TÜRKİYE DE BEKLENMEYEN EKONOMİK VE SİYASAL OLAYLARIN ENFLASYON ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

Benzer belgeler
Öğrenci Numarası İmzası: Not Adı ve Soyadı

NOT: BU DERS NOTLARI TEMEL EKONOMETRİ-GUJARATİ KİTABINDAN DERLENMİŞTİR. HAFTA 1 İST 418 EKONOMETRİ

Ki- kare Bağımsızlık Testi

İşlenmemiş veri: Sayılabilen yada ölçülebilen niceliklerin gözlemler sonucu elde edildiği hali ile derlendiği bilgiler.

Cebirsel Olarak Çözüme Gitmede Wegsteın Yöntemi

ISF404 SERMAYE PİYASALARI VE MENKUL KIYMETYÖNETİMİ

ISF404 SERMAYE PİYASALAR VE MENKUL KIYMETLER YÖNETİMİ

Bileşik faiz hesaplamalarında kullanılan semboller basit faizdeki ile aynıdır. Temel formüller ise şöyledir:

TAHMİNLEYİCİLERİN ÖZELLİKLERİ Sapmasızlık 3.2. Tutarlılık 3.3. Etkinlik minimum varyans 3.4. Aralık tahmini (güven aralığı)

Yatırım Projelerinde Kaynak Dağıtımı Analizi. Analysis of Resource Distribution in Investment Projects

BÖLÜM 3 YER ÖLÇÜLERİ. Doç.Dr. Suat ŞAHİNLER

PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNDE KONTROL SÜREKLİLİĞİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN ARAŞTIRILMASI

ISL 418 Finansal Vakalar Analizi

BÜYÜME VE İHRACAT ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

LİNEER OLMAYAN DENKLEMLERİN SAYISAL ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ-2

İÇİNDEKİLER. Ön Söz Polinomlar II. ve III. Dereceden Denklemler Parabol II. Dereceden Eşitsizlikler...

İSTATİSTİK 2. Tahmin Teorisi 07/03/2012 AYŞE S. ÇAĞLI.

2.2. Fonksiyon Serileri

TÜRKİYE DE PARA POLİTİKASININ YAPISI VE PARA KURALI: DÖNEMİ 1

4/16/2013. Ders 9: Kitle Ortalaması ve Varyansı için Tahmin

İSTATİSTİK DERS NOTLARI

İŞLETİM KARAKTERİSTİĞİ EĞRİSİ VE BİR ÇALIŞMA THE OPERATING CHARACTERISTIC CURVE AND A CASE STUDY

BASAMAK ATLAYARAK VEYA FARKLI ZIPLAYARAK İLERLEME DURUMLARININ SAYISI

5 İKİNCİ MERTEBEDEN LİNEER DİF. DENKLEMLERİN SERİ ÇÖZÜMLERİ

Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi 4. Hafta. Dr. Mevlüt CAMGÖZ

İstatistik ve Olasılık

TÜRKİYE DE KAYITDIŞI EKONOMİ VE BÜYÜME İLİŞKİSİ

BİYOİSTATİSTİK İstatistiksel Tahminleme ve Hipotez Testlerine Giriş Dr. Öğr. Üyesi Aslı SUNER KARAKÜLAH

İleri Diferansiyel Denklemler

ALTERNATİF SİSTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

ALTERNATİF SİSTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

ISF404 SERMAYE PİYASALAR VE MENKUL KIYMETLER YÖNETİMİ

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 27, Haziran 2016, s

KALİTE VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME İÇİN MÜŞTERİ GERİ BİLDİRİMLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Ekonomik Büyüme ve Finansal Gelişme İlişkisi: Türkiye Örneği The Relationship between Financial Development and Economic Growth: The Case of Turkey

POLİNOMLAR. reel sayılar ve n doğal sayı olmak üzere. n n. + polinomu kısaca ( ) 2 3 n. ifadeleri polinomun terimleri,

A dan Z ye FOREX. Invest-AZ 2014

İstatistik ve Olasılık

Gayrimenkul Değerleme Esasları Dönem Deneme Sınavı I

Tümevarım_toplam_Çarpım_Dizi_Seri. n c = nc i= 1 n ca i. k 1. i= r n. Σ sembolü ile bilinmesi gerekli bazı formüller : 1) k =

ÖzelKredi. İsteklerinize daha kolay ulaşmanız için

MADENCİLİK YATIRIM PROJELERİNİN SOSYAL KARLILIK ANALİZİYLE DEĞERLENDİRİLMESİ

ÖĞRENME ETKİLİ HAZIRLIK VE TAŞIMA ZAMANLI PARALEL MAKİNELİ ÇİZELGELEME PROBLEMİ

SESSION 6E: Kalkınma I 871

MEKANİK TESİSATTA EKONOMİK ANALİZ

SOCIAL MENTALITY AND RESEARCHER THINKERS JOURNAL

Standart Formun Yapısı. Kanonik Form. DP nin Formları SİMPLEX YÖNTEMİ DP nin Düzenleniş Şekilleri. 1) Optimizasyonun anlamını değiştirme

3. Bölüm Paranın Zaman Değeri. Prof. Dr. Ramazan AktaĢ

Enflasyon nedir? Eşdeğer hesaplamalarında enflasyon etkisini nasıl hesaba katarız? Mühendislik Ekonomisi. (Chapter 11) Enflasyon Nedir?

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Makine Mühendisliği Bölümü

2016 YILI I.DÖNEM AKTÜERLİK SINAVLARI RİSK ANALİZİ VE AKTÜERYAL MODELLEME. aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmiştir? n exp 1.

