RENAL ARTERDEN KORONER ARTERE YOLCULUK;

Benzer belgeler
Renal Hücreli Karsinom ve Nefrolojik Yaklaşım

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

KHDAK da Güncel Hedef Tedaviler

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013

RENAL ARTER DARLIĞI VE HİPERTANSİYON TEDAVİSİ Medikal tedavi daha iyi

OVER KANSERİNDE BİYOLOJİK TEDAVİ

Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi

Kanser Tedavisi: Günümüz

Birinci Basamakta Böbrek Fonksiyon Bozukluğu Olan Hastanın Değerlendirilmesi ve Sevk. Dr. İhsan ERGÜN Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi

Yatan ve Poliklinik Takipli Kanserli Hastalarda İlaç Etkileşimlerinin Sıklığı ve Ciddiyetinin Değerlendirilmesi

Ani Kardiyak Ölüm: Önleyebilir miyiz? Doç. Dr. Yakup Ekmekçi Özel Ankara Güven Hastanesi

Yurdumuzda erişkinlerde diyabet sıklığı %13.7 (TURDEP-II)

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit

STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP

Malignite ve Transplantasyon. Doç. Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı

İÇ HASTALIKLARI 1.GÜN

Hipertansiyonda Güncel Tedaviler

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013

Hipertansiyon Tedavisi Dr Ömer Kozan DEÜTF İzmir

Birinci Basamakta Böbrek Hasarının Değerlendirilmesi Proteinüri; Kimde, Nasıl Bakılmalı, Nasıl Değerlendirilmeli?

BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI

PODOSİT HÜCRE MODELİNDE PROTEİNÜRİDE, SLİT DİYAFRAM PROTEİNLERİ GENLERİNİN EKSPRESYONU VE FARMAKOLOJİK MODÜLASYONU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LİTERATÜR GÜNCELLEMESİ KLİNİK NEFROLOJİ. Dr. İzzet Hakkı Arıkan Marmara Üniversitesi Nefroloji Bilim Dalı

KEMOTERAPÖTİKLER VE BÖBREK. Dr. Gülizar Şahin Haydarpaşa Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği

Biyolojik Ajanlar Dünden Bugüne: Türkiye Verileri. Prof. Dr. Mahmut İlker Yılmaz GATA Nefroloji Bilim Dalı

Birincil IgA Nefropatisinde C4d Varlığının ve Yoğunluğunun Böbrek Hasarlanma Derecesi ve Sağkalımı ile Birlikteliği

BCC DE GÜNCEL Prof. Dr. Kamer GÜNDÜZ

İÇ HASTALIKLARI. 2.GÜN Üriner sistem semiyolojisi N.Y. SELÇUK Üriner sistem semiyolojisi N.Y. SELÇUK

Epidermoid Akciğer Kanseri Sistemik Tedavisinde Gelişmeler


Diyabetes Mellitus. Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı

Anti-anjiojenik ajanların klinik kullanımı

AKCİĞER KANSERİNDE TEDAVİ

Çalışmaya katılan hasta sayısı: 7601 (7599 hastanın datası toplandı)

Gebelikte yeni gelişen Proteinüri ve Böbrek fonksiyon bozukluğu

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ

ADCK-4 Mutasyonu Saptanan Hastaların Klinik Özelliklerinin ve Koenzim Q10 Tedavisine Yanıtlarının Değerlendirilmesi

ONKOECZADER ORAL ONKOLOJİ İLAÇLARI 2017 ECZ. HALE TURGUT T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ÜNİV. DERİNCE EĞİTİM VE ARAŞ. HAST. ECZANESİ

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI

GÜNÜN NOTLARI 10 Mayıs Perşembe. Sözlü Bildiriler. Poster Bildiriler. Prof. Dr. Ülver Derici Kongre Başkanı. 10 Mayıs 2018, Perşembe

KANSEROLOJİDE FARMAKOGENOMİ

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP A TEORİK DERS PROGRAMI

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI

MİDE KANSERİNDE APOPİTOZİSİN BİYOLOJİK BELİRTEÇLERİNİN PROGNOSTİK ÖNEMİ

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP B TEORİK DERS PROGRAMI

İMMÜNOTERAPİDE YAN ETKİ YÖNETİMİ. Dr. Murat DİNÇER Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Antalya

YENİ AJANLARLA YAN ETKİ YÖNETİMİ NASIL OLMALIDIR?

