SESSION 2C: Finans 579
|
|
- Adem Akyüz
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 SESSION 2C: Finans 579 Bilanço Düzelme Sürecinde Gelişmeke Olan Piyasa Ekonomilerinde Ani Duruş Problemine Karşı Makro Basireli Poliikalar De-Leveraging and Miigaing Pro-Cyclicaliy of Capial Flows in Emerging Marke Economies: Role of Macro-Prudenial Policies Tolga Dağlaroğlu (Gazi Universiy, Turkey) Dr. Baki Demirel (Gaziosmanpaşa Universiy, Turkey) Ph.D. Candidae Serdar Varlık (Gazi Universiy, Turkey) Absrac Inernaional capial flows have been on an unprecedened roller-coaser ride in recen years. Capial flows o emerging marke economies have been srongly correlaed wih changes in global financing condiions, rising sharply during periods wih relaively low global ineres raes and low VIX (called risk-on) and shrinking aferward. In open emerging marke economies, ineres rae increases can arac excessive capial inflows appreciaing he exchange rae, and leading o excessive borrowing in foreign currency, and encouraging leverage. A well-designed macro prudenial policy prevens credi driven bubble and miigaing pro-cyclicaliy of capial flows. 1 Giriş Gelişmeke olan piyasa ekonomilerine yönelik sermaye akımlarında görülen bu arış bu ekonomilerde çıkı açığının azaldığı ve enflasyonun yükseldiği dönemler olarak karşımıza çıkmakadır. Sermaye akımlarında bu oramda görülen bu arış sıkı para poliikası yoluyla yuriçi alebin konrol edilmesini imkansız hale geirmekedir. Tam ersine sıkı para poliikası yuriçi faizlerin yüksek kalması nedeniyle yeni sermaye girişlerini eşvik emekedir. Buna ek olarak sermaye akımlarında meydana gelen bu arış yuriçi ekonomik dengelerin bozulmasına neden olarak finansal isikrarsızlığa ve kırılganlığa neden olmakadır. Bu akımları absorbe emeye yönelik yuriçi ahvil, bono ve hisse senedi halka arzları aynı zamanda varlık fiyaları üzerindeki baskının azalmasına yol açmakadır. Faka başka bir problem kaldıraçlı işlemlerin armasına neden olmakadır. Finansal piyasaların görece daha sakin olduğu dönemlerde bir başka ifade ile yaırımcıların riske açık (risk-on) sanayileşmiş ekonomilerdeki yaırımcılar kaldıraçlı işlemler ile ve/veya porföy yaırımları ile gelişmeke olan piyasa ekonomilerine yönelik yaırımlarını arırmaka bunun sonucunda gelişmeke olan piyasa ekonomilerinin merkez bankaları kurun değer kazanımının önüne geçebilmek için yerli para karşılığında dolar almaka ve hiç isemedikleri bir biçimde rezerv para birimi cinsinden ora vadeli menkul kıymelere yaırım yapmakadırlar. Bu süreçe gelişmeke olan piyasa ekonomileri yuriçi yaırımcıyla yerli para birimi cinsinden menkul kıyme ihraç ederek buna cevap vermekedir. Böylece görece finansal piyasaların sakin olduğu dönemlerde gelişmeke olan piyasa ekonomilerinde kaldıraçlı işlemler sonucunda yapılan yaırımlar asimerik varlık swap neden olmakadır bu işlem rezerv para birimi cinsinden finansal varlık yerine riskli olarak görülen gelişmeke olan piyasa ekonomisine ilişkin finansal varlıklara yaırım olarak ifade edilmekedir.gelişmeke olan piyasa ekonomilerine yönelik sermaye akımlarının azaldığı ve finansal piyasalarda oynaklığın arığı dönemlerde kısacası yaırımcıların risk almaya isekli olmadığı kısaca kapalı olduğu (risk-off) durumda ülkeden sermaye çıkışı olmaka bunun sonucunda merkez bankasının uluslararası döviz rezervleri önemli ölçüde azalmakadır bir başka ifade ile gelişmeke olan piyasa ekonomisine ai merkez bankası uluslararası yaırımcıya güvenli finansal varlık arz emekedir.bu nokada makro basireli poliikalar haa bazı durumlarda ise sermaye konrolleri bu akımların ve ekilerinin yöneilmesinde önemli birer araç olmakadır. Çalışmamız beş bölümden oluşmakadır. İlk bölüm giriş bölümüdür. Giriş bölümünü akip eden birinci bölümde konu hakkındaki lieraür üzerinde durulmuşur. İkinci bölüm çalışmada kullanılan verilerin ve yönemin anııldığı bölümdür. Bu bölümü akip eden üçüncü bölümde ise yapılan ekonomerik uygulama sonucu elde edilen bulgulara yer verilmişir. Sonuç bölümü çalışmada elde edilen bulguların değerlendirildiği ve yorumlandığı nihai bölümdür. 2 Lieraür Sorgulaması Küresel kriz ile birlike merkez bankacılığında ve para poliikasının çerçevesinde önemli değişimler görülmüşür. İkisa yazınında küresel kriz ile birlike para poliikasının çerçevesinde ve merkez bankacılığında meydana gelen değişmeler ise üç başlık alında oplanabilir (Blanchard, Dell'Ariccia ve Mauro, 2010 ve 2013). İlki, arık merkez bankalarının sadece fiya isikrarı hedefine odaklı bir para poliikası yürümemesi gerekiği aynı zamanda açık bir biçimde ekonomik büyümeyi de göz önünde bulunduracak bir para poliikası izlemesinin gerekli olduğudur (Blanchard, Dell'Ariccia ve Mauro, 2010 ve 2013). Küresel krizden önce makroekonomi
2 580 INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013 yöneiminde hakim görüş; fiya isikrarının ve para poliikasının ek aracı olarak kısa vadeli poliika faiz oranlarının ön plana çıkarılmasıdır. Çünkü fiya isikrarının sağlanması durumunda çıkı açığını oluşmayacağı ve böylece finansal isikrarın kendiliğinden sağlanacağı varsayılmakadır. Bunu sağlayacak emel aracın ise kısa vadeli poliika faiz oranı olduğudur (Blanchard, Dell'Ariccia ve Mauro, 2010 ve 2013). Faka merkez bankasının yalnızca fiya isikrarı hedefine odaklanması durumunda çıkının poansiyel düzeyine yakın bir seviyede oluşacağı bu durumun kendiliğinden finansal isikrarı sağlayacağı düşüncesinin kriz ile birlike geçerli olmadığı görülmüşür. Küresel kriz ile birlike para poliikasında ve merkez bankacılığında oraya çıkan değişmelerden ikincisi ise, merkez bankalarının finansal isikrarı gözeen ve sağlayan bir para poliikası uygulamasıdır. Kısacası merkez bankalarının finansal isikrara ilişkin farkındalıklarının armasıdır (Blanchard, Dell'Ariccia ve Mauro, 2010 ve 2013). Krizden önce savunulan emel görüş bir ekonomide fiya isikrarının sağlanması ve çıkının isikrarlı olması aynı zamanda finansal isikrarı da sağlayacağıdır. Bunu sağlayacak emel aracın ise poliika faiz oranı olduğudur. Bu görüşün hakim olduğu krizden önce büyük ılımlılık dönemi (Grea Moderaion) olarak adlandırılan makro ekonomik değişkenlerdeki oynaklığın azaldığı dönemde hem akademik yazında hem de poliika uygulayıcılar arasında makro ekonomiyi ve finansal sisemi isikrara kavuşurmak için merkez bankasının sadece fiya isikrarı hedefine odaklanması gerekiği ve poliika faizinin krizlere neden olacak dengesizlikleri oradan kaldırması için ideal bir araç olduğu görüşünün hakim olduğu görülmekedir. Böylece büyük ılımlık dönemi bu anlamda merkez bankalarının finansal sisemde yaşanabilecek riskleri göz ardı emelerine yol açmışır. Krizden önceki dönemde finansal isikrarın sağlanmasına yönelik yaygın görüşlerden bir diğeri de poliika faizine ek olarak mikro basireli (micro-prudenial) poliika araçlarının finansal isikrarı sağlamak için yeerli olacağının düşünülmesidir. Buna göre merkez bankaları sadece para poliikasının yürüülmesinden sorumlu olmalıdırlar. Finansal sisemde uygulanan poliikalar ve poliika araçları ek bir finansal kurum için değil üm finansal sisemi kapsayacak şekilde uygulanmalıdır. Böylece üm sisemi kapsayacak şekilde uygulanacak basireli düzenlemeler ve denelemeler bankaların aşırı risk almasının önüne geçerek finansal isikrara önemli kakıda bulunacakır. Kısacası merkez bankaları arafından savunulan hakim görüş para poliikası ve finansal isikrara yönelik poliikalar arasındaki dikoomidir (Eichengreen e al., 2011 ve Hahm e al., 2012). Faka yaşanan kriz, para poliikası ve finansal isikrara yönelik poliikalar arasındaki dikoominin geçersizliğini gösermişir. Bir başka ifade ile sadece finansal kurumlara yönelik mikro basireli düzenlemeler ve denelemeler sisemin ümünden kaynaklanan riskleri oradan kaldırmaka yeersizdir (Unsal, 2011). Dolaysıyla yaşanan bu kriz bu dikoominin geçersiz olduğunu gösermesi açısından son derece güzel bir örnekir. Ağusos 2008 yılında Amerika Birleşik Devlelerindeki konu kredileri piyasalarında oraya çıkan kriz, ABD sermaye piyasalarının çok küçük bir kısmını oluşurmakaydı. Başlangıça bu piyasada önemli kayıplar görülmesine rağmen poliika yapıcıları bu kayıpları yöneilebilir olduğunu düşünmekeydiler yılının yaz aylarında başa ABD Merkez Bankası ve diğer merkez bankaları büün dikkalerini aran enflasyona çevirmişlerdi. Faka bu dönemde peş peşe yaşanan şoklar finansal sisem ve ekonomi arasındaki uçurumun armasına neden olmuşur. 15 Eylül 2008 arihinde Lehman Brohers'ın ve 16 Eylül'de AIG iflası aynı gün ABD'de repo piyasalarında (Reserve Primary Fund) yaşan hücüm ve daha sonra ABD Kongresinin Sorunlu Varlıkları Alım Programı (TARP) onaylaması ile ABD finansal piyasalarında yaşanan şok global bir krize dönüşmüşür. Başa ABD olmak üzere Dünya'da ekonomik büyüme önemli ölçüde daralmış ve işsizlik başa ABD olmak üzere sanayileşmiş ekonomilerde yüzde 10'ların üzerine çıkmışır. Dünya genelinde finansal kriz nedeniyle yaşanan resesyon 1930'lardan sonra dünyada yaşanan en ciddi resesyona neden olmuşur. Sonuç olarak yaşanan kriz para poliikası ile finansal isikrarı sağlamaya yönelik poliikalar arasındaki uyumun önemine dikka çekmesi açısından önemlidir. Çünkü finansal sisemde yaşanan bu gelişmelerin ekonomiye ekisi düşünülenden daha fazla olmakadır. Ayrıca finansal krizler sonrasında oraya çıkan maliyee düşünülenden daha fazladır. Kriz ile birlike arık finansal piyasalardaki gelişmelerin makro ekonomik analizlerin merkezinde yer alması gerekiğinin önemi anlaşılmışır (Hahm e al., 2012: 10). Para poliikası ve finansal isikrarı sağlamaya yönelik poliikalar arasındaki bu dikoomi büyük ılımlılk döneminde sekörel dengesizliklerin oluşmasına yardımcı olmuş ve bu dengesizlikleri büyüerek global bir krize neden olmuşur. Bu anlamda global finansal kriz krizden önce emel poliika araçları olarak görülen poliika faiz oranına ve mikro ihiyaı poliikalara olan güveni derinden ekilemişir (Hahm e al., 2012: 10).Yaşanan bu kriz merkez bankalarına sisemik finansal isikrarı sağlama konusunda iki önemli ders çıkarmalarına neden olmuşur (IMF, 2012). İlki, fiya isikrarının sağlanması ve çıkının isikrarlı olmasının bir ekonomi açısından önemli olduğu faka bu fakörlerin ek başına sürdürülebilir makro ekonomik isikrarı sağlayamadığıdır. Bunun için merkez bankaları para poliikası uygularken makro basireli poliikalar ile finansal isikrarı da göz önünde bulundurmalarının gerekli olduğudur (Unsal, 2011). Çünkü finansal sekörde yaşanan gelişmelerin ekonomik faaliyelere olan ekisi geçmiş dönemler ile kıyaslandığında daha büyükür (IMF, 2010 ve Hahm e al., 2012). Bunun için merkez bankaları sisemik riski büyüecek döngüsel harekelerin (pro-cyclicaliy) önüne geçmeli ve yapısal kırılganlıkların oluşmasını engellemelidir. Kısacası bir ülkede merkez bankası iser ana düzenleyici rolü üslenen olsun iserse bu rol başka bir deneleyici, düzenleyici başka bir kurumun olsun merkez bankalarının makro ihiyai düzenleyici çerçevenin içerisinde bulunması mulaka gerekmekedir. Bunu için açık bir biçimde
