T.C. EGE ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ Kurumlar Sosyolojisi Anabilim Dalı

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "T.C. EGE ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ Kurumlar Sosyolojisi Anabilim Dalı"

Transkript

1 T.C. EGE ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ Kurumlar Sosyolojisi Anabilim Dalı PARLAMENTODA SOSYAL KESMLERN TEMSL EDLEBLRL VE PARLAMENTER KML: TÜRK PARLAMENTO SSTEMNE YÖNELK BR ALAN ARATIRMASI DOKTORA TEZ Ar. Gör. Atakan HATPOLU Danıman Prof. Dr. Ercan TATLIDL zmir 2007

2 ÖNSÖZ Sosyolojiye olan ilgimin kaynaı içinde yaadıım toplumu anlama isteiydi. Sosyoloji eitimi almaya baladıktan kısa bir süre sonra bu ilgim siyaset sosyolojisi alt dalında younlatı. Çünkü siyasetin, biz onunla ilgilenmesek bile, bizimle ilgilenen bir kurum olduunu düünmeye balamıtım. Siyasal kararları alanlar, bütün toplumun ve hatta gelecek kuakların kaderi üzerinde etkili olmaktaydılar. çinde yaadıım toplum, siyasal karar süreçlerinin sonuçlarından önemli ölçüde etkilendii için toplumu anlama çabalarım siyasal süreçleri anlama noktasında younlatı. Siyasal kararları alarak ülkenin ve toplumun gelecei üzerinde büyük ölçüde iktidar kullandıını düündüüm parlamento kurumu bu bakı açısının sonucu olarak ilgi alanıma girdi. Türk toplumu bir an önce çözüm bekleyen pek çok sorunla karı karıya iken, bu sorunların çözümünde öncelikle sorumluluk taıdıı düünülen bir kurumun siyaset sosyologları tarafından incelenmesi kaçınılmazdır. Ben bu çabayı yeteneklerim ölçüsünde göstermeye çalıtım. Çalımam sırasında kendilerine teekkür borçlu olduum pek çok kiinin desteini gördüm. Bunların baında bana sabırla katlanan ve yol gösteren danımanım sayın Prof. Dr. Ercan Tatlıdil gelmektedir. Prof. Dr. Ülgen Oskay ve Prof. Dr. Kadir Aslan bu çalımanın olgunlaması için gereken destei benden esirgememi deerli hocalarımdır. Prof. Dr. Nihat Erdoan, çalıtıım konunun ilhamını vererek beni yönlendirmekte etkili olmutur. Görü, eletiri ve önerilerini dile getirerek ve her danıtıımda yardımcı olarak bana destek olmu hocalarım arasında Prof. Dr. Nee Özgen, Prof. Dr. Önal Sayın, Prof. Dr. Tülay Özüerman ı saymalıyım. Sayın hocam Yrd. Doç. Dr. Halil Mutiolu da görü ve önerileri ile bana yardımcı olan deerli hocalarım arasındadır. Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Aratırma Görevlileri olan Bengül Güngörmez, Zafer Durdu, Hasan en ve Ünal Bozyer her yardımıma koarak bana yardımcı oldular. Deerli dostum Taner Bulut u her zaman yanımda hissettiim dostluu ile anmalıyım. Tezin alan aratırması kısmının gerçeklemesi, Türk Parlamenterler Birlii Genel Bakanı Sayın Hasan Korkmazcan, stanbul ubesi Bakanı Sayın Necmettin Karaduman, zmir ubesi Bakanı Sayın Mustafa Öztin, ve TBMM Basın ve Halkla i

3 likiler Müdürlüü yetkililerinin destekleri sayesinde olmutur. üphesiz bana gerek mülakat vermek gerekse anket formunun cevaplanması için zaman ayıran parlamenterlerimizi unutmak mümkün deildir. Yeri gelmiken, üniversite örencilii yıllarından beri tanıtıım ve TBMM de saha aratırmamı yürüttüüm sırada bana büyük destek ve moral veren, kısa bir süre önce elim bir trafik kazasında kaybettiimiz Konya milletvekili Sayın Nezir Büyükcengiz i rahmetle anıyorum. Son olarak bir doktora tezi sürecinin getirdii bütün zorluklara katlanmak zorunda kalan sevgili eim Nilüfer e teekkür etmek istiyorum. Onun destei olmasaydı her ey daha zor olurdu. ii

4 ÇNDEKLER Sayfa ÖNSÖZ TABLO LSTES GR 1 BRNC KISIM SYASAL TEMSL VE PARLAMENTER KML 1.BÖLÜM. SYASAL TEMSL KAVRAMI VE TARHSEL GELM Siyasal Temsil Kavramı Temsilin Sınırlılıkları Modern Parlamentonun Douundan Önce Siyasal Temsil ve Temsilcilik Modern Parlamentoyu Douran Siyasal ve Toplumsal Gelimeler BÖLÜM. SYASAL TEMSL KURAMLARI Liberal Temsil Kuramları Milli Egemenlik Kuramı Kolektivist Temsil Kuramları Toplumcu Temsil Kuramı Korporatist Temsil Kuramı Radikal Temsil Kuramı Siyasal Partilerin Douu ve Temsilin Niteliindeki Deime Siyasi Partiler ve Temsil Siyasal Temsil Krizi Küreselleme, Ulus-Ötesi Oluumlar ve Siyasal Temsilin Gelecei 73 iii

5 2.7. Temsil Krizini Ama Çabası Olarak Parlamento-Sivil Toplum Kuruluları (STK) likilerinin Sürekliletirilmesi BÖLÜM. MODERN PARLAMENTO KURUMUNUN YAPISI VE LEY Parlamento ve Parlamenter Kavramlarının Etimolojik Kökenleri Hukuki Açıdan Parlamento Siyasal ve Toplumsal Açıdan Parlamento Toplumsal Yapılar ve Parlamento Tipleri ktidarın Kiisellemesi Karısında Parlamentonun Konumu BÖLÜM. OSMANLI DÖNEMNDE SYASAL TEMSLN VE TEMSLCNN EVRM Klasik Dönem Osmanlı Devletinin Siyasal Yapısı Osmanlı Siyasal Kurumlarında Deiimin Altyapısı III. Selim Döneminde Yaanan Deimeler II. Mahmut Döneminde Yaanan Deimeler Tanzimat Döneminde Siyasal Kurumlar I. Merutiyet Döneminde Parlamento ve Parlamenterler II. Merutiyet Döneminde Parlamento ve Parlamenterler BÖLÜM. MODERN TÜRKYE DE SYASAL TEMSL VE TEMSLCLK Cumhuriyet in lk Döneminde ( ) Parlamento ve Temsil Meclis te Muhalefet ve kinci Grup kinci Yasama Döneminde ( ) Parlamenterler Üçüncü Yasama Döneminde ( ) Parlamenterler 148 iv

6 Dördüncü Meclis ve Sonrası: Tek Parti Uygulaması Milli ef Dönemi ( ) Çok Partili Rejime Geçi Dönemi Demokrat Parti Dönemi Döneminde Parlamento ve Parlamenterler Sonrası Dönemde Parlamento ve Parlamenterler Sonrası Türkiye de Siyasal Kriz Türkiye de Siyasi Parti Yapılanmasının Sorunları Türkiye de Parlamento-STK likileri BÖLÜM. TÜRKYE DE PARLAMENTER KML Türkiye de Siyasetin Yapısal Sorunları Siyasal Temsilin Sosyolojik Koulları Parlamenter Süreklilik Üzerinde Etkili Olan Faktörler Kimlik ve Rol Olarak Türkiye de Parlamenterlik Profesyonel Politikacılık Olarak Parlamenterlik Siyasal Deer Sistemi ve Siyasal Ahlak Türkiye de Seçmen-Temsilci likisi Parlamenterliin Statüsü ve Getirileri 206 KNC KISIM ALAN ARATIRMASI VERLERNN DEERLENDRLMES 7. BÖLÜM. ARASTIRMANIN YÖNTEM VE TEKN Aratırma Alanının Tanımı Aratırmanın Amacı 210 v

7 7.3. Aratırmanın Hipotezleri Aratırmanın Teknikleri Aratırmanın Evren ve Örneklemi BÖLÜM. DEMOGRAFK VE TOPLUMSAL ÖZELLKLER Cinsiyet Doum Yeri kamet Yeri Medeni Durum Eitim Durumu Meslek Gelir Düzeyi BÖLÜM. PARLAMENTERLERN ETKNLK DÜZEY Toplam Parlamenter Seçilme Sayısı Parti Deitirme Parlamenterlerin Etkinlik Algısı Özerk Parlamenter Davranıı Beklentilerin Karılanması Siyasal Kararların Alınmasında Parlamenterlerin Belirleyicilii Baarı Ölçütü Kamuoyundaki Parlamenter majı Algısı Parlamentonun Güvenilirlii Seçmenlerle ve Halkla liki Düzeyi BÖLÜM. PARLAMENTERLERN TEMSL ALGISI Parlamenterlerin Listelerinden Seçildikleri Partilerin Siyasi Yelpazedeki Yeri 275 vi

8 10.2. Parlamenter Kimlii Algısı Temsil Edildii Düünülen Kesimler Yasa Teklifi Verme ve Sivil Toplumla Müzakere Parlamenter Olma Amacı Türkiye de Parlamento ve Temsil likisi Parlamentonun ve Parlamenterliin Gelecei BÖLÜM. SEÇLME VE TEMSLN TOPLUMSAL KAYNAKLARI Parlamenterlerin Sivil Toplum Kuruluları Deneyimleri Parlamenter Seçilmenin Belirleyicileri Parti Üyelii ve Partide Alınan Görevler Parti Lideri le likiler Partilerin Parlamenterlerden Beklentileri 313 SONUÇ 316 KAYNAKÇA 326 EK: Anket ve Görüme Formu 338 ÖZGEÇM 350 ÖZET 351 ABSTRACT 352 vii

9 TABLO LSTES Sayfa Tablo I. TBMM de Kadın Temsilciler 216 Tablo II. Parlamenterlerin Doum Yerleri ve Seçilmeden Önceki kametleri 220 Tablo III. Parlamenterlerin ve Elerinin Eitim Durumu 222 Tablo IV. Parlamenterlerin Meslei ve Parlamenterlik Öncesi Yapmı Oldukları 224 Tablo V. Parlamenterin Kendilerinin, Babalarının ve Elerinin Meslekleri 227 Tablo VI. Parlamenterlerin Doum Yeri ve Baba Meslei 229 Tablo VII. Parlamenterlerin Çocuk ve Karde Sayısı 232 Tablo VIII. Çocukların Örenim Gördüü Okullar 234 Tablo IX. Parlamenterlerin Aylık Geliri ve Birinci Çocuunun Örenim Gördüü Okul Türü 236 Tablo X. Siyasal kararların alınmasında parlamenterlerden daha etkili oldukları düünülen kesimler ve beklenti karılama 257 Tablo XI. Parlamenterlerin Temsil Ettii Bölge 274 Tablo XII. Parlamenterlerin Temsil Ettii Bölgeler ve Listelerinden Seçildikleri Partilerin Siyasi Yelpazedeki Yerleri 277 Tablo XIII. Parlamenterlerin Doum Yerleri ve Seçildikleri Partilerin Siyasi Yelpazedeki Yerleri 278 Tablo XIV. Bölgelere Göre Parlamenterlerin Temsil Ettiklerini Düündükleri Kesimler 281 Tablo XV. Parlamenter Olma Güdüsü ve STK Üyelii 304 Tablo XVI. Parlamenterlerin Meslei ve Üyesi Oldukları STK'lar 305 Tablo XVII. Parlamenter Seçilme Faktörleri 306 Tablo XVIII. Parlamenterlerin parti ve STK deneyim süreleri 312 Tablo XIX. Partilerin Parlamenter Adaylarından Beklentileri 314 viii

10 GR Bu çalımanın dayandıı problem, biri genel biri de özel olmak üzere iki temelde ifade edilebilir. Genel olarak, siyaset kurumunun toplumsal belirleyicilii ve parlamentonun da siyaset kurumu içindeki önemli yeri bu alana yönelmeyi tevik etmektedir. Özel olarak ise Türk siyasal sisteminin son on yıllarda bir kriz içinde olduu ve toplumsal taleplere yeterince cevap veremedii yolundaki tespitler ve sözkonusu tıkanıklıın sebepleri arasında parlamentonun ve parlamenterlerin ön sıralarda görülmesi bu alanda çalımanın bir baka sebebidir. Toplumsal kurumlar içinde siyasetin önemi, öncelikle, toplumsal kaynakları daıtma aracı olmasından gelir. Siyaset, toplumun gelecei üzerinde dorudan belirleyicidir. Otorite ve güç gibi olgular üzerinden bireylerin ve toplumun kaderi üzerinde etkili olmaktadır. Dier kurumlardan farklı olarak siyaset yoluyla somut kararlar alınarak ve planlar yapılarak toplumun geleceine yön verilebilmektedir. Siyaset kurumu içinde en fazla otorite ve gücü kullanan alt kurumun parlamento olduu ileri sürülmektedir. Dolayısıyla siyaset sosyolojisi açısından parlamentonun nasıl olutuunu, nasıl ilediini, nasıl ve nelerle sınırlandıını saptamak önemli bir ura alanı olagelmitir. Parlamento, siyasal temsilin gerçekleme alanı olmasından dolayı önem taır. Toplumdaki siyasal güç dengeleri, bu güçlerin bilinç ve örgütlenme düzeyleri, siyasal kararların arkasında yatan iliki sistemleri gibi olgular, parlamento kurumu ile dorudan balantılıdırlar. üphesiz parlamentonun siyasal sistemdeki gerçek yerini ve önemini belirlemek bu noktada önem kazanmaktadır. Parlamentonun modern siyasal sitemlerdeki meruiyetinden dolayı günümüzde parlamentosuz bir ülkeye rastlamak neredeyse imkânsızdır. Günümüzde hemen hemen her ülkede parlamentolar, her siyasal sistemin vazgeçilmez ve saygın bir kurumu olarak kabul edilmekte dirler (Toprak,1987;25). Kongar a göre (1999; ), Türkiye de siyasal sistemin kurtuluunun yeri Parlamentodur. Çünkü yasaları yapanlar da, kadroları ve bütçeyi oluturanlar da, memurları atayanlar da bizzat politikacılardır. Kongar, belirleyici anahtar kurumun parlamento olduunu belirtmektedir. Fakat her ülkenin kendi özgünlüünden kaynaklanan farklı siyasal sistemleri veya aynı sistemin farklı uygulanı biçimlerine 1