Hipertansif Hasta Gebe Kalınca Ne Yapalım?

Renin-Angiotensin System Blockers May Prolong Survival of Metastatic Non-Small Cell Lung Cancer Patients Receiving Erlotinib

PI3K/AKT/mTOR Yolağı

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Biyoistatistik AD, Bursa. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji AD, Bursa

Kardiyak & Pulmoner Toksisite. Dr. Ahmet Alacacıoğlu İzmir KÇÜ, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği

Bireyselleştirilmiş tip 2 diyabet tedavisinde yaklaşım

Prof. Dr. M. İlker YILMAZ

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı

Beslenme ve İnflamasyon Göstergeleri Açısından Nokturnal ve Konvansiyonel Hemodiyalizin Karşılaştırılması

Hemodiyaliz Hastalarında Serum Visfatin Düzeyi İle Kardiyovasküler Hastalık Ve Serum Biyokimyasal Parametreleri Arasındaki İlişki

NEREYE KOŞUYOR. Doç. Dr. İbrahim İKİZCELİ. İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Nefroloji BD Olgu Sunumu 24 Ekim 2017 Salı

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP B TEORİK DERS PROGRAMI.

şımları Dr. Ümit Yaşar Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı

Diyabetik Nefropati Tanı ve Tedavide Güncelleme. Dr. Gültekin Süleymanlar Dr. Alper Sönmez

Amikasin toksisitesine bağlı deneysel akut böbrek hasarı modelinde parikalsitol oksidatif DNA hasarını engelleyebilir

Vaka Sunumu Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde(KHDAK) Hedefe Yönelik Tedavi Seçenekleri

ANTİHİPERTANSİF İLACIMI NE ZAMAN ALMALIYIM? AKŞAM. Dr. Sedat Üstündağ Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi

Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıklarında Aldosteron Antagonistlerinin Kullanımı

Hangi İlaç Renin Anjiyotensin Aldosteron Sistemini Daha İyi Bloke Eder?

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI.

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP B TEORİK DERS PROGRAMI

Prof. Dr. E. Gökhan KANDEMİR Memorial Ataşehir Hastanesi

5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi

İÇ HASTALIKLARI 1.GÜN

GEBELİK VE MEME KANSERİ

METASTATİK MESANE CA DA TEDAVİ SIRALAMASI

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

Kronik Hepatit B Tedavisinde Zor Vakaların Yönetimi. Uz. Dr. Eyüp Arslan

Metastatik Renal Kanserlerinde Birinci Basamak Tedavi Seçenekleri

Notch/Delta Yolağı. Oldukça korunmuş ve gelişim için oldukça önemli olan bir yolak5r.

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI.

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde(KHDAK) Hedefe Yönelik Tedavi Seçenekleri

Akut böbrek hasarının (ABH) önlenmesi: hangi sıvıyı tercih edelim? Doç.Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı

İÇ HASTALIKLARI. Dahili Nörolojik semiyoloji ve endokrinolojik hastaya yaklaşım-tiroid muayenesi

Diyabetik Retinopati (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

TND Böbrek Sağlığı Otobüsü

GİRİŞİMSEL İŞLEMLER HAKKINDA DERNEK GÖRÜŞLERİMİZ & SAĞLIK BAKANLIĞI NA VE SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA YAZDIĞIMIZ YAZILAR

Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen, Önlenebilen veya geciktirilebilen bir hastalıktır.

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

Polikistik Böbrek Hastalığında Yeni Tedavi Yaklaşımları

Klasik Hodgkin Lenfoma Vakalarında PD-L1 Ekspresyonunun Sıklığı, EBV ile İlişkisi, Klinik ve Prognostik Önemi

HEMODİYALİZ HASTALARINDA KORONER ARTER KALSİFİKASYON PROGRESYONU VE OSTEOPROTEGERIN / RANKL

KOLOREKTAL KANSERLERİN MOLEKÜLER SINIFLAMASI. Doç.Dr.Aytekin AKYOL Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı 23 Mart 2014

