EĞİTİM BİLİMLERİ KPSS / EB ÇÖZÜMLERİ Deneme Sınavı 6

Benzer belgeler
EĞİTİM BİLİMLERİ KPSS / EB ÇÖZÜMLERİ Deneme Sınavı 9

KPSS/1-EB-CÖ/ Bir öğretim programında hedefler ve kazanımlara yer verilmesinin en önemli amacı aşağıdakilerden hangisidir?

AKTIF (ETKİN) ÖĞRENME

Zirve Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği ABD Ders Ġçerikleri

SINIF REHBERLĠĞĠ PROGRAMI. Prof. Dr. Serap NAZLI

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...III

Eğitim Durumlarının Düzenlenmesi

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

Öğr. Gör. Özlem BAĞCI

Öğrenme, Örgütsel Öğrenme

BÖLÜM 1 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRMEDE TEMEL KAVRAMLAR

ÖZEL BEYKENT ANAOKULU

Yöntem nedir? Öğretim yaşantılarının desenlenmesi, uygulanması ve değerlendirilmesi aşamalarında bilinçli olarak seçilen ve izlenen düzenli yoldur.

Sunuş yoluyla öğretimin aşamaları:

T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü. Eğitim Programları ve Öğretimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı Öğretim Planı.

Eğitimde Materyal Tasarımı ve Kullanımı

EĞİTİM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI EĞİTİM PROGRAMLARI VE ÖĞRETİM BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM ÖĞRETİM PLANI

Öğretmen Yetiştirme ve Eğitimi Genel Müdürlüğü

Örnek öğrenmeler söyleyin? Niçin?

ZEKA ATÖLYESİ AKIL OYUNLAR

KPSS-EB-CÖ/ Öğrenciyi merkeze alan sınıf içi öğretim etkinlikleri düzenlenirken aşağıdakilerden öncelikle hangisi dikkate alınmalıdır?

Öğrenme nedir? Büyüme ve yaşa atfedilmeyecek yaşantılar sonucunda davranış ve tutumlarda meydana gelen nispeten kalıcı etkisi uzun süre

Öğretim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı

BÖLÜM 2 ÖĞRENME KURAMLARI VE e lif b YENİ PROGRAM e n g ü

elif bengü Bölüm 4 İLETİŞİM VE EĞİTİM

Öğrenci hakkında varsayımlar; Öğretmen hakkında varsayımlar; İyi bir öğretim programında bulunması gereken özellikler;

ÖZEL ÖĞRETİM YÖNTEMLERİ II

Öğrencilerin Üst Düzey Zihinsel Becerilerinin Belirlenmesi. Öğrenci Portfolyoları

Ortaokul Sınıflar Matematik Dersi Öğretim Programı*: Kazandırılması Öngörülen Temel Beceriler

Prof. Dr. Serap NAZLI. BİREYİ TANIMA TEKNİKLERİ-Testler

BÖLÜM I GELİŞİM İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE 2. ÜNİTE. ÖNSÖZ... v YAZARLAR HAKKINDA... vii

1. Okulda öğrenme modeliyle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

Okul Temelli Mesleki Gelişim Nedir?

DEĞERLENDİRME ARASINDAKİ İLİŞKİLER... 1

T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ PEDAGOJİK FORMASYON EĞİTİMİ SERTİFİKA PROGRAMI YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

VYGOTSKY SİSTEMİ: KÜLTÜREL-TARİHSEL GELİŞİM KURAMI

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR

ZİHİN ENGELLİLER VE EĞİTİMİ ÖZELLİKLERİ

7. BİREYİ TANIMA TEKNİKLERİ. Abdullah ATLİ

EK-1 BEDEN EGİTİMİ DERSİNDE ÖĞRENCİ BAŞARISININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Öğretim Tasarım ve Teknolojisi Sistemi - ASSURE Modelİ

HASAN KALYONCU ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ANABİLİM DALI DERSİN TANIMI VE UYGULAMASI

Yrd. Doç. Dr. Nuray Ç. Dedeoğlu İlköğretim Matematik Eğitimi İlkokul Matematik Dersi Öğretim Programı

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS. Türkçe. Seçmeli. Bu dersin sonunda öğrenci;

Medde İstatistikleri, Test İstatiskleri

ETKILI BIR FEN ÖĞRETMENI

DBE ÖĞRENME STİLLERİ ENVANTERİ ADI SOYADI DOĞUM TARİHİ UYGULAMA TARİHİ SIRA NO TAKİP NO. Eddie Van Halen

T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü. Eğitim Bilimleri Tezli Yüksek Lisans Programı Öğretim Planı. Ders Kodları AKTS

DLA 9. Uzaktan Eğitim Faaliyeti

ORTAÖĞRETİM İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ ÖZEL ALAN YETERLİKLERİ

YENİ İLKÖĞRETİM TÜRKÇE PROGRAMININ GETİRDİKLERİ Hasan Basri DURSUN > hbdursun@gmail.com

SINIF YÖNETİMİNİN TEMELLERİ

% 83 % 10 % 4 % 2 % 1. Görme. İşitme. Koklama. Dokunma. Tatma

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI

REHBERLİK NEDİR? Bahsedilen rehberlik tanımlarının ortak yönleri ise:

Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımının temeli bir konunun derinlemesine araştırılmasına odaklanmaktadır. Araştırmada genellikle sınıf içerisinde

FEN BĠLGĠSĠ EĞĠTĠMĠNĠN TEMELLERĠ

İstanbul Üniversitesi - Cerrahpaşa Pedagojik Formasyon Eğitimi Sertifika Programı Zorunlu Dersleri. Teorik Dersler

OKUL ÖNCESİNDE OYUN VE HAREKET ETKİNLİĞİ

Hedef Davranışlar. Eğitim Programının birinci boyutudur. Öğrencilere kazandırılması planlanan niteliklerdir (davranışlar).

İÇİNDEKİLER BÖLÜM I AÇIK BİR SİSTEM OLARAK EĞİTİM / Sayfa Açık Bir Sistem Olarak Eğitim Eğitim ve Kültür Eğitim...

içindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 B Ö L Ü M 2 PUBERTE, SAĞLIK VE BİYOLOJİK TEMELLER 49 B Ö L Ü M 3 BEYİN VE BİLİŞSEL GELİŞİM 86

PEDAGOJİK FORMASYON EĞİTİMİ SERTİFİKA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ. Eğitim Psikolojisi Öğretim İlke ve Yöntemleri 2-0-2

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III ÜNİTE: 1. PSİKOLOJİ VE GELİŞİM PSİKOLOJİSİ15

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS

Okul Dönemi Çocuklarda

ORTAÖĞRETĠM ĠNGĠLĠZCE ÖĞRETMENĠ ÖZEL ALAN YETERLĠKLERĠ

Gelişim Psikolojisinde Temel Kavramlar ve Gelişimi Etkileyen Faktörler

Türkçe dili etkinlikleri, öğretmen rehberliğinde yapılan grup etkinliklerindendir. Bu etkinlikler öncelikle çocukların dil gelişimleriyle ilgilidir.

Pedagojik Formasyon Eğitimi ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME

PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm... 1 OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE FEN EĞİTİMİ VE ÖNEMİ... 1

T.C. İSTANBUL RUMELİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU AMELİYATHANE HİZMETLERİ PROGRAMI 2. SINIF 1. DÖNEM DERS İZLENCESİ

A 11. A) Olayın karışık ve anlaşılması zor bir ifadeyle yazılmış. Bu ön koşul işlemiyle ilgili olarak,

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

Yöntem Seçimine Etki Eden Etmenler ve Öğretimde Planlama

SOSYAL BİLGİLER VE ÖĞRETİM PROGRAMI. Adnan ALTUN

İÇİNDEKİLER. GİRİŞ GELİŞİM PSİKOLOJİSİNE DAİR Prof. Dr. İrfan ERDOĞAN. I. Gelişim Psikolojisine Kuramsal Bakış...1

EĞİTİM TEKNOLOJİSİ VE İLETİŞİM

4 GİRİŞ BİLİŞ NEDİR?

Bilgisayar Destekli Eğitimin Gelişimi ve Kuramsal Dayanakları

1. Bölüm: Toplumsal Yapı ve Sınıf Yönetimi...1

225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar

NEDEN-SONUÇ DIYAGRAMLARı

Öğretim Tasarımı ve Eğitim Teknolojisi. Yrd.Doç.Dr. Gülçin TAN ŞİŞMAN


ÖĞRENCİLERİMİZLE NELER YAPTIK?

