETCAP, işletmenin enflasyona göre düzeltilmiş özsermayesini gösterir. Lindenberg ve Ross tarafından ortaya koyulan yöntem, borsada işlem gören işletmelere uygulanmasının kolay olması, formülünün basit olması ve formülde kullanılacak olan verilerin kolay bulunması gibi avantajları nedeniyle araştırmada kullanılmak üzere seçilmiştir.(tetik ve Ören, 2010) Tobin Q oranının ilk olumsuz yönü varlıkların piyasa değerini etkileyen dışsal etkenlere dikkat edilmemesidir. Diğer bir olumsuz yön de bu yöntemin işletmenin ortaya koyduğu her entelektüel sermaye varlığını ölçememesidir. Muhasebe açısından olumsuz yönü de piyasa değerinin defter

değerini aşan bölümünün finansal tablolarda tek bir kalem olarak yer alması olduğu söylenebilir.(çelik ve Perçin, 2000) Bu olumsuz yönler yöntemi entelektüel sermayeyi ölçme bakımından yetersiz bırakan durumlar oluşturabilir. 3.1.3. Hesaplanmış Maddi Olmayan Değer Yöntemi NCI şirketi tarafından isletmedeki maddi olmayan varlıkların gerçek değerlerinin ortaya konulması için geliştirilen bir ölçüm yöntemidir. Bu yönteme göre öncelikle maddi varlıkların getirisinin fazladan kısmı hesaplanarak ortaya çıkan tutarla maddi olmayan varlıkların neler getirdiğinin hesaplaması amaçlanmaktadır. Bu yöntemde finansal tablolardaki veriler esas alınarak uygulama yapılmaktadır. Tobin Q Oranı ve Piyasa Değeri/Defter Değeri yöntemlerine göre daha karmaşık ve zaman alıcı olan bu yöntem, isletmelere gerek sektör içinde gerekse sektör dışında gerçeğe dayanan karşılaştırmalar yapma olanağı vermektedir.(çelik ve Perçin, 2000) Hesaplama sonucunda ulaşılan rakam isletmenin sektördeki diğer isletmelerden daha iyi performans gösterebilmek için maddi olmayan varlıklarından yararlanabilme gücünün bir ölçümüdür.(stewart, 1997) Bilgilerin gerek finansal tablolar yardımıyla kolay elde edilmesi ve gerekse sektör içinde ve sektörler arasında diğer iki yönteme göre daha gerçekçi ve karşılaştırılabilir sonuçlar vermesi yöntemin olumlu yönlerini oluşturmaktadır. Buna karşın, diğer yöntemlere göre daha karmaşık olması ve daha çok zaman alması eleştirilen ve olumsuz kabul edilen yönlerini oluşturmaktadır.(çıkrıkçı ve Daştan, 2002) Yöntemin kolay hesaplanması bakımından formüllerle ifade edilmiş hali aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Tablo 1. Hesaplanmış Maddi Olmayan Değer Yöntemi AÇIKLAMA FORMÜL ADI 3 yıllık vergiden önceki kârların ortalaması Ortalama VÖK 3 yıllık maddi varlık tutarlarının ortalaması Ortalama Maddi Varlık Ortalama VÖK / Ortalama Maddi Varlık Maddi Varlık Kârlılık Oranı Sektör Ortalama VÖK / Sektör Ortalama Maddi Varlık ( Söz konusu 3 yıl için ) Sektör Maddi Varlık Kârlılık Oranı Ortalama Maddi Varlık x Sektör Maddi Varlık Kârlılık Oranı Normal Kazanç Ortalama VÖK - Normal Kazanç Ek Kazanç 3 yıllık vergi oranlarının ortalaması Ortalama Vergi Oranı Ek Kazanç x Ortalama Vergi Oranı Ek Kazanca İlişkin Vergi Tutarı Ek Kazanç - Ek Kazanca İlişkin Vergi Tutarı Net Ek Kazanç Firmanın Ağırlıklı Ortalama Sermayesi Ağırlıklı Ortalama Sermaye Net Ek Kazanç / Ağırlıklı Ortalama Sermaye Entelektüel Sermaye Tutarı

