KIRGIZİSTAN DA DÖVİZ KURLARININ YÖNÜ: SATIN ALMA GÜCÜ PARİTESİ YAKLAŞIMI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "KIRGIZİSTAN DA DÖVİZ KURLARININ YÖNÜ: SATIN ALMA GÜCÜ PARİTESİ YAKLAŞIMI"

Transkript

1 Sosyal Bilimler Dergisi Sayı: KIRGIZİSTAN DA DÖVİZ KURLARININ YÖNÜ: SATIN ALMA GÜCÜ PARİTESİ YAKLAŞIMI Cunus GANİEV Kırgızisan-Türkiye Manas Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Araşırma Görevlisi Ö. Selçuk EMSEN Kırgızisan-Türkiye Manas Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilmler Fakülesi İkisa Bölümü Öğreim Üyesi Öze Piyasa ekonomisine geciş süreci içinde olan bir kısım ekonomilerde ekonomik kurumların am esis edilememesinden kaynaklanan bir akım sorunlar bulunmakadır. Bu ekonomiler içinde yer alan Kırgızisan ekonomisinde kurumsallaşamama sorunları bulunurken, bu çerçevede döviz kuru harekelerinin de sağlıklı yürüyüp yürümediği arışmalı bir konudur. Dolayısıyla çalışmada kur belirleme eorilerinden saın alma gücü pariesi çerçevesinde kurların hareke edip emediği araşırmanın ana amacını oluşurur. Bilindiği gibi saın alma gücü pariesi eorisi ilk döviz kuru belirleme eorisi olup, uzun dönemde döviz kurlarının alacağı değerlerin uluslararası fiya farklılıklarına göre belirleneceğini oraya koyar. Çalışmada meodoloji olarak zaman serisi analizleri kullanılmışır. Çalışmadan elde edilen bulgularda, Kırgızisan da SGP eorisi çerçevesinde döviz kurlarının hareke emediği ve bu bağlamda ulusal paranın daha çok kendi iç dinamiklerine göre değil, Rus rublesine göre şekillendiği espi edilmişir. Ekonomik ve siyasal anlamda mazisinin yeni olması ve buna bağlı olarak kurumsal alyapılarını esis edemeyen Kırgızisan da ulusal paradaki değerlenme süreci, kronik ödemeler bilançosu açıklarına yol açmaka ve bu durum dış borçluluğu giderek derinleşirmekedir. Diğer bir ifadeyle giderek değerlenen bir ulusal para süreci Kırgızisan ekonomisinde ihalaa bağımlılığı arırmasının yanında; yuriçinde üreimi caydırıcı ekiler yaraarak, yerli sanayinin olumsuz yönde ekilenmesine veya olası sanayileşme eğilimlerini sekeye uğramakadır. Böylece kı kaynak konumundaki sermayenin üreken alanlardan ziyade, daha çok sağlam ve yüksek kazanç imkanları sağlayan icaree-spekülasyona yönelmesi ve ucuz dövizle lüks ihalaa kayması kaçınılmaz olmakadır. Bu nedenle Kırgızisan da ulusal paranın değerlenme sürecini besleyen poliikalar yerine, daha gerçekçi bir kur poliikası uygulamalarının başa dış açık sorunu olmak üzere, sanayileşme, isihdam ve büyüme ilişkilerini sağlayarak, daha güçlü bir ekonominin doğmasına yardımcı olacağı ileri sürülebilir. Anahar Kelimeler: Geçiş Ekonomileri, SGP ve Reel Kur, Zaman Serisi Analizleri.

2 96 Sosyal Bilimler Dergisi DIRECTION OF FOREIGN EXCHANGE RATE IN KYRGYZSTAN: PURCHASING POWER PARITY APPROACH Absrac Economies go hrough he process of ransiion o marke economy face some problems semming o form ha hey could no esablish economic insiuions sufficienly Kyrgyz economy aking place in ha group also has he problem of insufficiency in insiuionalizaion while in his framework i is dispuable wheher exchange raes move in righ direcions. As regards, he aim of his sudy is o examine if exchange raes vary in relaion o purchasing power pariy heory or no. Purchasing power pariy heory, he firs heory on deerminaion of foreign exchange raes, saes ha in he long run, value of exchange raes are deermined by inernaional price differences. As he mehodology of he sudy ime series analysis is used. Findings of his sudy indicae ha in Kyrgyzsan exchange raes do no behave as expeced by PPP and in his respec, value of he naional currency is deermined no according o domesic dynamics bu in relaion o Russian rouble. Kyrgyzsan as a newly independen counry wih a shor economic and poliic hisory could no esablish is insiuional infrasrucures ye and in his conex, appreciaion of naional currency leads o chronic balance of paymens deficis, resuling in high foreign deb sock. In oher words, he process of appreciaion of naional currency increases he dependency of Kyrgyz economy o impor while creaing effecs discouraging domesic producion and hereby affecing naional indusry negaively or inhibiing endencies of indusrializaion. Thus, i becomes ineviable ha capial, he scarce resource in Kyrgyzsan, shifs o rade or speculaion which provides high and secure yield and o impor of luxury goods due o he cheap foreign exchanges raher han going ino producive aciviies. Therefore, i can be assered ha insead of policies supporing appreciaion of naional currency, applying more realisic exchange rae policies would help creaing a sronger economy, ensuring relaionships among indusrializaion, employmen, and growh in addiion o improving he foreign defici. Key Words: Transiion Economies, PPP and Real Exchange Raes, Time Series Analysis. GİRİŞ 1990 öncesinde, sosyalis olan ve günümüz jargonuyla dönüşüm geçiren sıfaıyla anımlanan ülkelerde 1980 lerdeki durgunluk, 1990 larda yıkıma dönüşmüşür. Geçiş sürecinin ilk on yıllık döneminin sonunda bu ülkelerin GSYİH ları kabaca %70 oranında gerilerken 1, halihazırda ikinci on yıllık dönemin orasında ise bu ülkelerin bir kısmında saın alma gücü pariesiyle fer başına GSYİH değerleri halen daha başlangıç düzeyi yakalanamamışır. Bu bağlamda 1991 yılında SSCB nin dağılmasıyla birlike bağımsızlığına kavuşan Kırgızisan ın am anlamıyla geçiş ekonomilerine özgü resesyon sürecini, yani büyümede negaif skorları ve enflasyonda yüksek rakamları ecrübe ederek, uzun denebilecek süreçe bunları derinden yaşadığı ve başlangıçaki gelir düzeyine dahi ulaşamadığı gözlenmekedir. Kırgızisan ın hem siyasal hem de ekonomik anlamda geçiş sürecini uzun süreli ve derinden hissemesinde, bir büün olarak köklü kurumsal yapılarının bulunmamasının ekili olduğu söylenebilir. Özellikle neo-klasik perspekife veya diğer bir ifadeyle orodoks ikisa düşüncesinde piyasa ekonomisi ile onu çevreleyen kurumsal yapılar arasındaki ilişkilerin bir uyum içerisinde olması önem arz eder 2. Buradaki düşünce ve onu desekleyen IMF ve Dünya Bankası gibi kurum ve kuruluşların sandar reçeelerinin neo-klasik bakış açısında, piyasa ve kurumsal yapılar arasında uyumun olmamasının, isikrarsızlık ve bunun geireceği sorunlar yumağının kaçınılmaz olacağı savına yer verilmekedir.

3 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı 97 Çalışmanın emelini oluşuran Kırgızisan ın da bulunduğu eski kumanda ekonomilerinde yaşanan dönüşüm liberalizme dönüşümdür; bu çerçevede, siyasee demokraikleşme ve ekonomide serbes pazar koşullarının ihdas edilmesi gerekliliğine sıklıkla vurgu yapılmakadır. Kurumsallaşma sorunun emelinde ise bir akım güç unsurlarının akif siyasee müdahaleleri 3 yamakadır ve bu unsurlar aynı zamanda güçlü bir devle anlayışının doğmasını da engeller. Bu belirlemeler ışığında kurumsallaşma ve ekonomik gelişmişlik-isikrar ilişkileri için Doğu Avrupa ve Balık geçiş ekonomileri örnek göserilirken 4 ; başarısızlığın emelinde kurumsal yapıların olmadığı Merkezi Asya ve Kafkas geçiş ekonomileri karşı örnek olarak sunulmakadır. Özellikle Doğu Avrupa da bulunan akranlarıyla mukayese edildiğinde, Kırgızisan ın sosyo-ekonomik gelişmişlik ya da geçiş sürecinin sancılarının ağırlığını daha belirgin bir şekilde yaşadığı gözlenmekedir. Bir örnek eşkil emesi açısından, Slovenya, Slovakya, Esonya, Livanya ve Leonya gibi ülkeler geçiş resesyonunu hem daha kısa zamanda hem de hafif bir şekilde alaıkları gibi, zenginler kulubü olarak nielendirilen Avrupa Birliği nin üyesi olmalarıyla da başarılarını perçinlemişlerdir. Buna karşılık içerisinde Kırgızisan ın da bulunduğu Merkezi Asya ve Kafkas geçiş ekonomileri ise siyasal anlamda isikrarı yakalayamadıkları gibi, sosyo-ekonomik açıdan da Baı daki akranlarıyla aralarındaki fark giderek derinleşmekedir. Bu çalışmada gerek siyasal anlamda, gerekse sosyo-ekonomik anlamda kurumsallaşamamanın sancılarını yaşayan Kırgızisan ekonomisinde, isikrarın bir unsuru olan döviz kurlarının kurumsal anlamda piyasa öngörülerine paralel işleyip işlemediği araşırma konusu yapılmışır. Dolayısıyla çalışmada, genellikle uzun dönemli döviz kuru-enflasyon ilişkilerinin geçerliliğini ifade eden saın alma gücü pariesi (SGP)nin geçerliliği Kırgızisan özelinde incelenmesi amaçlanmışır. Burada döviz kurunun olması gereken çerçevesindeki harekei, başa dış icare dengesi olmak üzere ekonomik isikrarın emelini eşkil ederken; bu durum, aynı zamanda dış dengeye bağlı olarak ekonomik bağımsızlığı ve haa gelir dağılımında da dolaylı olarak adalei bile esis edici ekilere sahipir. Zira aşırı değerlenmiş ulusal para ihalaa imkan vererek, ihalaçı kesimlere dolaylı biçimde kaynak akarımına yol açarken; ülkede göreceli olarak yoğunlukla sahip olunan fakörün ihraca imkanlarını kısarak, kaynakların hem ekinsiz kullanımına hem de adalesizliğin derinleşmesine yol açabilmekedir. Dolayısıyla reel kurlardan sapma, sorunları derinleşirici fonksiyon görürken; kurumsallaşma çabalarına direnen mulu, ama oplumun diğer kamanlarıyla mukayese edildiğinde, daha bilinçli bir azınlık sınıf yaramaka ve bunlar da vesayeçi bir demokrasi anlayışının pekişmesi için çaba gösermekedirler. Burada belirilen unsurlar, Kırgızisan da SGP eorisinin olası geçersizliğine emel eşkil ederken; aynı zamanda eorinin geçerliliğini zayıflaan üç emel unusurun da varlığını 5 bünyesinde aşıması dikka çekicidir. SGP den olası sapmaya yol açan bu unsurların yanı sıra özellikle 2002 yılından iibaren dünyada yaşanan finansal genişlemelerin de sermaye harekeliliğine bağlı olarak SGP ilişkilerini koparabildiği bir gerçekir. Dolayısıyla çalışmada Kırgızisan özeli için SGP nin geçerli olamayacağı hipoezi ileri sürülerek, bu hipoezin ekonomerik yönemlerle sınanması yoluna gidilmişir. SGP eorisi ise ülkeler arasında ulusal paraların değerini ayin emeye yönelik en eski yaklaşımdır. Bu yaklaşım hakkında ilk düşünceler 16.yüzyılda İspanya daki Salaman Ekolü ve 17. yüzyılda İngilere de Jerar De Malince in çalışmalarında yer almışır. Ancak 20. yüzyılın başlarında İsveçli ikisaçısı Gusav Cassel bu yaklaşımın isim babalığını yaparak SGP eorisini maemaiksel formda ifade emişir. 6 SGP eorisinde hangi kur sisemi uygulanırsa uygulansın, sonuç iibarıyla ülke paralarının alacağı değer, bu mekanizmanın işlerliği ile esis edilmiş olacakır. Mal harekeliliği esasına göre işleyen sisemde, döviz kuru sisemi sabi kur rejimi olarak esis edilmiş olsa bile, ülkeler

4 98 Sosyal Bilimler Dergisi arasındaki fiya farklılıklarının yaraacağı baskılar, sonuç iibarıyla döviz kurunu sabi uan ülkelerde devalüasyonu kaçınılmaz hale geirerek, mal fiyalarının döviz cinsinden farklılığının giderilmesine yol açacakır. Diğer arafan döviz kurlarının piyasalarda serbesçe belirlenmesi durumunda ise, kurların alacağı değer, ülkeler arasındaki göreceli fiya değişim oranlarının bir ölçüsü olacakır. Dolayısıyla SGP eorisinin alında yaan manık, bir ülkedeki ulusal paranın saın alma gücünün diğer ülkelerde de aynı olması gerekiğine vurgu yapar. Yani, denge döviz kuru ülkeler arasında fiya düzeylerinin oranı ile doğrusal bir ilişkiye sahipir 7. Bu mekanizma, genel olarak uluslararası arbiraj yoluyla geçerli olur. Uluslararası icaree arbiraj mekanizmasının işlemesi ise ek fiya kanununun geçerliliğine zemin hazırlar. Tek fiya kanunu da arbiraj mekanizması yoluyla uluslararası icaree konu olan malların fiyaının her yerde aynı olması sonucunu doğurur. Çünkü malın ucuz (bol) olduğu yerden pahalı (kı) olduğu yere göürülerek saılması ve böylece o malın fiyaının her yerde eşilenmesi söz konusudur. Tek fiya kanunu çerçevesinde aynı mal sepei incelendiğinde, ülkeler arasında SGP döviz kurunun geçerliliği kaçınılmaz hale gelir. Faka SGP manığını ek fiya kanunundan ayır eden özelliği, ek fiya kanunu ülkeler arasında sadece bir malın fiyaındaki eşileme olgusunu açıklarken; SGP üm piyasaları kapsar nielikedir. Bu doğruluda SGP, ülkeler arasında dış icaree konu olan mallar ile döviz kurları arasında ilişki kurmakadır. Genel anlamda fiyalar arasında eşileme mekanizması işlevi gören SGP ile özelde sadece bir malın fiyalamasında eşileme mekanizmasına sahip olan ek fiya kanununda; aşıma maliyeleri, vergiler, arifeler ve arife dışı engeller gibi fakörlerin varlığına bağlı olarak sapmalar söz konusu olabilir. Örneğin, Engel ve Rogers (1996), ABD ve Kanada daki şehirlerde aynı malların fiyaları arasındaki farklıkları inceledikleri çalışmalarında, mesafe uzadıkça fiya farklılıklarının arığını belirlemişlerdir. Bu doğruluda iki farklı ülkenin şehirleri arasında karşılaşırma yapıldığında, fiya farklarının önemli ölçüde arığı ( sınır ekisi border effec ) ve böylece uzaklık ile fiya farklılıkları arasında poziif yönlü ilişkilerin olduğu belirlemesi yapılmışır. 8 Teorik açıdan SGP için şu varsayımları yapmak mümkündür; üm malların icaree konu olmadığı ve aynı malların, ülkelerin fiya endeksleri içindeki fiya ağırlıklarının farklı olduğu kabul edilir. Buna ek olarak, ülkeler geleceke ikamesi mümkün olacak malların üreiminden ziyade, genel olarak fiya farklarının bulunduğu malları üremeye yönelikirler. 9 Bu durumların varlığı, SGP den sapmaların en emel sebepleri arasında göserilir. SGP eorisi iki çeşi durumda gerçekleşebilir, yani iki çeşidi vardır; mulak SGP ve nisbi SGP. Mulak SGP, bir birim paranın saın alma gücünün piyasa döviz kuruyla hesaplandığında ve fiya endeksi için oluşurulan mal sepeinin iki ülkede de aynı olduğunda, geçerlilik arz edeceğine işare eder. Dolayısıyla, mulak SGP şu şekilde göserilebilir: E = α + α P + ε (1) 0 1 Burada, E direk koasyon uygulaması çerçevesinde nominal döviz kurunun logarimasını, P fiyalar oranının logarimasını, haa erimini göserir. Faka iki ülkede de aynı mal sepeini belirlemek çok güçür. Bu güçlüğü yenmek için bazı endeksler gelişirilmişir. Bunlardan biri, The Economis arafından yayınlanan Big Mac Endeksidir. Big Mac Endeksine göre ek fiya kanunu geçerliyse, döviz kurları göz önüne alınarak düzenlenmiş Big Mac fiyalarının da büün ülkelerde aşağı yukarı benzer olması gerekecekir. Bu çerçevede yapılan hesaplamalar sonucu, ülkelerde döviz kurunun aşırı veya düşük değerlenmiş olduğu belirlenebilir. 10 Mulak SGP nin hesaplamasında zorluklar nedeniyle nisbi SGP daha çok kullanılır. Özellikle ülkeler arasında homojen bir mal sepei ve buna dayalı fiyalardaki değişimi

