ÇADA TÜRK MÜZK ÖRETMEN YETTRME VE HALKLA LKLER *

ÇADA TÜRK MÜZK ÖRETMEN YETTRME VE HALKLA LKLER * Müzik in Anlamı ve Önemi Ör. Gör. Alp ÖZEREN *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öretmeni Yetitirme Sempozyumu Bildirisi SDÜ, 7-10 Nisan 2004, Isparta Bir toplumda; azami sayıda birey, ince düünebildii oranda o toplumun yaam kalitesi yükselecek, bir anlamda toplam kalite yönetimi anlayıı toplumsal yaamda hayat bulacaktır. Azami sayıda bireyin ince düünebilmesini salamak yönünde, müzik öretmenleri, en önemli motivasyon güçlerinden birine sahiptirler. Sahip oldukları motivasyon gücünü kullanma oranı ve imkânı ise bulunulan sosyal çevre vb. koullara göre deikenlik göstermektedir. Türkiye deki müzik öretmenleri; tıpkı Türkiye Cumhuriyeti gibi, varlık ve etkinliklerini sürdürebilmek için deyim yerindeyse birçok cephede sava vermek zorundadırlar. Bu cephelere kısaca deinecek olursak; öncelikle müzikçi dendiinde toplumdaki bireylerin zihninde ekillenen imajın üzerinde durmamız gerekir.bu konuda müzik eitimcisi Ahmet Say ın görülerine kulak vermemiz yararlı olacaktır sanıyorum: Müzikmi Üniversiteye giri sınavında müzik sorusu var mı? Öyle ise ne ie yarıyor bu müzik? Okul derslerinin arasında neden yer alıyor? Anlamı ne? Böyle düünülebilir. Ama size ilginç bir gözlemimi belirtmek istiyorum. Gençlerimiz üniversiteyi bitirip diplomalı isiz denen ve pek de anlamlı olmayan yaam biçimine geçince, nedense gitar çalmaya heves ediyorlar. Bakıyorum, sokaktaki her yirmi gençten birinin elinde gitar.demek ki yaamın gülümseyen yüzünü ancak bu aamada görebiliyor gençlerimiz. te bir yönüyle eitim sistemimizin yürek sızlatıcı durumu. ( 1 ) Ahmet Say ın deyimiyle yaamın gülümseyen yüzü olan müzik in toplumda, bir elence olmaktan ya da balon star lar yaratmaktan çok öte bir anlam taıdıının;tüm insanlık için önem taıyan bir dil, bilim ve sanat oluunun yeterince vurgulanabilmesi yönünde en büyük sorumluluk müzik öretmenlerine dümektedir. Müzik Öretmeni; Türk Müzik Öretmeni; Çada Türk Müzik Öretmeni Müzik öretmeni; Eslerden ve müzikâl seslerden oluan, duygu ve akıl yoluyla algılanabilen, evrensel bir dil-bilim ve sanat olan müzik i örgün ve yaygın eitim aracılııyla topluma aktarmakla görevli kii olarak tanımlanabilir. Türk müzik öretmeni; müzik öretimini gerçekletiren ve Türk vatandaı olan kii eklinde tarif edilebilirken; çada Türk müzik öretmeni dediimizde, çada kavramı ile neyi kasdettiimiz açıklanmalıdır. Burada, çada kavramı ile, hereyden önce Atatürkçü düünceye dayalı bir çadalık vurgulanmaktadır. Yani çada Türk müzik öretmeni; yaadıı çadan haberdar olduu gibi, kendi kültürünü de gelenekten kopmadan gelecee taıyabilmek; Anadolu nun üstün müzikâl potansiyelini çaın dinamizmine uygun yollarla ve kalitede tüm insanlık ile paylamak; insanlıın ortak kültürel mirasına katkıda bulunmak ve Türk Müzik Kültürü nü de hakettii saygınlık düzeyine eritirmek yönünde çaba harcamakla yükümlüdür. Türk Müzik Kültürü konusunda Ali Uçan Hocamızın aynı isimli eserinden( 2 )kısa bir açıklama sunmak gerekirse; Türk Müzik Kültürü,MÖ.