ŞEHİ R MORFOLOJİ Sİ ÜZERİ NE Bİ R ÇALI Ş MA KONYA VE ANTAKYA NI N TARİ Hİ DOKULARI NI N KARŞI LAŞTI RI LMASI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ŞEHİ R MORFOLOJİ Sİ ÜZERİ NE Bİ R ÇALI Ş MA KONYA VE ANTAKYA NI N TARİ Hİ DOKULARI NI N KARŞI LAŞTI RI LMASI"

Transkript

1 İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ŞEHİ R MORFOLOJİ Sİ ÜZERİ NE Bİ R ÇALI Ş MA KONYA VE ANTAKYA NI N TARİ Hİ DOKULARI NI N KARŞI LAŞTI RI LMASI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı Mehmet TOPÇU Anabili m Dalı : ŞEHİ R ve BÖLGE PLANLAMA Progra mı : ŞEHİ RSEL TASARI M MAYI S 2003

2 İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ŞEHİ R MORFOLOJİ Sİ ÜZERİ NE Bİ R ÇALI Ş MA KONYA VE ANTAKYA NI N TARİ Hİ DOKULARI NI N KARŞI LAŞTI RI LMASI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı Mehmet TOPÇU Tezi n Enstitüye Veril diği Tari h : 5 Mayıs 2003 Tezi n Savunul duğu Tari h : 26 Mayıs 2003 Tez Danış manı : Di ğer Jüri Üyel eri Prof. Dr. Ayşe Se ma KUBAT Prof. Dr. Ve di a DÖKMECİ (İ. T. Ü.) Prof. Dr. Aykut KARAMAN ( M. S. Ü.) Mayı s 2003

3 ÖNS ÖZ Eğiti mi m ve t ez çalış mam s üresi nce her t ürl ü desteği ni benden esirge meyen Sayı n Pr of. Dr. Ayşe Se ma KUBAT a sonsuz teşekkürler... Karşı ma çı kan her zorl ukta beni yal nız bırakmayan Şehir Plancısı Kadri ye Deni z e Çalış ma m sırası nda gösterdi kleri yardı ml arı ndan öt ürü Şehir Pl ancısı Gül ce mal Al hanlı oğl u ve Şehir Plancısı Sezen Ci n e Her t ürl ü fedakarlık ve desteği yle her za man yanımda ol an aile me t eşekkürü bir borç biliri m. Ma yı s 2003 Meh met TOPÇU ii

4 İ Çİ NDEKİ LER... iii TABLO Lİ STESİ.... vi ŞEKİ L LİSTESİ.... vii ÖZET.... ix SUMMARY.... x 1. BÖLÜM: Gİ Rİ Ş 1. 1 Amaç Kapsa m Yönt e m BÖLÜM: ŞEHİ R MORFOLOJİ Sİ 2. 1 Şehir Morfol ojisi Şehir Morfol ojisi nde Kura msal Yakl aşı ml ar Şehir Morfol oji ni n Gelişimi ne Kat kı da Bul unan Okullar BÖLÜM: ANADOLU DA YERLEŞ MELERİ N EVRİ Mİ 3. 1 Anadol u kentleri ni n ol uşu munda ana prensi pler Ortaçağda Anadol u Kentleri Roma- Bi zans Döne mi Selçukl u- Os manlı Türk Döne mi Yeni Çağda Anadol u Kent Düzeni BÖLÜM: ANTAKYA VE KONYA ŞEHİ RLERİ Nİ N Fİ Zİ Kİ TANI MI 4. 1 Ant akya nı n Fi zi ki tanımı Coğrafi konum ve sı nırları Topografya İkli m Ul aşı m Konya nı n Fi zi ki Tanı mı Coğrafi konumu ve sı nırları Topografya İkli m Ul aşı m BÖLÜM: ANTAKYA VE KONYA ŞEHİ RLERİ Nİ N TARİ Hİ VE TARİ HSEL SÜREÇTE KENTSEL DEĞİ Şİ MLERİ 5. 1 Ant akya nı n Tari hi Ve Tari hsel Süreçte Kentsel Değişi mi Tari h Öncesi çağlarda Ant akya Yöresi Hel eniz m Döne mi nde Ant akya Sel eucos krallığı Döne mi nde Ant akya Ro ma i mparat orl uğu döne mi nde Ant akya Doğu Ro ma İ mparat orl uğu Döne mi nde Ant akya Ort açağda Ant akya Ant akya da Arap haki mi yeti iii

5 Ar apl ar Emeviler Abbasiler Sel çukl ular Döne mi nde Ant akya Haçlılar Döne mi nde Antakya Me ml ukl ar Döne mi nde Ant akya Os manlılar Döne mi nde Ant akya Seyahat na mel er Os manlı İ mparat orl uğu Döne mi Sonrası Ant akya Fransız Mandası Döne mi nde Ant akya Bağı msı z Hat ay devl eti Döne mi nde Ant akya Tür ki ye Cu mhuri yeti, Hat ay İli, Mer kez İlçesi Ol an Ant akya Konya nı n Tari hi Ve Tarihsel Süreçte Kentsel Değişi mi Tari h Öncesi çağlarda Konya Yöresi Lydya - Pers Grecler Ro ma İ mparat orl uğu Döne mi nde Konya Bi zans döne mi nde Konya İlk İsla m Akı nları Sel çukl ular Döne mi nde Konya Konya Kal eleri ve Kentin Mekansal Değişi mi İç Kal e Dı ş Kal e Kara manoğulları Döne minde Konya Os manlılar Döne mi nde Konya Seyahat na mel er BÖLÜM: ANTAKYA ve KONYA TARİ Hİ KENT DOKULARI NDA ANALİ Tİ K İ NCELEME 6. 1 Seçilen Böl geleri n Tari hi Kentsel Doku Sı nırları Konya da Tari hi kentsel doku özelliği gösteren Böl geni n sı nırları Ant akya da Tari hi kentsel doku özelliği gösteren Böl geni n sı nırları Kent Dokul arı nda Analitik İncele mesi Karakt eristik doku özelliği gösteren alanları n belirlenmesi Konya Karakt eristik doku özelliği gösteren alanların Belirlenmesi A Al anı nı n Belirlenmesi B Al anı nı n Belirlenmesi C Al anı nı n Belirlenmesi Ant akya Karakt eristik doku özelliği gösteren alanları n belirlenmesi A Al anı nı n Belirlenmesi B Al anı nı n Belirlenmesi C Al anı nı n Belirlenmesi Yapı Yoğunl ukl arı nı n Karşılaştırıl ması Yol Oranl arı nı n Karşılaştırıl ması Yeşil Al anl arı n Karşılaştırıl ması Sonuç BÖLÜM: ANTAKYA ve KONYA TARİ Hİ KENT DOKULARI NDA GÖRSEL İ NCELE ME 7. 1 Doğal Et menl eri n Et kisi Ant akya ve Konya da i kli msel özellikleri n fizi ksel yapı ya et kisi. 89 iv

6 Ant akya ve Konya da Topoğrafi k özellikl eri n fizi ksel yapı ya et kisi Tari hsel süreç içerisi ndeki kentsel değişi me et ki eden et menl er: Hava Fot oğrafları Üzeri nden Morfol oji k Analiz Çi zi ml er Üzeri nden Yapılan Morfol oji k Analiz Yeri nde Çekilen Fot oğraflar Morfol oji k Analiz BÖLÜM: SONUÇ KAYNAKLAR ÖZGEÇMİ Ş v

7 TABLO Lİ STESİ Tabl o 6.1. Konya dan seçilen A- B- CAl anl arı nı n Taban Al anlarını Gösteren Tabl o 82 Tabl o Ant akya dan seçilen A- B- C Al anları nı n Taban Al anlarını Gösteren Tabl o 83 Tabl o Konya dan seçilen A- B- CAl anl arı nı n Yol Al anları nı Göst eren Tabl o 84 Tabl o Ant akya dan seçilen A- B- C Al anları nı n Yol Al anları nı Göst eren Tabl o 85 Tabl o Konya dan seçilen A- B- CAl anl arı nı n Yeşil Al anları nı Gösteren Tabl o 86 Tabl o Ant akya dan seçilen A- B- C Al anları nı n Yeşil Al anlarını Gösteren Tabl o 87 vi

8 ŞEKİ L LİSTESİ Şekil 4. 1 Şekil 4.2 Şekil 5.1 Şekil 5. 2 Şekil 5.3 Şekil 5. 4 Şekil 5.5 Şekil 5. 6 Şekil 5.7 Şekil 5.8 Şekil 5.9 Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil 5.16 Şekil Şekil Şekil 5.19 Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil 6. 1 Şekil 6. 2 Şekil 6.3 Şekil 6.4 Şekil 6.5 Şekil 6.6 Şekil 6. 7 Şekil 6.8 Şekil 6.9 Şekil Şekil : Ro ma Çağı ndan beri Duran Taş Köpr ü : Bugünkü Bet onar me Köpr ü : Ant akya ve Konya nı ntari hteet kisi Altında Kal dığı Medeni yetler : Ant akya nı n Anti k Çağdaki planı : Ant akya nı n Anti k Çağdaki Yol Şe ması : Seleukos Krallığı dönemi nde Ant akya' da yapılan yapılar : Ro ma İ mp. Döne mi nde Yapılan Yapılar : Grit Yol Dokusundan Organi k Yol Dokusuna Geçiş : Haçlılar za manı nda Antakya Kuşat ması : Pietro della Valle' ni n Ant akya kenti planı : Pococke' a göre Ant akya' nı n plânı : Carsten Ni ebuhr a göre Ant akya kenti : Abraha m Parsons un seyahat na mesi nde Ant akya. : Mi chaud ve Pouj oul at a göre Ant akya 1831 : Al eaddi n Tepesi ndeki Kazılar : İç Kal e Vazi yet Planı. : 10. yüzyıl sonunda Konya (i koni um) : 1221 den önce Sel çukl u döne mi nde yapılan yapılar : arası nda Selçukl u Döne mi nde yapılan yapılar : G. Ni ebuhr un Konya Planı 1766 : G. Mendel i n Kr okisi : 19. yüzyılın sonl arı nda Larende Kapısı : Dış Kal e Sur Kapıları. : 20. Yüzyılın Başları nda Yı ktırılan Kanuni Bedesteni : Konya Çarşısı Havadan : Bügünkü Çarşı :19. yüzyılın Başları na Konya da Pazar yerleri : Laborde ni n Gravürü : Konya nı n Tari h Sürecinde Yayılışı : Konya da Seçilen Böl ge Sı nırı : Ant akya da Seçilen Bölge Sı nırı : Konya da Tari hi Böl gede Seçilen Al anl ar : Ant akya da Tari hi Böl gede Seçilen Al anl ar : Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Taban Alanl arı : Ant akya dan seçilen A-B- C Al anl arı nı n Taban Alanları : Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Yol Al anları : Ant akya dan seçilen A-B- C Al anl arı nı n Yol Al anl arı : Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Yeşil Al anl arı : Ant akya dan seçilen A-B- C Al anl arı nı n Yeşil Alanl arı : Topl a m Yüzdel er ( Konya) vii

9 Şekil Şekil 7.1 Şekil 7.2 Şekil 7.3 Şekil 7.4 Şekil 7.5 Şekil 7.6 Şekil 7.7 Şekil 7.8 Şekil 7.9 Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil Şekil : Topl a m Yüzdel er ( Ant akya) : Ant akya dan bir sokak : Konya dan bir sokak : Ant akya şehir dokusu : Konya şehir dokusu : Habi bi Neccar Dağı ve Ant akya Kenti ni n Genel Gör ünü mü : Asi nehri Ant akya şehrindeki sı nırlayıcı et kisi : Konya şehir yapısı ve Aleaddi n Tepesi : Konya Al eaddi n Tepesi : Ant akya şehri ve yol dokusu : Konya Şehri Yol Dokusu : Ant akya ve yol dokusu : Konya şehri ve yol dokusu : Ant akya da Et kili yol Dokul arı : Konya da Et kili yol Dokul arı : Ant akya yapı adaları : Konya yapı adaları : Konya nı n Genel Gör ümü : Ant akya nı n Genel Görü mü : Ant akya dan Ör nek : Konya dan Ör nek : Ant akya dan Ör nek : Konya dan Ör nek viii

10 ÖZET Bu çalış mada, çeşitli di n ve kült ürleri n et kisi ile biçi ml enmi ş ve Os manlı ege menli ği altında İsla m et kisi gösteren Anadol u şehirleri nin t ari hsel süreç i çersi ndeki fizi ksel değişi ml eri ni i ncele mek ve t ari hi kentsel dokul arı arası ndaki farklılıkları, benzerlikleri ortaya koy mak a maçl anmı ştır. Bu a maç çerçevesi nde Konya ve Ant akya şehirleri araştırma konusu olarak seçil miştir. Bi ri nci böl ümde çalış manı n a macı, kapsa mı ve yönt e mi t anı ml anmı ştır. İki nci böl ümde şehir morfol ojisi üzeri nde dur ul muşt ur. Üçüncü böl ümde Anadol u daki kentleri n evri m süreçlerine ana hatları yla deği nilmi ştir. Tezi n dör düncü böl ümünde ise Ant akya ve Konya şehirleri ni n i kli msel, t opografi k ve coğrafi yapıları hakkı nda bil gi veril miştir. Bir sonraki böl ümde her i ki şehri n t ari hi ve t arihsel süreç içerisi ndeki değişi ml eri incel enmi ş ve farklı yöneti ml eri n et kisi altında ortaya çı kan kült ürel ve ekono mi k etkileri n kent mekanı na yansı mal arı özetlenmeye çalışıl mıştır. Altı ncı böl ümde ise al ansal morfol oji k farklılıkları ortaya koy mak i çi n analiti k incele me çalışıl ması yapıl mış ve her i ki şehri n tari hi kent dokusu özelliği göst eren böl geleri t anı ml anmı ştır. Her i ki böl geden seçilen farklı alanlar kat egorisi ne göre sayısal ol arak karşılaştırıl mıştır. Kat egorize edilen al anlar; yol al anl arı, yeşil al anl ar ve t aban al anları dır. Yedi nci böl ümde, kent mekanı na et ki eden et menleri n ortaya çı kardı ğı kentsel dokul ar görsel i ncele me yönt e mi kullanılarak karşılaştırılmı ştır. Bu yönt e mde hava f ot oğrafları üzeri nden kentsel yol dokul arı çı kartıl mış, harita ve çi zi ml erle farklılıklar vurgul anmı ş ve fot oğraflarla dokusal analiz yapıl mıştır. Yapılan analizler sonucunda Konya ve Ant akya şehirleri nde, t aban al anı, yol al anı ve yeşil alan kullanı ml arında yüzdesel ol arak büyük farklılıklara rastlan ma mı ştır. Buna karşılık i ki şehirde mekanl arı n ol uşuml arı nda ve al gıla mada büyük farklılık söz konusudur. Bu farklılıkl ar analitik analiz sonuçl arı ndan da anl aşılacağı üzere mekanl arı n al ansal kullanı ml arı ndan ileri gel memekt e, şehirleri n farklı konu ml arı ve tari hsel süreçte farklı şekillenmi ş mi mari, kültürel ve yapısal değişi klikleri nden kaynakl anmakt adır. ix

11 SUMMARY The ai m of t his st udy is exa mi ni ng t he physi cal change of t he Anat olia cities whi ch for med under vari ous religi onal and cult ural i mpacts and also t hey show i sl a mi c ur ban pattern pr operties under t he do mi nance of Ott oman i n t he hist orical pr ocess and bri ngi ng up t he differences and si milarities bet ween hist orical urban patterns. Ant akya and Konya have been chosen as t he exa mpl es of t he Anatolia cities manti oned above t o compare the changes. In t he first part of t he st udy, t he ai m, t he ext ent and t he met hod of t he st udy has been defi ned. In t hirt h part, evol uti on pr ocess of t he cities i n Anat olia was menti oned briefl y. In t he f ourt h part, i nfor mati on about climatic, t opographi c and geographi c feat ures of Ant akya and Konya has been gi ven. In t he next part, t he hist ory of t wo cities and t he changes of the cities i n t he hist orical pr ocess have been exa mined. Al so the effects of cut ural and econo mi c fact ors on ur ban pl ace have been tried t o summarize wit h t he hel p of different met hods. In the si xt h part, t he anal ytic research st udy has been made i n order t o bri ng up t he mor phol ogi cal differences on areas. The regi ons t hat show hist orical ur ban pattern pr operties were defi ned from bot h cities. The different areas chosen from t he t wo regi ons were co mpared nu meri call y accordi ng t o t heir category. The areas whi ch were cat egorized are: road areas, green areas and base areas. In the sevent h part, t he ur ban patterns t hat are created by t he fact ors, whi ch affect city pl ace, have been co mpared wit h visual anal ysis met hod. The r oad patterns have been shown by hel p of sky phot os. And also t he differences in patterns have been emphasized wit h maps and dra wi ngs. Furt her more pattern anal ysis have been made wit h phot os. As a consequence of anal ysis, t he pecent age usage of base areas, green areas and road areas i n Ant akya and Konya are very cl ose t o each ot her. In contrast t o t hese cl ose results, t here are not able differences i n for mati on of cit y pl aces and vi sual vi ew. As it can be seen from t he r usults of anal ytical anal ysis, t hese differences are not caused by usage of areas of pl aces. The differences are ori gi nated fr om t he different l ocati ons of t he cities and from t he architect ural, cult ural and physi cal changes in the hist orical pr ocess. x

12 BÖLÜM1. Gİ Rİ Ş 1. 1 Amaç Bu çalış manı n a macı: çeşitli di n ve kült ürleri n et kisi ile bi çi ml enmi ş ve Os manlı ege menli ği altında İslam et kisi gösteren Anadol u şehirleri ni n t arihsel süreç içerisi ndeki fizi ksel değişi ml eri ni i ncele mek ve bugünkü t ari hi kentsel dokul arı arası ndaki farkları ve benzerlikleri ortaya koy mak ve değerlendir mektir. Çalış ma yakl aşı mı na uygun ör nek ol arak seçilen şehirler Konya ve Ant akya şehirleri seçil miştir. Konya ve Ant akya şehirleri ni n seçil mesi ni n nedeni İsla m et kisi ndeki gelişi m süreçleri ni n benzerliği, gelişi mi et kileyen fizi ksel, çevresel ve konu msal fakt örleri n farklılığı dır Kapsa m Ar aştır manı n kapsa mı, Ant akya ve Konya şehirleri ni n t ari hsel süreç içerisi nde değişi mi ne et kili ol an fakt örleri n i ncelenmesi ve ol uşan t ari hi kentsel dokul arı n da analitik ve görsel analizler yapılarak sonuçl arı n değerlendiril mesi dir. Çalış ma seki z böl ümden ol uş makt adır. Birici bölü mde çalış manı n Amacı, Kapsa mı ve Yönt e mi açı klanmı ştır. İki nci böl ümde ise şehir morfol ojisi kavra mı ve kura msal yakl aşı ml ar irdelenmi ştir. Ar dı ndan üçüncü böl ümde Anadol u daki kentleri n genel ol arak evri m süreçleri üzeri nde dur ul muşt ur. Üçüncü böl ümde ise Ant akya ve Konya şehirleri ni n fizi ksel yapıları nı n farklılığı nda etkili ol an coğrafi özellikl eri,ikli m yapıları ve t opoğrafi k yapıları anl atıl mıştır. Dördüncü böl ümde ise her iki şehri n tari hsel süreç i çerisi nde kentsel değişi ml eri incel enmi ştir. Bu böl ümde farklı yönt e ml eri n altında, kültürel ve ekono mi k et kileri n de kent mekanı na yansı mal arı özetlenmeye çalışıl mıştır. Beşi nci böl ümde ise alansal morfol oji k farklılıkları ortaya koy mak i çi n analitik i ncel e me çalış ması yapıl mıştır. Bu çalış mada her i ki şehri n de tari hi kentsel dokusu özelliği gösteren böl gel eri t anı ml anmı ştır, ve bu böl gel erden tari hi doku özelliği yansıtan üçer t ane birer hektarlık al anlar seçil miştir. Bu al anl ar seçilirken her i ki şehirde ortak özellik gösteren referans nokt aları baz alı narak 1

13 belirlenmi ş ve sonuçl arı karşılaştırıl mıştır. Altı ncı böl üm i se görsel analiz aşa ması dır. Bu böl ümde her i ki şehri n hava f ot oğrafları üzeri nden kentsel yol dokul arı çı kartıl mış, daha sonra seçilen t ari hi böl gel eri n çizil miş haritalar üzeri nden yol ve yapı adal arı arası ndaki farklılıklar vur gul anmıştır. Bunl ara ek ol arak dokusal farklılıklar fot oğraflarla destekl enmi ştir Yönte m Ar aştır manı n a macı na uygun ol arak Ant akya ve Konya şehirleri ni n kur uluşları ndan günü müze kadar her i ki şehri n geliş mesi ni yönl endirdi ği düşünül en et menl er ve bu et menl eri n irdelendi ği bir kaynak araştır ması yapıl mıştır. Ant akya ve Konya nı n ol uşum, yayıl ma ve gelişme döne ml eri ni i çeren belli za man dili ml eri ne ayrılarak el e alı nmı ştır. Tezi n beşi nci böl ümünde ise analitik i ncele me yönt e mi ile her i ki şehirdeki al ansal morfoloji k karşılaştır ma yapılmı ştır. Bu böl ümde her i ki şehri n tari hi böl geleri nden seçilen birer hekt arlık al anları yol al anları, TAKS değerleri ve yeşil alan oranl arı hesaplanmı ş ve çi zi ml erle destekl enmi ştir. Daha sonra bu al anl ar karşılaştırıl mış ve değerlendiril miştir. Tezi n altıncı böl ümünde ise fizi ksel yapı daki farklılıkları ortaya koy mak i çi n görsel analiz yapıl mıştır. Bu analizde her i ki şehri n hava f ot oğrafları, çizi mler ve f ot oğraflarla dokusal karşılaştır mal arı yapıl mıştır. Tezi n son böl ümünde i se el de edilen veriler değerlendirilerek t ari hi kentsel mekanl arda zengi nli ği n kor un ması na ve gel eceğe akt arıl ması na yönelik öneriler ortaya kon muşt ur. 2

14 2. BÖLÜM: ŞEHİ R MORFOLOJİ Sİ 2. 1 Şehi r Morf ol ojisi Şehir morfol ojisi şehri n i nsan habitatı ol arak çalışıl ması dır. Yerleş menin fizi ksel for mu ya da di ğer bir deyişle şehri n yapısı nı n incel enmesi Şehir morfolojisi ol arak bilinmekt edir. Şehir morfol ojistleri aynı fi kir etrafı nda t opl anırlar: Onl ar şehri n evri mi ni ol uşum yılları ndan başlayarak sonraki değişi ml erle beraber, çeşitli bileşenleri ni belirleyerek ve de parçalara ayırarak i ncelerler. Şehir bireysel ve küçük gr upl arı n hareketleri ni n bir araya gel mesi dir. Kült ürel gel enekl erle yönetilirler ve de sosyal ve ekono mi k kuvvetlerle şekillenirler. Şehir morfol ojisi bu sosyal ve ekono mi k et kilerin sonuçl arı üzeri ne yoğunl aşır. Bi nalar, bahçeler, sokakl ar, parklar ve anıtlar morfol ojik analizi n ana el e mentleri dirler. Ayrıca bu el e mentler sürekli kullanılan ve za manl a değişi m ve geliş meye uğrayan organi z mal ar ol arak düşünül ürler. İnşa edil mi ş yapılar çevreleri ndeki açı k al anl arla şekillenirler. Kenti n di na mi k dur umunu ve de el e mentleri n birbirleri yle ol an ilişkileri ni analiz eden çalış mal ar şehir morfol ojisi ne ör nek düşünül ebilir Şehi r Morf ol ojisi nde Kura ms al Yakl aşı ml ar Şehir morfol ojisi ni n bir bili m dalı ol arak yüzyıllık bir geç mi şi vardır. Konu ol arak şehir coğrafyası nı n t a ma ml ayı cı bir kıs mı nı t eşkil eder ve Al manca konuşul an ül kelerde öne mi ni koru makt adır.[1] İngilizce konuşul an ül kelerde i se şehir morfol ojisi, şehir coğrafyası gi bi daha kısa bir geç mi şe sahi ptir ve Savaş yılları nda geliş me göster meye başla mı ştır. Bundan başka, Ort a Avr upa nı n dışı ndaki ül kel erde ve bil hassa A. B. D.' de, uzun süre coğrafyanın bir alt konusu ol arak kal mı ştır. Dol ayısı yla bu al anda geniş kapsa mlı çalış malara pek rastlanmaz ve Vance' ı n çalış ması İ ngilizce ol arak morfol oji konusunda yapıl mış birkaç nadir çalış madan 3

15 biri dir. [2] yılları arası nda, şehir morfol ojisi İngilizce konuşul an ül kelerde araştır ma konul arı arası nda nadiren yer al mı ştır. Bunun nedenl eri arası nda, biri nci ol arak, sayısal verileri n analizi ne daha fazla ağırlık veril mesi, i ki nci ol arak, sosyol oji k ve politik araştır mal arı n önceli kle el e alı nması ve üçüncü ol arak, bireysel özelli ği ol an strükt ürleri ni n i ncel enmesi ne daha az öne m veril mesi dir. Büt ün bu araştır mal arda sabit bir mekanı n yokl uğu göze çarpmakt adır. Coğrafyacılar kendi konul arına ol duğu kadar di ğer al anlara da kat kı da bul unmakt adırlar. Son za manl arda, bu eğili me karşı bir tut umdoğ muşt ur. [3] Şehir morfol ojisi nde yapılan çalış mal ar dünyada üç böl gede yoğunl aş mıştır. ( Ort a Avr upa, İngiltere ve Kuzey Ameri ka ve özellikle A. B. D.' de) Bu böl gelerin dışı nda yapılan çalış mal ar ihmal edilecek kadar küçükt ür.[4] Al man şehir morfol ojisi üzeri nde l. Dünya Savaşından sonraki yıllarda en fazla et ki yapan, Schl üter'in öğrencisi Geisler ol muşt ur. Danzi g üzeri ne ol an çalış ması, o güne kadar hi çbir araştır manı n yap madı ğı nisbette şehir f or munu değişi k açılar dan i ncel er. [5] Bundan sonraki çalış ması nda Al man şehirleri nde şehir pl anları nı n ve bür o tipleri ni n geniş kapsa mlı kl asifikasyonu veril mekt edir[6]. Bu çalış ma çok et kili ol makl a birlikte, karşıt çalış mal arı n geliş mesi ni t eşvi k et mi ştir, örneğin, Marti ny tarafı ndan şehirsel ve kırsal Al man yerleş mel eri nin pl anl arı nı n ol uş ması nı incel eyen çalış mada ol duğu gi bi (Marti ny) Geisler ve Martiny' ni n büt ün Al manyayı el e al an geniş kapsa mlı yakl aşı ml arı yapay bul unarak el eştiri al mı ştır. Esas ol arak morfografi k gr upl a ma olan çalış mal arı nı n boyutlarını n çok büyük t ut muşl ar ve çoğu za man t arif ettikleri planl arı n orijinleri ni ve geliş mel eri ni göz önüne al madan, yerleş mel eri n t opografi k haritaları nı n t asviri ile yeti nmi şlerdir. Yerleş meleri n t ari hi geliş mesi ne yet eri nce i nileme mi ştir. Bunun bir nedeni Al man şehir coğrafyacıları nı n o döne mde mi marları n şehir pl anla ma t ari hi al anı ndaki araştır mal arını ve şehir tari hçileri ni n araştır mal arını yakı ndan taki p ede meyişleri dir.[7] 1930' larda öne mli ilerlemel er i ki geliş meni n sonucunda meydana gel mi ştir. Bunl ardan biri ncisi, şehir coğrafyacıları nı n Mei er ve Röri g gi bi şehir t ari hçileri ni n ve Kl ai ber ve Edl er gi bi şehir pl anl a ma t ari hiyl e il gili mi marları n çalış mal arı nı tanı mal arı dır.[4] İ ki nci geliş me ise f or ml arı yaratan güçl eri n üzeri nde durul ması dır. 4

16 Bu kıs men Bobek' in ve Christaller'ın çalış mal arını n sonucunda ol muşt ur ( Whit ehand 1981; Christaller, 1980). Bunl arı n çalış maları nı n sonucunda Al man şehir coğrafyası nı n odağı f or mdan f onksi yona yönel mi ştir. Şehir morfol ojisi nde, for ml arı n sosyo-ekono mi k açı dan ve t ari hi geliş me açısı ndan açı klanması geniş çapt a kabul edil miştir. Ör neği n, 1941' de Scharlau şehir pl anları nı n orijini ni n analizi nde, sokakl arı, yapı adaları nı gösteren kadastral planlar kullanmı ştır.[4] Şehir morfol ojisi ni n harp sonrası geliş mesi, orta Avr upada 1930' lar m eğili mi ni t aki p et mi ştir. Çeşitli şehirlerin birarada bil hassa morfol oji k ol mayan özellikleri yl e el e alı nması bu eğili mi n t emel niteliği dir. Bu eğilimi n bir di ğer t arafı ise yoğun ol arak grafi k ve harita kullanılması dır. Bu bil hassa, Vi yana üzeri ne Bobek ve Li cht enber ger tarafı ndan yapılan i ki öne mli çalış mada daha i yi gör ül mekt edir.[4] Al man morfogeneti k ( morfol oji ni n t ari hsel süreçt e i ncelenmesi) gel eneği Conzen vasıtası yla İ ngiltere' de de kendi ni göster mi ştir. Conzen Berli n' de 1920 ve 1930' larda öğrenciliği esnası nda Louis ve Bobek' in et kisi nde kal mı ştır. İngiltere' ye göç etti kten sonra bir ara pl anlı ol arak çalış mıştır. Fakat Conzen'in genel katkısı şehir pl anla madan çok şehir morfogeneti ği üzeri ne ol muşt ur. 1949' da, Kuzey- doğu İngiltere' de kırsal ve şehirsel yerleş mel eri n f orml arı nı i nceleyen çalış ması açı k bir şekil de Al man morfogeneti k gel eneği ni n bir deva mı dır. 1958' de Whitby üzeri ne yaptı ğı çalış mada aynı etkiyi sürdür mekt edir. Bu çalış ma sadece büt ün şehirdeki bi na tipleri ve bi na kullanı mı nı n bir ör nekl e mesi ol mayı p, aynı za manda, şehir peyzajı nı n kor unması nda şehri n fiziksel yapısı nı n nasıl kullanılacağı nı göster mekt edir.[7] Co wr en'in şehir morfolojisi ne 1960' da yap mı ş ol duğu en büyük kat kı ' Al nwi ck, Nort humberland: a st udy i n t own - pl an anal ysis adlı yapı dır. Başarılı bul unan bu çalış manı n beş böl ümü şöyl ece özetlenebilir: Biri ncisi, şehir morfol ojisi ni n prensi pleri ni n geliştiril mesi; i ki ncisi, mevcut geliş meni n ortaya kon ması; üçüncüsü, temel analiz üniteleri olarak bireysel yapı adal arını n belirlenmesi; dör düncü ol arak det aylı harita analizi ve beşi nci ol arak, şehir yapısı ndaki geliş meni n ort aya kon ması dır. Aynı za manda, Conzen bir şehri, şehir pl anı, bi na f or ml arı ve analizi kullanı mı bugün de geçerli ol an üç kıs ma ayrılarak i ncelenmesi kavra mı nı getir miştir. Şehir pl anı kendi i çi nde yollara ve yol siste mi ne, yapı adal arı na ve bi nalara ayrıl mıştır.[8] 5

17 Conzen'in önerdi ği şekilde şehir for munun analizi içi n rasyonel bir analiz yönt e mi ni n ortaya kon ması gerekmekt edir. Ör neği n, bugünden başlayarak geri ye gi den bir yakl aşı m süreci gerçek anl a mda açı klaya maz. İ ncele meni n geç mi şt en bugüne yür üt ül mesi ve bu arada kaybol an el e manl arı n da mevcutlar kadar öne m verilerek el e alı nması gerekmekt edir. Dol ayısı yla, sadece bugün mevcut ol anl arı n morf ografi k yakl aşı mı reddedil mekt edir. Bunun yeri ne, mevcutları n yanı sıra yok ol anları n t ari hi kayıtları ve planları nı n da göz önüne alınarak i ncelenmesi gerekmekt edir.[9] 1970' lerde İ ngiliz şehirleri nde morfol oji çalışmal arı Ameri ka' daki çalış mal arı n et kisi nde kal mı ştır. Amerikan şehir morfol ojisi de kendi i çi nde i ki gr uba ayrıl mıştır. Bunl ardan biri ncisi, Ber kel ey okul unda gelişen bir kült ürel coğrafya gr ubu; di ğeri ise bir sosyo-ekono mi k perspektif i çi nde arazi kullanı mı nı i nceleyen gr upt ur. Ameri kan şehir coğrafyası, 1950' lerde Bur gess'in hal kalar kavra mı, Hoyt' un sekt ör kura mı ve Ull mann' ı n çok mer kezlilik kavra mı üzeri nde durması na karşı n 1960' larda il gi di ğer İngilizce konuşul an ül kelere kay mı ştır. Bunl ar da, şehir for mu, arazi kullanı mı nı n bir türevi ol arak el e alı nmı ştır. Ameri kan şehir morfol ojisi üzeri nde en çok et kisi ol an neo- kl asi k ekono mi k yaklaşı ml ardır. Bunl ar arasındaki en öne mli konu ise şehirdeki arsa değeri ile arazi kullanı mı nı n t ari hi geliş mesi arası ndaki ilişki ni n araştırıl ması dır.[7] Kült ürel coğrafya, Amerika' da şehir coğrafyası nı n zayıf bir kol unu t eşkil etmekt edir. Bu al andaki çalış mal ar Lei ghl y ile başlayı p, Spencer, Ri ckert, Bastian Jakl e il e deva m et mi ştir.[10] Bu araştır manı n esas a macı kült ürel stiller ile il gileni p, uzun bir geç mi şi olan Ort a Avr upa araştır ma geleneği ile ilgisi ni mi ni mu mt ut maktır. Ameri ka' da şehir morfolojisi, şehir coğrafyası t arafı ndan çeşitli açılardan doğr udan doğr uya veya dol aylı ol arak et kilenmi ştir. Bunl ar arası nda, i ki öne mli et ki den bahset mek mü mkündür. Bunl ardan biri ncisi, bireysel şehirleri n t ari hi geliş mesi ni n şehir t ari hçileri t arafı ndan i ncelenmesi dir; i ki ncisi ise 1980' lerde t opl umdaki farklı tabakaları n ekono mi k ilgileri ni n sosyal bili mciler t arafı ndan i ncelenmesi dir. Her nekadar ekono mi k kura ml arı; şehir morfol ojisi ni, Ameri kan şehir coğrafyası üzeri ndeki et kisi açısı ndan el e alı yor olsa da, şehir morfol ojisi ne, şehir t ari hini n daha direkt bir et kisi olacaktır. Şehir morfol ojisi üzeri nde ekono mi ni n et kisi ni n daha i yi anl aşılabil mesi i çi n arazi 6

18 kullanı mı nı n yanısıra, farklı kullanı ml arı n getirdiği gelirleri n bir karşılaştırıl ması nı n yapıl ması gerekmekt edir. Bazı mal sahi pleri bi naları yatırı m kaynağı ol arak gör mekt edir, di ğerleri ise faali yetleri ni n kılıfı ol arak göster mekt edirler. Bu i ki yakl aşı m arası ndaki farkı n anl aşıl ması şehir morfol ojisi ni n daha i yi anl aşıl ması nı sağlayacaktır.[7] Gur des' e göre şehirleri n morfol oji k yapısı, çeşitli arazi kullanı ml arı arası ndaki ilişki ve ul aşı m siste mi ndeki geliş mel ere dayandırıl mıştır. Özellikle yol dokusunun şehir yapısı nı n di na mi z mi üzeri ndeki et kisi üzeri nde dur ul makl a birlikte, şehirleri n morfol oji k yapısı nı n bir t ek nedene bağl anarak açı klana mayacağı belirtilmi ştir. Bu perspektif açısı ndan konu el e alı nı p, 9 Avr upa şehri nden mekansal geliş me ör nekl eri veril miştir.[11] Şehirleri n mekansal sisteml eri ni n geliş mesi ve yeni geliş mel eri n Avrupa şehir mekanı na yansı mal arı nın da i ncel eyen Gur des, farklı evrelerde de ol sa, t üm şehirleri n sonuçt a benzer yapısal esaslara dayandı ğı nı, il k döne ml erde ol uşan yol dokusunun bi çi msel özellikleri ni; kol ayca yitir medi ği ni, ri ngl erden çok radyallerden ol uş muş mevcut Avr upa şehir dokusunun yenilikl ere kol ayca adapt e ol amayacağı, şehirleri n karakt eristiklerini n de morfol oji k yapılanmayı et kileyecekl eri hususunda getir miş ol duğu yakl aşıml arı ile, morfol oji ve ul aşı m ilişkileri hususunda yararlı bil giler üret miştir[11]. Son yıllarda, sanayileşme sonucunda moder n döne mi n şehir dokul arına ver di ği zarara i nanarak, t ari hi şehirleri ve t ari hi mekanl arı n i nceleyen Kri er, şehirleri n se mboli k değerleri ni n yitirildi ği ne i nanarak, şehircilikte ve mi marlı kta morfol oji k ve tipol oji k özelliklere değinen yakl aşı ml ar getiriyorsa da ( Krier, 1979), şehir gl obal for munu mat eryalize eden, şehircilik ve mi mariyi, di na mi k yapılanma bağl ayarak inceleyen t eori k yakl aşı ml ardan söz et me mi ştir. Şehri n mat eryel f ormunun ve dokusunun ol uşumundaki deri nli kleri n t e meli nde yat an gerçekl eri; sosyol oji k, kült ürel ve psi kol oji k nedenl ere bağl ayarak i ncel eyen, il k ve t ek kişi Al do Rossi ol muşt ur ( Rossi A, 1966). Şehri n gl obal for munu mat eryalize eden, mi mari ve şehirciliği onun di na mi k yapısı na bağl ayarak inceleyen, şehri n sosyal kült ürel, tari hsel ve psi kol oji k kar maşası nı t anı ml ayan ve bu t anı ml a mal arı na sayısal bir boyutta kazandıran Bili Hillier'in, şehir morfolojisi konusunda getirdikl eri son döne ml erde, şehir morfolojisi ve şehirsel t asarı m al anı nda kazandırıl mış yepyeni ve 7

19 ilgi nç yakl aşı ml ar olarak ilgi çekmekt edir.[7],[12] 2. 3 Şehi r Morf ol ojisi nin Gelişi mi ne Kat kı da Bul unan Okull ar Dünya şehir morfol ojisi nin gelişi mi ne kat kı da bulunan, araştır mal ar yapan 3 öne mli okul vardır. Bu okullar İngiltere deki Bir mi ngham üni versitesi, Fransa da Versailles okul u ve İtal ya da ki Şehir morfol ojisi okul u, Bu okulları n çalış mal arında ki ana teoriler Şehir for munun t anı ml ayı cı ve açı klayı cı a maçlar ile çalışıl ması (şehir yapılanması na bir teori geliştir mek a macı yla) Şehir for munun kurallara bağlı a maçl ar ile çalışılması(kent t asarı mı nda bir t eori geliştir mek a macı yla). Şehir for munun, Şehir yapılanması nda da eski tasarı m t eorileri ni n et kileri ni n değerlendiril mesi içi n çalışıl ması. 8