3.2. Entelektüel Sermayenin Raporlanması Entelektüel sermaye ile ilgili diğer önemli bir konu da raporlanmasıdır. Küreselleşme, sermaye piyasalarının entegrasyonu, para ve ürünlerdeki hareketlilik, küresel rekabet, yeni baskın sanayi dallarının ortaya çıkması, bilgi teknolojilerindeki ve internet alanındaki gelişmeler; örgütlerin sahip olduğu mevcut bilgilerini ve entelektüel sermayelerini açıklama ve raporlama konusuna odaklanmasına neden olmuştur. Ayrıca rekabet üstünlüklerini maddi olmayan varlıklara, yetenekli çalışanlarına, bilgi ve patent haklarına dayandıran örgütlerin, bu bilgileri sistematik bir biçimde açıklaması gerekliliğini kabul etmeleri de raporlama konusunun önemini artırmıştır. Bunun yanında entelektüel sermayenin raporlanması, sadece örgüt yönetimlerini değil, örgütle ilgili olan yatırımcıları, tedarikçileri, hissedarları, müşterileri de ilgilendiren kritik bir konudur. Sadece finansal verilerle işletmelerin değerini anlamak günümüz bilgi ekonomisinde mümkün olmadığı için, entelektüel sermayenin raporlanmasını ve açıklanmasını sağlayan modellerin ve araçların belirlenmesi de örgütlerin kaçamayacağı bir zorunluluk haline gelmiştir. (Erkuş, 2006). Entelektüel sermaye raporları, bir işletmenin bilgi yönetimi etkinlikleriyle, faaliyetlerin sürdürülebilmesini sağlayan geniş bilgi kaynaklarının kombinasyonunu göstermektedir.(şamiloğlu, 2002) Entelektüel sermayenin raporlanması, varlıkların daha açık bir şekilde tanınmasının sağlanması ile kaynak tahsisinin etkinliği ve dahili yönetimin geliştirilmesi açılarından fayda sağlar. Diğer faydaları ise, arttırılmış şeffaflık, yatırımcılar ve borç verenler için daha detaylı enformasyon ve kaynakların sermaye piyasasında daha etkili ve verimli tahsisini içerir.(alagöz ve Özpeynirci, 2007) Entelektüel sermayenin raporlanması bir takım olası sakıncaları da beraberinde getirebilmektedir. Bunları; işletme açısından özellikle rekabet konusunda önemli ve hassas bilgilerin ortaya çıkması, bilgilerin maniple edilebilme olasılığı, entelektüel sermaye yönetimine bağlı olarak yeni kuralların ortaya çıkmasına ve buna bağlı olarak oluşabilecek bürokrasi nedeniyle işletmenin maliyetlerinin artması olarak sıralamak mümkündür.(türk ve Bengü, 2010) 4. OTEL İŞLETMELERİNDE AMPİRİK BİR ARAŞTIRMA Bu bölümde araştırmanın amacı, yöntemsel modeli ve entelektüel sermayeyi işletme bazında ölçen yöntemlere göre ortaya çıkan sonuçların analizlerine yer verilecektir. 4.1. Araştırmanın Amacı Entelektüel sermaye normalde işletmeler için hayati önemi bulunan bir kavram iken henüz bu önemi birçok işletme tarafından fark edilmediği ya da fazla göz önünde bulundurulmadığı gözlenmektedir. Araştırmamızda İMKB'de turizm sektöründe işlem gören otel işletmeleri üzerinden uygulama yapılarak entelektüel sermayenin önemi ve farkı ortaya konulacaktır. Bu araştırmanın amacı, son yıllarda yaygınlaşan entelektüel sermayenin işletmeler açısından ifade ettiği değeri ortaya koymak ve uygulamada işletmelerin entelektüel sermaye ölçümüne ilişkin temel ölçülerle örneklendirmektir. Bu amaçla da araştırmada analiz için kullanılacak olan veriler İMKB ve KAP'ın resmi internet sitelerinden alınarak entelektüel sermaye ölçüm yöntemleri içerisinde kullanılmıştır. 