MONOTEIZM VE BIR ARADA VAROLUŞUN ANLAMI: FELSEFI BIR GÖRÜŞ

Benzer belgeler
Bölüm 1: Felsefeyle Tanışma

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir.

Ana fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz.

ORTAÇAĞ FELSEFESİ MS

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS Bilim Tarihi ve Felsefesi GKS Ön Koşul Dersler

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

Dersin Adı D. Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS Bilim Tarihi ve Felsefesi GKS003 IV Ön Koşul Dersler

ÖZEL EGEBERK ANAOKULU Sorgulama Programı. Kendimizi ifade etme yollarımız

İYİ VE KÖTÜ NÜN KÖKENLERİ

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi

12. SINIF MANTIK DERSİ SÖKE ANADOLU LİSESİ 1. ORTAK SINAVI KAZANIM TABLOSU (Sınav Tarihi: 4 Nisan 2017)

İMAN/İNANÇ ve TANRI TASAVVURU GELİŞİMİ JAMES FOWLER

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI

Temel Kavramlar Bilgi :

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

YAŞLILIKTA PSİKO-SOSYAL YAŞAM

İÇİNDEKİLER BÖLÜM - I

PROBLEM ÇÖZME BASAMAKLARI ve YARATICI DÜŞÜNME

ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ

Yılmaz Özakpınar İNSAN. İnanan BIr Varlık

ÜNİTE:1. Felsefe Nedir? ÜNİTE:2. Epistemoloji ÜNİTE:3. Metafizik ÜNİTE:4. Bilim Felsefesi ÜNİTE:5. Etik ÜNİTE:6. Siyaset Felsefesi ÜNİTE:7.

İktisat Tarihi I. 27 Ekim 2017

FELSEFE DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

Sosyoloji. Konular ve Sorunlar

IB İLK YILLAR PROGRAMI (PYP) NEDİR? F M V Ö Z E L I S P A R T A K U L E I Ş I K İ L K O K U L U

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ

SOSYAL PSİKOLOJİ II KISA ÖZET KOLAYAOF

kişinin örgütte kendini anlamlandırmasına fırsat veren ve onun inanış, düşünüş ve davranış biçimini belirleyen normlar ve değerler

Araştırma Problemleri: Problem İfadeleri, Araştırma Soruları ve Hipotezler

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7

MİLLETLERARASI İLİŞKİLER VE GÜVENLİK AÇISINDAN MEDENİYET SÖYLEMİNİN PSİKOLOJİK ANALİZİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

ÇAĞDAŞ DÜŞÜNCE SİSTEMİNİN OLUŞUMUNDA ARKEOLOJİNİN YERİ

Yrd.Doç.Dr. CENGİZ İSKENDER ÖZKAN

1.Tarih Felsefesi Nedir? 2.Antikçağ Yunan Dünyasında Tarih Anlayışı. 3.Tarih Felsefesinin Ortaçağdaki Kökenleri-I: Hıristiyan Ortaçağı ve Augustinus

Dünyanın İşleyişi. Ana Fikir. Oyun aracılığıyla duygu ve düşüncelerimizi ifade eder, yeni anlayışlar ediniriz.

AŞKIN BULMACA BAROK KENT

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

KURUMSAL REKLAMIN ANLATTIKLARI. Prof. Dr. Müge ELDEN Araş. Gör. Sinem YEYGEL

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

ULS344 - Milliyetçilik ve Azınlıklar. İlkçi Yaklaşımlar - Primordializm

DÜNYA MÜSLÜMAN KADINLAR ZİRVESİ VE FUARI (BİLGE 2017)

Yapılandırmacı anlayışta bilgi, sadece dış dünyanın bir kopyası ya da bir kişiden diğerine geçen edilgen bir emilim değildir.