üçüncü binyılın balarından MS. üçüncü binyılın balarına kadar geçen bebin yıllık geliim sürecinde Dünya daki balıca müziksel oluum; deiim ve dönüümlerin tümünü yaamı veya yaamakta olan bir müzik kültürüdür. Bu durum önümüzdeki yeni binyılların köklü oluum,deiim ve dönüümlerini de yaayacaına iaret eder.türk kültürünün çoklu,çok kıtalı ve çok uygarlıklı yapısı,türk Müzik Kültürü nü üçüncü binyılda da kökten, derinden etkileyecek bir görünüm içindedir. Bu özellik, özünde, Türk Müzik Kültürü ne yepeyeni geliim ufukları açacak, yeni küresel boyutlar kazandıracak ve böylece Dünya Müzik Kültürleri arasında çok daha yaygın, etkin ve seçkin bir konuma gelmesini salayacak bir nitelik taımaktadır. Bu açıklamadan da anlaılacaı üzere; çada Türk müzik öretmeni nin her eyden öncetürk Müzik Kültürü nün ne denli köklü, güçlü ve saygın bir geçmie sahip olduunun bilincine varması; yeni binyılda bu müzik kültürünü daha da saygın bir boyuta taıma hedefi dorultusunda sorumluluklar üstlenmesi gerekmektedir. Halkla likiler Nedir Bu konuda yapılmı balıca tarifleri sıralayacak olursak; I) Halkla ilikiler, özel ya da tüzel kiilerin belirtilmi kitlelerle dürüst ve salam balar kurup gelitirerek onları olumlu inanç ve eylemlere yöneltmesi; tepkileri deerlendirerek tutumuna yön

vermesi; böylece karılıklı yarar salayan ilikiler sürdürme yolundaki planlı çabaları kapsayan bir yöneticilik sanatıdır. ( 3 ) II) Kii, kurum, kurulu, örgütlerin niyet ve amaçlarını gerçekletirmek için duruma ve yapıya ayrıca tüketici,daıtımcı,çalıanlar vb. hedef kitlelere göre kurgulanan güdümlemeli iletiim yönetimidir. ( 4 ) III) Karılıklı anlayıı ve iyiniyeti gelitiren bir bilim ve(ya) sanattır. ( 5 ) IV) Halkla likiler, bir kurulula hedef kitlesi arasındaki karılıklı iletiimi,anlayıı,kabulü ve ibirliini oluturmaya, sürdürmeye yardımcı olan; sorun ve problemlerin yönetimini içeren kamuoyuna cevap veren; kamuoyunun bilgilendirilmesi için yönetime yardımcı olan; kamu yararına hizmet etmek için yönetimin sorumluluunu tanımlayan ve vurgulayan; eilimleri önceden tahmin etmeye yardımcı olmak için bir erken uyarı sistemi gibi hizmette bulunan; deiikliklerden etkin bir biçimde faydalanmak için yönetime yardımcı olan ve balıca araçları olarak ahlâki iletiim teknikleri ile aratırmayı kullanan ayrıcalıklı bir yönetim fonksiyonudur. ( 6) Müzik Eitimcisi-Halkla likiler Uzmanı (Saniye-Sezgin Elmas lköretim Okulu ve Sakarya Ünv. Devlet Konservatuarı ) Kukusuz; konuyla ilgili yazılabilecek sayısız tarif vardır. Tarifleri analiz edecek olursak; temelde en az iki tarafın söz konusu olduunu ve iletiimin yer aldıını görürüz. Çada Türk müzik öretmeninin yetimesinde halkla ilikiler