5 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı 99 belirleme güçlüğü nedeniyle mulak SGP nin kullanılabilirliği söz konusu olamamakadır. Ayrıca mulak SGP nin geçerliliği hakkında ampirik deliller güçsüzdür. 11 Diğer arafan mulak SGP, döviz kurunun ne olacağı sorunsalı ile ilgilenirken; nispi SGP, belirli bir başlangıç yılından harekele döviz kurlarının nasıl değişeceğini açıklamaya çalışır. Bu nedenle nispi SGP, belirli bir dönemde iki ülkedeki enflasyon oranları arasındaki farka göre döviz kurunun değişimini göserir. Örneğin, belirli bir yılda bir ülkede enflasyon oranı diğer ülkeye göre %1 daha yüksek gerçekleşmişse, bu eoriye göre birinci ülke parası, diğer ülke parasına göre yaklaşık %1 oranında değer kaybemelidir. Nisbi SGP aşağıdaki şekilde formülle ifade edilebilir: E E P P = (2) * 1 * 1 P 1 P * Burada, E nominal döviz kurunu, P iç fiyalar genel düzeyini, P dış fiyalar genel düzeyini göserir. Uygulamalı çalışmalarda ise SGP eorisinin geçerliliği çok arışmalı bir konudur, çünkü bu konu üzerinde çok araşırma yapılmış, ancak farklı bulgulara ulaşılmışır. 12 SGP eorisine ilgi özellikle 1970 lerden sonra esnek kur siseminin benimsenmeye başlanmasıyla beraber daha da armışır. Ampirik çalışmalar genellikle gelişmiş ülkeler üzerine yapılmış ve elde edilen bulgularda eorinin daha çok uzun dönemli bir ilişkinin varlığına işare eiğini oraya koymuşur. 13 Ancak yukarıda da belirildiği üzere, lieraürde SGP den sapmaların söz konusu olduğu durumların varlığı dikka çekmekedir. Bunun alında yaan sebeplerin başında; yani reel döviz kurlarında oraya çıkan bu sapmalarda, parasal ve reel sebeplerin varlığı ekili olmakadır. Döviz kurları fiyalara göre çok daha hızlı hareke eiği için, parasal bir genişleme sonucunda döviz kurundaki ani bir sıçrama ve SGP nin öngördüğü orandan sapmalar meydana gelebilir. Bununla birlike, para sokunda meydana gelen bir arış sonucunda, kısa dönemde SGP eorisi geçerli olmayabilir, faka nihayeinde SGP nin uzun dönemde geçerli olması beklenir. Dolayısıyla, döviz kurları ve fiyalar birlike hareke edecekir. Bunun için merkez bankalarının özerklikleri ve makroekonomik poliikalar arasındaki bağlanıları esis emeye yönelik poliika uygulamalarının SGP nin geçerliliğini desekleyici argümanlar olduğu söylenebilir. Merkez bankalarının özerklikleri azaldıkça, izlenen makroekonomik poliikalar enflasyona neden olan genişleici poliika nieliği aşımaka, dolayısıyla da reel döviz kuru, yani ulusal paralar yabancı paralar karşısında aşırı değerlenerek, SGP ye göre olması gereken değerden sapmalar göserebilmekedir. Ayrıca SGP den sapmalara, uygulanacak döviz kuru siseminin seçimi de yol açabilmekedir; döviz kurunun sabi döviz kuru sisemine göre mi, yoksa esnek döviz kuru sisemine göre mi, veyahu da konrollü olarak mı belirleneceği SGP den sapmaların emel nedenleri arasındadır. Eğer esnek döviz kuru sisemi uygulanıyorsa, bu esnek kurlar ülkeleri belli bir enflasyon oranını belirlemeye zorlar. Çünkü döviz kurlarındaki değişmeler, ülkelerin enflasyon oranı ile yakından ilgilidir ve enflasyon oranındaki farklılıklar döviz kurunun değişmesine neden olur 14. Dolayısıyla esnek kur siseminde döviz kurlarının belirlenmesi olgusu fiya harekeliliğinde fazla gecikme olmaksızın yansıılabilme özelliğine sahipken; sabi veya konrollü kur uygulamalarında fiya değişmelerinin döviz kurlarının değeri üzerindeki yansımaları gecikmeli olabilmekedir. SGP den sapmaların uygulanan para ve kur poliikalarıyla yakın ilişkilerinin yanı sıra 1980 lerden sonra finansal harekelerin giderek derinleşmesi olgusu da SGP den sapmaları derinleşiren en önemli unsur olmaya başlamışır. SGP argümanının daha çok mal akımları üzerine esis edilmiş bir kur belirleme eorisi olduğu dikkae alınırsa, uzun

6 100 Sosyal Bilimler Dergisi dönemde mal akımları arasındaki dengesizliğin sürdürülemezliği, yani ihalaın ihracaan fazla olmasının süreklilik aşıması, sonuç iibarıyla ihraca ve ihala dengesini sağlayacak kur mekanizmasının işlerliğini, yani SGP nin geçerliliğini zorunlu kılar. Bu yönüyle SGP nin mal akımlarının içerdiği reel ekonomik akiviede nominal değişkenlerdeki değişmeye karşılık, reel kurun sürekliliği varsayımını ele alır. Ancak finansal harekelerde serbesleşmeyle birlike, açığın sürdürülemezliği sorunsalı, bu kez sermaye harekeliliği ile dengelenmeye başlamışır. Haa daha ileri boyua, bir ülkedeki reel faizlerin yüksekliği nedeniyle alabildiğine fon girişini bünyesine aşıması, kurun SGP den önemli ölçüde sapmasına yol açan sebeplerin başında gelmekedir. Kısaca reel ekonomik akivienin değil, parasal ekonominin kurlar üzerindeki ekisi daha belirgin hale gelmişir. Ancak bu durumun da süreklilik arz emeyeceği, yani ülkelerin bu kez karşı karşıya kaldıkları dış borç sorunsalı, nihayeinde daha da uzun vadede SGP kuruna dönülmesini kaçınılmaz kılmakadır. SGP eorisinin yanı sıra SGP üzerine yapılmış bir akım ampirik çalışmalar, bu çalışmaya SGP eorisindeki bilgilere ek olarak uygulanacak yönem hakkında ipucu verecekir. Uygulamalı çalışmalarda genel olarak gelişmiş ülkeler arasında uzun dönemli ilişkinin varlığı belirlenmişir. Bu çalışmalar arasında Roger (1999), ABD dolarının 5 ülke parası (İngilere, Kanada, Almanya, İalya ve Japonya) karşısında aldığı değerleri incelemişir. Dönemsel olarak sabi kur ( ) ve esnek kur ( ) sisemlerinin uygulandığı süreçlerde SGP eorisi geçerliliği araşırılmışır. 15 Bu çalışmada, reel kurlar hesaplanarak durağanlık esi yapılmışır. Japonya parası karşısında ABD dolarının beklenen reel kuru aşağıdaki formda göserilmişir: PJ r$ / y = E$ / y PUS (3) nolu eşilik aşağıdaki şekilde logarimik formda da ifade edilebilir. log( r) = log( E) + log( P J ) log( P ) (4) US (4) nolu eşilik ise mulak SGP eorisine işare eder ve mulak SGP ye göre göre nominal kurlardaki değişim fiya farklarına eşiir: log( E) = log( P ) log( P ) d (5) US J + (5) nolu eşilikeki d simgesi SGP den kısa dönemli sapmaları göserir. Yukarıdaki formüllerden yararlanılarak aşağıdaki formüle ulaşılır: d = log( E) + log( P J ) log( P ) (6) US Bu ise reel kur formülüyle aynıdır. Eğer d=0 ise, o zaman iki ülke arasında SGP nin geçerli olduğu söylenebilir. Diğer bir ifadeyle iki ülke arasındaki reel kurun uzun dönemde değişmemesi gerekir ki, bu da SGP geçerliliği eslerinde yaygın bir şekilde kullanılmakadır. Asya daki 10 gelişmeke olan ülke üzerine nispi SGP esi panel veri analizleriyle ve her ülke için de bireysel olarak ayrıca araşırılmışır. 16 Çalışmada Breon Woods dönemi sonrası için analizler yapılmış ve çeyrek veriler kullanılmışır (1980:1 1999:4). Bireysel ülke ahminlerinde zaman serisi ve grup için de panel veriler yardımıyla yapılan es sonuçlarında, verilerin eş-büünleşik olmadığı oraya konulmuşur. Böylece SGP eorisinin söz konusu ülkelerde uzun dönemde geçerlilik aşımadığı oraya konulmuşur. (3)

7 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı 101 Hem gelişmiş hem de gelişmeke olan ülkeleri kapsayan bir diğer çalışma ise, Acaravci ve Acaravci (2007) arafından yapılmışır. Bu çalışmada panel veriler (1990:1-2006:3) kullanılmışır. TÜFE ye göre hesaplanmış reel kur serilerinin birim kök esleri yapılarak gelişmiş ülkeler ile gelişmeke olan piyasa ekonomilerinde esnek kur dönemi için SGP nin geçerli olup olmadığı sınanmışır. Gelişmiş ülkeler içinden 10 ülke (Avusralya, Kanada, Japonya, Norveç, Tayland, Yeni Zelanda, İsveç, İsviçre, ABD ve İngilere) ve gelişmeke olan-yükselen piyasa (emerging marke) ekonomileri arasından da 11 ülke (Çek Cumhuriyei, Kolombiya, Şili, İsrail, Nijerya, Pakisan, Filipinler, Polonya, Singapur, Güney Afrika ve Venezuela) alınmışır 17. Genel olarak es sonuçlarına bakıldığında [Hadri (2000), Fischer ADF (2001), LLC (2002) ve IPS (2003)], panel birim kökü esleri, iki grup ülkeleri için de esnek kur siseminde SGP nin geçerliliğini deseklememişir. Geçiş ekonomileri üzerine yapılan çalışmada Slovenya (olar), Çek Cumhuriyei (koruna) ve Macarisan (forin) için SGP geçerliliği sınaması Borsic arafından yapılmışır. Bu çalışmada, öncelikle reel kurlar bulunarak, grafikler yardımıyla ön incelemeler yapılmışır ve sonra da durağanlık ve eş-büünleşme esleri uygulanmışır. Eş-büünleşme esi yardımıyla uzun dönemde nominal döviz kuru ve nispi fiyalar arasındaki ilişkiler es edilmişir. Ayrıca, mulak SGP formülündeki haa erimi için de durağanlık esi yapılmışır; buna göre haa erimleri durağan ise, SGP nin geçerli sayılacağı kabul edilmişir. Tes sonuçlarında bu ülkelerde araşırma dönemi için SGP nin geçerliliği konusunda küçük delillere ulaşılmışır 18. Diğer bir çalışma ise üç geçiş ekonomisi (Polonya, Çek Cumhuriyei ve Romanya) üzerine yapılmışır. 19 Bu çalışmada 1994: :12 dönemi için aylık veriler kullanılarak eş-büünleşme esi yapılmışır. Sonuçlara göre, Polonya ve Çek Cumhuriyei paralarının (reel kurlarının) gelişmiş ekonomiler paraları karşısında durağan olmadığı bulunmuşur. Faka iki ülke paralarının birbirine göre reel kurlarının durağan olduğu oraya konulmuşur. Bu iki ülke paralarının Romanya parasına göre reel kurunun ise durağan olmadığı espi edilmişir. Elde edilen bulgudan, Romanya nın güdümlümüdahaleci bir kur poliikasına abi olmasının ulusal parasının reel olarak aşırı değerlenmesine yol açığı sonucuna varılmışır. Bu delil, Desai (1998) ve Orlowski nin (2000), enflasyonu durdurmada döviz kurunu çıpa olarak kullanan poliikanın geçiş ekonomilerinin ulusal paralarının reel olarak değerlenmiş olmasının önemli kaynağını eşkil eiği argümanını deseklemekedir. SGP konusunda geçiş ekonomileri üzerine yapılmış bir diğer çalışma ise, Avrupa daki 17 geçiş ekonomisi üzerine yapılmışır. Analizlerde eş-büünleşme esleri kullanılmışır. Yapılan analizler, uzun dönemli dengeyi deseklemiş, ancak ahmin edilmiş eş-büünleşme vekör kasayılarının zayıf ve güçlü SGP arafından öne sürülmüş hipoezlerin simerikliğini ve oransallığını bozduğu gözlenmişir. Bu çalışmada verimlilik şokları, icaree konu olmayan mal ve hizmelerin mevcu olması ve güdümlü döviz kuru rejimlerinin (genelde döviz piyasasına müdahalerin) varlığı nedeniyle, uzun dönemli SGP den sapmaların olabileceğine emas edilmişir. Diğer arafan bu çalışmalardan elde edilen bulgularda, mulak SGP nin geçerli olması halinde aynı zamanda nispi SGP nin de geçerli olacağı belirlemesine dikka çekilmiş; 20 buna karşılık, nispi SGP nin geçerli olduğu durumlarda ise mulak SGP nin geçerli olamayacağına dair bulgulara ulaşılmışır MATERYAL VE METOD Lieraür özeinden harekele bu çalışmaya emel eşkil eden SGP esinin genel modeli şu şekilde anımlanabilir:

8 102 Sosyal Bilimler Dergisi e = α 0 + α1 p α 2 p + ε (7) * Burada, e nominal döviz kurudur (bir birim yabancı para karşısında ulusal para). SGP eorisinin sınamasında p ve p * şeklinde ifade edilen değişkenler ise yuriçi ve yur dışı fiyalardır. Bu bağlamda en çok kullanılan fiya endeksleri ükeici fiya endeksi (TÜFE) ve üreici fiya endeksi (ÜFE) dir. Her iki fiya endeksini kullanan çalışmalara karşılık, TÜFE nin ÜFE den daha üsün kabul edilmesinin emel gerekçesi, TÜFE nin icaree konu olmayan mallar kadar, icaree konu olan malları da içermesi ve dolayısıyla ekonomideki fiya harekelerinin genel eğilimini görmeye imkan vermesidir. Değişkenlerin hepsi logarimik formda alınmışır. Bu modelden harekele şu şekilde kısılamalara gidilebilir: α 0 =0; α 1 =α 2 =1. SGP yi es emede en basi analiz, modelin bu kısılanmış şekliyle yapılanıdır (α 1 =α 2 =1). Bu da reel döviz kurunun es edilmesine imkan sağlar. Yani, nispi SGP formülüne göre fiyalardaki değişmelerin ekileri aynı oranda olunca, bu durumda fiya endeksleri birbirini yok eder. Dolayısıyla, burada belirilen durumun oraya çıkabilmesi için reel döviz kurunun uzun dönem boyunca sabi kalması ve buna bağlı olarak inceleme dönemini oluşuran zaman serilerinin durağan olması gerekir. Reel kur ise aşağıdaki şekilde anımlanabilir: * r = e + p p (8) SGP hipoezinin en güçlü formlarından birisi, r serisinin (reel kurun) birim kök içerip içermediğine yönelik yapılan eslerdir. Çalışmada yönem olarak zaman serisi analizlerinin kullanılması yoluna gidilmişir. Zaman serilerinde isaisik yönemlerin uygulanıp doğru sonuçlar elde edilmesi için, seride rendin olmaması ve durağan olması gerekir. Faka zaman serisi analizindeki değişkenlerin özellikleri gereği, zamana bağlı olarak arış ya da azalış yönünde bir eğilime sahip oldukları gözlenmekedir. Bu durumda yapılan analiz sonuçlarına şüpheyle bakılabilir ve sonuçlar geçersiz olabilmekedir, yani sahe regresyon sorunsalı ile karşı karşıya gelinebilir. Dolayısıyla rendin oradan kaldırılması ve zaman serisinin durağanlaşırılması gerekmekedir 22. Değişik yönemler olmakla birlike, durağanlık için kullanılan en yaygın ve en geçerli yönem birim kök esleri olmakadır. Zaman serisi analizinin es edilmesi için gerekli olan hipoez ise şu şekilde ifade edilebilir; H 0 :β=0, ρ=1 ise; seri durağan değildir, normal dağılmamakadır ve ookorelasyona sahipir. H 1 :β 0 ise; seri durağandır, normal dağılmakadır ve ookorelasyona sahip değildir. Birim kökü esi de genelde ADF esi ile yapılır. ADF sınaması da aşağıdaki gibi göserilebilir: 23 Y m 1 + β 2 + δy 1 + α i Y 1 + ε i= 1 = β (9) Burada, Y = Y -2 - Y -1 dir ve zaman gecikmeleri birinci farklarda kullanılır, m ise birinci farkların gecikme sayısıdır. Birim kökü esi yapılırken, H 0 hipoezi birim kökü içerdiğini, buna karşılık H 1 hipoezi serinin düzey seviyesinde durağan olduğunu göserir. Daha açık bir şekilde (9) nolu eşiliğe göre gecikirilmiş Y -1 kasayısı (α) isaisiki bakımdan sıfırdan farklıysa, o zaman H 0 hipoezi reddedilir. Seride birim kökün var olup olmadığı, Dickey-Fuller (DF) veya gelişirilmiş Dickey-Fuller (ADF) esleri ile çözümlenebilir. Her iki esin kullanımında, serilerin birim köke sahip olduğunu ifade eden sıfır hipoezi (H 0 ) es edilir ve eşilike yer alan kasayı anlamlı bir şekilde negaif ise sıfır hipoezi (H 0 ) reddedilir. Kasayının anlamlı bir şekilde sıfırdan küçük olup olmadığını es emek için kasayıya ai isaisiği kullanılır. H 0 :ρ=1 hipoezi varsayımla hesaplanan değeri, τ (au) isaisiği olarak bilinir. Kriik eşik

9 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı 103 değerleri (red-kabul) göseren ablo, Dickey-Fuller arafından Mone Carlo simülasyonundan yararlanılarak oluşurulmuşur. Bu ese ilişkin kriik değerler ise %1, %5 ve %10 anlam düzeylerine göre sınıflandırılmışır. Eğer, hesaplanan τ Dickey-Fuller es isaisiğinin mulak değeri (yani τ ), MacKinnon kriik eşik değerlerinin mulak değerinden küçükse, H 0 :δ=0 hipoezi kabul edilir ve incelenen zaman serisinin durağan olmadığı kabul edilir. Eğer bunun am ersi bir sonuç çıkarsa, H 0 hipoezi reddedilir ve zaman serisinin durağan olduğu sonucuna varılır 24. Yukarıdaki model eşliğinde çalışmanın ana amacı; 1991 yılında siyasal anlamda bağımsızlığını kazanmasına karşılık, geçiş resesyonu sürecinin 7 yıl kadar sürdüğü Kırgızisan ekonomisinde göreceli olarak bir isikrarın sağlandığı 1998 ve sonrası döneminde saınalma gücü pariesinin geçerli olup olmadığının zaman serisi analizleriyle es emekir. Bu çerçevede aylık verilerle 1997: :07 arası dönem için ulusal para som un ABD doları karşısındaki nominal kur değerleri ile Kırgızisan ve ABD fiya endekslerinin kullanılması, zaman serisi analizinin veri seinin kaynağını eşkil eder. Yukarıda da belirildiği gibi uygun fiya endeksinin seçiminde, endeksin kolay bulunabilirliği, sık yayınlanması ve dış icaree konu olan mal ve hizmelerin enflasyon üzerinde nispi değişmeleri yansıması arzulanan özelliklerdir. Dolayısıyla bu araşırmada diğer fiya endeksleri içerisinde TÜFE nin uygun fiya endeksi olarak seçilmesinin en önemli nedeni ise, bu endeksin bir ülkedeki ipik bir ükeim sepeinin fiyaındaki oralama değişmeleri ölçmesi ve ayrıca diğer endekslere nazaran daha kolay bulunabilmesi gelmekedir. Veriler Kırgızisan için Kırgızisan Merkez Bankası, ABD için Dallas Fed ve Rusya için de Rusya Merkez Bankasın web sayfasından elde edilmişir. Zaman serisi analizlerinde isaisiki birim kök araşırmalarının yanı sıra grafiksel analiz de kullanılabilir. Grafiksel analizde ise nominal ve reel kur değişkenlerinin grafikleri çizilir ve buradan verilerin rend unsuru aşıyıp aşımadığı gözlenebilir. Diğer arafan ookorelasyon fonksiyonunun korelogram grafikleri çizdirilerek de serilerin durağan olup olmadığı belirlenebilir. 2. BULGULAR Kırgizisan da SGP nin geçerli olup olmadığını es emek amacıyla yapılacak analizlerde, sınama boyuunun emelde iki kısımda ele alınması mümkün olacakır. Birincisi, gerek SGP eorisindeki (4) nolu elşilik, gerekse uyugulama örneklerini içeren lieraür özeindeki (7) nolu eşiliken harekele SGP formunun regresyon analizleridir. İkincisi ise lieraürde reel döviz kurunun ahmini ve buna dayalı analizlerdir; bu analizlerde de eorik çerçevedeki (6) nolu eşilik ile uygulama lieraüründeki (8) nolu model emel alınacakır. Ayrıca reel kur analizlerinin ekonomerik belirleme sürecinin yanı sıra grafiksel analizler de kullanılmışır. SGP araşırmasının birinci yönemi, (4) ve/veya (7) nolu modelin ahminin içerir. Dolayısıyla bu modellerdeki değişkenler, SGP araşırmasının emel veri seleri konumundadır. Bu çerçevede 1 doların Kırgız som u karşısındaki değerlerini ifade eden döviz kurunun direk koasyon değerleri ile Kırgızisan ve ABD için TÜFE değerleri alınmışır. Yapılacak regresyon analizlerinde zaman unsurunun varlığı nedeniyle, sahe regresyon sorunsalı oraya çıkabilir. Serilerin zaman unsurunu içerip içermediği, yani sahe regresyon olgusunun olup olmadığı birim kök sınamaları ile oraya konulur. Bu nedenle araşırma kapsamında kullanılan üç değişkenin birim kök içerip içermediği, ADF es isaisikleri ile belirlenmeye çalışılmışır.

10 104 Sosyal Bilimler Dergisi Tablo 1. SGP Formu İçin Birim Kök Tes Sonuçları Seviye Değerler Birinci Farklar Sabili Sabili ve Trendli Sabili Sabili ve Trendli Değişken ADF Gecikme ADF Gecikme ADF Gecikme ADF Gecikme Değerleri Sayısı (*) Değerleri Sayısı (*) Değerleri Sayısı (*) Değerleri Sayısı (*) e -2,70 (c) 6-2,04 (c) 6-3,02 (b) 3-3,86 (b) 3 cpi_kg 0,50 2-1,11 2-4,33 (a) 1-4,21 (a) 1 cpi_us 1,81 2-1,68 2-9,41 (a) 1-9,73 (a) 1 Kriik Değerler Kriik Değerler Kriik Değerler Kriik Değerler %1-3,48-4,04-3,48-4,04 %5-2,89-3,45-3,48-3,45 %10-2,58-3,15-3,48-3,15 (*) Akaike krierinin en küçük olduğu değer alınmışır. No: (a): %1; (b): %5 ve (c): %10 önem düzeyinde durağanlığı göserir. Durağanlık sınamalarına göre, sadece döviz kuru değerlerinin seviye değerleri cinsinden durağan olduğu ve bunun da isaisik açıdan zayıf kaldığı (%10 önem düzeyinde) gözlenmişir. Bu kez birinci farklar alınarak yapılan sınamalarda, serilerin durağan duruma geldiği gözlenmişir 25. Durağan hale geirilmiş serilerin (4) ve/veya (7) nolu model çerçevesinde yapılan regresyon analizi ise; * e = 38,13 0,09 dp 4,39 dp şeklindedir. (4) ve/veya (7) nolu modellerde α 0 =0; α 1 =α 2 =1 şeklindeki sınırlamaların varlığı halinde SGP nin geçerli olacağı önsel olarak belirilmişi. Oysa, buradaki analiz sonuçlarına göre α 0 =0 değil, olarak belirlenmişken; α 1 =α 2 =1 şeklinde sınrılamaların gerçekleşmediği (α 1 =-0.09 ve α 2 =-4.39 olduğu) gözükmekedir. Önsel koşullardan sapmanın ise SGP nin geçerli olmadığına delil eşkil emekedir. SGP yi es emeye yönelik bu analizde, modelin α 1 =α 2 =1 şeklindeki kısılamasının aynı zamanda reel döviz kurunun es edilmesine imkan sağladığı bilinmekedir. Diğer bir ifadeyle SGP formülüne göre fiyalardaki değişmelerin ekilerinin aynı oranda olması halinde, bu durumda fiya endekslerinin birbirini yok emesi ve dolayısıyla belirilen reel döviz kurunun uzun dönem boyunca sabi kalması gerekecekir. Böylece reel kur analizinde de inceleme dönemini oluşuran zaman serilerinin durağan olması gerekir. Bu çerçevede SGP formaının geçerli olmadığını ifade eden yukarıdaki analize, reel kur analizlerini de dahil ederek, Kırgızisan özelinde fiya endekslerinden bağımsız bir kur harekeinin cari olduğunu oraya koymak mümkün olacakır. Lieraür araşırmasında da belirildiği gibi, reel kur analizlerinde iki yönem kullanılabilir. Bunlardan birincisi grafiksel analiz ve ikincisi de reel kurun durağanlık sınamalarıdır. a) Reel Kurlarda Grafiksel Analiz: Grafiksel analizlerde nominal kur ile fiya endekslerinden harekele reel kurun zamana göre çok küçük sapmalar dışında düz bir doğru şeklinde hareke emesi gerekir. Reel kuru belirlemek için (6) ve/veya (8) nolu modellerdeki reel kur eşilikleri kullanılmışır.

11 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı R Şekil 1. Reel Kur Grafiği Reel kur grafiğinin şekli incelendiğinde, 1998 de Rusya da yaşanan ağır ekonomik krizle birlike döviz kurunun 1999 yılı içerisinde önemli ölçüde değer kaybemeye başladığı ve bu değer kaybı sürecinin 2001 yılında zirveye ulaşığı gözlenmekedir. Daha sonraki süreçe ise küçük şoklar dışında sürekli düşüş yönünde bir rend izlediği açıkır. Bu durum, Kırgizisan da döviz kurlarının fiyalardaki sapmalardan bağımsız yönde gerçekleşiğini gösermekedir b) Reel Kurlarda Durağanlık Analizi: Reel kur analizi de (6) ve/veya (8) nolu modellerdeki reel kur ahmin eşiliği, serilerin logarimik değerlerinin alınması ile elde edilmişir. de = * 1, ,553 dp 0,50 dp Buradaki reel kur ahmin modelinden harekele oluşurulan logarimik formdaki reel kur değerleri ise daha sonra birim kök sınamalarına abi uulmuşur. Tablo 2. Reel Kurun Birim Kök Sınaması Sonuçları ADF Değeri Gecikme Sayısı (*) Kriik Değerler %1 Önem Seviyesi %5 Önem Seviyesi %10 Önem Seviyesi ADF Değeri (Sabili) -0,26 0-3,48-2,88-2,58 ADF Değeri (Sabili ve Trendli) -0,04 0-4,03-3,45-3,15 (*) Akaike Krierinin en düşük olduğu değer alınmışır. Logarimik formda ahmin edilen reel kur değerlerine ilişkin serinin durağanlık analizinde serilerin kesinlikle birim kök içermemesi, durağan olması; yani doğrusallık özelliği aşımasının SGP nin geçerliliğine ilişkin argümanı desekleyeceğine dair hipoez sınanmışır. Tablo 2 de verilen analiz sonuçlarında bu hipoezin reddedildiği gözlenmişir. Bir büün olarak, yani gerek SGP regresyon analizlerinde, gerekse reel kura dayalı grafiksel inceleme ve birim kök analizlerinde Kırgızisan da kur harekelerinin fiya endeksleri yönünde hareke emediği espi edilmişir. Bu durum, Kırgızisan da özellikle daha çok dış icare bilançosu ilişkilerine dayalı bir kur harekeliliği yerine, ya sermaye harekeliliğini dikkae alan bir kur rejiminin varlığına işare emekedir, ya da merkez bankasının kuru enflasyonla mücadele amacı doğrulusunda bir çıpa olarak kullandığı isikrar poliikası aracı olarak gördüğü bir yapının varlığı söz konusudur. Yukarıdaki analizlerde kur-fiya harekeleri ilişkisinin kopuğu bir yapı bulunmakadır.