4.2. Araştırmanın Yöntemsel Modeli Bilindiği gibi entelektüel sermayenin özünü bilgi ve bileşenleri teşkil etmektedir. Entelektüel sermayenin soyut varlıklar olması ve işletmeden işletmeye farklılıklar arz etmesi nedeniyle bilgi ve bileşenlerini ölçmek maddi varlıklara nazaran daha zor ve karmaşık bir hal almaktadır. Buna rağmen işletmelerin sahip oldukları entelektüel sermaye değerlerinin ölçülmesine yönelik mutlak doğruluk taşıdıklarına dair endişeler dile getirilmekle birlikte çeşitli yaklaşımlar ve teknikler ortaya konmuştur. Araştırmamızda ise entelektüel sermaye ölçüm yöntemlerinden entelektüel sermayeyi işletme bazında ölçen Piyasa Değeri / Defter Değeri Oranı,Tobin in Q Oranı ve Hesaplanmış Maddi Olmayan Değer yöntemleri kullanılarak uygulama kapsamındaki otel işletmelerinde entelektüel sermayenin varlığı araştırılacaktır. Bu yöntemler işletmenin bütününe yöneliktir. Yöntemlerin özü,

sahip olunan entelektüel sermaye değerini, piyasada yer alan hisse senetleri aracılığıyla işletmeye biçilen değerin işletmenin denetlenmiş finansal tablolarındaki değeri ile kıyaslanması suretiyle belirlemektedir. 4.3. Verilerin Analizi ve Yorumu Bu bölümde İMKB'de turizm sektöründe işlem gören otel işletmelerinin finansal tablolarından elde edilen verilerin, entelektüel sermayeyi işletme bazında ölçen ölçüm yöntemleri içerisinde kullanılması sonucu hesaplanan değerlerin analizleri ve yorumlarına yer verilmiştir. 4.3.1. Piyasa Değeri / Defter Değeri Oranı Yöntemiyle Ölçülmesi ve Analizi İMKB'de turizm sektöründe işlem gören otel işletmelerinin 2010 yılı mali tablolarında yer alan bilgilere göre uygulanan "Piyasa Değeri / Defter Değeri Oranı" yöntemi sonucu ortaya çıkan değerler Tablo 2'de gösterilmiştir. Tablo 2. İMKB'de İşlem Gören Otel İşletmelerinin PD/DD Oranları OTEL İŞLETMELERİ PD/DD ORANLARI Altın Yunus Çeşme Turistik Tesisler A.Ş. 2,92 Favori Dinlenme Yerleri A.Ş 4,93 Marmaris Altınyunus Turistik Tesisler A.Ş. 2,05 Martı Otel İşletmeleri A.Ş. 0,58 Net Turizm Ticaret ve Sanayi A.Ş. 0,58 Petrokent Turizm A.Ş. 5,56 Tek-Art İnşaat Ticaret Turizm Sanayi ve Yatırımlar A.Ş. 0,99 Bu yöntemde ortaya çıkan sonuçlar işletmelerin entelektüel sermaye değerine sahip olup olmadığını göstermektedir. Yönteme göre PD/DD oranı 1'den büyük olan işletmelerin entelektüel sermaye değerine sahip olduğu söylenebilir. Hisse senetleri bazında yaptığımız uygulamada İMKB'de işlem gören otel işletmeleri arasından bu yönteme göre entelektüel sermaye değerine sahip işletmeler aşağıdaki gibidir : - Altın Yunus Çeşme Turistik Tesisler A.Ş. - Favori Dinlenme Yerleri A.Ş - Marmaris Altınyunus Turistik Tesisler A.Ş. - Petrokent Turizm A.Ş. Yapılan uygulama sonucu en düşük değer 0,58 ile Martı Otel İşletmeleri A.Ş. ve Net Turizm Ticaret ve Sanayi A.Ş.'ye aittir. Oranın düşük çıkmasında en büyük etken söz konusu işletmelerin 2010 yılını hisse başına düşen piyasa fiyatı olarak düşük değerlerle kapatmasıdır. Martı Otel İşletmeleri A.Ş. hisse başına 1,11 TL, Net Turizm Ticaret ve Sanayi A.Ş ise hisse başına 1,01 TL ile 2010 yılını kapatmışlardır. PD/DD oranı 0,99 olup 1'in üstüne çıkmayan diğer bir otel işletmesi Tek-Art İnşaat Ticaret Turizm Sanayi ve Yatırımlar A.Ş.'nin 2010 yılı kapanış fiyatı hisse başına 1,15 TL olmuştur.

