TÜRKYE KÖMÜR LETMELER GENEL MÜDÜRLÜÜ PODROM CAD. NO: 12 YENMAHALLE / ANKARA Ankara, 27.01.2009 Say: 119 lgi: 15 Ocak 2009 tarih ve B.15.2.TK.0.19.03-00-250 0888 say yazz. lgi yazzla Kurumunuzun stratejik plan çalmalarna katk salanmas talep edilmitir. Odamz, önemli bulduu bu konuda çalmaya katk koyabileceini belirterek 4 üyesini görevlendirmi ve konu ile ilgili çalmalar yaplarak 22.01.2009 tarihindeki toplantya katm salanmr. Ancak, toplant formatnda Odamz görülerinin tam olarak ifade edilebilecei ortamn olumamas nedeniyle Kurumla ilgili görülerimizin yaz olarak iletilmesi uygun görülmü ve ekte bilgilerinize sunulmutur. Sayglarzla, Nahit ARI Genel Sekreter, Yönetim Kurulu Üyesi Ek: Maden Mühendisleri Odas görüü
TK GENEL MÜDÜRLÜÜ STRATEJ PLANLAMASINA N MADEN MÜHENDSLER ODASI'NIN GÖRÜLER Maden Mühendisleri Odas, kurulu amaçlar çerçevesinde doal kaynaklarn bulunmasnda, iletilmesinde, sanayinin gereksinimine uygun olarak hazrlanmasnda ve pazarlanmasnda, ülke ve kamu yarar dorultusunda madencilik politikalar üretmek, bu hedefe ulamak için gerekli görülen tüm giriim ve etkinliklerde bulunmakla yükümlü Anayasal bir kurulu olarak doru planlama ve politikalarn hayata geçirilmesinde her zaman takipçi ve destekçi olmutur. Ülkemizde madencilik faaliyetlerinin büyük bölümü uzun yllardr TK, TTK, Etibank gibi kurulular vastasyla kamu eliyle yürütülmektedir. TK ve Etibank kurulduklar llardan itibaren kurulu amaçlar dorultusundaki görevlerini çeitli müdahalelere ramen günümüze kadar sürdürebilmilerdir. Ancak ad geçen kurumlar günümüzde farkl ileyi içerisine sokulmak istenilmektedir. TK'nin kurulu kanununda "Devletin Genel Enerji ve Yakt Politikasna uygun olarak linyit, turb, bitümlü ist, asfaltit gibi enerji hammaddelerini deerlendirmek, ülkenin ihtiyaçlar karlamak, yurt ekonomisine azami katkda bulunmak plan ve programlar tanzim etmek, takip etmek, uygulama stratejilerini tespit etmek ve gerçekletirilmesini salamak amac ile kurulmutur." denilmesine ramen bugün gelinen noktada bu amaçtan giderek uzaklalmr. 70' li yllarn sonunda hzl bir yatm atana giren Kurum, 1980 ynda 13,7 milyon ton üretim, 17,7 milyon ABD Dolar yatm, 1985 ynda 31 milyon ton üretim, 350 milyon ABD dolar yatm, 1990 ynda ise 37 milyon ton üretim ve 100 milyon ABD Dolar yatm yapmken 2007 ynda üretim 26 milyon tona, yatm ise 16 milyon ABD dolarna gerilemitir. Ülkemizde linyit üretimleri, özellikle 1970'li yllarn balarndan itibaren, petrol krizlerine ba olarak elektrik üretimine yönelik linyit iletmeleri yatmlarn balamas ile hzlanmr. 1970 ynda yaklak 5,8 milyon ton olan linyit üretimi 1998 ynda yaklak 65 milyon ton olarak gerçeklemitir. Ancak, bu tarihten itibaren, özellikle enerji yönetimleri tarafndan yaplan doalgaz alm anlamalar nedeniyle, linyit üretimi giderek dümütür. Linyit üretimindeki bu azalma, yerli linyitlerimizin elektrik enerjisi amacyla kullanm oranndaki azalla paralel gitmektedir. 1970'li llardan itibaren balayan elektrik enerjisi üretim amaçl termik santral ve linyit üretim