İÇ HASTALIKLARI 1.GÜN

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK

İÇ HASTALIKLARI 1.GÜN

24 Ekim 2014/Antalya 1

TRANSPLANTASYONDA İNDÜKSİYON TEDAVİSİ. Dr Sevgi Şahin Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi

Transkript:

4 Mayıs 2019, Cumartesi Prof. Dr. Savaş SİPAHİ Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları-Nefroloji RENAL ARTERDEN KORONER ARTERE YOLCULUK; Aterosklerotik Renovasküler Hastalık GÜNÜN NOTLARI 4 Mayıs Cumartesi Sözlü Bildiriler 15:30-16:15 SS 034 - SS 040 SS 041 - SS 047 Areosklerotik renovasküler hastalık (ARVH), denilince hep Renal arter stenozu (RAS) akla gelse de bu makrovasküler hastalığın bir komponentidir. Sistemik ateroskleroz, hipertansiyon ve böbrek fonksiyonlarında bozulma az ya da çok tabloya eşlik eder. Olay sistemik aterosklerozun renal arterlerde daha fazla bulgu vermesi zemininde gelişir. Anatomik konum ve derecesine ve ortaya çıkardığı sendromlar ile ön plana çıkar. Tek taraflı ya da iki taraflı olması, fonksiyone tek böbrekte olması, oluşan stenozun %75 den fazla olması, kolleteral dolaşımın durumu klinik tabloda belirleyicidir. Genel popülasyonda %2-5, yaşlı populasyonda %6,8, dirençli hipertansiyonu olan hastalarda %14,1 gibi sıklık gösteren yayınlar mevcuttur. Makrovasküler hastalıklar için bir risk faktörü olduğu gibi, diğer makrovasküler hastalıklar ile beraberliği de artmış bir morbidite ve

4 Mayıs 2019, Cumartesi 2 mortalite göstergesidir. Tüm nedenli mortalite için 6 kat artmış bir mortalite tanımlanmışken, PDH ve KAH ile ARVH birlikteliği, %64 artmış mortaliteye işaret eder. Ciddi veya tekrarlayan HT, daha önce stabil olan kan basıncının akut olarak yükselmesi, puberteden önce veya > 50 yaşda HT tespit edilmesi, ailede HT hikayesi olmayan, beyaz tenli, non-obez ve < 30 yaş olanlarda HT tespit edilmesi klinisyen için alarm bulgusu olmalıdır. Bu bulgulardan birinin varlığında; Retinal hemoraji veya papil ödemi ile birlikte olan ciddi veya tekrarlayan HT ( 3 ilaca cevap olmaması), 30 yas (FMH düsünülür) veya 55 yas (ARAD düsünülür) da ani HT tespit edilmesi, açıklanamayan veya ACEi veya ARB tedavisinden sonra görülen plazma kreatinindeki akut yükselme, tek taraflı küçük böbrek ( 9 cm), Ya da böbrek büyüklükleri arasında 1.5 cm fark olması, açıklanamayan hipokalemi, açıklanamayan KKY veya akut akciğer ödemi olması, tek tarafta lokalize sistolik-diyastolik abdominal üfürüm, iki veya daha çok damarı tutan KAH, PAH araştırılmalıdır. Tanı anatomik ve fonksiyonel görüntüleme yöntemleri ile kesin bir şekilde yapılabilir. ARVH, tedavisi medikal ve/veya revaskülarizasyon yoluyla yapılabir. Medikal tedavinin köşe taşları; Optimal kan basıncını sağlamak, Aterosklerozu önleyecek agresif tedavi uygulamak, İskemik nefropatiyi önlemeye yönelik nedene spesifik tedavi yapmak, Renovasküler HT da RAAS ni bloke edecek ajanlar ve statin tedavisinden geçer.