ERDEK KIZ TEKNİK VE MESLEK LİSESİ ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ALANI TANITIM KILAVUZU

MEB kitaplarının yanında kullanılacak bu kitap ve dijital kaynakların öğrencilerimize;

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL GELİŞTİRME

HAYAT BİLGİSİ DERS KİTAPLARI

Eğitimin Psikolojik Temelleri

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BİRİMİ ÇALIŞMALARI

BÖLÜM 1 SINIF YÖNETİMİNİN TEMELLERİ... 1 BÖLÜM 2 YAPILANDIRMACI SINIF YÖNETİMİNDE OKUL-AİLE İŞBİRLİĞİ.. 25

Beceri eğitimi. EÜ Dişhekimliği Fakültesi Eğitici Eğitimi Kursu 7 Kasım 2007

İÇİNDEKİLER. Giriş...1

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SAMSUN MESLEK YÜKSEKOKULU Çocuk Bakımı ve Gençlik Hizmetleri Bölümü Çocuk Gelişimi Programı

Yapay Zeka (MECE 441) Ders Detayları

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

Transkript:

ÇÖZÜMÜ 6

EĞİTİM BİLİMLERİ KPSS / EB ÇÖZÜMLERİ Deneme Sınavı 6 1. Toplumsallaşmaya katkı sağlayacak olan tarih, sosyoloji ve dil alanlarına içerikte öncelik veren eğitim akımı yeniden kurmacılıktır. Eğitim sürecini toplumsallaştırma süreci olarak kabul etmekte ve eğitimin hedefini toplumun başat değerleri ve doğal kanunlar olarak görmektedir. Bu akımın etkilendiği felsefelerden biri pragmatizm bir diğeri ise varoluşçuluktur. Ek Bilgi: Bir eğitim akımı olarak kabul edilen yeniden kurmacılık, ilerlemecilik akımının bir devamıdır. Başlıca özellikleri şunlardır: Son gelişen akımlardan biridir. Akımın dayandığı felsefe pragmatizm dir. John Dewey, Isaac Bergson, T. Brameld temsilcilerindendir. Eğitimin amacı, toplumu yeniden düzenlemek ve toplumda gerçek demokrasiyi yerleştirmek olarak kabul edilmektedir. Eğitim açık seçik bir sosyal reform hareketi geliştirmede önemli araçlardan biridir. Eğitim yeni bir toplumsal düzen (social order) yaratmaya girişmelidir. Toplumsal değişmede temel sorumluluk okullardadır. Bu işte esas güç öğretmenlerdedir. Okul yeni bir toplumsal gelişmeye imkân verecek biçimde geleceğe yönelik olmalıdır. Bu akımın önemli özelliği, eğitimin davranış bilimlerinin bulgularına dayalı olarak toplumu yeniden inşa edeceğine inanılmasıdır. 2. Varsayımlardan, çıkarımlardan ve ileride karşılaşılabilecek olası durumlardan hareket edilerek ihtiyaçların belirlendiği yaklaşım analitik yaklaşımdır. Hakan Öğretmen, müze gezileri ile ilgili etkinlik planlarken müzeleri ziyaret eden öğrencilerinin tarihi daha kolay öğrenebileceklerini varsaymakta olduğundan analitik yaklaşımı kullanmıştır. Ek Bilgi: İhtiyaç saptama program geliştirme çalışmasının önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Programın hazırlanması için bir program ihtiyacının ortaya çıkması ve bu ihtiyacın en iyi şekilde karşılanması için de gerçek ihtiyacın ne olduğunun saptanması gereklidir. İhityaç belirlemede kullanılan yaklaşımlardan biri olan analitik yaklaşımda ulusal ve uluslararası koşullara dayalı değişimlere ait yönelimlerin dikkatli bir incelemesi esasına dayanır. Bu yaklaşım, gelecekte ortaya çıkması olası durumlardan yola çıkarak ihtiyacın belirlenmesi sürecidir. Bir durumla ilgili bugünkü mevcut duruma ait bilgilerden yararlanılır ve geleceğe yönelik varsayımların/ durumların ortaya konulması istenir. Belirli olanlardan ya da eğitim yaşantılarından yoksunluk hâllerinde ortaya konması ile ihtiyacın belirlenmesi sürecidir. Bu yaklaşımda eleştirel düşünceden yola çıkılarak çözüm aranır. 3. Disiplin tasarımında derslerin alt birimlere ayrılarak daha derinlemesine ve ayrıntılı olarak verilmesi vardır. Bu örnekte de eğitim bilimleri dersleri alt birimlere ayrılarak detaylandırılmıştır. Geniş alan tasarımında ise bu uygulamanın tam tersi bir uygulama söz konusudur. Yani geniş alan tasarımı birbiriyle anlam bağı olan derslerin birleştirilip bütünleştirilerek tek bir ders adı altında verilmesidir. Ek Bilgi: Bu tip sorularda en önemli nokta soru kökünün dikkatli okunmasıdır. Çünkü soru köküne dikkat edilmezse sorunun doğru yanıtının disiplin mi yoksa geniş alan mı olduğu anlaşılamamaktadır. Soruda olumsuzlanan ifade bulunarak doğru yanıta ulaşılabilir. 4. Dünyayı, mücadele yoluyla ilerleyen eylem meselesi olarak algılayan felsefi akım diyalektiktir. Diyalektiğin benimsendiği bir program geliştirme çalışmasında programın çıktısı olarak çelişkilerden sonuçlar çıkarabilen bireyler yetiştirmek amaçlanır. Ek Bilgi: Diyalektik, kavramlar arasındaki karşıtlık ilişkisinden yola çıkarak bunu doğruya varan süreçlerin açığa çıkarılmasında bir ilke olarak kullanan düşünme ve araştırma yoludur. Diyalektik düşüncenin başlangıcı, doğayı ve evreni oluşturduğu düşünülen ateş, hava, su, toprak gibi ilk ögelerin (arkhe) aralarındaki karşılıklı çatışma-dönüşme ilişkileri biçiminde, Sokrates öncesi fizikçilerde görülür. Daha sonra şeylerin karşıtlarından yola çıkarak var olmaları ve yine karşıtları içinde yok olmalarını ele alan Herakleitos, diyalektiği evrenin etkin bir ilkesi olarak düşünmenin öncüsü olmuştur. Aristoteles e göre, bazı kabullerden yola çıkarak usavurma yoluyla bunları saçmaya indirgeyerek karşıtlarını kanıtlama tekniği anlamında diyalektiğin kurucusu Elealı Zenon dur. Diyalektiği bir yöntem olarak ilk kullanan ise Sokrates tir. Sokrates için diyalektik, karşılıklı soru-yanıt yoluyla kavramlara açıklık getirme yöntemidir. Karşı tarafın yanıtından yola çıkarak bunun yine onun düşünceleri açısından tutarsız ve çelişkili olduğunu göstermek, yöntemin ilk aşamasıdır. Bundan sonra karşılıklı soruyanıtlarla tartışma konusu kavram çeşitli açılardan ele alınır, açımlanır. 5. İhtiyaç belirlerken bazı teknikler kullanılır. Seçeneklerde kullanılan ifadeler, aşağıdaki tekniklerin tanımlarıdır. Kaynak tarama: Mevcut program ve arşiv inceleme Anket geliştirme/delphi: Uzmanlar grubunun ortak görüşlerini yazılı yolla alma Bireysel görüşme/mülakat: Sözel iletişim yoluyla bilgi toplama Gözlem: Kişiyi, nesneyi gerçek durumu ile izleme Farklı öğrenme - öğretme yaklaşımlarından yararlanma ise içerik düzenlemede kullanılan özelliklerden biridir. Ek Bilgi: Özellikle 20 ve 21. yüzyılda programları planlama süreçlerinde ihtiyaç analizinin rolü ve önemi artmıştır. Toplumun farklı ihtiyaçlarına verdiği önemin artmasıyla ortaya çıkan sorunlar ihtiyaç analizi sürecini zorunlu kılmıştır. Neyin ihtiyaca hizmet ettiği veya edeceği sorusunun üzerinde artık daha fazla yoğunlaşılmaktadır. 3 Diğer sayfaya geçiniz.

6. Soru öncülünde sıralanan özellik ve avantajlar İnternet tabanlı uzaktan eğitime aittir. Özellikle öğrencilerin geri bildirimi kolayca alabilmeleri, iş birliğine olanak sağlaması, öğreten ve öğrenenle öğrenenler arasında metin, grafik iletişim gibi çeşitli öğretim teknikleriyle etkileşim sağlaması akla İnterneti getirmelidir. İnternet günümüzde uzaktan eğitim için faydalanılması gerekli bir platform hâlini almıştır. Hatta uzaktan eğitim denildiğinde akla artık ne mektup ne televizyon ne de CD-ROM gelmektedir. Artık uzaktan eğitim denildiğinde akla İnternet gelmektedir. Özellikle soru öncülünde vurgulanan noktalar İnternet tabanlı uzaktan eğitim ile ilgilidir. Ek Bilgi: Uzaktan eğitim, eğitim bilimleri kadar eski ve yüz yüze eğitim kadar yaygın bir sistemdir. Hatta birçok konuda başarılı sonuçlar almış bir eğitim biçimidir. Mektupla öğrenim, televizyon ile öğrenim, basılı yayın ya da CD-ROM ile öğrenim yaygın olarak kullanılan uzaktan eğitim biçimlerinin başında gelmektedir. Modern eğitim ve öğrenme biçimleri ve elektronik öğrenme ile birlikte iletişim, bilgiye ulaşım ve bilgi paylaşımı platformu tüm dünya geneline yayılmış ve dünya genelinde standart bir yapı sunan İnternet önemli bir yer tutmaya başlamıştır. 7. Öğrenciler birbirlerini görecek şekilde otururlar ve konuyla ilgili düşüncelerini sırayla söylerler. Söz almak istemeyen öğrenciye saygı duyulur ve bir başka öğrenciye söz hakkı verilir. Bu sırada sınıftaki diğer öğrenciler dinleyicidir, tartışmaya katılmazlar. açıklaması konuşma halkası tekniğini tanımlamaktadır. Konuşma halkası uygulamasının sonunda iletişim becerileri ve özellikle empati yetisi/becerisi gelişir. Diğer bir söyleyişle konuşma halkası uygulamasının en önemli çıktılarından biri, sorulan sorular yardımıyla öğrencilerin empatik düşünme becerilerinin gelişiminin sağlanmasıdır. Ek Bilgi: Konuşma halkası, öğrencilerin görüş farklılıklarını görmeye ve farklı görüşlere saygı gösterme davranışını geliştirmeye yarayan bir yöntemdir. Bu yöntemin bir amacı da sınıf içinde güven ve saygı atmosferi oluşturmak, öğrenciler arasında ilişkileri ve iletişimi geliştirmektir. Konuşma halkası bir öykü, bir canlandırma, bir olay, bir resim vb. bir durumla ilgili yapılır. Önce öykü anlatılır, okunur, canlandırma izlenir ya da olay açıklanır. Konuşma halkası yönteminde katılımcılar kendilerini bir olayda, öyküde yer alan birinin yerine de koyarak düşündükleri için empati yetilerinin gelişmesi söz konusudur. Katılımcılar konuşma halkası yöntemi uygulaması sonucunda duygularla düşünceleri ayırt etmeyi de öğrenir. Çünkü konuşma halkası sürecinde üzerinde konuşulacak sorular bazen duyguları bazen de düşünceleri konuşmayı gerektirir. 9. Rehber öğretmen olan Leyla Hanım, Disiplin sorununun ağırlıklı olan kısmı disiplin probleminin küçük bir kısmından meydana gelir. İlki olarak disiplin sorunlarının nedenlerini önem derecesine göre sınıfladım. Gördüm ki disiplin sorununa neden olabilecek öğrencilerin çok küçük bir yüzdesi koskoca bir eğitim engeli sorununa yol açmıştır. demekle pareto diyagramı çözüm tekniğinin tezlerini bir çözüm tekniği olarak uygulamıştır. Çünkü pareto tekniğinin temel tezi %20 gibi çok küçük neden yüzdesi %80 gibi çok büyük bir sonuca yol açmaktadır. Mehmet Bey ise bir problemin olumlu ve olumsuz yönlerini belirledikten sonra çözüme kavuşturmayı önermekle güç analizi çözüm tekniğini savunmuştur. Bundan anlaşılıyor ki Leyla Hanım pareto tekniğini, Mehmet Bey ise güç analizi tekniğini kullanmıştır. Seçeneklerde bu iki durum birlikte doğru olarak verilmediğine göre sadece doğru olan isteniyorsa o da Leyla Hanım ın pareto tekniğini kullandığıdır. Puko döngüsü, bir problem durumunun planlama, uygulama, denetleme ve önlemlerinin alınmasıyla ilgili süreçleri içeren bir tekniktir. Sebepsonuç diyagramı ise balık kılçığı tekniğinin diğer bir adıdır. Ek Bilgi: 5N1K tekniği problem çözme tekniklerindendir. İyi yapılandırılmamış problemlerin çözümünde kullanılabilir. Problemin iyi anlaşılmasına ve problemle ilgili bilgilerin sistemli bir şekilde toplanmasına yarar. 8. Problem çözmede bilimsel sürecin aşamaları izlenir. Hipotez oluşturma ve bilimsel süreç denildiğinde de akla problem çözme süreci gelmelidir. Hipotez oluşturma yani çözüm seçeneği belirleme ve bu seçenekleri test etme (hipotezleri doğrulama) problem çözme sürecini diğer yöntemlerden ayıran en belirgin özelliktir. Ek Bilgi: Problem çözme sürecinin aşamaları şunlardır: Problemin hissedilmesi ve ortaya atılması Problemin tanımlanması ve sınırlandırılması Çözüme ilişkin hipotezlerin ileri sürülmesi İlgili bilgilerin toplanması En uygun hipotezin uygulanması Sonucun bulunması 4 Diğer sayfaya geçiniz.