En yüksek değer olan 5,56'ya sahip Petrokent Turizm A.Ş. 2010 yılını hisse başına piyasa fiyatı olarak 83,25 TL gibi yüksek bir değerle kapatmıştır ve dolaylı olarak bu da PD/DD oranını yüksek seviyelerde tutmuştur. 2,92 PD/DD oranına sahip Altın Yunus Çeşme Turistik Tesisler A.Ş.'nin 2010 yılı kapanış fiyatı hisse başına 12,65 TL, 2,05 orana sahip Marmaris Altınyunus Turistik Tesisler A.Ş.'nin ise 16,20 TL olmuştur. Son olarak 4,93 PD/DD oranı ile en yüksek ikinci değere sahip olan Favori Dinlenme Yerleri A.Ş'nin 2010 yılı kapanış fiyatı hisse başına 0,87 TL gibi düşük bir değer olmasına rağmen 2010 yılının sonlarına doğru yapılan bedelsiz sermaye artırımı nedeniyle işletmenin gerçek defter değeri hisse başına düşük değerlerde gerçekleşmiş ve bu da dolayısıyla PD/DD oranını etkilemiştir. Otel işletmeleri bünyesinde birçok çalışan bulundurduğu için entelektüel sermaye unsurlarından özellikle insan sermayesi unsuru ön plana çıkmaktadır; ancak işletmelerin mali tabloları ve denetim raporları incelendiğinde PD/DD oranındaki değişimlerin entelektüel sermaye unsurlarından daha çok ekonomik durum ve şartlar nedeniyle oluşan dalgalanmalardan ve piyasa koşullarından olduğu anlaşılmıştır. Yöntemde kullanılan piyasa fiyatı mevcut durumu yansıtır bu nedenle statik bir değerlendirme imkanı verir. Ekonomik dalgalanmalar sonucu piyasa fiyatında meydana gelen artı ya da eksi değişimler işletmeler için PD/DD oranına da yansır; ancak söz konusu yöntem mevcut durumu yansıttığından gelecekte işletmenin entelektüel sermayeye sahip olup olmamasıyla ilgili kesin sonuçlara ulaşılamaz. Bu nedenle entelektüel sermayeyi ölçen diğer yöntemlerde entelektüel sermayeye sahip olup olmama durumu "PD/DD Oranı" yönteminde çıkan sonuçlara göre paralellik göstermeyebilir. 4.3.2. Tobin'in Q Oranı Yöntemiyle Ölçülmesi ve Analizi İMKB'de turizm sektöründe işlem gören otel işletmelerinin 2010 yılı mali tablolarında yer alan bilgilere göre uygulanan "Tobin'in Q Oranı" yöntemi sonucu ortaya çıkan değerler Tablo 3'te gösterilmiştir. Tablo 3. İMKB'de İşlem Gören Otel İşletmelerinin Tobin Q Oranları OTEL İŞLETMELERİ TOBIN Q ORANLARI Altın Yunus Çeşme Turistik Tesisler A.Ş. 1,86 Favori Dinlenme Yerleri A.Ş 0,86 Marmaris Altınyunus Turistik Tesisler A.Ş. 0,88 Martı Otel İşletmeleri A.Ş. 0,88 Net Turizm Ticaret ve Sanayi A.Ş. 0,78 Petrokent Turizm A.Ş. 1,28 Tek-Art İnşaat Ticaret Turizm Sanayi ve Yatırımlar A.Ş. 1,69 Söz konusu yönteme göre Tobin q oranları 1'den ve rakiplerinden daha yüksek olan işletmeler yüksek getiriler elde etmektedirler ve bunu sağlayan en önemli etkende sahip oldukları entelektüel

sermayeleridir. Başka bir şekilde ifade edecek olursak maddi olarak ölçülemeyen ve işletmeye yüksek getiri sağlayan başka faktörler de ön plana çıkmaktadır ve bu faktörler sahip olunan entelektüel sermaye ile ilişkilidir. Tobin q oranları 1'den küçük olan işletmelerde ise piyasanın, işletmenin varlıklarına değerinden daha düşük bir değer verdiğini bu nedenle de herhangi bir entelektüel sermaye değerine sahip olunmadığı söylenebilir. Bu durum işletmenin kaynaklarını etkin kullanamamasından, piyasalardaki yanılgı durumundan ya da piyasa fiyatındaki dalgalanmalardan kaynaklanabilir. Tabloda da görüldüğü gibi 1,86 değeriyle en yüksek Tobin q oranına sahip olan otel işletmesi Altın Yunus Çeşme Turistik Tesisler A.