20 3. BÖLÜM: ANADOLU DA YERLEŞ MELERİ N EVRİ Mİ 3. 1 Anadol u Kentleri ni n Ol uşumunda Ana Prensi pler Anadol u üzeri ndeki yerleş mel eri n t ari h çağl ar i çi nde değiş meyen dol ayısı yl a Anadol u yerleş mesi ni n karakt eri ni si mgel eyen yani kır ve kent yerleşmel eri ni n birbiri nden ayrı biri ml er ol mayı p, aksi ne birbirini t a ma ml ayan bir siste mi n parçaları ol mal arı dır. Kentler, bir yöre i çi nde yer al an köyleri n her t ürl ü faali yetlerini or gani ze et mek ve gereksi nmel erini karşılamak gi bi bir zorunl ul ukt an ortaya çık mı şlardır. Gelişen köyl eri n birbirleriyle ol an t e ması nı n sı klaş ması, ni hayet ko mşu yerleş mel ere bağl antıları n kur ul ması, o yerleşi m biri mi i çi nde en uygun veya daha başka bir deyi ml e en di na mi k yerleş me çekirdeği ni mer kez ol ma yönünde et kilemi ş ve onu köyl er arası organi zasyonu sağlayacak duruma getir miştir. İlkçağ Anadol u' sunda ortaya çı kan kentleri n sayısını n yüksek ol ması nda kuşkusuz Anadol u' nun fizi k yapısı nı n et kisi büyük ol muşt ur. Adet a birbiri nden ayrı ve bağı msı z denecek yerleşi ml erden ol uşan yöreler i çi nde dünyanı n pek çok yeri nde gör üle meyecek sı klı kta kentler geliş me olanağı nı bul muşl ardır Anadol u' nun coğrafi yapısından kaynakl anan ve kent e duyul an gereksi nme et kisi ni eksilt meden deva m ettirdi ği i çi n f onksi yonl arı nı kaybeden veya çeşitli nedenl erle ortadan kal kan kentleri n yeri ni başkaları al mı ştır. Ancak bu yeni doğan kentler her yönden il kleri nden daha farklı ol muşl ardır. Bu defa gi derek daha genişle mi ş yöreleri n gereksi nmesi ni karşıla mak a macı na dönük yeni ve daha Di nami k kentler ortaya çı kmı ştır. Çok sayı da kenti n varlığı. Anadol u' nun coğrafi yapısı na uygun düşecek ve kenti n yaşa mı i çi n gerekli pot ansi yele sahi p sahal arı n uzun deneyl erden sonra veya bir nevi seleksi yonl a bul unması na hi z met et mi ştir. Böyl ece sağl a m coğrafi t e mellere dayanan İlkçağ kentleri kurul muştur. İlkçağ Anadol u kentleri sadece maddi sahal arda ( kırsal sahaları n or gani ze edil mesi, di nsel yapı nı n, i ç ve dış ticareti n işlet me siste m ve met otları nı n ortaya kon ması vs.) değil aynı za manda güzel sanatlar, mi marlı k, edebi yat, müzi k, yont ucul uk, felsefe, 9

21 tıp ve di ğer al anl arı nda öyl esi ne ileri mer kezler olmuşl ardır ki il kçağ Anadol u sunun ent elekt üel yapısı, t eknol oji hariç t ut ul ursa, birçok nokt ada günü müz düzeyi ne ul aşacak kadar büyük bir geliş me göster mi ştir. Anadol u' da İl kçağ i çi nde kentleri n ortaya çı kışı, gelişi mi ve evri mi ni si mgel eyen model, he men her Anadolu kenti ni n ol uşumunda az veya çok ona kalı plı k et mi şse de her kent gelişi m evresi i çi nde bazı yan et kilerle (coğrafi fakt örler ) bir nevi mut asyona uğra mı ş, evri ml eş mesi süreci sonunda kendisi ne özgü bir karakt er kazanmakl a bazı hususlarda di ğerleri nden ayrıl mış; başka bir deyi ml e özelleş mi ştir[13]. Kentleri n aynı model den gel mekl e beraber evrim s üreci sonucunda di ğerleri nden bazı hususlarda farklı olması yadırganacak bir durum değil dir. Kuşkusuz bu farklılık her bir t opl umun t ari hsel yapısı, gelenek ve görenekl eri ve ni hayet kült ür düzeyi ile yaşadı ğı orta mı n coğrafi koşulları nı n sent ezi nden ol uş muşt ur. Anadol u üzeri nde coğrafi orta mı n kısa mesafeler i çi ne büyük değişikli kler göster mesi ve her bir orta ma geli p yerleşenl eri n genellikle aynı orijinden ol mayışı ve her biri ni n sahip ol dukl arı kült ür mirası nı n çok farklı ol ması nedeni yle meydana gel en sent ezler kuşkusuz farklı ol muşt ur. Bu nedenl e Anadol u üzeri nde yaşayan ul usları n yapıları nasıl birbiri nden farklı ysa buna bağlı ol arak meydana getirdi kleri kentler arası nda da birtakı m far kl ar meydana gel mi ştir. Anadol u daha başlangıçt an iti baren ül keye gel en t opl ul ukl arca bölün müşt ür. Böyl ece yeni gel enl er mevcut yerleşi ml eri t anıyı p kendileri ne en uygun ol anı nı n içi ne yerleş mi şlerdir Anadol u daha t ari hi ni n başı nda birbiri nden ayrı dört biri me ayrıl mıştır; Doğu Anadol u Böl ümü Ur art uları n, Ort a Anadolu Böl ümü Hitit'leri n Batı Anadol u Böl ümü Fri g ve Li dya' nın kı yı böl geleri ise İ yonları n vat anı ol muşt ur ve her t opl ul uk bu böl üml er içi nde kendileri ni yansıtacak yönde geliş mel eri ni sürdür müşl erdir. Buna göre her yöre i çi nde o yöre ni n coğrafi sentezi nden beslenerek gelişen kentler meydana gel mi ştir. Her yöre ni n birbiri ne benzemeyen kentleri, aynı gereksi nmel eri içeren model den meydana gel di kleri nden, t e melde aynı ci ns ( Anadol u kent ti pi) üzeri nden geliş miş ol makl a beraber araları ndaki farklılıklar bu ci nsin t ürleri ni ol uşt ur muşt ur. Ör neği n Doğu Anadol u' nun t ümü ile dağlı k ve or manlarla kaplı al anl ardan meydana gelmi ş ol ması nedeni yle yerleş me özellikle ova t abanları ile vadi 10

22 ol ukl arı nı n i çleri nde yer al mı ştır. Ül keyi deva mlı tehdit altında t utan Asur tehli kesi ne ilaveten i kli mi n sertliği ve uygul anan t arı m modeli nedeni yle yerleş me, genel hatları yla yayıl ma şeklinde değil aksi ne belirli sahal arda t opl anma eğili mi i çi nde kal mı ştır. Böyl ece Ur artu t opl umunda köy ti pi nden çok kent ti pi-özellikl e t opl u büyük köyl er ege men yerleş me tipi olarak meydana gel mi ştir. Doğu Anadol u da kent ti pi kendi ne özgü bir yapı t arzı ile ' kale-kent' şekli nde ol muşt ur. Bu kal e-kentler Doğu Anadol u' da bir anl a mda köy ör güt ünden daha evvel ortaya çı ktı ğı sanıl maktadır Böyl ece yüzl erce, bel ki de bi nlerce kal e-kent yarı tarı msal yarı ticari, bazıları nda da di nsel kaynaktan meydana gel en bir kent sent ezi ni ol uşt ur muşt ur Ancak böl geleri kontrol yet kisi ne sahi p ol an federasyonun mer kez kentleri ol anl ar ise çok daha fazla nüf us sayıları, i mal at faali yetleri, di nsel mer kezl er ol ma özellikleri ve böl gel er arası ticareti or gani ze eden mer kezl er ol mal arı nedeni yle di ğerleri nden daha farklı bir bünyeye sahi p ol muşl ar ve böl geler i çi nde, hepsi ni n üzeri nde et ki nli kleri ni sürdür müşlerdir. Ort a Anadol u' da ve büyük Hitit uygarlı ğı nı n merkezi ol an İç Anadol u' daki kentler ise, her şeyden evvel İ ç Anadol u' nun fizi ki coğrafya koşulları ile Hititleri n sosyoekono mi k yapısı ndan kaynakl andı ğı ndan Urart u ti pi nden daha farklı ol muşt ur. Hititlerde köy ve kent ilişkisi nden ol uşan bir yerleş me ör güt ü meydana gel mi ştir ve karşılıklı et kileşi m modeline uyan köykent ikilisi ile Hitit kent tipi ol uşabilmi ştir Anadol u' nun batı böl ümünde, İl kçağa da mgası nı vuran Fri gya ve Li dya kentleri gerek şekil gerek f onksiyon bakı mı ndan Ur art u ve Hitit kentleri nden daha farklı bir gelişi m göster mi şlerdir. Ana model e göre bu böl gede de önce kentleri n yer seçi mi nde yi ne r olief ile t oprak varlığı ön pl anda yer al mı ştır. Batı Anadol u' nun veri mli t oprakl arı na sahi p oval arı, depresyonları ve özellikle Güney Mar mara böl gesi ni n vadi ol ukl arı Fri gler le beraber köy-kent birliği şekli nde yerleş meye açıl mıştır[14]. Li dya döne mi nde ise bu gelişi m dor uk nokt ası na var mı ştır. Fri gler' de daha çok Hitit et kisi ni andıran köy birliği ile onl arı organi ze eden kentleri geliştir mişlerdir. Hitit ve Fri g kentleri nde nüf us sayısı nı n bi nler i çi nde kalışı ile bu kentleri n maksi mu m değerlere ul aştı ğı anl a mına gelirken, Li dya kentleri ni n bazıları nı n nüf us sayısı lere kadar çı kabil miştir. 11

23 Denilebilir ki Li dya ile büyük kentler evresi ne ul aşıl dı ğı gi bi, kent saki nl eri ni n he men hepsi ni n t arı m ile ilgisi kal ma mı ş i nsanl ardan meydana gel mesi, di ğerleri nden çok daha farklı bir kent ti pi ni ortaya çı kar mı ştır. Bu şekil de Li dya kentleri bu özellikleri ile evri ml eş meni n doruk nokt ası na ulaşmı şl ardır. Li dya, Hititler ve Fri glerle başlayan ticaret dönemi nde daha da büyük bi r geliş me göstererek İl kçağı n en gör ke mli ticaret devl eti hali ne gel mi ştir. Kuşkusuz i ç ve dı ş ticareti n en büyük mer kezi hali ne gel en Li dya kentleri, muazza m bir servet e sahi p ol muşl ardır. Dünyanı n her yanı ndan gel en iş adaml arı ve t üccarlar Li dya kentleri ne yerleş mi şlerdir. Li dya kentleri ni n bu derece zengi nleş mesi en azı ndan kentleri n mi marisi üzeri nde gerçek et kisi ni göster mi ştir. Ur art u, Hitit ve Fri gler'in müt evazı kentleri ve t aştan yapıl mış sade t apı nakl arı n yeri ni Li dya' da çeşitli t aşlar ve özelli kle Anadol u' nun muht elif yöreleri nde açılan mer mer ocakl arı ndan çı kartılıp getirilen mer merlerle t apı nakl ar, mabetler, abi deler, sarayl ar, ti yatrolar, eğl ence yerleri ve konakl ar yapıl mıştır. Böyl ece Li dya kentleri sahip ol dukl arı t arı m, sanayi, ti caret ve malı fonksi yonl arı ile sadece Li dya' yı değil, aşağı yukarı İl kçağ Dünyası nı i dare edecek bir devlet düzeyine ulaş mı şlardır. Anadol u' da kı yılar üzerinde sürekli kentleri n kur ul ması işi ni İyonl arla Foçalılar yür üt müşl er ve kı yı kentleri ni n geliş me süreci İyonl arla dor uk nokt ası na var mı ştır. Daha sonraki yüzyıllarda kı yı kentleri ni n geliş mesi ni Gr ek'ler ve Ro malılar deva m ettir mişlerdir. Böyl ece Anadol u' nun kı yıları üzeri nde yüzyıllar i çi nde değişi k yönl erden ve farklı kült ürleri n et kisi altında i ç bölgeler kentleri nden çok daha farklı bir kent tipi ortaya çı kmı ştır[13] Ortaçağda Anadol u Kentleri Anadol u, dünya t ari hi i çinde il k kentleri n doğuş yerleri nden biri ol arak gösterilebilir Bunun yanı sıra kentleşme ol gusu Anadol u' da hiç kesi nti ye uğra madan deva m eden bir kur ul uş ol arak belirgi nleşir. Böyl ece İl kçağ Anadol u kentleri ül kenin coğrafi pot ansi yeli ve i nsan topl ul ukl arı nı n kült ür düzeyi ni n sent ezi nden doğ muş bir kur umdur. Anadol u' da İl kçağ sonunda, ül ke üzeri nde kent oluşumundaki di na mi z mden pek bir eser kal ma mı ştır. Niteki m Anadol u da Ort açağ ve Yeni çağl arda yeni kentleri n doğ ma mı ş ol ması bu hususta yet erli bir yanıttır. Ort açağ da kara kentlerinde öne mli 12

24 bir değişi m söz konusu ol mazken, kı yı böl gelerindeki birçok kent il kçağ daki o gör ke mli yaşantıları nı deva mettire me mi şlerdir. Anadol u' da Ort açağ kentleri, il kçağdan devralı nmı ş kur ul uşlar ol dukl arı ndan, bunl arı n sosyal ve ekono mi k yapıları nda t e mel e ait herhangi bir değişim meydana gel me mi ştir. Şekl e ait değiş mel eri n başı nda hemen her kenti n isi m değişi kli ği yer al mı ştır. Kentleri n birçoğu kendileri ni çevreleyen surlardan dışarı çı ka madı kları gi bi eski kal eleri daha i yi mal ze me ve işçilikle rest ore et miş ve sağl a ml aştır mışlardır. Ancak bazı kentlerde, kenti n büyü mesi zorunl u ol duğu ve bunun surlarla çevril mesi ni n çok güç ol duğu yerlerde civarı ndaki yüksek ya maçl ar veya t epeler üzerinde istila za manl arı nda korunma amacı na donuk kaleler yapıl mıştır. Anadol u' nun Ort açağ kentleri ni n yapısı ve sahi p ol duğu karakt eri belirtebil mek i çi n bu çağı, Ro ma- Bi zans Döne mi ve Sel çukl u- Os manlı Tür k Döne mi ol mak üzere i ki alt başlı kta incele mek gerekli dir Roma- Bi zans Dönemi Anadol u üzeri nde Ro ma- Bi zans Döne mi ortala ma 1500 yıl kadar sür müştür Bunun kabaca 400 yılı Ro ma, geri kal an 1100 yıl da Bi zans Done mi ol arak devam et mi ştir [14]. Bi zans Devl eti Anadol u' ya Ro ma i mparat orl uğunun mirasçısı ol arak sahi p ol muşt ur Bu nedenl edir ki, Ro ma' nı n dış ül kel er illeri nde uygul adı ğı i dari ve i ktisadi siste m bir süre daha Anadol u üzeri nde geçerli ol muşt ur, Ancak Ro ma İ mparatorl uğunun et kisi ni n silini p, Bi zans idaresi ni n Anadol u üzerinde ege menli ği ni kur ması ile il k iş ol arak, i ç böl geyi kı yı kentleri ne bağl ayan yolları n onarı mı el e alı nmı ştır. Li man kentleri ni n bir kıs mı eski et kileri ni kaybet mi ş oldukl arı ndan yeni kentler döne mi n koşulları na göre geliştiril miş ve rest ore edil mişlerdir. Bi zans devl etini n başl angı ç döne mi ni i çeren ve Justinyen za manı na kadar süregelen t ari hler i çi nde Anadol u kentleri nde yeni den bir canl anma ve buna bağlı olarak refah kendi ni göstermi ştir. Ort açağ' da, İl kçağı n putperest ruhban sı nıfı nı n yeri ni, Hıristiyan kilisesi al mı ştır. Kent ol gusunun sosyal kanadı nı n düzenl eyi cisi dur umuna geçen kilise ör güt ü. Anadol u yu kısa bir süre i çerisi nde Hıristiyanlaştır mıştır. Hıristiyanlı k, kentleri n fizi k yapısı üzeri nde her hangi bir değişi kli ğe neden ol ma mı ştır Ma mafih kentler 13

25 arası nda ille de yeni bir değişi klik aranırsa, Hıristiyanlı kla birlikte-bazı kentler di nsel bir karakt er kazanmakl a bir t akı m di nsel kentler meydana getiril miştir. Başta İstanbul ol mak üzere İzni k, Ant akya, Trabzon bu şekil de yeni den evri ml eşerek daha farklı bir karakt ere bürünmüşl erdir. Kentleri n bu mutl u ve huzur dol u yılları nda genel bir geliş meye uğradı ğı belirtil mişti. Söz konusu geliş me her şeyden evvel konileri n büyü mesi üzeri nde cereyan et mi ştir. Ancak bu büyü me eski kentlerin sı nırları dışı na çı kmak şekli nde değil, surları n evre evre genişletilerek gene kal e içi nde kal mak koşul u ile büyü mesi şekli nde ol muşt ur. Koruma kal eleri ile yetinen kentler ise, kale dışı nda bul undukl arı ndan, kentleri ne ova yönünde değil geri deki ya maçl ar yönünde genişlet mişlerdir. Böyl ece İl kçağ' da çi zilen kent modeli bu çağda da pek değiştiril me mi ştir Kentleri n ya maçl ar sahası üzeri nde geliş mesi prensi bi, bu kentleri n Ro ma kent pl an anl ayışı na za manl a t ers düş müşt ür Ro ma' nı n birbiri yle di k kesişen yollar siste mi ne (ızgara pl anı) bağlı muntaza m kent siste mi, Anadol u kentleri nde uygul a ma sahası nı pek bul a ma mı ştır. Ort açağ kentleri dışarı açıl ma kor kusundan ileri gel en t ek vücut ol ma arzusu ile i çe yönelmi şl er, dol ayısı yla çok sıkışı k kent ti pi ni n ortaya çı kması na neden ol muşl ardır. Anadol u Bi zans kentleri ke mi kl eş mi ş ol makl a beraber ileri yönde ufak tefek bazı gelişi ml er de meydana gel me mi ş değil dir Şöyl e ki: Bi zans kentleri ni n i mal at sanayi kol undaki faali yetleri ni n 9. yy. a kadar İl kçağ' a nazaran biraz daha ilerlemi ş ol duğu söyl enebilir. Kuşkusuz bu geliş me nor mal bir süreç ol up Bi zans'ın Avr upa, Rusya ve Akdeni z dünyası ile kurduğu ticari bağl antılardan ileri gel miştir. Ayrıca i pekli ve ket en sanayi kolları nda Bi zans doku ma sanayi büyük bir ha ml e yap mı ş, Avr upa pazarları nı el e geçir mi ş ve Avr upa' ya en büyük i hracat yapan ül ke dur umuna gel mi ştir. Anadol u üzeri nde büyük istila hareketleri Tür k boyl arı nı n geniş çaplı akı nları ile başla mı ştır t ari hi nde başlayan ve Doğu Anadol u' nun en öne mli kentleri ni n el e geçirilişini si mgel eyen bu Ol ayl ara he men her yıl bir yenisi ekl enmekl e istila hareketi 1071 yılı na kadar deva m et mi ştir, Bundan sonra Anadol u' da Bi zans Devl eti ni n yeri ni Türk Sel çukl u Devl eti almı ştır. İstilalar özellikle kentleri n yaşa mı nda büyük krizlere neden ol muşt ur Bu krizler daha çok ticari hayatı n 14

26 bozul ması nda r ol oyna mı ştır. Ti caret yolları nda meydana gel en yön değiştir mel er her şeyden evvel bu ticarete bel bağl a mı ş kentleri n gelir kaynakl arı nı n kur uması na yol aç mı ştır. Meydana gel en göçl er özellikle İstanbul' u bu t ari hlerde Ortaçağ' ı n en kal abalı k kenti haline getir miştir[13] Selçukl u- Os manlı Türk Döne mi 9. ila 11. yy.lar arası nda Doğu Anadol u sı nırlarına dayan mı ş ol an Tür kler ağır bir şekil de Anadol u' ya sı z mı ş, kentlere yerleşi p ticaret sahası nda faali yet göster mişlerdir Böyl ece Al parslan'ın Anadol u' yu işgal et mesi nden ( 1701) önceki t ari hlerde Anadol u kentleri nde Tür k mahalleleri kur ul muş ol uyordu. Anadol u' nun Tür kl erle t e masa geçişi barışsal bir hava içi nde cereyan et mi ş, i ki ayrı unsur bu koşullar altında bir araya gel mi şlerdir. 1071' den sonraki yıllarda ise büyük kitleler hali ne gel en Tür k boyl arı arzul arı na göre veya kuracakl arı yaşa m t arzı na uyacak bi çi mde hayvancılı k yapacakl ar kır sahası nda kal mı ş di ğerleri ise köyl er kur muşl ardır. Fakat gel enl eri n büyük çoğunl uğu özellikl e kentlere yerleş mi şler, zanaat öğrenmi şler ve ticaret sahası nı seç mi şlerdir. Devl eti n ileri gel enleri ve varlıklı ki msel er ise kentlerde e ml ak sahi bi olarak varlıkları nı sürdür müşl erdir. 11. yy.' dan sonra bu bi n yıllık kentler ül kesi çok kuvvetli göçebe eğili ml eri ol an bir topl umun eli ne geçi p, Türkler Anadol u' nun çehresine kendi da mgal arı nı vurunca eski kentleri n strükt ürsel geliş me koşullan ortadan silin mi ş ol du. Gerçekt en de bu günün Anadol u Kenti bir İyonya Kenti t asarı mı nı n karşı ucundadır. Bu kentlerde her za man Hitit, Hel enistik, Ro malı ya da Bi zanslı espri yakal anabilir. Fakat Tür k Çağı kendi nden öncekileri n izleri ni ortadan silecek kadar uzun sür müşt ür[15]. 13. yy' da Hıristiyan nüf us sayı itibarı yla hemen her yerde azı nlı ğa düş müşt ür Hı ristiyan nüf us daha çok sanayi ve zanaat işlerini üzeri ne al mı ş, Tür kl er i se ticaret ve mül k sahi pli ği ni yür üt müş, kentleri n i çi nde hanl ar, ha ma ml ar, medreseler, ca mil er, dükkanl ar yaparak konileri n mi marisi üzeri nde öne mli değişi kli klere neden ol muşl ardır Birçok kentte i mal at sanayi ne ait bazı iş kolları nda öne geç mi şler ve bir nevi ör güt ol an l oncaları yeni den meydana getir mişlerdir. Loncalar sanayi faali yetleri ni geliştirdi kleri kadar üretilen malları n satışı nı ve pazarla ması nı yapacak or gani zasyonu kuracak bir düzeye de gel mi şlerdir Sel çukl ularda özellikle dericili k ve doku macılık büyük bir geliş me göst er mi ş, Alaşehir. Deni zli, Konya, Aksaray, Kayseri gi bi kentler i malat mer kezleri ol muşl ar, bunun yanışı na he men her kentte 15

27 halıcılık öne mli bir iş kolu olarak et kisi ni sürdür müşt ür 13. yy' ın ortaları na doğru Doğu' da beliren Moğol istila or dul arı Anadolu Sel çukl u Devl eti sı nırları na geli p dayan mı şlardır. Bunu i zleyen 1243 t ari hi nde Köse dağ da Sel çukl uları n savaşı kaybet mesi ile her şeyi n sonu gör ünmüş yılları nı içeren 84 yıl i çi nde evvel a Sel çukl u Tür ki ye si nde yakılıp yı kıl mayan ve t ümü il e yağ mal anmayan hiçbir kent kal ma mı ştır. Böyl ece Anadol u' nun İlkçağ' dan gel en ve Ort açağ'ın sonl arı na dek i yi veya köt ü günl eri yle yaşa mı nı yürüt en Anadol u kentleri kısa bir süre i çi nde il kel bir kasaba düzeyi ne i nmi şlerdir[14] Yeni Çağda Anadolu Kent Düzeni Moğol istila or dusunun Anadol u' daki t alanları ve kentler üzeri ndeki vahşeti ile Anadol u kentleri nde t opl anmı ş büt ün servetlerin gasp edil mesi, bunu i zl eyen İlhanlılar Devl eti' ni n kentler ve köyl er üzeri ndeki ağır vergi siste mi gene bu yıllar içi nde 33 yıl süren kuraklı kları n ve çekirge sürüleri ni n meydana getirdi ği büyük kıtlıklar gi bi birçok ol umsuz ol ay, Anadol u nüf usunun, özellikle kentleri n nüf usunun Mar mara ve Ege Böl gel eri' ne i nerek Bi zans' a ait kasabalara doluş ması ile sonuçl anmı ştır. Batı Anadol u kentleri ne yerleşmi ş Tür k nüf usa katılan bu yeni gel enl erle 13. yy.ı n i kinci yarısı nda İzni k, İzmit, Bileci k, Yenişehir, Bursa gi bi kasabalar çok kısa bir süre i çi nde kal abalı k ve büyükçe kentler hali ne gel dikleri gi bi, daha Tür k Or dul arı Mar mara Böl gesi ne i nmeden evvel böl geni n Türkleş mesi hareketi hayli ileri bir düzeye ul aş mı ştır. Bu göç hareketleri Os manlı Devl eti' ni n geliş mesi prensi bi ni aşağı yukarı belirlemi ştir. Os manlılar Moğol istilaları, yakılı p yı kıl mış kentleri n yeni den onarı mı, yerel beyli klerle yapılacak mücâdel eler gi bi zor işlerle uğraş mak yeri ne Ru meli' ye geçi p daha yeni sent ezlerle uğraş mak yol unu seç mi şlerdir [13]. Ru meli t oprakl arı nı n kısa bir süre i çi nde Os manlı mül küne dahil edilmesi nden itibaren yapılan yenileştirme hareketleri ideâl bir siste miçi nde gerçekl eştirilmi ştir. Özellikle Os manlı i mparat orl uğu' nun kur ul uşu aşa ması nda her yerleş menin fet hi nden sonra t oprakl arı nı n bir kıs mı ka mu hi z meti gören vakıflara ayrıl mış, devl et ada ml arı ve varlıklı kişiler topl umsal içeri kli birçok görevi vakıf yol uyl a karşıla mı şlardır [13] Anadol u büt ün çabal ara rağmen Sel çukl u Döne mi nde sahi p ol duğu bayındırlı k ve 16

28 kült ür düzeyi ne bir daha gel e me mi ştir Asya' dan Anadol u yönüne uzanan ticaret yolları nı n doğuda Moğollar t arafı ndan t ut ul muş ol ması Anadol u' nun ülkel er arası ticareti ni n sönmesi nde en öne mli fakt ör ol muşt ur. Os manlılar İç Anadol u' yu devl etin t üm i hti yaçlarını karşılayan t arı m t oprakl an hali ne getirirken, arta kal an geniş t oprakları ise hayvancılık ekono mi si ne t ahsis etmi şl erdir. Mer a ol arak bırakılan sahal ar üzeri nde hayvan çiftlikleri kur ul muş, hayvan üreti mi geliştiril miş, bu pl ana göre de hayvancılığa dayanan kentsel faali yetlerde öne mli bir geliş me kaydedil miştir. 15. yy. dan 17. yy. a kadar süren döne m i çi nde Anadol u kentleri aşırı bir büyü me göster mediler. Anadol u kentleri arası nda değişen nüfusları ile büyükçe kasabalar hali ni 17. yy. a kadar kor udul ar. Eski ticaret kentleri nin yeni den canl anması İran üzeri nden ve Bağdat tan gelen ker vanl ar sayesi nde ol muşt ur. Doğudan gel en kervanl ar sadece i ç böl gel eri n kentleri ni değil kı yılar üzeri nde yer al an li manl arı n da canlanması nda rol oynadılar. Anadol u' da Bi zans'tan Sel çukl ulara geç mi ş, Os manlılar Döne mi nde de varlığı nı kor umuş ol an l onca ör gütleri mahalli i mal at üzerindeki yet enekl eri ni ve kendileri ne özgü i mal atları ile i ç ve dış ticarete konu ol abilecek üreti ml eri ile doğu-batı yönl ü kervan ticareti içi nde i yi bir yere sahi p ol dul ar. Sonuçt a Tür ki ye' ni n bu döne mdeki sanayi faali yetleri bir büt ün ol arak ele alı nırsa Tür ki ye' ni n en ileri sanayi kol unun doku macılık ol duğu anl aşılır Ket en, kenevir, pa muk he men her il de ipli k hali ne getiriliyor ve hal kı n gi yi m kuşa mı nı bu sanayi kol u karşılıyordu He men he men aynı şekil de i ki nci sanayi faali yeti dericilik üzeri nde toplanı yordu. Bunun yanı sıra Hal ep, Şa m, Ant ep gi bi kentler l üks ku maşl arı n dokunduğu mer kezl er olarak belirgi nleşi yorlardı. Ancak büt ün bunl ar fazl a uzun sür medi, 15. yy. da başlayan geliş me 17. yy.ın başı nda durakl adı Kentlerdeki geliş mel er i ç ve dıştan gel en et kilerle fonksi yonları nı kaybederek yavaş yavaş çöküş döne mi ni n içi ne girdiler [13]. Anadol u kentleri ve kentleri n sanayi ve i mal at f aali yetleri Batı Avr upa' nı n önce buhar gücü daha sonra elektri k enerjisi ile işleyen sanayisi karşısı nda sadece haci m ol arak değişen t eknol oji sahası ndaki büyük fark nedeni yle de t ut unma ol anağı nı kaybet mi ştir. 19. yy i çi nde Batı Avr upa' nı n sanayi de hı zla ilerleyişi ile ha mmadde ihtiyacı açı ğa çı ktı ve Anadol u kentleri ni n sahip ol duğu ha mmaddeni n kullanı mı, 17

29 buna karşılık üretilen yeni ür ünl eri n Anadol u pazarı na sürül mesi günde me gel di Böyl ece Anadol u pazarları nı n el e geçiril mesi ve kentlerdeki Sanayi faali yetleri ni kösteklenmesi ol ayı 18. yy i çi nde başla mı ş ol du. Bu döne mde özelli kle Ru m ve Er meni tüccarlar Anadolu' nun iç ticareti ni ele geçirdiler. Anadol u kentleri nde sanayi ni n çöküşü yeni kurul makt a ol an kent ve kır ör güt ü arası ndaki bağl arı n da kop ması na sebep ol du. 19. yy he m kırlar üzeri ne dağıl mı ş insan t opl ul ukl arı nı n yeniden t oprağa yerleş mesi he m de Bal kanl ardan Kafkasya ve Kı rı m' dan gel en mil yonl arca göç meni n Anadol u kırları üzeri ndeki yerleş me döne mi dir, işte her t ürl ü ol anakt an yoksun kır i nsanl arı büt ün eksi kleri ni kentlerdeki kur ul uşlardan sağl ayacakl arı bir za manda büt ün bunl ardan yoksun kal dılar. Bu da kırları n daha geç ve güç kal kı nması na yol açtı. Bu döne mde Os manlı Devl eti' ni n İ ngilizler, Fransızlar ve Al manl ar ile yaptı ğı ticari anl aş mal arla Os manlı Devl eti t oprakl arı, büt ün Avr upa' nı n istedi ği malı sat acağı, aynı za manda istedi ği hammaddeyi al acağı bir pazar yeri hali ne gel di. Bu yeni ticaret ha ml esi ile li man kentleri ani den canl andılar, 5-10 bi n kişi veya daha az nüf ust an ol uşan li man kentleri dört bir yandan gel en ticari nitelikli i nsanl arla dol up t aştı ve ticareti organi ze edecek dükkanl arı n açıl ması ile li man kentleri ol ağanüst ü bir geliş meye uğradılar. Sonuçt a Anadol u üzeri nde t a m bir sömür ge düzeni i şlerlik kazanmı ş ol uyordu. Gel en malları n karşılığı na gelince zat en bir kıs mı kapitülasyonl ar yönünden elden çı kmı ş ol makl a beraber bu ticaret kırları n ürettiği t ekmil ha mmaddeni n alı nması şekli nde işledi. Bu koşullar altında Anadol u kırları nda üretilen t üm servet bu işe yatırıl mı ş ol uyordu Anadol u kaynakl arı t a m t ükenme dönemi ne girerken Os manlı Devl eti' ni n yı kıl ması ile bu döne m kapan mı ş ol du [13]. 18

30 4. BÖLÜM: ANTAKYA VE KONYA ŞEHİ RLERİ Nİ N Fİ Zİ Kİ TANI MI 4. 1 Ant akya nı n Fi zi ki tanı mı Ant akya' nı n fizi ki t anı mı nı coğrafi konu mu, sı nırlan, t opografyası, i kli mi ve ul aşı mı açısı ndan i ncelenebilir Coğrafi konumve sı nırl arı Hat ay ili Tür ki ye' ni n güneyi nde, İskenderun Körfezi' ni n Doğu kı yıları nda, ' ' Kuzey enl e ml eri ve ' ' boyla ml arı arası nda yer alır. Doğu ve Güneyden Suri ye, Batıdan İskenderun Körfezi, Kuzeybatı dan Os mani ye ve Kuzeydoğudan Gazi ant ep ile çevrili ol an ilin yüzöl çümü 5403 k m2, İl t oprakl arı nı n %46 sı nı dağl ar, %33. 5'ini oval ar ve %20. 4' ünü pl at olar ol uşt urur. İlin Batı sı nırı m ol uşt uran Akdeni z' de 152 km. kı yısı vardır[16] Topoğrafya Akdeni z i kli m böl gesi nin Doğu ucunda, kı yı dan 22 k m. kadar i çerde olan kenti n deni zden yüksekli ği yaklaşı k 80 m. dir. Kuzeyde Amanos Dağl arı ( Nur Dağl an) ile Güneyde Kel Dağ ( Cebel-I Akra) arası nda kal an Aşağı Asi Vadisi' ni n başlangı cı nda, Kel Dağı' nı n Kuzeydoğusunda, 440 m. rakı mlı Habi b-i Neccar Dağı nı n etekleri ndedir. Kenti n Kuzeydoğusuna doğr u gelişen ve Hat ay çökünt ü al anı nı n ortası nda yer al an Ami k Ovası, zirai pot ansi yeli çok yüksek kalı n bir al üvyon t oprak t abakası ile kaplı ol up, aynı za manda ili n en büyük t oprak düzl üğünü ol uşt urur. Kenti n mer kez kıs mı nda yer al an Ami k Ovası, deni z yüzeyi nden ortala ma 82 m. kadar yüksekt e bul unur. Ova, batı yönünden kendisi ni deni zden ayıran, zirveleri 2500 m. ye kadar yükselen Amanos Silsilesi, Kuzey yönünden düz bir şekil deki Karasu Vadisi ve Maraş Ovası, Doğu yönünde Kürt Dağı' nı n silsileleri, t epel eri ve Af şi n Çayı Vadisi, Güneyden Asi Vadisi ve Kel masifi n çı kı ntıları ile çevrilidir. Kenti n yüzöl çümü 689 km2 dir [16]. 19

31 Asi Nehri başta ol mak üzere, Karasu ve Afri n Çayı ile beslenen Ami k Ovası' nda, yakı n za manl ara kadar Ami k Göl ü adı ile bilinen bir göl ol ması na rağmen uzunl uğu 16 k m., genişliği 10 k m. ol an göl ün ve göl çevresi ndeki bat aklı klarla Beraber 310 k m2' yi bul an arazi ni n bir böl ümünün kur ut ul ması ile göl kaybol muş, DSİ tarafı ndan yür üt ülen ve 1955 yılında başlayı p 1980 yılında tama ml anmı ş ol an kur utma i şle mi sonucunda el de edilen zirai veri mi yüksek t opraklar çiftçilere dağıtılarak t arı ma açıl mıştır. Kaynağı Lübnan Dağl arı ol an Anti k Çağ' ı n Or ont es'i, ya da bugünkü i s mi yl e günü müzün Asi Nehri; Ant akya' nı n ortası ndan geçen ve ovanı n kur ut ul ması çalış mal arı sırası nda nehir yatağı nı n kenti n i çi nden geçen kıs mı nı n ıslah edil mesi yl e düzgün bir kanal hali ne getiril miştir. Büyük bir bölümü Suri ye t oprakl arı nda yer al an Asi Nehri, 380 k m. uzunl uğa sahi p ol up; Amanoslar ile Kel dağ arası nda bir yat ak ol uşt ur makt adır. Asi nehri, Kuzey yönünde yakl aşı k 30 k m. boyunca Tür ki ye- Suriye sı nırı nı ol uşt uracak şekil de akarak, t oprakl arı mı za girdikt en sonra Batı ya dönerek bugün he men he men t ümü kur utul muş ol an Ami k Göl ü' nün ayağı Küçük Asi ile birleşti kt en sonra Güneydoğu doğr ultusuna yönel erek yakl aşı k 40 km. sonra Sa mandağ' ın Güneyi nde bir delta oluşt urarak Akdeni z' e kavuşur. Ant akya' yı asırlar boyunca Akdeni z' e su yol uyl a başla mı ş ol an Asi Nehri, Anti k Çağ' da küçük t onajlı nehir ge mileri ni n seyrüseferi ne i mkan verirdi. Nehri n bugün akıttığı ortala ma su mi kt arı, kenti n i çi nde m/ sn. dir. Nehri n Ant akya içi nden geçen ve bir kanal hali ne getiril miş olan yalağı, yakl aşı k 2 km. uzunl uğunda ve m. genişliği n dedir. Habi b Neccar Dağı' ndan Asi' ye doğr u akan i ki öne mli su kaynakl an; kenti n Kuzeydoğusunda, üzeri nde De mir Kapı' nı n yer aldı ğı, St. Pi yer Kilisesi yakı nı ndan geçen ve bir sel yat ağı niteliği nde ol an Hacı Kur uş Deresi ile Güneybatı daki Ha msen Deresi' dir. Habi b Neccar Dağı arasında kal an Eski Ant akya' yı, XI X. yüzyıl dan beri nehri n karşı tarafı nda, Kuzeybatı daki düzl ükl erde kur ulan yeni mahallelerle büyüyerek kendi mi mari karakt eri i çi nde gelişen Yeni Ant akya' ya bağl ayan dört köpr ü bul unmakt adır. Bunl ardan üçü bul undukl arı yer ve mal zemel eri itibarı ile t a ma men yeni köpr ülerken; asırlarca yaya ve araç trafi ği ne hi zmet et mi ş ol an bu dör düncü köpr ü, içleri nde en eskisi ol ması na rağmen, yeri ne modern mal ze me kullanılarak yeni bir 20

