Kamu Harcamaları ve Vergi Politikalarının Uzun Dönemli Büyüme Sürecine Etkileri: Yeni İçsel Büyüme Modelleri Açısından Bir Bakış ve Türkiye Örneği

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Kamu Harcamaları ve Vergi Politikalarının Uzun Dönemli Büyüme Sürecine Etkileri: Yeni İçsel Büyüme Modelleri Açısından Bir Bakış ve Türkiye Örneği"

Transkript

1 Kamu Harcamaları ve Vergi Poliikalarının Uzun Dönemli Büyüme Sürecine Ekileri: Yeni İçsel Büyüme Modelleri Açısından Bir Bakış ve Türkiye Örneği Giriş Absrac In his paper, governmen expendiures and axes impac on growh process in he long run are sudied in deail around new endogenous growh heory appeared afer 80. According o new endogenous growh heory, basic neoclassical growh models are incapable o explain why long-run growh diverge from own seadysae value and i brings economic policy argumen (e.g. governmen expendiure, axes) can on effec long-run growh o clarify growh process as endogenously. We esed his argumen using Turkish daa cover for public expendiure and for average axes by VAR models. Resuls show ha we could no asser public policy have impac on long-run growh. Bu çalışmada, vergileme ve kamu harcamaları gibi uzun dönemli büyüme üzerine ekileri oluşabilen ikisa poliikaları-büyüme süreci incelenmişir. Burada ele alınan ikisa poliikaları, maliye poliikalarıyla sınırlı uulmuşur. İncelenen modeller bize, bu ürden ikisa poliikalarının uzun dönemli büyüme sürecinde önemli büyüme ekilerine yol açığını gösermekedir. Örneğin Rebelo (1991), NBM ye karşı çıkışında, ikisa poliikalarının uzun dönemli büyüme üzerindeki ekilerinin ihmal edilemeyecek önemde olduğu ezini ön plana çıkarmakadır. Geleneksel büyüme modelleri, ikisa poliikalarının uzun dönem iibariyle büyüme ekisine değil, yalnızca düzey ekisine yol açığını öne sürmekeydiler. Bu nedenle, 1980 li yılların oralarında yeniden canlanmaya başlayan büyüme modelleri, Solow-Swan, Ramsey-Cass-Koopmans (RCK) çizgisinden saparak, özellikle P.M. Romer, R.E. Lucas, S. Rebelo, P. Aghion, P. Howi, E. Helpman, G.M. Grossman, R.G. King, R.J. Barro gibi ekonomislerin çalışmalarıyla, fiziksel ve beşeri sermaye, AR-GE sekörü, dışsallıklar ve aksak rekabe konularını arışma gündemine almışır. Yeni İçsel Büyüme Teorileri olarak adlandırabileceğimiz bu gelişme, eknolojiyi (bilgi sokunu) AR-GE ve beşeri sermaye kanalıyla içselleşirmekedir. Neoklasik büyüme eorilerinde ise ya beşeri sermaye olgusuna yer verilmemiş, ya da eknoloji cenneen üm bireylere gelen bir meyve gibi değerlendirilmişir. Bu nokaya karşı çıkış ve ikisa poliikalarının uzun dönemli büyümeyi ekileyebileceği ezi, yeni içsel büyüme modellerini, geleneksel (Neoklasik) yaklaşımlardan ayırmışır. Yeni modeller aran geiri, araşırma ve gelişirme, eknoloji, yaparak öğrenme, dışsallıklar ve beşeri sermaye olgularını modellerinde emel konular haline geirerek, Neoklasik büyüme modelini zenginleşirmeye çalışmışlardır. Bu gelişmede, isaisiksel verilerin de giderek daha zengin hale geirilmiş olmasının önemi büyükür. Zira araşırmacılar, eori ile praik arasında da sağlıklı bağlar kurabilmenin oramını bulabilmişlerdir. Bu çerçevede özellikle kişi başına geliri göreli olarak düşük olan ekonomilerin, gelişmiş ekonomilere yakınsama süreçleri önemli bir inceleme alanını oluşurmuşur. Ülkeleri yaşam sandarlarının farklılıkları açısından karşılaşırdığımızda, neden ülkelerin birbirlerinden ulusal gelirin uzun dönemli büyümesi açısından ıraksak bir hale dönüşükleri sorunsalına eğilerek yanılar geirebiliriz. Yeni içsel büyüme modellerinin belirgin bir yanı da, özellikle hüküme poliikalarından ekilenen makro değişkenlerin, ekonominin büyüme oranı üzerinde kararlı ve süreğen değişimlere yol açığını öne sürmesidir. Bu düşünce özellikle Ak ipi büyüme modellerinde oraya çıkmışır. Çalışmada öncelikle Ramsey-Cass-Koopmans modeli çerçevesindeki neoklasik büyüme yaklaşımı sunulmaka ve bu yolla yeni içsel büyüme modellerinin oraya çıkışındaki emel nedenlerin daha iyi görülebileceği düşünülmekedir. İzleyen bölümde yeni içsel büyüme modelleri, vergilemenin ve kamu harcamalarının ekileri bakımından ele alınmakadır. Son bölümde yeni yaklaşımlar, Türkiye ekonomisi verileri kullanılarak sınanmakadır. 1. Temel Neoklasik Büyüme Modeli ve İkisa Poliikasının Ekileri Bu ip modeller Ramsey (1928), Solow (1956), Swan (1956), Cass (1965) ve Koopmans (1965) arafından gelişirilmişir. Model 1960 lı yıllarda gelişirilen neoklasik modeller, Solow-Swan ipi büyüme modeline alernaif olarak asarrufları, sınırsız zaman boyuunda yaşadıkları kabul edilen hanehalkının, kuşaklararası ükeim ve asarruf kararlarına dayalı olarak içselleşirmekedir. Ekonomideki hanehalkının büyüklüğü ve ercih fonksiyonları özdeşir. Hanehalkının gelirleri, işgücü ve sermaye gelirlerinden oluşmakadır. Hanehalkı oplam gelirini, üm yaşamınca elde edeceği faydasını maksimize edecek biçimde ükeim ve asarruf arasında dağımakadır. Hanehalkının dönemlerarası fayda fonksiyonu şöyledir:

2 2 1 σ ρ L () U e u( C ) H d e ρ C () L () = () = H d > n g > =, σ 0, ρ ( 1 σ) 0 (1) 0 = 0 1 σ Burada C(), anındaki ükeim düzeyi; u(.), anlık fayda fonksiyonu; L(), ekonomideki oplam nüfus; H, hanehalkının sayısı; σ, dönemlerarası fayda fonksiyonu ikame esnekliğinin ersi; ρ, öznel indirgeme oranıdır 1. ρ ne kadar büyük olursa, hanehalkı gelecekeki ükeimi bugünkü ükeime daha çok ercih edeceklerdir. Bu ür fayda fonksiyonu lieraürde, sabi ikame esneklikli risk ekinsizleşiren fayda fonksiyonu olarak anımlanmakadır 2. Modelde belirsizlik olmadığından dolayı, hanehalkı ükeimini σ değerine göre dönemlere yaymakadır. σ ne kadar küçük olursa, ükeim arışı karşısında marjinal fayda o ölçüde yavaş azalır ve buna bağlı olarak hanehalkı ükeimini daha geniş dönemlere yayar. σ sıfıra çok yaklaşırsa, fayda fonksiyonu doğrusallaşır, yani hanehalkı öznel indirgeme oranı ve sermaye piyasasının geiri oranına göre ükeimini dönemlerarasında daha oynak hale geirir. Firmalar ölçeğe göre sabi geirili üreim fonksiyonuyla am rekabeçi bir piyasa oramında çalışıklarından, gelir, sermaye ve işgücü arasında, marjinal verimliliklerine göre bölüşülür. Hanehalkı, kendileri için veri olan faiz ve ücre oranı alında yaşam boyu ükeimini, başlangıç servei arı yaşam boyu işgücü geliri ile sınırlandıracakır. Buna göre büçe kısıdı; L () C H d ( 0) () + KH R() R() e e = 0 = 0 L () A() w() H d (2) Burada e R(), [0, ] dönemindeki bileşik faizin ekisini; AwL () () ()/ H, dönemindeki işgücü gelirini gösermekedir. Eşisizliğin sol yanındaki ifade sağ yana alınırsa, bu büçe kısıdı, bir sermaye birikim sürecine dönüşür. Bunu, sınırlı zaman boyuunda belirleyerek yazalım: Ks () Rs ( ) K() 0 s Rs ( ) R ( ) A () L () = e + e [ w() c() ] d (3) H H = 0 H Diğer yandan, dönemlerarası fayda fonksiyonunu, ekin işgücü cinsinden şöyle yazabiliriz: U = A( 0) 1 L( 0) c ( ) ( ) g n e e e H = 0 1 σ 1 σ ρ 1 σ σ d (4) Hanehalkının amacı, büçe kısıdına ((2) eşiliği) bağlı olarak, dönemlerarası fayda fonksiyonunu ((4) eşiliği) maksimize emekir. Bunu sağlayan Lagrange fonksiyonunun birinci sıra koşulu şudur 3 : A( 0) L( 0) H e n ( ) g c e R( ) e ( n g) () = λ (5) 1 σ ρ 1 σ σ + λ, Lagrange çarpanıdır. Buradan ükeimin değişim oranı; c! r () ρ σg = c σ (6) (6) eşiliği, ekin işgücü başına ükeimin büyüme oranını vermekedir. Yalnızca işgücü başına ükeimin büyüme oranını ([ r () ρ] / σ) dikkae aldığımızda, ükeim ancak ve ancak piyasa faiz oranı öznel indirgeme oranını aşığı akirde poziif büyüme gösermekedir. Diğer yandan σ ne kadar küçük değer alırsa (yani ükeimdeki değişmeye karşın, marjinal faydanın küçük oranlarda değişmesi), ükeimdeki değişimler, reel faiz oranı ile öznel indirgeme oranı arasındaki farka göserdiği epki de o denli büyük olacakır. Temel neoklasik büyüme modelinde üm hanehalkları özdeş kabul edilmiş olduklarından, (6) eşiliğiyle belirlenen ekin işgücü başına ükeimin büyüme oranı, aynı zamanda üm ekonominin de ükeim dinamiğini gösermekedir. Reel faiz oranı, sermayenin ulusal gelirden aldığı payı anımladığından, bu eşiliği bu bağlamda yeniden yazalım: 1 Öznel indirgeme oranı (ρ), hanehalkının cari ve gelecekeki ükeim düzeylerini ayarlayan bir parameredir. 2 Ayrını için R.J. Caballero, Consumpion Puzzles and Precauionary Savings Journal of Moneary Economics, 1990, 25, Bu çerçevede Lagrange fonksiyonunun ayrınılarına Chiang, 1992; Burmeiser ve Dobell, 1970; Kamien ve Schwarz (1981) den bakılabilir.

3 3 ( ) c! f k() ρ σg = c σ (7) Eğer f ( k( )) = ρ+ σ g ise, ükeim zaman içinde değişmeden kalacakır. Bu durum ekonominin durağan durum ekin işgücü başına sermaye sokuna (k*) ulaşıldığını gösermekedir. Ekonomi bu düzeyin gerisinde bir ekin işgücü başına sermaye sokuna sahipse (k<k*), ükeim durağan durum denge nokasına kadar arışını sürdürecekir. Tükeim ve sermaye arasındaki bu dinamik süreç, Şekil 1 ile görselleşirilmişir. Oklar, c nin olası hareke yönünü gösermekedir. k<k* ise c armaka, k>k* ise azalmakadır. Solow büyüme modelinde olduğu gibi k!, fiili yaırım ile gerekli yaırım arasındaki farka eşiir. ( ) k! () = f k () c () ( n+ gk ) () (8) Burada f(k())-c(), fiili yaırımları; (n+g)k() gerekli yaırımları gösermekedir (sermayenin aşınma-yıpranmaya uğramadığı varsayılmışır). Veri bir k düzeyinde, k! = 0, c () = f( k() ) ( n+ gk ) () fonksiyonu ile anımlanacakır. Bu fonksiyonu sağlayan üm k değerlerinin geomerik yeri, ekonominin durağan durum ekin işgücü başına sermaye donanımını verecekir. Şekil 1 de bu, kuadraik davranışa sahip eğriyle göserilmişir. Ekonomi durağan durum değerindeyken ulaşılan en yüksek ükeim düzeyi (alın ilke) nokasında eğri bir dönüm yapmakadır. Tükeim bu eğrinin üzerinde kalırsa, k düşmeye; karşı durumda armaya başlar. Oklar bu hareke yönlerini gösermekedir. E nokasında hem ükeim hem de sermaye durağan durum değerlerindedir. Bu nokada sisem hiç bir hareke gösermez. Şekil 1. Temel Neoklasik Büyüme Modelinde Ekin İşgücü Başına Tükeim ve Sermayenin Dinamiği c!c = 0!! E " "!k = 0 " k* k E nokası, alın ilkenin sağlandığı nokanın alında yer almakadır. Yani, E nokasında f ( k ) = ρ+ σ g ve alın ilke nokasında f ( kai ) = n+ g olduğundan, n+ g < ρ + σ g dir. Bu sonuç, (1) eşiliğindeki sınırlamadan gelmekedir ve yaşam boyu faydanın ıraksak olamayacağını ifade emekedir. Temel neoklasik büyüme modelinde ekonomi, E nokasındaki durağan durum dengeli gelişme çizgisine yerleşiken sonra, ekin işgücü başına ulusal gelir (y), sermaye (k), ükeim (c) ve dolayısıyla asarruf oranı ((yc)/y) sabiir. Bu değişkenlerin oplam büyüklükleri ise, (n+g) oranında büyümekedirler. İşgücü başına (ekin işgücü başına değil) değişim oranı da, g dir. Solow büyüme modeli ile Ramsey-Cass-Koopmans (RCK) ipi büyüme modelinde durağan durum dengeli büyüme süreci arasındaki emel farklılık, RCK de alın ilkenin sağlandığı düzeyin üzerindeki sermaye soklarında ekonominin dengeli büyüme sürecini sağlayamamasıdır. Solow büyüme modelinde asarruf oranı yeerince yüksekse, her zaman için daha yükseke ükeim olanağı sağlayan dengeli gelişme sürecine ulaşmak olasıdır. Karşı olarak RCK modelinde asarruflar içselleşirildiğinden (dönemlerarası fayda fonksiyonuna ilişkilendirildiğinden), her zaman daha yükseke yer alan bir ükeim düzeyine ulaşılamamakadır. Eğer hanehalkı daha yükseke ükeimi ercih ediyorlarsa, ulaşılan büyüme dengeli gelişme sürecinde olmayacakır. Kamu harcamalarının ekileri basi bir çerçevede hanehalkının fayda fonksiyonunu ekilemediği, denk büçe poliikası alında ve eş düzeyde göürü vergilerle karşılandığı varsayımları alında şekillendirilebilir. Ekonomideki oplam sermaye birikimi ((8) eşiliği), kamu harcamaları da dikkae alınarak yeniden yazılırsa;