10. Okullarda deney, tartışma, satranç ya da drama gibi öğrenci kulüplerinin amaçları incelendiğinde bu amaçların arasında, okul dışı etkinliklerle öğrencilerin yaşam becerileri kazanmasını sağlamak, öğrencilerde pozitif etkileşimi sağlamak üzere sosyal etkinlikler düzenlemek, öğrencilerin sosyalleşmesini sağlamak ve duyuşsal özelliklerini geliştirmek yer alır. Yani sıralanlar arasında II, III ve V bu kulüplerin kurulmasının amaçları arasında yer alır. Fakat ders notlarını yükseltmek üzere ek etkinlikler sunmak ve öğrencilerin istenmeyen davranışlarını engellemek için sorumluluk vermek bu kulüplerin temel amaçları arasında sıralanamaz. Okullarda deney, tartışma, satranç ya da drama gibi kulüplerde derslerden bağımsız olarak öğrencilerin diğer öğrencilerle iletişim kurmalarını sağlamak, onları sosyalleştirmek, ilgi, istek ve tutumlarını olumlu yönde etkileyerek duyuşsal özelliklerini geliştirmek temel amaçtır. Ek Bilgi: Öğrenci kulüplerinin bir diğer amacı da öğrencilerin bireysel yeteneklerini tanımalarına zemin hazırlamak, yetenekleri doğrultusunda yaratıcı duygu ve düşüncelerinin ortaya çıkmasına yardım etmek ve geleceğe hazırlanırken daha geniş bir dünya görüşü kazanmalarını sağlamaktır. Sosyal etkinlikler ve öğrenci kulüplerine ilişkin yönetmelikte sosyal etkinliklerin amacı şöyle sıralanır: İnsan haklarına ve demokrasi ilkelerine saygı duyabilme, Kendini tanıyabilme, bireysel hedeflerini belirleyebilme, yeteneklerini geliştirebilme, bunları kendisinin ve toplumun yararına kullanabilme, Çevreyi koruma bilinciyle hareket edebilme, Kendine ve çevresindekilere güven duyabilme, Planlı çalışma alışkanlığı edinebilme, serbest zamanlarını etkin ve verimli değerlendirebilme, Girişimci olabilme ve bunu başarı ile sürdürebilme, yeni durum ve ortamlara uyabilme, Savurganlığı önleme ve tutumlu olabilme, Bireysel farklılıklara saygılı olabilme, farklı görüş, düşünce, inanç, anlayış ve kültürel değerleri hoşgörü ile karşılayabilme, Aldığı görevi istekle yapabilme, sorumluluk alabilme, Bireysel olarak veya başkalarıyla iş birliği içinde çevresindeki toplumsal sorunlarla ilgilenebilme ve bunların çözümüne katkı sağlayacak nitelikte projeler geliştirebilme ve uygulayabilme, Grupça yapılan görevleri tamamlamak için istekle çalışabilme ve gruba karşı sorumluluk duyabilmedir. 11. Yavuz Öğretmen öğrencileri doğrudan derse dâhil etmekle aktifleştirmek istemiştir. Kum saati, katılıyorum - katılmıyorum gibi teknikleri ve tombala, doğru mu yanlış mı, elma dersem git armut dersem gitme türü eğitsel oyunları uygulamakla aktif öğrenme tekniklerini uygulamıştır. Böylece Yavuz Öğretmen in ders sürecindeki uygulamalarını aktif öğrenme kapsamında değerlendirebiliriz. Yapılandırmacılık, öğretilecek temel kavramların etrafındaki kavramların öğrenci merkezli olarak yapılandırılması ve bilginin öznelleştirilmesidir. Etkili öğretim, soruda kastedilen cevabın aksine Slavin in okulda öğrenme metodudur. 4 Mat öğretim sitili Mc Charty nin öğrenme stilleri dünyasıyla ilgili bir kavramsallaştırmadır. Mc Charty ye göre dinamik öğrenenler, bilinmeyen olasılıkları araştırıp yaşantı ve uygulamayı bütünleştirenlerdir. 5E öğretim modeli yapılandırmacı yaklaşımın bir uygulama modeli olup öğrencilerin 5 aşamada bilgiyi yapılandırması süreci üzerinde durmaktadır. Ek Bilgi: Aktif öğrenme öğrencilerin eğitim sürecine bizzat katıldıkları öğretim tekniğidir. Yaparak yaşayarak öğrenme temelli olduğundan etkili öğrenmeler gerçekleşir. Öğrenme sorumluluğu öğrencide olduğundan öğrenciler öğrenmeyi öğrenirler. Öğretimin değerlendirilmesi süreç içinde yapılır. 12. Soru öncülünde verilen bilgiler incelendiğinde Erikson un kimlik kazanmaya karşı rol karmaşası dönemindeki ve Piaget nin soyut işlemleri dönemindeki öğrenciler için en uygun etkinlikler problem çözme yönteminin ve sürecinin kullanıldığı uygulamalardır. Anlık problemlerin değişik biçimlerde çözümlenebileceğini görmeye; analiz, sentez, transfer, tümevarım, genelleme gibi üst düzeydeki bilişsel işlemleri yapabilmeye başladıkları için bu dönemde öğrenciler için özellikle problem çözme yöntemi daha sık kullanılmalıdır. Ek Bilgi: Erikson un kimlik kazanmaya karşı rol karmaşası dönemi 12-18 yaş arasını kapsar. Ergenlik dönemi sırasında Ben kimim? sorusu çok önemli hâle gelir. Ergen, bu soruyu cevaplarken ana babasından çok, akran gruplarından etkilenir. Hızlı bir fizyolojik ve fiziksel değişme içindeyken aynı zamanda gelecekteki eğitimi, kariyeri hakkında yeni kararlar verme baskısı, daha önce oluşturduğu psikososyal kimliğini gözden geçirmeye zorlar. Piaget nin soyut işlemler dönemindeki öğrenciler, hipotezler kurabilir ve düşüncelerini organize edebilir. Kurdukları varsayımları sınamadan geçirir; soyut düşünür, genellemeler yapar ve soyut kavramları kullanarak bir durumdan ötekine geçebilirler. Çocuklar giderek birbirlerini daha iyi anlayabilirler. Başkalarının bakış açılarına göre düşünebilirler. 13. Öğrencilere sorun çözme, araştırma, sorgulama ve yaratıcılık gibi birtakım becerilerin yanı sıra eleştirel düşünme ve analitik düşünme gibi üst düzey düşünme becerileri kazandırmak isteniyorsa bilimsel süreç basamaklarının uygulandığı etkinliklerden yararlanılmalıdır. Bu etkinlikler ise özellikle probleme dayalı öğrenmenin kullanılmasıyla gerçekleşir. Probleme dayalı öğrenmenin kullanıldığı bir öğrenme ortamında öğrenciler araştırma yoluyla öğretimi ve problem çözme basamaklarını kullanarak bilimsel süreç, sorun çözme, araştırma, sorgulama ve yaratıcılık becerilerini öncelikle kazanacaktır. Ek Bilgi: Probleme dayalı öğrenme gerçek hayattaki kadar karmaşık bir problem ile başlar. Problem genellikle birbirini izleyen ancak arada serbest çalışma için birkaç gün bırakılan iki ya da daha çok sayıda, 2-3 saatlik oturumlarda tartışılır. Öğrenciler dayanışma ile bireysel, eşli veya grup hâlinde çalışırlar. Grup çalışmasının yapılması sosyal, gerçek ve aktif ortamda becerilerin gelişmesine olanak sağlar. 5 Diğer sayfaya geçiniz.