3 SESSION 2C: Finans 581 opearsyonel araçların, yöneişim ve kurumsal ilkelerin göz önünde bulundurulduğu makro basireli poliikaların çerçevesi oluşurulması gerekmekedir (IMF, 2012). İkincisi ise, merkez bankaları enflasyonla mücadelede kazanmış oldukları kredibilieyi zarar vermeden para poliikasının oluşurulmasında (formülasyonunda), yürüülmesinde ve uygulamasında finansal sisemdeki riskleri ve gelişmelere yer vermesi gerekmekedir (Unsal, 2011 ve IMF, 2012). Bu nokada ikisa yazınında oraya çıkan emel arışma konusu merkez bankalarının finansal isikrarı sağlamak amacıyla varlık piyasalarda oluşan balonlara nasıl epki vereceğidir (IMF, 2010). Çünkü, varlık fiyaları para poliikasının akarım mekanizması kanalı içerisinde çok önemli bir role sahipir. Opimal bir para poliikası uygulaması çerçevesinde merkez bankasının varlık fiyalarına epki vermesi çıkı ve enflasyon açısından isenilen sonuçlara ulaşılabilmesi açısından önemlidir (IMF, 2010). İkisa yazınında, merkez bankalarının varlık fiyalarındaki balonlara (harekelere) nasıl epki vermesi gerekiği ile ilgili görüşler iki grupa oplanmakadır. Bir başka ifade ile para poliikasının yürüülmesinde varlık balonları ile ilgili emel arışma, merkez bankası para poliikası ile varlık fiyalarında meydana gelen balonun palaması halinde ekonomiye olan ekilerini sınırlayabilmek için balonu oluşmadan oradan kaldırmalı mı (palamalı mı) yoksa balon paladıkan sonra oralığı emizlemeli mi? İlki, merkez bankalarının varlık fiyalarında oluşan balonlara karşı durması (lean agains wind) savunmakadır (Blanchard, 2000; Borio ve Whie, 2003). İkincisi ise, merkez bankalarının varlık fiyalarına doğrudan epki vermemesi bunun yerine varlık balonu paladıkan sonra çıkıyı ve enflasyonu isikrarlı hale geirmeye çalışmasıdır. İkisa yazınında bu sonuncusuna merkez bankasının varlık balonu paladıkan sonra bunun emizlemesi (clean) denilmekedir (Bernanke ve Gerler, 1999 ve 2001). Merkez bankasının varlık fiyalarına müdahale ememesini savunanlar ikisa yazınında Greenspan dokrini olarak da bilinen görüş savunmakadırlar. Bu görüşe göre para poliikasının yürüülmesinde varlık fiyaları önemlidir. Bundan dolayı, varlık fiyaları enflasyon ve isihdam üzerinde ahmin edilebilir ekilere sahip olmakadır. Bundan dolayı merkez bankaları ile varlık balonlarının önüne geçmek yerine varlık balonu paladıkan sonra çıkı ve enflasyonu isikrarlı hale geirmeye çalışmalıdır. Para poliikasının yürüülmesinde Greenspan dokirine bağlı kalınmasını savunanların bu konudaki savları beş başlık alında oplanmakadır. İlki, varlık balonlarının belirlenmesi son derece zordur. İkincisi, faiz oranları varlık balonun oluşmasını engellemek konusunda ekin bir araç olmayabilir. Çünkü merkez bankası varlık balonunu engellemek amacıyla faiz oranlarını arırdığında piyasa kaılımcıları balonun oluşuğu varlıklardan daha fazla geiri elde emeyi bekleyeceklerdir. Üçüncüsü ise, piyasalarda bir çok varlık bulunmakadır. Dolaysıyla oluşan balon sadece varlıkların belirli bir kısmını emsil emekedir. Böylece para poliikası eylemleri sadece balonun oluşuğu varlıkları değil üm varlıkların fiyalarını ekileyebilir. Dördüncüsü ise, merkez bankasının faiz oranlarını arırması varlık fiyalarının ivmelendirici rolünü azalmakadır. Kısacası merkez bankasının varlık balonunu oradan kaldırmak amacıyla faiz oranlarını arırması sonucu varlık balonun palamasının ekonomiye olan ekisi ahminlerden daha büyük olabilir (Mishkin, 2010: 20-21). Bu anlamda Mishkin (2010) ve Claessens ve Kose (2013) ye göre varlık balonlarının hepsi aynı olmamakadır. Özellikle 1990 ların sonunda Asya da görülen kredi arışı nedeniyle varlık fiyalarında oluşan balon (credi-driven bubble) ekonomiler açısından en ehlikeli olanıdır. Bir ekonomide aran kredi hacmi ile varlık fiyalarında oraya balon şu şekilde çıkmakadır. Ekonomiye ilişkin aşırı iyimser bekleniler veya finansal piyasalarda yaşanan yapısal değişim kredilerde arışa neden olmakadır. Kredi hacminde meydana gelen arış varlık alebinin ve fiyalarının armasına neden olmakadır. Varlık fiyaında meydana gelen arışlar bu kredilerin alınması sırasında kullanılan eminaların değerini arırmakadır. Teminaların değerinde meydana gelen arış borçlanma imkanını kolaylaşırmaka bunun sonucunda ekrar varlık alebi ve fiyaları armakadır. Varlık balonu bu şekilde oluşmaka paladığında ise, varlık fiyalarında önemli düşüşler meydana gelmeke bunun sonucunda eminaların değeri azalmaka eminaların değerinde meydana gelen azalış sonucunda kredi koşullarında daha fazla sıkılaşırmaya neden olmaka böyle kredileri geri çağrılmasına neden olmakadır. Böylece varlık alebi, fiyaları ile birlike kredi arzı da daralmakadır. Geri dönmeyen krediler ve varlık fiyalarında meydana gelen azalışlar finansal kurumlarının bilançolarını olumsuz ekilemeke bunun sonucunda üm varlıkları ve kesimleri kapsayacak bir şekilde krediler ve yaırımlar azalmakadır. Bu durum ise ekonomik birimlerin yaırım ve ükeim kararlarını olumsuz ekilemeke bunun sonucunda ekonomik küçülmeye bağlı olarak kredi piyasalarında makroekonomik risk armakadır.sonuç olarak finansal kurumların aşırı risk alma güdüsü, örneğin aşırı kaldıraçlı işlemler yapmaları, ellerinde umuş oldukları riskli finansal varlıklar nedeniyle aşımış oldukları risk ve kırılgan bir yükümlülük yapısının bulunması kısa dönemde döngüsel olarak balonların oluşmasını ve sonrasında oraya çıkan ekonomik maliyein şiddeini arırabilmekedir. Dolaysıyla son yaşanan kriz finansal sisemden kaynaklanan sorunların mevcu olduğu bir ekonomide refahın sadece fiya isikrarı ile sağlanamadığını oraya koymuşur. Ekonomik refahın maksimizasyonu için finansal isikrarın ek faaliye hedefi olarak kullanıldığı makro basireli poliikalara ihiyaç duyulmakadır (IMF, 2013). Böylece makro basireli poliikaların kullanılması poansiyel finansal kırılganlıkların oluşmasını engelleyecekir. Bu dönemde özellikle gelişmeke olan ülkelerin merkez bankalarının finansal isikrarı sağlama konusunda karşılaşmış oldukları bir diğer önemli sorunda bu ekonomilere yönelik büyük çaplı ve oynaklığı yüksek sermaye akımlarında meydana arışır. Türkiye gibi gelişmeke olan piyasa ekonomilerinde poliika faiz oranlarındaki farklılık ülkeye yönelik carry-rade üründen sermaye akımlarını hızlandırmakadır. Bu durum bankacılık sekörü aracılığı kredi arışına ve kaldıraçlı işlemlerin armasına neden olarak finansal isikrarı ehdi emekedir. Ülkeler arasındaki bu yüksek faiz
4 582 INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013 farklılıkları bankacılık sekörü aracılığı ile ülkeye yönelik sermaye akımlarının hızlanmasına neden olmaka bunun sonucunda yerli para değer kazanmaka ve ekonomide aşırı ısınmakadır. Enflasyon hedeflemesi uygulayan birçok ülke bu duruma epki olarak poliika faiz oranlarını arırmış faka bu durum am ers eki yaparak ekrar sermaye girişlerinin hızlanmasına neden olmuşur (IMF, 2013: 25-26). Bu durum gelişmeke olan piyasa ekonomilerinde sisemik riski büyüecek döngüsel harekelerin (pro-cyclicaliy) oluşmasına yol açarak yapısal kırılganlıkların oraya çıkmasına neden olmakadır.özellikle 2010 yılında G-4 merkez bankalarının (İngilere Merkez Bankası, Japonya Merkez Bankası, Avrupa Merkez Bankası ve ABD Merkez Bankası) uygulamış oldukları niceliksel gevşeme poliikasının sonucu aylık bazda Türkiye gibi gelişmeke olan ülkelere yönelik kısa vadeli sermaye girişlerinin hızlandığını gösermesi açısından önemlidir (IMF, 2010).2010 yılının ilk üç çeyreğinde gelişmeke olan piyasa ekonomilerine yönelik sermaye akımları yılları arasındaki dönem oralamasının üzerinde gerçekleşmişir. Bu sermaye akımlarının bir diğer önemli özelliği gelişmiş ülkeler ile karşılaşırıldığında bu akımların oynaklığının (volailiesinin) son derece yüksek olmasıdır IMF (2013c). Oynaklığının yüksek olmasından kasedilen bu sermaye akımlarının özellikle dışsal ekonomik gelişmelere son derece çabuk epki verebilmesidir. Örneğin, IMF (2013b: 38) yılları arasında gelişmeke olan piyasa ekonomilerinin bu dönemde risklilik düzeyini ekileyen fakörlerin neler olduğun araşırmışır. Bu dönemde gelişmeke olan ülkelerinin risklilik düzeyinin gösergesi olarak kullanılan risk primleri oralama olarak 400 baz puan düşmüşür. Bu dönemde ülkelerinin risklilik düzeyinin iyileşmesine yurdışı fakörler önemli kakıda bulunmuşur. Bu fakörlerden ilki ABD S&P borsa endeksinin oynaklığını göseren VIX endeksinin azalması gelişmeke olan piyasa ekonomilerinin risk primlerinde önemli düşüşe neden olmuşur. Bu endeksin azalması önümüzdeki dönemde borsa endeksinin oynaklığının azalacağını gösermesi açısından önemli olduğu gibi ayrıca günümüzde riski fiyalamanın alernaif bir ölçüsü olarak ve küresel anlamda yaırımcının risk işahının gösergesi olarak kullanılmakadır (Rozada ve Levy Yeyai, 2006:14-15 ve Özaay, Özmen ve Şahinbeyoğlu, 2008b). Gelişmeke olan piyasa ekonomilerinin risk primlerinde azalışa neden olan dışsal fakörlerden ikincisi ABD Merkez Bankasının uygulamış olduğu aşırı gevşek para poliikasıdır. Risk primlerindeki azalışın arkasında yaan emel fakör, özellikle başa