4 ( ) k! () = f k () c () G () ( n+ gk ) () (9) Buna göre, ekin işgücü başına kamu harcamalarında (G()) arış,! k = 0 eğrisini aşağıya doğru kaydırır. Ekonomideki ekin işgücü başına sermaye soku sabiken kamu harcamaları arırılıyorsa, özel kesim daha az yaırım malları almak zorunda kalacakır. Ancak kamu harcamalarının geçici ya da süreğen nielike olması, sonucu farklılaşırır. Süreğen nielikeki kamu harcaması değişimleri, hanehalkının yaşamboyu gelirlerini azalarak, ükeimin aniden aşağıya çekilmesine neden olur. Sermaye soku ve faiz oranı bu değişimden ekilenmez. Bu, Şekil 2 ile göserilmişir. Hanehalkı kamu harcamalarındaki değişimin geçici olacağı beklenisindeyse, ükeim ani bir şekilde kamu harcaması arışı kadar olmaz, edrici biçimde kamu harcamalarındaki azalmayı izleyen bir azalma süreci göserir. Faiz oranlarındaki arış, ükeimi azalıp sermaye birikimini arırıken, ilerleyen dönemde buna benzer bir harekele edrici azalmayı izler. Bir süre sonra, hem ükeim düzeyi hem de faiz oranı, ekonominin dengeli büyüme oranıyla birlike başlangıçaki değerlerine dönerler. Şekil 2. Temel Neoklasik Büyüme Modelinde Kamu Harcamalarının Ekileri c!c = 0 4 E!k = 0 E' k 0 k NBM deki vergileme sonrası ekileri inceleyebilmek için ABD ekonomisine özgün değerleri ve koşulları almakadır. Buna göre seçilen paramereler şöyledir: β=3.2 (indirgeme oranı β, vergi sonrası faiz oranı olarak alınmışır); θ=1 (fayda fonksiyonu logarimik alınmışır); A=1 (normalleşirme); α=2/3 (işgücünün oplam üreimdeki payı); δ=0.1 (fiziksel sermayenin yıpranma oranı); γ X =1.02 (eknolojik gelişme oranı); N=0.2 (hanehalkının oplam zamanlarından çalışmaya ayırdığı kısım). Vergi oranı beklenmedik şekilde, (üreim/gelir vergisi biçiminde ve üm sekörlerde eş düzeyde) %20 den %30 a çıkarılmış olsun. Hüküme harcamalarının yol açacağı ekilerle, vergi gelirlerinin ekilerini birbirinden ayırmak için, vergi gelirlerinin göürü olarak ransfer harcamalarında kullanıldığı varsayılmakadır. NBM de vergi uygulaması, ekonominin gelişme (durağan durum düzeyini) kaydırır, faka gelişme eğilimine bir ekide bulunmaz. Hipoeik bir ekonomi için kurgulanmış olan bu örneke vergi oranının %20 den %30 a çıkması sonucunda başlangıçaki durağan duruma göre sermaye soku %18.2 ve ükeim %3.6 oranında azalmakadır. Geçiş sürecinde başlangıç ükeim düzeyi vergi oranındaki arışa, yükselerek epki verir. Şekil 3, emel neoklasik büyüme modelinde yukarıdaki örnek verilere dayalı olarak vergilemenin ekilerini gösermekedir. Şekil 3. Temel Neoklasik Büyüme Modelinde Vergilemenin Ekileri Logarimik Tükeim Logarimik Sermaye Soku

5 2. Yeni İçsel Büyüme Modellerinde Kamu Harcamaları ve Vergilemenin Uzun Dönemli Büyüme Sürecine Ekileri Yeni içsel büyüme modelleri (İBM), ölçeğe göre aran geiri, dışsallıklar, AR-GE faaliyeleri gibi nedenlerle, ekonominin uzun dönemde büyüme ekisine sahip olabileceğini, bu doğruluda ikisa poliikalarının, uzun dönemli büyüme ekisi yaraan bu nedenleri eşvik edecek ikisa poliikalarının ekinleşebileceğini belirmekedir. Ayrıca ikisa poliikaları, ekonominin Pareo opimalieden uzaklaşmasını da oradan kaldırarak, rekabeçi kaynak ahsisaının yeniden kurulabileceğini vurgulamakadır (Grossman ve Helpman, 1991; Rebelo, 1991; Romer, 1986 ve 1990). İBM, üç emel maliye poliikasını uzun dönemli büyümeye ekileri bağlamında arışmışır: Vergi poliikası, kamu harcamaları poliikası ve sübvansiyon poliikası. Biz bu çalışmada yeni içsel büyüme modellerinin kamu harcamaları ve vergileme konusundaki görüşlerini incelemeke ve Türkiye ekonomisi verileriyle sınamalara abi umakayız. Rebelo ya (1991) göre, fiziksel ve beşeri sermaye birikimini ekileyen ikisa poliikaları (özellikle vergileme), ülkelerarası gelir farklılıklarının ve uzun dönemli büyüme sürecinin önemli bir nedenidir. Bu bağlamda küçük boyulu açık ekonomilerde ikisa poliikalarının ekileri, kalkınma uzaklarına ya da kalkınma mucizelerine yol açabilmekedir. Vergilemenin ekonomik gönenç üzerinde de ekileri vardır. Temel içsel büyüme modellerinde gelir vergisi oranlarındaki %10 luk bir arışın ekisi, neoklasik büyüme modeline göre kırk ka daha güçlü olabilmekedir. T.W. Schulz a (1961) göre bazı ikisa poliikası kararları hem fiziksel hem de beşeri sermaye birikimini caydırıcı bir rol oynayarak büyüme üzerinde ekiler yaraır. Yeni büyüme modellerinin yaklaşımları bir ölçüde bu eze dayanmakadır. Yani vergi oranlarındaki değişimler ekonomik karar birimlerinin fiziksel ve beşeri sermaye birikim kararlarını ekileyerek, uzun dönem büyüme oranını önemli ölçüde değişirebilmekedir. Sermaye harekeliliğinin yüksek olduğu küçük ölçekli açık ekonomilerde, ikisadi poliikaların ekileri daha da güçlenmekedir (King ve Rebelo, 1990; Fischer, 1990). Rebelo ya (1991) göre ekonomilerin farklı büyüme hızlarına sahip olmaları, önemli ölçüde ikisa poliikalarının bir sonucudur. Bu ürden modellerde, örneğin gelir vergisi gibi ikisa poliikaları, fiziksel sermaye yaırımlarının geiri oranını azalarak sermaye birikim oranını düşürür ve bu nedenle büyüme oranı azalır. Rebelo vergilemenin büyüme oranlarının farklılaşmasındaki önemi, konunun NBM de yeerince işlenmemiş olmasını da sapayarak vurgulamakadır. NBM de ikisa poliikaları, ekonomiler durağan durum dengelerinden uzak olduklarından ekisini gösermeke, durağan duruma geçildiken sonra büyüme ekileri oradan kalkmakadır. 2.1.Temel İçsel Büyüme Modelinde Vergi Poliikasının Uzun Dönemli Büyüme Oranına Ekileri Ak ipi içsel büyüme modellerinde emel yaklaşım, ekonomik büyüme sürecinin iki olgusuna dayandırılmakadır. Birincisi, ekonomilerin gelirlerinin büyüme oranları, önemli ikisadi poliika müdahaleleri olmadan bir rend gösermezler. İkincisi de, reel faiz oranı uzun dönemli rende sahip değildir. Bu iki olgu daha çok durağan durum büyüme modelleriyle uyuşmakadır. Bu nedenle, ercih fonksiyonları da, sabi uzun dönem faiz oranı olgusuna denk gelebilecek sabi ükeim çizgisini sağlayan Ramsey ipi fayda fonksiyonlarına dayandırılmışır. Bu çerçevede, Ak ipi modellerin genel çaısını Uzawa (1965) ve Lucas (1988) oluşurmakadır. Ekonomide yeniden üreilebilen (ya da zaman içinde birikirilebilmesi olanaklı) üreim girdileri (fiziksel ve beşeri sermaye) ile yeniden üreilemeyen ve mikarı sabi girdiler (oprak) varsayılmaka; iki sekörlü üreim yapılmakadır. Sermaye sekörü, oplam sermeye sokunun (1-φ ) kadarını kullanarak, doğrusal üreim eknolojisi alında yaırım malları üremekedir: I = AZ( 1 φ ). Burada I, yaırım mallarını; Z değişik iplerde fiziksel ve beşeri sermaye mallarının büünleşik biçimini gösermekedir. Sermaye, δ oranında aşınmakadır. Diğer sekör ükeim malları (C ) üreen sekördür ve ekonomide ara kalan sermayeyi ve yeniden üreilemeyen girdileri (T) α 1 α kullanmakadır: C = B( φ Z ) T. Bu eknolojilere göre ükeim ve sermaye farklı ancak sabi bir oranda büyüme göserir. Sermaye ise ekonomide hiç ükeimin yapılmadığı (A-δ) uç noka ile, üm gelirin ükeildiği sıfır birikim (-δ) arasında bir büyüme oranına sahipir. Tükeimin büyüme oranı ise, sermaye büyüme oranına oranılıdır: gc =α gz. Diğer yandan hanehalkı, dönemlerarası oplam faydalarını maksimize emek amacındadır. İndirgenmiş ercih fonksiyonu, RCK modelinde olduğu gibi, dönemlerarası sabi ikame esnekliklidir. U 1 σ = 0 ρ C e d (10) 1 σ Bu ercih fonksiyonu, ükeimin büyüme oranının yalnızca faiz oranının bir fonksiyonu olduğunu gösermekedir: gc = ( r ρ)/ σ. Durağan durum sürecinde faiz oranı sabi olduğundan, ükeim oranı da durağan durum dengesinde sabi ve opimal bir oranda gelişme göserecekir. Ekonomide sabi geiri ve am rekabe piyasası varsayımları, Pareo opimalienin gerçekleşmesini sağlar. Hanehalkı gelirlerini, sahip oldukları üreim fakörlerini (Z,T) firmalara kiralamakla elde emekedir. 5

6 Piyasa faiz oranı, sekörlerin marjinal verimliliklerine göre şekillenmekedir. Sermaye malı üreen sekörde kullanılan sermayenin marjinal ürekenliği sabiir ve A-δ z ye eşiir. Sermaye piyasasında dengenin kurulabilmesi için, r z =A-δ z olmalıdır. Benzer şekilde ükeime dönük borçlanmanın faiz oranı da, sermaye birikim oranının bir fonksiyonudur: rc = rz + ( α 1 ) gz. Faydasını bu veri faiz oranı alında maksimize eden ükeici için gelirin ve ükeimin büyüme oranları durağan durumda birbirine eşiir. A δ z ρ g y = g c = αg z = α (11) 1 α(1 σ ) Ekonomi durağan durum dengesinde büyürken, üç özelliken söz edilebilir. Birincisi, durağan durum dengesinden durağan duruma geçiş sürecinde bir dinamik oluşum yokur. Ekonomi sürekli g y oranında büyüme gösermekedir. Yani düzey ekisi yaşanmaka, ancak büyüme ekisi görülmemekedir. İkincisi, ükeim malı üreim fonksiyonundaki B kasayısı ve T girdisi, büyümeyi açıklayan değişkenler değildirler. Yani bu değişkenler ükeim düzeyini ve gelir düzeyini belirlemeke, ancak büyüme sürecine hiç bir ekide bulunmamakadırlar. Farklı doğal kaynak donanımına sahip ekonomilerde gelir farklılıklarının oluşması, bu değişkenlerce açıklanabilmekedir. Üçüncüsü, C ve I farklı oranlarda büyüseler de, göreli fiyaları, ulusal gelirdeki payları sabi kalacağından dolayı değişmeyecekir. Tercih ve üreim fonksiyonlarındaki paramerelerin büyüklükleri de, ekonominin büyüme oranını şöyle ekilemekedir: Sermayenin ne marjinal verimliliği (A-δ z ) ne kadar büyük olursa, büyüme oranı o kadar büyük olur; dönemlerarası ikame esnekliği (1/σ) ne kadar büyük olursa, büyüme oranı o kadar büyük olur; öznel indirgeme oranı ne kadar küçük olursa, büyüme oranı o kadar büyük olur. (11) eşiliğine göre, ekonominin uzun dönemli büyüme sürecinin sürekliliği ve gelişme yönü, (A-δ z -ρ) nun negaif ya da poziif olmasına bağlıdır. Yeni içsel büyüme modelinde iki ip vergilemenin ekilerine bakmakayız (Rebelo, 1991). Bunlar ükeim üzerinden alınan τ c oranındaki vergi ve yaırım üzerinden alınan τ i oranında vergidir. Kamu harcamaları, denk büçe ilkesine göre bu vergilerle karşılanmakadır: T = τcc + τ ipi. Vergi sonrası firmalar için denge şöyle yazılabilir: ( 1+ τ )( 1+ r ) = A + ( 1 δ ) + τ ( 1 δ ) (12) i z z i z Eşiliğin sol yanı, bir birim sermaye malı yaırımı yapmanın alernaif maliyeini; sağ yanı da, bu yaırımdan sağlanacak ne geiriyi gösermekedir. Yaırım vergisi sonrasında ekonominin büyüme oranı; 6 g y = max α [ A /( 1 i) ] + τ δz ρ αδ z 1 α( 1 σ) (13) (13) eşiliğine göre, yaırım vergisi oranındaki arışlar büyüme oranını, A daki azalışlarla aynı biçimde ekilemekedir. Vergi oranı ne kadar yükselirse, büyüme oranı da o kadar azalacakır. Buna karşın ükeim vergisi oranındaki düzenli değişiklikler, B nin yaraığı ekiye benzer ekiler yaraacakır. Yani büyüme oranı ekilenmemeke, yalnızca ükeim düzeyi değişmekedir. Tükeimin yalnızca bugünkü düzeyi değil, dönemlerarası düzeyleri de bundan ekilenmekedir. Yani eki, göürü vergilemenin yol açığı ekiyle aynıdır. Buna göre yeni içsel büyüme modelinde ükeim ve yaırımlar üzerine uygulanan vergilere eş oranda bir vergi (ne olmayan) gelir üzerine uygulanıyorsa, vergi oranındaki arışlar bu ekonominin büyüme oranını azalır. Şekil 4. Temel İçsel Büyüme Modelinde Vergilemenin Ekileri Logarimik Tükeim Logarimik Sermaye Soku İçsel büyüme modellerinde gönenç ekileri, geleneksel büyüme modellerine göre daha güçlüdür. %20 vergi oranında ekonominin durağan durum ükeim çizgisi { C } = 0 ile; beklenmeyen vergi oranı değişikliği