14. Vygosky nin Bireylerin karşılaştığı görevlerde yetenekleri olgunlaşmaktadır. görüşü iş birlikli öğrenme yaklaşımına temel teşkil eder. Çünkü iş birlikli öğrenme öğrencilerin birbirlerinin öğrenmelerinden sorumlu olarak olumlu bağlılık becerilerini geliştiren, küçük gruplarda grup içi etkileşimle öğrenmenin gerçekleşmesine dayanır. Bu nedenle iş birlikli öğrenmede bireyler etkileşim içinde oldukları diğer grup arkadaşlarından etkilenerek kendilerini geliştirir. Ek Bilgi: Vygotsky, çocukların öğrenmelerini sosyal etkileşimden oluşan bir geri besleme olarak görür. Ona göre sosyal etkileşim, öğrenme ve düşünmeyi öğrenmek için ayrıca çocuğun yeni bilgiler edinip anlamasına yardımcı olur. Vygotsky ye göre bir birey tek başına öğrenebileceğinden daha fazlasını yakınsak gelişim alanıyla iş birliği yaparak iş birlikli öğrenme yoluyla öğrenebilir. 15. Soruda verilen bilgiye göre öğretmen alan gezilerinden yararlanmıştır. Öğrencilere gerçek yaşam deneyimleri kazandırmak, okul - çevre ilişkisini güçlendirmek, birincil kaynaktan öğrenmeyi ve öğretimin somutlaştırılmasını sağlamak isteyen bir öğretmen öncelikle alan gezisini kullanmalıdır. A, B, C ve D seçenekleri alan gezisi ile elde edilebilecek kazanımlardır. E seçeneğinde ise deney tekniğinden söz edilmektedir. Ek Bilgi: Alan gezilerinin öğrenciye sağlayacağı katkıları şu şekilde özetlemek mümkündür: Aracısız gözlem ve yeni bilgi sağlar. Bir konuya karşı ilgi uyandırır. Öğrencilerin bilgilerini geliştirerek onlara yeni ufuklar açar. Gruplara ortak deneyim sağlar. Öğrenciler arasındaki dayanışmayı ve kaynaşmayı artırır. Dinleme, soru sorma, hipotez kurma ve iletişim becerilerini artırır. Öğrencide tarih terminolojisinin gelişmesini sağlar. Öğrencilerde eleştirel düşünce yeteneğini geliştirme, kişilere ve olaylara hangi öçütlerle yaklaşılması gerektiğine karar verme gibi davranışlar kazandırır. 16. Soru öncülü dikkatli incelendiğinde yapılan uygulamanın altı şapkalı düşünme olduğu anlaşılacaktır. Etkinlikte sadece yeşil ve mavi şapkalarla ilgili durum yapılmamıştır. Yeşil ve mavi şapkalarla ilgili etkinlik ise A seçeneğinde verilmiştir. Ek Bilgi: Altı şapkalı düşünme tekniğinin temel amacı; düşünme sürecine odaklanarak geliştirme, farklı boyutları belirleyip karşılaştırma, yaratıcılığı cesaretlendirme, paralel ve lateral düşünmeyi geliştirme, iletişimi iyileştirme, karar verme sürecini hızlandırmaktır. 17. Sınıfta ayrım yapmadan her öğrenciye eşit davranma ile öğrencilerin bireysel farklılıklarını dikkate alma karıştırılmamalıdır. Örneğin tüm öğrencilerin ortalama düzeyine göre öğretim yaparak eşitlik sağlamak isteyen bir öğretmen doğru bir uygulama yapmış olmaz. Farklı düzeydeki öğrencilere farklı değerlendirme yöntemlerini kullanarak farklı sınavlar yapması tamemen yanlıştır. Her öğrenci için ayrı bir öğretim programı hazırlamak mümkün olmayacağı gibi önerilen bir anlayış da olamaz. Sınıfta ayrım yapmadan her öğrenciye eşit davranarak tüm öğrencilerin tüm etkinliklere katılmasını sağlamak da mümkün değildir. Zira soru öncülünde verilen bilgiye göre hızlı ve yavaş öğrenen öğrenciler vardır. Her etkinlik her öğrencinin hazırbulunuşluğuna uygun olmayacaktır. Farklı öğrencilerin katılabileceği etkinlikler uygulaması ve farklı yöntem ve teknikler kullanması önerilmelidir. Çünkü bireysel farklarla başa çıkmanın en etkili yolu budur. Ek Bilgi: Tüm öğrencilerin ortalama düzeyine göre etkinlik planlama bireysel farklarla başa çıkabilmede kalıplaşmış bir kavram yanılgısıdır ve böyle bir uygulama çağdaş değildir. Böyle bir uygulamada hem hızlı öğrenen hem de yavaş öğrenen öğrenciler ihmal edilecektir. Öğrencilerin ortalama düzeyine uygun etkinliklerde hızlı ve yavaş öğrenen öğrenciler göz ardı edilmiş ve böylelikle bireysel farklılıklar ihmal edilmiş olacaktır. Bu durumda aslında adil gibi görünen bir uygulama hızlı ve yavaş öğrenenleri ihmal ettiği için adil ve çağdaş bir uygulama olmayacaktır. 18. Öğrencileri öğrenmeye istekli hâle getirmek istenmesi öğrencilerin öğrenmeye güdülenmesini sağlamak anlamına gelir. Maddeler arasında öğrencileri güdüleyen iki öğretmen davranışı vardır. Bunlardan ilki, olumlu davranışları ödüllerle desteklemektir ki bu pekiştireç kullanımı anlamına gelir ve öğrencileri güdüler. Diğeri ise dersin sonunda elde edilecek kazanımları açıklamaktır ki bu hedeften haberdar etme uygulamasıdır ve öğrencileri güdüler. Doğru cevap I ve V tir. Ek Bilgi: Güdü, organizmayı eyleme iten ve eylemi yönlendiren içsel uyarım durumudur. Kişinin enerjisini belli bir hedefe yönlendiren davranışları için gösterilen bilinçli veya bilinçsiz gerekçelerdir. 19. A, C, D ve E seçenekleri proje tabanlı öğrenmenin yararlarıdır. B seçeneği ise alan gezisi olarak değerlendirilebilecek müze gezisinin bir yararıdır. Geçmişle bağ kurmayı sağlayan uygulama denildiğinde akla alan gezisi ve müze eğitimi gelmelidir. Ek Bilgi: Alan gezileri, çocuklar için doğal öğrenme laboratuvarlarıdır. Geziler, bazen sınıfta çalışılan bir konunun pekiştirilmesi için sınıf çalışmalarının sonunda gerçekleştirilir bazen de sınıf çalışmalarının bir parçası olarak programın bütünlüğünü sağlayacak şekilde çalışma sırasında gerçekleştirilir. 6 Diğer sayfaya geçiniz.