SU KAYNAKLARI EKONOMİSİ TEMEL KAVRAMLARI Su kaynakları geliştirmesinin planlanmasında çeşitli alternatif projelerin ekonomik yönden birbirleriyle

DÖVĠZ KURU DALGALANMALARININ TARIMSAL DIġ TĠCARETE ETKĠSĠ: TÜRKĠYE ÖRNEĞĠ. Doç. Dr. ErĢan SEVER Aksaray Üniviversitesi ĠĠBF Ġktisat Bölümü

TÜRKİYE DE BİREYSEL BANKA KREDİLERİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ THE RELATIONSHIP BETWEEN INDIVIDUAL BANK CREDITS AND INFLATION IN TURKEY

KAMU HARCAMALARININ TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELERLE İLİŞKİSİ VE NEDENSELLİĞİ ( Türkiye Örneği)

ÖRNEKLEME TEORİSİ VE TAHMİN TEORİSİ

Diziler ve Seriler ÜNİTE. Amaçlar. İçindekiler. Yazar Prof.Dr. Vakıf CAFEROV

Gelişmekte Olan Piyasa Ekonomileri Döngüsellik Karşıtı Para Politikası Uygulayabilir Mi? Türkiye Deneyimi

Doç. Dr. M. Mete DOĞANAY Prof. Dr. Ramazan AKTAŞ

TOPOLOJİK TEMEL KAVRAMLAR

TOPLUMDA ERKEK HEMŞİRE ALGISI

HİPOTEZ TESTLERİ. İstatistikte hipotez testleri, karar teorisi olarak adlandırılır. Ortaya atılan doğru veya yanlış iddialara hipotez denir.

TUTGA ve C Dereceli Nokta Koordinatlarının Gri Sistem ile Tahmin Edilmesi

DENEY 4 Birinci Dereceden Sistem

Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt: 25, Sayı: 2,

POLİNOMLARDA İNDİRGENEBİLİRLİK. Derleyen Osman EKİZ Eskişehir Fatih Fen Lisesi 1. GİRİŞ

Değişkenler: Bir problemin modeli kurulduktan sonra değeri hesaplanacak olan bilinmeyen simgelerdir.

Günlük Bülten. 31 Ocak Turizm gelirleri 2012 yılında %1.8 arttı. HSBC Takipteki Şirketler 4Ç 2012 Finansal Tahminleri

EME 3117 SİSTEM SIMÜLASYONU. Girdi Analizi Prosedürü. Dağılıma Uyum Testleri. Dağılıma Uyumun Kontrol Edilmesi. Girdi Analizi-II Ders 9

MÜHENDİSLİK MEKANİĞİ (STATİK)

TEKNOLOJĐK ARAŞTIRMALAR

The Determination of Food Preparation and Consumption of the Working and Non-Working Women in Samsun

İNTERNET SERVİS SAĞLAYICILIĞI HİZMETİ SUNAN İŞLETMECİLERE İLİŞKİN HİZMET KALİTESİ TEBLİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

SİSTEMLERİN ZAMAN CEVABI

Günlük Bülten. 06 Şubat TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru endeksi Ocak ayında 'ya yükseldi

PROJE RAPORU. PROJENİN ADI: Karmaşık Sayıların n. Dereceden Kökler Toplamı ve Trigonometrik Yansımaları

ANA NİRENGİ AĞLARINDA NİRENGİ SAYISINA GÖRE GPS ÖLÇÜ SÜRELERİNİN KURAMSAL OLARAK BULUNMASI

TĐCARĐ MATEMATĐK Bileşik Faiz

AYRIK DALGACIK DÖNÜŞÜMÜ İLE GÜRÜLTÜ SÜZME

(3) Eğer f karmaşık değerli bir fonksiyon ise gerçel kısmı Ref Lebesgue. Ref f. (4) Genel karmaşık değerli bir fonksiyon için. (6.

DENEYĐN AMACI: Bu deneyin amacı MOS elemanların temel özelliklerini, n ve p kanallı elemanların temel uygulamalarını öğretmektir.

NİÇİN ÖRNEKLEME YAPILIR?

OKUL ÖNCESİ DÖNEM İŞİTME ENGELLİLERDE MÜZİK EĞİTİMİ İLE ÇOCUKLARIN GELİŞİM ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE TERAPÖTİK BİR ÇALIŞMA

YAPIM YÖNETİMİ - EKONOMİSİ 04

Veri nedir? p Veri nedir? p Veri kalitesi p Veri önişleme. n Geometrik bir bakış açısı. n Olasılıksal bir bakış açısı

BİLGİNİN EĞİTİM TEKNOLOJİLERİNDEN YARARLANARAK EĞİTİMDE PAYLAŞIMI

Yukarıdaki sonucu onaylarım. Prof. Dr. Ülkü MEHMETOĞLU. Enstitü Müdürü

DÖNEM I BİYOİSTATİSTİK, HALK SAĞLIĞI VE RUH SAĞLIĞI DERS KURULU Ders Kurulu Başkanı : Yrd.Doç.Dr. İsmail YILDIZ

İstatistik Ders Notları 2018 Cenap Erdemir BÖLÜM 5 ÖRNEKLME DAĞILIMLARI. 5.1 Giriş

Veteriner İlaçları Satış Yetkisinin Veteriner Hekimliği Açısından Değerlendirilmesi: II. İlaç Satış Yetkisinin Vizyon ve Bilanço Üzerine Etkileri [1]

Bölüm 5 Olasılık ve Olasılık Dağılışları. Doç.Dr. Suat ŞAHİNLER

İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN OKUL KANTİNLERİNDE SATIN ALMA DAVRANIŞLARI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

KIRILGAN BEŞLİ ÜLKELERİNİN HİSSE SENEDİ PİYASALARI ARASINDAKİ EŞBÜTÜNLEŞME ANALİZİ 1

Hipotez Testleri. Parametrik Testler

TAYVAN ÇİN HALK CUMHURİYETİ İLİŞKİLERİNDE SOSYOLOJİK DÖNÜŞÜM

GAZİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK - MİMARLIK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ. KM 482 Kimya Mühendisliği Laboratuarı III

SPEARMAN SIRA KORELASYONU KATSAYISINDA TEKRARLANAN DEGERLER VE BİR UYGULAMA

KİMYASAL DENGE (GİBBS SERBEST ENERJİSİ MİNİMİZASYONU) MODELLEMESİ

Piyasa Yorumu. Global Piyasalar:

OPTİMAL HİSSE SENETLERİNİN BELİRLENMESİNDE BULANIK DOĞRUSAL OLMAYAN PORTFÖY MODELİ

Transkript:

Öeri.C.5.S.17 TÜRKİYE DE BEKLENMEYEN EKONOMİK VE SİYASAL OLAYLARIN ENFLASYON ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ K. Batu TUNAY Yıldız Tekik Üiversitesi, Meslek Yüksek Okulu, Bakacılık Bölümü, Dr. Abstract: Ratioal expectatios approach has some radical policy implicatios. It implies that systematic policies caot ifluece real variables eve i the short ru, sice people would have already aticipated what the policies are goig to be ad acted upo those aticipatios. Thus, except for upredictable radom shocks, steady-state equilibrium always prevail ad systematic moetary chages produce o suprises, o disappoited expectatios, o trasitory impacts o real ecoomic activity. To have a impact o output ad employmet the authorities must be able to create a divergece betwee actual ad expected iflatio. Ratioal agets ca use past observatios o the behavior of the authorities to predict future policy moves. Whe stabilizatio actios do occur, they will have o impact o real variables sice they will have bee discouted ad eutralized i advace. I this study, we aalyse how was affected iflatio i Turkey from both radom shocks ad uaticipated policy actios, withi the framework of determied above. I. GİRİŞ Uzu bir döemde beri, yüksek kroik eflasyoist baskılara maruz kala Türkiye ekoomiside de eflasyou temel mekaizması düyaı diğer ülkeleride farklı değildir: Yüksek kamu açıklarıı körüklediği, üretim artışıa orala daha hızlı bir parasal büyüme. Buula birlikte, ekoomik birimleri eflasyo kousudaki bekletilerii öemli diğer bir etke olarak belirtilmesi gerekir. Özde eflasyo parasal bir olgu olmakla beraber, ekoomik birimleri bekletileri tarafıda da ciddi şekilde etkilemektedir. Bekletileri ekoomik olaylar üzerideki rolü ekoomi literatürüde çok uzu bir döemde beri tartışılmasıa karşı, bu kouda ilk gerçekçi yaklaşım Moetaristler tarafıda yapılmış ve oları takipçisi olarak kabul edile Rasyoel Bekletiler Kuramı taraftarlarıca geliştirilmiştir. Güümüzde Rasyoel Bekletiler Teorisi ekoomi literatürüde hakim alayış halie gelmiştir. Bu teorii yadaşları, ekoomik birimleri bekletilerii oluştururke so derece akılcı bir şekilde eldeki tüm bilgide yararladıklarıı ileri sürmektedirler. Böylece oluşturula bekletiler, cari gelişmeleri öcede büyük bir kesilikle tahmi edilmesie olaak vermektedir. Acak bu durum, ekoomik birimleri uygulamaya koula politikaları öcede kestirerek bulara karşı pozisyo tutmalarıa ve söz kousu politikaları reel ekoomik faaliyetleri yöledirmede etkisizleşmesie yol açmaktadır. Rasyoel Bekleticileri, Politika Etkisizliği Hipotezi olarak adladırdıkları bahsedile yaklaşımları, sadece beklemeye gelişmeleri reel ekoomik faaliyetler üzeride etkili olacağıı kabul etmektedir. Daha spesifik olarak; beklemeye şokları ya da beklemeye politik kararları, beklemeye parasal büyüme oraları yoluyla eflasyoda beklemeye artışlara yol açacağı ve souçta üretim açığı ya da üretim fazlası gibi soruları oluşabileceği dile getirilmektedir. Ekoomik birimleri bekletilerii rasyoel olarak şekilledirdikleri fikrii her zama ve her yerde geçerli olup-olmadığı ayrı bir tartışma kousudur. Buula birlikte, çağdaş ekoomik olaylar üzeride hem bekletileri hem de beklemeye şokları etkili olduğu uzu bir süredir veri kabul edilmektedir. Eflasyou aalizi kousuda, çoğulukla parasal geişleme ya da bekleti formasyolarıa dayalı ampirik araştırmalar öemli bir yer tutmaktadır. Buula birlikte, beklemeye şokları etkisii araştırmak pek fazla başvurulmaya bir yoldur. Şüphesiz, beklemeye şoklar acak gerçekleştikte sora belirleebilir. Oysa, geçmiş döemdeki öemli ekoomik ve siyasal gelişmeleri eflasyo üzerideki etkisi iceleerek, ele alıa ekoomide eflasyou ve eflasyo bekletilerii e tür olayları etkilediği saptaabilir. Bu çalışmada, bazı iç ya da dış kökeli ekoomik ve siyasal olayları Türkiye de eflasyo üzerideki açıklayıcı gücü aaliz edilmektedir. Çalışmaı ilk bölümüde, Rasyoel Bekletiler Kuramı çerçeveside, beklemeye şokları eflasyo ve reel ekoomik faaliyetler üzerideki etkileri açıklamaktadır. İkici bölümde ise, Türkiye ekoomisi içi döüm oktası iteliğide olduğua iaıla iç ve dış, ekoomik ve siyasal olaylar, gölge değişkeler halie getirilerek eflasyou açıklamakta kullaılmıştır. Böylece, kabaca da olsa hagi tür olayları Türkiye ekoomisi içi beklemeye şok iteliğide olduğu belirlemeye çalışılmaktadır. II. TEORİK ÇERÇEVE Oldukça uzu bir süredir, eflasyou doğruda sebebii para miktarıdaki artışlar olduğu kousuda tüm iktisatçılar arasıda geel bir fikir birliği 11