4 Mayıs 2019, Cumartesi 3 Dr. Rüya Mutluay Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji BD Diyabetik Böbrek Hastalığında ACE inhibitörü mü, ARB mi? Ülkemizde son dönem böbrek yetmezliğine yol açan hastalıklar sıralamasında diyabet ilk sırayı almaktadır ve görülme sıklığı her geçen gün artış göstermektedir. Diyabetik hastalarda oluşabilecek nefropati ya da oluşmuş olan nefropatinin progresyonunu azaltmaya yönelik tedavi yaklaşımları klinik pratikte önemli yer tutmaktadır. Gerek mikroalbuminürik gerekse makroalbuminürik diyabetik hastalarda hem hastalığın progresyonunu azaltıcı hem de diyabetin diğer komplikasyonları üzerine olumlu etkisi olabilecek tedavilerin varlığı ve arayışı halen devam etmektedir. Palmer ve ark. larınca 2015 yılında yayımlanan ve toplam 43256 hastayı içeren 157 çalışmanın incelendiği bir meta-analizde; diyabetik böbrek hastalığı olanlarda ACE inhibitörleri ve ARB ler tek başlarına ya da kombinasyonda kullanılmaları halinde son dönem renal yetmezliğin önlenmesinde en etkin strateji olarak gözükmektedir. İkibindokuz yılında Robles ve ark. larınca yapılarak yayımlanmış olan çalışmada toplamda 239 diyabetik nefropatili hasta uzun süreli izlenmiş; ACE inhibitörü kullanımı olan 154 hasta ile ARB kullanımı olan 85 hastanın 1991-2006 yılları arasındaki takip sonuçlarına göre ACE inhibitörü kullanan hastaların 3. Yılda % 91.9 unun, 5. Yılda % 81.6 sının ve 7.yılda % 61.9 unda son dönem renal yetmezlik gelişmediği izlenirken; ARB kullanımı olan hastaların 3. Yılda % 95.3 ünün, 5. Yılda % 82.1 inin ve 7. Yılda % 78.2 sinin son dönem renal yetmezlik olmaksızın devam ettikleri görülmüş ve angiotensin reseptor blokerinin diyabetik nefropatide ACE inhibitörüne göre daha üstün olduğu sonucuna varılmıştır İkibinonsekiz yılında Saglimbene ve ark. tarafından yayımlanan LIRICO çalışmasında toplamda 1059 diyabetik albuminürik hasta değerlendirilmiş ve ortalama 2.7 yıllık takip sonucuna göre tedaviye uyumun ARB tedavisinde ACE inhibitörüne göre daha iyi olduğu; mortalite ve renal sonlanımlar arasında ise iki tedavi arasında anlamlı düzeyde bir farklılık olmadığı gözlemlenmiştir.

4 Mayıs 2019, Cumartesi 4 Doç. Dr. Memnune Sena Ulu Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hastanesi Son on yılda hücre biyolojisindeki gelişmeler, moleküler yolaklara özgü hedefe spesifik antikanser ajanlarının gelişmesine yol açmıştır. Ulusal Kanser Enstitüsü (NCI) hedeflenmiş tedavileri Kanserin büyümesini ve yayılmasını engelleyen moleküllere müdahale ederek, tümör büyümesi ve ilerlemesinde rol oynayan ilaç veya maddeler olarak tanımlar. Bu ilaçlar, son birkaç yılda ortaya çıkan tümör oluşumuna, büyümesine ve yayılmasına yol açan süreç ve mekanizmalarla ilgili artan bilginin sonucudur. Bununla birlikte, bu ilaçların hedef aldığı moleküler sinyal yolakları, sağlıklı bir organizmada da aktiftir ve bunun sonucu olarak bu ajanların kullanımı böbrek de dahil birçok organda yan etkilere yol açabilir. Bu yazıda aşağıda maddeler halinde verilen Hedefe Yönelik Tedavi ajanlarının böbrekteki etkilerinden bahsedilmiştir. VEGF ve VEGFR yi Hedefleyen Tedaviler EGFR yi Hedefleyen Kanser Tedavileri HER2 yi Hedefleyen Kanser Tedavileri BRAF İnhibitörleri ALK(Anaplastik lenfoma kinaz) inhibitörleri Multikinaz İnhibitörleri Kontrol Noktası İnhibitörleri Anti-PD-1/PDL-1 Tedavileri Onkolojide Hedefe Yönelik Tedaviler ve Böbrek