disiplininden azami ölçüde yararlanabilmek için öncelikle müzik öretmeninin müzik ve halkla ilikiler kavramları hakkında çok iyi bilinçlendirilmesi gerekir. Müzik in nasıl bir dil olduu, Mozart Etkisi isimli kitapta ( 7 ) çok güzel vurgulanmaktadır: Ya, cinsiyet, ırk, din ve milliyet sınırlarını aan müzik, içinde evrensel ögeler barındıran bir dildir. Müzikseverlerin sayısı; Çince, ngilizce, Hintçe, spanyolca, Rusça ve bütün dier dilleri konuan insanların toplamından daha fazladır. Müzik, bütün gelir düzeylerinin, toplumsal sınıfların ve akademik baarıların ötesindedir. Müzik, herkese ve her canlı türüne seslenir. Kular müzik yapar; yılanlar müzii duyunca adeta büyülenir; balinalar ve yunuslar müzikle birbirine kur yapar. Uzay çaının balamasıyla; gökcisimlerinin müzii gerçeklik kazandı; Voyager uzay mekiinde Bach ın Beethoven in eserleri ile rock,caz ve birçok ülke halk arkılarının içinde bulunduu doksan dakikalık bir müzik kaydı bulunuyordu. Halkla likiler ve Müzik Disiplinlerinin Buluması Bu konuda aırlıklı olarak kiisel giriimlerim ve bunların bazı sonuçları hakkında sizleri bilgilendirmek istiyorum. Öncelikle halkla ilikiler disiplininin önemine dair zihnimde ilk ııı yakan Mehmet Turaç hocamı saygı ve rahmetle anmak isterim. Kendisi; ölmeden önce kendi ölüm ilanını hazırlayacak düzeyde bir Halkla likiler ci idi. Marmara Üniversitesi Basın-Yayın Yüksekokulu nda Gazetecilik ve Halkla likiler Lisans eitimimi tamamladıktan sonra; hiç ara vermeden, TÜ de müzik lisansımı da tamamladım. Müzik lisansım esnasında, askerlik görevimi de halkla ilikiler subayı olarak yerine getirdim. Müzik yüksek lisansımı ve müzik sanatta yeterlik derslerimi tamamlayıp sıra tez aamasına geldiinde;tez konusu kapsamında geçmiteki halkla ilikiler birikimim ile müzik birikimimi buluturabileceim bir konu fikri zihnimde geliti ve Müzik Okullarında Okuyan Örencilere Verilebilecek Özel Bir Halkla likiler Eitiminin çeriini Oluturma konusu ortaya çıktı. Bu konuda bir saha çalıması yapma önerimi TÜ Aratırma Projeleri birimine de sundum ve TÜ Tarafından desteklenmesi de kabul edildi. Tüm bu olumlu gelimeler, beni daha da bilimsel davranmaya yöneltti ve stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü nde Halkla likiler Doktora programına kaydoldum. Bu arada, Sakarya Üniversitesi Devlet Konservatuarı tarafından da, Türkiye de ilk defa, bir müzik lisans programında, Müzik ve Halkla likiler dersi açılması önerimiz kabul edildi; bu dersin eitimcisi olma onuru da ahsıma verildi. u anda bu dersin içeriini oluturma çalımalarımı sürdürmekteyim. Bu çok deerli ve önemli sempozyumun yapılacaını örenince; konu hakkında sizleri de bilgilendirmem, konu hakkında çok deerli görülerinizi almam gerektiini düündüm. Konu ile ilgili tüm çalımalar birletiinde; nitelikli bir müzik ve halkla ilikiler dersinin salam temellerinin atılabileceine inanıyorum.