12 106 Sosyal Bilimler Dergisi Kura bakış açısını belirlemek için Kırgızisan Merkez Bankası nın döviz kuru poliikasına değinmeke yarar var. Yürürlükeki kanun çerçevesinde (Yabancı Döviz Üzerindeki İşlemler Hakkındaki Kanun, Temmuz 1995), Kırgız Cumhuriyei nde döviz değişim işlemlerinin piyasa mekanizmasıyla, yani yabancı efekif değerler ile dövizin, diğer bir ifadeyle yabancı para cinsinden göserilmiş menkul kıymelerin ülke vaandaşları ve ülke vaandaşı olmayanlar için ülke içinde alım-saımı serbes bırakıldığı gibi, ülke dışında veya ülke içine naklinde de sınırlandırmalar kaldırılmışır. Kısaca, ödemeler bilançosunun hem cari hem de sermaye kalemlerinin döviz piyasasındaki işlemleri amamen liberal hale geirilmişir. Kırgızisan ın, IMF nin 8. maddesini oluşuran Üye Ülkelerin Genel Görevleri hakkındaki hükmü imzalaması ise Kırgız Cumhuriyei arafından yürürlüğe konulan bu uygulamanın dünya ülkeleri arafından da anınmasını resmi olarak sağlamışır. Böylece, Kırgız Cumhuriyei döviz kuru poliikasında daha üs düzeyde bir liberalizasyon uygulamaları som un serbes değişirilmesi rejimi izlenmeye başlamışır. Yani ulusal paranın döviz kuru, döviz piyasasındaki alep ve özel banka-döviz bürolarının arzına bağlı olarak oluşmakadır ve bu sisem esnek kur sisemi olarak anımlanmakadır. 26 Ancak, Merkez Bankası nın döviz piyasasına müdahalesi; Ulusal paranın kurunda aniden değişiklikleri önlemek için, Uluslararası rezervlerin hacmini gerekli düzeyde umak için yapılmasına 27 olanak verir. Merkez Bankasının kur poliikası hem mal piyasası hem de sermaye piyasasında liberalizasyon uygulamaları, döviz kurunun saın alma gücü pariesi doğrulusunda harekeini koparan mekanizma olarak karşımıza çıkmakadır. Diğer arafan enflasyonla mücadelede döviz kurunu çıpa görme anlayışı da Kırgız som unun değerinin zımnen bir parasal alan ekisinde belirlendiği sonucunu vermekedir. Bu çerçevede daha önceleri ruble bölgesinde bulunan bir ekonominin kurumsal bir merkez bankacılığı yerine, kendisinin güçlü afeiği bir paraya ulusal parasını bağladığı düşünülebilir. Som/Dolar Ruble/Dolar Ruble Som Şekil de Rusya ve Kırgızisan Nominal Döviz Kurları Trendi Şekil 2 de zamana bağlı olarak Rus rublesi ile Kırgızisan som unun ABD doları karşısında aldığı değerler göserilmişir. Şekilden akip edileceği üzere, som ve rublenin rend olarak yönünün paralellik arz eiği gözlenmekedir. Dolayıysla Kırgız som unun aldığı değerin belirlenmesinde, kendisinden daha güçlü ve kurumsal bir yapıya sahip olan Rusya nın izlediği yolu akip eiği söylenebilir ki, bu yönüyle Kırgızisan da

13 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı 107 uygulanan kur poliikasının (açıkca veya) zımnen ruble gölgesinde olduğu ileri sürülebilir. Burada Kırgızisan da uygulanan poliikaların, özellikle küçük ekonomi olma ve dışarıdan iser görünmez kalemlerden kaynaklansın 28, iser ekonominin kayı dışı boyuundan kaynaklansın 29, yoğunlukla döviz girişine maruz kaldığı açıkır ibaresi kullanılabilir. Döviz girişlerinin kaynağının belirgin olmaması, ülkenin hem nüfus ve coğrafi büyüklük açısından hem de ekonomik açıdan küçük ülke olması, sal kura dayalı bir sorunu ağır biçimde hissememesine yol açmakadır. Özellikle dışarıya yoğun bir şekilde göç vermesi ve paralelinde işçi dövizlerinin yuriçine ransferi ile Çin ve Kazakisan gibi gelişen ekonomilerin hinerlandında bulunmanın yaraığı avanajlar paralelinde döviz girişlerinin mevcudiyei, kurumsallaşamama ve dolayısıyla Öngen in verdiği mesaj çerçevesinde, yani vesayeçi demokrasi anlayışının sürdürülebilir olmadığı açıkır. Bu bağlamda Kırgızisan da sosyo-ekonomik yaşam gelişikçe, gerek siyasal yapısını, gerekse sosyo-ekonomik yapısını kurumsallaşırmayan bir ülkenin uzun vadede daha büyük sorunlarla karşılaşması kaçınılmazdır. Özele genel olarak dünya deneyimlerinden harekele Kırgızisan da ercih edilen ekonomik siseme paralel kurumsal yapılar oluşurulabildikçe, bunun yansımalarının üm opluma mal edilebileceğine dair sandar yaklaşımlara yaklaşılma olasılığı da daha güçlü olacakır. Faka bu sandar yapıların kendi oplumsal gerçekliklerine uygun olacak şekilde dizayn edilmesi önem arz eder. Kırgızisan da kurların fiya ilişkilerinden kopuşunun kurumsallaşma sorununa işare eiğine dair belirlemelerin yanında, kurların olması gereken değerinin ne olacağı sorunu oraya çıkmakadır. Yine saın alma gücü pariesi çerçevesinde, reel kur için baz yıl espiine ihiyaç duyulur. Dolayısıyla çalışmada, baz yıl seçiminde hem eori hem de praik uygulamalar dikkae alınmaya çalışılmışır. Reel kurun baz yıl olarak alınmasında da genel olarak dış icare bilançosu değerlerinde dengeye yakın olan yılın alınması yoluna gidilir 30. Buna göre, Kırgızisan Merkez Bankası 2005 yılına kadar 1997 yılını ve 2005 en sonraki bülenlerde de 2000 yılını baz aldığı görülmekedir. 31 Her iki yıla ai değerler dikkae alındığında, 1997 yılında dış icare bilançosunun fazla verdiği, buna karşılık 2000 yılında ise açığın en al düzeyde gerçekleşiği gözlenmekedir. Kırgız Merkez Bankası nın 2000 yılı düzenlemesinin 1997 yılının bir örnek yıl olamayacağına ilişkin düşüncesinin yaığı açıkır. Ancak 2000 yılı değerlerinin de 2001 yılı ile mukayese edildiğinde, 2000 yılında dış icare bilançosunda gözlenen küçük açığın 2001 yılında küçük bir fazla şeklini aldığı açıkır. Tablo 3. Kırgızisan Dış Ticare ve Döviz Kuru Gösergeleri Yıllar İhraca (milyon İhala (milyon Nominal Döviz Nominal Döviz İhraca/İhala İhraca/GDP ABD doları) ABD doları) Kuru (som/dolar) Kuru (som/ruble) ,0 315,8 1,08 0,20 10,77 4, ,9 522,3 0,78 0,25 10,82 2, ,2 837,7 0,63 0,29 12,8 2, ,8 709,3 0,85 0,34 17,27 2, ,6 841,5 0,61 0,31 20,84 2, ,8 599,7 0,76 0,36 38,97 1, ,5 554,6 0,91 0,37 47,71 1, ,2 467,2 1,02 0,31 48,45 1, ,5 586,8 0,83 0,30 46,94 1, , ,81 0,30 43,72 1, , ,76 0,33 42,67 1, ,7 1107,8 0,61 0,27 41,01 1, , ,46 0,29 40,16 1,48 Kaynak: KCMB Büleninin çeşili sayılarından derlenmişir; Rusya Merkez Bankası verileri ( ve Dünya Bankası ( verileri kullanılmışır.

14 108 Sosyal Bilimler Dergisi Kırgızisan ın dış icare açıklarının dönemsel analizine göre, baz yılı olarak 1997 ya da 2000 yılı veya 2001 yıllarının emel alınması uygundur. Som un dolar karşısında SGP ye göre olması gereken kurlar ile fiili nominal kurların dönemsel analizine Grafik 3 yardımıyla bakıldığında, Merkez Bankasının ilk anımlaması esas alınmak sureiyle 1997 yılı baz yılına göre, hesaplanmış olması gereken kurun, 2007 yılının Ekim ayı iibariyle 1 dolar karşısında som olması gerekiği (oysa 2007 yılı Ekim ayında nominal kurun som olarak gerçekleşiği) görülür. som/dolar Nominal Kur 1997 Baz Yılına Göre Olması Gereken Kur Şekil Yılı Baz yılına Göre Nominal Kurlar ile SGP Kurları Buna göre 1997 baz yılı esasında göre hesaplanan kurlar ile fiili kur arasında %9 nispeinde fark olduğu, yani ulusal paranın %9 nispeinde değerlendiği gözlenmekedir. Ancak 1997 yılı baz alımının Kırgızisan Merkez Banaksı arafından erk edilmesine ve Tablo 3 deki değerlerin dikkae alınmasına bağlı olarak yeni baz yılın ya 2000 yılı, ya da 2001 yılı olması gerekmekedir. Bu çalışmada Kırgızisan Merkez Bankasının baz yıl olarak aldığı 2000 yılı değerlerine göre fiili kurlar ile SGP ye göre olması gereken kurların zamana bağlı değişimi aşağıda Şekil 4 e verilmişir. som/dolar Nominal Kur 2000 Baz Yılına Göre Olması Gereken Kur Şekil Yılı Baz Yılına Göre Nominal Kurlar ile SGP Kurları

15 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı 109 Kırgızisan Merkez Bankasının baz yıl düzenlemesine göre bu kez de 2000 yılı emel alındığında, som un dolar karşısında SGP ye göre olması gereken kurlar ile fiili nominal kurların dönemsel analizine Grafik 4 yardımıyla bakıldığında, 2000 yılı baz yılına göre, hesaplanmış olması gereken kurun, 2007 yılının Ekim ayı iibariyle 1 dolar karşısında som olduğu (buna karşılık 2007 yılı Ekim ayında ise nominal kurun som olarak gerçekleşiği) görülür. Buna göre 2000 baz yılı esasında göre hesaplanan kurlar ile fiili kur arasında %26 nispeinde fark olduğu, yani ulusal paranın %26 nispeinde değerlendiği gözlenmekedir. Çalışmada, 1997:1-2007:10 arası dönem için döviz kurlarının fiya harekeleri yönünde belirlenmesi gerekiğini ifade eden ve dolayısıyla fiya harekeleri ile döviz kurları arasında uzun dönemde mulak anlamda bir ilişkinin olacağını ifade eden SGP eorisinin Kırgızisan da geçerli olmadığı belirlenmişir. Bu çalışmada Kırgızisan Merkez Bankası arafından ilk olarak baz alınan gerek 1997 yılı, gerekse 2000 yılı değerlerinde ulusal para som un ABD doları karşısında değerlenmiş olduğu ve bu değerlenme nispeinin de %9 ila %26 civarında gerçekleşiği söylenebilir. TARTIŞMA VE SONUÇ Çalışmadan elde edilen bulgularda, Kırgızisan da SGP ilişkilerinin olmadığı espi edilmişir arası dönem için aylık verilerle yapılan analizlerde, SGP eorisi formaında enflasyon oranı farkları ile döviz kurları arasındaki paralel ilişkinin, yılları arası için kısmen sağlandığı belirlenmişir. Diğer bir ifadeyle söz konusu dönemde enflasyon oranları ile kur değerlenmesi arasında paralel ilişkilerin gözlendiği; buna karşılık arası dönemde ise bu ilişkilerin doğrusal değil, negaif yönlü olduğu espi edilmişir. Doğrusal ilişkilerin gözlendiği süreçe, yani arası dönemde ise, kurlardaki değişimin enflasyon oranları arasındaki farklardan daha yüksek oranda olduğu ve bunun da özellikle 1998 de Rusya da yaşanan krizin yansımaları şeklinde bir nielik aşıdığı görülmüşür yılı başında 1 dolar 16.9 som iken, 1998 başında 17.6 som olduğu, ancak Rusya krizinin devreye girmesiyle birlike enflasyonda yükselmeye karşılık kurdaki değer kaybının daha şiddeli olduğu gözlenmişir. Diğer bir ifadeyle, 1997 de enflasyon oranı %14 iken, som un değer kaybı %9; 1998 de enflasyon oranı %22 iken, som un değer kaybı %69; 1999 da enflasyon oranı %37 iken, kurun değer kaybı %54 ve 2000 yılında da enflasyon oranı %9 iken, som un değer kaybı oranı %5 olarak gerçekleşmişir. Görüldüğü gibi, Kırgızisan da açıkca bir ekonomik kriz anımlaması söz konusu olmamasına karşılık, adea yüksek oranlı devalüasyon olgularını 1998 de ve hemen sonrasında 1999 da yaşamışır. Rusya da krizin ekilerinin azalmasına paralel olarak döviz kurlarında yüksek oranlı devalüsayonun ekilerini elafi edici bir ulusal para değerlenme süreci yaşanırken, bu olgunun benzer şekilde Kırgızisan da da yaşandığı dikka çekicidir yılı oralama kur değeri 48 som civarında iken; 2007 iibarıyla kurun oralama değerinin 37 som olduğu dikkae alınırsa, ulusal paranın kabaca %29 civarında değerlenmiş olduğu söylenebilir. Buna karşılık 2001 yılından iibaren Kırgızisan da enflasyonun 2007 Ekim ayına kadarki süreçe oplam %53 ve ABD de ise %19 ve nominal değerlenmenin de %29 olduğu dikkae alnırsa, 2001 yılına göre kurdaki değerlenmenin %60 lara vardığı söylenebilir. Ancak 1998 sonrasında döviz kurunda yüksek oranlı değerlenme sürecini elafi edici yapılar dikkae alındığında, 2000 yılı baz değerine göre Kırgız som unun %29 civarında değerlenmiş olduğu belirlenmişir. Bu belirlemeler, Kırgızisan ın siyasal olarak eski SSCB den kopması ve bağımsız bir yapı sergilemesine karşılık, özellikle ekonomik akiviede eski SSCB nin ana çekirdeği olan Rusya ya bağımlı bir süreç yaşadığına işare emekedir. Zira ruble devalüe olurken, som da devalüe olmuş; ruble değer kazanmaya başladığında, som da değer kazanmaya başlamışır.