11 sahip olduu bilinmektedir. Bu durumda parlamentonun siyasal sistemde oynadıı rolün önemi de ülkeden ülkeye farklılık gösterecektir. Türk siyasal tarihi açısından parlamentonun önemi büyüktür. Örnein Birinci Merutiyet döneminde Meclis, Padiahın mutlak otoritesini sınırlayacak biricik güç olarak görülmü, neredeyse ülkenin kurtuluu Meclis in varlıı ile bir tutulmaya balanmıtır. Öyle ki, kinci Abdülhamit in muhalifleri tarafından müstebit olarak suçlanmasının nedeni, ülkeyi Meclis i çalıtırmadan yönetmesidir (Tunaya;1979;42). Aynı ekilde siyasal rakiplerinin ttihat ve Terakki ye yönelttii eletiriler, Meclis in ileyiine kendi genel merkezini de müdahil ettii noktasında toplanmı ve Meclis in baımsız çalımasına verilen önem vurgulanmıtır. Cumhuriyet in kuruluunda Meclis in oynadıı belirleyici rol bilinmektedir. Atatürk ün siyasal yaamda Meclis e yükledii rolü, 14 Temmuz 1922 de Fransız Devrimi nin 133. yıldönümü vesilesiyle Ankara daki Fransız Büyükelçilii nde verilen bir kabul töreninde yaptıı konuma ortaya koymaktadır: Efendiler, herhangi bir kii, bir milleti ihtilale (devrime) götürebilir. Fakat devrimi milletin gerçek hedefine yöneltme ve iletme ancak tüm ulusun ilgisini salamakla olanak kazanır. Dünyada bunu baarma yetenei, ii ancak milli meclislerin ele almasıyla gerçeklemitir (Tunaya,1979;44). Yine TBMM için Atatürk ün en önemli eserim dedii bilinmektedir. Parlamentoların meruiyetlerinin kaynaında seçim ve temsil mekanizması bulunmaktadır. üphesiz bir rejimin meruiyeti sadece seçim ve temsile indirgenemez. Fakat geni halk kitlelerinin çıkarlarını savunduunu iddia eden siyasal partilerin ve genel oy hakkı dorultusunda seçimin ortaya çıkması ile parlamentolar siyasal rejimin halk tarafından meru görülmesinin birer simgesi halini almılardır. Buna paralel olarak parlamenterler de siyasal sistemin merkezindeki özneler olarak görülmeye balanmıtır. Çaımız siyasal açıdan bir ulus devletler ve temsili demokrasi çaı olarak biçimlenmitir. Demokrasi denildiinde genellikle anlaılan ey, temsili demokrasidir. Bu nedenle temsilciler üzerine bir aratırma kaçınılmaz olarak o toplumda demokrasinin durumu üzerine bir aratırma olmaktadır. Konumuzun öznesini oluturan kimseler, parlamenter, senatör ve milletvekili gibi sıfatlarla anılmaktadır. Konuyu ilerken yararlandıımız kaynaklar arasında da bu 2

12 konuda bir birlik yoktur. Bu nedenle metin içinde bazen bu kavramları yan yana kullanmak zorunda kaldık. Fakat genel bir eilim olarak parlamenter kavramını dier kavramlardan daha teknik bir kavram olduu için tercih etmekteyiz. Parlamenterlik, hem son derece itibarlı bir kariyer, hem de ülkeyi yönetmeden önceki son durak olarak siyasal güç vadeden bir politik konumdur. 19. yüzyılın ilk yarısına kadar parlamento, halkın bireysel temsilcilerinin meydana getirdii görece baımsız vekillerden olumaktaydı. Bu dönem hükümet karısında vekillerin özgür irade kullanabilmesi ve parlamenter davranı baımsızlıı açılarından bir altın ça sayılabilir. Fakat parlamenterler hükümet karısındaki güçlerini disiplinli ve kitlesel siyasi partilerin douundan sonra önemli ölçüde kaybettiler. Modern parlamento siyasal meruiyetin kaynaı olmayı sürdürmekle birlikte, hükümet karısındaki gücünü büyük ölçüde kaybetmi görünmektedir. Parlamenterler ise, baımsızlıkları olmayan, olduu kadarıyla ise elleri kolları parti disiplini ve bireysel iradelerini aan parlamento mevzuatı ile balanmı görünümü vermektedirler. Parlamenter davranıı inceleyerek, toplumun yapısı hakkında bilgi edinebiliriz. Çünkü bireylerin davranıları içinde yaadıkları toplumun yapısından baımsız deildir. Temsilcinin toplumsal nitelii, onun faaliyetleri üzerinde de etkilidir (Balkız,1994;60). Parlamenterlerin davranılarını, toplum ve siyasal kurumlar içindeki rol, ilev ve kimlikletirmelerini inceleyerek toplumun yapısına ilikin analizler yapmak mümkündür. Yücekök e göre (1983;153), parlamenterlerin kendi davranılarının ne olması gerektii konusundaki kendi düünceleri önem kazanmaktadır. Çünkü parlamenterler, bir parlamento üyesi olarak oynayacakları rol hakkında toplumun kendilerinden bekledikleri davranı biçimine bakarak karar vereceklerdir. Bir baka deyile toplumun gelimilik düzeyi seçmen taleplerinin biçimini, içeriini ve düzeyini saptayacak, parlamenter de seçmenleri için görev yaparken benimsedii rolü ve davranıı bu taleplerin nitelii tayin edecektir. Parlamenter kimlii ise tüm bu deikenlerin bir bilekesi olarak biçimlenmektedir. Öte yandan sosyolojik bir incelemede parlamenterlerin olumlu ya da olumsuz görülen tutumları onların kiisel özellikleri ve tercihleri olarak görülmez. Parlamenterleri, aldıkları tutumlara zorlayan toplumsal koullar dikkate alınmalıdır. Örnein parlamenterler, yasama deil seçmen 3

13 taleplerini karılama iine daha çok zaman ayırıyorlarsa, onları bu tutuma zorlayan toplumsal koulların varlıı gözden kaçırılmamalıdır. Türkiye 1980 darbesine parlamento ve siyaset tıkanıklıının sonucu olan bir kriz nedeniyle sürüklendi. Siyasetin tıkanıklıını amak için darbeden sonra yeni bir anayasa, partiler ve seçim yasası yapıldı. Yürütme güçlendirildi. Fakat Türkiye nin geldii noktada siyasetin tıkanıklıı ve parlamentonun ilevsizlii üzerine neredeyse bir konsensüs vardır. Bu süreçleri ve nedenlerini anlamak için Türk parlamenter sisteminin incelenmesine ihtiyaç vardır. Kukusuz böylesi kapsamlı konular bir tek çalımanın boyutlarını aar niteliktedir. Bizim bu tezde yapmaya çalıtıımız, bir yönüyle de Türkiye nin yaadıı siyasal krizlerin parlamenterler cephesindeki boyutlarını anlamaya çalımak olacaktır. Türkiye de siyasal sistemin bir kriz içinde olduu ve parlamentonun kendisinden beklenen hızda ve etkinlikte sorun çözemedii yaygın bir tespittir. Parlamentoyu oluturan bireyler geni halk kitleleri tarafından siyasal sistemin sorunlarının kaynaı olarak görülmektedir. Sistemin tıkanıklıklarının faturası siyasal partilere ve parlamenterlere kesilmektedir. Kararları yapanlar, tartıan ve biçim verenler, ister parti yöneticisi ve kabine üyesi olsun, ister sadece parlamenter olsun, onlardır. Dolayısıyla siyasal sistemin tıkanıklıını çözecek yegâne merciin parlamento ve parlamenterler olması beklenmektedir. Bunun dıında hiçbir kurumun siyasal sisteme müdahalesi demokratik açıdan kabul edilmemektedir. O halde Türkiye nin siyasal sisteminin tıkanıklıı hakkında ve bu sorunun bugüne kadar etkin biçimde çözülememi olmasının nedenleri konusunda parlamenterler ile ilgili bir boyutun varlıı iddia edilebilir. Türkiye de pek çok sorun gibi parlamenterler de gerektii kadar incelenememitir. Kendisi de eski bir parlamenter olan Kuma, Türkiye de henüz parlamento üzerine geni çaplı ön-çalımalar yapılmadıını, Türkiye de bir parlamento kuramı oluturmak gerektiini ve parlamentonun siyasal kiilii, gücü, devletin öteki kurumlarıyla ilikileri nin aratırılması gerektiini belirtmitir (Kuma,1985;4). Yücekök (1983;50), parlamenter davranı incelenmedii sürece parlamentolarla ilgili bir sürü anahtar soru da cevapsız kalacaktır. Örnein parlamentonun belli bir toplumdaki önemi ve aırlıı parlamentonun yapısından, çounluun hacminden ve 4

14 üyelerin sosyal kökenlerinden baımsız olarak ele alınırsa bazı önemli bulgular gözden kaçırılmı olabilir demektedir. Çalımamızın öznesini oluturan parlamenterler, Türk parlamento sistemi ve geleneinin çerçevesi içinde kavranmaya çalııldıından, tezimizde parlamentonun tarihi ve yapısı ayrı bir bölüm halinde incelenmektedir. Böylece parlamenter davranı ve kimliinin, içinde varolduu kurumla nasıl bir iliki içinde olduu gösterilmeye çalıılmıtır. Parlamentonun toplum içinde en çok siyasal iktidar kullanabilen kurum, Türkiye özelinde siyasal sistemin anahtar kurumu olarak tanımlandıı görülmektedir (aylan,1976;134, Turhan,1991;108, Turan,1993;57). Turhan a göre (1991;108), parlamento kurumunun çözümlenmesi toplumdaki temel iktidar ilikisini ortaya çıkaracaı gibi, toplumsal ayrıcalıkların da gösterilmesini salayacaktır. aylan a göre (1976;151) parlamentoların yapısal nitelikleri, toplumdaki sınıfların örgütlenme ve bilinçlenme derecesini betimliyebilme [sic.] bakımından belli bir önem taımaktadır. aylan, parlamentoya ilikin aratırmalarla ilgili olarak bazı milletvekili ve senatörlerin hem gazeteci, hem çiftçi, hem de tüccar olarak gözüktüü parlamento albümleri nin güvenilirliini sorununu ortaya koymakta ve parlamenterlerin daha yakından tanınmasını salayacak olan anketlerin ve mülakatların gerekliliine iaret etmektedir (1976;156). Parlamento aratırmalarında böyle bir uygulamanın yapılması gereklilii genel bir kabul görmektedir. Parlamenterlere düen görev açısından siyasal sistemdeki tıkanıklıı amanın önünde engel olarak bazı gerekçeler ileri sürülebilir. Parlamenterler, listelerinden seçildikleri partilerin disiplinine tabidirler. Kendi inisiyatifleri ile fazla bir ey yapamazlar. Seçmenlerinin taleplerini karılamak için çok fazla zaman harcarlar. Parlamentoda önerdikleri yasalar gündeme alınmaz, kabul edilmesi zordur, konuma süreleri ve hakları son derece kısıtlıdır. Pek çok sorunla ilgili gereken uzmanlık bilgisine sahip deildirler. Fakat bunların hiçbirinin, parlamenter adayları tarafından parlamentoya seçilmeden önce bilinmeyen eyler olmadıı düünülebilir. Parlamenterlerin etkin çalımalarının önündeki bilinen tüm sorunlara karın, geni halk kitlelerinin sisteme karı duydukları tepkiler ve ikâyetler çözüm için büyük bir toplumsal destek ve baskının varolduu anlamına gelmektedir. Bunca ikâyetçi ve memnuniyetsiz insan varken parlamenterlerin halkın gücüne dayanarak sorun 5