Ş.'dir. Otel işletmelerinde entelektüel sermaye unsurlarından en fazla ön plana çıkan unsur çalışan fazlalığı ve işle ilgili bilgili personel gereksinimi nedeniyle insan sermayesidir. Daha önceki yıllarda insan sermayesi unsuru gözardı edilse de son yıllarda yapılan eğitim ve verimlilik çalışmaları ile bilgili personele verilen önemin artmasıyla birlikte söz konusu unsur işletmeye entelektüel sermaye açısından bir avantaj sağladığı söylenebilir. Bunun dışında işletmenin denetim raporu ve raporda yer alan dipnotlar incelendiğinde entelektüel sermayenin diğer unsurları olan yapısal sermaye ve müşteri sermayesine de önem verildiği de görülmektedir. İşletmenin sahip olduğu bilgisayar yazılımları ile diğer yazılımlar, sahip olduğu çeşitli haklar ve bazı departmanlarında örgütsel olarak yeniliğe gitmesi ile ISO standart uygulamaları ile ilgili çalışmalar yapısal sermayeye; tanıtım faaliyetleri için fuarlara katılım göstermek, termal,sörf vb. gibi alanlarda yatırım yaparak özellikle termal ve sağlık turizmi aracılığıyla yeni pazarlarda müşteri kazanmak, müşteri memnuniyetine odaklı ve müşteri odaklı davranış bilincini geliştirmeye yönelik yapılan çalışmalar ise müşteri sermayesine örnek olarak verilebilir. Altın Yunus Çeşme Turistik Tesisler A.Ş. zarar ettiği gözüken mali tablolarında daha olumlu bir hale geleceğini öngörmüştür ve bu nedenle entelektüel sermaye ile ilgili yukarıda sayılan unsurlara daha fazla önem vermesi gerekmektedir. Tobin q oranı yöntemine göre çıkan sonuçlarda da entelektüel sermaye bakımından bir değere sahip olma potansiyeli de açıkça görülmektedir. 1,69 değerle Tek-Art İnşaat Ticaret Turizm Sanayi ve Yatırımlar A.Ş. ve 1.28 değerle Petrokent Turizm A.Ş. de uygulanan Tobin q oranı yöntemine göre entelektüel sermaye değerine sahip otel işletmeleridir. İncelenen denetim raporları ve dipnotlar sonrası her iki işletmede de entelektüel sermaye unsurlarından insan sermayesi ve yapısal sermayeye yönelik varlıkların olduğu görülmüştür. Otel çalışanlarının bilgili olmasına verilen önem işletmelerin insan sermayesini, işletmelerin sahip olduğu çeşitli haklar ve bilgisayar yazılımları yapısal sermayeyi yansıtır. Müşteri sermayesi anlamında yatırımlar yapılmaması ise bir eksiklik olarak görülebilir. Söz konusu işletmeler müşteri sermayesi ile ilgili yatırımlar dışında diğer entelektüel sermaye unsurları ile ilgili yatırımlar da yaparak kaynaklarını daha etkin kullanmış olur ve farklılık yaratan entelektüel sermayeye sahip olup diğer işletmelere üstünlük sağlayacak rekabet avantajına kavuşabilir. Tobin q oranları 1'den küçük olan otel işletmelerinin entelektüel sermaye değerine sahip olmadığı varsayılır. Piyasa ortamına göre işletmenin sahip olduğu varlıklar daha düşük bir değerle değerlendirildiğinden işletmeler bu türden varlık satın almayı bırakarak ve entelektüel sermayeyi artırıcı varlıklara yatırım yapabilir. Söz konusu işletmelerin Tobin q oranları sınır olarak kabul edilen 1 değerine uzak değildir. Mali tablolar ve denetim raporları incelendiğinde bu otel işletmelerinin entelektüel sermaye unsurlarından yapısal sermayeye bilgi sistemleri, bilgisayar yazılımları ve çeşitli haklar vasıtasıyla bu konudaki yatırımlarını arttırarak entelektüel sermaye değerine sahip olabilecekleri gözükmektedir. Bunun dışında entelektüel sermaye unsurlarından insan sermayesi ve müşteri sermayesine yönelik yatırımlar da yapılarak söz konusu işletmelere turizm sektöründe üstünlük sağlayacak entelektüel sermaye değerlerine sahip olunabilir. "PD / DD Oranı" yönteminde olduğu gibi "Tobin'in Q Oranı" yönteminde de hesaplanan değerlere göre belli olan entelektüel sermayeye sahip olup olmama durumu, diğer entelektüel sermaye ölçme yöntemleriyle paralellik göstermeyebilir. Bunun en önemli nedeni ise "Tobin'in Q