Öeri.C.5.S.17 bulumaktadır. Moetarist ekolü öcüsü Milto Friedma ı ülü ifadesi bu gerçekliği e veciz şekilde ortaya koyar: Eflasyou doğruda edei her zama ve her yerde ayıdır: para miktarıda toplam üretim miktarıa göre aormal hızlı bir artış. Güümüzü hakim ekoomik alayışı ola Neo Klasik ekol ve bu ekolü e öemli katkısı kabul edile Rasyoel Bekletiler Teorisi taraftarları da, birçok açıda Moetarist teoride ayrılmalarıa karşı para miktarıdaki artışı eflasyou e öemli sebebi olduğu kousuda birleşmektedir. Eflasyo kousuda yapacağımız aalizimiz, Rasyoel Bekletiler Teorisi i temel alacaktır. Bu itibarla, Rasyoel Bekletiler Teorisii görüşlerii özetlemeside yarar vardır. Ekoomik birimleri bekletilerii rasyoel olduğua ilişki ilk düşüce Joh F. Muth [1] tarafıda ortaya atılmış olmakla birlikte, bu görüşü geliştire ve bugükü aalizlere temel teşkil ede çalışma Robert Lucas ı 1973 [] ve 1976 da [3] yayılaa makalesidir. Lucas Kritiği olarak bilie söz kousu çalışma, Rasyoel Bekletiler Teorisii temel modelii ortaya koymaktadır. Basit olarak bu modeli ilk bileşei ülü Phillips Eğrisii bir versiyoudur: Bekletilerle Geişletilmiş Phillips Eğrisi. 1 e ( y y ) (1) (1) olu eşitlik beklemeye eflasyola (ya da eflasyo belirsizliği ile) reel atıl talep arasıdaki ters yölü ilişkiyi ifade etmektedir. Eşitlikte; eflasyou, e eflasyo bekletisii, y ekoomii üretim düzeyii (ya da milli geliri) ve y uzu döemde değişiklik göstermeye doğal üretim düzeyii simgelemektedir. Doğal olarak, y-y reel atıl talebi sembolize etmektedir. katsayıdır [4]. Çoğulukla rasyoel bekletiler literatürüde, (1) olu eşitlik cari ve beklee eflasyo eşit olduğu durumlarda firmaları üretimlerii ormal kapasite seviyeside yaptıkları düşüceside hareketle bir toplam arz foksiyou olarak ele alıır. Literatürde, Lucas Arz Foksiyou olarak bilie sözü edile foksiyo (1) 1 Aslıa bakılırsa, Bekletilerle Geişletilmiş Phillips Eğrisi (Expectatios-Augmeted Phillips Curve) ilk olarak Moetaristler tarafıda ortaya komuştur. Buula birlikte, Moetaristler, ekoomik birimleri bekletilerii uyumlu (adaptive) olduğua iadıklarıda; geişletilmiş Phillips Eğrisi aalizii uyumlu bekletiler yaklaşımı üzerie kurmuşlardır. Bekletileri rasyoel olduğua iaa Neo Klasik iktisatçılar ise, Phillips Eğrisi aalizii kedi görüşleri ile tutarlı olması içi bekletileri rasyoel olduğu savıı içerecek şekilde değiştirmişlerdir. Moder ekoomik hayatta, ormal üretim düzeyii teorii ilk halide olduğu gibi uzu döemde sabit olmadığı ve güümüzde hızla arta tekoloji düzeyie bağlı olarak, belirli ölçüde artış gösterdiği varsayılmaktadır. Elbette böyle bir yaklaşım gerçek hayatı daha fazla yasıta bir modellemeye imka taımaktadır. Normal üretim düzeyii daha gerçekçi baza oturtmayı hedef ala yei aalizlerde, y i çeşitli şekillerde hesaplamış tredleri (yai zamaa göre ortalama değişimleri) y yerie kullaılmaktadır. Buula birlikte, bizim aalizimizde arz foksiyoua ilişki hesaplamalar yer almadığıda, basitlik amacıyla geleeksel gösterime sadık kalımıştır. olu eşitliği y ye göre yeide düzelemeside başka bir şey değildir: y e y (1 1 ) (1 1 ) olu eşitlikte, =1/ dır. Gerek Lucas Arz Foksiyou, gerekse buu ayadaki aksi ola Phillips Eğrisi Foksiyou; eflasyou beklemeye bir seyir göstermesi halide; atıl bir üretim ya da üretim kaybı soruu ile karşılaşılacağıı ortaya koymaktadır. Bu görüş, fiyatlar geel düzeyide beklemeye artışları firmaları üretimlerii ispi fiyatlarıda artışlara yol açacağı savıa dayamaktadır. Diğer bir ifadeyle, eflasyo bir sürpriz yaptığıda, mesela dışsal bir şok soucuda fiyatlar geel düzeyi yükseldiğide; firmalar da fiyatlarıı ve bua paralel olarak üretimlerii arttıracaklardır. Böylece, ormal üretim düzeyii aşa bir üretim miktarıa ulaşılmış olacaktır. Özetle, bekletisel hatalar ekoomik faaliyetleri ormal kapasite düzeyleride sapmasıa yol açacaktır []. Rasyoel Bekletiler Teorisii aa modelii ikici bileşei; eflasyo hesaplama mekaizması dır. m () () olu eşitlik, eflasyo oraıı her birim reel üretim kapasitesi başıa paraı büyüme oraı (m) ve bir tesadüfi şok değişkeii () toplamı olduğuu ifade etmektedir. Daha açık bir deyişle, eflasyo oraı kapasite uyumlu parasal büyüme oraıa bağlı olarak değişmekte, buula birlikte beklemeye dışsal etkeler veya şoklar da bu ilişkide rol oyamaktadır. 3 Basit olarak, kapasite uyumlu parasal büyüme oraı, omial para stoğuu büyüme oraı ile reel üretim kapasitesi arasıdaki farktır. Modelde, reel üretim kapasitesi, reel para talebii zama içide gösterdiği değişimi takribi bir ölçütü olarak kullaılmaktadır. Üretim kapasitesii büyüme oraı sıfır olarak varsayılırsa, kapasite uyumlu para büyümesi oraı omial para stoğuu büyüme oraıa eşit olacaktır. Kısaca, eflasyodaki artışlar, üretim miktarı sabitke omial para stoğudaki artışlara bağlıdır [5]. Modeli üçücü değişkei, parasal otoriteleri ekoomik faaliyet düzeyideki değişmelere asıl cevap verdiklerii simgeleye bir politika reaksiyo foksiyoudur. Bu foksiyo aşağıdaki gibi yazılabilir: y y u m (3) 3 () ve (3) olu eşitliklerde, tesadüfi değişkeleri ortalaması ya da tekik deyimle matematiksel bekletisi sıfırdır. Bu da demektir ki, uzu döemde ortalama olarak bir şok yaşama olasılığı yoktur. () olu eşitlikte, ekoomik birimleri bekletilerii her hagi bir şok olmayacağı doğrultusuda oluşturmalarıda ötürü, olası bir şoku beklemeye eflasyo artışlarıa yol açacağı simgeleir. (3) olu eşitlikte de, para otoritelerice amaçlaa parasal büyüme oraıda beklemeye sapmaları etkisi tesadüfi terimle belirtilmektedir. 1 1