15 çözememeleri, siyasal sistemimizdeki tıkanıklıın parlamenterlik ile ilgili bir boyutunun da olduunu düündürtmektedir. Bir baka deyile siyasal sistem krizinin kaynaklarından biri de bizzat parlamenterlik algısı, mekanizması ve kimlii olabilir. Buradan hareketle çalımanın temel varsayımı Türkiye de milletvekillerinin politika üretecek ve siyasal sistemde etkin rol oynayacak bir konumda olmadıklarıdır. Oysa parlamenterler, basın ve kamuoyunda bunun aksine pek çok sorunun çözülmemesinden sorumlu tutulmaktadırlar ve her seçim döneminde siyasal sorumluluklarının karılıı olan seçilememe bedelini yaygın biçimde ödemektedirler. Kanaatimizce siyasi partilerin genel merkez yönetimleri de bunun farkında olmalıdırlar ve her seçimde çok sayıda yeni aday yüzleri ile seçmenin karısına çıkmakta ve geçen dönemki baarısızlıkları, geçen dönem sahip oldukları milletvekillerinden kaynaklanıyormu gibi davranmaktadırlar. Verili koullarda milletvekillerinin siyasi sistemimiz içindeki rolleri açıkça anlaılmalı ve onlardan büyük beklentiler içinde olunmamalıdır. Bu gerçekletirirse, toplumsal sorunların çözümüne ilikin beklentilerin gerçekte nereye yöneltilmesi gerektiine dair de daha salıklı bir anlayı geliebilir. Bu haliyle parlamenterler kamuoyu karısında siyasal sistemde Coser ın ilevselci çatıma teorisine uygun olarak bir emniyet sübabı mekanizması ilevi görmektedirler. Daha açık bir deyile çatımanın esas kaynaını gizleyen, tepkinin çatımanın esas nedenine yönelmesini engelleyen ve bir emniyet sübabı gibi kamuoyu tepkisinin her seçim döneminde boalmasını salayan bir mekanizma olarak ilev görmektedirler. Bu aratırmanın amacı, yukarıdaki varsayımı kanıtlamaya yönelik olarak bir dizi hipotezi sınamaktır. Türkiye de parlamento ve parlamenterler üzerine yapılmı yayınlara baktıımızda, bilimsel incelemeler, anılar ve denemeler ve bizzat parlamenterlerin yazdıkları ve yaptıkları hizmetleri anlattıkları basılı materyal karımıza çıkmaktadır. Parlamento üzerine yapılmı bilimsel çalımalar özellikle kinci Dünya Savaı nı izleyen yıllarda belirgin bir artı gösterdi. Bunun balıca iki nedeni olduu söylenebilir. Birincisi 1930 lu yıllar Avrupa da totaliter rejimlerin yükseldii ve parlamentonun siyasal rejim içindeki etkisini kaybettii bir dönemi iaret ediyordu. kinci Dünya Savaı nın galipleri demokrasiyi ön plana çıkaran bir siyasal söyleme sahip oldukları için söz konusu dönemde parlamento yeniden deer kazanan bir kurum oldu. kincisi, ilkinin tersine bir eilimle kinci Dünya Savaı nın ardından disiplinli kitle partilerinin 6

16 parlamento üzerindeki etkilerinin artarak devam etmesi ve medyanın siyaset üzerindeki etkisinin artması, güçlü yürütme ihtiyacının ortaya çıkması gibi etmenlerle parlamento ilevsiz gibi görünmeye baladı. Bu durum ilgi çekmekteydi ve parlamentonun siyasal rejim içindeki yerine yönelik çalımaları tevik ediyordu lerin sonlarından itibaren neoliberalizmin egemen siyaset anlayıı haline gelmesi, yürütmenin daha da güçlendirilmesi ve parlamentonun daha etkisiz hale getirilmesi ile sonuçlandı. Biraz da bu nedenle 1980 lerden sonra parlamento üzerine yapılan çalımaların oldukça azaldıı görülmektedir. Fakat 1990 larda parlamento, sosyal bilimcilerin ilgi alanına baka ihtiyaçların dolayımında girmeye baladı. Bu ihtiyaçların ilki, farklı toplumsal kesimlerin bir arada yaayabilmesi için gereken müzakerenin ortak zemininin nasıl yaratılacaı ile ilgiliydi. Böylece kamusal müzakerenin sembolize olduu en önemli kurum olarak parlamentonun demokratiklemesi dikkat çekmeye baladı. kincisi daha genel düzlemde, küreselleme ve Avrupa Birlii gibi ulus-ötesi yapıların gündeme gelmesinin siyasal temsilin geleceinin belirsizletirdii saptamaları üzerine gelimektedir. Parlamenter temsili demokrasinin içinde hayat bulduu en büyük siyasal form olan ulus-devletin aılmakta olduu tespitleri pek çok alanda olduu gibi siyasal temsilde de gelecee dair projeksiyonların yapılmasını davet etmektedir. Çalımamız iki ana kısımdan olumaktadır. Birinci kısım kuramsal çerçeve olarak düzenlenmi, ikinci kısım ise saha aratırması ile elde edilen bulguların deerlendirilmesine ayrılmıtır. Birinci kısmın ilk bölümünde sosyolojik bir ilgi nesnesi olarak temsil üzerine kavramsal ve kuramsal bir tartıma yer almaktadır. Siyasal temsil olgusunun tarihsel geliimi ve kurumsallama sürecinin ana hatları birinci bölümde verilmektedir. Bu bölümde modern parlamentoların ortaya çıkmasından önceki tarihsel evrim ve siyasal temsilin kökenleri ilenmektedir. kinci bölümde, temsili siyasal düzenlerin ortaya çıkmasından sonra siyasal iktidarların kendilerini merulatırmak için bavurduu meruiyet kuramları ilenmektedir. Temsili iktidarın kaynaının ve temsilin biçiminin düzenlenmesinin hangi meruiyet kaynaklarına dayandırıldıı bu bölümde ele alınan konulardır. Liberal, kolektivist ve radikal balıkları altında toplanan temsil kuramlarının yanı sıra siyasi partilerin douu sonrası temsilde yaanan dönüüm ve temsil krizi gibi konular bu bölümde ilenmektedir. Üçüncü bölümde modern toplumun 7

17 bir siyasal alt kurumu olarak parlamentonun yapısı ve ileyii ele alınmaktadır. Bubölüm, parlamento ve parlamenter kavramlarının hukuki ve siyasi çerçevesini açıklıa kavuturmakta ve modern parlamenter temsili sistemlerde parlamentonun hukuki ve siyasi yerini ortaya koymaktadır. Dördüncü bölümde Türk toplumunda siyasal temsil, temsilci ve parlamentonun tarihsel geliim evrelerini ele almaktadır. Günümüz Türkiye sinin tarihten devraldıı parlamento ve siyasal temsil mirasının kendi içindeki evrimi bu bölümde ortaya konulmaktadır. Beinci bölümde Cumhuriyet Türkiye si dönemi içinde parlamentonun siyasal konumu ve parlamenterlerin rolleri tartıılmaktadır. Altınca bölümde genel bir parlamenter kimlii tartıması yapılmakta, Türkiye de politikanın genel özellikleri ve sorunları balamında parlamenterliin karı karıya bulunduu rol modelleri tartıılmaktadır. Bu bölümde parlamenter kimliinin sosyolojik bileenleri analiz edilmekte ve Türkiye de parlamenterliin sosyolojik durumu ele alınmaktadır. Tezin ikinci ana kısmı olan saha aratırması verilerinin deerlendirilmesinde be alt bölüm yer almaktadır. Bu kısma dâhil olan yedinci bölümde aratırmanın yöntem ve teknii açıklanmakta, aratırmanın evreni, örneklemi, amacı, sınırlılıkları ve aratırmada sınanan hipotezler açıklanmaktadır. Sekizinci bölüm, Türk parlamenterinin demografik ve toplumsal özelliklerini ortaya koymaktadır. Bu bölümde parlamenterler üzerine yapılmı her aratırmada karımıza çıkabilecek olan ve hatta Parlamento Albümlerinden dahi bulunabilecek olan bazı bilgilerden farklı olarak, Türk parlamenterlerinin baba meslekleri de dâhil olmak üzere onların içinde yaadıkları toplumsal koullar ve parlamenterlerin siyasal bilinçlerini belirleyen arkaplan özellikleri saptanmaya çalıılmıtır. Dokuzuncu bölüm Türk parlamenterlerinin siyasal temsile ilikin düüncelerini ve etkinlik duygularını ortaya koymaktadır. Böylece parlamenterlerin Türk siyasal sistemi içindeki etkinlik düzeyleri ve temsil algıları bizzat parlamenterlerin verdikleri bilgiler aracılıı ile saptanmaktadır. Onuncu bölüm parlamenterlerin sivil toplum örgütleri ile olan baları üzerinden onların örgütlü toplumsal balarını ortaya koymaktadır. On birinci bölümde ise listelerinden seçildikleri partilerle olan geçmi balarını ve parti içi etkinlik düzeylerini ortaya koyarak parlamenterlerin parlamentodaki etkinlikleri ve Türkiye de politika süreçlerinin kendine özgü özellikleri saptanmaktadır. 8

18 BRNC KISIM SYASAL TEMSL VE PARLAMENTER KML 1. BÖLÜM SYASAL TEMSL KAVRAMI VE TARHSEL GELM nsan hayatında temsil kavramı kadar kapsayıcı ve vazgeçilmez kavramların sayısı herhalde çok fazla olmasa gerektir. Çünkü toplumsal hayat, temsil ile iç içe geçmi olarak yaanmaktadır. Temsil kavramı etimolojik olarak Arapça mesl kökünden gelmektedir ve benzer, benzeik, e anlamındadır (Eyübolu,2004;653). Özne ile nesne, gösteren ile gösterilenin özde olmaması, temsil kavramına hayat veren kaynaktır. Temsilde gösteren gösterileni, özne nesnesini yeniden kurar. Her temsil birer kurgudur fakat toplumun her alandaki örgütlenmesi temsilsiz mümkün olmadıı için temsilin mutlak bir çarpıtma olduunu iddia etmek hayatın yeniden üretimini imkânsızlatırmak demek olacaktır. Siyasal olmayan temsiller siyasal temsilden çok daha eskidir ve özellikle sanatta (resim, tiyatro) ve çeitli dini ritüellerde karımıza çıkar. Temsil, olgunun aslını deil, onun baka bir düzlemde yeniden kurgulanmasını ifade eder. Fakat bir ifadenin temsili nitelik taıyabilmesi için, ifade edilme tarzının ya da yönteminin toplumsal kabul görmesi gerekir (Vergin,2000;312). Bir baka deyile temsilin gerçeklemesi rıza nın (consent) varlıına balıdır. Bu durum hem insanlar arasındaki temsil ilikisinde hem de nesneler dünyasının temsilinde geçerlidir. üphesiz bir aaç, insanların konutuu dilde kendisinin aaç kavramıyla temsil edilmesine itiraz edemeyecektir, fakat aynı nesneyi aaç kavramıyla temsil etme konusunda insanlar arasında toplumsal bir rıza gerçeklemek zorundadır. Çünkü temsil, toplumsal anlamın kurulması ile ilgili bir boyuta sahiptir. Bu açıdan, toplumsal süreçlere önemli bir katkı yapmaktadır (Marshall, 1999;725), toplumsal içerikli bir kavram olmasından dolayı sosyolojinin ilgi alanına girmektedir. Temsil kavramı parlamenterlerin bakalarını siyasi olarak temsil etmesi 9

19 (vekâlet) anlamında, bir ressamın gözlemledii eyi tual üzerinde temsil etmesi (benzerlik) anlamında, bir fotorafın görüntüsü çekilen nesneyi temsil etmesi (çoaltma) anlamında, bir yazarın düüncelerini temsil eden sözü kâıda dökmesi (tekrar) anlamında, bir avukatın müvekkilini mahkemede temsil etmesi (ikame) anlamında ve bir fotokopinin fotokopisi çekilen eyi temsil etmesi (kopyalama) anlamında kullanılmaktadır. Bu anlamlar sistemi içinde temsil, salt sosyoloji deil tüm sosyal bilimler için merkezi önemdedir (Rosenau,1998; ). nsan iletiimi ve algısının hemen her biçiminin doasında temsilin varlıı sözkonusudur. Öznel bir kavram olan temsil, çok sayıda koul ve olaydan etkilenmektedir (Sills,1972;461). Toplumsal ilikiler alanında temsil kavramı üç farklı anlamı karılayacak biçimde kullanılabilir. Birincisi sosyolojide temsili örneklem adıyla bilinen ve kii veya grubun temsil ettikleri daha büyük bir grubun temel karakteristiklerini aynen yansıttıkları anlamdır. Bu anlamda temsil eden, temsil edilenin daha küçük ölçekli bir aynasıdır. Bu anlam, siyasal temsile uyarlanmıtır. Fakat ayna teorisi olarak bilinen bu yaklaım, çeliik çıkar, talep ve beklentilere sahip bir toplumun sınırlı sayıda temsilci tarafından birebir yansıtılmasının mümkün olmadıı biçiminde eletiriler almaktadır (Renwick ve Swinburn,1989;100). kincisi, birey ya da grubun çıkarlarını koruyan aracılık ilevidir. Avukatlar, ticari temsilciler veya büyükelçiler de bir tür temsilcilik yaparlar. Bu temsil türü delegelik sözcüü ile de karılanabilir Çünkü temsil edilen, temsil edeni sıkı biçimde denetleme ve son kararı verme hakkına sahiptir. Bu tür bir temsilde temsilin baarısının ölçütü, temsilcinin temsil edilenler tarafından belirlenmi amaçlara ne ölçüde ulaabildiidir (Birch,1971;15). Örnein ticari bir malı pazarlayan firma temsilcisinin baarısı önüne konan satı kotalarını tutturması ile ölçülür. Üçüncüsü bir tür sözcülüktür. Günümüz parlamenterlik sisteminin dayandıı temel olan bu anlayı Edmund Burke tarafından kurulmutur. Temsilci, bir delegeye oranla davranı ve kararlarında çok daha özgürdür. Bir tür sözcü-temsilcidir (Renwick ve Swinburn,1989;101). 10