32 köpr ü i nşa edil miştir. Di ocl etian za manı nda yapıldı ğı t ahmi n edilen, Ami k Göl ü' nün Asi Nehri aracılığı ile kur ut ul ması pr ojesi çerçevesi nde, Asi' ni n genişletil mesi ve yat ağı nı n t aranması çalışmal arı sırası nda kenti n Ro ma Çağı' ndan beri ayakt a duran bu ünl ü t aş köpr üsü ( Şeikl 4.1), 1972 yılında acı masızca yı kılarak yeri ne bugünkü bet onar me köprü i nşa edil miştir[17]. Şekil 4.1 Ro ma Çağı ndan beri Duran Taş Köpr ü Şekil 4.2 Bugünkü Bet onar me Köpr ü Et ekl eri nde Ant akya' nı n kur ul u ol duğu ve tepesi nde kenti çepeçevre saran sur kalı ntıları nı t aşı yan Habi b Neccar Dağı, kenti Güneybatı-Kuzeydoğu istika meti nde sı nırlayan bir dizi tepeleri n ol uşt urduğu doğal bir engel dir. Anti k Çağdaki is mi Sil pius ol an Habi b Neccar Dağı' nı da i çi ne al an Keldağ sırası, alt yapı serpanti n ve gabro gi bi yeşil renkli kütleleri n ol uşt urduğu, üst kısıml ar da ise bazalt ve kal keri n hakim ol duğu j eol oji k bir yapı ya sahi ptir. Habi b Neccar'ın 21

33 Kuzeybatı ya maçl arı, genç fayl arı n di k basa maklar ol uşt urduğu parçalanmı ş, arızalı yüzeyl er hali ndedir[17] İkli m Akdeni z i kli mi ni n ege men ol duğu kentte, yazl ar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlı geçer. Ant akya daki ikli m koşulları, kı yı şeri di ne kı yasla biraz f arklılık göster mekt edir. Bunun sebebi de, kı yı şeri di ile dağl arı n arka kısı ml arı ve yükseltisi fazla ol an yerler arası nda i kli m koşulları nda bölgesel farkl ar bul unması dır. Bundan dol ayı sıcaklı k, kı yılarda yüksek değerlerde kalır. En sı cak ortal a mal arı n kaydedil di ği yaz ayl arı, r üzgarı n en hı zlı esti ği ve en çok es me sayısına ul aştı ğı döne m ol unca; kentte yaz, kı yı şeri di ne kı yasla daha seri n geç mekt edir[18]. Met eorol oji k kayıtlardan ortaya çı kan sonuçl ara göre, Ant akya' da r üzgarlar genel ol arak hafif esi nti şeklindedir. Ancak, Mayıs ayı nda başlayan ve Ağustos sonuna kadar deva m eden r üzgar, es me sayısı ve hı z itibarı ile şi ddetli rüzgar niteli ği nde ol up haki mrüzgar olarak, güneybatı dan es mekt edir[17]. Ant akya' da yıllık sıcaklık ortala ması C' dir. En yüksek sı caklı k 26 Ağust os 1962' de C, en düşük sı caklı k ise 15 Ocak 1950' de C ol arak kaydedil miştir. Yılı n günü açı k, günü bul utl u, günü kapalı geç mekt edir. Ant akya' da yaz günl eri ortala ması yıl da 172 gündür. Kı ş günü genellikle gör ül mez. Donl u günl er yıllık ortala ması 7 gün, karlı günl er yıllı k ortala ması ise 0. 9 gündür. Ant akya' da yıllık ortalama bağıl ne moranı %69' dur.[18] Kı ş ayl arı nda en yüksek değerlere ul aşan yağışlar, sonbahar ve il kbaharda azal makt a; Te mmuz ve Ağust os ayl arı nda hi ç yağış ol ma makt adır. Ant akya' da yıllık yağış ortala ması mm. dir. Kı sa bir süre i çi nde kenti n sokakl arı nı dereler hali ne getiren bahar yağmurları meşhur dur Ul aşı m Ant akya çağl ardan bu yana coğrafi konu mu iti barı ile çok öne mli bir konu ma sahi p ol muş, Ortadoğu ül kelerine köpr ü görevi yapmı ştır. M. Ö. 3000' de Anadol u' dan Ami k Ovası kanalı yla Filistin' e doğr u bazı kavi ml eri n hareket ederek, Mı sır' a kadar uzanan Güney-Kuzey doğr ult usunda ticaret aksı nı meydana getir miştir. Filistin ve Suri ye sahilleri ni t aki ben Güney Anadol u' ya gel en yollar ile bu yöne di k olan ve Mezopot a mya' dan gel erek Akdeni z' e ul aşan yollar, bu 22

34 böl geden geç mek zorunda i di [19]. Gr ekl er, Makedonl ar'ın böl geyi istilası na kadar aynı ticaret yolları nı kullanmı şlardır. Ti cari trafi ği n za man i çi nde geliş mesi bu böl geni n askeri yönden kontrol altında bul unması zorunl ul uğunu getir miştir [17]. Sezar döne mi nde yapılan yollar ve özellikle Kol onadlı Caddeni n uzunl uğunun 4 k m. ol duğu bilinmekt edir. Kent pl anl anırken kenti n her nokt ası na ul aşabilecek niteli kte yollar, köpr üler yapıl mıştır. Bugün de kentte var olan köpr ülerden 3' ünün konu mu ve mal ze mesi yeni dir. 1972' ye dek yaya ve araç trafiği ne açı k ol an M. S.III. yy. da Ro ma İ mparat oru I. Di ocl etionus t arafı ndan yaptırılan ve üç ayağı ndan birinde Ro ma Kartalı kabart ması bul unan anti k köpr ünün yıkıl ması ndan sonra yerine yapıl an köpr ünün mal ze mel eri yeni dir [8]. Anti k Çağdaki Kol onadlı Cadde, yeri ni 1936 yılında Hat ay ili Fransız mandası altındayken i nşa edilen, şehri Kuzeydoğu- Güneybatı yönünde i ki ye ayıran Kurt ul uş Caddesi' ne bırakmı ştır. Ul aşı m Kol onadlı Cadde dışı nda şehir i çi nde patika yollarla, konut al anları nda ise dar sokakl arla gerçekl eştirilmi ştir. Asi Nehri nde kayıkla şehir içi ul aşı m yapıl mıştır. Deni z yol u ise kent e bir günl ük yür üyüş mesafesi ndeki Sel euci a Pierra ( Çevli k) kasabası li manı ile ol muştur. 19. yy. da şose yollarla sağl anan kent ul aşı mı, 1935 yılında kent çevresi nde 464 k m. taş şose ve 130 k m. asfalt yol ile sağl anmaya başla mı ştır. İl k modern asfalt yol Fransızlar t arafı ndan Ant akya-iskenderun arası nda yapıl mıştır. Ayrıca eski döne mde yapıl mış topla m45 km. uzunl ukt a dağ şoseleri vardır. Ant akya kent dışı ana ul aşı m bağl antısı, karayol u ile sağl anmakt adır. Kenti n böl gesel bağl antısı Kuzey- Güney yönünden geçen 825 ve Sa mandağ iskel esi nden başlayan ve Cil vegözü sı nır kapısı nda sonl anan 420 nu maralı Devl et Karayolları ol makt adır. Ana caddesi dünyanı n en önemli yolları ndan biri ol an E- 5 karayol udur. Ül keni n her t arafı ile ul aşı m ilişkisi çeşitli güzergahl ar etrafı nda kur ul muşt ur. Suudi Ar abistan ve Suri ye' ye karayolu ile bağl antısı vardır. Şehir i çi ve kırsal yerleşi m al anlarına ul aşı m karayol uyl a mi ni büs, dol muş veya ot obüsl e sağlanmakt adır [20]. Kent e de miryol u, deni zyol u ya da havayol u ile ulaşı m yokt ur. Mot orl u t aşıtlar, şehir mer kezi nden uzakl aştırılıp yaya ul aşı mı na t eşvi k ediliyor olsa da, t üm t opl u t aşı ma araçları ve özel araçlar trafi k yoğunl unu gereksiz bi çi mde arttır makt adır. 23

35 4. 2 Konya nı n Fi zi ki Tanı mı Coğrafi konumu ve sı nırl arı Tür ki ye' ni n en büyük ilini n mer kezi ol an Konya, 32 Doğu boyl a mı ve kuzey enl e mi ndedir. Ort a Anadol u Böl gesi ni n en önemli kült ür mer kezl eri nden biri ol an Konya, öne mli ul aşı m aksları nı n kavşağı dur umundadır. Mar mara- Doğu Akdeni z ve Güney Doğu Anadol u, Ege- Doğu Akdeni z ve Güney Doğu Anadol u, Anl atya t uristi k böl gesi ve Doğu ve Kuzey Anadol u böl geleri ni birbiri ne bağl ayan kavşak ol duğu gi bi. Anadol u- Bağdat demi r yol u hattını n da üzerinde bul unmakt adır [21] Topografya Konya, Ort a Anadol u Pl at osu ol arak adlandırılan ve Doğu ve Batısı ndaki t epel erle sı nırlanan yüksek yayl anı n üzerindedir. Kendi içi nde ayrıcalı klar gösteren bir kaç havzadan ol uşan bu pl atonun, Konya Ovası ol arak adl andırılan kıs mı, kapalı bir havza gör ünü mündedir. Kendi i çi nde hafif engebel er t aşı yan Konya ili, Mer a m Çayı nı n büyük biri ki nti konisi üzeri nde kur ulmuşt ur. Kent ortala ma 1024 m.' yüksekli ği ndedir. En yüksek nokt ası Al aaddi n Tepesi (1080 m. ) en al çak yeri ise Aslı m bat aklı ğı (975 m.)dir. Ovanı n batı ya meyli % O. 3' tür. Ova doğuda Tor os dağl arı nı n Kuzeybatı ve Güneydoğu uzantıları yla, Sille suyunun sebeb ol duğu Aslı m bat aklı ğı, Güneyde ise Al akova bat aklı ğı ile sınırlanmı ştır. Mercan çayı konisi ni n sonunda ise eski bir göl tabanı ol an pür üzsüz bir düzl ük hali nde Konya Ovası başl ar [22] İkli m Akarsu ol arak t aşkı n özelliği ol an ve Akdağı n güney ya maçl arı ndan doğan Mer a m Çayı ( 50 k m) ile Sille suyu ovanı n belli başlı akarsuları dır. Bugün Mer a m Ça yı nı n Altı nap' a barajı, Sille suyunu ise Sille barajı nda toplayarak ovanı n sul anması yol una gi dil mekt edir. Doğal bitki ört üsü st eptir. Tor osların havzaya dönük ya maçl arı nda az mi kt arda maki ve or mana rastlanır. Özellikleri bakı mı ndan, Ort a Anadol u' nun kara ikli mi özellikleri ni t aşı yan Konya, kış ayl arı nda böl geye yerleşen ve bahar mevsimi ne kadar et kisi ni deva m ettiren yüksek bası nç nedeni yle, böl geden farklı bir yağış grafi ği çi zer. Konya' nı n mm. yıllık yağış ortala ması, böl geni n daha altındadır. En fazla yağısı n 501 mm. il e 1942' de en az yağışı n ise 144 mm il e 1932 yılı nda düşt üğü sapt anmı ştır. En az yağış 24

36 al an aylar ise Te mmuz ve Ağust os'tur. Yağışlı gün ve sayısı 84 t ür. Topl a m yağış:, % yaz ayl arı nda, % Sonbahar ayl arı nda, % ise Kı ş ayl arı nda, kal anı da il kbahar ayl arı nda düş mekl edir. Ancakış ayl arı nda düşen bu % 35. 8'lik yağışı n büyük bir böl ümü kar ol arak düşer. Kası m ayl arı nda başlayan karlı günl eri n Ni san ayı na kadar deva m etti ği ol makt adır. Şubat ayl arı nda ort alama 66 c m ol an kar kalı nlığı gün olarak %24. 1 oranı nda kalmakt adır. Kı ş ortala mal arı nı n düşük ol duğu Konya' da en soğuk ay ol an Ocak ortala ması C' dir. En sı cak ayl ar Te mmuz ve Ağust os ayl arı ol up, ortala ma 23 C olmakt adır. Böyl ece en soğuk ve en sıcak ayl ar arası ndaki ısı farkı 24 C ye var makt adır. Topl a m yıllık ısı ortala ması ise: Cdir. Mevsi ml er arası sıcaklı k dağılı mı ise şöyl edir: ilkbahar; C, Yaz; C Sonbahar; C Kı ş; C sı caklı ğın günl ük değişi mi ne geli nce; günl ük sı caklı k farkları di ğer böl gelere oranl a, ol dukça yüksektir C sı caklık farkları nı n 24 saat i çinde C ni n üst ünde olduğu gün sayısı dür [21]. Don ol ayl arı ise; Eyl ül de başlar gün süreyle yerler dondur. En çok gör ül düğü ayl ar ise; Ocak, Şubat, Mart, Kası m ve Ar alık ayl arı dır ki en kuvvetli donl arı n gör ül düğü ve ortala ma altı gün süreyl e yerleri n donduğu Ocak ayı nda t oprak altı ısısı 0 C ni n altına düşer. 30 c m. deri nli kte t oprak, Oca ayl arı nda C, Şubatta ise Cdir. Yüksek sı caklığı n başladı ğı Mart, Ni san hatta Mayıs ayl arı nda da son ol ayları n deva met mesi böl geye has özelliklerdendir [22]. Yıl boyunca esen, Kuzey yönünden doğan r üzgarlar, Konya' nı n öne mli rüzgarları dır. Lodos yal nız Kı ş boyunca Güneyden esen r üzgarlardır. En hı zlı ol anı Güneybatı rüzgarları dır. Ort a şi ddette fırtınalar Ocak, Mart, Ni san en fazlada Haziran ayl arı nda gör ül ür (14. 9 m/sn. Kuzey). Ne m oranı ol dukça düşük ol an Konya' nı n yıllık ortala ma nispi ne mi % 60 tır. Ne m mi kt arı Ar alı k ayı nda maksi mu m, Ağust os ve Te mmuz ayl arı nda ise mi ni mu m ( Kaydedilen en düşük nispi ne m % 4 t ür). Çevreni n mutlak ne mi ise yıl da ort ala ma 6. 0 gra mdır, Sı caklı kla doğr u orantılı ol an mutlak ne m, yaz ayl arı nda maksi mu ma erişir [21] Ul aşı m Konya, konu m ol arak, Anadol u' nun ağırlık mer kezi nde ve Doğu ile Batı, Güney il e 25

37 Kuzey bağl antısı nı sağl ayan öne mli kavşak nokt aları ndan biri üzeri nde bul unmakt adır. Bağdat de miryol u hattı ile, Af yon, Eskişehir, İstanbul, Adana gi bi öne mli mer kezlere bağl anan kenti n, şehirlerarası ul aşı m yükünü, Karayol u taşı makt adır. Kuzeyde Ankara, Kuzeybatı da Af yon-ist anbul, Doğuda Er eği i- Aksaray, Güneyde Adana- Kara man, Batı da Isparta, Ant al ya karayol u bağlantıları ile, ül ke geneli ile kol ay ve güçl ü bir ulaşı milişkisi ne sahi ptir [21]. 26

38 5. BÖLÜM ANTAKYA VE KONYA ġehġ RLERĠ NĠ N TARĠ HĠ VE TARĠ HSEL SÜREÇTE KENTSEL DEĞĠ ġġ MLERĠ Ant akya ve Konya nı n tari hsel süreç i çerisi nde yöneti mi ve et kisi altında kal dı ğı medeni yetler (Şekil 5. 1) yöneti msüreleri ile karşılaştır malı olarak veril miştir. ġekil 5. 1 Ant akya ve Konya nı n Tari hte Et kisi Altında Kal dı ğı Medeni yetler 5. 1 Ant akya nı n Tari hi ve Tari hsel Süreçte Kentsel DeğiĢi mi Tari h Öncesi çağlarda Ant akya Yöresi Yapılan arkeol oji k kazılar kuzey Suri ye de M. Ö. 4. bi nde ve 3. bi n başlangı cı nda birbiri ne bitişi k kült ür çevreleri ni n ol uşt uğunu ve M. Ö. 3. bi n dol ayları nda bu 27

39 böl gede küçük kentler ( kent devl etleri) halinde bir yerleş meni n başladı ğı nı göster mekt edir. Ami k Ovası nı n doğusunda, Ant akya- Hal eb yol u yakı nı nda bul unan Tell-Tayi nat ve özellikle Tell- Açana da ( Al alah), 1934 yılından bu yana yapılan kazılarda ort aya çı karılan avl ul u, di kdört gen pl anlı ve çok odalı evler ile t apı nakl ar, ön avl ulu sarayl ar ve savun ma yapıları, M. Ö. XVIII.- XII. yüzyıllar arası nda i nşa edil miş bi nalardır. Ayrı ca, Tell- Açana yerleş me höyüğündeki kazılarda el e geçirilen parçalar, bural arı n Kal kolitik Çağ dan beri, ( M. Ö ) bir yerleşi m böl gesi ol duğunu göster mekt edir. M. Ö. XVII. yüzyılın sonl arı na kadar Mı sır hakimi yeti nde kal an böl ge, bu t ari ht en itibaren Hurriler ve Hititler t arafı ndan istila edil mi ştir. Hitit İ mparat orl uğu nun M. Ö yılları nda parçalanması ndan sonra güneyde kur ulan Sa mal Prensliği ni n i ki yüzyıl kadar bağı msı zlı ğını kor uması ve M. Ö. 700 t ari hi nde Asur ege menliği ni kabul et mesi ile böl ge Asur yöneti mi ne geç mi ştir. Büyük İskender ile başlayan Makedon istilası ndan önce Gr ek t acirler tarafı ndan, Ant akya nı n bul unduğu yeri n bir durak nokt ası ol arak kullanıl mış ol ma sı i hti mal dahilindedir. Anti k Çağ daki adı Or ant es ol an Asi Nehri ni n o çağl arda küçük ge miler i çi n seyrüsefere uygun ol ması ve Ant akya nı n nehir yol u ile Akdeni z e bir günl ük mesafede ol uşu bu i hti mali kuvvetlendiren fakt örlerdir [17] Hel eni z m Döne mi nde Ant akya Selecous Döne mi nde Ant akya Büyük İskender i n M. Ö. 323 de öl ümünden sonra i mparat orl uğun yöneti mi ni ve toprakl arı nı payl aşan generalleri nden Anti gonos ve Sel eucus I Ni cat or arası ndaki iktidar mücadel esi nde, bu i ki ku mandanı n, M. Ö. 301 yılı Ağust os ayı nda İ psus da (Puhut yöresi nde bir düzl ük) yaptı kları savaş Anti gonos un mağl ubi yeti ile sonuçl anı nca Suri ye ve Mezopot a mya, Sel eucus yöneti mi ne geçti. Bu savaş sırası nda Sel eucus un yöneti m merkezi Ti gris ( Di cle) kenarı ndaki Sel euci a, Ant igonos un yöneti m mer kezi ise Ant akya nı n 8 k m. kadar kuzeyi ndeki Anti goni a isi mli kentlerdi. İpsus savaşı ndan sonra Mezopot a mya dan Akdeni z e kadar uzanan çok geniş bir böl geni n kontrol altında t ut ul ması nı n getirdiği zor unl ul uk, Sel eucia nı n yeri 28

40 bakı mı ndan çok i çerilerde ol ması nedeni yle artık krallığı n yöneti m merkezi ol arak kal ması nı i mkânsız hale getir mişti. Bu dur um Sel eucus un, krallığı n mer kezi ni daha batı ya t aşı ması nı, kendi ne oral arda uygun bir yerde yeni bir başkent kur ması nı gerekli kıl dı. Bu a maçl a Akdeni z i n en güzel li manl arı ndan biri ol an Sel euci a Pi eria nı n bul unduğu yer, t opografyası, deni z ul aşı mı na açı k ol uşu, zapt edil mesi zor bir akropol e sahi p ol ması gi bi özellikleri nedeni yle uygun bul undu ve M. Ö. 300 yılı Ni san ayı nda Sel eucia Pi eria ( bugün Ant akya nı n kazası ol an Sa mandağ, daha eski is mi ile Süveydi ye) başkent ol arak kurul du. Krallığı n yönetimi Ti gris kenarı ndaki Sel euci a dan, deni z kenarı ndaki Sel euci a ya taşı ndı. Anti goni a ya kı yasla su kaynakl arı açısı ndan son derece zengi n ol an Daphne ye ( Harbi ye) 6 k m. mesafede bul unan Ant akya kentini n bul unduğu al an, Or ont es ( Asi Nehri) kı yısı nda ol up deni zden 22 k m. mesafede, bir günl ük nehir yol cul uğundan sonra Akdeni z e ul aşılabilen bir böl gede i di. Ayrı ca deni zden gel ecek sal dırılara karşı e mni yet açısı ndan yet eri kadar i çeri de bulunuşu yanı nda, Sel eucia Pi eri a ile arası ndaki mesafeni n, bir askeri birlik i çi n bir günde kat edebilir ol uşu yer seçi mi ni et kileyen di ğer avant ajlar arası ndadır. Kenti n kur ul uş merasiml eri M. Ö. 300 yılı nı n Mayıs ayı nı n 22' si nde, Sel eucus hükü mdarlı ğı nı n 12' ncı yılında, Sel euci a Pi eria'nı n kur ul uşundan t a m bir ay sonra yapıl mış ve kenti n i nşası nda t ahri p edil miş ol an Anti goni a kenti ni n t aşları yapı mal ze mesi olarak yeni den kullanıl mıştır. Anti k kentleri n bir çoğunda ol duğu gi bi, kuruluşunda di nî bir t e mel e dayanıl dı ğı gör üşü di kkate alı nırsa Ant akya' nı n kur ul uşu Mal alas' a göre şöyl e ol muşt ur: M. Ö. 300 yılı 23 nisanı nda, Casi us Dağı na çı kan Sel eucus I Ni cat or yeni kuracağı kenti n yeri ni gösterecek bir işaret ver mesi dileği ile Zeus' a bir kur ban keser. Bi r kartal kur ban eti ni kapar ve bir süre uçt ukt an sonra eti bırakır. Böyl ece Sel eucia Pi eria' nı n kur ulacağı yeri Zeus' un gösterdi ği ne i nanılır. Aynı i nanç ile Ant akya i çi n de bir işaret arayan Sel eucus, Anti goni a' ya gi derek, Anti gonus' un yaptırdı ğı ma bedde Zeus' a bir kurban daha keser ve ondan kendisi ne bir yol göster mesi ni diler. Yeni bir kent mi kurmalı dır, yoksa Anti goni a' yı yeni den i mar ederek is mi ni değiştir mekl e mi yeti nmeli dir? Kartal kur ban eti ni kaparak uçar ve Anti goni a' dan başka bir yere konar. Zeus' un, yeni kur ul ması nı istedi ği kenti n 29

41 yeri ni n burası ol duğuna i nanılır ve M. Ö. 300 senesi 27 mayısı nda l opolis'in karşısı nda, Sil pi us et eğinde kenti n t e melleri atılır ve yeni kent e Sel eucus' un babası (ya da oğl u) Anli ochus' un adı verilir: Anti ochcia [17]. Sel eucus I. Ni cat or' dan ( M. Ö ) sonraki Sel eucus krallar döne minde kent, yeni yerleş mel er ve yapılar ile gi derek daha büyük ve daha ma mur bir gör ünü m kazanmaya başla mı ştır. Ant akya' nı n kur ul uş yılları nı da Sel eucus Kr alı' nın yöneti m mer kezi Sel euci a Pi eria idi. Sel eucus I Ni cat or' un öl ümünden sonra hükümdar ol an oğl u Anti ochus I. Sot er ( M. Ö. 281/ 0-261) dönemi nde, yöneti m mer kezi Sel euci a Pi eria' dan Ant akya' ya t aşı nmı ş ve bundan böyl e Ant akya, Sel eucus İ mparat orl uğu' nun yeni ve son başkenti ol muşt ur. Ant akya' da il k Sel eucus yerleş mesi, bugünkü kenti n kuzey kıs mı nda, Asi Nehri boyunca, Sel eucia Pi eria'dan gel en yol ile kol ay bağl antı kurabilecek bir al anda yer al makt a idi. ġekil 5. 2 Ant akya nı n Anti k Çağdaki planı.[17] Kur ul uşunda uygul anan şehircilik ni za m ile Ant akya, Hel enistik Çağ kentleri ni n tipi k bir ör neği dir. Mil etos' da doğ muş mi mar ve şehirci Hi ppoda mos' un geliştirdi ği şehircilik ni za m ol duğu i çi n şehircilik t ari hi nde " Hi ppoda mos t arzı plan" ol arak isi ml endirilen ve Hel enistik Çağ da kur ulan bir çok kentte uygul anmı ş olan belirli bir disi plin i çi nde birbirine di k ve paralel cadde ve sokakl arı n meydana getirdi ği yapı adal arı ndan ol uşan "ızgara plan"dır.( Bkz. Şekil 5.3) Bu disi pli n i çi nde kur ulan kentlerde sokakl ar kuzey-güney ve doğu- batı doğr ult usunda geliş mekte i di. Ancak bu yönlendir me sabit bir kural ol arak 30

42 uygul anma mı ştır. Topografyanı n getirdi ği zorla mal ar karşısı nda sokakl ar bazen başka yöne açılabilirdi. Her t ürl ü arazi de uygulanan ı zgara pl ân bu nedenl e, düz arazilerde çok sade bir Şe ma hali nde ol uşurken, arızalı arazilerde kur ul an kentlerde ise hareketli bir çözüm bul du. Ant akya' da t opografi k koşullar nedeni yle sokakl arın doğu- batı, kuzey-güney kuralı na uy madı ğı ve şehir pl ânını n bu sebept en düzgün ol mayan bir di kdört gen i çi nde geliştiği anlaşıl makt a. ġekil 5. 3 Ant akya nı n Anti k Çağdaki Yol Şe ması[17] Ant akya' da sokakl arı n, kış ayl arı nda güneşi, sıcak yaz günl eri nde ise Asi Vadisi' nden eserek kenti nispeten seri nleten r üzgâr al acak şekil de yönl endiril mi ş ol duğunu gör mekt eyi z Ant akya nın Anti k Çağ' daki pl ân şe ması i ncel endi ği nde, güneybatıkuzeydoğu doğr ult usunun, sokakl arı n haki m r üzgâr al ması yönünden en el verişli istika met ol duğu anl aşılmakt adır. Bu husus, kenti n kur ul uşunda uygul an mı ş ol an şehircilik ni za mı ndan günü müze i zleri kal mı ş ol an bazı sokak istika metl erini n ort aya koyduğu bir gerçektir. Araları nda 112 m. mesafe bul unan sokakl ara di k olmak üzere 56 m. aralı kla gelişen diğer yollar arası nda kal an yapı adal arı kent pl ânını n ( daha dor usu ı zgaranı n) ana şe ması nı ol uşt ur makt aydı. Izgara pl ânlı kentlerde sokakl ar, genişlikleri itibari yle Ya birbiri ne di k ve aşağı yukarı aynı öl çüde Ya da geni ş caddel er ve buna di k, fakat daha dar sokakl ar hali nde, pl anlanırdı. Birinci ni za m, Hel enistik Çağ' da Ege' de ve Suri ye' de kullanıl mış ol duğundan bu ti p ı zgara pl ânl ara Ege Ti pi denil mekt edir. İki nci niza m, İtal ya ızgara planı nı n özelliği dir. 31

43 Ant akya, kenti boydan boya kesen GB- KD doğr ultusundaki ana ekseni n i ki t arafı nda gelişen kent modeli ne örnek t eşkil ederken, Laodiceia-ad- Mare ile, Büyük İskender tarafı ndan kur ulan kentler i çi nde en ünl üsü, muht eşe m caddel eri ile İskenderi ye, birbiri ni di k kesen eksenl eri n ol uşt urduğu kent modeli ne ör nektir. İskenderi ye' de uygul anan şe manı n, Seleucus kentleri ne ör nek ol ması ve onl ar za man i çi nde et kile mesi, Ant akya nı n da daha sonraki geliş mesi i çi nde, birbiri ne di k iki eksenli kent t e mas hali ne gel mesi ne neden ol muşt u. Laodi ceia ad- Mare, Doura- Eur opus, Apa mei a, skenderi ye ve Ant akya, Büyük İskender ve onun hal efleri Sel eucus'lar tarafı ndan yerleri askeri, ekono mi k ve i dari verilere göre t ayi n edil miş, belirli bir pr ogra m, belirli bir gaye ve st andart i çi nde, aynı şehircilik ni za m altında "seri üreti m" niteliği nde kur ulmuş, Hel enistik Çağ kentleri ni n ti pi k ör nekl eri dir. Strabo' ya göre, Sel eucus kralları tarafı ndan kur ulan bu dört şehir Ant akya, Sel eucia Pi eria, Apa mei a ve Laodi ceia-ad- Mare, sahi p ol dukl arı li manl ar ile sahili karaları n i çi ne başlayan ve bir dizi ol uştur ulan kardeş kentlerdi. Ant akya' nı n kur ul uşu çalış mal arı nda Sel eucus I Ni cat or t arafı ndan, yapıları n süper vi zyonu ile görevl endirilen üç kişi, Attaeus, Perittas ve Anaxi crates aynı za manda kur ul uşu ile il gili kayıtlar da t utt ular. Surları n yapıl ması görevi mi mar Xenaris' a verildi. Kent pl ânı nı n uygul anması nda kul eleri n yerleri ni n belirlenmesi i çin fillerden yararlanıl dı ğı. Sokak i sti ka metleri ni n işaretlenmesi nde buğday kullanıl dı ğı, Li bani us' un verdi ği bil giler arası ndadır. Agora, bugünkü çarlar böl gesi nde kur ul muşt u ve boyut u Dour o- Eur opus' da ol duğu gi bi t akri ben 160 m. x 147 m. i di. Belli başlı si vil yapılar Agora etrafı nda toplanmı ştı. Hel enistik Çağ' da kur ul an di ğer kentlerle yapılacak benzetmeye göre, Zeus adı na bir mabed den başka di ğer t anrılar i çin mabetler, si vil yapılar (özelli kle ha ma ml ar gi bi) i nşa edil miş ol ması gerekmekt edir. Bunl ar arası nda Boul eut eri on (şehir i dare meclis bi nası) ve bir ti yatronun i nşa edil di ği hakkı nda herhangi bir bil gi yokt ur. Hel enistik Çağda, kralı n ot urduğu yerin (saray), kendi ne özgü bir pl ânı yokt u. Biraz büyük bir ev ( konak denebilir) bu görevi yapardı. O nedenle kur ul uş çağı nda Ant akya' da bir "saray"dan bahset me mek gerekir [17]. Hel eni z mi n si yasal ve sosyal et ki nli kleri mi marlığı n yanı sıra güzel sanatlarda da kendi ni göster mi ş, M. Ö. 3. Yüzyıl sonl arı nda heykeltraş Evt hykhi des i n Anti och i çi n 32

44 yaptı ğı Tykhe heykelini n kopyası vati kan da muhafaza edil mekt edir. Heykel de Anti och ilahesi kayalı klar üzeri ne ot ur muş ve ayakl arı nı dal galar arası ndan çı kan nehir ilahı Orant es üzeri ne koy muşt ur. Heykel de ilahe ( di n unsuru) t abi at ile ahenkli bir şekil de birleştiril miştir [23]. Ant akya nı n il k saki nleri yerli Suri yeliler, Ma kedonl ar, Ati nalılar, Giritliler, Kı brıslılar, Anti goni a nın eski saki nleri, Ar gi vele ve Heracli dler (ki bunl ar Sil pus ile Daphne ci varnı n saki nleri i diler), bir kısı m ve emekli askerlerden ol uşan het eroj en bir t opl ul ukt u. Avr upa kökenli ol anl ar ile yerli hal k, ayrı ayrı mahallelere yerleştiril mişti. Mal alas, Ati nalı ve Makedonl arın t opl a mı nı n 5300 ki şi ol duğunu söyl erken, bu sayı nı n sadece yetişki n erkekl eri ifade edi p et medi ği ne dair bir açı kla ma ver me mi ştir. Bu r aka mı n, aile reisi sayısı nı göster mesi hali nde Ant akya nüf usunun (esirler hariç ol mak üzere), ci varı nda ol duğu t ah mi n edilebilir [23]. Anti och ta köl elik müessesesi ni n varlı ğı, kentte kur ulan esir pazarları ndan anl aşıl makt adır. Kenti n di ğer bir gelir kaynağı, Anti och t a yerleşen Yahudilerden fidye olarak alınan senelik 300 kese gümüşt ür [24]. Sel eucus krallığı nda 18 ayrı millet, karşıt fi kirlerle bir arada yaşa mı ştır. Başkent Anti och kent büyükl üğü öl çül eri nde etrafı surlarla çevrili dört büyük mahalleden ol uş muşt u. Anti och hal kı Anti och a Sel eucus krallığı döne mi nde Tetrapolis ( Dört kent) adı nı ver mi şti.[24] İlk çağ kentleri nde büyük kara ve deni z yol u üzeri ndeki kentleri n t aşı ma kol aylı ğı ndan dol ayı zengi nleş mesi, Kral yol u ve Akdeni z- Se mer kant transit ticaret yolları nı n Ant akya dan geç mesi sonucu kent orta ve uzak doğunun ticaret mer kezi ol muşt ur İlk çağ ticareti ni n gelişmesi ni n bir di ğer ön koşul u ul aşı m siste mi nde güvenli ği n sağlanması dır. Sel eucos I kenti n etrafı nı surlarla, kentteki dört büyük mahalleyi yüksek duvarlarla çevirmi ş ve kenti n ul aşı m siste mi ndeki güvenli ği ni sağla mı ştır [23]. 33

45 ġekil 5. 4 Seleukos Krallığı döne mi nde Ant akya' da ( Anti och'ta) yapılan yapılar.[23] Ro ma i mparat orl uğu döne mi nde Ant akya Anadol u ve Kuzey Suriye' de si yasal birliği yeniden kuranl ar Ro malılar ol muşt ur. M. Ö. 21 t ari hi nde Ro ma yöneti m ör güt ü kurul unca, böl ge büt ünüyle Ro ma İ mparat orl uğuna katıldı. İ mparat or August us ( M. Ö. 31- M. S. 14) si yasal birli ği sağladı ktan sonra, Anadol u ve Kuzey Suri ye' de Ro ma kült ürünü yay mayı a maç edi nmi ştir [23]. M. Ö. 64 yılında kenti n Ro ma ege menli ği ne resmen gir mesi ile Ant akya t ari hi ni n altın çağı başla mı ş ol du. Bu t ari hten he men önce, M. Ö. 67 yılı nda Asi üzeri ndeki adada i nşa edilen bir saray ve bir circus, Roma medeni yeti ni n Ant akya' daki il k işaretleri dir. M. Ö. 47' de Ant akya' ya gel erek kent e bağı msızlığı nı veren Caesar, Cai sari on ( Caesareum) adı yla anılan büyük bir mabed ile, Sil pi us et ekl eri nde bir a mfitiyatro, bir su ke meri ve bir umumi ha ma mi nşa ettirdi. 34

46 August us döne mi ndeki (M. Ö. 31- M. S. 14) en öne mli ol ay, bundan sonra her dört yıl da bir t ekrar edilecek ol an "oli mpi yat oyunl arına başlanması dır. Bu i mparat or za manı nda kent, birçok yeni t opl umsal bi nanı n inşa edil mesi ile daha ma mur hal e getiril miş ve bunun sonucu ol arak nüf us art mıştır. Ant akya' nı n bu yüzyıl daki nüf usu ile arasındaki bir raka mdı [17]. Bu döne mi n en öne mli imar faali yeti kenti boydan boya geçen ve 2 Roma mili (l Ro ma mili =1478 m. ) uzunl uğunda ol duğu Mal al as'tan öğrenilen, ünl ü "kol onadlı cadde"ni n i nşası dır. Hel enistik Çağ kentleri nde bir yenilik ol arak ortaya çıkan, ancak doğu orijinli bir fi kir gibi gör ünen kol onadlı caddel er, Yunan ve Ro ma dünyası nda pek rağbet gör müşt ür. Döşe mesi mer mer kaplı olan bu caddeni n kol onadlar Ti beri us Cl audi us za manı nda t a ma ml anmı ştır. Birbiri ni dik ol arak kesen i ki ana aksı n kesi me nokt ası na, üzeri nde i mparat or Ti beri us' un heykeli bul unan Tetrapyl a di kildi. Cadde br onz heykellerle, kol onadl ar da mozai klerle süslendi. Caddeni n yol kı s mı nı n genişliği m, i ki t arafı nda yer al an kol onadlar ise 10' ar m genişli ği nde i di. Bu caddeni n i nşası ndan sonra, caddeni n i ki t arafı nda gelişen mahalleler sayesi nde kent büyüdü ve nüfusu arttı [17]. Ant akya doğu illeri ile dai ma ilişkili ol muş, bu ilişki kent yaşa mı nı ve kent ekono mi si ni et kile mi ştir. İ mparat or August us' un ilgi ve e mri ile M. Ö. 6' da Ro malılar İç Anadol u yol i nşası i şi ne başla mı şlar ve ilk pl anda İç Anadol u' yu Ege Böl gesi ndeki yollara ve Suri ye üzeri nden Mı sır' a bağl a maya çalış mışlardır. Önceli kle Konya' yı Ant akya' ya bağlı yan ve ayrıca Kayseri çevresi nden doğuya, Fırat Havzası na uzanan i ki yol daha yap mı şlardır. Bu yol ağı ile doğu ilişkileri güçl enen Ant akya, İ mp. August us döne mi nden iti baren "di pl omati k mer kez" niteli ği ni de taşı mıştır [24]. İ mparat or Aupust us, Aggippa ve Ti beri us ( M. S ) döne mi nde Ant akya Ro ma Suri ye' si ni n metropolisi ol muşt ur. August us strateji k öne mi nedeni yle, Ant akya' ya özel bir stat ü t anı mı ş ve ticaret açısı ndan "ant ono mous" ( ot ono m) böl ge ol muş t ur. Kenti n i darecisi ne "Procut ör" unvanı veril miş ve Pr ocurat ör yal nı zca Ro ma İ mparat oruna sorunl u olmuşt ur [23]. i mparat or Ti beri us dönemi nden sonra Ant akya' nı n fizi ksel yapısı değiş mi ş, kent Hel enistik yapı dan " Greko- Ro men yapı ya geç mi ştir. 35