7 7 sonrası ükeim çizgisi de { C } = 0 ile göserilsin. Vergi oranı arışı sonrası gönenç durumu: U({ C( 1 φ )} = 0) = U({ C } = 0). C sabi bir oranda büyüdüğünden dolayı φ, bireyin farksız olduğu iki duruma göre belirlenmekedir: Birincisi, vergi oranındaki arış; diğeri de vergi oranının başlangıç seviyesinde kalması, faka ükeim düzeyinin her dönem 100xφ kadar azalması. King ve Rebelo nun (1990) kurguladığı NBM de vergi oranının %20 den %30 a çıkarılması, durağan durum sermaye düzeyini %18.2 ve ükeim düzeyini %3.6 azalacak ekiler yaramakadır. Ancak King ve Rebelo ya göre vergime sonrası oluşabilecek gönenç kayıpları, ükeimdeki süreğen düşmelerin yol açacağı gönenç kayıplarına göre daha azdır (age, s.s145). Tek sekörlü İBM de geçiş süreci dinamikleri olmadığından, vergi oranındaki süreğen bir arış, ükeimin düzeyini hemen kaydıracak ve bunun sonucunda da ükeimin büyüme oranı süreğen olarak kayacakır. Örneğin birim ikame esnekliği alında %10 luk vergi oranı değişimi sonucunda büyüme oranı %1.63 azalmaka ükeim %36.2 armakadır. Temel Neoklasik Büyüme Modeli ile karşılaşırıldığında, bu modelde vergilemenin yol açığı büyüme ve gönenç ekileri daha olumsuzdur. Bu farklılık, uzun dönemli büyümenin emel neoklasik büyüme modelinde ekilenmediğini, doğrusal eknolojik anımlama kullanan modellerde ise ekilendiğini gösermekedir (age, s.s146). Modelde indirgeme kasayısının (β) büyüklüğü de, vergi oranı değişimi karşısında modelin davranışını ekilemekedir. King ve Rebelo nun ek sekörlü modelinde β, olarak alınmışır. Bu değer gerçeke çok yüksek uulmuşur. Bu durumda vergi oranı arışı hanehalkının yaşam boyu fayda davranışını önemli ölçüde ekileyerek, sermaye birikimini ve dolayısıyla ekonomik büyüme oranını azalıcı ekilere yol açmakadır. Eğer modelde vergiler dikkae alınmazsa, büyüme oranı %2 dir ve gönenç ekisi %16.3 dür. β değeri dır. emel neoklasik büyüme modelinde olduğu gibi, vergilemenin gönenç ekisi, ükeimde dönemlerarası ikame ekisine bağlıdır. σ=2 alınırsa, büyüme üzerindeki eki %-0.82 ve gönenç ekisi %63 dür. σ=1/2 alındığında da, büyüme ekisi %-3.2 ve gönenç ekisi %69 dur. Vergileme iki sekör üzerine yapıldığında, sonuçlar büyük ölçüde ek sekörlü İBM ile aynı olmakadır. Hanehalkının ikame eme iseği yüksek olursa (bu, σ değerinin küçülmesi anlamına gelir), büyüme ve gönenç ekileri armakadır. σ=1/2 için büyüme oranı %2.97 azalmaka, σ=2 için de %0.77 olmakadır. Yeni içsel büyüme modellerinin incelenmesinden emel üç sonuca ulaşılmakadır: Birincisi, ikisadi poliikalar, kapalı ekonomilerde oralama büyüme oranının önemli ölçülerde ekilemekedir. Bu ekileme süreci, hanehalkının fiziksel ve beşeri sermaye davranışını ekileyerek gelişmekedir. Açık ve kapalı ekonomilerin her ikisinde de vergi oranlarındaki göreli küçük değişimler, uzun dönemli durgunluklara ve haa gerilemelere yol açabilmekedir. İkincisi, vergilemenin ekileri daha çok, beşeri sermaye üreim eknolojisine bağlıdır. Ancak King ve Rebelo ya (1990) göre beşeri sermaye üreimi konusunda yeerince açık bilgilerin olmaması, bu konuda ne ezler üreilmesini engellemekedir. Üçüncüsü, ikisadi poliikaların büyüme oranı ve gönenç üzerine ekileri ek sekörlü ya da iki sekörlü İBM de, Temel Neoklasik Büyüme Modeli ne göre daha yüksekir İçsel Büyüme Modelinde Kamu Harcamalarının Rolü Kamu harcamalarının uzun dönemli büyüme sürecine ekilerini özellikle Barro (1990) vurgulamakadır. Barro, oplumsal geiriyle özel geiri arasındaki farklılaşmayı ele alan büyüme modelleri bağlamında, vergilerle finanse edilen kamu harcamalarının, üreim ve fayda fonksiyonlarına yapacağı ekileri incelemekedir. Hanehalkının fayda fonksiyonu, sınırsız zaman boyuuna sahipir: U = 0 1 σ c 1 e 1 σ ρ d (14) Hanehalkı fiziksel sermaye, beşeri sermaye ya da menkul değer sahibidir ve büçe kısıdı, bu varlıkların zaman içindeki değişimini belirlemekedir. r = A / η (15) Burada a, üm varlıkların oplamını; r, bu varlıkların reel geirisini gösermekedir. Büçe kısıdına bağlı olarak faydanın maksimize edilebilmesi için birinci sıra koşul şöyle olacakır: γ c c! 1 = = ( r ρ) c σ (16) ya da r = ρ+ σγ c

8 8 θ, zamanlararası ikame esnekliğini gösermekedir. θ değeri ne kadar yüksek olursa, hanehalkının bugünkü ükeimden vazgeçmesini (ya da asarruf emesini) sağlayabilecek faiz oranı da o ölçüde yükselmelidir. Ekonominin üreim kısmı, içsel eknolojiye göre çalışmakadır. y = Ak (17) Üreiciler açısından denge, gelir akımlarının ne bugünkü değerini maksimize eden bir üreim düzeyidir. NeGeiri = 0 { Ak η i exp 0 r( s) ds }d (18) ( ) [ ] Burada η, ükeim malları cinsinden sermayenin sabi maliyei; i, yaırımı gösermekedir. Birinci sıra opimizasyon koşuluna göre; r = A/ η (19) A / η, yaırımın ükeim malları cinsinden sabi geirisini gösermekedir. Bu modelde oplumsal geiri ile özel geiri eş kabul edilmişir. Hanehalkları ve üreiciler için denge koşulları bir araya geirilerek, ekonomideki birey başına dengeli ükeim büyüme oranı belirlenir: A / η [( A ) ] γ = / η ρ / σ (20) c Hüküme üm ekonomik karar birimlerine karşılığı olmaksızın çeşili hizmeleri (g mikarında) üreerek vermekedir. Bu hizmelerin bedava kullanımından kaynaklanan alep ıkanıklarının ve dışsallıkların olmadığı varsayılmışır. Bu durumda özel sekördeki firmaların üreimi k ve g birlike dikkae alındıklarında ölçeğe göre azalan değil, sabi ya da azalan geirilidir. Kamusal mal ya da hizmelerin ücresiz sağlandığı varsayımı alında özel sekördeki nihai mal üreim fonksiyonu yeniden düzenlenirse; g y = Φ( k, g) = kφ ya da Cobb-Douglas formunda k y k α = A g k (21) g, hüküme arafından saın alınan mal ve hizmelerin kişi başına değeridir. Kamu harcamaları, gelir üzerinden alınan düz oranlı vergilerle karşılanmakadır ve hüküme arafından denk büçe poliikası yürüülmekedir. g g = T = τy = τkφ (22) k Kamu harcamalarını dikkae alan durumda, nihai üreim sürecinde sermayenin marjinal verimliliği; y k g g g = η = k y Φ 1 Φ Φ ( 1 ) (23) k Burada η, y nin g ye göre esnekliğidir. (5.2.10) eşiliğine göre, özel sekör üreici firmaların sermaye ve üreimlerindeki değişimler karşısında, kamu hizmeleri mikarında bir değişme oluşmamakadır. Vergileme de dikkae alındığında, (5.2.3) eşiliğiyle belirlenen bireylerin dinamik opimal ükeim-asarruf davranışı şu biçime dönüşecekir. γ = c! = 1 σ τ g η ρ ( 1 ) Φ ( 1 ) (24) c k τ ve g/y sabi kaldıkça (yani g ve T, y ile aynı oranda büyüdükçe), g/k, η ve ükeim değişim oranı da (γ) sabi kalacakır. Buna göre vergilemenin ve kamu harcamalarının yer aldığı modelle, hükümein yer almadığı Ak ipi model arasında sonuçları iibariyle bir farklılık yokur. Tükeim c(0) gibi bir düzeyden başlayarak, γ oranında büyür; kişi başına sermaye ve üreim de benzer şekilde k(0) ve y(0) düzeylerinden başlarlar ve γ oranında büyürler. Yani ekonomi bir durağan durumdan diğerine hareke ememeke, sürekli olarak γ oranında büyümenin olduğu durağan durum büyümeyi korumakadır. Başlangıç dönemindeki kişi başına ükeim harcamaları şöyle belirlenmekedir.

9 9 g c( 0) = k( 0) ( 1 τ) Φ γ k (25) Hükümein harcamalarının GSYİH deki payı ve vergi oranının büyüklüğü, durağan durum büyüme oranı üzerinde iki eki yaraır. τ daki bir arış γ yi azalır, buna karşılık g/y deki arış y/ k yi arırır ya da büyüme oranını yükselir. Hükümein ekonomi içindeki ekinliği göreli anlamda küçükse ikincisi, büyükse birincisi baskın konumda olur. Bunu Cobb-Douglas fonksiyonunda görebiliriz. Cobb-Douglas ipi fonksiyonda kamu harcamaları ile GSYİH arasındaki esneklik (η), α ya eşiir. Bu dikkae alınarak kamu harcamalarının GSYİH deki payı değişirildiğinde durağan durum büyüme oranı üzerinde eki şöyle belirlenecekir; dγ 1 g = Φ ( Φ 1) (26) d( g/ y) σ k Bu dinamiğe göre g/y deki arışlar karşısında büyüme oranının arabilmesi için, g/k küçük bir değer almalıdır (bu nedenle Φ > 1 olmakadır). Cobb-Douglas üreim fonksiyonunda, Φ = 1 dir. Bunu izleyerek, ( g/ y ) Φ = α = η ve α = g/ y = τ yazabiliriz. Bir başka ifadeyle, büyüme oranının maksimize edilebilmesi için, kamu harcamalarının GSYİH deki payı, kamusal hizmelerin üreim girdisi olarak am rekabe piyasası varsayımı alında sunulduğu orana (sunulan kamusal hizmeler/gsyih) eşilenmelidir. Şekil 5 hükümein ekonomideki harcama-vergi oplama ekinlikleri ile büyüme oranı arasındaki ilişkiyi görselleşirmekedir (age, s.s110). Şekil 5 deki kesiksiz eğri, Cobb-Douglas üreim fonksiyonuna göre büyüme oranı ile harcama ve vergi oranı (τ=g/y) arasındaki ilişkiyi gösermekedir. Ekonominin belirli bir verimlilik düzeyine kadar yapılan harcamalar (eş düzeyde vergiyle finanse edilmeke), büyüme oranını arırmakadır. Büyüme oranındaki değişimin poziif olmasını sağlayan koşul, A 1 /( 1 α) 1 2 α/( 1 α) ( α) α > ρ dur. Üreim fonksiyonu Cobb-Douglas biçiminde değilse, (24) eşiliğindeki g/k ile η bağımlılığı nedeniyle sonuçlar değişir. Maksimum büyüme oranını sağlayan koşullar, g ile k arasındaki ikame esnekliği cinsinden anımlanabilmekedir. Büyüme oranının maksimuma ulaşığı nokada kamu hizmelerinin marjinal ürünü ( Φ ), ikame esnekliği değerinin birden büyük ya da küçük olmasına göre birim değerin alında ya da üsünde olacakır. Şekil 5. Ak Tipi Modelde Kamu Harcamaları Vergileme ve Büyüme İlişkisi Büyüme Oranları ( γ, γ, γ ) p L γ γ p γ L α=0.25 g/y Ekonominin asarruf oranı şöyle anımlanmakadır. k! k! s = = y k k y γ = Φ( g / k) (27) Denk büçe varsayımı alında kamu harcamaları ile asarruf oranı arasındaki bu ilişki, Şekil 6 ile görselleşirilmişir. Kesiksiz eğri, bu ilişkiyi Cobb-Douglas ipi fonksiyonla anımlamakadır. g/y azalırken k/y de azaldığından, asarruf oranının maksimum düzeyi, büyüme oranına göre daha düşük kamu harcamaları düzeyinde gerçekleşmekedir. Yani ekonominin üreim yapısı Cobb-Douglas üreim fonksiyonuna uyuyorsa, τ = g/ y < α durumunda maksimum asarruf oranına ulaşılmış olacakır. Bu durumda hükümein asarruf oranını ya da büyüme oranını maksimum kılmak için herhangi bir nedeni yokur. Ekonomi durağan durum dengesinde bulunduğundan, oplumsal faydayı daha çok ön planda uan bir hüküme programı açısından hanehalkının fayda düzeyini opimal hale geirmek daha uygun bir poliikadır. Durağan durumda sabi bir büyüme oranı (γ) süregeldiğinden, oplam fayda yeniden şöyle yazılabilir ((14) eşiliğinin enegrali alınmakadır).