16 110 Sosyal Bilimler Dergisi Özele çalışmadan elde edilen ilk bulgu, Krıgızisan ulusal parası som un daha çok Rusya rublesine göre şekillendiği yönündedir. Bu durum, ulusal paranın uzun dönemde olması gereken değerini ifade eden SGP eorisine göre değil, Rus rublesinin erndi ile paralel değerlenmesinden anlaşılmakadır. Ancak Rusya nın 1998 de yaşanan ağır kriz sonrasında, uyguladığı ekonomik poliikalar ve dünya konjonküründe başa perol fiyalarının üç kaına kadar varan arışlar gösermesinin yanı sıra yaşanan siyasal ve ekonomik gelişmelerin lehe ekonomik anlamda desekler sunduğu bilinmekedir. Eski Sovyelerin merkezi olan Rusya ekonomisinin gelişme gösermesi ve dünya finansal harekelerinden önemli ölçüde pay almasına paralel olarak, Rusya da rublenin güçlenmesi doğaldır. Faka ruble güçlenirken, gerek ekonomik büyüme ve büyüklük açısından, gerekse devle geleneğine bağlı kurum ve yapılar bakımından, giderek değerlenen bir som un değerlenme sürecini rubleye bağlı olarak gerçekleşirmesi, ekonomisindeki kırılganlıkları arırıcı unsurlardandır. Bu durum daha çok ihalaı ucuzlaarak, ihraca imkanlarının daralmasına ve kaçınılmaz bir şekilde dış borçluluğun armasına yol açmakadır. Diğer bir ifadeyle ekonomik ve siyasal anlamda mazisinin yeni olması ve buna bağlı olarak kurumsal alyapıları henüz yeerince esis edememiş Kırgızisan ın ulusal parasındaki değerlenme süreci, kronik ödemeler bilançosu açıklarına yol açmaka ve dış borçluluğu giderek derinleşirmekedir. Ulusal paranın giderek değerlenen bir süreç yaşaması, Kırgızisan ekonomisinde ihalaa bağımlılığı arırırken; yuriçinde üreimi de caydırıcı ekiler yaraarak, yerli sanayinin olumsuz yönde ekilenmesine veya olası sanayileşme eğilimlerini sekeye uğramasına yol açabilmekedir. Böylece kı kaynak konumundaki sermayenin de üreken olmayan alanlardan ziyade, daha çok sağlam ve yüksek kazanç imkanları sağlayan icare sekörüne ve spekülasyona yönelmesi kaçınılmaz olduğu gibi, ekonomide bu kazançlarla oraya çıkan sermayenin el değişim sürecinin yaırımlardan ziyade, ucuz dövizle lüks ihalaa kaydığı gözlenmekedir. Ekonomi lieraüründe Veblen Ekisi olarak da belirilen bu olgu, yeersiz kaynakların emel ekonomik hedefler olarak nielendirilecek isihdam ve büyümeden uzaka bir yapının oluşmasına zemin hazırlamakadır. Diğer arafan ulusal paranın değerlenme süreci ile oraya çıkan kronik ödemeler bilançosu açığının özellikle gelişmiş ve/veya gelişmeke olan ülkelere özgü olarak görülen döviz krizi ve finans krizi veya bu iki krizin birlike görüldüğü ikiz kriz nieliği aşıması olasılığı çok düşükür. Son 25 yıllık perspekife sıklıkla gözlenen bu krizlerin ekonomisinde ikinci ve üçüncü sekörün önemli paylar uuğu ülkelere özgü bir yapı sergilediği, ikisa biliminde eorik ve uygulamalı çalışmalardan harekele bilinmekedir. Ekonomisinin büyük bir kısmının birinci sekör ağırlıklı olduğu ve dolayısıyla nüfusunun da %65 e varan oranının kırsal kesimde yaşadığı Kırgızisan ekonomisinin modern kriz olgusuna düşmesi söz konus olamayabilir. Bu durum bir avanaj olarak gözükmesine karşılık, yüksek borçlu ülkeler kaegorisinde yer alarak borç ödeyemez ülkeler konumuna gelmesi, ekonomik bağımlılığını arırmasının yanı sıra siyasal bağımsızlığını ehdi edebilecek unsur olarak da algılanabilir. Son olarak Kırgızisan ekonomisinde dış icareinin bileşenlerine bakıldığında, ihracaının daha çok ilksel mallar nieliğinde olması nedeniyle, som un değer kaybemesinin ihraca kazançları üzerinde bir eki yaramayacağı sonucuna varılabilir. Dolayısıyla ulusal paranın değerlenmesini sağlamaya yönelik poliika uygulamalarının en önemli avanajının ülke dış icare hadlerini lehe döndürmesi yönünde eki yaraığı söylenebilir. Ancak bu avanajın da uzun dönemde kaybolma riskinin olduğu, yani sürdürülebilir olmakan uzak olduğu gerek eorik, gerekse uygulamalı çalışmalardan bilinmekedir. Zira ulusal paranın değerlenme süreci ile ilksel mal ihracaında icare hadlerinde olumlu yansımalar sağlanırken, ucuz ihala olanaklarının üreime değil, daha

17 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı 111 çok ükeime uygun zeminin var olduğu bir oplumda, sürdürülebilir büyüme dinamikleri erozyona uğrayabilmekedir. Dolayısıyla Kırgızisan ekonomisinin mulaka daha kompleks mallar üreerek bunu dış icaree kanalize emesinin gerekliliği açıkır. Bu nedenle ulusal paranın değerlenme sürecini besleyen poliikalar yerine, daha gerçekçi bir kur poliikası uygulamalarının başa dış açık sorunu olmak üzere, sanayileşme, isihdam ve büyüme ilişkileri yaraarak, daha güçlü bir ekonominin doğmasına yardımcı olacağı ileri sürülebilir. Dipnolar: 1 O. TÜREL, Dünyada Sanayileşme Deneyimi: Geçmiş Çeyrek Yüzyıl ( ) ve Gelecek İçin Bekleniler, İkisa Üzerine Yazılar I, Küresel Düzen: Birikim, Devle ve Sınıflar, Korku Boraav a Armağan, (Derl., A. H. Köse, F. Şensen, E. Yeldan), İleişim Yayınları, İsanbul, 2004, ss: Neo-klasiklere karşı-alernaif bakış açılarında ise piyasa ile onu çevreleyen kurumsal yapılar arasındaki ilişkinin bir uyum ilişkisi değil, bir gerilim ilişkisi olduğu ileri sürülmekedir (A. H. Köse ve A. Öncü, İkisadın Piyasası, Kapializmin Ekonomisi, İkisa Üzerine Yazılar I, Küresel Düzen: Birikim, Devle ve Sınıflar, Korku Boraav a Armağan, (Derl., A. H. Köse, F. Şensen, E. Yeldan), İleişim Yayınları, İsanbul, 2004, ss: 95). Neo-klasik bakış açısında gerek kamu büçesi, gerekse merkez bankacılığı uygulamalarında daha çok sermaye lahine oluşumları desekleyecek düzenlemeler yaygın ve sandar reçee olarak avsiye edilmekedir. Bu yönüyle kamunun yaırım harcamaları ile ransfer harcamalarının minimizasyonunu içeren bir denk büçe poliikası ve sadece döviz kuru isikrarını hedefleyen bir merkez bankacılığı uygulaması, sermaye aleyhine oluşmayacak bir yapılanmayı sağlayacak şekilde, isikrarın emel kaynağı olarak göserilmekedir. Oysa buradaki bakış açısında, en azından devle olma gereğinin yansımaları olarak nielendirilebilecek güçlü bir mali deneim ve yapı, popülis uygulamalar dışında kalabilecek bir merkez bankacılığı gibi kurum ve kuruluşlara, sadece kapializmin aşeronu olacağı savı ile bakılamaz. Bunların aynı zamanda belirli eli-sermaye dışında, üm opluma mal olabilecek poziif dışsallıkların kaynağı olabileceği; başa gelir dağılımında adalei esis edecek ve isihdamı besleyecek poliika uygulamalarını sağlamak üzere, sosyal devlein gereklerinin sağlanmasıyla eşanlı olacağı düşünülebilir. Zira oplumsal barışın bozulmasının her zaman kâr maksimizasyonunu sağlamayacağı; aksi akdirde oraya çıkacak bir gerilimin iş barışını bozarak ekonomik anlamda negaif dışsallıklara neden olacağı söylenebilir. Dolayısıyla üreim fakörlerinden sadece birinin lehine değil, gerek emeği, gerekse sermayeyi dengeleyecek bir poliika uygulamalarının isihdam-büyüme-refah ekileri sarmalında daha ekin sonuçlar vereceği arışmalarına dikka çekmek gerekir. 3 Günümüzde son derece karmaşıklaşan oplumsal yapı içinde isikrarsızlığın-krizin ne ölçüde yapısal ve arihsel, ne ölçüde de güncel sorunlardan kaynaklandığını belirlemek oldukça güçür... Özellikle miliarizm ve preoryanizm, yani vesayeçi demokrasi, devle seçkinlerinin siyase üzerindeki konrollerine dayanan bir yöneim biçiminde, güç unsurları olarak askerlerin, din adamlarının ve haa güçlü aşirelerin ülke yöneimindeki müdahaleci avırlarının daha belirgin hissedildiği söylenebilir (T. Öngen, Yeni Liberazl Dönüşüm Projesi ve Türkiye Deneyimi, İkisa Üzerine Yazılar I, Küresel Düzen: Birikim, Devle ve Sınıflar, Korku Boraav a Armağan, (Derl., A. H. Köse, F. Şensen, E. Yeldan), İleişim Yayınları, İsanbul, 2004, s: 171). 4 Geçiş ekonomileri sınıflandırması, Doğu Avrupa (Bulgarisan, Çek Cumhuriyei, Macarisan, Polonya, Romanya, Slovakya ve Slovenya), Balık ülkeleri (Esonya, Leonya ve Livanya), Slav cumhuriyeleri (Beyaz Rusya, Moldova ve Ukranya), Merkezi Asya ( Kazakisan, Kırgız Cumhuriyei, Türkmenisan ve Özbekisan) ve Kafkas ekonomileri (Azerbaycan, Ermenisan ve Gürcisan) şeklinde yapılmakadır (B. Milanovic, Income, Inequaliy and Povery during he Transaion from Planned o Marke Economy, World Bank, Washingon, D.C., 1998, s: 34). 5 Ülkelerde SGP eorisinde sapmaların oraya çıkmasında; yüksek enflasyon, düşük ekonomik gelişmişlik düzeyi ve piyasaya yoğun bir şekilde merkez bankasının müdahalelerinin olması gibi fakörler neden olmakadır.

18 112 Sosyal Bilimler Dergisi 6 Д. Д. САКС i Ф. Б. ЛАРРЕН, Макроэкономика. Глобальный подход, (пер. с англ. Буклемишев О.В. и др.), Изд. «Дело», Москва, 1999, c: 320; G. CASSEL, Abnormal Deviaions from Inernaional Exchanges, Economic Journal, 1998, cc: O. YILDIRIM, Döviz Kurları Çerçevesinde Saınalma Gücü Pariesinin Zaman Serisi Analizi ve Türkiye Ekonomisi Uygulaması, Bankacılar Dergisi, Sayı 44, 2003, s: 3. 8 E. CHARLES and J. H. ROGERS, How Wide is he Border?, The American Economic Review, 86 (5), 1996, pp: M. T. ALAN and P. T. MARK, The Purchasıng Power Pariy Debae, Naional Bureau of Economic Research, Working Paper 10607, 2004, (hp:// 10 Bu konuda geniş bilgi için bkz. T. WALTHER, Dünya Ekonomisi, (Çev. Ü. Çağlar), İsanbul, 2002, ss: P. R. KRUGMAN and M. OBSTFELD, Inernaional Economics: Theory and Policy, Fourh Ediion, Addison Wesley, 1997, p: 411; D.M. ROGER, An Economeric Evaluaion of Purchasing Power Pariy, Economics, 1999, p: Daha geniş bilgi için bkz. L. H. OFFICER (1976), K. A. FROOT and K. ROGOFF (1995), L. SARNO and M. P. TAYLOR (2002), A. M. TAYLOR and M. P. TAYLOR (2004). 13 D. BORSIC, The Validiy of Purchasing Power Pariy Theory in Transiion, Universiy of Maribor, Slovenia, p: O. YILDIRIM, a.g.m., 2003, s: D. M. ROGER, An Economeric Evaluaion of Purchasing Power Pariy, Economics, S.A. BASHER and M. MOHSİN, PPP Tess in Coinegraed Panels: Evidence from Asian Developing Counries, Applied Economics Leers, Taylor and Francis Journals, Vol. 11(3), 2004, pp: S. K. ACARAVCI and A. ACARAVCI, Purchasing Power Pariy Under he Curren Floa, Inernaional Research Journal of Finance and Economics, Issue 10 (hp:// 15/09/2007). 18 D. BORSIC, a.g.e. 19 D. BARLOW, Purchasing Power Pariy in Three Transiion Economies, Economics of Planning 36, Kluwer Academic Publishers, Neherlands, 2004, pp: D. SIDERIS, Purchasing Power Pariy in Economies in Transiion: Evidence from Cenral and Eas European Counries, Universiy of Ioaninna, A. M. TAYLOR and M. P. TAYLOR, The Purchasing Pariy Power Debae, NBER Working Paper Series, Working Paper 10607, 2004, p: U. UTKULU, Co-inegraion Analysis: An Inroducory Survey wih Applicaions o Turkey, 1.Uluslararası İsaisik Sempozyumu, Ege Üniversiesi Basımevi, İzmir, 1993, s: D. N. GUJARATI, Temel Ekonomeri, (Çev. Ü. Şenesen ve G. G. Şenesen), Liaraür Yayınları, 2001, s: D. N. GUJARATI, a.g.e, 2001, ss: Serilerin aynı düzeyden durağan olmaması nedeniyle özellikle uzun dönemli ilişkilerin araşırılmasına olanak sağlayan eş-büünleşme esi yapılması söz konusu olamamışır. Eşbüünleşik esler, serilerin uzun dönemli ilişkilerinin araşırılmasına imkan verir (D. N: Gujarai, a.g.e., 2001, ss: ). Bu çalışmada SGP yaklaşımının daha çok uzun dönemde geçerli olacağına dair argüman dikkae alındığında, eş-büünleşme analizi yapılması gerekliliğine karşılık, durağanlık sorunu nedeniyle eş-büünleşme analizi yapılamamışır. 26 KCMB, Yıllık Rapor 1996, Bişkek, 1997, s: KCMB, 2002 Yılı için Yıllık Raporu, Bişkek, 2003, s: İhraca ve ihala kalemlerinden oluşan dış icare bilançosu, 1997 ve 2001 yılları dışında 1993 den beri sürekli açık vermişir. Açıların kümülaif olarak değerlendirilmesi halinde, oplam açık 100 olarak bir endeks değeri ile ifade edildiğinde, oplam dış borcun bu endeks değerinin 64 üne ekabül eiği gözlenmekdir. Dolayısyla Kırgızisan ekonomisinde dış açığın sadece borçlanma ile değil, değişik kanallardan finansmanı söz konusu olmakadır (F. Kadı, Büyümenin İici Gücü Olarak Dış Ticare: Kırgızisan Örneği, (Yayınlanmamış Dokora Tezi) Kırgızisan-