20. Öğrenci neden-sonuç ilişkileri kurmakta, farklı bağlantılar oluşturmakta ve çıkarımda bulunmaktadır. Bu özellikler mantıksal zekâ boyutu ile doğrudan ilgilidir. Ek Bilgi: Çoklu zekâ kuramı, Harvard Üniversitesi bilişsel araştırma projesi Proje 0 ın müdürü Dr. Harward Gardner ın çalıştığı bir araştırmanın sonucudur. Gardner, normal ve yetenekli çocukların bilişsel potansiyellerinin gelişimini ve beyindeki hasarlardan doğan zekâ bozukluklarını incelemiştir. Araştırma Boston Üniversitesi Tıp Fakültesi ile Boston Emekliler İdaresi Tıp Merkezi nde yapılmıştır. 22. Proje tabanlı öğretim yöntemine ağırlık veren bir öğretmen, proje konularını öğrencilerin ilgisini çeken konulardan seçmelidir. Çünkü öğrenci proje konularını ilgilerine göre seçmezse öğrenciler projeleri istekli olarak hazırlamayacak ve motivasyonu yani güdüsü düşecektir. Bu nedenle cevap C dir. A ve B doğru cevap olamaz çünkü soru öncülünde öğrencilerinin kolaylıkla hazırlayabileceği projeleri bile hazırlamada motivasyonun düşük olduğu bilgisi verilmiştir. D ve E doğru cevap olamaz. Çünkü sorunun herhangi bir yerinde oluşturulan gruplarla ilgili bir sorundan hiç söz edilmemektedir. Ek Bilgi: Proje tabanlı öğrenme, üç temel kavramdan oluşmaktadır. Bu kavramlardan birisi öğrenme kavramıdır ki dikkati öğretene değil, öğrenene çekmek açısından son derece önemlidir. Bir diğeri proje kavramıdır. Proje, tasarı ya da tasarı geliştirme anlamına gelen bir kavramdır ve öğrenmenin transferi ve tekil öğrenmeden çok belli bir amaca dönük ilişkisel öğrenmeye işaret etmektedir. Projeyi bir hedef olarak değil, alt yapı unsuru olarak ele almakla da proje tabanlı öğrenme, öğrenmenin ürün değil süreç boyutunu vurgulamakta ve öğrenmeyi arzulanan ölçüde bireyselleştirmektedir. Bu modelde öğretmen yardımcı ve rehber, öğrenci ise özerk ve kurgulayıcıdır. Her senaryonun sonunda gerçekçi ve öğrenci tarafından geliştirilmiş bir ürün ortaya çıkar. 24. Soruda verilen öncüle göre iş birliğine dayalı öğrenme öğrencilerin grup olarak bir arada çalışması ve birbirlerinden öğrenmesi temeline dayanmaktadır. Bu durumda iş birliğine dayalı öğrenme bireyler arası etkileşimi zorunlu kılmaktadır. Dolayısıyla iş birlikli eğitim ortamlarında kişilerarası/sosyal zekâ sıkça kullanılmaktadır. Çünkü sosyal zekâsı güçlü olan kimselerin grup içerisinde grup üyeleriyle iş birliği yapma, onlarla uyum içinde çalışma ve bu kişilerle etkili olarak sözlü, sözsüz iletişim kurma gibi yetenekleri söz konusudur. Ayrıca iş birliğine dayalı öğrenme öğretim ortamlarında sosyal zekâyı geliştirmeye yönelik uygulamalardan biri olarak da kabul edilmektedir. Ek Bilgi: İş birliğine dayalı öğrenmede ilk adım, olumlu bağımlılık ilişkisi çerçevesinde öğrenenler arasında iş birliği oluşturmaktır. Olumlu bağımlılık öğrenenlerin başarılarının birbirlerine bağlı olmasını gerektirir ve verilen görevin tamamlanabilmesi için aralarından başarısız olanlara diğerlerinin mutlaka yardım etmesi gerektiğine kendilerini inandırmaları ile gerçekleşir. 21. Açıklamada, çocukların anne babalarının söylediklerine de kulak vermeye başladığı vurgusuyla dil gelişimi üzerinde durulurken çocuğun kolayca anlayabilmesi vurgusuyla zekâ gelişimi üzerinde durulmuştur. Ek Bilgi: İki yaşına kadar çocuğun çıkardığı seslerle zekâsının ilişkisi olmamasına karşın, iki yaşından sonra dil gelişimi ile zekâ arasında sıkı bir ilişki olduğu saptanmıştır. Erken konuşan çocukların zekâ düzeylerinin genellikle normal ya da normalin üstünde olduğu ve dilin zekâya bağlı olarak geliştiği görüşü kabul edilmektedir. 23. Öğretmen adaylarının eğitiminde, hazırladıkları ders planına uygun olarak işledikleri dersin videoya kaydedildiği, dersi verenin ve diğer öğretmen adaylarının video kayıtlarını birlikte izleyerek değerlendirildiği, bu değerlendirme sonuçlarına göre öğretmen adaylarına dönüt ve düzeltme verildiği, öğretmen adaylarının düzeltmelerden sonra tekrar hazırlayıp işlediği öğretim tekniği mikroöğretimdir. Ek Bilgi: Deney yöntemi ya da tekniği, bilimsel bir gerçeğe öğrencilere kanıtlamak ya da göstermek amacıyla kullanılır. Deney çalışmaları öğrencilerin deneyim kazanması ya da bilinen kesin doğruların denenmesi amacıyla düzenlenen çalışmalardır. Düzenekler öğretmen tarafından yapılandırılır; çalışmalar ise öğrenciler tarafından sürdürülür. 25. Bir öğretmen, çokgenlerle ilgili çoktan seçmeli bir test uygularken öğrencilerinden doğru olduğunu düşündüğü cevabın altına açıklama yapmalarını isterse iki aşamalı teşhis testi kullanmış demektir. Bu test ile belirlediği kavram yanılgılarını gidermek üzere bu kavramlarla ilgili argümantasyona yani dayanaklandırmaya dayalı metinleri öğrencilere dağıtırsa tekzip metni kullanmış demektir. Ek Bilgi: Kavram yanılgısı, bireyin doğru olarak kabul edip birçok beceriyi sergilemede kaynak olarak kullandığı yanlış kavramlar ya da kavramalardır. Kavram yanılgıları rastgele yapılan hatalardan farklı özellikler gösterir. Kişi yaptığı hatayı ufak bir uyarı ile fark edebilir ve düzeltebilir. Ancak belirli bir kavram yanılgısına sahip birey, bu sebeple hata yaptığı zaman ve birisi tarafından uyarıldığında önce kendini savunmaya geçer. Kişiyi tatmin edemediğiniz takdirde kişi, bildiğinden vazgeçmez. 7 Diğer sayfaya geçiniz.

26. Sınıf kuralları belirlenirken uyulması gereken kurallar; öğrencilerle birlikte belirlenmelidir, kurallara uymayanlara verilecek yaptırımlar belirlenmelidir, yasak koyucu cümleler yerine olumlu cümleler kullanılmalıdır, kurallar esnetilmemelidir. Bu nedenle III ve IV. öncülde verilen ifadeler doğrudur. Ek Bilgi: Sınıf kurallarını belirlemede üç temel ilke; Kural ifadeleri olumlu olmalıdır. Kuralları nesnel ve belirli olmalıdır (Yoruma açık olmamalı). Uygulanabilir olmalıdır. 29. E seçeneğinde verilen sorunu anlamak, istenmeyen davranışların ortaya çıkmasını engellemek için izlenmesi gereken strateji değil, istenmeyen davranış ortaya çıktıktan sonra gösterilecek öğretmen tepkileri arasındadır. Ek Bilgi: Sınıf yönetiminde öğretmen öncelikle sınıf içerisinde çıkabilecek istenmeyen davranışları, sorunları belirlemeli ve önlemlerini almalıdır. 32. Yapılandırılmış grid sorusunun cevabı 1, 5, 7 dir. Çünkü grafikler, tablolar, şekiller ve haritalar öğrenmeyi somutlaştıran, ayrıca yeni bilgilerin uzun süreli belleğe kodlanmasını sağlayan soyut görsel araçlardır. Grafikler, tablolar ve şekiller, daha çok birden fazla kavram, olay ve olgu arasındaki ilişkiyi göstermek amacıyla kullanılır. Ek Bilgi: Eğitimin amacı; bilgisayar programlarını değerlendirmede, program öğrenci açısından güdüleyici olmalıdır. Yaratıcı düşünceyi geliştirici olmalıdır ve problem çözme becerilerini geliştirmelidir. 27. Ginott modeli, bir dizi küçük zaferlerden meydana gelir ve disiplini sağlamada en önemli faktör öğretmendir. Öğretmen, öğrencilerinde görmek istediği davranışlar için öncelikle kendisi iyi bir model olmalıdır. Öğrenci istenmeyen bir davranış sergilediğinde öğrencilere aptal, tembel, sorumsuz gibi kelimeler kullanmak yerine, doğrudan davranış üzerinde yoğunlaşarak durumla ilgili ben dili kullanmalıdır. Ek Bilgi: W. Glasser tarafından geliştirilen gerçeklik terapisi yaklaşımı, bireyin sosyal sorumluluk içinde, gerçekçi biçimde ihtiyaçlarının karşılanması ve sosyal bağımlılık üzerine odaklanmaktadır. Gerçeklik terapisi görüşüne göre bireylerin sorunları sevilme, değer verilme, ihtiyaçlarının karşılanamamasından kaynaklanmaktadır. Sınıfta gerçeklik terapisinde temel strateji, öğrenci ile iletişim kurmak ve ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olmaktır. 30. Öğrenciler cinsiyet, boy, görme, işitme, ilgi süresi, temizlik, ekonomik ve sosyal durum açılarından farklıdır. Bu farklar, onların sınıfta yerleşimi için öğretmene ipuçları verir (Başar, 2001:33). Öğretmenin sınıf içi oturum düzeninin oluşturulmasında öğrencilerin sosyal durumlarını dikkate almaları bazı özel durumlarda gerekli olabilir. Fakat bu gruplamada en az etkili olan öğrenci özelliği ekonomik durum olarak görülmelidir. Ek Bilgi: Sınıf düzeni öğretim amaçlarına göre değişebilir. Bu nedenle ideal bir sınıfta oturma düzeninin alternatifleri olanaklı kılacak türde mobil ve hafif olması gerekir. 33. Yapılandırılmış grid sorusunun cevabı 4, 6, 8 dir. Bilgisayar, video ve çoklu ortam hem görsel hem de işitsel araçlardır. Bilgisayarlar okullarda; öğretim ile ilgili planlamada, öğrenci ve öğretmenlere ilişkin bilgilerin kaydedilmesi ve saklanmasında, ölçme ve değerlendirme etkinliklerinde, sınıf içinde öğretmeöğrenme etkinliklerinde kullanılmaktadır. Video sayesinde sınıf dışındaki olgu ve olaylar sıcağı sıcağına sınıf ortamına getirilir, öğretmeni tek bilgi kaynağı olmaktan çıkartarak ona belleten değil, yaptıran bir kişi niteliği kazandırır. Çoklu ortam, bir kişisel bilgisayar kontrolünde ses, görüntü, metin, müzik ve animasyon (canlandırma) teknolojilerini birleştirir ve ihtiyaçlar doğrultusunda bu bilgilerden faydalanılır. Ek Bilgi: Değerlendirme, programın istenmedik sonuçlara götürüp götürmediğini ve bu iş yapılırken boşuna enerji harcanıp harcanmadığını gösterir. 28. A, B, C ve E seçenekleri öğrencinin istenen davranışın yapılma sıklığını artırma için kullanılabilecek maddi pekiştireçlerdir. Ancak D seçeneği manevi bir pekiştireç olduğundan farklı bir sınıfta yer alır. Ek Bilgi: Sınıf yönetiminde öğretmen, farklı özellikleri ve farklı ihtiyaçları olan öğrencilerin hepsine hitap etmek durumundadır. Bu farklı özellikteki öğrenciler; başarısız, hiperaktif, dikkatini toplayamayan, görme ya da işitme engelli veya üstün zekâya sahip birçok grupları oluşturabilirler. 31. A, B, C seçeneklerinde belirtilen araçlar görme duyusuna hitap etmektedir. E seçeneğinde belirtilen araç hem görme hem de işitme duyusuna hitap etmektedir. Ancak D seçeneği ise bireyin hem görmesini hem dokunmasını hem de incelemesini sağlayan bir araçtır. Öğrenci öğrenme-öğretme yaşantısına ne kadar çok duyu ile katılırsa öğrenme o kadar kalıcı olur. Ek Bilgi: Dale nin yaşantı konisine göre öğrencinin kendi kendine edindiği öğrenmeler başkalarının yardımıyla edinilen öğrenmelerden daha kalıcı olmaktadır. 34. A, B, C ve D seçenekleri araç gereçlerin öğretim sürecinde kullanılmasının yararlarındandır. Öğretimde kullanılan araç gereçler soyut konuları somutlaştırdığından öğretimi etkili hâle getirir, öğrenmeyi daha hızlı gerçekleştirir, zamandan tasarruf sağlar. Bu nedenle E seçeneğinde verilen ifade araç gereçlerin öğretim sürecinde kullanılmasının yararlarından biri değildir. Ek Bilgi: Öğretim materyalleri öğretim için gerekli süreyi kısaltır, öğrenmenin niteliğini yükseltir ve tekrar tekrar kullanılabilir. 8 Diğer sayfaya geçiniz.