ABD olmak üzere sanayileşmiş ülkelerin merkez bankasının izlemiş olduğu gevşek para poliikası faiz oranlarının düşmesidir. Faiz oranlarındaki bu azalış sanayileşmiş ülkelerdeki yaırımcıların ellerinde ihiyaç amacıyla daha az naki umak isemelerine neden olmuşur. Böylece geiri aramak amacıyla yaırımcıların riskli varlıklara yönelik alepleri armış ve bunun sonucunda risk primleri düşmüşür. Sonuç olarak bu dönemde ABD izlenen aşırı gevşek para poliikasının risk primlerindeki azalışa kakısı ise 85 baz puan olmuşur (IMF, 2013b: 38). Aynı zamanda gelişmiş ülkelerdeki düşük faiz oranları bu ülkelerdeki yaırımcıları geiri elde emek amacıyla (search for yield) risk alma konusunda eşvik emekedir (Rajan, 2005; 2010 ve Hoenig, 2010). Gelişmiş ülkelerdeki gevşek para poliikasına ek olarak kriz, risk ve geiri arasındaki algılamanın da değişmesine neden olmuşur. Bu açıdan gelişmeke olan piyasa ekonomilerinin kamu borç dinamikleri çoğu gelişmiş ülkelerin borç dinamikleri ile karşılaşırıldığında daha iyi olması gelişmeke olan ülkelerin finansal varlıklarına olan alebin armasına neden olan bir diğer fakör olarak karşımıza çıkmakadır (IMF, 2010). Risk işahındaki bu oynaklık risk primlerinin en önemli belirleyicisi olduğu gibi gelişmeke olan ülkelere yönelik sermaye akımlarının da ekileyen en önemli fakördür. VIX endeksinin düşük olduğu dönemlerde yaırımcıların risk alma işahının arığı ve Türkiye gibi ülkelere yönelik porföy şeklinde sermaye akımlarının hızlandığı görülmekedir. Tam ersine VIX endeksinin yüksek olduğu dönemlerde porföy biçimindeki sermaye akımlarının azaldığı görülmekedir. Aşağıdaki şekil Dünya ekonomisinde risk algılamasının düşük olduğu (VIX endeksinin düşük) dönemler süresince özellikle hisse senelerine ve borçlanma ensrümanlarına yönelik sermaye akımlarının arığını gösermekedir. Küresel kriz sonrasında Türkiye Cumhuriye Merkez Bankası ve diğer gelişmeke olan piyasa ekonomilerinin yeni bir para poliikası çerçevesine ihiyaç duymasının nedeni uluslararası ekonomik konjonkürün yukarıda beliriğimiz yapısından kaynaklanmakadır. Sonuç olarak global hisse senedi piyasalarında nispeen risk algılamasının düşük olduğu dönemlerde Türkiye gibi gelişmeke olan piyasa ekonomilerine yönelik sermaye akımların ve bu ülkelerin çıkarmış olduğu finansal varlıklara olan alep armaka ve ülkelerin risk primlerinde önemli azalışlar görülmekedir. Bu duruma ikisa yazınında sermaye akımlarının risklere açık (risk-on) olduğu dönem olarak adlandırılmakadır. Tam ersine global anlamda hisse senedi piyasalarında oynaklığın arığı dönemlerde yaırımcıların gelişmeke olan ülke finansal varlıklarına olan alebi azalmakadır. İkisa yazının da bu duruma yaırımcıların risklere kapalı olunduğu (risk-off) durum denilmekedir (McCauley, 2012). Sermaye akımlarındaki bu oynaklık sanayileşmiş ekonomiler açısından çok büyük problemlere neden olmamakadır. Faka finansal piyasaların görece daha sığ olduğu, dış icaree açıklık derecesinin yüksek olduğu, yabancı para birimi cinsinden finansal varlıklara olan ihiyacın büyük olduğu ve reel sekörün üreim anlamında fazla bir çeşilenme göseremediği gelişmeke olan piyasa ekonomilerini makro ekonomik isikrarı ve finansal isikrarı iki açıdan ehdi emeke ve uygulanan poliikaları karmaşıklaşırmakadır. İlki doğrudan cari işlemler açığı ve oplam alep üzerinde meydana geirmiş olduğu ekilerdir. Sermaye akımlarının hızlandığı dönemlerde gelişmeke olan piyasa ekonomilerinde çıkı açığı azalırken enflasyon yükselmeke ve reel döviz kuru ora vadeli denge değerinden sapmakadır. Bu durum ekonomi açısından oldukça maliyeli olmakadır. Karşılaşılan ilk maliye enflasyon olurken, ikincisi dış icaree ülkenin rekabeçiliğini kaybemesidir. Bu durum karşısında merkez bankası yuriçi alebi dengeleyebilmek ve enflasyonu konrol alında
5 SESSION 2C: Finans 583 uabilmek amacıyla faiz oranlarını arırmak durumunda kaldığında bu durum ülkeye yönelik sermaye akımlarının ekrar armasına neden olmaka ve ekrar başa dönülmekedir. Böylece bu ekonomilerde sermaye akımları yuriçi makro ekonomik dengeleri bozmakadır. Sermaye akımlarının ekonomi üzerinde ikinci ekisi kredi genişlemesine dayalı varlık balonlarının oluşmasına zemin hazırlayarak ülkeyi ani duruş problemine karşı finansal olarak isikrarsız hale geirmekedir. Özellikle sermaye akımlarının hızlandığı dönemlerde bankalar kredi koşullarını esnemeke bu durumda hızlı kredi genişlemesine neden olmaka bunun sonucunda varlık fiyaları hızlı bir biçimde armakadır. Ayrıca sermaye akımlarının hızlandığı dönemlerde yuriçi finansal varlıklara olan alebin arması yerel menkul kıyme (ahvil, bono ve hisse senedi) ihraçlarının hızlanmasına neden olmaka bu ihraçlar sermaye akımlarını absorbe edip varlık fiyaları üzerindeki baskının hafiflemesine neden olmaka faka kaldıraç oranlarının (borç / öz kaynak) armasına yol açmaka bu durum ülkenin ne yurdışı yükümlülüklerinin armasına neden olarak ani duruş problemine karşı ülkeyi kırılgan hale geirmekedir (IMF, 2011 ve Claessens ve Kose, 2013:9). 3 Maeryal ve Yönem Çalışmanın bu bölümünde yur içine gelen kısa vadeli sermaye akımlarını (sıcak para) üzerinde hangi yur içi ve yur dışı fakörlerin ekili olduğu araşırılmak isenmişir. Sıcak para üzerinde ekili olduğu düşünülen değişkenlerin belirlenmesi bir bölüm önce verilen lieraürden yararlanılmışır. Çalışama da kullanılacak regresyon denklemi kurulurken Adler ve Tovar (2012) çalışmaları referans alınmışır. Temele regresyon denklemi şu biçimdedir: swap (1) i X i i Burada swap sıcak parayı bea kesişim değerini X ise sıcak parayı ekileyen değişkenler marisini, ε, ise haa erimini simgelemekedir. Buradaki X marisinide yer alan değişkenleri de kapsayacak biçimde model bir fonksiyon olarak aşağıdaki gibi yazılabilir swap f ( CDS, EMBI, FF, VIX, LEV, REER, TCMB ) Burada CDS hazine bonosu spreadlerini, EMBI, JP Morgan gelişmeke olan ülke piyasa bona endeksini, FF, FED funds u, VIX, global riski, LEV kaldıraç oranlarını, REER reel döviz kurunu ve TCMB merkez bankası poliika faiz oranını (i TR ) simgelemekedir. 3.1 Maeryal Çalışma dönemini kapsamakadır ve yukarıda açıklanan her bir değişkene ai aylık zaman serileri kullanılmışır. Kullanılan zaman serilerini Thomson daa sream ve IMF (IFS) veri abanlarından elde edilmişir. 3.2 Yönem Eşbüünleşme analizi varsayımlarımdan birisi de durağanlıkla ilgili olduğundan değişkenlerin durağanlığının sınanmalıdır. Değişkenlerin durağanlığının sınanmasında ADF, PP ve KPSS gibi birim kök esleri kullanılabilmekedir. Bu esler de bir zaman serisi birim kök içermiyorsa durağan kabul edilmekedir. Bu çalışmada, Genelleşirilmiş Dickey-Fuler (ADF) (Dickey ve Fuller, 1979) kök esleri kullanılmışır. Birim kök eslerinin sonuçları, Tablo 1 de sunulmuşur ADF TESTİ SERİLER DÜZEY BİRİNCİ SIRA FARKLAR Swap *** EMBI *** FF *** VIX * *** REER *** LEV * TCMB ** *** CDS *** No: ADF esine göre serilerin durağanlığı sınanmış, buna göre *** olan yerlerde 1 % anlamlılık düzeyine göre, ** olan yerlerde 5 % anlamlılık düzeyinde ve * olan yerlerde %10 anlamlılık düzeyine göre null hipoezi reddedilerek serilerin durağan olduğunu öngören alernaif hipoez kabul edilmişir. ADF esi için kullanılan gecikme sayısını Eviews 5.1 ekonomerik pake programının oomaik olarak seçiği değer kabul edilmişir. Tablo 1. Çalışmanın Değişkenlerine Ai Durağanlık Tesleri Tablo 1 de görüldüğü gibi analizde ele alınan, Swap, faiz, JP Morgan MB,, FED faiz oranı, reel döviz kuru, kaldıraç oranı ve CDS serilerinin düzeyde durağan olmadığı, MB poliika faiz oranın düzeyde durağan, VIX ise düzeyde zayıf durağan olduğu bulgularına uyarlanmışır. Diğer yandan (2) numaralı ahmin denkleminde yer
6 584 INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013 alan üm değişkenlerin birinci sıra farklarının durağan olduğu yani birim kök olmadıkları bulgusuna erişilmişir. Ancak kaldıraç oranlarının zayıf durağanlığa sahip olduğu görülmekedir. Bu sonuçlarla birlike analizimiz bir sonraki aşamaya geçmeye olanak kazanmışır. Birinci sıra farkları durağan olan seriler arasında uzun dönem ilişkinin olup olmadığı eş büünleşme analizi ile belirlenmekedir. Bu çalışmada değişkenler arasında eş büünleşmenin varlığı Johansen esi kullanılarak araşırılmışır. Johansen ve Juselius (1990), eş büünleşme hipoezini es emek için en çok benzerlik yönemi (Maximum Likelihood Esimaion) ve Likehood Raio eslerini gelişirmişlerdir. Johansen esi birinci farkların ECM (Error Corecion Model) formu şöyledir; ΔX 1 = Γ ΔX Γ k+1 ΔX -k + ΠX -k + μ + ε ve ε ~ N (0, Λ) = 1,..., T. H 1 ( r ) : Π = α β dır (2) Burada α β (nxn) boyuundaki marislerdir Π ve Γ kasayı marisleridir. Δ fark denklemini k ise gecikme uzunluğunu, μ (nx1) vekör sabi değeri, ε haa erimi vekörü ve Λ (nxn) kovaryans marisini gösermekedir. H 1 (r) belli koşullar alında ΔX 1 sürecinin durağan olduğunu varsaymakadır. Yani eşilike I (0) olduğundan sağ arafın durağan olması ancak ΠX -k nın durağan olmasıyla gerçekleşir. Eş büünleşme esinde Johansen yaklaşımı Likelihood Raio esine dayalıdır ve Trace ve max saisic esi olmak üzere iki ayrı es kullanılmakadır. Λ max = -T Σ i = r +1 ln (1- Λ i ), r = 0,...,n-1. Burada Λ i en yüksek eigenvalue değeridir. Max saisic esi ise Λ max =-T ln(1- Λ i ) şeklindedir. Aşağıdaki Tablo 2, ahmin denklemimizde yer alan değişkenler için yapılan Johansen Eş Büünleşme es sonuçlarını gösermekedir. Null Hipoez Trace Tes Null Hipoez Maximum Eigenvalue Tes r *** r = *** r *** r = *** r *** r = ** r *** r = r *** r = ** r *** r = r *** r = ** r *** r = *** No: r, eş büünleşme vekör sayısını gösermekedir. ***, ** ve * sırasıyla %1, %5 ve % 10 anlamlılık düzeyinde null hipoezini (seriler arasında eş büünleşme yokur) reddedildiğini göserir. Kullanılan kriik değerler varsayımlara göre (örneğin: doğrusal rend, sabi değer) farklılık gösermekedir. Johansen öncesi VAR gecikme sayısı 3 alınmışır. Tablo 2. Johansen Eş Büünleşme Tesi Sonuçları Tablo 2 de sunulan Johansen eş büünleşme analizi, race ve makximum eigenvalue es sonuçlarını yansımakadır. Çalışmada, her iki esen elde edilen sonuçlara göre Türkiye de sıcak parayı ekilediğini düşündüğümüz değişkenler arasında eş büünleşme ilişkisi aranmışır. Trace (İz) esinden elde edilen bulgular, veri değişkenler arasında en az yedi eş büünleşme ilişkisi olduğunu gösermekedir. Maksimum Eigenvalue esinde ise üç eş büünleşme ilişkisinin olduğu bulgusuna erişilmişir. Her iki esen elde edilen bulgular seçilmiş değişkenler arasında eş büünleşme ilişkisinin olduğunu işare emekedir. 