10 10 Şekil 6. Kamu Tükeim Hizmeleri Harcamaları ve Opimal Büyüme Oranı Büyüme Oranları γ, γ h γ γ h α(1-τ h )=0.25 α=0.25 g/y U = 1 σ [ c( 0) ] [ ] ( 1 σ) ρ γ( 1 σ) (28) c(0) ve γ, (26) ve (27) eşiliklerinden belirlenmekedir. Dolayısıyla bu eşilikler, oplumsal faydayı maksimize eden kamu harcamaları/gsyih oranını belirlemek için kullanılabilir. k( 0) c( 0) = [ + ( + 1) ] 1 η ρ γ σ α (29) Bu eşilik, (20) deki yerine yazılarak fayda ile durağan durum büyüme oranı arasındaki ilişki kurulmuş olur. 1 σ 1 σ k( 0) ρ+ γ( η+ σ 1 U = 1 η ( 1 σ) [ ρ γ( 1 σ) ] (30) Eğer η sıfırla bir arasında herhangi bir sabise, oplam fayda sonlu olmak koşuluyla üm σ>0 değerlerinde γ nin faydaya ekisi poziifir. Bu anlamda faydanın maksimize edilmesi ile büyüme oranının maksimize edilmesi aynı davranışı belirlemekedir (Barro, 1990, ss.s111-s112). Yeni içsel büyüme modellerinde dışsallıklar çeşili nedenlerden kaynaklanacak şekilde yer almakadır 4. Dışsallıkların varlığı nedeniyle ekonomi Pareo opimal kaynak dağılımını gerçekleşiremez ve büyüme oranı da Pareo opimal değildir. Bu durumda hüküme GSYİH içindeki payı sabi olarak korunan bir kamu harcama poliikası uygular ve hanehalklarının ükeim düzeyinin de GSYİH nin bir sabi oranında kalmasını sağlamaya çalışır. Yani bir ikinci en iyi arayışında olur. Bu şekilde oluşurulmaya çalışılan ikinci en iyi büyüme oranı şöyle olmakadır. γ p c! 1 g g = = 1 Φ ρ (31) c σ y k Burada [ 1 ( g/ y)] Φ ( g/ k), sermayenin marjinal oplumsal geirisini anımlamakadır. Kamu harcamaları oranındaki değişimin büyüme oranına ekisi, diferansiyel alınarak belirlenir. dγ p Φ( g/ k)( Φ 1) = d( g/ y) σ( 1 η) (32) Bu diferansiyelden şu sonuç çıkmakadır: 0<η<1 olduğundan, üreim fonksiyonunun hangi ipe olduğuna bakılmaksızın Φ'=1 koşulu maksimum büyüme oranını gerçekleşirir. Yani ikinci en iyinin arandığı durumda, kamu harcamalarının maksimum ekinlike çalışması ikisa poliikası koyanlar ve uygulayanlar arafından sağlanmalıdır. Birinci en iyinin arandığı (24) eşiliğindeki sermayenin marjinal özel geirisi (( 1 τ) Φ( g/ k )( 1 η) ) ile (31) eşiliğindeki sermayenin oplumsal geirisi arasındaki ek fark, (1-η) erimidir. Bu nedenle üm kamu harcamaları düzeylerinde γ < γ p dir. Kamu harcamalarını finanse emek için alınan gelir 4 Örneğin Romer, 1986 da yaparak-öğrenme bir poziif dışsallık yaymakadır.

11 vergisi, ükeim ve asarruf düzeylerini düşürerek, büyüme oranının zayıflamasına yol açar. Şekil 6 da ikinci en iyinin arandığı durumda kamu harcamalarının GSYİH deki oranının değişimi ile büyüme oranı arasındaki ilişki göserilmişir. γ ile γ p arasındaki ek fark (1-η) erimi olduğundan, γ ile g/y arasındaki grafiksel davranış, γ p nin davranışlarıyla aynıdır. Bu nedenle her iki eğri de Φ'=1 ve g/y=α nokalarında maksimum değerlerine ulaşmakadır. Kamu harcamalarının finanse edilmesinde gelir vergisine almaşık olarak göürü vergi uygulaması düşünülebilir (örneğin ükeim üzerinden alınan vergi). Ancak bu durumda analizden işgücü arzı-boş zaman seçimi çıkarılmakadır. Bir göürü vergi uygulamasında sermayenin özel marjinal geirisi ( 1 τ)( y/ k ) değil, yalnızca ( y/ k ) olacakır. Bu durumda opimal büyüme oranı; γ L 11 c! 1 g = = Φ ( 1 η) ρ (33) c σ k Bu eşiliğe göre γ L, g/y nin monoonik aran bir fonksiyonudur. Çünkü kamu harcamalarının ulusal gelirdeki oranı yükseldikçe, sermayenin marjinal verimliliği armakadır. Hüküme arafından uygulanacak bir göürü vergi karşısında hızlanan büyüme oranı, hanehalklarının ükeim ve asarruf oranlarını arırıcı bir davranışa girmelerini sağlar. Gelir vergisinin uygulandığı durumda büyüme hızı ((31) eşiliği) ile göürü vergilemenin uygulandığı durumdaki büyüme hızı ((33) eşiliği) karşılaşırıldığında, opimal büyümenin yine kamu harcamaları ekinliğiyle ilgili olduğu görülmekedir. Eğer kamu harcamaları maksimum ekinlikeyse (yani Φ'=1), göürü vergi uygulamaları sonucunda da opimal büyüme oranı gerçekleşirilebilecekir. Kamu harcamalarının ulusal gelir içinde aşırı bir orana ulaşması nedeniyle oluşabilecek ekinlik kayıpları (Φ'<1), ekonomiye negaif dışsallık verecekir. Bu durumda hanehalklarının daha çok asarruf yapma iseğinde olabilmesi için, yeni eşviklere gerek duyulacakır. Cobb-Douglas üreim fonksiyonu dikkae alındığında g/y>α olması, göürü vergi uygulamanın daha rasyonel bir poliika olacağı oraya çıkmakadır. Şekil 6 da gelir vergisi uygulaması alında denk büçeden sapmanın, γ L > γ p sonucuna yol açığı görülmekedir. Benzer şekilde kamu harcamalarındaki ekinliğin çok yükseldiği durumlarda (g/y<α), bu sonucun ersi bir sonuca ulaşılmakadır. Tablo 1. Kamu Harcamaları, Vergi Seçimi ve Opimal Büyüme Büçe Poliikası Kamu Harcamalarında Ekinlik Opimal Büyüme için Vergi Seçimi g/y = α Φ' = 1 Göürü vergileme gelir vergisine göre ercih edilmelidir. g/y > α Φ' < 1 Gelir vergisi uygulaması göürü vergiye ercih edilmelidir. g/y < α Φ' > 1 Göürü vergileme gelir vergisine göre ercih edilmelidir. Kaynak: Barro, 1990 dan yararlanılarak derlenmişir. Gelir vergisi oranlarındaki değişimler, veri bir g/y oranında büyüme oranı eğrilerinin yer değişirmesine yol açar. Örneğin τ düşürülürse, γ den, γ L ye doğru geçilir (Şekil 3 de kesiksiz eğriden kesikli eğriye doğru). Buna göre ekonomide asarruf oranı ve büyüme oranı arar. Buna benzer şekilde, firmaların ürünleri üzerindeki paen haklarının sağlanması, büyümeyi arırıcı ekiler yaraacakır. Kamu arafından yapılan bazı harcamalar doğrudan hanehalkının fayda fonksiyonunu ekiler. Hükümeler arafından hanehalkı başına yapılan ükeim hizmeleri harcaması h ile göserilirse, yeni biçimiyle fayda fonksiyonu şöyle anımlanacakır. uch (, ) = 1 β β 1 σ ( c h ) 1 σ 1 (34) Büçe kısıdı da şöyledir. T = ( τ + τ ) y (35) g h Burada τ g ve τ h sırasıyla ulusal gelirden alınan vergilerin üreken hizmeler için ve ükeim hizmeleri için harcanan kısmıdır. Hanehalkı veri kamu harcamaları ışığında, opimal büyüme oranını sağlayacak olan ükeimasarruf bileşimini belirlerler. Buna göre opimal büyüme oranı; γ h c! 1 g h g = = 1 Φ ( 1 η) ρ (36) c σ y y k

12 12 Cobb-Douglas üreim fonksiyonu kullanıldığında γ h yi maksimize eden g/y, α(1-τ h ) dir. Diğer bir ifadeyle hükümeler üreken hizme harcamaları dışındaki harcamalarını da gelir vergisi ile finanse eiklerinde, büyümeyi maksimize eden üreken kamu harcamalarının ulusal gelirdeki payı gerilemekedir. Kamu harcamalarının iki farklı nielike oluşu nedeniyle oplam faydanın maksimize edilmesi iki ane birinci sıra koşulu gerekirmekedir. Bunlar τ g =g/y ve τ h =h/y dir. Bu koşullar Cobb-Douglas üreim fonksiyonuyla büünleşirilirse, ek ip kamu harcamaları ile ulaşılan sonuç elde edilir: τ g =g/y=α. Yani ükeim hizmeleri harcamaları opimal seçildikçe, birinci yaklaşımdaki opimal büyüme oranını veren g/y oranı, bu yaklaşımda da sağlanmış olunacakır. Buna göre genel ölçü, Φ'=1 ve g/y=α olmakadır. α, kamusal hizmelerin özel hizmelere göre verimliliğini gösermekedir. Bu ölçü coğrafik farklılıklar, arımın ulusal gelirdeki payı, kenleşme oranı gibi değişkenler nedeniyle ülkeden ülkeye göre değişir. g/y ile γ arasındaki ilişkinin çok zayıf çıkmasının nedenini Barro, hükümelerin g/y nin γ üzerindeki marjinal ekisinin sıfıra yakın olduğu bir çerçevede kamu harcamalarını sürdürmesine bağlamakadır. Tükeim harcamaları dikkae alındığında eki fark edilir şekilde değişmekedir. 3. Kamu Harcamaları ve Vergi Poliikalarının Türkiye Ekonomisinin Uzun Dönemli Büyüme Dinamiğine Ekileri Yukarıda ayrınılı biçimde incelediğimiz kamu harcamaları ve vergileme poliikalarının uzun dönemli büyüme sürecine kalıcı ekiler yapığını öne süren yeni içsel büyüme modellerinin bu ezinin geçerliliğini sınamak amacıyla Türkiye ekonomisinin ikisadi ayrıma göre kamu harcamaları serilerini 5 ve oralama vergi oranlarını 6 kullandık. İkisadi ayrıma göre kamu harcamalarının ve vergilerin ulusal gelire oranları eke göserilmişir. Dinamik zaman serisi içinde kullanılan vekörel ooregresif modeller (VAR), açıklanan ve açıklayan değişkenlerin hem cari hem de geçmiş değerlerinin bir fonksiyonu olarak kullanılmakadır (Anders, 1994). Sims (1980) arafından ahmini yapılmış opimal VAR modelleri kullanılarak, içsel değişkenlerden birine gelebilecek %1 lik şokun, açıklanan değişken üzerindeki uzun dönemli ekileri incelenmişir. Bu eknik lieraürde eki-epki fonksiyonları (impulse response funcion) olarak adlandırılmışır. Biz bu çalışmada sınamayı yaparken yukarıda kısaca açıkladığımız ekonomerik eknikleri kullanmakayız. Öncelikle opimal VAR modelleri ahmin edilmiş ve ardından epki değerleri belirlenmişir. Uzun dönemli büyüme oranlarındaki değişimlerin ne ölçüde kamu harcamaları oranı ve vergi oranından kaynaklandığını belirlemek için de varyans ayrışırma ekniği kullanılmışır. Kullanılan serilerde (kişi başına GSMH büyüme oranı, kamu harcamalarının GSMH ye oranı ve vergi gelirlerinin GSMH ye oranı) birim kök sınamalarının sonuçları Tablo 2 a ve b panellerinde göserilmişir. Tablo 2a. Oralama Vergi Oranı Serilerinde Birim Kök Sınama Sonuçları c ve c c ve yok Birincil Fark Kişi Başına GSMH Büyüme Oranı * ( ) Toplam Vergi Gelirleri/ GSMH * ( ) Dolaysız Vergi Gel./ GSMH ** ( ) Dolaylı Vergi Gel./ GSMH * ( ) No: Sonuçlar, Oralama vergi oranı veri sei kullanılarak birim kök sınaması yoluyla elde edilmişir. İkinci süundaki değerler sabi ve rendi içeren Genişleilmiş Dickey-Fuller modeline göre elde edilmiş; üçüncü süundaki değerler, bu modelden rendin dışlanmasıyla elde edilmiş; dördüncü süundaki değerler sabisiz ve rendsiz modelden el edilmiş; beşinci süundaki değerler birinci fark alındıkan sonra elde edilmişir. Paranez içindeki ek yıldızlı değerler %5 güven sınırına göre; çif yıldızlı değerler de %1 güven sınırına göre Mac Kinnon değerlerini anımlamakadır. Alıncı süundaki opimal gecikme, oralama vergi oranı değişkeni ile büyüme oranı değişkeni arasında anımlanan VAR modelindeki opimal gecikme düzeyini gösermekedir ve Schwarz krierine (SIC) göre belirlenmişir. 5 Maliye Bakanlığı yayınları incelendiğinde, 1975 yılına kadar ikisadi ayırıma göre kamu harcamalarının yalnızca ödenek düzeyinde verildiği; bu arihen sonra harcama düzeyinde verildiği görülmekedir. Kullanmaka olduğumuz ekonomerik analiz dinamik zaman serisi olduğundan, paramere ahminlerinde opimalı yakalayabilmek için uzun zaman serisine gerek duyulmakadır. Bu nedenle ikisadi ayrıma göre kamu harcamaları serileri, ödenekler olarak alınmışır. Harcamalar ile ödeneklerin önemli ölçüde birbirinden sapma yapığı yıllarda ödeneklerin harcamaları yeerince emsil edemeyeceğini ve bu nedenle çalışmanın sonuçlarında belirli ölçülerde sapmaların oluşabileceğini söyleyebiliriz. 6 Kamu harcamaları serilerinin uzun dönemli büyüme oranı üzerindeki ekilerini belirlemek için kullanmaka olduğumuz dinamik zaman serisi yaklaşımını, vergi oranlarının uzun dönemli büyüme üzerindeki ekilerini belirlemek için de kullanmakayız. Bu nedenle vergi oranları serisini oralama yıllık zaman diliminde olacak şekilde seçmeye çalışık. Ancak vergi oranlarını uzun dönemde düzenli veren bir seri bulunmadığından, vergi oranlarının daha kaba bir yaklaşımı olan oralama vergi oranını (vergi gelirleri/gsmh) kullandık.