yatmlar çok büyük oranda kamu sektörü tarafndan gerçekletirilmitir. Bununla beraber, ülkemizde elektrik üretimi amacyla kullanlabilecek özellikte kömür rezervleri bulunmaktadr. Ancak son yllarda söz konusu rezervler atl durumda raklarak ithal kaynaklara doru gelien bir eilim vardr. Ülkemizde, çok srl doal gaz ve petrol rezervlerine karn, 560 milyon tonu görünür olmak üzere, yaklak 1,3 milyar ton takömürü ve 8,3 milyar ton linyit rezervi bulunmaktadr. Linyit rezervleri ülke geneline yaylmr. Hemen hemen bütün corafi bölgelerde ve 37 ilde linyit rezervlerine rastlanlmaktadr. Linyit rezervlerinin % 30'u TK, % 46's EÜA ve % 24'ü ise özel sektör elindedir. Türkiye linyit rezervlerinin % 94'ü termik santrallerde deerlendirilebilecek özelliktedir. Elektrik üretimi amaçl devreye alnabilecek 13 sahada toplam 3,87 milyar ton linyit rezervi bulunmaktadr. Söz konusu rezervin, toplam 9,655 MW kurulu güç yaratabilme potansiyeli vardr. Söz konusu potansiyelin ksa dönemde gerçekletirilme imkanlarn salanarak, linyite dayal elektrik santrallerinin kurulu gücünün toplam 17,775 MW'a çkarlabilmesi imkan dahilindedir. Bu kapasite, toplam kurulu gücün % 47,5'ini oluturacak niteliktedir. Bu tablo, ülkemiz enerji güvenliinin yeniden temin edilmesi bakndan dikkat çekicidir. Bununla beraber, ülkemizin kömür potansiyeli henüz tam olarak ortaya konmu deildir. Genel olarak maden aramalar konusundaki mevcut sorunlar, yeni kömür rezervlerinin ortaya çkarlmasn önünde engel oluturmaktadr. Sanayinin temel girdisi olmas bakndan enerjinin, uluslarn kalknmalarnda ve refaha ulamalarnda büyük önem ta, herkes tarafndan kabul edilen bir gerçektir. Ekonomik ve sosyal kalknmann salanmas bakndan kritik önem tayan enerjinin, dünyann ve insanln geleceindeki belirleyici konumu, her geçen gün daha da artmaktadr. Dünya üzerindeki tüm ülkeler enerji maliyetlerini düürmek amacyla öncelii yerli kaynaklarna vermektedirler. Ülkemizde ise, öncelik, yerli kaynaklara deil ithal kaynaklara verilmektedir.
Ülkemizde doal gaz yok denecek kadar az bulunmaktadr. Ancak, düük kalorili olmakla beraber zengin linyit kömürü yataklarz mevcuttur. Yine, yllardr ihmal edilen aramalar ile yeni kömür yataklarn bulunup gelitirilmesi olas yüksektir. Söz konusu yataklar atl bekletilirken, elektrik üretiminde doal gaza arlk verilmesi, ülkemiz sanayi sektörlerinin gelimesi bakndan son derece sakncalr. Kömür sektöründe bu sntlar yaanrken Özelletirme daresi Bakan (ÖB) Metin Kilci, önümüzdeki dönemde BOTA, Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK), Türkiye Kömür letmeleri (TK) gibi kamu varlklarn özelletirilebileceini belirtmi ve krizin etkileri ortadan kalkmaya baladktan, sisler daldktan sonra, yeni kurulularn özelletirme portföyüne dahil edilmesinin, yeniden gündeme geleceini söylemitir. Bu son gelime Odamn yllardr belirttii gibi hatal planlamalar ve bilinçsiz yönetimler tarafndan Türkiye'de bir KT'in daha nasl içinden çlmaz darboazlara sürüklendiinin çarp bir göstergesidir. Kurulu üretim kapasitesinin yar ile çalmaya mahkum edilen TK Kurumu, zararn asl nedeni olan