47 Et ni k ve di ni yapı bakı mı ndan karışı k nüf usu, her yöne gi den yolların kesi me nokt ası nda öne mli bir ticaret mer kezi ol uşu, doğu ve batı kült ürleri nin birleş me nokt ası nda bul unması, Ant akya' nı n, Hıristiyanlığı n yayıl ması nda bir propaganda mer kezi hali ne gel mesine neden ol an fakt örlerdir. İsa nı n öl ümünden sonra, Hı ristiyanlı ğı yay ma çalışmal arı i çi nde önce Pavl os ( Havari Azi z Pavl os) ve Bar nabas, daha sonra Ant akya kilisesi ni n kurucusu ve il k rahi bi sayl an Petrus ( Havari Azi z Petrus), Antakya' ya gel diler. Hıristiyan al e mi nde Ro ma, İskenderi ye ve Ant akya, en çok hür met edilen di ni mer kezlerdi. VII. yüzyıl da, Hıristiyan ce maati n bol ol duğu ve "patri klik" mer kezinden biri Ant akya i di. Di ğerleri Ro ma, İskenderi ye, Kudüs ve İstanbul' daydı. I V. yüzyıl dan itibaren, Yeni Ro ma adı ile anılan İstanbul' un, Hı ristiyan ca mi ası i çi ndeki şöhreti gi derek yüksel di ve Ro ma' dan sonra iki nci büyük di ni mer kez durumuna gel di. [17] Hı ristiyan al e mi i çi n, Kudüs ve Ro ma gi bi kutsal bir yer ol ması nedeniyl e, Papalı k tarafı ndan 1963 yılında, bir "hac yeri" ol arak kabul edilen ve Petrus' un Ant akya' ya gel di ği nde vaaz verdi ği yer ol arak Hıristiyanlığı n il k mabetleri nden biri sayl an, Ant akya- Reyhanlı yol undaki bugünkü adı yla "St. Pi yer Kilisesi"nde ( Azi z Perrus Gr ott osu), her yıl 29 Haziran günü, İstanbul' dan ve çevre illerden gel en çok sayı da di n ada mı ve Hıristiyan ce maati n katıldı ğı ayi n yapılır. Ro ma Çağı nda, nüf usu yüz bi nl eri bul an bir kent ol arak i mparat orların gözdesi hali ne gel mi ş. Ant akya, Anti k Çağa Doğunun Kraliçesi l akabı yla anılır.ii. yüzyıla dor u Ant akya, Ro ma ve İskenderi ye den sonra imparat orl uğun üçüncü büyük metro polisi dur umunda i di. imparat or Trajan ( ), Har bi ye' den kent e su getiren ve kalı ntılar günü müze kadar gel mi ş ol an su ke meri ile büyük bir ha ma mı n i nşası nı başlat mıştır. Bu i mparat or za manı nda 115 yılı nda vuku bul an şi ddetli bir depre m Ant akya ve Daphne' de büyük öl çüde t ahri bata neden olmuş, çok sayı da i nsan öl müşt ür. Depre mden hasar gören kol onadlı cadde onarılırken, Daphne' de Zeus ve Art e mi s adı na mabedl er inşa edilmi ştir. İ mparat or Ant oni nus Pius ( ) döne mi nde, kenti n he men he men t a ma men tahri p eden büyük bir yangı n çı kmı ştır. i mparator Marcus Aureli us ( ), 115 yılındaki depre mde yı kılan Cont enari m i si mli büyük ha ma m yeni den i nşa ettirirken, i mparat or Co mmodus ( ), kendi adı na bir ha ma m bir mabet ile, sporcul arı n 36

48 çalış ması i çi n üst ü ört ülü bir yap ( Xyst os), İ mparat or Di di us Julianus ( 193) ise ortala ma 900 m2 boyut unda, di kdört gen ekli nde kapalı bir güre al a m ( Pl ethri on) i nşa ettir miştir. İ mparat or Büyük Konstanti n'in ( Const anti nus Ma gnus, ) Ant akya' da i nşa ettirdi ği en öne mli yapı, 327 yılında başlanı p 341' de t a ma ml anmı ş ol an, seki zgen pl anlı, i ki katlı büyük kilisedir. Büyük Konst anti n döne mi, i mparat orl uktaki eyal etler arası ticaret yanı nda Hindu ve Uzak Doğu ile ticareti n geliştiği, bu nedenl e Ant akya' da ve di ğer Suriye kentleri nde refah seviyesi ni n yüksel di ği yıllardır [17]. Kenti n ana ul aşı m siste mindeki konu mu, August us döne mi nde ot ono m bölge ol ması, doğu ile ol an si yasi ticari ve ekono mi k ilişkileri sonucu Ro malılar döne mi nde kazandı ğı yeni kurumsal yapısı ticari ve ekono mi k yaşa mı canlandır mı ştır [23]. Ro ma i mparat orl uğunu İ. S. 395 te i ki ye böl en İ mparat or Teodosis, Oğl u Ar kadi us u Doğu Ro ma i mparat orl uğunun başı na getir miştir. Doğu Ro ma İ mparat orl uğu sı nırları içi nde kalan Ant akya Doğu Ro ma eyal eti konu muna gel mi ştir. Ro ma döne mi nde yapılan belli başlı yapılar yerleri yle haritada gösteril miştir.(şekil 5. 5) 1 Cezar ( Kosissanon) Bazilikası,2 Cezar Anfitiyatrı, 3 Pat heon ( Oli mpiyat Al anı Gi rişi), 4 Cezar Ha ma mı, 5 Oli mpi yat Al anı, 6 August us Bazili kası, 7 Halk Ha ma m (İ mp. Agci ppa t arafı ndan yaptırılan), 8 Kol onatlı Cadde 9 Hi podeu m' un Yeni den Yapıl ması, 10 İ mp. Justinian (Justi nyen) Tapı nağı nı n Rest orasyonu,11 Dr enaj Siste mi, 12 Doğu kapısı, 13 Ti beri us Meydanı, 14 Hal k Ha ma mı, 15-İ mp. Ti beri us Kent Duvarı, 16 Pl aza ve Ti beri us Heykeli, 17 For um, 18 Ti yatro (İ mp. Traj an tarafı ndan yaptırılan), 19 Traj an Ha ma mı, 20 Hal ep Yol u, 2l Hal k Ha ma mı 22 Daphne Kapısı, 23 Saray ve Tetrapl on(i mp. Diocletion t arafı ndan yaptırılan) 24 Co mmodus Xyst os ( Anıtsal Ke mer) 23 Val ens Bazilikası 26 Hal k Saati 27 Teodosi us Bazilikası 25 Titeri us Kanalı Başlangı cı 29 Köpr ü (İ mp. Docl eti on tarafı ndan yaptırılan), 30 Ma nastır, 31 Büyük( Altın) Kilise 37

49 ġekil 5. 5 Ro ma İ mp. Döne mi nde Yapılan Yapılar[23] Doğu Ro ma ( Bi zans) Ġ mparat orl uğu Döne mi nde Ant akya M. S. 2. yy da geniş sı nırlara sahi p r oma i mparat orluğu 3. yy dan iti baren gerile meye başla mı ş, 4. yy da da i mparat orl uk gerilemeye deva met mi ştir [23]. İ mp. Thedosi us, ( ) İ mparat orl uğu oğulları Akradi us ile Honorius arası nda böl dükt en sonra; 395 t arihi nde öl ür. Ar kadi us Anadol u, Suri ye, Bal kanl ar ve Mı sırı içi ne alan Doğu Ro ma İmparat oru ol ur [23]. Ant akya, İ mp. Ar kadi us döne mi nde Doğu Ro ma İ mparat orl uğunun, Cost anti nepolis, Oi sta, İskenderi ye den sonra en büyük kenti dir. Bu döne mde kent duvarları nı n boyu 10 kil ometredir. Kent hekt arlık al anı kapsa makt adır. İ. S t ari hleri arası nda kent duvarları onarıl mış, kenti n güneyi ndeki Daphne yol u 1 mil uzatılı mı ş ve birçok hal bi nası rest ore edil miştir. İ mp Mar ki anus Leo I ( ) döne mi nde, 458 t ari hi nde kentte bir dizi depre m ol muş ve t ümbi nal ar bu depre mden et kilenmi ştir [24]. İ mparat or Justi nus I ( ) döne mi ile bunu t aki p eden döne ml er, 458 depre mi ni n arkası ndan kısa aralı klarla bir zi ncir hali nde deva m ederek Ant akya' nı n i kbal döne mi ni n sonunu belirleyen büyük felâketleri n cereyan ettiği yıllardır. 525 yıl Eki m ayı nda kentte çı kan bir yangı n çok sayı da bi nanı n kül ol masına ve çok sayı da i nsanı n öl mesi ne neden ol muşt ur. Bundan bir yıl sonra, 526 senesi Mayı s ayı nı n 29' ncu günü akama doğr u meydana gel en depre m, Mal alas' a göre , 38

50 Pr ocopi us' a göre kişi ni n öl ümüne neden ol urken, kenti n he men t a ma m tahri p ol muş, ayakt a kalabilen yapılar da depre mden sonra çı kan yangı nda kül ol muşt ur. Bu felâketi n yol açtı ğı kargaşada halk kenti yağ ma et mi ş, birbirleri ni öl dür müş ve kor karak kenti t erk et mi ştir. Daphne ve Sel euci a Pieria da bu depre mden büyük öl çüde zarar gör müşt ür. İ mparat or t arafı ndan kenti n süratle i mar, su ke merleri, ha ma ml ar ve köpr üleri n onarı m i çi n büyük mebl alar gönderil miştir. Müst akbel i mparat or Justinianus I ve Theodora bu fel âket üzeri ne Ant akya' da kiliseler, ha ma ml ar sarnıçl ar ve i maret hanel er yaptırarak kent e ol an il gilerini ifade et mi şlerdir [17]. İ mparat or Justi nianus I ( Büyük Justi ni yen) ( ) döne mi nde felâketler ar ka arkaya deva m ederek Ant akya' nı n sonunu hazırla mı ştır. 21 Kası m 528' de başl ayan depre mde he men he men büt ün yapılar ile surlar yıkılırken, 526 depre mi nde yı kılarak onarı ma alı nan büt ün binal ar da yerle bir ol muştur 5000 kişi ni n öl düğü bu fel âkette tanrı da af dile mek i çin kenti n is mi Theoupolis ( Tanrı nı n Kenti) ol arak değiştiril miştir. M. S. 528 t ari hi nde Mı sır dan veba ol duğu zannedilen sal gı n bir hastalık sonucu bi nlerce kişi öl müşt ür [11]. 40 yılı Haziran ayı nda Husrev I ( Chosroes ) t arafı ndan, Akdeni z kı yısı na kadar istila edilirken, Hal eb ve Apa mei a ile birlikte i mparat orl uğun doğudaki en öne mli askeri ve kült ürel mer kezi olan Ant akya da işgal edil miştir. Kenti n başa gel en bu zi ncirle me felaketler sonucu, kenti n nüf usu bir hayli azal dı ğı ndan, İ mparat or Justi nianus t arafı ndan i mparat orl uğun prestijini n t ekrar kazanıl ması a macı nı hedef al an, kenti n yeni den i marı da o öl çüde yavaşla mı ştır. Ör neği n, kol onadlı caddeni n genişliği yarı ya inerken, uzunl uğu azaltıl mı ş ol an surları n başka yönl eri ne yapılan ilaveler ile savun ma gücü arttırıl mıştır. Bunun yanı nda kent e su getiren siste m ile, kanalizasyon t esisat el den geçirilirken, harap ol an kiliseler onarıl mış, yenileri ni n i nşası na başlanmı ştır. Şi ddetli yağmurlar sonucu gerek Par meni us Ir mağı'ndan ( bugünkü ad: Hac Kur u Deresi) gel en sel sul arı nı n ve mol ozl arı n yaptı ğı zararı önl e mek, gerekse Ant akya' nı n su sorununa çare ol mak a macı yla bu ır mak üzerinde bir bent yaptırılarak sul arı n kontrol altına alı nması, eski den beri kenti n öne mli dertleri nden biri ydi. Bu görevi yapmakt a ol an Bâb- Hadi d 39

51 ( De mir Kapı) ci varı ndaki surlarda, Justi nian devri örgü t ekni ği ne rastlan ması, bu i mparat or za manı nda Bâb- Hadi d' de bazı çalışmalar yapıl dı ğı nı göster mektedir [17]. İ mparat or Maurice Ti berius ( ) döne mi nde, t alihi t ekrar parla maya başl ayan Ant akya' da, 588 yıl Ekim aynı n son günü saat 21' de başlayan bir di zi depre mde kişi hayatı n kaybederken çok sayı da yapı bazl arı nı n t e melleri t oprak üzeri ne çı kacak kadar t ahri bata uğra mı ş, Büyük Kilise ile surları n üst ündeki kul el eri n tama mı yı kılırken, depremi n neden ol duğu yangınl ar felâketi daha da arttır mı ştır. Bu felaket sonunda kenti n onarıl ması içi n, i mparat or para yardı mı yapmı ştır. Hz. Muha mmed i n öl ümünden birkaç yıl sonra başlayan Ar ap f üt uhat, on yıl i çi nde İran ı n yanı ısıra Bi zans'ın doğu eyâl etleri ni de Ar ap haki mi yeti altına aldı. Halife Ömer yöneti mi ndeki Ar apl arı n, 634 yılından itibaren Bi zans t oprakl arı na gir mesi ile başlayan Suri ye ve Filistin'in istilası, Heracli us döne mi nde, 20 Ağustos 636' da yapılan Yer mük savaşı nda, Bi zans kuvvetleri ne karşı kazanılan zafer sonucu Kudüs' e kadar uzanırken, bu arada Ant akya, hi creti n 17. yılında ( Mil adi Mart 638) Ebû Ubeyde bi n Cerrah kuvvetleri ne karşı kısa bir diren meden sonra tesli mol du. Ar apl ar Ant akya hal kını kenti t erk et me veya kal ma konusunda serbest bırakmı şlardır 638 t ari hinde Ar apl arı n eli ne geçen Ant akya da Gr eco- Ro ma t ari hi bit miştir [24] Ort açağda Ant akya Bu ol ay ile, dokuz asırdan bu yana deva m eden ve Ro ma İ mparat orl uğu döne mi nde Doğunun Kr aliçesi ol arak anılan, i mparat orl uğun doğu sı nırı nda öne mli bir askeri üs, bir kült ür ve ticaret merkezi ol an Ant akya' nı n t arihi nde bir döne m kapanmı ş, asırlar boyu Ro ma ve Bi zans kült ürü yanı nda, Hıristiyanlı k ile yor ul muş ol an mahalli özellikleri n, İsla m medeni yeti ile karış ması ndan meydana gel en bugünkü İsla m kenti karakt eri ni n ol uş ması na neden ol acak yeni ve uzun bir döne m açılmı ştır [17]. Ant akya nı n kentsel yol dokusunun ı zgara pl anlı grit siste mden or ganik siste me geçişi arap istilası yla başla mı ş ol du. Genel bir örnek ver mek gerekirse Şekil 5. 6 da Ro ma kent dokusundan i sla m kent dokusuna geçiş gösteril miştir. Pers ve Ar ap sal dırıları Doğu Akdeni zde ki Anti k çağ düzeni ni ta ma men değiştir mesi yle il k çağ bitti ve ortaçağ başladı. 40

52 ġekil 5. 6 Gri d Yol Dokusundan Or gani k Yol Dokusuna Geçiş[25] Ant akya da Arap Haki ki yeti ( ) 7. Yüzyıl da Ar apl ar doğu ticareti nde öne mli ol an bel geleri el e geçirdiler. Bu nedenl e Bi zans i mparat orl uğu doğu sı nırı nı ve doğu ile ticaret ilişkileri ni güven altına al mak a macı yla Ar apl arla sürekli savaş mak zor unda kal mı ştır. 7. Yüzyıl da Bi zans i mparat orl uğunun sı nır kenti dur umundaki Ant akya Kenti ne Halife Ebu Bekir za manı nda sal dırılar başlamı ş, Halife Ömer zamanı nda deva m et mi ştir. Arapl arı n di ğer bir amacı da Anadolu' yu Müsl ümanl aştır mak ol muşt ur [26] Arapl ar Ar apl arı n kent e sal dırdı kları t ari hlerde, Ant akya1- da kent or gani zasyonu ve vali ni n kontrol mekni z ması zayıfla mı ştır. Aynı t ari hlerde, kenti n ticaret or ganizasyonl arı Müsl üman kentler ör nek alı narak l oncal ar şekline dönüş müşt ür. Ant akya' da bu dene mde dükkanl ar t ekrar Kol onatlı Cadde süt unl arı arası na i nşaa edil meye başlanmı ş ve kenti n başka yerleri ne ( Uzun Çarşı Çevresi Ar ap ( Soukh) üsl ubunda yeni Kol onatlı Caddel er atıl mıştır. Ant akya Kenti, Hi ppoda mus Siste mli Kent Pl anı nı, Arap haki mi yetine kadar kor uyabil miştir. Ar ap haki mi yeti yle yaygı nl aşan yeni ticaret anl ayışı Hi ppoda mus pl anı nda zorlamal arı ve değişi kli kleri getir miştir [17]. Halife Ömer i n ko mut anl arı ndan Ebu Ubeyde Bi n Cerrah, 637 t ari hi nde Suri ye' yi ege menli ği altına alı nca Ar ap güvenli ği açısı ndan Ant akya' yı da ege menli ği altı na al mak, iste mi ştir. 638 t arihi nde Bi zans İ mparat oru Const anti ne' ni n oğl u Heracl ei os kenti yı kıl makt an kor umak a macı yla Hal ep'in güneyi ndeki Mercisafer' de Ar apl arla savaşır ve yenilir. Arapl ar bu savaş sonunda kent e haki mol muşl ardır. 638 t ari hi nde kült ürel dönüşü m; acısı ndan Hıristiyanl aş ma sureci ni t ama ml ayan Ant akya, Arapl aş ma, İslaml aş ma süreci ni yaşa maya başla mı ştır. 41

53 Ant akya Kenti ni ele geçiren Ebu Ubeyde Bi n Cerrah ve kentte asker bırakarak ayrıl mış, kentte ' Murabıtun' örgüt ünü kur muşt ur. Murabıt un ör güt ü kentt e asayişi sağla mı şsa da bu geçi ci bir çözü m ol muş; hal k Ar ap Askerleri ni n varlığı na i syan et mi ştir. Halife Os man döne mi nde ( ) kenti Arapl aştır ma politi kasına deva m edil miş, kentte yerleştirilen Ar apl arla, Arap ege menli ği ni n güçl endiril mesi ne çalışıl mıştır [27] Emeviler Emevileri n kentte yerli hal k ile Ar apl ar arası nda ayrıcalı klar t anı mal arı, yerli hal kı n direnişleri ne neden olrmuşt ur. Tür k asıllı Gur gume Aşireti ( ) hal kı n yardı ml arı yla Halife Abdül meli k'in or dul arı nı yererek geçi ci bir süre Ant akya' ya haki mol muşt ur. Emeviler Ant akva' yi İslaml aştır ma politikası na deva m et mi şler; I. Velit döne mi nde Mur atı bun Ör güt üne bağlı askerlere kentte toprak dağıt mışlardır [27] Abbasiler Kent, Abrasileri n ege menli ği nde i ken, t arihleri arası nda en parlak döne mi ni yaşa mı ştır. Har un Ür, Reşit ( ) Güney Kilikya' yı Ant akya' ya bağl amı ş ve sı nır kentlerden alınan vergi yi Ant akya' dan al ma mı ştır [23] Selçukl ul ar Dönemi nde Ant akya: ( ) Bi zans ile Sel çukl u Devl eti arası ndaki mücadeleni n bir dönü m nokt ası ol an ve Anadol u' daki Sel çukl u haki mi yeti ni kesi n ol arak sona erdir mek a macı ile hareket eden i mparat or Ro manos Di ogenes ko mut asındaki Bi zans or dusu ile, Mı sırı fet het mek üzere 1070 yılı ortaları nda Anadol u' ya giren Sultan Al parslan ko mut ası ndaki Sel çukl u or dusu arası nda, 19 Ağust os 1071' de Mal azgirt'te yapılan savaşta, kendisi de esir düş mek sureti yle yenilen Bi zans i mparat oruyl a akdedilen bar antlaş ması i çi nde, araları nda Ant akya kal esi nin de bul unduğu bir kaç askeri nokt anı n, Sel çukl ulara bırakıl ması koşul u da yer al makt a i di. Bu yıllarda (1072), St. Pet er Kilisesi' ni n yakıl ması ndan sonra Ant akya' da büyük bir depre m ol duğu, Ru m patri ği ile beraber bi n kişini n t oprağa gö mül düğü, Müverri h Var danı n verdiği bil giler arası ndadır [17]. 42

54 Kentteki en büyük mabet ol an Kar vsyana yani Mar Cassianus Kilisesi, içi ndeki altı n, gü müş ve değerli eşyalar alı ndı ktan sonra ca mi ye çevril miş, son Bi zans birliği de, 12 Ocak 1085' de t esli m olmuşt ur. Hıristiyan hal kın i badet edebil mel eri i çin Mer ye m Ana ve St. Geor ge ( Aziz Cercis) adlı i ki kiliseni n i nşası na i zi n verilirken savaş sırası nda yı kılan yerler onarıl mıştır. Anadol u ile Suri ye' yi birbiri ne bağl ayan öne mli bir ticaret yol u üzeri ndeki Ant akya' nı n fet hi sonucu, sı nırlar Hal eb' e dayanan Kut al mışoğl u Sül eyman Bey il e Sultan Meli kah' n kardeşi Meli ki Sultan Tut u arası nda, böl geye haki m ol ma konusundaki mücadel e nihayet, birbiriyle akraba ol an bu i ki Sel çukl u kumandanı n karşı karşı ya getirdi. 5 Haziran 1086' da Hal eb yakı nı nda yapılan savaş, Sül eyman Bey' i n yenil gisi ve i ntiharı ile sonuçl anı nca, Ant akya bir baka Sel çukl u Meli ki, Sultan Tut u' un haki mi yetine girdi. Bu kanlı mücadel eden bir süre sonra 1086 yılı Ar alı k ayı nda Hal eb' e gel en Büyük Sel çukl u Sultan Meli kşah, Tut u' u sadece Dmk meli ki ol arak bırakı p, Ant akya' ya Ya- Syan' vali tayi n et mek sureti yle, kenti dor udan dor uya i mparat orl uğa bağl adı Haçlılar Döne mi nde Ant akya: ( ) 1071 Mal azgirt zaferi nden sonra büyük bir hızla haki mi yetleri altına al dı kları Anadol u' yu, Tür kl erden t e mi zleyerek Bi zans' a geri ver mek, mukaddes t oprakl ar tekrar Hıristiyan al e mi ne kazandır mak, Hıristiyan haclıları n ve seyyahl arın Kudüs' e gi dişleri ndeki Sel çukl u engeli ni kal dır mak ve Türkleri n kontrol ü altına gir mi ş ol an ticaret yolları nda t ekrar eski Hıristiyan haki mi yetini sağl a mak gi bi çeşitli a maçl ar güden ve Papa Ur banus H' ni n, 27 Kası m 1095 t ari hi nde, Cl er mont Konsili' nde yaptı ğı çar üzeri ne or gani ze edilen Haçlı Seferleri' ni n biri ncisi nde, bi nlerce atlı ve pi yadeden ol uşan büyük bir Haçlı or dusu, 1096 yaz ile 1097 sonbahar arası nda Anadol u' yu geçti. Bi r süre Ant akya' da kalarak kendileri ne çeki düzen veren ve Kudüs seferi i çi n hazırlıkları n t a ma ml adıkt an sonra, Kası m 1098' de Ant akya' dan hareket ederek, Ant akya yı el e geçirdi kten yakl aşı k bir yıl sonra, 14 Te mmuz 1099' da Kudüs' ü de al arak büyük hedefleri ne ul aşan Haçlılar, İstanbul da Bi zans İ mparat oru Al exi us' a, ye mi n et mek sureti yle ver mi ş ol dukl ar söze rağmen Ant akya yı i mparatora t esli m et mediler ve Bohe mond' un ilk haki mi ol duğu Antakya Prensli ği' ni kurdul ar [17]. 43

55 ġekil 5.7 Haçlılar za manında Ant akya Kuşat ması[17] 3 Haziran 1098 ile 18 Mayıs 1268 t ari hleri arası nda, yakl aşı k yüz yet miş yıl Ant akya ve ci varı na hük met mi ş ol an Ant akya Prensli ği, biri prenses ol an ( Constance ) ve Ant akya Prensi unvanı nı taşı yan hükü mdarlar tarafı ndan yönetil mi ştir. Ant akya, Os manlı i mparat orl uğu i çi nde yasayan Hıristiyanl arı n bağlı ol dukl arı dokuz "patri kli k" mer kezi nden biri i di. Günü müzde de, Ort odoks Kilisesi' ne bağlı dokuz patri klik mer kezi nden biri Ant akya dadır [17] Me ml ukl ar Dönemi nde Ant akya: ( ) 18 Mayıs 1268' de saldırı ya geçen Me ml ûk or dusu, Ant akya' nı n uzun süre direnmesi ne i mkân ver medi ve surları n Sil pi us' a yüksel meye başladı ğı bir döne mde kent e gir meyi başardı. Böyl ece yüz yet mi ş yıldan beri dir süre gel en Ant akya Prensli ği hali ndeki son Hı ristiyan haki mi yeti son bul du ve Ant akya bir daha el değiştir me mek üzere İslâm haki mi yeti ne geçti. Ant akya bir daha hiç bir za man Anti k Çağadaki eski parlak günl eri ne dönemedi. Kent Me ml ük yöneti mi nde i ç işleri nde bağı msı z bir eyal et ol muşt ur. Bu döne mde Moğolları n Anadol u ve Irak sal dırıları ndan et kilenmeyen kent, barış i çi nde yaşa mı ştır [23]. Öncel eri bir Ro ma mabedi i ken, daha sonra kilise ve son ol arak İslâ m haki mi yeti döne mi nde ca mi hali ne dönüşt ürül düğü konusunda, kaynakl arda birbiri nden farklı bil giler bul unan Habi b Neccar Ca mii' ni n medrese duvarı nda, üzeri nde Baybars'ın adı ( El Meli k üz- Zahir) bulunan bir kitabeni n varlığı, buranı n en azı ndan Me ml ukl ar döne mi nden beri bir ca mi yeri ol duğunu göster mekt edir [17]. 44

56 Ünl ü Ar ap seyyahı î bni Bat ûta, yılları arası nda yaptı ğı seyahatte uğra mı ş ol duğu Ant akya i çi n "...ma mur ve büyük bir şehir ol up nüf usu çokt ur" de mekt edir. Kenti çevreleyen sağl a m surlar gi bisi ne Şa m ül kel eri ni n hi ç biri nde rastla madı ğı nı söyl eyen İ bni Bat ûta, Sultan Me lik Zahir Baybars t arafı ndan kenti n fet hed il mesi nden sonra bunl arın hepsini n yı ktırıldı ğı nı yazar. "... Güzel bi naları bul unan Ant akya' nı n ağaçlan çok ve sul an bol dur" di yen ve Ant akya hakkı nda daha f azla bil gi ver meyen İbni Bat ûta, Asi Nehri'ni n kenti n dışı ndan geçti ği ni ve Habi b Neccar'ın kabri ni n yanı ndaki zavi yede geli p geçenl eri n duyur ul duğunu söyl er [17]. Ant akya, Os manlı Yavuz Sultan Seli m i n Mercidabı k zaferi yle kenti el e geçirdi ği 1517 tari hi ne kadar me mluk i daresi nde kal mıştır Os manlı Döne mi ( ) Os manlı padişahı Yavuz Sultan Seli m' i n ( ) Mı sır seferi nde Me mluk Sultan Kansu Gayri ile yaptı 24 Ağust os 1516 t ari hli Mercii Dabı k savandan sonra, Hal ep i n işgali ni t aki ben Güney Doğu Anadol u' da, i çlerinde Ant akya' nı n da bul unduğu ve o za mana kadar Me ml ükler i n eli nde ol an kentler birer birer Os manlı haki mi yeti ne girdiler. Evli ya Çel ebi ye göre, Ant akya' nı n fethi ni müt eaki p, kenti n anaht arları Sadraza m Yunus Paşaya t esli m edilirken, Di yarbekir Beyl erbeyi Bı yı klı Meh met Paşa vali tayi n edil di. Bi ri nci Dünya Savaşı sonuna kadar, dört asır Osmanlı haki mi yeti nde kalan Ant akya, bu süre i çi nde Hal ep vilayeti ni n, Hal eb Mer kez Sancağı' na bağlı bir "kaza mer kezi" ol arak yönetildi XI X. yüzyılın i ki nci yarsı ile XX. yüzyıla ait umu mi salna mel erle Hal ep Vilayeti Sal na meleri ndeki kayıtlara göre, i mparat orl uğun çöküşüne kadar, herhangi bir değişi klik olmadan bu stat üyü muhafaza ettiği anlaşıl makt adır. XVI. yüzyıl da yapılan Hal ep vilayeti sayı ml ar içi nde Ant akya: 1527de 1006 hane (evli), 131 mücerret (bekar); 1537' de 1196 hane (evli), 265 mücerret (bekar); 1552' de 1087 hane (evli), 395 mücerret (bekar); 1570' de 1074 hane (evli), 387 mücerret (bekar); 1589' de 1064 hane (evli), 511 mücerret ( bekar) nüf usa sahi pti. Bu nüf us yir mi i ki ile yir mi dört mahallede ot ur makt a i di. Bunl ar arası nda Debbus ( dört ayak), Haraççı Bekir ve Hallabünne ml e ( Bas ali ye) mahalleleri Os manlı fet hinden sonra kur ulanl ardır. Sur i çi nde yer al an mahalleler içi nde XVI. yüzyıl da en kal abalı k 45

57 ol anlar Habi bün- neccar ( Keskekogl u), Cul ahan, Dörtayak, Kanavat ve 1552' den sonra is mi ne rastlanmayan Haraççı Bekir mahalleleri ydi [17]. XI X. yüzyılın il k yarsında, Os manlı Devl eti' ne başkal dıran Mı sırlı Mehmet Ali Paşanı n, Suri ye ve Anadol u' daki yayıl ma hareketi ni n basanca ul aş ması üzeri ne, yılları arası nda Meh met Ali Pasa kontrol ünde kal an Ant akya' da, bu yayıl ma hareketi ni bastır mak a macı yla gönderilen ve Os manlı ordul arına karşı başarılar kazanmı ş ol an Me h met Paşanı n ol u İ brahi m Pasa t arafı ndan yılında Asi Nehri yakı nında bir saray i nşa ettiril miştir. Kentte, Ro ma, Bi zans ve Haclılar döne ml eri nden ayakt a kal abil miş son yapılar ile surlardan, adeta islenmi ş hazır t aş mal ze meni n el de edil di ği bir ocak gi bi istifade edil miş, buralardan sökül en taşlar kaleni n ve sarayı n yapı mı nda kullanıl mıştır yılında İ brahi m Paşanı n yaptırdı ğı bir sayımda Ant akya da 6000 Mısır askeri, 5600 si vil ve büyük bir böl ümü Suri yeli Ort odokslardan ol uşan bir nüf us yaşa makt a idi. sosyal yapısı nda değişi ml ere neden ol an batı t arzı yaşa m modeli ve kent yöneti mi ndeki yeniliklere paralel ol arak, kentin Har bi ye t arafı nda, Hı risti yan mahallesi ni n bittiği yerde bir hükü met konağını n i nşası ve kaza kaymaka mlı ğı teşkilâtını n kur ul ması ndan sonra XI X. yüzyılın i ki nci yarısı ndan iti baren me mur aileleri geli p, Ant akya' ya yerleş meye başladılar. XI X. yüzyılın i ki nci yarısı na kadar surlar dışında bir mahallesi bul un mayan Ant akya' da, 1876 Os manlı- Rus Har bi' nden sonra, t oprakl arı ndan atılan Çer kez göç menl eri i çi n, Asi ni n karşı t arafı nda, Muhadrin Os mani ye ye da daha sonraki adi ile, Yeni Mahalle adi altında yeni bir yerleş me kurul muşt ur. Gerek, geni düzl ükl erden ol uşan t opoğrafi k yapısı, gerekse kent dışı nda ol ması ndan öt ürü arsa fi yatları nı n düşük ol ması nedeni yle, ileri ki yıllarda hı zla yaylan bu yeni yerleş me, ( ki sonradan, Cu mhuri yet, Ak evl er ve Cebrail mahalleleri adı nı al mıştır) moder n yapılar ile, Eski Ant akya nı n karşısı nda, Asi' ni n öbür yakası ndaki Yeni Ant akya' yı ol uşt ur makt adır t ari hli Lügat-i Tarihi yle ve Cografi yye' de Ant akya nüf usunun on i ki bi n kişi ol duğu yazılırken, eski çağda i ki yüz bi nden fazla i nsanı n yaşadı ğı büyük bir kent ol an Ant akya' nı n o za manl ar Hal eb' den daha mahmur ol duğu belirtilir. Ancak za man içi nde uğradı ğı hücuml ar ve depre ml er nedeni yle harabe ol an Ant akya' nın, önceki 46

58 hali ne nispetle şi mdi bir köy hali nde ol duğu ve kentte, çok mi kt arda i pek, zeyti nyağı ve sabun ticaretini n yapıldı ğı yazılıdır. Os manlı döne mi nde Ant akya' da vuku bul an çok sayı da depre m arası nda 1615, 1822 ve 1872 yılları ndaki depre ml er en öne mli ol anları dır. Son za manl arı n en et kili depre mi 9 Ni san 1872 sabahı meydana gel miş sarsı ntı nı n şi ddeti nden surları n bir kısı m çökerken, Asi üzeri ndeki köpr ü çatla mı ştır. Kenti n üçt e i kisi nde çok ci ddi hasar yapan bu depre mde 1000 kişi hayatı nı yitir miştir depre mi nde hasar gör en yapılar arası nda yer al an ve ahşap ol an eski kilise, yeni den fakat t as mal zeme il e i nşa edil miştir. Bu yapı Ant akya' nı n en öne mli yapılarından biri ol muşt ur yılında Ant akya' yı zi yaret et mi ş ol an ve kent hakkı nda ayrı ntılı bil giler veren Fransız Seyyah Cui net'e göre kenti n nüf usu kişi ol up, bunun 16000' i ni Müsl ümanl ar, geri kal anını da Hıristiyan ve Yahudiler ol uşt ur makt a i di Bu nüf us içi nde Tür kl er, Suri yeliler, Ar apl ar ve En sarîler Müsl üman gur ubu t ekil eder ken Ru ml ar ile Kat oli k ve Gr egorien Er meniler, Hı ristiyan gur ubu ol uşt ur makt a i diler. Kazanı n t ümünde yaşayan nüf us ise, çeşitli et nik kökene bağlı çeşitli mezhepl ere mensup Müsl üman ve Hı ristiyan ce maatten ol uşan çok daha het erojen bir yapı ya sahi pti. XVII yüzyıla kadar hi ç Hı ristiyan bul unmayan Ant akya' da XVIII. yüzyıldan iti baren Hı ristiyan aileler yeni den yerleş meye başladılar yılında bir İtal yan papazı n başlattığı mi syon, 1851' de Hıristiyanl arı n t ekrar ör gütlenmesi ni sağl adı ve mi syonerler 1860' da Antakya' da kendi evleri ni inşa ettiler Gene Cui net' ni n verdi ği bil gilere göre 1891 yılında Ant akya' da 24 ca mi, 28 mescit, 2 tekke, muht elif sevi yede t opl a m 42 okul, 3 kilise, 5 ha ma m, 117 çeş me, 3374 hane, 1451 dükkân, 35 t opt ancı mağazası, 20 han, 3 ot el, 14 kahvehane, l eczane, 25 fırı n, 5 su değir meni, 9 sabunhane, 13 i pek at öl yesi ile kay maka mı n res mi i ka met gâh ol an bir konak bul unmakt a idi [17] t ari hi nde çı kan kolera sal gı nı nda, 4000 Hıristiyan kenti t erk eder ken bir çok kişi de hayatı nı yitirdi [12]. Süveyş Kanalı' nı n açıl ması na kadar, Mezopot a mya' dan Akdeni z' e gel en yollar ile, Mı sır' dan kuzeye çı kan yolları n kesi me nokt ası nda ol an Ant akya, bu t ariht en sonra, kanalı n yeni bir ticari güzergâh ol uşt ur ması ve Badat De miryol u Hat tı' nı n çok güneyi nde kal mı ş ol ması nedeni yle, Suri ye' deki di ğer öne mli mer kezl er gi bi, ticarî 47

59 öne mi ni gi derek kaybetmeye başladı. Ancak Suriye t oprakl ar, sahi p ol duğu zengi n ha mmadde pot ansi yeli nedeni yle önceki yüzyıllarda ol duğu gi bi batılılar içi n dai ma "cazi p bir ül ke" vasfı nı kor umuşt ur [17] Seyahat na mel er Anadol u Yarı madası, Avrupa ile Yakı n, Ort a ve Uzak Doğu ül keleri arasındaki ana ticaret yolları üzeri nde bulunduğundan, Os manlılardan önceki döneml er de ve Os manlı i mparat orl uğu kur ul dukt an sonra çok sayı da gezgi n-coğrafyacı ana ker van yolları nı i zleyerek Anadol u' ya üçyüzü aşkı n incel e me gezisi düzenl emi şl erdir. Seyahat na meler, ana ticaret yolları nı n düğü m noktası ol an Ant akya ticareti ve ticaret mer kezi içi n kaynak niteliği ndedir. Os manlı İ mparat orl uğu döne mi nde, özellikle Tanzi matı n ilanı ndan sonra batı ya açıl ma politikası ile batıdaki kol oni zasyon hareketi ni n koşut u ol arak Anadol u' nun kaynakl arı nı n sapt anması çabası sonucunda batı kökenli sosyoekono mi k yapı ya ait incele mel er sayı ca artmı ştır. Anadol u kaynakl arı nı n sapt anması çabası, 19. yy. sonl arı nda Duyunu Umu mi ye' ni n kur ul ması yla art mı ştır, İngiliz ve Fransı zları n giriştikleri kol oni zasyon hareketleri ni n sonucu, yabancı seyyahl arı n çoğunl uğu İngiliz ve Fransız hükü met görevlileri dir. Pi etro dell a Val e: Ağustos 1625' de zi yaret ettiği Ant akya hakkı nda pek ayrıntılı bil gi ver me mi ş ol an Pi etro della Valle, buna mukabil kent hakkı nda çi zili dokü manl arı n en eskileri nden biri olan Ant akya' nı n bir plânı nı çiz mi ştir ( Bkz. Şekil 5. 8) Ant akya' ya doğu kapısı dedi ği, St. Paul Kapısı' ndan giren Della Valle, kapı nı n sol tarafı nda, kenarı nda büyük ağaçlar ol an bir havuzdan (sar nıç) bahseder ken, dağl ardan gel en bir dere ile beslendi ği i çi n dai ma su ile dol u ol an ve i çinde canlı balı k bul unan havuzbaşı nı n, yol cul ar i çi n seri n ve çok güzel bir di nlen me yeri ol uşt urduğunu söyl er. Kapı nı n sağı nda ise i çi nde, büyük ve güzel bir t onozl a ört ül ü bir odanı n yer al dı ğı yüksek bir kul eni n varlı ğı ndan bahseden della Valle, bu kapı dan başlayan, beyaz mer mer t aşlarla döşeli, çok geniş ol mayan uzun bir yol un, Ant akya' nı n i çi ne kadar deva m etti ği nden söz eder. Çok sayı da kul e ile destekl enmi ş ol an ve Asi Nehri kenarından başlayarak, dağl arın dor ukl arı na kadar devam eden ve kenti çepeçevre saran muht eşe m surları n, çok güzel ve pek az bir yı kı ntıyl a he men he men ta ma mı nı n ayakt a durdukl arı nı belirtir. "... Ant akya, uzunl uğu ( ki l mil kadardır) geni şliğinden biraz fazla ol an, aşağı yukarı 48