Anahatlarıyla, TÜ ye Sunulan Projenin çerii PROJENN ÖZET: stanbul da, müzik eitimi verilen okullarda (Konservatuar,Güzel Sanatlar Lisesi vb.) veri toplama ( anket, röportaj, kamera kaydı vb. ) yoluyla elde edilecek bilgilerin incelenip düzenlenmesinin ardından, müzik eitimi verilen okullarda okutulması yararlı olabilecek bir müzik ve halkla ilikiler dersi içerii oluturulacaktır. ki ayrı disiplinin önemli mesafeler katetmelerine karın, birarada uyumunu salamayı amaçlayan çalımalara rastlanamadıı ve bu iki disiplinin birbiriyle vazgeçilmez bir iletiim zorunluluu bulunduu için; sanatçı kiiliklerin yaratıcılıklarını kısıtlamadan, özgürlüklerin de bir sınırı olduunu anımsatacak olan bu çalıma; zaman içinde gerekli düzeltme ve deiikliklerle ve toplumsal yapı ile uyum içinde; toplumsal davranı kalitesini yükseltmeye yönelik ( Müzik sanatçısı konumundaki kiiler, davranılarıyla da yediden yetmie büyük bir kesim tarafından örnek alınıp taklit edildii için ) bir amaç da taımaktadır. Projenin tüm aamalarında, TÜ nsan ve Toplum Bilimleri bölümü ile de görü alıveriinde bulunulacaktır.projede anahtar sözcükler;müzk, HALKLA LKLER, KALTE ve TOPLUM dur. Konu ile ilgili olarak, bugüne dek yapılmı ders içerii oluturacak düzeyde bir çalıma tesbit edilememi olup; iletiim ve sanat üzerine yazılmı çeitli makaleler,iletiim konusunda yazılmı olan kitaplarda yer alan küçük bölümler ancak proje kapsamında yararlanılabilecek kaynaklar olarak deerlendirilebilir. Çounluu da ülkemiz için yazılmadıından, toplumsal yapımızla da yeterince uyumlu deildir. Çalımada yer verilen kiiler; müzik okulu örencileri, eitimcileri, mezunları,müzik alanında öhret sahibi olmu çalıanlar ( sanatçı, aratırmacı, yazar vb. ) ve halktan kiiler olacaktır. Çalımaya katılımda gönüllülük esas alınacaktır. Bilimsel olarak da çok kez kanıtlandıı üzere, müzik alanında öhret sahibi olmu kiiler kendileri istese de istemese de özellikle medya aracılııyla,doal toplum önderleri konumuna gelmektedirler. Yetimekte olan nesil üzerinde; anne-babaları, okuldaki öretmenleri kadar hatta bazen onlardan bile daha etkili olabilmektedirler( bkz resim 3 ) Bilimsel olmayan yollardan sanatçı ve star ünvanını edinenlerin kontrolü ya da olumlu birer toplum önderi olarak yönlendirilebilmeleri ne denli olanaksız ise müzik okullarında okuyarak belli noktalara gelen sanatçı ve star ların da en azından akademik müzik eitimleri esnasında olumlu birer toplum önderi olarak yönlendirilebilmeleri de o derece olanaklı görünmektedir.bu tür bir yönlendirme, gelecekte, sanatçı adayları, balı bulundukları akademik kurumlar ve toplumun genel davranı kalitesinde önemli olumlu deiiklikleri de beraberinde getirebilecektir. Bu çalımanın bir ders kitabına dönümesi; müzik okulu müfredatlarında yer alması; gelecein toplum önderlerinin olumlu örnek olabilmelerini salamadaki rolü, en önemli baarı ölçütü olacaktır. Potansiyel Derlemeci Olarak Müzik Öretmenleri Bir Türkü hazinesinin mirasçıları olduumuzu; Bela Bartok un onyıllar önce ifade etmi olmasına karın, günümüzde, TRT nin THM Repertuarının yetersizlii; derleme faaliyetlerinin bireysel çabalarla sınırlandıı ve türkülerin kaynak kiilerinin dahi televole kültürünün etkisiyle hareket ettii günümüz Türkiye sinde; Bela Bartok un Sizdeki nameler bizde olsa, dünyayı