20 1.1. Siyasal Temsil Kavramı Cevizci (2000;922), temsil kavramının siyasal anlamını bir kurumun, bir topluluun, bir sosyal grup ya da sınıfın sözcülüünü yapma, onlar adına, çıkarlarını koruma amacıyla hareket etme olarak bildirmektedir. Temsil eden ile edilen özde deildir ve aralarında belli bir mesafe ve farklılık vardır. Temsilin siyaset düünürlerinin ilgi alanına girmesi sözkonusu farklılıın en aza indirilmesinin yolları ile ilgili olagelmitir (Vergin,2000;312). Temsil eden-edilen ayrımının siyasal sonuçları, Rousseau dan Arendt e ve Bourdieau ya kadar sosyal felsefeciler ve sosyologların ele aldıkları konulardan biri olmutur. (Vergin,2000;312). Bir siyasal temsilci, bir siyasal sistem içinde gelenek veya hukuk tarafından kendisine temsilci rolü veya statüsü verilmi bir kimsedir (Birch,1971;18). Fakat tarihsel süreçte ve farklı toplumsal pratiklerde, temsil kavramının siyasal anlamına farklı biçimler yüklenegelmitir. Örnein biçimci bir yaklaımla, temsil bir tür yetki devri olarak anlaılabilir. Betimleyici bir yaklaımla temsilcilerin toplumu bir ayna gibi yansıtması gerektii savunulabilir. Sembolik bir yaklaımla, temsil kiiselletirilebilir. Nitekim modern siyasal temsilin ortaya çıkmasından önce farklı siyasal temsil uygulamaları görülmütür. Siyasi temsil, iktidarın sahibiyle iktidarın kullanılması arasındaki baı aaıdan yukarı doru kurar (Sarıca,1969;181). Temsilin olduu yerde iktidarın tanımlanması aaıdan, yani halktan balar. Temsil eden, kendi varlıını temsil ettiklerine gönderme yaparak kurar. Kralın Tanrı ya da onun yeryüzündeki gölgesi sayıldıı yönetimlerde siyasal temsil yoktur. Çünkü bu uygulamada temsil eden-edilen ilikisi iktidarı nitelemez ve iktidarın meruiyeti yukarıdan aaıya doru kurulur. Bu rejimlerde padiah, kral ya da firavun tebaasını temsil etmez çünkü onların sahibidir. Bunun aksine temsilin temel karakteristii yurttalar ile siyasal karar alıcılar arasında arabuluculuk yapmak olduundan, temsili bir demokrasi ile de zıtlık ilikisi içindedir (Brennan ve Hamlin,1999;109). Siyasal temsil, bir toplumun ekonomik ve sosyal düzeniyle çeitli balantılara sahiptir. Temsili rejimin ortaya çıktıı toplumların ortak özellikleri güçlü bir feodal üretim biçiminin, toprak sahibi bir kilise örgütünün ve ticaret burjuvazisinin varlııdır. 11

21 Özellikle Fransa ve ngiltere de kralın karısında üretim araçlarına (topraa) sahip güçlü sınıfların olması nedeniyle (derebeyleri ve kilise), kral, asker, para vs. konularında temsili rejime giden bir danıma sürecini uygulamak zorunda kalmıtır. Temsil, gerçekliin bir parçasıymı izlenimi yarattıı için eletirilmitir. mgeler karmaık fikirleri, özellikle görünüte basit olan anlamlar eklinde sınıflandırır; bu yüzden çeliki ve ikirciklii reddedilir ve temsiller, yine de gerçek olarak kabul edilen mite benzer eyler haline gelir (Marshall,1999;726). Gösterenin gösterileni yeniden kurması bazen gösterenin kendisini gösterilen yerine koyması ile sonuçlanabilmektedir. Bu durum özellikle iktidar ve güç kullanımı ile balantılı olarak siyasal temsil süreçlerinde karımıza çıkmaktadır. Siyasal temsil kavramı da bazı sorunlar taır hatta bizatihi kendisi sorunludur. Örnein, temsilin hangi temel üzerinde gerçekleecei (corafya, cinsiyet, sınıf, meslek vs.), kimlerin temsil edecei (temsil etme yeterliliinin artları) ve temsil edenle edilen arasındaki ilikinin ne türden olacaı sorularının cevapları temsil kavramının kendi içinde yoktur. Üstelik bu soruların bir tek ve üzerinde uzlaılmı bir cevabı da yoktur. Çünkü toplumsal farklılamanın artması toplumun temsil edilmesini giderek güçletirir. Her toplumsal kesimin ve her rejimin kendisini ön plana çıkaran temsil talepleri olabilmektedir. Siyasal temsil, Hobbes un savunduu gibi temsil edilenin temsilciye sonuçları kendisini de balayacak bir ekilde yetki devretmesi olarak mı anlaılacaktır? Yoksa temsil yetkisinin kullanılmasının sonuçlarından sadece temsilci mi sorumlu olacaktır? Temsil düzeyi, toplumdaki ya, din, ırk veya mesleklerin matematiksel oranlarını bir ayna gibi yansıtmak anlamına mı gelecektir? Bazen kitlelerin karizmatik bir liderle kendilerini özdeletirdikleri, onun kendilerini eksiksiz biçimde temsil ettiine inandıkları görülmektedir. Bu durumun temsil kavramıyla badamadıı söylenebilir mi? Temsilcinin temsil yeterlilii ne ile ölçülecektir? Temsil ettii kitlenin çıkarlarını yansıttıı nasıl belli olacaktır? Kısacası temsilin geçerlilik ölçütü nedir? Sinemada bir baka ahsı canlandıran aktör veya aktriste ödül verilirken onun canlandırdıı yani temsil ettii karaktere çok yakın bir rol oynadıı düünülmektedir. Oyuncunun temsil ettii karakter çou zaman hayali bir ahıstır ve kendisini temsil eden aktöre itiraz etmesi söz konusu deildir. Kaldı ki temsil edilen ahıs gerçek bir kii olsa ve kendisini 12

22 canlandıran aktöre itiraz etse bile bu toplumsal bir sorun olmaz. Oysa siyasal açıdan temsil edilenler hem gerçektirler hem de son derece heterojen bir kitle olutururlar. Bu durumda temsil edenlere ödül verdirecek denli baarılı bir temsilin gerçeklemesinin koulları asla olumayacaktır. Fakat yukarıda belirtilen sorulara getirilen cevaplar, bazı ortak özellikleri bakımından iki farklı teorik yaklaıma (liberal ve kolektivist) indirgenebilirler. Buna karın her iki yaklaım da kendi içlerinde temsilin gerçeklemesine ilikin önerdikleri uygulamalar açısından homojen deildirler. Temsil edenlerin temsil edilenleri olabildiince geçerli biçimde temsil edebilmesinin iki yolu olduu düünülmütür: Birincisi, temsil mekanizmalarına temsil edilenleri en yüksek örneklem düzeyinde yansıtmaktır. Bu yolun esas sorunu hangi ölçünün kullanılacaıdır. Öte yandan temsiliyet ölçüsü olarak ya, cinsiyet, meslek vs. deikenlerin esas alınması ciddi handikaplar taımaktadır. Çünkü her siyasi partinin içinde sayılan deikenleri taıyan bireyler bir arada bulunurlar. Bir baka deyile partileri birbirinden ayıran özellik onların üye ve taraftarlarının yaları, cinsiyetleri, meslekleri veya ikamet ettikleri yer deildir. Sacı partilerde içi, çiftçi ve toplumun dier dar gelirli kesimlerinden pek çok üye ve taraftar bulunabilirken, solcu partilerde de varlıklı pek çok üye ve taraftara rastlanabilir. Aynı ekilde mesleklerin temsilini savunan korporatist yaklaım da sorunlar taımaktadır. Her meslek grubu içinde her görü, düünce ve ideolojinin mensuplarına rastlanabilir. Bu açıdan meslekler, çıkarları birbirinden ayıran gerçek deikenler deildirler. Kanımızca temsil esas olarak çıkarların temsilidir ve çıkarlar ile ideolojiler açısından ele alınmalıdır. Parlamenter temsil, bölge esasına göre ve o bölgede oturan insanların nicel durumuna göre belirlenmektedir. Böylece herhangi bir il den seçilen parlamenterin o ili temsil ettii söylenmektedir. Parlamenter o ilin nesini temsil etmektedir? O ilde oturanların isteklerinin belirgin ve ortak olması öyle dursun, aynı istekleri ileri sürenlerin dahi çeliik tutumlara sahip olabildikleri bilinmektedir (Turan,1976;171). Temsil kavramının bu sorununu amanın bir yolu olarak, geni toplulukların çıkarlarının temsili anlayıı ileri sürülebilir. Fakat çıkarların nasıl belirlenecei ve önceden bilinip bilinemeyecei soruları da bu anlayıın ardından gelmektedir. Toplumda farklı gruplara balı olarak farklı çıkarlar olduuna göre bunların hangilerinin ve hangi aırlıkta temsil edilecei de ayrı bir sorundur. Örnein korporatist 13

23 açıdan bakılırsa, çıkar farklılıklarının temelinde meslek ayrımlarının olduu ve mesleklerin temsil edilmesi gerektii savunulabilir. Seçmenleri karısında parlamenterlerin hangi rolü oynamaları gerektii konusu siyaset bilimindeki sürekli tartımalardan biridir (Shively,1993;255). Temsilci temsil görevini yerine getirirken nasıl davranacaktır? Temsil ettii kitleyle sürekli en geni biçimde iliki içinde olan ve onların taleplerini yansıtan biri mi olmalıdır yoksa bir kez seçildikten sonra kendi kanaatlerine ve partisinin ilkelerine uygun biçimde hareket eden biri mi olmalıdır? Temsilcilerin, temsil ettii kiilerin, devletin, partilerinin, hatta bizzat sahip oldukları deerlerin çıkarları arasında bir ihtilaf ortaya çıktıında, birçok zaman parti çıkarları ve partiye sadakatin aır bastıı görülmektedir (Yayla, 1998;186). Parlamenter rolünün tarihsel bir evrim geçirdiini ve günümüzde de hem toplumdan topluma belirli farklılıklar gösterdiini hem de halen dinamik bir süreç olarak görülmesi gerektiini belirtmek gerekir. Siyasal temsilde, her ne kadar pratik gayelerle genel olarak bölgevi esas uygulanmısa da, bölgelerin menfaatlerinin deil, fert olarak kiilerin temsil edilmesi üzerinde bir esas anlama vardır (Mayo,1964;80 81). Bu sistemde menfaatlerin temsili veya fonksiyonel temsil seçim sistemi bakımından reddedilir. Bunun yerine bölge esasına göre seçimler yapılır ve temsilciler ahısları temsil ederler (Mayo,1964;84). Bunun nedeni menfaatlerin ölçülemeyii fakat oyların sayılabilirliidir Temsilin Sınırlılıkları Bazı yaklaımlar, temsil kavramının taıdıı sorunlar bir yana, bizatihi temsil olgusunun bir yanılsama olduunu ve ontolojik olarak reddedilmesi gerektiini savunmulardır. Temsile yönelik birçok eletiri içinde öne çıkanlardan biri elitistler tarafından dile getirilmitir. Elitizmin önde gelen teorisyenlerinden olan Mosca ya göre, uygarlıın douundan beri, en ilkelinden en ilerisine kadar bütün toplumlarda birisi iktidarda ve egemen, dieri de bunun dıında olan iki sınıf vardır. Mosca nın seçkin tanımında vurgulanan ilk özellik, bunun örgütlü oluudur. Buna göre azınlık, örgütlü ve 14

