AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler Avrupa Komisyonu tarafından Türkiye hakkında hazırlanan lerleme Raporu, Türkiye ile müzakerelerin balaması yönünde olumlu bir görü içermekle birlikte ucu-açık müzakere sürecini öngörmesi ve youn AB denetim ve onay mekzanizmalarına tabi yaklaımı nedeniyle birçok açıdan ele alınması gereken bir belgedir. Siyasi kriterler ve müzakere sürecine yönelik tartımalar bu konular üzerinde younlamaktadır. Türkiye nin rekabet gücü açısından bakıldıında ise Türkiye-AB ekonomik ilikilerinin de aynı hassasiyet ile incelenmesi gerektii ortaya çıkmaktadır. Türkiye Gümrük Birliinin tamamlanması ile AB nin ekonomik yapısının bir parçası haline gelmitir. Ulusal Program uyum sürecine yönelik takvimi ve görevleri belirlemektedir. Türkiye nin AB ye tam üye olması belirsizlik taıyan bir süredir ancak gerçeklik taıyan en önemli husus Türkiye nin uyum yasalarını çıkartıı her alanda AB standart ve normlarına uyması gerektiidir ve uymaya baladııdır. Uyum yasaları Türk firmaları AB pazarına yaklatırmakta ve hatta yürürlüe giren her ilgili kanunla Türk firmalar, kendi rekabet güçleri açısından, AB uyum sürecinde ilerme kaydetmektedirler. Bu Türkiye nin nihai hedefi olan tam üyelikten baımsız olarak ilerleyen bir süreçtir. Bu açıdan tüm sektörlerin uyum yasalarını yakından takip etmeleri, AB sektörel politika ve uygulamaları konusunda bilgi olmaları ve özellikle AB uyum süreci stratejileri belirlemeleri sektörel ve bireysel olarak firma bazında rekabet gücünün korunması/artırılması açısından büyük önem taımaktadır. lerleme Raporu ile birlikte Komisyon tarafından yayınlanmı olan Türkiye nin Üyelik Perspektifinden Doan Konular balıklı çalıması Türkiye nin AB üyelii ile elde edecei rekabet gücüne yönelik bir çalıma olması nedeniyle dikkat edilmesi gereken bir çalımadır. Bu çalıma Türkiye nin üyelii durumunda ortaya çıkacak rekabet gücü alanları üzerinde durmakta ve öngörülerde bulunarak bu süreçte önem kazanacak sektörlere yönelik deerlendirmelere yer vermektedir. Çalıma incelendiinde genel olarak Türkiye nin üyeliinin AB de talep artıı, Türkiye de ise üretim artıı douracaı, Türkiye de GSYH de artıı beklenecei ve dorudan yabancı yatırımlarında reform sürecine balı olarak artı olacaı gibi genel ve tanıdık tahminlerin yanı sıra çeitli sektörlere yönelik öngürlerin de yer aldıı görülmektedir. Çalımaya göre Türkiye nin üyelik sürecinde öne çıkacak olan sektörler: tarım, çevre, telekomünikasyon ve biliim teknolojileri, enerji, taımacılık, ulaım, eitim ve ar-gedir. 1
Aaıda çalımada yer alan öngörüler ııında yapılan bazı tespitler bulunmaktadır: - AB nin çevre ve tarım politikaları çerçevesinde Türkiye de organik tarım bata olmak üzere sertifikalı ve AB standartları ile uyumlu tarım gerçekletiren firmalar tarım sektöründe rekabet avantajına sahip olacaklardır. - Çevre ve tarım konusunda eitim veren, sertifikasyon ve akreditasyon hizmetleri gerçekletiren firmalara danıman ve uzman statüsünde yeni i olanakları doacaktır. - AB tarım ve çevre politikaları ve standartları konusunda uzman kiilere olan ihtiyaç artacaktır. - Türkiye tarım sektöründe hububat, mevye ve sebze, fındık ve kurutulmu ürün alanlarında rekabet gücünü koruyacak ancak AB standartlarına uyum özellikle hijyen, gıda güvenlii ve bitki salıı gibi sert önlemlere sahip AB mevzuatının kabulu ile firmaların yeniden yapılanma çalımalarında bulunmalarını gerektirecektir. - Hayvan ve hayvansal ürünlerde Türkiye nin korumacı bir pazara sahip olması AB açısından dezavantaj olarak görülmektedir. AB havyan ve hayvansal ürünler pazarının entegrasyonu sürecinde rekabet gücüne sahip olacaktır. Türkiye de hayvansal