ayaa kaldırırdık. deyiini düünüp de hayıflanmamak mümkün müdür?!. Derleme; herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde zaten zor bir i iken, günümüzde ne yazık ki kaynak kiilerin derlemecilere yönelik güvensizlii iyice artmıtır. Bu duruma kaynak kiilerin menfaat beklentilerindeki artıın yanısıra, Türkülerin orjinalitesinin bozulmasına yönelik bir endieyi de gerekçe olarak gösterebiliriz. Müzik öretmenlerinin durumuna gelince; konuyu, daha örencilikleri aamasından itibaren deerlendirmekte yarar vardır. Kendi ülkesinin müzii; örencilii sırasında kendisine yeterince benimsetilemeyen bir müzik öretmeninin, gelecekte,örencilerine ve topluma Türk Halk Müzii alanında yeterince yararlı olmasını beklemek de mümkün olmayacaktır. Ben bir müzik öretmeni olarak; bir gün tüm Türkiye nin Türkü Dostu müzik öretmenleriyle donanacaı ve THM verimlerinin en güzel ekilde deerlendirileceine inanıyorum. Milli Eitim Bakanlıımızca, yeterli sayıda müzik öretmeni istihdam edilip; bu müzik öretmenleri de, örencilikleri esnasında derlemecilik konusunda yeterli bilgi ve donanıma sahip kılınabilirse; en kısa sürede Türkiye nin her köesinin birer doal Türk Halk Müzii Verimleri Müzesi ne dönümesi iten bile deildir. O zaman THM verimlerinin ehre

taınmasına da gerek kalmayacak, her biri kendi yöresinde hak ettii deere ve öneme kavuacaktır. Tüm Türk halkı olarak; en kısa sürede, Konfüçyus un Bir milleti tutsak etmek isterseniz müziini çürütün ( 8 ) ya da Sheakspere nin Bir milletin halk ezgilerini yapanlar; kanunlarını yapanlardan daha güçlüdür. ( 9 )gibi düüncelerini, içimizde hissedebilmek ve ona göre davranmak zorundayız.aksi takdirde,atatürk ün de her fırsatta vurguladıı dahili bedhahlar,dün olduu gibi bugün de, yarın da(günden güne güçlenerek) bizi Türkülerimize yabancılatırmaya;özümüzden koparmaya çalıacaklardır.bu tehlikeyi hissetmek için illerimizdeki, ilçelerimizdeki iyeri tabelalarına bakmak dahi yeterlidir. Birçok tabela özenti bir ekilde,türkçemiz bozularak yazılmıtır.oysa unutmamalıyız ki;atatürk,dilimiz korunsun,gelitirilsin,istilâ edilmesin diye,türk Dil Kurumu na çok önemli bir maddi varlık bırakmıtı. Kaynak kiilerin bireysel derleme çalıması yapanlara eski güveni kalmamıtır. Sömürüldüklerini düünme riski artmıtır. Bu anlamda da müzik öretmenlerinin birer potansiyel derlemeci olarak yetitirilmeleri ie yarayacaktır. Çünkü biliyoruz ki özellikle küçük yerleim birimlerinde, öretmen in her zaman için apayrı bir deeri ve önemi vardır. Bu noktada müzik öretmenlerinin halkla ilikiler konusunda da eitilmi olmaları, derlemecilik beceri ve baarılarını önemli ölçüde arttırabilecektir. Öncelikli konu ise yurdun her köesi için yeterli sayıda müzik öretmeni istihdam edilmesinin,atatürk ün kasdettii anlamda çada olabilmemizin bir önkoulu oluunun Milli Eitim Bakanlıı nca kabul edilmesi ve çözüm yönünde hızlı adımlar atılabilmesidir. En kısa sürede somut bir derleme politikası belirlenebilir; bu i için gerekli maddi kaynaklar tahsis edilebilirse belki de en önemli kültürel hazinemiz olan Türkülerimizi yozlamaktan, yokolmaktan kurtarma ansımız hala mevcuttur. Atatürk ün Hattı Müdafaa yoktur; sathı müdafaa vardır. O satıh da bütün vatandır. sözünden yola çıkacak olursak; Türkülerimizin, tüm vatan sathında kültür emperyalizmi