4 Bulgular 4.1 Haa Düzelme Modeli Eş Büünleşme analizi sonucu elde edilen bulgular büün değişkenlerle sıcak para değişkeni (swap) oranı arasında bir eş büünleşme ilişkisinin varlığına işare emekedir. Bu durum aralarında eş büünleşme ilişkisi bulunan seçilmiş değişkenlerle swap arasında uzun dönemli bir ilişkinin varlığını gösermekedir. Aralarında uzun dönem bir nedensellik sapanan değişkenlerde görülebilecek kısa dönem sapmaların ekrar dengeye ulaşıp ulaşmayacağının sapanmasında Haa Düzelme Modelinden yararlanılmakadır. Dolayısıyla bu çalışmada da aralarında eş büünleşme ilişkisi sapanan değişkenler arasında Haa Düzelme Modelini Kullanmamızın gerekiği oraya çıkmışır. Daha açık bir ifadeyle Eşilik (1) elde edilen haa eriminin bir gecikme değerini Eşilik (3) de bağımsız değişken olarak kamamıza ihiyaç olduğu görülmekedir. swap CDS 7 MSCI 0 ecm FF VIX 2 3 REER 4 LEV i Burada, Δ fark denklemini, β 0 β 8 paramere değerlerini, ecm, haa düzelme model erimini, υ ise haa erimini gösermekedir. Eş büünleşme analizleri değişkenler arasındaki uzun dönemli denge ilişkisini 5 6 (3)
7 SESSION 2C: Finans 585 gösermekedir. Ancak eş büünleşme analizi eş büünleşme ilişkisinin yönünü vermemekedir. ECM dayalı nedensellik esi bu ilişkinin yönünü vermekedir. Haa Düzelme Modeli (VEC-Vecor Error Correcion), Granger(1987) çalışmasında gelişirilmiş bir modeldir ve zaman serileri arasındaki kısa ve uzun dönem dengesizliğinin giderilmesi için kullanılmakadır. Daha açık bir ifade ile haa düzelme modeli kısa ve uzun dönem arasında ayrım yapılmasına ve kısa dönem dinamiklerinin belirlenmesine olanak sağlamakadır. Bu modelde haa erimi (ecm) değişkenlerin kısa dönem davranışlarını uzun dönem davranışlarına bağlamak için kullanılmakadır. Aşağıdaki Tablo 4 haa düzelme modeli (ECM) bulgularını yansımakadır. Değişkenler Kasayı Sandar Sapma Olasılık Kesişim*** ΔMSCI(-1)** ΔFF (-3)* ΔVIX(-2)** ΔREER(-2)** ΔLev(-1)** Δİ TR (-8)* ΔCDS(-1)** ecm (-1)** AR (1)** R 2 Adj R 2 DW Prob No:. *, **, *** işareleri sırasıyla %10, %5 ve %1 anlamlılık düzeylerini gösermekedir. Tablo 3. ECM Regresyon Analizi Sonuçları Tablo 3 de görülen haa düzelme modeli sonuçları ele alınan değişkenler ile swap değişkeni arasındaki kısa dönem ilişkisi üzerinde bazı değerlendirmeler yapabilme olanağı sağlamakadır. Tabloda yer alan üm değişkenler ile swap arasında isaisiki olarak anlamlı bir ilişkisi olduğu bulgusuna ulaşılmışır. Bu ilişkinin yönü MSCI, FF (FED Funds), VIX ve CDS için negaif i TR (TCMB poliika faiz oranı), ve LEV (Kaldıraç oranı) için ise poziif olarak sapanmışır. Değişkenler arası ilişkilerin yönü beklendiği gibi çıkmışır ve ekonomik kurama uygundur. Bu çerçevede küresel riski yansıan VIX değerinin yükselmesi, küresel risk işahının azalmasına ve Türkiye gibi gelişen piyasa ekonomilerine doğru küresel sermaye akışının düşmesine yol açabilecekir. Benzer biçimde ülke riskini yansıan CDS değerinin yükselmesi de ülkeye yönelik yabancı sermaye akımlarını azalabilecekir. Ayrıca FED in faiz arırımına gimesi küresel sermaye akışının ABD ye yönelmesine neden olacağı için Türkiye gibi ülkelerden sermaye kaçışları olabilecekir. Dolaysısı ile bu üç değişkenle Türkiye ye yönelik sıcak para harekeleri arasında negaif bir ilişki olması beklenir ve niekim bulgular beklendiği gibidir. Kaldıraçlı işlemlerin (LEV aran) yüksek olduğu dönemlerde Türkiye ye gelen sermaye akımlarının da yüksek olması beklenir açıkçası sıcak para akımlarının yüksek olduğu dönemlerde bankacılık sekörü başa olmak üzere özel sekörün daha yüksek kaldıraç oranları ile çalışığı ve riski arırdığı görülmekedir. Buna karşılık sermaye akımlarının ersine dönmesi durumunda (sudden sop) banka ve özel sekörün yüksek kaldıraçlı işlemlerinin ersine döndüğü görülmekedir. Bu çerçevede kaldıraç oranları ve sıcak para ilişkisinin yönünün poziif olduğunu söyleyebiliriz. TCMB poliika faiz oranını yükselmesi Türk lirası cinsinden yaırımların cazibesini arıracağından sıcak para için cezp edici olacakır bu bağlamda itr ile swap arasındaki ilişkinin yönü poziif olmalıdır. Reel döviz kuru ise ülke parasının değer kazanması ile birlike poziif bir görünüme sahip olacakır buda sıcak para akışını arıracakır. Örneğin Türk lirasının dolar karşısında değer kazanması ucuz dolar cinsinden borçlanma imkanını ve ülkeye giren kısa vadeli yabancı sermayeyi arıracakır. Dolayısı ile Swap ve REER arasındaki ilişkinin yönün de poziif olması beklenmekedir. Eldeki bulgular gerek TCMB gerekse FED faiz poliikalarının Türkiye ye yönelik sıcak para harekeleri üzerinde zayıf ve daha uzun süreli ekiye sahip olduklarını gösermekedir. Zira FED poliika karar değişikliğinin swap üzerindeki ekisi üç gecikme (üç ay) olurken TCMB poliika faiz oranın sekiz gecikmedir (sekiz ay). Diğer yandan VIX, MSCI, CDS gibi riski yansıan değişkenlerin Swap üzerindeki ekilerinin daha yüksek bir isaisiki anlam içerdiği ve gecikme sürelerinin daha kısa olduğu görülmekedir. Bu durum sıcak paranın lokal veya global riske daha duyarlı olduğu biçimde yorumlanabilir. Uygulama sonucunda, haa düzelme eriminin (ecm -1 ) beklendiği gibi negaif ve isaisiki olarak anlamlı olduğu görülmüşür. Bu durum bize değişkenlerde görülen kısa dönem sapmalara karşın modelin uzun dönem değerlerine yaklaşığını gösermekedir. Modele eklenen AR(1) (Auo Regression) kasayısının anlamlı değer almasından dolayı sisemde bir oo korelasyon probleminin olmadığını söyleyebiliriz. 4.2 Varyans Ayrışırması (Variance Decompoziion) Bu çalışmada seçilmiş değişkenler arasında bir eş büünleşme ilişkisinin olup olmamasının sorgulanması kadar, bu değişkenlerin swap değişkenindeki değişmelerini ekileme dereceleri de önemlidir. Dolayısıyla çalışmada bu yönde bulgulara ulaşılmasına imkan anıyan VAR modelinden harekele varyans ayrışırması
8 586 INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013 hesaplamaları yapılmışır. Varyans ayrışırması işleminin yapılabilmesi için ele alınan serilerin durağan olması önemlidir. Aksi akdirde durağan olmayan serilerle yapılan hipoez esleri kuşkulu hale gelmekedir. Bu yüzden çalışma içerisinde varyans ayrışırma hesaplaması yaparken ele alınan serilerin birinci sıra farkları dikkae alınmışır. Varyans ayrışırması ile ilgili yapılan hesaplar aşağıdaki Tablo 4 da göserilmekedir. Dönem/ Swap ΔMSCI ΔFF ΔVIX ΔREER ΔLev Δİ TR ΔCDS Değişken Q Q Q Q Q Q Q Q Q Q Q Q Q Tablo 4 Varyans Ayrışırma Hesaplamasının Sonuçları Tablo 4 de göserilen varyans hesaplamasından elde edilen bulgular Türkiye ye yönelik sıcak para akımının büyük ölçüde haa düzelme modeli ile uyumludur.. Elde edilen bulgulara göre sıcak parada meydana gelen değişimi açıklama gücü en yüksek değişkenler, MSCI, VIX ve FF(FED Funds) olarak karşımıza çıkmakadır. Bu bağlamda sıcak paradaki değişimin açıklanmasında yur dışı veya küresel fakörlerin daha belirgin bir paya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Değişkenlere ilişkin bir başka önemli bulgu CDS ler hariç üm değişkenlerin zaman periyodu içerisinde sıcak para akımlarındaki değişimleri açıklama güçlerinin yüksek olmasıdır. Yur dışı değişkenler kadar reel döviz kurunun da sıcak para akımlarındaki değişmeyi açıklama gücünün yüksek olduğu ve bu açıklama gücünün zaman periyoları içerisinde arış göserdiği görülmekedir. Diğer yandan kaldıraç oranlarının da en az para poliikası faiz oranı kadar sıcak para değişmelerini açıklama gücü olması dikka çekici bir başka bulgudur. CDS oranlarının açıklama gücünün düşük çıkması ise ülke riski açısından umu verici bir bilgi olabilir. 5 Sonuç Bu çalışma küresel finansal kriz sonrası Türkiye ye gelen sıcak parayı ekileyen yur içi ve yur dışı fakörlerin belirlenmesini amaçlamışır. Bu bağlamda değişkenler arasında uzun dönem ilişkinin varlığını es emek için Johansen eş büünleşme esinden, kısa dönem dinamiklerinin belirlenmesinde ise haa düzelme modelinden yaralanılmışır. Eldekii bulgular uzun dönemde veri seini oluşuran büün değişkenlerle sıcak para arasında uzun dönemli ilişkinin varlığına işare emekedir. Kısa dönem ekilerine bakığımızda, sıcak paranın reel döviz kuru, TCMB poliika faiz oranı ve kaldıraç oranı ile poziif yönlü ve isaisiki olarak anlamlı bir ilişkisi olduğu anlaşılmışır Yani merkez bankası poliika faiz oranı ile sıcak para harekelerine yön verebilmekedir. Ayrıca ülke para biriminin reel olarak değerlenmesi sıcak para için girişe ve çıkışa olmak üzere iki kere kazanç sağlayacağı için cezp edici olmakadır. Bunlara ilaveen kaldıraçlı işlemlerin arığı dönemlerde sıcak para akışının da arığı ve aralarında kısa dönem ilişki olduğu bulgularca deseklenmekedir. Sıcak parayı ekileyen dışsal fakörler ise sıcak para arasında negaif bir ilişki vardır. Bu ilişki VIV, MSCI ve CDS ler gibi küresel ve ülke riskini yansıan değişkenlerde isaisiki olarak anlamlı çıkması sıcak paranın risk işahına bağlı olarak hareke eiği kanılamakadır. Bu bağlamda küresel veya ülkeye özgü risklerin arması ani duruş (sudden sop) problemine yol açmaka ve ülke kırılganlığını arırmakadır diyebiliriz. Diğer yandan FED in poliika faiz oranı üzerinde yapığı değişikliklerin Türkiye ekonomisine yönelik sıcak para harekeleri ile negaif ancak isaisiki olarak düşük anlamlılığa sahip olduğunun anlaşılması da FED faiz poliikasının doğrudan değil dolaylı olarak sıcak para harekeine yön verdiği biçimde yorumlanabilir. Çalışmada son olarak seçilmiş değişkenlerin sıcak para harekelerinde meydana gelen değişmeyi açıklama güçlerine bakılmışır. Bulgular sıcak parada meydana gelen değişmelerin en fazla kürsel değişkenler arafından açıklandığına işare emekedir. Bu durum Türkiye ye yönelik sıcak para harekelerinde kürsel risk algılamalarının büyük ekisi olduğu biçimde ifade edilebilir. Ancak reel döviz kurundaki değişmelerde sıcak para harekeini açıklama gücü yüksek değişkenler arasında yer alması Türkiye ye yönelik sıcak paranın kur değişimlerini dikkae almaya devam eiği şeklinde yorumlanabilir. Son olarak elde edilen bulgular Türkiye ye yönelik sıcak para akımlarının risk on ve risk off uygun hareke göserdiğini deseklemekedir. Ayrıca kaldıraç oranları ile sıcak para harekei arasında hem uzun hem de kısa dönem ilişkisinin varlığı dikkae alındığında sıcak paranın ülke ekonomisinde yaraabileceği olumsuzluklar