13 13 Tablo 2b. İkisadi Ayırıma Göre Kamu Harcamaları/GSMH Serilerinde Birim Kök Sınama Sonuçları c ve c c ve yok Birincil Fark Cari Harcamalar / GSMH ** ( ) Yaırım Harcamaları / GSMH ** ( ) Transfer Harcamaları / GSMH ** ( ) Toplam Harcamalar / GSMH ** ( ) No: Sonuçlar, ikisadi ayırıma göre kamu harcamaları veri sei kullanılarak birim kök sınaması yoluyla elde edilmişir. İkinci süundaki değerler sabi ve rendi içeren Genişleilmiş Dickey-Fuller modeline göre elde edilmiş; üçüncü süundaki değerler, bu modelden rendin dışlanmasıyla elde edilmiş; dördüncü süundaki değerler sabisiz ve rendsiz modelden el edilmiş; beşinci süundaki değerler birinci fark alındıkan sonra elde edilmişir. Paranez içindeki ek yıldızlı değerler %10 güven sınırına göre; çif yıldızlı değerler de %1 güven sınırına göre Mac Kinnon değerlerini anımlamakadır. Alıncı süundaki opimal gecikme, kamu harcamaları/gsmh değişkeni ile büyüme oranı değişkeni arasında anımlanan VAR modelindeki opimal gecikme düzeyini gösermekedir ve Schwarz krierine (SIC) göre belirlenmişir. Tablo 3.GSMH ye Göre Vergi Oranlarına Yönelebilecek %1 lik Dışsal Şoklar Karşısında Kişi Başına GSMH Büyüme Oranının Gösereceği Dinamik ve Birikimli Tepkiler Yıllar T.Vergi/ GSMH Dinamik Ekiler Dolaylı Vergi/ GSMH Dolaysız Vergi/ GSMH T.Vergi/ GSMH Birikimli Ekiler Dolaylı Vergi/ GSMH Dolaysız Vergi/ GSMH

14 14 Şekil 7. GSMH ye Göre Vergi Oranlarına Yönelebilecek %1 lik Dışsal Şoklar Karşısında Kişi Başına GSMH Büyüme Oranının Gösereceği Dinamik Tepkiler V1 V V2 Tepki Değerleri Dönem No: v, Toplam Vergiler/GSMH; v1, Dolaylı Vergiler/GSMH; v2, Dolaysız Vergiler/GSMH. Tablo 4. İkisadi Ayırıma Göre Kamu Harcamalarına Yönelebilecek %1 lik Dışsal Şoklar Karşısında Kişi Başına GSMH Büyüme Oranının Gösereceği Dinamik ve Birikimli Tepkiler Yıllar Dinamik Ekiler Birikimli Ekiler Cari Yaırım Transfer Toplam K.H. Cari Yaırım Transfer Toplam K.H

15 15 Yıllar Tablo 5. Büyüme Oranındaki Dinamik Tepkilerin GSMH ye Göre Kamu Harcamalarınca ve Vergi Oranlarınca Açıklanma Oranı (%) T.Vergi/ GSMH Dolaylı Vergi/ GSMH Dolaysız Vergi/ GSMH Cari Yaırım Transfer Toplam K.H Şekil 8. İkisadi Ayrıma Göre Kamu Harcamalarına Yönelebilecek %1 lik Dışsal Şoklar Karşısında Kişi Başına GSMH Büyüme Oranının Gösereceği Dinamik Tepkiler Tepki Değerleri Dönem CARI TRA YAT TOP No: TOP, Toplam Kamu Harcamaları/GSMH; CARİ, Cari Harcamalar/GSMH; TRA, Transfer Harcamaları/GSMH; YAT, Yaırım Harcamaları/GSMH. 4. Sonuç Tablo 2a da sunulan oralama vergi oranları için birim kök sınama sonuçları, bu serilerin durağan olmadığını, yani birim kök içerdiğini gösermekedir. Aynı şekilde Tablo 2b de oplam kamu harcamaları/gsmh serisi, cari harcamalar/gsmh, yaırım harcamaları/gsmh ve oplam kamu harcamaları/gsmh serileri birim kök içermekedir. Bu nedenle, bu seriler durağanlaşırıldıkan sonra VAR modeline sokulmuşlardır. Transfer harcamaları serisinde ise durağanlığın isaisiksel kabul edilebilirlik sınırlarında olduğu görülmekedir. Bu sonuçlara dayalı olarak yeniden düzenlenen değişkenler için oluşurulan VAR modellerde opimal gecikmenin Schwarz bilgi krierine göre üm modeller için iki gecikme olduğu belirlenmişir. Tablo 3, bu koşullara dayalı olarak oluşurulan oralama vergi oranı-büyüme oranı içsel değişkenlerinin yer aldığı VAR modellerinin çözülmesi sonucu elde edilen dinamik ve birikimli eki-epki değerlerini gösermekedir. Aynı şekilde kamu

BÖLÜM 5 İKTİSAT POLİTİKALARININ UZUN DÖNEMLİ BÜYÜMEYE ETKİLERİ: İÇSEL BÜYÜME TEORİLERİ ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRME

BÖLÜM 5 İKTİSAT POLİTİKALARININ UZUN DÖNEMLİ BÜYÜMEYE ETKİLERİ: İÇSEL BÜYÜME TEORİLERİ ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRME BÖLÜM 5 İKTİSAT POLİTİKALARININ UZUN DÖNEMLİ BÜYÜMEYE ETKİLERİ: İÇSEL BÜYÜME TEORİLERİ ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRME 42 Bu bölümde, büyüme sürecini uzun dönemde ekileyebilecek ikisa poliikalarınıı (vergileme,

Detaylı

ÜSTEL VE LOGARİTM FONKSİYONLAR

ÜSTEL VE LOGARİTM FONKSİYONLAR ÜSTEL VE LOGARİTM TMİK FONKSİYONLAR Şekil 5.1a Üsel Fonksiyonlar 2 y 10 8, 1 y = f = b b> 6 4 2-3 -2-1 1 2 3 Şekil 5.1b Üsel Fonksiyonlar 3 y 50 2 y = f = 2 40 30 20 y = f = 2 10-2 -1 1 2 3 4 Şekil 5.1c

Detaylı

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler Dolar Kurundaki Günlük Harekeler Üzerine Bazı Gözlemler Türkiye Bankalar Birliği Ekonomi Çalışma Grubu Toplanısı 28 Nisan 2008, İsanbul Doç. Dr. Cevde Akçay Koç Finansal Hizmeler Baş ekonomis cevde.akcay@yapikredi.com.r

Detaylı

İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisat Anabilim Dalı İktisat Programı

İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisat Anabilim Dalı İktisat Programı İnönü Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü İkisa Anabilim Dalı İkisa Programı İÇSEL BÜYÜME MODELLERİ ÇERÇEVESİNDE TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜMENİN YAPISAL DÖNÜŞÜMÜ İzze TAŞAR Doç Dr. Tayfur BAYAT Dokora Tezi

Detaylı

Teknolojik bir değişiklik veya üretim arttırıcı bir yatırımın sonucunda ihracatta, üretim miktarında vs. önemli artışlar olabilir.

Teknolojik bir değişiklik veya üretim arttırıcı bir yatırımın sonucunda ihracatta, üretim miktarında vs. önemli artışlar olabilir. YAPISAL DEĞİŞİKLİK Zaman serileri bazı nedenler veya bazı fakörler arafından ekilenerek zaman içinde değişikliklere uğrayabilirler. Bu değişim ikisadi kriz, ikisa poliikalarında yapılan değişiklik, eknolojik

Detaylı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: 2010-8 / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Sayı: 2010-8 / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI Türkiye Cumhuriye Merkez Bankası Sayı: 2010-8 / 24 Mayıs 2010 EKONOMİ NOTLARI TCMB Faiz Kararlarının Piyasa Faizleri Ve Hisse Senedi Piyasaları Üzerine Ekisi Mura Duran Refe Gürkaynak Pınar Özlü Deren

Detaylı

EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER

EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER EŞANLI DENKLEMLİ MODELLER Eşanlı denklem siseminde, Y den X e ve X den Y ye karşılıklı iki yönlü eki vardır. Y ile X arasındaki karşılıklı ilişki nedeniyle ek denklemli bir model

Detaylı

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Makro İktisat II Örnek Sorular 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Tüketim harcamaları = 85 İhracat = 6 İthalat = 4 Hükümet harcamaları = 14 Dolaylı vergiler = 12

Detaylı

yapılmalıdır ki, t anında H nin değeri maksimum yapılabilsin. H nin maksimizasyonu için birinci

yapılmalıdır ki, t anında H nin değeri maksimum yapılabilsin. H nin maksimizasyonu için birinci 58 3.. Lucas ın Modeli 3... Model Bu modelde Lucas (988), tek sektörlü bir ekonomide fiziksel sermaye ile birikim ilişkileri üzerinde yoğunlaşmaktadır. üfus dinamiği dışsal olarak alınmakta, ayrıca paraya

Detaylı

KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ

KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ İsmail KINACI 1, Aşır GENÇ 1, Galip OTURANÇ, Aydın KURNAZ, Şefik BİLİR 3 1 Selçuk Üniversiesi, Fen-Edebiya Fakülesi İsaisik

Detaylı

İÇSEL BÜYÜME VE TÜRKİYE DE İÇSEL BÜYÜMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN AMPİRİK ANALİZİ

İÇSEL BÜYÜME VE TÜRKİYE DE İÇSEL BÜYÜMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN AMPİRİK ANALİZİ T. C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İKTİSAT ANA BİLİM DALI İÇSEL BÜYÜME VE TÜRKİYE DE İÇSEL BÜYÜMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN AMPİRİK ANALİZİ DOKTORA TEZİ DANIŞMAN YRD.DOÇ. DR. AHMET AY HAZIRLAYAN

Detaylı

FARK DENKLEMLERİ SİSTEMİ

FARK DENKLEMLERİ SİSTEMİ FARK DENKLEMLERİ SİSTEMİ 2 Daha önce alıncı bölümde ek değişken durumunda fark denklemlerini ele almışık. Burada değişken sayısının iki ya da daha fazla olduğu fark denklemlerinden oluşan bir sisemin çözümü

Detaylı

TÜRKİYE'DE ŞEKER FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİN OLASI ETKİLERİNİN TAHMİNİ: BİR SİMÜLASYON DENEMESİ

TÜRKİYE'DE ŞEKER FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİN OLASI ETKİLERİNİN TAHMİNİ: BİR SİMÜLASYON DENEMESİ TÜRKİYE'DE ŞEKER FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİN OLASI ETKİLERİNİN TAHMİNİ: BİR SİMÜLASYON DENEMESİ Yrd.DoçDr. Halil FİDAN Doç.Dr. Erdemir GÜNDOĞMUŞ rof.dr. Ahme ÖZÇELİK 1.GİRİŞ Şekerpancarı önemli arım ürünlerimizden

Detaylı

Kamu Borçlanması, Sermaye Stoku ve Tüketim İlişkisinin Belirlenmesi: Bir Ardışık Nesiller Modeli

Kamu Borçlanması, Sermaye Stoku ve Tüketim İlişkisinin Belirlenmesi: Bir Ardışık Nesiller Modeli Kamu Borçlanması, Sermaye Soku ve Tükeim İlişkisinin Belirlenmesi: Bir Ardışık Nesiller Modeli Kamu Borçlanması, Sermaye Soku ve Tükeim İlişkisinin Belirlenmesi: Bir Ardışık Nesiller Modeli İler ÜNLÜKAPLAN