tehlikesine karı korunabilme süreci hızla geçip gitmektedir. Gelenekten kopmadan gelecee uzanabilmek istiyorsak; Türkülerimizi derleyip, onları çaın dinamiklerine uygun olarak ve özünü bozmadan tüm insanlıa sunmak zorundayız. Binlerce yıllık bir kültürün mirasçıları olarak, tüm Türk insanları, bu sorumluluu üstlenmeli ve ellerinden geleni yapmalıdırlar. Bir halkbilimci olmamasına karın; Atatürk, gelecekte Türkiye için belirecek olan kültür emperyalizmi tehlikesini 1934 yılında sezmi olacak ki; Ulusal ince duyguları, düünceleri anlatan yüksek deyileri, söyleyileri toplamak;onları bir gün önce genel son musiki kurallarına göre ilemek gerekir. Ancak bu güzeyde, Türk Ulusal Musikisi yükselebilir.evrensel musikide yerini alabilir. demitir ( 10 ). Öretmenler, gelecek nesillerin en önemli mimarları olduklarına ve ülkemiz dünyanın en genç nüfuslarından birine sahip olduuna göre; bu konuda, müzik öretmenlerinden en kısa sürede azami ölçüde yararlanabilmek önemli bir zorunluluktur. Popüler Müzikte Cinsellik mgesi ve Müzik Öretmenleri Yerli ve yabancı popüler müzik ürünlerinde; satıı arttırabilmek amacıyla, kadın imgesinin kullanımında aırıya kaçılması, ilk ve ortaöretim çaındaki çocuklarımız üzerinde ömür boyu silinmeyecek olumsuz izler bırakabilmektedir. Konuyu eitim, sanat, halkla ilikiler vb. farklı yönlerden ele almakta yarar vardır. Müzik öretmeni adaylarının bu yönde de bilinçlendirilmesinde halkla ilikiler eitimi önemli bir rol oynayacaktır. Vurgulanmaya çalıılan sorun, sadece Türkiye yi deil, ngiltere hatta Amerika yı dahi tedirgin etmektedir. Bu ülkelerdeki ilköretim çaı çocuklarının velileri; popüler müzik ürünlerinde aırı dozda cinsellik kullanımından duydukları rahatsızlıı dile getirmekte iken; bazı yörelerinde töre,namus vb. gerekçelerle linç edilen kadınların yaadıı ülkemizde; popüler müzik aracılııyla dayatılan kadın imgesine tepkisiz kalınması, hayli ilginç mutlaka incelenmesi gereken bir durum ve büyük bir çelikidir. Elbette, sanat ürünlerinde kadın imgesi, estetik bir katkı salamaktadır. Ancak bunun dozu, zamanlaması ayarlanabilmeli; medyanın, günümüzde en ücra köelere dahi eriebildii; çocuklarımızın bu ürünlerden nasıl etkilenecei mutlaka hesaba katılmalıdır. Çünkü ülkemiz nüfusunun yaklaık üçte biri, ilk ve orta öretim çaındaki çocuklarımızdan olumaktadır.

Müzik ve Gürültü Birgün gelecek ve insanlar,bir zamanlar kolera ve vebayla savatıkları gibi{gürültü} ile savamak zorunda kalacaklar.-robert KOCH ( 11 ) (Kolera basilini kefeden bilim insanı) Toplumsal yaamda gürültünün azaltılması ve bunun yerini müzikâl seslerin alabilmesi ile toplumsal huzuru arttırmak ve bunun bireylere yansımasını salamak mümkün olabilecektir. Bu yönde çaba harcanmadan geçirilen hergün ise; ilköretim çaındaki milyonlarca çocuumuzun ruh,beden salıı üzerinde; gelecee yönelik, telafisi mümkün olmayan hasarlar yaratacak ülkemizin güvenli gelecei üzerinde dahi bir tehdit unsuru oluturacaktır. Salam kafa salam vücutta bulunduu gibi; salam kafasını yitirmi bir salam vücut da kukusuz pek bir ie yaramayacaktır. Toplumsal yaamda gürültü yü önleme konusunda da müzik öretmenlerine büyük sorumluluk dümektedir. Halkla ilikiler eitimi; bu sorumluluklarını yerine getirmelerinde de müzik öretmenlerine önemli ölçüde yol gösterici