60 kare şekli nde bir kenttir"di yen della Valle, bir çok kapısı ol an bu kenti n, yedi tepeden ol uşan dağl arı n dor ukl arı na kadar devam etti ği nden bahseder. "... Ant akya kenti nde bugün çok az i nsan ot ur makt adır" diyen seyyah, Ant akya' daki evl eri, harabel er veya kenti t ama men dol duran bahçeler arası nda yer al mı ş basit yapılar ol arak nitelendirir. Kentte, evl er de dahil ol mak üzere, surlardan başka hi ç bir yapı nı n ayakt a dur madı ğını belirtir [17]. ġekil 5. 8 Pietro della Valle' ni n Ant akya kenti planı: l Doğudaki, (kent e girdiği mi z) kapı, 2 Canlı balık havuzu veya sarnıç, 3 Kent e gi den mer mer yol, 4 Kenti n bili mi ndeki bir kaç ev ( Della Valle, " Kent" t abiri ile anti k Ant akya' yı, "bir koç ev" tabiri ile de, eski ye kı yasla çok kiiçük ol an, o t ariht e gör müş ol duğu Ant akya' yı kastet mekt edir. A. D.), 5 Kentin dışı nda. kapı mn yakı nında ol an Or ont es'i geçen köprü, 6 Or ont es, 7 İçi nde oda bulunan büyük kul e. Evli ya Çel ebi ye göre: 16 eki m 1648 de Ant akya, Surlardan ve kal eden "eski ve büyük Ant akya Kal esi" di ye söz eder surlar, beş adet yüksek dağ üzeri ne kur ul muş ol up dağl arı n yüksek yerleri nden Asi kı yısı na kadar uzanan, yarısı dağın yüksek 49

61 yeri nde yarısı dağı n et eği nde, oni ki mil veya kırk seki z bi n adı m uzunl uğunda, nor mal yür üyüşle on i ki saatte dol aşılan, "duvarları n yüzü seksen-yedi bina arşı n" ol an çok büyük bir kal edir. Burçları n ve kal e duvarları nı n yüksekli ği ni başka hi ç bir burç ve kal e duvarı nda gör medi ği ni yazan Evliya Çel ebi, doğu t arafı nda dağl ar üzeri ndeki duvarları n "t a m seksen meli k zira" yüksekli ği nde, Asi sahili tarafı ndakileri n ise bunlardan "yir mi zira daha al çak" ve yalı n kat duvarlardan ol uşt uğunu yazar. Surlarda kullanılan t aşların herbiri ni n bir fil büyükl üğünde ol duğunu, kes me t aş işçiliği ni n müke mmelli ği sayesi nde büt ün surların sanki t ek bir kayadan i baret mi ş gi bi görül düğünü, dağ tarafı ndaki surları n yir mi zira genişliği nde, kul elerin ise i çleri nde beş kat bul unan yüksek yapılar olduğundan bahseder. Kent e, batı dan Asi üzerindeki büyük bir köprüden, kuzeyden ise, i ç yüzünde pı narları n bul unduğu yir mi arşı n yüksekli ği ndeki Hal eb Kapı sı' ndan girildi ği ni söyl er. Ma mur evl eri n Asi Nehri kenarı nda t opl andı ğı nı yazan Evli ya Çel ebi, Ant akya' da sekiz aded büyük saray bul unduğunu, bunl ardan biri ni n, aşağı şehirde geniş sal onu, bir çok odal arı bul unan, kapısı de mirden ve zi ncirli Ket aağaç Paşa Sarayı ol duğunu belirtir. Kentteki medreseleri n İstanbul' dakiler gi bi kagir ol madı ğı nı, kırk kadar sı byan mekt ebi ile üç yerde darül kurra bul unduğunu, büt ün bunl arı n güzel mekt epl er ol duğunu söyl erken, Habi b Neccar' a ait biri aşağı şehirde, di ğeri de dağda ol mak üzere iki tekke bul unduğundan söz eder. Evli ya' ya göre "üçyüz dükkanlı bir çarşısı, dokuz aded bekârl ara mahsus ham ve kı ymetli eşyal arı n satıldığı kagir ol mayan bir bedesteni" bul unan Ant akya da ' küçük ve faydalı ha ma ml ardan, Asi kenarı nda vekal e duvarları nı n i ç t arafı nda ol an ha ma m, suyunu dol aplar vasıtası yla nehirden sağl ar [28]. Ri chard Pococke göre: Ant akya, 1738 yılında Ant akya ya gel mi ş ol an Pococke özellikle surlar ve Ant akya nı n çevresi hakkı nda bil giler ver mi ştir. Çok sı k ol an depre ml ere rağmen, sağlam yapıl mış ol dukl arı içi n bir kıs mı ayakt a kal mı ş ol an surlar vasıtası yla, antik çağdaki Ant akya nı n sı nırları nı n hal a gör ülebil di ği ni söyl eyen Pococke, bir de Ant akya nı n planı nı çizmi ştir [17]( Bkz 5. 11). 50

62 ġekil 5. 9 Pococke' a göre Ant akya' nı n planı [17] B Güney' deki çok sarp, yüksek t epe, C Doğu' daki daha al çak t epe, E Sel yat ağı, F De mi r kapı, G Sel yat ağı, H yüksek t epe, l Di ğer t epe ve Üzeri ndeki kal e kalı ntıları, K Yuvarlak sarnıç, L Saray kalı ntıları, MDe mi r Kapı altındaki ke mer kalıntısı, N St. Pet er Kilisesi, O St. John Kilisesi, P St. Geor ge Kilisesi, Q St. John Chrysost om' un evi (?), R Babl ous Kapısı, S Nehir, T Batı surları, V Bugünkü kent. Carsten Ni ebuhr a göre: Ant akya kenti : 1766 t ari hi nde Ant akya yı ziyaret eden Carsten Ni ebuhr Ant akya yı çok i yi dur umda olmaya 2500 evde yaşayan i nsanl arı n Ant akya nı n Nüf usunu oluşt urduğunu, ancak kendisi ne göre bu raka mı n daha büyük ol ması gerekti ği ni söyl eyen Ni ebuhr, evl erden bazıları nı n eği k çatılı ve kiremi t ört ül ü ol duğunu anl atı yor. Ayrıca seyyah kenti n bir de pl an ve kr okisi ni çi zerek surları, kenti n işgal ettiği alanı ve kent kapıları nı göster miştir [17]( Şekil 5. 10). 51

63 ġekil Carsten Ni ebuhr a göre Ant akya kenti[17] Abraha m Parsons ; Ar alı k 1772 de Ant akya yı zi yareti nde kenti şöyl e tasvir eder: şehir, çok yüksek bir dağı n et ekleri ile, sahil surları nı yal ayan Or ant es( Asi nehri) arası nda kur ul muşt ur. Kent, doğu ile batı kapıları arası nda üç mil den fazla bir uzunl uğa sahi p ol up doğu- kuzeydoğu ve batı-güneybatı yönündedir. Bugün bir buçuk mil den daha uzun ol an yerleş meni n kenti n doğu kapısı na en yakı n kıs mı bir çeyrek mil, batı kıs mı na en yakı n kıs mı ise yarı mmil uzaklı ktadır. kapılar ile kent yerleşmesi arası nda kal an al anl arı n dağ t arafı dutl uklarla, nehir tarafı ise meyve bahçeleriyle dol udur. Or ant es i n karşı t arafı nda, Ant akya hal kı nı n ihtiyacı nı karşılayan büyük sebze bahçeleri bul unmakt a ve bu bahçel er nehir kenarı ndaki gari p aletler vasıtası yla sulanmakt adır ( Bkz Şekil 5. 11). Eski kent, te mel kalı ntıları ndan da açı kça görül düğü gi bi, tepeye doğr u, dağı n yarısı na kadar uzanan bir alana yayıl makt adır. Fakat bu kısı m Ant akya nı n i kbal çağı ndaki büyükl üğünün dörtte biri nden daha küçük bir al anı işgal eder. Bugünkü Ant akya ise söz konusu alanı n altıda biri kadar bile ol mayan bir büyükl ük içi ndedir. 52

64 ġekil 5.11 Abraha m Parsons un seyahat na mesi nde Ant akya[17] Ali Bey eyl ül 1807 Ant akya yı zi yareti nde Ant akya hakkı ndaki görüşleri. Fas, Tr abl us, Kı brıs, Mı sır, Ar abistan, Suri ye ve Türki ye' ye arasında yaptı ğı seyahatte Ant akya' ya da uğrayan Ali Bey, Hal eb paşası na bağlı ol an Ant akya valisi Hacı Bekir Ağa' nı n muht eşe m konağı nda, kısa bir süre mi safir edildi ği nden bahsederek, Ant akya' daki izleni ml eri ni anlat maya başlar. Tür kl eri n bu şehre Antahi a dedi kleri ni ve kent nüf usunun Müsl üman, muht elif mezhepl ere mensup 3000 Hıristiyan ve 150 Yahudi' den i baret ol duğunu yazan Ali Bey, moder n Ant akya' nı n, eski kenti n küçük bir kıs mı nı işgal ettiği söyl er. Gör düğü devasa uzunlukt aki surları n, Ant akya' nı n eski i htişa mı nı n şahi dleri ol duğundan bahseden Ali Bey, kent e girdi ği eski kapı nı n' muht eşe m gör ünü ml ü, ancak her an yı kılacak bir durumda ol duğunu belirtir. Gör müş ol duğu moder n şehir hakkı nda çok az bilgi veren ve " Ant akya sokakl arı çok dar ol up i ki t arafı yayalar i çi n epeyce yükseltilmi ştir. Evl er t aş ol up, tek düze bir görünüm i çi ndedir. Mekke' den beri ilk def a üzeri kiremit ört ül ü evl eri burada gördüm. Her şey buranı n çok yağmurl u bir me ml eket ol duğunu gösteriyor. " yor umunu yapmı ştır [17]. Ja mes Sil k Bucki ngham, Ant akya yı zi yareti mayıs 1816, Doğu Akdeni z sahil şehirleri arası nda yaptı ğı bir kı yasla mada Ant akya' nı n, Yafa ve Lazki ye' den daha büyük, Hal eb, Şa m ve Ha ma' dan daha küçük, Kudüs ve Hu mus ile aynı büyükl ükt e 53

65 ol duğunu belirten Buckingha m, kenti n kayalı k ve uçur uml u Cebel Akra silsilesi sonunda, eski adı Casi us Dağı ol an t epeni n kuzey batı kenarı nda, çı plak bir ya maçt a yer al dı ğı m söyl edi kten sonra kenti n bir t asviri ni yapar. "Evl er çoğunl ukl a taş yapılar ol up çatılan t ek eği mli ve kır mı zı kire mit ile ört ülüdür. Genellikle i ki katlı ol an evl er arası nda üç katlı ol anlar da vardır. Üst katları n i nşa mal ze mesi ahşaptır. Sokakl ar dar ol up i ki t arafta yayal ar içi n yükseltil miş kal dırıml ar ve bunl arı n arası nda ise, atlar içi n çok dar ve deri n bir geçit yer alır. Bu geçit, bazı yerlerde i ki hayvanı n yan yana geç mesi ne i mkân verecek bir genişliğe ulaşır. " Çarşıları, ül keni n di ğer yerleri nde gör ül düğü gibi açı k pazarlar hali ndedir. Büyük bir al ana yayıl mış ol an kent, çok sayı daki bu çarşıları n etrafı nı sar maktadır. Bu çarşılarda, aranan büt ün ihti yaç malları nı bol ca bul mak mü mkündür. Ant akya' da üretilen mal lar arası nda; çö ml ekl er, pa mukl u bez, ku maş, ipek, deri koşum t akı ml arı yer alır. Saraci ye işleri arası nda özellikle at başlı kları, kelesper, vb. ma muller, ince bir işçilikle yapıl mıştır. Ant akya'lı deri ustaları ünl üdür. " Onbi nden fazla ol an nüfus i çi nde, ortala ma 150 Hı ristiyan ve 20 Yahudi aile vardır. Hal kı n konuşt uğu dil Tür kçe' dir. Müsl üman ahali, Tür kçe' den başka bir dil kullanmazken, Hıristiyanl ar güneydeki ül ke ile Ucanı ilişkileri nedeniyl e sadece Ar apça' yı anlarlar. "Şehirdeki ondört ca mi den altısı nda, mi narel er i nce ve beyaz r enkt e ol up şerefeleri ni n üst ü ört ül üdür. Mavi renkt eki kül ahları nı n üst ünde bir hilâl var dır. Bu ca mil er katı ksız, Tür k zevki ne göre i nşa edil miştir. Di ğer altı ca mi de ise mi narel er daha al çak ve kalı n gövdeli ol up, seki zgen kesitlidir. Bunl arı n şerefeleri açı ktır. Ca mil eri n çatıları düz veya Suri ye- Arab t arzı nda kubbeli dir. Hal k arasında büyük hür met gören i ki türbe, ca mi olarak kullanıl makt adır. M. Mi chaud ve M. Pouj oul at ı n haziran 1831 de zi yaret ettikleri kent hakkı nda 1822 depre mi ni n Ant akya da büyük t ahri bat yaptı ğı nda bahset mekt edirler, ayrıca Ant akya nı n evl eri çok küçük ve hafif konstrüksiyona sahi ptir. Buranı n saki nleri bir depre m sırası nda yı kı ntılar altında kal mak kor kusuyl a yüksek ve kalı n binal ar i nşa et mek iste me mekt edirler şi mdi ki evler yakı n za manda yapıl mıştır. de mektedirler. O günkü Ant akya hakkı nda bir de çizi myapmı şlardır.( Bkz şekil 5. 12) 54

66 ġekil 5.12 Mi chaud ve Pouj oul at a göre Ant akya 1831[ 17] Li eut- Col oni el Chesney, İngiliz hükü meti t arafı ndan, Fırat ve Dijle nehirleri nde bir i ncele me ve keşif gezisi yap makla görevl endirilen chesney, kaval alı Me h met Ali İbrahi m Paşa nı n oğl u İ brahi m paşanı n kontrol ü altında bul unduğu za manda eki m 1835 t e ziyaret eder. Chesney seyahat na mesi nde Ant akya hakkı nda Kentte birkaç ha ma m, 1 si nagog, 1 medrese ve 14 ca mi var dır. Evl eri n planl arı Tür k evl eri gi bi dir. Genellikle t aş ol an bu yapıları n, ahşap karkas ol an kısı ml arını n i çleri güneşte kur ut ul muş t uğl a ile dol durul muşt ur. Çatıları kire mit ile kaplı beşi k çatılardır. Portakal ve nar ağaçl arı yla göl gel enen avl ulardan çı kan mer divenl er, üst katlardaki kori dorlara ve bal konl ara ul aşır. Yaz mevsi mi nde, bat dan esen seri n rüzgarı al abil mesi i çi n kapılar ve pencereler, genellikle bu yöne bakarlar, sokakl ar dar ve kirli ol up ortasındaki su yol u vasıtası yla kıs men t e mi zl enir. yor umunu yap makt adır [17] Os manlı Ġ mparatorl uğu Döne mi Sonrası Ant akya I. Dünya Savaşı ndan sonra İskenderun a giren Fransızlar. 7 Ar alı k 1913' de Ant akya' yı işgal ettiler. Tür k Hükü meti milli çıkarları gereği 20. Eki m de Fransız Hükü meti ile yaptı ğı Ankara Antlaş masıyl a Hat ay'ı Tür ki ye sı nırları dışı nda bıraktı [24]. 55

67 Fransız Mandası Döne mi nde Ant akya 20. Eki m. 1921' de Fransa ile Tür ki ye Hükümetleri arası nda i mzal anan Ankara Antlaş ması hükü ml eri ne göre; Ant akya,iskenderun, Kırı khan, Reyhanlı, Altı nözü ve Sa mandağ, ' İskenderun Sancağı" adı yla özerk bir yönetsel yapı i çi n-de birleştirilerek Fransız Ma ndası altındaki Suriye' ye bağl andı. Sancakta res mi dil ol arak Arapça' nı n yanı sıra Türkçe' de kullanılacaktı. Fransız Mandası i daresi Ant akya' da Hıristiyan azı nlı ğı ve Müsl üman Ar apl arı kullanarak Tür kl ere baskı yapması üzeri ne kentte i ç çatış mal ar ve Fransızlara karşı direnme hareketleri başladı." Hal k Fırkası" ve " Ant akya-iskenderun Yur du" Ce mi yetleri Fransızlara direnmek içi n kurul du. Fransız Manda i daresi yerli hal k arası nda ayrı m yap ma politikası na devam ederek; Tür kl eri n yaşadı ğı Arak Ovası na yatırını yap ma mı ştır. Buna karşı, Toprak kal e De mi ryol unu sağl a ml aştır ma ve Ant akya el ektrifikasyon çalış mal arı ve İskender un Li manı nı genişlet me çalış mal arı gi bi azı nlı ğı n yaşadı ğı yerlere ekono mi k yatırı ml ar yap mı şlardır. Ma nda i daresi altındaki Ant akya' da kenti iki ye böl en büyük bir cadde ( Ke mal Paşa Caddesi) yapıl mıştır [23]. Fransız Mandası döne minde açılan caddeni n i ki yanı na yapılan yeni evl eri n alt katları dükkan ol arak kullanıl maya başlanmı ştır. İbrahi m Paşa t arafı ndan yaptırılan Saray Caddesi, bu döne mde gazi no ve l okantal arı n bul unduğu bir alan hali ne gel mi ştir Bağı msı z Hat ay devl eti Döne mi nde Antakya Ant akya' da yapılan askeri düzeydeki gör üş mel er, 4 Te mmuz 1938' de antlaş mayl a sonuçl andı. Antlaş manı n en öne mli maddesi, sancağı n t oprak büt ünl üğünü kor umak üzere 2500 Tür k ve 2500 Fransız askeri ni n Hat ay' a gir mesi ni ön gör üyor du 5 temmuzda İskenderun' a gel en Tür k birlikleri An takya' ya girdiler. Hat ay Devl eti ni kur ul ması çalış mal arı t ama ml anarak 2. Eyl ül de Hat ay Millet meclisi t örenl e açıl dı ve il k t opl antısı nı yaptı, Hat ay Devl eti nde Gü mr ükl er Suri ye ile ort akl aşa yönetilecek, para biri mi Suri ye lirası ol acak, posta ve t el graf hi z metleri Suri ye post a tel graf siste mi ne bağl anacak ve Hat ay Devl eti' ni dışta Suri ye Devl et Başkanı t e msil edecekti. 56

68 Türki ye Cu mhuri yeti, Hat ay Ġli, Merkez Ġlçesi Ol an Ant akya 1339' da Hat ay Millet Meclisi al dı ğı bir kararla Tür ki ye Cu mhuri yeti yasal arı nı n geçerli ol acağı nı ve Hat ay ile Tür ki ye arası ndaki sı nırları n kal dırıldı ğı nı duyur muş ve 23. Haziran. 1939' da Tür ki ye' ye katıl mıştır [24] Konya nı n Tari hi ve Tari hsel Süreçte Kentsel DeğiĢi mi Konya adı nı n kl asi k çağ kaynakl arı nda İkonion" ya da "İkon aslı ndan gel di ği yazılıdır. Bunun da Deukali on t ufanı ndan sonra Pr oraet us' un yaptı ğı insan şekilli kalı plara (İkon) bağl anmakt adır [21]. Mi t ol oji ye göre ise antik cağl ardan Danai na adını t aşı yan şehre bir ej der musallat ol ur. Ej deri n kafası nı kesen Perseuse şükran ifadesi ol arak gelire anıtsı nın di kil meni ile İkon ül kesi anl a mı na gel en i koni um adı nı n verildi ği, bunun da zama nl a Konya sekli nde söyl endi ği ifade edil mekt edir. Bu ri vayeti şehirde basılan paraların üzeri nde ej der ve Perseus' un resi mleri ni n bul unması kuvvetlendir mekt edir. Bi r başka ri vayet ise Konya' nı n bir faşı nda yazılı ol arak koni ou is mi ne rastlandı ğı nı ve bunun Fri k dilinde Kayani a keli mesi ni n kargılığı ol duğu, bu i s mi n de Ro ma devri nde İconi um şekli ne dönüşt üğü şekli ndedir, Değişi k haçlı kaynakları nda ise Konya' nı n is mi Yeoni um, Coni um, St ancona, Cuni n İtal yan sahıl na mel eri de ise, Coni on, Cogne veya Cogna ol arak geç mekt edir. Ar ap kaynakl arı nda bastan iti baren Ki mi ye ol arak bilinen kenti n adı son devir batı kaynakl arı nda Koni ch, Coni a veya Koni a olarak geç mekt edir [21]. Efsaneye göre ise Horasan erenl eri nden uçarak Anadol u üzeri ne gel en i ki er mi ş Konya üzeri nden geçerlerken aşağı da şiri n bir yer gör üp dur urlar, biri di ğeri ne konayı m mı di ye sorar, diğeri de " Konya" sekli nde cevap verir. Burada kalıp bir kent kurarlar ve kenti n adı Konya ol ur. efsane Anadol u' nun Tür kl eş me süreci i çi nde topl um ve t oprak arası nda kült ürel bir ortaklı k, bir bağ ol uşt urul ması gayretleri ni ortaya koyar. Benzer t arzda ol ayları n Anadol u nun fet hi sırası nda sı k sı k karşı mı za çı kması nı da ( Fet hedilen kasaba ve kentlere isi m ver me t örenl eri ni n yapılması) yi ne göçel ol arak yaşa maya alış mış Tür k t opl umunu t oprağa bağl a ma gayretleri ol arak gör mekt eyi z. Bir anl a mda da bu kazanılan t oprakları kült ür ve t ari hi ile kendi den mal et mek çabası olarak düşünül ebilir [21]. 57

69 Tari h Öncesi çağlarda Konya Yöresi Konya ci varı nda bul unan Çat al hüyük t arı m devri mi nde gerçekl eştirdi ği ve hayvanl arı ehlileştir meye başladı ğı bilinen il k yerleş mel erdendir. Öt e yandan Isparta Bozönü ve Eskişehir, Ankara dol ayl arı nda Pal eolitik çağa kadar uzanan yerleş mel ere rastlanması Konya' da yerleş meni n Pal eolitik çağa kadar dayandı ğı nı kuvvetlendir mekl edir. Neolitik çağ verileri ne Konya' da daha yaygın ol arak rastlamakt adır. Beyşehir ilçesi ne bağlı Cukurkent köyü höyüğünde, Al aaddi n tepesi nde, Çu mr a Cat al hüyükt e benzer karakt erde neolitik i zleri ne rastlan makt adır. Konya' nı n Ant akya' dan başlayarak Mezopot a mya' ya kadar uzanan t ürdeş bir kült ür kuşağı nı n i çi nde yer al dı ğı düşünül ürse ilk devirlerden itibaren Konya' da yerleş mel eri n varlığı bilin mekt edir. Kal kolitik çağı n verileri ne Bayat ve Şakşak t a rastlanmakt adır [29]. Bakır çağı nı n i zleri ne ise gerek Konya i çi nde bul unan, gerekse ci var köy ve kasabalarda bul unan höyükl erde geniş öl çüde r astlanmakt adır. Pr ot ohititler ve Hititlerle bakır çağı en veri mli devri ni yaşa mı ştır. Şehri n çekirdeği ni ol uşt uran Al âeddi n Tepesi' ni n Neolitik döne m ( M. Ö ) sonl an ile Kal kolitik döne m ( M. Ö ) başları nda kur ul duğu, M. Ö. 2400' den başlayarak günü müze kadar sürekli kullanıl dı ğı anl aşıl makt adır [29] yılında Tür k Tari h Kur umu adı na Al âeddin Tepesi' nde yapılan kazılar da bu gör üşü destekle mi ş, t epeni n M. Ö yılları ndan beri düzenli ol arak iskân gör müş, bugünkü yüksekli ği nde geniş bir höyük ol duğunu kanıtla mı ştır. Kazılarda Fri g, Hellenistik, Ro ma, Bi zans, Sel çukl u ve Os manlı döne mi yerleş mel eri belirlenmi ştir. Uzun süre Hititler'in ege menli ği altında kal an kent, M. Ö. 1000' lerde Fri gl er tarafı ndan alınmı ştır. M. Ö de Gor di onu mer kez yapan Fr ygleri n il k ol arak Konya ci varı nda Karahöyükt e ot urdukl arı, daha sonra da şehri Alaaddi n t epesi ni n bul unduğu yere taşı dı kları, Al aaddi n t epesi nde ve Karahöyükt e yapılan kazılardan bul unan serami k ve İskandan anlaşıl makt adır [29]. M. Ö. VIII- VII. yüzyıllarda adı nı n Kavani a ol duğu öne sür ül en Konya öne mli bir Fr yg şehri durumundadır. 58

70 Fri gler za manı nda surlarla çevril miş i ç Kal e' de ( Alâeddi n Tepesi' nde) gelişen Konya kenti ni n yuvarlak pl anlı ol duğu, i ç Kal e' yi kuşatan surun en az dört kapısı bul unduğu, yolları n merkezden yayılan düzenli bir siste me sahi p ol duğu, mezarlı k dı şı ndaki yapıları n i ç Kal e' de yer al dı ğı, kısacası bir "kale-kent" ol duğu anl aşıl makt adır [29]. ġekil 5.13 Al eaddi n Tepesi ndeki Kazılar[29] ġekil 5.14 İç Kal e Vazi yet Pl anı[29] Li dya - Pers - Grekl er Konya Fr yg' lerden sonra, Ki mmer istilası yla Lydya'lıları n eli ne geç mi ş ve Lydya Kr alı Kreusos ( M. Ö. 554) za manı nda Pers'leri n (İranlılar) Anadol u' ya istilası na kadar da Ldyalıları n haki mi yetinde yaşa mı ştır. Persler Konya' yı i mparat orl uğa bağlı bir satraplı k ol arak yönetmi şl erdir. Bundan sonra Anadol u si yasal ol arak Büyük İskender'in istilası na kadar birlik ol a ma mı ş, bağı msı z eyal etler ol arak yaşa mı ştır. Sar d satrabı Dari us II. un oğl u Cr us Gr ekl erden ol uşan or dusuyl a Ana- doluşu başt an başa geç mi ş, bu arada Konya' da da bir müddet konakl a mı ştır. Tari he onbi nleri n ricatı ol arak geçen bu ol ay sırası nda Konya küçük ve güzel bir kent ol arak t anıml an mı ştır. Büyük İskender büt ün Anadol u' ya beraber Konya' yı da al mı ş, öl ümünden sonra da onun generalleri nden Lsimachos' un kurduğu devl etin toprakları na katıl mıştır. 59

71 Bundan sonra sı k sı k el değiştiren Konya M. Ö. 223 yılı nda Ber ga ma Kr alı I. Att al os tarafı ndan alı nmı ştır. M. Ö. 133 t e III. Attal os, un öl ümünden sonra onun vasi yeti üzeri ne Li konya böl gesi ve böl geni n mer kezi ol an İ koni um ( Konya) Ro ma İ mparat orl uğuna devredilmi ştir [29] Ro ma Ġ mparat orluğu Döne mi nde Konya Li kaonya M. Ö. I. yüzyılda Fri gya' nı n bir kıs mı ile beraber Kli kya eyaletine katıl mıştır. M. Ö. 40 yılında ise: Amynt as bu böl gelerde bir krallık kur muş ve merkezi de İ koni um ol muşt ur. Ne varki Kr alı n M. Ö. 25 yılında öl ümünden sonra İ koni um Kr allığı büyük bir kıs mı yl a beraber Ro ma' lıları n Gal atia eyal eti ne katıl mıştır. M. S. 41 yılında Kr al Gl ai di us kendi adı nı vererek kenti n adı nı Cl audi koniu m ol arak değiştir miştir. M. S.II. yüzyıl da kol oni mertebesi ne yükselten Kr al Hadiranus za manı nda kenti n adı nı n " Col oni a Aclia Hadirana Ağust a İconi ensi um" olarak ifade edil di ği ni o yıllarda kentte basılan para ve o devre ait kitabelerden anl aşılıyor. Ro malılar za manı nda Konya' nı n di kdört gen pl anlı bir kent ol duğu, şehirde eni ne ve boyuna geliş mi ş düzenli bir yol şebekesi ni n bulunduğu öne sürül mekt edir. Daha sonraki döne ml erde bile, i ç Kal e' ni n dört kapısı ndan uzanan yollar Dı ş Kal e' ni n ana kapıları aracılığı yla şehirlerarası yollara bağl anmakt aydı. Ro ma ul aşı m ağı nı n uzun süre varlı ğı nı kor umasına karşı n, bu döne mden günü müze hi çbir yapı kalı ntısı ul aş ma mı ştır [29]. Hı ristiyanlı ğı n il k yıllarında Anadol u yu baştan başa gezen İsa' nı n havarileri nden St. Paul İkoni um' a da uğra mı ş ancak Yahudilerin şi ddetli t epkileri yle karşılaşı nca önce Lystra' ya ( Bugünkü Hat unsaray) daha sonra da Der be ( Bugünkü Alişar köyü yakı nları) ye çekil miştir. Ancak onun gelişi Konya' da Hıristiyanlı ğı n yayılma nedeni ol muş, Konya bir di ni mer kez niteliği ni kazanmaya başla mı ştır. M. S. 395 yılı nda Büyük Ro ma İ mparat orluğunun i ki ye ayrıl masıyl a, Li kaonya ve Konya Bi zans İ mparat orl uğunun eli ne geç mi ştir. Bu devirde Hat unsaray Lystra- Der be ve Leodi ca ( Ladi k Halıcı) ve Sille öne mli Bi zans yerleşi myeridir [21] Bi zans Döne mi nde Konya M. S. 395 yılında Roma i mparat oru Theodosi us' un ül keyi i ki oğlu arası nda payl aştır ması yla Konya Bi zans i mparat orl uğu t oprakları na katıl mıştır. Hıristiyanlı ğı n yayılışı sırası nda Azi z Paul os' un bu kent e gelmesi ve o döne mde mevcut ol duğu 60

72 belirtilen Havra' da vaazlar ver mesi yle öne mli bir di nsel mer kez ol muşt ur. Azi z Paul os ile Azi ze Thekla arası nda yaşanmı ş bir öykünün efsaneleştiril mesi de Hı risti yanlı ğı n Konya' da yayılışında öne mli rol oyna mı ştır. Amphil ochi us adı na i ç Kal e' de yapılan kilise Sel çukl u döne mi nde mesci de çevril mi ş ve Efl at un Mesci di ol arak t anı nmı ştır. iç Kal e' de ayrıca Met a mor posis Kilisesi' ni n yapıl dı ğı da bilinmekt edir. Bu döne mde, Azi ze Thekl a ve Vaftizci Yahya' ya adan mı ş birer kiliseni n bul unması nı n muht e mel ol duğu öne sürül mekt edir. i ç Kal e' ni n kuzeyi nde ve batısı ndaki Hıristiyan ve Er meni mahalleleri nde birçok kiliseden söz edil mekt edir. Kaynakl arda, Konya' da H. Eust hati os adı na birçok kiliseni n i nşa edil miş ol duğu öne sür ülür. Kenti n güneyi nde Gazi Al e mşah mahallesi nde, Sırçalı Me drese' ni n kuzeyi ndeki bir evi n bahçesi nde bul unan Kat akomb, i çi ndeki mezar kitabesi ne göre 6. yüzyıla aittir. Güneybatı daki i nsani ye mahallesi nde bir Kat ako mb daha açı ğa çı karıl mıştır yılı nda Muhacir Pazarı se mti nde ortaya çı karılan "opus sectile" t ekni ği ndeki döşe me mozai ği ni n de bir Bi zans sarayı na ait olabileceği düşünül mekt edir. Meram' da da bir kilise günü müze ul aşabil miştir. Sille ve çevresi nde de Bi zans döne mi ne ait birçok yapı nı n bul unduğu bili nmekt edir. Hasl uck, Konya' nı n kuzeyi ndeki H. Charit on Kilisesi'ni n Sel çukl u döne mi nde ca mi ye çevril di ği ni belirt mekt edir. Ak Manastır adı yla t anı nan Charit on Kilisesi' ni n de bul unduğu Sille' de üç kilise de günü müze ulaş mı ştır [21]. Konya' nı n di ni bir mer kez ol ması nı n yanı sıra, Bi zans döne mi nde öne mli bir askeri üs ol duğu da anlaşıl maktadır. Ra msay, Geç Ro ma ve Bi zans döne ml eri nde Konya' nı n büyük ve zengi n bir şehir ol ması gerekti ği ni, 3. ve 4. yüzyıl anıtları nın çok sayı da ol duğunu belirtir. 5 Kr aut hei mer, Kayseri ve Ankara' nı n yanı sıra 5. yüzyıl da Konya' da da, ahşap t avanlı büyük bazilikaları n bulunduğundan söz eder. 59 Ayrı ca, Ort a Bi zans döne mi nde ( ) Konya ve çevresi nde, î ç Kal e' deki Azi z Amphil ochi us t arzında kapalı Yunan haçı pl anlı basit tipte yerel kiliseleri n bilindi ği ni belirtir yılında iranlı coğrafyacı İbn Hor dazbih, doğudan Kili kya Geçidi' ne uzanan güzergâhl ar arası nda Konya' yı da saymakt adır [30]. Ra msay, Sel çukl u başkenti ni n Konya' da ol ması gi bi nedenl erle ortaya çıkan geçi ci değişi kli kler dışı nda, Anadol u' nun Bi zans i mparat oru Justi nianos ( ) tarafı ndan ol uşt urulan yol düzeni nde günü müze kadar çok az değişi kli k ol duğunu 61

73 öne sürer. 34 Özellikle Konya' dan güneye gi den yol un, her döne mde Konya ile deni z arası nda öne mli bir bağ teşkil ettiği belirtil mekt edir [29] Ġl k Ġsl am Akı nl arı İslâ mi yet'in doğuşu ve yayılışı ile Ar apl ar, Anadol u' yu ve Bi zans İ mparatorl uğunun başkenti İstanbul u el e geçir mek iste mi şlerdir. Niteki m, 704 yılında Emevi halifeleri nden Abdül melik ve 705 yılı nda I. Veli d za manl arı nda Konya Bi zanslıları n eli nden alı nmı ş, ancak kısa bir süre sonra yöre tekrar Bi zans yöneti mi ne gir mi ştir. 803 yılında, Abbasî halifesi Har u-nü' r- Reşi d ile Bi zanslılar arası nda yapılan savaşlarda Konya Abbasiler t arafı ndan vergi ye bağl anmı ştır. Kı sa bir süre t ekrar Bi zanslıları n eli ne geçen şehir, 11. yüzyıl ortalarına kadar sı k sı k el değiştir miştir. Büyük Sel çukl u Devl eti'ni n kur ul ması yla ( ) birlikte, özellikle Tuğr ul Bey za manı nda ( ) Anadol u düzenli Tür k akınları na mar uz kal mı ştır. Nit eki m, 1050' lerden sonra yoğunl aşan Tür k akı nları ve 1071 Mal azgirt Savaşı' nı n kazanıl ması Anadol u' nun kapıları nı Tür kl ere açmı ştır. Geçi ci de olsa, Konya il k ol arak 1069 yılında Türk menl er t arafı ndan fet hedil miştir yılındaki Mal azgirt zaferi nden sonra Sel çuklul arı n il k başkenti, İzni k tir ve Sel çukl u Devl eti I. Sül ey man şah t arafı ndan orada kurul muşt ur. Sel çukl uları n, sürekli el değiştiren Konya' daki kalıcı ege menli kleri ve Konya' nı n başkent olması 1105 yılındadır. 10. yüzyılı n başları nda Konya da Yerleş me Al eaddi n Tepesi ve Bugünkü Ar asta Böl gesi ci varı ndaydı.(şekil 5. 15) ġekil yüzyıl sonunda Konya (İkoni um)[31] 62

74 Selçukl ul ar Dönemi nde Konya Abbasileri n dağıl ma devri ne rastlayan Sel çukl u devl eti ni n kur ul uş yılları nda aile kavgal arı nı aşarak devleti ve Tür kl eri kendi idaresi altında t opl ayan Al pasl an Anadol u nun fet hi işle mi ni Amcası Kut ul muş' un oğl u Sül eyman verdi. Mal azgirt le açılan kapı dan Anadolu' ya giren Tür k beyl eri, yıllar süren geçi ci akı nl arı n meyvel eri ni bundan sonra t opl a maya başladılar. Bozul an Ro ma İ daresini n hal kı bı ktıran adal etsizliği ve yaşa ma zorl uğuna karşılık Ro ma i çleri ne sı zan gezi ci dervişler, adil Tür k i daresi ni n Anadol u' ya il k müj decileri ol arak girdiler. Yüzyıllar süren akı nları n sonucu Anadol u da patla ma nokt ası na erişen kült ür değişi mi ni, Tür kl er bir devri mi n başlangı cı na dönüşt ür meyi başardılar. İşte bu şartlar altı nda Sül eyman Bey Anadolu' nun fet hi ne başladı ve 1076 yılında Kut ulmuş Oğl u Sül eyman Konya da il k i dare mer kezi ni kurarak, bağı msı zlığı na kavuştu. Böyl ece Anadol u Sel çukl u Devl etini n Başkenti ol arak Konya' nı n kaderi değişti. Sel çukl ul ar 1080 yılları nda İzni k'i al arak başkenti İzni k' e t aşı dılarsa da bu uzun sür medi. Sül eyman Şahı n Ant akya- Suri ye seferi, onun ölü münden sonra da Haçlı seferleri nedeni yle Konya başkent ol arak kal dı (1097). Bu Sel çukl uları n yı kılışı na kadar da böyl e deva m etti. Konya Anadol u nun Tür kl eş me süreci i çi nde bili m, kült ür, sanat ve idari bakı mdan ta mbir başkent hüvi yeti kazandı. Konya' da Haçlı seferleri sırası nda yeni den Bi zans' a bağlı bir i dareni n kurul duğunu gör üyor uz. Ancak bu uzun ö mürl ü ol ma mı ş, I. Kılıç Asl an Konya' yı yeni den geri al mı ştır. I. Sultan Mesut za manı nda yeni den yağ ma edilen şehir, ancak Haçlı seferleri ni atlattıktan sonra büyük bir ü mr an ve uygarlığı n beşi ği dur u muna gel ebil miştir [21]. Konya, Sel çukl ular za manı nda, bir başkent e yakışan, Sel çukl unun sanat esteti k, mi mari ve siste m anl ayışı nı yansıtan, yüzl erce eserle donatıl mıştır. Bu konuda ol dukça geniş yayı nlarda yapıl mış, yapıl maya deva m et mekt edir. Bugünde, bu yapılardan birçoğu yaşamaya deva m et mekt edir. Karatay, Küçük Karatay, i pli kçi, ince Mi nareli, Al aeddi n Ca mii, Sahi bata Külli yesi, Sırçalı Medresesi, Sadreddi n-i Konevi, Hacı Ferruh, Şeker Fur uş, Ferhuni ye, Ah met Faki h, Ce mel Ali Dede, Hat uni ye, Abd- ül Mü' mi n, Sırçalı, Bul gur Dede, Beyheki m, Sakahane, Zevl e Sultan, Hoca Hasan, Hal ka Beğuş, Abdül aziz, Terce man, Karaaslan, Zenburi ve Süt Tekkesi Mesci di, Selçukl ulardan kal an ve bugünde yaşayan mescitleri dir. 63