planlama hatalar ve hesapsz doal gaz anlamalar göz ard edilerek verimsiz olduu gerekçesiyle özelletirme portföyüne alnmak üzeredir. Ancak, dünyann hiçbir yerinde hiçbir kurumun, kapasitesinin yarnda çalarak karl ya da verimli olmas mümkün deildir. Bu gerçek bilinmekte, ancak, ülkemizin en deerli kurumlar siyasi iktidarlarn hatal politikalar ve uygulamalar ile tek tek elden çkarlmaktadr. Madencilik sektöründe özelletirmelerin, sektörün gelimesini salayaca varsay irdelenmeye ve aralmaya muhtaçtr. Son yirmi be ylda edinilen deneyim, özelletirme söylem ve uygulamalarn sektörün daha da gerilemesine neden olduu eklindedir. Olumlu sonucu verecek modeller, ancak ve ancak sorunlarn ortaya doru konulabilmesi ile mümkündür. Madencilik sektörünün bugün içinde bulunduu kriz, gereksiz ve hatal bir ekilde yaratlan özelletirme beklentileri ve özelletirme uygulamalarr. Bu çerçevede, Türkiye Kömür letmeleri Kurumu'nun da özelletirilme çabas, zaten yeterince deerlendirilmeyen ülkemiz kömür kaynaklarn devre d braklmasna ve enerji sektörümüzün tamamen da baml hale gelmesine neden olacaktr. Odamn söylediklerini bugün özelletirme isteyen Hükümetin atad genel müdürler de söylemektedir. Özelletirme idaresinin özelleecek diye açklad BOTA Genel Müdürü Saltuk Düzyol'da - üretici ülkelerin yeri geldiinde ekonomik silah olarak
kullandklar enerji kaynaklarn idaresinin tamamen özel irketlere braklmasn büyük hata olaca, neoliberal politikalar sonucunda ortaya çkan özelletirmeleri bugün bunu en iyi uygulayan ülke olan ABD'de bile devletin bu irketlere müdahalesi ile sonuçland, bilimsel ararmalarn kamu iletmelerinin de en az özel sektör kadar verimli çallabileceini ispatlad- söylemektedir. TK Kurumu, stratejik planlama çalmalarnda en bata Kurumun son dönemde içinde bulunduu hantallktan kurtulmas ile daha ekonomik ve verimli oluyor savlaryla dayatlan taeronlarma ve kiralama yolu ile birçok hizmet ve faaliyetin özel sektör eli ile yürütülmesi uygulamasndan vazgeçmelidir. Kurumda dekapaj, tama, ykama, zenginletirme, hazrlk ve kimi yerlerde üretim ileri, ksacas neredeyse asli ilerin tümü taeron eliyle yürütülmektedir. Bu durum da dolayl özelletirmedir. Unutulmamalr ki madenler, kamunun yani halkn ortak malr ve Devletin hüküm ve tasarrufu altndadr. Anayasann 168. maddesine göre; devlet madenleri arama ve iletme hakk belli bir süre için gerçek ve tüzel kiilere devredebilmektedir. Bu devir mülkiyet devri anlamna gelmemekte, madenler bu anlamda özel mülkiyete konu olamamaktadr. 5177 Say Kanunla Deik 3213 Say Maden Kanunu'nun 4. maddesinde madenlerin, Devletin hüküm ve tasarrufu altnda olduu belirtilmi ve 5. maddesinde, haklarn bölünmemesi ilkesi kabul edilmitir. Bu ilkeye göre, madenlerde arama ve iletme ruhsatlarndan hiç birisinin hisselere bölünmemesi, bu ruhsatlarn tek bir gerçek veya tüzel kiiye ait olmas gerekmektedir. Bu yasal duruma göre; maden ilerinin özel sözlemelerle üçüncü kiilere devrine olanak yoktur. Ancak uygulamada ruhsat sahipleri özel hukuk alanna giren kimi sözlemelerle ve belirli bir bedel