olabilecektir. Sonuç Müzik, insan ve evren arasındaki köprü isimli kitabın ( 12 ) arka kapaındaki ilk cümle öyledir: MÜZK, NSANI ÖNCE KENDSYLE SONRA DA DER NSANLAR LE BÜTÜNLETREN EN ETKL ARAÇ YA DA EN KISA YOLDUR. nsanlar; kendi iç ve dı dünyalarındaki sesleri ( özellikle de gürültüleri ) müzik e dönütürebildikleri oranda salıklı ve mutlu olabilirler. Toplumsal anlamda da gürültü toplumu ndan müzik toplumu na dönüebilme düzeyi ve becerisi,bir toplum için medenileme ölçütü olarak deerlendirilebilir. Bildirim kapsamında; müzikçi lerin halkla ilikiler kavram ve bilgileriyle donatılmasının önemine deindim ancak kanımca daha da önemlisi iletiimci lerin de sıradan insanlardan daha ileri düzeyde müzik donanımına sahip olabilmeleridir. u an için hayal gibi gözüken bu önerim mutlaka hayata geçmek zorundadır.hatta bunun gerçeklemesi için dahi müzikçi lerin halkla ilikiler donanımı rol oynayacaktır. Müzikçiler, yeterli halkla ilikiler donanımına sahip olduklarında,iletiimcileri müzik konusunda gelimeye ikna edebile ceklerdir. letiimcilerin kendileri için birer müzik aleti seçip yaamlarında aktif olarak müzie yer vermeleri, toplum için de bir motivasyon unsuru olacaktır. Nota okuryazarı olmak gazete okumaktan daha zor bir i deilken; toplumumuzda, bir müzik aleti çalanlara hala Afrika kabilelerindeki doaüstü insan muamelesi yapılıyorsa bu durumun en kısa sürede normale dönmesi yani herkesin en az bir müzik aletini asgari düzeyde çalması için birlikte çaba harcamalı; Amerika da da sıklıkla vurgulandıı gibi, eitimi sadece devlete bırakır durumdan kurtulmalıyız. Bir toplumda; müzikçiler ve iletiimciler arasında oluacak bilime dayalı ibirlii, toplumsal davranı kalitesini arttıracaı gibi kalıcı ve örnek bir model de olacaktır. Doadaki cisimlerin; evrenin dahi bünyesinde varolan müzik in incelendii çaımızda, müzik, teorisiyle ve uygulamasıyla bir sır olmaktan çıkmı iken, her toplumun, bu her kapıyı açabilecek dili; en kısa sürede kendi bünyesinde ve özünden kopmadan yaygınlatırabilmesi; toplumsal ve uluslararası iletiime büyük katkılar salayabilecektir. Bu konuda da gelenekten kopmadan gelecee uzanmak fikri önem kazanmaktadır. letiimcilerin de müzikten anlaması; onların, bizzat, müzik yapan ile gürültü yapanı ayırabilmelerini salayacak; böylece, medyada gürültü yapanlar a, ticari kaygılarla her zaman olduu gibi çokça yer verilse dahi; müzik yapanlar da en azından hakettikleri oranda yer bulabileceklerdir. Sorun adeta bir zincirleme trafik kazası gibidir. Kitleler, eitim düzeylerinin düüklüü sonucu her söylenene, yazılana kolayca inanır ve vazge çer halde iken ve kendilerine müzikçi olarak sunulanların kalitesini ölçme ansından mahrum iken onları sunan medya mensupları da yeterli müzik bilgi ve birikimine sahip olmayınca; sunulan müzik ve sunu biçiminin düen kalitesi, ister istemez toplumsal yaam kalitesini de düürmektedir. Bu konuda; müzik endüstrisinin iki önemli merkezi olan ngiltere ve Amerika da dahi aileler endie içindeyken; köklü bir müzik kültürü ve geçmiine sahip bulunan Türk ulusunun yoz müzik ürünlerine bu denli tepkisiz kalıını açıklayabilmek ve çözümleyebilmek, hayli zordur. Bu çözümlemede de, müzik öretmenlerimizin ve tüm müzikçilerimizin halkla ilikiler bilgi birikimi ve düzeyi önemli ve olumlu rol oynayacaktır.