75 Bunl arı n yanı sıra, yı kılan, yüzl erce yapı nı n bugün bir böl ümü ancak t esbit edilebil miştir. Sal na mel er, vakfi yeler vb. t ari hi bel geler t asnif edili p, değerlendirildi kçe yeni eserleri n saptanması da söz konusu ol makt adır yılı ndan önce Selçukl ular döne mi nde gerçekl eştirilen yapılar; Hoca Hasan Mesci di, Abdül Azi z Mesci di, Zevi ye Sultan Mesci di, Beşarabey Mesci di, Al eaddi n Ca mi si, Akı ncı Mesci di, Mi h mandar Mesci di, Şekerfuruş mescit ve t ürbesi, Hacı Fur uş Mesci di, Er de mşah mesci di, İpli kçi Ca mi si, Alt unaba Medresesi, Kar aarslan mescit ve Tür besi, ve buyapılarla birlikte şehri n yayıl ması gösteril miştir( Bkz Şekil 5. 16)[31]. ġekil den önce Selçukl u döne mi nde yapılan yapılar.[31] arası nda gerçekl eştirilen yapılar;(şekil 5. 17) Sadrettin Konevi Ca mii ve Tür besi, Anber Reis Mescit ve Tür besi, Abdül mümi n Mesci di, İnce Mi nereli Mesci di ve Tür besi, Tecül vezir Me drese ve Tür besi, Al igav Medresesi, Ul aşbaba t ürbesi, Kal enderbaba Kü mbeti, Hal kabeguş Mesciti, At abeki ye Medresesi, Kadı İzzetti n Me drese, Mescit ve Türbesi, Gühertaş Medresesi, Sunguri ye Medresesi, Ze mburi Mesci di, Terce man Mesci di, Sırçalı Mescit, Cevizaltı Mesci di, Şeyh Al man Zevi ye ve Tür besi, Mevl ana Zevi ye ve Tür besi, Pir Esat Tür besi, Hoca Ali Mesci di, Kü mbetli Mescit, Bul gur t ekkesi Mesci di, Şerafettin Ca mii, Ni za mi ye Me dresesi, Al evi Sultan Mescit ve Tür besi, Sırçalı Medrese ve dış kal e surları yla beraber şehri n yayıl ması gösteril miştir. 64

76 ġekil arası na Selçukl u döne mi nde yapılan yapılar Konya Kal eleri ve Kenti n Mekansal DeğiĢi mi Al aeddi n t epesi üzeri nde kur ul up, yayılan Konya' nı n mekansal geliş mesi nde, "Surl ar öne mli bir yer tut makt adır. Bunl arı n başlıcaları, iç kal e, dış kaledir Ġç Kal e İç kal eni n yapı mı. Kılıçaslan II ye mal edilir. Kılıçaslan II i ç kal e ile birlikte birde saray yaptır mıştır. İç kal e Al aaddi n Tepesi ni n çevresi ni sar makt adır. Bugün bu kal eden i z kal ma mı ştır. Sadece sarayı n bir pencere ke meri ni n yarısı bul un makt adır. İç kal e Al aâddi n Keykubad I za manı nda t a mir gör müşt ür. Fati h Konya' yı al dı kt an sonra ise, dış kal eyi t a mi r ettirerek, bugünkü Zı ndankal e mevkii nde de yeni bir kal e yaptır mıştır [21]. Al aeddi n höyüğünün et ekl eri nden geçti ği bilinen i ç kal eni n, kesi n yerleşi m t esbiti a macı yla Tür k Bili m ada ml arı t arafı ndan, 1960' larda başlatılan kazı, ne yazı k ki yarı m kal mı ştır (1766) yılında Ni ebuhr t arafı ndan çi zilen kenti n pl anı nda, (Şekil 5. 18) dış kale ve kapıları na yer verilirken, iç kale kıs men belirlenmekt edir. 65

77 ġekil 5.18 G. Ni ebuhr un Konya Planı 1766 Yi ne bu pl andan, 18. yy da kenti n, dış surları n dışında, Sahi bata Külliyesi ci varı ndan başlayı p. Mevl ana Dergahı' nı da i çi ne al arak, doğu yönüne kadar ( Bugünkü Köpr übaşı Sedirler mahallesi ne kadar) uzandı ğı anl aşıl makt adır. Kuzey ve Batı yönl eri dahil geniş bir çevrede, kent sur içi yerleşme karakteri ni sürdür mekt edir. F. Sarre, Konya Köşkü i si mli kitabı nda, Hakkı Beyi n kr okisi nden faydal anarak hazırlanmı ş i ç kal eni n ve G. Mendel' den alı nan t epeni n Bi zans ve Sel çukl u döne mi ne ait bir krokisi ni, (Şekil 5.19) 1899 yılında yayı nlamı ştır [21]. ġekil G. Mendel Krokisi 66

78 XI X yy. sonl arı ndan iti baren Al aeddi n t epesi ni n çevresi ndeki surları n sökü me t erk edil mesi, ( Eski, yı kılacak ve yararsız yapılardan, yeni ka mu yapıları i çin mal ze me alı nması na i zi n veren kanun), t epedeki eski yapıları n t erkedilip yı kıl ması sonucu başlayan er ozyon, eski surları n bazı kesi ml eri nin, bugünkü yol kot undan yakl aşı k 200 m deri nde t oprağa gö mül ü kal ması na sebep ol muşt ur. Kenti n bu kesi mi nde yapılan t e mel kazıları nda da za man za man bu sur kalı ntıları na rastlan makt adır. Bu izler, Ş. Uzl uk t arafı ndan belirlenen i ç ve dış kal e sı nırları na yakın bul gul ar ver mekt edir. Son ol arak Al aeddi n Tepesi ni n kuzey, doğu yönünde Abdürrezzak Ünal' a ait i nşaatı n temeli nde, eski i ç kal e surları na ait bir başka kalı ntı ile karşılaşıl mıştır. Yaklaşı k x m ebadı nda bir burcu ifade eden kalı ntı, f arklı büyükl ükl erde, kes me t aşla kapl anmı ştır. Te mel kazısı sırası nda, bir kıs mı harap ol an 3 m. kalı nlığı ndaki kalı ntı, Konya K. T. V. Kor uma Kur ul unun gün ve 500 sayılı ve 7, gün ve 517 sayılı kararları ile, kıs men yeni i nşaatı n bünyesi nde kal mak üzere kor umaya alı nmı ştır DıĢ Kal e Konya Sel çukl uları n başkenti ol dukt an sonra, uzun yağ mal arla ve şi ddetli savaşl arla dol u bir döne mi atlatan Konya, hı zla büyüyerek iç kal eni n dışı na t aş mı ş, Al aaddi n tepesi yle Mer a m arası nda sayısız köşkl er, konaklar yapıl maya başlanmı ştır. Bunun üzeri ne Ünl ü t ari hçi, İbn-i Bi bi' ye göre, "Sel çukl u Sultanı Al aeddi n Keykubad, düş manl arı n sal dırıları ndan ve sellerden şehri kor umak i çi n, büt ün şehri kuşat an, sağla m ve gösterişli bir sur yaptır maya karar ver miş ve bununl a zengi n e mirleri ni görevl endir miştir. Bu kaleni n dört bur gu ve 12 kapı dan dör dü hazi neden yapıl mı ş geri ye kal an 8 kapı ve 140 burç, 140 t ane e miri n Konya' ya hedi yesi ol arak' kabul edil miştir. 1221' de yaptırılan Dı şkal e' ni n uzunluğu 5-6 k m, yüksekli ği 18 m ve genişliği de 3 m' yi bulmakt aydı. Surları n yapı mı nda Bi zans döne mi nden kal ma eserlerden yararlanıl dı ğı, bunun yanı nda birçok yazı ve t ezyi nat ile surların, za manı n bir sanat eserleri gal erisi hali ne getirildi ği bilinmekt edir. Surları n 12 kapı nı n da üzeri nde köşkl er bul unduğu ve birer t ak hali nde ol duğunda araştır macılar birleş mekt edirler. Konya surları 1221 yılında t a ma ml anmı ştır. Surların güney burçları ndan biri nde Aşil'in Siros' a ait hi kayesi ni canl andıran bir kabartma l ebdi n varlığı C. Texi er t arafı ndan kaydedil mekt edir. ( Sahibatâ Mi nare kai del eri nde de İsla m 67

79 öncesi devre ait i ki l ahi d bul unmakl adır.) Surlar günü müzden yıl öncesi ne kadar mevcut idi (Şekil 5. 20)[31]. ġekil yüzyılın sonl arı nda Larende Kapısı[32] Surları n kapıları; ( Şekil 5. 21) Larende Kapısı, At pazarı Ka pısı, Telli Kapı, Aksaray Kapısı, Ertaş Kapısı, Ayaş Kapı, İstanbul Kapısı, Sille Kapısı, Ladi k Kapısı, Ant al ya Kapısı, Çeş me Kapı Yeni Kapı ol arak adl andırıl mıştır. Ancak bu kapıları n çok değişi k isi ml eri ni n bul unması, 12 kapısı ol an surların kapı isi ml eri ni n literat ürde çok sayı da yer al ması na neden ol makt adır. Dı ş kal eni n de günü müz Konya' sı ndan, t oprak üst ünde i zleri he men he men hi ç kal ma mı ştır. Ancak zaman za man, yeni i nşaatları n t e mel kazıları nda bu surl ara rastlanmakt adır. ġekil 5.21 Dış Kal e Sur Kapıları 68

80 1977 yılında istanbul caddesi ( Bugünkü İs met Paşa il kokul unun batısı nda) üzeri nde bir t e mel kazısı nda, 1979 yılında, Hast ahane caddesi nde, Mua mmer Kalfazade' ni n inşaatı nda bu kalı ntılara rastlanmı ştır. Bu bul untu, aynı i nşaatı n bodr um katı nda l muhafaza edil miştir [21] yılında, Eski Mühendislik- Mi marlı k Fakültesi ni n bul unduğu bi nanı n, t e mel kazısı nda da, dış surları n kalı ntıları na rastlanmı ş, ancak bunl ar t ahri b edilmi ştir. Dı ş kal e üzeri nde, Fati h bugün Zi ndankal e ol arak bilinen bu yörede bir kal e yaptır mıştır. Bul unan izleri n, Fati h'in yaptırdı ğı bu kaleye ait ol ması da i mkan dahilindedir yılında istanbul Caddesi ni n batı kenarı nda, araştır macı Pr of. Dr. Yıl maz Önge' ni n t esbit ettiği 3 m. kalı nlı ğı ndaki kalı ntı ile, 1989 yılında K. Karabekir Caddesi ile. Sultan Ce m Caddesi ni n kesiştiği köşede, Şeref Nal çacı gil' e ait i nşaatı n temel kazısı nda bul unan kalı ntılar, bi ze dış kal enin hatları hakkı nda öne ml i i puçl arı ver mekt edir. Ne varki bu muht eşe m surları, bugün yeni den i hya et mek i mkanı kaybedil miştir. Ancak varlıkları nı n bir işareti olarak, bul unabilen i zleri n kor un ması yararlıdır [21]. Bugün, Larende caddesi ol arak adl andırılan ve üzeri nde i nşaat mal ze mel eri sat an dükkan ve depol arı n bulunduğu cadde üzeri nde, ki mi dükkanl arı n, arka duvarları nı n bir böl ümünün, dış kaleden yerüst ünde kalan son izl er ol duğu bilinmekt edir Kara manoğull arı Döne mi nde Konya I. Al aaddi n Keykubat 1218 yılında Er menek ve dol ayl arı nı t oprakları na kattı ktan sonra, Tür kmen kabilelerini burada yerleştirerek başları na kendileri nden olan Keri m- eddi n Kara man İ bni Nurih Sûf u' yu bırakmı ştır. Böyl ece Kara man' i n da kur ul uşu di ğer Anadol u beyli kleri gi bi bir uç beyli ği şekli nde ol muşt ur. I V. Rük neddi n Kılıçaslan'in 1256 yılında Er menek beyli ği ni Kara mana ver mesi ni birçok t ari hçiler, Kara man beyli ği ni n bağı msı zlı ğı na kavuşt uğu t ari h ol arak kabul ederler. Kara manogulları başkenti önce Er menekt en Larende' ye daha sonra da Konya' ya taşı mışlardır. Konya 1467 yılına kadar Kara manoğulları nı n başşehri ol arak kal mı ştır. Kara man Beyl eri nden Al i bey, Meh met bey, İbrahi m bey, Pir Ah met bey Konya' da para bastırdı ğı bilinen Kara man hükü mdarları dır. 69

81 Os manlıl ar Dönemi nde Konya Konya Os manlılar t arafından il k ol arak T. Murat za manı nda kuşatıldı. Ancak Kara man beyi Al aaddi n bey, karısı ve aynı za manda I. Murat'in kı zı Nefise Sultanı babası na göndererek şehri n kurt ul ması nı sağl amı ştır. Ancak Kara manoğulları nı n Os manlılara karşı net bir politika i zle meyişi, kendileri ni dai ma başkentine sahi p ol dukl arı Sel çukl uları n deva mı ol arak gör mel eri, yaptı kları antlaş mal arı sı k sı k boz mal arı nedeni yle Kara man oğl u Os manlı savaşlara, uzun süre devam et mi ştir. Nit eki m 1390 yılında Konya Yıl dırı m Beyazıt tarafı ndan kuşatıl mı ş, Kara man oğulları na ancak Çarşamba çayı nı n güneyi nde kal an t oprakl ar Bırakıl mı ştır. ve Konya nı n il k Valisi Timurt as Bey ol muşt ur de Ti mur i stilası ile yeni den Kara manoğl una verilen Konya, fasılalı savaşlardan sonra, 1467 yılı nda Fati h Sultan Me h met t arafı ndan alı narak Kara manogl u beyli ğine son veril miştir, Fati h, bu arada Konya' da ot uranları n büyük bir kıs mı nı (işçi sanat kar, ili m ada ml arı nı aileleri yl e birlikte) İstanbul' a sürdü. Konyalı sür gün edilenl eri n Fati h- Yeni ca mi t arafları na yerleştiril miş ol dukl arı, kaydeder böyl ece Fati h Konya' nı n nüf usunu, da azaltarak, artık bu şehri n başkentlik. davası na da son veriyor t ayi n edeceği valilerle kol ayca idare edilebilen bir başka hayatı, taşra kenti hayatı nı başlat mış ol uyor du. Os manlılar döne mi nde eyâl et mer kezi ol an şehir. 16. yüzyıl sonl arı nda 16000' e varan nüf usuyl a Anadol u' nun geliş miş mer kezleri nden biriydi. 17. Yüzyıl da Konya şehri, belirgi n bir bi çi mde sur dışı na yayıl mış ve kl âsi k döne mden farklı ol arak yeni üniteler ol uş muştu. Öyl e ki 1677 yılında, Mevl ânâ Tür besi çevresi ndeki mahalleler 3000' e yaklaşan nüf usl a, kişilik şehir nüf usunun yakl aşı k % 15' i ni barı ndır makt aydı. Şehir mer kezi ndeki Taht el- Kal a ( Kal e altı), Bedesten, Uzun çarşı, yöreleri eski öne mi ni kor umakl a birli kte, bugünkü Kapı Câ mii' ni n bul unduğu kesi mde yer al an At Pazarı Kapısı ndan, Mevl ânâ Zâvi yesi' ne kadar uzanan böl ge şehri n en öne mli mer kezi dur umuna gel mi şti. Askerî birlikleri n konakl ayabil diği büyükl ükt e ol an Kiremitli Han, 61 odalı Valide ( Arsl an Ağa) Hanı, i ki katlı büyük bir yapı ol an Kurşunlu Han ( Tabhâne Hanı), 57 odalı Şeyh Ah med Efendi Hanı bu t araftaydı. Şehri n ticarî ağırlığı da, At Pazarı Kapı sı' nı n he men dışı ndaki Pazar yeri çevresi ndeki dükkânlar ile, adı geçen hanl arı n odal arı na kay mı ştı [33]. 70

82 Tari hi süreç i çi mde, Konya çarşısı ve pazar yerleri birçok aşa mal ardan geçerek bugünkü hali ni al mıştır. Konya' da il k çarşı ve pazar yeri şehri n Selçukl ular t arafı ndan 1077 yılı nda fet hedil mesi nden sonra, Al âeddi n Tepesi dolayl arında ol uşt urul muşt ur. Kent za manl a büyüyüp. nüf usun yoğunl uğu artı nca, şehri n savun ması zor aş mı ştır. Sel çukl u hükü mdarı Al aeddi n Keykubat 1222 M. yılında şehri n çevresi nde bir sur yaptırarak bu probl e mi çözü ml e mi ştir. Sur un t a ma ml anması ndan sonra Al âeddî n Tepesi dol ayl arı nda yer al an çarşı ve pazaryeri yavaş yavaş, sur kapıları na doğru kaydırıl mıştır, Os manlılar za manı nda sur kapıları dol ayl arı nda dağı nı k bir şekil de işlevini sür düren çarcı ve pazar yerleri ni daha düzenli bir hal e getirmek i çi n Kanuni Sultan Sül ey man za manı nda 1538 yılı nda eski Sanayi Mekt ebi' nin bul unduğu yer de 9 kubbeli bir bedesten( Şekil 5. 22) inşa ettiril miştir. ġekil Yüzyılın Başl arı nda Yı ktırılan Kanuni Bedesteni[34] Konya Çarşısı' nı n bugünkü konu muna gel mesi 1869 yılında vuku bul un büyük çarşı yangı nı n da ahşapt an yapıl mış baraka ve dükkanl arı n t a ma men yanması nedeni yl e ol muşt ur yılında Konya Valisi bul unan Bur durl u Ahmet Tevfi k Paşa Konya Çarşısı' nı yeni den i nşa ettir miştir. Dükkan ve mağazal arı n birçoğu kargir ol arak, daha güvenceli bir şekil de işlevleri ni sürdür müşl erdir. 71

83 Bugün küçük bedesten ol arak adl andırılan ve hükü met meydanı ndan, attarlar i çi ne gi den yol üzeri nde, bu tip mağaza ve dükkanl arı gör mekt eyi z.(şekil 5. 23) ġekil 5.23 Konya Çarşısı Havadan ġekil 5.24 Bügünkü Çarşı Pazarlar, il gili bul unduğu konul arda günü birlik kurulan ve alış-veriş sonunda, akşa m vakti dağılan ve açı k alanlarda yapılan ticari ilişkilerdir. Yi r mi nci yüzyılın başlarında en eski pazar yeri ol arak, Tür be önünde bul unan Buğday Pazarı ile gene bunun yakı nl arı nda imar et yanı nda, kur ul arak yi yecek maddel eri salıları Kadı nlar Pazarı m gör üyor uz, Bu pazarlardan Buğday Pazarı 1901 yılında, Avl onyalı Feri d Paşa t arafı ndan yaptırılan Yeni Buğday Pazarı na, Kadı nl ar Pazarı ise, bugün Meli ke Hat un adı yla anılan ( Şekil 5. 25) ve 1940 yılında yaptırılan Yeni Pazar' a nakl edil miştir. ġekil yüzyılın Başları na Konya da Pazar yerleri[32] 72

84 Seyahat na mel er XI V. yüzyıl da Konya ya gel mi ş ol an seyyah Ġbni Bat ut a seyahat na mesi nde, Konya dan şöyl e bahseder Konya büyük bir bel dedir. Tarzı bi na t esisi begayet l âtif ve dil periz ve meyan ve enhar ve besaati n ve fevaki hi ve firdir... Sokakları, caddesi vâsi ve çarşıları nı n tertibi bediîdir. Her san' at ehli, bir mahalle! mahsus işgal eder. Aynı asırda, Ha mdull ah Must avfi is mi nde biri t arafı ndan Nüzhet ül kulûp isi mli eserde, Konyadaki surdan, ve onun i çi ndeki saraydan bahsedil mekt edir. Bugün bu sur mevcut değil dir. Onaltı ncı yüzyıl da, Konya nı n nüf usu çoğal mı ş, ve şehir dış kal e çevrel eri nden çı karak büyü müşt ür. Bu asırda, Konya dan bahseden Ar ap seyyahı Gazzi, Konya güzel bir şehirdir. Ağaçları, çeşitli bahçel eri, büyük ve zengi n çarşıları, geniş evl eri, güzel t ürbeleri, şirin mescitleri vardır... Kara man me ml eketleri arası nda buna benzer iki nci bir şehir yokt ur de mekt edir [32] yılında Konya ya gel en Evli ya Çel ebi ise, Konya hakkı nda il k esaslı mal û matı verir. Ca mil eri ni n en eskisi Al âaddi n evvel ca miidir. Dar ül kuraları, darülhadisleri, yüz yet mi ş yerde sübyan mekt ebi, tekkel eri vardır. Üç yüz kırk kadar bağlı, bahçeli, akarsul u sarayları vardır. Bedesteni ile beraber, bin dokuz yüz dükkânı vardır. Peçevi şehri ni n Bar ut hane mesiresi, Kırı mı n Sudak bağı, İstanbul un yüz yet mi şten zi yade bahçe ve gülistanları, Tebrizi n Şahı ci han bağı, bu Konya nı n Mera m, mesiresi ni n yanı nda bir çi menzar bile değil dirler. İki nci Mah mut za manı nda, Tür k or dusunda hi z met et mi ş ol an MareĢal von Molt ke şöyl e yaz makt adır Burası nı, za manı n yı kıcı tesirinden zi yade i nsanları, kendi sekenesi harap et mi ştir. Burada, bir devri n mebani si, mutlaka, bir evvel ki devri n enkazı ile meydana getirilir. Cl e ment Huart ise Koni a adlı eseri nde, şehri n yolları ndan şöyl e bahsedi yor «Şehri n en eski t arafları nda ve şi mal ci heti nde, bir daha geri dön meyecek olan mazini n t e maçasi yi e uyu muş ol an, şarkı daha i yi hatırlat an ve bazı yerleri nde bir kaç kapı açıl mış kerpiçten duvarlar arası nda gayri munt azam uzun sokakl ar var yılında Konya nı n nüf usunun 15 ile arası nda i ken 1853 t e ol u- şunu yi ne kitaplardan anlıyoruz yılın da Konya ya gel en bir seyyah da, nüf usun ol duğunu kaydetmi ştir. 73

85 Regis Del bsuf is mi nde bir seyyah da, 1901 de, Konya nüf usunu olarak t espit et mekt edir. Leon Laborden 1826 yılı nda şehri zi yaret et mi ş ve Kent hakkı ndaki genel gör ünü mü veren bir gravür ü ( Şekil 5. 26) yap mı ştır. O za manl ar hal a ayakta ol an dış surlar ve kapılar ön planda gözüküyor. ġekil 5.26 Labor de ni n Gr avür ü 1838' yılında Konyaya seyahat eden Al man generali Hel mut h Von Mol teke Konya içi n Tür k şehirleri ni n genel ol arak harap gör ünüşleri vardır. Fakat hi çbiri Konya kadar harap değil dir. Konya za mandan çok i nsan eli yle harap edil miştir. Bugünkü kuşak kışla i çi ne sı ğı ndıkları kerpiç kul übel erden başka birşey yap ma mış. Konya bugün eski surları n dışı ndadır ve aslı nda şi mdi mevcut ol mayan bir şehrin dış mahalleri nden i barettir." Gör ül üyor ki Hel mut h Von Molteke Konya' yı i hmal edil mi ş ol arak bul uyor. Di ğer bir doğubili mci olan Cl e ment Huart 1891 yılı nda Konya' ya yaptığı gezisi nde gözl e ml eri ni şöyl e anl atı yor: " Hükü met Konağı' nı n önünde etrafı kesi k taşlardan yapıl mış, ol dukça bası k bi nalarla çevrili geniş bir meydan var. Burası del alettin Ru mi' ni n t ürbesi ne kadar uzanı p gi den çarşı dır. Çarşı, ol dukça geniş ve az müşt erili dükkânl arla kenarları çevrili düz yollarından i barettir. Burası doğu şehri gör ünü münde değil dir. Burada nasıl ol duğunu bil medi ği m bir yenilik havası 74

86 es mi ştir." denil mekl e Molt eke' ni n gezisi ndeki Konya' dan farklı bir Konya' nı n gözl e ml endi ği ni gör üyoruz. Konya' nı n aşağı yukarı 60 yıl i çi nde biraz daha geliştiği ni ve yeni bir havaya büründüğünü sapt a mış ol uyoruz. 18 Te mmuz 1897 t ari hinde Konya' ya bir seyahat yapan Ah med Tevhî d, "günl ük" şekli nde t utt uğu gezi notları nda şehri şöyl e t arif eder: " Konya vâsi' ve dağı nı k bir şehirdir. Etrafı nda bul unan bağl ar he man şehir ile ittisal peyda et mi ş olduğundan mürt efî' bir mahal den bakılacak olsa, şehir ovanı n şi mali nde yeşil bir çel engi n kur del â mahallini ve ci varı ndaki bağl ar da çel engi n muhitini t eşkil ettiği gör ül ür".. Zira, o devre ait siciller, şehri n etrafı ndaki bağl arı n, şehirli tarafı ndan yerl eş me mahalli ol arak kullanıl dığı nı ve gi derek şehri n, çevresi ne doğr u yayıl dı ğını göst eren bel gelerle dol udur. Ör neği n, Doğu' da, Ku mköpr ü bağl an; Kuzey' de Hoca Fakî h, Sille bağl an; Batı' da Hoca Ci han, Tahirler, Köyceği z. ve Mera m bağl an şehre çok yakl aşan yeşil böl gelerdir. 29 Kası m 1902 t ari hi nde Konya' ya vali ol arak t ayi n edilen Me h met Tevli k ( Bi ren) Bey 2. Abdül ha mit Meşruti yet ve Müt areke Hatıraları isi mli eseri nde Konya gözl e ml eri ni şöyl e anl atıyor. " Konya' da sokakl ar, bi nalar, kı yafetler, şehirdeki t ek tuk kargir veya üzeri kire mitli İstanbul usul ü ahşap bi nalar müst esna olmak üzere he men hepsi ni n kerpi çten yapıl mış ve üzerleri sazl a ört ül müş ol duğunu ve bunl arı n kagir ca mi ve mabetlerle, mi ni bi nalarla ve yine bazı kagir evl erle t ezat t eşkil et mekt e ol duğunu gör üyor dum. Bu ker pi ç ve kire mitsi n bi naları n hali sokakl arı n geniş ve aydı nlı k ol masından dol ayı; şehri n ol dukça ferah bir t esir uyandır ması na yi ne mani ol muyor du. Böyl e bir şehri n i marını n bi n nisbe az masrafa muht aç ol acağı nı düşünüyor dum[32]. Konya nı n kur ul uşunda Os manlı döne mi ni n sonuna kadar geçen döne mdeki farklı politik yöneti ml eri n et kisindeki kentse dağılışı gösteril miştir.( Bkz Şekil 5. 27) 75

87 ġekil Konya nı n Tarih Süreci nde Medeni yetleri n Et kisi Altında Yayılışı 76

88 6. BÖLÜM ANTAKYA ve KONYA TARİ Hİ KENT DOKULARI NDA ANALİ Tİ K İ NCELEME 6. 1 Seçilen Böl geleri n Tari hi Kentsel Doku Sını rl arı Konya Da Tari hi Ke ntsel Doku Özelliği Gösteren Böl geni n Sı nırl arı Konya dan seçilen t ari hi kentsel böl geni n sı nırları Al aeddi n Tepesi ile Mevl ana Tür besi arası nda kal an böl gedir. Bu al an Sel çuklul ar ve Os manlılar za manı ndan beri kentsel mer kezi ol uşt urmuşt ur. Bu böl ge yaklaşı k ol arak 200 hekt arlık al anı kapsa makt adır. Bu böl geni n sı nırları (Şekil 6. 1) de gösteril miştir. Şekil 6. 1 Konya da Seçilen böl ge sı nırı ( Renkli Alan) 77

89 Ant akya da Tarihi kentsel doku özelliği gösteren Böl geni n sı nırları Ant akya dan seçilen t arihi kentsel böl geni n sı nırları bugünkü kentsel sit sınırları dır. Bu al an Asi nehri ile Habi bi Neccar dağı arasında kal an ve eski doku ol arak 70 hekt arlık al anı kapsa makt adır. Bu böl ge Ant akya nı n t ari hsel süreç i çerisi nde ol uş muş ol an eski kent dokusunu yansıt makt adır. Bu böl geni n sı nırları ( Şekil 6. 2 )de gösteril miştir. Şekil Ant akya da Seçilen böl ge sı nırı ( Renkli Al an) 6. 2 Ke nt Dokul arı nda Analiti k İncel e me Al ansal morfol oji k farklılıkları ortaya koy mak amacı ile çalış ma kapsa mında Konya ve Ant akya t ari hi mer kez böl geleri nden karakteristik doku özelliği gösteren 1 er hekt arlık 3 al an seçil miş ve bu al anlarda yapı yoğunl ukl arı TAKS değerleri ile, yol oranl arı kapl adı kları al an büyükl ükl eri ile ve yeşil al anl arı n büyükl ükl eri incel enmi ş ve bu i ncele me sonuçl arı aşağı da açı klanmı ştır. 78

90 Karakteristi k doku özelliği gösteren al anları n belirlenmesi Karakt eristik doku özelliği belirlenirken, sosyal ve kült ürel yapı nın değişi k döne ml erde mekana yansı mal arı ndaki farklılıkların belirlenmesi i çi n şehrin anıtsal mi mari özelliği gösteren yapıları, si vil mi mari özelliği gösteren yapıları nı içerisi nde barı ndıran ve aynı za manda yeni i mar çalış maları ile eski yol dokusu özelliği ni kaybet me mi ş al anl arı n seçil mesi ne di kkat edil mi ştir. Bu bağl a mda seçilen al anl arı n özellikleri aşağı da tanı ml anmı ştır Konya da Karakteristi k doku özelliği gösteren al anl arı n belirlenmesi A Al anı nın seçilmesi: Me vl ana t ürbesi ve dergahı n yakı nı ndaki al an, bu al an i çi n düşünülmüşt ür ki Me vl ana t ürbesi ve dergahı nı n bul unması ve yüzyıllardır aynen kor unuyor ol ması etrafı ndaki si vil yapılaşmayı da döne mi n kentsel dokusunun mekana yansı ması nı ortaya koy makt adır. Seçilen bu al andaki t üm yollar eski yol dokusuna sahi ptir ve yeni i mar çalış mal arı yla yol açıl ma mı ştır B Al anı nı n Seçilmesi: Kal ecerp ( Er de mşah) Mesci di ve Tür besi ni n ol duğu al an, bu al an Sel çukl u devl eti za manı ndan beri sur di binde ticaret alanı olarak kullanılan Arasta ya (ticaret alanı na eski den beri verilen ad) yakı n olması özelliği nden dol ayı seçil miştir. Bu özellik günü müzde de deva m et mekt edir. Bu al an i çerisi nde 2 t ane t escilli yapı bul unmakt adır ve yol dokusu eski özelliği ni korumuş ve yeni i mar çalış mal arı ile değiş me mi ştir C Al anı nı n Seçilmesi: İç Karaaslan Mesci di ni n ol duğu al an, bu al an aynı za manda Şe ms Tebrizi mesci di ve türbesi ne, Şerafettin ca misine ve Mahke me ha mamı na da yakı ndır. Tü m bu eserler Os manlı ve Sel çukl u döne mi nden kal mı ştır. Di ğer al anl arda ol duğu gi bi yol dokusu karakt eri ni korumuşt ur. 79

91 Şekil Konya da tari hi böl gede seçilen alanlar Ant akya da Karakteristi k doku özelliği gösteren al anl arı n belirlenmesi A Al anı nı n Seçilmesi: Ul u ca mi yakı nı ndaki alan, bu al an şehri n ticaret al anı na yakı n ol makla beraber Ro malılardan kal mı ş olan şehri n ana yolları ndan birisi ni n he men yanı nda yer al makt adır. Yol dokusu karakteri ni korumuşt ur B Al anı nı n Seçilmesi: Bu al an Ro malılardan kal an i ki nci ana yol un ( Kurt ul uş caddesi) üzeri ndedir. İçerisi nde 5 adet si vil mi mari özelliği gösteren t escilli yapı bul unmakt adır. Eski yol dokusu bozul ma mı ştır C Al anı nı n Seçilmesi: Ant akya nı n en ünl ü ca mi si ol an Habi bi Neccar Ca mi si ni n olduğu al an, Ro malılardan kal an ana yollardan Kurt uluş caddesi ni n Kuzeydoğusunda bul unmakt adır. Ant akya si vil mi mari özelliği t aşı yan i ki adet t escilli yapı nı n 80

92 bul unduğu al andır. Çı k maz sokakl arı yla yol dokusu değiş meden günü müze ul aş mı ştır. Şekil 6.4 Ant akya da tarihi böl gede seçilen alanlar Yapı Yoğunl ukl arı Karşılaştırıl ması Yapı yoğunl ukl arı nı n karşılaştırıl ması nda yönt em ol arak TAKS ( Taban Al anı Kat Sayısı) değerleri nden faydal anıl mıştır. Esas ol arak KAKS ( Kat Adedi Kat Sayısı) değerleri bu karşılaştır ma i çi n daha anl a mlı gözükse de günü müzde bir çok t escilli bi nanı n kat adetleri nde ol an değişi kli kler ve yeni yapılanma koşulları nda verilen katları n eski doku ile örtüş me mesi nedeni yle t opl a m i nşaat alanı nın bu bağl a mda sağlı klı sonuç ver meyeceği düşünül erek eski haritalardan da faydal anılarak çı karıl mış taban alanları oranı ndan faydalanıl mıştır. Buna göre yapılan analizl eri n t abl oları aşağı da veril miştir. Analizleri n sonuçl arı seçilen üç değişi k alandaki yapı yoğunl ukl arı nı n ortala mal arı üzeri nden değerlendiril miştir böyl ece aynı şehirde bul unan farklı alandan seçilen ör nek böl gel er üzeri nden, Konya ve Ant akya şehirleri ndeki ortala ma t aban al anı kullanı m yüzdel eri hesapl anmı ştır. Buna göre kullanılan yönt e mi n formül ü; 81

93 A al anı ndaki t aban al anı + B al anı ndaki t aban alanı + C al anı ndaki t aban al anı = topla mtaban alanı değeri Topl a mtaban alanı değeri = ortala ma taban alanı Topl a malan KONYA: Şekil 6.5 Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Taban Al anl arı Tabl o 6. 1 Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Taban Al anl arı nı Göst eren Tabl o Seçilen Al an A B C Topl a m Al an m m m 2 Taban Al anı 5885 m m m 2 Topl a m Al an m 2 Topl a m Taban Al anı m 2 Ort al a ma Taban Al anı 5721 m 2 Ort al a ma Taban Al anı Yüzdesi %

94 Şekil 6.6 Ant akya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Taban Al anl arı Tabl o 6.2 Ant akya dan seçilen A- B- C Al anl arı nın Taban Al anl arı nı Göst eren Tabl o Seçilen Al an A B C Topl a m Al an m m m 2 Taban Al anı 5982 m m m 2 Topl a m Al an m 2 Topl a m Taban Al anı m 2 Ort al a ma Taban Al anı 6043 m 2 Ort al a ma Taban Al anı Yüzdesi % Far klı kült ür ve sosyal yapıları mekana yansı masındaki farklılıkları ort aya koy mak içi n yapılan çalış manı n analizleri sonucuna göre Konya ve Ant akya illerinde seçilen farklı böl gelerdeki değişi k dokul arı n t aban alanl arı karşılaştırıl ması sonucunda değerler Konya da t opla m t aban al anı değeri m 2 ortala ma t aban al anı değeri 5721 m 2 ve yüzdesi %57, 21 ve Ant akya da t opla m t aban al anı m 2 ort ala ma taban al anı 6043 ve yüzde değeri % 60, 43 ol arak hesapl anmı ştır. Sonuç ol arak i ki şehirde seçilen al anl arda t aban al anları kullanı m yüzdel eri nde büyük bir fark bul una ma mı ştır. Fakat m 2 de ortala ma ol arak Ant akya 322 m 2 daha fazl a taban alanı kullanı mı na sahi ptir. 83

95 Yol Oranl arı nı n Karşıl aştırıl ması Yol oranl arı karşılaştırılması nda yönt e m ol arak, her il den seçilen farklı özelli klere sahi p ve yol dokusunda değişi m ol ma mı ş al anlardaki yol yüzeyl eri ni n alanl arı ayrı ayrı hesapl anmı ş ve seçilen üç al anı n ortala mal arı ve yüzdel eri hesapl anmı ştır. Buna göre for mül; A al anı ndaki t opl a m yol + B al anı ndaki t opl a m yol + C al anı ndaki t opla m yol = topla myol alanı Topl a myol alanı topla malan KONYA: = ortalama yol alanı Şekil 6.7 Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Yol Al anl arı Tabl o 6. 3 Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Yol Al anl arı nı Gösteren Tabl o Seçilen Al an A B C Topl a m Al an m m m 2 Yol Al anı 866 m m m 2 Topl a m Al an m 2 Topl a m Yol Al anı 3808 m 2 Ort al a ma Yol Al anı 1269 m 2 Ort al a ma Yol Al anı Yüzdesi %

96 ANTAKYA: Şekil 6.8 Ant akya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Yol Al anl arı Tabl o 6.4 Ant akya dan seçilen A- B- C Al anl arı nın Yol Al anl arı nı Gösteren Tabl o Seçilen Al an A B C Topl a m Al an m m m 2 Yol Al anı 1518 m m m 2 Topl a m Al an m 2 Topl a m Yol Al anı 4224 m 2 Ort al a ma Yol Al anı 1408 m 2 Ort al a ma Yol Al anı Yüzdesi % Far klı kült ür ve sosyal yapıları mekana yansı masındaki farklılıkları ort aya koy mak içi n yapılan çalış manı n analizleri sonucuna göre Konya ve Ant akya illerinde seçilen farklı böl gelerdeki değişik dokul arı n yol al anları karşılaştırıl ması sonucunda değerler Konya da t opl a m yol al anı değeri 3808 m 2, ortala ma yol al anı 1269 ve ortala ma yol al anı yüzdesi %12, 69ve Ant akya da t opl a m yol al anı 4224 m 2, ortala ma yol al anı değeri 1408 ve ortala ma yol al anı yüzdesi % 14, 08 ol arak hesapl anmı ştır. Sonuç ol arak i ki şehirde seçilen değişi k al anlardaki t opl am yol al anları yüzdel eri nde büyük bir fark bul una ma mı ştır. Buna karşılık m 2 de Ant akya şehri nde ort ala ma ol arak 139 m 2 daha fazla yol alanı kullanıl makt adır. 85