4 Mayıs 2019, Cumartesi 5 RANKL yi Hedef Alan Kanser Tedavileri mtor İnhbitörleri VEGF ve VEGFR yi Hedefleyen Tedaviler ve Böbrek Bu grup ilaçlar sistemik dolaşımdaki vasküler endotelyal büyüme faktörü(vegf) ve VEGF reseptörlerini hedef alan anti-anjiyojenik ilaçlardır. Bu grupta; Monoklonal antikorlar; bevasizumab (VEGF), ramucirumab(vegfr2) Tirozin kinaz inhibitörleri; sunitinib, sorafenib, axitinib, regorafenib ve nintedanib Çözünebilir bir rekombinant ajan olan; aflibercept(vegf-trap) bulunur Normal böbreklerde VEGF, normalde VEGF yi yüksek seviyelerde eksprese eden ve glomerüler ve peritubüler endotel ve mesanjiyal hücrelerde bulunan VEGF reseptörüne bağlanan podositler tarafından üretilir. Endotelyal fenestrasyon, vasküler geçirgenlik, endotel hücre sağlığı ve glomerüler filtrasyon bariyerinin yapı ve fonksiyonlarının korunmasında hayati bir rol oynar. Eremina ve arkadaşları yaptıkları çalışmada VEGF geninin podosite özgü nakavtının farelerde böbrek hastalığı ile sonuçlandığını gösterdi. Çalışma sonucunda farelerde nefrotik düzeyde proteinüri, endotelyoz ve hiyalin birikintileriyle karakterize böbrek tutulumu meydana geldi. Sonuç olarak, VEGF yolu üzerinde etkili olan tüm ilaçlar, kendi iç etki tarzlarının bir sonucu olarak böbrek anormalliklerini indükleyebilir. Bu ilaçların renal toksisiteleri ana olarak renovasküler düzeyde görülür. Hipertansiyon, proteinüri, azalmış GFR ve trombotik mikroanjiyopati yapabilirler. MARS çalışması (renovasküler güvenlik açısından antianjiyojeniklerin yönetimi) ilk kez bir antianjiyojenik ilaç (bevacizumab ile tedavi edilen) ile tedavi edilen 1126 hastada (özellikle de over, akciğer ve meme kanseri). Bu çalışmada, normal bazal kan basıncı olan hastalarda tedavi altında hipertansiyon ortaya çıkmış, ancak hiç trombotik mikroanjiyopati vakası bildirilmemiştir. Tüm hastalarda hipertansiyon klasik anti-hipertansiflerle kontrol altına alınabilmiştir. Malign hipertansiyon, dirençli hipertansiyon ve hipertansiyon ilişkili reverzible posterior lökoensefalopati anti-anjiyojenik tedavi alan (özellikle tirozin kinaz inhibitörü alanlarda) sadece birkaç hastada bildirilmiştir. Hastada tedavi öncesi hipertansiyon varlığı anti-anjiyojenik tedavi sırasında GFR düşüşü için bir risk faktörü olarak bilinmektedir. Tedavi ile hastada hipertansiyon ortaya çıkması, anti-vegf için (özellikle tirozin kinaz inhibitörleri) potansiyel bir aktivite/etkinlik göstergesidir. Axitinib, hipertansiyon ve proteinüri açısından benzer bir profile sahiptir. Ancak, bugüne kadar hiçbir TMA bildirilmemiştir. Ramucirumab ve nintedanib, henüz yeni lisans aldıkları için rutin klinik