9 SESSION 2C: Finans 587 karşısında makro ihiyai poliikaların önemi oraya çıkmakadır. Diğer yandan reel döviz kuru değişmelerinin sıcak para harekeini ekilediği düşünüldüğünde, döviz kuru ile enflasyon arasından doğrudan ve dolaylı ilişki ihmal edilmemeli ve finansal isikrar yanında fiya isikrarı hedefinden de vazgeçilmemelidir. Zira fiya isikrarı hedefinden sapma sıcak para harekelerinin risk algılamalarında olumsuzluk yaraabilir ve ülke ekonomisinin kırılganlıkları arabilir. Kaynakça Bernanke, S. Ben., Mark Gerler., (1999) Moneary Policy and Asse Price Volailiy, In New Challenges for Moneary Policy: Proceedings of he Federal Reserve Bank of Kansas Ciy Economic Symposium a Jackson Hole, 1999 (Kansas Ciy: Federal Reserve Bank). Bernanke, S. Ben., Mark Gerler., (2001), Should Cenral Banks Respond o Movemens in Asse Prices?, American Economic Review, 91 (May), pp Bernanke, S.Ben.,(2004), Inernaional Moneary Reform and Capial Freedom conference remarks a Cao Insiue, 22nd Annual Moneary Conference,Ocober 14,2004, pp.1-12 (Washingon:Cao Insiue) available a hp:// Blanchard, Olivier, (2000), Bubbles, Liquidiy Traps, and Moneary Policy, in: Japan s Financial Crisis and is Parallels o he US Experience, Ryoichi Mikiani and Adam Posen (eds.), Insiue for Inernaional Economics Special Repor 13 (Washingon DC: Peerson Insiue for Inernaional Economics) Blanchard, Olivier, (2000), Bubbles, Liquidiy Traps, and Moneary Policy, in: Japan s Financial Crisis and is Parallels o he US Experience, Ryoichi Mikiani and Adam Posen (eds.), Insiue for Inernaional Economics Special Repor 13 (Washingon DC: Peerson Insiue for Inernaional Economics) Blanchard, Olivier., Giovanni Dell Ariccia ve Paolo Mauro, (2010), Rehinking Macroeconomic Policy, IMF Saff Posiion Noe SPN /10/03, February 12, 2010.(Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, February 2010). Blanchard, Olivier., Giovanni Dell Ariccia ve Paolo Mauro, (2013), Rehinking Macro Policy II: Geing Granular, IMF Saff Discussion Noe SDN 13/03, April 15, 2013 (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, April 2013). Blanchard, Olivier., John Simon., (2001), The Long and Large Decline in U.S. Oupu Volailiy Brookings Papers on Economic Aciviy, Vol. 2001, No. 1. (2001), pp Borio, Claudio,, William Whie., (2003), Whiher Moneary and Financial Sabiliy? The Implicaions of Evolving Policy Regimes, in Moneary Policy and Uncerainy: Adaping o a Changing Economy: Proceedings of Federal Reserve Bank of Kansas Ciy Economic Symposium a Jackson Hole, 2003 (Kansas Ciy: Federal Reserve Bank). Caão, A. Luis.,, Gian Maria Milesi-Ferrei., (2013), Exernal Liabiliies and Crises IMF Working Paper No.13/113 May, 2013 (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, May, 2013). Claessens, Sijn., M. Ayhan Kose., (2013), Financial Crises: Explanaions, Types, and Implicaions IMF Working Paper, WP/13/28, January, 2013 (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, January 2013). Eichengreen, Barry.,Mohamed El-Erian., Arminio Fraga.,Takaoshi Io.,Jean Pisani-Ferry., Eswar Prasad., Raghuram Rajan.,Maria Ramos.,Carmen Reinhar.,Hélène Rey., Dani Rodrik.,Kenneh Rogoff., Hyun Song Shin.,Andrés Velasco.,Bearice Weder di Mauro., Yongding Yu., (2011), Rehinking Cenral Banking Commiee on Inernaional Economic Policy and Reform Brookings Insiuion, Sepember 2011 Galai, Gabriele., Alexandra Heah., Parick McGuire., (2007), Evidence of Carry Trade Aciviy BIS Quarerly Review Inernaional Banking and Financial Marke Developmens in Special Feaures, Sepember 2007,pp (Basel: Bank for Inernaional Selemens, Sepember 2007). Hahm, Joon-Ho., Frederic S. Mishkin, Hyun Song Shin, Kwanho Shin., (2012), Macroprudenial Policies in Open Emerging Economies NBER Working Paper No , January 2012 (Cambridge, Massachuses: Naional Bureau of Economic Research) Hoenig, Thomas., (2010), The High Cos of Excepionally Low Raes, speech given a Barlesville Federal Reserve Forum, Barlesville, Oklahoma (June 3) hp:// Inernaional Moneary Fund, (2004), Global Financial Sabiliy Repor Marke Developmens and Issues in Chaper IV. Global Financial Marke Developmens, Appendix I: Deerminans of he Rally in Emerging Marke Deb Liquidiy and Fundamenals, April 2004 (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, April 2004). Inernaional Moneary Fund (2010), Cenral Banking Lessons from he Crisis Prepared by he Moneary and Capial Markes Deparmen (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, May 27, 2010).
10 588 INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013 Inernaional Moneary Fund, (2011), World Economic and Financial Surveys World Economic Oulook: Tensions from he Two-Speed Recovery: Unemploymen, Commodiies, and Capial Flows in Chaper 4. Inernaional Capial Flows: Reliable or Fickle? April 2011, pp (washingon: Inernaional Moneary Fund, April 2011) Inernaional Moneary Fund, (2012), World Economic and Financial Surveys: Global Financial Sabiliy Repor: The Ques for Lasing Sabiliy, Chaper 2. Sovereigns, Banks, and Emerging Markes: Deailed Analysis & Policies April 2012 pp (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, April 2012). Inernaional Moneary Fund,(2013a), The Ineracion of Moneary and Macroprudenial Policies January 29, 2013 (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, January 2013) Inernaional Moneary Fund,(2013b), World Economic and Financial Surveys :Global Financial Sabiliy Repor: Old Risks, New Challenges (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, April 2013) Lane, R. Philip., Gian Maria, Milesi-Ferrei., (2006), The Exernal Wealh of Naions Mark II: Revised and Exended Esimaes of Foreign Asse and Liabiliies, IMF Working Paper No.06/69 March, 2006 (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, March, 2006). McCauley, Rober N., (2012), "Risk-On/risk-Off, Capial Flows, Leverage and Safe Asses" Economies BIS Working Papers No 382, July 2012., (Basel: Bank for Inernaional Selemens, July, 2012). Mishkin S. Frederic., (2010), Moneary Policy Sraegy: Lessons from he Crisis Prepared for he ECB Cenral Banking Conference, Moneary Policy Revisied: Lessons from he Crisis, Frankfur, November 18-19, 2010 Osry, Jonahan D., Aish R. Ghosh, Marcos Chamon.,(2012), Two Targes, Two Insrumens: Moneary and Exchange Rae Policies in Emerging Marke Economies IMF Saff Posiion Noe SPN/12/01 February 29, 2012 (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, February 2012). Özaay, Faih., Erdal Özmen.,Gülbin Şahinbeyoğlu.,(2008b), Does Globalizaion Undermine he Efficiency of Inflaion Targeing Economic Research Forum 15h Annual Conference 23rd-25h November 2008 Cairo, Egyp. Rajan, G. Rhaguram., (2005), Has Financial Developmen Made he World Riskier? NBER Working Paper No , November 2005 (Cambridge, Massachuses: Naional Bureau of Economic Research) Rajan, G. Rhaguram., (2010), Bernanke Mus End Era of Ulra-Low Raes, Financial Times (July 28), hp:// Rozada, Marín González., Eduardo Levy Yeyai., (2006), Global Facors and Emerging Marke Spreads Iner-American Developmen Bank Research Deparmen Working Paper No.552, May, 2006 (Washingon DC: Iner-American Developmen Bank). Unsal, D. Filiz., (2011) Capial Flows and Financial Sabiliy: Moneary Policy and Macroprudenial Responses, IMF Reserach Bullein, Volume 12, Number 3. (Washingon DC: Inernaional Moneary Fund, Sepember 2011).
FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI?
FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI? Ehem ESEN, Zekeriya YILDIRIM, S. Faih KOSTAKOĞLU FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI? Ehem ESEN Yrd.Doç.Dr. Anadolu Üniversiesi,
DetaylıTürkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: 2010-8 / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI
Türkiye Cumhuriye Merkez Bankası Sayı: 2010-8 / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI TCMB Faiz Kararlarının Piyasa Faizleri Ve Hisse Senedi Piyasaları Üzerine Ekisi Mura Duran Refe Gürkaynak Pınar Özlü Deren
DetaylıZaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri
Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, InroducoryEconomericsA Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök
Detaylı24.05.2010. Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri
Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök
DetaylıDolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler
Dolar Kurundaki Günlük Harekeler Üzerine Bazı Gözlemler Türkiye Bankalar Birliği Ekonomi Çalışma Grubu Toplanısı 28 Nisan 2008, İsanbul Doç. Dr. Cevde Akçay Koç Finansal Hizmeler Baş ekonomis cevde.akcay@yapikredi.com.r
DetaylıBirim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde
Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök
DetaylıTCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ PĐYASALARI ÜZERĐNE ETKĐSĐ
Cenral Bank Review Vol. 10 (July 2010), pp.23-32 ISSN 1303-0701 prin / 1305-8800 online 2010 Cenral Bank of he Republic of Turkey hp://www.cmb.gov.r/research/review/ TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ
DetaylıBirim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde
Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 02, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök
DetaylıTürkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: 2010-6 / 1 Nisan 2010 EKONOMİ NOTLARI FİNANSAL STRES VE İKTİSADİ FAALİYET -10 -15 -20.