19 Kırgızisan da Döviz Kurlarının Yönü: Saın Alma Gücü Pariesi Yaklaşımı 113 Türkiye Manas Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü İkisa Anabilim Dalı, Bişkek, 2006, ss: ). 29 Kırgızisan ekonomisinde kayı dışı olgusunun oralama %70 lerde olduğu ampirik eslerle belirlenmişir. Bu durumun dışsal şoklar diye ifade edilen 1997 Güney Doğu Asya krizi ile 1998 deki Rusya krizinde %98 lere ulaşığı ve 2005 yılında yaşanan siyasal bunalım döneminde de %92 olarak gerçekleşiği gözlenmişir. Kırgızisan da serbes piyasaya geçiş süreci ile birlike kayı dışı ekonomik faaliyelerin hızlıca arığı ve haksız rekabee maruz kaldıklarını düşünerek, faaliyelerin kayı dışına kaydıranların oranında önemli arışların yaşandığı espi edilmişir (H. Yakışık, Kırgızisan da Kayı Dışı Ekonominin Boyuları, Ekileri ve Tahmini, (Yayınlanmamış Dokora Tezi) Kırgızisan-Türkiye Manas Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü İkisa Anabilim Dalı, Bişkek, 2006, ss: ). 30 Merkez Bankasının baz yılı değişirmesinin sebebi olarak, som um nominal ve reel efekif kur hesaplamalarında başlangıça direk koasyon uygulamaları ile sonrasında endirek koasyon uygulamaları hususundaki değişmeler (2005 öncesi yöneme bakıldığında, endeksin arması, değerin düşmesi anlamına geliyordu ve rekabe yansıması ise olumlu gelişme olarak anlaşılıyordu. Halbuki, dünya ecrübesinde endeksin yükselmesi rekabe gücünün azalmasını göserir. Bu sebeple, kur sisemi 1ABD doları karşısında som şeklinden, 1 som karşısında ABD doları olarak değişirilmişir. Ayrıca, kur hesaplamalarında arimeik oralama yerine ağırlıklı oralamanın kullanılması yoluna gidilmişir) ile özellikle endirek koasyon uygulamasına geçişe 2005 olaylarının yansımalarının daha iyi görebilmesi amaçlanmışır (KCMB, Kırgız Respublikasının Tölöm Tendemi 2005, Bişkek, Mayıs 2006, ss ). 31 KCMB. a.g.ç., ss

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, InroducoryEconomericsA Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök

Detaylı

REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL

REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL Çalışmanın Amacı Finansal serbesinin başladığı 1990 sonrası dönemini kapsayan süreçe Türk Lirası nın değerlenmesinin Balassa- Samuelson

Detaylı

Özel sektör tasarrufları Hanehalkı Şirketler kesimi Kamu sektörü tasarrufları

Özel sektör tasarrufları Hanehalkı Şirketler kesimi Kamu sektörü tasarrufları Türkiye Ülke Ekonomik Raporu Özel sektör tasarrufları Hanehalkı Şirketler kesimi Kamu sektörü tasarrufları 1. Tasarruf ve büyüme ilişkisi 2. Tasarruf trendleri 3. Tasarrufun belirleyicileri 4. Mali piyasaların

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI Bakanlar Kurulu Sunumu Erdem Başçı Başkan Nisan 2011 1 Sunum Planı I. Küresel Kriz Sonrasında Toparlanma II. III. Kriz Sonrasında Para Politikaları Uygulanan Politikaların

Detaylı

FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI?

FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI? FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI? Ehem ESEN, Zekeriya YILDIRIM, S. Faih KOSTAKOĞLU FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI? Ehem ESEN Yrd.Doç.Dr. Anadolu Üniversiesi,

Detaylı

24.05.2010. Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

24.05.2010. Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök

Detaylı

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama Kocaeli Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Dergisi (6) 2003 / 2 : 49-62 Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama Hüdaverdi Bircan * Yalçın Karagöz ** Öze: Bu çalışmada geleceği

Detaylı

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler Dolar Kurundaki Günlük Harekeler Üzerine Bazı Gözlemler Türkiye Bankalar Birliği Ekonomi Çalışma Grubu Toplanısı 28 Nisan 2008, İsanbul Doç. Dr. Cevde Akçay Koç Finansal Hizmeler Baş ekonomis cevde.akcay@yapikredi.com.r

Detaylı

Satın Alma Gücü Paritesinin Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan İçin Geçerliliği: Birim Kök ve Eşbütünleşme Analizi

Satın Alma Gücü Paritesinin Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan İçin Geçerliliği: Birim Kök ve Eşbütünleşme Analizi 259-284 Saın Alma Gücü Pariesinin Azerbaycan, Kazakisan ve Kırgızisan İçin Geçerliliği: Birim Kök ve Eşbüünleşme Analizi Turhan Korkmaz Emrah İsmail Çevik ** Nüke Kırcı Çevik *** Öz Bu çalışmada Azerbaycan,

Detaylı

2016 Ocak SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSLERİ 25 Ocak 2016

2016 Ocak SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSLERİ 25 Ocak 2016 2016 Ocak SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSLERİ 25 Ocak 2016 Ocak ayı inşaat ve hizmet sektörü güven endeksleri TÜİK tarafından 25 Ocak 2016 tarihinde yayımlandı. İnşaat sektörü güven endeksi 2015 yılı Aralık ayında

Detaylı

6. Kamu Maliyesi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Tablo 6.1. Merkezi Yönetim ve Genel Devlet Bütçe Dengesi (GSYİH'nin Yüzdesi Olarak)

6. Kamu Maliyesi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Tablo 6.1. Merkezi Yönetim ve Genel Devlet Bütçe Dengesi (GSYİH'nin Yüzdesi Olarak) 6. Kamu Maliyesi Merkezi Yönetim bütçe açığı, 214 yılının ilk üç çeyreği itibarıyla geçen yılın aynı dönemine göre bir miktar artış göstermiş ve bu gelişmede faiz dışı harcamalarda gözlenen yüksek artış

Detaylı

Türkiye de Kırmızı Et Üretiminin Box-Jenkins Yöntemiyle Modellenmesi ve Üretim Projeksiyonu

Türkiye de Kırmızı Et Üretiminin Box-Jenkins Yöntemiyle Modellenmesi ve Üretim Projeksiyonu Hayvansal Üreim 53(): 3-39, 01 Araşırma Türkiye de Kırmızı E Üreiminin Box-Jenkins Yönemiyle Modellenmesi ve Üreim Projeksiyonu Şenol Çelik Ankara Üniversiesi Fen Bilimleri Ensiüsü Zooekni Anabilim Dalı

Detaylı

İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: 1975 2005 VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ *

İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: 1975 2005 VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ * İşsizlik ve İnihar İlişkisi: 1975 2005 Var Analizi 161 İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: 1975 2005 VAR ANALİZİ Ferha TOPBAŞ * ÖZET İşsizlik, birey üzerinde olumsuz birçok soruna neden olan karmaşık bir olgudur.

Detaylı

SERMAYE PİYASALARININ GELİŞMESİ EKONOMİLERDEKİ KRİZLERİN BAŞ ETKENİ OLABİLİR Mİ?

SERMAYE PİYASALARININ GELİŞMESİ EKONOMİLERDEKİ KRİZLERİN BAŞ ETKENİ OLABİLİR Mİ? SERMAYE PİYASALARININ GELİŞMESİ EKONOMİLERDEKİ KRİZLERİN BAŞ ETKENİ OLABİLİR Mİ? SERMAYE PİYASALARININ GELİŞMESİ EKONOMİLERDEKİ KRİZLERİN BAŞ ETKENİ OLABİLİR Mİ? Sermaye piyasası, ekonomide finansal sistemi

Detaylı

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök

Detaylı

HİSSE SENEDİ FİYATLARI VE DÖVİZ KURU İLİŞKİSİ

HİSSE SENEDİ FİYATLARI VE DÖVİZ KURU İLİŞKİSİ The Journal of Academic Social Science Sudies Inernaional Journal of Social Science Doi number:hp://dx.doi.org/10.9761/jasss2963 Number: 37, p. 399-408, Auumn I 2015 Yayın Süreci Yayın Geliş Tarihi Yayınlanma

Detaylı

T.C. MERKEZ BANKASI PARA POLĐTĐKASI UYGULAMALARI OCAK 2002

T.C. MERKEZ BANKASI PARA POLĐTĐKASI UYGULAMALARI OCAK 2002 T.C. MERKEZ BANKASI PARA POLĐTĐKASI UYGULAMALARI OCAK 2002 1 Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı Para politikası açısından veri koşullar: - Merkez Bankası özerk - Dalgalı kur rejimi 1- Sıkı para ve maliye politikaları

Detaylı

TÜRK SANAYĠSĠNĠN KALBĠ TEKSTĠL VE HAZIR GĠYĠM SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER

TÜRK SANAYĠSĠNĠN KALBĠ TEKSTĠL VE HAZIR GĠYĠM SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER TÜRK SANAYĠSĠNĠN KALBĠ TEKSTĠL VE HAZIR GĠYĠM SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER Hande UZUNOĞLU Dünya ekonomisi zor bir süreçten geçiyor. 2009 yılında bir önceki yıla göre nispeten kendini toparlayan dünya ekonomisi

Detaylı

BANKA KREDİ PORTFÖYLERİNİN YÖNETİMİNDE ÖDEMEME RİSKİ ANALİZİ: KALMAN FİLTRESİNE DAYANAN ALTERNATİF BİR YÖNTEM ÖNERİSİ

BANKA KREDİ PORTFÖYLERİNİN YÖNETİMİNDE ÖDEMEME RİSKİ ANALİZİ: KALMAN FİLTRESİNE DAYANAN ALTERNATİF BİR YÖNTEM ÖNERİSİ BANKA KREDİ PORTFÖLERİNİN ÖNETİMİNDE ÖDEMEME RİSKİ ANALİZİ: KALMAN FİLTRESİNE DAANAN ALTERNATİF BİR ÖNTEM ÖNERİSİ K. Bau TUNA * ÖZ Ödememe riski banka kredilerini ve bankaların kredi porföylerini ekiler.

Detaylı

İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH

İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH Doğuş Üniversiesi Dergisi, (), 57-65 İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH Serve CEYLAN Giresun Üniversiesi İİBF, İkisa

Detaylı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mart 2016 Ankara

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mart 2016 Ankara İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 25 Mart 2016 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyri cari dengedeki iyileşmeyi

Detaylı

Avrupa da UEA Üyesi Ülkelerin Mesken Elektrik Fiyatlarının Vergisel Açıdan İncelenmesi

Avrupa da UEA Üyesi Ülkelerin Mesken Elektrik Fiyatlarının Vergisel Açıdan İncelenmesi Avrupa da UEA Üyesi Ülkelerin Mesken Elektrik Fiyatlarının Vergisel Açıdan İncelenmesi Esra AKGÜL* *Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, ETK Uzman Yardımcısı, Ankara/TÜRKİYE (Aralık 214) ÖZET Çalışmada,

Detaylı

TÜTÜN ÜRÜNLERİ İMALATI SEKTÖRÜ

TÜTÜN ÜRÜNLERİ İMALATI SEKTÖRÜ TÜTÜN ÜRÜNLERİ İMALATI SEKTÖRÜ T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI RİSK YÖNETİMİ VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ EKONOMİK ANALİZ VE DEĞERLENDİRME DAİRESİ 31.12.2013 ANKARA 1 İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 3 TÜTÜN ÜRÜNLERİ

Detaylı

YAPAY SİNİR AĞLARI İLE DOĞALGAZ TÜKETİM TAHMİNİ

YAPAY SİNİR AĞLARI İLE DOĞALGAZ TÜKETİM TAHMİNİ Aaürk Ü. İİBF Dergisi, 0. Ekonomeri ve İsaisik Sempozyumu Özel Sayısı, 20 463 YAPAY SİNİR AĞLARI İLE DOĞALGAZ TÜKETİM TAHMİNİ Oğuz KAYNAR Serkan TAŞTAN 2 Ferhan DEMİRKOPARAN 3 Öze: Doğalgaz emini nokasında

Detaylı

Gelişmekte olan ülkeler sahip oldukları makro ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle krizlere karşı daha kırılgandır. Küreselleşme sonrası krizler

Gelişmekte olan ülkeler sahip oldukları makro ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle krizlere karşı daha kırılgandır. Küreselleşme sonrası krizler Gelişmekte olan ülkeler sahip oldukları makro ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle krizlere karşı daha kırılgandır. Küreselleşme sonrası krizler giderek sıklaşmıştır. Bir ülkede yaşanan kriz diğer ülkeleri

Detaylı

Türkiye nin Kabuklu Fındık Üretiminde Üretim-Fiyat İlişkisinin Koyck Yaklaşımı İle Analizi

Türkiye nin Kabuklu Fındık Üretiminde Üretim-Fiyat İlişkisinin Koyck Yaklaşımı İle Analizi TÜRK TARIM ve DOĞA BİLİMLERİ DERGİSİ TURKISH JOURNAL of AGRICULTURAL and NATURAL SCIENCES www.urkjans.com Türkiye nin Kabuklu Fındık Üreiminde Üreim-Fiya İlişkisinin Koyck Yaklaşımı İle Analizi Şenol ÇELİK*

Detaylı

Merkez Bankası Gecelik Borçlanma Faizi (%)

Merkez Bankası Gecelik Borçlanma Faizi (%) GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2006 YILI İLK 9 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD Merkez Bankası FED, 2004 yılında başladığı ve bu

Detaylı

TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ

TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ ZKÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Cil 3, Sayı 6, 2007, ss. 8 88. TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ Arş.Gör. Erman ERBAYKAL Balıkesir Üniversiesi

Detaylı

Aracılık Maliyetleri-Ekonomik Büyüme İlişkisi

Aracılık Maliyetleri-Ekonomik Büyüme İlişkisi Aracılık Maliyetleri-Ekonomik Büyüme İlişkisi BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU Mali Sektör Politikaları Dairesi Türk Türk Bankacılık Sektöründe Aracılık Maliyetlerinin Azaltılması Çalıştayı Ç 3

Detaylı

FĐYAT ĐNTĐBAKLARI VE TĐCARET DENGESĐ DR. DĐLEK SEYMEN ASLI SEDA BĐLMAN

FĐYAT ĐNTĐBAKLARI VE TĐCARET DENGESĐ DR. DĐLEK SEYMEN ASLI SEDA BĐLMAN FĐYAT ĐNTĐBAKLARI VE TĐCARET DENGESĐ DR. DĐLEK SEYMEN ASLI SEDA BĐLMAN Esnek Kur Sisteminde Fiyat Đntibakı: Esneklikler Yaklaşımı Yurt içi ve yurt dışı fiyatlar sabit iken nominal döviz kurunda ve buna

Detaylı

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 02, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök

Detaylı

Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER. Avrupa Birliği

Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER. Avrupa Birliği Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER Projenin Malta, Portekiz ve Türkiye de cinsiyet ayrımcılığı problemlerini çözme amacıyla ilgili

Detaylı

ÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI

ÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI ÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI ÇOKLU DOĞRUSALLIĞIN ANLAMI Çoklu doğrusal bağlanı; Bağımsız değişkenler arasında doğrusal (yada doğrusala yakın) ilişki olmasıdır... r xx i j paramereler belirlenemez hale gelir.