ürün tüketiminin AB ortalamasının altında olması ve bu tip ürünlere yönelik AB standartlarının getirilmesi ile AB li firmaların Türk pazarında daha etkin hale gelecei tahmin edilmektedir. Türkiye de bu alandaki yatırımlarda bulunan firmalar, AB standartlarına uygun üretime geçmeleri halinde önemli bir rekabet gücü kazanacaklardır. - Hayvansal ürünler çerçevesinde veterinerlik, gıda salıı ve güvenlii konusunda hizmet veren danıman ve uzman kiilere yeni i olanakları doacak, sertifikasyon ve akreditasyon hizmetleri yeni bir pazar oluturacaktır. - Balıkçılık sektörü AB Ortak Balıkçılık Politikasının bir parçası olacaktır. Bu çerçevede kontrol ve denetim mekanizmaları artırılacaktır. AB ile uyumlu filo kayıtları gündeme gelecektir. 2
- Türkiye de su kaynakları, su yönetimi ve su stratejileri konularında çalımalar yapılması öngörülmektedir. AB de ehir ve kırsal su havzaları, su kullanımı gibi konularda var olan politikalar incelenerek Türkiye nin bir parçası olacaı AB uygulamaları analiz edilmelidir. - AB nin Türkiye nin corafi konumundan ötürü Dou ve Batı arasında köprü görevi üstlenecei yönündeki görüünden yola çıkarak ulaım ve taımacılıkta (boruhattı, karayolu, deniz yolu, hava yolu ve trenyolu) Türkiye nin koridor rolü üstlenmesi ile birlikte bu alanda faaliyet gösteren firmaların uyum sürecinde yeni i olanakları ile karılamaları beklenmektedir. - Türkiye nin Avrupa karayolları aının bir parçası olması planı, TEN-T aının Türkiye için de gelitirilmesinin öngörülmesi bu alanda faaliyet gösteren inaat firmaları için yeni i olanakları olarak deerlendirilecektir. Aynı ekilde taımacılık firmaları da yeni i imkanları ile karılaabileceklerdir. - Karayolarında güvenlik, teknik ve çevresel alanlarda AB standartlarına uyum gerekirken, Türkiye nin turizm sektöründe gösterdii gelime ile AB nin en önemli havayolu trafii partnerlerinden biri olarak konumunu sürdürmesi beklenmektedir. - Denizyolları ise Türkiye nin son dönemde üzerine eildii bir konu olup özellikle güvenlik ile ilgili AB mevzuatının kabulünü gerektirmektedir. AB denizyolları güvenlik kurallarına uyum gerekecektir. Türkiye nin AB standartlarında orta sınıf bir filoya sahip olduu düünülürse, uyum süreci ile birlikte artan ticaret trafiinin ve mevzuat uyumunun filo kapasitesinin artıını getirecei tahmin edilmektedir. Gemi ina sektörü bundan olumlu etkilenecektir. - Enerji konusunda Türkiye nin genilemi AB de enerji güvenlii açısından konumu koridor ülke: AB nin sınırlarını Hazar ve Ortadou ya ulatıracak ülke olmasınedeniyle büyük önem taımaktadır. Türkiye nin enerji politika ve mevzuatını AB ile uyumlatırması öncelikle alternatif ve doa ile dost enerji kavramlarını Türkiye ye getirecek ve bu alanlarda yapılan yatırımlarda AB finansmanı gündeme gelebilecektir. - Enerji boruhatlarında (doal gaz-petrol) Türkiye nin Nabucco gaz boru hattını (Türkiye Bulgaristan Romanya Macaristan - Avusturya hattında) 3
desteklemesi ile birlikte bu yatırım ihalllerinin de Türk firmalara yeni i olanakları getirecei düünülmektedir. - AB Türkiye nin Güney Dou Avrupa Bölgesel Enerji Pazarı (REMSEE) içerisinde yer almasına yönelik düüncesi ile birlikte Türkiye AB nin enerji ve elektrik pazarının bir parçası haline gelecektir. AB nin amacı 2007 yılı sonuna kadar bölgede etkin ve operasyonel bir enerji pazarı oluturmaktır. - AB uyum sürecinde geleneksel sektörlerin modernizasyon çalımalarında bulunması öngörülecektir. Bata tarım ve demir-çelik sektörleri gelmek üzere birçok geleneksel devlet yardımı odaklı sektör gerek üretim kalitesi, gerekse finansman modelleri bakımından bugün sahip oldukları rollerini deitirmek zorunda kalacaklardır. Bu alanlarda modernleme