35. Öğrenme ve öğretme süreci ile iletişim süreci arasındaki benzerliğe bakıldığında; Öğretmen - Kaynak İçerik - Mesaj Öğretim araç ve yöntemi - Kanal Öğrenci - Alıcı Öğrenme tepkileri - Dönüt olarak belirtilmektedir. Ek Bilgi: Kanal, mesajların alıcıya iletilmesi aşamasında devreye giren bir iletişim ögesidir. Kanal, farklı şekillerde sembolize edilen mesajın alıcıya iletilmesini sağlayan araç ve yöntemler olarak tanımlanabilir. 37. Verilen soruda birçok ölçme işlemi yapılmış ve çeşitli ölçek düzeylerinden yararlanılmıştır. A ve B şehirleri isimlendirilirken ya da arabalar adlandırırken sınıflama ölçeği kullanılmıştır. A ve B şehirlerinin arasındaki uzaklığın 60 km olduğu eşit oranlı ölçek kullanılarak belirlenebilir. Birinci arabanın ikinci arabaya saat 15.30 da yetişmesinden bahsederken de ölçme yapılmıştır. Zaman gibi doğrudan gözlemlenerek ölçülemeyen özellikler onunla ilgisi olduğu bilinen başka bir değişkenin gözlemlenmesi dolaylı ölçme yapıldığını göstermektedir. Yol ve zaman (km ve sa) gibi iki değişken arasında matematiksel bir işlemle yeni bir değişken olan hız (km/sa) tanımlanmıştır. Bu da türetilmiş ölçme kullanıldığının göstergesidir. Soru kökünde C seçeneğinde belirtilen sıralama ölçeği ile belirlenmiş özellik yer almamaktadır. Soruda geçen birinci araba ve ikinci araba ifadeleri çeldirebilir, fakat unutulmamalıdır ki sıralama ölçeklerinde öncelik - sonralık ya da büyüklük küçüklük ilişkisi söz konusudur. Ek Bilgi: Sıralama ölçekleri, ölçülen özelliğe sahip oluş düzeyleri bakımından nesnelerin ya da kişilerin büyüklük sırasına konulduğu ölçek türüdür. En kaliteli ölçek türü ise eşit oranlı ölçektir. 39. Güvenirliği düşük olan dersi bulabilmek için öncelikle her bir dersin standart hatasının bulunması gerekir. Standart hatası en yüksek olan dersin hatası büyük olduğundan diğer derslere göre güvenirliği düşüktür diyebiliriz. Se = S 1 - rx formülünden her dersin standart hatası hesaplandığında; Matematik testi için Se = 5. 1-0, 96 = 1 Fizik testi için Se = 10. 1-091, = 3 Kimya testi için Se = 10. 1-084, = 4 Biyoloji testi için Se = 4. 1-0, 75 = 2 Geometri testi için Se = 15. 1-064, = 9 olduğu görülür. Buna göre güvenirliği en düşük olan ders, standart hatası yüksek olan geometri dersidir. Ek Bilgi: Hata, ölçülen özelliğin gerçek değeri ile gözlenen değeri arasındaki farktır. Ölçmenin standart hatası ise ölçme işlemine karışan hatanın miktarını verir. 36. Bir gruba ait ölçme sonuçları, başarılı ve başarısız olarak sınıflandırılmak istenirse öncelikle neye göre sınıflandırma yapılacağının belirlenmesi yani verilen durumda bireylerin performans düzeylerine göre yerleştirme yapılmak amacıyla bir standart puanın belirlenmesi ölçüt ile açıklanmaktadır. Soruda kesme puanı olarak belirtilen kavram ölçme ve değerlendirme sürecinde ölçüt kavramı ile ifade edilir. Ek Bilgi: Önceki yıllarda sorulan KPSS sorusunda da yer alan kesme puanının belirlenmesi test merkezli (Angoff, Ortalama Kestirme Yöntemi, Nedelsky...) ve öğrenci merkezli (Sınır Grup Yöntemi ve Karşıt Gruplar Yöntemi) olarak iki çeşittir. 38. Yansız maddenin tanımından da anlaşılacağı üzere, bireyin yeteneği arttıkça maddeye doğru cevap verme olasılığı da artacaktır. O hâlde aradığımız grafikte birey yeteneği ve doğru cevap verme olasılığı birbirine paralel bir değişim gösterecektir. Biri artarken diğeri de artacak ya da biri azalırken diğeri de azalacaktır. Bu özelliğe en yakın grafik A seçeneğinde verilmiştir. Ek Bilgi: Madde güçlük indeksi maddenin doğru cevaplama yüzdesidir. Madde güçlük indeksi 0,00 ile 1,00 arasında değer alır. 1,00 a yaklaştıkça madde kolaylaşır; 0,00 a yaklaştıkça madde zorlaşır. 40. Halime Öğretmen, yazılı yoklama testinin güvenirliğini artırmak için sınava giren öğrenci sayısını artırabilir. Yalnız sınava giren öğrencilerin düzeyleri ve özellikleri aynı olmalıdır. B seçeneğinde belirtilen soruların homojen olması aynı özelliğe ölçmeye odaklandığından testin güvenirliğini artıracaktır. Soruları anlaşılır hâle getirmek ve öğrencileri yanıltmamak güvenirliğe olumlu yönde katkı sağlayacaktır. Yalnız C seçeneğinde seçeneklerin artırılmasından bahsetmektedir. Ama uygulanan test yazılı yoklamadır ve ortada seçenekler bulunmadığından güvenirliği artırmak için alınması gereken önlemler arasında bulunmamaktadır. Seçenek sayısını artırmak çoktan seçmeli testler için geçerlidir. Ek Bilgi: Soruların tüm öğrenciler tarafından aynı şekilde anlaşılır olması güvenirliği etkileyen en önemli özelliklerdendir. İfadelerin karmaşık ve formatın düzensiz olması öğrencilerde farklı anlamalara neden olabilir ve güvenirlik düşebilir. 9 Diğer sayfaya geçiniz.