97 Yeşil Al anl arı n Karşıl aştırıl ması Far klı i ki şehirdeki t opla m yeşil alan kullanı ml arı nı n karşılaştırıl ması nda yönt e m ol arak, her il den seçil mi ş farklı özelliklere sahi p al anl ardaki yeşil alanları ayrı ayrı hesapl anmı ştır. Bu yeşil al anl ar sadece ortak kullanılan ka musal yeşil alanl ar ol arak değil, avl ular ve bi nal ara ait özel bahçelerde dahil ol arak hesapl anmı ştır. Seçilen üç al anı n ortala mal arı ve yüzdel eri bul unmuşt ur. Buna göre for mül; A al anı ndaki t op. yeşil al an +B al anı ndaki t op. yeşil al an +C al anı ndaki t op. yeşil al an= Topl a myeşil alan Topl a myeşil alan = ortalama yeşil alan Topl a malan KONYA: Şekil 6.9 Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Yeşil Al anları Tabl o 6.5. Konya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Yeşil Al anl arı nı Gösteren Tabl o Seçilen Al an A B C Topl a m Al an m m m 2 Yeşil Al an 3249 m m m 2 Topl a m Al an m 2 Topl a m Yeşil Al an 9027 m 2 Ort al a ma Yeşil Al an 3009 m 2 Ort al a ma Yeşil Al an Yüzdesi %

98 ANTAKYA: Şekil Ant akya dan seçilen A- B- C Al anl arı nı n Yeşil Al anl arı Tabl o 6.6 Ant akya dan seçilen A- B- C Al anl arı nın Yeşil Al anl arı nı Gösteren Tabl o Seçilen Al an A B C Topl a m Al an m m m 2 Yeşil Al an 2500 m m m 2 Topl a m Al an m 2 Topl a m Yeşil Al an 7645 m 2 Ort al a ma Yeşil Al an 2548 m 2 Ort al a ma Yeşil Al an Yüzdesi % Far klı kült ür ve sosyal yapıları mekana yansı masındaki farklılıkları ort aya koy mak içi n yapılan çalış manı n analizleri sonucuna göre Konya ve Ant akya illerinde seçilen farklı böl gelerdeki değişi k dokul arı n yeşil alanları nı n karşılaştırıl ması sonucunda değerler Konya da t opl am yeşil alanı değeri 9027 m 2, ortala ma yeşil al an 3009 m 2 ve ortala ma yeşil alanı yüzdesi %30, 09 ve Ant akya da t opl a m yeşil al an 7645 m 2, ortala ma yeşil alan değeri 2548 m 2 ve ortala ma yeşil alan yüzdesi % 25, 48 ol arak hesapl anmı ştır. Sonuç olarak i ki şehirde seçilen değişi k al anl ardaki t opl a m yeşil al an kullanı ml arı nda yüzde ol arak çok büyük bir fark bul una ma mı ştır. Buna karşılı k m 2 de Konya da şehri nde ortala ma ol arak 451 m 2 daha fazla yeşil al an bul unmakt adır. 87

99 KONYA ANTAKYA 30% 25% 13% 57% TABAN ALANI YOL ALANI 14% 61% TABAN ALANI YOL ALANI YEŞİL ALAN YEŞİL ALAN Şekil Topl a myüzdel er Şekil Topl a m Yüzdel er 6. 3 SONUÇ Yapılan analitik analizler sonucunda Konya ve Ant akya şehirleri nde, t aban al anı, yol al anı ve yeşil alan kullanı ml arı nda yüzdesel ol arak büyük farklılıklara rastlanma mı ştır. Buna karşılık i ki şehirde mekanları n ol uşuml arı nda ve algıla mada büyük farklılık söz konusudur. Bu farklılıklar analitik analiz sonuçl arı ndan da anl aşılacağı üzere mekanl arı n al ansal kullanı ml arından ileri gel me mekt e, şehirleri n farklı konu ml arı ve tari hsel süreçte farklı şekillenmi ş mi mari ve yapısal değişi klikleri ndendir. 88

100 7. BÖLÜM ANTAKYA ve KONYA TARİ Hİ KENT DOKULARI NDA GÖRSEL İ NCELE ME 7. 1 Doğal Et menl eri n Et kisi Yaygı nlı ğı ve coğrafî konu mu bakı mı ndan ül ke miz farklı ikli ml eri n et kisi altındadır. İkli ml eri n ol uşumunda, deni zi n çok öne mli rol ü ol duğu bilinir. Kı yılar daki i kli m yu muşak ve okyanus i klimi karakt eri t aşır. Bu i kli m ül keni n i ç kesi ml eri ndeki i kli m koşulları na kı yasla çok farklı dır. Güney Anadol u' da Tür k Ri vi erası di ye adl andırılan i nce bir sahil şeri di nde, seneli k ortala ma ısı 10 derecedir. Bu böl ge, ül ke içi ne doğr u çeşitli yerlere kadar uzan makt adır. Güney ve kuzey kı yıları mı za paralel gi den dağlı k böl gelerde, ısı daha düşük ol makl a beraber, yağış mi kt arı kı yı daki ile aynı dır. Kuzeydeki ya maçl ara he men her mevsi m yağ mur düş mekt e, güneyde ise ancak kış ayl arı yağışlı geç mekt edir. Ül keni n i çleri ne doğr u gi dil di kçe yağmur azal makt a, kış ve yaz ısıları arası ndaki fark öne mli derecede art makt adır. Burada üçüncü bir i kli ml e, yarı kara ikli mi yle karşılaş makt ayı z. Ankara, Kayseri, Konya gi bi şehirleri n bul unduğu böl gede ise kışlar sert, fakat kuru ve sağlı klı geç mekt e, yağışlar daha çok kuvvetli kar şekli nde görül mekt edir. Bu ol dukça farklı i kli m koşulları yüzünden, çeşitli coğrafî böl gelerdeki kent dokul arı ve ev ti pleri de bul undukl arı böl gelere göre farklı görünüşlerdedir. Niteki m, kent strükt ürleri, güneydoğu i le doğuda i çi ne kapanı k bir karakt er göster mekt e batı ya ve güneye yakl aşıldı kça, bu karakt er daha açı k bir biçi me kavuş makt adır.[35] Ant akya ve Konya da i kli msel özelli kleri n fizi ksel yapı ya et kisi. Ant akya da il kli mi n çok sı cak ol uşu ( 4. böl üm) sokakl arı n çok dar yapılanması na neden ol muşt ur. Yazl arı Ami k ovası ndan gel en r üzgarı n geliş yönüne göre şekillenen sokakl ar, daha seri n bir sokak orta mı yarat mı ştır, ayrıca yağ murlar sık yağdı ğı za man Habi bi Neccar dağı ndan gel en yağ mur suları yerleş meni n süreç i çerisi ndeki 89

101 doğa ile adapt asyonundan dol ayı sokak düzeni sel sul arı ndan en az etkilenecek şekil de ol uş muşt ur. Konya da ise Yaz ve kış ayl arı arası ndaki kuvvetli ısı farkı şehir yapısı nı daha farklı et kile mi ş yerleşi m düzeni Ant akya ya göre daha ayrı k ni za mda ol uş muş bu da şehir for munun farklı al gılanması na neden ol makt adır. Ayrıca i kli m bu şehirdeki yapılara karakt eristik bir for m kazandır mıştır, mesela evl erin ze mi n katları daha ziyade kışlı k yaşa ma haci ml eri i hti va et mekt e bu yüzden oldukça kalı n duvarlardan meydana gel mekt edir, üst katlar ise yazlı k haci ml ere ayrıl dığı ndan, duvarlar da ona göre hafif ve i nce mal ze meden yapıl mışlardır. Geniş saçakları yazı n güneşe kışı n ise yağ mur a karşı kor unma vasıtalarıdır. Bu saçakl ar sokakları n gör ünüşünü de Ant akya dan farklılaştır makt adır. Şekil 7.1 Ant akya dan bir sokak [17] Şekil 7.2 Konya dan bir sokak[32] 90

102 Şekil 7.3 Ant akya şehir dokusu[17] Şekil 7.4 Konya şehir dokusu [35] Ant akya ve Konya da Topoğrafi k Özelli kleri n Fi zi ksel Yapı ya Etkisi Ant akya şehri ni n kurul ması nda, t ari hsel süreç i çerisi ndeki değişi mi nde, günü müzdeki kentsel dokusunun ol uş ması nda asi nehri ni n ve habi bi neccar dağı nı n sı nırlayıcı et kisi hep ön pl ana çı kmı ştır. Ant akya Habi bi neccar dağı nı n etekl eri nde yakl aşı k deni zden 80 m. yüksekli kte yerleş mek zor unda kal mı ş ve di k yamaçl ardan öt ürü sırtlara yerleşileme mi ştir. Tari hi kent nehir ve dağ arası na sı kış mı ştır. Ro malılar dan kal ma ana yollar t epeden nehre doğr u ve nehre paralele olarak i nşa edil miştir bu yollar hal en şehri n ana yolları ol arak et kisi ni deva m ettir mekt edir. Bu da şehri n görsel açı dan Konya dan farklı al gılanması nda büyük rol oyna makt adır. Konya kenti ise kendisiyle aynı is mi t aşı yan Konya Ovası' nı n batı kenarı ndaki dağl arı n son ya maçl arına yakı n bir mevki de, yakl aşı k 1000 m yüksekli kte kur ul muşt ur. Kenti n kurul duğu nokt a, eski çağlardan beri Anadol u' yu baştan başa kesen öne mli bir yol un üzeri ndedir. Kenti n burada kur ul ması nda batı daki dağl ardan inen bol su kaynakl arı nın ol ması ve i ç kal e yapımı na el verişli bir t epenin ( Al âeddi n Tepe) bul unması et kili olmuşt ur. Kent arazisi, doğuda geniş ve dü mdüz oval ardan ol uşt uğu hal de, batı ve güneyi nde sarp meyilli, çı plak sırtlar ve ya maçl ardan ol uşan dağlı k sahal ar mevcutt ur. Kent ovada geliş mi ş, ışınsal bir dokuya sahi ptir. Kent i ki odak etrafı nda geliş mi ştir: 1. Al âeddin Ca mi si' ni n bul unduğu t epe; 2. 91

103 Ti caret Mer kezi ve çevresi. Işı nsal siste mi n kolları, mer kezden uzakl aştıkça, li neer bir siste mol uşt ur makt adır. Bu yol siste mi yl e Ant akya dan ayrıl makt adır. Şekil 7.5 Habi bi Neccar Dağı ve Ant akya Kenti nin Genel Gör ünü mü Şekil 7.6 Asi nehri Ant akya şehri ndeki sı nırlayıcı et kisi 92

104 Şekil 7.7 Konya şehir yapısı Şekil 7.8 Konya Al eaddin Tepesi 7. 2 Tari hsel süreç içerisi ndeki kentsel değişi me et ki eden et menl er: Ant akya ve Konya şehirleri ni n t ari hsel süreç içerisi ndeki kentsel değişi ml eri ni inceledi ği mi z za man her i ki şehri n de değişik politik, di ni, ekono mi k ve sosyokült ürel et menl eri n Bkz.(5. böl üm) et kisi altında kal dı ğı nı görüyoruz. Büt ün bu et menl eri n et kileri ni her i ki kenti n t ari hi kentsel dokul arı nı karşılaştırdı ğı mı zda görmekt eyi z. Buna göre haritalar hava f ot oğrafları ve yeri nde çekil miş f ot oğraflar üzerinden morfol oji k analizler yapıl mış ve bu analizler aşağı da değerlendiril miştir. 93

105 Hava Fot oğrafl arı Üzeri nden Morf ol oji k Analiz Ant akya ve Konya mevcut olan yol dokul arı Şekil 7.9 Ant akya şehri ve yol dokusu 94

106 Şekil Konya Şehri Yol Dokusu Ha va f ot oğrafları üzerinde yapılan analizde gör ül müşt ür ki asi nehri ve Habi bi Neccar dağı Ant akya şehri i çi n bir sı nırlayıcı etki ol uşt ur makt a ve Romalılardan kal ma anayol dokusu tari hi şehri n ana akslarını meydana getir mekt edir. Konya şehri nde ise bir önceki böl ümde (t opografya) bahsedilen ışı nsal ve lineer aksl ar gör ül mekt edir. Hava f otoğrafları nda da gör ül düğü üzere i ki şehri n al gılana kentsel yapısı birbirinden farklı dır Çi zi ml er Üzeri nden Yapıl an Morf ol oji k Analiz Bu bağl a mda i ki değişi k analiz yapıl mıştır. Noum Coheni n Ur ban Conservati on kitabı nda t ari hi şehirlerin morfol ojisi ni t anı ml a mak üzere kullandı ğı Yol dokul arı (urban web) ve yapı adaları (urban bl ock) incelenmi ştir. [37] 95

107 Ant akya ve Konya dan seçilen alanları n yol dokuları (urban web) Şekil Ant akya ve yol dokusu Şekil Konya şehri ve yol dokusu 96

108 Şekil Ant akya da Etkili yol Dokul arı Şekil Konya da Et kili yol Dokul arı 97

109 Bu analizlere göre Ant akya da üç farklı yok dokusundan söz edebiliriz ; Or gani k, gri d,roma ana aksları, Konya da ise gene farklı 3 yol tipi bul unur ken r oma aksları yeri ne Al eaddi n t epesi ve dış kal e sur kapıları nı n etkisi yle gelişen radyal yol siste mi bul unmakt adır. Ant akya ve Konya dan seçilen alanları n yapı adaları (urban bl ok ) Şekil Ant akya yapı adal arı Şekil Konya yapı adal arı 98

110 Yapılan yapı adaları analizleri sonucunda yapı adaları birbirinden farklı gözük mese de yeri nde çekilen fot oğraflarla yapılan analizler sonucunda yapılaşan alanlarda ki farklılıklar ortaya konulmuşt ur Yeri nde Çekilen Fot oğrafl ar Morf ol oji k Analiz bu böl ümde al gıla mada ortaya çı kan en büyük farklılaş ma nedeni olan mi mari değişi klikler ortaya konul muşt ur. Ev tipleri ndeki farklılıklar avl u ve bahçeler, ca mi mi nareleri saçakl ar, çatılar ve değişi k detayl ar gösteril miştir. Ant akya ve Konya nı n eski kent dokul arı nı n genel görünü mü Şekil Konya nı n Genel Gör ümü Şekil 7.18 Ant akya nı n Genel Gör ümü 99

111 Ant akya ve Konya nı n ev tipleri nden örnekl er Şekil 7.19 Ant akya dan Ör nek Şekil Konya dan Ör nek Ant akya ve Konya nı n Ca mi Mi nareleri Ör nekl er Şekil Ant akya dan Ör nek Şekil Konya dan Örnek 100

SGK ya Taci ki stan Sağlı k Bakanlı ğı Heyeti nden Zi yaret

SGK ya Taci ki stan Sağlı k Bakanlı ğı Heyeti nden Zi yaret SGK ya Taci ki stan Sağlı k Bakanlı ğı Heyeti nden Zi yaret SOSYAL GÜVENLİ K KURUMU BAŞKANI YADİ GAR GÖKALP İLHAN: -SOSYAL GÜVENLİ K UYGULAMALARI YLA İLGİLİ BİLGİLERİ PAYLAŞMAKTAN VE KENDİ LERİ NE DESTEK

Detaylı

KKTC deki Türk Vat andaşl arı İçi n Sağlı k Hi z metl eri nde Yeni Döne m

KKTC deki Türk Vat andaşl arı İçi n Sağlı k Hi z metl eri nde Yeni Döne m KKTC deki Türk Vat andaşl arı İçi n Sağlı k Hi z metl eri nde Yeni Döne m BAŞBAKAN YARDI MCI SI BEŞİ R ATALAY: -TÜRKİ YE SON YI LLARDA SAĞLI K ALANI NDA BÜYÜK REF ORMLAR YAPARAK Bİ RÇOK UYGULAMA BAŞLATTI

Detaylı

ÖNS ÖZ Oc ak, 2003 Hal e EREZ

ÖNS ÖZ Oc ak, 2003 Hal e EREZ ÖNS ÖZ Kült ür- mekan arası ndaki ilişki, t opl umsal di na mi kl eri n baskı n ol duğu yerleş mel erde, şehirleri n makr ofor mu üzeri nde he m t opl umsal he m de mekansal bir et kileşi m süreci ortaya

Detaylı

BURSA SOĞANLI BOTANİ K PARKI NI N Bİ TKİ SEL TASARI MI NI N DEĞERLENDİ RİLMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı Levent TURAN

BURSA SOĞANLI BOTANİ K PARKI NI N Bİ TKİ SEL TASARI MI NI N DEĞERLENDİ RİLMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı Levent TURAN İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ BURSA SOĞANLI BOTANİ K PARKI NI N Bİ TKİ SEL TASARI MI NI N DEĞERLENDİ RİLMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı Levent TURAN Anabili m Dalı

Detaylı

FENER - BALAT SEMTLERİ NDE KENTSEL AÇI K ALAN KULLANI MI NI N İ RDELENMESİ VE SEMTLERİ N SAHİ L KESİ Mİ İ Çİ N Bİ R DÜZENLE ME ÖNERİ Sİ

FENER - BALAT SEMTLERİ NDE KENTSEL AÇI K ALAN KULLANI MI NI N İ RDELENMESİ VE SEMTLERİ N SAHİ L KESİ Mİ İ Çİ N Bİ R DÜZENLE ME ÖNERİ Sİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ FENER - BALAT SEMTLERİ NDE KENTSEL AÇI K ALAN KULLANI MI NI N İ RDELENMESİ VE SEMTLERİ N SAHİ L KESİ Mİ İ Çİ N Bİ R DÜZENLE ME ÖNERİ Sİ YÜKSEK

Detaylı

Sİ NEMATİ K ŞEHİ RLER VE KAPADOKYA / AS MALI KONAK ÖRNEĞİ. Şehi r Pl ancısı Şebne münal

Sİ NEMATİ K ŞEHİ RLER VE KAPADOKYA / AS MALI KONAK ÖRNEĞİ. Şehi r Pl ancısı Şebne münal İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ Sİ NEMATİ K ŞEHİ RLER VE KAPADOKYA / AS MALI KONAK ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı Şebne münal Anabili m Dalı: ŞEHİ R VE BÖLGE PLANLAMA

Detaylı

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Tezi n Enstitüye Veril diği Tari h : 30 Hazi ran 2005 Tezi n Savunul duğu Tari h : 30 Mayıs 2005. Prof. Dr.

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Tezi n Enstitüye Veril diği Tari h : 30 Hazi ran 2005 Tezi n Savunul duğu Tari h : 30 Mayıs 2005. Prof. Dr. İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ İSTANBUL METROPOLİ TEN ALANI NDA KAMULAŞTI RMA YOLUYLA ELDE EDİ LMİ Ş ALANLARI N KULLANI M Bİ Çİ Mİ: AVCI LAR İLÇESİ ÖRNEKLE Mİ YÜKSEK Lİ SANS

Detaylı

MARDİ N DE GECEKONDU OLGUSU Bİ R ALAN ARAŞTI RMASI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Fatı ma OLĞAÇ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ

MARDİ N DE GECEKONDU OLGUSU Bİ R ALAN ARAŞTI RMASI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Fatı ma OLĞAÇ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ MARDİ N DE GECEKONDU OLGUSU Bİ R ALAN ARAŞTI RMASI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Fatı ma OLĞAÇ Anabili m Dalı : Mİ MARLI K Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ OCAK

Detaylı

ÜNĠ VERSĠ TE KURULUġUNUN KENT MERKEZĠ ARAZĠ KULLANI M BĠ ÇĠ MĠ NE OLAN ETKĠ LERĠ: ÇANAKKALE ÖRNEĞĠ. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Ül kü ÖZEN (502011402)

ÜNĠ VERSĠ TE KURULUġUNUN KENT MERKEZĠ ARAZĠ KULLANI M BĠ ÇĠ MĠ NE OLAN ETKĠ LERĠ: ÇANAKKALE ÖRNEĞĠ. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Ül kü ÖZEN (502011402) EK D ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ ÜNĠ VERSĠ TE KURULUġUNUN KENT MERKEZĠ ARAZĠ KULLANI M BĠ ÇĠ MĠ NE OLAN ETKĠ LERĠ: ÇANAKKALE ÖRNEĞĠ YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Ül kü ÖZEN (502011402)

Detaylı

HASTANE ATI KLARI NI N YÖNETİ Mİ NDE ATI K Mİ Nİ Mİ ZASYONU. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Çevre Müh. Aslı han ESKİ TÜRK. Anabili m Dalı : ÇEVRE MÜHENDİ SLİ Ğİ

HASTANE ATI KLARI NI N YÖNETİ Mİ NDE ATI K Mİ Nİ Mİ ZASYONU. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Çevre Müh. Aslı han ESKİ TÜRK. Anabili m Dalı : ÇEVRE MÜHENDİ SLİ Ğİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ HASTANE ATI KLARI NI N YÖNETİ Mİ NDE ATI K Mİ Nİ Mİ ZASYONU YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Çevre Müh. Aslı han ESKİ TÜRK Anabili m Dalı : ÇEVRE MÜHENDİ SLİ

Detaylı

GÜNCEL CAMİ YAPILAŞMASININ KULLANICILARI AÇISINDAN BİÇİMSEL VE İŞLEVSEL DEĞERLENDİRİLMESİ. YÜKSEK LİSANS TEZİ Mimar Ahmet Enis TÜFEKÇİOĞLU

GÜNCEL CAMİ YAPILAŞMASININ KULLANICILARI AÇISINDAN BİÇİMSEL VE İŞLEVSEL DEĞERLENDİRİLMESİ. YÜKSEK LİSANS TEZİ Mimar Ahmet Enis TÜFEKÇİOĞLU İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ GÜNCEL CAMİ YAPILAŞMASININ KULLANICILARI AÇISINDAN BİÇİMSEL VE İŞLEVSEL DEĞERLENDİRİLMESİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Mimar Ahmet Enis TÜFEKÇİOĞLU Anabilim Dalı

Detaylı

ANTAKYA KENTİ TARİ Hİ DOKU İ Çİ NDE Tİ POLOJİ K ANALİ Z ÇALI Ş MASI. Mi mar Başak ARI MAN

ANTAKYA KENTİ TARİ Hİ DOKU İ Çİ NDE Tİ POLOJİ K ANALİ Z ÇALI Ş MASI. Mi mar Başak ARI MAN İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ANTAKYA KENTİ TARİ Hİ DOKU İ Çİ NDE Tİ POLOJİ K ANALİ Z ÇALI Ş MASI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Başak ARI MAN Anabili m Dalı: Mi marlı k Progra

Detaylı

Dİ YARBAKI R DA NÜFUS HAREKETLİ Lİ KLERİ VE KONUT İ HTİ YACI NIN KARŞI LANMASI İ Çİ N ÇÖZÜM YÖNTE MLERİ TARTI Ş MASI

Dİ YARBAKI R DA NÜFUS HAREKETLİ Lİ KLERİ VE KONUT İ HTİ YACI NIN KARŞI LANMASI İ Çİ N ÇÖZÜM YÖNTE MLERİ TARTI Ş MASI İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ Dİ YARBAKI R DA NÜFUS HAREKETLİ Lİ KLERİ VE KONUT İ HTİ YACI NIN KARŞI LANMASI İ Çİ N ÇÖZÜM YÖNTE MLERİ TARTI Ş MASI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar

Detaylı

BEYOĞLU HAN VE PASAJ LARI NI N KULLANI MI VE YENİ DEN CANLANDI RI LABİ LMELERİ İ Çİ N Bİ R ARAŞTI RMA YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Mi mar Özbek KAZANÇ

BEYOĞLU HAN VE PASAJ LARI NI N KULLANI MI VE YENİ DEN CANLANDI RI LABİ LMELERİ İ Çİ N Bİ R ARAŞTI RMA YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Mi mar Özbek KAZANÇ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ BEYOĞLU HAN VE PASAJ LARI NI N KULLANI MI VE YENİ DEN CANLANDI RI LABİ LMELERİ İ Çİ N Bİ R ARAŞTI RMA YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Özbek KAZANÇ Anabili

Detaylı

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ İnş. Müh. Eren AKGÜL. Anabili m Dalı : İ NŞAAT MÜHENDİ SLİ Ğİ. Progra mı : ULAŞTI RMA MÜHENDİ SLİ Ğİ

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ İnş. Müh. Eren AKGÜL. Anabili m Dalı : İ NŞAAT MÜHENDİ SLİ Ğİ. Progra mı : ULAŞTI RMA MÜHENDİ SLİ Ğİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ İ ETT HATLARI NDA AKBİ L KULLANI MI NI N ZAMANA GÖRE DEĞİ Şİ Mİ Nİ N İ RDELENMESİ VE MODELLENMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ İnş. Müh. Eren AKGÜL Anabili

Detaylı

ÖNSÖZ. Özden SARI KAYA

ÖNSÖZ. Özden SARI KAYA ÖNSÖZ Bu çalış mayı gerçekl eştir me mde benden desteğini ve i nancı nı esirge meyen her kese, her an yanı mda ol an aileme, Ul aş a, Eda ya, görsel mal ze mel eri el de et me mde yardı ml arı ndan dol

Detaylı

SÜRDÜRÜLEBİ Lİ R KONUT VE YAKI N ÇEVRESİ TASARI MI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Gül seren GEREDE. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K

SÜRDÜRÜLEBİ Lİ R KONUT VE YAKI N ÇEVRESİ TASARI MI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Gül seren GEREDE. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ SÜRDÜRÜLEBİ Lİ R KONUT VE YAKI N ÇEVRESİ TASARI MI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Gül seren GEREDE Anabili m Dalı : Mİ MARLI K Progra mı : Bİ NA Bİ

Detaylı

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Must afa ÖZKEÇECİ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Must afa ÖZKEÇECİ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ TEKNOLOJİ İ LE BÜTÜNLEŞEN ALI Ş- VERİ Ş MERKEZİ MODELLERİ ve I NTERNET ALIŞ- VERİ Şİ ÜZERİ NE Bİ R ARAŞTI RMA YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Must afa

Detaylı

DEĞİ Şİ Mİ N SÜREKLİ Lİ Ğİ NDE ZAMANSAL KI RI LMA NOKTALARI; DEĞİ ŞEN İ NSAN VE KENTLERİ N KARŞI LI KLI ETKİ LEŞİ Mİ

DEĞİ Şİ Mİ N SÜREKLİ Lİ Ğİ NDE ZAMANSAL KI RI LMA NOKTALARI; DEĞİ ŞEN İ NSAN VE KENTLERİ N KARŞI LI KLI ETKİ LEŞİ Mİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ DEĞİ Şİ Mİ N SÜREKLİ Lİ Ğİ NDE ZAMANSAL KI RI LMA NOKTALARI; DEĞİ ŞEN İ NSAN VE KENTLERİ N KARŞI LI KLI ETKİ LEŞİ Mİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar

Detaylı

İSTANBUL DA YENİ MEKANSAL OLUŞUMLAR: BEŞİ KTAŞ- MASLAK EKSENİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Korhan TORCU. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K

İSTANBUL DA YENİ MEKANSAL OLUŞUMLAR: BEŞİ KTAŞ- MASLAK EKSENİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Korhan TORCU. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ İSTANBUL DA YENİ MEKANSAL OLUŞUMLAR: BEŞİ KTAŞ- MASLAK EKSENİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Korhan TORCU Anabili m Dalı : Mİ MARLI K Progra mı : Bİ

Detaylı

DEPRE M TEHLİ KESİ ALTI NDAKİ KENTSEL YERLEŞ MELERDE DEPRE M Rİ SKİ Nİ N DEĞERLENDİ Rİ LMESİ: Cİ HANGİ R ÖRNEĞİ. Şehi r Pl ancısı Evren UZER

DEPRE M TEHLİ KESİ ALTI NDAKİ KENTSEL YERLEŞ MELERDE DEPRE M Rİ SKİ Nİ N DEĞERLENDİ Rİ LMESİ: Cİ HANGİ R ÖRNEĞİ. Şehi r Pl ancısı Evren UZER İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ DEPRE M TEHLİ KESİ ALTI NDAKİ KENTSEL YERLEŞ MELERDE DEPRE M Rİ SKİ Nİ N DEĞERLENDİ Rİ LMESİ: Cİ HANGİ R ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı

Detaylı

DAR GELİ RLİ LERE KONUT SAĞLAN MASI NDA Fİ NANS MAN MODELLERİ Nİ N DEĞERLENDİ Rİ LMESİ VE YENİ Bİ R MODEL ÖNERİ Sİ

DAR GELİ RLİ LERE KONUT SAĞLAN MASI NDA Fİ NANS MAN MODELLERİ Nİ N DEĞERLENDİ Rİ LMESİ VE YENİ Bİ R MODEL ÖNERİ Sİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ DAR GELİ RLİ LERE KONUT SAĞLAN MASI NDA Fİ NANS MAN MODELLERİ Nİ N DEĞERLENDİ Rİ LMESİ VE YENİ Bİ R MODEL ÖNERİ Sİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Al

Detaylı

KI SALT MALAR TABLO LĠ STESĠ SEMBOL LĠ STESĠ ÖZET SUMMARY. 1. GĠ RĠ ġ 1

KI SALT MALAR TABLO LĠ STESĠ SEMBOL LĠ STESĠ ÖZET SUMMARY. 1. GĠ RĠ ġ 1 ÖNS ÖZ Bu çalış manı n her aşaması nda bana yardı mcı ol an ve beni destekleyip moti ve eden Sayı n Yar d. Doç. Dr. Al i ERCENGİ Z e, veri madenciliği konusuyl a il gilenme me aracı ol an Sayı n Pr of.

Detaylı

TÜRKĠ YE DE KONUT Ġ Ç MEKANLARI VE DONATI LARI NDA DEĞĠ ġġ M VE SÜREKLĠ LĠ K. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Gökçe CEYHAN (502981068)

TÜRKĠ YE DE KONUT Ġ Ç MEKANLARI VE DONATI LARI NDA DEĞĠ ġġ M VE SÜREKLĠ LĠ K. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Gökçe CEYHAN (502981068) ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ TÜRKĠ YE DE KONUT Ġ Ç MEKANLARI VE DONATI LARI NDA DEĞĠ ġġ M VE SÜREKLĠ LĠ K YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Gökçe CEYHAN (502981068) Tezi n Enstitüye Veril

Detaylı

GELENEKS EL YI ĞMA TAŞ YAPI LARI N FİZİ KSEL VE MEKANİ K ÖZELLİ KLERİ Nİ N İNCELENMESİ BEŞKONAK ÖRNEĞİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Meli ke ÖZBUDAK

GELENEKS EL YI ĞMA TAŞ YAPI LARI N FİZİ KSEL VE MEKANİ K ÖZELLİ KLERİ Nİ N İNCELENMESİ BEŞKONAK ÖRNEĞİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Meli ke ÖZBUDAK İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ GELENEKS EL YI ĞMA TAŞ YAPI LARI N FİZİ KSEL VE MEKANİ K ÖZELLİ KLERİ Nİ N İNCELENMESİ BEŞKONAK ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Meli ke ÖZBUDAK

Detaylı

Gü ven ce He sa b Mü dü rü

Gü ven ce He sa b Mü dü rü Güvence Hesabı nın dünü, bugünü, yarını A. Ka di r KÜ ÇÜK Gü ven ce He sa b Mü dü rü on za man lar da bi lin me ye, ta nın ma ya S baş la yan Gü ven ce He sa bı as lın da ye - ni bir ku ru luş de ğil.

Detaylı

İslam da İhya ve Reform, çev: Fehrullah Terkan, Ankara Okulu Yayınları, Ankara 2006.

İslam da İhya ve Reform, çev: Fehrullah Terkan, Ankara Okulu Yayınları, Ankara 2006. Faz lur Rah man: 21 Ey lül 1919 da Pa kis tan n Ha za ra şeh rin de doğ du. İlk öğ re ni mi ni Pa kis tan da Ders-i Niza mî ola rak bi li nen ge le nek sel med re se eği ti mi şek lin de biz zat ken di

Detaylı

ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠ TÜSÜ

ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠ TÜSÜ ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠ TÜSÜ ÜS KÜDAR Ġ LÇESĠ NDEKĠ YEġĠ L ALANLARI N KULLANI MI NI N ve KULLANI CI LARI N ME MNUNĠ YET DERECELERĠ NĠ N DEĞERLENDĠ RĠ LMESĠ: BÜYÜK ÇAMLI CA

Detaylı

METRO İSTASYONLARI TASARI M KRİ TERLERİ İSTANBUL METROSU VE LONDRA TOTTENHAM COURT ROAD İSTASYONU ÖRNEKLERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ

METRO İSTASYONLARI TASARI M KRİ TERLERİ İSTANBUL METROSU VE LONDRA TOTTENHAM COURT ROAD İSTASYONU ÖRNEKLERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİ TÜSÜ METRO İSTASYONLARI TASARI M KRİ TERLERİ İSTANBUL METROSU VE LONDRA TOTTENHAM COURT ROAD İSTASYONU ÖRNEKLERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı

Detaylı

BULANI K MANTI ĞI N VERİ MADENCİ LİĞİ NE UYGULANMASI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mat. Müh. Sel ahatti n BOSTANCI. Anabili m Dalı : MÜHENDİ SLİ K Bİ Lİ MLERİ

BULANI K MANTI ĞI N VERİ MADENCİ LİĞİ NE UYGULANMASI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mat. Müh. Sel ahatti n BOSTANCI. Anabili m Dalı : MÜHENDİ SLİ K Bİ Lİ MLERİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ BULANI K MANTI ĞI N VERİ MADENCİ LİĞİ NE UYGULANMASI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mat. Müh. Sel ahatti n BOSTANCI Anabili m Dalı : MÜHENDİ SLİ K Bİ Lİ MLERİ

Detaylı

SI CAKLI K AYARLI FONKSİ YONEL KUMAŞLARI N TASARLANMASI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Al ev KARAKAŞ. Anabili m Dalı : TEKSTİ L MÜHENDİ SLİ Ğİ

SI CAKLI K AYARLI FONKSİ YONEL KUMAŞLARI N TASARLANMASI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Al ev KARAKAŞ. Anabili m Dalı : TEKSTİ L MÜHENDİ SLİ Ğİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ SI CAKLI K AYARLI FONKSİ YONEL KUMAŞLARI N TASARLANMASI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Al ev KARAKAŞ Anabili m Dalı : TEKSTİ L MÜHENDİ SLİ Ğİ Progra

Detaylı

GECE SOĞUT MASI NDA Bİ NALARI N ISI L PERFORMANSI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Ma k. Müh. Edvi n ÇETEGEN. Anabili m Dalı : MAKİ NA MÜHENDİ SLİ Ğİ

GECE SOĞUT MASI NDA Bİ NALARI N ISI L PERFORMANSI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Ma k. Müh. Edvi n ÇETEGEN. Anabili m Dalı : MAKİ NA MÜHENDİ SLİ Ğİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ GECE SOĞUT MASI NDA Bİ NALARI N ISI L PERFORMANSI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Ma k. Müh. Edvi n ÇETEGEN Anabili m Dalı : MAKİ NA MÜHENDİ SLİ Ğİ Progra

Detaylı

ÖNS ÖZ Ağust os 2002 Ayçe Döşe mecil er

ÖNS ÖZ Ağust os 2002 Ayçe Döşe mecil er ÖNS ÖZ Çalış mal arı m sırası nda değerli eleştirileri yle bana yol gösteren t ez danış manı m İ. T. Ü. Mi marlı k Fakültesi Öğreti m Üyesi Sayı n Pr of. Dr. Sevt ap Yıl maz De mi r kal e ye şükranl arı

Detaylı

KUZEY KI BRI S TÜRK CUMHURĠ YETĠ NDE TARĠ HĠ DEĞERLERĠ KORUMA ANLAYI ġi VE LEFKOġ A SURĠ ÇĠ ÖNERĠ KORUMA PLAN YAKLAġIMI

KUZEY KI BRI S TÜRK CUMHURĠ YETĠ NDE TARĠ HĠ DEĞERLERĠ KORUMA ANLAYI ġi VE LEFKOġ A SURĠ ÇĠ ÖNERĠ KORUMA PLAN YAKLAġIMI ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ KUZEY KI BRI S TÜRK CUMHURĠ YETĠ NDE TARĠ HĠ DEĞERLERĠ KORUMA ANLAYI ġi VE LEFKOġ A SURĠ ÇĠ ÖNERĠ KORUMA PLAN YAKLAġIMI YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ ġehi

Detaylı

ÇORUM ORGANİ ZE SANAYİ BÖLGESİ AFET Bİ LGİ SİSTEMİ ALTYAPI SINI N OLUŞTURUL MASI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Mehmet N. ALKAN

ÇORUM ORGANİ ZE SANAYİ BÖLGESİ AFET Bİ LGİ SİSTEMİ ALTYAPI SINI N OLUŞTURUL MASI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Mehmet N. ALKAN İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ÇORUM ORGANİ ZE SANAYİ BÖLGESİ AFET Bİ LGİ SİSTEMİ ALTYAPI SINI N OLUŞTURUL MASI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Mehmet N. ALKAN Anabili m Dalı : JEODEZİ

Detaylı

KENTSEL KI YI DOLGU ALANLARI KULLANI MI ÇERÇEVESİ NDE YALOVA 17 AĞUSTOS KI YI PARKI NI N PEYZAJ PLANLAMA VE TASARI M AÇI SI NDAN İ RDELENMESİ

KENTSEL KI YI DOLGU ALANLARI KULLANI MI ÇERÇEVESİ NDE YALOVA 17 AĞUSTOS KI YI PARKI NI N PEYZAJ PLANLAMA VE TASARI M AÇI SI NDAN İ RDELENMESİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ KENTSEL KI YI DOLGU ALANLARI KULLANI MI ÇERÇEVESİ NDE YALOVA 17 AĞUSTOS KI YI PARKI NI N PEYZAJ PLANLAMA VE TASARI M AÇI SI NDAN İ RDELENMESİ YÜKSEK

Detaylı

Sİ MÜLASYON ORTAMI NDA ZEKİ ETMENLER. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Ergün ÖZDE Mİ R. Anabili m Dalı : UZAY MÜHENDİ SLİ Ğİ. Progra mı : UZAY MÜHENDİ SLİ Ğİ

Sİ MÜLASYON ORTAMI NDA ZEKİ ETMENLER. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Ergün ÖZDE Mİ R. Anabili m Dalı : UZAY MÜHENDİ SLİ Ğİ. Progra mı : UZAY MÜHENDİ SLİ Ğİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ Sİ MÜLASYON ORTAMI NDA ZEKİ ETMENLER YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Ergün ÖZDE Mİ R Anabili m Dalı : UZAY MÜHENDİ SLİ Ğİ Progra mı : UZAY MÜHENDİ SLİ

Detaylı

KENTDI ŞI ALI ŞVERİ Ş MERKEZLERİ NDE KULLANI CI TALEPLERİ Nİ N BELİ RLENMESİ: ADANA ÖRNEĞİ. Mi mar Hayri ye ÇETİ N

KENTDI ŞI ALI ŞVERİ Ş MERKEZLERİ NDE KULLANI CI TALEPLERİ Nİ N BELİ RLENMESİ: ADANA ÖRNEĞİ. Mi mar Hayri ye ÇETİ N İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ KENTDI ŞI ALI ŞVERİ Ş MERKEZLERİ NDE KULLANI CI TALEPLERİ Nİ N BELİ RLENMESİ: ADANA ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Hayri ye ÇETİ N Anabili m