Detaylı

ELEKTRİK DAĞITIM BÖLGELERİNDE UYGULANACAK FİYAT EŞİTLEME MEKANİZMASI HAKKINDA TEBLİĞ

ELEKTRİK DAĞITIM BÖLGELERİNDE UYGULANACAK FİYAT EŞİTLEME MEKANİZMASI HAKKINDA TEBLİĞ ELEKTRİK DAĞITIM BÖLGELERİNDE UYGULANACAK FİYAT EŞİTLEME MEKANİZMASI HAKKINDA TEBLİĞ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak, Tanımlar ve Kısalmalar Amaç ve kapsam MADDE 1- (1Bu Tebliğ, 4628 sayılı

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM (2016-2018) 11 Ocak 2016

ORTA VADELİ PROGRAM (2016-2018) 11 Ocak 2016 ORTA VADELİ PROGRAM (2016-2018) 11 Ocak 2016 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2 Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme, kriz sonrasında kriz öncesi döneme göre düşük seyretmektedir. 5 4,7 4 3,8 3,2 3 2 2002-2007 Ortalama

Detaylı

KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTERNATİF ALTIN EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTERNATİF ALTIN EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTERNATİF ALTIN EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor Katilim Emeklilik ve Hayat A.Ş Alternatif Altın Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2015 31.12.2015 dönemine ilişkin

Detaylı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: 2010-8 / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: 2010-8 / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI Türkiye Cumhuriye Merkez Bankası Sayı: 2010-8 / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI TCMB Faiz Kararlarının Piyasa Faizleri Ve Hisse Senedi Piyasaları Üzerine Ekisi Mura Duran Refe Gürkaynak Pınar Özlü Deren

Detaylı

DÖVİZ KURU POLİTİKALARI VE TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU OYNAKLIĞININ ETKİLEŞİMLERİ

DÖVİZ KURU POLİTİKALARI VE TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU OYNAKLIĞININ ETKİLEŞİMLERİ ARAŞTIRMA RAPORU (Kamuya Açık) DÖVİZ KURU POLİTİKALARI VE TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU OYNAKLIĞININ ETKİLEŞİMLERİ DR. MUSTAFA ÖZÇAM BAŞUZMAN ARAŞTIRMA DAİRESİ 27.02.2004 İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ... 1 2. DÖVİZ KURU

Detaylı

Chapter 18. Sabit Döviz Kurları ve Döviz Piyasası Müdahalesi. Slides prepared by Thomas Bishop

Chapter 18. Sabit Döviz Kurları ve Döviz Piyasası Müdahalesi. Slides prepared by Thomas Bishop Chapter 18 Sabit Döviz Kurları ve Döviz Piyasası Müdahalesi Slides prepared by Thomas Bishop Copyright 2009 Pearson Addison-Wesley. All rights reserved. Önizleme Merkez bankası bütçesi Döviz piyasası müdahalesi

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III AÇIKLAMA... V BÖLÜM I - TEMEL KAVRAMLAR...1

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III AÇIKLAMA... V BÖLÜM I - TEMEL KAVRAMLAR...1 İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ...III AÇIKLAMA... V BÖLÜM I - TEMEL KAVRAMLAR...1 Soru 1- Dış ticaret nedir?...1 Soru 2- Mal nedir?...1 Soru 3- Mal ve hizmet arasındaki fark nedir?...1 Soru 4- İhracat nedir?...1

Detaylı

Araşırma Makaleleri REEL DÖVİZ KURU BELİRSİZLİĞİ İ TİCARET PERFORMA SI A ETKİSİ: TÜRKİYE UYGULAMASI Erşan SEVER ÖZET Bu çalışmada reel döviz kuru belirsizliğinin Türkiye nin icare performansına ekisi araşırılmışır.

Detaylı

Özet; 1) TL Opsiyonlarında Son Durum 2) Kur Normalleşiyor 3) Tarihlere Göre Kur Oynaklığı 4) Döviz Opsiyonlarını Kullanarak Kur Tahmini

Özet; 1) TL Opsiyonlarında Son Durum 2) Kur Normalleşiyor 3) Tarihlere Göre Kur Oynaklığı 4) Döviz Opsiyonlarını Kullanarak Kur Tahmini Türk Lirası Normalleşiyor 11.08.2016 Yakın dönemde Dolar/TL paritesini yukarı taşıyan çok sayıda gelişme yaşandı. Bu gelişmeleri bir kenara bırakarak, piyasa katılımcılarının bu gelişmelerden karşısında

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2014 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2014 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2014 HAZİRAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Temmuz 2014 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2014 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI

Detaylı

TÜRK EKONOMİSİNDEKİ SON GELİŞMELER PARA POLİTİKASINA İLİŞKİN BEKLENTİLER GAZİ ERÇEL. BAŞKAN Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası

TÜRK EKONOMİSİNDEKİ SON GELİŞMELER PARA POLİTİKASINA İLİŞKİN BEKLENTİLER GAZİ ERÇEL. BAŞKAN Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası TÜRK EKONOMİSİNDEKİ SON GELİŞMELER VE PARA POLİTİKASINA İLİŞKİN BEKLENTİLER GAZİ ERÇEL BAŞKAN Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 13 Eylül 2000 DEIK Semineri, Londra Konuşmama, ana ekonomik hedeflerimiz

Detaylı

Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Etkileri: Türkiye Örneği

Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Etkileri: Türkiye Örneği Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Ekileri: Türkiye Örneği Öze Ahme Mura ALPER Bu çalışma Türkiye deki reel döviz kuru dalgalanmalarının kaynaklarını açıklamayı amaçlamakadır.

Detaylı

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 11, Sayı 1, 2010 141

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 11, Sayı 1, 2010 141 C.Ü. İkisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cil 11, Sayı 1, 2010 141 BİR MALİYE POLİTİKASI ARACI OLARAK BORÇLANMA VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ (1990 2009) Hali ÇİÇEK *, Süleyman GÖZEGİR ** ve

Detaylı

TEZ ONAYI Doç. Dr. Yılmaz AKDİ danışmanlığında, Keziban TEKİN arafından hazırlanan Türkiye de Döviz Kuru Geçişi: Şokların Lineer Olmayan Yayılımı adlı

TEZ ONAYI Doç. Dr. Yılmaz AKDİ danışmanlığında, Keziban TEKİN arafından hazırlanan Türkiye de Döviz Kuru Geçişi: Şokların Lineer Olmayan Yayılımı adlı ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ TÜRKİYE DE DÖVİZ KURU GEÇİŞİ: ŞOKLARIN LİNEER OLMAYAN YAYILIMI Keziban TEKİN İSTATİSTİK ANABİLİM DALI ANKARA 8 Her hakkı saklıdır. TEZ ONAYI

Detaylı

Şeyma Çalışkan Çavdar Yildiz Technical University ISSN : 1308-7444 scavdar@yildiz.edu.tr 2010 www.newwsa.com Istanbul-Turkey

Şeyma Çalışkan Çavdar Yildiz Technical University ISSN : 1308-7444 scavdar@yildiz.edu.tr 2010 www.newwsa.com Istanbul-Turkey ISSN:1306-3111 e-journal of New World Sciences Academy 2011, Volume: 6, Number: 4, Aricle Number: 3C0085 SOCIAL SCIENCES Received: May 2011 Acceped: Ocober 2011 Şeyma Çalışkan Çavdar Series : 3C Yildiz

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Sayfa No. ÖZET... i. SUMMARY... iü. İÇİNDEKİLER... v. TABLOLAR... xi. ŞEKİLLER... xiii GİRİŞ... 1

İÇİNDEKİLER. Sayfa No. ÖZET... i. SUMMARY... iü. İÇİNDEKİLER... v. TABLOLAR... xi. ŞEKİLLER... xiii GİRİŞ... 1 İÇİNDEKİLER Sayfa No ÖZET... i SUMMARY... iü İÇİNDEKİLER... v TABLOLAR... xi ŞEKİLLER... xiii GİRİŞ... 1 1. BÖLÜM : GENEL OLARAK PORTFÖY YÖNETİMİ...... 3 1.1. Tanım...... 3 1.2. Portföy Yönetim Süreci...

Detaylı

Rasyonel Beklentiler Hipotezinin Testi: Enflasyon, Faiz ve Kur 1

Rasyonel Beklentiler Hipotezinin Testi: Enflasyon, Faiz ve Kur 1 Çukurova Üniversiesi İİBF Dergisi Cil:17 Sayı:1 Haziran 2013 ss.17-35 Rasyonel Bekleniler Hipoezinin Tesi: Enflasyon, Faiz ve Kur 1 Tes of he Raional Expecaions Hypohesis: Inflaion, Ineres Rae and Exchange

Detaylı

TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ PĐYASALARI ÜZERĐNE ETKĐSĐ

TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ PĐYASALARI ÜZERĐNE ETKĐSĐ Cenral Bank Review Vol. 10 (July 2010), pp.23-32 ISSN 1303-0701 prin / 1305-8800 online 2010 Cenral Bank of he Republic of Turkey hp://www.cmb.gov.r/research/review/ TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ

Detaylı

Enflasyonun Borsa Performansı Üzerindeki Etkisi

Enflasyonun Borsa Performansı Üzerindeki Etkisi Kocaeli Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Dergisi (7) 2004 / 1 : 23-35 Enflasyonun Borsa Performansı Üzerindeki Ekisi Osman Karamusafa * Ayku Karakaya ** Öze: Bu çalışmanın amacı, enflasyon oranının

Detaylı

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0 Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0 ZEYTİNYAĞI SEKTÖRÜN TANIMI SITC NO : 421.4 ARMONİZE NO : 1509 Türkiye bulunduğu coğrafi konum ve sahip olduğu Akdeniz iklimi özellikleriyle, İtalya, İspanya,

Detaylı

EĞİLİM YÜZDELERİ (Trend) ANALİZİ

EĞİLİM YÜZDELERİ (Trend) ANALİZİ 1 EĞİLİM YÜZDELERİ (Trend) ANALİZİ Trend Analizi işletmenin mali tablolarında yer alan kalemlerin zaman içerisinde göstermiş oldukları eğilimlerin saptanması ve incelenmesidir. Böylece varlıkların verimliliği,

Detaylı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: 2010-6 / 1 Nisan 2010 EKONOMİ NOTLARI FİNANSAL STRES VE İKTİSADİ FAALİYET -10 -15 -20.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: 2010-6 / 1 Nisan 2010 EKONOMİ NOTLARI FİNANSAL STRES VE İKTİSADİ FAALİYET -10 -15 -20. Cumhuriye Merkez Bankası Sayı: 2010-6 / 1 Nisan 2010 EKONOMİ NOTLARI FİNANSAL STRES VE İKTİSADİ FAALİYET Selim Elekdağ İbrahim Burak Kanlı Absrac: This noe examines he ineracion beween financial sress

Detaylı

REEL DÖVİZ KURU VE ÇIKTI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ (1990-2006)

REEL DÖVİZ KURU VE ÇIKTI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ (1990-2006) REEL DÖVİZ KURU VE ÇIKTI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ (1990-2006) Ahme AY * Şerife ŞAYLAN ** İsmail KOÇAK *** Öze Bu çalışma, reel döviz kuru ile çıkı düzeyi arasındaki nedensellik ilişkisini

Detaylı

REEL DÖVİZ KURU VE DIŞ TİCARET DENGESİ İLİŞKİSİ:

REEL DÖVİZ KURU VE DIŞ TİCARET DENGESİ İLİŞKİSİ: Ekonomeri ve İsaisik Sayı: 005 9 İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ EKONOMETRİ VE İSTATİSTİK DERGİSİ REEL DÖVİZ KURU VE DIŞ TİCARET DENGESİ İLİŞKİSİ: Prof.Dr. Rahmi YAMAK; Abdurrahman KORKMAZ * Absrac

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDE NELER OLUYOR?

DÜNYA EKONOMİSİNDE NELER OLUYOR? 1 DÜNYA EKONOMİSİNDE NELER OLUYOR? Dr. Mustafa Bulut Yeminli mali Müşavir İzmir 09.10.2015 2 GİRİŞ: Bu çalışmada Birleşmiş Milletler (UN), Uluslararası Para Fonu (IMF), Ekonomik İşbirliği ve Kalınma Teşkilatı

Detaylı

KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ

KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ İsmail KINACI 1, Aşır GENÇ 1, Galip OTURANÇ, Aydın KURNAZ, Şefik BİLİR 3 1 Selçuk Üniversiesi, Fen-Edebiya Fakülesi İsaisik

Detaylı

TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ

TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ T.C. KÜLTÜR ve TURİZM BAKANLIĞI STRATEJİ GELİŞTİRME BAŞKANLIĞI TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ UZMANLIK TEZİ Selim DAĞLIOĞLU EKİM - 010 ANKARA T.C. KÜLTÜR

Detaylı

Polonya 2014 Ekonomi Raporu 2015-08-11 14:36:00

Polonya 2014 Ekonomi Raporu 2015-08-11 14:36:00 Polonya 2014 Ekonomi Raporu 2015-08-11 14:36:00 2 Polonya Ekonomisinin Rekabet Gücü, Büyüme Oranları ve Yatırım Politikaları 2008 2009 Küresel Ekonomik Krizi Polonya GSYİH nın büyüme hızında kayda değer

Detaylı

2013 Yılında Yabancıların Gayrimenkul Alımı Yüzde 15,7 Artarak 3,0 Milyar Dolar Oldu

2013 Yılında Yabancıların Gayrimenkul Alımı Yüzde 15,7 Artarak 3,0 Milyar Dolar Oldu 2013 Yılında Yabancıların Gayrimenkul Alımı Yüzde 15,7 Artarak 3,0 Milyar Dolar Oldu Türkiye de inşaat ve inşaat malzemeleri sektörüne talep yönü ile destek olacak bir gelişme mütekabiliyet yasasının çıkarılması

Detaylı

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Ankara e-posta: selma@kayalak.com. Geliş Tarihi/Received:30.05.2012

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Ankara e-posta: selma@kayalak.com. Geliş Tarihi/Received:30.05.2012 Türkiye de Fındık Üreim Alanlarının Armasında Deseklemelerin Ekisi Selma KAYALAK 1 Ahme ÖZÇELİK 2 1 Çanakkale Onsekiz Mar Üniversiesi Ziraa Fakülesi Tarım Ekonomisi Bölümü, Çanakkale 2 Ankara Üniversiesi

Detaylı

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Gazi Erçel Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 1 Nisan 1998 Ankara I. Giriş Ocak ayı başında

Detaylı

İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) Uluslararası Örgüt Künyesi. Örgütün Amacı:

İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) Uluslararası Örgüt Künyesi. Örgütün Amacı: İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) Uluslararası Örgüt Künyesi Örgütün Amacı: Demokratik yapılara ve piyasa ekonomisine sahip 34 ülkenin küreselleşmenin ekonomik, sosyal ve yönetim sorunlarını

Detaylı

Tüketici Güveni ve Hisse Senedi Fiyatları Arasındaki Nedensellik İlişkisi: Türkiye Örneği (2004: :01)

Tüketici Güveni ve Hisse Senedi Fiyatları Arasındaki Nedensellik İlişkisi: Türkiye Örneği (2004: :01) June 7-9, 2009, Eskişehir, Turkey. Tükeici Güveni ve Hisse Senedi Fiyaları Arasındaki Nedensellik İlişkisi: Türkiye Örneği (2004:0-2009:0) Yusuf Volkan Topuz * İkisadi İdari Bilimler Fakülesi, İşleme Bölümü,

Detaylı

DOĞAL GAZ DEPOLAMA ġġrketlerġ ĠÇĠN TARĠFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BĠRĠNCĠ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġstenecek Veriler

DOĞAL GAZ DEPOLAMA ġġrketlerġ ĠÇĠN TARĠFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BĠRĠNCĠ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġstenecek Veriler DOĞAL GAZ DEPOLAMA ġġrketlerġ ĠÇĠN TARĠFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI BĠRĠNCĠ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġsenecek Veriler BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam Madde