ve yeniden yapılanma çalımaları isizlik dourma riskini taıyacaından bölgesel ve yapısal kalkınma politikaları ve stratejileri ile desteklenmi sosyal fonların gündeme gelmesi beklenmektedir. - Türkiye nin AB uyum sürecinden olumlu olarak etkilenecek bir dier sektör ise eitim ve insan kaynakları olacaktır. nsan gücünün kalifiye igücüne dönütürülmesi, meslekiçi eitim gibi alanlarda hizmet veren firmalar AB fonları ile desteklenen projelerde yer alabileceklerdir. - Ar-ge konusunda hizmet veren firmalar AB ile entegrasyon sürecinde AB fonları (Altıncı Çerçeve Fonu, Avrupa Ortak Aratırma Alanı bata gelmek üzere, akademisyen deiim programları) ile desteklenmi bir çok eylem alanında AB firmaları ile ortak çalımalarda bulunabileceklerdir. Türkiye nin ar-ge çalımaları AB ortalamasının altında kalmaktadır. Bu alandaki çalımaların gelitirilmesi özellikle yeni mezunlar için ar-ge sahasında yeni i olanakları oluturacaktır. - Telekomünikasyon ve bilgi toplumu teknoloji ve uygulamaları AB uyum ile uyum sürecinde ilgili mevzuatın kabulü ve uygulanması ile doru orantılı olarak Türk firmaların rekabet gücünün artacaı bir alandır. Türkiye nin AB pazarı ile entegrasyonu sürecinde AB ile ortaklıkların hızlanacaı, AB meneli yatırımın Türkiye ye yönelecei tahmin edilmektedir. - Türkiye nin rekabet gücüne sahip olduu tekstil, otomotiv sektörleri ile birlikte AB uyumundan etkilenecek olan ilaç sanayi ile tersanecilik sektörlerinin dikkatli bir 4
ekilde çalıılması ve Türkiye nin AB uyum sürecinde bu sektörlere yönelik uyum çalımalarında strateji sahibi olması önem taıyacaktır. Bu balamda sektör derneklerinin AB politika ve uyum süreci stratejileri konusunda çalımalarda bulunarak müzakere sürecinde bilgi akıı aını oluturmaları Türkiye nin rekabet gücünü koruması açısından önem taımaktadır. Tüm bu tespitlerin ııında AB uyum ve adaylık sürecinde Türkiye nin rekabet gücü açısından yapılması gereken iki temel çalıma bulunmaktadır; rekabet gücü açısından Türk sektörlerinin incelenmesi ve AB uyum süreci stratejilerinin belirlenmesi ve Türk sektör temsilcileri ve müzakere ekipleri arasında etkin ve sürekli bilgi akıı ve paylaımının gerçekletirilmesi. Türkiye nin AB üyelii ile rekabet gücü artacak ve kaybolacak olan sektörlere yönelik inceleme çalımalarının balatılması ve bu çalımalardan yola çıkarak kısa, orta ve uzun vadeli AB uyum süreci stratejilerinin oluturulmasında ilgili AB politika ve uygulamalarının incelenmesi, AB aday ülke deneyimlerinin deerlendirilmesi ve Türkiye nin uyum takvimi ile balantılı olarak sektör firmalarının bilgilendirilmesi de büyük önem taıyacaktır. Öte yandan uyum ve müzakere sürecinde Türkiye nin rekabet gücünü koruması amacıyla sektör temsilcileri ve dernekleri ile hükümetin etkin ve sürekli temas halinde olması, karılıklı görü alıverileri ile sektörel realitelerin müzakere sürecine yansıtılması, Türkiye nin rekabet gücü açısından deerli bir katkı salayacaktır. AB nin kanunlama sürecinde uyguladıı özel sektör-kamu dialou modelinin bir benzerinin Türkiye de de uygulanması iletiim kanallarının etkinliini ve bilgi akıının sürekliliini salayacaktır. Hedeflenen Türkiye nin AB tam üyelik sürecinde baarılı ve gerçekçi müzakereler yürütmesidir. Türkiye sahip olduu siyasi, ekonomik, sosyal, corafi, kültürel özellikler ile AB açısından çok deerli bir ülkedir. Türkiye nin rekabet gücünü koruması için sahip olduu deerleri dikkate alması ve bilimsel çalımalarda bulunarak uyum sürecine yönelik sektörel politika ve stratejiler oluturulması, gerek Türkiye nin müzakere sürecindeki konumu, gerekse Türk firmaların AB pazarına entegrasyon deneyimlerinin baarı açısından hayati öneme haiz olacaktır. 5