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri

Öğretme ve Öğrenme Çalıştay Derlemesi ve Teori Kitapçığı

İÇİNDEKİLER. Yedinci Baskıya Önsöz 15 İkinci Baskıya Önsöz 16 Önsöz 17 GİRİŞ 19 I. BÖLÜM FELSEFE ÖĞRETİMİ 23

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ

KİTAP İNCELEMESİ SİSTEMATİK FELSEFE BAĞLAMINDA PLATON ARİSTOTELES KARŞILAŞTIRMASI. Prof. Dr. Arslan Topakkaya, İstanbul, Nobel Yay. 2013, 310 s.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

Ahlâk ve Etikle İlgili Temel Kavramlar

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ (1) Y R D. D O Ç. D R. C. D E H A D O Ğ A N

Felsefe Nedir OKG 1201 EĞİTİM FELSEFESİ. Felsefe: Bilgelik sevgisi Filozof: Bilgelik, hikmet yolunu arayan kişi

BİLİMSEL YAKLAŞIMIN ESASI. Bilimsel yaklaşım, herhangi bir olayı anlama ve açıklamada bilimsel yöntemin (metodun) kullanılmasını ifade eder.

SPORDA STRATEJİK YÖNETİM

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ

Economic Policy. Opening Lecture

TARİH LİSANS PROGRAM BİLGİLERİ

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI Yrd. Doç. Dr. FATİH ÇINAR TEMEL KAVRAMLAR. Öğretim teknolojisi

EĞİTİMİN FELSEFİ TEMELLERİ. 3. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu AİLE İÇİ İLETİŞİM

Engellilere Yönelik Tutumların Değiştirilmesi ZEÖ-II 2015

İçindekiler. Değişim. Toplumsal Değişim. Değişim Eğitim ilişkisi. Çok kültürlülük. Çok kültürlü eğitim. Çok kültürlü eğitim ilkeleri

İŞLETME POLİTİKASI (Stratejik Yönetim Süreci)

Sanayi Toplumundan Bilgi Toplumuna Geçiş Sürecinde Temel Dinamikler

2018 YGS Konuları. Türkçe Konuları

KURAMSALLAŞMANIN YÖNÜ İNCELEME DÜZEYİ

İnsan-Merkezli Hizmet Tasarımı. 21. yüzyılda mükemmel hizmet deneyimleri yaratmak

BILGI FELSEFESI. Bilginin Doğruluk Ölçütleri

SCA Davranış Kuralları

EĞİTİMİN SOSYAL TEMELLERİ TEMEL KAVRAMLAR. Doç. Dr. Adnan BOYACI

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ

Matematik Ve Felsefe

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T + U Kredisi AKTS. Seçmeli. Bu dersin sonunda öğrenci; 1. Ogrenciler bilimin doğasını anlar.

DEÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı Felsefe ve Din Bilimleri Tezli Yüksek Lisans Programı Alan Dersleri. I.

İnanç Psikolojisi: Yaşamı Anlamlandırma Biçiminin Hayat Boyu Gelişimi

KIŞILIK KURAMLARı. Kişilik Nedir? Kime göre?... GİRİŞ Doç. Dr. Halil EKŞİ

ULUSLARARASI ÖRGÜTLER

Çatışma Yönetimi ve Çözüm Rehberi

DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ

4. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ. (30 Mart 15 Mayıs 2015 )

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

DEÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı Felsefe ve Din Bilimleri Tezli Yüksek Lisans Programı Alan Dersleri. I.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ

DİNİ GELİŞİM. Bilişsel Yaklaşım Çerçevesinde Tanrı Tasavvuru ve Dinî Yargı Gelişimi

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Kredisi Akts Felsefeye Giriş IV

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ- FELSEFE YÜKSEK LİSANS PROGRAMI BİLGİ PAKETİ

3/7/2010. ÇAĞDAŞ EĞİTİMDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİNİN YERİ ve ÖNEMİ EĞİTİM EĞİTİM ANLAYIŞLARI EĞİTİM

SOSYAL HİZMET YÖNETİMİ DERSİ İLETİŞİM DOÇ.DR.EDA PURUTÇUOĞLU

T.C. UŞAK ÜNİVERSİTESİ Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığı SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE

İKİNCİ BİNYILIN MUHASEBESİ İÇİNDEKİLER

KAPSAYICI EĞİTİM. Kapsayıcı Eğitimin Tanımı Ayrımcılığa Neden Olan Faktörler

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF FELSEFE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

ÖN SÖZ fel- sefe tarihi süreklilikte süreci fel- sefe geleneği işidir

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN

12K ALL Çizgi Ötesi Liderlik Modeli

Transkript:

Prof. Dr. Hans Köchler Felsefe Profesörü, Innsbruck Üniversitesi, Uluslararası Gelişim Organizasyonu Avusturya Başkanı, Uluslararası Felsefe Akademisi Eşbaşkanı MONOTEIZM VE BIR ARADA VAROLUŞUN ANLAMI: FELSEFI BIR GÖRÜŞ 3. Uluslararası Yaşamın ve Evrenin Kökeni Konferansı Istanbul, 28 Nisan 2018 Hans Köchler. All rights reserved. I N T E R N A T I O N A L P R O G R E S S O R G A N I Z A T I O N I.P.O. Online Publications ions A-1010 Vienna, Kohlmarkt 4, Austria, www.i-p-o.org

İnsanlık tarihinin hiç bir döneminde içinde bulunduğumuz globalleşme çağında olduğu gibi pek çok medeniyet ve din bir arada böyle karmaşık ve yakın bir şekilde birlikte var olmamıştı. Dünyanın neresinde olursa olsun insanlar farklı metafizik anlayış ve inanç sistemleriyle eş zamanlı olarak karşılaşıyorlar. Bu çeşitlilik, en belirgin özelliği dijital enfarmasyon ve iletişim teknikleri olan 21. Yüzyılın başlangıcında ortaya çıkan teknolojilerin sunduğu şartlarda var olmaktadır. Daha önceki çağlarda bir toplum içine kapanarak kendisini dış etkilerden koruyabiliyordu. Dış dünya ile iletişim ve etkileşime girmeme seçeneği artık söz konusu değil. Bilinen tüm tarih içerisinde inanan topluluklar yada bu toplumların var olduğu devletler arasında başgösteren çatışmaların nedeni dini farklılıklar olmuştur. Orta Çağlardaki haçlı savaşları bunun ispatıdır. İnsanlar kültürel ve dini kimliklerini ortaya koyarak kendilerini başkalarından ayıran farklılıkları saptayabilmek için çok fazla zihinsel ve duygusal enerji sarf etmişler. Kendini ifade amacıyla bizler ile onlar arasındaki sınır çizgilerini çizmek günümüze kadar kimlik politikasının bir parçası olmuştur. Öyle ki, toplumların kendi içerisinde bile alt gruplar oluşarak onlar da gayretle kendilerini diğerlerinden ayırmaya çalışmışlar. Genelde sosyo ekonomik çıkarların körüklediği dinler içi ve arası çatışmalar medeniyetler tarihinin önemli bir bölümü oluşturur. Soğuk savaşın ardından Samuel Huntington'un farklı dini dünya görüşleri arasında sözde bir düşmanlık olduğu tezini ortaya atmış olması sebebiyle, medeniyetler çatışması paradigması dünyadaki düzen konulu tartışmalarda, özellikle de Batı dünyasıyla İslam arasındaki ilişkilerde kullanılan bir "klişe ve moda" sözcük haline geldi.

3 "Global köy"ümüzün şartları altındaki farklı medeniyet ve dini yaşamlara dair dünyaların ve değer sistemlerinin eş zamanlı oluşu barışçıl birarada varoluşa yeni bir önem getirdi. Globalizasyon bağlamı içerisinde, dini inançların çokluğu birbiriyle bağlantılı olan dünyamızdaki her günkü hayatı belirleyen aslında kaçamadığımız sosyal bir gerçeklik haline geldi. Kültürel ve dini farklılıkları rasyonel bir şekilde yönetebilmek, yerel, bölgesel ve global seviyelerde artık barışın bir vazgeçilmezi. İşte burda din felsefesi yararlı bir rol üstleniyor. Bu konuda Yanlış anlaşılma olmamalı. Dinlerin çoğulculuğunu kabul etme ve yapısal içeriklerini analiz etme hiç bir şekilde rölativizmi savunma anlamına gelmemektedir. Dini çoğulculuğu, deneysel dünyaya tabi kılarak tarihi veya sosyo-kütürel faktörlerden sadece dini dogma elde eden indirgemeci yaklaşım veya dini kümelenme şekilleriyle karıştırmamak gerekir. İnanç çogulculuğunun gerçeğin evrenselliği ile olan uyumunu anlatabilmek için kozmolojide kullanılan Kopernik modeli örneğini kullanabiliriz: Tüm teistik inanç sistemleri bir ve aynı olan Allah'ın varlığına dair hakikatının farklı yönlerini ortaya koyar. Bunlar aynı amaca ulaşmak için girilen farklı yollardır. Bunu aynı güneş etrafında dönen gezegenlerin kendilerine ayrılmış özel yörüngelerinde durarak farklı yollar almasına benzetebiliriz. İnanç sistemlerini sosyolojik, psikolojik ve tarihi boyutlarıyla ve deneysel anlamda anlatmak tabi ki mümkündür, ancak daha derin fenomenolojik bir yaklaşım dini tecrübelerimizi dünyayı kendisine özgü niteliğiyle anlamamızı sağlar. Böylece dini özünde var olan metafizik gerçeğiyle ve evrendeki yerimiz açısından daha iyi kavrayabiliriz. Bir örnek vermek gerekirse, Yüce Yüce Varlığa dair klasik Aristocu düşünce, yani "HAREKET ETMEYEN, HAREKETE İHTİYACI OLMAYAN, İLK HAREKET ETTİRİCİ GÜÇ",