Müzik i iyerlerinde verimi arttırmaktan örencilerin okul baarısını yükseltmeye; tedavisi zor hastalıkların iyiletirilmesinden bitki ve hayvanları daha verimli hale getirmeye; bilgiyi daha az eziyetle örenmekten ekonomiyi gelitirmeye vb. pek çok alanda daha etkin kullanmalıyız. Müzik; geçmite etkin biçimde kullanılmıtır. Günümüzde kullanılmaktadır ve gelecekte de kukusuz kullanılacaktır. Kanımca, yeni binyılda, müzik, tarifinde yer alan evrensel bir bilim oluu, daha çok öne çıkartılabildii oranda; kiilerarası, toplumlararası hatta belki bir gün gezegenlerarası iletiimde en önemli rollerden birini oynayacaktır Sizlere; çok yakın gelecekte, müzik ve halkla ilikiler disiplinlerinin ibirliine dair yepyeni, somut ve ülkemiz bilimine, toplumsal yaamına katkı salayacak veriler sunma umuduyla saygılar sunuyor ve sabrınız için teekkür ediyorum. NOTLAR 1)Say, A. ( 2002 ), Çocuk, Kültür ve Müzik, Çoluk Çocuk Dergisi, Sayı: 11, s. 35 2)Uçan, A. ( 2000 ), Türk Müzik Kültürü, Müzik Ansiklopedisi Yayınları, Ankara, s.16 3)Asna, A. ( 1998 ), Public Relations, Der Yayınları, stanbul, s.13 4)Güz, N. vd. ( 2002 ), Etkili letiim Terimleri, nkılâp Yayınları, stanbul, s. 164 5)Okay,A. ve A.( 2001 ), Webster s Third New International Dictionary den alıntı, Halkla likiler, Der Yayınları, stanbul, s.3 6)Okay, A. ve A. ( 2001 ), a.g.e., s. 2 7)Campbell, D. ( 2002 ), Mozart Etkisi, Kuraldıı Yayıncılık, stanbul, SS. 19-20 8)Gedikli, E. ( 2003 ), Müzik Eitimi, Ezgi Kitabevi, Bursa, s. 36 9)Tokel, B.B. ( 2002 ), Baımıza Gazel Dütü, Akça Yayınları, s. 105 Not: Kaynakta, HALK EZGLER yerine TÜRKÜLER ifadesi yer almaktadır. Ancak TÜRKÜ Türk e ait olduuna göre ve sözü söyleyen de Sheakspere olduuna göre, orjinali HALK EZGLER olsa gerek 10)Ünal, R. ( 1973 ), Atatürk ün Sevdii Türküler, Babakanlık Basımevi, s. 3 11) Campbell, D. ( 2002 ), a.g.e., s. 50 12)Khan, S. I. ( 1994 ), Arıtan Yayınevi, stanbul 13)Müzikli Dünya Atlası ( 1998 ), Türkiye ve Müzik Sayfası, Boyut Yayıncılık, stanbul, 10. Cilt, s.390, 14)Star Gazetesi ( 04.08.2003 ), Starbox lavesi, Hem Alıyorlar Hem Sahip Çıkmıyorlar, s.4 15)Özeren, A. ( 2004 ), Kiisel Anket Çalımaları 16) Say, F. ( 1999 ), Uçak Notları, Müzik Ansiklopedisi Yayınları, Ankara

ÖRNEK RESMLER _ Resim 1 Türkiye nin en önemli yayın kurulularından biri olan Boyut Yayıncılık tarafından yayınlanan Müzikli Dünya Atlası isimli eserin Türkiye ve Müzik balıklı sayfası yukarda verilmitir. Türk Pop Müzii balııyla verilen bölümde yer verilen kiilerden sadece Sezen Aksu Türk Pop Müzii solisti olup; Zeki Müren in alâkasız ve böyle bir sayfaya yakımayacak bir pozu ile Sibel Can ın kamçılı pozu en üstte yer alırken; Cemal Reit Rey ve Münir Nurettin Selçuk un adeta sayfa altına sıkıtırılmı olması oldukça dikkat çekici ve can sıkıcı bir durumdur. Böyle bir sayfa; okuyucu kitlenin yanlı yönlendirilmesine çok çarpıcı bir örnek olarak ele alınabilir. ( 13 )