Cumhuriye Merkez Bankası Sayı: 2010-6 / 1 Nisan 2010 EKONOMİ NOTLARI FİNANSAL STRES VE İKTİSADİ FAALİYET Selim Elekdağ İbrahim Burak Kanlı Absrac: This noe examines he ineracion beween financial sress
DetaylıF. Gülçin Özkan York Üniversitesi
Finansal Đstikrar ve Makroekonomik Etkileşim F. Gülçin Özkan York Üniversitesi 1 Finansal kriz tanımı üzerinde hemfikir olunan bir tanım bulunmamakla birlikte, reel sektör etkisinin derecesi önemli bir
DetaylıREEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL
REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL Çalışmanın Amacı Finansal serbesinin başladığı 1990 sonrası dönemini kapsayan süreçe Türk Lirası nın değerlenmesinin Balassa- Samuelson
DetaylıBox-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama
Kocaeli Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Dergisi (6) 2003 / 2 : 49-62 Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama Hüdaverdi Bircan * Yalçın Karagöz ** Öze: Bu çalışmada geleceği
DetaylıTürkiye Ekonomisinde Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme
Türkiye Ekonomisinde Enerji Tükeimi ve Ekonomik Büyüme Mehme MUCUK * Doğan UYSAL ** Öze Genel olarak enerji, ekonomik ve endüsriyel kalkınma için önemli bir girdi kabul edilmekedir. Ancak enerjinin bazı
DetaylıAYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİSİ,, 15(),71-79 AYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ Selim Adem HATIRLI Vecdi DEMİRCAN Ali Rıza AKTAŞ Süleyman Demirel Üniversiesi Ziraa Fakülesi Tarım
DetaylıBorsa Getiri Oranı ve Faiz Oranı Arasındaki İlişkinin Doğrusal Olmayan Yöntemlerle Analizi: Türkiye Örneği
Volume 4 Number 3 03 pp. -40 ISSN: 309-448 www.berjournal.com Borsa Geiri Oranı ve Faiz Oranı Arasındaki İlişkinin Doğrusal Olmayan Yönemlerle Analizi: Türkiye Örneği Yusuf Ekrem Akbaşa Öze: Bu çalışmada,
DetaylıŞeyma Çalışkan Çavdar Yildiz Technical University ISSN : 1308-7444 scavdar@yildiz.edu.tr 2010 www.newwsa.com Istanbul-Turkey
ISSN:1306-3111 e-journal of New World Sciences Academy 2011, Volume: 6, Number: 4, Aricle Number: 3C0085 SOCIAL SCIENCES Received: May 2011 Acceped: Ocober 2011 Şeyma Çalışkan Çavdar Series : 3C Yildiz
DetaylıFaiz Oranı Kanalının 2001 2008 Döneminde Türkiye de Etkinliğinin Değerlendirilmesi* The Evaluation of Interest Rate Channel in Turkey 2001 2008
Anadolu Üniversiesi Sosyal Bilimler Dergisi Anadolu Universiy Journal of Social Sciences Faiz Oranı Kanalının 200 2008 Döneminde Türkiye de Ekinliğinin Değerlendirilmesi* The Evaluaion of Ineres Rae Channel
DetaylıTÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ
ZKÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Cil 3, Sayı 6, 2007, ss. 8 88. TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ Arş.Gör. Erman ERBAYKAL Balıkesir Üniversiesi
DetaylıFİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4
FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 6. HAFTA 4. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE ULUSLAR ARASI FON HAREKETLERİ Gelişmekte olan ülkeler, son 25 yılda ekonomik olarak oldukça
DetaylıTÜRKİYE DE REEL DÖVİZ KURU İLE KISA VE UZUN VADELİ SERMAYE HAREKETLERİ İLİŞKİSİ
Marmara Üniversiesi İ.İ.B.F. Dergisi YIL 2007, CİLT XXII, SAYI 1 TÜRKİYE DE REEL DÖVİZ KURU İLE KISA VE UZUN VADELİ SERMAYE HAREKETLERİ İLİŞKİSİ Araş. Gör. Burcu KIRAN * Öze Bu çalışmada, reel döviz kuru
DetaylıA Study on the Estimation of Supply Response of Cotton in Cukurova Region
MPRA Munich Personal RePEc Archive A Sudy on he Esimaion of Suly Resonse of Coon in Cukurova Region Erkan Akas Faculy of Economics & Admin.Sciences a BIGA 2006 Online a h://mra.ub.uni-muenchen.de/8648/
DetaylıTÜRKİYE DE FAİZ, DÖVİZ VE BORSA: FİYAT VE OYNAKLIK YAYILMA ETKİLERİ
TÜRKİYE DE FAİZ, DÖVİZ VE BORSA: FİYAT VE OYNAKLIK YAYILMA ETKİLERİ Doç. Dr. Macide Çiçek Dumlupınar Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi Öze Bu çalışmada Türkiye de devle iç borçlanma seneleri,
DetaylıTÜRKİYE DE İNŞAAT SEKTÖRÜ VE PARA POLİTİKALARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİLERİ
TÜRKİYE DE İNŞAAT SEKTÖRÜ VE PARA POLİTİKALARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİLERİ Eem Hakan ERGEÇ Eskişehir Osmangazi Üniversiesi Mura TAŞDEMİR Eskişehir OsmangaziÜniversiesi Öze İnşaa sekörü çıkısının
DetaylıBİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI
BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI Arş. Gör. Furkan EMİRMAHMUTOĞLU Yrd. Doç. Dr. Nezir KÖSE Arş. Gör. Yeliz YALÇIN
DetaylıRASYONEL BEKLENTLER DOAL ORAN HPOTEZ Türkiye çin Zaman Serisi Bulguları 1950-1995 1
RASYONEL BEKLENTLER DOAL ORAN HPOTEZ Türkiye çin Zaman Serisi Bulguları 950-995 Rahmi YAMAK * Yakup KÜÇÜKKALE ** ÖZET Bu çalımada, Rasyonel Bekleniler Doal Oran Hipoezinin, Çıkı (ya da isizliin) alep (ya
DetaylıTürkiye de Dış Borçlanma-Ekonomik Büyüme İlişkisi: 1990-2013 Dönemi
Türkiye de Dış Borçlanma-Ekonomik Büyüme İlişkisi: 1990-2013 Dönemi Türkiye de Dış Borçlanma-Ekonomik Büyüme İlişkisi: 1990-2013 Dönemi Temel GÜRDAL Hakan YAVUZ Öz Bu çalışmada Türkiye de dış borçlanma
DetaylıTÜRKİYE DE FAİZ ORANLARININ BELİRLENMESİNDE İÇSEL VE DIŞSAL FAKTÖRLERİN ROLÜ Kaan MASATÇI ÖZET ABSTRACT
TÜRKİYE DE FAİZ ORANLARININ BELİRLENMESİNDE İÇSEL VE DIŞSAL FAKTÖRLERİN ROLÜ Kaan MASATÇI ÖZET Arş.Gör.Burak DARICI Bu çalışmada, Türkiye de faiz oranlarını, hem reel hem de finansal ekileri olması ve
DetaylıYabancı Sermaye Yatırımlarının Ekonomik Büyümeye Olan Etkisinin Türkiye Bağlamında Test Edilmesi
Yabancı Sermaye Yaırımlarının Ekonomik Büyümeye Olan Ekisinin Türkiye Bağlamında Tes Edilmesi Yrd. Doç. Dr. Yusuf DEMİR Süleyman Demirel Üniversiesi, İİBF. Öze Bu çalışma; uluslararası sermaye harekelerinin
DetaylıEurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi ISSN:
Eurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araşırmaları Dergisi ISSN:2148-9963 www.asead.com Dr. Merer MERT Gazi Üniversiesi, İİBF, İkisa Bölümü merermer@gazi.edu.r
DetaylıAraştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü Çalışma Tebliğ No:09/5
Araşırma ve Para Poliikası Genel Müdürlüğü Çalışma Tebliğ No:09/5 Para Poliikası, Parasal Büyüklükler ve Küresel Mali Kriz Sonrası Gelişmeler K. Azim ÖZDEMİR Temmuz 2009 Türkiye Cumhuriye Merkez Bankası
DetaylıPara Talebinin Belirleyenleri ve İstikrarı Üzerine Bir Uygulama: Türkiye Örneği
YÖNETİM VE EKONOMİ Yıl:3 Cil: Sayı: Celal Bayar Üniversiesi İ.İ.B.F. MANİSA Para Talebinin Belirleyenleri ve İsikrarı Üzerine Bir Uygulama: Türkiye Örneği Yrd. Doç. Dr. Burcu ÖZCAN Fıra Üniversiesi, İ.İ.B.F.,
DetaylıTÜRKİYE DE DÖVİZ KURU KANALININ İŞLEYİŞİ: VAR MODELİ İLE BİR ANALİZ. Seyfettin ERDOĞAN * Durmuş Çağrı YILDIRIM **
95 İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakülesi Dergisi No:39 (Ekim 2008) TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU KANALININ İŞLEYİŞİ: VAR MODELİ İLE BİR ANALİZ Seyfein ERDOĞAN * Durmuş Çağrı YILDIRIM ** Öze Para poliikası kararlarındaki
DetaylıPara Politikası, Parasal Büyüklükler ve Küresel Mali Kriz Sonrası Gelişmeler. K. Azim Özdemir
Cenral Bank Review ISSN 1303-0701 prin / 1305-8800 online 2009 Cenral Bank of he Republic of Turkey hp://www.cmb.gov.r/research/review/ Para Poliikası, Parasal Büyüklükler ve Küresel Mali Kriz Sonrası
DetaylıReel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Etkileri: Türkiye Örneği
Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Ekileri: Türkiye Örneği Öze Ahme Mura ALPER Bu çalışma Türkiye deki reel döviz kuru dalgalanmalarının kaynaklarını açıklamayı amaçlamakadır.