41. Soruda bir matematik testinde yer alan bir maddenin cevaplanma durumu verilmiştir. A seçeneğini üst gruptan 36, alt gruptan 20 kişi işaretlemiştir. Bu durumda A seçeneği doğru cevap olabilir ancak kesin olarak maddenin cevabı hakkında yorum yapılamaz. C seçeneğini üst gruptan 22, alt gruptan 10 kişi işaretlemiştir. C seçeneği ya doğru cevaptır ya da ters yönde çalışan bir çeldiricidir. Yani iyi bir çeldirici değildir. A ve C seçeneklerinin ikisini de üst gruptan daha fazla kişi işaretlediği için bilenle bilmeyeni ayırt etmede yetersiz bir madde diyebiliriz. Bilenle bilmeyeni ayırt etmede yetersiz bir madde için güvenirliğe katkı sağlar diyemeyiz. Cevap hangi seçenek olursa olsun bu maddenin kullanılabilmesi için düzeltme yapılması gerekir. Ek Bilgi: Alt - üst grup yöntemi ile madde analizi yapılıyorsa üst grubun büyük kısmının maddeyi doğru yanıtlaması, alt grubun ise büyük kısmının maddeyi yanlış yanıtlaması (yani çeldiricileri işaretlemesi) ve seçeneklere yaklaşık olarak eşit dağılması beklenir. 42. Alt ve üst grup yönteminde madde güçlüğü ve madde ayırt ediciliği; nd (,ü) nda (, ) Pj = + N nd (, ü) nda (, ) rjx = - formülleri ile elde n edilir. Buna göre; A seçeneği için; p j = 0,28 r jx = 0,16 B seçeneği için; p j = 0,20 r jx = 0,10 C seçeneği için; p j = 0,16 r jx = 0,12 D seçeneği için; p j = 0,175 r jx = 0,05 E seçeneği için; p j = 0,185 r jx = 0,13 Seçeneklerin hiçbiri yeterli ayırt ediciliğe sahip değildir ancak görüldüğü gibi en yüksek ayırt edicliğe sahip olan madde A seçeneğidir. P j için 0,28 değeri ise zor sayılabilecek bir değerdir. Ek Bilgi: Bir maddenin kabul edilebilir ve zor bir madde olması için madde güçlüğünün düşük, madde ayırt ediciliğinin yüksek olması gerekir. 43. Bireylerin birbirleriyle olan başarı durumunu kıyaslamak için standart puanlardan yararlanılır. Soruda aritmetik ortalama, standart sapma ve bir öğrencinin aldığı başarı notu verilmiştir. Buradan öğrencinin z puanını hesaplayarak grup içerisindeki konumunu bulabiliriz. z x x 75 65 z = - - = = 2 s 5 Öğrencinin grubun % kaçından başarılı ya da % kaçından başarısız olduğunu görebilmek için dağılım eğrisinden yararlanabiliriz. f 34,13 34,13 13,59 13,59 0,13 2,14 2,14 0,13 3 2 1 0 +1 +2 +3 Standart normal dağılım tablosu incelendiğinde +2z puanı olan bireyin, grubun yaklaşık % 97 sinden daha başarılı, % 3 ünden daha başarısız olduğu görülmektedir. x Ek Bilgi: z standart puanı, başlangıç noktası olan sıfırın bağıl (izafî) sıfır ve birimlerinin standart olması nedeniyle eşit aralık ölçeğinde puanlar verir. 44. Verilen soru incelendiğinde testin birbirinden farklı iki gruba uygulandığı görülür. Bu iki grup arasında beklenen yönde fark bulunuyorsa bu durum testin yapı geçerliğinin yüksek olduğunu gösterir. Ek Bilgi: Günümüzde istatistiksel olarak bir ölçme aracının yapı geçerliğini çalışmada açıklayıcı faktör analizi, doğrulayıcı faktör analizi veya yapısal eşleştirme modeli gibi teknikler kullanılmaktadır. 45. Portfolyo, öğrencinin bir veya birden fazla alanda harcadığı çabayı, ilerlemeyi ve varılan sonuçları gösteren bir öğrenci gelişim dosyası olarak tanımlanabilir. Öğrencilerin süreç değerlendirmesini dikkate alan portfolyo, zor ve zaman alıcı bir uygulamadır. Bu nedenle kalabalık sınıflarda ya da gruplarda uygulanması zordur. Öğrencinin kendi öğrenme sorumluluğunu alabilme becerisini geliştirmek, onlara öz değerlendirme becerisi kazandırmak portfolyonun başlıca amaçları arasında yer almaktadır. Ek Bilgi: Portfolyo türlerini farklı farklı sınıflandırmak mümkündür. Türk eğitim sistemine uygun üç tür portfolyodan söz edilir. Bunlar derleme, vitrin ve değerlendirme portfolyosudur. 46. Bir test için geçerlik katsayısı, o testin güvenirlik katsayısının karekök değerinden daha büyük olamaz (geçerlik güvenirlik). Buna göre; (0,60) # r x (0,60) 2 r x 0,36 r x bulunur. Yaptığımız işlem sonucunda güvenirlik katsayısının alt sınırının 0,36 olduğunu görüyoruz. Bu demektir ki, güvenirlik katsayısı 0,36 ve üzerindeki değerleri alabilir. O hâlde A seçeneğinde yer alan 0,30 dışındaki bütün değerler güvenirlik katsayısının değeri olabilir. Ek Bilgi: Güvenirliği etkileyen her şeyin geçerliği de etkilediğini bilmek geçerlik sorularını cevaplarken bize büyük kolaylık sağlar. Testin uzunluğu, testin standart sapması, soruların güçlük düzeyi, soruların ifade netliği, testin süresi ve uygulama koşulları güvenirliği etkileyen faktörlerdendir. 10 Diğer sayfaya geçiniz.

47. Bir basit olayı ve bu olayın olma olasılığı ile ilgili problemleri çözer ve sonucu yorumlar. kazanımı üst düzey becerileri ölçmeye yönelik hazırlanmış bir kazanımdır. Seçeneklerde verilen tanılayıcı dallanmış ağaç, kısa cevaplı test, çoktan seçmeli test ve yapılandırılmış grid üst davranışları ölçmede yeterli olmayan ölçme araçları olduğundan doğru cevap yazılı yoklama olur. Ek Bilgi: Yazılı yoklamalar geçerliği ve güvenilirliği nispeten düşük olan ölçme araçları olmasına rağmen üst düzey davranışların ölçülmesinde kullanıldıkları için eğitimde sıklıkla tercih edilirler. 49. Gelişimin nöbetleşe olması, herhangi bir gelişim alanında gelişim özelliklerinin belli aşamalarda gerçekleşmesidir. Gelişimin bütün olması ilkesi ise bir gelişim alanındaki değişimin başka bir alandaki gelişimi etkilemesidir. Parçada ergenlerin kimlik gelişim alanındaki yoğunlaşmasından ve o dönemdeki ergenlerin bilişsel, fiziksel, sosyal gelişimlerinin daha yavaş gerçekleşse de bu alanlardaki gelişimlerin durmayacağından söz edilmektedir. Ek Bilgi: Gelişimin herhangi bir alanda belli aşamalardan geçerek oluşması ile bir alandaki gelişimin başka bir alandaki gelişimi etkilemesi farklı gelişim ilkeleridir. Gelişim üzerinde bu ilkelerin yanında yordanabilir bir sıra izlemesi, her yaşta farklı hızlarda ortaya çıkması gibi ilkeler de etkilidir. 51. Freud un kişilik kuramında yer alan topografik modele göre bilinç dışı normal zamanlarda hatırlanamayan, rüyalarda, dil sürçmelerinde ve psikanaliz altındayken ortaya çıkan bastırılmış olayların yer aldığı bölümdür. Parçada Pervin Hanım annesine kızgınlık duygularını bilinç altına bastırmış bu nedenle onun ismini sık sık unutmakta ve annesinin isteklerini yazdığı bloknotları bilgisayarına yapıştırdığı için rüyasında bilgisayarını parçaladığını görmektedir. Ek Bilgi: Freud un psikoanalitik kişilik kuramında yer alan id, ego ve süperego yapısal modelde, bilinç öncesi, bilinç düzeyi ve bilinç dışı bölümleri ise topografik modelde yer almaktadır. 48. Kritik dönem, gelişim sürecinde bireyin çevresel uyaranlara en fazla duyarlı olduğu zaman dilimidir. Bu dönemin en önemli özelliği çevresel uyaranların bireyin gelişimi üzerinde daha fazla etki yaratmasıdır. Parçada, III numaralı örnekte doğum öncesi dönemde bebeğin organlarının oluşumu için hamileliğin 3. ayının kritik dönem olduğu, V numaralı örnekte ise dil kazanım sürecinde kritik döneminin 5 yaşından önce olduğu vurgulanmıştır. I numaralı örnekte gelişim üzerinde olgunlaşmanın, II numaralı örnekte tarihsel zamanın, IV numaralı örnekte ise hazırbulunuşluğun etkisi vurgulanmıştır. Ek Bilgi: Gelişim üzerinde etkili olan kritik dönem ve tarihsel zaman kavramları birbirine benzer. Bu kavramları karıştırmamak için şunlara dikkat etmeliyiz: Tarihsel zaman gelişimin sosyal boyutunu etkilerken kritik dönem daha çok fiziksel gelişimi etkiler. Tarihsel zamanda sadece o zamanı yaşayan fiziksel ve kültürel çevrede bulunan kişilerin durumundan etkilenmesi söz konusu iken kritik dönemde o dönemdeki herkes etkilenmektedir. 50. Freud un psikanalitik gelişim kuramına göre bireyin kendisini rahatsız eden duygu ve düşünceleri farkında olmadan bilinçaltına iterek unutması Bastırma adını verdiği savunma mekanizmasıyla açıklanır. Parçada Pervin Hanım, annesinden nefret etmesi nedeniyle onun ismini bilinçaltına ittiği için annesinin ismini sık sık unutmaktadır. A seçeneğindeki yadsıma, bireyin kabul edemeyeceği gerçekleri reddederek daha kabul edilebilir gerçekler bulmasıdır. Ek Bilgi: Savunma mekanizmalarından yansıtma, bireyin kendinde olan suçu başkasına atması, mantığa bürüme ise yapılan yanlış bir davranışı akılcı nedenlerle açıklamaya çalışmadır. 52. Erikson un psikososyal gelişim kuramına göre, güvensiz - kaçınan bağlanma türünde çocuklar dışarıdan bağımsız gibi görünürler. Ebeveynleri ortamdan ayrıldıklarında sorun yaratmazlar. Ebeveynleri geri döndüğünde de pek umursamaz görünürler. Parçada Ayşe Öğretmen in öğrencisi sabah kreşe bırakıldığında ebeveyninden ayrılırken sorun yaşamamakta, akşam anne - babası almaya geldiğinde de umursamaz görünmektedir. Sonuç olarak bu çocuk güvensiz - kaçınan bağlanma türüne sahiptir. Ek Bilgi: Bowlby nin güvene karşı güvensizlik dönemindeki bağlanma türleri ile Horowitz in yetişkinlikteki bağlanma türlerini karıştırmamak gerekir. Yetişkin dönem bağlanmaları güvenli, kayıtsız, saplantılı ve korkulu olmak üzere dört çeşittir. Güvenli bağlanmada birey hem kendini hem de çevresindekileri olumlu görür. Kayıtsız bağlanmada kendini olumlu, çevresindekileri olumsuz görür. Saplantılı bağlanmada kendini olumsuz, çevresindekileri olumlu görür. Korkulu bağlanmada ise hem kendini hem de çevresindekileri olumsuz görür. 11 Diğer sayfaya geçiniz.