karnda maden çkarma ve sat haklar özel kiilere brakmlardr. Rodövans olarak adlandlan bu yöntemle ruhsat sahipleri, taeron olarak üretim yapan üçüncü kiilerle 5-10 yl süreli sözlemeler imzalamlardr. Günümüz literatüründe rodövans, "maden ruhsat alanlarn, hukuki hak ve sorumluluklar kendisinde kalmas kouluyla hak sahibi tarafndan sözleme ile özel veya tüzel bir kiiye, bir süre tahsis edilmesi durumunda, maden ocan letilmesini üstlenen özel veya tüzel kiinin, esas ruhsat sahibine, ürettii her bir ton
maden için ödemeyi taahhüt ettii mebla" olarak açklanmaktadr. Rodövans'n bir özelletirme yöntemi olduu açktr. Özelletirme literatüründe "Kiralama" olarak adlandlan yöntem, rodövans ile birebir uyumaktadr. Franszca kökenli rodövans (redevance) kelimesi feodal dönem de haraç anlamnda da kullanlmr. Kurumun bu tür uygulamalardan vazgeçip elindeki igücünü kullanarak ve yllardr azalan yatmlara biran önce balayarak verimli bir kamu kuruluu haline getirilmesi önem ve öncelik arz etmektedir. TK Kurumu, 70'li yllardan 90'l yllarn balarna kadar yapt gibi termik santrallerle entegre üretim projelerinin hazrlanarak hayata geçirilmesine öncülük etmeli, santral yapma kouluyla özel sektöre devredilen ama bugüne kadar bu amaçla tek bir çivi bile çaklmayan sahalar geri alarak bu projelerin gerçekletirilmesine önem vermelidir. STRATEJK PLANLAMAYA N ÖNERLER Kurumun özelletirme çalmalarn hemen durdurulmas, Elektrik enerjisi üretiminde gittikçe azalan yerli kaynaklarn kullanm orann artlmas ve bu dorultuda kömür üretim hedeflerine ulalmas, Havza niteliindeki linyit sahalarn Kuruma iade edilmesi, 1990'larn bandan itibaren düe geçen yatmlarn arttlmas, thal kaynaklara bamln azaltlmas ve üretim maliyetlerinin düürülmesi amacyla verimliliin artlmasna yönelik çalmalar yaplmas, Rodövans ve taeronlarma uygulamalarndan vazgeçilerek ölçek ekonomisi öncelikli yatm planlamas yaplmas, Mevcut igücünün genç kadrolarla desteklenerek usta-çrak ilikisinin güçlendirilmesi, Ruhsatl sahalarn bölünmesine meydan vermeyecek ekilde havza planlamas çalmalarna arlk verilmesi, Yakn gelecekte açk iletmeye uygun rezervlerin tükenecei göz önüne alnarak yeralt üretim planlamasn zaman geçirilmeden yaplmas, Özellikle yönetici kademelerine yaplan atamalarda; bilgi, beceri ve liyakata özen gösterilmesi,
Siyasi kadrolamaya son verilmesi, Çalanlarn bilgi ve becerilerinin arttlmas için meslek içi eitim çalmalar yaplmas, Kurum çalanlarn motivasyonunu artracak ortamn oluturulmas, AR-GE çalmalarna önem ve öncelik verilmesi, Kurumun rekabet gücünün artlmas amacyla ileri teknolojiye sahip yüksek kapasiteli modern i makinelerinin temini, çi sa ve i güvenlii alannda yatmlarn artlmas, Giderek artan çevre bilincine paralel olarak, deeri düük, kül, nem ve kükürt deerleri yüksek olan kömürlerimizin iyiletirilmesine yönelik çalmalarn yaplmas, dolayyla çevreye daha az zarar verilmesinin salanmas, thal kömürlerle rekabet koullarn oluturulmas amacyla temiz kömür teknolojilerinin yaygnlalmas, Odamz ve dier meslek odalar ile diyalogun arttlmas, salanmalr.