Detaylı

TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ PĐYASALARI ÜZERĐNE ETKĐSĐ

TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ PĐYASALARI ÜZERĐNE ETKĐSĐ Cenral Bank Review Vol. 10 (July 2010), pp.23-32 ISSN 1303-0701 prin / 1305-8800 online 2010 Cenral Bank of he Republic of Turkey hp://www.cmb.gov.r/research/review/ TCMB FAĐZ KARARLARININ HĐSSE SENEDĐ

Detaylı

Eurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi ISSN:

Eurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi ISSN: Eurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araşırmaları Dergisi ISSN:2148-9963 www.asead.com Dr. Merer MERT Gazi Üniversiesi, İİBF, İkisa Bölümü merermer@gazi.edu.r

Detaylı

B. Sermaye stoğunun durağan durum değerini bulunuz. C. Bu ekonomi için altın kural sermaye stoğu ne kadardır?

B. Sermaye stoğunun durağan durum değerini bulunuz. C. Bu ekonomi için altın kural sermaye stoğu ne kadardır? A.Ü. SBE 2015-2016 Bahar Dönemi Makro İktisat - II Çalışma Soruları - 2 1. Nüfus artışı veya teknolojik ilerlemenin olmadığı Solow Modeli nde bazı parametreler şu şekilde olsun: s = 0.2(tasarruf oranı)

Detaylı

Ekonomide Uzun Dönem. Bilgin Bari İktisat Politikası 1

Ekonomide Uzun Dönem. Bilgin Bari İktisat Politikası 1 Ekonomide Uzun Dönem Bilgin Bari İktisat Politikası 1 Neden bazı ülkeler zengin bazı ülkeler fakir? Bilgin Bari İktisat Politikası 2 Bilgin Bari İktisat Politikası 3 Bilgin Bari İktisat Politikası 4 Bilgin

Detaylı

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama Kocaeli Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Dergisi (6) 2003 / 2 : 49-62 Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama Hüdaverdi Bircan * Yalçın Karagöz ** Öze: Bu çalışmada geleceği

Detaylı

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, InroducoryEconomericsA Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök

Detaylı

13 Hareket. Test 1 in Çözümleri. 4. Konum-zaman grafiklerinde eğim hızı verir. v1 t

13 Hareket. Test 1 in Çözümleri. 4. Konum-zaman grafiklerinde eğim hızı verir. v1 t 3 Hareke Tes in Çözümleri X Y. cisminin siseme er- diği döndürme ekisi 3mgr olup yönü saa ibresinin ersinedir. cisminin siseme erdiği döndürme ekisi mgr olup yönü saa ibresi yönündedir. 3mgr daha büyük

Detaylı

KAMU HARCAMALARININ EKONOMİK BÜYÜME ÜZERİNE ETKİSİ THE IMPACT OF PUBLIC EXPENDITURES ON ECONOMIC DEVELOPMENT

KAMU HARCAMALARININ EKONOMİK BÜYÜME ÜZERİNE ETKİSİ THE IMPACT OF PUBLIC EXPENDITURES ON ECONOMIC DEVELOPMENT Akdeniz İ.İ.B.F. Dergisi (1) 2001, 131-139 KAMU HARCAMALARININ EKONOMİK BÜÜME ÜZERİNE ETKİSİ THE IMPACT OF PUBLIC EXPENDITURES ON ECONOMIC DEVELOPMENT Süleyman ULUTÜRK * ÖZET Kamu harcamaları ve kamu kesimi

Detaylı

FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI?

FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI? FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI? Ehem ESEN, Zekeriya YILDIRIM, S. Faih KOSTAKOĞLU FAİZ ORANINDAKİ BİR ARTIŞ CARİ İŞLEMLER AÇIĞINI ARTIRIR MI? Ehem ESEN Yrd.Doç.Dr. Anadolu Üniversiesi,

Detaylı

13 Hareket. Test 1 in Çözümleri

13 Hareket. Test 1 in Çözümleri 13 Hareke 1 Tes 1 in Çözümleri 3. X Y 1. cisminin siseme er- diği döndürme ekisi 3mgr olup yönü saa ibresinin ersinedir. cisminin siseme erdiği döndürme ekisi mgr olup yönü saa ibresi yönündedir. 3mgr

Detaylı

Türkiye Ekonomisinde Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme

Türkiye Ekonomisinde Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme Türkiye Ekonomisinde Enerji Tükeimi ve Ekonomik Büyüme Mehme MUCUK * Doğan UYSAL ** Öze Genel olarak enerji, ekonomik ve endüsriyel kalkınma için önemli bir girdi kabul edilmekedir. Ancak enerjinin bazı

Detaylı

AYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ

AYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİSİ,, 15(),71-79 AYÇİÇEK VE SOYA YAĞI İTHALAT TALEBİNİN ANALİZİ Selim Adem HATIRLI Vecdi DEMİRCAN Ali Rıza AKTAŞ Süleyman Demirel Üniversiesi Ziraa Fakülesi Tarım

Detaylı

A Study on the Estimation of Supply Response of Cotton in Cukurova Region

A Study on the Estimation of Supply Response of Cotton in Cukurova Region MPRA Munich Personal RePEc Archive A Sudy on he Esimaion of Suly Resonse of Coon in Cukurova Region Erkan Akas Faculy of Economics & Admin.Sciences a BIGA 2006 Online a h://mra.ub.uni-muenchen.de/8648/

Detaylı

DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller

DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıılmış Gecikme ve Ooregresiv Modeller 1 Zaman serisi modellerinde, bağımlı değişken Y nin zamanındaki değerleri, bağımsız X değişkenlerinin zamanındaki cari

Detaylı

A. ENFLASYON VE İŞSİZLİK A.1. Enflasyon ve Tanımı: Fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artışlardır. Temel olarak ortaya çıkış nedenleri üçe ayrılır:

A. ENFLASYON VE İŞSİZLİK A.1. Enflasyon ve Tanımı: Fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artışlardır. Temel olarak ortaya çıkış nedenleri üçe ayrılır: A. ENFLASYON VE İŞSİZLİK A.1. Enflasyon ve Tanımı: Fiyalar genel düzeyindeki sürekli arışlardır. Temel olarak oraya çıkış nedenleri üçe ayrılır: Birincisi, Maliye Enflasyonu üreim girdilerinin fiyaları

Detaylı

ÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI

ÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI ÇOKLU DOĞRUSAL BAĞLANTI ÇOKLU DOĞRUSALLIĞIN ANLAMI Çoklu doğrusal bağlanı; Bağımsız değişkenler arasında doğrusal (yada doğrusala yakın) ilişki olmasıdır... r xx i j paramereler belirlenemez hale gelir.

Detaylı

KAMU SERMAYESİ VE ÜRETKENLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

KAMU SERMAYESİ VE ÜRETKENLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İKTİSAT ANABİLİM DALI KAMU SERMAYESİ VE ÜRETKENLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ Yüksek Lisans Tezi Nilay ÜNSAL Ankara-2012 T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL

Detaylı

Belirsizliğin Özel Tüketim Harcamaları Üzerindeki Etkisi: Türkiye Örneği

Belirsizliğin Özel Tüketim Harcamaları Üzerindeki Etkisi: Türkiye Örneği Kocaeli Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Dergisi () 1 / : 17 16 Belirsizliğin Özel Tükeim Harcamaları Üzerindeki Ekisi: Türkiye Örneği Burçak Müge Vural * Şevke Alper Koç ** Koray Vural *** Öze: Tükeim

Detaylı

SORU SETİ 02 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI

SORU SETİ 02 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI Ekonomeri 8 Ocak, 0 Gazi Üniversiesi İkisa Bölümü SORU SETİ 0 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI PROBLEM Aşağıda verilen avuk ei alebi fonksiyonunu düşününüz (960-98): lny = β + β ln X + β ln X + β ln X +

Detaylı

Effects of Agricultural Support and Technology Policies on Corn Farming in Çukurova Region

Effects of Agricultural Support and Technology Policies on Corn Farming in Çukurova Region MPRA Munich Personal RePEc Archive Effecs of Agriculural Suppor and Technology Policies on Corn Farming in Çukurova Region Erkan Akas and Oğuz Yurdakul Universiy of Cukurova Dep. Agriculural Economics,

Detaylı

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 02, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök

Detaylı

Türkiye de İktisadi Çıkarsama Üzerine Bir Açımlama: Sürprizler Gerçekten Kaçınılmaz mı?

Türkiye de İktisadi Çıkarsama Üzerine Bir Açımlama: Sürprizler Gerçekten Kaçınılmaz mı? Türkiye de İkisadi Çıkarsama Üzerine Bir Açımlama: Sürrizler Gerçeken Kaçınılmaz mı? Hazırlayan ve Sunan: Eren Ocakverdi* eren.ocakverdi@yaikredi.com.r Boğaziçi Üniversiesi Finans Mühendisliği 26 Ekim

Detaylı

EKONOMĐK BÜYÜME VE ĐŞSĐZLĐK ARASINDAKĐ ASĐMETRĐK ĐLĐŞKĐ VE TÜRKĐYE DE OKUN YASASININ SINANMASI

EKONOMĐK BÜYÜME VE ĐŞSĐZLĐK ARASINDAKĐ ASĐMETRĐK ĐLĐŞKĐ VE TÜRKĐYE DE OKUN YASASININ SINANMASI T.C. Hii Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Đkisa Anabilim Dalı EKONOMĐK BÜYÜME VE ĐŞSĐZLĐK ARASINDAKĐ ASĐMETRĐK ĐLĐŞKĐ VE TÜRKĐYE DE OKUN YASASININ SINANMASI Yusuf MURATOĞLU Yüksek Lisans Tezi Çorum

Detaylı

REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL

REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ. Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL REEL KURLAR VE BALASSA- SAMUELSON HİPOTEZİ Arş. Gör. Almıla BURGAÇ ÇİL Çalışmanın Amacı Finansal serbesinin başladığı 1990 sonrası dönemini kapsayan süreçe Türk Lirası nın değerlenmesinin Balassa- Samuelson

Detaylı

TRANSİSTÖRLÜ YÜKSELTEÇLER

TRANSİSTÖRLÜ YÜKSELTEÇLER Karadeniz Teknik Üniversiesi Mühendislik Fakülesi * Elekrik-Elekronik Mühendisliği Bölümü Elekronik Anabilim Dalı * Elekronik Laborauarı I 1. Deneyin Amacı TRANSİSTÖRLÜ YÜKSELTEÇLER Transisörlerin yükseleç

Detaylı

SIVILAŞTIRILMIŞ DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI

SIVILAŞTIRILMIŞ DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI SIVILAŞTIRILMIŞ DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İsenecek Veriler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç

Detaylı

Türkiye nin Kabuklu Fındık Üretiminde Üretim-Fiyat İlişkisinin Koyck Yaklaşımı İle Analizi

Türkiye nin Kabuklu Fındık Üretiminde Üretim-Fiyat İlişkisinin Koyck Yaklaşımı İle Analizi TÜRK TARIM ve DOĞA BİLİMLERİ DERGİSİ TURKISH JOURNAL of AGRICULTURAL and NATURAL SCIENCES www.urkjans.com Türkiye nin Kabuklu Fındık Üreiminde Üreim-Fiya İlişkisinin Koyck Yaklaşımı İle Analizi Şenol ÇELİK*

Detaylı

24.05.2010. Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

24.05.2010. Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök

Detaylı

Türkiye de Tüketim Eğilimi ve Maliye Politikası

Türkiye de Tüketim Eğilimi ve Maliye Politikası Türkiye de Tükeim Eğilimi ve Maliye Poliikası Oya S. Erdogdu * Leven Özbek ** *Ankara Üniversiesi Siyasal Bilgiler Fakülesi İkisa Bölümü, Cebeci, Ankara ** Ankara Üniversiesi Fen Fakülesi İsaisik Bölümü,

Detaylı

Bölüm 3 HAREKETLİ ORTALAMALAR VE DÜZLEŞTİRME YÖNTEMLERİ

Bölüm 3 HAREKETLİ ORTALAMALAR VE DÜZLEŞTİRME YÖNTEMLERİ Bölüm HAREKETLİ ORTALAMALAR VE DÜZLEŞTİRME ÖNTEMLERİ Bu bölümde üç basi öngörü yönemi incelenecekir. 1) Naive, 2)Oralama )Düzleşirme Geçmiş Dönemler Şu An Gelecek Dönemler * - -2-1 +1 +2 + Öngörü yönemi

Detaylı

THE CAUSALITY RELATION BETWEEN CONSUMER CONFIDENCE AND STOCK PRICES: CASE OF TURKEY. Abstract

THE CAUSALITY RELATION BETWEEN CONSUMER CONFIDENCE AND STOCK PRICES: CASE OF TURKEY. Abstract Ekonomik ve Sosyal Araşırmalar Dergisi, Bahar 20, Cil:7, Yıl:7, Sayı:, 7:53-65 TÜKETİCİ GÜVENİ VE HİSSE SENEDİ FİYATLARI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ * Yusuf Volkan TOPUZ ** THE CAUSALITY

Detaylı

DOĞAL GAZ DEPOLAMA ġġrketlerġ ĠÇĠN TARĠFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BĠRĠNCĠ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġstenecek Veriler

DOĞAL GAZ DEPOLAMA ġġrketlerġ ĠÇĠN TARĠFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BĠRĠNCĠ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġstenecek Veriler DOĞAL GAZ DEPOLAMA ġġrketlerġ ĠÇĠN TARĠFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI BĠRĠNCĠ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġsenecek Veriler BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam Madde

Detaylı

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI Arş. Gör. Furkan EMİRMAHMUTOĞLU Yrd. Doç. Dr. Nezir KÖSE Arş. Gör. Yeliz YALÇIN

Detaylı

Türkiye de Kırmızı Et Üretiminin Box-Jenkins Yöntemiyle Modellenmesi ve Üretim Projeksiyonu

Türkiye de Kırmızı Et Üretiminin Box-Jenkins Yöntemiyle Modellenmesi ve Üretim Projeksiyonu Hayvansal Üreim 53(): 3-39, 01 Araşırma Türkiye de Kırmızı E Üreiminin Box-Jenkins Yönemiyle Modellenmesi ve Üreim Projeksiyonu Şenol Çelik Ankara Üniversiesi Fen Bilimleri Ensiüsü Zooekni Anabilim Dalı

Detaylı

İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: 1975 2005 VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ *

İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: 1975 2005 VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ * İşsizlik ve İnihar İlişkisi: 1975 2005 Var Analizi 161 İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: 1975 2005 VAR ANALİZİ Ferha TOPBAŞ * ÖZET İşsizlik, birey üzerinde olumsuz birçok soruna neden olan karmaşık bir olgudur.