24 birlemi bir aktör olarak örgütsüz çounluk üzerinde kaçınılmaz ekilde egemendir. Azınlık iktidarı, çounluun her bir üyesi için karı konulmaz niteliktedir. Çünkü örgütlü azınlık karısında hepsi ayrılmı durumdadır. Dier yandan azınlık, sırf azınlık olması nedeniyle örgütlüdür. Ortak bir planla hareket eden yüz kii, uzlaamamı bin kiiyi yener. Bin kii deil de yalnızca yüz kiiden oluan birinci grup (azınlık), sırf bu nedenle daha kolay ortak hareket etmektedir. Bunun sonucu olarak, siyasal birlik ne kadar büyük ise, yönetilen çounlua oranla yönetici azınlık daha küçüktür, çounluun örgütlü azınlıa karı koyabilmesi de o kadar zordur. Mosca iktidardaki örgütlü azınlıa siyasal sınıf adını verir (Güngör,2001;3 4). Mosca, demokratik temsilin ve kurumların bouna olduunu savunur. Ona göre, temsilci, temsil edileni kandıran bir kiidir ve bunun böyle olması önlenemez bir zorunluluktur (Vergin,2000;315). Temsilin mümkün bir olgu olmadıı Kropotkin gibi anaristler tarafından da savunulmutur. Özünde insanlar arası tüm otorite ilikilerini reddeden anarizm, buna balı olarak devlet kurumunu, toplumu yasalarla yönetmeyi ve kukusuz temsili süreçleri ontolojik olarak reddeder (Kropotkin,2003;131). Temsile yönelik köktenci eletiriler arasında Nietzsche nin dile getirdikleri, günümüzde postmodernizm üzerinden etkili bir biçimde dile getirilmektedir. Postmodernizmin pek çok temel tezinde olduu gibi temsilin reddinin de kökleri Nietzsche ye dayandırılmaktadır. Cevizci (2000;922), modern düüncenin en önemli konularından biri olarak gördüü temsil eden-edilen, özne-nesne ve gösterge-gösterilen ikiliini varsayan temsil kavramının ilk kez Nietzsche tarafından sorgulandıını belirtmektedir. Nietzsche nin demokratik temsile karı çıkmasının esas nedeni, onun bu tarz bir temsilin toplumda sayıca çok olan güçsüz ve vasati bireylerin güçlü, yaratıcı ve olaandıı bireyler üzerinde tahakküm kurmalarına imkân saladıı inancıdır (Cevizci,2000;922). Bu anlayı Nietzsche nin üstinsan düüncesinden kaynaklanmaktadır. Temsil yoluyla sayıca çok olan zayıflar seslerini daha çok duyurabileceklerdir. Dolayısıyla temsil, doru bir uygulama deildir. Bilindii gibi Nietzsche aristokrasiyi savunur ve seçkincidir. Demokrasiye ve halkın geni kesimlerinin toplumsal kararlara katılmasına bir olanak alanı açmasından dolayı temsil sistemine karıdır. 15

25 Temsil eletirisine kaynaklık etmi baka düünürler de vardır. Wittgenstein ın temsile karı çıkma nedeni, herhangi bir gerçeklii dille temsil etmenin imkânsızlıını savunmasıdır. Heidegger, batılı temsili demokrasi ile kout olan demokratik bireycilik, rasyonalizm, ileri teknoloji, yönetim toplumu, kapitalizm ve iradecilie karı çıkmıtır. Barthes, sözcüklerin dünyayla sınırsız hiçbir ilikileri olmayan simgesel temsillerden ibaret olmadıını savlamıtır (Rosenau,1998;157). Anarizmin teorisyenlerinden Kropotkin e göre hiç kimse bir bakasının yaadıı yaamı aynen yaayamayacaı için kimse kimseyi temsil de edemez (enel,1993;270). Bu açıdan postmodernistlerin temsili ele alı biçiminin anarist bir karakter taıdıı saptanabilir. kinci Dünya Savaı sonrası yeniden yapılanan Avrupanın yaadıı hızlı deiim, modernlemenin sorgulanması eilimini güçlendirdi. Fakat bu sorgulama Marksizm cephesinden deil, 1960 ların ardından gelen siyasal umutsuzluk ve moral bozukluu ortamında postyapısalcılık ve postmodernizm tarafından üstlenildi. Postmodernistler, modernliin özgürletirici deil, boyun edirici, ezici ve baskıcı bir yapısı olduunu savundular (Rosenau, 1998;25) olayları sırasında örenciler, üniversite sistemini bürokratik yapısı, uzlamacılıı dayatması ve yapay akademik bölmelenmilii nedeniyle eletirdiler. Aynı zamanda üniversiteyi kapitalist toplumun baskıcılıının mikro düzeydeki görünümü olarak analiz ettiler. Örenci ve içilerin bu mücadele sırasında temellerini attıı bu görüler Foucault ve dierlerince iktidar-bilgi balantısının teorisi olarak ele alınıp ilendi (Best ve Kellner, 1998;41). Postmodernlik teorisyenleri (Baudrillard, Lyotard, Harvey vb.) bilgisayarlar ve medya gibi teknolojilerin, yeni bilgi biçimlerinin ve toplumsal-ekonomik sistemdeki deiimlerin bir postmodern toplumsal oluum ürettiini iddia eder. Baudrillard ve Lyotard bu gelimeleri yeni enformasyon, bilgi ve teknoloji biçimleri çerçevesinde yorumlarken, Jameson ve Harvey gibi neo-marksist teorisyenler ise postmoderni, sermayenin dünya çapında daha yüksek bir derecede nüfuz salaması ve homojenlemesinin damgasını taıyan kapitalizmin daha yüksek bir aamasının geliimi çerçevesinde yorumlamaktadır. Bu süreçler aynı zamanda artan bir kültürel parçalanma, mekân ve zaman tecrübesinde deiimler ve yeni yaantı, öznellik ve kültür tarzları üretiyor (Best ve Kellner, 1998;16). 16

26 Konumuz açısından önemli olan postmodernizmin siyasette ve özellikle siyasal temsil sorununda nasıl bir tutum aldııdır. Bu nedenle önce kısaca postmodernistlerin siyasete dair yaklaımlarını ele alıp ardından siyasa temsile ilikin eletirilerine göz atmak yararlı olacaktır. Modern politikayı karakterize eden unsurların siyasi partiler, parlamento ve sendikal mücadeleler olduu söylenebilir. Modern politika makro (ulusal ölçekli), iktidara dönük ve kurumsal niteliktedir. Postmodernistler ise yerel, mikro ve kurumsal olmayan politik yaklaımlara deer vermektedirler. Postmodernizmin öncelikli eletiri konularından biri, anlamın veya hakikatin, kendilerini ileten temsilleri öncelediini ve belirlediini savunan klasik temsil teorisidir. Bu teorinin post-modern felsefede toplumsal normativiteyle ilintilendirilmesinden ötürü, temsilin eletirisi siyasal bir deer kazanır (Ryan,1994;298). Temsile yönelik postmodernist eletiri temsilin bir eyi, kiiyi, yeri ya da zamanı baka bir ey, kii yer ya da zaman olarak (ya da baka bir ey vs. nin içinde) yeniden sunmayı (re-presenting) içermesidir; ve bu aktarımın içerik kaybı ya da niyet ihlali olmaksızın yapıldıı varsayılır (Rosenau,1998;156). Siyasal temsile ilikin sorunlar, dünyaya modernist bir açıdan bakıldıında anlamlı hale gelmektedirler. Postmodernistler ise temsili, özünde imkânsız bir konu, bir yanılsama olarak görmekte ve bütünüyle reddetmektedirler. Dünyanın algılanması söyleme ve toplumsal olarak ina edilmi bir öznellie dayalı olduu için temsil imkânsız bir varsayımdır. Dolayısıyla sosyal ve siyasal bilimlerin gündeminin postmodernist etkiler altında kaldıı dönemler boyunca temsilin gerçeklemesine ve temsil adaletine ilikin konular hızla gündemden dümülerdir. Post-yapısalcı teorinin önde gelen düünürlerinden olan ve yaptıı çalımalarla postmodernist teoriye önemli katkılar salamı olan Foucault, temsil pratiinin son 300 yılını incelemitir. Buna göre, temsil yüzyıl arasında yansız, nesnel, bilinçli ve evrensel bir düünce olmakla birlikte, 19. yüzyılın baından itibaren, özne olarak insanın douuyla birlikte, karmaıklamı ve belirsizlemitir. Foucault ya göre 19. yüzyıldan itibaren temsilin özne ve nesnesi arasındaki ikilik kaybolmu, temsilin öznesi ve nesnesi birlemi ve ortaya sahici olmayan bir temsil çıkmıtır. Postmodernistler de ite bu temelden hareketle, temsilin sıkıcı, aldatıcı, saygısız ve tahrif edici olduunu öne sürerler. Temsil, onlara göre, hem siyasi hem de sosyal, kültürel, epistemelojik ve dilsel 17

27 anlamda, keyfi bir eydir. Temsilin kötü ve tehlikeli bir ey olduunu öne sürerken, onu hâkimiyet ve tahakkümle özdeletiren postmodernistlere göre, aldatıcı, mekanik ve sahtekârca olan temsil, sadece çarpıtmaya iaret eder (Cevizci,2000;922). Temsilin savunucuları anlam ya da hakikatin onu gösteren temsillerden önce geldiini varsaymaktadırlar. Oysa postmodernistlere göre bunun tersi geçerlidir: Temsil, yansıttıı varsayılan hakikati kendisi yaratır (Rosenau,1998;160). Bir baka deyile temsil edilen temsil edeni oluturmaz, temsil eden temsil edileni ina eder. Bunun nedeni postmodernistlerin nesnel bir dı dünyanın varlıını kabul etmemeleridir. nsan algılarından baımsız bir dı dünya olmayınca onun temsil edilmesi de imkânsız hale gelir. Fakat temsile yönelik postmodernist eletirinin esas kaynaı farklılık sorunu ile balantılıdır. Temsil edebilmek için içinde sayısız farklılıklar barındıran gösterilenleri, kategorize etmek, sınıflandırmak ve birletirmek arttır. Çünkü gösterilenlerin ancak ortak özellikleri temsil edilebilir. Oysa postmodernistler bunu bir tektipletirme olarak görürler. Farklılıın benzerlikten daha önemli ve deerli olduunu savundukları için temsilin benzetiriciliine tepki duyarlar. Postmodernist temsil eletirisinin politik sonucu, hiç kimsenin veya grubun hiç kimse veya grup adına konuamaması, herkesin kendi hesabına konumasıdır. Bu ise temsili demokrasinin en önemli varlık nedenlerinden biri olan tüm toplumun bir arada konuamayacaı biçimindeki çıplak gerçee gözlerini kapamak ve hiçbir seçenek önermeden bırakmak anlamına gelmektedir Modern Parlamentonun Douundan Önce Siyasal Temsil ve Temsilcilik 1 Modern parlamento ile onun daha önceki toplumsal formasyonlarda karımıza çıkan köklerini birbirinden ayırmak gerekmektedir. Çünkü aaıda ayrıntılı olarak ele alınacak olan, kralların kendi çıkarlarını gerçekletirmelerinin taktik bir aracı olarak 1 Temsil ile demokrasi özde deildirler. Bir baka deyile bir yerde temsilin olması orada demokrasinin olduunun garantisi olmadıı gibi, temsilin olmaması da demokrasinin olmadıı anlamına gelmez. Temsil ile demokrasi arasında parlamentarizmin kurduu özdelik, tarihin belli bir aamasında burjuvazinin iktidar ihtiyaçları ile balantılı olarak hayat bulmutur. Bu nedenle tarihteki ilk temsil deil demokrasi uygulaması olan Antik Yunan demokrasisinden burada söz etmemeyi tercih ediyoruz. Antik Yunan sitelerinde yurttalık hakkına sahip olanlar kimseyi temsil etmez, kendileri adına ve kendileri için oy kullanırlardı. 18

KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ

KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ YAPI Madde 1. Koç Üniversitesi Sosyal Bilimler Kulübü, kısa adıyla K.Ü.S.B., Koç Üniversitesi örenci kulüpleri tüzüüne balı ve Koç Üniversitesi örencilerinin

Detaylı

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM KTAP NCELEMES GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM Editörler: Arif Altun ve Sinan Olkun Orhan KARAMUSTAFAOLU Yrd.Doç.Dr., Amasya Üniversitesi, Eitim Fakültesi, Dekan Yrd., AMASYA

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Türkiye de Bölgesel Kalkınmanın Aracı Olarak Kalkınma Ajansları: zmir Kalkınma Ajansı Örnei Ergüder Can zmir Kalkınma Ajansı Giri: Türkiye de dier ülkeler gibi bölgelerarası hatta bölgeler içinde kalkınma

Detaylı

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER *

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER * MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER * Prof. Dr. lknur OKATAN *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öretmeni Yetitirme Sempozyumu Bildirisi SDÜ, 7-10 Nisan 2004, Isparta Sunu Sayın Bakan

Detaylı

BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI

BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI Belediyelerin görevlerini etkin ve verimli bir ekilde yerine getirebilmeleri için ihtiyaç duydukları optimal (ihtiyaçtan ne fazla ne de az) kadronun nicelik ve

Detaylı

stanbul, 11 Ekim 2004 2004/1021

stanbul, 11 Ekim 2004 2004/1021 TÜRKYE SERMAYE PYASASI ARACI KURULULARI BRL Büyükdere Cad.No:173 I. Levent Plaza A-Blok Kat:4 34394 I. Levent-stanbul Tel : (212) 280 85 67 Faks : (212) 280 85 89 www.tspakb.org.tr stanbul, 11 Ekim 2004

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

KATILIMCI YEREL YÖNET M ANLAYI INDA. H.Burçin HENDEN. Özet. Uluslararası nsan Bilimleri Dergisi ISSN: 1303-5134