4 metafizik düşünceyi farklı dinlerde ve medeni bağlamlarda açıklamaktadır. Kültürel farklılıkların ötesine geçen genel ontolojik kavramlar gerçekten de felsefeciye farklı inanç sistemleri ve metafizik kavramları arasında yapısal karşılaştırma yapmasına, ve dolayısıyla inanç sahibi kişilerin kendi konumlarını daha iyi tanımlamalarına ve savunmalarına yardımcı olmasına olanak sağlamaktadır. Bu ontolojik bağlamda üç tektanrılı dinin tebliğ ettiği ve içerisinde barındırdığı nihai gerçeğin ifade edilmesi açısından mantıklı bir nokta üzerinde durulabilir: Eğer tek bir Tanrı varsa, bu Tanrı herkes için tek ve aynı olmalıdır. Musevi, Hristiyan ve Müslümanlar için üç farklı Tanrı olamaz: Üç dinin de vahiy bağlamında ancak farklı Allah algılaması veya gerçeğin tecellisi olabilir. Bu mantıken açık, ancak buna rağmen gözardı edilen gerçeğin farkında olmak, inananlar arasında daha cemaat hissini güçlendirebilir ve tarihi ve sosyo-kültürel farklılıklar ötesinde dini ve toplumsal barışa katkıda bulunabilir. Bu bağlamda merhum Viyana Başpiskoposu Kardinal Franz Königin vurguladığı üzere özellikle bugün İslam ve Hrisityanlık arasında tek tanrıcılık üzerine yapılan tartışmanın yararlı bir işleve sahiptir ve şüphenin dağılması yönünde katkıda bulunmalıdır. Böylece dünya insanlarının anlaşılması ve milletlerin barış içerisinde bir arada bulunması sağlanabilir. Kardinal bu sözleri 1981 yılında Roma da benim organize ettiğim Uluslararası İslam ve Hristiyanlıkta Tek Tanrıcılık Kavramı konferansında söylemişti. O zamanlar ben monoteizmin ana metafizik kavramını inceleyerek bu girişimin amacını, kişinin diğer din ve kültürel gelenekler kanalıyla kendi hakkındaki algılamasını derinleştirirmek olarak nitelemiştim.