Detaylı

ENFLASYON-BÜYÜME SÜRECİNDE SABİT SERMAYE YATIRIMLARI

ENFLASYON-BÜYÜME SÜRECİNDE SABİT SERMAYE YATIRIMLARI LASYON-BÜYÜME SÜRECİNDE SABİT SERMAYE YATIRIMLARI Harun TERZİ (*) Sabiha OLTULULAR (**) Öze: Bu çalışmada enflasyon-büyüme-sabi sermaye yaırımları arasındaki ilişki korelasyon, zaman serileri analizleri

Detaylı

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde Yıldız Teknik Üniversiesi İkisa Bölümü Ekonomeri II Ders Noları Ders Kiabı: J.M. Wooldridge, Inroducory Economerics A Modern Approach, 2nd. ed., 2002, Thomson Learning. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök

Detaylı

TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ

TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ T.C. KÜLTÜR ve TURİZM BAKANLIĞI STRATEJİ GELİŞTİRME BAŞKANLIĞI TURİZM GELİŞMESİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN EKONOMETRİK ANALİZİ UZMANLIK TEZİ Selim DAĞLIOĞLU EKİM - 010 ANKARA T.C. KÜLTÜR

Detaylı

Ekonometri. Eylül 2012. Sınavın toplam süresi 150 dakikadır.

Ekonometri. Eylül 2012. Sınavın toplam süresi 150 dakikadır. TCMB Araşırmacı Yazılı Meslek Sınavı Ekonomeri Eylül 202 Sınavın oplam süresi 50 dakikadır.. [Toplam 2 puan] Bir araşırmacı, günlük ABD doları/türk lirasının zaman içerisindeki değişimini modellemek amacıyla,

Detaylı

YER ALTI DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İstenecek Veriler

YER ALTI DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI. BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İstenecek Veriler YER ALTI DOĞAL GAZ DEPOLAMA ŞİRKETLERİ İÇİN TARİFE HESAPLAMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İsenecek Veriler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde

Detaylı

Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller. Mehmet Vedat PAZARLIOĞLU

Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller. Mehmet Vedat PAZARLIOĞLU Dağıılmış Gecikme ve Ooregresiv Modeller Mehme Veda PAZARLIOĞLU Saik Model Nedir? Saik Model, Y ve X arasında aynı dönemde yani döneminde oraya çıkan ilişkiden gelmekedir. Y = b 0 + b 1 X + u, (=1,2,,n.)

Detaylı

KAMU HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNİN WAGNER VE KEYNES HİPOTEZİ ÇERÇEVESİNDE İNCELENMESİ

KAMU HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNİN WAGNER VE KEYNES HİPOTEZİ ÇERÇEVESİNDE İNCELENMESİ Uluslararası Yöneim İkisa ve İşleme Dergisi, ICAFR 16 Özel Sayısı In. Journal of Managemen Economics and Business, ICAFR 16 Special Issue KAMU HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNİN WAGNER VE KEYNES

Detaylı

DENEME SINAVI A GRUBU / İKTİSAT

DENEME SINAVI A GRUBU / İKTİSAT DENEME SINAVI A GRUBU / İKTİSAT 2 1. A malının fiyatındaki bir artış karşısında B malına olan talep azalıyorsa A ve B mallarının özellikleriyle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) A ve B

Detaylı

2009 VS 4200-1. Gayri Safi Yurt içi Hasıla hangi nitelikte bir değişkendir? ) Dışsal değişken B) Stok değişken C) Model değişken D) kım değişken E) içsel değişken iktist TEORisi 5. Kısa dönemde tam rekabet

Detaylı

iktisaoa GiRiş 7. Ürettiği mala ilişkin talebin fiyat esnekliği değeri bire eşit olan bir firma, söz konusu

iktisaoa GiRiş 7. Ürettiği mala ilişkin talebin fiyat esnekliği değeri bire eşit olan bir firma, söz konusu 2009 BS 3204-1. şağıdakilerden hangisi dayanıksız mal veya hizmet grubu içerisinde ~ almaz? iktiso GiRiş 5. Gelirdeki bir artış karşısında talebi azalan mallara ne ad verili r? ) Benzin B) Mum C) Ekmek

Detaylı

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ EKONOMETRİ ANABİLİM DALI TÜRKİYE DE CARİ AÇIKLARIN BOYUTLARI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ YÜKSEK LİSANS TEZİ

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ EKONOMETRİ ANABİLİM DALI TÜRKİYE DE CARİ AÇIKLARIN BOYUTLARI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ YÜKSEK LİSANS TEZİ T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ EKONOMETRİ ANABİLİM DALI TÜRKİYE DE CARİ AÇIKLARIN BOYUTLARI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ YÜKSEK LİSANS TEZİ HAZIRLAYAN Erkan AĞASLAN TEZ DANI MANI Doç.Dr. Alpaslan

Detaylı

NET YABANCI İŞLEM HACMİ İLE HİSSE SENEDİ GETİRİLERİ ARASINDA UZUN DÖNEMLİ İLİŞKİ VAR MIDIR? Cüneyt AKAR (*)

NET YABANCI İŞLEM HACMİ İLE HİSSE SENEDİ GETİRİLERİ ARASINDA UZUN DÖNEMLİ İLİŞKİ VAR MIDIR? Cüneyt AKAR (*) NET YABANCI İŞLEM HACMİ İLE HİSSE SENEDİ GETİRİLERİ ARASINDA UZUN DÖNEMLİ İLİŞKİ VAR MIDIR? Cüney AKAR (*) Öze: Bu çalışmada ne yabancı işlem hacmiyle hisse senedi geirileri arasında uzun dönemli bir ilişkinin

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 1. ÜNİTE: KUVVET VE HAREKET 4. Konu SABİT İVMELİ HAREKET ETKİNLİK VE TEST ÇÖZÜMLERİ

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 1. ÜNİTE: KUVVET VE HAREKET 4. Konu SABİT İVMELİ HAREKET ETKİNLİK VE TEST ÇÖZÜMLERİ . SINIF ONU ANLATIMLI. ÜNİTE: UVVET VE HAREET. onu SABİT İVMELİ HAREET ETİNLİ VE TEST ÇÖZÜMLERİ Sabi İmeli Hareke. Ünie. onu (Sabi İmeli Hareke). (m/s) A nın Çözümleri. İme- grafiklerinde doğru ile ekseni

Detaylı

FİNANSAL PİYASA VOLATİLİTESİ VE EKONOMİ

FİNANSAL PİYASA VOLATİLİTESİ VE EKONOMİ FİNANSAL PİYASA VOLATİLİTESİ VE EKONOMİ Yrd. Doç. Dr. Hülya Kanalıcı Akay Uludağ Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi Mehme Nargeleçekenler Uludağ Üniversiesi İkisadi ve İdari Bilimler Fakülesi

Detaylı

İçindekiler kısa tablosu

İçindekiler kısa tablosu İçindekiler kısa tablosu Önsöz x Rehberli Tur xii Kutulanmış Malzeme xiv Yazarlar Hakkında xx BİRİNCİ KISIM Giriş 1 İktisat ve ekonomi 2 2 Ekonomik analiz araçları 22 3 Arz, talep ve piyasa 42 İKİNCİ KISIM

Detaylı

KALKINMA VE DOĞAL KAYNAKLAR KULLANIMI AÇISINDAN TOPLUMSAL İSKONTO ORANI. Haydar ŞENGÜL *

KALKINMA VE DOĞAL KAYNAKLAR KULLANIMI AÇISINDAN TOPLUMSAL İSKONTO ORANI. Haydar ŞENGÜL * KALKINMA VE DOĞAL KAYNAKLAR KULLANIMI AÇISINDAN TOPLUMSAL İSKONTO ORANI Haydar ŞENGÜL * GİRİŞ II. Dünya savaşının ardından, yeniden biçimlenen dünyada, ekonomik gelişme ve kalkınma büün ülkelerin önde

Detaylı

Sabit Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz

Sabit Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz Sabi Sermaye Yaırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz Mura ÇETİN Doç. Dr., Bozok Üniversiesi, İİBF İkisa Bölümü mura.cein@bozok.edu.r Sabi Sermaye Yaırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz

Detaylı

TÜRKİYE DE YAŞAM BEKLENTİSİ TASARRUF İLİŞKİSİ: ARDL SINIR TESTİ YAKLAŞIMI

TÜRKİYE DE YAŞAM BEKLENTİSİ TASARRUF İLİŞKİSİ: ARDL SINIR TESTİ YAKLAŞIMI Öz TÜRKİYE DE YAŞAM BEKLENTİSİ TASARRUF İLİŞKİSİ: ARDL SINIR TESTİ YAKLAŞIMI Hakan KAYA * Halil KETE ** Mehme Sadık AYDIN *** Yaşam beklenisinin uzunluğunda yıllar içerisinde meydana gelen arış, insanların

Detaylı

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR...

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR... İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR... 1 1.1. EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER... 3 1.1.1. Romalıların Ekonomik Düşünceleri... 3 1.1.2. Orta Çağ da Ekonomik Düşünceler...

Detaylı

AKADEMİK BAKIŞ Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi ISSN: X Sayı: 10 Eylül 2006

AKADEMİK BAKIŞ Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi ISSN: X Sayı: 10 Eylül 2006 İkisa ve Girişimcilik Üniversiesi Türk Dünyası Kırgız Türk Sosyal Bilimler Ensiüsü Celalaba KIRGIZİSTAN TÜRKİYE DE İHRACATA VE TURİZME DAYALI BÜYÜME HİPOTEZİNİN ANALİZİ: EŞBÜTÜNLEŞME VE NEDENSELLİK İLİŞKİSİ

Detaylı

DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller

DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıtılmış Gecikme ve Otoregresiv Modeller DEĞİŞKENLER ARASINDAKİ GECİKMELİ İLİŞKİLER: Dağıılmış Gecikme ve Ooregresiv Modeller 1 Saik Model Y = b 0 + b 1 X + u, (=1,2,,n.) Saik Model, Y ve X arasında aynı dönemde yani döneminde oraya çıkan ilişkiden

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Bilgin Bari - Prof.Dr. İlyas Şıklar

Yrd. Doç. Dr. Bilgin Bari - Prof.Dr. İlyas Şıklar Anadolu Üniversiesi Sosyal Bilimler Dergisi Anadolu Universiy Journal of Social Sciences Enflasyon Hedeflemesi Rejiminde Para Poliikasının Analizi: Türkiye İçin Dinamik Sokasik Genel Denge Modeli Tahmini*

Detaylı

CAGAN IN PARA TALEBİ MODELİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ ( ) *

CAGAN IN PARA TALEBİ MODELİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ ( ) * CAGAN IN PARA TALEBİ MODELİ VE ENFLASYON İLİŞKİSİ: AMPİRİK ANALİZ (1981-2003) * Şenay SARAÇ ** Öze Cagan (1956), hiperenflasyon koşulları alında yarı logarimik bir reel para alebi denklemi kullanarak,

Detaylı

Türkiye nin İthalat ve İhracat Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama

Türkiye nin İthalat ve İhracat Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama EGE AKADEMİK BAKIŞ / EGE ACADEMIC REVIEW Cil: 3 Sayı: 2 Nisan 203 ss. 9-208 Türkiye nin İhala ve İhraca Bağımlılığı: Seçilmiş Ülke Örnekleri Üzerine Ampirik Bir Uygulama Dependency of Impor and Expor of

Detaylı

Konut Primi ve Kira Getiri Büyümesinin Varyans Ayrıştırması. Celil Zurnacı 1, Eray Akgün, Murat Karaöz Akdeniz Üniversitesi

Konut Primi ve Kira Getiri Büyümesinin Varyans Ayrıştırması. Celil Zurnacı 1, Eray Akgün, Murat Karaöz Akdeniz Üniversitesi Social Sciences Research Journal, Volume, Issue, 5-66 (June 15), ISSN: 17-537 5 Konu Primi ve Kira Geiri Büyümesinin Varyans Ayrışırması Celil Zurnacı 1, Eray Akgün, Mura Karaöz Akdeniz Üniversiesi Türkiye

Detaylı

İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ... v İÇİNDEKİLER... vi GENEL EKONOMİ 1. Ekonominin Tanımı ve Kapsamı... 1 1.1. Ekonomide Kıtlık ve Tercih... 1 1.2.

İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ... v İÇİNDEKİLER... vi GENEL EKONOMİ 1. Ekonominin Tanımı ve Kapsamı... 1 1.1. Ekonomide Kıtlık ve Tercih... 1 1.2. İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ... v İÇİNDEKİLER... vi GENEL EKONOMİ 1. Ekonominin Tanımı ve Kapsamı... 1 1.1. Ekonomide Kıtlık ve Tercih... 1 1.2. Ekonominin Tanımı... 3 1.3. Ekonomi Biliminde Yöntem... 4 1.4.