Detaylı

Chapter 16. Fiyat Seviyeleri ve Uzun Vadede Döviz Kurları. Slides prepared by Thomas Bishop

Chapter 16. Fiyat Seviyeleri ve Uzun Vadede Döviz Kurları. Slides prepared by Thomas Bishop Chapter 16 Fiyat Seviyeleri ve Uzun Vadede Döviz Kurları Slides prepared by Thomas Bishop Copyright 2009 Pearson Addison-Wesley. All rights reserved. Önizleme Tek Fiyat Kanunu (Law Of One Price) Satınalma

Detaylı

CAGAN IN PARA TALEBİ MODELİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ ( ) *

CAGAN IN PARA TALEBİ MODELİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ ( ) * CAGAN IN PARA TALEBİ MODELİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ (1981-2003) * Şenay SARAÇ ** Öze Cagan (1956), hiperenflasyon koşulları alında yarı logarimik bir reel para alebi denklemi kullanarak,

Detaylı

THE CAUSALITY RELATION BETWEEN CONSUMER CONFIDENCE AND STOCK PRICES: CASE OF TURKEY. Abstract

THE CAUSALITY RELATION BETWEEN CONSUMER CONFIDENCE AND STOCK PRICES: CASE OF TURKEY. Abstract Ekonomik ve Sosyal Araşırmalar Dergisi, Bahar 20, Cil:7, Yıl:7, Sayı:, 7:53-65 TÜKETİCİ GÜVENİ VE HİSSE SENEDİ FİYATLARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ * Yusuf Volkan TOPUZ ** THE CAUSALITY

Detaylı

Politika Faizi: %7,50 (Önceki: %7,50) Borçlanma Faizi: %7,25 (Önceki: %7,25) Marjinal Fonlama Faizi: 9,00% (Önceki: 9,50%)

Politika Faizi: %7,50 (Önceki: %7,50) Borçlanma Faizi: %7,25 (Önceki: %7,25) Marjinal Fonlama Faizi: 9,00% (Önceki: 9,50%) TCMB Faiz Kararına Doğru (18.07.2016) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu toplantısı sonuçları 19 Temmuz Salı günü açıklanıyor. TCMB en son toplantıda politika faizini değiştirmemiş,

Detaylı

7. Orta Vadeli Öngörüler

7. Orta Vadeli Öngörüler 7. Orta Vadeli Öngörüler Bu bölümde tahminlere temel oluşturan varsayımlar özetlenmekte, bu çerçevede üretilen orta vadeli enflasyon ve çıktı açığı tahminleri ile para politikası görünümü önümüzdeki üç

Detaylı

YAPISAL KIRILMALI BİRİM KÖK TESTLERİNİN KÜÇÜK ÖRNEKLEM ÖZELLİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

YAPISAL KIRILMALI BİRİM KÖK TESTLERİNİN KÜÇÜK ÖRNEKLEM ÖZELLİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI YAPISAL KIRILMALI BİRİM KÖK TESTLERİNİN KÜÇÜK ÖRNEKLEM ÖZELLİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI TC. Pamukkale Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Yüksek Lisans Tezi Ekonomeri Anabilim Dalı Abdullah Emre ÇAĞLAR

Detaylı

Levent KÖSEKAHYAOĞLU *, İkbal KARATAŞLI ** ABSTRACT

Levent KÖSEKAHYAOĞLU *, İkbal KARATAŞLI ** ABSTRACT Süleyman Demirel Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi Dergisi Y.2018, C.23, Geybulla Ramazanoğlu Özel Sayısı, s.831-844. Suleyman Demirel Universiy The Journal of Faculy of Economics and Adminisraive

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Türkiye, Rusya ve Kafkasya İlişkileri SPRI 408 2 3 + 0 3 4

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Türkiye, Rusya ve Kafkasya İlişkileri SPRI 408 2 3 + 0 3 4 DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS Türkiye, Rusya ve Kafkasya İlişkileri SPRI 08 2 3 + 0 3 Ön Koşul Dersleri - Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Fransızca Lisans Seçmeli Dersin

Detaylı

Mart Ayı Enflasyon Gelişmeleri

Mart Ayı Enflasyon Gelişmeleri Mart Ayı Enflasyon Gelişmeleri Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) Ekonomi Koordinatörlüğü olarak 2014 yılı Mart ayı Fiyat Gelişmeleri Analizimizi sizlere sunuyoruz. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından

Detaylı

ÜCRET-FİYAT SPİRALİ: TÜRK İMALAT SANAYİ ÖRNEĞİ

ÜCRET-FİYAT SPİRALİ: TÜRK İMALAT SANAYİ ÖRNEĞİ 45 ÜCRET-FİYAT SPİRALİ: TÜRK İMALAT SANAYİ ÖRNEĞİ Zehra ABDİOĞLU * ÖZET Bu çalışma Türkiye için 2005-2012 dönemi iibariyle ara malı, dayanıklı ükeim malı, dayanıksız ükeim malı, enerji ve sermaye malı

Detaylı

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI Arş. Gör. Furkan EMİRMAHMUTOĞLU Yrd. Doç. Dr. Nezir KÖSE Arş. Gör. Yeliz YALÇIN

Detaylı

BİR YATIRIM ARACI OLARAK ALTIN İLE HİSSE SENEDİ ENDEKSİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: TÜRKİYE ÜZERİNE AMPİRİK UYGULAMA 1

BİR YATIRIM ARACI OLARAK ALTIN İLE HİSSE SENEDİ ENDEKSİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: TÜRKİYE ÜZERİNE AMPİRİK UYGULAMA 1 BİR YATIRIM ARACI OLARAK ALTIN İLE HİSSE SENEDİ ENDEKSİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: TÜRKİYE ÜZERİNE AMPİRİK UYGULAMA 1 Bülen DOĞRU* Musafa UYSAL** ÖZET Bu çalışmanın amacı 2000:1-2012:09 döneminde Türkiye

Detaylı

2014 AĞUSTOS AYI ENFLASYON RAPORU

2014 AĞUSTOS AYI ENFLASYON RAPORU 2014 AĞUSTOS AYI ENFLASYON RAPORU HAZIRLAYAN 03.09.2014 Yrd. Doç. Dr. Sema ULUTÜRK AKMAN - İstatistik Araştırma Merkezi Araş. Gör. Hakan BEKTAŞ İktisat Fakültesi Ekonometri Bölümü RAPOR Ağustos ayında

Detaylı

Türkiye nin İthalat ve İhracat Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama

Türkiye nin İthalat ve İhracat Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama EGE AKADEMİK BAKIŞ / EGE ACADEMIC REVIEW Cil: 3 Sayı: 2 Nisan 203 ss. 9-208 Türkiye nin İhala ve İhraca Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama Dependency of Impor and Expor of

Detaylı

TÜRKONFED KOBİ PERSPEKTİFİ MAYIS 2016

TÜRKONFED KOBİ PERSPEKTİFİ MAYIS 2016 TÜRKONFED KOBİ PERSPEKTİFİ MAYIS 2016 KOBİ Perspektifi Gelir Tarafını Etkileyecek Makroekonomik Göstergeler Maliyet Kalemlerini Etkileyecek Ekonomik ve Finansal Gelişmeler 2010 Ç1 2010 Ç2 2010 Ç3 2010

Detaylı

BİYOİSTATİSTİK Uygulama 7 Yrd. Doç. Dr. Aslı SUNER KARAKÜLAH

BİYOİSTATİSTİK Uygulama 7 Yrd. Doç. Dr. Aslı SUNER KARAKÜLAH BİYOİSTATİSTİK Uygulama 7 Yrd. Doç. Dr. Aslı SUNER KARAKÜLAH Ege Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Biyoistatistik ve Tıbbi Bilişim AD. Web: www.biyoistatistik.med.ege.edu.tr 1 1. Pearson Korelasyon Katsayısı

Detaylı

FİNANSAL PİYASA VOLATİLİTESİ VE EKONOMİ

FİNANSAL PİYASA VOLATİLİTESİ VE EKONOMİ FİNANSAL PİYASA VOLATİLİTESİ VE EKONOMİ Yrd. Doç. Dr. Hülya Kanalıcı Akay Uludağ Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi Mehme Nargeleçekenler Uludağ Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi

Detaylı

SEKÜLER TREND 0341110029 BARıŞ ÖLMEZ. İNSANDA SEKÜLER DEĞİŞİM Türkiye de Seküler Değişim

SEKÜLER TREND 0341110029 BARıŞ ÖLMEZ. İNSANDA SEKÜLER DEĞİŞİM Türkiye de Seküler Değişim SEKÜLER TREND 0341110029 BARıŞ ÖLMEZ İNSANDA SEKÜLER DEĞİŞİM Türkiye de Seküler Değişim İnsanın fiziksel boyutlarında (antropometrik ölçülerinde) kuşaklar arasında ya da uzun bir zaman diliminde değişmelerin

Detaylı

GÜNLÜK BÜLTEN. Ekonomik Gündem

GÜNLÜK BÜLTEN. Ekonomik Gündem Ekonomik Gündem Haftanın son işlem gününde, Avrupa seansında Euro bölgesinden takip edilecek önemli bir veri bulunmamakta. ABD seansında ise ABD Tarım Dışı İstihdam Raporu kuşkusuz günün en önemle izlenecek

Detaylı

Enflasyon ve Nominal Faiz Oranı İlişkisi: Türkiye Örneği (2004-2013)

Enflasyon ve Nominal Faiz Oranı İlişkisi: Türkiye Örneği (2004-2013) YÖNETİM VE EKONOMİ Yıl:2015 Cil:22 Sayı:2 Celal Bayar Üniversiesi İ.İ.B.F. MANİSA Enflasyon ve Nominal Faiz Oranı İlişkisi: Türkiye Örneği (2004-2013) Musa ATGÜR * N. Oğuzhan ALTAY ** ÖZ Bu çalışmada,

Detaylı

EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER

EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER Eşanlı denklem siseminde, Y den X e ve X den Y ye karşılıklı iki yönlü eki vardır. Y ile X arasındaki karşılıklı ilişki nedeniyle ek denklemli bir model

Detaylı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası nda haftanın günü etkisi ve Ocak ayı anomalilerinin ARCH-GARCH modelleri ile test edilmesi

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası nda haftanın günü etkisi ve Ocak ayı anomalilerinin ARCH-GARCH modelleri ile test edilmesi İsanbul Üniversiesi İşleme Fakülesi Dergisi Isanbul Universiy Journal of he School of Business Adminisraion Cil/Vol:37, Sayı/No:2, 2008, 98-110 ISSN: 1303-1732 - www.ifdergisi.org 2008 İsanbul Menkul Kıymeler

Detaylı

ÜRETİCİ FİYATLARINA GEÇİŞ ETKİSİNDE ARA MALLARI İTHALATININ ROLÜ

ÜRETİCİ FİYATLARINA GEÇİŞ ETKİSİNDE ARA MALLARI İTHALATININ ROLÜ ÜRETİCİ FİYATLARINA GEÇİŞ ETKİSİNDE ARA MALLARI İTHALATININ ROLÜ Şenkan ALDEMİR (*) Öze: Döviz kuru değişimlerinin TÜFE ve ÜFE bazlı yuriçi fiyalara geçiş süreci, son yıllarda üzerinde önemle durulan konulardan

Detaylı

Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü Çalışma Tebliğ No:09/5

Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü Çalışma Tebliğ No:09/5 Araşırma ve Para Poliikası Genel Müdürlüğü Çalışma Tebliğ No:09/5 Para Poliikası, Parasal Büyüklükler ve Küresel Mali Kriz Sonrası Gelişmeler K. Azim ÖZDEMİR Temmuz 2009 Türkiye Cumhuriye Merkez Bankası

Detaylı

TEFE VE TÜFE ENDEKSLERİ İLE ALT KALEMLERİNDEKİ MEVSİMSEL HAREKETLERİN İNCELENMESİ* Soner Başkaya. Pelin Berkmen. Murat Özbilgin.

TEFE VE TÜFE ENDEKSLERİ İLE ALT KALEMLERİNDEKİ MEVSİMSEL HAREKETLERİN İNCELENMESİ* Soner Başkaya. Pelin Berkmen. Murat Özbilgin. TEFE VE TÜFE ENDEKSLERİ İLE ALT KALEMLERİNDEKİ MEVSİMSEL HAREKETLERİN İNCELENMESİ* Soner Başkaya Pelin Berkmen Murat Özbilgin Erdal Yılmaz 21 Haziran 1999 Araştırma Genel Müdürlüğü *Bu çalışmaya katkılarından

Detaylı

Turizm Talebi ve Döviz Kuru Şokları: Türk Turizm Sektörü İçin Ekonometrik Bir Analiz

Turizm Talebi ve Döviz Kuru Şokları: Türk Turizm Sektörü İçin Ekonometrik Bir Analiz Turizm Talebi ve Döviz Kuru Şokları: Türk Turizm Sekörü İçin Ekonomerik Bir Analiz Kuruluş BOZKURT Yrd. Doç. Dr., Adnan Menderes Üniversiesi Söke İşleme Fakülesi, Bankacılık ve Finans Bölümü kuriboz_48@homail.com

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 22 Şubat 2016 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 2 Temmuz 2012 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyonu......... 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

HABER BÜLTENİ 02.07.2015 Sayı 66

HABER BÜLTENİ 02.07.2015 Sayı 66 PERAKENDE GÜVENİNDE DURAĞAN SEYİR DEVAM EDİYOR: HABER BÜLTENİ 02.07.2015 Sayı 66 TEPE, haziran ayında geçen aya göre önemli bir değişim göstermedi. Geçen yılın aynı dönemine göre işlerin durumu Haziran

Detaylı

I. Uluslararası Parasal Ortam 1

I. Uluslararası Parasal Ortam 1 İÇİNDEKİLER Ön Söz Teşekkür Öğrenciye Editör ün Notu XI XIII XV XIX I. Uluslararası Parasal Ortam 1 1. Döviz Piyasası 3 Döviz İşlem Hacmi 3 Coğrafi Döviz Kuru İşlemi 4 Spot Döviz Kurları 7 Döviz Arbitrajı

Detaylı

Ekonomi II. 23.Uluslararası Finans. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından

Ekonomi II. 23.Uluslararası Finans. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından Ekonomi II 23.Uluslararası Finans Doç.Dr.Tufan BAL Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından faydalanılmıştır. 2 23.Uluslararası Finans 23.1.Dış Ödemeler

Detaylı

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 14, Sayı 2, 2013 187 TÜRKİYE DE PARASAL AKTARIM MEKANİZMASI: YAPISAL VAR ANALİZİ

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 14, Sayı 2, 2013 187 TÜRKİYE DE PARASAL AKTARIM MEKANİZMASI: YAPISAL VAR ANALİZİ C.Ü. İkisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cil 14, Sayı 2, 2013 187 TÜRKİYE DE PARASAL AKTARIM MEKANİZMASI: YAPISAL VAR ANALİZİ Yusuf Ekrem AKBAŞ *, Fama ZEREN ** ve Halil ÖZEKİCİOĞLU *** Öze Bu çalışmada,

Detaylı