DetaylıULUSAL HİSSE SENETLERİ PİYASASI NDA ETKİNLİK
ULUSAL HİSSE SENETLERİ PİYASASI NDA ETKİNLİK Nuray ERGÜL ÖZET Son yıllarda, Türk Sermaye Piyasalarında hukuk, muhasebe ve deneim alanlarında, uluslararası kuralların uygulanması için büyük değişiklikler
Detaylı-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19
ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.63 Altın (USD) 1,295 Mart 19 EUR/TRY 6.32 Petrol (Brent) 68.4 BİST - 100 93,784 Gösterge Faiz 22.8 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik -2.98% -7.3% 19.7% 13.5%
DetaylıFinansal İstikrarın Bankacılık Sisteminin Borç Verme Politikaları Üzerindeki Etkisi: 2008 Küresel Krizi Çerçevesinde Türkiye Üzerine Bir İnceleme
Finansal İsikrarın Bankacılık Siseminin Borç Verme Poliikaları Üzerindeki Ekisi: 2008 Küresel Krizi Çerçevesinde Türkiye Üzerine Bir İnceleme Öze Ekrem ERDEM * M. Faih İLGÜN ** Cüney DUMRUL *** 2008 yılında
DetaylıPETROL FİYATLARININ BORSA İSTANBUL SANAYİ FİYAT ENDEKSİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
PETROL FİYATLARININ BORSA İSTANBUL SANAYİ FİYAT ENDEKSİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ Yrd.Doç.Dr. Cüney KILIÇ Çanakkale Onsekiz Mar Üniversiesi Biga İ.İ.B.F., İkisa Bölümü Yrd.Doç.Dr. Yılmaz BAYAR Karabük Üniversiesi
DetaylıHisse Senedi Fiyatlarıyla Yabancı İşlem Hacmi Arasında Nedensellik:
Hisse Senedi Fiyalarıyla abancı İşlem Hacmi Arasında Nedensellik: Toda-amamoo aklaşımı Dr. Cüney AKAR Balıkesir Üniversiesi, Bandırma İİBF. Öze Bu çalışmada İsanbul Menkul Kıymeler Borsasında (İMKB) IMKB100
DetaylıTÜRKİYE EKONOMİSİ İÇİN NAIRU TAHMİNİ
Ekonomik Yaklaşım, Cil : 23, Sayı : 83, ss.69-91 TÜRKİYE EKONOMİSİ İÇİN NAIRU TAHMİNİ Özlem YİĞİT * Ailla GÖKÇE ** Öze Bu çalışmanın emel amacı, Türkiye ekonomisi için Yapısal VAR yönemi kullanılarak NAIRU
DetaylıÜCRET-FİYAT SPİRALİ: TÜRK İMALAT SANAYİ ÖRNEĞİ
45 ÜCRET-FİYAT SPİRALİ: TÜRK İMALAT SANAYİ ÖRNEĞİ Zehra ABDİOĞLU * ÖZET Bu çalışma Türkiye için 2005-2012 dönemi iibariyle ara malı, dayanıklı ükeim malı, dayanıksız ükeim malı, enerji ve sermaye malı
DetaylıReel Döviz Kuru Endeksinin Otoregresif Koşullu Değişen Varyanslılığının Analizi: İki Eşikli Tarch Yöntemi İle Modellenmesi
Reel Döviz Kuru Endeksinin Ooregresif Koşullu Değişen Varyanslılığının Analizi: İki Eşikli Tarch Yönemi İle Modellenmesi Reel Döviz Kuru Endeksinin Ooregresif Koşullu Değişen Varyanslılığının Analizi:
DetaylıA. ENFLASYON VE İŞSİZLİK A.1. Enflasyon ve Tanımı: Fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artışlardır. Temel olarak ortaya çıkış nedenleri üçe ayrılır:
A. ENFLASYON VE İŞSİZLİK A.1. Enflasyon ve Tanımı: Fiyalar genel düzeyindeki sürekli arışlardır. Temel olarak oraya çıkış nedenleri üçe ayrılır: Birincisi, Maliye Enflasyonu üreim girdilerinin fiyaları
DetaylıAVRASYA Uluslararası Araştırmalar Dergisi. Cilt : 6 Sayı : 15 Sayfa: Kasım 2018 Türkiye. Araştırma Makalesi
AVRASYA Uluslararası Araşırmalar Dergisi Cil : 6 Sayı : 15 Sayfa: 808825 Kasım 2018 Türkiye Araşırma Makalesi TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME, İHRACAT VE HİSSE SENEDİ FİYATLARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİNİN
DetaylıTHE CAUSALITY RELATION BETWEEN CONSUMER CONFIDENCE AND STOCK PRICES: CASE OF TURKEY. Abstract
Ekonomik ve Sosyal Araşırmalar Dergisi, Bahar 20, Cil:7, Yıl:7, Sayı:, 7:53-65 TÜKETİCİ GÜVENİ VE HİSSE SENEDİ FİYATLARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ * Yusuf Volkan TOPUZ ** THE CAUSALITY
DetaylıÜRETİCİ FİYATLARINA GEÇİŞ ETKİSİNDE ARA MALLARI İTHALATININ ROLÜ
ÜRETİCİ FİYATLARINA GEÇİŞ ETKİSİNDE ARA MALLARI İTHALATININ ROLÜ Şenkan ALDEMİR (*) Öze: Döviz kuru değişimlerinin TÜFE ve ÜFE bazlı yuriçi fiyalara geçiş süreci, son yıllarda üzerinde önemle durulan konulardan
DetaylıKONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ
KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ İsmail KINACI 1, Aşır GENÇ 1, Galip OTURANÇ, Aydın KURNAZ, Şefik BİLİR 3 1 Selçuk Üniversiesi, Fen-Edebiya Fakülesi İsaisik
DetaylıÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI
ÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI ÇOKLU DOĞRUSALLIĞIN ANLAMI Çoklu doğrusal bağlanı; Bağımsız değişkenler arasında doğrusal (yada doğrusala yakın) ilişki olmasıdır... r xx i j paramereler belirlenemez hale gelir.
DetaylıVAR YAKLAŞIMI İLE VERİMLİLİK ŞOKLARININ ETKİLERİNİN BELİRLENMESİ
VAR YAKLAŞIMI İLE VERİMLİLİK ŞOKLARININ ETKİLERİNİN BELİRLENMESİ Leven ERDOĞAN ÖZET. Bu çalışmada verimliliğin devrevi harekei, ekonomik faaliyelerle ilişkisi ve verimliliği nelerin belirlediği açıklanmaya
DetaylıİMKB NİN LATİN AMERİKA BORSALARIYLA İLİŞKİSİ ÜZERİNE ÇOK DEĞİŞKENLİ GARCH MODELLEMESİ
Sosyal Bilimler Dergisi 2010, (4), 25-32 İMKB NİN LATİN AMERİKA BORSALARIYLA İLİŞKİSİ ÜZERİNE ÇOK DEĞİŞKENLİ GARCH MODELLEMESİ Özlem YORULMAZ - Oya EKİCİ İsanbul Üniversiesi İkisa Fakülesi Ekonomeri Bölümü
DetaylıMERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR
MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR Sermaye Hareketleri ve Döviz Kuru Politikaları Türkiye Ekonomi Kurumu Paneli Doç.Dr.Erdem BAŞÇI Başkan Yardımcısı, TCMB 11 Aralık 2010, Ankara 1 Konuşma Planı 1. Merkez
DetaylıErkan Özata 1. Econometric Investigation of the Relationships Between Energy Consumption and Economic Growth in Turkey
1 Öze: Ülkelerin ekonomik ve sosyal gelişmelerinin sürükleyici unsuru ve en emel gereksinimlerinden biri enerjidir. Đş yapma kapasiesi olarak anımlanan enerjiye gelişmiş ülkelerle birlike, gelişmek iseyen
DetaylıTÜRKİYE DE 1963 2006 DÖNEMİNDE KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ÜCRETLERİ ÜZERİNE AMPİRİK BİR UYGULAMA
TÜRKİYE DE 1963 2006 DÖNEMİNDE KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ÜCRETLERİ ÜZERİNE AMPİRİK BİR UYGULAMA Mura ASLAN Eskişehir Osmangazi Üniversiesi H. Kürşad ASLAN Ken Sae Üniversiesi Öze İskandinav ücre modelinden hareke
DetaylıYABANCI HİSSE SENEDİ YATIRIMCILARI TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU VOLATİLİTESİNİ ŞİDDETLENDİRİYOR MU?
YABANCI HİSSE SENEDİ YATIRIMCILARI TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU VOLATİLİTESİNİ ŞİDDETLENDİRİYOR MU? Yrd. Doç. Dr. Macide Çiçek Dumlupınar Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi Yrd. Doç. Dr. Feride Özürk
DetaylıEnflasyonun Borsa Performansı Üzerindeki Etkisi
Kocaeli Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Dergisi (7) 2004 / 1 : 23-35 Enflasyonun Borsa Performansı Üzerindeki Ekisi Osman Karamusafa * Ayku Karakaya ** Öze: Bu çalışmanın amacı, enflasyon oranının
DetaylıAnkara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Ankara e-posta: selma@kayalak.com. Geliş Tarihi/Received:30.05.2012
Türkiye de Fındık Üreim Alanlarının Armasında Deseklemelerin Ekisi Selma KAYALAK 1 Ahme ÖZÇELİK 2 1 Çanakkale Onsekiz Mar Üniversiesi Ziraa Fakülesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Çanakkale 2 Ankara Üniversiesi
DetaylıEŞANLI DENKLEMLİ MODELLER
EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER Eşanlı denklem siseminde, Y den X e ve X den Y ye karşılıklı iki yönlü eki vardır. Y ile X arasındaki karşılıklı ilişki nedeniyle ek denklemli bir model
DetaylıHİSSE SENEDİ FİYATLARI VE DÖVİZ KURU İLİŞKİSİ
The Journal of Academic Social Science Sudies Inernaional Journal of Social Science Doi number:hp://dx.doi.org/10.9761/jasss2963 Number: 37, p. 399-408, Auumn I 2015 Yayın Süreci Yayın Geliş Tarihi Yayınlanma
DetaylıİKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara
İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 24 Şubat 2016 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyri cari dengedeki iyileşmeyi
DetaylıGÖRÜNMEZ AMA HĐSSEDĐLMEZ DEĞĐL: TÜRKĐYE'DE ÇIKTI AÇIĞI
Cenral Bank Review Vol. 11 (July 211), pp.15-28 ISSN 133-71 prin / 135-88 online 211 Cenral Bank of he Republic of Turkey hp://www.cmb.gov.r/research/review/ GÖRÜNMEZ AMA HĐSSEDĐLMEZ DEĞĐL: TÜRKĐYE'DE
DetaylıİŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH
Doğuş Üniversiesi Dergisi, (), 57-65 İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH Serve CEYLAN Giresun Üniversiesi İİBF, İkisa
DetaylıABD Eşik Altı (Subprime) Finans Krizi. Yrd. Doç. Dr. Cem Demiroğlu Koç Üniversitesi
ABD Eşik Altı (Subprime) Finans Krizi Yrd. Doç. Dr. Cem Demiroğlu Koç Üniversitesi Kriz nasıl oluştu? Emlak balonu + Aşırı kaldıraç kullanımı ABD konut fiyatı endeksi Kaynak: S&P/Case-Shiller Home Price
DetaylıTÜRKİYE DE CARİ İŞLEMLER DENGESİ VE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİ. Özet. Anahtar Kelimeler: Ekonomik Büyüme, Cari Denge.
TÜRKİYE DE CARİ İŞLEMLER DENGESİ VE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİ Öze Yakup Koray Duman 1 Türkiye ekonomisinin 1980 den sonra en önemli ekonomik sorunu haline gelen cari işlemler açığı, yıllar geçikçe
DetaylıENFLASYON ve DOLAYLI VERGĐLERDEN ELDE EDĐLEN GELĐRLER ARASINDAKĐ ĐLĐŞKĐNĐN VAR YÖNTEMĐYLE ANALĐZĐ
ENFLASYON ve DOLAYLI VERGĐLERDEN ELDE EDĐLEN GELĐRLER ARASINDAKĐ ĐLĐŞKĐNĐN VAR YÖNTEMĐYLE ANALĐZĐ Dr. Burcu GÜVENEK Selçuk Üniversiesi Đ.Đ.B.F. Đkisa Bölümü Dr. Volkan ALPTEKĐN Selçuk Üniversiesi Đ.Đ.B.F.
DetaylıDEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller
DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıılmış Gecikme ve Ooregresiv Modeller 1 Zaman serisi modellerinde, bağımlı değişken Y nin zamanındaki değerleri, bağımsız X değişkenlerinin zamanındaki cari
DetaylıMurat MAZIBAŞ mmazibas@bddk.org.tr Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ÖZET
İMKB Piyasalarındaki Volailienin Modellenmesi ve Öngörülmesi: Asimerik GARCH Modelleri ile bir Uygulama Mura MAZIBAŞ mmazibas@bddk.org.r Bankacılık Düzenleme ve Deneleme Kurumu (BDDK) ÖZET Çalışmada, 5
DetaylıTürkiye de Faiz Kanalı İle Parasal Aktarım Mekanizması
Türkiye de Faiz Kanalı İle Parasal Akarım Mekanizması Seyfein ERDOĞAN Doç Dr., Kocaeli Üniversiesi, İİBF İkisa Bölümü serdogan@kou.edu.r Durmuş Çağrı YILDIRIM Arş. Gör., Kocaeli Üniversiesi, SBE cagri.yildirim@kocaeli.edu.r
DetaylıBAKANLAR KURULU SUNUMU
BAKANLAR KURULU SUNUMU Murat Çetinkaya Başkan 12 Aralık 2016 Ankara Sunum Planı Küresel Gelişmeler İktisadi Faaliyet Dış Denge Parasal ve Finansal Koşullar Enflasyon 2 Genel Değerlendirme Yılın üçüncü
DetaylıFinansal Gelişme ve Ekonomik Büyüme Arasındaki Đlişkinin Ampirik Bir Analizi: Türkiye Örneği
Volume 2. Number 1. 2011 pp. 121-142 ISSN: 1309-2448 www.berjournal.com Finansal Gelişme ve Ekonomik Büyüme Arasındaki Đlişkinin Ampirik Bir Analizi: Türkiye Örneği Burcu Ozcan a Ayse Ari b Öze: Finansal
DetaylıTAYLOR KURALI: TÜRKİYE ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME
TAYLOR KURALI: TÜRKİYE ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME Yrd. Doç. Dr. Nejla Adanur Aklan Uludağ Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi Mehme Nargeleçekenler Uludağ Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler
DetaylıHİSSE SENEDİ FİYATLARI, ALTIN FİYATLARI VE HAM PETROL FİYATLARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİNİN ANALİZİ
EKEV AKADEMİ DERGİSİ Yıl: 23 Sayı: 77 (Kış 2019) 161 HİSSE SENEDİ FİYATLARI, ALTIN FİYATLARI VE HAM PETROL FİYATLARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİNİN ANALİZİ Fama TEMELLİ (*) Dilek ŞAHİN (**) Öz Bu çalışmanın
DetaylıSORU SETİ 02 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI
Ekonomeri 8 Ocak, 0 Gazi Üniversiesi İkisa Bölümü SORU SETİ 0 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI PROBLEM Aşağıda verilen avuk ei alebi fonksiyonunu düşününüz (960-98): lny = β + β ln X + β ln X + β ln X +
DetaylıAvrupa Borç Krizinin Türkiye nin İhracatı Üzerindeki Etkileri The Effects of European Debt Crisis on Turkey s Exports
486 INTERNATIONAL CONFERENCE ON EURASIAN ECONOMIES 2013 Avrupa Borç Krizinin Türkiye nin İhracaı Üzerindeki Ekileri The Effecs of European Deb Crisis on Turkey s Expors Prof. Dr. Bedriye Tunçsiper (Balıkesir
DetaylıTÜRK EKONOMİSİNİN ENERJİ BAĞIMLILIĞI ÜZERİNE BİR EŞ-BÜTÜNLEŞME ANALİZİ A CO-INTEGRATION ANALYSIS ON THE ENERGY DEPENDENCY OF THE TURKISH ECONOMY
Journal of Yasar Universiy 22 26(7) 4392-444 TÜRK EKONOMİSİNİN ENERJİ BAĞIMLILIĞI ÜZERİNE BİR EŞ-BÜTÜNLEŞME ANALİZİ A CO-INTEGRATION ANALYSIS ON THE ENERGY DEPENDENCY OF THE TURKISH ECONOMY M. Ali Bilginoğlu
DetaylıFİRMALARIN BANKA KREDİSİ KULLANIMINDA GÜVEN FAKTÖRÜNÜN ETKİSİ * THE EFFECT OF CONFIDENCE FACTOR ON USED OF BANK CREDIT BY FIRMS
ANADOLU ÜNİVERS İTES İ S OS YAL BİLİMLER DERGİS İ ANADOLU UNIVERSITY JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES Cil/Vol. : - S ayı/no: 2 : 33 42 (20) FİRMALARIN BANKA KREDİSİ KULLANIMINDA GÜVEN FAKTÖRÜNÜN ETKİSİ * Yrd.
DetaylıSabit Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz
Sabi Sermaye Yaırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz Mura ÇETİN Doç. Dr., Bozok Üniversiesi, İİBF İkisa Bölümü mura.cein@bozok.edu.r Sabi Sermaye Yaırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz
DetaylıBANKA KREDİ PORTFÖYLERİNİN YÖNETİMİNDE ÖDEMEME RİSKİ ANALİZİ: KALMAN FİLTRESİNE DAYANAN ALTERNATİF BİR YÖNTEM ÖNERİSİ
BANKA KREDİ PORTFÖLERİNİN ÖNETİMİNDE ÖDEMEME RİSKİ ANALİZİ: KALMAN FİLTRESİNE DAANAN ALTERNATİF BİR ÖNTEM ÖNERİSİ K. Bau TUNA * ÖZ Ödememe riski banka kredilerini ve bankaların kredi porföylerini ekiler.
DetaylıİKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mayıs 2016 Ankara
İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 25 Mayıs 2016 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyri cari dengedeki iyileşmeyi
DetaylıDÖVİZ KURU POLİTİKALARI VE TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU OYNAKLIĞININ ETKİLEŞİMLERİ
ARAŞTIRMA RAPORU (Kamuya Açık) DÖVİZ KURU POLİTİKALARI VE TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU OYNAKLIĞININ ETKİLEŞİMLERİ DR. MUSTAFA ÖZÇAM BAŞUZMAN ARAŞTIRMA DAİRESİ 27.02.2004 İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ... 1 2. DÖVİZ KURU
DetaylıTeknolojik bir değişiklik veya üretim arttırıcı bir yatırımın sonucunda ihracatta, üretim miktarında vs. önemli artışlar olabilir.
YAPISAL DEĞİŞİKLİK Zaman serileri bazı nedenler veya bazı fakörler arafından ekilenerek zaman içinde değişikliklere uğrayabilirler. Bu değişim ikisadi kriz, ikisa poliikalarında yapılan değişiklik, eknolojik
DetaylıTURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ
T.C. KÜLTÜR ve TURİZM BAKANLIĞI STRATEJİ GELİŞTİRME BAŞKANLIĞI TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ UZMANLIK TEZİ Selim DAĞLIOĞLU EKİM - 010 ANKARA T.C. KÜLTÜR
DetaylıTÜRKİYE DE ELEKTRİK TÜKETİMİ, İSTİHDAM VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ
Süleyman Demirel Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi Dergisi Y.2011, C.16, S.1 s.349-362. Suleyman Demirel Universiy The Journal of Faculy of Economics and Adminisraive Sciences Y.2011, Vol.16,
DetaylıKırılgan Beşlide Satın Alma Gücü Paritesi (SAGP) Hipotezinin Test Edilmesi The Test of Purchasing Power Parity Hypothesis for Fragile Five
Journal of Yasar Universiy, 205 0(37) 638-6477 Kırılgan Beşlide Saın Alma Gücü Pariesi (SAGP) ipoezinin Tes Edilmesi The Tes of Purchasing Power Pariy ypohesis for Fragile Five İsmail ÇEVİŞ, Pamukkale
DetaylıFİNANSAL PİYASA VOLATİLİTESİ VE EKONOMİ
FİNANSAL PİYASA VOLATİLİTESİ VE EKONOMİ Yrd. Doç. Dr. Hülya Kanalıcı Akay Uludağ Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi Mehme Nargeleçekenler Uludağ Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi
DetaylıYÜKSEK ENFLASYON ENFLASYON BELİRSİZLİĞİNİ ARTIRIYOR MU?
YÜKSEK ENFLASYON ENFLASYON BELİRSİZLİĞİNİ ARTIRIYOR MU? Doç. Dr. Harun TERZİ Karadeniz Teknik Üniversiesi İİBF İkisa Bölümü Öğreim Üyesi 618 Trabzon Tel : (462) 3773311 Fax : (462) 3257281 e-mail : herzi@ku.edu.r
DetaylıTÜSİAD - KOÇ ÜNİVERSİTESİ EKONOMİK ARAŞTIRMA FORUMU KONFERANSI. Zafer A. YAVAN - TÜSİAD Yasemin TÜRKER KAYA - BDDK
Üreim Fonksiyonu Yaklaşımına Vurguyla Poansiyel Çıkı Açığı Tahmin Eme Yönemleri ve Yapısal İşsizlik Öğesi: Lieraür Değerlendirmesi ve Türkiye Örneği TÜSİAD - KOÇ ÜNİVERSİTESİ EKONOMİK ARAŞTIRMA FORUMU
DetaylıGlobal Finansal Krizde Kredi Marjı: Japon Tahvil Piyasası Örneği
Volume 5 Number 4 2014 pp. 71-88 ISSN: 1309-2448 www.berjournal.com Global Finansal Krizde Kredi Marjı: Japon Tahvil Piyasası Örneği Aydın Yüksel a Aslı Yüksel b Öze: Bu makale Ağusos 2007 arihinde oraya
DetaylıTürkiye de Kırmızı Et Üretiminin Box-Jenkins Yöntemiyle Modellenmesi ve Üretim Projeksiyonu
Hayvansal Üreim 53(): 3-39, 01 Araşırma Türkiye de Kırmızı E Üreiminin Box-Jenkins Yönemiyle Modellenmesi ve Üreim Projeksiyonu Şenol Çelik Ankara Üniversiesi Fen Bilimleri Ensiüsü Zooekni Anabilim Dalı
DetaylıEnflasyon Hedeflemesi, Büyüme ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
Bankacılar Dergisi, Sayı 68, 2009 Enflasyon Hedeflemesi, Büyüme ve Türkiye Cumhuriye Merkez Bankası Doç. Dr. Haydar Akyazı * - Ayku Ekinci ** Bu çalışma, enflasyon hedeflemesi (EH) döneminde ilk defa ciddi
DetaylıTÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI TABLO LİSTESİ
TABLO LİSTESİ Tablo I.1. Ödemeler Dengesi (Milyar ABD doları) 6 Tablo I.2. Cari İşlemler Açığını Finanse Eden Taraflar (Milyar ABD doları) 7 Tablo I.3. Seçilmiş Ekonomilerde Cari İşlemler Dengesinin GSYİH
DetaylıNET YABANCI İŞLEM HACMİ İLE HİSSE SENEDİ GETİRİLERİ ARASINDA UZUN DÖNEMLİ İLİŞKİ VAR MIDIR? Cüneyt AKAR (*)
NET YABANCI İŞLEM HACMİ İLE HİSSE SENEDİ GETİRİLERİ ARASINDA UZUN DÖNEMLİ İLİŞKİ VAR MIDIR? Cüney AKAR (*) Öze: Bu çalışmada ne yabancı işlem hacmiyle hisse senedi geirileri arasında uzun dönemli bir ilişkinin
DetaylıİSTANBUL MENKUL KIYMETLER BORSASI NDA EŞHAREKETLİLİK VE ASİMETRİK AYARLAMA
Yıl: 24 Sayı:88 Temmuz 2010 97 İSTANBUL MENKUL KIYMETLER BORSASI NDA EŞHAREKETLİLİK VE ASİMETRİK AYARLAMA Ebru Yüksel* - Güldal Güleryüz** 32 Öze Bu makale, İsanbul Menkul Kıymeler Borsası na (İMKB) ai
DetaylıAraşırma Makaleleri REEL DÖVİZ KURU BELİRSİZLİĞİ İ TİCARET PERFORMA SI A ETKİSİ: TÜRKİYE UYGULAMASI Erşan SEVER ÖZET Bu çalışmada reel döviz kuru belirsizliğinin Türkiye nin icare performansına ekisi araşırılmışır.
Detaylı5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar
ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.50 Altın (USD) 1,225 Ekim 18 EUR/TRY 6.24 Petrol (Brent) 76.2 BİST - 100 90,201 Gösterge Faiz 24.4 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 5.21% -11.0% 25.2% 10.8%
DetaylıC.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 11, Sayı 1, 2010 141
C.Ü. İkisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cil 11, Sayı 1, 2010 141 BİR MALİYE POLİTİKASI ARACI OLARAK BORÇLANMA VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ (1990 2009) Hali ÇİÇEK *, Süleyman GÖZEGİR ** ve
DetaylıBİR YATIRIM ARACI OLARAK ALTIN İLE HİSSE SENEDİ ENDEKSİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: TÜRKİYE ÜZERİNE AMPİRİK UYGULAMA 1
BİR YATIRIM ARACI OLARAK ALTIN İLE HİSSE SENEDİ ENDEKSİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: TÜRKİYE ÜZERİNE AMPİRİK UYGULAMA 1 Bülen DOĞRU* Musafa UYSAL** ÖZET Bu çalışmanın amacı 2000:1-2012:09 döneminde Türkiye
DetaylıİŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: 1975 2005 VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ *
İşsizlik ve İnihar İlişkisi: 1975 2005 Var Analizi 161 İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: 1975 2005 VAR ANALİZİ Ferha TOPBAŞ * ÖZET İşsizlik, birey üzerinde olumsuz birçok soruna neden olan karmaşık bir olgudur.
DetaylıEkonomi Bülteni. 27 Temmuz 2015, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı
Ekonomi Bülteni, Sayı: 20 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül 1 DenizBank
DetaylıYaz Saati Uygulaması Anomalisinin İMKB 100 Endeks Getirisine Etkisinin Test Edilmesi
EGE AKADEMİK BAKIŞ / EGE ACADEMIC REVIEW Cil: 10 Sayı: 4 Ekim 2010 ss. 1139-1153 Yaz Saai Uygulaması Anomalisinin İMKB 100 Endeks Geirisine Ekisinin Tes Edilmesi Tesing he Effec of he Dayligh Saving Time
Detaylı