Öeri.C.5.S.17 (3) olu eşitlikte; cari parasal büyüme oraı; geçmiş döemdeki atıl talebi ve bir tesadüfi dağılım terimii (u) foksiyou olduğu gösterilmektedir. Bu eşitlik, parasal otoriteleri m=(y-y ) -1 geri besleim kotrol köküe göre, bir öceki döemde meydaa gele atıl reel arz veya talebi düzeltmek içi cari döemdeki parasal büyümeyi ayarlama yolua gittiklerii ifade eder. Belirtmek gerekir ki, parasal büyüme geri besleim köküyle mükemmel bir şekilde kotrol edilemez. Bu sebeple, para otoritelerice amaçlaa parasal büyüme miktarıda tahmi edilemez sapmaları etkisi u terimie yüklemiştir. Buula birlikte, tesadüfi terim u politika otoritelerice tasarlaa sürprizleri, yai kasdi şokları etkisii de içermektedir. Modeldeki dördücü bileşe; rasyoel eflasyoist bekletileri asıl şekillediğii göstere bir fiyat bekletileri deklemidir. Taımsal olarak, rasyoel bekletilere göre şekillee eflasyo, cari eflasyou hesaplama sürecide elde edile tahmileri ayısıdır (Bkz. () olu eşitlik). Cari eflasyo, cari parasal büyüme ile bir tesadüfi değişkei toplamıa eşit olduğuda; beklee eflasyo oraı beklee parasal büyüme ile tesadüfi terimi beklee değerii toplamıa eşittir. Buula beraber tesadüfi terimi beklee değeri sıfır olduğuda eşitlikte çıkartılır ve beklee eflasyo beklee para büyümesie eşit olur [6]. e e m (4) Belirtilmelidir ki; bu semboller şimdi ikili bir alam kazamaktadır. Bular, isalarca formüle edile bekleyişleri sembolize etmelerii yaı sıra, matematiksel bekletileri de ifade ederler. Tesadüfi eflasyo ve parasal büyüme değişkelerii beklee (ortalama) değerleri olarak, e azıda presipte eflasyoist süreci doğru bir gösterimi elde edilmiştir. Temel osyo, isaları bekletilerii rasyoel olduğuu ekoomik modele uygu olarak göstermektir. Aalizciler, çoğu kez beklee eflasyou bekletiler şekilleirke, cari eflasyou ve ediilebilir bilgii matematiksel bekletisi olarak ifade edilmeside ötürü sıkıtı yaşarlar. Sembolik olarak, E matematiksel bekletiyi ve I da cari döemde ediilebilir tüm bilgiyi gösterirse; rasyoel eflasyo bekletileri e =E(I) şeklide formüle edilebilir. Altı çizilmelidir ki, ediilebilir bilgi kavramıa () olu eşitlikteki eflasyo hesaplama mekaizması da dahildir. Rasyoel bekletiler, parasal büyümei beklee oraıı hesaplamakta da rol oyamaktadır. (3) olu deklemde ifade edildiği gibi, cari parasal büyüme hesaplama mekaizması yoluyla parasal büyümei beklee oraı belirleir. Farklı olarak, reaksiyo foksiyouu beklee değeri parasal büyümei rasyoel bekletisii oluşturur. y y 1 e m (5) Kısaca, beklee para büyümesi oraı politika reaksiyo foksiyouu tahmi edilebilir değişkeice sağlaır. Rasyoel ekoomik birimler, tesadüfi terim hariç politika reaksiyo foksiyou hakkıdaki her şeyi bilirler. Sabit terimler, katsayılar ve öcede taımlamış değişkeler de bua dahildir. Bular, parasal büyüme bekletisii formülasyouda kullaıla tüm bilgidir [6]. (1) de (5) e kadar ki deklemler, rasyoel bekletiler modelideki temel ilişkileri göstermektedir. Modelde (3) de (5) e kadar ki eşitlikler, (1) olu eşitlikte yerie koularak tek değişkeli bir eşitlik yazılabilir: u y y (6) (6) olu eşitlik, Phillips Eğrisi aalizi çerçeveside, tesadüfi şoklarda ileri gele eflasyoist sürprizleri yarattığı üretim açığıı yasıtmaktadır. Heme dikkati çekeceği gibi (6) olu deklemde tahmi edilebilir bir usur yoktur. Buu alamı, sistematik para politikası uygulamalarıı reel ekoomik faaliyetleri etkileme gücü olmadığıdır. Sadece beklemeye parasal büyüme, reel ekoomik faaliyetler üzeride etkili olmaktadır. Varıla bu souç Rasyoel Bekletiler Teorisii e öemli çıkarsaması olarak kabul edile; Politika Etkisizliği Hipotezi dir [7]. III. MODELLER VE AMPİRİK BULGULAR Teorik bölümde değiildiği gibi, bekletileri rasyoel olması durumuda uygulaa politikaları reel ekoomik faaliyetler üzeride her hagi bir etkisi olmayacaktır. Buu yegae istisası, beklemeye şoklar olması ya da beklemeye politik kararları uygulamaya koulmasıdır. Doğal olarak, beklemeye olaylar acak gerçekleştikte sora tespit edilebilir. Buula beraber, gerçekleşmelere dayaılarak yapılacak ampirik bir araştırma, bizlere beklemeye olayları ekoomi üzeride etkili olup olmadığıı ve/veya hagi tür beklemeye olayları daha etkili olduğuu aaliz etme imkaı suacaktır. Bu bölümde, teorik açıklamalarda yer verile () olu eşitlik baz alımıştır. () olu eşitlik hatırlaacak olursa, eflasyo kapasite uyumlu parasal büyüme oraı ve tesadüfi şok terimiyle açıklamaktadır: m () Tesadüfi bir şoku gerçekleşme olasılığı, teori gereği ortalama olarak sıfırdır. Acak bu, ekoomide her hagi bir şoku gerçekleşmeyeceği alamıa da gelmemektedir. Sadece, şokları gerçekleşme olasılığıı gerçekleşmeme olasılığıda çok az olduğu matematiksel şekilde ifade edilmektedir. Eğer her hagi bir şok yaşamazsa, eflasyo tek başıa kapasite uyumlu parasal büyüme 13