Detaylı

Modern Konjonktür Teorileri ve İktisat Politikası

Modern Konjonktür Teorileri ve İktisat Politikası Modern Konjonktür Teorileri ve İktisat Politikası Giriş Modern konjonktür teorileri : - Reel iş ÇevrimleriTeorisi - Yeni Keynesyen Model Modern konjonktür teorileri iktisat politikası analizlerine neler

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİ KURUMU. TARTIŞMA METNİ 2012/25 http ://www.tek.org.tr TÜRKİYE DE CARİ AÇIK TARTIŞMASI. Ercan Uygur

TÜRKİYE EKONOMİ KURUMU. TARTIŞMA METNİ 2012/25 http ://www.tek.org.tr TÜRKİYE DE CARİ AÇIK TARTIŞMASI. Ercan Uygur TÜRKİYE EKONOMİ KURUMU TARTIŞMA METNİ 202/25 hp ://www.ek.org.r TÜRKİYE DE CARİ AÇIK TARTIŞMASI Ercan Uygur Bu çalışma "GAP BÖLGESİNDE DIŞ TİCARET ve TARIM", başlığı ile Prof. Dr. Ercan UYGUR ve Prof.

Detaylı

Yeryüzünde Hareket. Test 1 in Çözümleri. 3. I. yol. K noktasından 30 m/s. hızla düşen cismin L 50 noktasındaki hızı m/s, M noktasındaki 30

Yeryüzünde Hareket. Test 1 in Çözümleri. 3. I. yol. K noktasından 30 m/s. hızla düşen cismin L 50 noktasındaki hızı m/s, M noktasındaki 30 4 eryüzünde Hareke es in Çözümleri. nokasından serbes bırakılan cisim, 4 lik yolu e 3 olmak üzere iki eşi zamanda alır. Cismin 4 yolu sonundaki ızının büyüklüğü ise yolu sonundaki ızının büyüklüğü olur..

Detaylı

Ünite. Kuvvet ve Hareket. 1. Bir Boyutta Hareket 2. Kuvvet ve Newton Hareket Yasaları 3. İş, Enerji ve Güç 4. Basit Makineler 5.

Ünite. Kuvvet ve Hareket. 1. Bir Boyutta Hareket 2. Kuvvet ve Newton Hareket Yasaları 3. İş, Enerji ve Güç 4. Basit Makineler 5. 2 Ünie ue e Hareke 1. Bir Boyua Hareke 2. ue e Newon Hareke Yasaları 3. İş, Enerji e Güç 4. Basi Makineler. Dünya e Uzay 1 Bir Boyua Hareke Tes Çözümleri 3 Tes 1'in Çözümleri 3. 1. Süra skaler, hız ekörel

Detaylı

Ege University Working Papers in Economics 2006 http://www.iibf.ege.edu.tr/economics/tartisma

Ege University Working Papers in Economics 2006 http://www.iibf.ege.edu.tr/economics/tartisma Ege Universiy Working Papers in Economics 2006 hp://www.iibf.ege.edu.r/economics/arisma İZMİR KÜÇÜK, ORTA VE BÜYÜK ÖLÇEKLİ İMALAT SANAYİNDE ÜRETİM ETKİNLİĞİ VE TOPLAM FAKTÖR VERİMLİLİĞİ ANALİZİ Eruğrul

Detaylı

TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI

TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI BÖLÜM 10 TOPLAM TALEP I: IS-LM MODELİNİN OLUŞTURULMASI IS-LM Modelinin Oluşturulması Klasik teori 1929 ekonomik krizine çare üretemedi Teoriye göre çıktı, faktör arzına ve teknolojiye bağlıydı Bunlar ise

Detaylı

TÜSİAD - KOÇ ÜNİVERSİTESİ EKONOMİK ARAŞTIRMA FORUMU KONFERANSI. Zafer A. YAVAN - TÜSİAD Yasemin TÜRKER KAYA - BDDK

TÜSİAD - KOÇ ÜNİVERSİTESİ EKONOMİK ARAŞTIRMA FORUMU KONFERANSI. Zafer A. YAVAN - TÜSİAD Yasemin TÜRKER KAYA - BDDK Üreim Fonksiyonu Yaklaşımına Vurguyla Poansiyel Çıkı Açığı Tahmin Eme Yönemleri ve Yapısal İşsizlik Öğesi: Lieraür Değerlendirmesi ve Türkiye Örneği TÜSİAD - KOÇ ÜNİVERSİTESİ EKONOMİK ARAŞTIRMA FORUMU

Detaylı

Türkiye de Bütçe Açığı, Para Arzı ve Enflasyon İlişkisi

Türkiye de Bütçe Açığı, Para Arzı ve Enflasyon İlişkisi Türkiye de Büçe Açığı, Para Arzı ve Enflasyon İlişkisi Asuman OKTAYER * Öze Geleneksel yaklaşıma göre enflasyon her zaman ve her yerde parasal bir olgudur. Bununla birlike yapılan araşırmaların çok bir

Detaylı

DAİRESEL HAREKET Katı Cisimlerin Dairesel Hareketi

DAİRESEL HAREKET Katı Cisimlerin Dairesel Hareketi BÖLÜM 1 DAİRESEL HAREKET 1. DAİRESEL HAREKET 1.1. Kaı Cisimlerin Dairesel Harekei Açısal Yer Değişim: Bir eksen erafında dönmeke olan bir cismin (eker ezgah mili, volan vb.) dönme ekisi ile bir iş yapılır.

Detaylı

TÜRK KATILIM BANKALARININ FON KAYNAKLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER VE BU BANKALARIN KLASİK BANKALARLA İLİŞKİLERİ ÜZERİNE BİR UYGULAMA 1

TÜRK KATILIM BANKALARININ FON KAYNAKLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER VE BU BANKALARIN KLASİK BANKALARLA İLİŞKİLERİ ÜZERİNE BİR UYGULAMA 1 TÜRK KATILIM BANKALARININ FON KAYNAKLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER VE BU BANKALARIN KLASİK BANKALARLA İLİŞKİLERİ ÜZERİNE BİR UYGULAMA 1 Musafa Emin GÜL * Talip TORUN ** Cüney DUMRUL *** ÖZ Kaılım bankalarının

Detaylı

Hidrograf Analizi. Hiyetograf. Havza Çıkışı. Havza. Debi (m³/s) Hidrograf. Zaman (saat)

Hidrograf Analizi. Hiyetograf. Havza Çıkışı. Havza. Debi (m³/s) Hidrograf. Zaman (saat) Hidrograf Analizi Hiyeograf Havza Debi (m³/s) Havza Çıkışı Hidrograf Zaman (saa) 1 Hidrograf Q Hiyeograf Hidrograf Hidrograf Q Gecikme zamanı Pik Debi B Alçalma Eğrisi (Çekilme Yükselme Eğrisi (kabarma)

Detaylı

Su Yapıları II Aktif Hacim

Su Yapıları II Aktif Hacim 215-216 Bahar Su Yapıları II Akif Hacim Yrd. Doç. Dr. Burhan ÜNAL Bozok Üniversiesi Mühendislik Mimarlık Fakülesi İnşaa Mühendisliği Bölümü Yozga Yrd. Doç. Dr. Burhan ÜNAL Bozok Üniversiesi n aa Mühendisli

Detaylı

TÜRK EKONOMİSİNİN ENERJİ BAĞIMLILIĞI ÜZERİNE BİR EŞ-BÜTÜNLEŞME ANALİZİ A CO-INTEGRATION ANALYSIS ON THE ENERGY DEPENDENCY OF THE TURKISH ECONOMY

TÜRK EKONOMİSİNİN ENERJİ BAĞIMLILIĞI ÜZERİNE BİR EŞ-BÜTÜNLEŞME ANALİZİ A CO-INTEGRATION ANALYSIS ON THE ENERGY DEPENDENCY OF THE TURKISH ECONOMY Journal of Yasar Universiy 22 26(7) 4392-444 TÜRK EKONOMİSİNİN ENERJİ BAĞIMLILIĞI ÜZERİNE BİR EŞ-BÜTÜNLEŞME ANALİZİ A CO-INTEGRATION ANALYSIS ON THE ENERGY DEPENDENCY OF THE TURKISH ECONOMY M. Ali Bilginoğlu

Detaylı

Türkiye İmalat Sanayinde Yapısal Değişim ve Üretkenlik: Dönemi*

Türkiye İmalat Sanayinde Yapısal Değişim ve Üretkenlik: Dönemi* Anadolu Üniversiesi Sosyal Bilimler Dergisi Anadolu Universiy Journal of Social Sciences Türkiye İmala Sanayinde Yapısal Değişim ve Ürekenlik: 1980 2008 Dönemi* Srucural Change and Produciviy in Manufacuring

Detaylı

Borsa Getiri Oranı ve Faiz Oranı Arasındaki İlişkinin Doğrusal Olmayan Yöntemlerle Analizi: Türkiye Örneği

Borsa Getiri Oranı ve Faiz Oranı Arasındaki İlişkinin Doğrusal Olmayan Yöntemlerle Analizi: Türkiye Örneği Volume 4 Number 3 03 pp. -40 ISSN: 309-448 www.berjournal.com Borsa Geiri Oranı ve Faiz Oranı Arasındaki İlişkinin Doğrusal Olmayan Yönemlerle Analizi: Türkiye Örneği Yusuf Ekrem Akbaşa Öze: Bu çalışmada,

Detaylı

Asimetrik İktisadi Dalgalanmalar: Teori ve Uygulama* Asymmetric Business Cycle : Theory and Application

Asimetrik İktisadi Dalgalanmalar: Teori ve Uygulama* Asymmetric Business Cycle : Theory and Application Anadolu Üniversiesi Sosyal Bilimler Dergisi Anadolu Universiy Journal of Social Sciences Asimerik İkisadi Dalgalanmalar: Teori ve Uygulama* Asymmeric Business Cycle : Theory and Applicaion Prof. Dr. Nebiye

Detaylı

YAPISAL KIRILMALI BİRİM KÖK TESTLERİNİN KÜÇÜK ÖRNEKLEM ÖZELLİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

YAPISAL KIRILMALI BİRİM KÖK TESTLERİNİN KÜÇÜK ÖRNEKLEM ÖZELLİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI YAPISAL KIRILMALI BİRİM KÖK TESTLERİNİN KÜÇÜK ÖRNEKLEM ÖZELLİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI TC. Pamukkale Üniversiesi Sosyal Bilimler Ensiüsü Yüksek Lisans Tezi Ekonomeri Anabilim Dalı Abdullah Emre ÇAĞLAR

Detaylı

İKTİSAT BİLİMİ VE İKTİSATTAKİ TEMEL KAVRAMLAR

İKTİSAT BİLİMİ VE İKTİSATTAKİ TEMEL KAVRAMLAR İÇİNDEKİLER Önsöz BİRİNCİ BÖLÜM İKTİSAT BİLİMİ VE İKTİSATTAKİ TEMEL KAVRAMLAR 1.1.İktisat Bilimi 1.2.İktisadi Kavramlar 1.2.1.İhtiyaçlar 1.2.2.Mal ve Hizmetler 1.2.3.Üretim 1.2.4.Fayda, Değer ve Fiyat

Detaylı

Reel Kesim Güven Endeksi ile İMKB 100 Endeksi arasındaki dinamik nedensellik ilişkisi

Reel Kesim Güven Endeksi ile İMKB 100 Endeksi arasındaki dinamik nedensellik ilişkisi İsanbul Üniversiesi İşleme Fakülesi Dergisi Isanbul Universiy Journal of he School of Business Adminisraion Cil/Vol:38, Sayı/No:1, 009, 4-37 ISSN: 1303-173 - www.ifdergisi.org 009 Reel Kesim Güven Endeksi

Detaylı

İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH

İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH Doğuş Üniversiesi Dergisi, (), 57-65 İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH Serve CEYLAN Giresun Üniversiesi İİBF, İkisa

Detaylı

SON YILLARDA ÎÇ TİCARET HADLERİ YÖNÜNDE TARIM SEKTÖRÜNÜN DURUMU

SON YILLARDA ÎÇ TİCARET HADLERİ YÖNÜNDE TARIM SEKTÖRÜNÜN DURUMU SON YILLARDA ÎÇ TİCARET HADLERİ YÖNÜNDE TARIM SEKTÖRÜNÜN DURUMU Uzman Ergün ŞİMŞEK* Prof. Dr. Halil ÇİVİ* Yrd. Doç. Dr. A. Zafer GÜRLER* Genel olarak ekonomik gelişme, uzun vadede göreceli olarak, sanayi

Detaylı

Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Etkileri: Türkiye Örneği

Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Etkileri: Türkiye Örneği Reel ve Nominal Şokların Reel ve Nominal Döviz Kurları Üzerindeki Ekileri: Türkiye Örneği Öze Ahme Mura ALPER Bu çalışma Türkiye deki reel döviz kuru dalgalanmalarının kaynaklarını açıklamayı amaçlamakadır.

Detaylı

Bireysel emeklilik planlarında hedef fon büyüklüğüne ulaşmak için değişken katkı ve optimal yatırım stratejisi

Bireysel emeklilik planlarında hedef fon büyüklüğüne ulaşmak için değişken katkı ve optimal yatırım stratejisi İsaisikçiler Dergisi: İsaisik & Aküerya Journal of Saisicians: Saisics and Acuarial Sciences IDIA 9, 016,, 54-65 Geliş/Received:0.05.016, Kabul/Acceped: 16.11.016 www.isaisikciler.org Araşırma Makalesi

Detaylı

C L A S S N O T E S SİNYALLER. Sinyaller & Sistemler Sinyaller Dr.Aşkın Demirkol

C L A S S N O T E S SİNYALLER. Sinyaller & Sistemler Sinyaller Dr.Aşkın Demirkol Sinyaller & Sisemler Sinyaller Dr.Aşkın Demirkol SİNYALLER Elekriki açıdan enerjisi ve frekansı olan dalga işare olarak anımlanır. Alernaif olarak kodlanmış sinyal/işare de uygun bir anım olabilir. s (

Detaylı