5 Bu, kültürel kimlik diyalektiği olarak tanımladığım kavramdır ki, medeniyetlerin özgün haliyle anlaşılması ve karşılıklı olarak takdir edilmesinin temelini ouşturur. Tek tanrıcılığın doğası ile ilgili bu yansımanın aynı zamanda Musevilik öğretilerini de taşıdığı çok açıktır. İnançtan bahsederken felsefenin rolüne gelecek olursak bir nokta üzerinde daha durmak istiyorum. Din felsefesinin dini felsefe ile aynı şeyler olmadığı ortadadır ancak yine de vurgulanmalıdır. Kendi başına olan felsefi yaklaşım belirli bir inanç ile karşılaştırıldığında nötrdür; felsefecinin şahsi dini görüşüne karşı ön yargı olmaksızın zihnin evrenselliğini somutlaştırır. Bu anlamsal konuyu anlatan bir örnek vermek gerekirse, Hristiyan felsefesi gibi geniş çaplı kullanılan bir terim anlamsal içerikle ilgilidir. Birey olarak Hristiyan olan düşünürlerin geliştirdiği felsefi fikirlerle ilgilidir. Bu onlar tarafından bu şekilde yorumlanan belirli kavram yada teorilerin sadece Hristiyan olduğu anlamına gelmez. Kimse rasyonalizmin diğer dinleri dışlayıp sadece kendi dinine has bir kavram olduğunu iddia edemez ve diğer dinlerin üyelerinin metafizik gerçeğe dair arayışta eşit ortaklar olma statülerini rededemez. Herhangi bir dışlayıcı yaklaşım tarihi veya sosyo kültürel bağlam içerisinde doğası gereği felsefi zihne uzaktır. Sadece fiziksel alana indirgenemeyen, kendi hakkında düşünme gücüne sahip olan insan her zaman gerçeği ve hayatın anlamını bulmak için çabalamıştır. Üstün bir Varlığı arama gayreti asırlar boyunca tüm medeniyetlerin düşünürlerini bir araya getirmiştir. Bu gerçekten felsefi olan arayış kapsamlı bir biçimde deneyim ve akla dayalı olup sadece Avrupa Aydınlanması anlamında alınmamalıdır. Evrensel bakış açısı aracılığıyla ve baskın çıkan kültürel farklılıklarıyla felsefe gerçekten de mutlak varlığın üzerinde ortak bir düşünme alanı oluşturmuştur. Bu günümüzde de din felsefesine

6 ait misyonun esası ve temelidir. Zamanımızda dini tecrübeyi felsefi ve sosyal alanlara çekme çabaları tamamen boştur. Farklı dinler ve onlarla bağlantılı medeniyetler arasında bir arada varoluşun spesifik anlamı burda meydana çıkmaktadır. Temel soruyu sormadan edemeyiz: Her bir dinin kendine özgü sosyokültürel ortamı ve vahiy şartlarında nihai gerçeği temsil ettiği düşünüldüğünde hangi anlamda birlikte var olmaktan bahsedilebilinir? Her geleneğin kendi algılamasındaki benzersizlik düşünüldüğünde, bir yanda gerçeğe dair kendilerine özgü dışavurumları ve dini uygulamaları ile farklı dinlerin arasındaki karşılıklı saygıyı ifade eden kurumsal bir arada var olma ile öte yanda temeldeki metafizik kavramları analiz eden ve kıyaslayan ortak manevi girişim arasında kavramsal anlamda bir ayrım yapılabilir. İkincisi, din felsefesi ile uğraşan, mutlak olanın açığa çıkarılışının çeşitli biçimlerini ve bunların sınıflandırmalarını analiz eden ve her bir inanç sisteminin temel öğeleri ile benzer diğer sistemler arasında ilişki kurma gayretinde olanların çalışmaları ile ilgilidir. İnanç kavramlarının yorumbilgisel analizi ve yapısal karşılaştırması, özürcü yaklaşımdan net bir şekilde ayrılan felsefi bir yaklaşımın kavramsal anlamda uygun ve dinbilimsel olarak geçerli olduğu alandır. Konuşmamı, hem dini inancın hem de felsefi düşüncenin kökünde yatan antropolojik sabite bir kez daha vurgu yaparak tamamlamak istiyorum. Mutlak olanın arayışı, insanoğlunun özünde taşıdığı bir özelliktir; ortak manevi mirasımızdır. Bu çaba, dini alanda vahiy ve inanç temelinde yürütülürken, felsefi yöntem yalnızca (insani)

7 mantığa dayalıdır. Bu iki ayrı yaklaşım, birbiri ile çatışmaktan ziyade birbirlerini tamamlar. Felsefe, inanç alanı üzerinde kendini dayatmadan ve dini deneyimin ortak yapısının analizi yoluyla, safi özürcü yaklaşımı aşmalarında ve diğer dinlerde vahyedilmiş gerçeğe ulaşmalarında inananlara yardım sağlayabilir. Dinlerin felsefi tefekkürü ve aralarındaki uzlaşma, bu suretle mevcut küreselleşmiş haliyle metafizik kökenlerini unutma tehlikesiyle karşı karşıya olan modern teknolojik uygarlığımıza metafizik bir derinlik kazandırabilir. Tektanrılı dinlerin bir arada varoluşları da, "çeşitlilikteki birlik" ruhu içerisinde 21. yüzyıl boyunca sürecek kalıcı bir barış ve adalet düzeninin mihenk taşı haline gelebilir. ***