Öeri.C.5.S.17 oraıyla açıklaabilir. Buula birlikte, uygulamada parasal büyüme oraıı eflasyou açıklaya e öemli değişke olmasıa karşı, yegae değişke olmadığı da sıklıkla gözlemektedir. Nitekim, Tablo 1 de listelee bulgularımız da bu yödedir (Bkz. 1, ve 3 olu satırlar). İstatistik tekiği açısıda, parasal büyüme oraı dışıdaki ve modelde dışlaa tüm usurlar hata terimi içide toplamıştır. O halde, bu alamda hata terimi tesadüfi şoklar kadar hesaba katılmaya tüm diğer etkeleri de kapsamaktadır. Bahsedile matık dokusu içide, biz tesadüfi şokları karakterize ettiğie iadığımız olayları hata terimide çıkartır ve ilave bir değişke halie getirirsek; buları eflasyou açıklama güçlerii test etme imkaıa kavuşabiliriz. Şimdi () olu eşitliği bir regresyo deklemi şeklide yeide ifade edelim ve açıklamalarımızı buu üzeride sürdürelim: c m ( 1 ) ( 1 ) olu eşitlik gösterim açısıda farklı olsa da, ifade ettiği gerçeklik açısıda () olu eşitliği ayısıdır. Biz sadece () olu eşitliğe regresyo katsayılarıı simgeleye semboller eklemiş olduk. Bu aşamada, tesadüfi şokları karakterize ettiğie iadığımız olayları birer değişkee döüştürmemiz ve hata terimide ayrıştırmamız gerekmektedir. id i i1 Ortada bizim şok olabileceğie iadığımız olaylar vardır ve buları tümüü mutlaka tesadüfi şoklar olduğuu söylemek mümkü değildir. Öte yada, Rasyoel Bekletiler Kuramıı yaklaşımıı temel alsak bile, ekoomik birimleri bekletilerii tümüyle rasyoel olarak oluşturdukları kousuda kesi bir bilgimiz olmadığıı düşüerek, istatistik tekiğie sadık kalmalıyız. Yai, eğer bekletiler rasyoel değilse, parasal büyüme oraı ve şoklar dışıda da eflasyou açıklaya değişkeler olabilir. Bu itibarla, hem bizim tarafımızda belirlee ve şokları simgeleye d i (i=1,,3,...,) değişkelerii, hem de hesaba katmadığımız ya da yalış kattığımız usurları belirte ve ile simgelee yei bir hata terimii toplamı olarak ayrıştırılmalıdır. terimii de ortalaması sıfırdır. O halde ( 1 ) olu eşitlik aşağıdaki gibi yeide yazılabilir. c m i1 id i (7) olu eşitlik; test edeceğimiz modelleri temel kalıbıı oluşturmaktadır. Yie ifade ettiği gerçeklik açısıda () (7) ve ( 1 ) olu eşitliklerde farksızdır. Burada, d i (i=1,,3,...,) bizim tarafımızda belirlee ve Türkiye de eflasyou etkileye tesadüfi şoklar olduğua iaıla olayları simgelemektedir. Yaşamış şokları, icel olarak belirtmek imkasızdır. Yai şoklar itel değişkelerdir. Bu sebeple, gölge değişkelerle şokları simgeleriz ve şokları olduğu döemleri 1, olmadığı döemleri de 0 olarak belirtiriz. Çalışmamızda, öemli iç ya da dış kökeli ekoomik ve siyasal olayları kapsaya üç gölge değişke kulladık ve (7) olu kalıbı bulara göre test ettik. Gölge değişkelerde ilki (d 1 ), Türkiye ekoomisi ve eflasyo üzeride etkili olduğua iadığımız ekoomik olayları simgelemektedir. İkici gölge değişke (d ), öemli siyasal olayları (seçimler, referadumlar, savaşlar, siyasi krizler v.s.) belirtmektedir. Üçücü gölge değişke ise (d 3 =d 1 +d ), ekoomik ve siyasi olayları bir bileşkesidir (Bkz. Ek Tablo). Diğer tarafta; modelimizdeki bağımlı değişke ola eflasyo, özellikle kroikleştiğide zama içide kedii güçledire bir davraış sergiler. Bua ek olarak, iktisadi zama serileride sık rastlaa yaıltıcı korelasyo soruu söz kousu olabilir. 4 Bu sebeplerle, modele zamaı ya da geel eğilimi yasıtacak şekilde bir tred değişkei (t) ilave edilmiştir [8]. Yukarıdaki açıklamalar çerçeveside; test edeceğimiz modelleri geel kalıbı aşağıdaki şekilde ifade edilebilir: c m d1 d 3d3 t 1 (8) (8) olu eşitlik; 1961-1999 döemi içi doğrusal, logaritmik ve yarı logaritmik foksiyo formlarıda test edilmiş ve Tablo 1 de listelee souçlara ulaşılmıştır. Tablo 1 deki souçlar, çözüle regresyoları istatistik açıda alamlılığı yüksek görülelerii listelemektedir. Tablo 1 e göre alamlı modeller; 3, 6, 9, 1, 4 ve 5 umaralı olalardır. Diğer modeller, bir çok kriter açısıda azımsamayacak souçlarıa karşı özellikle istatistik alamlılık açısıda zayıftır. %5 alamlılık düzeyie göre yapıla t testleri, sıralaa modeller dışıdakileri e azıda bu düzeyde alamsız olduklarıı göstermektedir. 4 İktisadi zama serileri, özellikle kou aldığımız eflasyo ve parasal büyüme oraı gibi değişkeler, çoğu kez yüksele ya da düşe eğilimi yasıtacak şekilde ayı yöde ilerleyebilirler. Bua bağlı olarak, değiile türde değişkeleri regrese edilmesi soucu yüksek R değerleri buluabilir. Fakat değiile sebeple, elde edile yüksek R değerleri gerçek ilişkiyi yasıtmak yerie değişkelerdeki ortak eğilimde kayaklaabilmektedir. Böyle bir soruu ortada kaldırmak içi, kullaıla serileri doğrusal bir eğilim gösterdiği varsayılarak modele bir tred değişkei eklemeside yarar vardır. 14