53. Kohlberg in ahlaki gelişim kuramına göre, geleneksel düzeyin ilk evresi olan iyi çocuk eğilimi evresinde birey kurallara sosyal kabul görmek, başkalarının gözüne girmek amacıyla uyar. Parçadaki örnekte Resul Bey, düğünde komşusuna, başkalarına mahçup olmamak adına eşya almak için biriktirdiği parayı vermiş bunu da eşine Bize yardım edip düğünde takı takmadılar, demesinler diye o parayı verdim. sözüyle ifade etmiştir. Ek Bilgi: Geleneksel düzeyin iyi çocuk eğilimi evresi ile aynı düzeyin kanun ve düzen evresinin farkı, iyi çocuk eğilimi evresinde birey kurallara sosyal kabul görmek için uyarken kanun ve düzen eğilimi evresinde kurallar içselleştirilir. 55. Kritik dönem, sorudaki verilen açıklamada olduğu gibi gelişim sürecinde gelişme ve öğrenmeye çevredeki uyarıcılar yönünden en açık olunan dönemdir. Buna göre işitme engelli bir çocuğun 10 yaşında ameliyat olması ve yaşıtlarına göre daha geri düzeyde işitme yetisinin varlığının devam etmesi kritik dönem kavramıyla açıklanabilir. Ek Bilgi: Tersine çevirme, var olan durumun bir önceki basamağını zihinde canlandırmadır. Çocukların işlemleri tersine çevirebildiği; çıkarma işlemlerini, somut olması kaydıyla yapabildiği gözlenir. 57. Freud un psikoseksüel gelişim kuramına göre genital dönem ergenin kendisi, ailesi ve akranlarının yanı sıra karşı cinse yöneldiği bir dönemdir. Kişinin yetişkinlik hayatı için kendine özgü değer yargıları oluşturduğu ve aile ilişkilerini yeniden yorumladığı dönemdir. Parçada Erdoğan Bey in üniversite yıllarındaki fotoğraflarında hiç erkek olmaması tüm arkadaşlarının bayan olması ve şu anda da arkadaşlarının bayan olması onun genital döneme saplantılı olduğunu gösterir. Çeldirici durumundaki fallik dönem çocuğun cinselliğe karşı tutumunun ve cinsiyet rollerinin şekillendiği dönemdir. Bu dönem 3-6 yaş arasıdır. Parçada Erdoğan Bey in üniversite yıllarından söz edildiği için bu seçenek doğru yanıt olamaz. Ek Bilgi: Genital dönem, çocuğun fizyolojik olgunluğa eriştiği ve hormonal salgıyla cinsel dürtülerin ön plana çıktığı dönemdir. Freud a göre bu dönemde ergen, çocukluktan kalma birçok değerle çatışmak (anne - baba bağımlılığından koparak yaşamsal tercihler yapmak) durumunda kalabilir. 54. Öncülde Damla nın ilk çocukluk döneminde (oyun dönemi) olduğu ifade edilmektedir. Bu dönemdeki çocuklar fiziksel ve psikomotor gelişim alanında sadece kaba motor becerilerinde başarılı olabilirler. Bunun nedeni ise kalın kaslarının gelişmiş olmasına rağmen henüz ince kaslarının yeterince gelişmemiş olmasıdır. Parçada Damla nın gitarla oynamaktan hoşlandığı hâlde aynı anda birden fazla notaya basamamasının nedeni parmak kaslarının yeterince olgunlaşmamasıdır. Başka bir ifade ile küçük kas gelişiminin tamamlamamış olmasıdır. Ek Bilgi: Olgunlaşmanın başlattığı gelişmeyi öğrenme tamamlar. Öğrenme; büyüme ve olgunlaşmaya bağlıdır. 56. Piaget nin bilişsel gelişim kuramına göre, somut işlemler döneminde ortaya çıkan korunumu kazanma becerisi nesnelerin değişmezliğinin anlaşılmasıdır. Yani bir nesnenin biçimi ya da mekanındaki konumu değiştiğinde miktar, ağırlık ve hacminde değişiklik olmayacağının bilinmesidir. Parçada Emel Hanım ın kızının narın ayıklandıktan sonra çoğalmış olduğunu düşünüp annesine az önceki iki parça narı getirmesini istemesi onun korunumu henüz kazanamadığını gösterir. Çeldirici durumunda olan D seçeneğindeki odaklanma çocuğun benmerkezci düşünmenin etkisiyle olayların tek yönü üzerinde yoğunlaşmasıdır. Benmerkezcilik kaybolmadan korunum kazanılamaz. Ek Bilgi: Somut işlemler dönemi başından itibaren madde, sıvı, sayı ve alan korunumu kazanılırken hacim korunumu dönemin sonuna doğru kazanılır. Hacim korunumu, daha karmaşık süreçleri (ağırlık - kütle - boyut) içerdiğinden daha geç kazanılır. Korunumun bir anda değil de aşama aşama kazanılmasına dekalaj (geçişlilik) denir. 58. Bir öğrenme sürecinde öğrenilen konunun birlikte bulunduğu diğer uyarıcılardan farklı olması o uyaranın hem daha kolay öğrenilmesini hem de daha kolay hatırlanmasını sağlamaktadır. Buna algısal ayırt edilebilirlik denir. Parçada Gökhan Öğretmen in yıllar önce okuttuğu öğrencisini boyunun uzunluğundan dolayı hemen hatırlayabilmesi algısal ayırt edilebilirlik örneğidir. Ek Bilgi: Öğrenme sürecinde genetik donanım, olgunlaşma, güdülenme, olumsuz transfer, ket vurma, konunun yapısı, konuya ayrılan zaman, uygulamalardan yararlanma gibi faktörler de etkili olur. Bu sözü edilen faktörler öğrenen kişiden ve öğrenme stratejisinden kaynaklanan faktörlerdir. Bu faktörlerin öğrenilen materyal ile ilişkisi yoktur. 12 Diğer sayfaya geçiniz.

59. Düğüm atmanın nasıl olduğunu adım adım gösteren bu şekil prosedürel bir bilgi içermektedir. Günlük hayatta neyi nasıl yapacağımızı gösteren bilgilere prosedürel bilgi adı verilmektedir. Sık tekrarlar sonucunda öğrendiğimiz bu bilgi belli süreden sonra otomatik bir şekilde uygulanmaya başlanacaktır. Ek Bilgi: Deklaratif bilgi gerçeklere olay ve durumlara ait yalın bilgilerdir. Çocukların Bu ne? gibi soruları onların deklaratif bilgi kazandığını gösterir. 61. Koşullanma sürecinde koşullu uyarıcıya benzer tüm uyarıcılara aynı tepkiyi vermeye Uyarıcı genellemesi adı verilir. Parçada verilen örnekte Yavuz a iğne vuran hemşire koşullu uyarıcı, Yavuz un bu hemşireyi görünce ağlaması koşullu tepkidir. Ertesi gün, sağlık ocağına gittiklerinde oradaki gördükleri tüm hemşireler ve dershaneye uğradıklarında beyaz önlük giymiş babası da hemşireye benzer uyarıcılardır. Yavuz un kendisine iğne vuran hemşire dışındaki tüm hemşireleri ve beyaz önlük giymiş babasını görünce de ağlaması uyarıcı genellemesi örneğidir. Ek Bilgi: Koşullanma sürecinde koşullu uyarıcı başka bir zamanda diğer nötr uyarıcılarla eşleştiğinde bu nötr uyarıcılara da aynı tepkinin verilmesi üst düzey koşullanmadır. Bu koşullanma sürecinde her nötr uyarıcının ayrı ayrı koşullu uyarıcı ile eşleşmesi yani ayrı yaşantıların olması gerekir. Bu özellik üst düzey koşullanma ile uyarıcı genellemesini birbirinden ayırır. 63. Zehra Öğretmen, eski konuları hatırlatmış, daha sonra öğrencilerin dikkatini çekerek konuya karşı güdülenmelerini sağlamaya çalışmış ve en son olarak da konuyu işlemiştir. Zehra Öğretmen in yapmış olduğu uygulamalar genel olarak bilgi işleme kuramının ders işleme biçimini yansıtmaktadır. Ek Bilgi: Bilgi işleme kuramı insanların öğrenme biçimlerinin hayvanlardan farklı olduğunu savunarak, davranışçı kurama karşı çıkmaktadır. Öğrenme pasif değil aktif bir süreçtir. 60. Edimsel koşullanma, organizmanın kendiliğinden ortaya çıkan tepkilerinin uygun uyarıcılarla sürekliliğinin sağlanmasıdır. Edimsel koşullanmada organizma aktiftir. Pekiştireç almak için bir çok davranışta bulunur. Bunun sonucunda yepyeni bir davranış kazanabilir. Güvercinler, birkaç bez içine sarılan ekmeğin bulunduğu poşeti açmış diğer poşetlere dokunmamış olmaları edimsel davrandıklarına kanıttır. Ek Bilgi: Öğrenme sürecinde organizmanın dikkat, algı, yorumlama, nedensonuç ilişkisi kurma, akıl yürütme gibi zihinsel süreçlerini kullanarak gerçekleştirdiği öğrenme türü de bilişsel öğrenmedir. Bu öğrenme türünde sonuca aniden değil, aşama aşama ulaşılır. 62. Öğrenme sürecinde önceden öğrenilen bir bilginin yeni bilgilerin öğrenilmesini kolaylaştırmasına transfer denir. Parçada meslek lisesi mezunları, lisede öğrendiklerinden dolayı mühendislik fakültelerine girdiklerinde proje ve çizim derslerinde anadolu ve fen lisesi öğrencilerinden daha başarılı olmuşlardır. Ek Bilgi: Transfer sürecinde önceki öğrenmelerin yeni öğrenmeleri kolaylaştırması ileriyi destekleme, sonraki öğrenmelerin önceki öğrenmeleri desteklemesi ise geriyi destekleme olarak adlandırılır. 64. Koşullanma sürecinde bireyin ne yaparsa yapsın koşulları değiştiremeyeceğini düşünüp bu şartları kabul etmesi Öğrenilmiş çaresizlik olarak adlandırılır. Parçada verilen fil, küçükken çok uğraşmasına rağmen kaçmayı başaramadığı için büyüdüğünde de kaçamayacağını kabullenmiştir. Kaçmak için teşebbüste bulunmaması öğrenilmiş çaresizliğe örnektir. Ek Bilgi: Öğrenilmiş çaresizlik, kendini doğrulayan kehanete benzer bu nedenle karıştırılabilir. Kendini doğrulayan kehanet, öğrenilmiş çaresizliğin yeni bir deneyimle doğrulanmasıdır. Yani olumsuz düşüncelerin bireyin davranışlarını yönlendirerek gerçek yaşamda ortaya çıkmasıdır. 13 Diğer sayfaya geçiniz.