4 Mayıs 2019, Cumartesi 6 ortamda değerlendirilmemiştir. Ancak, aynı böbrek etkilerinin muhtemelen bu yeni ilaçlarda ortaya çıkabileceği için dikkat edilmelidir. EGFR yi Hedefleyen Kanser Tedavileri ve Böbrek Epidermal büyüme faktör reseptörünü (EGFR-1) hedefleyen kanser ilaçları 2 gruptur; Monoklonal antikorlar; Setuksimab, panitumumab Tirozin kinaz inhibitörleri; erlotinib, gefitinib, afatinib Setuksimab ile tedavi edilen 633 hastanın 13 ünde (% 2) böbrek yetmezliği olabileceği bildirilmiştir. Setuksimabın böbrek toleransı ile ilgili diğer bir endişe, KBH olan veya olmayan hastalarda sorun olabilen hipomagnezemidir. Distal kıvrımlı tübüldeki magnezyum yeniden emilimi kısmen bazolateral membrandaki EGFR aktivitesine bağlıdır. Setuksimab EGF nin reseptöre bağlanmasını önleyerek renal magnezyum kaybına neden olur. Klinikte erlotinib ile ilgili herhangi bir renal yan etki bildiren herhangi bir veri bulunmamakta olup, yeterince yüksek dozlarda da hipomagnezemi yapabileceği, ayrıca bu etkinin bağırsakta ve böbrekte EGFR inhibisyonuyla ilişkili olabileceğini öne sürülmüştür. Diğer bazı yazarlar, oral yoldan verilen küçük bir molekül olan erlotinib in, formülasyonunda, magnezyum stearat gibi, hipomagnezemiyi telafi edebilen yardımcı maddeler içerebileceğini öne sürmüşlerdir. Nefrotik sıçanlarda yapılan yakın bir preklinik çalışmada, yazarlar erlotinibin GFR bozulmasını ve tuz tutulmasını önleyebileceğini göstermiştir. Bu etkinin EGFR nin inhibisyonundan bağımsız olduğu ve erlotinib in proteinüri üzerinde anlamlı bir etkisi olmadığı öne sürülmüştür. HER2 yi Hedefleyen Kanser Tedavileri ve Böbrek Anti-HER2 tedaviler; transtuzumab, pertuzumab ve bir tirozin kinaz inhibitörü olan lapatinib den oluşur. Trastuzumab, antrasiklinlerle birlikte kullanıldığında kardiyorenal sendroma yol açabilir. Ayrıca KBH li hastalarda trastuzumab kardiyotoksisitesinin artmış olduğu belirtilmiştir. Pertuzumab HER2 dimerizasyonunu hedef alan bir kanser tedavi ajanıdır. Klinik çalışmalarda pertuzumaba bağlı bir renal yan etki şimdiye kadar bildirilmemiştir. BRAF İnhibitörleri ve Böbrek BRAF hücre büyümesinde rol alan B-raf proteinini (fibrosarkoma kinaz B) oluşturan insan genidir. Vemurafenib ve dabrafenib BRAF V600 mutasyonu pozitif ileri malign melanom tedavisinde kullanılan iki ajandır. Son dönemde-özellikle de vemurafenib in nefrotoksik etkilerinden daha çok bahsedilmektedir.

4 Mayıs 2019, Cumartesi 7 İlk aylarda GFH de düşebilir. Renal fonksiyonlarda düzelme değişkenlik gösterir. Dabrafenib de daha az sıklıkla olmak üzere ABH ye sebep olabilir. Ayrıca bu ilaçlar TİN, ATN, Fanconi sendromu, nonnefrotik düzeyde proteinüri, hipofosfatemi, hiponatremi, hipokalemiye sebep olabilir. Bu ilaçları kullanacak hastalarda tedavi öncesi ve sırasında renal fonksiyonların takibi önerilmektedir. ALK(Anaplastik lenfoma kinaz) inhibitörleri Krizotinib, Ceritinib ve Alestinib bu gruptadır. Genel olarak tedavinin ilk haftalarında kreatinin değerlerinde artışa sebep olabilirler. Bu etkileri geri dönüşümlüdür. Tedavinin ilk haftalarında GFH de düşüş gözlenebilir. Krizotinib, Periferik ödem (geç başlangıçlı ve kümülatif dozla ilgili), hipofosfatemi, hiponatremi, renal kist oluşumu ve kistlerde büyümeye sebep olabilirler. Ceritinib in hipofosfatemi, böbrek hasarı, hipomagnezemi yaptığı ve. Alestinib in hızlı ilerleyen glomerülonefrite sebep olabildiği gösterilmiştir. VEGFR, EGFR ve RET i Hedef Alan Tedaviler ve Böbrek Vandetanib bir multikinaz inhibitörüdür. Kullanımı sonrası hipokalsemi (çok yaygın, % 10), hipokalemi, hiperkalsemi ve hiponatremi (yaygın,% 1 -% 10) gibi bir dizi elektrolit bozukluğu ile hastaların % 10 undan daha fazlasında hipertansiyon ortaya çıktığı bildirilmiştir. Vandetanib in 2 farklı böbrek taşıyıcı MATE1 ve MATE2K nın güçlü bir inhibitörüdür. Kullanıında azalmış kreatinin klirensinin ve artmış sisplatin nefrotoksisitesinin görülebilir. Renal advers olayları sıktır. Vandetanib kullanımı sonucu proteinüri ve nefrolitiazis ( % 10), dizüri, hematüri, pollakiüri ve böbrek yetmezliği (% 1-% 10) ve kromatüri ve anüri (% 0.1 -% 1) görülebilir. İmmün Checkpoint inhibitörleri: Sitotoksik T Lenfosit Antijen-4 (CTLA-4) Hedef İnhibitörü ve Anti-PD-1/PDL-1 Tedavileri İmmün kontrol noktası inhibitörleri, sitotoksik T lenfosit ilişkili protein 4 (CTLA-4) antikorunun yanı sıra programlanmış ölüm-1 antikorları (PD-1) içerir. Bu antikorlar tümör regresyonuna yol açan doğal anti-tümör T hücresi immünitesini ve bunun yanı sıra bazı solid tümörlerin stabilizasyonunu artırmak üzere görev yaparlar. Akut interstisyel nefrit, PD-1 inhibitörleri ile bildirilen en yaygın biyopsi bulgusudur. Bir CTLA-4 inhibitörü olan Ipilimumab da AIN ile ilişkilidir; ancak MN, Minimal change hastalığı ve TMA gibi podositopatiler de bildirilmiştir. Hipofisitle ilişkin hiponatremi de CTLA- 4 antagonistleri ile görülmektedir. Başlangıç zamanı genellikle iki ilaçta farklılık gösterir. CTLA-4 antagonisti aracılı hasar genellikle daha erken (ilk 2-3 aylık süre içinde) ortaya çıkar, PD-1 inhibitör aracılı hasar ise genellikle daha sonra (2-10 ay içinde) görülür. Tedavi, genellikle neden olan ilacın kesilmesi ve yüksek doz steroidlerdir.