KATILIMCI YEREL YÖNET M ANLAYI INDA. H.Burçin HENDEN. Özet. Uluslararası nsan Bilimleri Dergisi ISSN: 1303-5134 Uluslararası nsan Bilimleri Dergisi ISSN: 1303-5134 www.insanbilimleri.com 02.01.2005 KATILIMCI YEREL YÖNETM ANLAYIINDA E-BELEDYECLN YER VE ÖNEM H.Burçin HENDEN Özet 21. yüzyılın yönetim felsefesi Verimlilik,

Detaylı

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI AMERKA BRLEK DEVLETLER SAYITAYI Yazan: Dawid M. WALKER Çeviren: Müslüm PARLAK Amerika Birleik Devletleri Sayıtayı, Birleik Devlet yönetiminin yasama bölümü içerisinde yer alan baımsız bir kurumdur. Genellikle

Detaylı

ÜNVERSTELERN GÖREVLER

ÜNVERSTELERN GÖREVLER ÜNVERSTELERN GÖREVLER VE YENDEN YAPILANMA Günümüz Türkiye sini gelecee taıyanlar i adamlarıdır. Ancak, i hayatının gayretleri Türkiye yi belli bir sınıra kadar ilerletebilir. Eer Türkiye, kaybettii bilimin

Detaylı

Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması

Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması Giri Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması Taner Kavasolu Devlet Planlama Tekilatı Kalkınma Planlarımızda, ülke corafyasında ve kesimler arasında dengeli bir gelime salanması hedefi, ülke ekonomisi için

Detaylı

BOYASAN TEKSTL SANAY VE TCARET ANONM RKET Sayfa No: 1 SER:XI NO:29 SAYILI TEBLE STNADEN HAZIRLANMI YÖNETM KURULU FAALYET RAPORU 31 MART 2010 TBARYLE

BOYASAN TEKSTL SANAY VE TCARET ANONM RKET Sayfa No: 1 SER:XI NO:29 SAYILI TEBLE STNADEN HAZIRLANMI YÖNETM KURULU FAALYET RAPORU 31 MART 2010 TBARYLE Sayfa No: 1 A- 1-RAPORUN DÖNEM : Faaliyet raporu, BOYASAN A. nin MART/2010 yılı faaliyetlerini kapsar. 2-ORTAKLIIN ÜNVANI : BOYASAN TEKSTL SANAY VE TCARET A.. 3-DÖNEM ÇNDE YÖNETM VE DENETM KURULUNDA GÖREV

Detaylı

Taıt alımlarının ette tüketim endeksi kapsamında izlenmesi hakkında bilgi notu

Taıt alımlarının ette tüketim endeksi kapsamında izlenmesi hakkında bilgi notu Taıt alımlarının ette tüketim endeksi kapsamında izlenmesi hakkında bilgi notu ette tüketim endeksi, ekonomideki tüketim eilimlerini kartla yapılan tüketimi baz alarak incelemektedir. Bu nedenle, endeks

Detaylı

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları PA 101 Kamu Yönetimine Giriş (3,0,0,3,5) Kamu yönetimine ilişkin kavramsal altyapı, yönetim alanında geliştirilmiş teori ve uygulamaların analiz edilmesi, yönetim biliminin

Detaylı

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ..i. İÇİNDEKİLER.iii. KISALTMALAR..ix GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM DEMOKRASİ - VESAYET: TEORİK VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ..i. İÇİNDEKİLER.iii. KISALTMALAR..ix GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM DEMOKRASİ - VESAYET: TEORİK VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE iii İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ..i İÇİNDEKİLER.iii KISALTMALAR..ix GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM DEMOKRASİ - VESAYET: TEORİK VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE 1.1. DEMOKRASİ TEORİSİNİN KAVRAMSAL ÇÖZÜMLENMESİ VE TARİHSEL GELİŞİMİ...9

Detaylı

OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA ETKS

OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA ETKS Bu aratırma 2005 yılında 1. Uluslararası zmir Özel Eitim ve Otizm Sempozyumu'nda poster bildiri olarak sunulmutur. OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA

Detaylı

BÜLTEN. KONU: Mükelleflerin zahat (Özelge) Taleplerinin Cevaplandırılmasına Dair Yönetmelik Yayınlanmıtır.

BÜLTEN. KONU: Mükelleflerin zahat (Özelge) Taleplerinin Cevaplandırılmasına Dair Yönetmelik Yayınlanmıtır. Kültür Mah. 1375 Sk. No:25 Cumhuruiyet hanı K:5 35210 Alsancak - zmir-turkey Tel : + 90 232 464 16 16.. Fax: + 90 232 421 71 92. e-mail : info@psdisticaret.com..tr BÜLTEN SAYI :2010-044 Tarih: 31.08.2010

Detaylı

TÜS AD YÖNET M KURULU BA KANI ARZUHAN DO AN YALÇINDA IN GLOBAL L DERL K FORUMU AÇILI KONU MASI. 11 Mayıs 2007 Bahçe ehir Üniversitesi, stanbul

TÜS AD YÖNET M KURULU BA KANI ARZUHAN DO AN YALÇINDA IN GLOBAL L DERL K FORUMU AÇILI KONU MASI. 11 Mayıs 2007 Bahçe ehir Üniversitesi, stanbul TÜRK SANAYCLER VE ADAMLARI DERNE TÜSAD YÖNETM KURULU BAKANI ARZUHAN DOAN YALÇINDA IN BAHÇEEHR ÜNVERSTES GLOBAL LDERLK FORUMU AÇILI KONUMASI 11 Mayıs 2007 Bahçeehir Üniversitesi, stanbul Deerli katılımcılar,

Detaylı

TÜLN OTBÇER. Seminer Raporu Olarak Hazırlanmıtır.

TÜLN OTBÇER. Seminer Raporu Olarak Hazırlanmıtır. TÜLN OTBÇER Seminer Raporu Olarak Hazırlanmıtır. Ankara Hacettepe Üniversitesi Mayıs, 2004 ! - " $ - "%%&%$ - "%' $ - "(%' $ - "( ) (* $+,( $ - ") (',( $ - "- %./$ 0 1*&/1(2, %("%. 3/1(4""3%(/1-( /32 $$

Detaylı

Giresun Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı İletişim Bilimleri Doktora Programı Ders İçerikleri

Giresun Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı İletişim Bilimleri Doktora Programı Ders İçerikleri Giresun Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı İletişim Bilimleri Doktora Programı Ders İçerikleri İLTB 601 İletişim Çalışmalarında Anahtar Kavramlar Derste iletişim çalışmalarına

Detaylı

ÖRETMEN ADAYLARININ ALGILADIKLARI LETM BECERS DÜZEYLERNN NCELENMES

ÖRETMEN ADAYLARININ ALGILADIKLARI LETM BECERS DÜZEYLERNN NCELENMES Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 123-135 123 ÖRETMEN ADAYLARININ ALGILADIKLARI LETM BECERS DÜZEYLERNN NCELENMES Mehmet Arif ÖZERBA Gazi Üniversitesi

Detaylı

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ Yazarlar Prof.Dr.Önder Kutlu Doç.Dr. Betül Karagöz Doç.Dr. Fazıl Yozgat Doç.Dr. Mustafa Talas Yrd.Doç.Dr. Bülent Kara Yrd.Doç.Dr.

Detaylı

MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES

MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES 1. GR Yrd.Doç.Dr.Cansevil TEB *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden

Detaylı

Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan

Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. Ödenmi Sermaye: 11.173.366 YTL. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan Sayfa No:

Detaylı

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK TürkİYE KADIN DERNEKLERİ FEDERASYONU Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu 1976 Yılında kurulmuş ülke genelinde 50.500 üyesi

Detaylı

T.C. BÜYÜKÇEKMECE BELEDYES

T.C. BÜYÜKÇEKMECE BELEDYES Sayfa No 1 / 23 Sayfa No 2 / 23 PERFORMANS YÖNETM Gözlem ve Takip (kontrol ) Hedefleri konusunda nereye kadar ulatıklarını, gelitiklerini düzenli olarak sorun, takip edin htiyaçlarını belirleyin Gözlem

Detaylı

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM Dr. Ayhan HELVACI *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik

Detaylı

KÜRESELLEEN DÜNYADA YETKN ETM

KÜRESELLEEN DÜNYADA YETKN ETM !"#$#%$#%&$#' #$$ KÜRESELLEEN DÜNYADA YETKN ETM Doç. Dr. Rıfat Miser Ankara Üniversitesi Eitim Bilimleri Fakültesi Öretim Üyesi ÖZET Günümüzde küreselleme kavramından çok sık söz edilmektedir. Bunun nedeni,

Detaylı

Yazılım Süreç yiletirmede Baarı Faktörleri

Yazılım Süreç yiletirmede Baarı Faktörleri Yazılım Süreç yiletirmede Baarı Faktörleri Seçkin TUNALILAR Doç. Dr. Onur DEMRÖRS ASELSAN A., Mikroelektronik, Güdüm ve Elektro-Optik Grubu, Görüntü leme Müdürlüü, 6, Akyurt, Ankara Orta Dou Teknik Üniversitesi,

Detaylı

DI TCARET HADLERNDEK DEMN CAR LEMLER DENGES VE GSYH ÜZERNE ETKLER (1987-2006)

DI TCARET HADLERNDEK DEMN CAR LEMLER DENGES VE GSYH ÜZERNE ETKLER (1987-2006) DI TCARET HADLERNDEK DEMN CAR LEMLER DENGES VE GSYH ÜZERNE ETKLER (-2006) Zafer YÜKSELER Danıman 10 Austos 2007 1. Giri: hracat ve ithalat fiyat endekslerindeki farklı deiimler, yıllar itibariyle dı ticaret

Detaylı

SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES

SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 209-222 209 SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES Erturul USTA Ahi Evran Üniversitesi,

Detaylı

ETK LKELER BANKACILIK ETK LKELER

ETK LKELER BANKACILIK ETK LKELER ETK LKELER Türkiye Bankalar Birlii tarafından hazırlanan ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu nun 15 Haziran 2006 tarih ve 1904 sayılı kararlı ile yayımlanan Bankacılık Etik lkeleri Bankamız tarafından

Detaylı

ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER *

ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER * ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER * Ara.Gör.Ilgım KILIÇ *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öretmeni Yetitirme Sempozyumu

Detaylı

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. SİYASAL PARTİLER Siyasi Parti Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. Siyasi partileri öteki toplumsal örgütlerden ayıran

Detaylı

ELEKTRK MÜHENDSLER ODASI MESLEK Ç SÜREKL ETM MERKEZ YÖNETMEL

ELEKTRK MÜHENDSLER ODASI MESLEK Ç SÜREKL ETM MERKEZ YÖNETMEL ELEKTRK MÜHENDSLER ODASI MESLEK Ç SÜREKL ETM MERKEZ YÖNETMEL Amaç Madde 1: Bu Yönetmeliin amacı; meslekteki bilimsel, teknolojik gelimelerle ve uygulama alanları ile ilgili olarak Üye Mühendislere verilecek

Detaylı

BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI

BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan: BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI MADDE 1 01/11/2006 tarihli ve 26333 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüe

Detaylı

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R İ Ç İ N D E K İ L E R ÖN SÖZ.V İÇİNDEKİLER....IX I. YURTTAŞLIK A. YURTTAŞLIĞI YENİDEN GÜNDEME GETİREN GELİŞMELER 3 B. ANTİK YUNAN-KENT DEVLETİ YURTTAŞLIK İDEALİ..12 C. MODERN YURTTAŞLIK İDEALİ..15 1. Yurttaşlık

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı

KTSAD LETMELRE DAHL MENKUL KIYMETLERN DEERLEMES. Bülent AK Ba Hesap Uzmanı

KTSAD LETMELRE DAHL MENKUL KIYMETLERN DEERLEMES. Bülent AK Ba Hesap Uzmanı KTSAD LETMELRE DAHL MENKUL KIYMETLERN DEERLEMES Bülent AK Ba Hesap Uzmanı 1. TCAR KAZANCIN TESPT YÖNTEM VE DEERLEME LEM : 1.1. Öz Sermaye Nedir? Öz sermaye; iletmenin sahip olduu iktisadi kıymetler ile

Detaylı

BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar

BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar Sürüm 1.0 21 Ekim 2004 Dr. Yaman AKDENIZ * akdeniz@bilgiedinmehakki.org Bilgiedinmehakki.org

Detaylı

Bilgi Notu ARA TIRMA VE TASN F GRUBU 30.05.2002. " ç Kontrol: Kamusal Hesapverme Sorumlulu u çin Bir Yapı Olu turulması" Hk.

Bilgi Notu ARA TIRMA VE TASN F GRUBU 30.05.2002.  ç Kontrol: Kamusal Hesapverme Sorumlulu u çin Bir Yapı Olu turulması Hk. Bilgi Notu ARATIRMA VE TASNF GRUBU 30.05.2002 "ç Kontrol: Kamusal Hesapverme Sorumluluu çin Bir Yapı Oluturulması" Hk. ç Kontrol: Kamusal Hesapverme Sorumluluu çin Bir Yapı Oluturulması Kamu Kurumlarındaki

Detaylı

3. 27 I C C' C C (V B ' C ') C DC. EM1 Modeli I B C E (V B ' E ') E' r E ' I E

3. 27 I C C' C C (V B ' C ') C DC. EM1 Modeli I B C E (V B ' E ') E' r E ' I E 3. 27 3.2.2. EM2 Modeli EM2 modeli, bir bipolar tranzistordaki yük birikimi olaylarının temsil edildii birinci dereceden bir modeldir. Bu model, kısıtlı da olsa, frekans domeni ve geçici hal analizlerinin

Detaylı

LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR

LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR LKS* THE ASSOCIATION BETWEEN GENERAL TARGETS AND GOALS/ACQUISITIONS IN TURKISH LANGUAGE PROGRAM Erhan DURUKAN**

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1. 1. Bölüm: SİYASAL İLETİŞİM OLGU VE SÜRECİ... 3 1.1 Siyasal İletişimin Tanımı... 3 1.2 Siyasal İletişim Olgusu ve Süreci...

İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1. 1. Bölüm: SİYASAL İLETİŞİM OLGU VE SÜRECİ... 3 1.1 Siyasal İletişimin Tanımı... 3 1.2 Siyasal İletişim Olgusu ve Süreci... İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1 1. Bölüm: SİYASAL İLETİŞİM OLGU VE SÜRECİ... 3 1.1 Siyasal İletişimin Tanımı... 3 1.2 Siyasal İletişim Olgusu ve Süreci... 5 2. Bölüm: SİYASAL İLETİŞİMİN DİĞER DİSİPLİNLER VE ALANLARLA

Detaylı

Türkiye de Ekonomik Aktivite çinde Yabancı Sermaye Payı

Türkiye de Ekonomik Aktivite çinde Yabancı Sermaye Payı TÜRKYE CUMHURYET MERKEZ BANKASI Türkiye de Ekonomik Aktivite çinde Yabancı Sermaye Payı Ercan TÜRKAN Danıman (ercan.turkan@tcmb.gov.tr) 19 Ocak 2005 çindekiler Sayfa No. Giri... 4 I. Kullanılan Metodoloji

Detaylı

PORTER MODEL: ULUSLARARASI REKABET ÖZLEM ÖZ ODTÜ LETME BÖLÜMÜ

PORTER MODEL: ULUSLARARASI REKABET ÖZLEM ÖZ ODTÜ LETME BÖLÜMÜ : ULUSLARARASI REKABET ÖZLEM ÖZ ODTÜ LETME BÖLÜMÜ Genel Çerçeve Makroekonomik, Politik ve veyasal Çevre Rekabet Edebilirliliin Mikroekonomik Temelleri irket irket Stratejisi Stratejisi Mikroekonomik Mikroekonomik

Detaylı

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ Mehmet Uçum 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri a. Tartışmanın Arka Planı Ülkemizde, hükümet biçimi olarak başkanlık sistemi tartışması yeni

Detaylı

Yöntem Ara tırma Modeli Evren ve Örneklem Veri Toplama Aracı Verilerin Analizi Bulgular

Yöntem Ara tırma Modeli Evren ve Örneklem Veri Toplama Aracı Verilerin Analizi Bulgular Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 8 Sayı: 38 Volume: 8 Issue: 38 Haziran 2015 June 2015 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 ÖRETMENLK UYGULAMASI

Detaylı

DELTA MENKUL DEERLER A..

DELTA MENKUL DEERLER A.. sayfa No: 1 A) Giri 1.Raporun Dönemi: Bu rapor, Delta Menkul Deerler A.. kuruluunun 1 Ocak 2008 31 Mart 2008 çalıma dönemini kapsamaktadır. 2. Ortaklıın Unvanı: Delta Menkul Deerler A.. 3. Dönem çinde

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Yönetiim, Bölgesel Kalkınma ve Kalkınma Ajansları: Çukurova Kalkınma Ajansı Uygulaması A. Celil Öz 1 1- Giri Son çeyrek yüzyılda küresellemenin ve uluslar arası ve uluslar üstü kurumların da etkisiyle

Detaylı

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ LSANS ETMLERNN ÖZEL ALAN YETERLKLERN KAZANDIRMASINA YÖNELK GÖRÜLER * THE OPINIONS OF PROSPECTIVE ELEMENTARY SCHOOL TEACHERS REGARDING THEIR UNDERGRADUATE EDUCATION EFFECTIVENESS

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI Soru 1 : "Anayasa" deyince ne anlaşılır, ne anlamak gerekir? 7 Soru 2 : Türk tarihindeki anayasa hareketlerinin başlıca aşamaları ve özellikleri nelerdir? 15 İkinci

Detaylı

II. Ara tırmanın Amacı III. Ara tırmanın Önemi

II. Ara tırmanın Amacı III. Ara tırmanın Önemi Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 7 Sayı: 34 Volume: 7 Issue: 34 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 ETKL OKUL-ÇEVRE LKSNDE ALENN KATKISINA

Detaylı

ÖRGÜTLERN SOSYAL SORUMLULUKLARI:KAVRAMSAL BR ÇÖZÜMLEME. Kürad YILMAZ ÖZET

ÖRGÜTLERN SOSYAL SORUMLULUKLARI:KAVRAMSAL BR ÇÖZÜMLEME. Kürad YILMAZ ÖZET ÖRGÜTLERN SOSYAL SORUMLULUKLARI:KAVRAMSAL BR ÇÖZÜMLEME ÖZET Bu çalımanın amacı örgütlerin sosyal sorumlulukları hakkında kavramsal bir çözümleme yapmaktır. Bu amaçla ilk önce sosyal sorumluluk kavramının

Detaylı

r i = a i + b i r m + i

r i = a i + b i r m + i Endeks Modelleri William Sharpe tarafından gelitirilen tekli endeks modeli ve onu takip eden çoklu endeks modelleri, portföyün beklenen getirisi ve riskinin hesaplanması için gereken veri sayısını ciddi

Detaylı

! "#$ % %&%' (! ) ) * ()#$ % (! ) ( + *)!! %, (! ) - )! ) ) +.- ) * (/ 01 ) "! %2.* ) 3."%$&(' "01 "0 4 *) / )/ ( +) ) ( )

! #$ % %&%' (! ) ) * ()#$ % (! ) ( + *)!! %, (! ) - )! ) ) +.- ) * (/ 01 ) ! %2.* ) 3.%$&(' 01 0 4 *) / )/ ( +) ) ( ) ! "#$ % %&%' (! ) ) * ()#$ % (! ) ( + *)!! %, (! ) - )! ) ) +.- ) * (/ 01 ) "! %2.* ) 3."%$&(' "01 "0 4 *) / )/ ( +) ) ( )! )! ) 1 87 Seri No'lu Gider Vergileri Genel Teblii Resmi Gazete Sayısı 27737 Resmi

Detaylı

Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8.

Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8. Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8. Abdullah GÜNEYSU Avrupa Hıristiyanlarının, kendilerince kutsal kabul

Detaylı

DERECELENDRLM DEM TEKN KULLANILARAK OTSTK BR ÇOCUUN BESLENME PROBLEMNN ÇÖZÜMLENMES: OLGU SUNUMU

DERECELENDRLM DEM TEKN KULLANILARAK OTSTK BR ÇOCUUN BESLENME PROBLEMNN ÇÖZÜMLENMES: OLGU SUNUMU DERECELENDRLM DEM TEKN KULLANILARAK OTSTK BR ÇOCUUN BESLENME PROBLEMNN ÇÖZÜMLENMES: OLGU SUNUMU Uzm.Psk. Semra Öztürk Beslenme problemleri otizmde, normal geliim gösteren çocuklarda rastlanan örüntülerden

Detaylı

LKÖRETM ÖRENCLERNN GÖRÜLERNE GÖRE ÖRETMENLERN ETKLL WIEWS OF ELEMENTARY SCHOOL STUDENTS WITH REGARD TO TEACHERS EFFICIENCY

LKÖRETM ÖRENCLERNN GÖRÜLERNE GÖRE ÖRETMENLERN ETKLL WIEWS OF ELEMENTARY SCHOOL STUDENTS WITH REGARD TO TEACHERS EFFICIENCY ! "#$#%$#%&$#' #$$ LKÖRETM ÖRENCLERNN GÖRÜLERNE GÖRE ÖRETMENLERN ETKLL WIEWS OF ELEMENTARY SCHOOL STUDENTS WITH REGARD TO TEACHERS EFFICIENCY Yrd. Doç. Dr. Erten GÖKÇE Ankara Üniversitesi Eitim Bilimleri

Detaylı

Tüketim eilimleri analizine taıt alımının dahil edilme gerekçesi

Tüketim eilimleri analizine taıt alımının dahil edilme gerekçesi Sayı:48 Sayı:48 "!# $&%"')("( www.ette.gen.tr Tüketim eilimleri analizine taıt alımının dahil edilme gerekçesi ette tüketim endeksi, ekonomideki tüketim eilimlerini, kartla yapılan tüketimi baz alarak

Detaylı

Amaç ve Kapsam. Yetki ve Sorumluluk

Amaç ve Kapsam. Yetki ve Sorumluluk TEKSTL BANKASI A.. Amaç ve Kapsam Tekstil Bankası A.. (Tekstilbank) bilgilendirme politikası; Bankacılık Kanunu ve bu kanuna ilikin düzenlemeler, Sermaye Piyasası Mevzuatı, Türk Ticaret Kanunu, stanbul

Detaylı

DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK

DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK 2 Takdim Planı Modernleşme Süreci Açısından Devlet Devlet-Toplum İlişkileri Açısından Devlet Teşkilatlanma

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm AZINLIK KAVRAMI BAŞLARKEN... 1

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm AZINLIK KAVRAMI BAŞLARKEN... 1 vii İÇİNDEKİLER BAŞLARKEN... 1 Birinci Bölüm AZINLIK KAVRAMI I. Azınlık Tanımı... 5 A) Azınlık Tanımı Vermenin Zorluğu... 5 B) Uluslararası Daimi Adalet Divanı nın Azınlık Tanımı... 10 C) Capotorti Tanımı...

Detaylı

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB Danýþma Kurulu 38. Dönem 2. Toplantýsý 16 Nisan 2005'te Ankara'da TMMOB çalýþmalarý üzerine bilgilendirme ve TMMOB çalýþmalarýnýn deðerlendirilmesi gündemi

Detaylı

Beykoz Belediyesi Yarışması

Beykoz Belediyesi Yarışması Logo Yarışması Beykoz Belediyesi Logo Yarışması Basın Bülteni Beykoz İçin Tasarla Beykoz Belediyesi logosunu ve kurumsal kimliğini yeniliyor. İlçeyi ve kurumu özgün bir çalışmayla temsil edecek yeni logo

Detaylı

TEKSTL BANKASI ANONM RKET NN 15 MART 2010 TARHNDE YAPILAN 2009 YILI OLAAN GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAI

TEKSTL BANKASI ANONM RKET NN 15 MART 2010 TARHNDE YAPILAN 2009 YILI OLAAN GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAI TEKSTL BANKASI ANONM RKET NN 15 MART 2010 TARHNDE YAPILAN 2009 YILI OLAAN GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAI Tekstil Bankası Anonim irketi nin 2009 yılına ait Olaan Genel Kurul Toplantısı 15 Mart 2010 tarihinde,

Detaylı

TC STANBUL KÜLTÜR ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ. KÜTÜPHANE ORGANZASYONLARI ve KÜTÜPHANE PERSONELNN MOTVASYON KAYNAKLARI - BR UYGULAMA

TC STANBUL KÜLTÜR ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ. KÜTÜPHANE ORGANZASYONLARI ve KÜTÜPHANE PERSONELNN MOTVASYON KAYNAKLARI - BR UYGULAMA TC STANBUL KÜLTÜR ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ KÜTÜPHANE ORGANZASYONLARI ve KÜTÜPHANE PERSONELNN MOTVASYON KAYNAKLARI - BR UYGULAMA YÜKSEK LSANS TEZ YASEMN BALCI ANABLM DALI: LETME PROGRAMI : LETME

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir 2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Yerelde Yönetiim Olgusunda Demokratik Kazanımları Teorik ve Pratik Temelli Yaklaımlar (Türkiye ve zmir) Prof. Dr. Zerrin Toprak Dokuz Eylül

Detaylı

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 7 Sayı: 33 Volume: 7 Issue: 33 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 FARKLI SPOR BRANINDAK ÜNVERSTE ÖRENCLERNN

Detaylı

MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ

MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ İÇİNDEKİLER TAKDİM...VII ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR... XVII GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM Başlangıç Kavramı

Detaylı

ÖRGÜTLERDE GÖREN ETM ÜZERNE BR ALAN ARATIRMASI

ÖRGÜTLERDE GÖREN ETM ÜZERNE BR ALAN ARATIRMASI ÖRGÜTLERDE GÖREN ETM ÜZERNE BR ALAN ARATIRMASI Edip ÖRÜCÜ (*) Sedat YUMUAK (**) Özet: Bu aratırmanın amacı kamu kurulularında verilen hizmet içi eitimin çalıanlar üzerindeki etkilerinin hangi faktörlere