Öeri.C.5.S.17 İstatistik alamlılığı yüksek modeller içide; 9, 1 ve 4 umaralı modeller, diğer üçüe orala daha az alamlı görülmektedir. 5 umaralı haricidekileri tümü yarı logaritmik formdadır. Sadece 5 umaralı model, doğrusal bir yapıdadır ve o da bağımlı değişkei zama içideki gelişimii göstere bir tred modelidir. Teorik ve istatistik alamlılık göz öüe alıdığıda; özellikle 3, 6 ve 9 umaralı modeller öe çıkmaktadır. Elde edile bulgular dahilide, ekoomik içerikli olayları (kararları, krizleri v.b.), pür siyasal olaylara göre eflasyo üzerideki açıklayıcı gücü görece yüksektir. Öemli ekoomik olayları iteleye d 1 serisi, siyasi olayları iteleye d serisie orala daha alamlı souçlar vermektedir (Bkz. 6 ve 9 umaralı modeller). Buula birlikte; d 1 ve d serilerii kesiştiği döemlerde söz kousu etkii arttığı yadsımamalıdır. Buu ortaya koymak içi geliştirile d 3 serisi ile yapıla tahmiler, d yi içere tahmileri aşmakla birlikte yie de istatistik alamlılık olarak d 1 li tahmileri geriside kalmıştır. IV. SONUÇ Bu çalışmada, beklemeye şok iteliğide olduğu düşüüle iç ya da dış kayaklı öemli ekoomik ve siyasal olayları Türkiye de yaşaa eflasyo üzerideki etkileri araştırılmaktadır. Yapıla ampirik testleri souçları göstermiştir ki, Türkiye de eflasyo parasal büyüme oraı kadar beklemeye şoklarda da etkilemektedir. Elde edile bulgular, sözü geçe olaylar içide; ekoomik itelikli olaları (beklemeye iç ya da dış kayaklı krizler, devalüasyo veya istikrar programları gibi para otoritelerice alıa şok kararlar) eflasyou etkileme güçlerii daha yüksek olduğuu ortaya koymaktadır. Çalışma, teorik olarak Rasyoel Bekletiler Kuramıı temel almakla birlikte; sağlaa souçları sözü edile kuramı kaıtladığı ileri sürülemez ve zate çalışma böyle bir amaç da taşımamaktadır. Buula beraber, tesadüfilik özelliği taşıya olayları eflasyou açıklama güçleri bulumasıa bakılarak, belirli ölçüde Kuramı desteklediğide söz edilebilir. Acak bir kez daha altı çizilmelidir ki; gölge değişke olarak alıa olayları tümüü gerçekte tesadüfi şoklar olup olmadığı kesi bir şekilde söyleemeyeceği gibi, test edile modellerde eflasyou açıklama kabiliyetie sahip bazı diğer değişkeleri ihmal edilmiş olması da mümküdür. Eldeki bulgular, sadece oluşturula gölge değişkeleri Türkiye deki eflasyou açıklama gücü buluduğuu kesi bir biçimde göstermektedir. YARARLANILAN KAYNAKLAR [1] Muth, Joh F. Ratioal Expectatios ad the Theory of Price Movemets, Ecoometrica. Vol. 9, (July 1961), ss. 315-335. [] Lucas, Robert E. Jr. Some Iteratioal Evidece o Output-Iflatio Trade-offs, The America Ecoomic Review. Vol. 63, (1973), ss. 36-334. [3] Lucas, Robert E. Jr. Ecoometric Policy Evaluatio: A Critique, The Phillips Curve ad the Labor Market. Edited by K. Bruer, A. Meltzer, Vol. 1, Caregie- Rochester Coferece o Public Policy, Amsterdam: North Hollad, 1976, ss. 19-46. [4] Fisher, Douglas. Moey Demad ad Moetary Policy. Exeter: Harvester Wheatsheaf, 1989, ss. 165-168. [5] Humphrey, Thomas M. Some Recet Developmets i Phillips Curve Aalysis, Essays o Iflatio. Fifth Editio. Virgiia: Federal Reserve Bak of Richmod, Jauary 1986, ss. 119-17. [6] Humphrey, Thomas M. From Trade-offs to Policy Ieffectiveess: A History of the Phillips Curve. Virgiia: Federal Reserve Bak of Richmod, October 1986, ss. 0-6. [7] Sarget, ThomasJ. Ratioal Expectatios, The New Palgrave Dictioary of Moey ad Fiace. Edited by P. Newma, M. Milgate, J. Eatwell, Vol. 3, The Macmilla Press, (1994), ss. 81-85. [8] Gujarati, Damodar N. Basic Ecoometrics. Secod Editio. New York: McGraw-Hill, 1994, s. 14. 15