4 Mayıs 2019, Cumartesi 8 PD-1(anti-programed cell death 1) e ve PDL-1(anti-programed death ligand 1) e karşı geliştirilen monoklonal antikorlar nivolumab, pembrolizumab, lambrolizumab ve MPDL-3280A dır. Nivolumab hipofosfatemi, proteinüri, hipertansiyona, granülomatöz TİN e (steroid yanıtı iyi), lambrolizumab ve Pembrolizumab ın de böbrek hasarına yol açabildiği gösterilmiştir. RANKL yi Hedef Alan Kanser Tedavileri ve Böbrek Denosumab, osteoprotegerin / RANK / RANKL yi RANKL bloke ederek inhibe eden bir monoklonal antikordur. Klinik etkinliği, kemik metastazı olan hastalarda iskelet kaynaklı olayların önlenmesinde belirlenmiştir. Nefrotoksisite, zoledronik asidin en sık görülen yan etkilerinden biri olduğundan, bu çalışmalarda böbrek toleransı dikkatlice incelenmiştir. Bu çalışmalar prostat, meme kanserleri ve multiple myelomda yapılmıştır. Denosumab, meme kanseri hastalarında zoledronik asitten daha iyi tolere edilmiştir ve daha az böbrek yan etkisi görülmüştür. Denosumab kemik olayları(spontan veya travmatik kırık) gelişmesi açısından daha üstün bulunmuştur. Bu çalışmada renal monitorizasyon yapılmasının da gerekmediği vurgulanmıştır. mtor İnhbitörleri ve Böbrek İki mtor (mammalian target of rapamycin) inhibitörü everolimus ve temsirolimus onkoloji pratiğinde kullanılmaktadır. Relaps ve ilerlemiş RCC, meme kanseri, pankreatik nöroendokrin tümörler, subepandimal dev hücreli astrositomda kullanım endikasyonları mevcuttur. Proteinüri özellikle everolimus kullanımında sık görülür. Hafif proteinüride ACE inh/aii reseptör blokerleri kullanılabilir. Tedavi kesildikten sonra proteinüri geriler. Ayrıca hipertansiyon, hipofosfatemi yapabilirler. Temsirolimus-ilişkili glomerülopati ve ABH tanımlanmıştır.

4 Mayıs 2019, Cumartesi 9

4 Mayıs 2019, Cumartesi 10

4 Mayıs 2019, Cumartesi 11 SOSYAL PROGRAM