Detaylı

SRKÜLER NO: POZ - 2006 / 42 ST, 08. 08. 2006 YEN KURUMLAR VERGS KANUNU NDA ÖRTÜLÜ SERMAYE

SRKÜLER NO: POZ - 2006 / 42 ST, 08. 08. 2006 YEN KURUMLAR VERGS KANUNU NDA ÖRTÜLÜ SERMAYE SRKÜLER NO: POZ - 2006 / 42 ST, 08. 08. 2006 çindekiler: Yeni Kurumlar Vergisi Kanunu nda örtülü sermaye YEN KURUMLAR VERGS KANUNU NDA ÖRTÜLÜ SERMAYE Bilindii üzere, 21.06.2006 tarihli Resmi Gazete de

Detaylı

AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler

AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler Avrupa Komisyonu tarafından Türkiye hakkında hazırlanan lerleme Raporu, Türkiye ile müzakerelerin balaması yönünde olumlu bir

Detaylı

BOSAD Boya Sanayicileri Dernei TÜRK BOYA SEKTÖRÜ. Dünya Boya Ticaretindeki Gelimeler

BOSAD Boya Sanayicileri Dernei TÜRK BOYA SEKTÖRÜ. Dünya Boya Ticaretindeki Gelimeler BOSAD Boya Sanayicileri Dernei Dünya Boya Ticaretindeki Gelimeler TÜRK BOYA SEKTÖRÜ Dünya ekonomisindeki gelimeyle paralel olarak dünya boya üretimi bugün 29,4 milyon ton civarında gerçeklemektedir ve

Detaylı

Ben bunun iyi ve kötü niyetine bakmadan düüncelerimi açıkça dile getirmek istiyorum ki bu gruba

Ben bunun iyi ve kötü niyetine bakmadan düüncelerimi açıkça dile getirmek istiyorum ki bu gruba Deerli Dostlar, Aaıdaki ileti tarzına ciddi eletirilerim vardır. lk bakıta kötü niyetli bir ileti demek bile mümkün. Ben bunun iyi ve kötü niyetine bakmadan düüncelerimi açıkça dile getirmek istiyorum

Detaylı

!" # $! %&'(()*"!!+",$!-+ "./ #!". " " " 0$ $ 1-0!.,0! 2! $!! ""2 3 $-! 0 "$! 4 444,3,," 5!.!",

! # $! %&'(()*!!+,$!-+ ./ #!.    0$ $ 1-0!.,0! 2! $!! 2 3 $-! 0 $! 4 444,3,, 5!.!, !"# $ %&'()'$*!$+$&+,!!" # $! %&'(()*"!!+",$!-+ "./ #!". "-+ -.+. " " 0$ $ 1-0!.,0! 2! $!! ""2 3 $-! 0 "$! 4 444,3,," 5!.!", -. * ",/" - 6%%( 7 "#!896: ;, +"-** "8',& ""$ + + "0*0! -! 0# 0#!* -"0 " < +"!

Detaylı

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM SOSYOLOJİYE GİRİŞ

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM SOSYOLOJİYE GİRİŞ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM SOSYOLOJİYE GİRİŞ 1. Sosyoloji Nedir... 3 2. Sosyolojinin Tanımı ve Konusu... 6 3. Sosyolojinin Temel Kavramları... 9 4. Sosyolojinin Alt Dalları... 14

Detaylı

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...v GİRİŞ... 1 Birinci Bölüm Antik Demokrasi I. ANTİK DEMOKRASİNİN

Detaylı

Avrupa Konseyi Proje No EC/1062

Avrupa Konseyi Proje No EC/1062 Avrupa Konseyi Proje No EC/1062!"#$ Projenin Adı Proje Alanı Türkiye de Yolsuzluun Önlenmesi çin Etik (TYEC) Türkiye Projenin Balangıç Tarihi 30 Kasım 2007 Finansman Avrupa Komisyonu (%90) ve Avrupa Konseyi

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

BLG SSTEMLERNN GÜVENLNE LKN OECD REHBER LKELER- GÜVENLK KÜLTÜRÜNE DORU

BLG SSTEMLERNN GÜVENLNE LKN OECD REHBER LKELER- GÜVENLK KÜLTÜRÜNE DORU BLG SSTEMLERNN GÜVENLNE LKN OECD REHBER LKELER- GÜVENLK KÜLTÜRÜNE DORU 14 Aralık 1960 tarihli ktisadi birlii ve Gelime Tekilat Anlamasının, özellikle 1b), 1 c), 3 a) ve 5 b) maddeleri uyarınca; 23 Eylül

Detaylı

T.C. ÇUKUROVA ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ ETM BLMLER ANABLM DALI

T.C. ÇUKUROVA ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ ETM BLMLER ANABLM DALI T.C. ÇUKUROVA ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ ETM BLMLER ANABLM DALI ÇATIMA ÇÖZME ETM PROGRAMININ ORTAÖRETM DOKUZUNCU SINIF DÜZEYNDEK ÖRENCLERN ÇATIMA ÇÖZME BECERLERNE ETKS Zeliha UYSAL YÜKSEK LSANS TEZ

Detaylı

SİYASET SOSYOLOJİSİ (SBK307)

SİYASET SOSYOLOJİSİ (SBK307) T.C. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü 2018-2019 Güz Dönemi SİYASET SOSYOLOJİSİ (SBK307) 5. Hafta Ders Notları Dr. Öğr. Üyesi

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi Sayı : Tarih : 11.1.217 Diploma Program Adı : HUKUK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM) Akademik Yıl : 216-217 Ders Adı ANAYASA HUKUKU(YILLIK)

Detaylı

ARACI KURUMUN UNVANI :DELTA MENKUL DEERLER A.. Sayfa No: 1 SER:XI NO:29 SAYILI TEBLE STNADEN HAZIRLANMI YÖNETM KURULU FAALYET RAPORU

ARACI KURUMUN UNVANI :DELTA MENKUL DEERLER A.. Sayfa No: 1 SER:XI NO:29 SAYILI TEBLE STNADEN HAZIRLANMI YÖNETM KURULU FAALYET RAPORU Sayfa No: 1 A) Giri 1.Raporun Dönemi: Bu rapor, Delta Menkul Deerler A.. kuruluunun 1 Ocak 2009 31 Mart 2009 çalıma dönemini kapsamaktadır. 2. Ortaklıın Unvanı: Delta Menkul Deerler A.. irket in Merkezi

Detaylı

TÜRKYE NN TURZM GELRN ETKLEYEN DEKENLER ÇN EN UYGUN REGRESYON DENKLEMNN BELRLENMES

TÜRKYE NN TURZM GELRN ETKLEYEN DEKENLER ÇN EN UYGUN REGRESYON DENKLEMNN BELRLENMES Dou Üniversitesi Dergisi, 6 (2) 2005, 163-174 TÜRKYE NN TURZM GELRN ETKLEYEN DEKENLER ÇN EN UYGUN REGRESYON DENKLEMNN BELRLENMES OBTAINING THE OPTIMUM REGRESSION EQUATION FOR VARIABLES WHICH AFFECT TOURISM

Detaylı

!" # $%! "# $$ $! " % % # $ &&& " '( % )* " '(

! # $%! # $$ $!  % % # $ &&&  '( % )*  '( !"#$%!" #$ %!"# $$$ %% &&&"'( )*"'( $% &%'#& $ $()*+"" $%#,(-"./$ &(*(%*#0#"121"314*11"1"/5 %$#%%0#"3% )"$*#%* &"! *#&% '" #*#6)#" $**)%& "(!+##,#(#-./(01###.#/23 ",#' -(+ 4 5( ( 6 )# 6(- '(+ #)7 5( #

Detaylı

LKÖRETM OKULLARINDA GÖREV YAPAN YÖNETC VE ÖRETMENLERN ÖRENEN ORGANZASYONA LKN ALGILARI

LKÖRETM OKULLARINDA GÖREV YAPAN YÖNETC VE ÖRETMENLERN ÖRENEN ORGANZASYONA LKN ALGILARI LKÖRETM OKULLARINDA GÖREV YAPAN YÖNETC VE ÖRETMENLERN ÖRENEN ORGANZASYONA LKN ALGILARI Nezahat GÜÇLÜ Hakan TÜRKOLU** Özet Örenen organizasyonlar, günün hızlı deiimine ayak uydurmak isteyen her kurum için

Detaylı

GENEL MEKTUP NO: 2007/07 TARH : TÜM ÜYELERMZE,

GENEL MEKTUP NO: 2007/07 TARH : TÜM ÜYELERMZE, GENEL MEKTUP NO: 2007/07 TARH : 09.11.2007 TÜM ÜYELERMZE, 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun gereince, terörün finansmanının önlenmesine ilikin üpheli ilem bildirim yükümlülüünün

Detaylı

1: İNSAN VE TOPLUM...

1: İNSAN VE TOPLUM... İÇİNDEKİLER Bölüm 1: İNSAN VE TOPLUM... 1 1.1. BİREYİN TOPLUMSAL HAYATI... 1 1.2. KÜLTÜR... 3 1.2.1. Gerçek Kültür ve İdeal Kültür... 5 1.2.2. Yüksek Kültür ve Yaygın Kültür... 5 1.2.3. Alt Kültür ve Karşıt

Detaylı

- 422 - 1) Komisyon: lköretim 7 Türkçe Örenci Çalıma Kitabı, MEB Yayınları, Ankara,

- 422 - 1) Komisyon: lköretim 7 Türkçe Örenci Çalıma Kitabı, MEB Yayınları, Ankara, Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 4 Sayı: 19 Volume: 4 Issue: 19 Güz 2011 Fall 2011 www.sosyalarastirmalar.com 7. SINIF TÜRKÇE DERS ÖRENC ÇALIMA

Detaylı

BÜLTEN. KONU: Menkul Kıymetlerin Vergilendirilmesi Hk 277 Nolu GVK G.T. Yayınlanmıtır

BÜLTEN. KONU: Menkul Kıymetlerin Vergilendirilmesi Hk 277 Nolu GVK G.T. Yayınlanmıtır Kültür Mah. 1375 Sk. No:25 Cumhuruiyet hanı K:5 35210 Alsancak - zmir-turkey Tel : + 90 232 464 16 16.. Fax: + 90 232 421 71 92. e-mail : info@psdisticaret.com..tr BÜLTEN SAYI :2010-054 Tarih: 27.12.2010

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Toplumsal Sorumluluk ve Etik PSIR 392 6 3 + 0 3 5

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Toplumsal Sorumluluk ve Etik PSIR 392 6 3 + 0 3 5 DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS Toplumsal Sorumluluk ve Etik PSIR 392 6 3 + 0 3 5 Ön Koşul Dersleri - Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü İngilizce Lisans Zorunlu Dersin Koordinatörü

Detaylı

stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor?

stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor? Sayıtay Dergisi Sayı: 44-45 Performans Denetimi Raporu: stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor? stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor Raporu, Sayıtay Bakanlıınca 6.5.2002 tarihinde TBMM Bakanlıına gönderilmitir.

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET

İÇİNDEKİLER GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER I-ANA YASA HUKUKUNUN KONUŞU VE ÖNEMİ...1 II-ANAYASA HUKUKU VE SİYASİ KURUMLAR...2 III-ANAYASA HUKUKUNUN METODU VE KAYNAKLARI...4 1-

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM SİVİL TOPLUM VE İLGİLİ KAVRAMLAR İKİNCİ BÖLÜM SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI (STK) EĞİTİMİ ÜÇÜNCÜ BÖLÜM SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM SİVİL TOPLUM VE İLGİLİ KAVRAMLAR İKİNCİ BÖLÜM SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI (STK) EĞİTİMİ ÜÇÜNCÜ BÖLÜM SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM SİVİL TOPLUM VE İLGİLİ KAVRAMLAR I. SİVİL TOPLUM (ST)... 1 2.SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI (S T K )...2 3.YÖNETİŞİM ( İYİ YÖNETİŞİM )... 3 4..ŞEFFAFLIK...4 5. HESAP VEREBİLİRLİK...5

Detaylı

FEN BLGS, SOSYAL BLGLER VE SINIF ÖRETMENL ÖRENCLERNN BLGSAYAR DERSNE YÖNELK TUTUMLARI

FEN BLGS, SOSYAL BLGLER VE SINIF ÖRETMENL ÖRENCLERNN BLGSAYAR DERSNE YÖNELK TUTUMLARI Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 115-122 115 FEN BLGS, SOSYAL BLGLER VE SINIF ÖRETMENL ÖRENCLERNN BLGSAYAR DERSNE YÖNELK TUTUMLARI Hayati ÇAVU Yüzüncü

Detaylı

Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR... XVII TABLOLAR LİSTESİ... XIX ŞEKİLLER LİSTESİ...XXIII GİRİŞ...1 Birinci Bölüm

Detaylı

Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. ÇALIŞMA HAYATINDA SOSYAL DİYALOĞUN GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ

Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. ÇALIŞMA HAYATINDA SOSYAL DİYALOĞUN GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. ÇALIŞMA HAYATINDA SOSYAL DİYALOĞUN GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ ŞİRKET DÜZEYİNDE S O S YA L D İ YA LO G E N İ Yİ UYG ULA M A YA

Detaylı

FRANSA DA OKULA GTME

FRANSA DA OKULA GTME Turc FRANSA DA OKULA GTME Fransa ya yeni gelen örencileri ve aileleri aırlama belgesi BU BELGE SORULARINIZI CEVAPLIYOR Çocuumu ilkokula, ortaokula veya liseye nasıl yazdırırım? Çocuum henüz fransızca konumuyor.

Detaylı