Öeri.C.5.S.17 Tablo 1. Modelleri Test Souçları ( m d d d t c 1 1 3 3 ) No. ĉ ˆ ˆ 1 ˆ ˆ 3 1* 0.153 (1.08) 0.830 (9.938) ** -0.05 0.93 (-1.308) (11.3) 3*** -0.563 0.583 (-6.483) (10.01) 4* 0.01 0.761 0.13 (1.883) (10.586) (4.10) 5** -0.05 0.860 0.131 (-1.764) (11.903) (3.90) 6*** -0.531 0.537 0.141 (-7.155) (10.756) (3.901) 7* 0.457 0.458 0.18 0.0096 (3.191) (3.93) (4.48) (.491) 8** -0.06 0.461 0.140 0.0078 (-.66) (3.08) (4.551) (.901) 9*** -0.84 0.46 0.145 0.009 (-3.106) (.779) (4.703) (3.768) 10* 0.116 0.88 0.09 (0.98) (10.189) (1.774) 11** -0.07 0.98 0.055 (-1.855) (11.541) (1.661) 1*** -0.588 0.58 0.06 (-6.840) (10.441) (1.703) 13* 0.370 0.55 0.098 0.096 (.174) (3.03) (1.983) (.098) 14** -0.08 0.555 0.063 0.0074 (-.80) (3.090) (.018) (.90) 15*** -0.343 0.90 0.068 0.0093 (-3.139) (.755) (.14) (3.145) 16* 0.09 0.88 0.18 (0.747) (10.67) (.61) 17** -0.08 0.97 0.079 (-.341) (1.058) (.536) 18*** -0.605 0.58 0.085 (-7.313) (10.907) (.539) 19* 0.335 0.539 0.130 0.009 (.046) (3.45) (.783) (.106) 0** -0.09 0.566 0.083 0.073 (-.760) (3.3) (.831) (.339) 1*** -0.367 0.300 0.088 0.009 (-3.496) (.99) (.90) (3.199) * 0.391 0.549 0.0089 (.15) (3.30) (1.874) 3** -0.05 0.599 0.0066 (-1.57) (3.1) (1.980) 4*** -0.38 0.307 0.0088 (-.869) (.785) (.848) 5* 0.937 0.0 (16.09) (8.86) 6*** -0.0 0.016 (-0.648) (10.56) Paratez içideki değerler %5 alamlılık düzeyie göre hesaplamış t istatistikleridir. (*) Doğrusal model. (**) Logaritmik model. (***) Yarı logaritmik model (bağımlı değişke logaritmiktir). ˆ R S.H. D.W. F 0.70 0.1645 1.636 98.763 0.770 0.1040 1.600 18.186 0.731 0.116 1.458 104.058 0.804 0.1377 1.993 78.916 0.834 0.0884 1.977 96.349 0.805 0.0956 1.854 79.65 0.89 0.187 1.848 6.85 0.86 0.0805 1.808 80.74 0.858 0.0818 1.749 77.70 0.735 0.1601 1.784 53.65 0.780 0.1016 1.746 68.50 0.744 0.1098 1.609 56.154 0.758 0.1531 1.697 40.595 0.804 0.0961 1.614 5.815 0.795 0.0983 1.531 49.977 0.758 0.159 1.685 60.568 0.799 0.0971 1.675 76.717 0.765 0.1051 1.5 6.911 0.779 0.1461 1.604 45.713 0.8 0.0091 1.541 59.316 0.813 0.0093 1.448 56.105 0.738 0.159 1.559 54.491 0.787 0.1001 1.473 71.113 0.774 0.1031 1.373 66.084 0.671 0.1783 1.304 78.53 0.733 0,111 1.04 105.195 16

Öeri.C.5.S.17 Ek Tablo Modellerde Kullaıla Gölge Değişkeleri Taımları d 1 d d 3 Açıklamalar Yıllar (=d 1+d ) d 1 : Ekoomik Gelişmeler d : Siyasal Gelişmeler 1961 0 1 1 Aayasa içi Halk Oylaması 196 0 0 0 1963 0 0 0 1964 0 0 0 1965 0 1 1 Geel Seçimler 1966 0 0 0 1967 0 0 0 1968 0 0 0 1969 0 1 1 Geel Seçimler 1970 1 0 1 10 Ağustos Devalüasyou 1971 0 1 1 1 Mart Müdahalesi 197 0 0 0 1973 0 1 1 Geel Seçimler 1974 1 1 1 I. Petrol Krizi Kıbrıs Barış Harekatı 1975 0 0 0 1976 0 0 0 1977 0 1 1 Geel Seçimler 1978 1 0 1 II. Petrol Krizi 1979 1 1 1 Ekoomik Kriz Ara Seçimler 1980 1 1 1 4 Ocak İstikrar Kararları 1 Eylül Müdahalesi 1981 0 0 0 198 0 1 1 Aayasa içi Halk Oylaması 1983 0 1 1 Geel Seçimler 1984 1 1 1 Aralık 1983 ve Ocak 1984 Yerel Seçimler Kararları 1985 0 0 0 1986 0 0 0 1987 0 1 1 Referadum ve Erke Geel Seçimler 1988 0 0 0 1989 0 1 1 Yerel Seçimler 1990 0 0 0 1991 1 1 1 Savaşa Bağlı Borsa Krizi Körfez Savaşı ve Geel Seçimler 199 0 0 0 1993 0 0 0 1994 1 1 1 6 Ocak Devalüasyou ve Kriz Yerel Seçimler 1995 0 1 1 Geel Seçimler 1996 0 0 0 1997 1 0 1 Güeydoğu Asya Krizi 1998 0 0 0 1999* 0 0 0 (*) 17 Ağustos ve 1 Kasım Depremleri ile 9 Aralık İstikrar Kararları döem soua geldiğide dikkate alımamıştır. 17