Detaylı

STAJ ARA DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ AYRINTILI SINAV KONULARI

STAJ ARA DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ AYRINTILI SINAV KONULARI 22 STAJ ARA DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ AYRINTILI SINAV KONULARI 406 A GRUBU STAJ ARA DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ AYRINTILI SINAV KONULARI 22 A GRU BU STAJ ARA DÖ NEM DE ER LEN D R ME S AY RIN TI LI SI NAV KO NU LA

Detaylı

YAPI NI N KENTSEL MEKANA KATI LI MI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ece KARAKOÇ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ

YAPI NI N KENTSEL MEKANA KATI LI MI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ece KARAKOÇ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ YAPI NI N KENTSEL MEKANA KATI LI MI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ece KARAKOÇ Anabili m Dalı : Mİ MARLI K Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ OCAK 2004 İSTANBUL

Detaylı

DEPRE ME DAYANI KLI Bİ NA TASARI MI NDA KONFİ GÜRASYONUN ÖNE Mİ. Mi mar Si nan ÖZGEN

DEPRE ME DAYANI KLI Bİ NA TASARI MI NDA KONFİ GÜRASYONUN ÖNE Mİ. Mi mar Si nan ÖZGEN İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ DEPRE ME DAYANI KLI Bİ NA TASARI MI NDA KONFİ GÜRASYONUN ÖNE Mİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Si nan ÖZGEN Anabili m Dalı: Mi marlık Progra mı: Bi

Detaylı

ANTREPO MODÜLÜ UYGULAMASI

ANTREPO MODÜLÜ UYGULAMASI ANTREPO MODÜLÜ UYGULAMASI Antrepo modül ü kendi antreposu ol an fir mal ar tarafı ndan depodaki yükl eri n kontrol ü, fat ura ve evrakları nı n kesil mesi raporla ma işle mi ni n yapıl ması a macı yla

Detaylı

ÖNS ÖZ TABLO LĠ STESĠ. AKI ġ DĠ YAGRAMI LĠSTESĠ FOTOĞRAF LĠ STESĠ SUMMARY. 1. GĠ RĠ ġ 1

ÖNS ÖZ TABLO LĠ STESĠ. AKI ġ DĠ YAGRAMI LĠSTESĠ FOTOĞRAF LĠ STESĠ SUMMARY. 1. GĠ RĠ ġ 1 ÖNS ÖZ Bu uzun sol ukl u çalışma boyunca beni yönlendirerek bu çalış manın ortaya çı kması nda büyük e meği bul unan t ez danış manım Sayı n Pr of. Dr. Ertan Özkan a, Sayı n Hoca m Pr of. Dr. Yıl dız Sey

Detaylı

GEÇĠ CĠ DEPRE M KONUTLARI NDA BARI NMA VE MEKAN BAĞLI LI ĞI. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Mi mar Ol cay TANBERKEN

GEÇĠ CĠ DEPRE M KONUTLARI NDA BARI NMA VE MEKAN BAĞLI LI ĞI. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Mi mar Ol cay TANBERKEN ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ GEÇĠ CĠ DEPRE M KONUTLARI NDA BARI NMA VE MEKAN BAĞLI LI ĞI YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Mi mar Ol cay TANBERKEN 502011029 Tezi n Enstitüye Veril diği Tari

Detaylı

DEPRE ME DAYANI KLI YÜKSEK YAPI TASARI MI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ayşen GÜMRÜKÇÜ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ

DEPRE ME DAYANI KLI YÜKSEK YAPI TASARI MI. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ayşen GÜMRÜKÇÜ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ DEPRE ME DAYANI KLI YÜKSEK YAPI TASARI MI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ayşen GÜMRÜKÇÜ Anabili m Dalı : Mİ MARLI K Progra mı : Bİ NA Bİ LGİ Sİ AĞUSTOS

Detaylı

TABLO Lİ STESİ ŞEKİ L LİSTESİ EKLER Lİ STESİ 1. Gİ Rİ Ş 1

TABLO Lİ STESİ ŞEKİ L LİSTESİ EKLER Lİ STESİ 1. Gİ Rİ Ş 1 ÖNS ÖZ Önceli kle bu çalış mayı yöneti mi nde gerçekleştir miş ol duğu m, gelecekt e de biri ki ml eri nden yaşa m boyu faydal anacağı m, Sn. Pr of. Dr. S. Met e Ünügür e çalış ma mı zı n her aşaması nda

Detaylı

TAŞI MA AÇI SI NDAN LOJİ STİ K. İnş. Müh. Meh met KATMER

TAŞI MA AÇI SI NDAN LOJİ STİ K. İnş. Müh. Meh met KATMER İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ TAŞI MA AÇI SI NDAN LOJİ STİ K YÜKSEK Lİ SANS TEZİ İnş. Müh. Meh met KATMER Anabili m Dalı: İnşaat Mühendisliği Progra mı: Ul aştır ma Mühendisliği

Detaylı

LEFKE- CMC BAKI R MADENİ ALANI NI N ENDÜSTRİ YEL Mİ RAS KAPSAMI NDA PEYZAJ PARKI OLARAK DEĞERLENDİ Rİ LMESİ

LEFKE- CMC BAKI R MADENİ ALANI NI N ENDÜSTRİ YEL Mİ RAS KAPSAMI NDA PEYZAJ PARKI OLARAK DEĞERLENDİ Rİ LMESİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ LEFKE- CMC BAKI R MADENİ ALANI NI N ENDÜSTRİ YEL Mİ RAS KAPSAMI NDA PEYZAJ PARKI OLARAK DEĞERLENDİ Rİ LMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Peyzaj Mi marı

Detaylı

İ NSAN VÜCUDUNUN FOTOGRAMETRİ K YÖNTE MLE MODELLENMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Hasan ATAY. Anabili m Dalı : JEODEZİ ve FOTOGRAMETRİ MÜHENDİ SLİ Ğİ

İ NSAN VÜCUDUNUN FOTOGRAMETRİ K YÖNTE MLE MODELLENMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Hasan ATAY. Anabili m Dalı : JEODEZİ ve FOTOGRAMETRİ MÜHENDİ SLİ Ğİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ İ NSAN VÜCUDUNUN FOTOGRAMETRİ K YÖNTE MLE MODELLENMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Hasan ATAY Anabili m Dalı : JEODEZİ ve FOTOGRAMETRİ MÜHENDİ SLİ

Detaylı

HAVA FOTOĞRAFLARI NDAN YARI OTOMATİ K OLARAK Çİ ZGİ SEL DETAYLARI N BELİ RLENMESİ. DOKTORA TEZİ Y. Müh. Okt ay EKER

HAVA FOTOĞRAFLARI NDAN YARI OTOMATİ K OLARAK Çİ ZGİ SEL DETAYLARI N BELİ RLENMESİ. DOKTORA TEZİ Y. Müh. Okt ay EKER İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ HAVA FOTOĞRAFLARI NDAN YARI OTOMATİ K OLARAK Çİ ZGİ SEL DETAYLARI N BELİ RLENMESİ DOKTORA TEZİ Y. Müh. Okt ay EKER Anabili m Dalı : JEODEZİ VE

Detaylı

Sİ NYALİ ZE KAVŞAKLARDA TRAFİ K AKI MI NI N MODELLENMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Anabili m Dalı : İ NŞAAT MÜHENDİ SLİ Ğİ

Sİ NYALİ ZE KAVŞAKLARDA TRAFİ K AKI MI NI N MODELLENMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Anabili m Dalı : İ NŞAAT MÜHENDİ SLİ Ğİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ Sİ NYALİ ZE KAVŞAKLARDA TRAFİ K AKI MI NI N MODELLENMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Ce m SÖNMEZ Anabili m Dalı : İ NŞAAT MÜHENDİ SLİ Ğİ Progra mı

Detaylı

KENT PARKLARI İ LE İ LGİ Lİ KALİ TE KRİ TERLERİ Nİ N OLUŞTURUL MASI DOKTORA TEZİ. Peyzaj Y. Mi marı Gökçen Fi rdevs YÜCEL

KENT PARKLARI İ LE İ LGİ Lİ KALİ TE KRİ TERLERİ Nİ N OLUŞTURUL MASI DOKTORA TEZİ. Peyzaj Y. Mi marı Gökçen Fi rdevs YÜCEL İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ KENT PARKLARI İ LE İ LGİ Lİ KALİ TE KRİ TERLERİ Nİ N OLUŞTURUL MASI DOKTORA TEZİ Peyzaj Y. Mi marı Gökçen Fi rdevs YÜCEL Anabili m Dalı : ŞEHİ

Detaylı

ÇELİ K TAŞI YI CI SİSTE MLERİ N YANGI NA KARŞI KORUN MASI NDA TARİ HSEL SÜREÇ VE KORUMA İ LKELERİ. Mi mar Jül üde Gürbüz

ÇELİ K TAŞI YI CI SİSTE MLERİ N YANGI NA KARŞI KORUN MASI NDA TARİ HSEL SÜREÇ VE KORUMA İ LKELERİ. Mi mar Jül üde Gürbüz İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ÇELİ K TAŞI YI CI SİSTE MLERİ N YANGI NA KARŞI KORUN MASI NDA TARİ HSEL SÜREÇ VE KORUMA İ LKELERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Jül üde Gürbüz Anabili

Detaylı

RADARSAT GÖRÜNTÜLERĠ KONUMS AL DOĞRULUKLARI NI N ARAġTI RI LMASI YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ. Müh. A. ġa mil DEMĠ REL (501991122)

RADARSAT GÖRÜNTÜLERĠ KONUMS AL DOĞRULUKLARI NI N ARAġTI RI LMASI YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ. Müh. A. ġa mil DEMĠ REL (501991122) ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ RADARSAT GÖRÜNTÜLERĠ KONUMS AL DOĞRULUKLARI NI N ARAġTI RI LMASI YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Müh. A. ġa mil DEMĠ REL (501991122) Tezi n Enstitüye Veril

Detaylı

AYDI NLAT MA TASARI MI NI N PARK KULLANI MI NA ETKĠ LERĠ: ULUS PARKI. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ M. Pı nar COġ KUN. Anabili m Dalı: ġehġ R ve BÖLGE PLANLAMA

AYDI NLAT MA TASARI MI NI N PARK KULLANI MI NA ETKĠ LERĠ: ULUS PARKI. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ M. Pı nar COġ KUN. Anabili m Dalı: ġehġ R ve BÖLGE PLANLAMA ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ AYDI NLAT MA TASARI MI NI N PARK KULLANI MI NA ETKĠ LERĠ: ULUS PARKI YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ M. Pı nar COġ KUN Anabili m Dalı: ġehġ R ve BÖLGE PLANLAMA

Detaylı

ADANA NI N SI CAK- NE MLİ İ KLİ Mİ NDE DI Ş DUVARLARDA OLUŞAN HASARLARI Nİ RDELENMESİ VE YAPI SAL ÇÖZÜM ÖNERİ LERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ

ADANA NI N SI CAK- NE MLİ İ KLİ Mİ NDE DI Ş DUVARLARDA OLUŞAN HASARLARI Nİ RDELENMESİ VE YAPI SAL ÇÖZÜM ÖNERİ LERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ADANA NI N SI CAK- NE MLİ İ KLİ Mİ NDE DI Ş DUVARLARDA OLUŞAN HASARLARI Nİ RDELENMESİ VE YAPI SAL ÇÖZÜM ÖNERİ LERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Al

Detaylı

KA MU KURUM VE KURULUŞLARI NDA GÖREV YAPAN ŞEFLERİ N SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİ LERİ KONUL U ÇALI Ş MA RAPORU

KA MU KURUM VE KURULUŞLARI NDA GÖREV YAPAN ŞEFLERİ N SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİ LERİ KONUL U ÇALI Ş MA RAPORU SOSYAL GÜVENLİ K ŞEFLERİ DERNEĞİ KA MU KURUM VE KURULUŞLARI NDA GÖREV YAPAN ŞEFLERİ N SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİ LERİ KONUL U Hazırl ayan Sosyal Güvenli k Şefl eri Derneği Yöneti m Kurul u Ankara - 2014

Detaylı

YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ (503991121) Tezi n Enstitüye Veril diği Tari h : 22 Aralı k 2003 Tezi n Savunul duğu Tari h : 14 Ocak 2004

YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ (503991121) Tezi n Enstitüye Veril diği Tari h : 22 Aralı k 2003 Tezi n Savunul duğu Tari h : 14 Ocak 2004 ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ BĠ LGĠ SAYARDA Ġ NSAN- MAKĠ NE ETKĠ LEġĠ MĠ NĠ N Ġ NCELENMESĠ YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Ma ki ne Müh. Çi ğde mbalçi K (503991121) Tezi n Enstitüye Veril

Detaylı

Gök ler. Uçak lar la gi di lir an cak ora la ra. İn san gök ler de do la şa bil se. Bir ak şa müs tü, ar ka daş la rıyla. Bel ki ora la ra uçak lar

Gök ler. Uçak lar la gi di lir an cak ora la ra. İn san gök ler de do la şa bil se. Bir ak şa müs tü, ar ka daş la rıyla. Bel ki ora la ra uçak lar Gök ler. Uçak lar la gi di lir an cak ora la ra. İn san gök ler de do la şa bil se. Bir ak şa müs tü, ar ka daş la rıyla. Bel ki ora la ra uçak lar la da gi di le mez. Çün kü uçak lar çok ya kın dan geçi

Detaylı

TURİ ZM Tİ CARET ALANI NDA YAYALAŞTI RMA ÖLÇÜTLERİ Hİ SARÖNÜ ÖRNEĞİ

TURİ ZM Tİ CARET ALANI NDA YAYALAŞTI RMA ÖLÇÜTLERİ Hİ SARÖNÜ ÖRNEĞİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ TURİ ZM Tİ CARET ALANI NDA YAYALAŞTI RMA ÖLÇÜTLERİ Hİ SARÖNÜ ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı Ercan ÇI NAROĞLU 502981215 Anabili m Dalı

Detaylı

17 AĞUSTOS 1999 İ ZMİ T VE 12 KASI M1999 DÜZCE DEPRE MLERİ YLE OLUŞ AN DÜŞEY DEFORMAS YONUN MODELLENDİ Rİ LMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ

17 AĞUSTOS 1999 İ ZMİ T VE 12 KASI M1999 DÜZCE DEPRE MLERİ YLE OLUŞ AN DÜŞEY DEFORMAS YONUN MODELLENDİ Rİ LMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ 17 AĞUSTOS 1999 İ ZMİ T VE 12 KASI M1999 DÜZCE DEPRE MLERİ YLE OLUŞ AN DÜŞEY DEFORMAS YONUN MODELLENDİ Rİ LMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Ayhan

Detaylı

ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ

ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ TÜRKĠ YE DE AFET SONRASI KURULAN GEÇĠ CĠ KONUT YERLEġ KELERĠ NĠ N KRONOLOJĠ KĠ NCELENMESĠ ĠZMĠ T VE YALOVA DA KURULAN PREFABRĠ K YERLEġĠ M ÖRNEKLERĠ

Detaylı

10. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: ELEKTRİK VE MANYETİZMA 4. Konu MANYETİZMA ETKİNLİK ve TEST ÇÖZÜMLERİ

10. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: ELEKTRİK VE MANYETİZMA 4. Konu MANYETİZMA ETKİNLİK ve TEST ÇÖZÜMLERİ 10. IIF KOU ALATIMLI 2. ÜİTE: ELEKTRİK VE MAYETİZMA 4. Konu MAYETİZMA ETKİLİK ve TET ÇÖZÜMLERİ 2 Ünite 2 Elektrik ve Manyetizma 2. Ünite 4. Konu (Manyetizma) A nın Çözümleri 3. 1. Man ye tik kuv vet ler,

Detaylı

Antakya ve Konya tarihi kent dokularının morfolojik açıdan karşılaştırılması 1

Antakya ve Konya tarihi kent dokularının morfolojik açıdan karşılaştırılması 1 Cilt:6 Sayı:2 Yıl:2009 Antakya ve Konya tarihi kent dokularının morfolojik açıdan karşılaştırılması 1 Ayşe Sema Kubat * Mehmet Topçu ** Özet Bu çalışma, tarihsel süreçte farklı kültürlerin etkisi ile biçimlenmiş,

Detaylı

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Mi mar Bur ak ASI Lİ SKENDER. Anabili m Dalı: Mi marlı k. Pr ogr a mı : Bi na Bil gi si

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Mi mar Bur ak ASI Lİ SKENDER. Anabili m Dalı: Mi marlı k. Pr ogr a mı : Bi na Bil gi si İ STANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ LİMLERİ ENSTİ TÜSÜ CUMHURİ YET'İ Nİ LK YI LLARI NDA Mİ MARİ DE 'MODERN' Kİ MLİ K ARAYI ŞI; SÜMERBANK KAYSERİ BEZ FABRİ KASI ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Bur

Detaylı

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Anabili m Dalı : ŞEHİ R VE BÖLGE PLANLAMA. Progra mı : PEYZAJ PLANLAMA

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Anabili m Dalı : ŞEHİ R VE BÖLGE PLANLAMA. Progra mı : PEYZAJ PLANLAMA İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ İSTANBUL DA TBMM Mİ LLİ SARAYLAR DAİ RE BAŞ KANLI ĞI NA Aİ T TARİ Hİ SARAY VE KASIR BAHÇELERİ Nİ N PEYZAJ Mİ MARLI ĞI AÇI SI NDAN İ NCELENMESİ

Detaylı

Türkçe Dil Bilgisi B R N C BÖ LÜM SES B L G S. a b c ç d e f g h i j k l m n o ö p r s t u ü v y z TÖMER. Gazi Üniversitesi 17

Türkçe Dil Bilgisi B R N C BÖ LÜM SES B L G S. a b c ç d e f g h i j k l m n o ö p r s t u ü v y z TÖMER. Gazi Üniversitesi 17 B R N C BÖ LÜM SES B L G S a b c ç d e f g h i j k l m n o ö p r s t u ü v y z TÖMER Gazi Üniversitesi 17 1-ALFABE Tür ki ye Türk çe sinin alfabesinde 29 harf var d r. A a (a) ayakkab B b (be) bebek C

Detaylı

ÖRME KUMAŞLARI N ISLANMA VE KURUMA DAVRANI ŞLARI NI N Gİ YSİ KONFORU AÇISI NDAN İ NCELENMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Ce m ÜNSAL

ÖRME KUMAŞLARI N ISLANMA VE KURUMA DAVRANI ŞLARI NI N Gİ YSİ KONFORU AÇISI NDAN İ NCELENMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Ce m ÜNSAL İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ÖRME KUMAŞLARI N ISLANMA VE KURUMA DAVRANI ŞLARI NI N Gİ YSİ KONFORU AÇISI NDAN İ NCELENMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Ce m ÜNSAL Anabili m Dalı

Detaylı

KURUMS ALKİ MLİ K OLUŞUMUNDA Mİ MARİ ÜRÜNE YANSI YAN Sİ MGESEL ANLAMLARI N İ NCELENMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Emi re EMİ ROĞLU

KURUMS ALKİ MLİ K OLUŞUMUNDA Mİ MARİ ÜRÜNE YANSI YAN Sİ MGESEL ANLAMLARI N İ NCELENMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Emi re EMİ ROĞLU İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ KURUMS ALKİ MLİ K OLUŞUMUNDA Mİ MARİ ÜRÜNE YANSI YAN Sİ MGESEL ANLAMLARI N İ NCELENMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Emi re EMİ ROĞLU Anabili m Dalı

Detaylı

DOKUMA KUMAġLARDA OLUġAN KI RI ġi KLI KLARI N GÖRÜNTÜ ANALĠ ZĠ YÖNTE MĠ Ġ LE DEĞERLENDĠ RĠL MESĠ. Ġl knur ARI

DOKUMA KUMAġLARDA OLUġAN KI RI ġi KLI KLARI N GÖRÜNTÜ ANALĠ ZĠ YÖNTE MĠ Ġ LE DEĞERLENDĠ RĠL MESĠ. Ġl knur ARI ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ DOKUMA KUMAġLARDA OLUġAN KI RI ġi KLI KLARI N GÖRÜNTÜ ANALĠ ZĠ YÖNTE MĠ Ġ LE DEĞERLENDĠ RĠL MESĠ YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Ġl knur ARI Anabili m Dalı:

Detaylı

COذRAF B LG SSTEMLER NDE NESNEYE DAYALI VER MODELLEMES

COذRAF B LG SSTEMLER NDE NESNEYE DAYALI VER MODELLEMES STANBUL TEKN K ـN VERS TES FEN B L MLER ENSTTـSـ COذRAF B LG SSTEMLER NDE NESNEYE DAYALI VER MODELLEMES YـKSEK L SANS TEZ Jeodezi ve Fotogra metri Müh. Lütfi ye KUAK (501991080) Tezi n Enstitüye Veril

Detaylı

Tezi n Enstitüye Veril diği Tari h : 22 Aralı k 2003 Tezi n Savunul duğu Tari h : 14 Ocak 2004

Tezi n Enstitüye Veril diği Tari h : 22 Aralı k 2003 Tezi n Savunul duğu Tari h : 14 Ocak 2004 ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ DE MPSTER SHAFER TEORĠ SĠ KULLANI LARAK TEDARĠ KÇĠ SEÇĠ MĠ UZ MAN SĠSTEMĠ UYGULAMASI YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ End. Müh. Hakan ÇERÇĠ OĞLU 509011202 Tezi

Detaylı

I ŞI K VE RENK KULLANI MI NI N SAHNE AYDI NLAT MASI NDAKİ YERİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar İ dil GENÇAYDI N. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K

I ŞI K VE RENK KULLANI MI NI N SAHNE AYDI NLAT MASI NDAKİ YERİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar İ dil GENÇAYDI N. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K İ STANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİ TÜSÜ I ŞI K VE RENK KULLANI MI NI N SAHNE AYDI NLAT MASI NDAKİ YERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar İ dil GENÇAYDI N Anabili m Dalı : Mİ MARLI K Pr ogr

Detaylı

AKARYAKI T VE LPG İSTASYONLARI NDA KAMU GÜVENLİ Ğİ AÇI SI NDAN YAPI VE YAPI M DENETİ Mİ. Mi mar Sedef YUVAKUR

AKARYAKI T VE LPG İSTASYONLARI NDA KAMU GÜVENLİ Ğİ AÇI SI NDAN YAPI VE YAPI M DENETİ Mİ. Mi mar Sedef YUVAKUR İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ AKARYAKI T VE LPG İSTASYONLARI NDA KAMU GÜVENLİ Ğİ AÇI SI NDAN YAPI VE YAPI M DENETİ Mİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Sedef YUVAKUR Anabili m Dalı:

Detaylı

-gi de ra yak- se ve bi lir sin... Öl mek öz gür lü ğü de ya şa mak öz gür lü ğü de önem li dir. Be yoğ lu nda ge zer sin... Şöy le di yor du ken di

-gi de ra yak- se ve bi lir sin... Öl mek öz gür lü ğü de ya şa mak öz gür lü ğü de önem li dir. Be yoğ lu nda ge zer sin... Şöy le di yor du ken di -gi de ra yak- se ve bi lir sin... Öl mek öz gür lü ğü de ya şa mak öz gür lü ğü de önem li dir. Be yoğ lu nda ge zer sin... Şöy le di yor du ken di ne: Sen gü neş li so kak lar da do laşı yor sun, is

Detaylı

HALĠ Ç DĠ P ÇAMURUNUN MĠ KROBĠ YAL TÜR DĠ NAMĠ ĞĠ NĠ N MORF OLOJĠ K VE FĠZYOLOJĠ K BAZDA BELĠ RLENMESĠ. Çevre Müh. Nil ay SAYI

HALĠ Ç DĠ P ÇAMURUNUN MĠ KROBĠ YAL TÜR DĠ NAMĠ ĞĠ NĠ N MORF OLOJĠ K VE FĠZYOLOJĠ K BAZDA BELĠ RLENMESĠ. Çevre Müh. Nil ay SAYI ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ HALĠ Ç DĠ P ÇAMURUNUN MĠ KROBĠ YAL TÜR DĠ NAMĠ ĞĠ NĠ N MORF OLOJĠ K VE FĠZYOLOJĠ K BAZDA BELĠ RLENMESĠ YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Çevre Müh. Nil ay SAYI

Detaylı

mer can or ma nı için de do laş mak tay dı. Ka ya la rın ara sın da ki ya rık lar da on la rın yu va la rıy dı. Ha nos de lik ler den bi ri ne bil gi

mer can or ma nı için de do laş mak tay dı. Ka ya la rın ara sın da ki ya rık lar da on la rın yu va la rıy dı. Ha nos de lik ler den bi ri ne bil gi mer can or ma nı için de do laş mak tay dı. Ka ya la rın ara sın da ki ya rık lar da on la rın yu va la rıy dı. Ha nos de lik ler den bi ri ne bil gi al mak için ka fası nı sok tu. Ama içer de ki za rif

Detaylı

MALTEPE Ġ LÇESĠ NĠN ULAġI M VE TRAFĠ K YÖNÜNDEN Ġ NCELENMESĠ - ÖNERĠ LER. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ ĠnĢ. Müh. Neri man ġahġ N 501031416

MALTEPE Ġ LÇESĠ NĠN ULAġI M VE TRAFĠ K YÖNÜNDEN Ġ NCELENMESĠ - ÖNERĠ LER. YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ ĠnĢ. Müh. Neri man ġahġ N 501031416 ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ MALTEPE Ġ LÇESĠ NĠN ULAġI M VE TRAFĠ K YÖNÜNDEN Ġ NCELENMESĠ - ÖNERĠ LER YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ ĠnĢ. Müh. Neri man ġahġ N 501031416 Tezi n Enstitüye

Detaylı

KÜRESEL AYNALAR BÖLÜM 26

KÜRESEL AYNALAR BÖLÜM 26 ÜRESE AYNAAR BÖÜ 6 ODE SORU DE SORUARN ÇÖZÜER d d noktası çukur aynanın merkezidir ve ışınlarının izlediği yoldan, yargı doğrudur d noktası çukur aynanın odak noktasıdır d olur yargı doğrudur d + d + dir

Detaylı

TARİ Hİ YI ĞMA KARGİ R YAPI LARI N GÜÇLENDİ Rİ LMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Mah mut Murat SARAÇ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K

TARİ Hİ YI ĞMA KARGİ R YAPI LARI N GÜÇLENDİ Rİ LMESİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Mah mut Murat SARAÇ. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ TARİ Hİ YI ĞMA KARGİ R YAPI LARI N GÜÇLENDİ Rİ LMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Mah mut Murat SARAÇ Anabili m Dalı : Mİ MARLI K Progra mı : YAPI

Detaylı

SOĞANLI BOTANİ K PARKI NI N SERT PEYZAJ TASARI MI NI N İŞLEVSEL VE ESTETİ K AÇI DAN DEĞERLENDİ Rİ LMESİ. Peyzaj Mi marı Bahar BAŞER

SOĞANLI BOTANİ K PARKI NI N SERT PEYZAJ TASARI MI NI N İŞLEVSEL VE ESTETİ K AÇI DAN DEĞERLENDİ Rİ LMESİ. Peyzaj Mi marı Bahar BAŞER İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ SOĞANLI BOTANİ K PARKI NI N SERT PEYZAJ TASARI MI NI N İŞLEVSEL VE ESTETİ K AÇI DAN DEĞERLENDİ Rİ LMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Peyzaj Mi marı Bahar

Detaylı

TÜRKĠ YE DE JEODEZĠ VE FOTOGRAMETRĠ MÜHENDĠ SLĠ ĞĠ EĞĠ TĠ MĠ VE AKREDĠ TASYON

TÜRKĠ YE DE JEODEZĠ VE FOTOGRAMETRĠ MÜHENDĠ SLĠ ĞĠ EĞĠ TĠ MĠ VE AKREDĠ TASYON ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ TÜRKĠ YE DE JEODEZĠ VE FOTOGRAMETRĠ MÜHENDĠ SLĠ ĞĠ EĞĠ TĠ MĠ VE AKREDĠ TASYON YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ Müh. Gökhan KI LI Ç (501991110) Tezi n Enstitüye

Detaylı

ŞEKİ LLİ İ NCE Fİ LMLERİ N ÜRETİ LMESİ ve KARAKTERİ ZASYONU. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Met. Müh. Yusuf Ah met ŞENER

ŞEKİ LLİ İ NCE Fİ LMLERİ N ÜRETİ LMESİ ve KARAKTERİ ZASYONU. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Met. Müh. Yusuf Ah met ŞENER İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ŞEKİ LLİ İ NCE Fİ LMLERİ N ÜRETİ LMESİ ve KARAKTERİ ZASYONU YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Met. Müh. Yusuf Ah met ŞENER Anabili m Dalı : MÜHENDİ SLİ KTE İ

Detaylı

Bugünün Günde mi. Kuş Bakı şı Pi yasal ar. 3 Şubat 2014

Bugünün Günde mi. Kuş Bakı şı Pi yasal ar. 3 Şubat 2014 Geç en haf t a gel i ş mekt e ol an ül kel eri n mer kez bankal arı ndan gel en açı kl a mal arı n y at ı rı mcıl arı n endi şel eri ni gi der emedi ği gör ül dü ve Cu ma günü A. B. D. ni n 10 yı llık

Detaylı

JEODEZİ K VERİ TABANI TASARI MI ve WEB TABANLI YÖNETİ Mİ

JEODEZİ K VERİ TABANI TASARI MI ve WEB TABANLI YÖNETİ Mİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ JEODEZİ K VERİ TABANI TASARI MI ve WEB TABANLI YÖNETİ Mİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Müh. Özgür ÖZASLAN (501001753) Tezi n Enstitüye Veril diği Tari h

Detaylı

TORK. τ = 2.6 4.sin30.2 + 2.cos60.4 = 12 4 + 4 = 12 N.m Çubuk ( ) yönde dönme hareketi yapar. τ K. τ = F 1. τ 1. τ 2. τ 3. τ 4. 1. 2.

TORK. τ = 2.6 4.sin30.2 + 2.cos60.4 = 12 4 + 4 = 12 N.m Çubuk ( ) yönde dönme hareketi yapar. τ K. τ = F 1. τ 1. τ 2. τ 3. τ 4. 1. 2. AIŞIRMAAR 8 BÖÜM R ÇÖZÜMER R cos N 4N 0 4sin0 N M 5d d N ve 4N luk kuv vet lein çu bu ğa dik bi le şen le i şekil de ki gi bi olu nok ta sı na gö e top lam tok; τ = 6 4sin0 + cos4 = 4 + 4 = Nm Çubuk yönde

Detaylı

Çİ MENTO HARÇLARI NI N Nİ TELİ KLERİ Nİ N İ Yİ LEŞTİ Rİ LMESİ. Mi m. Neşe ERDOĞAN

Çİ MENTO HARÇLARI NI N Nİ TELİ KLERİ Nİ N İ Yİ LEŞTİ Rİ LMESİ. Mi m. Neşe ERDOĞAN İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ Çİ MENTO HARÇLARI NI N Nİ TELİ KLERİ Nİ N İ Yİ LEŞTİ Rİ LMESİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi m. Neşe ERDOĞAN Anabili m Dalı: Mi marlık Progra mı: Çevre

Detaylı

Fiilden İsim Yapma Ekleri

Fiilden İsim Yapma Ekleri Fiil kök ve gövdelerinden, isimler yapmakta kullanılan eklerdir. Bu eklerin sayıca çok ve işlek olması, Türkçenin fiilden isim yapmaya elverişli bir dil olduğunun da göstergesidir. 1. -gan, -gen; -kan,

Detaylı

ÇAĞDAŞ Tİ YATRO MEKANI

ÇAĞDAŞ Tİ YATRO MEKANI İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ÇAĞDAŞ Tİ YATRO MEKANI YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Sebl a ARIN Anabili m Dalı: MİMARLI K Progra mı: Bİ NA Bİ LGİ Sİ MAYI S 2003 ĠSTANBUL TEKNĠ K

Detaylı

AKI LLI Bİ NALARDA ENERJİ ETKİ N TASARI MPARAMETRELERİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar M. Esi n Özl er. Anabili mdalı : Mİ MARLI K

AKI LLI Bİ NALARDA ENERJİ ETKİ N TASARI MPARAMETRELERİ. YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar M. Esi n Özl er. Anabili mdalı : Mİ MARLI K İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ AKI LLI Bİ NALARDA ENERJİ ETKİ N TASARI MPARAMETRELERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar M. Esi n Özl er Anabili mdalı : Mİ MARLI K Progra mı : Bİ NA

Detaylı

ANKARA DA GECEKONDU SORUNUNA ÇÖZÜ M OLARAK GELĠ ġtġ RĠ LEN ÖNERĠ LERĠ N DEĞERLENDĠ RĠ LMESĠ: ANKARA DĠ KMEN VADĠ SĠ PROJ ESĠ

ANKARA DA GECEKONDU SORUNUNA ÇÖZÜ M OLARAK GELĠ ġtġ RĠ LEN ÖNERĠ LERĠ N DEĞERLENDĠ RĠ LMESĠ: ANKARA DĠ KMEN VADĠ SĠ PROJ ESĠ ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ ANKARA DA GECEKONDU SORUNUNA ÇÖZÜ M OLARAK GELĠ ġtġ RĠ LEN ÖNERĠ LERĠ N DEĞERLENDĠ RĠ LMESĠ: ANKARA DĠ KMEN VADĠ SĠ PROJ ESĠ YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ

Detaylı

7. Sınıf MATEMATİK TAM SAYILARLA ÇARPMA VE BÖLME İŞLEMLERİ 1. I. ( 15) ( 1) 5. ( 125) : ( 25) 5 6. (+ 9) = (+ 14)

7. Sınıf MATEMATİK TAM SAYILARLA ÇARPMA VE BÖLME İŞLEMLERİ 1. I. ( 15) ( 1) 5. ( 125) : ( 25) 5 6. (+ 9) = (+ 14) 7. Sınıf MATEMATİK TAM SAYILARLA ÇARPMA VE BÖLME İŞLEMLERİ TEST 1 1. I. (15) (1) II. (1) (6) III. (+8) (1) IV. (10) (1) Yukarıda verilen işlemlerden kaç tanesinin sonucu pozitiftir? A) 4 B) 3 C) 2 D) 1

Detaylı

ya kın ol ma yı is ter dim. Gü neş le ısı nan top rak üze rinde ki çat lak la rı da ha net gö rür düm o za man. Bel ki de ka rın ca la rı hat ta yağ

ya kın ol ma yı is ter dim. Gü neş le ısı nan top rak üze rinde ki çat lak la rı da ha net gö rür düm o za man. Bel ki de ka rın ca la rı hat ta yağ SAKARKÖY Uzun boy lu bir can lı ol ma yı ben is te me dim. Ben, doğ du ğum da da böy ley dim. Za man la da ha da uzadım üs te lik. Bü yü düm. Ben bü yü dük çe di ğer can lılar kı sal dı lar, kü çül dü

Detaylı

4. - 5. sınıflar için. Öğrenci El Kitabı

4. - 5. sınıflar için. Öğrenci El Kitabı 4. - 5. sınıflar için Öğrenci El Kitabı Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı nın 28.08.2006 tarih ve B.08.0.TTK.0.01.03.03.611/9036 sayılı yazısı ile Denizler Yaşamalı Programı nın*

Detaylı

36. AVRUPA BRİÇ ŞAMPİYONASI WIESBADEN / ALMANYA

36. AVRUPA BRİÇ ŞAMPİYONASI WIESBADEN / ALMANYA 36. AVRUPA BRİÇ ŞAMPİYONASI WIESBADEN / ALMANYA 1983 MİL Lİ TA IM SEÇ ME LE Rİ Al man ya, Wi es ba den 1983 Av ru pa Şam pi yo na sı için mil li ta kım seç me le ri, yi ne ba zı yö ne ti ci le rin is te

Detaylı

TARİ HSEL SÜREÇ İ Çİ NDE İSLAM BAHÇE SANATI Hİ NT- MOĞOL BAHÇELERİ ÖRNEĞİ VE İSLAM BAHÇELERİ Nİ N TÜRK BAHÇE SANATI NA ETKİ LERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ

TARİ HSEL SÜREÇ İ Çİ NDE İSLAM BAHÇE SANATI Hİ NT- MOĞOL BAHÇELERİ ÖRNEĞİ VE İSLAM BAHÇELERİ Nİ N TÜRK BAHÇE SANATI NA ETKİ LERİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİ TÜSÜ TARİ HSEL SÜREÇ İ Çİ NDE İSLAM BAHÇE SANATI Hİ NT- MOĞOL BAHÇELERİ ÖRNEĞİ VE İSLAM BAHÇELERİ Nİ N TÜRK BAHÇE SANATI NA ETKİ LERİ YÜKSEK Lİ SANS

Detaylı

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ferda DEDEOĞLU. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Mİ MARİ TASARI M

YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ferda DEDEOĞLU. Anabili m Dalı : Mİ MARLI K. Progra mı : Mİ MARİ TASARI M İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİTÜSÜ ERKEN 20. YY DÜŞÜNSEL ORTAMI VE EV YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Mi mar Ferda DEDEOĞLU Anabili m Dalı : Mİ MARLI K Progra mı : Mİ MARİ TASARI M OCAK 2005

Detaylı

YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ ġehi r Pl ancısı Zeynep ERDAL 502001717

YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ ġehi r Pl ancısı Zeynep ERDAL 502001717 ĠSTANBUL TEKNĠ K ÜNĠ VERSĠ TESĠ FEN BĠ LĠ MLERĠ ENSTĠTÜSÜ SU ELEMANLARI NI N KENTSEL MEKANLARDA KULLANI MI ĠSTANBUL ÖRNEĞĠ YÜKSEK LĠ SANS TEZĠ ġehi r Pl ancısı Zeynep ERDAL 502001717 Tezi n Enstitüye Veril

Detaylı

T.C. EBELİK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM) EBELİK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM)

T.C. EBELİK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM) EBELİK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM) T.C. Sıra No Aday No Kimlik No Ad Soyad Lisans Lisans Puanı Mülakat Puanı Nihai Ortalama BHP EBELİK, TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI, (İKİNCİ (* Bu programda mülakat sınavını kazanan öğrenci sayısı 7'nin

Detaylı

20. YY. PEYZAJ TASARI MI NI N TEMEL İ LKELERİ VE ULUS PARKI ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Şehi r Pl ancısı Ebru Ül gen ŞENDİ L

20. YY. PEYZAJ TASARI MI NI N TEMEL İ LKELERİ VE ULUS PARKI ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ. Şehi r Pl ancısı Ebru Ül gen ŞENDİ L İSTANBUL TEKNİ K ÜNİ VERSİ TESİ FEN Bİ Lİ MLERİ ENSTİ TÜSÜ 20. YY. PEYZAJ TASARI MI NI N TEMEL İ LKELERİ VE ULUS PARKI ÖRNEĞİ YÜKSEK Lİ SANS TEZİ Şehi r Pl ancısı Ebru Ül gen ŞENDİ L Anabili m Dalı: ŞEHİ

Detaylı